Yazar arşivleri: admin

Adana Kültür Yolu Festivali’nde Sefo Rüzgârı!

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen Adana Kültür Yolu Festivali, ikinci gününde Sefo konseriyle adeta tarih yazdı. Festival alanında toplanan yüzbinlerce kişi, etkinliği şimdiye kadarki en kalabalık konserlerden biri haline getirdi.

Sefo, sahneye çıktığı andan itibaren alandaki coşkuyu zirveye taşıdı. “Bilmem Mi?”, “Isabella”, “Toz Duman” ve “Tutsak” gibi hit parçalarını alanı dolduran kalabalıkla hep bir ağızdan söyleyen sanatçı, enerjisi ve sahne performansıyla büyük alkış topladı.

Tarihi kalabalık ve büyüleyici atmosfer sosyal medyada da gündem olurken, Adana Kültür Yolu Festivali, Sefo’nun konseriyle hem Adana’da hem de Türkiye genelinde unutulmaz bir geceye imza attı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Alper Erözer’den Yeni Şarkı ‘Gelme İstesen De’

Alper Erözer, yeni şarkısı “Gelme İstesen De” ile müzikseverlerle buluştu. Şarkısının klip çekimi sırasında yaşanan talihsiz bir trafik kazasına rağmen, Alper Erözer zorluklara rağmen müzik yolculuğuna devam etti. Alper Erözer’in söz ve müziğiyle yazıp hazırladığı bu parça, Indie, Alternative ve Bedroom Pop türlerinin etkileyici bir birleşimi olarak karşımıza çıkıyor. Kaan Pars ve Aytac Ozalp şarkının prodüktörlüğünü üstlenirken, klip yönetmenliğini Mario Sanchez ve Fatih Tandoğan üstlendi.

Alper Erözer, artık 20 yaşında bir genç sanatçı olarak müziğini olgunlaştırıp yenileyerek fikirlerini oturtma yolunda ilerliyor. 70’lerin efsanevi müziğinden ilham alarak, Pink Floyd, The Doors, ve Led Zeppelin gibi dünya çapında devlerden etkilenen Alper Erözer, bu klasik sesleri kendi modern tarzı ve yenilikçi fikirleriyle harmanlamak istiyor.

Gelme İstesen De, Alper Erözer’in müzik dünyasında kendine sağlam bir yer edinmeye aday bir şarkı olarak dinleyicilerine yeni bir soluk getiriyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Hayvansal ürünlerde yeni düzenleme

Tekstil ve ayakkabı başta olmak üzere, Ticaret Bakanlığının sorumluluğunda bulunan tüketici ürünlerinde hayvansal menşeli parça yer alması durumunda, bu parçaların hangi hayvandan elde edildiğine dair bilginin tüketicilere belirtilmesi zorunlu hale getirildi.

Düzenlemeye göre, piyasaya arz edilen hayvansal menşeli parça içeren ürünlerin hangi hayvandan elde edildiğine dair bilginin tüketicilere sunulması, tüketicilere yapılacak bu bilgilendirmenin ürünün etiketinde, ambalajında, üzerinde veya ürüne eşlik eden bir belgede yer alması, uzaktan iletişim araçları yoluyla yapılan satışlarda da, bu bilginin ürünün özelliklerinin belirtildiği alanda tüketiciye sunulması, bilgilendirmenin satın alma işleminden önce açık, okunabilir ve yanıltıcı olmayacak şekilde Türkçe yapılması, zorunluluğu getirildi.

*Haberin görselleri AA tarafından servis edilmiştir.

Kaynak: Habertürk

Çin’i yüzde 104 ile çarpacak

Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, düzenlediği basın toplantısında, tarifelere ilişkin değerlendirmede bulundu.

ABD Başkanı Donald Trump’ın dün Çin’in misillemesine karşılık açıkladığı yüzde 50 oranındaki ek tarifenin yürürlüğe girip girmeyeceğinin sorulması üzerine Leavitt, söz konusu tarifenin 9 Nisan’da ABD yerel saatiyle 00.01’de yürürlüğe gireceğini bildirdi. Böylece ABD’nin Çin’den ithalatına uyguladığı tarife oranı yüzde 104’e ulaşacak.

Leavitt, Trump’ın Çin’in ABD ile bir anlaşma yapmak istediğine, ülkenin bu anlaşmayı yapmak zorunda olduğuna inandığını ifade etti.

Çin’in misilleme yapmasını bir “hata” olarak nitelendiren Leavitt, “Amerika yumruk yediğinde, Başkan daha sert karşılık verir. Bu yüzden Çin’e yönelik yüzde 104 oranındaki tarifeler bu gece yarısı yürürlüğe girecek.” dedi.

Leavitt, Çin’in anlaşma yapmak istediğini, sadece bunu nasıl başlatacaklarını bilmediğini belirterek, eğer Çin bir anlaşma yapmak için ulaşırsa Trump’ın son derece nazik davranacağını dile getirdi.

Karşılıklı tarifelerin açıklandığı 2 Nisan’dan bu yana 70’e yakın ülkenin müzakerelere başlamak için Başkan Trump’a ulaştığını belirten Leavitt, “Ülkeler adil olmayan ticaret uygulamalarını düzeltmek ve pazarlarını ülkemize serbestçe açmak için adeta birbirleriyle yarışıyor.” ifadesini kullandı.

Ayrıca Leavitt, Trump’ın bu sabah ticaret ekibiyle bir araya geldiğini ve yönetimine ulaşarak anlaşma yapmak isteyen her ülkeye özel olarak hazırlanmış ticaret anlaşmaları yapılması talimatı verdiğini aktardı.

ABD Başkanı Trump, “kurtuluş günü” olarak nitelendirdiği 2 Nisan’da diğer ülkelere uygulanacak karşılıklı tarife oranlarını açıklamıştı.

Temel tarife oranının yüzde 10 olacağını belirten Trump, diğer ülkelerin uyguladığı tarifeler ve tarife dışı engelleri hesaba katarak ülkelere göre değişen gümrük vergisi oranlarını paylaşmıştı.

Bu kapsamda, ABD’nin Çin’den ithalatına yüzde 34 oranında gümrük vergisi uygulanması öngörülmüştü.

Çin, ABD’nin tarife artışlarına tepki gösteren ilk ülke olmuş, yüzde 34’lük tarife artışına karşı aynı oranda ek tarife uygulayacağını duyurmuştu.

Trump da buna karşılık Çin’in karşılıklı tarifelere misilleme olarak açıkladığı yüzde 34’lük gümrük vergilerini geri çekmemesi halinde ülkeye yüzde 50 ek tarife uygulayacaklarını açıkladı.

ABD Başkanı Trump, daha önce 1 Şubat’ta imzaladığı kararnameyle de Çin’den yapılan ithalata yüzde 10 gümrük vergisi getirmiş, 4 Mart ise Çin’e yönelik tarife oranını yüzde 20’ye yükseltmişti.

Söz konusu gelişmelerle ABD’nin Çin’den ithalatına uygulamayı planladığı tarife oranı yüzde 104’e ulaşıyor.

Kaynak: Habertürk

Mimarlık ve Yaşam Söyleşileri’nin Nisan Ayındaki Konuğu Dr. Zübeyde Cihan Özsayiner Oldu!

Mimarlık ve Yaşam Söyleşileri’nin Nisan Ayındaki Konuğu Dr. Zübeyde Cihan Özsayiner Oldu!

Dr. Olcay Aydemir’in sunumuyla Mimarlık ve Yaşam Söyleşileri, Zeytinburnu Kültür Sanat’ta devam ediyor. 7 Nisan Pazartesi akşamı saat 19.30’da gerçekleşen söyleşinin konuğu Dr. Zübeyde Cihan Özsayıner oldu. Söyleşide kadın hattatlar ve hat geleneği ele alındı.

 

Dr. Zübeyde Cihan Özsayıner’in konuk olduğu Mimarlık ve Yaşam Söyleşileri’nde bu ay “Kadın Hattatlar” alt başlıklı söyleşi gerçekleşti. Özsayıner, öne çıkan kadın hattatları merkeze alan bir konuşma yaptı.   

 

“Hat sanatı eğitimi, zor bir süreç.”

Dr. Zübeyde Cihan Özsayıner, Osmanlı dönemindeki kadın hattatları ve hat eğitimini ele alırken bu sürecin meşakkatli olduğunu vurguladı:

 “Osmanlı döneminde okuma yazma oranı düşük olduğu için hat eğitimini almak her kadına nasip olmuyor. Önemli, büyük bir ailenin üyesi olanlar daha şanslı. O eğitimi almak kolay değil. Hat sanatının öğrenimi zor. Harfleri tanıdıktan sonra sanatlı yazı yazmak çok uzun zaman alıyor. Beş yıl gibi bir süre gerekiyor. Bir hocanın gözetiminde yaşanan sürecin ardından icazet alınıyor ve ancak ondan sonra hattat olunabiliyor.”

 

“Vakıf Kanunu, çok önemli bir kanun.”

Dr. Zübeyde Cihan Özsayıner, 2008’de vakıflardaki eserlerin korunması için çıkarılan kanunun önemine işaret etti:

“2008’de çıkarılan Vakıf Kanunu çok önemli. Şimdiye kadar kimse bu kanunu çıkarmaya cesaret edememişti. Vakfın çok değerli, ecdattan günümüze kadar gelen tarihi eserlerini koruyamamak, onları depolarda atıl bir şekilde saklamak vakıf geleneğine aykırı. Vakıfların kuruluş amacı eserleri korumak ve yeni nesillere aktarmak. 2008’de çıkarılan kanunun ardından müzelerde bekleyen eserler onarıldı, bu işi de alanında ehil isimler yaptı.”

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İBB Şehir Tiyatroları’nda Bu Hafta (9-13 Nisan 2025)

İBB Şehir Tiyatroları’nda Bu Hafta (9-13 Nisan 2025)

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, tiyatro sezonunun yeni haftasında 11 oyunla seyirci karşısına çıkıyor. Şehir Tiyatroları’nın 110 yılında sanatseverleri Tolstoy’dan Nazım Hikmet’e, Molière’den Cengiz Özek’e klasik ve çağdaş yazarların eserlerinin ön planda olduğu zengin bir repertuvar bekliyor. Bu hafta Savaş ve Barış, Gök Kubbe, Yaftalı Tabut, Tartuffe, Ben Medea Değilim, İkinci Perdenin Başı, Benim Küçük Yıldızım, Rüya, Sevdalı Bulut, Fındıkkıran, Bekçi ile Postacı adlı oyunlarımız seyirciyle buluşacak. Oyun biletleri, gişelerden, https://sehirtiyatrolari.ibb.istanbul/, biletinial.com adreslerinden ve mobil uygulamamızdan temin edilebilir. Bu Haftanın Programı (9-13 Nisan 2025) SAVAŞ VE BARIŞ 1805 ve 1820 arasında geçen, tarihsel bir anlatı özelliği de taşıyan “Savaş ve Barış” Napolyon’un 1812’de Rusya’yı işgalinin hemen öncesinde hayatları tümüyle değişen Rus aristokrasisini konu edinir. Bir yanda aşk ilişkileri, aile ve salon hayatını anlatılırken, savaş ve savaşın geri dönülemez yıkımı da devam etmektedir. Savaş ve Barış, birçok yönüyle bir tarih anlatısının özelliklerini taşırken, aynı zamanda yaşama, inançlara, insanın yaşama amacına dair felsefi düşünceleri barındıran, politik ve sosyolojik çıkarımların yer aldığı destansı bir eserdir. Savaş ve muharebelerin, Napolyon ve Kutuzov gibi tarihi şahsiyetlerin arka fonu oluşturduğu oyunda, aşk hikâyeleri, kişisel zaaflar, aile içi çatışmalar ve kayıplar toplumun genelinden oyundaki her bir karaktere kadar uzanan bir panorama oluşturur. Lev Tolstoy’un yazdığı, Eva Mahkovic’in uyarladığı, Aslı Önal’ın çevirdiği, Aleksandar Popovski’nin yönettiği oyunda Ayşegül İşsever, Berfin Berber, Can Başak, Defne Gürmen Yüksel, Deran Özgen, Dilara Demirdüzen, Doğan Altınel, Ersin Bağcıoğlu, İpek Uğuz, Melisa Demirhan, Mesut Çırak, Murat Bavli, Mutlu Güney, Ogeday Erkut, Osman Kaba, Salih Şimşek, Sefa Turan, Yağmur Topçu, Ali Rıza Kubilay, Ahmet Kahvecioğlu, Boran Bağcı, Cem Eyüpoğlu rol alıyor. Oyun, 9-12 Nisan 2025 tarihleri arasında Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde. GÖK KUBBE (16+ Yaş) Dört ay önce tanımadığı bir adamın atının sırtında evinden ayrılmış olan Sally, biriktirdiği parasını alıp kaçmak üzere evine döndüğünde kocasıyla karşılaşır. Bölgenin güçlü ve zengin ailesi Wax’lerin çocuğu öldürülmüştür. Cinayeti işleyen adam asılmış, ancak o sırada onunla birlikte olan Sally, hamile olduğunu söylediği için asılması ertelenmiştir. Mübaşir olarak görevlendirilen Coombes, hem çamaşırcılık hem de bölgede ebelik yapan Elizabeth’e, Sally’nin gebe olup olmadığını anlamak için bir araya getirilen jüriye katılması gerektiğini söylemek üzere evine gelir. Mahkeme 12 kadından, Sally’nin gebe olup olmadığı hakkında görüşlerini bildirmeleri istemiştir. Dönemin yasalarına göre, Sally şayet hamileyse, asılmaktan kurtulup Amerika’ya sürgün edilecektir. Bir karar çıkana kadar mum, ateş ve yiyecek bulunmayan bir odada tutulan kadınlar, Sally hakkında bir yargıya varmaya çalışırken, kendi geçmişlerine, bağlarına ve kadın olmaya dair gerçekler de açığa çıkacak, başka bir kadının hayatı üzerine adil bir karar vermek, sandıkları kadar kolay olmayacaktır. Lucy Kirkwood’un yazdığı, Özden Gököz’ün çevirdiği, Ali Gökmen Altuğ’un yönettiği oyunda Ada Alize Ertem, Aslıhan Kandemir, Betül Kızılok Bavli, Canan Kübra Birinci, Çağlar Polat, Demet Bozkaya Şalt, Eraslan Sağlam, Eylül Soğukçay, Ezgim Kılınç, Fatma İnan, Gözde İpek Köse, Işıl Zeynep Karaalp, Serap Öztürk, Yağmur Ulusoy Göktürk, Zeliha Güney rol alıyor. Oyun, 9-12 Nisan 2025 tarihleri arasında Kağıthane Sadabad Sahnesi’nde. YAFTALI TABUT Adına tarihin dipnotlarında rastlayabildiğimiz, Türkiye’nin ilk kadın oyun yazarı, kuramcı, aktivist, sosyal ve siyasi yaşamın her alanında öncü Fatma Nudiye Yalçı’nın hikâyesi. 1920’lerde başlayan mücadelesine Dr. Hikmet Kıvılcımlı ve Nazım Hikmet de eşlik ediyor. Bilgesu Erenus’un yazdığı Yelda Baskın’ın yönettiği oyunda Bensu Orhunöz, Ceren Hacımuratoğlu, Lale Kabul, Nazan Yatgın Palabıyık, Selin Türkmen, Şenay Bağ, Mana Alkoy rol alıyor. Oyun, 9-12 Nisan 2025 tarihleri arasında Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi’nde. TARTUFFE Zengin mi zengin bir adamın, ailesindeki ve çevresindeki kimseyi dinlemeden evine yerleştirdiği sahtekar bir sofu ile hem kendi hem de çevresindekilerin hayatını beter etmesini anlatan bu ölümsüz eserde; inancı, aileyi, aşkı, erkek-kadın farklarını, dünümüzü, bugünümüzü, mizahı, müziği, acıyı, hüznü, rahatsız edici türlü anları iç içe ve olanca dinamiğiyle seyircinin karşısına çıkarıyoruz. Orhan Veli’nin olağanüstü çevirisine, şiirlerinden bestelenen şarkıların da eşlik ettiği seyirliğimizle, hayata dair bu acayip bilmeceyi bir kez daha kahkahalarla selamlıyoruz. Molière’in yazdığı, Orhan Veli Kanık’ın çevirdiği, Yiğit Sertdemir’in yönettiği oyunda Bennu Yıldırımlar, Emre Şen, Gürkan Başbuğ, Mehmet Soner Dinç, Murat Garipağaoğlu, Naci Taşdöğen, Nilay Bağ, Özge Kırdı, Semah Tuğsel, Tolga Yeter, Yeşim Koçak, Zeynep Göktay Dilbaz rol alıyor. Oyun, 9-12 Nisan 2025 tarihleri arasında Ümraniye Sahnesi’nde. BEN MEDEA DEĞİLİM “Ben Medea Değilim” oyununda yakın geçmişte “katil” sıfatı yakıştırılan bir Kadın’ın, tiyatro sahnesinde gösteriyi ve seyirciyi manipüle ederek kendi hikâyesine ve aslında her kadının kendi gerçeğine yönlendirdiğini görüyoruz. Allison Gregory’nin yazdığı, Hülya Karakaş’ın yönettiği oyunda Şirin Asutay, Berrin Koper, Kamer Karabektaş, Ozan Akif Serman rol alıyor. Oyun, 9-12 Nisan 2025 tarihleri arasında Üsküdar Kerem Yılmazer Sahnesi’nde. İKİNCİ PERDENİN BAŞI Genç ve umutsuz bir oyuncu olan Muhsin, ünlü tiyatro yönetmeni Afet’in açtığı oyuncu seçmesine girme fırsatı bulur. Böylesi bir dönüm noktasında, hayatta hiçbir şeyin yolunda gitmemiş olmasının gerginliğini yaşamaktadır. Seçmelere saatinde yetişemediğinden dolayı içeri girip girmeme konusunda kararsız kalır. Herhangi bir mesleğe yeni başlayan pekçok genç için bu tür seçme veya sınavlar aslında kaybolan umutları bulma ve yeniden hayal kurabilmek için önemli bir eşiktir. Muhsin için ise bir adım ötesinde varoluş imtihanı başlayacaktır. Alp Tuğhan Taş’ın yazıp yönettiği oyunda Ebru Üstüntaş, Alp Tuğhan Taş rol alıyor. Oyun, 12 Nisan 2025 tarihinde Beylikdüzü Rasim Öztekin Sahnesi’nde. BENİM KÜÇÜK YILDIZIM (3+ Yaş) Bir gün bir yıldız kayar… Gökyüzünden… Küçük kız onun peşine düşer… Belki gözündeki yıldıza ulaşamaz; ama bir yıldız şarkıcı kargaya, tavuklar için bir Yıldız gibi pırıl pırıl parlayan bir mısır tanesine, her nefes aldıkça bir yıldız parıldayan ateş böceğine rastlar… Hepsiyle arkadaş olur… Sonunda gerçek yıldızın içinde olduğunu sevgi kardeşlik dostluk olduğunu anlar. Cengiz Özek’in yazıp yönettiği oyunda Ayşe Günyüz Demirci, Buğra Can Ildırışık, Yunus Erman Çağlar, Kamer Karabektaş, Mana Alkoy, Özge Kırdı, Pınar Pamuk, Aslı Menaz rol alıyor. Oyun, 13 Nisan 2025 tarihinde Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde. RÜYA(5+Yaş) Hayvanat bahçesini ziyaret eden Özgür, doğal yaşam alanlarından kopartılıp kafese konan hayvan dostlarını rüyasında görür. Artık harekete geçme zamanıdır ve Özgür onları kurtarmakta kararlıdır. Özge Midilli-Ertan Kılıç’ın yazdığı Özge Midilli’nin yönettiği oyunda Alp Tuğhan Taş, Neşe Ceren Aktay, Pınar Aygün, Direnç Dedeoğlu, Gülce Çakır, Mehtap Gündoğdu Akbulut, Nilay Bağ, Nilay Yazıcıoğlu rol alıyor. Oyun, 13 Nisan 2025 tarihinde Kağıthane Sadabad Sahnesi’nde. SEVDALI BULUT (5+ Yaş) Dünyanın bir yerinde, Ayşe Kız’ın bahçesi dışında kalan her yere ve her şeye sahip olan Kara Seyfi, Ayşe Kız’ın büyük emek ve sevgiyle kurduğu bahçesini de ele geçirmeye çalışmaktadır. Oyun, Sevdalı Bulut, Ayşe Kız ve arkadaşlarının bahçelerini Kara Seyfi’ye karşı koruma çabalarını anlatmaktadır. Nazım Hikmet’in yazdığı, Ümran İnceoğlu’nun uyarladığı, Eftal Gülbudak’ın yönettiği oyunda Ada Alize Ertem, Canan Kübra Birinci, Emre Çağrı Akbaba, Enes Mazak, Erkan Akkoyunlu, Berk Samur, Şeyda Arslan, Tuğçe Açıkgöz, Yasemin Güvenç rol alıyor. Oyun, 13 Nisan 2025 tarihinde Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi’nde. FINDIKKIRAN (7+ Yaş) Minik Clara, yılbaşı hediyesi olarak aldığı Fındıkkıran isimli oyuncağıyla özel bir bağ kurar. Görünenin ardındaki güzelliğin ortaya çıkacağı o gece hayalle gerçek arasında, başka dünyalarda büyük serüven başlar. 1800’lerden günümüze birbirinden farklı versiyonlarıyla operada, sinemada büyük ilgi gören bu halk öyküsü, tüm görkemiyle şimdi Şehir Tiyatrosu’nda sahneleniyor. E.T.A Hoffmann’ın masalından Dilşad Çelebi’nin uyarladığı, Lerzan Pamir’in yönettiği oyunda Asrın Gurur Kuyucak, Gözde İpek Köse, Cihan Kurtaran, Çağrı Büyüksayar, Derya Keykubat, Dolunay Pircioğlu, Emel Bertan, Esra Ede, Emrah Derviş Soylu, Gürkan Başbuğ, Hakan Gümüş, Osman Kaba, Pelin Budak, Salih Şimşek, Sefa Turan, Selen Nur Sarıyar, Ümit Bülent Dinçer, Yılmaz Aydın rol alıyor. Oyun, 13 Nisan 2025 tarihinde Ümraniye Sahnesi’nde. BEKÇİ İLE POSTACI (3+ Yaş) Postacı Piero ile Gece Bekçisi Marcello adlı çocuk kitabından uyarlanan eserde bir bekçi ile bir postacı ev arkadaşlarıdır. Biri gece diğeri gündüz çalıştığından hiç görüşemezler. Soğuk bir kış günü ikisi de hastalanınca, evi aynı anda paylaşmaları gerekir. Lodovica Cima, Gabriele Clima’nın yazdığı Ceylan Özçapkın’ın çevirdiği, Derya Yıldırım’ın oyunlaştırıp yönettiği oyunda Melisa Demirhan, Besim Demirkıran, Cafer Alpsolay, Fatma İnan, Reyhan Karasu, Zeynep Ceren Gedikali rol alıyor. Oyun, 13 Nisan 2025 tarihinde Beylikdüzü Rasim Öztekin Sahnesi’nde. İyi seyirler…

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Üsküdar’da Otizm Farkındalık Etkinliği Gerçekleştirildi


Üsküdar’da Otizm Farkındalık Etkinliği Gerçekleştirildi

 

Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş:

“Eğitimden sağlığa, kültürden spora kadar birçok alanda otizmli bireylerimizin hayatına dokunan projeleri hayata geçiriyor, ailelerimizin de her zaman yanında olmaya özen gösteriyoruz”

 

Üsküdar Belediyesi tarafından Otizm Farkındalık Haftası kapsamında “Farklılıklar Bize Renk Katar” sloganıyla etkinlik düzenlendi.

 

Üsküdar Otizm Merkezi’nde gerçekleşen etkinliğe, Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş, belediye başkan yardımcıları, otizmli çocuklar ve aileleri katıldı.

 

Birleşmiş Milletler tarafından Nisan ayı “Dünya Otizm Farkındalık Ayı” ve 2 Nisan günü ise “Dünya Otizm Farkındalık Günü” olarak kabul edilirken, belediye tarafından bu özel gün kapsamında düzenlenen programda renkli anlar yaşandı.

 

Etkinlikte konuşma yapan Başkan Dedetaş, programın anlamlı bir farkındalık buluşması olduğunu vurgulayarak, “Otizm, farklı bir gelişim şeklidir. İlçemizdeki tüm komşularımız gibi, otizmli bireyler de kendilerine özgü yetenekleriyle, hayata kattıkları değerlerle toplumumuzun ayrılmaz bir parçasıdır.” diye konuştu.

 

Otizmli bireylerin hayata kattığı değerin altını çizen Dedetaş, “Bugün burada bulunan her bir çocuk, her bir genç, hayalleriyle, yaratıcılığıyla ve sevgisiyle bizlere ilham veriyor. Onların güçlü yanlarını desteklemek, ihtiyaç duydukları koşulları sağlamak, sadece bir görev değil, aynı zamanda mutluluk verici bir uğraştır.” dedi.

 

Otizmli bireylerin yaşamın her alanında desteklenmesi gerektiğini ifade eden Sinem Dedetaş, “Eğitimden sağlığa, kültürden spora kadar birçok alanda otizmli bireylerimizin hayatına dokunan projeleri hayata geçiriyor, ailelerimizin de her zaman yanında olmaya özen gösteriyoruz.” ifadelerini kullandı.

 

Başkan Dedetaş, çocuklarla birlikte akrilik el boyasıyla hazırlanan el izi çıkarma panosuna izlerini bıraktı. 

 

Çocuklarla birlikte mavi uçan balonları havaya bırakan Dedetaş, toplu fotoğraf çektirerek bu özel günü ölümsüzleştirdi. Etkinlik çeşitli aktivitelerle devam etti.

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yazar Tufan, kitapların dönüştürücü gücünü paylaştı

Yazar Tufan, kitapların dönüştürücü gücünü paylaştı

 

Büyükşehir Belediyesi, Kütüphaneler Haftası kapsamında anlamlı bir motivasyon programına imza attı. Programa konuk olan yazar Tarık Tufan, belediyeye bağlı kütüphanelerde görev yapan personelle bir araya gelerek, yazarlık serüvenini, edebiyatla kurduğu ilişkiyi ve kitapların dönüştürücü gücünü paylaştı.

 

“İNSANLARIN KİTAPLA İLİŞKİSİ AZALIYOR”

Katılımcılar program boyunca Tarık Tufan’a sorular yönelterek yazarla birebir etkileşim kurma fırsatı buldu. Etkinlikte, kitap okuma alışkanlıklarının dijitalleşme karşısında nasıl dönüştüğüne değinen Tufan, “İnsanların kitapla olan ilişkileri azalıyor. Dijital dünya, insanların ekrana bakarak zaman geçirdiği bir gerçekliğe dönüştü. Bunu geriye döndüremeyiz ama dijitalleşmenin ruh haline teslim olmak zorunda da değiliz” dedi.

 

“DİJİTALLEŞME YOKMUŞ GİBİ DAVRANAMAYIZ”

Konuşmasına devam eden Tufan, “Sizinle aynı dünyadan bir iş yapıyorum. Yazarlık yapıyorum, roman yazıyorum. Hepimiz aslında kitabın etrafında dolaşıyoruz. Bu açıdan bakıldığında bu durum bizi yakınlaştırıyor. İnsanlar daha az kitap alıyorlar. Kütüphaneler de ağırlıklı olarak genç arkadaşların ders çalışmak için kullandıkları mekânlar haline geliyor. Pek çoğunun ders çalışmak için mekâna ihtiyacı var ve kütüphaneleri de kullanmak istiyorlar. Türkiye’nin her yerinde böyle. Anlaşılabilir bir şey. İnsanların kitapla olan münasebetlerinin gün geçtikçe azalmasının anlaşılabilir sebepleri var. Dijitalleşme, internet bunun başında geliyor. İnsanlar artık bir metni okumak yerine bir metinle uzun zaman geçirmek yerine ekrana baktıkları bir dünyayı yaşıyorlar. Bu kaçınılmaz. Bunu geriye döndüremeyiz. Dijitalleşmeye yokmuş gibi davranamayız. Ama bu böyle diye dijitalliğin bize dayattığı bir ruh haline teslim olmamız gerekmiyor” diye konuştu.

 

 

GENÇLER SAHURDA DA ÇALIŞTI

Programda konuşan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı Murat Yavuz ise belediye olarak kütüphanelere büyük önem verdiklerini belirtti. Kent genelinde 9 kütüphane bulunduğunu ve bunlardan birinin 24 saat açık olduğunu dile getiren Yavuz, Ramazan ayında öğrenciler için sahur ikramı yaptıklarını, gençlerin çalışmaya devam ettiğini ifade etti.

 

“53 BİN AKTİF ÜYEMİZ VAR”

“Bugün 53 bin aktif üyemiz, 80 bin basılı ve 30 bin dijital kitabımız var. İzmit, Gebze ve Dilovası millet bahçelerinde yeni kütüphanelerimiz çok yakında hizmete açılacak. Artık sadece kitap raflarını değil, niteliği de önemsiyoruz” diyen Yavuz, kütüphane personelinin sadece görevli değil, vatandaşla temas kuran ve ihtiyaçlarını gözeten birer temsilci olması gerektiğini vurguladı.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Başkan Altay, Tüm Çiftçileri Konya Tarım Fuarı’na Davet Etti

Başkan Altay, Tüm Çiftçileri Konya Tarım Fuarı’na Davet Etti

Konya Tarım Fuarı, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ile yurt içi ve yurt dışından çok sayıda davetlinin katılımı ile açıldı. Konya Tarım Fuarı’nın 20 ülkeden 436 firma ve firma temsilcisini ağırlayarak, tarımın geleceğine yön çizme misyonunu sürdürdüğünü belirten Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Konya’dan ve Konya dışından tüm çiftçileri fuara davet etti. 


Konya Tarım, Tarımsal Mekanizasyon ve Tarla Teknolojileri Fuarı, Konya Ticaret Odası (KTO) TÜYAP Konya Uluslararası Fuar Merkezi’nde yoğun katılımla kapılarını ziyaretçilerine açtı

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın katılımıyla gerçekleşen açılışa katılan Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Konya’nın en yoğun günlerini yaşadığını belirterek, Konya Tarım Fuarlarının bugüne kadar 100 binlerce insanı misafir ettiğini kaydetti.

Bu yıl da çok yoğun bir katılımın olduğunu ifade eden Başkan Altay, “Tarım ve Orman Bakanı’mızın katılımıyla açılışımızı gerçekleştirdik. Konya Tarım Fuarı, 20 ülkeden 436 firma ve firma temsilcisini ağırlayarak, tarımın geleceğine yön çizme misyonunu sürdürüyor. Özellikle Afrika ülkelerinden bakan, bakan yardımcısı, büyükelçi düzeyinde ve uluslararası kuruluşların temsilcilerinin katıldığı yoğun bir açılış programı oldu. Stantları ziyaret ediyoruz. Görüyoruz ki Konyalı sanayiciler çok önemli işler yapıyor. Ben tüm emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Konya, tarımın başkenti. Çatalhöyük’ten itibaren üretim yapan bu şehirde aynı zamanda tarımsal makinelerle de sanayimizin başlangıcını gerçekleştirdik. Aslında bereketin olduğu her yerde tarım var. Bu yıl çiftçilerimiz için de son yağışlarla birlikte bol bereketli bir yıl olmasını temenni ediyorum. Konya Tarım Fuarı tüm güzellikleriyle ziyaretçilerini bekliyor. Hem Konya’mızdan hem de bölgemizdeki tüm çiftçilerimizi Konya Tarım Fuarı’ndaki stantlara bekliyoruz” değerlendirmesini yaptı.

“BİTKİSEL VE HAYVANSAL ÜRETİME CİDDİ DESTEK VERİYORUZ”

Konya Büyükşehir Belediyesi en önemli hedeflerinden birisinin kırsalda yaşayan vatandaşların gelirini artırmak olduğunu kaydeden Başkan Altay, “Bu manada Tarım Bakanlığımız ile koordineli bir şekilde hem bitkisel hem de hayvansal üretime ciddi destekler veriyoruz.  İnşallah tarımın geleceğinin konuşulduğu bu fuar Konya’mız için yeni bir kapının açılmasına vesile olacak. Konya’mızın tüm projelerinde desteğini esirgemeyen, her fırsatta Konya’mızı ziyaret eden, bugün de açılışta bizleri onurlandıran değerli Tarım Bakanımıza tüm Konyalılar adına teşekkür ediyorum. Tarımın kalbinin attığı Konya Tarım Fuarı’nın düzenlenmesinde emeği geçen herkese, şehrimiz adına şükranlarımı sunuyorum” dedi.

“KONYA TARIM FUARI UZUN YILLARDIR SEKTÖRE ÖNEMLİ KATKILARDA BULUNUYOR”

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Konya Tarım Fuarı’nın ülke için önemli bir değer olduğunu belirtti. Konya’nın sadece tarımda değil, tarım teknolojilerinde de önemli bir üs haline geldiğini belirten Bakan Yumaklı, “Bu fuar sadece ülkemizdeki değil, dünyadaki tarım alanında bütün gelişmelerin bir arada görülmesini sağlayacak önemli bir platform” ifadelerini kullandı.

Konya Tarım Fuarı’nın uzun yıllardır sektöre önemli katkılarda bulunduğunu belirten Bakan Yumaklı, “Konya Tarım Fuarı, üreticilerimiz, çiftçilerimiz ve sektörümüzün bütün paydaşlarıyla ülkemizi tarımda söz sahibi yapmak için çalışmalara devam eden bütün paydaşları bir araya toplamış durumda. Tarımın geleceği, teknolojinin ve inovasyonun ışığında şekillenecektir. Bunu hepimiz yakından biliyoruz. Tarımda mekanizasyon ve verimliliğin artması, çiftçilerimizin iş gücünü ve zamanını ve elbette ki kaynaklarını verimli bir şekilde kullanmasını sağlayacaktır. İnovasyon, sürdürülebilirlik ve yerli üretim bizim temel değerlerimiz. Bu fuarda sergilenen teknolojiler, bizim bu değerlerimize daha hızlı ulaşma anlamında çok çok önemli bir yer tutmakta” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, üreticilerin daha modern, daha verimli, daha kaliteli, daha rekabetçi ürünler üretebilmesi için tüm desteği sağlamaya devam edeceklerini ekleyen Bakan Yumaklı, fuarın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.

Yurt içi ve yurt dışından çok sayıda sektör temsilcisinin katıldığı fuar, 12 Nisan’a kadar ziyarete açık olacak.
 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yeraltı Sularındaki Karar Yetkisi DSİ’de

Yeraltı Sularındaki Karar Yetkisi DSİ’de

Ege Belediyeler Birliği ve Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Mimar Ferdi Zeyrek, İzmir Büyükşehir Belediyesi İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi (İZSU) Genel Müdürü Gürkan Erdoğan ile Sarıkız ve Göksu bölgelerindeki sondajlar hakkında görüştü.

 

Görüşmede, 1980 yılından bu yana Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından İzmir’e yapılan su tahsisi çerçevesinde, Sarıkız ve Göksu Bölgesi’nde İZSU’ya verilen sondaj açma yetkisi değerlendirildi. Başkan Zeyrek, yeraltı su kaynakları ile ilgili yetkinin DSİ ve Su Yönetimi Genel Müdürlüğü’nde olduğunu belirterek, çözüm önerileri üzerinde çalıştıklarını vurguladı.

 

İZSU’nun Sarıkız ve Göksu bölgelerindeki sondajları ile ilgili konuları görüşmek, yaşanan iklim krizi ve kuraklıkla ilgili çözüm yolları oluşturmak için Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) Genel Müdürü Talat Postacı ile İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan, Manisa’da bir araya geldi. MASKİ Genel Müdürlüğü’nde yapılan görüşmelerde, mevcut durum değerlendirildi ve görüş alışverişinde bulunuldu. Buradaki temasların ardından iki kurum yetkilileri Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Mimar Ferdi Zeyrek’i makamında ziyaret ederek görüşmede bulundu. Görüşmede, MASKİ Genel Müdürü Talat Postacı, Genel Müdür Yardımcıları Bircan Kaynak ile Doç. Dr. Özgür Avşar da yer aldı.

 

Su Tahsis Yetkisi DSİ’nin

Sarıkız ve Göksu bölgelerinde İZSU tarafından kullanılan sondajlar ile ilgili iznin 1980 yılında DSİ tarafından verildiği belirtildi. Başkan Zeyrek, “1980 yılında, yani 45 yıl önce Sarıkız ve Göksu Bölgesi’nde sondaj açma ve bu suyu İZSU’nun İzmir’e taşıması için DSİ tarafından planlama yapılmış. Bu bölgelerdeki sondajlar ile ilgili yetki ve sorumluluk DSİ ve İZSU’dadır. Aynı şekilde Gördes Barajı’ndan da geçmiş yıllarda su tahsisi yapılmış ve buradan da İzmir’e su gitmektedir” dedi.

 

Manisa ve İzmir Büyükşehir Belediyeleri birlikte yol alacak

Başkan Zeyrek, “Küresel ısınma ve iklim değişikliği nedeniyle tüm dünyada temiz su kaynakları giderek azalıyor. Bir tarım kenti olan Manisa’mızda da su kaynaklarının etkin bir şekilde kullanılması büyük önem arz ediyor. İZSU Genel Müdürümüz Gürkan Erdoğan’ı da Manisa’ya davet ederek, çözüm önerileri üzerine görüştük. DSİ’nin İZSU’ya vermiş olduğu izne göre bölgelerden yılda 40 milyon metreküp suyu çıkarıp, İzmir’e götürme hakkı bulunuyor. Geçtiğimiz yıl 30 milyon metreküp suyu İzmir’e taşıyan İZSU, 2025 yılında da 32 milyon metreküp suyu taşımayı planlıyor. Önümüzdeki günlerde çözüm için planladığımız çalışmaları kamuoyu ile paylaşacağız” diye konuştu.

 

“Bulduğumuz çözüm yolları üzerine çalıştıktan sonra yeniden bir araya gelip, kamuoyunu bilgilendireceğiz”

İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan da “MASKİ Genel Müdürlüğü’nün ve Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ferdi Zeyrek’in daveti üzerine Manisa’daki sondajlarımız ve yaşanan kuraklıkla ilgili görüşmek üzere bir araya geldik. Devlet Su İşleri, ulusal ölçekte şehirlere su temin etmek ve bunu planlamakla görevli ve sorumlu kurumdur. DSİ tarafından yapılan planlama gereği 1980 yılından beri İzmir’e Sarıkız ve Göksu Bölgesi’nden su taşınmakta. Geçmiş yıllarda açılan 11 adet sondajın veriminin düşmesi nedeniyle yeni sondajlar açıyoruz. Manisa Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ferdi Zeyrek ile alternatif yollar üzerine fikir alışverişinde bulunduk. Gediz Havzası’nın korunması için de birlikte hareket edeceğiz. Bulduğumuz çözüm yolları üzerine çalıştıktan sonra yeniden bir araya gelip kamuoyunu bilgilendireceğiz” ifadelerini kullandı.

 

Bölgedeki Sulama Kooperatifleri ve Çiftçiler ile de Bir Araya Gelinecek

MASKİ Genel Müdürü Talat Postacı ise “Başkanımız Sayın Ferdi Zeyrek öncülüğünde kısa bir süre içerisinde bölgedeki sulama kooperatifleri ve çiftçileri de kapsayacak şekilde çözüm için bir araya geleceğiz. Oluşturacağımız yeni yol haritası ile hem İzmir ve Manisa’ya hem de çiftçilerin avantajına olacak şekilde bir takım düzenlemeler önermeyi planlıyoruz” dedi.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı