Yazar arşivleri: admin

İstatistiklerle Çocuk, 2024

Türkiye nüfusunun %25,5’ini çocuk nüfus oluşturdu

 

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre 2024 yılı sonu itibarıyla, Türkiye nüfusu 85 milyon 664 bin 944 kişi iken bunun 21 milyon 817 bin 61’ini çocuklar oluşturdu. Çocuk nüfusun %51,3’ünü erkek çocuklar, %48,7’sini kız çocuklar oluşturdu. Birleşmiş Milletler tanımına göre 0-17 yaş grubunu içeren çocuk nüfus, 1970 yılında toplam nüfusun %48,5’ini oluştururken bu oran 1990 yılında %41,8 ve 2024 yılında %25,5 oldu.

 

Nüfus projeksiyonlarının demografik göstergelerdeki mevcut yapının devam edeceğini varsayan ana senaryosuna göre çocuk nüfus oranının 2030 yılında %22,1, 2040 yılında %17,9, 2060 yılında %16,9, 2080 yılında %15,2 ve 2100 yılında %14,5 olacağı öngörüldü.

 

Doğurganlık göstergelerindeki hızlı düşüş eğiliminin devam edeceğini varsayan düşük senaryoya göre çocuk nüfus oranının 2030 yılında %22,0, 2040 yılında %16,7, 2060 yılında %13,9, 2080 yılında %11,1, 2100 yılında %9,9 olacağı öngörüldü.

 

Doğurganlığı artırıcı tedbirlerin etkili olacağını varsayan yüksek senaryoya göre çocuk nüfus oranının 2030 yılında %22,3, 2040 yılında %18,9, 2060 yılında %18,7, 2080 yılında %18,9, 2100 yılında %18,6 olacağı öngörüldü.

 

Çocuk nüfusun toplam nüfus içindeki oranı, 1950-2100

Kaynak: TÜİK, Genel Nüfus Sayımları, 1950-1990
              TÜİK, Nüfus Tahminleri, 2000
              TÜİK, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi, 2010-2024
              TÜİK, 2024 Nüfus Projeksiyonları, 2030-2100

 

Türkiye’nin çocuk nüfus oranının Avrupa Birliği üye ülkelerinden yüksek olduğu görüldü

 

Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin çocuk nüfus oranları incelendiğinde, 2024 yılında çocuk nüfus oranının AB ortalaması %17,8 oldu. AB üye ülkeleri içinde en fazla çocuk nüfus oranına sahip olan ülkelerin sırasıyla, %23,0 ile İrlanda, %20,8 ile Fransa, %20,6 ile İsveç olduğu görüldü. Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu ülkeler ise sırasıyla, %14,7 ile Malta, %15,1 ile İtalya, %15,7 ile Portekiz oldu. Türkiye’nin çocuk nüfus oranının %25,5 ile AB üye ülkelerinden daha yüksek olduğu görüldü.

 

Çocuk nüfus oranının Avrupa Birliği üye ülkeleri ile karşılaştırması, 2024

Kaynak: Avrupa Birliği İstatistik Ofisi (Eurostat) veri tabanı, 2024
              TÜİK, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi, 2024

 

Çocuk nüfus oranının en yüksek olduğu il Şanlıurfa oldu

 

ADNKS sonuçlarına göre illerin toplam nüfusları içindeki çocuk nüfus oranları incelendiğinde, 2024 yılında en yüksek çocuk nüfus oranına sahip olan il, %43,8 ile Şanlıurfa oldu. Şanlıurfa ilini %39,8 ile Şırnak, %37,4 ile Ağrı, Mardin ve Muş izledi.

 

Çocuk nüfus oranının en yüksek ve en düşük olduğu 10 il, 2024

Kaynak: TÜİK, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi, 2024

 

Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu il, %16,4 ile Tunceli oldu. Tunceli ilini %17,3 ile Edirne ve %18,0 ile Kırklareli izledi.

 

İllere göre çocuk nüfus oranı, 2024

Kaynak: TÜİK, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi, 2024

 

Türkiye’de 0-17 yaş grubunda en az bir çocuk bulunan hanehalkı oranı %42,8 oldu

 

ADNKS sonuçlarına göre 2024 yılında toplam hanehalkı sayısı 26 milyon 599 bin 261 oldu. Hanelerin %42,8’inde 0-17 yaş grubunda en az bir çocuk bulunduğu görüldü. Bu hanelerin illere göre dağılımı incelendiğinde, 0-17 yaş grubunda en az bir çocuk bulunan hanehalkı oranının en yüksek olduğu ilin %68,5 ile Şanlıurfa, en düşük olduğu ilin %28,2 ile Tunceli olduğu görüldü.

 

Hanelerin %19,0’ında 0-17 yaş grubunda bir çocuk, %14,6’sında iki çocuk, %6,0’ında üç çocuk, %2,0’ında dört çocuk, %1,1’inde ise beş ve daha fazla çocuk bulunduğu görüldü.

 

Çocuk nüfusun 2024 yılında %29,6’sının 10-14 yaş grubunda yer aldığı görüldü

 

Çocuk nüfus yaş grubuna göre incelendiğinde, 2019 yılında çocuk nüfusun %27,7’sinin 0-4 yaş grubunda, %28,2’sinin 5-9 yaş grubunda, %28,0’ının 10-14 yaş grubunda ve %16,0’ının 15-17 yaş grubunda yer aldığı görülürken, 2024 yılında %23,3’ünün 0-4 yaş grubunda, %29,3’ünün 5-9 yaş grubunda, %29,6’sının 10-14 yaş grubunda ve %17,8’inin 15-17 yaş grubunda yer aldığı görüldü.

 

Yaş grubuna göre çocuk nüfus oranı, 2019, 2024

Kaynak: TÜİK, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi, 2019, 2024
Grafikteki rakamlar, yuvarlamadan dolayı toplamı vermeyebilir.

 

Canlı doğan bebek sayısı 2023 yılında 958 bin 408 oldu

 

Doğum İstatistiklerine göre 2023 yılında canlı doğan bebek sayısı, 958 bin 408 oldu. Doğan bebeklerin 491 bin 361’i erkek, 467 bin 47’si ise kız oldu. Canlı doğan bebeklerin %96,7’sini tekil, %3,1’ini ikiz, %0,1’ini ise üçüz ve daha fazla çoğul doğumlar oluşturdu.

 

Sağlık Bakanlığı verilerine göre hastanede gerçekleşen doğumların oranı, 2010 yılında %91,6 iken 2023 yılında %97,5 oldu. Beşli karma aşı (DPT+IPV+Hib) 3 doz ile aşılama oranı 2022 yılında %99,5 iken 2023 yılında %98,8 oldu.

 

Beklenen yaşam süresi 15 yaşındaki çocuklar için 63,5 yıl oldu

 

Hayat Tabloları, 2021-2023 sonuçlarına göre doğuşta beklenen yaşam süresi, Türkiye geneli için 77,3 yıl, erkekler için 74,7 yıl ve kadınlar için 80,0 yıl oldu.

 

Türkiye’de 7 yaşına ulaşan bir çocuğun kalan yaşam süresinin ortalama 71,3 yıl, erkek çocuklar için 68,7 yıl ve kız çocuklar için 73,9 yıl olduğu görüldü. Çalışma çağının başlangıcı olan 15 yaşındaki çocuklar için bu süre 63,5 yıl oldu. Erkek çocuklar için bu süre 60,9 yıl iken kız çocuklar için 66,1 yıl oldu. Bu yaş için kız ve erkek çocuklar arasındaki beklenen yaşam süresi farkının 5,2 yıl olduğu görüldü.

 

Yaşa ve cinsiyete göre çocuklarda beklenen yaşam süresi, 2021-2023

Kaynak: TÜİK, Hayat tabloları, 2021-2023

 

Bebeklere konulan en popüler erkek ismi Alparslan, kız ismi Defne oldu

 

ADNKS sonuçlarına göre 2024 yılında doğan bebeklere konulan en popüler erkek bebek isimleri, Alparslan, Göktuğ ve Yusuf; en popüler kız bebek isimleri ise Defne, Asel ve Zeynep oldu. Doğan erkek bebeklerin 8 bin 88’ine Alparslan, 5 bin 683’üne Göktuğ, 4 bin 880’ine Yusuf, kız bebeklerin 7 bin 466’sına Defne, 7 bin 347’sine Asel, 6 bin 540’ına ise Zeynep ismi verildi.

 

Türkiye’de 2024 yılında 0-17 yaş grubundaki çocuklarda en çok kullanılan erkek çocuk isimlerinin Yusuf, Mustafa ve Ömer; kız çocuk isimlerinin ise Zeynep, Elif ve Ecrin olduğu görüldü.

 

Çocuk bağımlılık oranı 2024 yılında %30,6 oldu

 

Toplam yaş bağımlılık oranı, 15-64 yaş grubunda çalışma çağındaki her 100 kişi başına düşen, 0-14 ile 65 ve üzeri yaş grubundaki kişi sayısı olarak tanımlanır. ADNKS sonuçlarına göre 2024 yılında toplam yaş bağımlılık oranı %46,1 oldu. Yaş grubu 15-64 olan her 100 kişi başına düşen, 0-14 yaş grubundaki çocuk sayısını ifade eden çocuk bağımlılık oranı ise %30,6 olarak gerçekleşti.

 

Çocuk bağımlılık oranı, 1935-2100

Kaynak: TÜİK, Genel Nüfus Sayımları, 1935-1990
              TÜİK, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi, 2007-2024
              TÜİK, 2024 Nüfus Projeksiyonları Ana Senaryo, 2030-2100

 

Beş yaşındaki çocukların net okullaşma oranı %84,3 oldu

 

Milli Eğitim Bakanlığı Örgün Eğitim İstatistiklerine göre okul öncesi eğitim seviyesinde beş yaş net okullaşma oranının, 2022/’23 öğretim yılında %85,0 iken 2023/’24 öğretim yılında %84,3 olduğu görüldü. Beş yaş net okullaşma oranı cinsiyete göre incelendiğinde, bu oran erkek çocuklar için %84,5, kız çocuklar için %84,0 oldu.

 

İlkokul seviyesinde net okullaşma oranı 2023/’24 öğretim yılında %95,0, ortaokul seviyesinde net okullaşma oranı %91,5 ve ortaöğretim seviyesinde net okullaşma oranı %88,0 oldu.

 

Eğitim seviyesi ve cinsiyete göre net okullaşma oranı, 2023/’24

Kaynak: Milli Eğitim Bakanlığı, Milli Eğitim İstatistikleri, Örgün Eğitim, 2023/’24

 

İlkokul tamamlama oranı %98,7 oldu

 

Ulusal Eğitim İstatistikleri Veri Tabanı sonuçlarına göre eğitim kademesi ve cinsiyete göre okul tamamlama oranları incelendiğinde, yıllara göre bir artış gözlendi. İlkokul tamamlama oranı 2018/’19 eğitim ve öğretim döneminde %98,6 iken bu oran 2023/’24 eğitim ve öğretim döneminde %98,7 oldu. Ortaokul tamamlama oranı 2018/’19 eğitim ve öğretim döneminde %97,7 iken bu oran 2023/’24 eğitim ve öğretim döneminde %96,5 oldu. Ortaöğretim tamamlama oranı ise %68,1’den %81,2’ye yükseldi.

 

Ortaöğretim okul tamamlama oranı cinsiyete göre incelendiğinde, 2023/’24 eğitim ve öğretim döneminde bu oranın erkek çocuklar için %79,4, kız çocuklar için %83,0 olduğu görüldü.

 

Eğitim kademesi ve cinsiyete göre okul tamamlama oranı, 2018/’19, 2023/’24

Kaynak: TÜİK, Ulusal Eğitim İstatistikleri Veri Tabanı, 2018/’19, 2023/’24

 

Özel eğitim alan öğrencilerin oranı %3,0 oldu

 

Milli Eğitim Bakanlığı Örgün Eğitim İstatistiklerine göre Türkiye genelinde 2023/’24 eğitim ve öğretim döneminde örgün eğitime devam eden öğrenci sayısı 18 milyon 710 bin 265 oldu. Bu öğrencilerin %51,3’ünü erkek öğrenciler, %48,7’sini ise kız öğrenciler oluşturdu.

 

Özel eğitim gerektiren bireylere (işitme, görme, ortopedik ve hafif düzeyde zihinsel engelli) hizmet veren, özel olarak yetiştirilmiş personelin bulunduğu, geliştirilmiş eğitim programlarının uygulandığı özel öğretim kurumlarında örgün eğitime devam eden öğrenci sayısı ise 559 bin 725 oldu. Özel eğitim alan öğrenciler örgün eğitimdeki öğrencilerin %3,0’ını oluşturdu. Özel örgün eğitime devam eden öğrencilerin %63,0’ını erkek öğrenciler, %37,0’ını ise kız öğrenciler oluşturdu.

 

Çocukların %94,5’inin sağlık durumunun “çok iyi veya iyi” durumda olduğu görüldü

 

Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması, Çocuk Sağlığı ve Yoksunluğu Modülü sonuçlarına göre 2024 yılında hanelerde yaşayan 15 yaş ve altı çocukların genel sağlık durumları incelendiğinde %94,5’inin “çok iyi veya iyi”, %4,6’sının “orta”, %0,9’unun ise “kötü veya çok kötü” olduğu görüldü.

 

Çocukların en az son 6 ay içinde sağlık durumlarının günlük faaliyetlerini sınırlama durumları incelendiğinde sağlık durumu kötü veya çok kötü olan çocukların %53,7’sinin yaşanan sağlık sorunu nedeniyle günlük faaliyetlerinin çok sınırlandığı, %40,9’unun günlük faaliyetlerinin sınırlandığı, %5,4’ünün ise günlük faaliyetlerinin sınırlanmadığı beyan edildi.

 

Çocukların genel sağlık durumları ve günlük faaliyetlerinin sınırlanma düzeyi, 2024
 

Kaynak: TÜİK, Çocuk Sağlığı ve Yoksunluğu, 2024
Grafikteki rakamlar, yuvarlamadan dolayı toplamı vermeyebilir.

 

Hanehalklarının %9,2’sinde çocuklar maddi yetersizlik nedeniyle yeni giysilere sahip olamadı

 

Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması, Çocuk Sağlığı ve Yoksunluğu Modülü sonuçlarına göre 2024 yılında, 15 yaş ve altı tüm çocukların yeni giysilere sahip olduğu hanehalkı oranı %88,6 iken maddi yetersizlik nedeniyle çocukları yeni giysilere sahip olamayan hanehalkı oranı %9,2, diğer nedenlerle çocukları yeni giysilere sahip olamayan hanehalkı oranı ise %2,2 oldu.

 

Günde en az bir kez taze meyve ve sebze tüketimi yapabilen 15 yaş ve altı çocukların bulunduğu hanehalklarının oranı %86,7, maddi yetersizlikler nedeniyle günde en az bir kez taze sebze ve meyve tüketimi yapamayan hanehalkı oranı %10,0, diğer nedenlerle çocukları günde en az bir kez taze meyve ve sebze tüketemeyen hanehalkı oranı ise %3,3 oldu.

 

Çocukları için evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayabilen hanehalkı oranı %51,2, maddi yetersizlikler nedeniyle evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayamayan hanehalkı oranı %22,2, diğer nedenlerle evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayamayan hanehalkı oranı ise %26,6 oldu.

 

Hanehalklarının ihtiyaç gruplarına sahip olma durumu, 2024

Kaynak: TÜİK, Çocuk Sağlığı ve Yoksunluğu, 2024
Grafikteki rakamlar, yuvarlamadan dolayı toplamı vermeyebilir.

 

Çocukların İnternet kullanım oranı 2024 yılında %91,3 oldu

 

Çocuklarda Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması sonuçlarına göre İnternet kullanım oranı, 6-15 yaş grubundaki çocuklar için 2021 yılında %82,7 iken 2024 yılında %91,3 oldu. İnternet kullanımı cinsiyete göre incelendiğinde, erkek çocukların İnternet kullanım oranı 2021 yılında %83,9 iken 2024 yılında %92,2, kız çocukların İnternet kullanım oranı ise 2021 yılında %81,5 iken 2024 yılında %90,3 olduğu görüldü.

 

Cinsiyete göre çocukların İnternet kullanım oranı, 2021, 2024

Kaynak: TÜİK, Çocuklarda Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması, 2021, 2024

 

Çocuklar interneti en fazla video izleme amacı ile kullandı

 

Çocuklarda Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması sonuçlarına göre 2024 yılında, düzenli İnternet kullanan 6-15 yaş grubundaki çocukların İnternet aracılığı ile yürüttüğü faaliyetlerde, İnternet üzerinden video izleme %83,9 ile ilk sırayı alırken, %75,0 ile ödev, öğrenme veya çevrim içi derslere katılma ikinci sırada yer aldı. Bunu, %72,7 ile oyun oynama veya oyun indirme, %72,6 ile sosyal medya izledi. Çocukların İnternette en az yürüttüğü faaliyet ise %13,2 ile e-posta gönderme veya alma oldu.

 

Düzenli internet kullanan çocukların İnternet kullanım amaçları, 2024

Kaynak: TÜİK, Çocuklarda Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması, 2024

 

Yaş grubu 15-17 olan çocukların işgücüne katılma oranı %24,9 oldu

 

Hanehalkı İşgücü Araştırması 2024 yılı sonuçlarına göre 15-17 yaş grubundaki çocukların işgücüne katılma oranı %24,9 oldu. İşgücüne katılma oranı cinsiyete göre incelendiğinde, bu oran erkek çocuklar için %35,6, kız çocuklar için %13,7 olduğu görüldü.

 

Resmi kız çocuk evlilikleri azaldı

 

Evlenme İstatistiklerine göre 16-17 yaş grubunda olan kız çocuklarının resmi evlenmelerinin toplam resmi evlenmeler içindeki oranı 2002 yılında %7,3 iken bu oran 2024 yılında %1,6’ya düştü. Diğer taraftan, aynı yaş grubunda olan erkek çocukların resmi evlenmelerinin toplam resmi evlenmeler içindeki oranı 2002 yılında %0,5 iken bu oran 2024 yılında %0,1 oldu.

 

Cinsiyete göre çocuk evlenmelerinin toplam evlenmeler içindeki oranı, 2002-2024

Kaynak: TÜİK, Evlenme İstatistikleri, 2002-2024

 

Babası vefat etmiş çocukların sayısı 258 bin 515 oldu

 

ADNKS sonuçlarına göre 2024 yılında 21 milyon 817 bin 61 çocuk nüfusun içinde babası vefat etmiş çocuk sayısının 258 bin 515, annesi vefat etmiş çocuk sayısının 81 bin 373, hem annesi hem de babası vefat etmiş çocuk sayısının ise 5 bin 276 olduğu görüldü.

 

Koruyucu aile yanında bakımı sağlanan çocuk sayısı 10 bin 430 oldu

 

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının verilerine göre 2024 yılında Türkiye genelinde kuruluş bakımı altında bulunan çocuk sayısının 15 bin 135 olduğu görüldü. Mevcut koruyucu aile sayısı 8 bin 719, koruyucu aile yanında bakımı sağlanan çocuk sayısı ise 10 bin 430 oldu. Evlat edindirilen çocuk sayısı 2024 yılında 589 oldu.

 

Boşanma davaları sonucu, velayeti anneye verilen çocukların oranı %74,4 oldu

 

Boşanma İstatistiklerine göre 2024 yılında boşanan çiftlerin sayısı 187 bin 343 oldu. Kesinleşen boşanma davaları sonucunda 186 bin 536 çocuk velayete verildi. Çocukların velayetinin %74,4’ünün anneye, %25,6’sının ise babaya verildiği görüldü.

 

Çocuklar en fazla dışsal yaralanma ve zehirlenmeler nedeniyle hayatını kaybetti

 

Ölüm ve Ölüm Nedeni İstatistiklerine göre 2023 yılında 1-17 yaş grubunda çocuk ölümleri en fazla, dışsal yaralanma ve zehirlenmeler nedeniyle gerçekleşti. Söz konusu nedenle hayatını kaybeden 1-17 yaş grubundaki çocuk sayısı, 2023 yılında 13 bin 43 oldu. Sinir sistemi ve duyu organları hastalıkları nedeniyle 866 çocuk, iyi huylu ve kötü huylu tümörler nedeniyle 671 çocuk, dolaşım sistemi hastalıkları nedeniyle 403 çocuk hayatını kaybetti.

 

Ölüm nedeni ve yaş grubuna göre ölen çocukların oranı, 2023

Kaynak: TÜİK, Ölüm ve Ölüm Nedeni İstatistikleri, 2023
Grafikteki rakamlar, yuvarlamadan dolayı toplamı vermeyebilir.

 

Bebek ölüm hızı binde 10,0 oldu

 

Ölüm ve Ölüm Nedeni İstatistiklerine göre 2009 yılında bebek ölüm hızı binde 13,9 iken 2023 yılında binde 10,0 oldu. Doğumdan sonraki beş yıl içinde ölme olasılığını ifade eden beş yaş altı ölüm hızı, 2009 yılında binde 17,7 iken 2023 yılında binde 14,5 oldu.

 

Bebek ve beş yaş altı ölüm hızı, 2009-2023

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Antik Kuelap Kalesinin Harabeye Dönüş Hikayesini Araştıran ‘Kuelap: Bulutların İnsanları’ 20 Nisan Pazar 20.00’de National Geographic Ekranlarında!

2007 yılında yapılan bir arkeolojik kazıda, Peru Andları’nın zirvesinde, harabe haline gelen antik Kuelap kalesinde tahrip edilmiş 100’den fazla iskelet bulundu ve büyük bir gizemi açığa çıkarıldı. Bugün, bilim insanları gelişmiş GPS haritalama teknolojisiyle geriye dönerek, bu görkemli medeniyetin nasıl böylesine ani ve şiddetli bir çöküş yaşadığını araştırıyor.

 

“Kuelap: Bulutların İnsanları”, 20 Nisan Pazar saat 20.00’de National Geographic’te sizlerle!

 

Bilimin, keşfin ve hikâye anlatımının gücüne inanarak 130 yılı aşkın bir süredir dünyanın en güvenilir markalarından biri olmayı sürdüren National Geographic’in birbirinden iddialı yapımlarını D-Smart, Digiturk ve TOD, KabloTV, S Sport Plus, Tivibu ve TV+ platformlarından izleyebilirsiniz.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Motorlu Kara Taşıtları, Mart 2025

Mart ayında 195 bin 682 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı
 

Mart ayında trafiğe kaydı yapılan taşıtların %48,5’ini otomobil, %36,1’ini motosiklet, %9,7’sini kamyonet, %2,5’ini traktör, %1,9’unu kamyon, %0,8’ini minibüs, %0,4’ünü otobüs ve %0,1’ini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre %43,0 arttı

Mart ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre motosiklette %58,2, kamyonette %50,7, otomobilde %38,1, kamyonda %19,6, traktörde %8,7 artarken otobüste %25,2, minibüste %21,3 ve özel amaçlı taşıtta %13,0 azaldı.

Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı, Mart 2023 – Mart 2025

Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı geçen yılın aynı ayına göre %13,7 azaldı
 

Mart ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı minibüste %9,3, otomobilde %7,0 artarken traktörde %43,1, motosiklette %31,4, özel amaçlı taşıtta %29,4, kamyonda %9,2, otobüste %8,6 ve kamyonette %3,3 azaldı.

Trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı Mart ayı sonu itibarıyla 31 milyon 788 bin 619 oldu
 

Mart ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı taşıtların %51,9’unu otomobil, %20,1’ini motosiklet, %14,9’unu kamyonet, %7,2’sini traktör, %3,2’sini kamyon, %1,7’sini minibüs, %0,7’sini otobüs ve %0,3’ünü özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Mart ayında 821 bin 238 adet taşıtın devri yapıldı

Mart ayında devri(1) yapılan taşıtların %67,6’sını otomobil, %14,6’sını kamyonet, %10,4’ünü motosiklet, %3,0’ını traktör, %2,0’ını kamyon, %1,7’sini minibüs, %0,5’ini otobüs ve %0,2’sini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Mart ayında 94 bin 939 adet otomobilin trafiğe kaydı yapıldı

Mart ayında trafiğe kaydı yapılan otomobillerin %11,4’ü Renault, %8,6’sı Toyota, %7,8’i Peugeot, %6,5’i Volkswagen, %6,2’si Hyundai, %5,6’sı Fiat, %5,0’ı BMW, %4,5’i Opel, %4,1’i BYD, %3,9’u Skoda, %3,8’i Citroen, %3,6’sı Mercedes-Benz, %3,1’i Chery, %2,8’i Kia, %2,8’i Ford, %2,7’si Nissan, %2,6’sı Dacia, %2,0’ı Audi, %1,6’sı Honda, %1,3’ü Mini ve %10,1’i diğer(2) markalardan oluştu. 

Ocak-Mart döneminde 498 bin 226 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı

Ocak-Mart döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı %21,4 azalarak 498 bin 226 adet olurken, trafikten kaydı silinen taşıt sayısı %55,9 artarak 10 bin 592 adet oldu. Böylece Ocak-Mart döneminde trafikteki toplam taşıt sayısında 487 bin 634 adet artış gerçekleşti.

Trafiğe kaydı yapılan ve trafikten kaydı silinen motorlu kara taşıtları, Mart 2025

Ocak-Mart döneminde trafiğe kaydı yapılan otomobillerin %48,9’u benzin yakıtlıdır

Ocak-Mart döneminde trafiğe kaydı yapılan 268 bin 5 adet otomobilin %48,9’u benzin, %27,7’si hibrit, %12,9’u elektrikli,  %9,6’sı dizel ve %0,9’u LPG yakıtlıdır. Mart ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 16 milyon 499 bin 996 adet otomobilin ise %33,7’si dizel, %31,4’ü LPG, %30,5’i benzin, %2,8’i hibrit ve %1,3’ü elektriklidir. Yakıt türü bilinmeyen(3) otomobillerin oranı ise %0,2’dir.

Trafiğe kaydı yapılan otomobillerin yakıt cinslerine göre dağılımı, Mart 2025

Ocak-Mart döneminde en fazla 1300 ve altı silindir hacimli otomobil kaydı yapıldı

Ocak-Mart döneminde trafiğe kaydı yapılan 268 bin 5 adet otomobilin %32,4’ü 1300 ve altı, %24,9’u 1401-1500, %10,8’i 1501-1600, %10,5’i 1301-1400, %8,1’i 1601-2000, %0,6’sı 2001 ve üstü motor silindir hacmine sahiptir.

Ocak-Mart döneminde kaydı yapılan otomobillerin 106 bin 231’i gri renklidir

Ocak-Mart döneminde trafiğe kaydı yapılan 268 bin 5 adet otomobilin %39,6’sı gri, %26,3’ü beyaz, %12,1’i siyah, %11,8’i mavi, %4,5’i yeşil, %4,2’si kırmızı, %0,6’sı kahverengi, %0,5’i sarı, %0,3’ü turuncu ve %0,1’i diğer renklidir.

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Antandros Antik Kenti Dört Mevsim Turizme Açık Olacak

Edremit’in Altınoluk Mahallesi’nde bulunan Antandros Antik Kenti’nde Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, Edremit Kaymakamı Ahmet Odabaş, Edremit Belediye Başkanı Mehmet Ertaş, il ve ilçe protokol üyeleri tarafından inceleme yapıldı. 

Antandros Antik Kenti’nde Güney Marmara Kalkınma Ajansı (GMKA) tarafından desteklenen ve Balıkesir Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı tarafından yürütülen “Ziyaretçi Karşılama Merkezi ve Çevre Düzenlemesi Projesi” çalışmaları devam ediyor.

HEDEF ÖREN YERİ STATÜSÜ KAZANDIRMAK

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ören yeri statüsüne alınması beklenen, ziyaretçi karşılama merkeziyle Antandros Antik Kenti’nin bölgenin turizm potansiyelini dört mevsim boyunca ziyaret edilebilecek bir turizm destinasyonuna dönüştürmesi hedefleniyor. Bu kapsamda, ziyaretçilerin ihtiyaçlarını giderecek bir karşılama alanı ve çevre düzenlemesi yapılacak. Proje, Alternatif Turizm Destinasyonlarının Çeşitlendirilmesi Mali Destek Programı kapsamında GMKA’nın sağladığı hibe desteğiyle hayata geçiriliyor.

EDREMİT’İN TARİHİ VE KÜLTÜREL DEĞERLERİ KORUNUYOR

 

Edremit Kaymakamlığı ortaklığında yapılan proje Edremit Belediyesi tarafından uygulanacak. Kentin tarihi ve kültürel potansiyelini gün yüzüne çıkararak yıl boyunca devam edecek kesintisiz turizm hareketliliği sağlamayı hedefleniyor. Edremit Belediye Başkanı Mehmet Ertaş, Antandros Antik Kenti’nin tanıtımı, bilinirliğinin artırılması ve ören yeri kabulü için üzerlerine düşen tüm sorumlulukları yerine getirmeye devam edeceklerini vurguladı.

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İnci GS Yuasa “Düşük Karbon Kahramanı” Ödülüne Layık Görüldü

14-15 Nisan 2025 tarihlerinde İstanbul Teknik Üniversitesi Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde düzenlenen 10. İstanbul Karbon Zirvesi, Türkiye’nin sanayi, akademi ve kamu temsilcilerini iklim kriziyle mücadelede ortak bir paydada bir araya getirdi. Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) tarafından, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile İstanbul Teknik Üniversitesi’nin ana desteğiyle gerçekleştirilen zirvede İnci GS Yuasa, bronz sponsor olarak yer aldı.

“Karbonsuzlaşma Yolunda Sürdürülebilir Çözümler ve Yeşil Akçenin Gücü” temasıyla düzenlenen etkinlik, ülkemizin yeşil dönüşümüne öncülük eden kurumları buluşturdu. Bu yılki zirvede İnci GS Yuasa, akü taşımacılığında kaynak kullanımını ve karbon salımını azaltmayı hedefleyen “Yeşil Lojistik” projesiyle önemli bir başarıya imza attı.

Tek Plan, Daha Az Emisyon, Veriye Dayalı Sürdürülebilirlik

İnci GS Yuasa’nın ödüle değer görülen “Yeşil Lojistik” projesi kapsamında, aynı güzergâhtaki sevkiyatlar tek bir taşıma planında birleştirildi. Böylece yakıt ve araç kullanımı azaltıldı, boş dönüşler en aza indirildi. Taşıma faaliyetlerinin dijital sistemlerle entegre edilmesi sayesinde veri temelli verimlilik yönetimi sağlandı. Proje, %15 operasyonel maliyet avantajı ve yılda 30.800 kg CO₂e emisyon azaltımıyla çevresel sürdürülebilirliğe somut katkı sundu.

Yeşil enerjinin her adımda dikkate alınması gerektiğini vurgulayan İnci GS Yuasa Tedarik Zinciri Bölüm Müdürü Işıl Yurdasever, “Yeşil Lojistik projesini hayata geçirirken, operasyonel verimlilik kadar çevresel sorumluluğu da merkezimize aldık. Aynı güzergâhtaki taşımaları eşleştirerek hem maliyetleri hem de karbon emisyonunu önemli ölçüde azalttık. Alanında uzman kişiler tarafından titizlikle değerlendirilen projemizin, sektörün en prestijli ödüllerinden biri olan Düşük Karbon Kahramanı ile taçlandırılması, ekip olarak bizim için büyük bir gurur kaynağı” dedi.

Yeşil Mobilite Vizyonu

İnci GS Yuasa, yeşil dönüşüm odaklı projeleriyle yalnızca kendi çevresel etkilerini azaltmakla kalmıyor, aynı zamanda sanayinin karbon nötr hedeflerine ulaşmasına da katkı sağlıyor. Sürdürülebilir lojistik uygulamaları, enerji verimliliği yatırımları ve çevreci üretim altyapısıyla düşük karbonlu sanayi vizyonuna hizmet eden şirket; dijitalleşme ve inovasyonu odağına alarak geleceğin mobilite dünyasında daha güçlü bir rol üstlenmeye hazırlanıyor.

Bu yaklaşımın bir yansıması olan Akümgelsin hizmeti de zirvede tanıtıldı. Fuaye alanında katılımcılarla buluşan bu dijital hizmet, akü ihtiyacı olan sürücülere en yakın İnci Akü bayisini yönlendirerek gereksiz taşıma faaliyetini azaltıyor. Böylece yakıt tüketimi ve karbon salımı minimuma indiriliyor. Hızlı ve verimli akü tedariği sağlayan bu sistem, satış hizmetinde sürdürülebilirliği destekleyen yenilikçi bir çözüm olarak öne çıkıyor.

İnci GS Yuasa, bu sayede üretimden hizmete tüm süreçlerini daha çevreci, daha verimli ve daha sorumlu bir anlayışla yönetmeye devam ediyor.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Büyükşehir’den sanat ve hayatı buluşturan atölye

Büyükşehir Belediyesi, Seka Sanat İhtisas Merkezi’nde birbirinden önemli kültür ve sanat faaliyetleri gerçekleştirmeye devam ediyor. Sanat merkezi bu defa da tiyatro sanatçısı Pınar Kural Çelebioğlu’nu çocuklar ve yetişkinlerle buluşturdu.

 

AMAÇ VE HEDEFLERİNİ ANLATTI

Tiyatro sanatçısı Pınar Kural Çelebioğlu, Seka Sanat İhtisas Merkezi’ne konuk oldu. Çelebioğlu ilk olarak 9-13 yaş arasındaki çocuklarla buluştu. Sanatçı, tanışmanın ardından yaratıcı dramanın amaç ve hedefleri ile ilgili bilgilendirme yaptı. Yaratıcı Dramanın; kendini ifade etmek, yaratıcılığı teşvik etmek, empati ve sosyal beceriler kazandırmak, kendine güven ve sorumluluk duygusunu geliştirmek ve eleştirel düşünme ve problem çözme becerilerini desteklemek gibi amaçlarının bulunduğunu kaydeden Çelebioğlu, hedeflerin ise bu amaçlar doğrultusunda anlam bulduğunu söyledi.

 

“OYUN ÇOCUĞUN KENDİNİ ANLATTIĞI EN KOLAY YOLDUR”

Bilgilendirme sonrasında Pınar Kural Çelebioğlu çocuklarla birlikte yıllarca unutulmayacak yaratıcı drama atölyesini başlattı. “Oyun çocuğun kendini anlattığı yoldur” önermesiyle, çocuklara kendilerini sanatsal bir bakış açısıyla ifade ettikleri oyunlar oynatıldı. Çocuklar bu sayede bir yandan hayal güçlerini geliştirirken, kendilerini özgürce ifade etme imkanı buldu. Drama teknikleri, hikâye anlatımı ve grup çalışmalarıyla zenginleştirilen atölyede çocuklar eğlenceli ve öğretici etkinlikler eşliğinde yaratıcı düşünme becerilerini güçlendirdi.

 

GENÇLER GELECEĞİ TASARLADI

Sanatın hayat ile buluştuğu Yaratıcı Drama Atölyesi aynı gün 18 yaş üstü yetişkinler için de gerçekleştirildi. Tiyatro sanatçısı Pınar Kural Çelebioğlu, eğitimi söz konusu yaş grubunun özelliklerini göz önünde bulundurarak şekillendirdi. Bu kapsamda; liderlik, kendini ifade etme, yaratıcılık ve spontanlığın gelişmesi, empati kurma, gurup içi iletişim kişisel gelişim, bedensel ve duygusal farkındalık üzerinde duruldu.

 

GELECEĞE IŞIK TUTACAK DENEYİMLEME

Sanatçı; belirlenen tema çerçevesinde gençlerden dramatik süreç içinde canlandırabilmeleri için ilk önermeyi sundu. Bunun ardından; rol alma, doğaçlama, grup çalışması gibi hedeflere yönelerek, duygu ve düşünceleri yaratıcı bir biçimde ortaya koyan doğaçlamalar sahnelendi. Grup içinde etkili dinleme, anlama ve iletişim kurma becerileri ile yargılamadan deneyimleme ve empati kurma becerisi de yine doğaçlama tekniği ile ortaya kondu. Gençler bu teknikleri kullanarak hem ilerideki iş hayatlarında hem bireysel yaşamlarında önemli tecrübelere ışık tutacak deneyimler elde etmiş oldu.

 

ÇELEBİOĞLU’NDAN BÜYÜKŞEHİR’E TEŞEKKÜR

Yaratıcı Dramanın önemine değinen sanatçı Pınar Kural Çelebioğul, kendisini çocuk ve gençlerle buluşturduğu için Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür etti.

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Enerjisa Dağıtım Şirketleri ve Bayernwerk’ten stratejik iş birliği: Çalışanlara Almanya’da uluslararası deneyim fırsatı

Enerjisa Dağıtım Şirketleri Başkent EDAŞ, Ayedaş ve Toroslar EDAŞ, şirketin yabancı ortaklarından E.ON’un iştiraki Bayernwerk ile iş birliği yaparak Türkiye’deki mavi yakalı çalışanlarına yurtdışında deneyim kazanma fırsatı sunuyor.  

Proje Başkent EDAŞ, Ayedaş ve Toroslar EDAŞ’ın iş gücünü güçlendirmeye, sektörel yetkinlikleri artırmaya ve uluslararası iş birliklerini derinleştirmeye yönelik stratejik vizyonunun bir parçası olarak hayata geçiriliyor. Proje kapsamında geliştirilen yaklaşımlar, kurumlar arası bilgi akışını teşvik ederken, uzun vadede sektörel dönüşüm ve sürdürülebilir gelişim açısından da önemli fırsatlar sunuyor. Projeye başlangıç aşamasında 20 çalışanla uygulanmaya başlanırken, ilerleyen süreçte daha fazla çalışanın dahil edilmesi hedefleniyor.

Projenin hayata geçmesini sağlayan imza törenine Enerjisa Dağıtım Şirketlerini temsilen Enerjisa Dağıtım Şirketleri Genel Müdürü Oğuzhan Özsürekci, Enerjisa Enerji CFO’su Philipp Ulbrich, İnsan, Kültür ve İdari İşler Direktörü Işılay Yüksel Eratay ve İnsan, Kültür ve Gelişim Grup Müdürü Sinem Yorulmaz, Bayernwerk şirketini temsilen ise İnsan ve Kültür Genel Müdür Yardımcısı Albert Zettl, Stratejik İnsan Kaynakları Yönetimi Başkanı Dr. Julia Luxi, İş Sağlığı, Güvenliği ve Çevre Politikaları Başkanı Arman Bedikian ve İnsan Kaynakları Müdürü Dr. Stefan Burghard katılım gösterdi. 

Türk enerji sektörünün yetkinlik haritası genişliyor

Sürdürülebilirliği stratejisinin merkezine alan ve teknoloji odaklı projelerle Türkiye’nin enerji dönüşümüne öncülük eden Enerjisa Dağıtım Şirketleri’nin, insana dokunan çalışmalarıyla da fark yarattığını belirten Genel Müdür Oğuzhan Özsürekci, “Proje çalışma arkadaşlarımızın Almanya’da görev almasıyla sınırlı değil. Programa katılmaya hak kazanan ekip arkadaşlarımız uluslararası bir çalışma ortamında uygulamalı deneyim kazanarak hem profesyonel hem de kültürel anlamda gelişim gösterecek. Edindikleri tecrübeleri ve iyi uygulamaları Türkiye’ye taşıyarak sektörün gelişimine katkı sunacaklar. Böylelikle Türk enerji sektörünün yetkinlik haritasının genişlemesine destek olacaklar” dedi.

Projenin kapsayıcılık ve gönüllülük kültürü gibi temel değerleri de desteklediğine dikkat çeken Özsürekci, “Tesis ettiğimiz iş birliği ile iki şirket arasında sadece teknik değil, sosyal gelişimi de ön planda tutmayı hedefliyoruz. Kültürler arası etkileşimi artıran bu iş birliğinin, daha bütünleşik ve yetkin bir iş gücüne ulaşma yolunda önemli bir adım olduğuna yürekten inanıyorum. Enerjisa Dağıtım Şirketleri olarak çalışma arkadaşlarımıza yeni bir vizyon kazandırmayı ve sektöre uzun vadeli sürdürülebilir değerler katmayı hedefliyoruz” diye konuştu. 

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Büyükşehir’den bağımlılıkla mücadeleye tam destek

Büyükşehir Belediyesi, 2022 yılından bu yana yürüttüğü çalışmalar doğrultusunda bağımlılık sorunu yaşayan vatandaşlara 7/24 hizmet veren 40 kişi kapasiteli iki merkezde çalışmalarına devam ediyor.

 

İLK HEDEF SÜREKLİLİK SAĞLAMAK

Sağlıklı, donanımlı ve nitelikli nesiller yetiştirerek Kocaeli’nin ve ülkenin yarınlarına katkı sağlamak isteyen Büyükşehir Belediyesi, bu kapsamda bağımlılığa karşı örnek çalışmalar yürütüyor. Sağlık ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı’na bağlı Sağlık İşleri Şube Müdürlüğü ekipleri, 3 aylık eğitim sürecinde bireysel ve grup psikoterapisi, manevi değerler eğitimi, bağımlılık süreci üzerine hazırlanmış eğitim programı ve sosyal aktiviteler gibi hizmetler sunuyor. Ayrıca bireysel ve grup terapileri sürecinde ise danışanların tekrar madde kullanımına sürükleyecek öfke, stres ve pişmanlık gibi duygularla baş etme becerileri kazanmaları amaçlanıyor.

 

BAĞIMLI YAKINLARI DA EĞİTİM GÖRÜYOR

Ayrıca bağımlı yakınlarına yönelik düzenlenen yedi haftalık eğitimde ailelerinde bağımlılık hastalığını tanımalarını ve ona göre de sağlıklı baş etme becerilerini edinmeleri sağlanıyor. Eğitim süreci içerisinde istihdam edilen eğitimini tamamlamış eski kullanıcıların rehberliği ile iyileşme motivasyonu destekleniyor. Danışanların eğitim süreci içerisinde iyileşme motivasyonlarını kaybetmemeleri için bağımlılıktan doğan yasal süreçleri ve diğer sağlık problemleri de takip ediliyor.

 

MEZUNİYET SONRASI SIKI TAKİP

Mezuniyet olarak adlandırılan 3 aylık süreç sonunda danışanlar ve aileleri hazırlanan izlem formlarıyla değerlendiriliyor. Riskli durumda olduğu düşünülen bireylerin tekrar eğitim sürecine dâhil edilmesi sağlanarak  “zindelik” süreçlerinin daha sağlam temellere atılması hedefleniyor. Büyükşehir’in bağımlılık gibi topyekün mücadele gerektiren bir alanda sosyal belediyecilik anlayışıyla yürüttüğü bu çalışma, sadece bireyi ve ailesini değil, suç oranını azaltarak toplumun huzur seviyesini de artırmayı hedefliyor.

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

BİM’den Çamaşır Deterjanında Büyük Dönüşüm

BİM, yaşanabilir bir çevre ve sürdürülebilir gelecek vizyonu doğrultusunda çevresel atıkları azaltmak, üretime, lojistiğe, verimliliğe katkı sağlamak amacıyla sürdürülebilir ürünler geliştiriyor. Sürdürülebilir alternatifli ürünlerle sektöründe öncü bir misyonu üstlenen BİM, bu konudaki dönüşümün hızlanmasına ve farkındalığın arttırılmasına da katkıda bulunuyor.

BİM’in sektöründe önemli bir adım daha atarak tüketicileri ile buluşturmaya hazırlandığı çevreye duyarlı “Art Matik” tablet çamaşır deterjanı; geleneksel toz deterjanlara kıyasla daha kompakt, daha hafif ve daha verimli bir alternatif sunuyor. 30 tabletlik paketlerde satışa sunulacak bu yenilikçi ürün, 4,5 kg toz deterjana eşdeğer performans sergiliyor. Tablet deterjanın renkli ve beyaz çamaşırlar için iki ayrı seçeneği bulunuyor. 

Daha az atık, sürdürülebilir bir dünya

BİM’in yeni tablet deterjanı, yalnızca temizlik performansıyla değil, aynı zamanda çevreye duyarlı özellikleriyle de öne çıkıyor. Geleneksel deterjanların büyük bir kısmını oluşturan ve temizleme performansına katkı sağlamayan dolgu maddeleri bu üründe büyük ölçüde ortadan kaldırılıyor. 

“Art Matik” tablet çamaşır deterjanı; kompakt yapısı sayesinde geleneksek toz deterjanların hacim ve ağırlık olarak altıda birine eş değer. Bu sayede daha az tır kullanımıyla lojistik süreçlerinden kaynaklanan karbon emisyonlarının azalmasını sağlarken daha az sayıda ve daha hafif koli kullanımı sayesinde karton kullanımını azaltıyor. Bu yenilikçi ürün, hafif yapısıyla ayrıca tüketicilerin ağır yük taşımasının da önüne geçiyor. 

BİM, yeni tablet deterjanda geleneksel toz deterjanlarda kullanılan plastik dış ambalaj yerine karton kullanılması ve koli kullanımındaki verimlilik sayesinde her bir ürün ile %51 kağıt, %77 plastik tasarrufu sağlanıyor.

20°C’den itibaren çözünebilen ve bu sayede çamaşır makinelerinin daha düşük sıcaklıklarda çalışarak daha az enerji tüketmesini sağlayan “Art Matik” tablet çamaşır deterjanı, 22 Nisan’dan itibaren BİM mağazalarındaki yerini alıyor.

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmir’in tıbbi atık tesisi halk sağlığı için faaliyette

Kent genelinde yaklaşık bin 50 sağlık kuruluşu tarafından üretilen tıbbi atıklar halk sağlığının korunması için İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin  Tıbbi Atık Sterilizasyon Tesisi’nde evsel atığa dönüştürüyor. Günde 30 tona yakın tıbbi atığın bertaraf edildiği tesiste kurulduğu 2020 tarihinden bu yana yaklaşık 400 bin ton tehlikeli atığın dönüşümü sağlandı. 

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Menemen’de hizmete aldığı tıbbi atık sterilizasyon tesisi, çevre ve insan sağlığı açısından büyük önem taşıyor. Devlet hastaneleri, özel hastaneler ve diyaliz merkezleri başta olmak üzere bin 50 sağlık kuruluşundan tartılarak ve radyasyon ölçümleri yapılarak güvenli şekilde teslim alınan tıbbi atıklar, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nca denetimi sağlanan çevrimiçi mobil atık takip sistemi (MOTAT) ile kayıt altına alınıyor. Tıbbi atık lisanslı araçlarla taşınan atıklar tesiste toplanıyor.

Evsel atığa dönüştürülüyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanlığı Atık Yönetim Tesisleri Şube Müdürü Seyda Yapıcı, 7 gün 24 saat faaliyette olan tesisin İzmir için son derece önemli olduğunu vurguladı. Kurumlardan kovalar ve konteynerlerle toplanarak tesise getirilen atıkların, 150 santigrat derecede 45 dakika boyunca prosesten geçirildiğini anlatan Seyda Yapıcı, bu işlemin ardından atığın kırıcı denilen makinelerden geçirilerek küçültüldüğünü, arındırıldıktan sonra evsel atık niteliği kazandığını söyledi. Bu işlemlerin ardından tehlikeli atığın, sağlık açısından taşıdığı riskler ortadan kaldırılıyor.

“Atığın toprağa ve suya karışmasını engelliyoruz”

Tesiste günde 30 tona yakın tıbbi atığın bertaraf edildiğini belirten Yapıcı, “2020’de hizmete alınan tesiste, açıldığı günden bugüne kadar yaklaşık 400 bin ton atığı bertaraf ettik. Herkes için bu tesisin önemi oldukça büyük. Tıbbi atık tesisinin olmadığı bir il düşünülemez. İl genelinde yaklaşık 30 ton atığın toprağa, suya karıştığı düşüncesi bile insanı ürpertiyor. Gerek hayvan sağlığı, gerek insan sağlığı açısından, doğadaki yaşamın sağlıklı şekilde sürdürülebilirliğini sağlamak açısından böyle bir tesisin İzmir’de olması çok önemli” dedi.

Bertaraf tesisinin günlük kapasitesinin 100 tonun üzerinde olduğunu da vurgulayan Seyda Yapıcı, atıkların getirildiği kova ve konteynerlerin dezenfekte edilerek yeniden kuruluşlara verildiğini de söyledi.

Çevreyi koruyan tesis

Tesiste besleme-boşaltma, üniteler arası taşıma, yıkama, dezenfeksiyon ve sterilizasyon olmak üzere yapılan her işlem modern ve çevreci bir bakış açısıyla, sürdürülebilirlik ilkesine göre tasarlandı. Buhar üretim ünitesi ile sterilizatörler arasında enerji geri kazanım sistemi bulunuyor. Böylece yoğuşma suyunun geri devir sayısını artıran ekipmanlar aracılığıyla doğal su varlıklarının korunması sağlanıyor.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı