Aylık arşivler: Haziran 2024

Kemer’de halk oyunları yarışması

Kemer Belediyesi Şehit Ömer Halisdemir Meclis Toplantı Salonu’nda yapılan koordinasyon toplantısına, Kemer Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Derya Baytekin, Kemer Halk Eğitim Merkezi Müdürü Erdem Can, Türkiye Halk Oyunları Federasyonu Merkez Hakem Kurulu Başkanı Barış Eryılmaz, federasyon yetkilileri katıldı.

Toplantıda, bugün saat 20:00’da Kemer Cumhuriyet Meydanı’nda yaklaşık 250 dansçının katılacağı yarışmaların kura çekimleri de gerçekleştirildi.

Yarışmanın Ekim ayında düzenlenecek olan Türkiye finallerinin de Kemer’de yapılmasının hedeflendiği organizasyona Kemer Halk Eğitim Merkezi halk oyunu ekibi de katılıyor.

Belediye Başkan Yardımcısı Baytekin, Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu’nun selamını ileterek, yarışma için 240 metrekarelik bir sahne kurduklarını belirterek Ekim ayında düzenlenecek olan finallerin Kemer’de yapılmasını da arzu ettiklerini ifade etti. Başkan yardımcısı Baytekin, yarışmalara katılan tüm sporculara başarılar diledi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Nilüfer’de uygulanacak tarım projeleri ele alındı

Nilüfer Belediyesi’nin destekleriyle kurulan Nilüfer Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nin (NİLKOOP) düzenlediği toplantıda tarımsal üretimde sürdürülebilirlik ve kalkınma konusunda yapılacak çalışmalar ve yol haritası ele alındı.

 

Nilüfer Belediyesi Sosyal Tesisi’nde düzenlenen toplantıda, tarımsal üretimin sürdürülebilirliği ve kalkınması masaya yatırıldı. Toplantıya Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, eşi Nuray Özdemir, CHP Tarım ve Ormancılık Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, CHP Parti Meclisi Üyesi ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Bursa eski Milletvekili İlhan Demiröz, NİLKOOP Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Ayyılmaz, TMMOB Gıda Mühendisleri Bursa Şube Başkanı Serkan Durmuş, TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Dr. Fevzi Çakmak, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve akademisyenler katıldı. Katılımcılar, tarımın geleceği ve karşılaşılan sorunlara çözüm önerileri konusunda görüş alışverişinde bulundu.

 

Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, gençlerin tarımdan uzaklaşması ve ekilmeyen toprakların artması nedeniyle harekete geçtiklerini açıkladı. Nilüfer’in verimli topraklara sahip olduğunu vurgulayan Özdemir, “Gençler çeşitli sebeplerden dolayı tarım dışına kayıyor ve topraklar ekilmez hale geliyor. Biz ‘köylü milletin efendisi’ anlayışıyla hareket ederek bu durumu değiştirmek istiyoruz” dedi. Çözüm olarak kooperatifleşmeye önem verdiklerini belirten Başkan Özdemir, “Belediye ve NİLKOOP olarak, mühendislik desteği ile tarımı hareketlendirmeyi hedefliyoruz. Çiftçinin yeniden üretime başlamasını ve şehre göç eden gençlerin geri dönmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.

 

“TARIMDA MİLLİ BİR POLİTİKA OLMALI”

Tarımda milli bir politika oluşturması gerektiğini vurgulayan CHP Tarım ve Ormancılık Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem de, “İktidarlar değişse de politika değişmemeli. Ülkenin en büyük beka sorunu, tarımdır. İthalat ile hiçbir şeyi çözemezsiniz. Hangi ürünün nerede, ne kadar ekileceği belirlenerek bir plan yapılmalı” diye konuştu. Erhan Adem, Şadi Özdemir başkanlığında Nilüfer’de tarım konusunda iyi işler yapılacağına inandığını dile getirerek, destek sözü verdi.

 

“NİLÜFER ÇOK ŞANSLI”

Nilüfer Belediyesi’nin tarım konusunda ciddi anlamda birikime ve olanaklara sahip olduğunu kaydeden CHP Parti Meclisi Üyesi ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal ise şunları söyledi: “Bu bilgi ve birikimi çiftçi ve tüketici yararına hayata geçirmek çok önemli. Nilüfer, Türkiye’deki birçok yerden çok daha şanslı. Üniversite, sivil toplum ve belediye iş birliği ile daha başarılı olunacağına inanıyorum. Bu toplantıyı bir sürecin başlangıcı olarak görüyoruz Yarın ne yapacağımızı şimdiden düşünmek kıymetli. Biz de bu konuda her zaman belediyemizin yanında olacağız.”

 

NİLKOOP Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Ayyılmaz da kırsal kalkınmaya yönelik bir adımlar atacaklarını duyurdu. NİLKOOP’un çiftçi ve üreticilerle iş birliğini güçlendirmek amacıyla bir çalıştay düzenleyeceğini belirten Ayyılmaz, “Ürün ekiminden hasada, satış ve pazarlamaya kadar tüm süreçleri üreticilerimizin katılımıyla ele alacağız” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı, esnaf ziyaretlerinde bulunarak işyeri açılışına katıldı

Sık sık şehrin farklı noktalarında esnaflarla bir araya gelmeyi sürdüren Belediye Başkanı Rasim Arı, Yeni Sanayi Sitesi ve Lale Caddesi’nde işyerlerinde ziyaret ettiği esnaflara hayırlı işler temennisinde bulundu.

Esnaflarla sohbet ederek talep ve önerilerini dinleyen Arı, esnaflara belediye çalışmaları hakkında bilgi verdi.

Arı esnaf ziyaretlerinin ardından Nevşehir Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı M.Arif Parmaksız tarafından Nevşehir’e kazandırılan Vanucci Mutfak isimli işyerinin açılış törenine katıldı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

GameZone Game On Etkinliği tüm heyecanıyla devam ediyor!

İlk turu 8 Haziran’da gerçekleşen heyecan dolu rekabet, 29 Haziran’daki Marmara Park AVM ayağıyla devam ediyor.  

ROG, MediaMarkt ve Intel’in iş birliğiyle gerçekleşen “GameZone Game On” etkinliği 29 Haziran’da Marmara Park AVM’de devam ediyor. E-spor tutkunlarının Counter Strike 2, Forza Horizon 5, Beat Saber ve FC 24 oyunlarında rekabet ettiği yarışma, 20 Temmuz’da da Ankara ayağında oyun severleri ağırlayacak. 

Her şehirden finalistlerin de belirleneceği ve ödüller alacağı yarışmada ülke birincisine verilecek büyük ödül ise 300.000 TL olarak belirlendi. İkincilik ödülü 100.000 TL, üçüncülük ödülü ise 50.000 TL olacak. Kazanan yarışmacılar, ödül olarak alacakları belirtilen miktarlardaki MediaMarkt hediye çeklerini MediaMarkt mağazalarında kullanabilecek.

GameZone Game On hakkında daha fazla bilgi GameZone Game On adresinden alınabilir. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ödül maması obeziteye neden olabilir! Kedi ve köpekler yılda en az bir kez sağlık kontrolünden geçirilmeli!

Aşılama programlarının aksatılmaması gerektiğini vurgulayan Veteriner Hekim Burcu Çevreli, ekonomik nedenlerle yapılan aksamaların bulaşıcı hastalıkların ortaya çıkmasına neden olabileceğini dile getirerek, “Yapılmayan rutin bakımlar hayvan sahipleri için yüksek bir maliyete neden olabilir.” dedi.

Üsküdar Üniversitesi Deneysel Araştırma Birimi (ÜSKÜDAB) Sorumlu Yöneticisi Veteriner Hekim Burcu Çevreli, evcil hayvan bakımı konusunda dikkat edilmesi gereken ayrıntıları paylaştı.

Tüylü bir arkadaş ömür boyu bağlılık getiriyor…

Evcil hayvan sahipliğinin, uygun hayvan bakımı ipuçlarıyla başladığını söylen Veteriner Hekim Burcu Çevreli, “Tüylü bir arkadaş edindiğinizde, ek bir aile üyesine ömür boyu bağlı kaldığınızı anlamalısınız. Evcil hayvanınızın sağlığı ve bakımı konusunda size bağımlı olduğunu bilin. Evcil hayvanların hayatımıza getirdiği koşulsuz sevgi ve mutluluk, evinize tüylü bir bebek almanın getirdiği ek sorumluluklardan daha ağır basıyor.” dedi.

Yılda en az bir veya iki kez sağlık kontrolü şart!

“Veteriner ziyaretleri evcil hayvan bakımının bir parçasıdır. Gerektiğinde veterinere düzenli ziyaretler evcil hayvan sahibinin sorumluluğundadır.” uyarısında bulunan Çevreli, köpeğin veya kedinin ömrünün insanlara göre daha kısa olması nedeniyle yılda en az bir veya iki kez sağlık kontrolünden geçmesi gerektiğini, evcil hayvan gençken, aşı takvimine bağlı olarak veteriner hekimlerini daha sık ziyaret etmesi gerektiğini anlattı.

Ödül maması obeziteye neden olabilir! 

Düzenli veteriner kontrollerinin evcil hayvanların sağlıklı gelişimi için elzem olduğunu dile getiren Veteriner Hekim Burcu Çevreli, “Evcil hayvanlarınızın bakımında onlara yeterli miktarda yiyecek vermeyi unutmayın. Obezite, evcil hayvanın aşırı beslenmesinden veya ona çok fazla ödül maması verilmesinden kaynaklanabilir; bu da kalp yetmezliğine, böbrek sorunlarına ve diğer sağlık sorunlarına yol açabilir. Evcil hayvanınız temiz içme suyunun varlığıyla sağlıklı, kalacaktır.” diye konuştu.

 Aşıların hayat kurtarıcı faydaları kanıtlandı

Aşılamanın, küçük hayvan uygulamalarında gerçekleştirilen en yaygın veterinerlik prosedürlerinden biri olduğunu da hatırlatan Veteriner Hekim Burcu Çevreli, “Son 50 yılda aşıların minimum düzeyde ilişkili riskle birlikte kanıtlanmış hayat kurtarıcı faydaları olduğu kanıtlandı. Aşılama programları yalnızca bulaşıcı hastalıkların önlenmesinde önemli bir rol oynamakla kalmamış, aynı zamanda hayvanın yaşamı boyunca düzenli klinik muayenelerin yapılmasını teşvik ederek diğer hastalıkların da erken teşhis ve tedavisinin desteklenmesine yardımcı olmuştur.” şeklinde konuştu.

Aşılamalar ekonomik gerekçelerle aksatılmamalı!

Ekonomik nedenlerden kaynaklanan aşılamada yaşanan aksaklıklara da değinen Çevreli, “Ekonomik gerekçelerle; aşılanan evcil hayvan sayısının azalması durumunda dört ayaklı dostlarımız, bulaşıcı hastalıkların ortaya çıkmasına ve hatta bazı hastalıkların da insanlara geçerek çevre sağlığının bozulmasına neden olabilirler.” dedi.

Hem iç hem de dış parazit tedavisi ihmal edilmemeli! 

Evcil hayvanlarda hem iç hem de dış parazit tedavisi gerektiğine vurgu yapan Veteriner Hekim Burcu Çevreli, “Dış ve iç parazitler evcil hayvanlarda tedavi edilmezse önemli patolojilere neden olabilir. Evcil hayvanların bireysel yaşam koşulları dikkate alınarak hem iç (örneğin solucanlar) hem de dış (örneğin pire, keneler, akarlar) parazitlere karşı belirli aralıklarla tedavi edilmesi öneriliyor. Bu tedaviler, hayvan sağlığını ve refahını arttırdığı ve zoonotik enfeksiyonlar (hayvanlardan insanlara bulaşan) durumunda insan sağlığına yönelik risklerin en aza indirilmesine yardımcı olduğu için tavsiye ediliyor.” şeklinde konuştu.

Kedi ve köpeklere düzenli tüy bakımı yapılmalı…

Köpek ve kedilerin tüylerinin durumunun genetik, çevre koşulları, beslenme, sağlık sorunları ve bakım gibi faktörlerden etkilendiğine de dikkat çeken Veteriner Hekim Burcu Çevreli, “Köpekler ve kediler, seçici yetiştirme uygulamaları yoluyla insan müdahalesinin yanı sıra iklim koşullarından geliştirilen çeşitli kürk uzunlukları ve dokulara sahiptir. Düzenli tüy bakımı yapılmayan evcil hayvanlar kaşıntılı, kokulu, keçeleşmiş olabilir ve evcil hayvan kendini perişan hissedebilir. Evcil hayvan sahipleri, kedilerde yaygın olabilecek dökülme, matlaşma veya tüy yumağı gibi evcil hayvan tüyleriyle ilgili yaygın sorunlardan şikayetçi. Düzenli haftalık bakımda (uzun tüylü veya ağır tüylü evcil hayvanlar için daha sık), evcil hayvanları tüylerinin çıktığı yöne doğru nazikçe fırçalama ve taramayı gerektirir. Evcil hayvanlarımızın cildi insanlardan farklıdır bunun için de cilt bakımı için hayvanlara özgü ürünler kullanılmalıdır.” diye uyarılarda bulundu.

Yapılmayan rutin bakımlar yüksek maliyete neden olabilir! 

Düzenli aşılama protokolü ve kullanılacak aşıların veteriner hasta ilişkisi içerisinde belirlenmesi gerektiğini de dile getiren Veteriner Hekim Burcu Çevreli, “Karar, bireysel hayvanın sağlık durumu, hayvanın yaşı ve annesinden aktarılan antikorların olası etkileri, belirli hastalık ve hayvana yönelik çevresel riskler ve mevcut aşıların bağışıklık süresi gibi faktörlere göre belirlenmelidir. Yavru köpekler, kedi yavruları doğduklarında, düzenli olarak aşılanmaları koşuluyla genellikle annelerinin sütü sayesinde enfeksiyonlardan korunurlar. Ancak bu koruma yalnızca birkaç hafta sürdüğü için erken yaşlardan itibaren düzenli aşılara ihtiyaçları vardır. Yaşlı evcil hayvanların da bağışıklıkları azalabileceğinden korunmaya ihtiyaçları vardır. Evcil hayvanınızın aşıları tamamlanıncaya kadar onu sokaktan gelebilecek enfeksiyon riskine karşı korumalısınız. Yapılmayan rutin bakımlar hayvan sahipleri için de yüksek bir maliyete neden olabilir.” şeklinde bilgi verdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

‘Rezil olacağım’ düşüncesi sosyal anksiyeteyi tetikliyor!

Kişilerin bir ortama gireceği sırada ‘rezil olacağım, insanlar beni yetersiz görecek’ gibi düşüncelere kapıldığını ifade eden Uzman Klinik Psikolog Ece Cemre Gökpınar, “Kişinin sosyal anksiyete yaşamasında genetik, yetiştirilme tarzı ve edindiği tecrübelerin etkisi olabiliyor.” dedi.

Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Uzman Klinik Psikolog Ece Cemre Gökpınar, insanların hayatını olumsuz etkileyebilen sosyal anksiyete hakkında açıklamalarda bulundu.

Kaygı belirtileri korku belirtilerine benziyor

Günlük yaşantımızda hemen hemen her ortamda yeni insanlarla bir araya geldiğimizi söyleyen Uzman Klinik Psikolog Ece Cemre Gökpınar, “Bazı kişiler bu durumlarla iç içeyken çok rahat işlevselliğini sürdürebiliyor. İnsanlarla beraber olmak, toplum önünde görünür olmak, toplantıda katılım gösterirken paylaşımda bulunmak kişi için sorun olmuyor ve dolayısıyla bu durum onun hayatını, işlevselliğini etkilemiyor. Sosyal anksiyete yaşayan kişiler ise topluluk karşısında, yeni birileriyle tanışırken oldukça yoğun ve onun işlevselliğini bozacak düzeyde kaygı belirtileri yaşıyor.” dedi.

Kaygı belirtilerinin kişinin korkutucu bir durumla karşılaştığında gösterdiği belirtilerle benzer olduğunu ifade eden Gökpınar, “Ses titremesi, nabızda veya kalp ritminde yükselme, ellerde titreme, yüzde kızarma ve odaklanma güçlükleri olabilir.” şeklinde konuştu. 

Düşünceler ve fizyolojik belirtiler kısır döngü halinde devam edebiliyor

Sosyal anksiyetenin hangi durumlarda ne şekilde oluşabileceği konusunda örnekler veren Uzman Klinik Psikolog Ece Cemre Gökpınar sözlerini şöyle sürdürdü:

“Örneğin; kişinin sunum yapması gerekiyor ve öncesinde sunuma hazırlanıyor. Yeterince bilgiye sahip ve anlatacağı konuya da hakim. Ancak sunuma girmeden önce kişinin zihnine bazı düşünceler gelmeye başlıyor. ‘Rezil olacağım, insanlar beni yetersiz görecek’ ya da ‘heyecanlandığımın farkına varacaklar’ gibi… O anda insanlarla göz göze geldiğinde kişi belirgin bir şekilde anksiyete belirtileri başlıyor. Hali hazırlarda var olan bir kaygı varken bununa birlikte olmaya başlayan diğer bir düşünce geliyor. ‘Elimin titrediğini görecekler, konuya hakim olmadığımı düşünecekler, rezil olacağım’ gibi kişi kaygıyı uyandıracak düşünceler üretmeye başlıyor. Bu durumu kısır döngü olarak düşünürsek zaten ‘rezil olacağım’ kaygısı varken bir yandan fizyolojik belirtilerle beraber bunun karşı taraftan fark edileceği düşüncesiyle heyecan daha da artmaya başlıyor.”

Sonuç ‘kaçınma’ davranışı olabiliyor 

“Kişiler böyle durumlarla karşılaştığında kaçınma davranışı sergilemeye başlıyor.” diyen Uzman Klinik Psikolog Ece Cemre Gökpınar, “Örneğin bir toplantı veya sunumda, okulda ya da bir arkadaş ortamında, kişi artık konuşmaya katılmaktan bir şeyler anlatmaktan kaçınmaya başlıyor. Aslında ‘ben o ortama girersem kesin yetersiz olacağım’ kaygısını ortadan kaldırmak istiyor. Kaygıları ortadan kaybetmek için kişi sanki tedavisi bu yöntemmiş gibi  kendince durumu idare etmeye çalışıyor fakat burada önemli bir nokta; beyin bize o anda kaygı sinyalini gönderiyor ve bizi o ortamdan uzaklaştırıyor. Hâlbuki bizim yapmamız gereken o ortamda bulunup kademeli olarak üzerine gitmek ve kaygıyı yönetmeyi öğrenmek. Dolayısıyla bizim için önemli olan sosyal anksiyetenin ne olduğunu, düşünce sisteminde neler yaptığını, belirti anlamında neler yaptığını tanıyıp daha işlevsel yolları bulmaya çalışmak.” şeklinde konuştu.

Genetik, yetiştirilme ve tecrübeler sosyal anksiyetede etkili olabiliyor

Kişinin sosyal anksiyete yaşamasının birçok nedeni olduğuna değinen Uzman Klinik Psikolog Ece Cemre Gökpınar, bu nedenleri şöyle anlattı:

“Genetik yüklülükler sebep olabilir. Kişinin yetiştirilme tutumlarıyla alakalı bazen başarısızlığa, rezil olmaya ve yetersizliğe bağlı aşırı eleştirel tutumda yetiştirilen bireylerde benzer süreçlerin tetiklenmesi muhtemeldir. Hayatta yaşadığı olaylar da ileride kişinin sosyal anksiyete geliştirmesine sebep olabilir. Bireysel olarak kişinin kaygısının temelinde ne olduğu detaylı bir şekilde değerlendirilmesi gerekiyor. Bazen sosyal anksiyete denilen durum, performans anksiyetesi ile de alakalı olabiliyor. Örneğin kişi arkadaş grubuyla gayet rahatken herhangi bir işi yapacağı zaman insanların yanında performans sergilemeye dair kişinin kaygısı olduğu görülebiliyor.” 

Kaygılı düşünceler odağımızı ele geçirmekte daha etkili

Kaygının son derece normal bir duygu olduğuna vurgu yapan Uzman Klinik Psikolog Ece Cemre Gökpınar herkesin zaman zaman bu duyguyu deneyimlediğini ve belli bir seviyede kişiyi koruyan duygular olduğunu söyledi: “Sizi önlem almaya yöneltir fakat kaygı düzeyi, işlevselliği bozacak duruma gelirse yani kişi o eylemi sergilemekten kendini geride tutmaya başlarsa bu sebeple okul hayatında, aile hayatında, sosyal yaşamında ve mesleki hayatında zaman zaman kayıplar yaşamaya başladığında  bizim için kaygı bozukluğu boyutuna evrilmeye başlamıştır.”

Herkesin aklına konu ve ortamdan bağımsız çeşitli düşünceler gelebileceğine de değinen Uzman Klinik Psikolog Ece Cemre Gökpınar bu durumun da son derece normal olduğunu söyledi ve sözlerini şöyle tamamladı:

“Böyle durumlarda odağımızı o noktada tutmaya çalışırız fakat kaygılı düşünceler bizim odağımızı ele geçirmekte daha etkilidir. Örneğin bir toplantıda karşı taraftan birisi esnediğinde var olan bir durumu kişiselleştiriyor. Bu durumda kişi insanları sıktığını düşünüyor ve anksiyete belirtileri kendini göstermeye başlıyor. Sosyal fobi kişinin mesleki, aile ve sosyal alan olarak nitelendirdiğimiz tüm alanlarda, bir noktada sosyalliğin barındığını düşünürsek eğer kaçınma davranışlarıyla beraber uzaklaşmalar, zamanla kendilerini izole edildiği gözlemlenir. Örneğin sunum yapılması   gerekiyor fakat kaygı nedeniyle yapılamıyor. Birçok sosyallikten kaçınılırken hayatta da birçok şeyden kaçınmamıza yol açıyor. Sosyal fobide, tedavi bu noktada farkındalıkla birlikte başvurulması gereken bir adımdır.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Antalya Büyükşehir Belediyesi Dans Festivali düzenledi

Antalya Büyükşehir Belediyesi, Konyaaltı Olbia Kent Meydanı’nda Uluslararası Antalya Dans Festivali düzenledi. Festivale katılan 6 ülkeden 200 dansçı renkli kostümleri ve halk dansları performanslarıyla muhteşem bir gösteri sundu.

Büyükşehir Belediyesi ve Fomged Youth Club işbirliğiyle düzenlenen Uluslararası Antalya Dans Festivali, Konyaaltı Olbia Kent Meydanı’nda coşkuyla gerçekleştirildi. Festivale, Antalya Büyükşehir Belediyesi İsmail Baha Sürelsan Konservatuvarı Halk Dansları Topluluğu, Kazakistan’dan Murager, Letonya’dan Uguntina, Kırgızistan’dan Ulybka, Ukrayna’dan Svitanok ve Gürcistan’dan Lile isimli halk dansları grupları katıldı.

RENKLİ GÖSTERİ

Çok sayıda vatandaşın izlediği gösterdiği etkinlikte, dans grupları rengarenk kıyafetleriyle geleneksel halk danslarını sergiledi. Konuk gruplar, müzikleri, kültürel zenginlikleri ve sahne performanslarıyla izleyicilere unutulmaz bir akşam yaşattı. İzleyiciler, sıcak yaz akşamında muhteşem bir gösteri sergileyen dansçıları alkış yağmuruna tuttu. Festivalin sonunda tüm katılımcılar, ellerinde Türk bayraklarıyla sahneye çıkarak hep birlikte İzmir Marşı’nı seslendirdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çankaya Belediyesinin kadınlara gelir desteği amacıyla hayata geçirdiği “Kadın Emeği Festivali” bu yıl 7. kez Başkentlilerle buluşuyor

Çankaya Belediyesinin kadın emeğini görünür kılmak ve kadınların ekonomik olarak güçlenmelerini desteklemek amacıyla üretimde ve istihdamda eşitlik ilkesiyle hayata geçirdiği projeler devam ediyor. Kadınlara gelir desteği amaçlı “Elimin Emeği Evimin Ekmeği” projesi kapsamında sürdürdüğü Kadın Emeği Festivali bu yıl 7. kez Başkentlilerle buluşuyor. 5-6-7 Temmuz’da Uğur Mumcu Parkı’nda düzenlenecek festival; konserler, gösteriler ve çocuklar için etkinliklerle taçlanacak.

180 KADIN KATILIYOR
180 kadının el emeği göz nuru ürünlerinin 180 stantta satışa sunulacağı festival, 4 konser, çocuklar için eğlenceli gösteriler ve etkinliklerle 3 gün boyunca Çankayalılarla buluşacak. Stantlar 12.00-21.00 saatleri arasında ziyarete açık olacak. 5 Temmuz Cuma günü 15.00-16.00 saatleri arasında, 6 Temmuz Cumartesi ve 7 Temmuz Pazar tarihlerinde ise 13.00-17.00 saatleri arasında çocuklara yönelik etkinlikler düzenlenecek. Çocuklar, bubble show, kukla gösterisi, müzikli maskotlar ve yüz boyama ile festivalin tadını çıkaracaklar. 

BİRLİKTE ÜRETECEĞİZ

Sosyal belediyecilikte dayanışmanın önemine vurgu yapan Çankaya Belediye Başkanı Hüseyin Can Başkan Güner “El emeği göz nuru eserlerini Çankayalılara tanıtan emekçi kadınlarla birlikte üretip yaşamı birlikte öreceğiz” dedi.

 

FESTİVAL TAKVİMİ
Bu yıl 5-6-7 Temmuz’da Uğur Mumcu Parkı’nda düzenlenecek festival takvimi ise şöyle:

5 Temmuz Cuma

12.00-14.00: DJ Performans

16.00-17.00: Alice Project Konseri
18.00-19.00: Hasan Ali Yücel Çankaya Evi Sirtaki ve Zeybek Dans Topluluğu

6 Temmuz Cumartesi 

13.00-14.00: Bubble Show

14.00-15.00: Yoga

16.00: On’lar Acapella Konseri
20.00: İPop Konseri

7 Temmuz Pazar 

13.00-14.00: Bubble Show/ Kukla Gösterisi

14.00-15.00: Fit Dance

17.00-18.00: Hoy-Tur Halk Dansları Topluluğu

20.00: Sena Şener

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmir Adnan Menderes’ten Bükreş uçuşları başladı

Wizz Air, sezon boyunca İzmir-Bükreş rotasında haftanın üç günü karşılıklı direkt uçuş gerçekleştirecek.

TAV Havalimanları tarafından işletilen İzmir Adnan Menderes Havalimanı, Wizz Air’in dün (28 Haziran) Bükreş’ten gerçekleştirdiği ilk uçuşu karşıladı. Airbus A321 tip uçakla gerçekleştirilen W4 3125 sefer sayılı uçuşla 200 yolcu İzmir’e geldi. Yolcular terminalde çiçeklerle karşılandı. Wizz Air, 20 Ekim 2024’e kadar pazartesi, cuma ve pazar olmak üzere haftada üç gün İzmir-Bükreş arası direkt uçuş gerçekleştirecek. 

TAV Ege Genel Müdürü Erkan Balcı, “Beş yıl aradan sonra İzmir-Bükreş arası direkt uçuşların yeniden başlamasından dolayı mutluluk duyuyoruz. İzmir’i direkt uçuşlarla tüm dünyaya bağlamak için paydaşlarımızla birlikte çalışıyoruz. Dünyanın her yerinden gelen yolcularımızı karşılamayı sabırsızlıkla bekliyoruz” dedi.

Toplam 42 havayolu ile 38 ülke 73 farklı destinasyona karşılıklı uçuş düzenlenen İzmir Adnan Menderes Havalimanı, 2024 yılının ilk beş ayında geçen  yılın aynı dönemine göre dış hatlarda %31 artışla 1,3 milyon yolcuya hizmet verdi. Toplam yolcu sayısı ise yine geçen senenin aynı dönemine göre %15’lik bir artışla 4,1 milyon oldu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

ING Türkiye, Habitat Derneği ve KAGİDER iş birliği ile Kahramanmaraş’ın yeniden kalkınmasına destek

Habitat Derneği iş birliğiyle yürütülen İş Hayatına Turuncu Destek Projesi kapsamında Kahramanmaraş Turuncu Ofis adında ortak çalışma alanı açıldı. Bu ofiste aynı zamanda Habitat Derneği tarafından iş dünyasına ve girişimciliğe yönelik eğitim ve kapasite geliştirme programları gerçekleştirilecek. ING Türkiye ve KAGİDER iş birliğiyle ise bölgedeki kadın girişimciliğini desteklemek amacıyla Kadın Girişimcilere Turuncu Destek projesi hayata geçiriliyor. Depremden etkilenen kadın üreticiler, girişimciler ve girişimci adaylarına yönelik gerçekleştirilen projede, kadınların eğitim ve mentorluk destekleri ile üretim sürecine dahil olmalarına katkıda bulunulması amaçlanıyor. Projenin fiziksel eğitimleri de Kahramanmaraş Turuncu Ofis’te düzenlenecek. Projelerin açılış etkinliği, ING Türkiye Genel Müdürü Alper Gökgöz, Habitat Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nesrin Serin Onkardeşler ve KAGİDER Başkanı Esra Bezircioğlu’nun katılımı ile gerçekleşti. 

 

ING Türkiye, Habitat Derneği ve Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) iş birliğiyle Kahramanmaraş’ın deprem sonrası yeniden kalkınmasına destek sağlamak amacıyla iş dünyasına ve girişimciliğe yönelik iki yeni proje hayata geçiriliyor. ING Türkiye ve Habitat Derneği iş birliğiyle yürütülen İş Hayatına Turuncu Destek Projesi kapsamında Kahramanmaraş Turuncu Ofis adında ortak bir çalışma alanı açıldı. ING Türkiye Kahramanmaraş Operasyon ve Çağrı Merkezi binasında yer alan ortak çalışma alanından depremden etkilenen, çalışma ofisi olmayan girişimciler, girişimci adayları ve öğrenciler yararlanabiliyor. Bu ofiste aynı zamanda Habitat Derneği tarafından iş dünyasına ve girişimciliğe yönelik eğitim ve kapasite geliştirme programları gerçekleştirilecek. ING Türkiye ve KAGİDER iş birliğiyle ise bölgedeki kadın girişimciliğini desteklemek amacıyla Kadın Girişimcilere Turuncu Destek projesi hayata geçiriliyor. Projenin fiziksel eğitimleri de Kahramanmaraş Turuncu Ofis’te düzenlenecek. Depremden etkilenen kadın üreticiler, girişimciler ve girişimci adaylarına yönelik gerçekleştirilen projede, kadınların eğitim ve mentorluk destekleri ile üretim sürecine dahil olmalarına katkıda bulunulması ve sosyal güçlenmeye destek verilmesi amaçlanıyor. Projelerin açılış etkinliği, ING Türkiye Genel Müdürü Alper Gökgöz, Habitat Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nesrin Serin Onkardeşler ve KAGİDER Başkanı Esra Bezircioğlu’nun katılımı ile Kahramanmaraş Turuncu Ofis’te gerçekleşti. 

Alper Gökgöz: Projelerimizle bölgedeki iş dünyasını ve girişimciliği desteklemekten mutluluk duyuyoruz. 

Projelerle ilgili değerlendirmede bulunan ING Türkiye Genel Müdürü Alper Gökgöz, “Kahramanmaraş’ın potansiyeline inanarak 11 sene önce açtığımız Kahramanmaraş Operasyon ve Çağrı Merkezimiz ile bölgede güçlü bir varlığımız bulunuyor. O günden bugüne kadar da Kahramanmaraş’a olan inancımız artarak devam etti. Deprem sonrası da bölgenin yeniden kalkınmasına destek sağlamayı önceliklendirerek toplumsal yatırımlarımızı bu yönde şekillendirdik. Bu kapsamda Habitat Derneği ve KAGİDER iş birliğiyle hayata geçirdiğimiz yeni projelerimizle bölgedeki iş dünyasını ve girişimciliği desteklemekten mutluluk duyuyoruz. Habitat Derneği ile hayata geçirdiğimiz İş Hayatına Turuncu Destek projemiz ile iki temel amacımız vardı. Öncelikle bölgede çalışma ofisi olmayanlar için bir ofis alanı sağlamayı amaçladık, bunun için de Operasyon ve Çağrı Merkezimizin bir alanını Kahramanmaraş Turuncu Ofis adını verdiğimiz ortak çalışma alanına dönüştürdük. Aynı zamanda girişimcilere ihtiyaçları olan eğitimleri sağlamayı da hedefledik. Habitat Derneği’nin bu alanda sağladığı eğitimler ile girişimciliği teşvik etmeyi ve bölgenin kalkınmasına destek olmayı amaçlıyoruz. Bununla birlikte, kadın girişimciliğinin sürdürülebilir bir ekonomi için önemli olduğuna inanıyoruz ve KAGİDER ile başlattığımız Kadın Girişimcilere Turuncu Destek projemizle de ekonomide kadının güçlendirilmesine katkıda bulunuyoruz. Bu projelerimizle 120 girişimci ve girişimci adayına destek sağlıyoruz. Kahramanmaraş’ın yeniden ayağa kalkmasında, umudun yeşermesinde bu projelerimizin katkısı olmasını diliyoruz, değerli paydaşlarımıza iş birlikleri için teşekkür ediyoruz.  ING Türkiye olarak şu ana kadar olduğu gibi bundan sonra da Kahramanmaraş’ı desteklemeye devam edeceğiz” dedi.

Nesrin Serin Onkardeşler: Birlikte çalışarak Kahramanmaraş’ı daha güçlü bir geleceğe taşıyacağımıza inanıyoruz. 

Habitat Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nesrin Serin Onkardeşler ise konuya ilişkin şunları söyledi; “Deprem sonrası Kahramanmaraş’ın yeniden ayağa kalkması için el birliğiyle çalışıyoruz. ING Türkiye iş birliği ile başlattığımız İş Hayatına Turuncu Destek Projesi sayesinde, bölgedeki girişimcilerin ve kadın girişimcilerin eğitim ve mentorluk destekleriyle güçlenmesini hedefliyoruz. Kahramanmaraş Turuncu Ofis’te sunacağımız eğitim programları, bölgedeki girişimcilerin işlerini yeniden kurup büyütmelerine yardımcı olacak. Aynı zamanda paydaşlarımızdan KAGİDER ile yürütülen programın da sürece aktif katkıları olacağına inanıyoruz. Habitat Derneği olarak, teknolojinin ve girişimciliğin gücünü kullanarak toplumların dönüşümüne katkı sağlamaya devam ediyoruz. Proje kapsamında düzenleyeceğimiz eğitimler, sadece temel girişimcilik bilgilerini içermekle kalmayacak, aynı zamanda dijital pazarlama, finansal yönetim, iş planı hazırlama ve sürdürülebilirlik gibi konularda da katılımcıları bilgilendirecek, girişimcilerimizin iş dünyasında rekabet edebilmeleri ve yenilikçi çözümler üretebilmeleri için gerekli donanıma sahip olmalarını sağlayacağız. İnanıyoruz ki birlikte çalışarak, Kahramanmaraş’ı daha güçlü ve dirençli bir geleceğe taşıyacağız. Bu projeler, sadece bugünün ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayacak, aynı zamanda geleceğin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmamıza da katkı sağlayacak. Habitat Derneği olarak, her zaman olduğu gibi, toplumun her kesimine dokunan projeler geliştirmeye ve uygulamaya devam edeceğiz.”

Esra Bezircioğlu: Projemiz Kahramanmaraş’taki kadın girişimciler ve girişimci adayları için önemli bir adım olacak. 

Projeyle ilgili görüşlerini aktaran KAGİDER Başkanı Esra Bezircioğlu, “ING Türkiye ile birlikte Kahramanmaraş’ta yürüttüğümüz Kadın Girişimcilere Turuncu Destek projemiz kapsamında düzenlenen eğitim programını başlatmak için bir aradayız. Kadın Girişimcilere Turuncu Destek, Kahramanmaraş’taki kadın girişimciler ve girişimci adayları için önemli bir adım olacak. Bu projenin kadınlara ve elbette bu vesileyle ülkemize hem ekonomik hem de sosyal açıdan katkı sağlayacağına yürekten inanıyorum. Kahramanmaraş’ta yaşayan kadınların iş gücüne katılımını artırmak ve girişimcilik potansiyellerini ortaya çıkarmak amacıyla çıktığımız bu yolda muhteşem başarılar kazanacağımıza olan güvenim tam” dedi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı