Aylık arşivler: Ekim 2024

“Ege Üniversitesi Herkes İçin Sağlık Kongresi” başlıyor

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından düzenlenen “Ege Üniversitesi Herkes İçin Sağlık Kongresi” 31 Ekim – 01 Kasım 2024 tarihleri arasında EÜTF Muhiddin Erel Amfisinde gerçekleştirilecek.

 Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi öncülüğünde  “İyi Yaşamın Merkezi İzmir, Sağlıklı Yaşamın Öncüsü Ege Üniversitesi” teması ile yapılacak olan kongre farklı disiplinlerden sağlık alanında ulusal ve uluslararası platformlarda çalışmalar yürüten araştırmacıları ve akademisyenleri bir araya getirecek.

Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak’ın açılış konuşmasını yapacağı kongre, Türkiye’nin tıp eğitimindeki 70 yıllık potansiyeli, sorumluluğu ve gelecek vizyonu doğrultusunda;   Tıp, Diş Hekimliği,  Eczacılık, Edebiyat,  Eğitim, Su Ürünleri, Sağlık Bilimleri, Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık, Hemşirelik, Ziraat, Spor Bilimleri, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültelerinin iş birliği ile düzenlenecek.

Kongre kapsamında, “Fiziksel Sağlık”, “Psikososyal Sağlık”,  “Sosyal Sağlık” ana başlıklarında düzenlenecek olan oturumlarda alanlarında yetkin bilim insanları farklı konularda sunumlar yapacak. “Fiziksel Sağlık” ana başlığı altında, Yaşam İçinde Sağlığın Korunması – Sürdürülebilmesi: Gıda Güvenliği ve Beslenme; Güncel Sorunlar ve Çözümler; Çevre ve Sağlık konuları masaya yatırılırken, “Psikososyal Sağlık” teması ile Bağımlılıklar, Duygusal Sağlık konuları tartışılacak. “Sosyal Sağlık” başlıklı oturumlarda ise Yaşam Alanlarımız, Sosyal Yaşamda Değişim İhtiyacı, Herkes İçin Sağlık – Tek Sağlık konuları ele alınacak. Ayrıca kongre kapsamında farklı konularda uydu sempozyumlar ve sözel sunumlar da yapılacak. Özellikle  ‘Herkes için Sağlık Herkes için Yapay Zeka’ konferansının ilgiyle karşılanması bekleniyor.    

Onursal başkanlığını Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak’ın yaptığı bilimsel programın kongre başkanlığını ise Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Devrim Bozkurt üstleniyor. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kurtuluşun Ölümsüz Kadınları İnegöl’de Hayat Buldu

Kuvayi Milliye’nin ölümsüz kadınlarının hayatlarından kesitler sunan “Kurtuluşun Kadınları” isimli biyografik dram türündeki tiyatro gösterisi, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ve İnegöl Belediyesi kültür sanat sezonu açılış etkinlikleri kapsamında İnegöllülerle buluştu.

İnegöl Belediyesi kış sezonu kültür sanat etkinliklerinin startını 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinlikleri kapsamında düzenlenen “Kurtuluşun Kadınları” isimli tiyatro gösterisiyle verdi. Salı akşamı Beşinci Mevsim Kültür Sanat Merkezinde gerçekleştirilen biyografik dram türündeki gösteriye ilçe halkının ilgisi yoğun oldu. Birgül Yeşiloğlu Güler’in yazdığı, Metin Güler’in yönettiği ve Ecem Yüksel’in oynadığı tiyatro oyununda Kurtuluş Savaşında mücadele eden kadınların hayatlarından kesitler sahneye taşındı.

KURTULUŞUN KADIN KAHRAMANLARI İNEGÖL SAHNESİNDE HAYAT BULDU

Bu topraklar için mücadele etmiş, canını vermiş Kuvayi Milliye Kadınlarını anlatan gösteride; Çete Ayşe, Kara Fatma, Gördesli Makbule, Şerife Bacı, Nezahat Onbaşı, Halide Edip Adıvar, Halime Çavuş, Tayyar Rahmiye’nin ve daha nice Kuvay-i Milliye Kadınının hayatlarından kesitler sahnede can buldu. Sahne performansıyla büyük beğeni toplayan Ecem Yüksel, kurtuluşun kelebek kanatlı kadınlarının bu topraklar için verdikleri onurlu, yürekli mücadelenin tüyler ürperten hikayelerini başarıyla canlandırdı. Yaklaşık 70 dakika süren tarihe ışık tutan tek perdelik oyun salondaki vatandaşlar tarafından büyük bir ilgiyle izlendi.

NEFESLERİMİZ TUTULDU

Belediye Başkanı Alper Taban da beraberindeki eşi ve meclis üyeleriyle birlikte oyunu izleyenler arasında yerini aldı. Gösteri sonunda sahneye gelerek salondaki vatandaşlara hitaben kısa bir selamlama konuşması yapan Başkan Taban, izlerken nefeslerinin tutulduğu bir gösteri olduğunu ifade ederek; “Kıymetli yönetmenimiz ve değerli oyuncumuza çok teşekkür ediyorum. Tek başına dev kadroydu. Öncelikle Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun. İnşallah nice 101 yıllar olsun. Etkinliklerimize katıldığınız için sizlere çok çok teşekkür ediyorum. Bu akşam aynı zamanda kültür sanat sezonumuzun da açılışını gerçekleştirmiş olduk” dedi.

“İHTİYACIMIZ OLAN BİR VE BERABER OLMAK”

Anlatılan hayat hikayelerinin bir insan ömrü uzaklıkta olduğunu hatırlatan Başkan Taban, “Tarihini tam olarak bilmeyen bir toplumuz. Hazır, hap bilgilerle yaşıyoruz. Evet bizlere tarih bilgisi anlatılıyor, öğretiliyor belki ama bunları ne kadar özümsüyoruz ne kadar anlıyoruz? Çok uzak değil, 100 yıl… Bir insan ömrü uzaklığında olan bir tarihten bahsediyoruz. O insanlar; Şerife Bacılar, Nezahat Onbaşılar, Halide Edip’ler… Her biri bu toprakların var olması adına şehit oldu. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları, tüm şehitlerimiz ve kadın şehitlerimizi rahmetle, minnetle anıyorum. Karşılarında saygıyla eğiliyorum. Onlar o gün fedakârlık yaptılar, biz bugün huzur içerisinde bu topraklarda yaşıyoruz. Ancak bakın etrafımız ateş çemberi. Her an her şey olabilir. O füzeler bizim topraklarımıza düşse, bu anlatılan kahramanlıkları belki bu toplum gösterecek. Bu akşamki gösteri de bizlere bunu hatırlattı. Cumhuriyetimiz bize bunu hatırlatıyor. Onun için sımsıkı sarılmak lazım. İhtiyacımız olan bir ve beraber olmak. O birlikteliği başarmak. Dolayısıyla bizleri bölmek isteyen, parçalamak isteyenlere fırsat vermememiz gerektiğine canı gönülden inanıyorum. Hepimiz bu toplumun, bu ülkenin birer ferdiyiz. Hepimiz şehit olmaya, ülkemizi savunmaya da hazırız” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Aksigorta Acenteleri Barcelona’daydı

Yeni nesil sigortacılık anlayışıyla hizmet veren Aksigorta, başarılı acentelerini ödüllendirmeye devam ediyor. 2023’ün son çeyreğindeki kampanyalarda üstün başarı elde eden Aksigortalı acenteler Barcelona seyahatine hak kazandı.

 

Türkiye genelinde 3 bin 600’ü aşkın geniş acente ağıyla sigortacılık sektöründe müşteri memnuniyetini üst seviyede tutan Aksigorta, bu başarının mimarlarının emeğinin karşılığını vermeye devam ediyor. 2023 yılının son çeyrek kampanyasında üstün performans gösteren Aksigorta acenteleri, geçtiğimiz günlerde İspanya’nın en gözde şehirlerinden Barcelona’ya yapılan keyifli bir seyahat ile ödüllendirildi.

Geziye ayrıca Aksigorta Acenteler Genel Müdür Yardımcısı Osman Akkoca ve Bireysel Ürün, Teknik ve Müşteri Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Tolga Tezbaşaran katıldı.

 

Düzenlenen kampanyaların acenteleri için oldukça önemli olduğunun altını çizen Aksigorta Genel Müdür Yardımcısı Osman Akkoca, “Acentelerimizle uzun soluklu bir ilişki içindeyiz. Geliştirdiğimiz ürün ve hizmetlerimizi acentelerimizin deneyimlerine odaklanarak hayata geçiriyoruz. Acentelerimizle sık sık bir araya geliyor ve her türlü karşılıklı etkileşim içinde çalışıyoruz. Onları sadece paydaş olarak görmüyor, her an iş birliği içinde olduğumuz önemli bir güç olarak görüyoruz. En büyük stratejimiz hep birlikte daha güçlü ve başarılı olmaktan geçiyor. Bu büyük aile, Türkiye’deki sigortacılık sektörünün ‘Bambaşka’ bir seviyeye çıkması adına büyük bir gayretle çalışıyor. Bizler de bu ailenin ortaya koyduğu başarıları daima desteklemeye devam edeceğiz” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

EÜ Merkez Kütüphanesinde “Cumhuriyet ve Atatürk Günleri Kitap Sergisi” açıldı

Ege Üniversitesi (EÜ) Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı tarafından “Cumhuriyet ve Atatürk Günleri” kapsamında kitap sergisi açıldı. EÜ Merkez Kütüphanesinde açılan sergide Atatürk’ü ve Cumhuriyet’i anlatan kitaplar yer aldı. 

Cumhuriyetin kuruluşunun 101’inci yılı ve Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete irtihalinin 86’ncı yıl dönümü dolayısıyla Ege Üniversitesinde geleneksel olarak düzenlenen “Cumhuriyet ve Atatürk Günleri” kapsamında hazırlanan etkinlikler devam ediyor. Program kapsamında Atatürk’ü ve Cumhuriyet’i anlatan kitapların yer aldığı sergi EÜ Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığında açıldı. Sergide Atatürk ve Cumhuriyet ile ilgili yerli ve yabancı yazarlar tarafından yazılmış birçok eser yer alıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kartepe’de Doğukan Manço ile Cumhuriyet Bayramı Coşkusu

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 101. Yıl etkinlikleri kapsamında Kartepe’de fener alayı ve Cumhuriyet konseri düzenlendi.

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 101. Yılı dolayısıyla düzenlenen fener alayı geniş katılımla yapıldı. Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman, öncülüğünde Ertuğrulgazi Mahallesi muhtarlık binası önünden başlayan fener alayı açık hava sinema alanında son buldu.

 

GENİŞ KATILIM

Başkan Kocaman’ın öncülüğünde düzenlenen fener alayına belediye başkan yardımcıları, meclis üyeleri, siyasi parti temsilcileri, muhtarlar, birim müdürleri, STK’lar ve Kartepeli vatandaşlar katıldı. Fener alayı yürüyüşünde marşlar büyük bir coşkuyla hep bir ağızdan söylendi.

 

İLELEBET MUHAFAZA VE MÜDAFAA EDECEĞİZ

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı fener alayı yürüyüşü sonunda Ertuğrulgazi Mahallesi açık hava sinema alanında Kartepelilere seslenen Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman, “Cumhuriyetimizi nice mücadele ve zorluklarla bugünlere getirdik. Bizi birbirimize düşürmek için her türlü oyun oynanmaya devam ediyor. Birkaç gün önce Ankara’da TUSAŞ’a saldırı oldu. Oraya yapılan saldırı sadece TUSAŞ’a değil, bizim birlik ve beraberliğimize yapılan saldırıdır. Bu saldırılar, oyunlar Türk Milletini yıldırmaz, aksine daha da güçlendirir. Biz bir olur, beraber olursak her türlü güçlüğün üstesinden gelebilecek bir milletiz. Sahip olduğumuz güç damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur. Ayrışmadan, ötekileşmeden bizi biz yapan Cumhuriyet, vatan, millet, bayrak gibi milli değerlerimizin etrafında birleşerek, dimdik durarak atalarımızdan miras, onların kanıyla kurulmuş bu Cumhuriyeti ilelebet muhafaza ve müdafaa edeceğiz. Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun. Bu Cumhuriyeti kazanmamızda rahmeti rahmana kavuşan başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere silah arkadaşlarını, şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyorum” açıklamasında bulundu.

 

BÜYÜK İLGİYLE İZLENDİ

Başkan Kocaman’ın konuşması sonrasında sahneye gelen Doğukan Manço ve Kartepe Gençlik Korosu’nun marşlarla ve Barış Manço şarkıları ile dolu performansı büyük ilgiyle izlendi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

QNB Leasing ve ESCON Enerji İş Birliği Protokolü İmzaladı

QNB Leasing ile ESCON Enerji arasında, enerji verimliliği, enerji dönüşümü ve enerji geri kazanımı projelerinin kurulumu ve finansmanı çerçevesinde iş birliği protokolü imzalandı. 

QNB Leasing ile ESCON Enerji arasında tüm işletmelerin enerji maliyetlerini ve emisyonlarını düşürecek bir protokol imzalandı. QNB Bank A.Ş. Kristal Kulede gerçekleşen imza törenine QNB Leasing Genel Müdürü Osman Taş ve ESCON Enerji CEO’su Onur Ünlü katıldı.

 

PROTOKOL İMZALANDI

 

İmzalanan protokol kapsamında belirlenen özel koşullar çerçevesinde gereken desteği sunacaklarını aktaran QNB Leasing Genel Müdürü Osman Taş, “QNB Leasing olarak yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği projeleri için gerekli olan tüm ekipman yatırımlarını finanse etmekteyiz. Bugüne kadar 500 MW civarında yenilenebilir enerji yatırımının yanında bir çok enerji verimliliği ve su yönetimi projesine destek verdik. Sürdürülebilirlik ve iklim değişikliğinin önemini göz önünde bulundurduğumuzda, önümüzdeki yıllarda enerji sektöründe yenilenebilir enerji kaynakları ve enerji verimliliği en önemli gündem maddemiz olmaya devam edecek. AB düzenlemelerine paralel olarak, sera gazı azaltımını sağlayan ve çevreyi koruyan yatırımları önceliklendiriyoruz. Enerji verimliliği, enerji dönüşümü ve enerji geri kazanımı projelerinin finansmanını yapmak adına gerçekleştirdiğimiz bu iş birliğinin başta işletmeler ve ülkemiz adına hayırlı olmasını diliyoruz.” şeklinde konuştu. 

Türkiye’nin ilk ve tek global enerji hizmet şirketi olarak enerji verimliliği dönüşümü ve enerjinin yenilenebilir enerji kaynaklarından tedariki sürecinde tek noktadan hizmet sunduklarını belirten ESCON Enerji CEO’su Onur Ünlü ise şunları söyledi; “İşletmeler, enerji projelerini hayata geçirirken finansman sorunlarıyla karşılaşabiliyor. Oysaki Enerji Performans Sözleşmeleri (EPS) ile sermayelerine dokunmadan, kredi kullanmadan yani sıfır bütçe ile enerji verimliliği projelerini gerçekleştirebilmeleri mümkün. Türkiye’nin en fazla EPS gerçekleştiren şirketi olarak bu alanda işletmelere önemli katkılar sağlıyoruz. Şimdi de EPS projelerinin finansmanını kolaylaştırmak amacıyla QNB Leasing ile imzaladığımız protokolle daha fazla projenin önünü açacak, performans garantili çözümlerimizle işletmelerin yeşil dönüşüm süreçlerine destek olacağız. Ayrıca EPS’nin ülkemizde yaygınlaşması ve 2024-2030 Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı doğrultusunda hedeflenen 100 milyon ton emisyon azaltımı hedefine katkıda bulunmak için de çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Prof. Dr. Öven “Meme Kanseri Tek Bir Hastalık Gibi Görünerek Tedavi Edilmez”

Tüm dünyada kadın sağlığını tehdit eden hastalıkların başında gelen meme kanseri konusunda farkındalık yaratmak için her anlamda çalışmalar sürdürülüyor. Bugün gelinen noktada meme kanserinin her evrede tedavi şansı bulunan bir kanser türü olduğunun altını çizen Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Bala Başak Öven, “Ancak meme kanserinin her evrede farklı tedavisi vardır.  Dolayısıyla meme kanserini tek bir hastalık olarak kabul etmemek gerekir” dedi. 

Her 6 kadından birinin hayat boyu meme kanseriyle karşılaşma ihtimali bulunuyor. İstatistiklere göre de meme kanserinin sıklığındaki artışta tanı imkanlarının artmasına bağlayan Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Bala Başak Öven, “Hem bu konudaki bilincin artması hem de meme kanseri tarama yöntemlerinin standart hale gelmesi rakamların bu boyuta ulaşmasında etkili oldu” dedi. 

“KADIN FARKINDA OLMAZSA TANI DA GECİKİR TEDAVİ DE BAŞARIYA ULAŞAMAZ”

Meme kanseri tedavisinde özellikle son yıllarda çok önemli gelişmeler olmakla birlikte tedavinin başarıya ulaşmasında birçok faktörün bir arada bulunması gerektiğini hatırlatan Prof. Dr. Öven, konuyla ilgili şu bilgileri verdi; “Öncelikle kadının memesinin farkında olması gerekli. Çünkü hem erken tanının sağlanması hem de tedavinin de başarıya ulaşmasında kadının farkındalığı çok önemli. Tarama yöntemlerini zamanında uygulamalı. Olası bir tanı durumunda da hekimiyle birlikte hareket etmeyi bilmeli. Meme kanseri artık kronik bir hastalık haline geldi. Dolayısıyla kadın ömür boyu bir tıbbi onkolog tarafından takip edilmeli. Ülkemiz tedavideki gelişmelerin uygulanması açısından oldukça şanslı. Dünyadaki bütün yenilikleri takip edip bütün ilaçlara uygun zamanda ulaşabiliyoruz ve dünyada kullanılan her ilacı da ülkemizde kullanabiliyoruz. Sonuçta önemli olan doğru zamanda tanının alınabilmesi.”

“MEME KANSERİ TEDAVİSİNDE MOLEKÜLER SINIFLAMA DA ÖNEMLİ”

Meme kanserinin tedavisinde hastalığın hangi evrede olduğunun önemine dikkat çeken Prof. Dr. Bala Başak Öven, “hem tümörün boyutu hem de yaygınlığı önemli. Örneğin boyut arttıkça meme kanserinin sıçrama ihtimalinin daha fazla olduğunu biliyoruz” dedi. Bununla birlikte tedavide moleküler sınıflamanın en az evre kadar önemli olduğuna işaret eden Prof. Dr. Öven, sözlerine şöyle devam etti: “Çünkü meme kanserinin tümörlerinin tedavileri birbirinden farklıdır. Örneğin hormon pozitif meme kanseri hastalarında vücuttaki östrojeni baskılayan ağızdan alınan ilaçla da tedavi olabiliyorlar. Özellikle erken yakalanan hormon pozitif meme kanseri hastalarında cerrahi sonrasında kemoterapiye gerek kalmadan sadece ağızdan alınan hormonoterapilerle izlenebiliyor. Bunun yanında hormonların negatif olduğu ve “triple negatif” olarak tanımladığımız hasta grubunda ise hastalık çok erken bile yakalansa tümörün boyutu de ne kadar küçük olursa olsun mutlaka kemoterapiyi tercih ediyoruz. Yine patoloji sonucu ile tespit edilen HER2 pozitif belirteçlerinin varlığı da hastalığın daha agresif seyredeceğinin göstergesidir ve buna yönelik akıllı ilaçlar kullanılır. Dolayısıyla sadece evre değil patolojide çıkan nihai sonuca göre meme tümörü sınıflandırılarak farklı tedaviler uygulanır.”

MEME KANSERİ HER EVREDE TEDAVİ ŞANSI OLAN BİR KANSER TÜRÜ 

Bugün gelinen noktada meme kanserinin her evrede tedavi şansı bulunan bir kanser türü olduğunun altını çizen Prof. Dr. Bala Başak Öven, “Meme kanserinin her evrede farklı tedavisi vardır. Yani meme kanserini tek bir hastalık olarak kabul etmemek gerekir. Her alt tipinin tedavisi farklı şekilde sürdürüldüğü için her alt tipinin ayrı bir hastalık olarak düşünülmesi gerekir. Damardan kullanılan akıllı ilaçlar, özellikle sıçramalı türlerinde kemoterapi kullanılmasına gerek kalmadan hastaların uzun yıllar takibini sağlayabildiğimiz akıllı ilaçlar gibi seçeneklerimiz gün geçtikçe artıyor.” Diye konuştu. 

“MEME KANSERİNDE UZUN SAĞ KALIMLAR MÜMKÜN”

Meme kanserinde hastanın durumuna göre günümüzde kullanılan tedavi seçenekleriyle birlikte artık uzun sağ kalımların mümkün olabildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Öven, sözlerine şöyle devam etti:  “Bugün artık erken evre ve ameliyat olan hastalarda bile kullandığımız akıllı ilaçlar var. Ağızdan kullanılan Hormonoterapiler ile beraber kullanan akıllı ilaçlarla hastalıklarda sıçramalı olsa bile uzun sağ kalımlar elde etmek mümkün. Yine ameliyat olan erken evre hastalarda da tekrar etme ihtimalini daha fazla azaltmak mümkün. Bununla birlikte artık tüm meme kanseri hastalarında genetik inceleme yapılabiliyor. BRCA1 ve BRCA 2 olarak tanımladığımız mutasyonlar kandan bakılan testle tespit edilebiliyor. Bu markırların varlığı ailede genetik yatkınlığı belirlemenin yanında aynı zamanda bu hastalara uygun tedavi seçeneklerini belirlemede de yol gösterici oluyor Bir başta yeni yaklaşım da üçlü negatif denilen gruptaki hastalar için geçerli. Bu grupta da hem lokal hastalıkta ameliyat öncesi hem de sıçramaları hastalıkta kemoterapi ile beraber immünoterapi tedavileri kullanılabiliyor. Immünoterapi tedavisi özellikle üçlü negatif grupta artık günlük pratikte kullanıyoruz. Dolayısıyla hastalarda uzun sağ kalım mümkün olabiliyor.”

METASTAZ RİSKİ TÜMÖRÜN TİPİNE GÖRE DEĞİŞİYOR

Meme kanserinde hastalığın metastaz yapıp yapmayacağını belirleyen en önemli noktalardan birinin tümörün tipi olduğunu anlatan Prof. Dr. Öven, “Triple Negatif grupta metastaz riskinin daha yüksek olduğunu ancak hormon pozitif hastalarda bu riskin daha düşük olduğunu biliyoruz. Ancak bu konuda yelpaze çok geniş. Aslında genel olarak bakıldığında meme kanseri artık kronik bir hastalık gibi takip edilir noktaya ulaşmış durumda. Önemli olan özellikle ailesinde meme, prostat, pankreas kanseri olanlarda genetik yatkınlığa sebep olan genlerde bozukluk olabiliyor. Bu kişilere mutlaka tarama öneriyoruz.”

“40 YAŞINDAN SONRA TÜM KADINLAR YILDA BİR MAMOGRAFİ ÇEKTİRMELİ”

Meme kanserinin erken teşhisi ve dolayısıyla başarılı tedavisinde tarama yöntemlerinin önemine işaret eden Prof. Dr. Bala Başak Öven, 40 yaşından sonra her kadının yılda bir mamografi çektirmesi gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Öven, bu konuda bazı istisnaların da olduğunun altını çizerek şu bilgileri verdi: “Ailesinde meme kanseri öyküsü olanların bu konuda dikkatini artırması gerekiyor. Bu kişiler de öncelikle kendi kendine muayeneyi alışkanlık haline getirmeli. Ele gelen küçük bir şişlik ya da iyileşmeyen ağrısız bir kitle durumunda da mutlaka doktora başvurmalı. Bunun yanında erken yaşlarda meme kanserini tespit etmek için mamografi tek başına yeterle olmayabileceği için genetik riski bulunan kadınlara aynı zamanda meme MR’ı önerebiliriz. Meme ultrasonu standart bir tarama yöntemi değil ama mamografide bazen genç memeler çok yoğun oluyor ayırt edilemeyebiliyor. Bu durumda ultrason ve mamografi genelde birlikte kullanılıyor. Risk artışı olan bu grupta ise birinci derece yakınına meme kanseri tanısın konduğu yaşta ya da o yaştan önce başlamalı. Örneğin annesine tanı 30 yaşında konmuşsa kendisi de bu yaşlarda ya da 25 yaşlarında takip ve kontrollere başvurmalı.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Öğrenciler karakalem sanatıyla buluştu

Ege Üniversitesinde gerçekleştirilen “Cumhuriyet ve Atatürk Günleri” kapsamında Emel Akın Meslek Yüksekokulu tarafından “Atatürk Ve Cumhuriyet Konulu Karakalem Sanatı” etkinliği gerçekleştirildi.

Bornova Gençlik Merkezinde gerçekleştirilen etkinlik, sanatsever öğrenci ve akademisyenleri bir araya getirdi. Düzenlenen etkinlikte Emel Akın Meslek Yüksekokulu Arş. Gör.  Esra Yarar, katılım sağlayan kursiyerlere karakalem sanatı hakkında bilgiler aktarıp, Atatürk portrelerini karakalem tekniğiyle çizme konusunda eğitim verdi. Katılımcılar kendileri seçtikleri Atatürk portrelerini karakalem tekniğiyle, ışık gölge ve tarama gibi teknikleri kullanarak çalıştılar.

“Öğrencilerimiz sanatla iç içe”

Etkinlik hakkında bilgi veren Arş. Gör. Esra Yarar, “Atatürk’ün değerlerini yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak, üniversitemizin en önemli görevlerinden biri. Bu tür etkinliklerle öğrencilerimizin sanatla iç içe olmalarını ve öğrencilerimizin, Atatürk’ü daha yakından tanımalarını amaçlıyoruz. Etkinliklerin düzenlenmesinde bizlere fırsat sunan Rektörümüz Prof. Dr. Necdet Budak’a teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

“Sanatsal yeteneklerimizi geliştirdik”

Atölye katılımcılardan Nurullah Sevinç ise, “Atatürk’ü çizmek bizim için çok anlamlıydı. Bu etkinlik sayesinde hem sanatsal yeteneklerimizi geliştirdik hem de büyük önderimize olan saygımızı ifade etme fırsatı bulduk” dedi.

Çizilen karakalem çalışmaları, geleneksel mumlama batik teknikleriyle renklendirilerek, EÜ Prof. Dr. Yusuf Vardar MÖTBE Kültür Merkezinde düzenlenecek sergi ile sanatseverlere sunulacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

National Geographic NOW Seç-İzle Servisinin Kasım Ayı Teması ‘Arabalar’…

Nefes kesen yapımların ve soluksuz izlenen belgesellerin yer aldığı, National Geographic’in zengin arşivini her ay meraklılarıyla buluşturan National Geographic NOW seç-izle servisinin Kasım ayı teması ‘Arabalar’…

Tüm dünyada fabrikalarda üretilen gösterişli modellerden, banliyö garajlarında yeniden hayata döndürülmüş eski çürümüş klasiklere kadar bir ihtiyaçtan koleksiyonerliğe giden birbirinden farklı hikayeleri anlatan “Arabalar” temalı en beğenilen belgeseller ve en dikkat çekici bölümler Kasım ayı boyunca National Geographic NOW’da!

National Geographic NOW ile National Geographic’in zengin içerik arşivine TOD, KabloTV ve KabloWebTV platformları üzerinden erişebilirsiniz.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Torbalı’da Cumhuriyetin 101. yılı coşkuyla kutlandı

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Torbalı’da coşkuyla kutlandı. Torbalı Belediyesi tarafından Cumhuriyetin ilan edilişinin 101. yılında düzenlenen programlarda birbirinden önemli etkinliklere imza atıldı. Torbalı Belediyesi, etkinlikler kapsamında “Cumhuriyet Her Yerde Kültür Sanat Yarışmaları” düzenledi. Fotoğraf, resim, öykü, mektup ve şiir kategorilerinde gerçekleşen yarışmalarda dereceye girenler, önemli ödüllerin sahibi olacak. Kültürel etkinliklerin yanı sıra sportif faaliyetler de düzenleyen Torbalı Belediyesi, “Ayak Tenisi Turnuvası” ile Cumhuriyet Bayramı’na renk kattı. 16 takımla gerçekleştirilen ayak tenisi turnuvasında zafere Arda Pazarcı-Bilal Badan ikilisi ulaştı. Ayak Tenisi Turnuvası’nın yanı sıra basketbol maçında Torbalı Belediyesi ile Altınay Spor Kulübü karşı karşıya geldi. Cumhuriyetin 101. yıl dönümü onuruna oynanan basketbol müsabakasında kazanan ise dostluk oldu.

CUMHURİYET BAYRAMI KUTLAMALARINDA MUHTEŞEM SON

Torbalı’ya yakışır bir şekilde Cumhuriyet coşkusunu yaşatan Torbalı Belediyesi, 19:23’te fener alayı düzenledi. Ertuğrul Mahallesi dört yol mevkiinde başlayan fener alayına Torbalı Belediye Başkanı Övünç Demir’in yanı sıra CHP Torbalı İlçe Başkanı Şengül Babacan, meclis üyeleri, STK temsilcileri ve binlerce vatandaş katıldı. Şarkılar ve marşlar ile ilçe merkezini turlayan fener alayı kortejine, katılamayan ilçe sakinleri ise evlerinin balkonlarından eşlik etti. Kutlama programlarının finalinde ise Ersay Üner konseri düzenlendi. Saat 20:30’da başlayan konserde ünlü sanatçı, Cumhuriyet Bayramı’nda en sevilen şarkılarını ilçe sakinleri için seslendirdi. Binlerce vatandaşın katılım gösterdiği konser, renkli görüntülere sahne oldu. 

DEMİR: “CUMHURİYETİN SONSUZA DEK YAŞAMASI İÇİN BİZ VARIZ”

Dün akşam düzenlenen muhteşem konserde ilçe sakinlerinin Cumhuriyet Bayramını kutlayan Torbalı Belediye Başkanı Övünç Demir, yaptığı açıklamada “Cumhuriyet kenti Torbalım,  bu akşam da ne kadar güzelsin.  Bugün 29 Ekim, 101 yıl önce bugün Kurtuluş Savaşı Cumhuriyetle taçlandı. Bugün yıkılmayacak Cumhuriyetimiz çağlara mührünü vurdu. 101 yıl önce bugün ecdadımızın kaybedecek tek bir varlığı vardı. Hürriyeti “Bağımsızlık benim tek karakterimdir” diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün izinde; Top yoksa tüfekle, tüfek yoksa bedeniyle bu vatana kendini siper edenler,  bizlere Cumhuriyeti armağan ettiler. Anafartalar’da, Conkbayırı’nda, Çanakkale’de, Sakarya’da “hatt-ı müdafaa yoktur” sath-ı müdafaa vardır” diyenler; şimdi burada. Ay yıldızlı şanlı bayrağımız altında; Cumhuriyetin sonsuza dek yaşaması için biz varız.  Şunu herkes bilsin ki;  Torbalı emin ellerde. Yutkunarak Cumhuriyet diyenlerin değil, yutkunarak Mustafa Kemal Atatürk diyenlerin değil, avazı çıktığı kadar “Yaşasın Cumhuriyet, Yaşasın Mustafa Kemal Atatürk” diyenlerin elinde.  Gecesini gündüzüne katıp kentimiz için çalışan Cumhuriyet ve Atatürk sevdalısı yüzlerce yol arkadaşımla birlikte çalıştıkça dinleniyoruz.  Bizler asla yorulmayız. Çünkü bir çift mavi gözün ışığında çalışanlar asla yorulmazlar.  Bu coşku ve güvenle nice bayramları beraber kutlayacak; şehitlerimizi yad edecek, tarihimizle gururlanacağız. Yaşasın Cumhuriyet” ifadelerini kullandı. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı