Aylık arşivler: Kasım 2023

Alevi ocakları buluşması'nın tanıtımı keçiören belediyesi öncülüğünde düzenlendi

“ALEVİ OCAKLARI BULUŞMASI”NIN TANITIMI KEÇİÖREN BELEDİYESİ ÖNCÜLÜĞÜNDE DÜZENLENDİ

Keçiören Belediyesi ve Çankaya Cemevi Yaptırma Derneği iş birliğinde ve İçişleri Bakanlığı Sivil

Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğünün destekleriyle Keçiören’de gerçekleştirilecek olan “Alevi

Ocakları Buluşmaları”nın tanıtım programı düzenlendi. Programa Keçiören Belediye Başkanı Turgut

Altınok da katıldı.

Altınok programda yaptığı konuşmada, “Alevi dedelerimizle, Alevi derneklerimizle, kanaat

önderlerimizle bir arada olmaktan şeref ve bahtiyarlık duyuyorum. Bizler biriz, beraberiz. Acılarımız

bir, kederlerimiz bir. Biz bugün Anadolu`da yaşıyorsak, Hacı Bektaş Veli’nin attığı sağlam temeller

sayesindedir. Öyle bir temel atmış ki, aradan 752 yıl geçmesine rağmen biz hâlâ bu topraklarda

yaşıyoruz. Türkiye Cumhuriyetimizin doğuşunda ve varoluşunda da Hacı Bektaşi Veli’nin oluşturduğu

kadim kültür ve inancın büyük etkisi vardır. Göreve geldiğimizde Keçiören’de verdiğimiz ilk isim de

Hünkâr Hacı Bektaş Veli’nin ismidir. Hacı Bektaş Veli, Horasan Erenleri ve Anadolu Alperenleri bu

toprakları Türk ve Müslüman yapanlardır. Anadolu coğrafyasının tapusu Hünkâr Hacı Bektaş Veli’dir.”

dedi.

Konuşmasında birlik ve kardeşlik mesajı da veren Altınok şunları dile getirdi:

“Hz. Hüseyin ve 72 şehidimizi rahmetle anıyoruz. Bunlar tazelenen acılarımızdır. Bunlardan ders

çıkarmalıyız. Yeni Yezitlere, yeni Muaviyelere müsaade etmemeliyiz. Birliğimize ve kardeşliğimize

gölge düşürmemeliyiz. ‘Türkiye, Türklere bırakılmayacak kadar önemlidir.’ diyorlar. Amerika da bunu

söylüyor, Avrupa da bunu söylüyor. Maraş`ta, Sivas`ta, Çorum`da acılar yaşadık. Birçok değerimizi

yaktılar, kardeşliğimize fitne kurşunu sıktılar. Kürt, Türk, Alevi, Sünni kardeştir, ayrım yapan kalleştir.

Ayrım yapan, vatan hainidir. Hz. Ali (r.a.), Allah`ın aslanıdır. İlk Müslüman olan çocuk ve cennetle

müjdelenen 10 kişiden birisidir. Sevgili Peygamber Efendimiz, Hz. Hüseyin’i ‘iki gözüm’ diyerek

sevmektedir. Kerbela Olayı ile ondan önce ve sonra yaşanan vakalar, birliğimize ve beraberliğimize

sıkılmış kurşunlardır. Bu kurşunu sıkanlara bakın ki, onlar korkudan Müslüman olanlardır. Peygamber

Efendimizden öç almak için bunu yapmışlardır. Bizler bu oyuna gelmeden kardeşliğimizi sürdürmeye

devam edeceğiz. Bir kez daha rahmete kavuşan Hacı Bektaş Veli`yi, pirleri, tüm erenleri rahmetle

anıyorum. Çalıştayımıza destek veren değerli hocalarımıza, dedelerimize, ocaklarımıza, Alevi kültür

derneklerimize, teşekkür ediyorum. Çalıştayımızın birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize vesile

olmasını diliyorum.”

Alevi Ocakları Buluşması’na Türkiye Bilimsel ve Kültürel Araştırmalar Merkezi Başkanı Prof. Dr.

Alemdar Yalçın, Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı Kültür Sosyal ve Dış İlişkiler Daire Başkanı

Hasan Ali Uzun, AK Parti Ankara Teşkilat Başkan Yardımcısı Özgür Uslu, Çankaya Cemevi Yaptırma

Derneği Başkanı Hüseyin Öz, AK Parti Keçiören İlçe Başkanı Kadir Karapınar, MHP Keçiören İlçe

Başkanı Metin Bayrakçı, Dede Kargın Ocağı Dedesi Hüseyin Dede Kargınoğlu, Keçiören İlçe Kadın

Kolları Teşkilatı, Atatürkçü Düşünce Derneği Keçiören Şubesi temsilcileri ile siyasi parti ve sivil toplum

kuruluşu temsilcileri de katıldı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

NKT'nin 1984 oyunu İstanbul izleyicisi ile buluşuyor

NKT’nin 1984 oyunu İstanbul izleyicisi ile buluşuyor 

Nilüfer Kent Tiyatrosu’nun ödüllü oyunu 1984 İstanbul’da izleyici ile buluşuyor. Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde tiyatroseverlerin karşısına çıkan 1984’e ilgi büyük. 

 

Bursalı tiyatroseverleri değerli oyunlarla buluşturan Nilüfer Belediyesi bünyesindeki Nilüfer Kent Tiyatrosu, çok sayıda ödül aldığı 1984 isimli oyunu, bir kez daha İstanbul’da sahneliyor.  Oyun, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın ev sahipliğinde Harbiye Muhsin Ertuğrul sahnesinde oynanıyor. Daha öncede İstanbullu izleyici karşısına çıkan 1984 yine büyük ilgi görüyor.
Afife Tiyatro Ödülleri’nde “En İyi Oyun” dalı başta olmak üzere 4 dalda ödül alan, Tiyatro Eleştirmenler Birliği tarafından da “Yılın Oyunu” ödülüne değer görülen 1984, yine ayakta alkışlanıyor. İstanbul seyircisinin yoğun ilgisi üzerine biletlerin satışa çıkmasından kısa bir süre sonra oyun kapalı gişe oldu. George Orwell’ın 1984 isimli romanından oyunlaştıran 1984’ü, Murat Daltaban yönetiyor. Oyunda Adem Mülazim, Gizem Güçlü, Barıs Ayas, Batuhan Pamukçu, Gökhan Kum, Mert Tiryaki, Oğuzhan Ayaz, Pınar Hande Ağaoğlu ve Cihat Temel rol alıyor.
 1984’ün İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın ev sahipliğinde Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’ndeki  gösterimler 1 Aralık Cuma günü saat   20.30’da,  2 Aralık Cumartesi günü de saat 15.30’da  matine ve  saat 20.30’da suare performansları ile devam edecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Psikososyal Destek Hizmetlerimiz Devam Ediyor

Psikososyal Destek Hizmetlerimiz Devam Ediyor

Çorlu Belediyesi Rehberlik ve Psikososyal Danışma Merkezi’nde çocuk, genç ve yetişkin bireylere yönelik

terapi ve test tabanlı psikososyal destek hizmetleri devam ediyor.

Çorlu Belediyesi Atatürk Kent Enstitüsü’nde hizmet veren Rehberlik ve Psikososyal Danışma Merkezi,

faaliyete geçtiği günden bu yana yüzlerce vatandaşa sunduğu desteği sürdürüyor. 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan

depremin ardından depremzede vatandaşlara yönelik olarak psikososyal destek hizmeti veren ve gönüllü

psikologlarımız ile birlikte hayata geçirilen, Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösteren Çorlu

Belediyesi Rehberlik ve Psikososyal Danışma Merkezi hizmetlerine yenilerini ekledi.

“Gönüllü Psikologlarımızla İş Birliği İçindeyiz”

Çocuk, genç ve yetişkin bireylere yönelik olarak hazırlanan psikososyal destek hizmetler konusunda

açıklamada bulunan Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt, “İlk olarak afetten etkilenen vatandaşlarımıza yönelik

olarak gönüllü psikologlarımız ile birlikte başlamış olduğumuz psikososyal destek hizmetlerimizi, kentimizde yaşayan

tüm vatandaşlarımıza yönelik sürdürüyoruz.

“Çocuk, Genç ve Yetişkinlere Yönelik Terapi ve Test Hizmetleri Veriyoruz”

Çocuklarımız için masal terapisi, oyun terapisi ve resim analizinin yanı sıra Beier Cümle Tamamlama Testi,

Bender Gestalt Görsel Motor Algılama Testi, Cattel Testi, Burdon Dikkat Testi, D2 Dikkat Testi, Franfurter Testi,

Frostig Testi, Gessel Gelişim Figürleri Test ve Metropolitan Olgunluk Testi’ni bünyesinde barındıran “Çocuk Objektif

Testleri ile genç ve yetişkinlere yönelik olarak ise Bilişsel Davranışçı Terapi, Obsesif Kompulsif Bozukluk, Panik Atak ve

Panik Bozukluk ile Sınav Kaygısı konularında psikososyal destek hizmeti sunuyoruz.

“Dikkat Testleri için Randevu Almak Gerekiyor”

Burdon Dikkat Testi ve D2 Dikkat Testi için başvuruda bulunacak olan vatandaşlarımızın randevu almaları

gerekiyor. Vatandaşlarımız, 444 99 59 numaralı telefonumuzdan Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü ekiplerimiz ile

iletişime geçerek randevu alabilir.” dedi.

“Vatandaşlarımızın Yanında Olabilmek Çok Değerli”

Başkan Sarıkurt, Çorlu Belediyesi’nin hayata geçirdiği Rehberlik ve Psikososyal Danışma Merkezi projesine

destek sunan gönüllü psikologlara da ayrıca teşekkür ederek, “Onların varlığı bizim için çok değerli. Destekleriyle

vatandaşlarımıza destek olabilmemize büyük katkı sunuyorlar. Çocuklarımızın ve gençlerimizin gelişimi ile yetişkin

vatandaşlarımızın desteğe ihtiyaç duydukları noktada yanlarında olabilmek çok değerli. Bu konuda desteklerini

esirgemeyen gönüllü psikologlarımıza ve belediye personelimize teşekkür ederim.” diye konuştu.

Çorlu Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü tarafından Atatürk kent Enstitüsü’nde verilen psikososyal

destek hizmetlerine ulaşmak isteyen vatandaşlarımız 444 99 59 numaralı telefondan ve Çorlu Belediyesi Rehberlik ve

Psikososyal Danışma Merkezi’ne bizzat başvurarak bilgi alabilirler.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Uluslararası Perakende ve Gayrimenkul Fuarı MAPIC'e Türkiye'den dikkat çeken katılım

Her yıl Fransa’nın Cannes şehrinde düzenlenen dünyanın en büyük perakende ve gayrimenkul fuarı MAPIC bu yıl da tüm sektörün ilgi odağı oldu. Fuara katılan Türk firmalar gerek 100.yılı kutlamaları gerekse de markaları ile boy göstermeleri ile global arenada büyük ilgi gördü.

Alkaş’ın Türkiye temsilciliğiyle 28-30 Kasım 2023 tarihlerinde organize edilen fuar, 75’den fazla ülkeden perakende, gayrimenkul, eğlence ve yiyecek-içecek sektörünün devlerini bir araya getirdi. Kapılarını 28’inci kez açan MAPIC’e bu yıl 6 bin civarı ziyaretçi katılırken, Ortadoğu ülkelerinin de fuara olan ilgisinin artığı gözlemlendi.

Fuarın ana temalarından bir tanesi Alışveriş Merkezlerinin dönüşümü ve perakende sektörünün müşterilerin ilgilerini deneyim odaklı çekerek alışverişi nasıl artırmak olurken, MAPIC’ın inovasyon bölümünde sektörde büyük rol oynayan teknolojik gelişmeler de sergilendi. Ayrıca yiyecek-içecek sektörüne de bu yıl verilen ağırlık dikkat çekerken ‘Leisure-up’ konsepti de öne çıkarıldı. MAPIC fuarı ‘Leisure-up’ tanımı ile müşteri deneyimini ve memnuniyetini güçlendirerek, AVM veya mağazalarda vakit geçirme süresini uzatmayı ve dolayısı ile alışverişi artırma konseptini tanıttı.

 

Türkiye’nin 100.yılı kutlamaları fuara damgasını vurdu

Türk markalarının fuardaki yeri Türkiye’nin 100. Yılı sebebiyle daha kuvvetli olurken Turkish Brands standının açılışında yapılan kutlamalar ve Türkiye tanıtımı tüm fuarda dikkat çekti. IHKIB önderliğinde Türk markalarının ev sahipliğinde düzenlenen gecede Gagawa konuklara ikramlarda bulundu.

Türkiye ayrıca MAPIC fuarının organize ettiği ödül töreni ile de dikkatleri üzerine çekti. Galataport Istanbul ‘The Best New Development Project’ kategorisinde birincilik ödülü alarak Türk katılımcılara gurur dolu anlar yaşattı.

 

Türkiye’den 250’yi aşkın katılımcı uluslararası oyuncular ile görüşmelerde bulundu

Yurtdışında büyümek, mağaza açmak, ihracatını artırmak ve yeni işbirliklerine imza atmak isteyen Türk firmaları fuara İHKİB (İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği) önderliğinde  güçlü bir heyetle katılım sağladı. IHKIB önderliğinde ve Turkish Brands çatısı altında fuara 16 marka katıldı: Ac&Co, ARMINE, Boris Becker, Chamay, Damat Tween, Gagawa, İpekyol, Jakamen, Jimmy Key, Kiğılı, Madame Coco, NaraMaxx, NEBİM, Nefeli, Penti, Perspective. Aynı zamanda Kıyı İstanbul, Atış Yapı ve Hupa Lupa kendi stantları ile katılım gösterdiler

Münferit olarak da katılan markalar ile birlikte toplamda 5700’ün üzerinde B2B görüşme gerçekleştirildi Fuarda kurulan Turkish Brands standında yapılan B2B görüşmeleriyle önemli yurtdışı bağlantıları gerçekleştirildi. Alkaş Genel Müdürü Yonca Aközer, “Bu yıl Türk markalarının fuardaki yerini daha da genişletmeye karar verdik. Ayrıca ülkemizin 100. Yılı olması da bize ayrı bir heyecan ve gurur veriyor. Bizim oldukça güçlü bir yıl olduğunu söyleyebilirim. Markalarımız ihracat konusunda çok hevesli. Yaptığımız görüşmeler ile de bu yolda ciddi adımlar atıldığına inanıyorum. Uluslararası yatırımcıları Türk firmaları ile bir araya getirerek, fikir alışverişine imkan tanıyan, deneyimlerin paylaşıldığı ve yeni iş birliklerinin doğduğu bir organizasyona imza attık” diye konuştu.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Steam, Türk Lirasına veda etti

Steam, Türk Lirasına veda etti

 

 

Oyunfor, Steam’in 20 Kasım tarihinde Türk Lirası desteğini bırakarak satışlarını Dolar üzerinden devam ettirmesi konusunu değerlendirdi.

 

 

2014 yılının Ekim ayında Türk oyuncularını sevindiren bir gelişme yaşanmıştı: Dünyanın en büyük dijital oyun satışı yapan platformlarından biri olan Steam, oyun satışlarını Türk Lirası üzerinden yapacaktı; üstelik Dolar kuru 1.5 TL olarak belirlenmişti.

 

Bu tip bir yerelleştirme kredi kartıyla yapılacak olan alışverişleri kolaylaştırmanın ötesinde, oyunlarını Steam üzerinden satan yayıncıların kendi fiyatlandırmalarını yapmalarını da sağlamıştı. Özellikle Türk Lirası ile Dolar kuru arasındaki fark açıldıkça yerelleştirmenin önemi daha da belirgin hale gelmişti.  Örneğin bir oyunun 30{{tooLongContent}}rsquo;lık satış fiyatı, o günün kuruyla direkt çarpılmıyor, yayıncının Türkiye için daha uygun gördüğü bir fiyattan, belki 30TL’lik bir satış rakamından mağazada yer alması sağlanıyordu. Bu özel yerelleştirme, Steam’in önemli indirimleriyle birleşince de Türk oyuncuları için Steam, oyunların son derece erişilebilir bir kaynak olmasını sağlamıştı.

 

Ne var ki Ekim ayının sonlarında 20 Kasım itibarıyla Steam’in TL desteğini bırakacağı açıklandı. Arjantin ve Türkiye için geçerli olacak olan bu “Dolara geçiş” hamlesi, oyuncuların  kara kara düşünmesine neden oldu. Dolar kurunun 29 TL’ye dayandığı şu günlerde, 60{{tooLongContent}}rsquo;lık bir oyunun yaklaşık 1800 TL fiyatla oyuncuların karşısına çıkacak olması, oyuncular için çok zorlu bir sürecin başlayacağını göstermekteydi.

 

Steam’de yayıncıların kendi fiyatlandırmalarını yapabilmeleri ise bir umut ışığı olmuştu. Eskiden 100 TL’ye satılan bir oyun için 3.5{{tooLongContent}}rsquo;lık bir fiyat belirlenmesi gayet mümkündü lakin tüm oyun yayıncılarının tekrar fiyatlandırma yapması gerekmekteydi ve bunu yapıp yapmayacakları belli değildi.

 

Steam’in Dolar ile satış yapmaya başlamasının üzerinden 10 günlük bir süre geçmişken, bazı popüler oyunların fiyatlarındaki değişimler mağazaya şu şekilde yansıdı:*

  

OYUN

Önceki Fiyatı

Yeni Fiyatı

Cyberpunk 2077

799 TL

1300 TL

Baldur’s Gate 3

799 TL

1000 TL

Forza Horizon 5

599 TL

950 TL

High On Life

92 TL

550 TL

Dead Cells 

170 TL

720 TL

GTA V

270 TL

866 TL

Mafia: Definitive Edition

259 TL

1160 TL

Listeyi genişletmek mümkünken dikkat çeken önemli oyunların yeni fiyatları listelere tablodaki halleriyle yansıdı. Genel olarak bakıldığında ise özellikle bağımsız oyunların fiyatlarındaki yüksek artış dikkat çekmekte.

 

Oyunfor Genel Müdürü Mehmet Dumanoğlu, TL’den Dolara geçiş esnasında, otomatik fiyatlandırma yapıldığı sırada bazı oyunlarda büyük artışlar da gözlemlendiğini fakat Crysis ile ünlenen Crytek’in, 70$ civarına çıkan, içerisinde tüm Crysis oyunları, Ryse: Son of Rome ve Hunt: Showdown’ın bulunduğu Crytek Action Pack’i 16{{tooLongContent}}rsquo;a indirerek ulaşılabilir bir paket haline getirebildiğini de önemli bir hamle olarak değerlendiriyor.

 

Mehmet Dumanoğlu, Steam’de yaşanan bu geçişin Türk oyunculara nasıl yansıyacağı konusunda kesin bir yargıya varmak için henüz erken olduğunu dile getiriyor. İrili ufaklı tüm oyun yayıncıları, bu geçişten sonra oyunlarının Türkiye’deki satış grafiklerini inceleyerek oyun fiyatlarında güncellemeler yapacaktır. Ne var ki sürekli güncellenen Dolar kuru göz önüne alındığında ve yayıncıların yapmaya çalıştığı fiyat ayarlamaları her ne kadar makul gibi gözükse de Steam, Türk oyuncuları için eski cazibesini şu anlık yitirmiş gibi gözüküyor. TL desteği sunan Epic Games ise doğru adımlar atarak Türk oyuncuları platformuna çekebilir.

 

* Fiyatlar 30 Kasım 2023 günü dolar kurundan, yaklaşık olarak verilmiştir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Tanyer Yapı Genel Koordinatörü Taylan Tanyer: “Gayrimenkul En Karlı Yatırım Aracı"

Tanyer Yapı Genel Koordinatörü Taylan Tanyer, 2023 yılında durağan seyir izleyen gayrimenkul sektörünün her şeye rağmen en çok kazandıran yatırım aracı olduğunu söyledi.

Bu yıl deprem, seçim ve ekonomik koşullar nedeniyle konut satışlarında bir durağanlık söz konusu olduğunu belirten Tanyer, bu gelişmede faizlerin yüksek olmasının ve krediye ulaşmakta yaşanan sıkıntıların etkisinin de büyük olduğuna dikkat çekti.

Tanyer Yapı olarak Urla Bademler’de gerçekleştirdikleri TanUrla projesine tüm hızıyla devam ettiklerini dile getiren Taylan Tanyer, “İnsanlar şu anda nakitte kalmak istiyor. Birikimlerini bankada değerlendirmeyi tercih ediyor. Oysa, gayrimenkul her zaman daha karlı ve güvenilir bir yatırımdır. Özellikle gelişmekte olan bölgelerde yapılan yatırımlar her zaman kazandırır. 30 yıldır temelden konut satıyoruz. Tanyer Yapı’nın bütün projeleri yatırımcılarına kazandırdı. Her yaptığımız projede taahhütlerimizi fazlasıyla yerine getirdik. Her zaman takip edilen ve yatırımcılarıyla güvene dayalı bir iletişim içinde olan bir firmayız. Çalışmalarımız iş programı dahilinde devam ediyor. TanUrla 3 adadan oluşuyor. İlk ada yüzde 90 seviyesine geldi; diğer iki adadaki çalışmalarımız sürüyor. Kısa süre içinde 1+1 ve 2+1 örnek dairelerimizi ziyarete açmayı planlıyoruz. 4+1 ve 5+1 dairelerimizi ise yıl sonunda beğeniye sunacağız” diye konuştu.

 

URLA GİDEREK DEĞERLENİYOR

Urla’nın gerek konumu, gerekse de Ege kültürünü yansıtan özellikleriyle tercih edildiğini vurgulayan Taylan Tanyer, sözlerini şöyle sürdürdü: “Urla, bence dünyanın en güzel yerlerinden biri. Bu bölgeye yatırım yapmayı uzun zamandır planlıyorduk. Mimar Nevzat Sayın imzasını taşıyan TanUrla, insanların yaşamaktan keyif alacağı, teknolojiyi yakalayan, modern ve çevreci yapısıyla öne çıkan bir özelliğe sahip. Projemizi tasarlarken bölgenin yeni çekim noktası olabilmek için sosyal ve ticari alanlara da özel önem verdik. TanUrla denize 8 dakika gibi kısa bir mesafede, çevre yoluna da çok yakın konumda. Üstelik Gölcük Gödence gibi bağcılığın giderek öne çıktığı önemli bir lokasyon üzerindeyiz. Urla’nın yükselen değeri gastronomiyi de önemsiyoruz. TanUrla projesinde bu yüzden şef restoranlarımız da olacak”

 

BÖLGE EKONOMİSİNE KATKI SAĞLAYACAK

Alanında tanınan markalarla bölge ekonomisine de ciddi bir canlılık getireceklerini kaydeden Tanyer, şu ifadelere yer verdi: “TanUrla’da 25 bin metrekare kapalı ticari alan bulunuyor. Bu alanı kurgularken sektörde uzman bir danışmanlık firmasıyla çalışıyoruz. Otel, spor salonu, eczane, market, oto yıkama, sağlık alanları gibi temel ihtiyaçları bir arada sunacağız. Urla, beyaz yakalıların da tercih ettiği bir bölge. Artık günümüzün ihtiyaçlarına uygun evden veya uzaktan çalışma sistemine uygun modern ofisler de bulunacak. Burası yeni iş geliştirme anlamında da önemli bir sinerji yaratacak. İnsanlar trafiğe girmeden, park sıkıntısı yaşamadan çalışacak, toplantı yapacak sonra restoranlarda yemeklerini yiyebilecek. Misafiri olanlar için otelde konaklama imkanı da sunacağız. İnsanların hayatını kolaylaştırmak istiyoruz. Sadece TanUrla’da yaşayanlar için değil, bölge için de önemli bir cazibe merkezi olacağız”

 

HEM ÇEVRECİ, HEM DE MODERN BİR YAŞAM

Tanyer Yapı olarak doğayla bütünleşik, yeşil enerjiye önem veren ve çevreci projelere imza attıklarını dile getiren Taylan Tanyer sözlerine şöyle devam etti: “Urla Bademler’de yaşama geçirdiğimiz ve yatay mimariyle 1+1’den 6+1’e farklı daire tiplerinden oluşan modern bir köy projesi TanUrla’da yalnızca mimari özellikleri değil, sürdürülebilir enerjiyi kullanan, doğaya ve çevreye saygılı bir yaşam şeklini de tasarladık. Projemizin lokasyonuna uygun olan ve zaten bu bölgede doğal olarak yetişen bir peyzaj uygulayacağız. Her evin çatısında güneş panelleri yer alacak. Temel aşamasında bunu planladığımız için mimari anlamda doğru bir kurguyla sanki konutun bir parçasıymış gibi uyumlu şekilde görünecek. Yenilenebilir enerjiyi doğal yaşamla birleştiriyoruz. Kullanımı giderek yaygınlaşan elektrikli araçlar için her evde şarj istasyonu olacak. Herkesin aynı anda araçlarını şarj edebileceği kapasitede bir altyapı ve donanım uygulaması yapacağız. Böylece karbon salınımını da düşüreceğiz.  Güneş enerjisini belli merkezlerde depolayarak ortak alanlarda ve evlerdeki enerji ihtiyacına da çözüm getiriyoruz. İsteyenler kendi evlerinde kullanacakları aküyle birlikte konutlarındaki enerji ihtiyacının tümünü güneşten elde edebilecek”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

TÜMKİAD İzmir'in ilk hedefi Tarım Üniversitesi

Tüm Kalkınma ve Girişimci İş İnsanları Derneği (TÜMKİAD) İzmir İl Başkanlığı’nın açılış kongresi yaklaşık bin konuğun katıldığı görkemli bir toplantıyla yapıldı.

Balçova Kaya Termal Otel’de düzenlenen törende konuşan TÜMKİAD İzmir İl Başkanı Başkanı Ahmet Kirazdiken, “Bir tarım kenti olan İzmir’de ilk hedefimiz Tarım Üniversitesi’ni kurmak” dedi.

Tüm Kalkınma ve Girişimci İş İnsanları Derneği’nin (TÜMKİAD) İzmir İl Başkanlığı’nın açılış kongresine, AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, TÜMKİAD Genel Başkanı Nihat Tanrıkulu, TÜMKİAD İzmir İl Başkanı Ahmet Kirazdiken, Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, Narlıdere Kaymakamı Suat Dervişoğlu, İYİ Parti İzmir İl Başkanı Sinan Bezircilioğlu, CHP Narlıdere İlçe Başkanı Mesut Durgun, AK Parti Konak İlçe Başkanı Mehmet Sait Başdaş, TÜMKİAD İl Başkanları ile üyeler katıldı.

 

“SEFERBERLİK BAŞLATIYORUZ”

Cumhuriyet’in 100’üncü yılında TÜMKİAD’ın 42’nci şubesi olmaktan gurur duyduklarını belirten İzmir İl Başkanı Ahmet Kirazdiken, Türkiye’nin en önemli iş dünyası derneği olduklarının altını çizdi.

Kürsüden konuklara seslenen Kirazdiken, “Bugün burada ülkemizde milli bir ekonomik seferberlik başlattığımızı duyurmak istiyorum. Hiç bir siyasi ayrım yapmadan tüm iş insanlarıyla birlikte harekete edecek bir yolculuğu başlatıyoruz” dedi.

İzmir’i sadece yurt içinde değil yurt dışında da etkin bir şekilde tanıtmak için harekete geçeceklerini aktaran Ahmet Kirazdiken, “İhracatçılarımızdan çiftçilerimize kadar her alanda üreticilerimize destek olacağız. Üretim kooperatifleriyle, kadın kooperatiflerinin dünyaya entegre olması için çalışmalar yaparken tarım ve gıda yatırımlarının artması için projeler hazırlayacağız” diye konuştu.

 

KÖY ENSTİTÜSÜ GİBİ ÇALIŞACAK

Ülkemiz için tarımsal kalkınmanın son derece önemli olduğunun altını çizen Başkan Kirazdiken, “İzmir ve Ege Bölgesi’ndeki müthiş verimli topraklarımızın doğru kullanımı ve doğru ürünlerin yetiştirilmesi için Tarım Üniversitesi’ni kurmak istiyoruz. Bu üniversitemiz tıpkı eski dönemdeki köy enstitüleri gibi olacak; normal eğitimlerin yanı sıra, tarım üzerine her türlü ders de yapılacak. Bu üniversitenin ülkemizin tarımsal üretimine ve üreticilerimize önemli katkılar sunacağına inanıyorum” ifadesini kullandı.

 

ACİLEN AÇILMALI

TÜMKİAD Genel Başkanı Nihat Tanrıkulu ise derneğin hedefleri arasında Türkiye’deki gençlerin başka ülkelere bel bağlaması olduğunu söyleyerek, bu beyin göçünün engellenmesi gerektiğini açıkladı.

Tanrıkulu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Pandemi sürecinde gıdanın ne kadar önemli olduğunu öğrendik. Bu alanda Ege Bölgesi ve İzmir son derece önemli bir konumda. İl Başkanımız Ahmet Kirazdiken’in de ailesiyle birlikte tarım sektöründe faaliyet göstermesi tarım üniversitesi fikrinin de olgunlaşmasını hızlandırdı. Bu ülkenin bir tarım üniversitesine acilen ihtiyacı var. Ancak bu sayede köylerimiz yeniden küllerinden doğacaktır”

 

ÖNCE KÖY ZENGİNLEŞECEK

Böyle bir üniversitenin İzmir gibi Türkiye’nin en verimli topraklarına kurulması gerektiğini kaydeden Genel Başkan Tanrıkulu şunları söyledi: “En zeki öğrencileri ve dünyanın en iyi hocalarını bu üniversitelere getirip hayvancılığı, tarımı öğrettikten sonra o gençlerin de sattığı üründen hak ettiği paralı aldığı zaman o köy o zaman bizim köyümüz olur. Yoksa köyleri zenginleştirmeden şehirleri zenginleştiremezsiniz. Ortak noktamız Atatürk, bayrak ve millet olduğumuz sürece kimse bu ülkeyi geri bırakamaz. Hedefimiz gençlerimizin hayatlarının yok olup gitmesini önlemektir”

Konuşmaların ardından TÜMKİAD Genel Başkanı Nihat Tanrıkulu, İzmir İl yönetimi birlikte İzmir Şubesi’nin temsili açılış kurdelasını kesti. Başkan Ahmet Kirazdiken, il başkanlığı mazbatasını ise TÜMKİAD Genel Başkanı Nihat Tanrıkulu ile TÜMKİAD İstanbul Anadolu Yakası İl Başkanı Enes Selimoğlu’ndan aldı.

Genel Başkan Tanrıkulu, tüm il yöneticilerine de dernek rozetini takarken, gece Anadolu Ateşi dans grubunun gösterisiyle sona erdi.

 

ODALARA GİRİN

TÜMKİAD içinde çok değerli üyeler olduğunu anlatan Tanrıkulu, “Devletin içinde de görev yapmış, ekonomiyi çok iyi bilen üyelerimiz sanayi odaları, ticaret odaları ve esnaf odaları yönetiminde veya meclislerinde mutlaka bulunmalı. Bu odalar için ekipler, isimler bulup çıkaracak ve doğru adayların o odalarda temsilini sağlamalıdır. Ben artık üyelerimizi o koltuklarda, makamlarda görmek istiyorum. Odalardaki 30 – 40 yıllık isimlerin yerine artık yeni isimler gelmeli; değişim yaşanmalı” dedi.

 

TÜM İLÇELERE TEMSİLCİLİK

Farklı sektör temsilcilerinden oluşan geniş bir üye profiline sahip olduklarını kaydeden TÜMKİAD İzmir İl Başkanı Ahmet Kirazdiken de, “TÜMKİAD olarak İzmir’de iş dünyası için dernek bünyesinde 81 ayrı ticari komite oluşturarak farklı sektörlerin nabzını tutacağız. 2024 yılı sonuna kadar İzmir’in tüm ilçelerinde birer temsilcilik açmayı planlıyoruz. TÜMKİAD İzmir İl Başkanlığı olarak Ege Bölgesi’ndeki diğer illerde kurulacak yeni şubelerimizle birlikte yapılanmamızı tamamlamayı hedefliyoruz” bilgisini verdi.

 

TÜMKİAD İzmir İl Başkanlığı Yönetimi Şu İsimlerden Oluşuyor:

Ahmet Kirazdiken – İzmir İl Başkanı, Melike Beşer – Başkan Vekili (Sosyal Kalkınma Başkanı), Av. İhsan Mert Çiftçi – Başkan Vekili (Hukuk ve Siyasi İlişkiler Başkanı), Öztekin Demir – İl Başkan Yardımcısı (İş Dünyası İlişkileri Başkanı), Prof. Dr. Zübeyde Erbayraktar – İl Başkan Yardımcısı (Sağlık Hizmetleri Başkanı), Pınar Demir – İl Başkan Yardımcısı (Teşkilat Başkanı), Berk Yurtçu – İl Başkan Yardımcısı (Tanıtım ve Medya Başkanı), Cihan Duran – İl Başkan Yardımcısı (Kültür ve Sanat Başkanı), Recep Yılmaz – İl Başkan Yardımcısı (Girişimcilik ve Gençlik Başkanı), Erol Üstün – İl Yönetim Kurulu Üyesi (Sanayi Politikaları ve Yatırım Başkanı), Neziha Uzun – İl Başkan Yardımcısı (Küresel İlişkiler Başkanı), Demet Özbüker – İl Başkan Yardımcısı (Halkla İlişkiler ve Üye İlişkileri Başkanı), Baha Eren – İl Yönetim Kurulu Üyesi (Enerji, Çevre ve İklim Değişikliği Başkanı), Mehmet İhsan Çamlı – İl Yönetim Kurulu Üyesi (Teknoloji ve Bilişim Başkanı), Mali Müşavir Volkan Soyaşçı – Yönetim Kurulu Üyesi (Ekonomi ve Finans Başkanı), Erhan Sağınç – İl Yönetim Kurulu Üyesi (Tarımsal Kalkınma ve Gıda Hizmetleri Başkanı), Yeminli Mali Müşavir Erbay Aksoy – Yönetim Kurulu Üyesi (İdari ve Mali İşler Başkanı), Ecem Sarı – Yönetim Kurulu Üyesi (Etkinlik ve Organizasyonlardan Sorumlu), Ozan Yüksel – Yönetim Kurulu Üyesi Cem Cengiz – Yönetim Kurulu Üyesi, Fahri Yılmaz – Yönetim Kurulu Üyesi

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Öğün atlayan çocuklarda algılama düşüklüğü görülüyor

Okul çocukları öğün atlamayı seviyor

Öğün atlayan çocuklarda algılama düşüklüğü görülüyor

Çocuğun okula başlamasıyla birlikte özellikle akran etkileşimi nedeniyle beslenme alışkanlıklarının değiştiğine dikkat çeken uzmanlar, okullarda bulunan yemek servisinin, çocukların gelişimini desteklemeyi ve sağlıklı beslenme alışkanlığı kazandırmayı hedeflemesi gerektiğini söylüyor. Öğün atlamanın okul çocuklarında çok sık görülen bir yeme davranışı olduğunu dile getiren Beslenme Uzmanı Funda Tuncer, “Okul çocukları arasında en sık atlanan öğünün kahvaltıdır, ancak öğleden sonra okula giden öğrencilerin öğle yemeğini de atladıkları bildiriliyor.” dedi. Tuncer, öğün atlandığı taktirde ve özellikle de kahvaltı yapmayan çocukların konsantrasyon ve algılamalarının düşük olduğu, dikkat sürelerinin kısa olduğu, öğrenmede güçlük yaşamalarının yanında bazılarında baş ağrısı, baş dönmesi gibi sorunların olduğunun bildirildiğini kaydetti.

Üsküdar Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Görevlisi Funda Tuncer, okul döneminde çocukların beslenme alışkanlıkları konusunu değerlendirdi.

Beslenme çocukların zihinsel gelişimi için temel faktör

Çocukluk döneminde obezite, yeme bozuklukları ile sağlıksız beslenme alışkanlıklarının 100 milyondan fazla görülmesi ve söz konusu durumun fiziksel ve psikososyal sağlığa olumsuz etkilerinin endişe uyandırdığını ifade eden Tuncer, “Beslenme, büyüme ve gelişme ile yaşamın ilerleyen dönemlerinde sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek için önemli faktörlerden biri olmasının yanında çocukların zihinsel gelişimi ve akademik başarıları için de temel bir faktördür.” dedi.

Çocuğun okula başlamasıyla birlikte alışkanlıkları da değişiyor

Okul öncesi dönemde çocuğun beslenme alışkanlıklarının ailenin beslenme alışkanlıklarının yansıması ile geliştiğini kaydeden Tuncer, “Ancak çocuğun okula başlamasıyla birlikte özellikle akran etkileşimi, besin seçiminin özgürleşmesi, okulun vermiş olduğu beslenme hizmetleri gibi faktörlerle tekrar şekilleniyor. Bu ölçüde öğün atlanması ya da düzensiz bir şekilde beslenilmesi, sağlıksız olarak nitelendirilen yüksek yağ ve şeker oranına sahip besinlerin seçimi, besinlerin hazırlanması, pişirilmesi veya saklanmasında hatalar gibi durumlar meydana geliyor. Bu durumlarla başa çıkmak için okuldaki öğretmenler başta olmak üzere ailelerin ve çocukların sağlıklı besin seçimi konusunda bilinçli olması önemli. Bunun yanında okulda satılan besinlerin sağlıklı yöntemlerle yapılması ve yüksek yağ ve şeker içeren besinlerin satışı hakkında bir düzenlemenin bulunması gerekiyor.” diye konuştu.

Aileler öğle yemeğinin kalitesine dikkat etmeli 

Okullarda bulunan yemek servisinin, çocukların gelişimini desteklemeyi ve sağlıklı beslenme alışkanlığı kazandırmayı hedeflemesi gerektiğini de anlatan Tuncer, şöyle devam etti:

“Özellikle çocukların beslenme kalitelerini iyileştirmesi, besinlerde çeşitlilik sağlaması gerekiyor. Dolayısıyla çocuklar için öğle yemeği hizmeti alınıyor ise beslenme hizmetlerinin kalitesi konusunda aileler dikkat etmelidir. Okul kantinleri de bu ölçüde değerlendirilmesi gereken yerlerdir. Sağlıksız besinlerin varlığı çocuğun besin seçimlerini büyük ölçüde etkileyeceğinden sağlıklı besinlerin bulunması ve mümkün olduğu kadar sağlıksız besinlerin satışının olmaması gerekiyor.”

Beslenme çantasına neler konulmalı?

Okullarda yemek hizmetinin bulunmadığı durumlarda ailelerin ne yapması gerektiğine de değinen Tuncer, evde uygun pişirme ve saklama teknikleri kullanarak sağlıklı besinlerin beslenme çantasına eklemesi gerektiğini, besin çeşitliliğini sağlaması için beslenme çantasında sebze, meyve, süt ürünleri ve tam tahıllar gibi çocuğun günlük alması gereken besin gruplarına mutlaka yer verilmesinin çocukların yeterli ve dengeli beslenmelerine katkı sağlayacağını söyledi.

Tuncer, buna ek olarak ara öğünler için hazırlanacak atıştırmalıkların da aynı ölçüde tam tahıl ürünleri, yağlı tohumlar ve meyvelerle çocukların seveceği ölçüde çeşitlendirilerek hazırlanmasının da uygun olacağını dile getirdi.

Öğün atlayınca baş ağrısı, baş dönmesi gibi sorunlar yaşanıyor

“Öğün atlama okul çocuklarında çok sık görülen bir yeme davranışıdır. Bu davranış nedeniyle vücudun gereksinimi olan besin ögelerinin diğer öğünler karşılanması güçleşmekte ve yetersiz beslenmeye neden olmaktadır.” diyen Tuncer, şöyle devam etti:

“Okul çocukları arasında en sık atlanan öğünün kahvaltıdır, ancak öğleden sonra okula giden öğrencilerin öğle yemeğini de atladıkları bildiriliyor. Kahvaltı öğünü bir önceki öğün üzerinden geçen 10-12 saat açlığın bulunması ve sabah okula giden çocukların öğrenme, konsantrasyon gibi zihinsel süreçlerinde enerjinin temini için önemlidir. Öğün atlandığı taktirde ve özellikle de kahvaltı yapmayan çocukların konsantrasyon ve algılamalarının düşük olduğu, dikkat sürelerinin kısa olduğu, öğrenmede güçlük yaşamalarının yanında bazılarında baş ağrısı, baş dönmesi gibi sorunların olduğu bildiriliyor.”

Çocuklar neden öğün atlıyor?

Öğün atlama nedenlerine de işaret eden Tuncer, şunları söyledi:

“Öğün atlama nedenleri arasında zamanın olmaması, çocuğun iştahının olmaması ya da geç kalma korkusu gibi nedenler bulunuyor. Bu kapsamda öğün atlanmasının önüne geçebilmek adına çocuğun öğünlerinin önceden hazırlanması ya da pratik hazırlanabilen ve tüketilebilen sağlıklı besinlerin seçimi uygun olacaktır. İştahsızlığın ya da vakit konusunda sorun yaşandığı durumlarda çocuğun bu öğününü yanında taşıması ve mümkün olan en kısa zamanda tüketmesi fayda sağlayacaktır.”

Öğün atlanmasının önüne geçebilmek için son zamanlarda okullarda öğrencilere, çeşitli yemek seçenekleri ve fırsatları sunulduğunu da dile getiren Tuncer, “Bu kapsamda okullarda verilen yemek hizmetine ek olarak öğrencilerin besinleri temin edebileceği öğün alternatifleri okullarda besin satın almasına olanak sağlanıyor. Buna ek olarak çocukta öğün atlamasının sonuçları ve öğün tüketiminin önemine dair bilincin gelişmesiyle bu problem halledilecektir.” dedi.

Okul kantinlerinde sağlıksız besinler de bulunuyor

Okul çağı çocuklarında sağlıklı beslenmede nelerin etkili olduğunu da anlatan Tuncer, “Okul yemek hizmetinden sorumlu kantin ve yemekhanelerinde sağlıksız tipteki besinlerin bulunmaması sağlıklı beslenme konusunda büyük avantaj sağlayacaktır. Nitekim bu konuda ulusal bazda çalışmalar yürütülüyor. Okul yönetimleri de bu konuyu titizlikle ele almalıdır. Ancak halen özellikle kantinlerde sağlıklı besinlerin yanında halen sağlıksız besin alternatifleri de bulunuyor. Bu kapsamda besin seçimi konusunda öğretmenler başta olmak üzere çocuğun kendisi ve ailesi de bilinçli olmalıdır. Bu bilincin gelişimi için okullarda beslenme eğitimleri düzenlenmelidir. Okullardaki beslenme eğitimlerinin sadece okul müfredatını kapsaması yeterli değildir.” şeklinde konuştu.

Beslenme eğitim programlarının aile ile iş birliğini, okul çevresinin (kantin, yemekhane) uygun şekilde düzenlenmesini de ele alması gerektiğini kaydeden Tuncer, sözlerini şöyle tamamladı:

“Örneğin okulun belirli bölgelerinde ve özellikle beslenme hizmetinin verildiği yerlerde sağlıklı besin seçimine ilişkin ilgi uyandıran öz bilgilere yer verilen şekil ve tablolar asılarak öğrencinin bu seçime ilişkin davranışına katkı sağlayabilmektedir. Çocuğun sağlıklı besin seçme davranışını sağlamasında aileler de büyük öneme sahiptir. Çocuklar hangi besini neden seçmesi veya neden seçmemesi gerektiğini aile ortamında da uygulamalı bir biçimde görürse çocuğun sağlıklı besin seçimine yönelik davranışına olumlu katkıları olacaktır.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Tarihi Kortel Konağında sona doğru

Büyükşehir tarafından aslına uygun rekonstrüksiyon çalışmasıyla kente

yeniden kazandırılacak Kortel Konağında ilerleme oranı yüzde 85’e ulaştı

Tarihi Kortel Konağında sona doğru

Eski müderrislerden Hacı Ahmet Hilmi Efendi’ye ait olan ve “Kortel Konağı”

olarak tanınan tarihi yapı mülk sahipleri tarafından, “Kamu Yararına”

kullanılmak üzere 2019 yılında Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne bağışlanmıştı.

Konağı aslına uygun olarak inşa eden ve birçok imalatı tamamlayan Kocaeli

Büyükşehir Belediyesi aralık ayının sonuna doğru tüm imalatları bitirmeyi

hedefliyor.

KONAKTA İLERLEME YÜZDE 85

Kocaeli’ye kültürel ve tarih anlamında yeni bir mekan olarak hizmet verecek

Kortel Konağı’nda tüm rekonstrüksiyon statik, cephe kaplamaları, bina içi sıva

ile elektrik mekanik altyapı imalatları tamamlandı. İş kapsamında tavan ve

döşeme kaplamaları ile doğrama imalatlarına devam ediliyor. Önümüzdeki

aydan itibaren tüm imalatların tamamlanacağı konakta şu an çalışmaların

ilerleme seviyesinde yüzde 85’e gelindi.

YANGINDA HASAR ALMIŞTI

İzmit Hacı Hasan Mahallesi’nde bulunan ve Tescilli Taşınmaz Kültür Varlığı

sınıfındaki Kortel Konağı, sahibi olan aile mensupları Av. Zehra Nuran Kortel

ve Zehra Kuteyla Kortel tarafından 2019 yılında Büyükşehir Belediyesi’ne

bağışlandı. Osmanlı Dönemi’nin önemli şahsiyetlerinden Müderris Hacı Ahmet

Hilmi Efendi’ye ev sahipliği yapmış olan tarihi konak, 2014 yılında büyük bir

yangın geçirmiş ve ağır bir hasar almıştı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Menemen Belediyesi'nden kültür gezileri zamanı

MENEMEN BELEDİYESİ’NDEN KÜLTÜR GEZİLERİ ZAMANI

MENEMENLİ KADINLAR TÜRKİYE’Yİ GEZİYOR

Menemen Belediyesi; Cumhuriyetin 100 Yılı kapsamında kültür gezileri düzenlemeye başladı.

Kadınlara yönelik gezilerde, kültürel ve tarihi açıdan önemli Çanakkale, Bursa, Ankara ve Konya

şehirleri rehber eşliğinde katılımcılara tanıtılıyor. Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, “Bu

gezilerimizle kadınlarımızın birbirileriyle tanışmalarını, kaynaşmalarını, anlatılmaya değer hatıralar

biriktirmelerini ayrıca kültürel ve tarihsel mirasımızı keşfetmelerini amaçlıyoruz” dedi.

Tarihi ve kültürel etkinliklere verdiği önemle gönül belediyeciliğini sürdüren Menemen Belediyesi,

Cumhuriyetin 100 yıl dönümü kapsamında ilçedeki kadınlara yönelik kültür gezileri düzenlemeye

başladı. Tarihe geçilemeyeceği mesajıyla kazınan şehitler diyarı Çanakkale başta olmak üzere Bursa,

Ankara ve Konya’ya giden ilk kafilede yer alan Menemenli kadınlar; yaşadıkları tarih, kültür ve manevi

duygularının yanı sıra komşuluk bağlarını da güçlendiriyor.

Menemen Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü ekiplerince düzenlenen geziler rehberlik

hizmeti eşliğinde düzenleniyor. Menemenliler, kültür gezileri ile tarihte kısa bir yolculuğa çıkıyor.

PEHLİVAN: GEZİLERİMİZİN ÖZNESİ KADINLARIMIZ OLDU

Kültür turları ile ilgili bilgi veren Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, “Cumhuriyetimizin 100

yılı kapsamında organize ettiğimiz kültür gezilerimizin öznesi elbette sevgili kadınlarımız… Onlar için

bir şey planlarken onlara sormasak eksik kalırdı. Sorduk. Onlar bize hangi şehirleri görmek

istediklerini söylediler. En fazla gitmek, ziyaret etmek istedikleri Ankara, Çanakkale, Bursa ve Konya’yı

ilk etap organizasyon programımıza aldık. İlk kafilemiz rehberlerimize eşliğinde şehirlerimize ulaştı. Bu

gezilerle toplumsal dokumuzun harcı, zarafeti, şefkati ve merhameti olan kadınlarımızın birbirileriyle

tanışmalarını, kaynaşmalarını, yeni yeni dostluklar kurmalarını, anlatılmaya değer hatıralar

biriktirmelerini ayrıca kültürel ve tarihsel mirasımızı keşfetmelerini amaçlıyoruz” dedi.

Gezilere katılmak isteyen kadınlar, başvurularını Halil Alkaya Pazar Yeri’ndeki Kültür ve Sosyal İşleri ile

Kent 2 Başkanlık İletişim Ofisi’nden yapabilirler.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı