Aylık arşivler: Eylül 2023

Yaş meyve sebze ihracatı 8 ayda 2 milyar doları aştı

Türkiye’nin yaş meyve sebze ihracatı 2023 yılının ocak – ağustos döneminde yüzde 16’lık artışla 1 milyar 764 milyon dolardan 2 milyar 50 milyon dolara çıktı.

Yaş meyve sebze sektörü olarak 8 aylık dönemler baz alındığında tarihin en yüksek ihracat rakamına imza attıklarını dile getiren Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, bu başarıyı Türk ihracatçılarının katma değerli ürün ihraç etme çabalarının getirdiğini kaydetti.

2023 yılının üçte ikilik dilimini başarılı bir şekilde geride bıraktıklarının altını çizen Başkan Uçak, “Hükümetimiz tarafından ilan edilen 2024-26 dönemini kapsayan orta vadeli programda 2026 yılı sonu için ihracat hedefimiz 302,2 milyar dolar olarak belirlendi. Yaş meyve sebze sektörü olarak üreticiler, tüccarlar ve ihracatçılar birlikte hareket ederek, zincirin tüm halkaları üzerimize düşeni fazlasıyla yerine getirerek 2026 yılında 5 milyar dolar ihracat rakamına ulaşmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

 

İhracatın kupa ası domates

Yaş meyve sektörünün 2023 yılının 8 aylık dönemindeki ihracatı ürünler bazında irdelendiğinde domates 351 milyon dolarlık tutarla kupa ası oldu. 2022 yılının ocak – ağustos döneminde 262 milyon dolarlık ihracat performansı ortaya koyan domates yüzde 34’lük ihracat artış hızı yakaladı.

2022 yılının ocak – ağustos döneminde 169 milyon dolar ihracat başarısı gönderen mandalina ihracatçıları, 2023 yılının aynı zaman aralığında ihracatlarını yüzde 36’lık artışla 229 milyon dolara taşıdı.

2023 yılında kiraz ihracatında başarılı bir sezon geride kaldı. Türkiye, 2022 yılının 8 aylık döneminde 134 milyon dolarlık kiraz ihracatına imza atarken, kiraz ihracatçıları 2023 yılının ocak – ağustos döneminde yüzde 60’lık ihracat artışıyla 214 milyon dolar dövizi Türkiye’ye kazandırdı.

Biber ihracatı yüzde 47’lik artışla 136 milyon dolardan 200 milyon dolara ilerlerken, şeftali ihracatı yatay bir seyirle 175 milyon dolar oldu. Türkiye limon ihracatından 164 milyon dolar, elma ihracatından 116 milyon dolar döviz gelirini hanesine yazdırdı. Taze kayısı ihracatı 58 milyon dolar olarak kayıtlara geçerken nar ve kabak 53’er milyon dolarlık ihracatla listede ilk 10 ürün arasında kendilerine yer buldular.

Türkiye’nin 2 milyar 50 milyon dolarlık yaş meyve sebze ihracatının 202 milyon dolarlık dilimini Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği üyeleri gerçekleştirdi. Ege Bölgesi’nden yapılan ihracatta domates 51 milyon dolarlık tutarla zirvede yer alırken, kiraz ihracatı 49 milyon dolar oldu. Ege Bölgesi’nden yapılan yaş meyve sebze ihracatında üçüncü basamağın sahibi mandalina olurken, mandalina ihracatından 11,4 milyon dolarlık döviz geliri elde edildi.

 

Rusya, Almanya ve Romanya en çok ihracat yapılan ülkeler

Yaş meyve sebze sektörünün 2 milyar 50 milyon dolarlık ihracatında Rusya 588 milyon dolarlık payla açık ara en çok ihracat yapılan ülke olurken, Almanya yüzde 42’lik ihracat artışıyla 170 milyon dolardan 241 milyon dolara yükseldi ve zirve ortağı konumunu korudu. Türkiye, Romanya’ya 2022 yılı ocak – ağustos döneminde 136 milyon dolarlık taze meyve sebze ihraç etmişken, 2023 yılının aynı döneminde Romanya’ya taze meyve sebze ihracatımızı yüzde 46 yükselterek 196 milyon dolara taşıdık.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kuru meyve sektörü TURQUALITY, URGE projeleri ve fuarlarla 3 yılda 2 milyar dolar ihracatı aşmayı hedefliyor

Türkiye’nin üretim ve ihracatında dünya lideri olduğu çekirdeksiz kuru üzüm, kuru incir ve kuru kayısının domine ettiği kuru meyve sektöründe Türkiye, TURQUALİTY Projeleriyle Çin, Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri’ne son 10 yılda ihracatını yüzde 101 artırarak 93 milyon dolardan 187 milyon dolara çıkardı. Kuru meyve sektörü, yıllık 1,6 milyar dolarlık ihracatını TURQUALITY, URGE projeleri ve fuarlarda etkin pazarlama yaparak 3 yıl sonunda 2 milyar doların üzerine çıkarmayı hedefliyor.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin “Kuru Meyve Sektörü Değerlendirme Toplantısı”nda konuşan Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık, Ege İhracatçı Birlikleri’nin Ticaret Bakanlığı desteğiyle hayata geçirdiği TURQUALİTY projeleri ve URGE projelerinin meyvelerini toplar konuma geldiklerini, Türkiye’den son 10 yılda yapılan kuru meyve ihracatının miktar bazında yüzde 9, değer bazında yüzde 12 arttığı süreçte ABD, Çin ve Japonya’ya ihracatta yüzde 101’lik artışa imza attıklarını dile getirdi.

İhracatta başarının bakanlıkların, üreticilerin, tüccarların, üniversitelerin, araştırma enstitülerin ve ihracatçıların koordineli çalışması sayesinde geldiğini anlatan Başkan Işık, “Kuru meyve ihracatında son 10 yıldaki değişim sonrasında Avrupa Birliği’nin payı yüzde 50 olurken, diğer pazarlarda da yüzde 50’ye ulaştık. Burada sürükleyici pazarlar ABD, Çin ve Japonya oldu. 2012 yılında ABD’ye ihracatımız 71 milyon dolar iken 2022 yılında 126 milyon dolara ulaştık. Çin’e ihracatımız 2012 yılında 10,9 milyon dolardı bugün 32,7 milyon dolar ihracat yapıyoruz. 2012 yılında Japonya’ya kuru meyve ihracatımız 10,8 milyon dolar seviyesindeyken günümüzde 28 milyon doları aştık. 3 ülke kuru meyve ihracatımızdan miktar bazında yüzde 9,5 pay alırken, değer bazında yüzde 11,7’lik orana ulaştı” şeklinde konuştu.

 

İkinci URGE Projesi 2 milyar dolar ihracata ulaştıracak 

Türkiye’nin yıllık 500 bin ton kuru meyve ihraç ettiğinin altını çizen Işık, “Devlet desteğiyle pazarlama yapıyoruz. TURQUALİTY ve URGE Projeleri bizim pazarlama faaliyetlerimizde bize güç veriyor. Önceki dönem 18 firmamızın katılımıyla bir URGE Projesi gerçekleştirmiştik. Tek firma olarak alamayacağımız danışmanlıkları, hizmetleri birleşerek alıyoruz. Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği olarak yeni bir URGE Projesi başlattık. Ege İhracatçı Birlikleri’nin ABD pazarında Türk gıda ürünlerini tanıttığı TURQUALİTY Projesinin de ikinci dönemine girdik. İhracatımızı artırmada fuarlarda çok etkili. İhracatçılarımızı bu projelerde yer almaya davet ediyoruz. Türkiye Orta Vadeli Programda 2026 yılı için 302,2 milyar dolar ihracat hedefi koydu. Kuru meyve sektörü olarak bu hedefe 2 milyar dolarlık katkı sağlamak istiyoruz” dedi.

 

Yeni TURQUALITY Projesi geliyor

Rusya Federasyonu’nu da hedef Pazar olarak belirlediklerini ekleyen Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık, hedef pazarlarda ihracatlarını artırmak için yeni URGE Projesi yanında İstanbul ve Gaziantep’te bulunan kuru meyve ihracatçı birlikleriyle yeni bir TURQUALİYT Projesi için Ticaret Bakanlığı’na başvuracaklarını, ithalatçılarla ihracatçıların buluşmalarına zemin hazırlayan fuarlara katılımlarını artıracaklarını, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Natural Products Expo West Fuarı’na Türkiye Milli Katılım Organizasyonu yapmak için harekete geçtiklerini sözlerine ekledi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

HobiFest 2023 coşkusu başladı

Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Türkiye’nin ilk ve tek hobi festivali ‘HobiFest 2023’ büyük bir coşku içinde başladı. Amatör ve profesyonel hobi tutkunlarını bir araya getiren HobiFest 2023’e Antalyalılar ilk günden itibaren yoğun ilgi gösterdi. 

Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Türkiye’nin ilk ve tek hobi festivali ‘HobiFest 2023’ Cam Piramit alanında başladı.  ‘HobiFest 2023’ amatör ve profesyonel hobi tutkunlarını bir araya getirdi. Hobi ve macera tutkunlarının katıldığı festival bu yıl da onlarca doğa ve spor kulübünün katılımıyla gerçekleşiyor. Cam Piramit alanı içerisinde bisiklet, fotoğraf, doğa sporları, okçuluk gibi birçok hobi kulübü faaliyetlerini tanıttı. Hobi kulüpleri çeşitli gösteriler ile de etkinliğine katılan vatandaşlara renkli dakikalar yaşattı.  

 

OFFROAD GÖSTERİLERİ NEFES KESTİ

HobiFest’in vazgeçilmezleri arasına giren ve beğeni toplayan klasik otomobil sergisi bu yıl yine otomobil tutkunlarının beğenisine sunuldu. Hobi tutkunları alanı gezerek birbirinden renkli klasik otomobilleri tanıma fırsatı buldu. Antalya Offroad ve Motor Sporları Kulübü Derneği – Antalya Antoff Offroad Kulübü – 4×4 Rally Raid Off-Road Kulübü ve Akdeniz Off-Road Team’ın katıldığı HobiFest 2023’te Beach Park Özel Seyirci Parkuru oluşturuldu. Offroad araçlarını adrenalin dolu gösterileri büyük beğeni topladı. 

 

ANTALYALILAR YOĞUN İLGİ GÖSTERDİ

HobiFest 2023’de ayrıca off-road yarışı, RC Drift yarışı, RC Touring yarışı ve crawler yarışmaları düzenlendi. Motosiklet, bisiklet, kayak, dağcılık, su sporları, tenis, oryantiring, doğa ve macera sporlarına yönelik pek çok etkinliğin gerçekleştiği etkinliği Antalyalı vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Cam Piramit dışında kurulan alanda Antalya Büyükşehir Belediyesi Bando ve Orkestrası, FHC Sahne Sanatları Akademisi Latin Dansları Showlarıyla festivale renk kattı. HobiFest 2023 iki gün boyunca Antalyalı vatandaşlara keyifli bir hafta sonu yaşatacak.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kadıköy'de plaklar Barış Manço anısına dönüyor

Türkiye’nin en geniş katılımlı analog müzik buluşması Kadıköy Plak Günleri, Kadıköy Belediyesi’nin bahçesinde başladı. Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl yedincisi düzenlenen etkinlikte plaklar Barış Manço anısına dönüyor. Etkinliğe İstanbulluların yanı sıra Türkiye’nin birçok şehrinden gelen plak müdavimleri yoğun ilgi gösteriyor.

Kadıköy Belediyesi, bu yıl da İstanbul’un en önemli plak dükkânlarını, plak koleksiyonerleriyle ve müdavimleriyle buluşturmaya devam ediyor. Kadıköy Belediyesi’nin Hasanpapaşa’daki merkez binasının bahçesinde gerçekleştirilen ve iki gün sürecek etkinlikte bu yıl plaklar Anadolu Rock müziğinin duayen isimlerinden; şarkıcı, besteci ve söz yazarı Barış Manço anısına dönüyor. Plak severlerin pek çok eski ve yeni plağa erişim imkânı bulabildiği etkinlikte konserler, söyleşiler, imza günleri ve DJ performansları da yer alıyor. İstanbul’un en önemli 44 plak dükkanın stand açtığı etkinliğe Kadıköylülerin yanı sıra İstanbul’un farklı semtlerinden ve başka illerden de vatandaşlar yoğun ilgi gösteriyor. Etkinliğin ilk gününde stantları ziyaret edenlerin arasında ünlü şef Somer Sivrioğlu, Baba Zula’nın kurucu üyelerinden Murat Ertel, müzik yazarı ve tarihçisi Murat Meriç, Moğallar grubunun efsanelerinden Taner Öngür gibi birçok isim de vardı.

İstanbul’da ilk defa Kadıköy Belediyesi tarafından hayata geçirilen etkinliğin ilk gününde Kadıköy Belediyesi Çocuk Sanat Merkezi öğretmenleri ve öğrencileri de Barış Manço adına şarkılar seslendirdi. Ayrıca etkinlik alanında 10 farklı illüstratörün hazırladığı Barış Manço şarkılarının isimlerini taşıyan eserlerden oluşan bir sergi de yer aldı. “Nasıl Anlatsam Bilemiyorum” adlı Barış Manço Sergisi, iki gün boyunca müzik severlerin ziyaretine açık olmaya devam edecek. 

Kadıköy Plak Günleri’nin son gününde de DJ performansları devam ederken saat 20.00’de Cahit Berkay, Emrah Karaca ve Deniz Tekin gibi ünlü isimlerin yer aldığı “Barış Manço 2023 Anma Konseri” yapılacak. Kadıköy Plak Günleri, cumartesi ve pazar günleri saat 12.00-22.00 saatleri arası ziyarete açık olacak.

Odabaşı: Geçmişle geleceği buluşturuyoruz

Kadıköy Plak Günleri’nde konuşan Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, “Her gün yeni bir etkinlikle Kadıköylünün, İstanbullunun karşısına çıkıyoruz. Bu sene temamız Barış Manço. 7’sini düzenliyoruz. Her yıl bir sanatçımızın anısına ve onun temasıyla plak günlerini düzenliyoruz. İstanbul’un neredeyse tüm plakçıları burada. Onlarla birlikte plağı hem yeni nesile tanıtıyoruz hem de geçmişi gelecekle buluşturuyoruz” dedi.

Plak günlerine katılan Ünlü Şef Somer Sivrioğlu da “Kadıköy’de oturuyorum. Plaklara merakım var. O yüzden duyunca geldik. Ben caz plakları toplamaya çalışıyorum. Mahallelimiz olan Barış Manço’nun anısına yapıldı. Vatandaşlar muhakkak gelsinler. Hava çok güzel ortam çok güzel.”diye konuştu.

Plakçıların ve plak severlerin bir araya gelmesinin önemini anlatan ünlü müzik yazarı ve eleştirmen Murat Meriç ise “Barış Manço’nun anısına olması çok önemli. Bir şekilde onun anısına bugün burada olmak gerçekten çok güzel, yoksa her buluşma yılda bir kere de olsa Türkiye’nin her yanından gelen plak toplayan ya da plak satan arkadaşlarımıza buluşma vesilesi oluyor” dedi.

Zen ve Babazula gruplarının kurucularından olan Murat Ertel de “Zen Bakırköy Akıl Hastanesinde” konserinin plaklarını Türkiye’de ilk defa 7. Kadıköy Plak Günleri’nde imzaladı. Barış Manço anısına düzenlenen Plak Günleri için Kadıköy Belediyesi’ne de teşekkür eden Ertel, “Bence Barış Manço ve onun arkadaşları 1960’larda Anadolu pop ya da rock müziğini yaratan insanlar hiçbir şekilde unutulmadılar. Yaşatılması ve anılması çok önemli. Belediyeye çok teşekkür ederim. Kültür çok uzun vadeli bu yünden bunu uzun vadeli olarak her sene tekrarlanmalı” diye konuştu.

Plak dükkânının ismi, Barış Manço’nun sevilen şarkılarından Dönence olan Metin Karaman ise “7. Kadıköy Plak Günleri’ne de ikinci defa katılıyorum. Dükkânımın isminden de belli olduğu gibi Dönence Plak Barış Manço hayranlığımdan dolayı bu ismi koymuştum. Barış Manço çok değişik bir kültür. Biz çocukluğumuzu onunla yaşadık. Bugüne özel Barış Manço’nun isminin verilmesi bizi çok mutlu etti. Kadıköy Belediyesi’ni tebrik ediyorum” dedi. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İbrahim Yıldız Hemşehrilerini mest etti

TRT’de yayınlanan “Sen Türkülerini Söyle” adlı şarkı yarışmasında performansıyla büyük beğeni toplayan İbrahim Yıldız, Nevşehir Belediyesi tarafından düzenlenen konserde ilk kez hemşehrileriyle buluştu. Genç sanatçı seslendirdiği birbirinden güzel türkülerle konsere katılanlara unutulmaz bir gece yaşattı.

Nevşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü tarafından düzenlenen ‘Kültür ve Sanat Günleri’ etkinlikleri çerçevesinde İbrahim Yıldız Nevşehir’de sevenleriyle buluştu. TRT ekranlarında yayınlanan ‘Sen Türkülerini Söyle’ adlı yarışma programında performansı ile jüriyi ve tüm Türkiye’yi kendisine hayran bırakan İbrahim Yıldız, Nevşehir Kalesi içerisinde gerçekleşen konserde seslendirdiği türkülerle büyük beğeni topladı.

Nevşehirli vatandaşlarla birlikte genç sanatçının türkülerine eşlik eden Belediye Başkanı Dr. Mehmet Savran, tüm Türkiye ile birlikte Yıldız’ı TRT ekranlarında ilgiyle takip ettiğini söyledi. İbrahim Yıldız’ın başarılarıyla gurur duyduklarını söyleyen Savran, “Nevşehir Belediyesi olarak her zaman gençlerimizin yanında olmaya, onlara destek vermeye devam edeceğiz.” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Dünyaca Ünlü Olimpiyat Sporcuları İstanbul'da Buluştu

İstanbul, dünyanın önde gelen olimpiyat sporcularını ağırladı. Dünya Olimpian Forumu’nda konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, hedeflerinin İstanbul’a 2036 Olimpiyatları ve Paralimpik Oyunları’nın getirmek olduğunu vurguladı. Son dönemdeki başarılarıyla Türkiye’ye gurur yaşatan Kadın Voleybol Takımı’na özel paragraf açan İmamoğlu, “Ekip ruhu, disiplin ve pozitif kişiliklerle nasıl zirveye ulaşılabileceğini gösteren insanlar bunlar. Özellikle dünyada da çok tartışılan ve çokça yol almamız gerektiğini bildiğimiz toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda, ülkemiz tarihinde en güzel öyküyü ve en güzel yolculuğu bize yaşattılar ve yarattılar. Onların başarıları, genç kızlara, kendi hedeflerine inanmaları ve çalışmaları gerektiğini hatırlatıyor ve Türkiye’nin gurur kaynağı olmaya devam ediyorlar” dedi. 

İstanbul, 16-17 Eylül 2023’te gerçekleşecek Dünya Olimpian Forumu’na (World Olympians Forum-WOF) ev sahipliği yaptı. Dünyada, sadece olimpiyat oyunlarında mücadele eden sporcuların alabildiği ve ömür boyu taşıdığı “OLY” unvanına sahip birbirinden önemli isimleri  

Sarıyer’deki Volkswagen Arena’da bir araya getiren etkinlikte, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Dünya Olimpianlar Derneği (World Olympians Association-WOA) Başkanı Joel Bouzou birer konuşma yaptı. Uluslararası Olimpiyat Komitesi Başkanı Tomas Bach da foruma yolladığı video mesajıyla görüşlerini paylaştı. 

“YILDIZLAR, ROL MODELİ”

Herkesin hayatında rol model olarak aldığı bazı sporcular olduğunu belirten İmamoğlu, “Hepimizin özel hissetmemize, motive olmamıza neden olan, rol model olarak aldığımız çok sporcular hatırlıyorum. Küçüklükten itibaren onları izleyerek, onların hareketlerini taklit ederek kendimizi geliştiririz. Küçüklükten itibaren onları izlemekten, onların hareketlerini taklit etmekten alıkoyamayız kendimizi ve böylesi hareketlerle aslında kendimizi geliştiririz. Bazen ekranların karşısında onları taklit ederiz, bazen spor yaparken, spor sahalarına ilk adımlarımızı attığımızda, onlar gibi hareket etmeye ve onlar gibi davranmaya çalışırız. Hatta kendimize onların isimlerini bile lakap olarak takarız. Araştırmalar, insanların sporcu olmaya ve spor yapmaya karar vermelerine, yüzde 80’in üstündeki oranlarda spor yıldızlarının yol açtığını gösteriyor. Yıldızlar, sadece spor yapan sağlıklı insanlar değil, daha sosyal ve her konuda daha dinamik bireyler olmamızı sağlıyorlar” dedi. 

“FİLENİN SULTANLARI, BİZİ GURURLANDIRIYOR VE ÜMÜTLENDİRİYOR”

Bu tür sporculara örnek olarak boksör Muhammed Ali, jimnastikçi Nadia Comaneci ve atlet Usain Bolt’u gösteren İmamoğlu, “Türkiye olarak, son yıllarda bizler de eşsiz bir hikâyeye yakından tanıklık ediyoruz. Her yönüyle çok mesajlarla dolu. Kadın Voleybol Milli Takımımız, bizim deyimimizle ‘Filenin Sultanları’, son yıllarda elde ettikleri uluslararası başarılarla, Türkiye takım sporları tarihinin belki de en büyük zaferlerine tek tek imza attılar. Dünyanın bir numaralı takımı haline geldiler. Ama çok daha önemlisi, ülkemiz kadınları için mükemmel bir rol modeller haline geldiler. Şu anda benim evimde, 12 yaşındaki kızım voleybolla yaşıyor. Voleyboldaki kızların cesaretini, duruşunu, mücadele azmini, evin içerisinde hepimize yaşatıyor. Bana, eşime, iki oğluma yaşatıyor. O bakımdan onlarda o öz güveni görmek, bir takımın kadınların çok daha güçlü olabilme karakterine bu şekilde yön verebildiğini görmek, bir baba olarak, bir Belediye Başkanı olarak, toplumun yönetiminde olan bir insan olarak inanılmaz gururlandırıyor ve inanılmaz ümitlendiriyor. Ekip ruhu, disiplin ve pozitif kişiliklerle nasıl zirveye ulaşılabileceğini gösteren insanlar bunlar. Özellikle dünyada da çok tartışılan ve çokça yol almamız gerektiğini bildiğimiz toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda, ülkemiz tarihinde en güzel öyküyü ve en güzel yolculuğu bize yaşattılar ve yarattılar. Onların başarıları, genç kızlara, kendi hedeflerine inanmaları ve çalışmaları gerektiğini hatırlatıyor ve Türkiye’nin gurur kaynağı olmaya devam ediyorlar” şeklinde konuştu. 

“KADINLARA, OLİMPİYATLARLA UMUT OLABİLİRİZ”

Olimpiyat sporcularının başarı hikâyelerinin, özellikle çocuklara ve kadınlara örnek olacağının altını çizen İmamoğlu, şunları söyledi: 

“Erkek egemen toplumlarda, kendilerini kısıtlayan kurallarla yaşamak durumunda kalan tüm kadınlara, olimpiyatlarla umut olabiliriz. Kadınların sporun her alanında var olabileceğini ve erkeklerle eşit şartlarda yarışabileceğini gösterebiliriz. Genç kızlara kendi potansiyellerini gerçekleştirme konusunda cesaret verebiliriz. Araştırmalar, geleceğin kadın liderlerinin, spor sahalarından çıkacağını bizlere söylüyor. Birçok ülkede insan hakları ve sosyal adalet konularında yaşanan sıkıntıları, kadınların uğradığı haksızlıkları, kitlelere hep birlikte en güçlü şekilde anlatabiliriz. Paris 2024’ün, tarihte ilk kez kadın ve erkek sporculara eşit kota açmasını çok önemli görüyoruz. Spor ve olimpiyatlar yine öncü konumunda. Bizler bu öncü duruşu her alana yaymakla görevliyiz. Olimpiyatlar, dünyanın daha huzurlu ve barış dolu bir yer olması açısından da büyük önem taşıyor. Farklı ülkelerden, farklı kıtalardan, farklı kültürlerden gelen insanları bir araya getirerek ve uluslararası bir dostluk ve barış mesajı verir. Hep birlikte kardeşliğin ve insanlığın birliğini öne çıkarabiliriz. Farklı insan topluluklarını, geleneklerini tanıyarak daha toleranslı insanlar haline gelebiliriz. Gençlerimizi bu duygulara ve tutumlara yönlendirebiliriz” ifadelerini kullandı. 

“HEDEFİMİZ; 2036 OLİMPİYATLARI VE PARALİMPİK OYUNLARI’NI İSTANBUL’A GETİRMEK”

“Sokaklarında spor yapılabilen bir kentin, sürdürülebilir bir kent olduğu gerçeğiyle hareket ediyoruz” diyen İmamoğlu, hedeflerinin İstanbul’a 2036 Olimpiyatları ve Paralimpik Oyunları’nın getirmek olduğuna vurgu yaptı. Sydney 2000, Atina 2004, Beijing 2008, Londra 2012, Rio 2016 ve Tokyo 2020’nin düzenlendikleri kentlere ekonomiden sosyal gelişime kadar farklı alanlarda kattığı değerlerden örnekler veren İmamoğlu, şöyle konuştu: 

“İstanbul’un, dünyanın en büyük ve güzel kentlerinden birinin Belediye Başkanı olarak, benim ve tüm İstanbul halkının da benzer hayalleri var. Brisbane 2032’den sonraki olimpiyat olan 2036 için çalışmalarımızı her geçen gün hızlandırıyoruz. Ama burada şunu tüm açıklığıyla belirtmek istiyorum: Ev sahipliği açısından birçok farklı etkenin, bazen siyasi yaklaşımların önemli olduğunu biliyoruz. Bizim hedefimiz, İstanbul’un olimpiyat ev sahipliğine ulaşamasa da olimpik bir kent olmasını sağlamak. Sporun tüm olumlu etkilerini halkımıza, bölgemize, ülkemize ve çevremizdeki tüm coğrafyalara yaşatmak. Sadece coğrafi olarak değil, kültürel olarak da batı ve doğu arasında köprü olmaya devam etme konusunda da büyük bir yolculuğu var ettiğimizi biliyoruz. Bunun altını olimpik felsefeyle ve uluslararası spor organizasyonlarıyla çizdiğimiz takdirde, etkisinin dünyanın tüm ülkeleri için çok anlamlı olacağını biliyor ve görüyoruz. Doğu Roma ve Osmanlı İmparatorluklarının başkenti İstanbul’un en büyük meydanını 100 bin kişilik bir hipodromun süslediğini biliyoruz. İstanbullular sporun, rekabetin, takımlar arası mücadelenin heyecanını 2000 yıldır yaşıyorlar.”

“İSTANBUL OLİMPİK BİR KENT, TÜRKİYE BİR OLİMPİYAT ÜLKESİ”

Türkiye ve İstanbul’un önemli spor organizasyonlarını başarıyla yerine getirdiğini örnekleriyle aktaran İmamoğlu, “Uluslararası organizasyonlar dikkate alındığında, İstanbul zaten olimpik bir kent, Türkiye zaten bir olimpiyat ülkesi. Tüm bu çalışmaları, Avrupa’nın en genç ve dinamik nüfuslarından birine sahip bir ülkenin yetkilileri olarak yapıyoruz. Sadece sportif alanda değil, hayatlarının tümünde sporun olumlu etkilerini yaşamaları için, gençlerimize de yaş ortalaması 32 olan şehirde spor yoluyla dokunuyoruz ve dokunmaya devam edeceğiz. Yaptırdığımız ‘Yatırımın Sosyal Getirisi Analizi’ çalışmasıyla, İstanbul’da spora yapılan 1 birimlik yatırımın, vatandaşın gözünde 101,05 birimlik değeri olduğunu belirledik. Sportif etkinliklerimize katılanların yüzde 84’ü kendilerini daha zinde ve sağlıklı hissettiklerini belirtiyorlar. Yüzde 92’si, sporun toplumsal bütünleşme sağladığını fark ettiğini söylüyor. İstanbul, kadınlar açısından da bir olimpik kent. Açık hava etkinliklerimize katılanların yüzde 83’ü kadın. Ülkenin yüzde 90 üzerinde bir oranının desteklediği, sadece futbolda değil, 20’ye yakın olimpik sporda faaliyet gösteren Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve sayısız İstanbul takımıyla, farklı branşlarda yılın en az 300 günü sporla yaşayan bir nüfusa sahibiz. Hem de tam 16 milyon nüfusa sahibiz” bilgilerini paylaştı. 

“2036 YOLUNDAKİ MACERAMIZ NASIL SONUÇLANIRSA SONUÇLANSIN…”

“Sokaklarımız, sahillerimiz, parklarımız, giderek gelişen spor altyapılarımızla olimpik bir kent olma yolundaki büyük hayalimizi sürdürüyoruz” diyen İmamoğlu, konuşmasını, “İstanbul 2036 yolundaki maceramız nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın, dünya spor haritasının en parlak ve belirgin noktası olmak için yoğun çabalarımızı sürdüreceğiz. Ve bunda çok kararlıyız. Sizlerin varlığı, özellikle davetimizi kabul ederek İstanbul’da buluşmayı kabul etmeniz, etkinliğe dünyanın dört bir yanından katılımınız, spor adına, olimpiyatlar adına umutlarımızı arttırıyor. Konuşmamı bitirirken, hepinize spor dünyasına, spor yapan herkese katkılar sağlayacak, sporda yeni dönüşümlerin önünü açacak başarılı bir forum diliyorum. Hoş geldiniz, hepimize mutluluk ve gurur verdiniz” sözleriyle tamamladı.  

BOUZOU: BURADA OLMAK BÜYÜK BİR ONUR

Olimpianlar hakkında bilgi veren Bouzou, yaptıkları projeleri örneklendirdi. “İstanbul, sadece harika bir şehir değil, ayrıca çok güzel bir spor kenti” diyen Bouzou, “İmamoğlu, ekibi ve konunun paydaşları hep birlikte çalışıyorlar. İstanbul’da yaşayan halkın spor etkinliklerinden faydalandıklarından emin oluyorlar. Fiziksel aktiveteler konusunda global bir kitlesi olduğunu söylemek mümkün” şeklinde konuştu. Obezite tehlikesine dikkat çeken Bouzou, bu anlamda olimpianlara düşen sorumluklar olduğunu belirtti. İBB ve Başkan İmamoğlu’na forumun düzenlenmesi nedeniyle teşekkürlerini sunan Bouzou, “Bugün burada olmak büyük bir onur” dedi.

WOA HAKKINDA

1999 yılında kurulan Dünya Olimpianlar Derneği (WOA), olimpiyatlara katılmış 150 binden fazla sporcuyu destekleyen, hayatlarının her aşamasında onların yararına çalışmayı amaçlayan bir kuruluş. Dünyada, 5 kıtanın tümüne yayılmış 125’ten fazla Ulusal Olimpiyanlar Birliği (NOA) bulunuyor. Olimpiyatçılar için etkinlikler düzenleniyor. Yerel topluluklarına yardım eden projeler yürütülüyor. WOA, bu ulusal derneklerin olimpiyat üyelerine yardım etmelerine ve ülkelerinde olimpizm ruhunu yaymalarına yardımcı olmayı amaçlıyor. Olimpiyatçılar için bir dizi fayda yaratan WOA, olimpiyanlar için çevrimiçi üniversite bursları, mentorluklar, işe yerleştirmeler ve yaşam koçluğu programları ile emeklilikten sonra rekabetçi sporun ötesinde bir hayata geçişlerine yardımcı oluyor. 16-17 Eylül 2023’de İstanbul ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıya, WOA Başkanı Joel Bounzou ile Olimpiyat şampiyonları ve Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin (IOC) birçok üyesi katılıyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Joyce Teknoloji Yerli Motorla Dışa Bağımlılığı Azaltacak

Trakya’nın tek endüstriyel fuarı olma özelliğine sahip Çerkezköy Endüstriyel Fuarı’nda beğeniye sunulan Türkiye’nin ilk lityum bataryalı aracı Joyce One, çevreci özellikleri ve modern tasarımıyla katılımcılardan tam not aldı.

Yoğun ilgi gören fuara, Tekirdağ valisi Recep Soytürk, 29. Dönem TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop, Tekirdağ Milletvekilleri, il ve ilçe belediye başkanları, sanayiciler, işadamları ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Joyce Teknoloji CEO’su Eren Efe Erkan, ‘Yarının dünyasını birlikte şekillendiriyoruz’ felsefesiyle gelecekte kullanımı giderek daha çok artacak olan elektrikli araçlarda bir Türk markası olarak sektörde büyümeyi sürdürdüklerini dile getirdi.

Joyce Teknoloji olarak tasarım, yazılım ve üretimde tamamı Türk mühendislerinden oluşan bir ekiple hizmet verdiklerini kaydeden Ceo Eren Efe Erkan, elektrikli motor konusunda yerli üretimle dışa bağımlılığı azaltmayı hedeflediklerini vurguladı.

 

ÖNEMLİ BİR ULAŞIM ALTERNATİFİ

Joyce markasıyla şehir içi ulaşımına önemli bir alternatif sunduklarını belirten Erkan, fuarda gördükleri yoğun ilgiden memnun olduklarını söyleyerek, “Tekirdağ Valisi Sayın Recep Soytürk ve TBMM 29. Başkanı Prof. Dr Mustafa Şentop’un Çerkezköy Endüstriyel Fuarı’nda Joyce Teknoloji’yi ziyareti bizleri onurlandırdı. Kendilerine Yokote Motors’un geliştirdiği 3 farklı yeni nesil elektrikli motoru da tanıtma imkanımız oldu. Sayın Şentop, Joyce One aracımızı kullanarak bizden araç hakkında ayrıntılı bilgiler aldı. Türkiye’nin üst düzey yöneticilerinden biriyle bu fırsatı paylaşmak, işimize ve teknolojiye olan bağlılığımızı bir kez daha güçlendirdi. Tamamen yerli ve milli bir teknoloji hareketinin Türkiye’deki öncü markalarından biri olmayı hedefliyoruz. Aracımız çevreci özellikleri ve tasarımıyla da farklı bir konumda. Bütün teknik testlerden geçerek gerekli belgeleri almaya hak kazanan Joyce One’ı doğa dostu ve yenilenebilir malzemelerden üretiyoruz. Ayrıntılı bilgi almak isteyenler, joyceforbigboys.com ve joyceteknoloji.com adreslerini ziyaret edebilir” diye konuştu.

 

65 KİLOMETRE MENZİLE SAHİP YERLİ MİKRO MOBİLİTE ARACI

65 kilometrelik menziliyle rakiplerine fark atan Türkiye’nin ilk lityum pilli bataryalı aracını ürettiklerini kaydeden Eren Efe Erkan, taşınabilir lityum ion bataryası sayesinde aracın şarj istasyonuna ihtiyaç duymadığını da vurguladı.

Milli teknoloji hamlesi hedefleri doğrultusunda araçta kullanılan ürünlerde de yerli firmaları tercih ettiklerini kaydeden Erkan, lityum pilleri TSK Vakfı grup şirketlerinden Aspilsan Enerji A.Ş’den tedarik ettiklerini ve bu iş birliğinin ülkemiz için önem arz ettiğini vurguladı.

CEO Eren Efe Erkan şöyle devam etti: “Joyce One istenilen her yerde 3 buçuk saatte şarj edilebiliyor. Demonte bataryası kolaylıkla taşınabiliyor ve herhangi bir şarj istasyonuna bağlı kalmıyor. Teknolojik ilerlemenin oldukça hızlı olduğu günümüzde daha iyi bir dünya için değişime hızlı adapte olabilen, sosyal sorumluluk içeren, temiz teknolojilere, doğa ile barışık ürünlere ve sürdürülebilir yaşama daha çok saygı duyan değerlere önem veriyoruz. Sanayi devriminden bu yana fosil yakıtların kullanımındaki artış, insanlığın çevreye verdiği zararların başında geliyor. Fosil yakıt kullanımıyla atmosfere salınan sera gazı yoğunluğunun giderek artması, gezegenin daha fazla ısınmasına neden olurken, küresel sıcaklık artışı da canlı türleri için oldukça tehlike arz eden iklim değişikliğini beraberinde getiriyor. ‘Daha Temiz Bir Dünya’ sloganıyla çıktığımız bu yolda insanlığın doğrudan ve dolaylı olarak ekosistemin dengesini bozarak çevresine verdiği bu zararların onarımına katkı sağlayacak fikirler geliştiriyoruz” 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye Sigorta'dan 33,5 Milyar TL Prim Üretimi

Sigorta sektörünün lider şirketi Türkiye Sigorta’nın Ağustos ayı sonu itibarıyla 2023 yılı toplam brüt prim üretimi; 33 milyar 539 milyon 326 bin 622 TL ile bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 127 oranında arttı. 

Türkiye Sigorta, Ağustos ayı sonu itibarıyla 2023 yılı toplam brüt prim üretiminde 33 milyar 539 milyon 326 bin 622 TL’ye ulaşarak bir önceki yıla göre prim üretiminde yüzde 127 oranında artış yakaladı.

Ürün bazında değerlendirildiğinde geçen yıla göre en yüksek artış oranı yüzde 246 ile hastalık/sağlık branşında 1 milyar 644 milyon 970 bin 180 TL prim üretimi ile gerçekleşti. Türkiye Sigorta, kaza branşında yüzde 223 büyümeyle 2 milyar 428 milyon 62 bin 545 TL prim üretimi ve yangın ve doğal afetler branşında ise yüzde 212 büyüme oranıyla 7 milyar 586 milyon 841 bin 162 TL prim üretimine erişti.

Diğer branşlar bazında bakıldığında Türkiye Sigorta geçen yıla göre yüzde 78 artışla genel zararlar branşında 7 milyar 929 milyon 973 bin 211 TL prim üretimi elde etti. Kara araçları sorumluluk branşında yüzde 93’lük bir büyüme sağlayan şirket, 8 milyar 402 milyon 212 bin 676 TL prim üretimine erişti. Ayrıca kara araçları branşında yüzde 164’lük bir artış kaydeden şirket, 3 milyar 952 milyon 280 bin 729 TL’ye ulaştı. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Oyuncuyum diyen tiyatro yapmalı

Fenerbahçe Erkek Voleybol Takımı ile Parolapara arasında isim sponsorluğu için anlaşma imzalandı. Ülker Stadyumunda düzenlenen imza töreni sonrası Parolapara Genel Müdürü Fatih Çelik oyuncu İrem Helvacıoğlu ile muhabirlerin sorularını yanıtladı.
Fatih Çelik “Fenerbahçe gibi büyük bir kulüp ile Voleybol Erkek Takımı için sponsorluk anlaşması yaptığımızdan dolayı çok heyecanlıyız. Bu birlikteliğin uzun yıllar sürmesini temenni ediyoruz. Her iki taraf içinde hayırlısı olsun. İrem Hanım da beni kırmadı sağolsun, buraya heyecanımızı paylaşmaya geldi. Ona da ayrı teşekkür ederim.” dedi.
İrem Helvacıoğlu “Uzun zamandır zor zamanlar geçiriyoruz, filenin sultanları sayesinde yüzümüz güldü, çok heyecanlandırdılar bizi ve kupayı alarak döndüler. Umarım aynı başarıları erkek voleybolunda da yakalarız.” diyerek duygularını dile getirdi.
Bu sıralar proje okuduğunu söyleyen oyuncu “Uzun zamandır tiyatro oyununda yer almak istiyordum, bir oyuncunun kendini en iyi gösterdiği yer tiyatrodur, gerçekten ben oyuncuyum diyen birisi tiyatro yapmalı, bana bir türlü fırsat gelmedi ve tiyatro yapamadım ama netleşen bazı şeyler var, yakında duyarsınız diye düşünüyorum.” dedi. Spora çok fazla vakit ayıramadığını söyleyen oyuncu “İzlemekten büyük keyif alıyorum ama vakit bulamadığım için fiili anlamda spor yapamıyorum. Başlayacağım yakında.” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

12. Kemer Yörük Festivali renkli görüntüler oluşturdu

Kemer Belediyesi’nin destekleriyle Kemer Yörükler Derneği tarafından bu yıl 12’ncisi düzenlenen Kemer Yörük Festivali, büyük bir coşku ile gerçekleşti. Renkli görüntülerin oluştuğu Festival’de TRT sanatçısı Uğur Önür şarkıları ile festivali izleyenlere unutamayacakları dakikalar yaşattı.

Mustafa Ertuğrul Aker Parkı’nda düzenlenen festivale, Kemer Kaymakamı Ahmet Solmaz, Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu ile eşi Fikriye Topaloğlu, Kumluca Belediye Başkanı Mustafa Köleoğlu, Kemer Sahil Güvenlik Komutanı Soner Tuna, CHP Kemer İlçe Başkanı Adem Barış, Kemer Belediye Başkan Yardımcısı Emin Gül, Kemer Belediyesi Meclis Üyesi Mustafa Bilici, Kemer Yörükler Derneği Başkanı Turhan Arslan, belediye birim müdürleri, yörük beyleri, vatandaşlar ve çok sayıda yerli ve yabancı misafir katıldı.

Festival, Kemer Belediyesi önündeki Atatürk Anıtı’na çelenk sunumunun ardından saygı duruşunda bulunulması ve Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu öncülüğünde kurulan ve şefliğini Furkan Üstündağ’ın yaptığı Kemer Belediyesi Gençlik Orkestrası’nın İstiklal Marşı’nı seslendirmesiyle başladı.

Festival alanına getirilen deve, katır, koyun ve keçiler özellikle turistlerin ilgi odağı haline geldi. Festivalde, katılımcılara yayık ayranı ve keşkek ikram edildi.

Festival kapsamında Kemer Belediyesi’nin kendi imkanlarıyla geçen sene yaklaşık 3 ayda çektiği ve yörük kültürünü yaşatmaya devam eden Kemer’in son göçer yörüğü olan Ali Karakoyunlu’nun belgeselinin gösterimi de yapıldı.

Çeşitli yöresel müziklerle gönüllerince eğlenen davetliler, Başkan Topaloğlu’nun zeybek oynamasını ilgiyle izledi.

Halat çekme, yumurta taşıma ve çuval yarışmalarının yapıldığı festivalde, yörük beyi seçimi de yapıldı. Geçen sene yörük beyliğini kazanan Yetiş Kurga, 100 bin lira vererek yeniden yörük beyi seçildi.

Festivalde sanatçı Uğur Önür de sahne alarak yöresel ezgileri ve türküleri seslendirdi. Sanatçı Önür’ün seslendirdiği eserler, festivale katılanlardan büyük alkış topladı. Kaymakam Solmaz, Başkan Topaloğlu ve dernek başkanı Arslan, sanatçı Uğur Önür’e konser sonrası çiçek ve çeşitli hediyeler verdi.

Kemer Kaymakamı Ahmet Solmaz, festivalde yaptığı konuşmasında, Kemer’e atanalı bir hafta olduğunu ve Kemer’de ilk katıldığı programın Kemer Yörükler Festivali olduğunu söyledi.

Kemer’in ulusal ve uluslararası platformlarda çok fazla tanınan bir yer olduğuna işaret eden Kaymakam Solmaz, “Kemer’i tanıdıkça aşık olmaya başladık. Buranın özü yörük kültürü. Yörükler buranın mayasını oluşturmakta. Burada olmaktan dolayı mutluyum. Festivalde emeği geçenlere teşekkür ediyorum.” dedi.

Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu ise festival öncesinde yörük göçü yapmak istediklerini ancak asrın felaketi olan deprem ve Kemer’deki orman yangını nedeniyle yapılamadığını söyledi.

Yörüklerin göçebe olduğuna dikkat çeken Belediye Başkanı Topaloğlu, “Yörükler ata binmeyi ve silah kullanmayı sever. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bir sözü vardır. “Arkadaşlar! Gidip, Toros Dağları’na bakınız, eğer orada bir tek Yörük çadırı görürseniz ve o çadırda bir duman tütüyorsa, şunu çok iyi biliniz ki bu dünyada hiçbir güç ve kuvvet asla bizi yenemez.” Yörükler mert, dürüst ve çalışkan olur. Türk milleti de dürüst, mert ve çalışkandır. Ne mutlu Türküm diyene! Festivalde emeği geçenlere teşekkür ediyorum.” dedi.

Kemer Yörükler Derneği Başkanı Turhan Arslan da Kemer Yörük Festivali’nin 12’ncisini düzenlemekten dolayı çok mutlu olduklarını söyledi.

Kemer Yörük Festivali’nin 2009’da yılında Çukur Yayla’da başladığını hatırlatan Arslan, “Yaşanan acı olaylar nedeni ile festivalimizi burada yapmak durumunda kaldık. Biz yine de yörüklerin geleneği kesilmesin ve festivalimizi yapalım istedik. Kemer Belediyesi’ne ve çalışanlarına tüm desteklerinden dolayı teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı