Yürümek hem bedenimize hem de ruhumuza iyi gelen aktivitelerin başında geliyor. Canımız sıkıldığında, fazla yemek yediğimizde, temiz hava almak istediğimizde yürümek kurtarıcı olabiliyor… Bununla birlikte eğer herhangi bir sağlık sorunumuz yoksa, sağlığımız el veriyorsa kalbimiz de yürümemizden yana. Düzenli yürüyüş yapmanın kalp sağlığını koruma ve iyileştirme açısından etkili bir yöntem olduğunu belirten Liv Hospital, Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Batur Gönenç Kanar “Herhangi bir egzersiz programına başlamadan önce doktorunuza danışmanız önemlidir.” diyerek yürümenin kalbe sağladığı 8 faydayı sıraladı.

Dünya sağlık örgütüne (WHO) göre her yıl 17.9 milyon insan ateroskletorik kalp hastalıklarından ölmektedir.  Pandemi sürecinde dahi tüm sebepli ölümlerin en başında kalp hastalıkları yer almıştır. Bu nedenle kalp rahatsızlıklarını azaltmak için neler yapabiliriz sorusunun başında hiç tartışmasız daha hareketli bir yaşam tarzını benimsemek olacaktır. Elbette her türlü spor ve egzersiz kalp sağlığına faydalı olsa da bunlar arasında en kolay ulaşılabilinen ve en düşük maliyetli olan yürüyüşü ilk planda düşünmeliyiz. Peki, yürüyüşün kalp hastalığına klinik çalışmalar ile kanıtlanmış net faydaları nelerdir?

1. Kardiyovasküler Efor Kapasitesini Artırır:

Yürüyüş; kalp ve damar sisteminizin daha verimli çalışmasına yardımcı olur. Düzenli yürüyüş, kalp atış hızını artırarak kardiyovasküler efor kapasitesini geliştirir. Ayrıca düzenli yapılan yürüyüş kanda ‘’growth factor’’ diye adlandırılan bir hormon ile vücudun anabolik faaliyetlerini artırarak daha genç kalmasını sağlar.  

2. Kan Basıncını Düşürür:

Düzenli yürüyüş, kan basıncını düşürebilir. Düşük kan basıncı, kalp sağlığı için önemlidir, çünkü yüksek tansiyon ve kalp sorunlarına yol açabilir.

3. Kolesterolü Kontrol Altında Tutar:

Yürüyüş, kötü kolesterol (LDL) seviyelerini düşürebilirken iyi kolesterol (HDL) seviyelerini artırabilir. Bu durumda, damar tıkanıklığı riskini azaltmaya yardımcı olur.

4. Kan Şekerini Düzenler:

Düzenli yürüyüş, kan şekerini kontrol altında tutmaya yardımcı olabilir. Diyabet riskini azaltabilir veya diyabet yönetimine katkı sağlayabilir.

5. Kilonuzu Düzenler:

Yürüyüş, kilo kontrolüne yardımcı olur. Fazla kilo, kalp hastalığı riskini artırabilir. Düzenli yürüyüş kilo kaybına veya kilo kontrolüne yardımcı olabilir.

6. Emosyonel Stresi Azaltır:

Yürüyüş, stresi azaltır ve duygusal sağlığı iyileştirir. Stres, kalp sağlığını olumsuz etkileyebilir, bu nedenle stres yönetimine yardımcı olur.

7. Damarları Temizler:

Yürüyüş, damarları temizler ve kan dolaşımını iyileştirir. Bu, kalp krizi veya felç riskini azaltabilir.

8. Kalp Damarlarını Genişletir:

Düzenli yürüyüş, kalp damarlarını genişletebilir. Bu da daha iyi kan akışını teşvik eder.

Bu nedenlerle, düzenli yürüyüş yapmak kalp sağlığınızı korumak ve iyileştirmek için etkili bir yöntem olabilir. Ancak, herhangi bir egzersiz programına başlamadan önce doktorunuza danışmanız önemlidir, özellikle mevcut sağlık sorunlarınız varsa veya yeni bir egzersiz programına başlamayı düşünüyorsanız.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Nevşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü’nün milli sporcusu Yaşar Karaca, Bursa’da gerçekleştirilen Gençler ve Kulüpler Türkiye Halter Şampiyonası’nda toplamda 303 kg kaldırarak Türkiye Şampiyonu oldu.

Türkiye Halter Federasyonu 2023 faaliyet programında yer alan Gençler ve Kulüpler Türkiye Halter Şampiyonası Bursa Naim Süleymanoğlu Spor Salonunda gerçekleşti. 27 ilden 75 kulüp, 265 erkek, 258 bayan olmak üzere toplam 523 sporcunun katılımı ile gerçekleşen şampiyonada Nevşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü’nün milli sporcusu Yaşar Karaca, 81 kg kategorisinde mücadele etti. Karaca, koparmada 137 kg, silkmede 166 kg ve toplamda ise 303 kg kaldırarak Türkiye Şampiyonu oldu.

Şampiyonanın ilk gününde ise Nevşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü’nün bir diğer milli sporcusu Eray Çaylak 61 kg kategorisinde koparmada 98 kg, silkmede 120 kg ve toplamda ise 218 kg kaldırarak Türkiye üçüncüsü olmuştu.

Nevşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Savran, Nevşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Müdürlüğü çatısı altındaki Nevşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü’nde spor hayatını sürdüren Yaşar Karaca, Eray Çaylak ve kulübün Halter Antrenörü Burak Erdoğan’ı tebrik etti.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

142. Yıllık Belediye tarihinde ilk kez açtıkları Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü ile verimli toprakların her yıl katma değeri yüksek yeni ürünlere buluştuğunu, Sıfır Atık ve İklim Değişikliği Müdürlüğü ile örnek çalışmalara imza attıklarını açıklayan Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Kanar, diğer yandan orta vadede yan sanayisi ile birlikte 10 bin kişiye istihdam sağlayacak Güllüce Kobi Sanayi ve Lojistik Depolama Projesi’yle ilçe için tarihi bir sürecin başlayacağını müjdeledi.

Mustafakemalpaşa Belediye Başkan Mehmet Kanar, her yıl katma değeri yüksek ürünlerle zenginleştirdikleri verimli toprakları, doğal güzellikleri, tarihi değerlerini koruyarak, yeşil sanayi yatırımları ile geleceğe yolculuğunun sağlam ve kararlı adımlarla sürdüğünü açıkladı.

 

“MUSTAFAKEMALPAŞA TABİAT, TURİZM, TARIM, TEKNOLOJİ İLE GELECEĞE YÜRÜYOR”

Bu kapsamda önümüzde ki 100 yıla damgasını vuracak sağlıklı ve modern alt yapı, üst yapı, içme suyu, yağmur ve kanalizasyon, spor ve eğitim, tarım ve turizm, sosyal donatı alanları ve ulaşım başta olmak üzere sayısız hizmetlerle ilçede tarihinin en büyük değişim ve gelişiminin yaşandığını kaydeden Başkan Mehmet Kanar, “Bu güzel ilçenin güzel insanları için ne yapsak az. Şimdi, sıra sporla, sanatla, bilimle yetişen gençlerimizin kendi ilçelerinde girişimci, nitelikli iş gücüne sahip olacakları yeşil sanayi hamlesinde. “Şeklinde konuştu.

Siyasi hırs ve ikballeri ilçe menfaatlerinden önce gelenlerin yine ve yeniden bed sesleri ile “İstemezük” türküsü söylemeye başladıklarını ifade eden Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Kanar, “Geçmişte, tarım kenti Mustafakemalpaşa’da faaliyet göstermek isteyen dev gıda yatırımlarına karşı çıkarak başka ilçeye gitmelerine neden olanlar, Otoban bağlantısı için yine ortalığı ayağa kaldırarak Mustafakemalpaşa’yı dev projelerden mahrum bırakanlar daha sonra yüzleri kızarmadan bu yatırımları neden ilçemize getirilmediğini söyledi. Şimdi de binlerce istihdam ve yeni iş olanaklarının önünü açacak yatırımı engellemeye çalışıyor. Şaşırdık mı? Hayır tabi ki.” Dedi.

 

“SİZ LAF, BİZLER İLÇEMİZ İÇİN DEĞER ÜRETMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Mehmet Kanar, 142. yıllık hizmet çınarı Mustafakemalpaşa Belediye tarihinde Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü, yine Türkiye’de örnek gösterilen ilk belediyeler arasında yer alan İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü’nün kendi dönemlerinde hizmet vermeye başladığını hatırlatarak, “Bizler geçmişimizle gurur duyuyor, geleceğimiz için çalışıyoruz. Farkında mısınız? Çocuklarımız tarihi ve doğal güzelliklerimiz, sağlıklı içme suyu, modern alt ve üst yapıya sahip bir şehirde, spor ve kültür merkezlerinde büyüyecek. Ve inşallah yine kendi ilçelerinde tarım, turizm ve sanayisi başta olmak üzere iş insanı, girişimci ya da nitelikli çalışma imkânına sahip olacak.”

Kanar, yeni yatırımın Mustafakemalpaşalı sanayici, KOBİ ve esnaflara büyük ivme ve değer katacağını da sözlerine ekledi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

TÜMKİAD (Tüm Kalkınma ve İş İnsanları Derneği), her geçen gün yeni şubeler açmaya, daha çok güçlenmeye devam ediyor.

40’ın üstünde il temsilciliği ve 5 bin üyeden fazla dev kadrosuyla gecesini gündüzüne katıp çalışan TÜMKİAD, Anadolu Yakası İl Başkanlığını İstanbul’da hayatı olumsuz etkileyen yağmura rağmen görkemli bir törenle açtı.  Kadıköy ByOtell’de yapılan açılışa TÜMKİAD Genel Başkanı Nihat Tanrıkulu, TÜMKİAD Anadolu Yakası İl Başkanı Enes Selimoğlu olmak üzere TÜMKİAD il başkanları ve yönetim kurulu üyeleri, iş insanları, sivil topluk kuruluşu temsilcileri, basın mensupları katıldı.TÜMKİAD’ın durmaksızın çalışmalarına devam edeceğini belirten Genel Başkan Nihat Tanrıkulu, ‘ Afet düzeyinde bir yağışa rağmen Byotell tarihi bir kalabalığa ev sahipliği yaptı. İstanbul  Anadolu Yakası İl Başkanlığımızın açılışını katılımları ile anlamlı kılan tüm iş insanlarımıza teşekkür ediyorum. Tümkiad artık güçlü bir merkez bir çatı olduğunu kanıtlamıştır. Ve burada kırmızı çizgisi vatan ve millet olan herkesin yeri hazır’dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi   Prof. Dr. İnsu Yılmaz 1 Ekim Dünya Ürtiker Günü’nde halk arasında sık görülen ve kurdeşen olarak bilinen ürtiker hakkında doğru bilinen yanlışları anlattı. Yılmaz, “Bu hastalara gereksiz ve yanlış besin diyeti verilmesi hastalığı geriletmeyeceği gibi hastayı strese sokabilir ve hastalığı daha da alevlendirebilir” diye konuştu.

 Ürtiker, halk arasındaki ifadesi ile kurdeşen (dabaz) hayatı tehdit eden bir hastalık olmamakla birlikte yaşam kalitesini ciddi bir şekilde etkileyen hastalıklar arasında yer gösteriliyor. Bazen anjioödem dediğimiz vücudun belirli yerlerinde ortaya çıkan şişlikler de bu hastalık ile birlikte olabiliyor. Ürtiker hastalığında “ürtika” adı verilen cilt lezyonları kızarma, kabarma, kaşınma ve kaybolup geri çıkma şekline kendini gösteriyor. Eğer bu durum 6 haftadan kısa sürerse buna akut ürtiker adı veriliyor. Altı haftadan uzun sürerse de kronik ürtiker olarak adlandırılıyor.  Her insan, hayatı boyunca yaklaşık yüzde 20 oranında akut ürtiker geçirebilme potansiyeline sahip.  Kronik ürtiker ise toplumun yaklaşık yüzde 1’i  ila 3’ünde görülebiliyor.

Akut ürtikerde çoğunlukla nedensel faktör bilinmese de enfeksiyonların, gıdaların ve ilaçların akut ürtikere neden olabileceğini ifade eden Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi    Prof. Dr. İnsu Yılmaz akut ürtiker tedavisinde antihistaminik ilaçların kullanıldığını, bazı durumlarda kortizon tedavisinin de eklendiğini söyledi. Sonrasında nedensel faktörler araştırıldığını belirten Yılmaz, bu süreçte hastada enfeksiyon olup olmadığı, tetikleyici olabilecek ilaç kullanımı ve gıdaların da sorgulanması gerektiğinin altını çizdi.

 

“ÜRTİKERİ VÜCUDUN KENDİSİ OLUŞTURUYOR”

Kronik ürtikerin, kronik spontan (kendiliğinden) ürtiker ve uyarılabilir ürtiker olarak ikiye ayrıldığını ifade eden Yılmaz, şöyle devam etti: “Uyarılabilir ürtikere göre daha sık görülen kronik spontan ürtikerde nedensel bir faktör yoktur. Ürtikeri vücudun kendisi oluşturur ve belirli bir zaman sonra kendisi yok eder. Ortalama 5 yıl sürebilir. Vücudun kendi hücresine karşı antikor oluşturarak reaksiyon göstermesi (oto-alerji) ya da kendi alerji hücresine karşı otoimmün dediğimiz bağışıklık yanıtı oluşturması ile ilgili bir durumdur. Bir başka ifade ile gıdalar gibi dışarıdan bir tetikleyici ile hiçbir ilişkisi yoktur. Bu hastalara gereksiz besin diyeti verilmesi hastalığı geriletmeyeceği gibi hastayı strese sokabilir ve hastalığı daha da alevlendirebilir. Kronik spontan ürtiker tedavisinde antihistaminikler, dirençli olgularda omalizumab ya da siklosporin gibi ilaçlar kullanılabilir. Kronik uyarılabilir ürtiker ise kronik ürtikerin daha az görülen formudur. Bu grubu çoğunlukla fiziksel ürtikerler oluşturur. Semptomatik dermografizm dediğimiz basınç ile ilişkili ürtiker, solar (güneş) ürtikeri, sıcak ürtikeri, vibratuar (titreşim) ürtiker, soğuk ürtikeri bunlardan bazılarıdır.”

 

ÇORAP, KEMER GİBİ VÜCUDU SIKAN NOKTALARDA ÜRTİKER DAHA KOLAY GELİŞEBİLİYOR

 İçlerinde en sık semptomatik dermografizm denilen formun görüldüğünü söyleyen Yılmaz, bu tip vakalarda vücutta sürekli bir kaşıntı olduğunu, hastanın kaşıdığı bölgelerde kızarma ve kabarma olduğunu ve belirli bir süre sonra kaybolduğunu söyledi. Yılmaz konuşmasına şöyle devam etti: “Basınç gören yerlerde (çorap, kemer gibi basınç maruziyeti olan bölgeler) bu durumu daha fazla hissederler. Bir diğer uyarılabilir ürtiker türü de kolinerjik (ter ürtikeri) ürtikerdir. Özelikle sıcak banyo, terleme ile ortaya çıkan küçük toplu iğne başı şeklinde kızarıklıklar ile kendirini gösterir ve çok kaşıntılıdır. Uyarılabilir ürtiker tedavisinde de uyaran faktörden uzak durmak ve antihistaminikler kullanılabilir Hastalarımız hiçbir zaman bu hastalık ile ilgili endişeye kapılmamalı, kronik olan formunun da mutlaka geçeceğini bilmeli ve asla pes etmemelidirler. Ürtikerlerini kontrol altına alacak ilaçların olduğunu da bilmelidirler.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kızılay’ın gönüllü kadınları günümüzün en büyük sorunlarından sağlıklı yaşam bilinci için çalışacak. Ülke genelindeki Kızılay kadın gönüllüleri, eğitimlerini aldıktan sonra Sağlık Elçisi olarak bir seferberlik halinde farkındalık çalışmaları yürütecek.

2030 stratejik hedeflerini adım adım uygulayan Kızılay, Toplumsal Dayanıklılığı artırmak amacıyla ortaya koyduğu “Sağlıklı Yaşayan ve Yaşlanan Toplum İçin Çalışmak” hedefi için Sağlık Elçilerini yetiştiriyor. Eğitimlerini tamamlayan Kızılay’ın Sağlık Elçileri, sağlıklı yaşam, sağlıklı yaş alma, en sık görülen kronik hastalıklar, kronik hastalıklara neden olan yaşam tarzı riskleri, temel ilk yardım bilgileri ve psikolojik ilk yardım konularında toplumda farkındalık oluşturacak. 

 

“Sağlıklı Yaşayan ve Yaşlanan Toplum İçin Çalışmak” Kızılay’ın Hedefleri Arasında

Kızılay, sağlıklı yasam kültürünü geliştirmeyi, sağlık okuryazarlığını artırmayı, insan sağlığına zarar veren her türlü etkenler için faaliyetler yürütmeyi ve ilgili kurum ve kuruluşlara bu konuda destek olmayı, yaslı ve bakıma ihtiyaç duyan insanlara yönelik hizmetlerin ele alınmasını amaçlıyor. Kızılay, bunun ilk adımı olarak da gönüllü Sağlık Elçileri yetiştirme programını başlattı. Eğitimlerle ilk etapta 81 ilden 89 Sağlık Elçisi yetiştiriliyor. Eğitici eğitimi alan gönüllü kadınlar ise gittikleri şehirlerde eğitim verecek. Kızılay Sağlık Elçisi olan gönüllüler de kendi bölgelerinde farkındalık çalışmaları yürüterek sağlıklı yaşam kültürünü yaygınlaştıracak.

 

“Başkalarına da öğretebilmemizde kolaylık sağlayacak”

İstanbul’da Türk Kızılay Kadıköy Şubesi gönüllüsü Hemşire Zeynep Yeşil, “Bu eğitim sayesinde toplumda farkındalıklar yaratarak, küçük yaşam değişiklikleriyle yaşamı daha güvenilir ve sağlıklı bir hale getirmeyi amaçlıyoruz. Eğitimde öğrendiklerimizle İstanbul’da çeşitli faaliyetlerde bulunacağız. Toplumda yaptığımız küçücük bir değişiklik bile daha sağlıklı bir gelecek için gerçekten önemli.” ifadesinde bulundu.

Gönüllülerden Serpil Tüzün de “Sağlık Elçisi olacağımız bu eğitim sonucu sağlıklı yaşamak, insanlara destek olabilmek, yol gösterebilmek adına ekip halinde çalışmalar yapacağız. Dilerim, gerçekten başarılı olup geniş kitlelere ulaşabiliriz ve onlara sağlıklı yaşamak için her türlü desteği gösterebiliriz.” dedi.

Sağlıklı yaşamla ilgili topluma kazandıracakları faydalı bilgiler aldıklarını aktaran gönüllü Meral Kuzu ise “Aldığımız sağlıklı yaşam eğitimi ve beraberindeki eğitim kitleri, gittiğimiz yerde başkalarına da bu konuyu öğretebilmemiz için bize kolaylık sağlayacak. Biz bu bilgileri insanlara öğrettiğimizde bir zincir olarak çoğalacak. Sağlık Elçisi olarak bu misyonu elde etmekten de çok onur duyuyor, artarak geniş bir aile olacağımızı düşünüyorum.” diye konuştu.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı