Aylık arşivler: Ocak 2025

TikTok’tan pazarlama uzmanlarına 2025 rehberi: “What’s Next 2025 Trend Raporu”

TikTok, pazarlama uzmanları için topluluğun değişen istek ve ihtiyaçlarına dair derinlemesine içgörüler sunan yıllık trend raporu “What’s Next 2025 Trend Raporu”nu yayımladı.

Raporda, TikTok topluluğunun 2025 yılında benzersiz, dönüştürücü ve yıla damgasını vuracak içerikler üretmek için bir araya geleceği vurgulanıyor. Bu yaklaşım ‘marka kimyası’ olarak adlandırılan yeni bir hareketle, pazarlama stratejileri ve iş büyümesi yaklaşımlarını kökten değiştirecek. Geleneksel pazarlama yöntemleri yerini, markaların içerik üreticileri ve topluluklarla iş birliği yaparak kültürel değer taşıyan, etkili ve yankı uyandıran içerikler oluşturduğu bir döneme bırakıyor. TikTok, bu dönüşümle markaların tüketicilere sadece ürün ve hizmet sunmanın ötesine geçerek anlamlı bir bağ kurmasını hedefliyor.

TikTok Ortadoğu, Türkiye, Afrika, Orta ve Güney Asya Global İş Çözümleri Genel Müdürü Shadi Kandil 2025 yılının trendleri için “2024 yılında markaların yaratıcı sınırları zorladığını, trendlere adapte olduğunu ve topluluklarıyla güçlü bağlar kurduğunu gördük. 2025 bu durumu daha da ileriye taşıyacak. TikTok’taki yaratıcı hikâye anlatımı fırsatları sınırsız. Bu yıl markalar ve içerik üreticileri bir araya gelerek kültürü şekillendirmeye, yeni fikirler ateşlemeye ve TikTok topluluğu için önemli olan konuları merkeze alarak iş büyümesini hızlandırmaya devam edecek” diyor.

TikTok’un “What’s Next 2025 Trend Raporu” platformun 2025 yılına dair en etkili ve sürdürülebilir trendlerini detaylı bir şekilde ele alıyor. Rapor, bu trendleri Trend Sinyalleri olarak adlandırıyor ve üç ana başlık altında inceliyor:

  1. Marka      Füzyonu
  2. Kimlik      Geçişmesi
  3. Yaratıcı      Katalizörler

 

Marka Füzyonu: TikTok’la Duyarlı ve Kalıcı Bağlar

Markalar, yenilenmiş bir enerjiyle topluluklarıyla daha duyarlı ve kalıcı bağlar kurma fırsatlarını değerlendiriyor.

TikTok, güvenilir içgörüler sunan bir platform olarak öne çıktıkça, markalar platformun TikTok Creator Marketplace özelliği sayesinde farklı içerik üreticileriyle iş birliğinin değerini keşfediyor. Markalar, sade yorumculardan dinamik kişiliklere kadar geniş bir yelpazede içerik üreticileriyle çalışarak tek bir üreticiye bağımlı kalmadan, topluluklarıyla daha geniş ve çeşitli bağ kurabiliyor. Bu strateji, özgün hikâye anlatımını mümkün kılarken, farklı kitlelere ulaşmayı da sağlıyor. TikTok kullanıcılarının üçte ikisi, markaların çeşitli içerik üreticilerle iş birliği yapmasını memnuniyetle karşılıyor (1). Ayrıca, özelleştirilmiş kodlar ve özel tekliflerin eklenmesi, markaların daha etkili ve kişiselleştirilmiş bağlantılar kurmasına olanak tanıyor. Bu yöntem, kullanıcı deneyimini güçlendirirken iş sonuçlarında da önemli bir artış sağlıyor.     

Markaların çeşitli içerik üreticileriyle çalışmasının yanı sıra, bu üreticilerin özgün tarzlarını içeriklerine yansıtmalarına olanak tanımaları büyük önem taşıyor. Örneğin, bir moda markası olan XSide TikTok’ta başlattığı #okulkombini kampanyasıyla gençleri kampüs kıyafetleri konusunda ilham vermeye ve marka değerini artırmaya odaklandı. İçerik üreticileriyle iş birliği yaparak kampanya kapsamında, gençlere kampüs kombinleri için özgün ve yaratıcı fikirler sunuldu. Kullanıcılar, bu fikirleri TikTok’ta paylaşarak kampanyanın organik olarak yayılmasını sağladı. Kampanya, yüzde 9,2 arama görünürlüğü artışı, yüzde 4 reklam hatırlanma oranı yükselişi ve yüzde 8,1 satın alma artışıyla dikkat çekici sonuçlar elde etti. Kampanya, sadece marka bilinirliğini artırmakla kalmayıp genç kitleyle etkileşim kurarak TikTok topluluğunda güçlü bir bağ oluşturdu. Bu yaratıcı yaklaşım, markaların içerik üreticileriyle iş birliği yaparak daha geniş bir kitleye ulaşabileceğini ve güçlü pazarlama sonuçları elde edebileceğini bir kez daha kanıtladı.

Markaların, yalnızca özgün içerik üretmekle yetinmeyip, topluluklarıyla samimi ilişkiler kurması ve varlık göstermesi önemli bir hale geliyor. Sokak röportajları, kamera arkası anları veya derinlemesine içgörüler gibi filtresiz ve çeşitli içerikler paylaşarak, markalar hem güven hem de topluluk hissi yaratabilir. Bu yaklaşım, aynı zamanda izleyici katılımını da artırır. Araştırmalara göre, TikTok kullanıcılarının yüzde 40’ı, kişiliklerini yansıtan markaları daha alakalı bulurken (2), sosyal medya ve video platform kullanıcılarının yüzde 45’i, markaların kendilerini anlamasının marka bağı üzerindeki olumlu etkisini vurguluyor (3). Bu durum, markaların tutarlı, destekleyici ve keyifli içeriklere öncelik vermesinin önemini gözler önüne seriyor. TikTok’un Creative Exchange özelliği, markaların özel alanlarda uzmanlaşmış yaratıcı profesyonellerle iş birliği yapmasını kolaylaştırıyor. Bu stratejik ortaklıklar, markaların hedef kitleleriyle daha anlamlı ve etkili bağlantılar kurmasını sağlarken, izleyicilerin ilgisini çeken içeriklerin yaratılmasını mümkün kılıyor. 

Kimlik Geçişmesi: Markalar ve Topluluklar Arasında Derin Bağlar

Markalar, değişen tüketici değerlerini benimseyerek, bu dönüşen ideallerin kendi kimliklerini şekillendirmesine olanak tanıyor. 

TikTok toplulukları, farklı ve özgün bakış açılarını benimseyerek niş görüşleri kutlayan ve yeni trendlere uyum sağlayan markalar, topluluklarıyla daha derin bağlar kurarken, erişimlerini ve değerlerini de artırıyor. TikTok’un Symphony Dubbing gibi özellikleri, bu etkileşimleri daha da güçlendiriyor. Symphony Dubbing, küresel marka iletişimini yerel dillerde mümkün kılarak erişilebilirliği artırıyor ve topluluklarla duygusal bağ kurmayı kolaylaştırıyor. Kullanıcıların yüzde 81’i, TikTok’un kendilerine daha önce ilgilerini çektiğini bilmedikleri yeni konular ve trendler tanıttığını belirtiyor (4). Bu da platformun küresel ölçekte bağlı ve etkileşimli bir topluluk oluşturma gücünü kanıtlıyor.

Türkiye’nin önde gelen ev perakendecilerinden Karaca, TikTok’un güçlü CookTok topluluğunu kullanarak yeni ürün lansmanlarında etkileyici bir başarı yakaladı. İçerik üreticilerle güçlü iş birlikleri kuran ve organik #MutfakSirlari hashtag’ini sahiplenen marka, geniş erişim, artan marka bilinirliği ve satış desteği sağlayan reklam çözümleriyle dikkat çekti. Kampanya kapsamında paylaşılan videolar, yaklaşık 100 milyon kez izlendi ve dönüşüm oranında yüzde 30’un üzerinde bir artış sağlandı.

TikTok, kadınların yaşam evreleri ve kimlik konularındaki anlatılarını dönüştürerek, dijital bir kardeşlik ortamı da oluşturuyor. Örneğin, platform, ‘kadın’ kavramını dar çerçevesinden çıkararak kadınların kendilerine özgü akımlarıyla deneyimlerini birinci elden paylaşmalarına olanak tanıyor. Ücret şeffaflığı, uygun fiyatlı alternatifler, lüks harcamalar ve asmr saç stilleri gibi pek çok konuda bağ kuran kadınlar, ortak yaşam deneyimlerini paylaşarak TikTok topluluklarını güçlendiriyor. Kadın kullanıcıların yüzde 72’si, TikTok’ta yeni topluluklarla bağlantı kurmanın kolay olduğunu ifade ediyor (5).

Bu dönüşüm, markaların mesajlarını yeniden değerlendirmesini ve kadın kapsayıcılığını merkezine almalarını sağlıyor. Özellikle #WomeninSTEM gibi birbirini güçlendiren topluluklar, teknoloji ve bilim alanındaki kadınları bir araya getiriyor ve markaların daha anlamlı bir etki yaratmasına yardımcı oluyor. 

Platform, aynı zamanda kişisel finans ve iyi yaşam gibi konulara yeni bir boyut kazandırıyor. Ekonomik değişim dönemlerinde, kullanıcıların finansal okuryazarlığa olan ilgisi artıyor. Öğrenci borçları, ruh sağlığı ve mutluluk gibi konular etrafında şekillenen sohbetler, TikTok kullanıcılarının yaşamlarını yansıtan ve ilişkilendirilebilir içeriklere daha fazla değer verdiğini gösteriyor. Araştırmalara göre, sosyal medya ve video platform kullanıcılarının yüzde 50’si, kendi hayatlarını yansıtan içeriklere ilgi duyuyor (6).

Markalar, bu sohbetlere katılarak topluluklarına gerçek bir değer sunabilir. Örneğin; QNB Türkiye, TikTok hesabından finansal okuryazarlığı artırmaya yönelik bilgilendirici videolar yayımlayarak, kullanıcıların finansal okuryazarlığını güçlendirmeye odaklanıyor. Bu tür içerikler, markaların toplulukla daha anlamlı bir bağ kurmasına ve kullanıcıların hayatlarında gerçek bir fark yaratmalarına yardımcı oluyor. 

Yaratıcı Katalizörler: TikTok ve Yapay Zekanın Gücü

TikTok, pazarlamacılara fikir üretme, projeler geliştirme ve yaratıcı riskler alma konusunda keşfedilmemiş fırsatlar sunuyor.

Yapay zeka (AI), TikTok’ta hem kullanıcılar hem de markalar için günlük görevlerde potansiyelini keşfetmek üzere bir heyecan kaynağı haline geliyor. Kıyafet kombinleri oluşturma, tadilat görselleştirme veya Symphony Assistant ile senaryo yazma gibi uygulamalarla AI, bilim kurgu konseptinden çıkarak günlük yaşam için pratik ve ilgi çekici bir araca dönüşüyor. Bu yaratıcı ve eğlenceli yaklaşım, merak ve yaratıcılığı tetikliyor.

Araştırmalara göre, TikTok kullanıcıları, diğer platform kullanıcılarına kıyasla Generative AI teknolojisini reklamlarda görme konusunda 1.4 kat daha istekli (7). Symphony Assistant gibi araçlar, markaların trend olan içeriklere dair gerçek zamanlı verilerden faydalanarak bu bilgileri çekime hazır konseptlere dönüştürmesini sağlıyor.Bu yenilikçi yaklaşımlar, yapay zekayı TikTok’un keşif odaklı ve dinamik topluluğunun ayrılmaz bir parçası haline getiriyor. Markalar, bu teknolojiyi kullanarak hem etkili hem de kullanıcılarıyla daha güçlü bağlar kuran içerikler üretebilir. 

Artan İçerik Talebiyle Çok Yönlü Hikâye Anlatımı: TikTok’un Dinamik Stratejileri

İçerik talebinin hızla artmasıyla, markalar geleneksel kısa ömürlü pazarlama materyallerinden uzaklaşarak çok yönlü hikâye anlatımı stratejilerine yöneliyor. Image Ads gibi formatlar, markaların hızlıca trendlere adapte olmasını ve formatı değiştirerek yeni hikayeler yaratmasını sağlıyor. TikTok kullanıcılarının yüzde 76’sı, görüntü ve videoların bir arada sunulduğu içerikleri keyifle izlediğini belirtiyor (8). Bu sayede markalar hem izleyicileriyle sürekli etkileşimde kalabiliyor hem de alaka düzeylerini koruyarak dikkat çekiyor.

TikTok’un yorum bölümleri, markalar için gerçek zamanlı geri bildirim alabilecekleri ve yenilikçi içerikler oluşturabilecekleri bir alan sunuyor. Kullanıcıların yüzde 68’i, markaların hedef kitlelerini daha iyi anlamak için yorumları kullanması gerektiğini düşünüyor (9). Bu yaklaşım, markaların topluluk odaklı ve etkileşimli bir içerik üretme sürecini destekliyor.

What’s Next 2025 Raporu Metodolojisi
  

TikTok’un Global Pazarlama Bilimi Ekibi, üçüncü taraflarla iş birliği yaparak çok yöntemli araştırmalar gerçekleştirdi. Çevrimiçi anketler, TikTok ortamında simülasyonlar ve gelişmiş analizler kullanılarak hazırlanan rapor, 2022-2024 dönemine ait verileri inceleyerek 2025 yılının trend dinamiklerini ortaya koyuyor. Rapor, markaların TikTok topluluğu ile daha etkili bağlar kurmasına yardımcı olan en yenilikçi araştırmalardan derlenmiştir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Manisa Büyükşehir’den Şubat Ayında Sanatseverlere Tiyatro Şöleni

Manisa Büyükşehir Belediyesi, kültür ve sanat alanındaki etkinliklerine hız kesmeden devam ediyor. Manisa Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu tarafından Şubat ayı boyunca sahnelenecek oyunlar, sanatseverlere tiyatro dolu bir ay sunacak. 

Şehir Tiyatrosu Uğur Mumcu Salonu’nda gerçekleşecek oyunlar, her yaştan izleyiciyi tiyatro ile buluşturmayı hedefliyor. Manisa Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu, minik sanatseverler için Şubat ayında eğlence dolu bir program sunuyor. Çocuklar, 1 Şubat’taki “Bay Patinin Mutfağı” adlı oyunla keyifli vakit geçirirken 7, 14 ve 21 Şubat’ta sahnelenecek “Bir Yaz Gecesi Rüyası” ile de hayallerin büyülü dünyasına adım atacak. Ayrıca, 8, 15 ve 21 Şubat tarihlerinde ise “Soytarıtılar Okulu” oyunuyla çocuklar hem eğlenecek hem de yeni şeyler öğrenecekler. 

Yetişkinlere Özel Duygusal Bir Deneyim

28 Şubat’ta sahnelenecek “Biraz Daha Çikolata” oyunu ise hayata dair derin duygulara dokunan hikayesiyle yetişkin izleyicilere unutulmaz bir deneyim sunacak. Kubilay Penbeklioğlu ve Emel Adıyaman’ın performansları, izleyenleri duygusal bir yolculuğa çıkaracak. 

Oyunlara Büyük İlgi Var

Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni Kubilay Penbeklioğlu, Ekim ayından itibaren sahneledikleri oyunlara büyük ilgi olduğunu belirterek, “Biletlerimiz satışa çıktığı anda tükeniyor ve bu bizi çok mutlu ediyor. Yetişkinlere yönelik Bir Yaz Gecesi Rüyası, Biraz Daha Çikolata; çocuklara yönelik Bay Patinin Mutfağı adlı oyunlarımızla her gün genişleyen bir oyun yelpazemiz var. Sırada ise Şubat ayında çocuklara yönelik Soytarılar Okulu adlı oyunumuz perde diyecek. Mart ayında prömiyerini yapacağımız yetişkin seyircilerimiz için Evcilik Oyunu adlı oyunumuzun prova süreci devam etmekte. Her geçen gün genişleyen oyun yelpazemiz ve salonu dolduran seyircilerimiz ile keyifli, sanat dolu bir sezon geçiriyoruz. Katkıları ve sonsuz desteği için Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mimar Ferdi Zeyrek’e çok teşekkür ediyorum. Sezonun başında söylemiştik bu daha fragman, bizi izlemeye devam edin” diye konuştu.

Manisa Büyükşehir Belediyesi, Başkan Mimar Ferdi Zeyrek’in Manisa’yı kültür ve sanat şehri yapma vizyonuyla düzenlediği bu etkinliklerle kültür ve sanatı halkla buluşturmayı sürdürecek. Sanatseverler, Biletinial.com üzerinden temin ederek bu keyifli etkinliklerin bir parçası olabilir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bakırköylü öğrenciler sömestirde tiyatroya doydu

Bakırköy Belediyesi, yarıyıl tatiline giren öğrenciler için ücretsiz çocuk oyunları etkinliği düzenledi. 19 Ocak Pazar günü “Tiyatronun Büyüsü”, 26 Ocak Pazar günü ise “Çipilip” oyunu ile Leyla Gencer sahnesinde buluşan öğrenciler, keyifli bir sömestir tatili yaşadı.

Öğrencilerin sömestir tatilini en güzel şekilde geçirmesi için bir etkinlik takvimi hazırlayan Bakırköy Belediyesi, ücretsiz çocuk oyunları düzenledi. Leyla Gencer sahnesinde iki hafta boyunca öğrencilere ücretsiz gerçekleştirilen oyunlar, yeni eğitim öğretim dönemine de motivasyon oldu. Öğrencilerin unutulmayacak bir seyir deneyimi yaşadığı etkinlik kapsamında, 19 Ocak Pazar günü “Tiyatronun Büyüsü”, 26 Ocak Pazar günü ise “Çipilip” oyunu sahnelendi.

“Buradaki etkinlikleri çok beğendiğimiz için uzaktan geldik”

Başka bir ilçede yaşayan ve oğluyla birlikte tiyatro etkinliği için Bakırköy’e gelen Fidel Konaklı, “Oğlumu geçen hafta da getirmiştim, çok beğendi. Israr etti, bu hafta da geldik. Oyunlar gerçekten eğlenceliydi, çocuklara bir şeyler de öğretiyor. Buradaki etkinlikleri çok beğendiğimiz için uzaktan geldik, umarım devam eder. Kültür ile iç içe olan çocukların daha donanımlı ve hayata daha bağlı olduğunu gördüğümüz için, kültür ile iç içe olmalarını istiyoruz. Bu yüzden mümkün olduğunca bu tip etkinliklere katılıyoruz” dedi.

“Bu tarz etkinlikleri çok seviyoruz”

Tiyatro etkinliğine kızını getiren ve çok memnun kaldığını belirten Sena Güler, “Geçen haftaki tiyatro oyununu da izlemeye gelmiştik. Oyuncuların performansları gerçekten çok güzeldi, çok emek var. Kızım da çok beğendi. Bu tarz etkinlikleri çok seviyoruz” diyerek Bakırköy Belediyesine teşekkür etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

3.Yenişehir Çocuk Oyunları Festivali başladı

Yenişehir Belediyesi tarafından çocukların yarıyıl tatilini keyifli geçirmelerini sağlamak amacıyla düzenlenen 3.Yenişehir Çocuk Oyunları Festivali başladı. Festival kapsamında hafta sonu iki oyun sahnelendi, salonu dolduran yüzlerce çocuk sanatla hem eğlendi hem de öğrendi. 

Festivalin ilk gününde sahnelenen “Karlar Ülkesi: Kayıp Eldiven” adlı tiyatro oyunu, çocukları fantastik bir dünyanın içine çekerken, dostluk ve dayanışma temalarını eğlenceli bir şekilde işledi. Minik izleyiciler, hem güldü hem de oyunun öğretici mesajlarıyla keyifli anlar yaşadı. Pazar günü sahnelenen “Zorbalık Değil Zorba Olmak!” adlı tiyatro oyunu ise çocuklar arasında sıklıkla karşılaşılan zorbalık kavramını ele aldı. Eğlenceli ve düşündürücü hikâyesiyle dikkat çeken oyun, çocuklara empati kurma, saygı ve sevgi temalarını anlattı. Yenişehir Belediyesi Atatürk Kültür Merkezinde sahnelenen oyunlara çocukların ve ailelerin yoğun ilgisi, festivalin önemini bir kez daha gözler önüne serdi.

Festival 1 Şubat’a kadar devam edecek

27 Ocak Pazartesi günü sevilen çizgi film karakteri Sünger Bob Kare Pantolon saat 14.00 ve 16.00 olmak üzere iki ayrı seansta sahnelenecek. 28 Ocak Salı günü Ağustos Böceği ile Karınca, saat 14.00 ve 16.00’da çocuklarla buluşacak.

29 Ocak Çarşamba günü saat 14.00 ve 16.00’da sahnelenecek Arı Maya, eğlenceli bir hikaye ile miniklere keyifli anlar yaşatacak. 30 Ocak Perşembe günü yine saat 14.00 ve 16.00’da Kediler Ülkesi izleyicilerle buluşacak. 31 Ocak Cuma günü ise geleneksel gölge oyunu Karagöz ve Torun Amca saat 14.00 ve 16.00’da sahnelenecek. Festival, 1 Şubat Cumartesi günü saat 15.00’te gerçekleşecek Grup Tıngır Mıngır Çocuk Konseri ile sona erecek. Tüm etkinliklerde kapılar, oyunların başlamasından yarım saat önce açılacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çeşme’de Sömestr Coşkusu: Çocuklar tatilin keyfini doyasıya yaşadı!

Çeşme’de çocukların heyecanla beklediği Sömestr Festivali sona erdi. Başkan Denizli, “Sömestr Festivali’miz çocuklarımızın eğlenceli ve eğitici bir tatil geçirmelerine olanak sağladı. Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı desteklemeye devam edeceğiz” dedi.

 

Çeşme Belediyesi tarafından 20-26 Ocak tarihleri arasında Çakabey Kültür Merkezi’nde düzenlenen Sömestr Festivali, çocuklara dopdolu bir tatil fırsatı sundu. Bilimden sanata, el becerilerinden yaratıcılığa kadar geniş bir etkinlik yelpazesi ile festival, Çeşme’de sömestr coşkusunu zirveye taşıdı.

 

1 hafta boyunca süren festivalde çocuklar, Sevgi Çiftliği, Sevimli Ormanda Bilgi Yarışması, Dedektif Erli, En İyi Arkadaş, Çürük Diş ve Küçük Kahramanlar gibi tiyatro oyunlarıyla keyifli anlar yaşarken, Seramik, Makrome Anahtarlık, Kendi Tacını Kendin Yap, Süsüm Kapımda, Yünden Pon Pon Yapımı ve Maskemi Boyuyorum gibi atölyeler ile el becerilerini geliştirdi. Ayrıca, çocuklar Aklın Yolu Bilim Atölyesi’nde bilimin eğlenceli yönlerini keşfetti. Toplam 170 etkinliğin yer aldığı festivalde, çocuklar eğlenceli vakit geçirmelerinin yanı sıra yeni şeyler öğrenerek ufuklarını genişletti.  

 

Denizli: “Çocuklarımız eğlenceli ve eğitici bir tatil geçirdi” 

 

Festivalin çocuklar için unutulmaz bir deneyim olduğunu belirten Çeşme Belediye Başkanı Lâl Denizli, “Çeşme Belediyesi olarak, Sömestr Festivali’mizi çocuklarımıza unutulmaz bir tatil deneyimi yaşatmak için büyük bir özenle hazırladık. Festival, çocuklarımızın eğlenceli ve eğitici bir tatil geçirmelerine olanak sağladı. Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı desteklemeye devam edeceğiz” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Pepsico türkiye, “pepsico sen’sin” projesiyle ilham veren kadın çalışanlarının hikayelerini anlatıyor

PepsiCo Türkiye, pep+ stratejisi doğrultusunda sürdürülebilir bir gıda sisteminin oluşturulması için çalışırken, hayata geçirdiği sosyal sorumluluk projeleriyle yarattığı pozitif toplumsal etkiyi büyütmeye devam ediyor. Özellikle kadının iş hayatındaki yerinin ne kadar önemli olduğuna inanan, kadın istihdamına son derece önem veren ve bireysel farklılıkların iş dünyasına kattığı değerin bilinciyle daha adil bir gelecek inşa etmek için çalışan PepsiCo, çeşitliliği ve kapsayıcılığı destekleyen yepyeni projesi “PepsiCo Sen’sin”i hayata geçirdi.

 

PepsiCo Türkiye, sürdürülebilirlik stratejisi pep+ doğrultusunda bir yandan daha çevreci bir gıda sistemi için çalışırken, bir yandan da toplumsal cinsiyet eşitliği, kapsayıcılık ve çeşitliliği destekleyen projeleriyle toplumda pozitif değişim yaratmaya devam ediyor.

 

PepsiCo Türkiye bu kapsamda, PepsiCo’nun kadın çalışanlarının başarılarını, katkılarını ve hikayelerini görünür kılmak amacıyla global çapta yürüttüğü She is PepsiCo projesini, Türkiye’de daha kapsayıcı bir yaklaşımla “PepsiCo Sen’sin” ismiyle hayata geçirdi. Bu kampanya, kadın çalışanlarının kariyer yolculuklarını, ilham veren hikayelerini paylaşmayı ve daha fazla kadının iş gücüne katılımını teşvik etmeyi amaçlıyor.

 

“PepsiCo Sen’sin” projesi kapsamında, PepsiCo Türkiye’nin sahada çalışan kadınlarının ilham verici hikayeleri videolar aracılığıyla geniş kitlelerle buluşturuluyor. PepsiCo’nun farklı lokasyonlarında gerçekleştirilen çekimlerde, altı kadın çalışanı kendi kariyer yolculuklarını, PepsiCo’daki deneyimlerini ve bu süreçte karşılaştıkları zorlukların üstesinden nasıl geldiklerini samimi bir şekilde anlattı. Her bir hikâye, kadınların azmini, kararlılığını ve başarıya giden yoldaki deneyimlerini gözler önüne seriyor. Bu videolar sadece PepsiCo çalışanlarına değil, aynı zamanda Türkiye’nin dört bir yanında ilham arayan tüm kadınlara umut olmayı hedefliyor.

 

PepsiCo Strateji ve Transformasyon Kıdemli Direktörü Deniz Alkan: PepsiCo olarak, çeşitliliği içeren iş gücünü destekleyerek daha eşit ve sürdürülebilir bir çalışma kültürüne katkı sağlamayı amaçlıyoruz.

 

PepsiCo Strateji ve Transformasyon Kıdemli Direktörü Deniz Alkan, “PepsiCo olarak, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nı rehber edinen bir şirketiz. Bu kapsamda 17 sürdürülebilir kalkınma amacının birçoğuna yönelik çalışmalarımız bulunuyor. Özellikle nitelikli eğitimden toplumsal cinsiyet eşitliğine kadar uzanan alanlarda hem küresel olarak hem de Türkiye özelinde birçok çalışmamız var. Bu anlayışla PepsiCo global olarak pep+ stratejisi doğrultusunda çeşitliliği, eşitliği ve kapsayıcılığı geliştirerek daha iyi bir dünya inşa etmek için küresel amaçlar doğrultusunda bugüne kadar 71 ülkede toplumsal cinsiyet eşitliği girişimlerini hayata geçirdik. Çalışanlarımızın ve hizmet verdiğimiz toplumun gelişiminin, şirketimizin başarısı için temel faktör olduğuna inanıyoruz. Kim olduğumuza, nereden geldiğimize veya kimi sevdiğimize bakmaksızın herkesin eşit söz hakkına sahip olduğu, iş birliğini teşvik eden, kapsayıcı ve eşitlikçi bir çalışma ortamı yaratmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Çeşitli projelerimizle de bu vizyonumuzu somut adımlarla hayata geçiriyoruz. Geleceğin Bilim Kadınları Akademisi ve Milyon Kadına Mentor gibi programlarla genç kadınları bilim ve iş dünyasında destekliyor; KİPAP ile İstihdam projemizle üretim süreçlerinde kadın çalışanların sayısını artırmayı hedefliyoruz. Ayrıca sahada kadın istihdamını teşvik edecek çalışmalar yürütüyor, düzenlediğimiz atölye ve webinarlarla farkındalık yaratıyoruz. Mentorluk ve sponsorluk programlarımızla kadınların liderlik rollerinde güçlenmesine destek veriyoruz. Bu anlayışla hayata geçirdiğimiz son projelerden biri de “PepsiCo Sen’sin” oldu” dedi.

PepsiCo İnsan Kaynakları Kıdemli Direktörü Özlem Ökten: PepsiCo Sen’sin” projesiyle sahadaki kadınların hikayeleri hepimize ilham veriyor.

PepsiCo İnsan Kaynakları Kıdemli Direktörü Özlem Ökten, “PepsiCo Sen’sin’ projesi, özellikle sahada çalışan kadın arkadaşlarımızın emeklerini, başarılarını ve katkılarını daha görünür kılmayı amaçlayan global bir kampanyadır. Globalde ‘She is PepsiCo’ olarak bilinen bu kampanyayı, Türkiye’de daha kapsayıcı bir anlayışla ‘PepsiCo Sen’sin’ adıyla hayata geçirdik. Proje kapsamında, belirlediğimiz 6 kadın çalışma arkadaşımızla birlikte farklı lokasyonlarımızda çekimler gerçekleştirdik. Bu çekimlerde, hem kapsayıcı çalışma ortamımıza dair görüşlerini hem de kariyer yolculuklarında ilham veren hikayelerini paylaştıkları içerikler ve videolar hazırladık. Amacımız, sahadaki kadın çalışanlarımızın ilham verici hikayelerini hem şirket içinde hem de dışında paylaşarak, daha fazla kadının böylesine zengin ve destekleyici bir iş gücüne katılmasına ilham vermek” dedi.

PepsiCo Türkiye olarak, pep+ ajandalarının önemli bir parçası olarak, aslında tüm çalışanları için de sürdürülebilir ve pozitif bir çalışma ortamı sağlamak için ellerinden gelenin en iyisini yapmaya odaklandıklarını söyleyen Ökten, bu kapsamda toplumsal cinsiyet eşitliğini ve kadınların iş hayatındaki rolünü destekleyerek, her kadının potansiyelini gerçekleştirebileceği bir dünya için çalıştıklarının altını çizdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kartepeli miniklerin yarıyıl eğlencesi

Kartepe Belediyesi tarafından düzenlenen Yarıyıl Etkinliklerinde minikler gönüllerince eğlendiler. Yarıyıl Şenliği kapsamında Kartepeli çocuklar çömlek, resim ve takı tasarım sınıflarında yeni deneyimler kazanarak, hem eğlendiler hem öğrendiler.

2024-2025 Eğitim ve Öğretim yılı yarıyıl tatilinde Kartepe Belediyesi tarafından “Yarıyıl Şenliği” düzenlendi. Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde düzenlenen tiyatro gösterilerinin yanı sıra ücretsiz atölyelerde yeteneklerini sergileyen minikler tatili dolu dolu geçiriyor.

YETENEKLERİNİ GÖSTERDİLER

Kent Meydanı Sanat Evi’nde yüz boyama ve balon hediyeleriyle karşılanan Kartepeli minikler ücretsiz düzenlenen çömlek, resim ve takı tasarım atölyelerinde eğlenirken, öğrendiler. 

ÜCRETSİZ ATÖLYELER

Kartepe Belediyesi’nin Yarıyıl Etkinlikleri kapsamında Sanat Evi’nde 28 Ocak 2025 Salı günü Örgü Atölyesi, 29 Ocak 2025 Çarşamba günü Ahşap Obje Boyama Atölyesi ve 30 Ocak 2025 Perşembe günü Seramik Boyama Atölyesi ile çocuklar yeni deneyimler yaşayıp, yeteneklerini keşfetmeye devam edecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

E-İhracat 6,4 milyar dolara ulaştı

Türkiye’de E-İhracat rakamları hızla artıyor. 2024 yılında yüzde 27,4 artarak 5 milyar dolardan 6,4 milyar dolara çıktı. Dünya ticaretindeki değişim ve dönüşüme göre devlet desteklerini çeşitlendiren Ticaret Bakanlığı, hızlı bir şekilde artan e-ihracattan ihracatçılarımızın azami yararlanmaları için 2022 yılı Ağustos ayında E-İhracat desteklerini hayata geçirdi.

 

 

Ticaret Bakanlığı ihracatçılarımızın e-ihracat desteklerinden azami yararlanmaları için e-ihracat desteklerini ihracatçılara tanıtmaya yoğunlaşmış durumda.

 

 

Ticaret Bakanlığı E-İhracat, Dijital Pazarlama, Davranışsal Kamu Politikaları ve Yeni Nesil Teknolojiler Daire Başkanı Hasan ÖNAL, Ticaret Bakanlığı tarafından verilen E-İhracat Desteklerinden halihazırda yararlanan ve kapsama girme sürecinde hazırlık yapan firma temsilcileriyle, güncel gelişmeleri paylaşmak ve firmalarımızın görüş ve önerilerini dinlemek amacıyla Ege İhracatçı Birlikleri’nde bir araya geldi.

 

 

Türkiye’de e-ihracat rakamlarının 2023 yılında 5 milyar dolara ulaştığını ve toplam ihracattan yüzde 2,12 pay aldığını aktaran Önal, Türkiye’nin genel ihracatının yüzde 2,6 arttığı 2024 yılında e-ihracat rakamlarının yüzde 27,4 oranında artış göstererek 6,4 milyar dolara ulaştığını, toplam ihracattan aldığı payın da yüzde 2,6’ya yükseldiğini dile getirdi.

 

 

Türkiye’de e-ihracat desteğinden bugüne kadar 207 şirket, 2 Pazaryeri, 6 Perakende E-Ticaret sitesi, 9- E-İhracat Konsorsiyumunun yararlandığı bilgisini veren Önal, firmalarımıza E-Kolay İhracat Platformu (E-KİP) hakkında detaylı bilgiler aktardı.

 

 

E-Kolay İhracat Platformu’nun E-ihracata adım atmak isteyen,  E-ihracat yapan ancak yeni pazarlara girmek isteyen, pazarların dinamiklerine göre satışları artırmak dijital pazarlama araçlarını belirlemek isteyen firmalar için Ticaret Bakanlığı tarafından geliştirilmiş yapay zekâ destekli bir platform olduğunu ifade eden Önal, “E-ihracat yolculuğunuzda ihtiyacınız olan tüm bilgiler tek platform altında ve istatistik verilerle yorumlanarak hizmetinize sunulmuş durumda. Platformda; Akıllı E-İhracat Robotu, E ihracat süreçlerinden lojistiğe, dijital pazarlamadan, ülke bazlı resmi işlemlere ilişkin uzman eğitmenler tarafından hazırlanan eğitimler, E ihracat yapmak istediğiniz ülkelere ilişkin o ülkenin e ticarete ilişkin yasal düzenlemeleri, ödeme yöntemleri, hedef kitle özelliklerinden satış yapılacak pazaryerlerine kadar tüm bilgiler, Dijital pazarlama, E ihracat yapılan ülkede en çok satış yapılan tarihler, Profesyonel çözüm ortakları yer alıyor” şeklinde konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

QNB Sigorta, Marmara Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Günleri’nde Genç Yeteneklerle Buluştu!

2024 yılında 20 üniversite etkinliğine katılarak öğrencilerin eğitim ve kariyer yolculuklarında yanlarında olan QNB Sigorta, geleceğin parlayan yıldızları olacak genç yeteneklerle bir araya gelmeye devam ediyor. Marmara Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Kulübü tarafından gerçekleştirilen “Endüstri Mühendisliği Günleri” etkinliğinde öğrencilerle bir araya gelen QNB Sigorta Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Burak Bayhan, yaptığı konuşmada kendi kariyer yolculuğunda edindiği tecrübeleri gençlerle paylaştı ve öğrencilere rehberlik edecek önemli tavsiyelerde bulundu.

 

“Bugün, Bugünü Yaşa” anlayışıyla faaliyetlerini sürdüren QNB Sigorta, gençlerle bir araya gelmeye ve kariyerlerini inşa etme yolculuklarında onlara destek olmaya devam ediyor. 

 

C-Level yöneticileri aracılığıyla 2024 yılında 20 üniversite etkinliğine katılarak gençlerin gelecek hayallerine ilham veren QNB Sigorta, bu kez Marmara Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Kulübü tarafından düzenlenen Endüstri Mühendisliği Günleri’nde öğrencilerle bir araya geldi.

 

Etkinliğe, QNB Sigorta Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Burak Bayhan konuşmacı olarak katıldı. Bayhan, kendi kariyer yolculuğundan önemli anekdotlar ve sigortacılık sektöründeki deneyimlerini paylaşarak öğrencilere rehberlik edecek önemli tavsiyelerde bulundu. Aynı zamanda QNB Sigorta’nın gençlere yönelik vizyonunu ve sektördeki yenilikçi yaklaşımını da aktardı.

 

Burak Bayhan konuşmasında, “Gençlerin eğitim hayatından iş dünyasına geçiş süreçlerini desteklemek, QNB Sigorta olarak en büyük önceliklerimizden biri. Bugünün parlayan yıldızları olan genç yeteneklerin, sigortacılık gibi stratejik bir alanda geleceği şekillendirecek adımlar atacağına inanıyoruz. Bu tür buluşmalar, onların hayallerine ilham vermek için büyük bir fırsat” dedi.

 

QNB Sigorta, geleceğin liderlerini desteklemek ve kariyerlerini inşa etmelerine katkı sağlamak amacıyla üniversite etkinliklerinde aktif rol almaya devam edecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bulaşıcı Göz Hastalıklarına Dikkat!

Göz enfeksiyonları, toplumda sık görülen ve bireylerin yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyen sağlık sorunları arasında yer almaktadır. Bulaşıcı göz hastalıkları yalnızca bireylerin sağlığını tehdit etmekle kalmadığını, aynı zamanda toplum sağlığını da riske attığını söyleyen Dünyagöz Etiler Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Buğra Duman, hastalıklardan korunma yollarını öğrenmenin, belirtileri erken fark etmenin ve zamanında tedaviye başlamanın büyük önem taşıdığını belirtti.

Mikroorganizmaların (bakteriler, virüsler, mantarlar ve parazitler) neden olduğu göz enfeksiyonlarının bulaşıcı olduğunu belirten Dünyagöz Etiler Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Buğra Duman, hijyene dikkat edilmesini ve ortak kullanılan yastık, havlu, makyaj malzemeleri gibi eşyaların mutlaka ayrılması gerektiğini söyledi. Ayrıca havuz, kirli şebeke suları gibi enfeksiyon riski taşıyan alanlara da dikkat edilmesini önerdi.

 

En Sık Görülen Bulaşıcı Göz Hastalıkları

 

Bulaşıcı göz hastalıklarının, mikroorganizmaların (bakteriler, virüsler, mantarlar ve parazitler) göz dokularına bulaşması sonucu oluştuğunu açıklayan Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Buğra Duman, “Bu hastalıklar genellikle gözde kızarıklık, sulanma, kaşıntı, batma ve çapaklanma gibi belirtilerle ortaya çıkar” dedi. En sık görülen bulaşıcı göz hastalıklarını şöyle sıraladı:

 

Konjonktivit bilinen ismiyle göz nezlesi, gözün beyaz kısmını kaplayan zarın iltihaplanmasıyla ortaya çıkar ve genellikle kızarıklık, kaşıntı, sulanma ve çapaklanma gibi rahatsız edici belirtilerle kendini gösterir. Konjonktivit, toplumda sıkça karşılaşılan sağlık sorunları arasında yer alır. Hem bireysel sağlık hem de toplum sağlığı açısından önemli bir konu olup, erken tanı ve tedavi ile etkili bir şekilde yönetilebilir. Hastalığın ilk çeşidi olan bakteriyel konjonktivit, çapaklanma, sarımsı-yeşil akıntı ve göz kapaklarında şişlikle kendini gösterir. Özellikle çocuklarda sık görülür. Bir diğer çeşidi olan viral konjonktivit ise, oldukça bulaşıcıdır ve genellikle salgınlara neden olur.

 

Keratit kornea tabakasının enfeksiyonudur, ciddi görme kaybına neden olabilirBakteriler, virüsler(herpes simpleks vs.), mantarlar veya parazitler (Acanthamoeba) bu enfeksiyona sebep olabilir. Gözde ağrı, ışık hassasiyeti, bulanık görme gibi belirtilerle kendini gösterir ve tedavi edilmediğinde kalıcı görme kaybına neden olabilir. 

 

Trahom Chlamydia trachomatis’in neden olduğu, genellikle temiz suya erişimin sınırlı olduğu bölgelerde görülen bir hastalıktır. Tedavi edilmezse göz kapaklarının iç kısmında skar dokusu oluşumuna ve kornea hasarına neden olabilir.

 

 

Hangi Yaş Grupları ve Kimler Risk Altında?

 

Bulaşıcı göz hastalıkları, her yaş grubunda görülebildiğini belirten Op. Dr. Duman, bazı kişiler ve gruplar daha yüksek risk altında olduğunu ifade etti. Op. Dr. Duman, “Bu grupların belirlenmesi, erken tedavi ve korunma önlemlerinin alınması açısından büyük önem taşır. 

 

Çocuklar, bulaşıcı göz hastalıklarına karşı özellikle hassastır. Bunun başlıca nedenleri, hijyen kurallarına tam olarak uymamaları ve okul gibi kalabalık ortamlarda bulunmalarıdır. Yaşlı bireyler, bağışıklık sistemindeki zayıflamalar nedeniyle bulaşıcı göz hastalıklarına daha yatkındır. Yaşla birlikte, vücut hastalıklara karşı daha az direnç gösterir, bu da göz enfeksiyonlarının daha ciddi sonuçlar doğurmasına neden olabilir. Ayrıca, yaşlı bireylerde, göz sağlığıyla ilgili başka sağlık sorunları (örneğin, katarakt veya glokom) da mevcut olabileceğinden, göz enfeksiyonları daha karmaşık hale gelebilir. Kontakt lens kullanıcıları, bulaşıcı göz hastalıklarına daha yatkındır. Lenslerin yeterince temizlenmemesi, hijyen kurallarına uyulmaması veya lenslerin uzun süre takılması, bakteriyel ve viral göz enfeksiyonlarına zemin hazırlayabilir. Bağışıklık sistemi zayıf olan bireyler, bulaşıcı göz hastalıklarına karşı daha fazla risk taşır. Bu grup, HIV/AIDS hastaları, kanser tedavisi görenler, diyabet hastaları ve organ nakli yapılan kişileri kapsar. Özellikle öğretmenler, sağlık çalışanları ve toplu taşıma sektöründe çalışanlar, bulaşıcı göz hastalıkları için yüksek risk altında olan gruplardır. Bu kişiler, her gün çok sayıda insanla temas ettikleri için göz enfeksiyonlarının hızlı bir şekilde yayılmasına neden olabilirler.

 

Bulaşıcı göz hastalıkları, özellikle kalabalık ve hijyenin yetersiz olduğu ortamlarda hızla yayılabilir. Okul, iş yeri ve hastanelerde bu tür enfeksiyonlar salgınlara yol açabilir. Bu nedenle erken tanı ve izolasyon, enfeksiyonların yayılmasını önlemede kritik rol oynar. Belirtilerin görüldüğünde vakit kaybetmeden bir göz doktoruna başvurulmalı, yılda bir kez düzenli göz muayenesi olunmalı” diyerek sözlerini tamamladı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı