Etiket arşivi: Seyhan Soylu

MUHAMMET YAKUT’UN ARKASINDAKİ SİYASİLER KİMLER? SEYHAN SOYLU BOMBAYI PATLATTI.

Seçime 16 gün kala siyaset sahnesinde sözler çatallaşıyor… Siyasiler, ittifaklar, rakipleriyle ilgili her detayı deşifre ederken, “bel altı” tabir edilen yöntemler de gündeme geliyor.

Sedat Peker’le başlayan, Cumhur İttifakının önemli isimlerine uzanan, bazı bürokratları töhmet altına bırakan açıklamalar silsilesinde bu kez Muhammet Yakut’un sözleri de taraf bulmaya çalıştı. İçinde gazetecilerin, köşe yazarlarının bulunduğu tartışmacılar 9. Videosunu yayınlayan Muhammet Yakut’un, henüz delille sabitlenmemiş iddialarını masaya yatırıyorlar.

Aktivist gazeteci Seyhan Soylu’nun da dâhil olduğu bu siyasi polemiklerde iddiacı Muhammet Yakut’u bu açıklamaya zorlayan sebepleri ya da kişileri tespit etme konusunda büyük bir yarış başladı. Önce Seyhan Soylu’nun işaret ettiği ardından gazeteci Serdar Akinan’ın desteklediği tespit, İstanbul savcılığı tarafından incelemeye değer bulunduğu için gazeteci Can Tanrıyar iki gün önce gözaltına alındı. İddia makamının ilk duruşmaya sunduğu iddialar ise bir medya figürü için ağırdı… Can Tanrıyar Muhammet Yakut’a bilgi belge sızdırmak göndermek bu yayınlara azmettirmekle iddiasıyla suçlanıyordu…  Seyhan Soylu paylaştığı videolarda Muhammet Yakut’a Can Tanrıyar’ın dolduruşuna geldiğini söylemesi de medyada haber olmuştu.  Aktivist gazeteci Seyhan Soylu Muhammet Yakut’un arkasında sadece can Tanrıyar’ın dışında başka kişilerin olduğu iddiasını sürdürürken bu kez siyaset ayağına değinerek bazılarını zımmen bazılarını da direkt adını söyleyerek siyasi yarışın başka bir yüzünü ortaya koydu… Seyhan Soylu’nun muhalefetten biri HDP li diğer ikisi CHP li olan  üç milletvekiliyle ilgili açıklaması siyasette yeni bir tartışmayı ateşleyecek… Sezgin Tanrıkulu ve Gürsel Tekin’in adının geçtiği bu görüşme iddiası siyasi tartışma programlarında büyük yankı yapacak…

İşte Seyhan Soylu’nun olay olan o paylaşımı açıklamaları…

 

‼️ OPERASYON HABERLERİN ARDINDAKİ SİYASET AYAĞINDA KİMLER VAR? 

CAN TANRIYAR MUHAMMED YAKUT İLİŞKİSİNİ ORTAYA KOYDUK

PEKİ, İKİLİNİN ARDINDAKİ SİYASETÇİLER KİM?

 

– Şimdi hadi canım yok ya! Pes doğrusu #cantanrıyar nasıl bir adammış dediğinizi duyar gibiyim

 

– 5 gün önce size #muhammetyakut  ‘u Can dolduruyor “Yaktın Adamı Can “ diyerek Muhammet’e belge,döküman adı altında iftiralar silsilesinin servisini Can yapıyor, bunlar tehlikeli oyunlar, devlet makamlarını küçük düşürücü sözler sarf edilirse bu durum hükümetin değil, önce milletin sonra devletin sorumluluğun da bunu yapmanız doğru değil büyük suç işliyorsunuz “ dedim.

 

Can’ın perde arkası olduğu, Muhammet Yakut ile organik bağı olduğu hem devletin kolluk görevlilerinin hemde soruşturmayı üstlenen savcılarımız tarafından tapılan tahkikatlar sonucu ortaya çıktı.

 

5 gün önce yanlış yoldasın Can bak gözaltına alınırsın devlet hesap sorar dedim.

Dediğim 4 gün sonra çıktı.

#CanTanrıyar gözaltına alındı.

Gözaltı süresi uzatılmazsa Yarın adliyeye saat 13:30 siralarında getirilir.

 

Can Tutuklanır mı?

 

Ben Savcı da değilim, Hâkim de.

Her #milliyetçi ,#vatansever #ulusalcı biri olarak bu durumdan rahatsız oldum.

 

Gerekli şikâyet ve ihbarlarda bulundum.

Bu ülke hepimizin.

#Laz, #Abaz ,#Kürt #Türk gibi bende #arnavut olarak Türkiye’nin önemli #devlet kurumlarını ve o makamlarda vatandaşın hizmetkârlığına soyunmuş bürokratlar, siyasetçiler, iş dünyasındaki muteber iş adamlarının Tanrıyar ‘ın kişisel ticari davasına alet olacak makamlar değildi bu makamlar.

 

– Resmen Halkı kin ve düşmanlığa sevk edecek, iftira ve karalama kampanyalarından ibaret haberlerden ibaretti.

 

– Her T.C vatandaşı, sorumlu bir gazeteci olarak bu durumdan rahatsız oldum

 

– Ve Can’ıda Muhammet’ide uyardım

 

– Muhammet beni görüntülü aradı konuştuk.

( Yayınlamayacağımın sözünü verdim. Yayınlamıyorum. )

– Görüşmemizde de aynı bu bağlamda sözleri kendisine ilettim

 

– Canın dolmuşuna biniyor Devleti hedef alma kardeşim “dedim

 

– Peki bu olayın siyasi kanadı varmıydı?

 

– Vardı

 

– #chp ‘li 2 #milletvekili ve bir #hdp vekil birde bağımsız

 

– Can’nın amacı aldığı paraları geri ödemesin diye Devleti ve Etdoğan’ı hedef aldılar

Yaktın Can Muhammed’i

 

LİNKLERi:   https://youtu.be/6G9G5tNkrNY

Wetransfer: https://we.tl/t-UOFKBOmrqb

TRAVESTİ OKŞAN VEKİLLE YAŞADIKLARINI SEYHAN SOYLU’YA NEDEN ANLATTI?

Seçim takviminin kırmızı alarm verdiği, siyasi partilerin propaganda yarışında kıran kırana mücadele ettiği ortamda, Ankara eski Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in, eski Refah Partili Vekil Ömer Faruk Ekinci’nin ve gazeteci – televizyon yorumcusu Rasim Ozan Kütahyalı’nın adının geçtiği Travesti Okşan Öztok’la ilişkilendirilen olay sosyal medyada “TT” oldu…

Siyasi gündemin seyrini değiştiren ve “iç gıcıklayan” skandala dönüşen görüntülerin dolaştığı ortamda Travesti Okşan Öztok ilk kez Seyhan Soylu’ya konuştu… Melih Gökçek’i zor duruma sokabilecek itiraflar zinciri ardı ardına geldi…

Televizyonların fenomen programı Alsana Haber Türkiye siyasetinde kırmızı noktalı satılan bu olayı canlı yayında seyircisine yansıttı. Aktivist gazeteci Seyhan Soylu, travesti Okşan Öztok’u sorularıyla konuşturdu… İşte o söyleşinin dökümü:

 

 

Seyhan Soylu: Melih Gökçek’le görüşüp, her zaman LGBT Derneğinin Başkanı olduğu dönemde fakir fukaraya yardım etmek, iftar yemekleri ile vereceğin zaman başkandan destek almak, hem erzak desteği sokaktaki, çevrendeki insanlara destek almış olduğum bir dostane ilişkin vardı. Şimdi bir anda sanki sevgiliymişsin gibi Presente edilmiş. Bunlardan rahatsız oluyor musun?

Okşan Öztok: Mutlaka tabii çok çirkin bir şey anladın mı? Herkese cevap vermek zorunda, insanlar soruyor. Çok çirkin şeylere muhatap oldum.

Seyhan Soylu: Tamamen algı operasyonu yapılıyor ve burada da kurban seni seçmişler.

 

Okşan Öztok: Evet tabii, bir de başına travesti kelimesini koyunca halkın dikkatini çekti. Şaka değil binlerce insan beni aradı bu ne diye.

Seyhan Soylu: Ama yıllar önce senin bir tweetin vardı, Refah Partisi ile ilgili o tweet senin ama.

Okşan Öztok: 94 yılında Refah Partili bir milletvekiliyle beraberliğimiz olmuştu. Bundan 30 sene önce oldu. Anlatabiliyor muyum?

 

Seyhan Soylu: Refah Partisi Milletvekili ile yaşamış olduğun aşktan bahsediyoruz değil mi? Yaşanabilir. İnsanları tercihleri bu Refah Partili de olabilir ne bileyim Emek Partisinden de olabilir aşkın şekli olmaz ki o açıdan refahında olması daha iyi hiç olmazsa imanlı bir aşk yaşamazsınız. Okşan’cığım afedersin sana bir şey soracağım: Osman babana selamımı söyle, beni engellemiş bana borcu var ödesin, helalleşelim. Bu tweet’lerini ben de görmüştüm ama senin. Osman baban bana tarihi bir söz verdi beni engellemiş bir zahmet hatırlat babana sana anlatır veya biliyorsundur da bir görüşelim. Osman Gökçek İskender Çolaklı seçimde seni Çankaya’ya aday gösterecek mi babana söyle beni tanır benden sana 1500 oy.

Okşan Öztok:  Bunlar normal bir şey zaten.

 

Seyhan Soylu: Bunların normalde Cumhurbaşkanı için tweet atıyorum ben de bir sürü bakanla ilgili atıyorum Ben de Süleyman Soylu’yu seviyorum, onunla ilgili de atarım. Ben Fatma Şahin’i seviyorsam öbürü başka bir bakanı seviyorsa muhalif bile olsa düşünceler insanlar birbirlerine sahip çıkmıştır.  Peki, 2022 yılında Mayıs ayında şöyle bir tweet var, Fatih Erbakan şu an kendi partisinin Yüksek İstişare Kurulu Üyesi eski Ankara Milletvekili Ömer Faruk Ekinci’nin 1994 yılındaki yazılı ve görsel haberlerine baksın eski eşinizden mi bahsediyorsunuz?

Okşan Öztok: Evet beraber olduğumuz için. Fatih Erbakan LGBT videoları ile ilgi çok ağır aşağılayıcı bir konuşma yapmıştı. Kendi partisinin Yüksek İstişare Kurul üyesi Ömer Faruk Ekinci ben de onu aradım.

Seyhan Soylu: Fatih Erbakan şu an kendi partisinin yüksek istişare kurul üyesi eski Ankara Milletvekili Ömer Faruk Ekinci, Ömer Faruk ekinci ile yaşamış olduğunuz aşktan sonra görüştünüz mü?

Okşan Öztok: Hayır hiç görüşmedik. Onlar direkt mahkemeye verdiler anlatabiliyor muyum? Medya kuruluşunu. Yani Aktüel dergisinin, 99 100 101. sayılarını. Ali Öztürk de şahit.

S.S: Mesela Melih Bey, Keçiören belediye başkanına yapmış olduğu operasyonu da biliyorum.

Okşan Öztok: O kadar kirli bir girdap ki bir şey konuşamıyorum.

 

Korkuyor musunuz Yani aa yarın öbür gün Bunun hesabını veremem diye mi korkuyorsun?

Okşan Öztok: Hayır Hayır doğruluktan ben korkmuyorum. Ama iklim müsait değil.

 

Seyhan Soylu: Şimdi mesela LGBT ile ilgili söylemiş hatta ben senin Melih Bey ile konuşmana şahidim. Sen bize emanetsin ve sen bizim için değerlisin yaptıklarını unutmam dediğini ben benim yanımda konuşurken ben şahit oldum buna. Yani aslında sana teşekkür ediyor bu olayı sana patlattıran da oydu beni Gürcan daha da çok kullandı zannediyorum o tarihte de seni Sayın Yazıcı’nın Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olmaması için seni de bunda kullandı doğru mu?

Okşan Öztok: Yani bir durumla ilgili yardımcı oldum. Anlatabiliyor muyum? Bütün şeyleri o söyledi, İlknur Gürpınar.

Seyhan Soylu: Acaba diyorum ki sen bunu o tarihte söylemeseydin de enişte bey Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı olsaydı o zaman Melih Bey olamayacaktı Milletvekili olarak kalacaktı doğru mu?

Okşan Öztok: Olabilir doğru ama bana da Altınpark’ta büyük bir dükkân verecekti.

Seyhan Soylu: Yani Melik Gökçek size Altınpark’ta dükkân mı verecekti?

 

Okşan Öztok: Tabii tabii.

Seyhan Soylu: Melih Gökçek o tarihte Altınpark’taki dükkânı belediye başkanı olduktan sonra verdi mi?

Okşan Öztok: Hayır, Başkan olduktan sonra sana dükkân vereceğim dedi.

 

Seyhan Soylu: Melih Gökçek’in bu tarz geçmiş iş birliklerini, tekliflerinde unutuyor daha sonra da böyle çok uç noktalar söylüyor. Artık kendisi bir siyasetçiliği bir kenara çekilmeli oğlu Osman Gökçek bana göre çok başarılı olacak, çok zeki bir adam ve Osman Gökçek’e bıraksın.  Osman Gökçek ile ilgili 1500 oyu toplayacak mı sence AK Partili olarak?

Okşan Öztok: Benim oradaki arkadaşlarımın konuyla ilgisi yok.

Seyhan Soylu: Şu an verdirmez misin?

 

Okşan Öztok: Şu anda ben Çankaya’da değilim o Çankaya’da.

 

Seyhan Soylu: Çankaya Milletvekili olmak da çok havalı. Ne bileyim yani acaba diyorum ki oğlunuzun erkek arkadaşı gelininiz olsun istemiyorsanız falan diye hani diyor yani bir kasetleri falan çıkarsa Melih beyin çok tehlikeli. İşte böyle büyük konuşanlar sonra kasetleri çıkıyor biliyor musunuz?

 

Okşan Öztok:  Adam diyor ki Diyarbakır’dan mı bir yerde diyor 6 milyar dolarlık bir Jelibon bulun. Milletle dalga geçiyor. Öyle paylaşımlar yapıyor ki akla hayale gelmez böyle şeyler.

Seyhan Soylu: Örneğin öyle paylaşımlar yapıyor ki bir anda hayale gelmez bu tür paylaşımlar Aslında Sayın Cumhurbaşkanımızın Tayyip Bey’in aleyhine olacak sözler bunlar tehlike arz eden sözler.

 

 

LİNKLER:  https://youtu.be/s9sH_oBcliM

WETRANSFER :  https://we.tl/t-Qcv6iaupkd

SİSİ, ORGANİZE ETTİ. BİRBİRLERİYLE KONUŞMAYAN SEREN SERENGİL VE NİHAT DOĞAN ÇİKOLATA MÜZESİNDE BULUŞTULAR.

Şöhretler dünyasında sevgiler de nefretler de çok uzun ömürlü olmuyor. Büyük aşkla başlayan ilişkiler yakışık almayan sözlerle son buluyor, ya da nefretle birbirlerinden uzaklaşanlar fırsat ve ortamına göre adeta “kanki” oluyorlar…

İşte iki örnek Seren Serengil ve Nihat Doğan. Her ikisi de Beyaz TV macerası ve öncesinde birbirleriyle küsmüşler adlarını dahi anmamışlardı…

Seren Serengil’e olan düşkünlüğü ile tanınan aktivist gazeteci Seyhan Soylu bir süredir küs olduğu ve oğlunun dünyaya gelmesiyle barıştığı Nihat Doğan’ı unutmadı… Seren Serengil’le aralarındaki kavgaya son vermek için plan yaptı. Pelit’in kurduğu çikolata müzesinde her iki ünlüye randevu verdi ve onları buluşturdu… Seren Serengil ve Nihat Doğan Seyhan Soylu’nun organizasyonunda buluştular va aralarındaki buzlar eridi… Müze gezisi boyunca ünlü ikiliye laf atan Seyhan Soylu’nun başka bir amacı daha vardı. Sürekli değişik ortamlarda dillendirdiği “Seyhan Soylu, Seren Serengil, Nihat Doğan” haber masası için ilk adımı atmış oldu…

Bu buluşmada, Selin Ciğerci’nin Konya’da protesto edilmesiyle ilgili olayı da soran Seyhan Soylu iki ünlünün de destek mesajlarını aldı… Seren Serengil Selin Ciğerci’ye haksızlık yapıldığını söyledi…

LİNKLER:

https://youtu.be/cG5LVywfTo8

https://youtu.be/LoAA2FQP5x4

SAVCILIK SİSİ’NİN SUÇ DUYURUSUNU KABUL ETTİ CEM UZAN’IN RÖPÖRTAJLARI YASAKLANDI…

Genç Parti’nin kurucu başkanı Cem Uzan’ın seçim kampanyalarının kızıştığı dönemde yaptığı röportajlarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a söylediği sözleri yargıya taşındı… Aktivist gazeteci Seyhan Soylu sosyal medyasından paylaştığı yazılarda Cem Uzan’ın Cumhurbaşkanına “galiz” ifadelerle hakaret edemeyeceğini, o makamın Atatürk’ün makamı olduğu için bir vatandaş olarak suç duyurusunda bulunacağını ifade etmiş, savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu…

  1. Sulh Ceza Mahkemesine yaptığı suç duyurusu ve şikayeti hakimlikçe haklı bulunan Seyhan Soylu’nun talebi üzerine Cem Uzan’ın söz konusu yayınlarına erişim yasağı geldi… 8. Sulh Ceza Hakimliği Youtube yazı yazarak Cem Uzan’ın konuşmalarının kesilmesini talep etti. Ayrıca yayınlarda kullandığı cümlelerle ilgili de suç duyurusunda bulunup Cumhurbaşkanına hakaret suçu işlendiği tespit edildiği için soruşturma açılmasına karar verdi…

Seyhan Soylu savcılığa yaptığı bu suç duyurusunun sonuçlanmasıyla ilgili. “Türk Adaletine güvenim sonsuz. Cem Uzan haddini aşmıştır… Her zaman söyledim. Ben devletin bekasına ve Atatürk’ün oturduğu cumhurbaşkanlığı makamına saygılı bir insanım. O makamda kim oturuşa ona da saygı duyulması gerekir. Cem Bey sevdiğim bir insandır ama haddini aşan konuşmalarla cumhurbaşkanlığı makamına hakaret etmiştir. Yargı gereğini yapmıştır… Türk Adaletine sonuna kadar güveniyorum… “

Türk Milleti adına verilen kararda:

Cem Uzan isimli şahıs tarafından “sapık adam”, “bunlar son vurgunları, bunlar sadece ve sadece para düşünen, kan içen mahlûklar haline gelmiş vaziyetteler”, “sensin şerefsiz”, “bak 85 milyon seni Kaddafiye benzetiyor mu benzetmiyor mu görürüm ben”, “ho kkabaz”, “siz hırsızsınız” şeklindeki

sözlerle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’a hakaret edildiği görülmekle 5651 Sayılı Yasa kapsamında yasal şartları oluştuğundan talebin kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 5651 Sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların düzenlenmesi ve bu yayınlar yoluyla işlenen suçlarla mücadele edilmesi hakkındaki kanunun 9. maddesi uyarınca, talepte bulunanın 07/03/2023 tarihli dilekçesine konu BAŞVURUNUN KABULÜ İLE, (5651 Sayılı yasanın 9/3 maddesi gereğince, itirazda bulunanın dilekçesine ekli listede dökümü yapılan; https://www.youtube.com/watch?v=JvWODxsqNek https://www.youtube.com/watch?v=apISYmKuIVw https://youtu.be/kdTYTU_bBWU URL adreslerindeki İÇERİKLERİN ÇIKARILMASINA ve/veya BU İÇERİKLERE ERİŞİMİN ENGELLENMESİNE, Kararın, 5651 Sayılı Yasanın 9/5 maddesi gereğince, doğrudan Erişim Sağlayıcı Birliğine gönderilmesine, Kararın, 5651 Sayılı Yasanın 9/8 maddesi gereğince derhal, en geç 4 saat içinde erişim sağlayıcısı tarafından yerine getirilmesine, Kararın talep edene TEBLİĞİNE, Karardan bir suret ile dosyaya ibraz edilen video kayıtlardan birer kopya İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilerek Cem UZAN isimli şahıs hakkında Cumhurbaşkanına Hakaret suçundan soruşturma yürütülmesi için İHBARDA BULUNULMASINA karar verilmiştir…

Seyhan Soylu şikâyete gittiği savcılıkta ne söylemişti:

 ” Kırmızı bültenle aranan Cem UZAN iltica ettiği Fransa’dan Tv kanalları ve YouTube, Instagram ve bilumum sosyal medya kanallarında Yaptığı röportajlarda TCK Madde 216 Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama Suçlarından, TCK 299 Cumhurbaşkanına Hakaret Suçlarından, TCK 301 Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin Kurum ve Organlarını Aşağılama suçlarından, Halkı bölmek, ayrıştırmak, devlete karşı bas kaldırma, sokağa ve iç savaşa davet suçlarından kendisi hakkında SUÇ DUYURUSU ve aynı sıra Yaptığımız röportajları yapan kişiler ve kanal sorumluları tarafından yapılan röportajların derhal silinmesini, aksi takdirde erişim engeli yapılması için YARIN saat 14:00 ‘te İstanbul Çağlayan Adliyesinde hem Cem UZAN, hemde röportaj yaptığı YouTube ve tüm sosyal medya kanalları için erişim engeli talebimizi ve de Kırmızı bültenle aranan Cem Uzan’ın

bundan sonra yapacağı Devleti, Devletin makamlarını, Halkı tahrik etmemesi ve ülkemizi koruma adına bundan sonraki yapacağı röportajlara engel olma adına tedbir kararı alınması, DAVA açmak için YARIN SAAT 14:00’te Çağlayan Asliyesinde SUÇ DUYURUSUN’da bulunuyoruz. Şunu da tüm takipçilerime arz etmek isterim. Bu ülke hepimizin Sn Cbk dâhil kimsenin tapulu malı ve makamları değil, fakat devletimizi ve bahse konu olan makamları korumak iktidar ve muhalefet liderlerinin, Türkiye cumhuriyetindeki her ferdin asli görevi ve de sorumluluğudur. Biliyorum bazılarınız yine şahsımı eleştirecek, belki de hakaret edeceksiniz, ben ne pahasına olursa olsun T.C bireysel vatandaşlık sorumluluğun gereği vatanıma karşı edimlerini yerine getirirken başımı dik eyle RABBİM diyerek dua etmeyi, tribünlere oynayarak körü -körüne salt iktidardan nefret söylemleri geliştirerek gitmesi için provokasyonu tercih edenlerden olmadım, olmayacağım. Yurt dışından ahkâm keserek geçmişte Siyonizmin TRÖST’lerinden bugünün kırmızı bülten aranan, mallarına, çıkarlarına kavuşmak için Halkı iç savaşa davet eden söylemlerde bulunan Cem UZAN hakkında SUÇ DUYURUSUNDA bulunuyoruz.”

 

LİNKLER:

https://youtu.be/7M0ngxcaN94

https://youtu.be/8oKJzXAsAuA

https://youtu.be/qV4fu3bXs_I

CEM UZAN’IN CUMHURBAŞKANINA SÖYLEDİ SÖZLERİ HAKARET OLARAK KABUL EDEN SİSİ, HEM AYAR VERDİ HEM DE İHTAR…

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la ilgili her konuda korumacı ve savunucu bir özelliği olan aktivist gazeteci Seyhan Soylu, her seferinde “Ben yandaş medyadan değilim. Bir kere bile AKP’ye oy vermedim. Kur’an üzerine yemin edebilirim” diyor.  Cumhurbaşkanlığı makamına olan “biat kültürü”nü ise o makamın ebedi sahibi ulu önder Atatürk’e bağlıyor…  Sevginin ana kaynağının bu olduğunu her seferinde açıklarken “ o makamın sahibi devletin başıdır ona her zaman saygı duymamız gerekir” diyor…

Aktivist kimliği ve protest yapısıyla çoğu zaman  “Doğrucu Davut” kesilen Seyhan Soylu’nun çeşitli konularda sert çıkışları medyada, özellikle de sosyal medyada taraftar buluyor. Anlayacağınız Seyhan Soylu’nun seveni de çok sevmeyeni de, karşı çıkanı da, alkışlayanı da…

Cem Uzan’ın özellikle Asrın depremi sonrası mevcut iktidara, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a olan sözleri sınırları zorladı… Cem Uzan’ın, Gazeteci Tuba Emlek Neler Oluyor,   Mehmet Koyuncu’nun Sade Vatandaş adlı programlarındaki konuşmaları Seyhan Soylu’nun tepkisine yol açtı. İddiasına göre Cem Uzan “kırmızı bültenle” aranmakta ve bu nedenle yurtdışında kaçak olarak yaşamakta. Gazetecilerin “kaçak ve aranan” bir kişiyle söyleşi yapmaları kitle iletişim araçlarıyla temas kurması Seyhan Soylu’ya göre “suç kapsamında”…  Seyhan Soylu, Cem Uzan’ın söyleşilerde kullandığı “ağır dil” nedeniyle ona hem uyarı veriyor hem de Cumhurbaşkanından özür dilemesini

istiyor…  Cuma gününe kadar mühlet veren Seyhan Soylu’nun, Cem Uzan’a yönelik nasıl bir radikal tavır takınacağı da şimdilik bilinmiyor. İşte Sisi’nin sosyal medyasından yaptığı o uyarı mesajı ve Cem Uzan’ın  söyleşilerde kullandığı “ağır dil”in dökümü…

 

“Bu arada Cem uzan’ı çok çok severdim

Dün bir videosunu izledim Hatta Paris’e

Gittiğinde de kendisine görüşmek

istemiştim

Benim de hemşerim Arnavut biliyorsunuz

Dün bir videosunu seyrettim

inanılmazsa

Sen geçen yıl barışacağım diye

cumhurbaşkanına geri vites yapıp da

barışmak için konuşmadın mı.

2 yıl önceydi galiba

süreyi yanlış söylemiş olabilirim. Her

türlü yağlama yıkamayı Ağlama yapmadın mı

abiciğim sen ya

Vallahi çok kızıyorum ya.Adama şerefsiz

Ahlaksız vesaire bunu diyemezsiniz

Gerçekten diyemezsiniz yani. Ve ayrıca

Özür dilemezsen Cem Uzan, bakın ben

Erdoğancı değilim. Değilim…  Bak vallahi

Değilim, billahi değilim Yemin ediyorum

Kur’an için yemin ediyorum

Kur’an’ın adına bu mübarek günde Bakın

Bu mübarek günde ölmüş 80 100.000

kişinin Ruha adına and içiyorum ki

hayatımda hiç oy vermedim Tayyip Bey’e

hiç Vermedim ama

Kişiselliğin farklı ruhuna

Daha sonra ben ondan olmadan onu övdüğüm

İşler yaptığını söyledi hata yaptığında

da Eleştirdim. Biraz önce de eleştirdim.

koordinasyon hataları var diye ama

devletin en önemlisi Mustafa Kemal

Atatürk’ün makamı orası.

Bakın Cem Bey iyi dinleyin. Cuma gününe kadar 7 gün içerisinde Cem

Uzan Tayyip Bey ile ilgili Eğer ki Özür

Dilemezse!.. Bakın ben Cem Bey’i çok severdim diyorum

Fransa’ya gittiğimde de görüşmek istedim

Denk düşemedik ve görüşemedik. Ama vallahi de vallahi de

kıyameti koparacağım ve ben iddia

ediyorum Cem Uzan’la da kimse röportaj

yapamayacak… Bakın ben

tahmininizden çok zeki bir insanım.

Buradan sesleniyorummal varlığını kurtarırız ülkeye gireceksiniz diye söz vermiş olsalardı. Böyle davranır mıydınız? O günleri bilen, o günlerde

İstismar olan imar Bankasını bilen

Paralarını kaybeden bir de bir kitle var.

Burada bir sürü

İnsanda bir sürü şeyler yaşadı Onun için

Sizi uyarıyorum Cem Uzan Sayın

cumhurbaşkanından özür dilemediğiniz

takdirde, size cuma gününe kadar müddet

veriyorum. Bakın çok ciddiyim sizin mal

varlığınızı geriye vermiş olsaydı, hani siz

mal varlığınızdan da feragat ediyordunuz

böyle konuşmuştunuz.

ama siz

Üçkâğıtçı şerefsiz dolandırıcı diye

Türkiye Cumhuriyeti’nin bir

Cumhurbaşkanına bu tür kelamlar

Söyleyemezsin Can Uzan.

kusura bakma

Siz onu oradan Fransa’dan yapamazsın Bir de

“Yiyorsa gitme” diyorsun cumhurbaşkanına.

tahrik ediyorsunuz. iş savaşa sebep

olacak bir durum çıkarsa Siz Fransa’da

maşaklarınızı yayarak yatacaksınız

Çünkü Fransız pasaportunuz var ama

Burada  Kardeşi kardeşe

vurdurtacaksınız kendi kişisel

menfaatleriniz veya hırslarınızdan

dolayı…  Hiç kusura bakmayın Buna müsaade

edemeyiz Biz ulusalcılar da Tayyip

Bey’in yanında oluruz her partiden

insanda bir anda HDP bile Tayyip Bey’in

yanında olur bizi kardeşi kardeşi

yeterince vurdunuz Siz, taşeronlar Siz

tranlara hizmet edenler

insanların sırtından para kazananlar

insanları yapmış olduğunuz düzenekte

kullanarak ihmal edenler on bin dolara

şampanya içenler Bin dolarlık Pro

içenler Siz bu halkın nasıl aç kaldığını

bilmezsiniz

bedenlerini çocukların sattığını

sokaklarda bilmezsiniz Çünkü siz

kendinizi zamparalık için güzellik

yarışmaları yaparak içinden Birlikte

olduğunuz karıları sizi memnun ederlerse

ana haber bültenine koyuyordunuz Siz bu

işe yaradınız Onun için benim

cumhurbaşkanımdan Özür dileyeceksiniz

benim cumhurbaşkanıma hakaret

etmeyeceksiniz siz eleştirebilirsiniz

bir şey söyleyeceğim siz kırmızı Bülten

ile aranıyorsunuz sayın cumhurbaşkanı

nasıl hakaret edersiniz Demek ki kırmızı

bültende aranmak demek teröris

suçlusu veya ülke ile ilgili yaşanmış

herhangi bir şekilde bir sıkıntıdan

dolayı

yenilenmediyse

ınterpolümüzün kabahati milli

istihbaratımızın zafiyeti

Tamam Cem Uzan

kırmızı Bülten aranılan birine herhangi

bir YouTube kanalı

 Babala TV dahi

bağlanamaz Efendim sizinle röportaj

yapamaz yapmış olduğu röportajları

silmek zorundalar onu biliyor musunuz

siz biliyorsunuzdur hep anayasaya

sokuyorsunuz.

anladınız mı

sakın unutmayın

Benim ülkemde Tayyip Erdoğan bu ülkede

ülkenin cumhurbaşkanı olarak muhafaza

etmek zorundasınız Çünkü neden Ben

demiyorum ki o makam onun ipoteğinde

seçimlere kadar saygı duyup onu korumak

zorundayız yerine kim gelirse onu

korumak zorundayız bu kadar net ama

gelene kadar benim ülkemde kendi

kişisel sözleriniz için kendi kişisel

menfaatleriniz için kendi kişisel

kaybetmiş olduğunuz mağdur ettiğiniz

binlerce insanın hakkına tecavüz ederek

yapmış olduğunuz serveti tekrar

kazanabilmek için asla ve asla

cumhurbaşkanıma hakaret edemezsiniz

bakın adam LGBT lileri sevmediğini

biliyorsunuz değil mi bana yani bana

ekranlarda bundan 6-7 yıl önce

biliyorsunuz

fetö’nün 15 Temmuz zamanı yapmış olduğum

eylemlerden dolayı teşekkür etti sayın

cumhurbaşkanı Ama şu an lgbt’lilerden

öyle bir şey söylemem geliştirdiler ki

ötekileştirdiler bana üvey babalık

ediyor şu an Tayyip Bey. Üvey Baba ben

onun için burada diyorum ki bakın

diyemezsin

Ben kendimden sorumluyum kardeşim

o adamın bana nasıl baktığı önemli değil

Ben kendim misyonumu temsil etmiş olduğum

insanları korumak içgüdüsüyle o refleksi

verirken o bana hakaret ediyor Lgbt li

kardeşlerime onların annelerinden

babalarından kardeşlerinin düğününden

cenazelerinden mahrum olduğunu

düşünmüyorlar ama sayın cumhurbaşkanı

iktidara gelmeden önce söylemişti hepsi

bizim çocuklarımız diye biz de onu Baba

Bildik

ama o makam öyle makam ki

Cumhurbaşkanlığı makamı

depremzedelere de baba olmama kanun

lgbt’lilere de veya kendinden olmayan

herkese tüm muhalefetin de babası 84

milyonun babası olması gerekirdi bana

göre cumhurbaşkanının da muhalefeti

ötekileştirme zihniyetindeki o

danışmanları bu zihniyete soktu adamı

Adamın televizyon izlemeye vakti yok.

Yapacak bir şey yok kolay değil ki o

makamlar hata yaptırır insan olmak

ama hakaret etmeyeceğiz bazen

eleştireceğiz Ama küfretmeyeceğiz onun

için herkes sınırını bilsin.

videoda o videoyu

çeken yayınlayan kişilerde sorunları

biliyor musunuz Çünkü siz kırmızı Bülten ile aranan biriyle

sizinle röportaj yapmış. Yapılamaz…Ha sizinle yapılmış ha

Abdullah Öcalan’la yani o paket oldu

tabii Osman Öcalan veya Murat Karayılanla.

aynı şey onu biliyor musunuz bütün

videolarınıza erişim yasağı gelir

Biz o videolarda bir terör örgütü

suçlusu bir kişinin kırmızı bülten

aranan biriyle röportaj yapılamaz Hani

Cumhurbaşkanına dediniz ya yiyorsa

gitme diye Yiyorsa sen gelsene Türkiye’ye

iyi olsa yemiyor oradan yiyorsun

oradan içiyorsunuz

çarpılar koydunuz Alevilere yemedik öbür

taraftan Kürt Türk kavgası yaratmak

istediniz yemedik

Ben Tayyip Bey’in yerinde olsam

Önümüzdeki seçimlere bile girmem çıkarım

oradan damatlarımı muhalefetteki şu anda

muhalefet seçim olsa yüzde altmışı Çünkü

psikoloji çok bozuk %60’ı %40 mı Vallahi

damadımı buraya hata sizin yüzünüzden bu hatalar

yapıldı diye Selçuk Bayraktar koyarım

oraya Kur’an çarpsın böyle yaparım bu

seçimlerde de bu yeter yorgunluğu var

diyelim yani Sayın cumhurbaşkanına Sen nasıl

hakaret edersin ya şerefsiz dersiniz… 

kimsiniz siz ya

bu ülkenin dinamikleri var siz onları aç

işte derseniz bu ülke Sizlerde Onun için

bu ülkede zeki insanlar var bu lisede bu

ülkede mekanizmayı savunacak insanlar

var iktidarı değil

iktidar beni üzerlerinden silindir gibi

geçiyor

benim ülkem için ben Taksim Meydanı’nda

asılırım ve şereftir net olarak

söylüyorum Taksim Meydanı sizin

zihniyetinizde ülkeye provokasyon

kelamları ederek Kardeşi kardeşe

vurdurtmak olan insanların yanında

olacağıma Tayyip Erdoğan’ın yanında O

dururum… “

 

 

Cem Uzan’ın  Tuba Emlek’le yaptığı söyleşilerdeki kullanıdığı cümleler ise aynen şöyle…

 

rüşvetler bunun için bakın bizim milletimizi

bazen insan anlamakta zorluk çekebiliyor. Nasıl oldu da bu insanı 20 sene boyunca

Defalarca seçtiler diye Peki ama herkesin burasına değil burasına gelmiş

vaziyette artık en basit göstergesi Kızılay’a vermiyor parayı

afada vermiyor parayı ahbaba veriyor Niye Çünkü Ahbap diyor ki ben hesabını

vereceğim kardeşim diyor iki tane Denetim Kurulu tuttum kuruluşu tuttum diyor şunu yapıyorum bunu yapıyorum şeffafım diyor öbür taraf ise hiçbir şey

biz yaptık tamam Bizimkilerden diyor son vurgunları bunlar sadece ve

sadece para düşünen kan içen mahluklar haline gelmiş vaziyetteler

bu iktidar bu ister beğensinler İster beğenmesinler sen de enkaz altında

yakınlık çıkaran yakınını çıkaran insanlar elleriyle yakınlarını çıkaran

veya çıkaramayan İnsanlar burada devlet yok diye bas bas bağırdıklarında Ne dedin onlara Sen şerefsizler dedin

Sensin şe….. Sensin şe……

…………………
Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye Cumhuriyeti’ne iktidara geldi başbakan oldu Mart ayında 3 ay sonra Evet ilk

önce kardeşimi tehdit etti çağırıp ofisine tehdit etti

Ondan sonra da hiçbir şey yokken Türkiye’nin en kıymetli şirketleri olan çerçeve Kepez’in bütün barajların

üzerine çöktü Bir kuruşta parasını ödemediler Geçenlerde Zaten şeye sordum hesabını babala TV’de Abdüllatif şener’e

cevap veremedi veremedi bir şeyin bir malı alabilir parasını ödemek zorunda

aldığınız ödediğiniz için Parasını yok şimdi onlara girmek istemiyorum ama

kumpasın 20 senelik mücadelesini Ben veriyorum her gün veriyorum pes etmedim

kendi şahsi mal varlığımı kazanıyorum kazanmaya devam edeceğim ve geri

alacağım hepsini en ufak bir tereddüdüm yok Benim. alacağım hepsini “

 

Cem Uzan’ın Mehmet Koyuncu ile yaptığı söyleşide kurduğu bir cümle var ki galiz bir ifadeyi ve iddiayı barındırıyor…

 

“pervasızca o kadar gaddarcı o kadar büyük kötülükler yaptılar ki insanlara Bakın

şimdi imar affları çıkartılan sorumsuzca imar affları oy avcılığı rant peşinde

yapılan işler para peşinde rüşvetle yaptırdıkları işler Bunların hepsi işi

bu depremin olduğu günkü sonucu yaratan ikballeri ve suistimalleri şimdi

Bir de depremden sonraki saatlerde ve günlerde yaptıkları var

Şimdi ben bunu daha önce de söyledim dünkü programda da söyledim başka bir

Yargılanacak Recep Tayyip Erdoğan insanlığa karşı suç işlemekten

Yargılanacak. Avukatlar Lahey uluslararası ceza mahkemesinde yaptılar. Uluslararası ceza avukatlarını

çalıştırıyorum bu konuda uzman danışmanım var orada yetkililerde temas halinde bu katliamdır

Siz Türk Silahlı Kuvvetlerinin olaya müdahalesini engelliyorsun şimdi bir taraftan enkaz alttan insan çıkarmaktan

bahsediyoruz bir taraftan sen çadırdan çıktığında Bir nevi tacize uğradığını

bahsettiğin hanımefendiden bahsediyorsun Mehmetçik  güvenliği sağlıyor

kardeşim

Sen Bizim evlatlarımızın bizim milletimize yardım etmeye gelmesini Niye engelliyorsun ya s…..(!) adam…”

 

 

LİNKLER:

YOUTUBE HABER : https://youtu.be/7M0ngxcaN94  SEYHAN SOYLUNUN SÖYLEDİKLERİ

VİDEOLAR WETRANSFER : https://we.tl/t-73DIOdSzro  CEM UZAN’IN HAKARETLERİ

SEREN SERENGİL VE SİSİ’DEN ÖRNEK OLACAK ONURLU HAREKET. DEPREM BEBEĞİ İÇİN BAŞVURDULAR…

Tarihe büyük yıkım olarak geçecek 6 Şubat Kahramanmaraş Depremi’nde yaralar sarılmaya çalışılıyor. Her gün bir mucize haberi geliyor, buruk bir sevinç de olsa! Dünyanın dört bir tarafından arama kurtarma ekipleri geldi ve zamana karşı, ilikleri donduran ayazla mücadele ederek canla başla çalışıyorlar.

Enkaz altından canlı olarak kurtarılan yüzlerce “Deprem bebekleri”, devletin şefkatli kollarına teslim edildi. Büyük kentlerdeki çocuk esirgeme kurumlarına gönderilen bebeklerin sayısı şimdiden yüzleri geçti… Bu bebeklere yuva şefkati verecek “Koruyucu Aileler” fikri gelişmeye başladı.

İlk adımı Seyhan Soylu ve Seren Serengil atıyor. İki ünlü bütün yasal prosedürleri yerine getirip Koruyucu Aile ve anne olmak için harekete geçti. İşte iki ünlünün yaptığı telefon trafiğinden çıkan ilk açıklama…  Seyhan Soylu Seren Serengil’le konuştu.  O fikri, o yüce gönüllü hareketi kaleme aldı. Kararlarını böyle açıkladı.

“KEŞKE BİR BEBEĞE “ KORUYUCU ANNE “ OLSAK…

Az önce okuduğum bir haber ülkemizin yaşanış olduğu felaketten en ağır manzaralardan biriydi “ Deprem bölgesinde 400 ailesini kaybetmiş bebeğe “ KORUYUCU AİLE “ olmak için neler yapışmalı?

Bu rakam şimdilik 400 yetkililer bu rakamın 1.500 – 2.000 bulacağın ön görüyor.

Depremzede çocuklara koruyucu aile olmak isteyenler?

Kim istemez?

Şahsen ben seve seve olmak isterim.
Hem de çok.
Keşke bir bebeğe sahip olsam diye yıllardır içim yanar.
Haberi okuyunca “ KEŞKE BENİM OLSAN “ dedim
Hem o minicik elli bebeğim belki senin bana ihtiyacından çok senin bana ihtiyacım vardır. Seni gıgımda büyütürken onca yılın, yolun yorgunluğunu içimde biriktirdiğim, büyüttüğüm acılarıma merhem olursun minik bebeğim.”

Sonra @serenserengil aradım 400 bebekten bahsettim. Onunda benim gibi konuşması dokuz boğum oldu. Ağlaştık.

Biliyorsunuz Seren kayınvalidesini çok severdi. Ve bana ilk defa bir kayınvalidem bana annem kadar yakın oldu, kolladı, sahip çoktı. Hastalığım süresince Mustafa’m da @mustafarahmantohma ailesi de özellikle Şuna hanım bana çok yakın davranıp o süreçte beni hiç yalnız bırakmadılar bana yaşama gücü verdiler.

Maalesef bu acı olayda hakkın rahmetine kavuştu. Kayınpederim de yaralı. İstanbul’da bizimle beraber hem Mustafa’nın hem de Babamın yaralarına acılarına merhem olmaya çalışacağım. Seyhan gerçekten bu bebeklerden birini çok ama çok isterim. Ya gerçekten muhteşem olur, keşke kız bebek olsa kayınvalidemin adını “SUNA “koyardım.
Teşekkür ederim Seyhan iyi ki bunu söyledin o kadar çok isterim ki, nasip olmadı. Belli ki de nasip bu güneymiş. Sende birini alırsan harika olur bize yaşam sevinci gelir. TOHMA ‘nın da kayınpederimin de çok hoşuna gider bize, ailemize moral olur. “dedi.

Lütfen sevgili takipçilerim sizden ilk kez bir şey istiyorum ne olur çok dua edin de olsun …

Bu arada o minik bebekleri koruyucu anne olmak isteyen kişiler için geçiyorum…

Bunu da not alın : Deprem bölgesinde korunma ve bakım ihtiyacı belirlenen çocukların, sırada bulunan ve mevcut koruyucu ailelerin yanlarına yerleştirildiği, yeni aile adaylarının e-Devlet üzerinden başvuruda bulunabilirsiniz…

 

 

LİNK: https://www.youtube.com/shorts/gj-zV94fBNM

SEREN – DENİZ KAVGASINDA AĞIR İTHAMLAR UÇUŞTU, KAVGAYA SİSİ DE DAHİL OLDU!

Deniz Akkaya ve Seren Serengil arasında büyük bir kavga çıktı. Belden aşağı dokunuşlara kadar ilerleyen bu kavga “öteki gündem”in önemli malzemesi oldu artık.

Televizyon ekranlarında gelişen, sosyal medyada şekillenen “magazin figürleri”nin kavgası millete de dert oldu. Her yayınlandığı mecrada görüntülenme rekoru kıran ve adeta rating rekoru gerekçesi haline gelen bu olayın iki kahramanı varken şimdi de Sisi lakaplı Seyhan Soylu da kavgaya müdahil oldu. Kara çocuk lakaplı gazeteci Ferdi Er’in Instagram’daki canlı yayınına katılan Seyhan Soylu olayın içeriğiyle ilgi verirken Seren Serengil’in yanında gard alması Deniz Akkaya’ya giderli konuşması da canlı yayının en büyük sürpriziydi. Bu canlı yayın başka sürprizlere de gebeydi. Seren Serengil ve hayat arkadaşı Mustafa Tohma’nın konuşmaları takipte olduğu anlaşıldı. Seren Serengil yazdığı notla ilk kez Deniz Akkaya’ya “okkalı” bir cevap veriyordu… Sözleri ağırdı ve mesajın nereye gittiği belliydi! Seren Serengil hayat arkadaşı için “Tohma bundan sonra Tokmakçı!” diyordu. Deniz Akkaya’nın “bel altı” iddialarının ardından “düello” başlamıştı… Seyhan Soylu Paylaşımlarında olayı yorumladı… işte o satırbaşları:

  • Seyhan Soylu bomba açıklamalar yaptı.
  • #seyhansoylu#denizakkaya ‘nın içinden geçti…
  • #soylemezsemolmaz#yapım elemanı #bilalözbilge ‘nin #sero ya borcu varmış.
    • #Rusya#Ukrayna Savaşı Gibi oldu bu savaş, magazinin büyük savaşı başladı “Ben Amerika Birleşik Devletleri gücümle geliyorum ama Afgan mücahitleri gibi savaşacağım dikkat edin” dedi.
    • Seyhan Soylu Deniz Akkaya’ya, “Mustafa Tohma’dan Hoşlanıyorsan #mustafatohmadan Aranızı yapayım” dedi.
    • Ortalık fena karışacak Deniz Akkaya Seren Serengil savaşına Seyhan Soylu cephesi açıldı…

    DENİZ AKKAYA’nın SEREN SERENGİL SAVAŞI NEDEN ÇIKTI?

    “Durup dururken bir anda #denizakkaya ‘nın #serenserengil ‘e sosyal medyasından çakma tabir edilen laf sokmalar git gide dozunu aşarak ağır hakaretlere şimdi de iftira be küfre döndü.

    #Sero onca küfüre sustu fakat Ne zaman ki eşi #mustafatohma ‘ta laf çakmaya iftira ve onur korucu sözler sarf rt@eye başlayınca gitti ve Deniz Akkaya ‘yı savcılığa şikayet etti.
    Ben çok nefret ederim bu tür olaylarda savcılığa Bu tür olayları intikal ettirmeye nefret ederim.

    – Hakim ve savcıların yeteri kadar işi var bir de bizim saçma sapan şov dünyasının gün Seren aylık yıllık veya değmeyecek olaylardan birbirimize söylediklerimizle uğraşacak vakitleri yok adamların.

    – Bu yüzden de Seren’e söyledim “ Dur Seren Deniz Akkaya ile Daha önce de bu tür sosyal medya üzerinden kavga ettik barıştık. Muhakkak denize birileri gaz veriyordur yoksa durup dururken bir insan niye sana saldırsın.? “ Dedim ve bu zamana kadar onu durdurdum.
    Bu arada ben ikisini barıştırırım diye deniz akkaya’yı bir kaçkez aradım görüştük.
    Deniz Akkaya bana ; “ Çok önemli senin de abi dediğin biri Efe Öz bilge ile yani benim çocuğumun babası ile Seren ‘in ilişkisi olmuş, Teknesinde.. Reza Zarrab Instagram ‘ının Hesabı Seren’in “ dedi

    Bende sulh sağlansın diye Seren’e ilettiğim de “ Seyhan yemin ediyorum. Hayatımda Efe öz bilgiyi bir kez dahagörmedim, konuşmadım diyaloğumuz yok. Ayrıca ben Star TV’deyken benim Teknem yoktu ben beyaz TV’de tekne aldım. Başka birinin teknesinde de karşılaşmadım dışarıda da karşılaşmadım bu adamla. Muhakkak onu bana düşman olan birisi ona gaz verip benim üstüme saldırtıyor. Gelelim Reza Zarrab hesabına bu hesap nasıl benim olur o hesabı kullanan Reza veya başka biri o kimse benim içimden geçti beni yerden yere vurdu, haftalarca hakaret etti, Deniz’den daha ağır hakaretler etti. Akıl var mantık var bu hesap benim nasıl olabilir. Bunu bulmak bilişim polisinin organize suçun işi benim değil ki bu hesap bana ait değil. Neymiş efendim Deniz Akkaya için madde bağımlısı demiş Reza Zarrab ve bunu ben söylemişim öyle mi? Ya Reza hesabında bana söylemediği hakaret kalmadı Deniz bunları görmemiş mi? Deniz’in içinde başka bir kin var. Ne acaba?”

     

    LİNKLER:

    https://www.youtube.com/watch?v=J1enf-0w_pY

    https://we.tl/t-SwVFfrstlK

SEYHAN SOYLU CANLI YAYINDA İHBARDA BULUNDU. “SEVİM ALAN VE BENİM HAYATIM TEHLİKEDE” DEDİ. NİHAT DOĞAN’I İŞARET ETTİ.

Türkiye’nin en aktif haber masalarından biri olan Al Sana Haber’de yine olay var.  Seyhan Soylu canlı yayına bağlanarak “ölüm tehdidi” aldığını itiraf etti…  İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’ya seslenen Seyhan Soylu, türkücü Nihat Doğan’ın kendisini nasıl tehdit ettiğini ihbar etti.

Genel Yayın Yönetmenliğini Savaş Kalafat’ın, moderatörlüğünü Seyhan Soylu ve Gökay Kalaycıoğlu’nun yaptığı Al Sana Haber masasında hem itiraf vardı hem de suç duyurusu…

Al Sana Haber masasının yorumcusuyken, programın sponsoru güzellik koçu Sevim Alan’la aşka yelken açan,

bu nedenle de mesleğinin dışındaki bir sektöre adım atan Nihat Doğan’ın, on gün önce yaptığı “iflas açıklaması” çok şaşırtmıştı.

Ünlü türkücü, medyaya verdiği demeçte “Güzellik işinden zarar ettim, iflas ettim” demişti… Söz konusu iflasla ilgili yeni işinin ortağı güzellik koçu Sevim Alan’ın markasını da töhmet altında bırakmıştı.

Bu açıklama üzerine türkücünün ticari davalı olduğu Sevim Alan canlı yayına bağlanarak, Seyhan Soylu ve Gökay Kalaycıoğlu’nun sorularını cevaplarken Nihat Doğan’ın gerçekleri yansıtmadığını, aksine elindeki belgelere göre zarara uğradığını, türkücünün bir de zimmetine para geçirme suçu işlediğini iddia etmiş, konunun yargıda olduğunu belirtmişti. Nihat Doğan ve Sevim Alan’ın ticari ilişkisinin mimarı ve çok yakınındaki kişi olan Seyhan Soylu da, güzellik koçunun sözlerini tasdik etmişti…

Bu karşılıklı söz düellosundan sonra gözler Nihat Doğan’a çevrilmişti, ama türkücü yayına bağlanmaktan çok, söz hakkını mesaj yoluyla kullanmayı tercih etmişti.  Nihat Doğan Seyhan Soylu ve Sevim Alan arasındaki bu atışma ve hak arama çabasına bir iddia daha yüklendi… Nihat Doğan Gökay Kalaycıoğlu ile yaptığı bir TV söyleşisinin molasında, Seyhan Soylu’ya tehdit içeren uyarı mesajları gönderdi…  Bu mesajlardan durum değerlendirmesi yapan Seyhan Soylu da hem Sevim Alan’ın hem de kendi can güvenliğinin tehlikede olduğunu hissederek, canlı yayında “ölüm tehdidi” aldığını açıkladı… İçişleri Bakanına hem şikâyet etti, hem de ihbarda bulundu…  Işte o Al Sana Haber yayınındaki itiraf anları…

Buradan İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’ya sesleniyorum. Ak Parti’nin kapanmasını isteyen, 15 Temmuz’la eşleştiren ve çevresindeki herkesi ölümle tehdit eden, motorlu kuryeler tutacağını söyleyen şahıs Nihat Doğan’dır…  Buradan ihbarda

bulunuyorum. Sevim Alan ve benim hayatım tehlikede…

Ondan korkumdan değil bu açıklamam.  Hayır, bilakis bilgi sahibi olsunlar diye söylüyorum. Onun söyleminde bize mermi sıkacak adam başkadır. Saça sürülen “topic”tir.”

İhbarı ve yayındaki ağır sözleriyle Nihat Doğan’a yüklenen Seyhan Soylu, türkücüye hitaben seslendi…

Nihat Doğan sözlerimi sakın unutma.  Kendine gel.  Hafif rüzgârlı günler. Tamamen daldığımda bir daha sokağa simit almaya bile çıkamazsın. Çocuğun sana baba demez.  Karın evde camları çerçeveleri indirdi. Haberimiz var.   Sevim Alan Sana 1000 tane çiçek gönderdi yılbaşı gecesinde… Bir de üstelik İranlı kızı o gece orada oturtuyorsun. Neymiş efendim Nihat Doğan olduğunu bilmeden seyretmiş. Nihat Doğan olduğunu bilmeden Antep pavyonundaki kadın bile yüz vermez sana bunu unutma… “

Nihat Doğan’ı ifşaladıktan sonra türkücünün Sevim Alan’la olan ticari ilişkisini de anlatan Seyhan Soylu sözlerine şöyle devam etti.

“Sevgili basın mensupları. Şu anda konuşmadığım (Sevim Alan)  bir kadını savunuyorum.  Savunmak zorunda kaldım. Bunu söylemezsem vicdan azabı çekeceğim.  Bu konuda adaletli ve dürüst olduğumu bilin diye anlatıyorum. Nihat Doğan, Sevim Alan o kadar ekmek verdi sana.  O kadınla artık yol alamazsın.  Yana yana gelemezsin.  Belki ticaret yapamazsın ama sen hakketmediğin 800 bin lira parayı aldın. Sana borç da verdi bu kadın.  Sonra da 1 milyon verdi.  Kadını toplamda 3 milyonluk ettin. Daha ne istiyorsun. Kadın sana acıdı açılışlarında çıkartmayı taahhüt etti.  Konser başına 20 bin lira alırken 80 bin lira dedin. Konserlerin o kadar ediyor mu senin.  Ayıptır. Kadına cüce, fare demişsin. Kadın fareye filan benzemiyor.  Ama sen farelerle birlikte olursun.  Fare gibi kadınları kastederek söylüyorum.  Olursun…  Güçlü olan herkesle olursun sen. Her şeyi silebilirsin. Senin kıblen Benjamin Franklin.  Bunu aklına koy.  Anladın mı, eline diline ve kime racon keseceğine dikkat et.”

Al Sana Haber Masasının moderatörü Gökay Kalaycıoğlu Nihat Doğan’ın Seyhan Soylu’ya kendisiyle mesaj gönderdiğini doğrularken söz konusu tehditle ilgili soru sordu.

“Az önce can güvenliğimin tehlikede olduğunu düşünüyorum. Benim ve Sevim Alan’ın dedin. Suç duyurusunda bulunmayı düşünüyor musun?”

Seyhan Soylu Gökay Kalaycıoğlu’nun sorusunu ise şöyle

Konserlerin o kadar ediyor mu senin.  Ayıptır. Kadına cüce, fare demişsin. Kadın fareye filan benzemiyor.  Ama sen farelerle birlikte olursun.  Fare gibi kadınları kastederek söylüyorum.  Olursun…  Güçlü olan herkesle olursun sen. Her şeyi silebilirsin. Senin kıblen Benjamin Franklin.  Bunu aklına koy.  Anladın mı, eline diline ve kime racon keseceğine dikkat et.”

Al Sana Haber Masasının moderatörü Gökay Kalaycıoğlu Nihat Doğan’ın Seyhan Soylu’ya kendisiyle mesaj gönderdiğini doğrularken söz konusu tehditle ilgili soru sordu.

“Az önce can güvenliğimin tehlikede olduğunu düşünüyorum. Benim ve Sevim Alan’ın dedin. Suç duyurusunda bulunmayı düşünüyor musun?”

Seyhan Soylu Gökay Kalaycıoğlu’nun sorusunu ise şöyle cevapladı.

“İlk davanın açılmasını Nihat Doğan’dan bekliyorum.  Ki elimdeki videonun resmî belge olarak oraya teslim edeyim.”  

 

LİNKLER:

https://youtu.be/xNWjNtMNpdc

https://we.tl/t-KUeYEXS7hT

SEYHAN SOYLU’YA “AHLAKSIZ TEKLİF”YAPAN PROFESÖR KİM?

Aktivist gazeteci Seyhan Soylu’nun sözleri ve ünlü bir profesörle ilgili itirafı akademi çevrelerinde ses getirdi…

Savaş Kalafat’ın Genel Yayın Yönetmenliğini yaptığı Al Sana Haber Programının moderatörü Seyhan Soylu panik atak sonrası gittiği, Türkiye’nin en tanınan, saygın kimlikli,  profesör ünvanlı bir psikiyatri doktorunun kendisine yaptığı “Ahlaksız Teklif”i ifşa etti.

Aktivist kimliğiyle öne çıkan,  sözlerini sakınmamasıyla tanınan Seyhan Soylu, panik atak günlerine ait sıkıntılı geçen anılarını anlatırken,  başına gelen bir olayı, kimlikleri gizli tutarak açıkladı…

Tedavi olmak için iddiasında yer alan profesörün kapısını çaldığını söyleyen Seyhan Soylu “ilk seansta bana öyle bir şey teklif etti ki, bir an panik ataktan şizofreniye mi geçtim diye düşündüm. 12 olan tansiyonum 24 çıktı. Nasıl kaçtığımı bilemiyorum” dedi.

Seyhan Soylu’nun israrla ismini söylemediği bu profesörün eşinin de aynı meslekten tanınmış kişi olduğunu sözlerine ekledi…  İşte Seyhan Soylu’nun Al Sana Haber Programındaki ifşasındaki detaylar.

“ Bir zamanlar panik atak hastasıydım. Başında z harfi olan ilaçlardan günde dört kez içiyordum. Dışarı çıkmaya korkuyordum. Sonunda doktora gitmeye karar verdim. Türkiye’nin en ünlü psikiyatrıydı bu gittiğim kişi. Eşi de çok ünlü.  Adama tedaviye gittim.  Adam daha ilk seanstan bana grup sekse davet etti.  Üstelik de eşiyle. Yeminle söylüyorum.  Ölmüş annemin üzerine yemin ediyorum. İlk seansta bunu yaşadım…  Bir insanın mesleki kariyeri olabilir. Etnik kimliği de önemli değil. Ahlaklı olmak başka bir şey.  Adam önemli bir profesör. Karısıyla grup sekse davet ediyor. Ben önce yanlış mı duyuyorum dedim. Bir an panik ataktan şizofreniye mi geçtim diye düşündüm. 12 olan tansiyonum 24 çıktı. Nasıl kaçtığımı bilemiyorum.”

 

LİNKLER:

WE TRANSFER LİNK : https://we.tl/t-BliMQbCC8e

YOUTUBE LİNK : https://www.youtube.com/watch?v=Abu-P3H__gA

 

KKTC CUMHURBAŞKANI ERSİN TATAR SEYHAN SOYLU’YU ÖVDÜ!

Dün gece, Lob’ın Internatıonal tarafından Global kalite zirvesi, Swissotel İstanbul’da KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar’ın katılımıyla gerçekleşti.

Gökay Kalaycıoğlu’nun sunduğu, Swisotel’de düzenlenen   “GLOBAL QUALITE SUMMIT (Global Kalite Zirvesi)” ödül gecesinde ALSANA HABER Programı Youtube’ın “En İyi Program” ödülüne layık görüldü…

Ödül Töreninde Kıbrıs Cumhurbaşkanın Ersin Tatar’ın ALSANA HABER ‘in moderatörü Seyhan SOYLU ‘ya övgüleri geceye damgasını vurdu.

Kıbrıs Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın geçmiş yıllarda Show Tv de üst düzey görev yaptığı sırada, Seyhan Soylu’yla mesai arkadaşı olduğu açıklandı…

Ödül takdim programında olmamasına rağmen bizzat Cumhurbaşkanı Ersin Tatar sahneye çıktı… Söz konusu ödülleri takdim ederken Sayın Cumhurbaşkanının eski dostlarına arkadaşlarına özellikle mesai arkadaşı Seyhan Soylu’ya verdiği değer konuşuldu… Sanata ve sanatçıya önem verdiğini her sözünde belirten Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, ALSANA HABER programı ekibine tek tek ödüllerini verdi ve tebrik etti… Milliyetçi kimliği ve Atatürk’e derin hayranlığı, Kıbrıs Halkının verdiği mücadelesini savunmasıyla tanınan Seyhan Soylu,

davetlilere ve salondaki siyasi protokole konuşma yaptı… Seyhan Soylu’nun Cumhurbaşkanına hitaben söylediği sözler ise alkışlarla desteklendi…

Seyhan Soylu:   Sayın Cumhurbaşkanı Ersin Tatar için Bugün Birleşmiş Milletlerin anlaşmasının yıldönümü. Ayrıca Makarios’un Kıbrıs Rumlarının Kıbrıs Türklerine kışkırtma günü. Bizim ulusumuza Kıbrıs’ın Fatihi rahmetli Rauf Denktaş ve Sayın Ersin Tatar ‘ın üstün mücadeleleri ile tarihe imzalarını attılar.  Bugün de Yunan Başbakanı Miçotakis geçmişteki gibi aynı gaflete düşerek Türk Yunan ilişkilerini bozmak için kışkırttırıyor Sayın Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan ‘ın “Bir gece ansızın gelebiliriz!” sözleri üzerine onlara bir anlamda ayar çekildi. Sayın Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar’ı 30 yıldır tanır, kendisi ile geçmişte mesai arkadaşıyız. Bugünkü geldiği konum ve makam kendisini hiç değiştirmedi. O gün de , bugün de inanılmaz mütevazı şahsiyetini hep korudu…   Mesai yaptığımız yıllarda babacanlığını, abiliğini bizden hiç esirgemedi… Bugün de aynı değeri bize göstermiş olmasından dolayı çok gururlandık.  Kendisine huzurunuzda teşekkür eder. Şükranlarımı arz ederim.

 Seyhan Soylu’nun  Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı Türk Milliyetçiğini her defasında gösteren Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’la ilgili bu sözlerinden sonra salondaki herkes ayağa kalkıp alkışladılar… Tüyleri diken diken eden bu sevgi gösterisi Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı çok duygulandırdı…

Kuzey Kıbrıs Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Seyhan Soylu’ya ithafen yaptığı övgü sözlerinde ise” Ben sanatçı ruhlu bir insanım… Sanatsever bir Cumhurbaşkanıyım.  Haberin için geldim. Sanatçılarla çalışmış, demokrasi ve insan haklarına inanan Kıbrıs Halkının özü bir cumhurbaşkanıyım. Türkiye ile Kıbrıs’ın arasındaki bağların bozulmasına hiçbir zaman müsaade etmeyeceğiz.”

Türkiye ve dünya genelinde tüketicilerin bilinçlenmesi ve ekonomideki değişimlerin takip edilmesi düzenlenen European Busıness Clup Assocıatıon ve DMW Diplomatlar birliği tarafından desteklenen bu zirvede ayrıca sanat dünyasından Altan Gördüm, Nilgün Belgün, Yusuf Güney, Mustafa Topaloğlu, Aydilge, Gökçe Kırgız, Eylül Öztürk, Orhan Aydın, haberci Ersoy Dede, Ece Gürsel, Ozan Orhon,  Seren Uzun, Gazeteci  Savaş kalafat, Nurcan Sabur, ,Hakan Solaker, Sinan Güzel, Sinem Fıstıkoğlu, Simge Fıstıkoğlu gecede ödül alan isimler arasındaydı.

Linkler:

https://youtu.be/eIZqnonJcXQ

https://we.tl/t-fMSIOIz2dI