Her Zaman, Her Şeyden Önce Güvenlik: Emirates, Tüm Müşteri Temas Noktalarında Tamamen Aşılanmış Ön Saftaki Ekipleriyle Hizmet Verdiği İlk Uçuşunu Gerçekleştirdi

EK215 sayılı Los Angeles uçuşuna, 70’ten fazla aşılanmış ön saftaki ekip üyesi tarafından destek verildi.

Emirates Grubunun yaklaşık 26.000 ön saftaki havacılık çalışanı iki doz aşılandı.

Çalışanlarının ve yolcularının sağlık ve güvenliğine bağlılığını gösteren Emirates, seyahat sırasında yolculara her temas noktasında hizmet veren, tamamen aşılanmış ön saftaki çalışanlarıyla uçuş gerçekleştiren ilk havayolu şirketleri arasında yerini aldı.

Dubai’den saat 08:30’da Los Angeles’a hareket eden EK215 sayılı uçuşun tüm havalimanı ve uçak içi yolcu deneyimine, tamamen aşılanmış; check-in, güvenlik, Business ve First Class dinlenme salonu ve uçuş kapısı çalışanlarının yanı sıra mühendisler, pilotlar ve kabin ekibi tarafından destek verildi.

Ayrıca, uçuşun operasyonları da tamamen aşılanmış dnata uçak görünüm, yükleme ve özel elleçleme ekipleri ile EK 215’in kargo ve lojistik ihtiyaçları konusunda çalışan SkyCargo ekipleri tarafından desteklendi.

Emirates Grubu aşılama çalışmalarını sadece bir aydan biraz daha uzun bir süre önce büyük bir süratle başlattı ve o günden bu yana Grubun BAE’deki ön saftagörev alan havacılık çalışanının yaklaşık 26.000’i veya 44’ü ya Pfizer-BioNTech ya da Sinopharm aşılarının her iki dozunu da aldı. 

Emirates Havayolu, Operasyon Direktörü Adel Al Redha yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Operasyon iş gücümüz, havacılığın ön safında yer alarak yolculara seyahatlerinde  yardımcı olmakta  ve temel ürünleri küresel topluluklara taşımaktadır. Çalışanlarımızı aşı ile  korumak onlar için, toplumumuz için, operasyonlarımızın sorunsuz yürütülmesi için ve bizimle seyahat ettiklerinde ek bir koruma daha sağlaması açısından müşterilerimiz için önem taşımaktadır. Ön saftaki çalışma arkadaşlarımızdan Covid-19 aşısı için büyük bir talep ve katılımla çok olumlu bir yanıt aldık ve işletme genelinde aşılama oranında devam eden bir yükseliş var.  Bu üç tip aşıyı ülkede elverişli kıldıkları ve geniş kapsamlı bir Ulusal Aşılama Programını birinci sıraya taşımada gösterdikleri çaba için BAEliderlerine  teşekkür etmek isteriz.’’

Yaklaşık 5.000 Kabin ve Kokpit Mürettebatı Covid-19 aşısının her iki dozunu da almayı seçti. Ek olarak, diğer görevlerdeki binlerce Emirates Grubu çalışanı daha şirketin kliniklerinde ve aşılama merkezlerinde COVID-19 aşılarını olurken diğerleri BAE genelindeki çok sayıda aşılama merkezlerinden birinde aşılarını olmayı tercih etti. 

Al Redha şunları ekledi: “Pandeminin başlangıcında, Emirates seyahat deneyiminin her aşamasında yolcularımızın ve çalışanlarımızın güvenliğini korumak önceliğimiz oldu ve bunu sağlamak adına   sıkı güvenlik önlemlerini uygulamaya koyduk . Kendi aşılama programımızın hızlı ilerleyişi ve yüksek katılım oranlarıyla uçuşlarımızın çoğunda yakında tamamen aşılanmış çalışanlarımız hizmet verecek. Ayrıca güçlü güvenlik önlemlerinin uygulanması ve daha fazla insanın aşılanmasıyla, birçok ülke için sınır giriş kurallarının gevşemesini hepimiz artık heyecanla bekleyeceğiz. 

Emirates Grubu aşılama programı, grubun dünya genelindeki yolcularına, çalışanlarına ve topluluklarına verdiği sağlık ve güvenlik sözlerini tutmak için aldığı tedbirler içerisinde en yenisidir. Grubun aşı merkezleri ön saftaki havacılık çalışanlarına öncelik vermek ve aşı sağlamak amacıyla haftanın her günü, günde 12 saat çalışmaktadır.

BAE Covid-19’un yayılmasını önlemek için vatandaşları ve ülkede ikamet edenler için dünyanın en yüksek aşılama oranlarından birine sahiptir. BAE şu ana kadar 5,4 milyon doz Covid-19 aşısı uygulamıştır ve Oxford Üniversitesi merkezli bir araştırma web sitesi olan Our World In Data, kısa süre önce ülkenin dağıtım oranının 100 kişi başına 55,27 doz olarak dünyadaki en yüksek ikinci aşılama oranı olduğunu rapor etmiştir. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

SosyalBen Vakfı’nın iktisadi işletmelerinden biri olan SosyalBen Akademi, gençleri sosyal vatandaşlık konusunda bilgilendirerek toplumsal fayda yaratmaya teşvik ediyor

Türkiye’nin ve dünyanın birçok bölgesinde gerçekleştirdiği saha çalışmalarıyla 2013 yılından bu yana 45.000’i aşkın çocuğun hayatına dokunan SosyalBen Vakfı “Yeni Neslin Sivil Toplum Kuruluşu” olarak çalışmalarına devam ediyor. Vakıf’a fon sağlayıcı nitelikte kurulan SosyalBen Akademi ise, Türkiye’deki gönüllülük oranını artırabilmek ve daha yaşanılabilir bir dünya yaratmak için sosyal sorumluluk alanında; hem bireysel hem de kurumsal bazda proje danışmanlığı hizmeti veriyor. 

Danışmanlık hizmetinin yanı sıra, gençliğin her daim ilerlemesine katkı sağlamak amacıyla pek çok çalışma gerçekleştiren Akademi; 2020 yılında ilk kez düzenlediği “Digital Camping for Community (DCFC)”yi 27-28 Şubat 2021 tarihlerinde gençlerle yeniden buluşturuyor. “Fütürizm” teması ile dijital dönüşümü ve bu dönüşümün dünyaya, iklime ve sivil toplum kuruluşlarına olan etkisini ele alınacak DCFC’de ‘’Genç Kapasite Güçlendirme’’ kapsamında; Türkiye’de 81 yıldır faaliyet gösteren British Council, hem gençleri dünya vatandaşlığı konusunda bilgilendirirken, IELTS sınavına hazırlanan bir gence de ücretsiz sınav hediye edecek.

Sosyal girişimlerine seri bir şekilde devam ederken, 10 yıl önce bir yarışma ile yollarının kesiştiği British Council ile yeniden bir araya gelmenin onu çok heyecanlandırdığının altını çizen Sosyal Ben Vakfı Kurucusu Ece Çiftçi, “Gençler için gerçekleştirdiğimiz her çalışma gibi, “Dünyadan Biz Sorumluyuz” mottosuyla hayata geçirdiğimiz “Digital Camping for Community”de de gelecek için büyük fayda yaratacağımıza inanıyorum. Geçtiğimiz yıl gerçekleştirdiğimiz DCFC’de Dünya’nın 4 farklı ülkesinden, Türkiye’nin ise 32 farklı ilinden tamamı öğrencilerden oluşan 163 kişi katılım sağladı. 

Bu çıktılar bizi çok mutlu ediyor. Bu yıl da büyük ilgi görmesini öngörüyoruz. Sosyal girişimcilerin fikirlerini uluslararası arenada paylaşmak istediğini fakat önlerine çıkan dil bariyeri sebebiyle hayallerine bir adım uzak kaldıklarını fark ettik. Bu aşamada gençlerin ufkunu açmak için hayata geçirdiğimiz “Digital Camping for Community”yi onlar için bir fırsata dönüştürmek istedik. Biliyorsunuz ki British Council bünyesinde gerçekleştirilen, uluslararası geçerliliği olan, dünya üniversitelerinin kapılarını açan IELTS sınavı, kariyer yolculuğumuza değer katıyor. Bu aşamada British Council ekibiyle yaptığımız fikir alışverişiyle dijital kampa katılan gençlerden birine IELTS sınavı hediye etmeye karar verdik. Bu küçük desteğin birikintiye düşen bir su damlası gibi yayılacağını umuyoruz” dedi.

27 Şubat’ta Bristih Council İş Geliştirme Direktörü Bora Can’ın ve SosyalBen Vakfı Kurucusu Ece Çiftçi’nin yer alacağı webinarla başlayan programda “21. Yüzyılda Dünya Vatandaşlığı” başlığında İngilizce öğrenmenin önemine ve sosyal girişimciliğin günümüzdeki seyrine değinilecek. Genç girişimcilerin sesine kulak verilecek canlı yayında ise 1.5 Derece oluşumunun kurucuları Alara Civelek ve Duru Barbak ile Fridays for Future Platformunun Kurucusu Atlas Sarrafoğlu “İklimin Geleceği: Aktivizm”den söz edecekler.  “Sivil Toplum 5.0” yayınında ise IDEMA Kurucularından Ali Ercan Özgür, STGM Genel Koordinatörü Tezcan Eralp Abay ve Avrupa Başkanlığı Mali İşbirliği ve Proje Uygulama Genel Müdürü Bülent Özcan yer alacak.

28 Şubat Pazar günü katılımcı gençlerin akranları tarafından Zoom üzerinden gerçekleştirilecek atölyeler ise katılım formu doldurulurken seçilecek; mevcut durum analizi, sorun tespiti ve çözüm önerileri başlıkları hakkında yapılacak.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

İSTANBUL, 25.02.2020 – Amazon Prime Video Türkiye’de Mart ayında yayına girecek yeni film ve diziler açıklandı. Mart ayında Amazon Prime Video Türkiye’de gösterime girecek popüler yapımlar arasında, başrollerinde Eddie Murphy, Shari Headley ve James Earl Jones’un yer aldığı “Coming 2 America” filminin yanı sıra, The Walking Dead’in yaratıcılarından Robert Kirkman imzalı animasyon süper kahraman dizisi “Invincible”ın birinci sezonu bulunuyor. Amazon Prime Video Türkiye’de mart ayında Amazon Prime üyeleriyle buluşacak tüm yeni yapımlar, Türkçe altyazı seçeneği ile sunuluyor.

Amazon Prime Video Türkiye Mart Ayı Takviminden Öne Çıkanlar;

Coming 2 America – 5 Mart

Başrollerini Eddie Murphy, Shari Headley ve James Earl Jones’un paylaştığı “Coming 2 America”, 5 Mart tarihinde Amazon Prime Video Türkiye’de yayına giriyor. 1988 yapımı komedi filmi “Coming to America”nın devam filmi niteliğindeki yapım, ilk filmdeki kurguyu takip ederek yeni taç giyen Kral Akeem (Eddie Murphy) ve güvenilir sırdaşı Semmi’nin (Arsenio Hall) büyük Afrika uluslarından başlayan ve dünyanın birçok noktasından geçerek her şeyin başladığı yere, Queens, New York’a gerçekleştirdikleri yepyeni bir macerayı konu alıyor. Uzun zamandır merakla beklenen yapımda ilk filmde yer alan Kral Jaffe Joffer (James Earl Jones), Kraliçe Lisa (Shari Headley), Cleo McDowell (John Amos), Maurice (Louie Anderson) ve rengarenk berber ekibi de orijinal oyuncu kadrosuyla izleyicilerle yeniden buluşuyor.

Invincible, Birinci Sezon – 26 Mart 

The Walking Dead’in yaratıcılarından Robert Kirkman imzalı, bir saatlik bölümlerden oluşan yetişkin animasyon dizisi “Invincible”, ilk sezonuyla 26 Mart’ta Amazon Prime Video TR’de izleyicilerle buluşuyor. Robert Kirkman, Cory Walker ve Ryan Ottley'nin aynı adı taşıyan çizgi romanından uyarlanan “Invincible”, yaşıtlarından tek farkı babasının gezegenin en güçlü süper kahramanı Omni-Man olması olan 17 yaşındaki Mark Grayson (Steven Yeun) ve onun maceralarını konu ediniyor. Mark, bir yandan kendi güçleri gelişirken bir yandan da babasının mirasının göründüğü kadar “kahramanca” olmadığını keşfediyor ve karakter için macera bu noktada başlıyor. İlk üç bölümü 26 Mart'ta gösterime girecek “Invincible”, her Cuma yayınlanacak yeni bölümleriyle 30 Nisan Cuma’ya kadar izleyicilere her hafta yeni bir macera sunacak. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bridgsetone ve Lassa markaları ile Türkiye lastik sektörü lideri Brisa, sürdürülebilir bir gelecek için TEMA Vakfı ile Dijital Orman projesini hayata geçirdi. Proje kapsamında dikilen dijital fidanlar, İzmir Bademli-2 Ağaçlandırma Sahası’nda hayat bulacak.

Daha yaşanabilir bir dünya için adım atmak ve kendi isimlerine özel fidanlarını dikmek isteyenlerin, dijitalorman.org adresindeki formu doldurmaları yeterli oluyor. 

Bridgsetone ve Lassa markaları ile Türkiye lastik sektörü lideri Brisa, tüm çalışmalarında sürdürülebilirliği merkeze koyuyor. Brisa, bu yaklaşımdan hareketle, 10 bin dijital fidanın gerçek bir ormanda hayat bulacağı Dijital Orman projesi için TEMA Vakfı ile güçlerini birleştirdi. 

Brisa, hem müşterilerini hem de dünyanın geleceği için adım atmak isteyen herkesi  dijitalorman.org adresine davet ediyor. İsim, soy isim, e-mail ve telefon bilgilerini içeren formu dolduran herkes, kendi isimlerine özel bir fidanı toprakla buluşturuyor. Dijital ortamda filizlenen fidanlar, TEMA Vakfı’nın desteği ile  İzmir Bademli-2 Ağaçlandırma Sahası’nda hayat bulacak.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

İYİ Parti Edirne İl Teşkilatı tarafından düzenlenen program kapsamında, 25,26 Şubat tarihleri arasından, Edirne’nin farklı noktalarında esnaf ve Sivil Toplum Kuruluşları ziyaret edilecek.

Edirne, hareketli günler yaşayacak. İYİ Parti Siyaset Akademisi Başkanı ve Genel Başkan Yardımcısı Prof.Dr. Sayın Mehmet AKALIN, İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit BEYAZ, İYİ Parti Trabzon Milletvekili Hüseyin ÖRS, İYİ Parti Mersin Milletvekili Zeki Hakan SIDALI, GİK Üyesi Meral ALEMDAR ve GİK Üyesi Emine KÜÇÜKALİ gibi isimlerin de katılacağım bir programla İYİ Parti şehrin her noktasında ziyaretler gerçekleştirecek. İYİ Parti Edirne İl Teşkilatı tarafından düzenlenen program, 2 gün sürecek. 25-26 Şubat tarihlerindeki ziyaretlerde, üç grup halında, sekiz ilçe 41 noktada esnaf ve Sivil Toplum Kuruluşları ziyaret edilecek.

 Çalışmayla ilgili bir açıklama yapan İYİ Parti Edirne İl Başkanı Ekrem Demir, “Ülkemizin içinde olduğu ekonomik durumun farkındalığını arttırmak, sorunlara çözüm bulmak ve esnafımızın, hemşehrimizin sesini siyasetin merkezine taşımak adına çalışıyoruz. Bu noktada da Edirne’mizde adım atmadık sokak bırakmayacağız” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

CHP BAŞAKŞEHİR İLÇE BAŞKANI BAKIR, “İSTANBULLU VATANDAŞIN BU PROJEYE KARŞI OLDUĞUNU ANLAYACAKLAR”

İlçe Yönetim Kurulu toplantısı sonrası yazılı bir açıklama yapan CHP Başakşehir İlçe Başkanı Deniz Bakır, “İstanbullu vatandaşın bu projeye karşı olduğunu anlayacaklar” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Başakşehir İlçe Başkanlığı, İlçe Yönetim  Kurulu toplantısında bir araya geldi. İlçe Başkanı Av. Deniz Bakır’ın başkanlığında gerçekleştirilen toplantıda gelecek döneme ilişkin çalışmalar planlandı.

“KANAL İSTANBUL GİBİ BİR KATLİAMA İZİN VERMEYECEĞİZ”

Toplantının ardından Başkan Bakır, yazılı bir açıklama yaparak değerlendirmelerde bulundu. Kanal İstanbul Projesi hakkında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ifadelerine tepki gösteren Bakır, “İlçe Örgütü olarak durmadan çalışacağız. 

Bunu yaparken yanımıza milletimizi alacağız. Bugün milletinin derdi ile ilgilenmek yerine, milletiyle inatlaşanlara karşı doğru olan için çabalayacağız. Bu noktada bilinmelidir ki Kanal İstanbul Projesi’ni inadına yapmak demek, milletin ne istediğini, hissettiğini bilmemek demektir. Halbuki kulak verip dinleseler, İstanbullu vatandaşın bu projeye karşı olduğunu anlayacaklar. Hükümet, milletiyle inatlaşmak yerine, dertlere çare aramalıdır. Biz yurttaşımızın isteklerinin farkındayız. Dolayısıyla Kanal İstanbul gibi bir katliama izin vermeyeceğiz” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Küresel ölçekte yenilenebilir kaynaklardan sağlanan elektrik üretimi 2020’de bir önceki yıla göre 340 TWh artışla toplamda 2 bin 805 TWh’ye ulaşarak tüm kaynakları geride bıraktı. Yenilenebilir enerji üretiminde 732,3 TWh ile Çin lider konumdayken, ABD 489,8 TWh’le ikinci, Almanya 224,1 TWh ile üçüncü, Hindistan 134,9 TWh ile dördüncü ve Japonya 121,2 TWh ile beşinci sırada yer alıyor. Elektrik tarifeleri karşılaştırma ve tedarikçi değiştirme sitesi encazip.com kurucusu Çağada Kırım’ın verdiği bilgiye göre; yeşil enerji bakımından önemli bir potansiyele sahip Türkiye ise geçen yıl toplamda 45,3 TWh elektrik üretimini yenilenebilir enerji kaynaklarından karşıladı. Böylece, Türkiye'de yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik üretimindeki büyüme oranı yüzde 20 seviyesinde gerçekleşti.  

Doğal kaynakların hızla yok olmaya başlaması, enerji kaynaklarına yönelik teknolojileri geliştirmeye devam ediyor. Kömür, petrol ve doğal gaz gibi fosil yakıtlara ihtiyaç duyulmadan temin edilebilen, sürekli bir devinimle yenilenen ve kullanılmaya hazır olarak doğada var olan yeşil enerji; kullanım oranını tüm dünyada yükseltirken ülkemizde de gelecek vaat eden bir enerji üretim türü haline geliyor. Elektrik tarifeleri karşılaştırma ve tedarikçi değiştirme sitesi encazip.com kurucusu Çağada Kırım’ın derlediği bilgilere göre; hidrolik, rüzgâr, güneş, jeotermal, biyokütle, dalga, gel-git gibi enerji kaynaklarını ifade eden yeşil enerji bakımından önemli bir potansiyele sahip Türkiye, jeotermal potansiyeli ile dünyada 7. Avrupa’da ise 1. sırada yer alıyor ve elektrik üretiminde yenilenebilir enerji payını giderek artıyor.

Güneş enerjisinden elektrik üretimi küresel ölçekte lider

Dünya genelinde yenilenebilir kaynaklardan sağlanarak 2020’de bir önceki yıla göre 340 TWh artışla toplamda 2 bin 805 TWh’ye ulaşan elektrik üretimi; kömür, petrol ve karbon gibi fosil kaynakları geride bıraktı. Yenilenebilir enerji üretiminde en fazla büyüme güneş enerjisinde görülürken, güneş enerjisinden 724,1 TWh elektrik üretimi gerçekleştirilirdi. Yüzde 12,6 artışla büyümede ikinci sırayı alan rüzgâr enerjisinin geçen yılki elektrik üretimine katkısı 1429,6 TWh oldu.   Jeotermal, biyokütle gibi diğer enerji kaynaklarından sağlanan üretim ise 651,8 TWh olarak belirlendi.

Türkiye’de rüzgâr enerjisi başı çekti

Dünya daha düşük karbona doğru ilerlerken, Türkiye’de de gerek çevresel duyarlılığın artışı gerek teknolojik gelişmeler gerekse hükümet politikalarının derinleşmesiyle elektrik üretiminde özellikle hidroelektrik, rüzgâr ve güneş enerjisinin payı arttı. Türkiye, 2020 yılında toplam 45,3 TWh elektrik üretimini yenilenebilir enerji kaynaklarından sağladı. 2020’de bir önceki yıla göre yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretiminde yüzde 20 büyüme elde edilen Türkiye’de 21,7 TWh elektrik üretimi ile rüzgâr enerjisi ilk sırada yer aldı. Rüzgâr enerjisini, 12,7 TWh ile jeotermal ve biyokütle izlerken, toplamda 10,9 TWh üretimle güneş enerjisi üçüncü sırada yer aldı.

Yeşil enerji, ‘Ulusal Elektrik Tarifesi’ndeki yerini aldı

Türkiye’de Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK)’nın Yeşil Tarife (YETA) uygulaması kapsamında Ağustos 2020’de yapılan düzenlemeyle elektrik şirketleri yeşil enerji tarifeleri oluşturarak sadece karbon salınımı düşük yeşil ve yerli enerji kaynakları ile üretilen enerjiyi tüketiciye sunabiliyorlar. Bu tarifeyi tercih eden tüketicilerin faturalarında, kullandıkları elektriğin temiz kaynaklardan üretildiğini gösteren bir işaret yer alıyor. YETA'yı kullanan tüketiciler EPDK tarafından belirlenen tarife bedeli üzerinden (tüm abone gruplarında 0,757591 TL/kWh) faturalandırılırken, fatura kalemlerinde mevcut tarifeye göre herhangi bir fark oluşmuyor. Yenilenebilir enerjinin tüketiciler ve özel sektör tarafından da olarak desteklenmesini sağlayan bu uygulamaya tepkiler olumlu yönde. Konuya ilişkin olarak yeşil enerjinin çevreciliği kadar yerli ve milli kaynaklardan üretiliyor olmasının altını çizen Çağada Kırım, “Fosil kaynaklar eninde sonunda bitecek, talebin sürekli arttığı arzın ise giderek azaldığı fosil kaynakların fiyatının yükseliş trendinde olması kaçınılmaz, bundan kurtuluş için tek çözüm yerli ve yenilenebilir enerjiye yatırım yapmak. Kısa vadede maliyeti olsa da bunun uzun vadede faydası tartışılmaz. Bir diğer taraftan, özellikle ihracat pazarlarımızda gittikçe önem kazanan sürdürülebilirlik beklentisi, sanayicimize de kısa sürede yansıyacak. Özellikle Avrupalı alıcılar, Türkiye’de üretilen ürünlere yeşil enerji ile üretilme şartı getirebilir. Tüm bunlar Yeşil Tarife’ye ilgiyi artıracak, toplumun bu konudaki hassasiyeti ise hem çevreye olan zararı azaltacak hem de orta vadede elektrik fiyatlarının düşmesini sağlayacak” sözlerini kayde
tti. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Türkiye-Azerbaycan-Gürcistan arasındaki ticaretin gelişimine katkı sağlayan, bölgede yatırım yapan işletmelere kaynak ve rehberlik yapan, yatırım bankacılığı ve kurumsal bankacılık ürünleriyle hizmet veren PASHA Bank, dördüncü kez gerçekleştirdiği 46 milyon TL tutarındaki Varlığa Dayalı Menkul Kıymet İhracı (VDMK) ile tarım sektörüne kaynak sağlamaya devam ediyor.

PASHA Bank ve OMG Capital Advisors, Tarfin Tarım A.Ş. adına nitelikli yatırımcılara sunulmak üzere ortalama 204 gün vadeli 46.000.000 TL tutarında VDMK ihracı gerçekleştirmiştir. 3 taksit ödemeli olacak şekilde yıllık yüzde 20,50 basit faiz getirisi sunan VDMK, JCR Eurasia tarafından “Yüksek Düzeyde Yatırım Yapılabilir” kategorisinde değerlendirilmiş olup “AA-“  kredi notuna sahiptir.

Pandemi sürecine rağmen ihraç tutarının üzerinde gelen bir taleple tamamlanan ihracın yatırımcıları arasında yatırım fonları, emeklilik fonları, sigorta şirketleri, kurumsal hazine departmanları ve nitelikli bireysel yatırımcılar yer almıştır.

Yaklaşık 6.300 çiftçinin tarımsal girdi ihtiyaçları sermaye piyasalarından fonlanmıştır. Bu ihraç, hem Tarfin’in daha fazla çiftçiye destek vermesini sağlamış hem de VDMK gibi yenilikçi sermaye piyasaları enstrümanlarının reel sektörün finansmanında oynadığı kritik rolü bir kere daha göstermiştir. 

TARFİN, Türkiye genelinde 50 ildeki 3.120 köyde üretim yapan 11.000’i aşkın çiftçiye 225 satış noktasında rekabetçi fiyatlarla ve çiftçilerin nakit akışlarına uygun vade imkanlarıyla uyumlu gübre, tohum, yem ve benzeri tarım girdileri satışı yapmaktadır. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Geçtiğimiz hafta elektrikli araçlara uygulanmaya başlanan ÖTV zammı ikinci el elektrikli araç piyasasını da olumsuz etkiledi. Dünyada çevreci alternatifler teşvik ve hibe programlarıyla desteklenirken, ülkemizde zam ile karşılanıyor. Alternatif yakıtların dünyadaki durumunu değerlendiren dünyanın en büyük alternatif yakıt sistemleri üreticisi BRC’nin Türkiye CEO’su Kadir Örücü, “Avrupa Birliği üyesi ülkelerde ve İngiltere’de elektrikli araçlardan vergi alınmıyor. Ayrıca araç alımında belli oranlarda teşvik sağlanıyor. En çevreci fosil yakıt olarak bilinen LPG ise dünyanın pek çok ülkesinde vergi muafiyetine sahip. LPG dönüşümünün özendirilmesi için teşvik çalışmaları yürütülüyor. Türü ne olursa olsun, temiz ve çevreci yakıtlara teşvik sağlanmalı, çevreci yakıtlara dönüşüme bugünden başlanmalı” ifadelerini kullandı. 

Küresel Isınma’nın etkilerini artırmasıyla pek çok devlet ve kurum ‘sıfır emisyon’ hedeflerini açıkladı. Geçtiğimiz yıl İngiltere ve Japonya ‘sıfır emisyon’ hedefleri kapsamında 2030 yılına kadar benzinli ve dizel araçların satışını durduracağını açıklarken, Avrupa Birliği ise 2030 yılına kadar emisyon değerlerini yüzde 60’a kadar azaltmayı hedeflediğini duyurmuştu. 

Karbon salımını azaltmak ve Küresel Isınma’nın etkilerini geriletmek için çevreci çözümleri özendiren ülkeler, dönüşümü hızlandırmak, teknolojinin gelişmesine olanak sağlamak amacıyla teşvik paketleri, vergi indirimleri ve muafiyetleri uyguluyor. 3 Şubat’ta resmi gazetede duyurularak uygulamaya giren elektrikli araçlara ÖTV zammını değerlendiren dünyanın en büyük alternatif yakıt üreticisi BRC’nin Türkiye CEO’su Kadir Örücü, “Dünya ülkeleri çevreci yakıtları özendirecek adımlar atarken, yakın geleceğe ilişkin emisyon hedefleri ve kapsamlı planlar duyurulurken, elektrikli araçlara gelen ÖTV zammı Türkiye’deki çevreci dönüşümü olumsuz etkiledi. Türü ne olursa olsun, temiz ve çevreci yakıtlara teşvik sağlanmalı, çevreci yakıtlara dönüşüme bugünden başlanmalı” ifadelerini kullandı. 

‘ELEKTRİKLİ ARAÇLARDAN VERGİ ALINMIYOR’

2030 emisyon hedefleri kapsamında Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde ve İngiltere’de elektrikli araçların vergi muafiyetinden yararlandığının altını çizen Kadir Örücü, “Ülkemizde elektrikli araçların üzerindeki vergi yükü yüzde 30 ila yüzde 88 arasına yükseldi. Oysa AB üyesi ülkeler ve İngiltere’de elektrikli araçlara teşvik, vergi indirimi ya da her ikisi uygulanıyor. Örneğin Almanya’da elektrikli araçlar 10 yıl vergiden muaf tutulurken, 9 bin Euro’ya varan teşviklerden yararlanılabiliyor. Fransa 2 bin 500, 7 bin Euro arası teşvik uyguluyor. İspanya 4 bin 500 Euro’ya varan teşvik sağlarken, İngiltere vergi muafiyeti, 3 bin Euro teşvik, İtalya ise 5 yıl vergi muafiyeti, 6 bin Euro’ya kadar teşvik imkânı sunuyor” şeklinde konuştu. 

‘LPG ALTERNATİF YAKIT OLARAK ÖNE ÇIKARTILIYOR’ 

En çevreci fosil yakıt olarak, içten yanmalı motorların gelecekteki tek yakıtı olarak gösterilen LPG’nin de ‘sıfır emisyona’ sahip elektrikli araçlar gibi vergi muafiyeti ya da indirimi ve teşviklerden yararlandığını belirten BRC Türkiye CEO’su Kadir Örücü, “LPG, elektrikli alternatiflere göre çevreci yakıtlar arasında daha eski bir geçmişe sahip. Örneğin, Avustralya’da 1992 yılından itibaren LPG kullanıcılarına 5 yıllık vergi muafiyeti uygulanıyor. Ayrıca ülkede LPG’den alınan vergi, benzin ve dizele kıyasla çok daha düşük. Hollanda’daki taksilere 40 yılı aşkın bir süredir LPG dönüşüm desteği uygulanıyor. Japonya’da ise tüm taksiler LPG kullanmak zorunda. İtalya’da LPG dönüşümü yaptıran araçlar 3 yıl vergiden muaf tutuluyor. Ayrıca 2020 yılının son ayında hükümet eski otomobilleri kapsayacak bir LPG dönüşüm teşviki paketini devreye soktu.  900 Euro’ya varan teşvikle 500 bin aracın LPG dönüşümünün sağlanması hedefleniyor. Güney Kore, Cezayir, Bulgaristan, Kanada, Çin, Fransa, Almanya, Çek Cumhuriyeti, Polonya, Portekiz, İspanya, Yunanistan, Hindistan ve Rusya’da LPG’de vergi indirimi dâhil pek çok teşvik programı uygulanıyor” dedi. 

‘GELECEĞİMİZİ DÜŞÜNÜYORSAK TEŞVİK UYGULAMALIYIZ’ 

Küresel Isınma’nın yarattığı iklim değişikliği tüm dünyada etkisini artırıyor diyen Kadir Örücü, “Ülkemizin de içinde bulunduğu Avrasya kuşağında kuraklık etkilerini göstermeye başladı. İklim değişikliği mevsim döngülerini değiştirdi. Yüzyıllardır değişmeyen yağış rejimleri farklılaşıyor. Ülkemizin endemik türleri tehlike altında, yeni, istilacı türler ortaya çıkıyor. Salgın hastalıklarla mücadele ediyoruz. Küresel Isınma’nın etkilerini geriletmek, gezegenimizi korumak istiyorsak, emisyon değerlerini bugünden düşürmeliyiz. Çevreci yakıtlara uygulanacak teşvik ve muafiyetler geleceğimize yapacağımız yatırımlardır” ifadeleriyle teşvik çağrısında bulundu. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı