Ayrıca şirket, 2027/28 mali yılına kadar tedarikçilerinin yüzde 74’ünün Paris Anlaşması doğrultusunda bilim temelli hedeflere uyum sağlamasını taahhüt ediyor.

MediaMarktSaturn’ün bağlı olduğu CECONOMY AG (“CECONOMY”) için sürdürülebilirlik tartışmaya açık olmayan bir konu. Bu nedenle şirket, bağımsız Bilim Temelli Hedefler Girişimi (SBTi) tarafından bilime dayalı ve iddialı olduğu teyit edilen iklim hedefleri belirledi. CECONOMY ve MediaMarktSaturn CEO’su Dr Karsten Wildberger: “Sürdürülebilirlik DNA’mızın ayrılmaz bir parçası ve buna göre değerlendirmek istiyoruz. Bu onay ile SBTi iddialı sürdürülebilirlik hedeflerimizi kabul etmiş oldu. Avrupa’nın en büyük elektronik perakendecisi olarak, iş uygulamalarımızı sürekli optimize ederek, yenilenebilir enerji kaynaklarını teşvik ederek ve çevre dostu ürün ve hizmetler için yenilikçi teknolojiler geliştirerek öncülük etmek ve emisyonların azaltılmasına belirleyici bir katkıda bulunmak istiyoruz” açıklamalarında bulundu.

Bilime Dayalı Hedefler girişimi, şirketleri iklim bilimi ve Paris Anlaşması’nın hedefleriyle uyumlu emisyon azaltma hedefleri belirleme konusunda desteklemek amacıyla 2015 yılında hayata geçirildi. SBTi, şirketlerin kendi emisyon hedeflerini uzmanlardan oluşan bir ekip aracılığıyla bağımsız olarak değerlendirmelerini ve doğrulamalarını sağlıyor.

SBTi, CECONOMY’nin iddialı iklim hedeflerini doğrulamış bulunuyor:

• CECONOMY, mutlak Kapsam 1 ve 2 emisyonlarını (doğrudan ve dolaylı sera gazı emisyonları) 2018/19 baz yılından başlayarak 2032/33 mali yılına kadar yüzde 58,8 oranında azaltmayı taahhüt ediyor.
• CECONOMY, 2021/22 temel yılından başlayarak 2032/33 mali yılına kadar kendi markalarının kategori 4 (nakliye ve dağıtım) ve kategori 1 ve 11 (satın alınan mal ve hizmetler ve satılan ürünlerin kullanımı) mutlak Kapsam 3 emisyonlarını yüzde 32,5 oranında azaltmayı taahhüt ediyor.
• CECONOMY, 2027/28 mali yılına kadar tedarikçilerinin yüzde 74’ünün (satın alınan mal ve hizmetler alanındaki satışlar açısından ölçülen) Paris Anlaşması doğrultusunda kendi bilime dayalı hedeflerini takip etmelerini sağlamayı taahhüt ediyor.

CECONOMY, iklim nötr iş uygulamaları konusunda gayret gösteriyor. Şirket, örneğin bina otomasyonu ve kendi ısıtma, havalandırma ve iklimlendirme teknolojisinin optimizasyonunun yanı sıra mağazalarında büyük ölçüde LED aydınlatmaya geçerek ve yeşil elektrik satın alarak kendi ticari faaliyetlerinin CO2 ayak izini azaltıyor. Grup ayrıca müşterilerinin doğru sürdürülebilir ürünleri seçip kullanmalarına ve böylece daha az enerji tüketmelerine de yardımcı oluyor.

CECONOMY, 2021 yılından bu yana Avrupa İklim Paktı’nın Sürdürülebilir Tüketim Taahhüdü’nü gönüllü olarak destekleyen Avrupa’daki ilk perakende şirketlerinden biri oldu. Girişim, şirketleri ileriye dönük iklim koruma önlemlerini tanımlamaya motive etmeyi amaçlıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yaz tatilini heyecanla bekleyen öğrenciler ve Babalar Günü için özel indirim fırsatları sunan Haziran kampanyası, güç ve performansı özel tasarımla buluşturan Excalibur ve Nirvana monitörlerde, seçili masaüstü ve dizüstü bilgisayarlarda, VIA telefon ve tablet ürünlerinde %15’e varan indirim avantajı sağlıyor.

Türkiye’nin teknoloji markası Casper, yaz tatilini bekleyen öğrencileri ve Babalar Günü için sabırsızlanan ebeveynleri heyecanlandıracak büyük indirim fırsatlarını duyurdu. Haziran ayını indirim avantajlarıyla dolduran Casper, güç ve performansı özel tasarımla buluşturan Excalibur ve Nirvana monitörlerde, masaüstü ve dizüstü bilgisayarlarda ay sonuna kadar %15’e varan indirim fırsatı sağlıyor. Bununla birlikte tüm Windows işletim sistemli Excalibur ve Nirvana bilgisayarlarda, Microsoft® Office 365 Bireysel (1 Yıllık) programları tüm Haziran ayı boyunca ücretsiz sunuluyor. Güncel teknolojiye sahip olmak isteyen ve yenilikçi bir telefon arayışında olan kullanıcılar için ise Casper VIA X40, VIA A40, VIA X30 Plus ve VIA X30 akıllı telefon modellerinde %15’e varan ve Casper VIA L40, Casper VIA S40 tablet modellerinde %10’a varana kadar indirim fırsatını 16 Haziran’a kadar sunacak.

Oyunlarda Gücü Belirleyen Excalibur Ürünlerinde %15’e Varan İndirim Fırsatı!

Üretkenlik ve verimliliğin yüksek düzeyde olması için bilgisayarlarında performansa, güce ve mobilizasyona ihtiyaç duyan kullanıcılara özel indirim fırsatı Excalibur’dan geldi. Haziran ayına sonuna kadar geçerli kampanya kapsamında tüm Excalibur monitörler, oyuncu masaüstü ve dizüstü bilgisayarlar %15’e varan indirim avantajıyla kullanıcılarla buluşuyor. Kampanya kapsamında, Excalibur masaüstü ya da gaming laptopları satın alan oyun tutkunları ömür boyu performans garantisi, Windows işletim sistemli ürünlerde 1 aylık Gamepass Ultimate üyeliği, Excalibur G911 14. Nesil serisine özel çanta hediyesi ve Windows 11 işletim sistemli cihazlarda Microsoft® Office 365 programı ücretsiz olarak kullanıcılarla buluşuyor. Aynı zamanda ürünlerinde vade farksız 6 aya varan taksit imkanı sunan Excalibur, hızlı ve güvenli bir alışveriş fırsatı sağlıyor.

Bilgisayarını Yanından Ayırmayan Kullanıcılara Nirvana Ürünlerinde %15’e Varan İndirim Fırsatı!

Hem günlük kullanımlar hem de iş yaşamındaki ihtiyaçlar düşünülerek tasarlanan Nirvana ürünleri, Haziran ayına özel %15’e varan indirimle teknoloji tutkunlarıyla buluşuyor. Tüm Nirvana monitör, masaüstü ve dizüstü bilgisayarlarda geçerli olan indirim fırsatına ek olarak, Nirvana dizüstü veya masaüstü bilgisayarını Windows 11 işletim sistemi ile satın alan kullanıcılar Word, Excel, PowerPoint ve daha birçok uygulamayı barındıran Microsoft® Office 365 programlarına bir yıl boyunca ücretsiz kullanma imkanı yakalıyor. Alışveriş deneyimini kolaylaştıran bu kampanya ile kullanıcılar, Nirvana ürünlerini vade farksız 6 aya varan taksit imkanı ile erişim sağlayabiliyor.

İhtiyaçlarınızın Ötesinde Teknoloji Casper VIA Ürünlerinde %15’e Varan İndirim Fırsatı!

Teknolojinin hızlı ilerlemesiyle birlikte telefonlar ve tabletler, sadece iletişim araçları olmanın ötesinde, hayatı birçok alanda kolaylaştıran çok yönlü araçlara dönüştü. Global teknolojik trendleri yakından takip eden Türkiye’nin teknoloji markası Casper, Babalar Günü’ne özel gerçekleştirdiği kampanya ile kullanıcılara seçili tablet ve telefonlarda %15’e varan indirim avantajı sunuyor. VIA tabletlerde, 6 aya varan vade farksız taksit fırsatının da sunulduğu kampanya, 16 Haziran tarihine kadar Casper.com.tr’de geçerli olacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

GENEL MÜDÜR MEHMET AKİF BALTA: “UŞAK’A YILDA 3 MİLYON 420 BİN M3 İÇME SUYU TEMİN EDECEĞİZ”

Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü yürüttüğü özel projelerle Uşak’ın içme suyu problemini kökünden çözmeyi hedefliyor. 3 ayrı projeyi aynı anda yürüten DSİ Genel Müdürlüğü, kente yılda 3 milyon 420 bin m³ ilave içme ve kullanma suyu temin edecek. Uşak’ın içme suyu problemi kalmayacak.

İKİ İLETİM HATTI BİRDEN YAPILIYOR

“Uşak Banaz Baltalı Göleti İçmesuyu İletim Hattı” için Nisan ayında imzalar atıldı ve inşaat çalışmalarına resmen başlandı. Uşak kent merkezine yılda 2.21 milyon m³ içme ve kullanma suyu temin edecek proje kapsamında Banaz Baltalı Göleti’nden savaklanan su, bir regülatör vasıtası ile iletim hattına alınacak. Ayrıca bölgeye 2 de yeni su kuyusu açılacak. Regülatörde biriken ve kuyudan çıkarılan su,11.5 km’lik iletim hattı ile Küçükler Barajı Artıma Tesisine ulaştırılacak. 600 gün içerisinde tamamlanacak proje kapsamında yaklaşık 17 km boru döşenecek.

Uşak’ın içme suyu problemini çözmek amacıyla sözleşmesi imzalanarak yapımına başlanan bir başka proje ise  “Baybuyan Deresi Regülatöründen Küçükler Barajına Derivasyon İletim Hattı Projesi”.  2025 yılı sonuna yetiştirilmesi hedeflenen proje kapsamında Banaz Bayburun Deresi üzerine bir regülatör inşa edilecek. Biriken su  5.5 km uzunluğunda bir trapez kanal ile Küçükler Barajı rezervuar alanına ulaştırılacak. Proje tamamlandığında Uşak’a yılda 440 bin m³ içme ve kullanma suyu verilecek.

SORKUN BARAJI SON DÜZLÜKTE

Uşak kent merkezine yılda 770 bin m³ içme ve kullanma suyu temin edecek Sorkun Barajı ise tamamlanmak son aşamada. Gövde dolgusu tamamlanan barajda, dolusavak ve vana odası imalatları devam ediyor. 1 milyon 260 bin m³ depolama hacmine sahip olacak baraj, 2024 yazında tamamen bitirilecek ve hemen ardından iletim hattı ile arıtma tesisi çalışmalarına başlanacak.

BAKAN YUMAKLI: “HEDEFİMİZ UŞAK’IN İÇME SUYU PROBLEMİNİ TARİHE KARIŞTIRMAK”

Uşak’ın içme ve kullanma suyu problemini bir an önce bitirmek için özel bir çalışma yürüttüklerini ifade eden DSİ Genel Müdürü Mehmet Akif Balta, “Son yıllarda olumsuz anlamda değişen yağış skalasının en çok etkilediği kentlerden biri de Uşak. Bölgenin su her geçen gün artan içmesuyu ihtiyacını karşılamak için yatırımlarımız aralıksız devam ediyor. Geliştirdiğimiz 3 özel proje ile Uşak’a yılda 3,42 milyon m³ içme ve kullanma suyu daha temin edeceğiz. Hedefimiz en kısa sürede projelerimizi bitirerek, Uşak’ın içme suyu problemini tarihe karıştırmak” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, “İklim krizinin etkilerini azaltmak, biyolojik çeşitlilik kaybını sona erdirmek ve sürdürülebilir yaşam ile nesiller arası adaleti sağlayabilmek için toplumun tüm kesimlerinin birlikte harekete geçmesi gerekiyor.” diyerek çevrenin korunması için atılması gereken adımları sıraladı.

Birleşmiş Milletler (BM) tarafından her yıl 5 Haziran’da kutlanan Dünya Çevre Günü’nün bu yılki teması “Bizim Toprağımız. Bizim Geleceğimiz. #RestorasyonNesli” olarak belirlendi. TEMA Vakfı, “Doğayı Onaracak Nesil” olarak adlandırdığı bu neslin, sürdürülebilir bir gelecek sağlamak için kritik bir görev üstlendiğini vurguladı.

Dünyada ve Türkiye’de yaşamsal ekolojik sorunlarla karşı karşıya olduğumuzu vurgulayan Deniz Ataç, “İklim krizi, erozyon, çölleşme, ormansızlaşma, sulak alanların azalması ve biyolojik çeşitlilik kaybı gibi büyük küresel sorunların çözümü için hep beraber elimizi taşın altına koymalıyız. Maalesef modern toplum, hızla tüketim odaklı hale geldi. Yapılan araştırmalara göre günümüzde, 1.6 dünya tüketiyoruz. Dünyada yaşayan tüm insanlar olarak 2023 ağustos ayının ilk günlerinde, yıllık ekosistem kapasitesini aşmıştık. Bu durum, insanlığın doğal varlıklara olan talebinin ekosistemin kendini yenileme kapasitesini ne kadar aştığını ve tüketim alışkanlıklarının doğaya ne denli büyük zararlar verdiğini açıkça gösteriyor. Gelecek nesillere yaşanabilir bir gezegen bırakabilmek adına hep birlikte doğayı onarmak için harekete geçmeliyiz ve doğaya olan yükü azaltmalıyız. Bu sebeple günümüz nesline büyük görevler düşüyor.” dedi.

 

Her bir dakikada 11 futbol sahası kadar orman tahrip ediliyor

İklim krizinin sebep olduğu kuraklık ve çölleşmenin topraklarımızda bozuluma, su varlıklarının azalmasına ve orman yangınlarının şiddetini artırmasına neden olduğunu belirten Ataç “Tüm bunların yanında doğal varlıklar insan faaliyetleri nedeniyle de hızla yok oluyor. 1990’dan bu yana, dünyada tahrip edilen orman alanı Türkiye’nin dört katı bir büyüklüğe; 420 milyon hektara ulaştı. Halen her bir dakikada 11 futbol sahası büyüklüğünde orman arazisi tahrip ediliyor. Orman alanlarının tahribi yanında aşırı yararlanma, iklim değişikliği, kirlilik ve işgalci türler nedeniyle biyolojik çeşitlilik de hızla azalıyor. İnsan faaliyetleri sonucunda 1970’den günümüze biyolojik çeşitlilikteki azalma %68 oranına ulaştı. Denizlerde ve okyanuslarda kirlilik nedeniyle yaşamın neredeyse tamamının yok olduğu 245.000 km² alan bulunuyor. Bugün, 1 milyon türün nesli tehlike altında.” diye konuştu.  

 

Ülkemizdeki orman varlığının karşı karşıya olduğu tehditlere de dikkat çeken Deniz Ataç, “Başta madencilik faaliyetleri olmak üzere, çok sayıda kullanım alanı izni veren yasal düzenlemeler ormanlarımızı tehdit ediyor. 2012’den bu yana, 410 bin hektarlık orman alanına madencilik, enerji ve diğer kullanımlar için izin verildi. Vahşi madencilik; ormanlarımızın yanında meralarımız, tarım alanlarımız ve akarsularımız için de ciddi bir tehlike yaratıyor. Bu, yok oluşa giden bir süreç.” şeklinde konuştu.

 

Tahrip olmuş alanların %15’i onarılırsa, nesli tehlike altındaki türlerin %60’ı kurtulacak

 

Yaşam kaynaklarımızı yok etmenin gelecek nesiller için endişe verici bir tablo yarattığını vurgulayan Deniz Ataç, “Gelecek nesillerin haklarını korumak için bu tabloyu tersine çevirmeliyiz. Bu nedenle yüzümüzü doğaya dönmeli ve doğada açılan yaraları iyileştirmeliyiz. Küresel ısınmayı 2 derecenin altında tutmak için doğal varlıkları korumak, doğa tahribatlarını durdurmak ve tahrip edilen alanları onarmak zorundayız. Bu amaç için en etkili yöntem, yenileme (restorasyon) çalışmalarıdır. Bu çalışmalarla sadece iklimi değil, biyolojik çeşitliliği de koruyabiliriz. Tahrip olmuş alanların %15’i onarılırsa nesli tehlike altında olan türlerin %60’ı yeniden yaşam bulabilir. Tüm bu ekolojik sorunlarla yüzleşirken, yapacaklarımızın geleceğimize sahip çıkmanın ve nesiller arası adaleti sağlamanın bir gereği olduğunu unutmamalıyız. Hükümetler, şirketler, sivil toplum kuruluşları ve tüm bireyler bu sorumluluğu taşıyor. Her bireyin yapacağı küçük eylemler, büyük değişimler yaratabilir. Çevresel farkındalığı artıracak geri dönüşüm, enerji tasarrufu ve sürdürülebilir ürünler tercih etmek gibi küçük adımlar, toplu halde atıldığında önemli etkiler yaratır.” ifadelerinde bulundu.

 

Ataç, “Unutmayalım ki bizim toprağımız, bizim geleceğimiz demektir. Biz doğayı onaracak nesiliz!” diyerek herkesi Dünya Çevre Günü’nde doğal varlıkları korumaya ve sürdürülebilir bir geleceğe katkıda bulunmaya davet etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin “daha temiz bir İzmir” için plajlarda başlattığı temizlik çalışmaları sürüyor. 5 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle çevre bilincini artırmak ve farkındalık yaratmak amacıyla ilçe belediyesi ve çevre gönüllüleri ile birlikte bu kez Mordoğan Kocakum Plajı’nda kıyı ve deniz dibi temizliği yapıldı. Mavi bayraklı plaj yaz sezonuna hazır hale getirildi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ilçe belediyeleri ve çevre gönüllüleri ile birlikte yüzme sezonu öncesi sahillerde başlattığı temizlik çalışmaları devam ediyor. 5 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle çevre bilincini artırmak ve farkındalık yaratmak amacıyla İtfaiye Dairesi Başkanlığı Su Altı Arama Kurtarma birimi ile Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı ekipleri bu kez de Karaburun’un Mordoğan Mahallesi’nde çevre gönüllüleri ile birlikte atık topladı. Karaburun Belediyesi ekiplerinin de destek verdiği çalışmada, mavi bayraklı Kocakum Plajı baştan sona temizlendi. Plaj tertemiz bir şekilde yaz sezonuna hazır hale getirildi.

Dalgıçlar denizden araba lastiği çıkardı

Su Altı Arama Kurtarma Birimine bağlı dalgıçlar da deniz dibinden atık topladı. Cam ve plastik şişe, olta takımının yanı sıra denizden çıkarılan araba lastiği görenleri şaşkına çevirdi. Etkinliğe katılan ve atık toplayan Mordoğan Yaşam Dostları Derneği üyesi Müge Sivri, “Dernek olarak çevre temizliklerine katılıyoruz. İnsanlarımızın artık geleceğe temiz bir çevre bırakmalarını istiyoruz. Dünya çocuklarımıza, torunlarımıza kalacak. Lütfen daha duyarlı olalım. Bizim kültürümüzde önce kapımızın önünü temizlemek ardından evimizin içini temizlemek var. O nedenle ilk önce etrafımızı temizleyeceğiz sonra evlerimizi. Herkes nasıl bulmak istiyorsa öyle bıraksın lütfen” dedi.

Çevre gönüllülerinden izmarit tepkisi

Çevreci Necla Yenilmez izmaritlerin yere atılmasına tepki gösterdi. Leyla Öner de, “İzmaritlerin yere atılması beni çok üzüyor. Onlar yeşerip bitki olmuyor. Lütfen izmaritleri yerlere, kumsallara atmayın. Plajda cam kırıkları var. Çocuklarımız geziyor, sokak hayvanları var. Hepsine zarar verebilir. Lütfen bu konuda duyarlı olsunlar” diye konuştu.   

“Geleceğimiz için denizlerimizi koruyalım”

Aygül Karadağ ise çevre bilincinin önemine değinerek, şunları söyledi: “İş bizde, ailelerde başlıyor. Herkes görevini yaparsa, denizlerimiz mavisini kaybetmeyecek. Tertemiz olacak. Balıklarımız yaşayacak. Biz de çocuklarımızın ayağına kumsalda bir şey battı mı diye tedirgin olmayacağız. Cam kırıklarından, sigara izmaritlerine kadar çeşitli atık topladık. Bunların atılmaması önemli. Bu bilinci yerleştirmemiz gerekiyor.”

Dalgıç Emre Öztürk ise Su Altı Arama Kurtarma Birimi’nde 10 yıldır çalıştığını belirterek, “Birçok yere dalış yapıyoruz. Yaptığımız dalışlarda tonlarca atık çıkardık. Bunlar insanların çöpleri. Deniz zaten kendi kendini temizliyor. Lütfen geleceğimiz ve çocuklarımız için denizlerimizi koruyalım. Çok fazla içecek atığı çıkardık. Lütfen bunları denize atmayalım. Lastik doğada çözülmüyor. Çok zararlı” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Topluma sürdürülebilirlik konusunda rol model olan Ege Üniversitesi, çevrenin korunmasından toplumsal faydaya,  sağlıklı ve eğitimli bireyler yetiştirmekten sürdürülebilir şehirlere, sanayi ve inovasyondan bilinçli üretim ve tüketime kadar geniş ve kapsamlı bir çerçevede bilimsel çalışmalar yürütüyor.

Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Birleşmiş Milletler Genel Merkezinde 2015 yılında gerçekleştirilen Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesi’nde bir takım kararlar alındı.  Yoksulluğu sona erdirmeyi, doğal kaynakları sürdürülebilir şekilde kullanmayı, küresel ısınma ile mücadeleyi, toplum için ekonomik, teknolojik ve sosyal değişimlerle dönüşen refah düzeyini tekrar dengelemeyi amaçlayan bir tasarı sunuldu. Bu tasarı, 193 ülkenin ortak imzası ile kabul edildi. Bu sayede 169 alt başlığı ile 17 adet ana başlıkta  ‘Birleşmiş Milletler 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ doğmuş oldu. Gelecek nesiller için daha güzel ve yaşanabilir bir dünya sunma hedefiyle hazırlanan bu amaçların gerçekleştirilmesinde yükseköğretim kurumları da paydaş olarak önemli çalışmalar yürütüyor.  Sürdürülebilir Kalkınma 2030 Hedefleri doğrultusunda çalışmalarını sürdüren Ege Üniversitesi; ‘Huzurlu Üniversite, Kaliteli Eğitim, Aydınlık Gelecek’ mottosu ile çevrenin korunmasından toplumsal fayda sağlamaya, geniş ve kapsamlı bir çerçevede olumlu etki yaratmaya odaklanıyor” dedi.

“Çevre dostu ve yenilikçi yaklaşımımızı sürdürmeye devam edeceğiz”

Yükseköğretim kurumlarının, ülkelerin kalkınmasında ve refah düzeyinin artırılmasında kritik görevler üstlendiğini ifade eden Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Üniversiteler, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmak için katkı sağlayan paydaşlardan birisi olarak önemli role sahip. Bu bilinçle biz de üniversite olarak, hem sürdürülebilir kalkınma hedeflerine hem de 12. Kalkınma Planında yer verilen alanlara odaklanarak projeler başta olmak üzere bilimsel çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kentin merkezindeki fiziki alanı, ilçelerdeki yerleşkeleri ve nüfus büyüklüğü ile adeta küçük bir şehir niteliğini taşıyan üniversitemiz, kendi faaliyetlerini gerçekleştirirken çevresel, sosyal ve ekonomik açıdan ortaya çıkan olumsuz etkileri en aza indirmeye özen gösteriyor. Gelecek nesiller için eşit, adil,  erişilebilir ve yaşanabilir bir dünya sunma hedefiyle akademiye öncülük ediyoruz. Başta çalışanlarımız ve öğrencilerimiz olmak üzere tüm paydaşlarımıza dört mevsim yeşil kampüs ortamı sunarken, adını aldığımız bölgeye ve topluma sürdürülebilirlik konusunda rol model oluyoruz. ‘Sürdürülebilir ve İklim Dostu Kampüs’ projesinin pilot üniversitelerinden birisi olarak, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri doğrultusunda,  enerjiyi verimli kullanan, doğa ile uyumlu, çevreye duyarlı ve yeşil üniversite olma yolunda pek çok çalışmaya imza atıyoruz. Üniversitemizde enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji uygulamalarını artıracak, bu alanda duyarlılık ve farkındalık oluşturacak çalışmaların artarak yürümesini amaçlıyoruz. İklim değişikliğinin etkilerini en aza indirmek ve sera gazı salımını azaltmak için çevre dostu ve yenilikçi yaklaşımımızla sorumluluk üstlenip,  karbon ayak izini düşürmeye odaklanıyoruz” diye konuştu.

“3 alanda Türkiye’nin zirvesinde yer alıyoruz”

Ege Üniversitesinde yürütülen çalışmaların raporlara olumlu yansıdığını ifade eden Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Londra merkezli bir yükseköğretim değerlendirme kurumu olan THE (Times Higher Education), BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini gerçekleştirmek için sosyal, ekonomik ve çevresel uygulamaları baz alarak üniversiteleri değerlendiriyor. Son açıklanan sıralama verilerinde BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerindeki yükselişini sürdüren üniversitemiz, 3 alanda Türkiye’nin zirvesinde yer aldı. Dünyanın en etkili üniversiteleri arasına giren Ege Üniversitesi; ‘Açlığa Son’, ‘Sorumlu Tüketim ve Üretim’, ‘Karasal Yaşam’ alanlarında önceki yıla göre büyük bir başarıya imza atarak ülkemizde ikinci sıraya yükseldi. Gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakmak amacıyla, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Türk üniversitelerinin dünyanın saygın üniversiteleri arasında ilk sıralarda yer alma stratejisi doğrultusunda var gücümüzle çalışacağız. Üniversitemizin hedeflerine kararlılıkla ilerlemesinde bizlere her türlü desteği veren Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayip Erdoğan’a ve YÖK Başkanımız Prof. Dr. Erol Özvar’a bir kez daha şükranlarımı sunuyorum” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Menderes Belediyesi yaz sezonu öncesi planlanan çalışmalara devam ediyor. Sezon yoğunluğu öncesi plajlar çöp ve çakıldan temizleniyor.

Menderes Belediyesi, yaz sezonu öncesi yapmayı planladığı sahil bölgesi çalışmalarına ara vermeden devam ediyor. Sezon yoğunluğu öncesi sahillerde temizlik gerçekleşiyor. Temizlik İşleri Müdürlüğü tarafından yürütülen çalışmalarda plajdaki kumlar özel araçlarla işlemden geçiriliyor. Çöp ve çakıl taşlarının ayıklandığı çalışma ile kıyı şeridi daha temiz hale geliyor.

“Tercih Edilen Bölge Olacağız”

Çalışmaların planlanıp anında faaliyete geçildiğini anlatan Menderes Belediye Başkanı İlkay Çiçek şunları ifade etti; “Çalışmalar hızla devam ediyor. Yaz sezonunda yaşanacak olan yoğunluk öncesi sahillerimizi en uygun hale getireceğiz. Ortaya koyduğumuz vizyon ve hedef ile turizm bölgemizin kalitesini yükseltip hak ettiği yere getireceğiz. Turizm’de göz ardı edilen değil tercih edilen bölge olacağız”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Herkesin temiz bir çevrede yaşam hakkı olduğunu savunan Duman, özellikle kaçak moloz yüzünden yaşanan çevre ve sağlık sorunlarına dikkat çekerek, “Kaçak moloz dökümü yapanları belediyemize ihbar edin. Sizlerin gönüllü desteğiyle ilçemizin kanayan yarasını tedavi edelim” dedi.

Kayıt dışı alanlara yapılan moloz dökümüne karşı kararlı bir çalışma yürüten Buca Belediye Başkanı Görkem Duman, Bucalılardan da destek istedi. Kaçak moloz dökenlerin Buca Belediyesi Zabıta Müdürlüğü’ne bildirilmesini beklediklerini ifade eden Başkan Duman, fotoğraf ve video kaydı alınması halinde moloz dökümü yapan aracın plakasına 450 bin liraya kadar ceza uygulandığını söyledi.

KESİLEN CEZA 1 MİLYON LİRAYA YAKLAŞTI

Göreve geldikleri günden beri 50 bin ton kaçak moloz atığı topladıklarını, kestikleri ceza tutarının da 1 milyon liraya yaklaştığını belirten Başkan Duman, herkesin yasal prosedüre uymasını istedi.  Moloz atığı olan vatandaşların Buca Belediyesi’ni aramalarını isteyen Başkan Duman, şöyle konuştu:
“Buca’mızı her yönüyle Türkiye’de örnek gösterilen bir ilçe yapmak için çalışırken bu çevre gününde sizlerle paylaşmak istediğimiz önemli bir konu var. Boş arazilere, ormanlık alanlara hatta çöp konteynerlerinin yanına atılan kaçak molozlar çevre kirliliğinin yanı sıra artan hava sıcaklıklarıyla beraber sağlık sorunları da yaratıyor.  Moloz atıkları için yasal bir prosedür var; belediyemize başvurmanız ve cüzi bir harç ücreti ödemeniz gerekiyor. Ardından ekiplerimiz, moloz atıklarınızı evinizden teslim alarak güvenli noktalara dökümünü gerçekleştiriyor. Ancak son dönemde bu yasal sürece uyulmadığını tespit ediyoruz ve bu sorunun üzerine ciddiyetle gidiyoruz. Unutmayın ki kaçak moloz dökenlere 64 bin lira ila 464 bin lira arasında ceza kesiliyor.”

EVİMİZİN KİRLENMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ
Öte yandan, vatandaşları molozlarını İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından belirlenen firmalar dışında kimseye teslim etmemeleri için de uyaran Başkan Duman, “Buca bizim evimiz. Evimizin kirletilmesine asla izin vermeyeceğiz. Sizlerin gönüllü desteğiyle ilçemizin kanayan yarasını da tedavi edeceğiz. Güzel günler yakın” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı