Yazar arşivleri: admin

Tanyeli hayatını kaybetti

İki yıldır pankreas kanseri ile mücadele eden Sanatçı Tanyeli hayatını kaybetti. Uzun süredir tedavi gördüğü Acıbadem Altunizade Hastanesi’nin Başhekimi Dr. Mustafa Engin Çakmakçı, vefatı ile ilgili şu bilgileri verdi:

“2023 yılında pankreas kanseri tanısı konulan ve tedavi altında olan hastamız Çağrı Tanyeli Sünneli, 9 Mart 2025, Pazartesi gününden beri yoğun bakım servisimizde izlenmekteydi. Gelişen çoklu organ yetmezliği nedeniyle maalesef ki 17 Mart 2025, Pazartesi saat 22:15’de vefat etmiştir. Kendisine Allah’tan rahmet, ailesi ve sevenlerine baş sağlığı ve sabır dileriz”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Her Adım Eşitliğe, Her Adım Değişime Paneli Gerçekleşti

JCI Türkiye’nin 10 yerel organizasyonunun kadın başkaları tarafından kadınların gücünü ve başarısını konuşmak için 16 Mart 2025 tarihinde Saka Holding Sponsorluğu’nda düzenlenen “Her Adım Eşitliğe, Her Adım Değişime” isimli paneli   Tech İstanbul’da gerçekleştirildi.

Kadınların toplumsal ve ekonomik alanda daha güçlü bir yer edinmesini destekleyen önemli isimlerin bir araya geldiği panele katılım gösteren 2025 JCI Türkiye Başkanı Gökhan Barışkan açılış konuşmasında; JCI Türkiye’nin toplumsal cinsiyet eşitliği ile ilgili vizyonuna değindi. “Her Adım Eşitliğe, Her Adım Değişime” paneli, JCI İstanbul Başkanı Sevinç Yazılıtaş Kayasu, JCI Maltepe Başkanı Fatma Yiğit, JCI Mersin Başkanı Burcu Cansu, JCI Kadıköy Başkanı Tuğçe Şit, JCI Adana Başkanı Gizem Betül Benne, JCI Kültür Başkanı Şeyda Özdemir, JCI CV Başkanı Ezgi Kalender, JCI İzmir Başkanı Esra Büyükköşker, JCI Antalya Başkanı Ayşenur Aydın ve JCI Eskişehir Başkanı İnci Akbaş tarafından organize edildi.

Panelin birinci oturumunda; yerel yönetimlerde kadınların rolü, inşaat sektöründe kadın mühendislerin karşılaştığı zorluklar, kadın girişimciliği ve iş dünyasında eşit haklar gibi konular ele alındı. Kartal Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Dilek Kars, kadınların yerel yönetimlerde daha fazla yer almasını sağlayan projeleri ve bu projelerin kadın istihdamına olan etkisini değerlendirdi. İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Yönetim Kurulu Başkanı Füsun Sümer, inşaat sektöründe kadın mühendislerin artan rolünü ve bu alandaki zorlukları paylaşarak öneriler sundu. ARYA Kadın Yatırım Platformu Kurucu Ortağı Münteha Adalı, ARYA platformunun kadın girişimcilere sunduğu fırsatları aktararak, kadınların iş dünyasında daha fazla yer alması için atılması gereken adımları değerlendirdi. Avukat Ece Özhelvacı, iş hayatında kadınların karşılaştığı ayrımcılıkla ilgili mevcut hukuk sisteminin etkinliğini değerlendirerek, değiştirilmesi gereken yasalar ve mobbing konulu yeni genelge hakkında görüşlerini paylaştı.

Panelin ikinci oturumda ise “Türkiye’de Kadın Ekosistemini Destekleyen Önemli Dernekler, Kurumlar ve Faaliyetleri” ele alındı. Alfa Beta Tekstil A.Ş. Kurucu Ortağı ve 10.000 Kadın Girişimciler Derneği Kurucu Dönem Başkanı Sevim Erengil, 10.000 Kadın Girişimciler Derneği’nin kuruluş sürecini ve motivasyonunu paylaşarak, kadın girişimcilerin yerel ve küresel pazarlara açılabilmesi için sağlanan destekleri anlattı. KAGİDER Dijitalleşmeden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Ahu Bade Özkan, KAGİDER’in kadın girişimcileri destekleme çalışmalarına değinerek, Türkiye’de kadınların dijital dönüşümde karşılaştığı engelleri ve bu engellerin aşılması için atılması gereken adımları paylaştı. Professional Women Network PWN Dernek Başkanı Yıldız Bozkurt Özcan, PWN’in kadınların profesyonel hayatta güçlenmesini sağlayan ağ ve fırsatlar hakkında bilgi verdi. 10.000 Kadın Girişimciler Derneği Başkanı Tuğba Dedeoğlu, kadın girişimcilerin en büyük zorluklarını ve çözüm önerilerini aktararak, yerel ve küresel pazarlarda kadın girişimciliğinin önündeki engelleri değerlendirdi. Panel, kadınların ekonomik ve sosyal alanda daha fazla yer edinmesine yönelik önemli tartışmalar ve çözüm önerileriyle sona erdi.

 

Ana Sponsor: Saka Holding

Oturum Sponsor: Dev Patent

Hizmet Sponsorları: Kalender Mimarlık, De La Pau Coffee Co., EL-SA Asansör, Mer Sigorta, BOCO Cosmetics

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Karagöz’ün uzay yolculuğu perdeye yansıdı

Karagöz’ün uzay yolculuğu perdeye yansıdı

Osmangazi Belediyesi bilimle buluşturmaya devam ediyor Osmangazi Belediyesi, vatandaşları bilimle buluşturmaya devam ediyor. Ramazan ayının ruhuna uygun temada gerçekleşen etkinlikte, “Karagöz’ün Uzay Yolculuğu” isimli gölge oyunu sahnelenirken, bilim meraklıları Osmangazi Meydanı’na kurulan teleskopla Jüpiter, Satürn ve Ay gözlemi yaptı. Osmangazi Belediyesi, Ramazan etkinlikleri kapsamında Osmangazili vatandaşları bilim dolu bir buluşmada bir araya getirdi. Bilim ve Amatör Astronomi Kulübü’yle ortaklaşa düzenlenen bilim buluşmalarının 8’incisi Osmangazi Gösteri Merkezi ve Osmangazi Meydanı’nda gerçekleştirildi. ‘Karagöz Bilim İnsanı Olsaydı!’ temasıyla gerçekleştirilen etkinlikte, ilk olarak Hayali Tayfun Özeren tarafından “Karagöz’ün Uzay Yolculuğu” isimli gölge oyunu sahnelendi. Emekli Bürokrat Vedat Atacan, “Karagöz Neden Bilim İnsanı Değildi?” isimli sunumunu gerçekleştirdi. Amatör astronom Tolga Dıraz ise gece gözlemi yapılan gök cisimleri hakkında bilgiler verdi. Etkinliğe katılanlar Karagöz gölge oyunuyla keyifli anlar yaşarken, alanında uzman hocalar tarafından verilen eğitimlerle bilim dolu bir gece geçirdi. Katılımcılar etkinlikte Jüpiter, Satürn ve Ay’ı gözlemleme imkanı buldu. “Karagöz’ün yaşadığı dönemde Batı’da henüz matbaa keşfedilmemişti” Osmangazili bilim severlerle 8’inci kez bir araya geldiklerini ifade eden Bilim ve Amatör Astronomi Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı Cem Özkan, “Bu buluşmamızda, Ramazan ayının anlamıyla özdeşleştireceğimiz Karagöz üzerinden bir tema kurduk. Bir özlemi ifade etmek istiyoruz. Karagöz’ün yaşadığı dönemde Batı’da henüz matbaa keşfedilmemişti ve coğrafi keşifler yapılmamıştı. Ancak o dönemde toplumumuz dünya ölçeğinde en ileride toplumlardan biriydi. Bizler bu etkinlikte halkı bilimle buluştururken bu soruyu düşündürmek istedik. Diyoruz ki keşke Karagöz, bilim insanı olsaydı. Bu temayla bir etkinlik kurguladık. Geleneksel olarak bir Karagöz gösterisi, gerçekleştirdik. Bu gösteride de bilim temalı bir oyun sergiliyoruz. Hayali Tayfun Özeren, sanatçımız bu konuda bize destek oldu. Yaptığımız gözlem ilgili gezegenlerin bilgisini arkadaşlarımız paylaştı. Sunumların ardından bilim meydanı olmasını istediğimiz Osmangazi Meydanı’nda teleskopla vatandaşların katılımıyla gözlem yaptık” dedi. “Bilimin oluşmasında etkili olan şehirler Anadolu’dan çıkmıştır” Emekli Bürokrat Vedat Atacan, ise “Mezopotamya ve Mısır günümüz medeniyetinin beşiğidir. Bilimimizin kökenleri 5 bin yıl önceye, bu iki medeniyetinden konuşuyorum diyorsa bilin ki o kişi Anadolu medeniyetini anlatıyordur. Bir kişi Roma medeniyeti üzerine konuşacağım dediğinde, onun sözlerinin hepsinde Truva, Çatalhöyük, Nusaybin ve Harran’ın izi vardır. Yani kökü Anadolu’dur. Bilimin oluşmasında etkili olan şehirler ise şu şekildedir. Atina, Konstantinopolis, (İstanbul) İskenderiye, Edessa, (Şanlıurfa) Antakya, Harran, Nusaybin, Humus ve Bağdat, ismi vardır” şeklinde konuştu. Etkinliğe katılan Osmangazili bilim severler, böylesine bilim dolu bir gecede kendilerini bir araya getirdiği için Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın’a teşekkür etti.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Başkan Çırpanoğlu’ndan esnaflara destek

Başkan Çırpanoğlu’ndan esnaflara destek 

Kahramankazan Belediye Başkanı Selim Çırpanoğlu, Kahramankazan Belediyesi tarafından hazırlanan ve esnafların işlerinde kullanabilecekleri çeşitli eşyaları içeren destek çantalarını ilçede hizmet veren esnaflara bizzat ulaştırdı.

 

Esnaf ziyaretlerini sürdürerek, sorun ve önerileri yerinde dinlemeye devam eden Başkan Çırpanoğlu, ilçe genelindeki berber ve kahvehane esnaflarına yönelik olarak hazırlanan, çeşitli eşyalardan oluşan destek çantalarını gerçekleştirdiği ziyareti sırasında kendilerine iletti.

 

İlçe esnafının vatandaşlara daha iyi hizmet sunabilmesi için yapılabilecek çalışmalar hakkında esnafla görüş alışverişinde bulunan Başkan Çırpanoğlu, esnafın güncel durumu hakkında da bilgi aldı. Esnaflar yaşadıkları sorunları dile getirirken, çözüm odaklı yaklaşımlarından dolayı Başkan Çırpanoğlu’na memnuniyetlerini dile getirdiler.

 

Esnafın, Kahramankazan ekonomisinde büyük bir öneme sahip olduğunu her fırsatta vurgulayan ve bu konuda büyük bir hassasiyet gösteren Başkan Çırpanoğlu, ‘’Sizlerin sorunlarını dinlemek, bu meseleleri meclis gündemine taşıyarak çözüme kavuşturmak bizim öncelikli görevimizdir. Sizlerden aldığımız geri bildirimleri titizlikle takip ederek çözüme kavuşturmak için kararlılıkla çalışmalarımıza devam edeceğiz.’’ şeklinde konuştu.

 

Esnaf ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği ziyarette Başkan Çırpanoğlu, esnafa bol kazanç dileklerini iletti.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Canik Belediyesi’nden Kokarca Böceğine İlaçla Müdahale

Canik Belediyesi’nden Kokarca Böceğine İlaçla Müdahale

Canik Belediyesi, kahverengi kokarca böceğine karşı ilçe genelinde ilaçlama çalışmalarını yoğun bir şekilde sürdürüyor. Canik Belediyesi, tarımsal üretime zarar veren kahverengi kokarca böceğine karşı ilçe genelinde ilaçlama çalışmalarına yoğun bir şekilde devam ediyor. İlçe genelinde kahverengi kokarca böceğinin kışlak olarak belirlediği alanlarda ilaçlama çalışmalarını gerçekleştirmeyi sürdüren Canik Belediyesi ayrıca, ahır ve ağılları da ilaçlıyor. Canik Belediyesi ve Canik İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü iş birliğiyle gerçekleştirilen ilaçlama çalışmalarıyla kahverengi kokarca böceğinin, tarımsal üretimdeki zararının önüne geçilmesi hedefleniyor. Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, ilçede öncelikli olarak belirlenen 29 mahallede ilaçlama çalışmalarını tamamladıklarını, diğer mahallelerde ilaçlama çalışmalarını aralıksız bir şekilde sürdürdüklerini belirtti. Aralıksız Mücadele Canik’te kahverengi kokarca böceğine karşı ilaçlama çalışmalarına yoğun bir şekilde devam ettiklerini kaydeden Başkan İbrahim Sandıkçı, “İlçemizde tarımsal üretime zarar veren kahverengi kokarca böceğine karşı ilaçlama çalışmalarımıza yoğun bir şekilde devam ediyoruz. Öncelikli olarak belirlediğimiz 29 mahallemizde ilaçlama çalışmalarımızı tamamladık. Diğer mahallelerimizde de ilaçlama çalışmalarımıza yoğun bir şekilde devam ediyoruz. Kahverengi kokarca böceğinin kışlak dönemi sonrası üremesini ve tarımsal verimliliğe olan zararının önüne geçmek adına ilçemizde ilaçlama çalışmalarımıza devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Büyük Türkiye Turnesi Eskişehir’de Başlıyor

Büyük Türkiye Turnesi Eskişehir’de Başlıyor

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, 110 yıllık etkinlikler kapsamında Tuzla, Kartal, Maltepe, Ataşehir, Küçükçekmece, Avcılar gibi İstanbul’un birçok bölgedeki oyunlarını seyirciyle buluşturdu. İBB Şehir Tiyatroları’nın 110 yıllık etkinliklerinin devamı olarak, 7 bölge ve onlarca şehirde kişisel Büyük Türkiye Turnesi ise Eskişehir’de başlıyor. Mihail Bulgakov’un yazdığı, Mustafa Kemal Yılmaz’ın çevirdiği, Onur Demircan’ın uyarlayıp yönettiği “Köpek Kalbi” 19 Mart 2025 Çarşamba günü 20.30’da Eskişehir Şehir Tiyatroları Opera Sahnesi’nde seyirciyle buluşacak. Turne Ankara’yla Devam Edecek Lev Tolstoy’un yazdığı, Eva Mahkovic’in çevirdiği, Aleksandar Popovski’nin yönettiği “Savaş ve Barış” 23 Mart 2025 Pazar günü 20.30’da Ankara Etimesgut Belediyesi 100 Yıl Cumhuriyet Kültür Merkezi’nde seyirciye çıkacak. Büyük Türkiye Turnesi Eskisehir ve Ankara’nın ardından Antalya,Gaziantep,Diyarbakır,Van… illerini bir şekilde devam ettirecek. Şehrin Tiyatrosu Anıtkabir’i Ziyaret Edecek Genel Sanat Yönetmeni Ayşegül İşsever, kendisiyle yapılan bir röportajda Ankara Turnesi ve Anıtkabir ziyareti hakkında şunları söyledi: “Daha sonra başkentimize, Ankara’ya gideceğiz. Ankara seyircisiyle buluşacağız. Tolstoy’un muhteşem eseri, dünya edebiyatının mihenk taşı olan Aleksandar Popovski’nin rejisiyle Savaş ve Barış’la kucaklaştıracağız seyirciyi. Çok heyecanlıyız.

24 Mart’ta Ulu Önderimiz Atatürk’ün edebiyat istirahatgahında resmi bir törenle, tüm Şehir Tiyatrosu ailesi olarak ziyaret ediliyor. Çok gururluyuz. Çok mutluyuz bu ziyaretten.” dedi. KÖPEK KALBİ 1924 yılı… Sovyet Rusya’nın karanlık atmosferinde, toplumsal düzenin ve bürokrasinin içine sıkışmış Profesör Preobrajenski insan beyni ve gençleşme üzerine çalışıyor. Ona dünya çapında çeşitlilik kazandıran, insanların gençleşmesini sağlayan bir teknik geliştirildi. Beyin araştırmaları süreci yeni bir deney yapma tasarlar. Sokak köpeği Şarik’e zor bir ameliyatla bir insandan alınan hipofiz ve testisleri nakleder. Ancak ameliyattan sonra beklenmedik değişimler başlar, Şarik insanın dönüşmeye başlar. Bu değişim Profesör Preobrajenski’nin evinden vazgeçilebilirse altüst olacaktır. Köpek Kalbi, toplum mühendisliği, çürümüş bürokrasi ve sınıf savaşlarıyla toplumsal barışı yitirmiş bir halk üzerinden insan, insan yapan şey ne bekliyor. Oyunda Ali Gökmen Altuğ, Caner Çandarlı, İrem Arslan, Onur Şirin rol alıyor. SAVAŞ VE BARIŞ 1805 ve 1820 arasında geçen, tarihsel bir anlatı özelliği de taşıyan “Savaş ve Barış” Napolyon’un 1812’de Rusya’yı işgalinin hemen öncesinde hayatları sona erdiren Rus aristokrasisini konu edinir. Bir yanda aşk ilişkileri, aile ve salon hayatları anlatılırken, savaş ve savaş geri dönülemez yıkımı da devam etmektedir. Savaş ve Barış, birçok yönüyle bir tarih anlatımının özelliklerini taşırken, aynı zamanda yaşama, inançlara, insanın yaşama amacına, her şeyi takip eden, politik ve oda çıkarımlarının yer aldığı destansı bir eserdir. Savaş ve muharebelerin, Napolyon ve Kutuzov gibi tarihi şahsiyetlerin arka fonu oluşturulan oyun, aşk hikayeleri, kişisel zaaflar, aile içi kalanlar ve kaybedilenlerin genel genelinde oyundaki her karakterine kadar uzanan bir panorama oluşturur. Oyunda Ayşegül İşsever, Berfin Berber, Can Başak, Defne Gürmen Yüksel, Deran Özgen, Dilara Demirdüzen, Doğan Altınel, Ersin Bağcıoğlu, İpek Uğuz, Melisa Demirhan, Mesut Çırak, Murat Bavli, Mutlu Güney, Ogeday Erkut, Osman Kaba, Salih Şimşek, Sefa Turan, Yağmur Topçu, Ali Rıza Kubilay, Ahmet Kahvecioğlu, Boran Bağcı, Cem Eyüpoğlu rolleri yer alıyor. İyi seyirler…

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kadıköy’de Çanakkale zaferi’nin 110.yılına özel program

Kadıköy’de Çanakkale zaferi’nin 110.yılına özel program 

Kadıköy Belediyesi, 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü’nde sergi ve özel bir seminer düzenliyor.

18 Mart Çanakkale Zaferi’nin 110. yıl dönümünde Kadıköy Belediyesi tarafından özel bir sergi ve seminer düzenlenecek. Kadıköy Belediyesi, Alman Gunter arşivi ve Osmanlı arşivinden yararlanarak, Muzaffer Albayrak’ın katkılarıyla “18 Mart ve Çanakkale Muharebeleri” adlı fotoğraf ve belge sergisi düzenliyor. Sergi, 18-24 Mart tarihleri arasında Caddebostan Kültür Merkezi 3. Kat Fuaye Alanı’nda ziyaretçilerini bekliyor.

ÇANAKKALE DESTANI SEMİNERDE ANLATILACAK

Etkinlikler kapsamında 18 Mart akşamı saat 20.00’de, Caddebostan Kültür Merkezi (CKM) B Salonu’nda Gazeteci-Yazar Gürsel Göncü tarafından verilecek olan “18 Mart ve Çanakkale Muharebeleri” adlı seminerde, Çanakkale Zaferi’nin tarihi önemi vurgulanacak. Seminerde, Harp Tarihi dergisi ve dönemin çarpıcı fotoğrafları eşliğinde Mustafa Kemal Atatürk ve Çanakkale kahramanlarının destansı hikâyeleri anlatılacak.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İBB Şehir Tiyatroları’nda Bu Hafta: 19-23 Mart 2025

İBB Şehir Tiyatroları’nda Bu Hafta: 19-23 Mart 2025 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, tiyatro sezonunun yeni haftasında 14 oyunla seyirci karşısına çıkıyor. Şehir Tiyatroları’nın 110 yıllık sanatseverleri Savaş Dinçel’den Gizem Padar’a, Haldun Taner’den Torben Betts’e klasik ve çağdaş yazarların eserlerinin ön planı olan zengin bir repertuar bekliyor. Bu hafta Sevdalı Bulut (Yeni Çocuk Oyunu), Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım, Ben Medea Değilim, Yenilmez, Gök Kubbe, Hayat Der Gülümserim, Maviydi Bisikletim, Gidion’un Düğümü, Uçurtmanın Kuyruğu, Sesler Ülkesi, Bir Gece Masalı, Bekçi ile Postacı, Rüya, Çöpsüz Dünya adlı oyunlarımız seyirciyle buluşacak. İstanbul Şiirle Buluşuyor: “Ben Nergisten Sorumluyum” (Gülten Akın) Gülten Akın’ın yazdığı şiirlerin evreninde, Emre Koyuncuoğlu’nun uyarlanıp yönetilen etkinlikte Sevil Akı, Yeşim Koçak, Işıl Zeynep Karaalp, Şirin Asutay, Ebru Üstüntaş, Elvan Boran rol alıyor. Etkinlik, 23 Mart 2025 tarihinde Müze Gazhane Meydan Sahne’de. Oyunların, yetişkinlerden, https://sehirtiyatrolari.ibb.istanbul/, biletinial.com adreslerinden ve mobil uygulamamızdan temin edilebilir. Bu Haftanın Programı (19-23 Mart 2025) SEVDALI BULUT (5+ Yaş) (Yeni Oyun) Dünyanın bir yerinde, Ayşe Kız’ın bahçesi dışında kalan yerde ve kendi istediği yere sahip olan Kara Seyfi, Ayşe Kız’ın büyük emek ve sevgiyle kurduğu bahçesini de ele geçirmeye çalışıyor. Oyun, Sevdalı Bulut, Ayşe Kız ve arkadaşlarının bahçelerini Kara Seyfi’ye karşı koruma çabalarını anlatmaktadır. Nazım Hikmet’in yazdığı, Ümran İnceoğlu’nun uyarladığı, Eftal Gülbudak’ın yönettiği oyun Ada Alize Ertem, Canan Kübra Birinci, Emre Çağrı Akbaba, Enes Mazak, Erkan Akkoyunlu, Berk Samur, Şeyda Arslan, Tuğçe Açıkgöz, Yasemin Güvenç rol alıyor. Oyun, 23 Mart 2025 tarihinde Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi’nde. GÖZLERİMİ KAPARIM VAZİFEMİ YAPARIM Epik Tiyatro’nun büyük ustası Haldun Taner, bu kült eserinde 31 Mart Vakası’ndan 71 Muhtırası’na kadar bireysel ve toplumsal anlamda yaşanan dönüşümün yanı sıra hiç değişmeyen olaylar taşlamasını yapıyor. Oyunda fakir bir aileden gelen, hayatını sorgulamadan yaşayan “dürüst” Vicdani ile varlıklı bir ailede doğan, servetine servet katarak yükselebilmek için her yolu mubah gören Efruz isimli iki karakterin hayat hikayesi anlatılıyor. Hiciv, mizah ve yer hazin hikâyelerle ilerleyen oyun, sınıfsal farklılıkların kişisel ve sosyal yaşam üzerindeki etkileri, insan tabiatı, vatan sevgisi, iyilik-kötülük gibi konulara ilişkin sorular soruluyor. Vicdani kendi gibi olanlara şöyle sesleniyor: “Ey benim sahiplerim/ İbret olsun hayatım/ Açın ne olur gözünüzü,/ Sakın siz de benim gibi/ Safçasına/ Plak olmayın” Haldun Taner’in yazdığı Yelda Baskın’ın yönettiği oyun Alp Tuğhan Taş, Aybar Taştekin, Cafer Alpsolay, Can Alibeyoğlu, Doğan Şirin, Emrecan Karakurum, Özgür Atkın, Özgür Dağ, Seda Çavdar, Yiğit Ali Uslu rol alıyor, 19-22 Mart 2025 tarihleri ​​arasında Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde.BEN MEDEA DEĞİLİM “Ben Medea Değilim” oyunlarına yakın zamanda “katil” sıfatı yakıştırılan bir Kadın’ın, tiyatroda gösteriyi ve manipüle ederek kendi bilgilerine ve her şeyi kendi başına yönlendirdiğini, Hülya Karakaş’ın yaptığı. Berrin Koper, Kamer Karabektaş, Ozan Akif Serman rolünde yer alıyor. Oyun, 19-22 Mart 2025 tarihleri ​​arasında Kağıthane Sadabad Sahnesi’nde oynandı. YENİLMEZ Ekonomik krizin nedeni Londra’da yaşamaları halinde gelen Oliver ve Emily çifti, Londra’dan İngiltere’nin bölgelerindeki küçük bir kasabaya göçler ve burada “gerçek” insanlarla tanışmaya karar verirler. Taşralı komşuları Alan ve Dawn’ı evlerine davet ederler. Farklı sınıflara ait insanlar arasında büyük bir hayal ile başlayan ve giderek tuhaflaşan satışların trajik sonuçların ortaya çıkmasına sebep olur. Torben Betts’in yazdığı, Nazlı Gözde Yolcu’nun çevirdiği, Nihat Alpteki’nin yönettiği oyunda Gizem Akkuş, Gökçer Genç, Nurdan Kalınağa, Tankut Yıldız rolleri yer alıyor. Oyun, 19-22 Mart 2025 tarihleri ​​arasında Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi’nde katıldı. GÖK KUBBE Dört ay önce tanımadığı bir adamın atının sırtında saklanan saklanan Sally, biriktirdiği parasını alıp kaçmak üzere evde bulunan kocasıyla karşılaşır. Bölgenin güçlü ve zengin ailesi Wax’lerin çocuğu öldürülmüştür. Cinayeti yazan adam asılmış, ancak o sırada onunla birlikte olan Sally, hamile olduğu için ertelenmiştir. Mübaşir olarak görevlendirilen Coombes, hem çamaşırcılık hem de bölgedeki ebelik yapan Elizabeth’e, Sally’nin gebe olup olmadığı için bir araya getirilen jüriye katılması bildirilmek üzere evde gelir. Mahkeme 12 kadından, Sally’nin gebe olup olmadığı hakkında kayıtların raporlarının sunulduğu. Dönemin yaşamasına göre, Sally şayet hamileyse, asılmaktan kurtulup Amerika’ya sürgüne gidiyor. Bir karar çıkana kadar mum, ateş ve yiyecek bulunmayan bir odadaki kadınlar, Sally hakkında bir yargıya varmaya devam ederken, kendi geçmişlerine, bağlarına ve kadın olmaya dair gerçekler de açığa çıkacak, başka bir kadının hayatı üzerine adil bir karar vermek, sandıkları kadar kolay olmayacak. Lucy Kirkwood’un yazdığı, Özden Gököz’ün çevirdiği, Ali Gökmen Altuğ’un yönettiği oyun Ada Alize Ertem, Aslıhan Kandemir, Betül Kızılok Bavli, Canan Kübra Birinci, Çağlar Polat, Demet Bozkaya Şalt, Eraslan Sağlam, Eylül Soğukçay, Ezgim Kılınç, Fatma İnan, Gözde İpek Köse, Işıl Zeynep Karaalp, Serap Öztürk, Yağmur Ulusoy Göktürk, Zeliha Güney rol alıyor. Oyun, 19-22 Mart 2025 tarihleri ​​arasında Ümraniye Sahnesi’nde eklenmiştir. HAYAT DER GÜLÜMSERİM Yıllarca olağanüstü kadın karakterlere hayat vermiş bir oyuncu, AVM yapılmak üzere yıkılacak bir sahneye veda eder. Anlatılmaya değer bulunmayan farklı sınıflardan kadınların sıcak ve bilinen hayat hikâyeleri, ilk kez aktarılır. Özen Yula’nın yazıp yönettiği oyunda Sema Keçik, Serkan Bacak rol alıyor. Oyun, 19-22 Mart 2025 tarihleri ​​arasında Üsküdar Kerem Yılmazer Sahnesi’nde katıldı. MAVİYDİ BİSİKLETİM İlk gençlik yıllarını geçirdiği İzmir’e özlemin ve ilk aşkının izinden giden bir adamına, anılarına yaptığı bu yolculuklar, bizi 1950’lerin İzmir’inden yola taşıyor. Dinçer Sümer’in yazdığı Ersin Umulu’nun yönettiği oyunda Çağrı Büyüksayar rol alıyor. Oyun, 19-22 Mart 2025 tarihleri ​​arasında Müze Gazhane Prof. Dr. Sevda Şener Sahnesi’nde katıldı. GIDION’UN DÜĞÜMÜ Corryn Fell oğluna neden uzaklaştırma cezası verildiğini öğrenmek için okula gelir. Öğretmen veli konuşur, gerilim dolu bir görüşmeye dönüşür. Oyun eğitim sistemi 

Eleştirilirken, sosyal medyanın yarattığı toplumsal baskı ve dağıtımı ele alır. Aile, ahlak, sanat, özgürlük ve hayal gücü düşüncelerimizi sorgulamamıza neden olur. Oyun; Amerikan Eleştirmenler Birliği Ödülü ile Çağdaş Amerikan Tiyatrosu Festivali’nde (CATF) Seyirci Ödülünü almıştır. “Çocukluğun masum olmak demek değildir… Masumiyeti hızla kaybetme durumudur. Johnna Adams’ın yazdığı, Beliz Coşar’ın çevirdiği, Ersin Umulu’nun yönettiği oyunda Özge Özder, Özgür Kaymak rol alıyor. Oyun, 19-22 Mart 2025 tarihleri ​​arasında Müze Gazhane Meydan Sahne’de yer aldı. UÇURTMANIN KUYRUĞU Çocukluğu babası tarafından otoriteyle bezenmiş, sıkı bir disiplinle yetiştirilmiş, bu disiplin ve otorite kendisi için saplantıya dönüşmüş bir adam, yaşamın son çalışmalarına karar verir. İntihar mektubunu yazıp bitirdiği an kapı çalar. Karşısında ilk defa gördüğü, tanımadığı bir misafir vardır. Gelen adamın hayatına ve tüm çocukluğuna dair onun isteği hakimdir. Zamanın sunduğu sohbet ilgi çekici bir hal alır. Etkileyici bir iç hesaplaşma başlar. Savaş Dinçel’in yazdığı, Barış Dinçel’in yönettiği oyunda Gün Koper, Ali Yoğurtçuoğlu rol alıyor. Oyun, 22 Mart 2025 tarihinde Beylikdüzü Rasim Öztekin Sahnesi’nde. SESLER ÜLKESİ (4+ Yaş) Uzun süre kalan çocuklar tarafından ihmal edilen Keman, Piyano, Flüt kendileri gibi çalınmayan arkadaşlarının Gitarı da yanlarına alarak Sesler Ülkesine dönmeleri anlatılırlar. Gitarı onu çalmayan Deniz’i uyandırır. Gitar, Deniz’den değişiklik istemediği için onu da Sesler Ülkesinde bir sızıntının ortaya çıkmasına karar verir. Böylece ilk kez Sesler Ülkesini bir çocuk ziyaret eder. Sesler Ülkesinde enstrüman müziği ve genel olarak Deniz, Vivaldi, Mozart ve enstrümanlara hayran kalır ve enstrümanların her yerinde heveslenir. Enstrümanlar, Deniz’e kendini beğendirmek için bir yarışa girer ve akortları bozulur. Beethoven enstrümanların akordunu düzeltir ve onları orkestra şefi gibi yöneterek bir eser çalar. içindekilerin bedelini hatırlayan enstrümanlar ve çalacağı enstrümana karar veren Deniz mutludur. Gizem Padar’ın yazdığı, Nihat Alpteki’nin yönettiği oyunda Aslı Şahin, Bahar Çebi, Cihat Faruk Sevindik, Çağlar Polat, Damla Cangül Yiğit, Lale Kabul rolleri yer alıyor. Oyun, 23 Mart 2025 tarihinde Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde. BİR GECE MASALI (5+ Yaş) Shakespeare’in Bir Yaz Gecesi Rüyası isimli oyunun uyarlanan Bir Gece Masalı, arkadaşlık üzerine kuruludur. Oyun, bugünün istediği gençle değil, kendi istediği kişi ile arkadaş olmak isteyen Şirin Kız’ın Yakışıklı Delikanlı, Güçlü Delikanlı ve Selvi Kız ile ormanda kalıcı bir gecede yaşananları anlatır. William Shakespeare’in yazdığı Musa Arslanali’nin yönettiği oyunda Ayşe Nurseli Tırışkan Akpınar, Burhan Yeşilyurt, Çağlar Ozan Aksu, Ceysu Aygen, Hüseyin Emre Şen, Mehmet Emre Ertunç, Oğuzhan Oğuz, Ömer Naci Boz, Seda Yılmaz, Serap Doğan rolleri yer alıyor. Oyun, 23 Mart 2025 tarihinde Kağıthane Sadabad Sahnesi’nde. BEKÇİ İLE POSTACI (3+ Yaş) Postacı Piero ile Gece Bekçisi Marcello olarak adlandırılan çocuk hızın uyarlanan eserde bir bekçi ile bir postacı ev arkadaşlarıdır. Bir gecenin gündüz uğraşından hiç görüşemezler. Soğuk bir kış günü ikisi de hastalanınca, evi aynı anda paylaşmaları gerekir. Lodovica Cima, Gabriele Clima’nın yazdığı Ceylan Özçapkın’ın çevirdiği, Derya Yıldırım’ın oyunlaştırıp yönettiği oyunda Melisa Demirhan, Besim Demirkıran, Cafer Alpsolay, Fatma İnan, Reyhan Karasu, Zeynep Ceren Gedikali rol alıyor. Oyun, 23 Mart 2025 tarihinde Ümraniye Sahnesi’nde. RÜYA(5+Yaş) Hayvanat bahçesini ziyaret eden Özgür, doğal yaşam alanlarından kopartılıp kafese konan hayvan dostlarını rüyasında görüyor. Artık çalıştırmanın zamanıdır ve özgür olmaları serbest kalmaya kararlıdır. Özge Midilli-Ertan Kılıç’ın yazdığı Özge Midilli’nin yönettiği oyunda Alp Tuğhan Taş, Neşe Ceren Aktay, Pınar Aygün, Direnç Dedeoğlu, Gülce Çakır, Mehtap Gündoğdu Akbulut, Nilay Bağ, Nilay Yazıcıoğlu rolleri yer alıyor. Oyun, 23 Mart 2025 tarihinde Müze Gazhane Prof. Dr. Sevda Şener Sahnesi’nde. ÇÖPSÜZ DÜNYA (4+ Yaş) İklim değişikliği ve havanın yasaklanmasından dolayı bulutların renginin, rüzgarların yönlerin değişen günlerden bir gün; umutlu, mutlu ve evde bir uçurtma olan Uç Uç kuyruğu koptuğu için bir çöplüğe düşer. Çöplükte, bez bir bebek olan Püsküllü ve atılmış bir koli olan Koli Koli ile tanışır. Çöplüğün kontrolünü elinde tutan Çöpten Kral ve yardımcısı Sinek ile kuruluş düzenlerini değiştirenye çalışan Uç Uç arasında bir mücadele başlar. Çöpsüz Dünya oyunu sevimli karakterler aracılığıyla tüketim kültürün bilinçsizce yaygınlaştığı günümüzde “geri dönüşüm, tamir, sıfır atık ve renklerle ayrılmış atık gösterileri” gibi konuları ele alarak atıklardan arındırılmış bir dünya nasıl mümkün olabilir sorusuna yanıt arıyor. Arzu Yurtseven’in yazdığı, Nihat Alpteki’nin yönettiği oyun Eylül Soğukçay, Pınar Demiral, Engin Akpınar, Samet Silme, Mehmet Soner Dinç rol alıyor. Oyun, 23 Mart 2025 tarihinde Beylikdüzü Rasim Öztekin Sahnesi’nde. İyi seyirler…

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ramazan şenliklerinde Mahmut Tuncer esintisi

Ramazan şenliklerinde Mahmut Tuncer esintisi

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Geleneksel Ramazan etkinliklerinde düzenlenen Şanlıurfalılar gecesinde sahne alan Türk Halk Müziği’nin güçlü sesi Mahmut Tuncer, türküleriyle coşturdu.

Antalya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen Geleneksel Ramazan etkinlikleri dolu dolu geçiyor. Her gün farklı şehirlerin kültürel etkinliklerinin yaşatıldığı etkinliklerde Şanlıurfalılar Gecesi düzenlendi. Karaalioğlu Parkı içerisinde gerçekleştirilen etkinliklerde ilk olarak Şanlıurfa’dan gelen Sıra gecesi ekibi sahne aldı. Uzun havalar ve türkülerle alanı dolduran vatandaşlar keyifli anlar yaşadı.

ANTALYA’DA ŞANLIURFALILAR GECESİ

Daha sonra ise sahneye Türk Halk Müziği’nin güçlü sesi ve Şanlıurfalıların sevilen sanatçısı Mahmut Tuncer çıktı. Mahmut Tuncer, sevilen şarkı ve türkülerini seslendirdi. Mahmut Tuncer, türküleri ve şarkı aralarında yaptığı esprilerle geceye renk kattı. Birbirinden sevilen parçalarını seslendiren Mahmut Tuncer’e vatandaşlar halaylar ve türkülerle eşlik etti.

Gecenin sonunda ise Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Bayram Ali Çeltik, Mahmut Tuncer ve Sıra Gecesi ekibine bu keyifli konser anısına plaket ve çiçek takdim etti.

Antalya Şanlıurfalılar Derneği Başkanı Mehmet Uymaz da Başkan Muhittin Böcek’e Şanlıurfa’nın kültürünün yansıtıldığı gece için teşekkür etti.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

‘Değişimin Eşiğindeki Kadınlar için Cesaret ve Yeniden Başlama’


‘Değişimin Eşiğindeki Kadınlar için Cesaret ve Yeniden Başlama’

ICF Türkiye “Yanınızdayız Atölyeleri” 8 Mart Kadınlar Günü Özel Programı gerçekleştirildi!

Kadınlar, hayatın her alanında var olan ve dönüşen bireylerdir. Akredite Master Koç (MCC) ünvanlı Profesyonel Koç Burcu Çakın, ICF (Uluslararası Koçluk Federasyonu) Türkiye’nin Kadınlar Günü webinarında, kadınların iş ve özel yaşamlarında karşılaştıkları zorluklara dikkat çekti. Duyguların bir zayıflık değil, güç kaynağı olduğunu vurgulayan Çakın, kadınların kendilerini baltalayan kalıplarla nasıl yüzleşebileceğini anlattı. İş hayatında kadınların cesur isteklerde bulunmaktan kaçınmaları, görünür olmaktan çekinmeleri ve çatışmadan uzak durmak istemeleri gibi tuzaklara dikkat çeken Çakın, kadınların kendi potansiyellerini tam anlamıyla gerçekleştirebilmeleri için önce kendilerini tanımaları ve içsel dönüşümlerini sağlamaları gerektiğinin altını çizdi.

Kadın, hayatımızın her alanında var olan ve mutlaka ilişkide bulunduğumuz bir varlık. Koçlar, kadınların yaşam yolculuğundaki değişim ve dönüşüm alanlarında onlara rehberlik ederler. Bu bağlamda, kadın çemberleri oluşturarak kadınlara destek veren ve ICF’in Kadınlar Günü webinarında konuşma yapan MCC ünvanlı CoachZone Kurucusu ve Profesyonel Koç Burcu Çakın, kadınlarla çalışan koçlar için yeni bir bakış açısı sundu. Çakın, katılımcıların hem kadının dönüşümü üzerine düşünmeleri hem de kendi içsel keşif yolculuklarında derinleşmelerini sağlayacak bir deneyim yaşattı.

“Duygular zayıflık değil güçtür”

5 Mart 2025 Çarşamba günü gerçekleşen webinarda Burcu Çakın, duyguların kişiye hakim olmasının bir zayıflık, ancak kişinin duygularına hakim olmasının bir güç olduğunu vurguladı. 

“Koçlar olarak dengeye gelebilmek için önce kendimizi sarsıyoruz.” diyen Çakın, ‘güçlü kadın’ tabirinin bir lütuf mu, yoksa bir lanet mi olduğunun anlaşılması gerektiğini söyledi.

Yapay zekaya göre ‘güçlü kadın’ imajının tayyörlü, topuz yapmış kadınlar olduğuna değinen Çakın, “Kadının başına sıfat olarak ‘güçlü’ koyuyoruz ama erkek dediğimizde ‘güçlü’ tabiri pakette geliyor. Koçluk bir nevi danışana koza olmak demek. Danışanı her şeyiyle yargılamadan kabul edebilmek önemli bir nokta.” açıklamasını yaptı.

“Kadınlar kendilerini baltalıyor”

Çalışan kadınların işyerinde karşılaştıkları zorluklara dikkat çeken Çakın, “İçimizdeki kalıplar bizi izin verilen duygulara yöneltiyor. Aslında öfkeleniyoruz ama bize izin verilen duygu üzüntü olduğu için bu öfkenin dışavurumu da üzüntü oluyor.” dedi.

“Kadınlar olarak kendimizi baltalıyoruz.” diyen Çakın, kadınların bazen başarılarını şansa veya dış etkenlere bağlayarak kendi yetkinliklerini sorgulayabildiğini söyledi.

Imposter sendromunun (entelektüel veya mesleki sahtekarlık hissi) kadınları ‘yeterince iyi değilim’ diye kendilerini sorgulamaya ittiğine vurgu yapan Çakın şunları söyledi:

“Başarılarımızın yüzde 80’ini dış faktörlere bağlıyor ancak başarısızlıklarımızın yüzde 80’ini üstleniyoruz. Bu da özgüvenimizi olumsuz etkileyebiliyor. Geri bildirim verirken sert olur diye net olmaktan kaçınıyoruz. ‘İstiyorum’ yerine ‘gerek’ ve ‘lazım’ diye konuşuyoruz ve bu ‘istiyorum’ demekle aynı etkiyi yaratmıyor. ‘İstiyorum’ dediğimizde ‘ben duruma hakimim’ demiş oluyoruz. 

Kadınlar iş hayatındaki potansiyellerini tam anlamıyla gerçekleştirmelerini engelleyen bazı tuzaklara da düşebiliyor. Bu tuzaklara ilişkin farkındalığın kazanılması kadınların kariyerlerinde daha başarılı olmalarına yardımcı olur. Barbara Annis’in ‘Gender Intelligence Group’ adlı kitabında da bahsettiği bu tuzaklar, kadınların kariyerlerinde ilerlemesini zorlaştırabilen düşünce kalıpları ve davranış biçimleriyle ilgili.” 

Kadın yöneticiler olarak düştüğümüz tuzaklar…

Pek çok kadının sınır çizememenin verdiği yorgunlukla mücadele ettiğini kaydeden Çakın, “Arada kendimize de ‘Şu anda benim neye ihtiyacım var?’ diye sormalıyız. Bunu bencillik olarak görüyoruz. Oysa kendini kollamak, kendi özel alanını yaratmak önemli.” dedi.

Çakın, Kadınların iş hayatında düştükleri tuzakları da şöyle sıraladı:

“Cesur isteklerde bulunmak: Kadın erkek arasındaki ücret eşitsizliğinin sebeplerini tartışırken konuşulan bir konu da şu; kadın hakkını isteyemediği için mi erkeklerden daha düşük ücretle çalışıyor? Kadınlar, maaş artışı veya terfi gibi konularda doğrudan talepte bulunmaktan kaçınabilirler. Bunun yerine, takdir edilip ödüllendirilmeyi bekleyebilirler.

Kendimize sert davranıyoruz: Kadınlar genellikle her şeyi kusursuz yapmaya çalışırken risk almaktan kaçınabilirler. Bu da fırsatları değerlendirmelerini engelleyebilir.

Sadakat: ‘Yıllardır bu kurumdayım’ diyerek çalıştığımız kuruma sadık kalıyoruz. Oysa koşullarımızı belirlerken gelecekte nerede olmak istiyoruz? Buna bakarak karar vermemiz lazım.

Bağ kuruyoruz ama ağ kurmuyoruz: Bizleri sınırlayan inançlarımız var. Ağ kurmaktan ve görünür olmaktan kaçınıyoruz. İş dünyasında stratejik ilişkiler geliştirme konusunda erkeklere göre daha çekingen olabiliyoruz. Oysa profesyonel ağlar, kariyer ilerlemesi için kritik öneme sahiptir.

Çatışmadan kaçıyoruz: çatışmaya girmeden diyaloğa dönüştürmeyi öğrenmemiz gerekiyor. Kadınlar bazen gruba uyum sağlamak adına kendi fikirlerini ifade etmekten kaçınabilirler. Bu da liderlik pozisyonlarında etkili olmalarını zorlaştırabilir.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı