Aylık arşivler: Kasım 2024

Çocuğunuz Ateşli Havale Geçiriyorsa…

Küçük çocuğu olan anne ve babalar, beyne zarar vereceği düşüncesiyle yüksek ateş ve ateşli havalelerde büyük korku yaşıyorlar. 5 yaşından küçük çocuklarda görülen nöbetlere titreme ve kasılma gibi durumların eşlik etmesi yaşanan endişeleri daha da artırıyor. Aslında, korkulanın aksine, havaleler çocukta bilişsel zarara yol açmıyor. Bu nöbetler sırasında ailenin bilinçli davranması gerektiğine dikkat çeken Acıbadem Altunizade Hastanesi Çocuk Nörolojisi Uzmanı Doç. Dr. Hepsen Mine Serin “Aileler için çok korkutucu bir görüntü olmakla beraber, ateşli nöbetler iyi huylu nöbetlerdir ve 1-2 dakika gibi kısa sürede sonlandıkları için beyne zarar vermezler. Ateşli nöbetlere bağlı bilişsel gerilik, akademik performansta düşme, davranış sorunları gibi kalıcı etkilenmeler görmeyiz. Ancak 30 dakikayı aşan nöbetler beyinde hasarlanmaya neden olabilir” diyor.

Her 3 çocuktan 1’inde ilk belirti nöbet oluyor!

Ateşli nöbetler, tıptaki adıyla “febril konvülsiyon” bebek ve küçük çocuklarda en sık görülen nörolojik hastalıkların başında geliyor. Bu nöbetler altı ay ila 5 yaş arasındaki çocuklarda beyin enfeksiyonu, zehirlenme, kafa travması gibi tanımlanmış bir neden olmadan ateşle birlikte ve genellikle ateşin ilk gününde ortaya çıkıyor. Çocukların üçte birinde hastalığın ilk belirtisi nöbet oluyor ve ateşin yüksekliği ancak hastanede saptanabiliyor. 

Genellikle ilk 2 yaşta ortaya çıkıyor

Yaşa bağımlı olan ateşli nöbetler, 5 yaşından küçük çocukların yüzde 2 ila 4’ünde ve sıklıkla erkek çocuklarda görülüyor. Ülkemizde yapılan bir çalışma; havale görülme oranının yüzde 3,3 olduğunu gösteriyor. Ateşli nöbetler çocukların yüzde 50’sinde ilk 2 yaşta; bununla beraber en sık 18-24 ay arasında ortaya çıkıyor. Ateşli nöbetlerin küçük yaşlarda görülmesinin sebebi, bağışıklık sisteminin gelişme sürecinde olduğu için enfeksiyon gelişmesinin daha kolay olmasıyla açıklanıyor.

Ailede varsa havale riski artıyor

Peki neden bazı çocuklarda havale görülüyor? Bunun en önemli nedenini genetik yatkınlık oluşturuyor, ilk ve tekrarlayan ateşli nöbette aile öyküsünün olması risk faktörü sayılıyor. Ateşli nöbet geçiren çocukların yüzde 25 ila 40’ının ailesinde ateşli nöbet geçiren başka kişiler bulunuyor. Hatta ailede ateşli nöbet geçiren kişi sayısı ne kadar çoksa çocukların ateşli nöbet geçirme riski de o kadar artıyor. Yüksek ateş, viral enfeksiyonlar, yakın zamanda aşı yapılması da yine bu tabloya yol açan risk faktörleri arasında yer alıyor. 

Boş bakıyor veya gözlerini bir noktaya dikiyorsa…   

Ateşli nöbetler en sık boş bakma, tüm vücutta gevşeme, gözleri bir noktaya dikme şeklinde gözlemleniyor. Bazen nöbetler tüm vücutta veya tek tarafta kol ve bacakta kasılma veya titreme şeklinde ortaya çıkabiliyor. Havalelerdeki ateş faktörünün rolüne değinen Çocuk Nörolojisi Uzmanı Doç. Dr. Hepsen Mine Serin “Nöbet genellikle ateş hızla yükseldiğinde görülse de, esas tetikleyici ateşin derecesi oluyor. Ölçülen ateş çoğunlukla 39 derecenin üstündedir. Her 4 çocuktan 1’inde ateş 38-39 derece arasında görülüyor. Nadiren 38 derecenin altındaki vakalarda ateşli nöbet görebiliyoruz. Çocuk ateşi fark edilmeden de nöbet geçirebiliyor ve hastanede ateşi yüksek saptanabiliyor” diyor.

Tedavide amaç nöbetin tekrarlamasını önlemek

Ateşli nöbetlerin tedavisinde temel amacın nöbet tekrarını önlemek olduğuna işaret eden Çocuk Nörolojisi Uzmanı Doç. Dr. Hepsen Mine Serin “Koruyucu tedavi ve uzun dönem tedavi gibi farklı tedavi alternatifleri mevcut. Seçilecek tedavi programına çocuğun durumuna göre karar veriliyor. Ateşli nöbeti önceden tahmin etmek ya da önlemek mümkün olmasa bile bir defa nöbet geçiren çocuğun ateşlendiği dönemlerde ateşini yakın takip ederek kontrol altına almak önem taşıyor” diyor.

Nöbet sırasında dikkat etmeniz gereken 8 önemli kural!

Çocuk Nörolojisi Uzmanı Doç. Dr. Hepsen Mine Serin, çocuk evde nöbet geçirirse doğru müdahale edebilmek için öncelikle sakin kalmanın önemini vurgulayarak, nöbet sırasında anne ve babaların dikkat etmeleri gereken kuralları şöyle sıralıyor:

  • Nöbet sırasında, kendine zarar vermeyecek bir alanda kıyafetlerini çıkarın.
  • Hareketlerini durdurmaya çalışmayın. Nöbet aktivitesi beyinde sonlanıncaya kadar hareketler devam eder, tutmakla durmaz.
  • Rahat soluk alabilmesi için sol yana doğru yatırıp, başını hafif geri pozisyona getirin.
  • Ağzını açmaya zorlamayın, parmak ya da kaşık sokmayın. Bu hareketiniz hem parmağınızda hem de çocuğun ağız içinde yaralanmaya neden olur.
  • İlaç içirmeye çalışmayın. İlaç solunum yoluna kaçar ve çocuğun oksijensiz kalmasına yol açar.
  • Sarsmayın ve üzerine su dökmeyin. Bu davranışlar nöbeti durduramaz ve çocuğa zarar verir.
  • Nöbetin süresini takip edin. Mümkünse nöbeti cep telefonu kamerasıyla  kaydedin.
  • Nöbet durduktan sonra en yakın sağlık kuruluşuna başvurun.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Prime Video’nun Başarılı Dizisi Jack Ryan Film Olarak Geri Dönüyor

John Krasinski’nin başrolünde yer aldığı Tom Clancy’s Jack Ryan dizisi, yakaladığı başarının ardından yeni bir filmle dönüş yapıyor. Filmin kadrosunda, dizide Krasinski ile birlikte rol alan Wendell Pierce da yer alıyor. Ayrıca, dizinin yıldızı Michael Kelly’nin de filmde rol alması için görüşmeler devam ediyor.

 

Dizinin ikinci sezonunda yürütücü yapımcı ve yönetmen olarak görev alan Andrew Bernstein, filmin yönetmenliğini üstleniyor. Filmin senaryosunda ise dizinin dördüncü sezonunda ortak yürütücü yapımcı ve yazar olarak görev yapan Aaron Rabin’in imzası bulunuyor. Filmin yapımcılığını Sunday Night aracılığıyla John Krasinski ve Allyson Seeger ile Andrew Form üstleniyor. Paramount Pictures ve Skydance iş birliğiyle üretilen filmin yürütücü yapımcılığını Skydance’den David Ellison ve Dana Goldberg, John Kelly ve Carlton Cuse ile üstleniyor.

 

Film, John Krasinski’nin başrolünde yer aldığı, Amazon MGM Studios, Paramount Television ve Skydance’in başyapıt serisi Jack Ryan‘ın bir uzantısı olacak. Dizinin dördüncü ve final sezonunun son iki bölümünün yayınlanmasının ardından Jack Ryan, Nielsen verilerine göre 1,15 milyar dakika izlenme süresine ulaştı. Dizi, dört sezon boyunca Prime Video’nun dünya genelinde en çok izlenen ilk üç dizisi arasında yer aldı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

“Çocuklara Kitap Söyleşileri”nde konu: Cumhuriyet’in değerleri

Nilüfer Belediyesi’nin “Çocuklara Kitap Söyleşileri” etkinliğinde konuşan eğitmen ve yazar Çiğdem Sezer, “Yüz Yaşında Bir Çınar” adlı kitabı üzerinden ilkokul öğrencilerine Cumhuriyet’in değerlerini anlattı.

Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü’nün çocukları kitap okumaya teşvik etmek amacıyla düzenlediği “Çocuklara Kitap Söyleşileri”ne, eğitmen ve yazar Çiğdem Sezer katıldı. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen söyleşide Sezer, “Yüz Yaşında Bir Çınar” isimli kitabını merkeze alarak Cumhuriyet’in önemini ve değerlerini çocuklarla paylaştı.

Uğur Mumcu Sahnesi ve Eşref Ergin İlkokulu’nda iki oturum şeklinde düzenlenen söyleşilerde, toplam 6 okuldan 400’e yakın 3’üncü ve 4’üncü sınıf öğrencisi yer aldı. İlk oturumda Ali Karasu İlkokulu, Ahmet Uyar İlkokulu, Canaydın İlkokulu, Demirci İlkokulu ve Görükle Hazinedaroğlu Özkan İlkokulu öğrencileriyle buluşan Sezer, ikinci oturumda ‘Gezici Kütüphane’ etkinlikleri kapsamında Eşref Ergin İlkokulu’ndaki çocuklarla bir araya geldi.

Çocuklara “Yapmaktan mutlu olduğunuz işi yapın” tavsiyesinde bulunan Sezer, kitabını yazma amacını şöyle açıkladı: “Her Türk vatandaşı gibi ben de, Cumhuriyet’e borçluyum. Öğretmenlik yaptım, çocuklar yetiştirdim, şimdi de torunlarımı yetiştiriyorum. Cumhuriyet’e olan borcumu en iyi bildiğim şeyle, yazarak ödemek istedim. Bu nedenle Cumhuriyet’in hikayesini çocuklara şiirlerle anlatmak için bu kitabı kaleme aldım.”

Cumhuriyet’i öğrencilere özgün bir bakış açısıyla anlatan Sezer, “Cumhuriyet; çocukların özgürce şarkılar söyleyip okula gidebilmesi, kadınların sahneye çıkabilmesi, gökte uçaklar yerine uçurtmaların uçmasıdır. Bu özgürlükleri Atatürk ve silah arkadaşlarının kurduğu Cumhuriyet’e borçluyuz” dedi. Yazar, Cumhuriyet’i köklü bir çınara benzeterek, çocukları da bu ağacın yaprakları olarak nitelendirdi.
Etkinlik sonunda “Yüz Yaşında Bir Çınar” kitabını imzalayan Çiğdem Sezer, çocukların sorularını da yanıtladı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Cumhuriyet Coşkusu AKM’de Yankılandı: İlyun Bürkev’den Unutulmaz Bir Performans

Türkiye’nin genç ve yetenekli piyanisti İlyun Bürkev, Şef İbrahim Yazıcı yönetiminde ve Pera Filarmoni Orkestrası eşliğinde 30 Ekim Çarşamba günü, Cumhuriyet coşkusuyla, Atatürk Kültür Merkezi’nde dinleyicileri ile buluştu.  L.V. Beethoven’in Prometheus üvertürü, W. A. Mozart’ın No 41 Jüpiter senfonisi ve Saint Saëns 2. Piyano Konçertosu’nun icra edildiği konserde İlyun Bürkev, Şef İbrahim Yazıcı ve Pera Filarmoni Orkestrası tüm salon tarafından coşkuyla ve ayakta alkışlandı. Yoğun alkış karşısında İlyun Bürkev, bis parçası olarak Listz’in Macar rapsodisini seslendirdi.

 

Yurtiçinde ve yurtdışında elde ettiği başarılarla ve ödülleriyle adından çokça söz ettiren genç yetenek İlyun Bürkev, Şef İbrahim Yazıcı yönetiminde, Pera Filarmoni Orkestrası eşliğinde AKM Türk Telekom Opera Salonu sahnesinde önceki akşam muhteşem bir konsere imza attı. 30 Ekim Çarşamba akşamı gerçekleştirilen konserde Bürkev, Saint-Seans’ın 2 Nolu piyano konçertosunu icra etti. Şef İbrahim Yazıcı yönetimindeki Pera Filarmoni orkestrası konserde ayrıca L.V. Beethoven’in Prometheus üvertürü ile W. A. Mozart’ın No 41 Jüpiter senfonisini seslendirdi.

 

İlyun Bürkev, AKM’de gerçekleştirilen konseri için “Cumhuriyetin 101. yılında yeniden Atatürk Kültür Merkezi’nde olmak ve bu harika atmosferde sanatseverlerle buluşmak gurur verici. Bu akşam Cumhuriyet coşkusuyla ve dinleyicilerin yoğun ilgisiyle gerçekleştirdiğimiz bu konser benim için de unutulmaz olacak” dedi. Bürkev ayrıca şef İbrahim Yazıcı’ya, kendisine eşlik eden Pera Filarmoni Orkestrası’na, dinleyiciler arasında yer alan hocası devlet sanatçımız Gülsin Onay’a ve salonu dolduran tüm dinleyicilere teşekkür etti. Gülsin Onay İnstagram’da yaptığı açıklamada konserle ilgili duygularını şöyle paylaştı:“İlyun Bürkev’in sergilediği performans gerçekten kelimelerin ötesindeydi. Genç yeteneğimize ‘veliahtım’ demem boşuna değil, sahnedeki zarafeti, içtenliği ve derin müzikal anlayışı adeta bir yıldız gibi parlıyor. Genç yaşta böylesine olgun bir yorum sunabilmesi gelecekteki başarılarının habercisi. Müziğiyle kurduğu bağı, ruhunun derinliklerinden gelen olgunluk… 16 yaşındaki İlyun, ülkemizin gelecekteki parlak yüzü olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.” 

 

Ülkemizin yetiştirdiği en değerli piyanistlerden devlet sanatçısı Gülsin Onay’ın “Veliahtım” diye nitelediği İlyun Bürkev, Temmuz ayında ABD’nin Philadelphia şehrinde düzenlenen 8-19 yaş grubundan 57 müzisyenin katıldığı Philadelphia Müzik Festivali’nde kendi yaş grubunda 1.lik ödülü ile tüm kategorilerde Grand Prize Ödülü kazanarak büyük bir başarıya imza atmıştı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Eşrefpaşa Hastanesi’nin başhekimi göreve başladı

İzmir Büyükşehir Belediyesi Eşrefpaşa Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Başak Bayram görevine başladı. Doç. Dr. Bayram, İzmirli yurttaşlara kaliteli sağlık hizmetinin yanı sıra koruyucu sağlık hizmetini de en iyi şekilde vermenin en büyük amaçları olduğunu söyledi.

Bir asrı aşkın süredir İzmir’de sağlık hizmeti veren Türkiye’nin ilk ve tek belediye hastanesi İzmir Büyükşehir Belediyesi Eşrefpaşa Hastanesi’nde, Başhekim Doç. Dr. Başak Bayram göreve başladı. Hastanenin bugüne dek kente çok büyük emek ve hizmet verdiğini belirten Doç. Dr. Başak Bayram, “Eşrefpaşa Hastanesi, gerek Covid-19 pandemisinde gerekse mobil hastanesiyle deprem alanında önemli görevler aldı. Biz de aldığımız bayrağı daha yukarı taşıyıp Başkanımız Dr. Cemil Tugay’ın hedefleri doğrultusunda bu şehrin tüm insanlarının sağlığına katkı sağlamak, sağlıklı şehir olma hedefine destek olmak için elimizden geleni yapmak istiyoruz. Yeni hizmet binamızla da birlikte İzmir Büyükşehir Belediyesi Eşrefpaşa Hastanesi; ameliyathaneleri, yeni yoğun bakım ünitesi, doğumhanesi, yeni acil servisi ile daha kaliteli sağlık hizmeti sunacak bir yapı haline gelecek. Bu şehrin insanları için kaliteli sağlık hizmetinin yanında koruyucu sağlık hizmetini en iyi şekilde vermek en büyük amacımız” dedi.

Doç. Dr. Başak Bayram kimdir?

Dokuz Eylül Üniversitesi’nde ihtisas yapan Acil Tıp Uzmanı Doç. Dr. Başak Bayram, uzmanlığını 2008 yılında aldı. Mecburi hizmetini Çanakkale Devlet Hastanesi’nde tamamlayan Bayram, 2011 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak göreve başladı. 2014 yılında acil tıp alanında yardımcı doçent unvanını alan Bayram, 2017 yılında ise doçent oldu. 2023 yılının şubat ayına kadar Dokuz Eylül Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak görev yapan Doç. Dr. Başak Bayram, bir süre Azerbaycan’da Dünya Sağlık Örgütü’nün projesinde çalıştı. Bayram, İzmir Büyükşehir Belediyesi Eşrefpaşa Hastanesi Başhekimliği görevinden önce Kocaeli Şehir Hastanesi’nin acil tıp kliniğinde hizmet verdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İşNet UiPath Akıllı Doküman İşleme Teknolojisini (IDP) Hizmet Olarak Sunuyor

İşNet, Türkiye’de yerel bulut altyapısı üzerinden IDP hizmetini sunarak işletmelerin başlangıç maliyetlerini azaltan ilk UiPath iş ortağı oluyor.

 

Türkiye’nin önde gelen uçtan uca kurumsal teknoloji hizmetleri sağlayıcısı İşNetUiPath Document Understanding çözümünü Tier-IV veri merkezi altyapısında sunmaya başladı. IDP aaS; fatura, sözleşme, form gibi düzenli belgelerden veya el yazısı, fotoğraf içeren düzensiz belgelerden veri tespiti, tanımlama ve işleme yaparak verimlilik artışı sağlıyor.

 

IDP aaS, çok farklı doküman işleme senaryoları için özelleştirilebiliyor. Örneğin, işletmelerin çalışanları veya tedarikçileri gibi paydaşlarının fatura, sözleşme gibi belgeleri cep telefonları, web siteleri veya e-posta üzerinden sisteme girerek anında işlemeye almasını sağlıyor. Yapay zeka yardımıyla bu belgeleri okuyarak önemli verileri tanımlıyor ve ilgili uygulama üzerinde işlenmesini sağlayarak operasyonel süreçleri hızlandırıyor. Sistem, el yazısını tanıma özelliği sayesinde çek, senet ve form gibi belgeleri de işleyebiliyor.

 

İşNet’in sunduğu IDP aaS, manuel iş yükünü azaltarak belgelerden manuel bilgi çıkarma ihtiyacını ortadan kaldırıyor, insan kaynaklı hataları en aza indiriyor ve zaman tasarrufu sağlıyor. Ayrıca mevcut sistemlerle kolayca entegre edilebilmesi, kurulum sürecini hızlandırarak çözümleri kullanıma hazır hale getiriyor. Bu çözüm, ek yatırım veya altyapı maliyeti gerektirmeden işletmelerin süreçlerini hızlandırarak maliyet avantajı elde etmelerine yardımcı oluyor.

 

Üst Düzey Güvenlik ve Maliyet Avantajı

İşNet’in UiPath IDP altyapısı, en yüksek güvenlik standartlarına sahip Tier-IV sertifikalı Atlas Veri Merkezi’nde sunuluyor. Bu sayede işletmelerin verileri güvenle saklanırken, hizmet kesintisiz devam ediyor. İşNet’in sunduğu altyapı, güvenlik duvarı (firewall), DDoS koruma, yüksek erişilebilirlik sağlayan yük dengeleme (HA LB), ağ güvenliği ve SSL sertifikaları gibi kritik güvenlik bileşenlerini içeriyor. İşNet IDP aaS ile tüm bu kritik bileşenleri bulut hizmet modeliyle birleştirerek, kolay yönetim ve maliyet avantajı sağlıyor.

 

Hızlı Başlangıç için Hazır Altyapı

İşNet, işletmelere hazır UiPath Document Understanding altyapısı sunarak, lisansların tanımlanmasından sonra hızlıca süreç geliştirmeye başlama imkanı tanıyor. Bu sayede kurulum veya ek yatırım gereksinimi olmadan, belge işleme süreçlerinde hızlı bir ilerleme sağlanıyor.

 

7/24 İzleme ve Yedekli Sistemle Kesintisiz Hizmet

İşNet’in altyapısı, 7/24 izleme servisi ile sürekli olarak takip ediliyor ve olası acil durumlarda anında müdahale ediliyor. Yedekli yapısıyla hizmetin sürekliliği sağlanıyor.

 

İşNet Ürün ve Yazılım Geliştirme Direktörü Mehmet Erkut Balcı, verilerin Türkiye’de saklanması gerekliliği nedeniyle özellikle finans sektörünün IDP aaS hizmetine büyük ilgi gösterdiğini belirterek, “Sektör ayrımı yapılmaksızın tüm işletmelerin dijitalleşme süreçlerine destek olacak, Tier-IV süreklilik seviyesindeki Atlas Veri Merkezimiz üzerinden sunduğumuz IDP aaS hizmetimizi sunuyoruz. İşletmelere akıllı doküman işleme konusunda danışmanlık sağlayarak, süreçlerini daha verimli hale getirmelerine ve bu teknolojiyi en etkin şekilde kullanmalarına destek veriyoruz. Bu çözümle müşterilerimizin iş süreçlerini hızlandırmalarına ve operasyonel verimliliklerini artırmalarına yardımcı oluyoruz” dedi.

 

UiPath Türkiye, Yunanistan, Orta Asya ve Kafkaslar Başkan Yardımcısı ve Türkiye Ülke Müdürü Tuğrul Cora ise, “UiPath Document Understanding teknolojisi, yapay zekanın üstün yetenekleri ile belgeleri hızlı ve hatasız bir şekilde işleyerek işletmelere önemli zaman kazandırıyor ve otomasyon sayesinde verimliliği artırıyor. İşNet, Türkiye’de UiPath Document Understanding teknolojisini yerel bulut üzerinden “As-a-Service” hizmet modeliyle sunan tek sağlayıcı olarak, dijitalleşme alanında gerçek bir liderlik örneği sergiliyor” dedi.

 

Ölçeklenebilir ve Esnek Altyapı

İşNet’in sunduğu altyapı, işletmelerin değişen ihtiyaçlarına hızlı ve ek yatırım maliyeti olmadan yanıt verebilen, ölçeklenebilir bir yapıya sahip. AI Unit’lerde yapılacak artış veya azalışlarda ek yatırım maliyetine ihtiyaç duyulmuyor.

 

UiPath Platinum iş ortağı İşNet, IDP aaS hizmeti ile Türkiye’nin dijitalleşme süreçlerine katkıda bulunmaya devam etmeyi hedefliyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Sinan Akçıl ve Kerro’dan ‘Fark Atıyor’ Müzikseverlerle Buluştu

Sinan Akçıl ve Kerro, müzikseverlere yepyeni bir hit sunuyor! “Fark Atıyor” isimli şarkı, dinleyicilerin beğenisine sunuldu. Şarkının söz ve müziği Kerro ve Sinan Akçıl imzası taşıyor. Aranjesi Benji tarafından yapılan bu enerjik eserin klip yönetmenliğini ise Amiral üstlendi.

Formuna Medya’nın yapımcılığını üstlendiği şarkı, aynı zamanda Formuna Medya etiketiyle müzikseverlerle buluştu. Dinleyicilerin büyük ilgi göstermesi beklenen “Fark Atıyor”, modern düzenlemesi ve dikkat çekici klibiyle kısa sürede müzik listelerinde zirveye yerleşmeye aday!

Bu etkileyici projeyi kaçırmayın!

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Carter’s Türkiye’de 10. Yılını Kutluyor: Güven ve Kalite ile Büyüme Yolculuğu Devam Ediyor

Carter’s, Türkiye’de, İpek Özilhan Özkan liderliğindeki 10. Yılında ailelerin güvenini kazanırken, büyüme stratejisini genişletiyor ve perakende sektöründe güçlü bir varlık göstermeye devam ediyor.

Türkiye’de bebek/çocuk giyiminde öncü markalardan biri haline gelen Carter’s, Gami Giyim’in Genel Müdürü İpek Özilhan Özkan yönetiminde Türkiye pazarında 10. yılını kutluyor.

Türkiye’de 2014 yılında İpek Özilhan Özkan liderliğine geçen Carter’s, bugün 8 fiziksel mağazasıyla faaliyet gösterirken, bu yıl içinde Tema World’de açılacak 9. fiziksel mağazası ve 7/24 hizmet veren online mağazası ile büyüme hedefini sürdürüyor.

Carter’s’ın 1865 yılından beri tüm dünyada benimsediği “Güvenle Başlar Her Şey” mottosu, Türk ailelerinin markaya olan bağlılığını güçlendirmektedir. Carter’s ürünleri, bebek ve çocuk sağlığı açısından güvenli ve yüksek kaliteli malzemelerden üretilerek tüketicilere sunulmaktadır. Bu güven, markanın Türkiye’de de tercih edilmesinin temel nedeni olmuştur.

 

“Carter’s; Türkiye’de Güven ve Kalite ile Anılıyor”

Gami Giyim CEO’su İpek Özilhan Özkan, Carter’s Türkiye’nin başarısını şu sözlerle değerlendirdi: “Carter’s, Türkiye’de aileler için bir güven sembolü oldu. Yıllardır benimsediğimiz bu güven anlayışını, her yeni mağazamız ve ürünümüzle sürdürüyoruz. Hedefimiz, sadece daha fazla aileye ulaşmak değil, aynı zamanda onlara güvenle kullanabilecekleri, yüksek kaliteli ürünleri sunmaktır. Tema World’de açacağımız yeni mağaza ile bu hedefi bir adım daha ileriye taşımış olacağız.”

Carter’s Türkiye, kalite ve güven odaklı bu strateji ile büyümeye devam ederken, markanın bebek ve çocuk giyimi konusundaki global mirasını Türk ailelerine sunmaya devam edecek.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı