Aylık arşivler: Mart 2021

Talih kuşu bu kez ‘Ev Kazan’dıracak

Sisal Şans’ın yeni oyunu Ev Kazan, oyunseverleri Türkiye’nin 81 ilinde ev sahibi yapma şansı sunacak. Oyunseverler dilerlerse arsa, tarla gibi herhangi bir gayrimenkul de alabilecek ya da mevcuttaki ev kredisini kapatabilecek. Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıyan, büyük ikramiyenin en az 1 milyon TL olacağı ‘Ev Kazan’ 30 Nisan’da oyunseverlerle buluşacak.

 

Sisal Şans, Türkiye’nin en köklü markalarından Milli Piyango’nun ürün yelpazesine yeni oyunlar kazandırmaya devam ediyor. Oyunseverler bu kez hayallerindeki evlere Ev Kazan ile kavuşma fırsatı yakalayacak. Sisal Şans, yeni oyunu ‘Ev Kazan’ ile oyunseverlere Türkiye’nin 81 ilindeki hayalini kurduğu herhangi bir evi satın alma şansı sunacak. Oyunseverler dilerlerse kazandığı ikramiye ile arsa, tarla gibi herhangi bir gayrimenkul de alabilecek ya da mevcuttaki ev kredisini kapatabilecek. Ev Kazan, 30 Nisan’da oyunseverlerle buluşacak.

 

Evinizi ‘talih kuşu’ yapabilir

 

15 yıl sonra Türkiye’nin kavuştuğu yeni sayısal şans oyunu Ev Kazan, oyunseverleri güvercin ailesine katılan yeni bir “talih kuşu” ile ev sahibi yapacak. İtalya’da da oynanan ve çok sevilen ‘Ev Kazan’, Türkiye’de şans oyunları pazarında ilk olma özelliği de taşıyor. 

 

Büyük ikramiye en az 1 milyon TL

 

Salı ve cuma günleri haftada iki kez gerçekleşecek ‘Ev Kazan’ çekilişlerinde büyük ikramiye en az 1 milyon TL olacak ve büyük ikramiye talihlisini bulana kadar artarak devretmeye devam edecek! 

Ev Kazan’da her kolonun fiyatı 3 TL olacak ve çekiliş 55 toptan 5 top çekilerek yapılacak. Oyunseverler, Ev Kazan oyununu ister bayiden, isterlerse de millipiyangoonline.com’dan veya Milli Piyango Şans Oyunları uygulamasından oynayabilecekler. “Oynamaya, şansa, eğlenceye yeniden başlayacağız” sloganıyla faaliyetlerine devam eden Sisal Şans kazandırmaya da devam edecek.  

 

Noter huzurunda çekiliyor

 

Şisal Şans’ın son teknolojiyi kullanarak oluşturulan teknik altyapı ile noter huzurunda gerçekleştirdiği çekilişler canlı olarak yayınlanmaya devam ediyor. Dünya Piyango Birliği (World Lottery Association (WLA)) üyesi olan kurum, tüm çekiliş süreçlerini WLA standart ve kurallarına uygun şekilde organize ediyor ve en büyük önceliği şeffaflığa veriyor.

 

Dünya Piyango Birliği sertifikalı son teknoloji ürünü yeni çekiliş makineleriyle kurulmuş olan ve ŞANS MERKEZİ adı verilen çekiliş stüdyosunda düzenlenen çekilişler, www.millipiyangoonline.com sitesinden ve Milli Piyango TV Youtube kanalından canlı olarak yayınlanıyor ve dileyen herkes çekilişe katılabiliyor.

 

“Güven vermeye devam edeceğiz”

 

Sisal Şans CEO’su Selim Ergün, çekilişleri canlı yayınlanmaya ve güven vermeye devam edeceklerini belirterek, şunları söyledi:

“Teknolojiye yaptığımız yatırım ile sektöre değer katarken, oyunseverleri güvenilir bir oyunla daha buluşturmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Uzun bir aradan sonra Türkiye bu kez Ev Kazan’dıracak yepyeni bir oyuna daha kavuştu. Ev Kazan ile oyunseverler Türkiye’nin 81 ilinde hayalini kurduğu herhangi bir evi satın alma şansı yakalayacak. Tüm çekiliş süreçleri üyesi olduğumuz Dünya Piyango Birliği standart ve kurallarına uygun şekilde organize ediliyor ve en büyük öncelik şeffaflığa veriliyor. Noter huzurunda gerçekleştirdiğimiz çekilişlerimizi canlı yayınlanmaya ve şeffaf yapımızla güven vermeye devam edeceğiz.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Amazon zirveden inmiyor

Dünya çapındaki en büyük internet şirketlerinin piyasa değeri açıklanırken, 2021 Şubat itibarıyla birinci sıraya piyasa değeri 1,662 milyar dolar olan Amazon’un yerleştiği saptandı.

Medya takip kurumu Ajans Press, internet şirketleri ile alakalı basına yansıyan haber adetlerini inceledi. Ajans Press’in dijital basın arşivinden derlediği bilgilere göre geçen yıldan bugüne kadar Amazon ile alakalı sadece basına 18 binden fazla haber yansıdığı tespit edildi. Google’ın ana şirketi olan Alphanet ise 1,392 milyar dolar piyasa değeri ile ikinci sıraya yerleşirken, Türkiye’de sadece 1 habere konu olabildi. Üçüncü sırada ise ülkemizde de yaygın olarak kullanılan Facebook yer alırken, 35 bin 910 haber adedi ile bu şirketler arasında en çok konuşulan oldu. 1999 yılında kurulan Alibaba ise 571 milyar dolar ile dördüncü sıraya yerleşirken, ülkemizde 2 bin 195 haberde yer edindi. Çin merkezli bilişim şirketi Tencent ise 461 milyar dolar beşinci sıraya yerleşirken, bin 118 haberleTürkiye’de haber olma konusunda pek başarı gösteremedi. Öte yandan dünyanın en değerli şirketleri listesinde ise en değerli 10 şirketten 7’sinin dijital teknoloji alanında faaliyet gösterdiği saptandı.

Ajans Press en büyük internet şirketlerinin piyasa değeri verilerini Statista’dan alırken, liste şu şirketler ile devam etti; Paypal, Netflix, Adobe, Salesforce.com, Booking, ByteDance, ServiceNow, JD.com, Uber, Meituan-Dianping.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Siber Güvenlik Sigortası Neden Zorunlu Olmalı?

Dijitalleşmenin iyileştirici gücü olduğu kadar siber saldırıların artışına da etkisi büyük. 2020 yılında sadece Türkiye'de siber saldırılar 81 artmış durumda. Yapılan araştırmalar şirketlerin 75’inin siber risk poliçesine sahip olmadığını ortaya koyuyor. Aksigorta, siber güvenlik sigortasının da KOBİ’ler için zorunlu hale getirilmesini savundu. 

Dijital dönüşüm şirketlerin rekabet gücünü artırıyor. Öyle ki dijitalleşmenin dışında kalan kurumların oyun sahasının da dışında kalmaları kaçınılmaz. Ancak dijitalleşmenin iyileştirici, rekabeti artırıcı gücünü kullanırken, siber saldırılardaki olağan dışı artışa da kayıtsız kalmamak gerekiyor. Geçtiğimiz yıl yalnızca Türkiye’de 1.692.320 adet kötü amaçlı yazılım saldırısı düzenlendi. Geçen yıla göre yüzde 81 oranda artışın gerçekleştiği Türkiye'de, dakikada 3 adet kötü amaçlı yazılım saldırısı yaşandı. Rakamlar, siber saldırıların artık görünmeyen bir risk olduğu düşüncesini ortadan kaldırıyor.

Saldırıların 43’ü KOBİ’lere yapılıyor

Yapılan araştırmalarda piyasadaki şirketlerin yüzde 75’inin siber risk poliçesine sahip olmadığının ortaya çıktığını dile getiren Aksigorta Genel Müdür Yardımcısı Fahri Altıngöz, “Yaşanmakta olan pandemi sürecinde çalışma düzeninin evlere taşınmasıyla birlikte saldırılar 20 artış gösterdi. Saldırıların yüzde 43’ü küçük şirketlere karşı yapılıyor.  Küçük şirketlerin bir bilgi teknoloji uzmanına sahip olmaması, saldırıyı oldukça kolaylaştırmakla birlikte saldırganların bu küçük şirketlere sızarak daha büyük şirketlere sıçradığı görülüyor. KOBİ’lerin bir siber uzmana sahip olmaması zincirleme siber saldırılara yol açmaktadır. Siber güvenlik sigortasının KOBİ’ler için zorunlu hale getirilmesi ve sistemsel altyapının buna uygun olarak yeniden oluşturulması büyük önem taşıyor’’ diye konuştu.

Siber farkındalık düzeyi düşük

Dünya Ekonomik Forumu’nun küçük işletmelerde siber güvenliği geliştirmenin küresel bir öncelik olması gerektiği konusunda uyarılarda bulunduğunun altını çizen Fahri Altıngöz şöyle konuştu: “Dünya devi şirketler, kendilerine tedarikçi olmak isteyen şirketlerden siber güvenlik taahhüdünde bulunmalarını şart koşuyor. Hindistan ve İsrail’de siber güvenliğe ilişkin yeni bir düzenlemeye gidilirken, Singapur’da ise özellikle finansal şirketler için siber güvenlik sigortası zorunlu hale getirildi. Farklı coğrafyalardaki pek çok ülkede siber güvenlik konusunda farkındalık kampanyaları düzenlenirken işletmeler düzeyinde ne yazık ki aynı bilinç düzeyine ulaşabilmiş değiliz. Avrupa genelinde özellikle siber saldırıların hedefinde bulunan KOBİ’ler nezdinde siber güvenliğe ilişkin farkındalık düzeyi oldukça düşük.’’

 

3 milyonu aşkın KOBİ saldırganların hedefinde

Türkiye genelinde de durumun farklı olmadığını ifade eden Fahri Altıngöz, “Türkiye’de 3 milyonu aşkın KOBİ bulunuyor. Saldırganların hedefindeki bu büyük KOBİ ailesinin, siber risklerin büyüklüğü konusunda farkındalık kazanması ve yeni dünyada varlıklarını koruyabilmek anlamında önlem almaları gerekiyor. Siber sigorta poliçe sahipleri nakit desteği almanın ve itibarlarını korumanın yanı sıra siber saldırı sonrası kaybedilen veri ve yazılımların olay meydana gelmeden hemen önceki mümkün olan en yakın hale getirme imkanına da sahip oluyor’’ dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kaspersky harici tehdit istihbaratı hizmetlerinde lider olarak gösterildi

Araştırma ve danışmanlık şirketi Forrester, "The Forrester Wave™: External Threat Intelligence Services Q1, 2021" raporunda Kaspersky'yi harici tehdit istihbaratı hizmetlerinde "Lider" olarak konumlandırdı. Rapor, dünya çapında tehdit istihbaratı (TI) hizmetleriyle ilgilenen kuruluşlar için önemli bir referans oluşturuyor.

 

Kaspersky’nin son BT Güvenliği Ekonomisi Raporunda, tehdit istihbaratının işletmelerin 41'i ve KOBİ'lerin 39'u için veri ihlaline yanıt olarak yatırım alanı olduğu ortaya koyuldu. Forrester'ın araştırması, bağımsız analiz ve değerlendirmenin ardından bütünsel içgörü peşindeki kuruluşlar için önde gelen sağlayıcıları öne çıkarmayı amaçlıyor.

 

2021 İlk Çeyrek External Threat Intelligence Services raporu, TI ortamındaki eğilimlere genel bir bakış eşliğinde on iki farklı güvenlik hizmetleri sağlayıcısının uzmanlığını değerlendiriyor. Kaspersky, harici tehdit istihbarat hizmetleri değerlendirmesinde lider kategoride yer alan üç sağlayıcıdan biri oldu.

 

Forrester, raporda Kaspersky’i istihbarat kalitesinde öncü olarak öne çıkarırken, şirket mevcut teklif kategorisinde en yüksek iki puandan birini aldı. Forrester, siber tehdit istihbaratı kriterinde şirketi mümkün olan en yüksek puanla ödüllendirdi. Rapor ayrıca Kaspersky'e durum-bağlantı noktası operasyonları ve siber tehditlere karşı ilk elden gözlem konusunda sağladığı üstün görünürlük nedeniyle en yüksek puanı verdi.

 

Forester, Kaspersky’nin müşterilerinin bilgi taleplerine yanıt verme yeteneğine de dikkat çekti. Sonuç olarak referans müşteriler Kaspersky’nin bilgi kalitesinden, müşterilere sunduğu verimlilikten ve sonuçların ölçülmesine yardımcı olma sürecinden çok memnun kaldılar.

 

Dünyanın önde gelen araştırmacıları ve analistleri tarafından desteklenen Kaspersky Tehdit İstihbarat Hizmetleri, Forrester tarafından her büyüklükteki işletme için geçerli uygun olarak nitelendirildi.

 

Kaspersky Tehdit Araştırmasından Sorumlu Başkan Yardımcısı Anton Ivanov, şunları söyledi: “Petabaytlarca zengin tehdit verisi, gelişmiş makine öğrenme teknolojileri ve benzersiz küresel uzmanlarıyla Kaspersky, müşterilerini dünyanın dört bir yanından gelen en son tehdit istihbaratıyla destekliyor, Böylece daha önce görülmemiş siber saldırı tehdidini hafifletmelerine yardımcı oluyor. Raporda bağımsız analistler tarafından lider olarak tanınmak, ankete katılan müşterilerden bu kadar çok olumlu geri bildirim almak gerçekten harika."

 

Kaspersky Threat Intelligence, Kaspersky Expert Security framework üzerinde mevcut. Bu framework, kurum içi uzmanların günümüzün karmaşık tehditleri, APT'leri ve hedefli saldırılarıyla yüzleşmeleri için gereken bilgiyle donatılmasına ve rehberlik edilmesine yardımcı olan bütünsel bir stratejiyi temsil ediyor. Kaspersky Anti Targeted Attack Platform ve Kaspersky EDR çözümlerini de içeren framework, tehdit keşfi ve tespiti, soruşturma ve olayların zamanında düzeltilmesini sağlıyor.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

TikTok, Extreme E ile güçlerini birleştirerek iklim değişikliğine dikkat çekiyor

Dünyanın önde gelen kısa video platformu TikTok, özel elektrikli SUV’larla dünyanın en uzak ve zorlu alanlarında yarışlar gerçekleştiren arazi yarış serisi Extreme E ile bir araya geldi. 3 Nisan'dan itibaren başlayacak yarış serisinde, dünyanın dört bir yanından spor tutkunları TikTok üzerinden bu aksiyona ve heyecana canlı yayınlarla ortak olacak.

TikTok, Extreme E’yle başlattığı arazi yarışlarıyla iklim değişikliğinin etkisine ışık tutmasının yanı sıra cinsiyet eşitliğine de dikkat çekiyor. Motor sporlarında dünyada bir ilk olarak takımlar kadın ve erkek sürücülerden oluşurken, yarışmacılara eşit şartlarda yarışma imkanı sağlanacak.

Extreme E; bu iş birliğinin bir parçası olarak yarış alanlarında kamera arkasını gösteren video içerikleri oluşturacak, yarışlardan önemli anları sergileyecek, iklim değişikliği ve diğer girişimler hakkında farkındalık yaratmak için özel canlı yayın içerikleri oluşturacak. TikTok ve Extreme E bu içeriklerle spor tutkunları için yarış deneyimi platformda her anıyla yaşatacak.

Kullanıcılar içeriklere Extreme E‘nin resmi TikTok hesabı olan @extremeelive ve TikTok’ta Keşfet sayfasındaki özel banner'lardan erişebilir. 3 Nisan'da Suudi Arabistan'ın El-Ula kentinde başlayacak sezon, 12 Aralık'ta Senegal, Grönland ve Brezilya'dan geçerek Arjantin’in Tierra del Fuego eyaletinde sona erecek.

“Extreme E ile motor sporlarında iklim değişikliği ve cinsiyet eşitliğine dikkat çekiyoruz”

TikTok Video ve Kreatif Müdürü Rami Zeidan : “TikTok, topluluğumuzun kendini yaratıcı yollarla ifade edeceği, eğlenceli, eğitici içerikleri keşfedeceği ve oluşturabileceği bir platform. Extreme E gibi bir organizasyonla ortaklık kurarak, motor sporlarında iklim değişikliği ve cinsiyet eşitliği gibi önemli konuları ele alırken, topluluğumuza eğlenmeleri için daha çok seçenek sunuyoruz. İlk arazi yarışı serisi Extreme E'ye ev sahipliği yapmaktan heyecan duyuyor ve topluluğumuzun yarış platformuyla nasıl etkileşim kurduğunu görmek için sabırsızlanıyoruz. " dedi

Toplamda dokuz takım yarışacağı etkinlikte ilk dört takım Yarı Final 1'e yükselirken diğer beş takım Yarı Final 2 – Çılgın Yarış etkinliğine katılacak. Yarı Final 1'de liderlik tablosunda zirveye çıkan 3 üç takım ve  Çılgın Yarış’ta birinci ve ikinci olan takımlar Final One’a  yükselecek iki günlük yarışta en hızlı olan takım X Prix galibi olacak.

Bu heyecana ortak olmayan isteyenler yarış takviminden takip edebilir.

• 3 – 4 Nisan 2021: Desert X Prix: El-Ula, Suudi Arabistan

• 29-30 Mayıs 2021: Ocean X Prix: Lac Rose, Senegal

• 28-29 Ağustos 2021: Arctic X Prix: Kangerlussuaq, Grönland

• 23-24 Ekim: Amazon X Prix: Para, Brezilya

• 11-12 Aralık 2021: Glacier X Prix: Tierra del Fuego, Arjantin

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Intel EVO Sertifikalı XPG XENIA Xe Ultrabook Tanıtıldı

Oyuncular, esporcular ve teknoloji meraklıları için hazır sistemler, bileşenler ve çevre birimleri üreten XPG, yeni gaming ve lifestyle dizüstü bilgisayar modeli XENIA Xe’yi tanıttı. Intel ile işbirliği içinde tasarlanan EVO™ sertifikalı ürün 15.6” inçlik hafif gövdesinin içine yüksek performanslı bir sistem sığdırmayı başarıyor.

 

Göz Alıcı Görünüm, Yüksek Performans

 

Son derece şık ve modern bir tasarımı olan XPG XENIA Xe, yalnızca 14.9mm kalınlığındaki alüminyum gövdeye ve 1.65kg ağırlığa sahip. Intel ile birlikte geliştirilen ürün firmanın 11. nesil Core™ i5-1135G7 veya Core™ i7-1165G7 işlemcileri yanında Intel® Iris® Xe grafik kartını kullanıyor. Depolama kısmında XPG’nin yüksek performanslı PCIe Gen4 M.2 SSD’si GAMMIX S50 Lite kullanılan ürün, 16GB’a kadar LPDDR4x 4266MHz bellek barındırıyor. XENIA Xe’nin kullanıcıya bakan yüzündeyse 1080p Full HD çözünürlükte 15,6 inç büyüklüğünde, yüksek parlaklık ve düşük güç tüketimi sunan dokunmatik ekran yer alıyor.

 

XPG Genel Müdürü Alex Yin markanın yeni ürünü şöyle değerlendirdi, “XPG XENIA Xe modeli yeni dizüstü oyun bilgisayarımızı oyuncuların beğenisine sunacak olduğumuz için çok heyecanlıyız. XENIA Xe, oyunculara Intel’in en yeni teknolojilerini bir arada sunuyor. Bu modeli tasarlarken hem şık tasarıma sahip, günlük yaşamda kullanılabilecek sade tasarımlı bir cihaza hem de oyun oynamak ve çok yüksek yoğunlukta olmayan içerik üretimi gibi görevler için kullanılabilecek bir sistem arayan kullanıcıları düşündük. Bunları yaparken gelecekte yapılabilecek donanımsal eklemeler için de yer bıraktık.

 

Intel Sistemler Ürün Grubu Genel Müdürü Joel Christensen ise, iki markanın işbirliği hakkında şunları söyledi, “XPG ile ilk ince ve hafif gaming laptop modelleri üzerinde birlikte çalışmaktan dolayı sevinçliyiz. İşbirliğimizin sonucunda ortaya üst düzey bir tasarıma sahip, Intel’in 11. nesil işlemcileri ve XPG’nin PCIe Gen4 SSD’lerinden güç alan XENIA Xe, Intel EVO platformundaki en iyi deneyimlerinden birini sunuyor!

 

Intel® EVO™ Sertifikalı Performans

 

Intel’in yüksek performanslı işlemcilerini ve grafik işlemcisini kullanan XPG XENIA Xe ultrabook, GAMMIX S50 Lite PCIe 4 SSD ve kendi sınıfındaki diğer ürünlerde nadiren yer verilen 4266MHz hızındaki LPDDR4x RAM sayesinde Intel’in EVO platformunun gerekliliklerini tamamen karşılıyor. Bu çerçevede ürün, 16 saate varan pil ömrü, hızlı şarj desteği, bir saniyede hızlı Windows uyanma ve giriş özelliği, ultra hızlı Thunderbolt™ 4 bağlantısı, Intel Wi-Fi 6 kablosuz bağlantı, Hi-Fi hoparlörler ve geniş kapsama alanına sahip mikrofonlar ile kızılötesi web kamera gibi pek çok teknolojiyi bünyesinde barındırıyor.

 

XPG XENIA Xe modelinin piyasaya çıkış tarihi ülkelere göre farklılık gösterebilir.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

LG OLED Pro ile Video Kurgu Süreçleri Daha Renkli ve Hatasız Olacak

LG'nin yenilikçi LG UltraFine Display OLED Pro monitörleri, montaj masalarında en canlı renkler ve en gerçekçi montaj işlemlerinin anahtarı olacak. 

 

LG Electronics'in (LG) 4K LG UltraFine Display OLED Pro monitörleri, ana işi kurgu olan stüdyolar için özel tasarlanmış bir ürün. Bu monitörler, rakipsiz 65 inç devasa ekranları ve 3840×2160 (UHD) çözünürlük oranıyla profesyonel kurguların sıfır hata payı ile yapılmasını sağlıyor. 

 

Görkemli bir tasarıma ve geniş bir ekrana sahip yepyeni bir profesyonel monitör olan LG UltraFine Display OLED Pro serisi;  inanılmaz görüntü kalitesi ile kurgu setlerini de gerçek bir sahne haline getirmeyi vaat ediyor. Üstelik bu OLED ekran, profesyonel amaçlar için SDI ve SFP + arayüzlerine ve CalMAN yazılımına da sahip. Profesyonel kullanım için tasarlanan bu özel seri, renk ve parlaklık olarak da profesyonel kurgucuların en doğru çıktıları almasına olanak sağlıyor.

 

HDR/SDR İzleme

Sinema-video kurgusu yapan profesyonellerin çoğu zaman post prodüksiyon aşamasındaki SDR görüntülerine kıyasla HDR görüntülerde renk ve kontrast oranının ne kadar etkili ifade edildiğini karşılaştırması gerekiyor. LG OLED Pro, bu tür görüntü karşılaştırma ve analiz işlevlerinin işlem sırasında tek ekranda kolayca yapılmasını sağlıyor. Böylece profesyoneller, en doğru renk ve kontrast oranında çıktılar alabiliyor.  

 

Akıllı kalibrasyon

İşi renk ile olan tasarımcı, kurgucu gibi profesyonellerin mutlak doğruluk veren renk kalibrasyonlarına ihtiyacı oluyor. LG OLED Pro’nun akıllı kalibrasyon işlevi sayesinde kurgu profesyonelleri parlaklığı ve renk bütünlüğünü EBU Grade 1'e ayarlayabiliyor. Kısaca dünya çapında kabul görmüş renk derecelendirme aracıyla en doğru, keskin ve net renk kalibrasyonunu yapabiliyorlar.

 

Geniş OLED Ekran ile Doğru Görüntü Kalitesi

LG OLED Pro, 65 inç geniş OLED ekranda kendinden aydınlatmalı piksellere sahip. LG UltraFine Display OLED Pro, sahip olduğu 8 milyonu aşkın kendinden aydınlatmalı bu pikseller sayesinde profesyonel kurgucular için mutlak siyahın, zengin ve doğru renklerin,  gerçekçi görüntü kalitesinin yer aldığı yepyeni bir monitör deneyimi de sunuyor. 

 

Bir bakışta LG 65EP5G

– LG 65 inç 4K Monitor

– OLED / 3840×2160 (UHD)

– Kurgu sırasında SDR-HDR karşılaştırma olanağı

–  Tam ekranda 16:9, 4:3, 14:9, 13:9, 1.85:1, 2.35:1 görüntü oranlarını destekleme

– SDI sinyal desteği 

– 12G-SDI desteği 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Sony, Full Frame Lens Serisini Üç Yeni Yüksek Performanslı G Lens ile Genişletiyor

Yeni 50mm, 40mm ve 24mm lensler, Nefes Kesen Görüntü Kalitesi ile Sezgiye Dayalı Kullanım Kolaylığını bir araya getiriyor

 

Sony, etkileyici E-mount serisini üstün nitelikli üç G Lens ile genişleterek kullanıcıların beğenisine sunuyor. FE 50mm F2.5 G (model SEL50F25G), FE 40mm F2.5 G (model SEL40F25G) ve FE 24mm F2.8 G (model SEL24F28G) model lenslerin üçü de yüksek görüntü kalitesi ve muhteşem bokeh efektini kompakt tasarımlarda birleştiriyor. Lensler hem fotoğrafçıların hem de video içerik üreticilerinin olağanüstü çekim performansı ve mobilitede kolaylık arayışına cevap veriyor. 

Lensler, bir Sony full frame fotoğraf makinesi ya da APS-C ile eşleştirilerek kullanıldıklarında yüksek çözünürlük, sezgisel kullanım, hızlı, hassas ve sessiz otomatik netleme özelliklerini en verimli şekilde ortaya koyuyor. Bu üç lens, enstantane çekimler, portre ve manzara çekimleri de dahil olmak üzere çok geniş yelpazede kullanım için ideal bir set oluşturuyor. 

Sony Europe Dijital Görüntüleme Ürün Pazarlama Direktörü Yann Salmon Legagneur, konuya ilişkin açıklamasında, “Sony olarak, içerik üreticilerin dünyanın güzelliklerini yakalayabilmeleri için ihtiyaç duydukları araçları üretmek üzere sürekli inovasyonlar yapıyoruz. Mükemmel çözünürlük ve büyüleyici bokeh efektini kompakt ve sofistike bir tasarımda bir araya getiren FE 50mm F2.5 GFE 40mm F2.5 G ve FE 24mm F2.8 G kullanıcılara, aynı sahnenin farklı perspektiflerini yakalayabilecek lenslere sahip olma keyfini deneyimleme fırsatı sunuyor.”

Bu üç temel lensten her biri, farklı odak uzaklıkları ile her tür çekim için uygun olan çekim formatını sağlıyor; 50mm portreler için, 40mm enstantane fotoğraf ya da film çekimi için en uygun lens olurken, 24mm de manzara çekimleri için ideal bir tercih olma özelliğini sağlıyor. Mükemmeli arayan içerik üreticileri için sezgisel kullanım kolaylıkları ve üstün üretim kaliteleriyle bu üçlü, mükemmel bir lens seti oluyor.

 

Dahası, lenslerin üçü de aynı boyutlardadır (68mm çap x 45mm), hepsinin filtre çapı aynıdır (49mm), ağırlıkları (FE 50mm F2.5 G 174g, FE 40mm F2.5 G 173g ve FE 24mm F2.8 G 162g) ve dahili odakları hemen hemen aynıdır; bu sayede lens değişimi, gimbal kullanırken bile kolaydır. Aynı şık dış tasarıma sahip bu lensler, odak uzaklıkları hızlı değişime imkân verecek şekilde açıkça işaretlenmiştir. 

 

Kompakt bir tasarımda yüksek çözünürlük 

FE 50mm F2.5 G, FE 40mm F2.5 G ve FE 24mm F2.8 G lensler, kompakt ve hafif oluşlarına rağmen bir G Lens’in yüksek görüntü kalitesini de sunarlar. Görüntü kalitesi, yüksek çözünürlük sunan ve renk bulanıklığını bastıran asferik parçalar ve ED (Ekstra Düşük Dağıtmalı) cam parçaları içeren en ileri optik teknolojisi sayesinde elde eder. Asferik parçalar, sığ alan derinliği ile en geniş diyafram açıklığında bile görüntünün her köşesinde yüksek çözünürlük performansı sağlar. Böylece, kullanıcılar kompakt bir tasarım kullanarak yüksek çözünürlükte çekim yapmanın keyfini çıkarabilir.

 

G lensin çarpıcı bokeh’i, dairesel bir diyaframın optimizasyonuyla ve tüm lenslerin en uç odak uzaklığında elde edilir (F2.5’te 50mm, F2.5’te 40mm ve F2.8’de 24mm).

 

Optimum mobilite için özenle tasarlanan her üç lenste, her yere uyacak kadar kompakt ve hafiftir. Her manzaraya ya da özneye uygun değiştirilebilir lenslere sahip olmanın avantajlarını sunan bu üçlü set, full frame veya APS-C bir gözdeyle, gimbal ile ya da daha kapsamlı bir araçla portre, manzara, enstantane ya da film çekimi yaparken boyut ve ağırlık mükemmel biçimde dengeler.

  

Odak uzaklıkları 

Portreler ve enstantane fotoğraf ya da film çekimleri için mükemmel olan 50mm görüş açısının yanında FE 50mm F2.5 G, 0,35m (AF) /0,31m (MF) minimum netleme uzaklığına ve 0,18x (AF) / 0,21x (MF) maksimum büyütme oranına sahiptir; bu sayede, çok çeşitli sahneler ve farklı özne çekimleri için idealdir. 

 

FE 40mm F2.5 G’un 40mm’lik görüş açısı, 0,28m (AF) / 0,25m (MF) minimum netleme uzaklığı ve 0,20x (AF) / 0,23x (MF) m
aksimum büyütme oranıyla enstantane fotoğraf ya da film çekimleri için doğru seçimdir. Özellikle film çekimlerinde tercih edilen 40mm görüş açısı, doğal görüş alanına karşılık gelir. Fotoğraflarda da 40mm, öznelerin arka plandan ayrışıp öne çıkmasını sağlar. 

 

24mm’lik geniş görüş açısıyla FE 24mm F2.8 G lens, arka planın dahil olduğu gimballi ya da tutamaçlı selfie çekimleri için mükemmeldir. Ayrıca, 0,24m (AF) / 0,18m (MF) minimum netleme uzaklığı ve 0,13x (AF) / 0,19x (MF) büyütme oranıyla bulanık arka planlara sahip yakın çekimler yapabilirsiniz.

 

Yüksek kullanım kolaylığı ve güvenilirlik 

Kompakt boyutlarına rağmen lensler, ideal kullanışlılık için bir odak sabitleme düğmesine, netleme modu anahtarına, diyafram açıklığı halkasına ve tıklamalı diyafram açıklığı anahtarına sahiptir. Netleme sabitleme düğmesi, fotoğraf makinesi menüsünden kişiselleştirilebilir ve kullanıcının tercih ettiği bir fonksiyona atanabilir. Diyafram açıklığı halkası, fotoğraf ya da film çekerken diyafram açıklığını fotoğraf makinesi gövdesinden kontrol etmeye kıyasla daha sezgisel ve doğrudan müdahale hissi verir. Diyafram açıklığı aynı zamanda, film çekerken tıklamalı diyafram açıklığı anahtarı kullanılarak kapatılabilen değiştirilebilir durak noktalarına sahiptir. Bunlara ek olarak, Doğrusal Yanıtlı MF sayesinde netleme halkası, manuel netleme yaparken hassas ve doğrusal şekilde yanıt verir, böylece fotoğrafçının niyetini gecikmeden gerçekleştirip ince odak ayarlamalarına olanak tanıyarak anında ve sezgisel kontrol hissi sağlar. 

 

Alüminyum dış kaplama ve oyma Sony logosu hem birinci sınıf, sofistike bir görünüm sunarken hem de daha fazla mukavemet ve dayanıklılık sağlar. Parasoleyin ve mercek çerçevesinin üzerindeki filtre yivleri eşittir (49mm), bu da hem parasoleye hem de mercek çerçevesine aynı kapak ve filtrenin takılabilmesine olanak verir. Lensler aynı zamanda her türlü dış ortamda kullanılmalarını mümkün kılacak şekilde toza ve neme dayanıklı olarak tasarlanmıştır. 

 

Hızlı, hassas ve sessiz otomatik netleme 

FE 50mm F2.5 G, FE 40mm F2.5 G ve FE 24mm F2.8 G’de, öznenin hareketinde ani değişimler olsa bile korunabilen kusursuz takip performansıyla hızlı ve hassas otomatik netleme (AF) sunan iki doğrusal motor bulunur; bu da lensleri hareketli özne çekimleri için ideal kılar. AF aynı zamanda sessizdir, dolayısıyla hem fotoğraf hem de film çekiminde kullanılabilir. 

 

Stok bilgileri

FE 50mm F2.5 G, FE 40mm F2.5 G ve FE 24mm F2.8 G lensler, Haziran 2021’den itibaren çeşitli Sony yetkili satıcılarında satışa sunulacak. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Pandemide Müşteri Hizmetlerine Gelen Soruların 80’i CBOT’un Yapay Zekası ile Cevaplandı

Korona virüs pandemisinin tüm dünyayı etkisi altına almasının üzerinden bir yılı aşkın bir süre geçti. Hayatın her alanında etkileri derinden hissedilen salgının, uzun süredir teknoloji trendleri arasında ilk sırada yer alan yapay zekaya önemli bir alan açtığı da aşikar. Özellikle salgınla gelen dijitalleşme dalgasında yapay zeka şirketleri önemli projelerini ardı ardına sıraladı. Tıbbi cihaz, takip teknolojileri, salgının yıkıcı etkisini azaltan girişimler ve tabii ki aşılar. Hepsinde yapay zeka teknolojisinin katkısı oldukça fazla ama belki de teknolojinin en çok katkı sunduğu yerlerin başına iş süreçlerini koyabiliriz. 

Salgında maliyetlerini kontrol altında tutarak verimliliği artırmak isteyen şirketlerin yardımına yapay zeka yetişti

Türkiye’nin lider yapay zeka şirketi CBOT geçtiğimiz yıl şirketlerin iş süreçlerine yönelik yapay zeka yatırımlarının büyük ölçüde arttığına dikkat çekerek değişen müşteri deneyimini doğru yönetmek isteyen şirketlerin özellikle sanal asistan yatırımlarına odaklandığını vurguluyor. “Ülkemizde pandemi etkisi ile  kurumların chatbot yatırımlarının ciddi oranda  arttığını ve son kullanıcının chatbotlara daha fazla ilgi gösterdiğini söyleyebiliriz.” diyen CBOT Kurucu ve CEO’su Mete Aktaş salgının bir yılı geride kalırken salgının yapay zeka alanına etkisini şöyle değerlendiriyor; “Pandemi, iş sürekliliğini ve esnekliğini sağlayan dijital dönüşüm için adeta bir katalizör görevi gördü. Tüketicinin değişen ihtiyaçlarının hızlı ve verimli  şekilde karşılanması gerekliliği otomasyona duyulan ihtiyacı arttırdı. Salgınla beraber maliyetlerini kontrol altında tutarak verimliliği artırmak isteyen şirketlerin yardımına ise yapay zeka yetişti. Bugün geldiğimiz noktada pandemi ile birlikte dijital kanallardan müşteri hizmetlerine gelen soru sayılarında 400’e varan artışlar yaşandı. Bugün teknolojimizin yardımı ile  bu soruların 80’i yapay zeka ile cevaplanabiliyor.” 

“Pandemi, herkesin bir sanal asistana sahip olacağı döneme kapı araladı”

“Tüketiciler yapay zeka tabanlı sanal asistanları bu süreçte daha fazla benimsedi.” diyen CBOT Kurucu ve CEO’su Mete Aktaş sözlerini şöyle sürdürüyor: “Salgınla birlikte tüketiciler şirketlerle etkileşime girmenin yeni ve güvenli yollarını talep etti ve şirketler bunu mümkün kılacak yöntemleri sundu. Bu süreçte yaşanan eve kapanmalar, bankalar, sigortacılar, kamu kurumları ve telekom operatörleri başta olmak üzere çok farklı sektörlere yönelik dijital kanallar ile müşteri desteği sağlamada otomasyona geçişi hızlandırdı. Bir fatura ile ilgili yardım arayanlar, siparişi nerede kaldı merak edenler, işlem yapmak isteyenler hız ve kişiselleşmiş deneyim için yapay zeka destekli sanal asistanlar ile konuşmaya tercih etmeye başladı. Bundan birkaç yıl önce 20 olan yapay zeka etkileşim oranı chatbotların, sanal asistanların son bir yılda insanlar tarafından tercih edilmesi ile  60’lar seviyesine ulaştı. CBOT olarak sanal asistanların gelecekte hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olacağını  tahmin ediyorduk. Artık bu tahminimizde yanılmadığımızı net bir şekilde görüyoruz. 2020’de sadece CBOT chatbotları üzerinden gerçekleşen konuşmalar 15 kat büyüyerek 400 milyonu aştı. CBOT chatbotlarında, 2020 yılına baktığımızda pandeminin etkisi ile bankacılıkta 4 kat, e-ticarette ise 2 kat artış olduğuna şahit olduk. ” 

Pandemide şirketler yapay zeka teknolojilerine odaklarak doğru adımlar attı 

Aktaş’ın değerlendirmesinde öne çıkan diğer konu ise şirketlerin pandeminin başında aldıkları yapay zeka teknolojilerine yatırım kararlarının ne kadar doğru olduğu. Aktaş’a göre, salgının ilk ortaya çıktığı andan itibaren projelerini ve girişimlerini duraklatmadan sürecin dönüşümüne ayak uyduran şirketler aslında gelecekleri için kritik adımlar attılar. “Tüm bu süreçleri ele aldığımızda ülkemizde yapılan yatırımların katlanarak arttığını söyleyebiliriz. Öte yandan, yapay zekanın doğru alanlarda etkin şekilde uygulanması birkaç ay içinde yapılan yatırımı şirkete geri getiriyor” diyen Aktaş, yapay zekanın şirketlerin pandemide hayatta kalmalarında önemli bir rol oynadığını vurguluyor. Aktaş’a göre pandemi döneminde yapay zeka öncelikle pandemiyle mücadele edebilecek sağlık çözümlerinin geliştirilmesine, bir anda dönüşmek zorunda kalan iş süreçlerinin karmaşıklaşmadan yürütülmesine, müşteri hizmetlerinin aksamadan sunulmaya devam etmesine hem şirketlerin hem de ülkelerin bu salgında ekonomik açıdan güçlü durmalarına katkı sağladı. İster ülke ister şirket bazında düşünülsün yapay zeka yıllardır beklenen atılımı yaptı ve gelecekte daha fazla değer yaratmak üzere hem ülke kalkınma planlarında hem de şirket stratejilerinde yatırım planlarında ilk sıraya yükseldi.                                                           

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

GoDaddy, Yönetilebilir WordPress E-Ticaret Hosting Planını Ek WooCommerce Uzantıları ile Genişletti

GoDaddy, mevcut WordPress E-Ticaret uzantılarını neredeyse iki katına çıkararak dijital hediye kartları, Google Analytics Pro, Üyelikler, ürün incelemelerinde yeni iyileştirmeler ve nakliye seçenekleri gibi uzantılarla daha özelleştirilmiş online mağazaların kurulumunu destekliyor.  

 

Dünyanın dört bir yanındaki girişimcilerin online dünyada başarılı olması için gerekli araç ve yardımı sunan GoDaddy (NYSE: GDDY), Yönetilebilir WordPress E-Ticaret Hosting planını, müşterilerinin 75’in üzerinde Premium WooCommerce uzantısından oluşan bir kitaplığa ücretsiz erişmelerini sağlayacak şekilde genişlettiğini duyurdu. Yeni uzantıların sunulması, GoDaddy’nin önde gelen WooCommerce ürün geliştiricilerinden olan SkyVerge’yi satın alması sonucu gerçekleşti. 

 

GoDaddy Türkiye ve MENA Kıdemli Bölge Direktörü Selina Bieber konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “İşletmelerin ve girişimcilerin dijital dünyaya adım atmalarının önemi arttıkça web sitesi tasarımcılarının ve geliştiricilerinin de müşterileri için etkili online mağazalar oluşturmalarını sağlayacak doğru araçlara sahip olmaları da daha fazla önem kazanıyor. Bu gelişme ile Türkiye’deki müşterilerimize GoDaddy’nin sağladığı WordPress’in gücü ve çok yönlülüğünün yanı sıra dünyanın en popüler açık kaynak e-ticaret çözümü olan WooCommerce ile ek işlevler sunmaktan heyecan duyuyoruz.” 

 

Donanımlı online mağazalar için daha fazla esneklik 

 

Geniş bir WordPress eklenti ve tema kitaplığı ile birlikte yeni uzantılar, web tasarımcılarına ve geliştiricilerine, müşterileri için tüm özelliklere sahip ve özelleştirilmiş WooCommerce mağazaları oluşturmaları için daha fazla esneklik ve sonsuz olanak sunuyor. GoDaddy’nin WooCommerce eklentilerinin değerini 3.000 dolardan neredeyse 6.000 dolara yükselten uzantılarını GoDaddy’nin Yönetilebilir WordPress E-Ticaret planına sahip müşterileri ücretsiz kullanabiliyor. Yeni eklentiler arasında birden çok işlemciden ödeme kabul edebilme, ürün incelemelerinde iyileştirmeler, sosyal medya hesapları ile oturum açma entegrasyonları, Google Analytics Pro ve Üyelikler, yeni dijital veya yazdırılabilir hediye kartı seçenekleri ve daha fazlası bulunuyor.  

 

Hızla çalışır duruma getirilebilen online mağazalar

 

Ayrıca GoDaddy, Yönetilebilir WordPress E-Ticaret Hosting müşterilerine hızlı bir şekilde profesyonel online mağazalar oluşturmaları için yeni bir kolay kurulum deneyimi sunuyor. Plan, yeni bir yerleşik yönetim paneli, günlük yedeklemeler ve tek tıkla geri yüklemenin yanı sıra güvenlik etkinliği denetimi, uzaktan kötü amaçlı yazılım taraması, güvenlik bildirimleri ve bir müşterinin sitesinde bulunan kötü amaçlı yazılımları temizleme garantisi olmak üzere günlük kötü amaçlı yazılım taramaları ve onarımı içeriyor. 

 

GoDaddy, Türkiye’deki küçük işletmeler için online varlıklarını oluşturmalarını sağlayacak, kolay kullanılabilir ve uygun maliyetli dijital araçlar sunuyor. Ürün ve hizmetleri arasında alan adı kaydı ve Hazır Web Sitesi’nin yanı sıra hosting, Yönetilebilir WordPress, online güvenlik, online pazarlama ile e-posta ve Office üretkenlik araçları yer alıyor. 

 

Küçük işletme sahipleri ve girişimciler pandemi sürecinde “yeni normal”e alışmaya çalışırken GoDaddy telefon ve canlı sohbet üzerinden Destek Ekibi ile kişisel destek sunmaya devam ediyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı