Aylık arşivler: Eylül 2024

Çürük Deyip Geçmeyin; Anneden Bebeğe Geçebiliyor…

Hamilelik dönemindeki diş tedavileri konusunda dikkat edilmesi gerekenler ve koruyucu önlemler hakkında konuşan Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir “Ağız ve diş sağlığının hamilelik dönemi boyunca sorunsuz olarak idame ettirilebilmesi; özellikle riskli gebeliklerde hem anne adayının hem bebeğin sağlığının riske atılmaması için büyük önem taşır.” dedi.

 

Hamilelik dönemindeki diş eti hastalıklarının erken doğum, fetüste gelişme geriliği, düşük doğum ağırlığı, preeklemsi ve gebelik diyabeti gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğinin altını çizen Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir “Hamilelik planlayan anne adaylarında, beslenme alışkanlıkları, florlü ağız bakım ürünü kullanımı, diş fırçalama alışkanlıkları, mevcut ağız hijyeni, diş çürükleri ve diş eti hastalığı varlığı, daha önce alınmış radyograflar ve yapılmış olan diş tedavileri öğrenilerek öncelikle hastanın diş çürükleri ve diş eti hastalıklarına yatkınlığına göre bir risk değerlendirmesi yapılır. Belirlenen risk durumuna göre, hasta için profesyonel olarak seçilen hijyen ürünleriyle bireysel bir ağız ve diş bakım rutini planlanır, gerekli ise tedavi planlaması hazırlanır ve hamilelik dönemi boyunca hasta karar verilen aralıklarla düzenli kontrollere çağırılır.” açıklamasında bulundu.

 

Şikâyete göre tedavi uygulanmalı

Koruyucu diş hekimliğinin anne adayları için ileri düzey diş tedavilerinin gerekliliğini azaltması açısından büyük önem taşıdığını belirten Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir şunları söyledi: “Florlü diş macunları ve ağız gargaralarının düzenli olarak kullanılması, profesyonel olarak uygulanabilecek flor preparatları diş çürüklerinin önlenmesinde ve çürük riskinin kontrol altında tutulmasında etkin rol oynar. Hastanın şikayetlerine ve diş hekiminin muayene bulgularına göre, diş tedavisi yapılması gereken durumlarda, hamileliğin ikinci üç aylık dönemi en uygun dönem olacaktır. Hamileliğin son üç aylık döneminde, acil olmayan diş tedavileri doğum sonrasına ertelenmelidir.”

 

Anne ve bebeğin hayatını riske atabilecek sorunlara dikkat

“Hamilelik sırasında koruyucu diş tedavileri, profilaktik uygulamalar ve diğer diş tedavileri, anne adayını takip eden kadın doğum uzmanının da onay vermesi halinde, uygulanabilir” diyen Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir “En uygun dönem ikinci üç aylık dönemdir. İlk üç aylık döneminde yapılması planlanan, acil diş tedavileri için çok dikkatli olunmalıdır. Gerekli görülen ve doğum sonrasına ertelenemeyecek olan diş tedavilerinin, hamileliğin ikinci üç aylık döneminde yapılması, hamileliğin ilerleyen dönemlerinde, diş enfeksiyonuna veya hamileliğe bağlı olarak gelişebilecek komplikasyonların önüne geçilebilmesini sağlar. Anne adaylarının diş tedavilerinde kullanılacak olan ilaçların türünün ‘güvenli ilaç’ kategorisinde olmasına özen gösterilmeli ve mümkün olan en düşük dozda ilaç kullanmaya dikkat edilmelidir. Hamilelik döneminde, diş tedavisi yapılacak olan anne adaylarında, kronik sistemik hastalıklar ve riskli gebelikler gibi anne ve bebeğin hayatını riske atabilecek sorunlar göz önünde bulundurularak, mutlaka anne adayını takip eden kadın doğum uzmanının da onayı alınarak işlem planlanmalıdır.” açıklamasında bulundu.

 

Anneden bebeğe geçebiliyor

Anne olmayı planlayan ebeveynler için farkındalığın arttırılması gereken başka bir önemli konuyu da paylaşan Demir “Anneden bebeğe çürük bakterisi geçebildiği artık kanıtlanmış bir veridir. Bebeğin annenin parmağını emmesi, ortak kaşık kullanımı, mamanın sıcaklığını ebeveynin kendi ağzında kontrol ederek aynı biberonu bebeğe kullandırması anneden bebeğe bakteri geçişi olduğunu en sık gördüğümüz yollar. Dolayısıyla, hamilelikten önce anne adayının tüm diş tedavilerinin tamamlanarak, ağızda çürük bakterisi aktivitesinin baskılanması; doğumdan sonra bebeğin çürük yapıcı mikroorganizmalarla tanışmasının ertelenebilmesi için tartışılmaz bir öneme sahiptir. Bebeklerdeki, erken çocukluk çağı veya biberon çürükleri dediğimiz ve tüm süt dişlenmeyi etkileyen yaygın çürüklerin önüne geçebilmek için atılacak en önemli adımlardan biri, bebeğe çürük bakterisi bulaşmasını engellemektir.” diyerek dikkat edilmesi gereken hususları şu 5 başlıkta özetledi;

 

1-Hamilelik sırasında diş tedavileri, anne adayını takip eden kadın doğum uzmanının da onay vermesi halinde, uygulanabilir; ancak en uygun dönem ikinci üç aylık dönemdir.

2-Hamilelik planlayan anne adaylarının, hamilelik öncesinde tüm diş tedavilerinin tamamlanması ve bireysel olarak planlanan koruyucu uygulamalarla hamilelik döneminde ağız ve diş sağlığının idame ettirilmesi anne ve bebek için en doğru ve en risksiz yaklaşım olacaktır.

3-Hamilelik dönemindeki diş eti hastalıklarının erken doğum, fetüste gelişme geriliği, düşük doğum ağırlığı, preeklemsi ve gebelik diyabeti gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği göz önünde bulundurularak; diş eti kanaması, diş etlerinde şişlik ve kırmızılıklar, diş ağrısı gibi şikayetlerin varlığında, vakit kaybetmeden mutlaka uzman bir diş hekimine başvurulmalıdır.

4-Bebeklerdeki erken çocukluk çağı çürüklerinin önlenebilmesi için atılacak olan en önemli adım, anneden bebeğe çürük bakterisi bulaşını engellemektir. Bu da ancak annenin sağlıklı dişlere ve ideal bir ağız hijyenine sahip olması ile sağlanabilir.

5-Kalp, şeker gibi sistemik hastalıklar veya riskli gebelikler ile takip edilen anne adaylarında, diş tedavileri mutlaka kadın doğum uzmanı ile birlikte planlanmalıdır.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Efes Selçuklular “Atatürk” ile duygulandı

Efes Selçuk Belediyesi, Zafer Haftası etkinlikleri kapsamında İstasyon Meydanı’nda düzenlediği Yazlık Sinema Gecesi ile vatandaşlara duygusal anlar yaşattı.

Ünlü oyuncu Aras Bulut İynemli’nin başrolünü üstlendiği dönem filmi “Atatürk 1881-1919 (1. Film)” 3 Eylül Salı akşamı, devam filmi “Atatürk 1881-1919 (2. Film)” ise 4 Eylül Çarşamba akşamı İstasyon Meydanı’nda kurulan dev ekranda Efes Selçuklularla buluştu.

Mustafa Kemal Atatürk’ün çocukluğundan başlayarak Millî Mücadele’nin liderliğine kadar geçen süreci anlatan etkileyici film serisi, Atatürk’ün silah arkadaşlarıyla verdiği mücadeleyi ve Kurtuluş Savaşı’na giden yolda yaşananları izleyicilere Atatürk’ün bakış açısından aktardı. Film serisi, Efes Selçuklu vatandaşların yanı sıra çevre ilçelerden gelen ziyaretçilerin de büyük beğenisini kazandı.

26 Ağustos’tan 8 Eylül’e uzanan süreçte düzenlenen etkinlikler kapsamında Atatürk filminin gösteriminin yapılmasının öneminde değinen Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel; “Büyük Taarruz’un yıl dönümünden başlayıp Efes Selçuk’un kurtuluşuna kadar uzanan süreçte birçok etkinlik düzenledik. Bu etkinliklerin, içerdiği tarih aralıklarının ruhuna, dokusuna uygun etkinlikler olmasına özen gösteriyoruz. Bu bağlamda, Yazlık Sinema Geceleri etkinliğinde “Atatürk” filmini her yaştan Efes Selçuklu birlikte izledi. Gösterime katılan herkese teşekkür ediyorum” dedi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çim Konserleri’nde “Motive” rüzgarı

İzmir Enternasyonal Fuarı’nın gelenekselleşen Çim Konserleri kapsamında sahne alan rap şarkıcısı Motive, sevilen şarkılarını İzmirliler için seslendirdi. Gençlerin büyük ilgi gösterdiği konserde coşku büyüktü.

Son dönemlerin sevilen rap şarkıcısı Motive, İzmir Enternasyonal Fuarı’nda düzenlenen Çim Konserleri’nde sahne aldı. “SWIM” parçasıyla sahneye çıkan şarkıcıya alanı dolduran binlerce genç eşlik etti. Konser boyunca şarkılara eşlik ederek dans eden gençler unutulmaz keyifli anlar yaşadı.

Çim Konserleri devam ediyor

Çim Konserleri 5 Eylül’de (bugün) Mahsun Kırmızıgül,  6 Eylül’de Hayko Cepkin, 7 Eylül’de Derya Bedavacı, 8 Eylül’de Sakiler ile devam edecek.  İzmir’in düşman işgalinden kurtuluş günü olan 9 Eylül’de ise Haluk Levent sahne alacak.

Alternatif Sahnede Alternatif Rock

Fuarın Alternatif Sahne konserlerinde sevilen Rock grubu Redd sahne aldı. Konser büyük çoğunluğu gençlerden oluşan müzikseverler tarafından büyük beğeni topladı. Alternatif Sahnede 5 Eylül’de Şanışer ve Sokrat ST, 6 Eylül’de Ceylan Ertem, 7 Eylül’de Yedinci Ev, 8 Eylül’de Can Gox sahne alacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Başkan Muhittin Böcek Elmalı’da Haluk Levent konserine katıldı

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, 672. Tarihi Elmalı Yağlı Pehlivan Güreşleri Kültür ve Sanat Etkinlikleri kapsamında düzenlenen etkinliklere katıldı. Elmalı’nın önemine değinen Başkan Böcek, “Elmalımızın 60 mahallesinde 5 yılda yapmamız gereken ne varsa yaptık. Bir 5 yıl daha sizlerin emrinde olmaya, Elmalımız için azimle gururla çalışmaya devam edeceğim” dedi. 

 

Türk’ün ilk er meydanı Elmalı’da bu yıl 672’ncisi gerçekleştirilecek olan Elmalı Yağlı Pehlivan Güreşleri Kültür ve Sanat Etkinlikleri, Haluk Levent Konseri ile başladı. Elmalılıların yoğun ilgi gösterdiği geceye Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Elmalı Belediye Başkanı Halil Öztürk, CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, meclis üyeleri, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı. 

“HEMŞEHRİLERİMİZİN EMRİNDEYİZ”

Elmalı’da olmaktan memnuniyet duyduğunu belirten Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Elmalı’nın kadim bir şehir olduğunu söyledi. Elmalı Belediye Başkanı Halil Öztürk ile birlikte Elmalı için çalıştıklarını söyleyen Başkan Böcek, “Elmalımızın 60 mahallesinde 5 yılda yapmamız gereken ne varsa yaptık. Halil kardeşimle beraber bundan sonra da azimle, gururla 5 yıl da sizlerin emrinde olmaya devam edeceğiz. Oy veren vermeyen bütün hemşehrilerimizin emrindeyiz. Biz demokrasi inancımızla herkese sahip çıkacağız. 5 yıl sizlerle beraber iyi günümüzde kötü günümüzde sizlerle beraber olacağız” dedi. 

HALUK LEVENT ŞARKILARIYLA COŞTURDU

Gecede konser veren Haluk Levent şarkılarını Elmalılılar ile birlikte seslendirdi. Haluk Levent konser sırasında sık sık sahneden inerek seyircilerin arasına gitti. Levent, hem esprileri hem de şarkılarıyla Elmalı halkının gönlünü fethetti. Anadolu Rock’ının sevilen ismi Haluk Levent gecede sevilen şarkılarının yanı sıra marşlar da seslendirdi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Nesli Tükenmekte Olan Son Endemik Türleri Keşfe Çıkartan 2 Bölümlük ‘Vahşi Vietnam’ 7 Eylül Cumartesi Günü 20.00’de National Geographic WILD Ekranlarında!

Vietnam’ın kuzey dağlarından tropik Mekong Deltası’na, nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan son endemik türleri keşfe çıkartacak iki bölümden oluşan “Vahşi Vietnam”, 7 Eylül Cumartesi 20.00’de National Geographic WILD ekranlarına geliyor.

Ödüllü yönetmenlerden nefes kesen belgeselleri, vahşi yaşamın gözler önüne serildiği kaliteli yapımları Türk izleyicisi ile buluşturan National Geographic WILD kanalını 

D-Smart, Digiturk ve TOD, KabloTV, Tivibu ve TV+ platformlarından izleyebilirsiniz.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kumar Bağımlılığı Hastalığının Çözümü: Yeşilay Danışmanlık Merkezleri (YEDAM)

Kumar bağımlılığı, yalnızca bireyleri değil, aileleri ve toplumları da derinden etkileyen bir sorun olarak her geçen gün yaygınlaşıyor. Özellikle sanal kumarın yükselişiyle birlikte bağımlılık oranlarında ciddi bir artış gözlemleniyor. Bu bağımlılık, kişilerin maddi kayıplara uğramasıyla birlikte aile ilişkilerinde bozulmalar, duygusal çöküşler ve sosyal izolasyon gibi sonuçlar doğuruyor. Yeşilay, bu tehlikeli süreci durdurmak amacıyla Yeşilay Danışmanlık Merkezlerinde (YEDAM) tamamı bağımlılık alanında çalışan uzman psikolog ve sosyal hizmet uzmanlarından oluşan ekipler ile bağımlı bireylere ve bağımlı bireylerin yakınlarına ücretsiz psikoterapi ve sosyal destek hizmeti veriyor.

Türkiye’nin 81 ili ve KKTC’de olmak üzere toplam 107 YEDAM bulunuyor. YEDAM’a 115 Danışma Hattı üzerinden ulaşılabiliyor. Bağımlı ve bağımlı yakınları, Yeşilay Danışmanlık Merkezinden aldığı destekle hayata yeniden tutunuyor, renklerini yeniden kazanıyorlar. 2015 yılından bu yana hizmet veren YEDAM’larda şu ana kadar gerçekleştirilen görüşme sayısı 316 bin.

Son yıllarda, kumar bağımlılığı sebebiyle Yeşilay Danışmanlık Merkezleri’ne yapılan başvurularda ciddi bir artış yaşanıyor. YEDAM’a gelen başvuruların %37’si kumar bağımlılığı nedeniyle gerçekleşiyor. Bu oran, madde bağımlılığı nedeniyle yapılan başvurulara yakın seyrediyor. Türkiye genelindeki 107 adet Yeşilay Danışmanlık Merkezinin %34’ünde ise kumar bağımlılığı rehabilitasyon süreçlerine dahil olan danışan sayısı, diğer bağımlılık türlerinin önüne geçmiş durumda. Bir diğer önemli istatistik ise danışanların %75’inin arkadaşlarında da kumar oynama davranışı görülmesi.

Kumar, bireylerin hem maddi hem de psikolojik sağlığını olumsuz etkilerken, aile içi ilişkilerde de derin yaralar açıyor. Meslek ayırt etmeksizin doktor, işçi, asker gibi farklı meslek gruplarındaki bireylerde de kumar bağımlılığı sıkça görülüyor. Bu durum, kumarın toplumun her kesimini etkileyen ciddi bir sorun olduğuna işaret ediyor.

Kumarın Aile ve Toplum Üzerindeki Etkileri

Kumar oynama bozukluğu, maddi zorluklar, aile içi çatışmalar, duygusal çöküşler ve sosyal bağların zayıflaması gibi olumsuz sonuçlar doğuruyor. 2023 yılında YEDAM’a başvuran kadınların sayısı, 2022’ye kıyasla iki katına çıktı. Bu artış, kumar bağımlılığının yalnızca erkeklere özgü olmadığını ve toplumun her kesimini etkilediğini ortaya koyuyor. Ayrıca, bağımlılıkla mücadele edenlerin %51’i spor bahisleriyle başlayarak, daha sonra casino oyunlarına yöneliyor ve bağımlılıkları derinleşiyor.

Kumar bağımlılığının bir diğer önemli noktası, kazancın hızla karşılanması beklentisi. Öte yandan, kumarda yaşanan maddi kayıplar, onları daha fazla risk almaya itiyor. İyileşmek için harekete geçmekteki gecikmenin önemli bir nedeni ise, “ayıp olur” ya da “adı kötü anılır” gibi toplumdaki yaygın önyargılar. Oysa bağımlılık sorunu yaşayanların en kısa sürede uzman desteği alması, iyileşme sürecini de hızlandırıyor.

Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç: “YEDAM’larda Türkiye’ye özgü geliştirdiğimiz bir bağımlılık psikososyal destek modeli uyguluyoruz”

Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç, kumar bağımlılığına karşı sundukları çözümün bireyler ve ailelere yönelik psikoterapi ve sosyal destek hizmeti sunmak olduğunu belirtti. Dinç, “Yıllara dayanan araştırmalar ve pratik deneyimlerle geliştirdiğimiz özel rehabilitasyon yöntemlerimiz, kumarın psikolojik tetikleyicilerine odaklanıyor ve bireylere sağlıklı başa çıkma becerileri kazandırıyoruz. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) ve Motivasyonel Görüşme Teknikleriyle, kumar oynama isteğiyle nasıl başa çıkılacağını öğretiyoruz.” dedi.

Dinç ayrıca, aile terapisinin önemine dikkat çekerek, “Kumar bağımlılığı sadece bireyi değil, tüm aileyi etkileyen bir sorundur. YEDAM’da sunduğumuz aile terapileri, rehabilitasyon sürecine ailelerin de dahil edilmesi, finansal yönetim becerilerinin kazandırılması ve aile içi güvenin yeniden inşa edilmesini içeriyor. Ailelerin bu sürece dahil edilmesi, iyileşme oranlarını ciddi şekilde artırıyor.” ifadelerini kullandı.

YEDAM’da Sunulan Destekler ve Terapiler

YEDAM’da kumar bağımlılığıyla mücadele eden bireylere ve ailelerine, ücretsiz bireysel ve grup terapileri sunuluyor. 18 oturumdan oluşan bireysel terapiler ve 5 oturumdan oluşan aile grup terapileri, bağımlılıkla mücadelede güçlü bir destek sağlıyor. Grup terapisine katılan bireyler, yalnız olmadıklarını fark ederek rehabilitasyon sürecinde dayanışma ortamı oluşturuyor.

Bir yıllık düzenli psikolojik destek programını tamamlayan bireylerde, iyileşme oranlarında gözle görülür bir artış sağlanıyor. İyileştirilmeyen kumar bağımlılığı, borçlanma, iş kaybı ve yasal sorunlar gibi ciddi sonuçlar doğurabiliyor. Yeşilay, kumar bağımlılığıyla mücadele etmek ve rehabilitasyona erişimi kolaylaştırmak amacıyla çalışmalarını sürdürmeye devam ediyor. Alanında uzman psikolog ve sosyal hizmet uzmanları, bağımlılıktan kurtulma yolunda kişilere rehberlik ediyor. Ayrıca adım adım sağlıklı bir yaşam yolunda destek veriyor. Doç. Dr. Mehmet Dinç, doğru destekle kumar bağımlılığının üstesinden gelmenin mümkün olduğunu vurgulayarak, Yeşilay’ın bu mücadelede kişilerin ve ailelerin yanında olduğunu belirterek, 115 numaralı destek hattından 7 gün 24 saat danışmanlık alabileceklerini ifade etti.

Kamuoyuna Önemli Çağrı

Doç. Dr. Mehmet Dinç, aile terapisinin kumar bağımlılığını önlemedeki katkısını şu sözlerle ifade etti: “Bağımlı ve bağımlı yakınları 115 Danışma Hattı’mızı arayarak YEDAM’dan randevu alabilir ve bu hizmetten ücretsiz faydalanabilirler. Aile terapisi, kumar bağımlılığının yalnızca bireyi değil, tüm aileyi etkilediğini göz önünde bulundurarak tasarlandı. YEDAM’da ailelere sunduğumuz destek, kumar oynayan bireyin rehabilitasyon sürecine dahil edilmesi, finansal yönetim, sınırların belirlenmesi ve güvenin yeniden inşa edilmesi gibi kritik konuları içeriyor. Ailelerin bu sürece dahil edilmesi, iyileşme oranlarını ciddi şekilde artırıyor. Kumar bağımlılığı, bireysel bir sorun olmaktan öte, ailevi ve toplumsal bir sorundur. Ancak doğru destekle iyileşme mümkündür. Kumar bağımlılığı problemine yakalanmış kardeşlerimize bu işin tedavisi olduğunu, çözümü olduğunu, yolun sonu olmadığını ifade etmek istiyoruz. Beraber bu problemi çözelim istiyoruz, biz yanlarındayız, uzman arkadaşlarımız yanlarında. Türkiye’nin her yerinde, bu kardeşlerimizi hayata döndürmek ve problemlerini çözmek için hizmetlerindeyiz”.

 

 

 Kumar Oynama Bozukluğu Verileri (Kaynak: Yeşilay Danışmanlık Merkezleri)

Başvuru yapan kişilerin yaş ortalaması 34 

-Başvuru yapan kişilerin %97’si erkek

-Başvuru yapan kişilerin %53’ü evli

-Başvuru yapanların %85’inin eğitim düzeyi lise ve üzeri 

-Kumar oynama davranışı bireylerde, %67 oranında spor bahisleri oynama ile başlıyor ve yaş ortalaması 21,31 

-Kumar oynama davranışını sürdüren bireylerin, en sık oynadığı kumar çeşidi %51 oranıyla spor bahisleri olurken, ikinci sırada %40 oranıyla casino oyunları yer alıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Christian Stein, Renault Group’un İletişim Başkanı olarak atandı

Christian Stein, 16 Eylül’den itibaren, şirketten ayrılan Stéphanie Cau’nun yerine Renault Group İletişim Başkanı olarak göreve başlayacak. Renault Group CEO’su Luca de Meo’ya bağlı olarak çalışacak olan Stein, Grubun tüm faaliyetlerinin iletişiminden sorumlu olacak. 

 

“Christian’ın deneyimi, tüm ülkelerdeki etkimizi güçlendirmemize olanak tanıyacak”

 

Konuyla ilgili açıklama yapan Renault Group CEO’su Luca de Meo, “Christian’ın yönetim ekibimize katılmasından büyük mutluluk duyuyorum. Christian uzun yıllardır benimle birlikte çalışıyor ve ona olan güvenim tam. İş dünyasından iletişime uzanan uzmanlığı ve zorluklara karşı iştahıyla, çalışanlarımıza ve tüm dış paydaşlarımıza yönelik iletişimde belirleyici bir rol oynayacak ve kendimize koyduğumuz iddialı hedeflere ulaşmamıza katkı sağlayacak. Uluslararası deneyimi; markalarımızın gücünü ve Renault Group’un tüm ülkelerdeki etkisini desteklememize ve güçlendirmemize olanak tanıyacak. Bu sayfayı çevirirken, simgesel ürünlerin lansmanında ve tarihi sonuçların duyurulmasında dinamik ve önemli katkılarda bulunan Stéphanie’ye de içten teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Kendisine bundan sonraki projelerinde başarılar diliyorum” dedi. 

 

Christian Stein kimdir?

 

Christian Stein, kariyerine 1991 yılında PSA’da başladı ve 2011 yılına kadar burada kalarak satış ve pazarlama departmanında artan sorumluluklar üstlendi. Bu yıllar boyunca Belçika, Fransa, İspanya ve Birleşik Krallık arasında çalışıp, yaşadı. Hem merkezi hem de ulusal düzeyde deneyim kazandı.

 

2011 yılında SEAT markasının Küresel Pazarlama Direktörü olarak Volkswagen Grubu’na katıldı ve 2015 yılından itibaren SEAT S.A. ve SEAT ve CUPRA markaları için Küresel İletişim ve Halkla İlişkiler Direktörlüğü görevini üstlendi.

 

Christian Stein, yurtdışında geçirdiği 20 yılı aşkın sürenin ardından Kasım 2020’de Renault Group’a Marka İletişimi Direktörü olarak katılarak Fransa’ya döndü ve Kasım 2023’te Ampere’de Gelirler ve Müşteri Deneyimi Direktörü (Director of Revenue & Customer Experience) oldu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ani Gelişen Ayaklarda Güçsüzlük ve Şiddetli Sırt Ağrısı Sonucunda Kalp Damarlarının Yırtıldığını Öğrendi

Kendisi yıllar önce kilosundan dolayı diyete başlayabilmek için çocuk doktoruna gidiyor. Doktorunun göğüs kafesine bakması ve dikkatini çeken bir durum olduğundan dolayı kardiyoloji bölümüne yönlendirdi. Doktorun yönlendirmesi üzerine kardiyoloji doktora sevk edilen Müslüm 2 kalp kapakçığının birleşerek tek kalp kapakçığının olduğunu öğrendi. 

2022 yılının eylül ayında Liseyi bitirdikten sonra açık kalp ameliyatı oldu. İyi bir puanla Hemşirelik bölümünü kazanan Müslüm düzenli olarak kontrollerini yaptırıyordu. Kontrollerinin sonucunda damar genişlemesi olduğunu öğrendi. Bir gece yemek yerken ansızın bir şekilde sırtına gelen ağrıyla yere yığıldı. Belini ve bacaklarını hissetmeyerek konuşamaz hale geldi. A Acı halde kıvranarak araçla hastane yolundayken otoyolda ambulansa nakledildi. 

Gaziantep’te 3 gün yoğun bakımda kalarak hayat mücadelesi verdi. 

‘Ameliyat Olabilmem İçin Zamanla Yarışıyordum’ 

‘’İlk ameliyatımı yapan doktorla babam araştırma içerisindeydi. Çok kısa bir zaman içerisinde ameliyat olmam gerektiği için iyi bir doktor bulmamız gerekiyordu. Bir böbreğimde böbrek yetmezliği meydana geldi ve bacaklarım gün geçtikte hareket edememekten yürüyemez hale getirdi. Devletimizin sayesinde acil olarak uçak ambulansla alınıp buraya getirildim.‘’

‘Umutlarımızın Tükendiği Anda Doktorumuzu Bulduk’

Baba Mehmet Açar ‘’Çok riskli bir ameliyat olduğundan çok korkuyorduk. Ankara’dan Erzincan’dan Gaziantep’ten aramadığımız doktor kalmadı. Çok şükür ki umutlarımızın tükendiği anda riski göze alıp ameliyat edecek doktorumuzu bulduk. Sağlık Bakanlığımızın yardımıyla ambulans uçakla akşam hava alanından alınarak İstanbul’a getirildi. Zamanla yarışıyorduk gelir gelmez ameliyatı başladı.’’

Kritik Ameliyat 10 saat Sürdü 

Akşam saat 19.00’de uçak ambulanstan gelir gelmez ameliyata alınan Müslüm sabah saat 04.00 gibi ameliyattan çıktı. Baba ‘’Aynı gün ikinci ameliyatına saat 09.00 gibi alındı. Ameliyathane kapısında beklemek çok zordu. İki ameliyata da peş peşe alındığı için korkuyorduk fakat çok şükür ki ikisi de çok başarılı geçti. Genetik olarak hiçbirimizde kalp hastalığı olmadığından Müslüm bizi çok korkutmuştu Allah devletimize zeval vermesin tüm desteklerini seferber ettiler buraya gelebilmemiz için.’’ İfadelerinde bulundu.

Artık Müslüm de Sağlığına Kavuştu

Genç yaşında olmasına rağmen üst üste aynı gün 2 kalp ameliyatını başarıyla atlatan Müslüm ‘Ailemde kalp hastalığı genetik değildi bende çıkmasına çok şaşırmıştık. Hastalığımın daha da ilerlemesi beni çok korkutmuştu. Çok zor zamanlar geçirdim şu an daha iyi hissediyorum.‘’ şeklinde duygularını dile getirdi.

Prof. Dr. Mehmet Altuğ Tunçer ‘’hastamız 18 yaşından bir Aort Diseksiyonu nedeniyle Gaziantep’te ameliyat olduktan 2 sene sonra ani gelişen ayarlarda güçsüzlük ve sırt ağrısıyla tekrar hastaneye başvuruyor. Ayaklarda ciddi bir hareketsizlik böbreklerde akut böbrek yetmezliği sonucu ambulans uçakla Gaziantep’ten hastanemize geliyor. Hastanemizde çok başarılı bir şekilde ameliyatını gerçekleştirip gerekli kontrolleri yaptıktan sonra güzel ve sağlıklı bir şekilde hastamızı uğurluyoruz’’ ifadelerinde bulundu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Coral Travel Almanya’da üst düzey atamalar

Daniel Zingsheim, Dijital Gelişim Direktörü, Hicabi Ayhan Ürün Yönetimi Direktörü olarak Coral Travel Almanya ekibine katıldı. Coral Travel Group’un Orta Avrupa bölgesinden sorumlu Başkan Yardımcısı Koray Çavdır, iki yeni isimle daha da güçlenerek hedeflerine emin adımlarla ilerleyeceklerini söyledi.

 

Coral Travel Almanya yönetim ekibine iki üst düzey yönetici katıldı.

1 Eylül 2024 tarihi itibarıyla Daniel Zingsheim, Dijital Gelişim Direktörü olarak görev yapmaya başladı. Zingsheim Coral Travel Almanya bünyesinde Avrupa pazarı tur operatörlerinin IT ve dijital alandaki günlük ve stratejik gereksinimlerinin karşılanmasından; ticari faaliyetlerini sürdürmek ve geliştirmek için kullanılan IT ekosistemlerin operatif gözetim ve takibinden; dijital alandaki gelişimlerin yönetiminden ve IT partnerleri ile ilişkilerden sorumlu olacak. Gerçekleştirilen atamalarla Hicabi Ayhan da Ürün Yönetimi Direktörü olarak Coral Travel Almanya’ya katıldı. İki isim Coral Travel Almanya’nın Orta Avrupa’daki operasyonlarına da destek olacak.

Daniel Zingsheim daha önce TravelTainment GmbH ve Peakwork Ag bünyesinde çeşitli görevlerde bulundu. Hicabi Ayhan ise son olarak FTI Touristik GmbH Münih bünyesinde Türkiye ve KKTC Stratejik Destinasyon Direktörü olarak görev yaptı. 

Coral Travel Group’un Orta Avrupa (Almanya, Avusturya, İsviçre) bölgesinden sorumlu Başkan Yardımcısı Koray Çavdır, Coral Travel Almanya ailesine katılan iki yeni isimle daha da güçlenerek hedeflerine emin adımlarla ilerleyeceklerini söyledi. 

Coral Travel / Ferien Touristik markaları ile pazarda en hızlı büyüyen tur operatörlerinden biri olduklarını belirten Çavdır, 2024 yılını 687.130 turist ve 687.800 milyon euro ciroyla kapatmayı planladıklarını, orta vadede ise hedeflerinin 1 milyon turist ve 1 milyar euro ciro ile sürdürülebilir büyüme olduğunu vurguladı. Çavdır, güçlü insan kaynağı, grubun teknolojik yatırımları, ürün çeşitliliği, geniş destinasyon yelpazesi, güçlendirilmiş satış pazarlama faaliyetleri ve dağıtım ağı sayesinde bu hedeflere ulaşılacağından emin olduklarını ifade etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Gençlere 94 ülkeyle ticaret fırsatı

Genç girişimcilerin, ürettikleri ürünün ticarileşmesi, ciroya dönüşmesi noktasında zorluklar yaşadığını belirten Genç MÜSİAD Başkanı Cahit Ertemel, MÜSİAD üyesi olsun ya da olmasın, 18-30 yaş arası tüm gençlere 94 ülkeyle ticaret yapma fırsatı sunduklarını söyledi. 

Cahit Ertemel, yaptığı açıklamada, Genç MÜSİAD’ın ulusal ve uluslararası bağlantıları hakkında şu bilgileri verdi: 

BU ÇATI ALTINDA ZARAR ETMEZSİNİZ” 

“Genç MÜSİAD, gençlerin iş dünyasına yönelik talebinin olduğu her noktada var. Gençlerin iş dünyasındaki bütün pozisyonlarına cevap veren bir mekanizmayız. Henüz üniversitede okuyan girişimciye de sanayide aktif üretim yapan girişimciye de hizmet sunuyoruz. 

İş dünyasında yaptığınız bir hata, bir zarar, kar kaybına neden oluyor. Bu çatı altında böyle bir hatayı yapmıyorsunuz ve zarar etmiyorsunuz. 

GENÇLERE ULUSLARARASI BAĞLANTILAR 

Gençler uluslararası networke ulaşmada zorlanıyor. Ürettikleri ürünün ticarileşmesi, ciroya dönüşmesi noktasında zorluklar yaşıyor. Bu iki noktada MÜSİAD olarak çok güçlüyüz. 30 yılı aşkın iyi bir kurumsal hafızaya sahibiz. Bir girişimcilik merkezi açarak bu imkanları gençlere yansıtmak istedik. Ürününün prototipini yapmış genç girişimci arkadaşlarımızı Türkiye’de 81 il ve 94 ülkedeki MÜSİAD networküyle buluşturmak istiyoruz. MÜSİAD üyesi olsun ya da olmasın tüm gençleri, hiçbir karşılık beklemeden, ulusal ve uluslararası pazarlara ulaştırıyoruz.  

KOLLEKTİF GİRİŞİMCİLİK HAREKETİ 

Ticaretini artırmak isteyen, ürününü yeni pazarlara çıkarmak isteyen bütün genç girişimci arkadaşlara hizmet veriyoruz. MÜSİAD finansman, lojistik, bürokratik… tüm engelleri kaldırıyor. 

Biz, birlikte hareket etmenin çarpan etkisi yaptığını gördük. Bu yüzden kollektif girişimcilik eksenli bir hareketi ilan ettik. 18-30 yaş arası tüm genç girişimcileri bu harekete katılmaya davet ediyoruz.” 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı