Aylık arşivler: Mayıs 2021

Aksigorta Genel Müdür Yardımcısı Fahri Altıngöz: ‘Sigorta Sektöründe Mevzuat Yeniden Düzenlenmeli’

Pandemi gölgesi altında olmasına rağmen sigorta sektörünün 2020 yılını oldukça iyi rakamlarla tamamladığını ifade eden Aksigorta Genel Müdür Yardımcısı Fahri Altıngöz, Türkiye ekonomisine zorlu şartlarda dahi katma değer yaratan sigortacılık sektöründe, mevzuatın yeniden düzenlenmesi ve tek bir çatı kanun altında toplanmasının, sektörün gelişimi açısından oldukça önemli olduğunun altını çizdi.

 

Türkiye ekonomisinin büyümesinde katma değer yaratan sigorta sektörü, pandeminin tüm sektörler üzerinde yaratmış olduğu olumsuz etkiye rağmen büyümesini sürdürüyor. Sigorta sektörünün var olan başarı grafiğine ivme kazandıracak etkinin ise kodifikasyon olduğunu belirten Aksigorta Genel Müdür Yardımcısı Fahri Altıngöz, “Sigorta sektörünün gelişimi açısından mevzuatın yeniden düzenlenerek, tek bir çatı kanun altında toplanması büyük önem arz ediyor. Sigortacılık mevzuatının tek ve kapsamlı bir metinde toplanması ve mevzuat hükümleri arasında koordinasyonun sağlanması amacıyla, tek bir kamu otoritesinin yetkili kılınması sektörün gelişimi adına doğru bir adım olacaktır” dedi.

 

Mevzuat tek çatı altında toplanmalı

 

1956 yılından bu yana sigortacılığın tek bir mevzuatta toplanmaya çalışıldığını ifade eden Fahri Altıngöz, “Sigorta koduna yönelik çalışmalar uzun yıllardır sürüyor. Ancak ne yazık ki halen son şekline kavuşmuş bir mevzuata sahip değiliz. Günümüzde sigortaya ilişkin yasal düzenlemeler pek çok kanuna yayılmış durumda. Tarım Bakanlığından Sağlık Bakanlığına, Çevre ve Maliye Bakanlığına kadar dağınık bir tablo söz konusu. Sigortacılık yasalarının yanı sıra tüketicinin korunması, kara yolları, afet, sivil havacılık, borçlar, SGK, medeni kanun, icra iflas gibi birçok kanundan besleniyoruz. Bu yüzden gecikmeler olabiliyor ve zamanında ihtiyaca cevap maalesef alınamıyor. Bu bir bariyer olarak duruyor sektörde. Bu anlamda mevzuatın düzenlenerek, tek çatı altında toplanması, sigortacılıkta iş süreçlerini hızlandıracak ve sektörün büyümesine pozitif etki edecek’’ diye konuştu.

 

Zorunlu sigortalarda düzenleme ihtiyacı

 

Sektörün büyümesi açısından zorunlu sigortaların da yeniden ele alınması gerektiğini savunan Fahri Altıngöz, şunları söyledi: “Toplumda ne yazık ki risk farkındalığı oldukça düşük. Sektör olarak toplumda sigorta bilincinin kazanımı için elimizden geleni yaparken, bu konuda kamu otoritesinin düzenlemelerini de hayati buluyorum. Zorunlu sigortalar konusunda kamusal anlamda birtakım düzenlemelerle, destekleyici adımların bir an önce atılması gerekiyor. Var olan zorunlu sigortalardaki sorunların ivedilikle düzeltilmesi ve siber sigorta gibi farkındalığın oldukça düşük ama riskin de bir o kadar büyük olduğu sigorta ürünlerinin, zorunlu sigorta kategorisine alınması gerekiyor. Özellikle Türkiye’de 3 milyonu aşkın KOBİ ekosisteminin bir siber uzmana sahip olmaması zincirleme siber saldırılara yol açıyor. Siber güvenlik sigortasının KOBİ’ler için zorunlu hale getirilmesi ve sistemsel altyapının buna uygun olarak yeniden oluşturulması büyük önem taşıyor.’’ 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Dünya balonlarının yüzde 80’i Türk patenti ile uçacak

Ayrıca LNG’li uçuşların enerji değeri, alternatif gazlara göre yaklaşık yüzde 50 daha yüksek olacak. Yani yedek dört yakıt tüpü yerine iki tüp taşımak yeterli gelecek ve böylece yolcu sayısı artırılabilecek. Patenti alınan ürün, yüksek enerji değeri sayesinde yedek yakıt tüpü sayısını da yarı yarıya azaltacak. Şirket, 4 yıl içinde dünyadaki balonların yüzde 80’inin Türk patentiyle uçmasını hedefliyor.

 

Dünyada her yıl ortalama 8 bin sıcak hava balonu satılıyor. Bunların tamamı LPG’li yakma ünitesine sahip ve bu yakma üniteleri yüksek maliyetli. Turkia Havacılık şirketinin geliştirdiği LNG’li yakma üniteleri normalde 70 bin ile 130 bin Euro arasında değişen ithal yakma ünitesi ve sıcak hava bolunu maliyetini 40 oranında azaltacak. LPG’li üniteden daha yüksek güvenirlilik sunan ürünün kullanımı sırasında ortaya çıkan gaz havada yok oluyor ve karbon emisyon değerleri önemli ölçüde düşüyor. Bu da ürünün doğaya ve insan sağlığına zarar vermesini engelliyor.

 

Turkia Havacılık; 2021 yılı içinde ticarileşmesi beklenen LNG’li yakma ünitesiye önümüzdeki dört yıl içinde dünya sıcak hava balon sektörünün yüzde 80’ini ‘Made in Turkey’ yakma üniteleriyle dönüştürmeyi hedefliyor. Çevre dostu, düşük maliyetli, yüksek enerji verimli ürün; başta turizm olmak üzere büyük sanayi kuruluşlarının enerji jeneratörlerinde, otel ve restoranlarda, küçük binek araçlarında kullanılabilecek şekilde geliştiriliyor.

 

Türkiye’de Balon Turizmi

 

Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün tespit ettiği, yüksek turizm geliri sağlayacak 10 uçuş bölgesi mevcut. Uçuş izinleri de SHGM tarafından veriliyor. 350 sıcak hava balonu ile Nevşehir-Kapadokya en büyük uçuş bölgesi. Denizli-Pamukkale’de 70, Mardin’de 15 sıcak hava balonu uçuruluyor. Urfa Göbeklitepe, Kayseri ve Ordu’nun da içinde bulunduğu 7 bölgede uçuşların bu yaz başlamasını bekliyoruz. Balonların Türkiye’de ve dünyada ağırlıklı kullanım alanı turizm. Meteorolojide, keşif amaçlı çalışmalarda, coğrafi olarak ulaşımı güç bölgelerde bilimsel çalışmalarda da kullanılıyorlar.

 

Turkia Havacılık Kurucusu Hüseyin Dinç yakın zamanda KKTC’nin balon turizmi ile tanıtımı için hazırlık yaptıklarını ifade ederek: “Kendi yakma ünitelerimizi kullanacağımız balonlarla Anamur’dan Girne ve Magosa’ya turistik uçuşlar yapacağız. diyor.   LNG’li, yakma ünitesi için 20 yıllık incelemeli patentini alan Turkia bu alanda birlikte çalışacakları yetkin akademisyen arayışını sürdürüyor. Almanya ve İspanya’dan gelen patent satın alma, ortaklık yapma tekliflerini reddeden firma, yeni nesil yakma ünitesini küçük değişikliklerle farklı sektörlere adapte etmeye hazırlanıyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Neden Tacikistan’da otomobil üretmeyelim

DEİK ve EGD’nin birlikte düzenlediği Ticari Diploması Yolcuğu toplantısına konuk olan Türkiye-Tacikistan İş Konseyi Başkanı Cihangir Fikri Saatçioğlu tarımdan gıdaya inşaattan otomotive bu ülke ile ilgili fırsatları anlattı.

 

DEİK’in Ekonomi Gazetecileri Derneği’nin (EGD) ortak etkinliği Ticari Diplomasi Yolculuğu’nda Tacikistan ile iş fırsatları anlatıldı.

 

Türkiye-Tacikistan İş Konseyi Başkanı Cihangir Fikri Saatçioğlu, aktardığı iş fırsatlarında her iki ülkenin de önemli kazanımlar elde edeceğinin altını çizdi. Konuşmasına Tacikistan hakkında bilgi vererek başlayan Başkan Cihangir Fikri Saatçioğlu, “Tacikistan 9 milyon nüfusu ile Avrasya’nın en küçük ülkeleri arasında. Ancak çevresi ile birlikte 400 milyonluk bir pazara hitap ediyor. Yani bu ülkeye yapılan yatırım ile 400 milyonluk pazara ulaşma şansınız var” dedi.

 

DEİK bünyesindeki 146 İş Konseyi’nden birinin de Türkiye-Tacikistan İş Konseyi olduğunu hazırlatan Saatçioğlu “Tacikistan, Türk iş insanları açısında büyük fırsatlar vaat ediyor” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:

 

“Bu ülkede bakir topraklar var. Tarım çok önemli. Özellikle tarım araç ve gereçleri konusunda iş birliği yapılabilir. Dolayısıyla gıda da çok önemli. Mesela biz Malatya’dan bir firmamızı gıda ambalajı ile ilgili olarak bu ülkeye davet ettik. Kuru meyve ambalajı ile işe başladılar şimdi Tacikistan’ın en büyük 10 ihracatçısından biri oldular. Çay konusunda yine bir Türk firması harikalar yaratıyor bu ülkede. Ülkede tarım var. Gıda ürünleri de üretiliyor. Ama sertifikasyonu yok. Bu yüzden ihraç etmekte zorlanıyorlar. İşte bizim bu konudaki tecrübemizi buraya aktarabiliriz.”

 

Türkiye-Tacikistan İş Konseyi Başkanı Cihangir Fikri Saatçioğlu, EGD Yüksek İstişare Kurulu Üyesi ve Aydınlık Gazetesi Ekonomi Müdürü Recep Erçin’in modaratörlüğünde gerçekleşen toplantıda, enerji ve inşaat sektöründeki fırsatlara da dikkat çekti.

 

Saatçioğlu, “Bütün eski Sovyet binaları yeni yapılarla yer değiştiriyor. Türk inşaat firmaları için büyük bir fırsat var. Aynı zamanda altyapı yatırımlarına büyük bir bütçe ayırıyorlar. Enerji için de büyük fırsatlar var ülkede” dedi. Tacikistan’ın çevresindeki 400 milyonluk pazara hitap eden bir otomobil markasının bulunmadığını söyleyen Saatçioğlu “Bunu neden bir Türk markası yapmasın? Tacikistan’da otomotiv yan sanayine de ihtiyaç var. Bursalı bir otobüs firması burada otobüs üretiyor. Çok da başarılılar” diye konuştu.

 

Tacikistan’da kozmetikten sağlığa, medikalden tekstil ve halıcılığa birçok alanda ortak yatırımlar yapılabileceğini söyleyen Türkiye-Tacikistan İş Konseyi Başkanı Cihangir Fikri Saatçioğlu, ülke de Türkiye’ye karşı büyük bir sempatinin de olduğunu söyledi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Ceyhun Fersoy Marshall Tezgahtarları ile Buluşuyor

Türkiye’nin lider boya markalarından Marshall, tezgahtarlar için hazırladığı özel yarışma ile gündemde. Marka, usta oyuncu Ceyhun Fersoy’un eğlenceli sunumuyla hazırladığı, online platformda yayınlanacak “Marshall Ailesi Yarışıyor” programıyla tüm tezgahtarları yarışmaya davet ediyor.

 

18 Mayıs’tan itibaren 4 hafta boyunca her Salı online platformda düzenlenecek yarışmayla tezgahtarların sıcak bir ortamda güzel vakit geçirmeleri hedefleniyor. Her yarışmada katılımcılara özel ödüller verilirken beş kişiden oluşan şampiyon takıma büyük ödül olarak 10 bin TL değerinde hediye çeki verilecek. Sadece Marshall Clup Card sahibi tezgahtarların yararlanabileceği bu ayrıcalıktan faydalanmak için de geç değil. Yarışmadan önce Marshall Clup Card’a başvuran tüm tezgahtarlar yarışmaya katılmaya hak kazanacaklar.

 

Pınar Adabağ, “Marshall; ustasıyla, tezgahtarıyla, çalışanlarıyla çok büyük bir ailedir”

 

Konuyla ilgili bir açıklama yapan Marshall Pazarlama Müdürü Pınar Adabağ, “Biz, ‘Marshall Ailesi’ dediğimiz zaman ustalarımızdan, tezgahtarlarımıza ulaşan çok geniş bir nüfustan bahsediyoruz. Bu bağlamda ailemizin hiçbir ferdini diğerinden ayırmadan çalışmalarımıza devam ediyoruz diyebilirim. Hepimizi yoran pandemi sürecinde ailemizin yüzünü güldürmek bunu yaparken de tezgahtarlarımıza dokunabilmek için “Marshall Ailesi Yarışıyor” adı altında özel bir yarışma hazırladık. 18 Mayıs’tan itibaren her Salı yayınlanacak yeni bölümle 4 hafta boyunca cep telefonlarımıza, akıllı televizyonlarımıza, bilgisayarlarımıza Ceyhun bey konuk olacak. Burada tezgahtarlarımız birbiriyle yarışırken aynı zamanda sürpriz hediyeler de kazanacaklar” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Living Now with Netatmo ile evinizle her zaman bağlantıda olun!

Bticino Living Now sade çizgisi ve köşeli tasarımındaki yenilikçi yanını, bağlı sistemler için geliştirilen Living Now with Netatmo ile tam olarak ifade ediyor. Geleneksel sistemleri akıllı sistemlere dönüştürerek zarafet ve teknolojiyi bir araya getiren Living Now with Netatmo, evinizin tüm kontrolünü size veriyor.

 

Living Now with Netatmo ile evinizde rahatlıkla akıllı bir sistem kurabilirsiniz. Geleneksel sistemler ile entegre edilebilen ve kendi aralarında kolaylıkla haberleşebilen, bir ağ geçidi yardımı ile evinizde yer alan kablosuz ağ sistemine bağlanarak uzaktan kontrole de izin veren akıllı cihazlar ile evinizin kontrolünü sağlayabilirsiniz.

 

Eviniz bir tıkla kontrol altında

Akıllı telefonlarınızla evinizi uzaktan yönetebilir, tüm ışıkları ve perde – panjurları basit bir komut ile kapatabilir, kontrol edebilir ya da herhangi bir alarm durumunda bildirim alabilirsiniz. Hatta ve hatta, “varlık simülasyonu senaryosu” sayesinde, ışık ve perde-panjur aktivitelerini evdeymiş gibi senaryolandırabilirsiniz. Bunun için gerekli olan tek şey mobil uygulamayı indirmek.

 

Enerji tüketiminizi kontrol edin

Enerji tasarrufu, ev yönetiminde çok önemli bir konu. Living Now with Netatmo sayesinde uygulamadan tüketim değerlerinizi kontrol ederek maksimum tüketim seviyesine gelen cihazlarınızı devre dışı bırakabilirsiniz. Böylelikle hem cihazlarınızın verimli kullanımını artırabilir hem de faturalarınızı kontrol altına alabilirsiniz.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Sözal Kimya, “Yetkilendirilmiş Yükümlülük Sertifikası” aldı

Tekstil, plastik, hijyen ve su arıtma çözümleriyle 2007 yılından bu yana faaliyet gösteren Sözal Kimya, Yetkilendirilmiş Yükümlülük Sertifikası almaya hak kazandı. Tüm denetim ve gereklilikleri yerine getirerek YYS'nin sahibi olan Sözal Kimya, bu belgeyi alan sayılı kimya firmalarından biri oldu. 

Geniş tekstil kimyasalları ve boyar maddeleri ürün yelpazesi ile Türkiye’nin yanı sıra dünyanın farklı ülkeleriyle ürünlerini buluşturan Sözal Kimya; güvenilir ve mevzuat uyarınca belirtilen koşulları yerine getiren şirketler arasındaki yerini alarak Yetkilendirilmiş Yükümlülük Sertifikası belgesini almaya hak kazandı.

Kimya sektöründe sayılı firmanın sahip olduğu belge

YYS belgesine sahip olan Türkiye’deki sayılı firmadan biri olduklarını belirten Sözal Kimya Yönetim Kurulu Başkanı Eren Sözal, şunları söyledi: “YYS, uluslararası adı ile ‘Authorized Economic Operator (AEO)’ güvenilir ve mevzuat uyarınca belirtilen koşulları yerine getiren şirketler için ithalat ve ihracat süreçlerinde gümrükleme işlemlerindeki süreyi en aza indiren bir konsept. Ayrıca bu konseptte şirketler ithal eşyasını doğrudan fabrikaya getirilebiliyor veya ihraç eşyasını fabrikadan gümrük sınırına gönderebiliyor. Sözal Kimya olarak bu konsepte erişebilmek için devletin bizlerden istediği Dış Ticaret Operasyon Süreçleri, Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi ve Güvenlik Prosedürlerinde örnek uygulamalarımızı gerçekleştirerek geçtiğimiz denetim sonucu belgeyi almaya hak kazandık. Türkiye’de ve özellikle kimya sektöründe sayılı firmanın sahip olduğu bu belgeyle sektörümüze örnek olmaktan ayrıca mutluluk duyuyoruz.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Petrol Ofisi, madeni yağlardaki farklı liderliğini distribütörleri ile kutladı

Petrol Sanayi Derneği (PETDER) verilerine göre; pandemi koşulları altında geçen 2020 yılında madeni yağlar ve kimyasallar pazarı yüzde 9 büyüdü. 2020 yılında toplam pazarın da üzerinde yüzde 11.6 büyüme kaydeden Petrol Ofisi, pazar payını 30.5’e taşıyarak en yakın takipçisi ile yüzde 7.4’lük bir farka ulaştı. 2020 yılında yüzde 8.5 büyüyen Türkiye madeni yağlar pazarında ise yüzde 11.7’lik artış kaydeden Petrol Ofisi, burada da pazar payını 29.1’e çıkararak takipçisi ile puan farkını yüzde 3.8’e taşıdı. 2020 yılını yüzde 1 büyüme ile tamamlayan Türkiye binek araç motor yağları pazarında yüzde 7.3 artış kaydeden Petrol Ofisi, burada da pazar payını geliştirerek yüzde 19.8’e ulaştırdı. Petrol Ofisi, pandemi koşullarının küresel pazarları olumsuz yönde etkilediği 2020 yılında ihracatını da arttırarak, 11.500 tona taşıdı.

 

Türkiye madeni yağlar ve kimyasallar sektörünün geleneksel lideri Petrol Ofisi’nin madeni yağ distribütörleri ile gerçekleştirdiği online toplantıda, 2020 yılı sonuçları ve 2021 yılı gelişmeleri değerlendirildi. Zorlu pandemi koşullarına karşın madeni yağlar ve kimyasallar pazarında elde edilen bu önemli başarının kutlandığı Petrol Ofisi Madeni Yağlar Distribütörler Toplantısı’na Türkiye’nin dört bir yanında ve yurtdışında bulunan distribütörlerin tamamı katıldı.

 

“Çok net bir liderlik, çok önemli bir büyüme”

 

Toplantıda konuşan Petrol Ofisi CEO’su Selim Şiper elde edilen başarının büyüklüğüne vurgu yaparak, katkı sağlayanlara teşekkür etti. Nereden bakılırsa bakılsın, nasıl hesaplanırsa hesaplansın çok net bir liderliğe ulaştıklarını, çok önemli bir büyüme elde ettiklerine dikkat çeken Selim Şiper, pazarda hem nicelik hem de nitelik olarak ciddi bir fark yarattıklarını belirtti. 

 

Petrol Ofisi’nin her iş kolundaki liderliklerine dikkat çeken Petrol Ofisi CMO’su Beril Alakoç da, “Elde edilen liderlikler, Petrol Ofisi iletişiminin gerçekçi ve samimi duruşu, pandemi döneminde de aralıksız devam eden yatırımları, marka sağlığı ölçümlemelerindeki gelişmelerin somut birer tescili ve sonucudur” açıklamasında bulunarak, distribütörlere teşekkür etti.

 

2020 yılını yüzde 11 büyüme ile kapattı, yaklaşık 134 bin tona ulaştı

 

Pandemi koşullarının her sektörde olduğu gibi madeni yağlar sektöründe de önemli olumsuz etkileri olduğunu belirten Petrol Ofisi Madeni Yağlar Direktörü Sezgin Gürsu konuşmasında, “Bugüne kadar çok kriz yaşadık. Ama halen süregelen pandemi, çok farklı bir krizdi. Madeni yağlar sektörü de çok zor zamanlar yaşadı. Pandeminin yol açtığı tüm belirsizliklere rağmen, cesur, hızlı ve doğru kararlar aldık. İşimize, ‘mevcut durumda en iyi ne yapabiliriz’e odaklandık. 2020, her açıdan ezber bozan bir seneydi. Ancak çalışmamız, çabalarımız neticesinde sıra dışı önemli bir başarıya imza attığımız bir yıl oldu. Gerek madeni yağlar ve kimyasallar toplam pazarında, gerekse madeni yağlar pazarında liderliğimizi çok büyük farklar yaratarak sürdürdük.

 

2020 yılını, 2019’a göre yüzde 11 büyüme ile kapattık; 121 bin tondan, yaklaşık 134 bin tona ulaştık. Toplam pazara baktığımızda takipçimizle aramızda yüzde olarak 7.4, miktar olarak da 20 bin tonun üzerinde bir fark oluştu. Keza salt madeni yağlar pazarındaki liderliğimizi pekiştirdik. 8-10 sene öncesine kadar yüzde 10’lar mertebesinde olan binek araç motor yağlarındaki pazar payımız, geçen sene yüzde 19,8’e yükselttik. Bu, 100 yıldır oturmuş ve, global oyuncuların da olduğu bir pazarda büyük bir başarıdır.

 

Türkiye’de kimseye nasip olmayan bir distribütör ağı ile çalışıyoruz

 

Bu başarıda tabii ki teknik hizmetlerimiz, ürün geliştirmemiz, fabrika üretim ve ikmal zincirimizin çok büyük önemi vardı. Ama özellikle distribütör ağımızla fark yarattık. Bunu hepimiz bir bütün olarak birlikte başardık.

 

Petrol Ofisi olarak son 5 yılda pazar paylarımızı; madeni yağlar ve kimyasallar toplam pazarında yüzde 26’lardan 30’lara, sadece madeni yağlar pazarında yüzde 24’lerden 29’lara taşıdık. Binek araç motor yağlarında ise yüzde 13’lerden 20’ye yaklaştırmış olduk.

Bu başarının 3 önemli dayanağı bulunuyor. İlki marka; Petrol Ofisi gibi çok güçlü bir markamız var. İkincisi yönetim; sizlerle karşılıklı güvene, akla, mantığa dayalı bir yönetim anlayışımız var. Üçüncüsü ise iş ortakları; Türkiye’de kimseye nasip olmayan bir distribütör ağı ile çalışıyoruz.

 

Madeni yağ alanındaki ilk ödülü Siftah Liderden kampanyası aldı

 

Pandemi dönemi gerçekleştirdiğimiz Siftah Liderden kampanyası da çok büyük takdir topladı. Zor şartlarda ustalarımıza destek olmak için sizlerin de katkısıyla Siftah Liderden kampanyasını çok hızlı tasarladık, hazırlandık ve Haziran’da çarkların yeniden dönmeye başlamasıyla birlikte 1 ay içinde dağıttık. Kampanyamızın başarısı, madeni yağ alanında alınan ilk ödülü de getirdi. Siftah Liderden kampanyası, prestijli Felis 2020’de iki ödüle birden layık görüldü. Keza pandemi ile birlikte müşterilerimize verdiğimiz online eğitimler de oldukça yoğun ilgi ve takdir gördü.

 

Bugün geldiğimiz bu gurur verici noktada, zamanında ektiğimiz tohumların filizlenmesi, uzun yılların emeği bulunuyor. Ancak ortaya çıkan başarının bu denli çizgi üstü bir seviyede olmasında, distribütörlerimiz ve saha ekiplerinin zorlu şartlarda başarılı çalışmasının büyük katkısı bulunuyor.

 

Petrol Ofisi olarak, uzun geçmişe sahip ve karşılıklı güvene dayalı distribütörlerimizle birlikte, bu başarıyı geliştirerek sürdüreceğimize inancım tamdır. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.

2021 yılı yatırımları ve hedeflerinin de paylaşıldığı Petrol Ofisi Madeni Yağlar Distribütörler Toplantısı, Madeni Yağlar Kıdemli Satış Müdürü Hüseyin Engin Tekkeli, Distribütör Satışları Müdürü Öztürk Türköz, İhracat Satışları Müdürü Turgay Yenişen, Madeni Yağlar Pazarlama Müdürü İbrahim Başa, Fabrika Kıdemli Müdürü Tolga Şahin ve Teknoloji ve Teknik Hizmetler Müdürü Murat Bayram’ın yaptığı sunumlar ile sona erdi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kronomid sineklerle kaynağında mücadele

Lüleburgaz’da havaların ısınmasıyla birlikte sayıları artan ve mevcut sivrisinek ilaçlamasının işe yaramadığı kronomid sineklere karşı Lüleburgaz Belediyesi ekiplerinin çalışmaları devam ediyor. Su birikintileri ve kaynaklarında üreme potansiyeline sahip, sivrisinek gibi insanları ısırmayan kronomidlerin üreme bölgelerinde ilaçlama ekipleri çalışmalarını aralıksız sürdürüyor.

 

Küresel ısınma sebebiyle 30 derece sıcaklıkları gördüğümüz Mayıs ayında çok sayıda kronomid erken üremeye başladı. Sulak alanlarda hızlı bir şekilde üreyen kronomidlere karşı Lüleburgaz Belediyesi Temizlik ve Çevre Müdürlüğü ekiplerince üreme kaynaklarındaki çalışmalar devam ediyor. Bu kapsamda ekipler, kronomidler için hazırlanan ilaçlarla su birikintilerinin olduğu alanlarda çalışmalarını sürdürüyor. 

 

Üremesi için su birikintisi yeterli

 

Göl ve nehir gibi sulak alanların yanı sıra kent merkezinde apartmanların bodrum katlarında biriken sularda hızlı bir şekilde üreyen kronomidlerin üremisinin önüne geçmek için en iyi yöntem su kaynaklarında yapılan ilaçlamaların yanı sıra kent merkezindeki su birikintilerini ortadan kaldırmak oluyor. Bu kapsamda uzmanlar özellikle apartmanların bodrum katlarının kontrol edilip su birikintilerinin yok edilmesi yönünde görüş bildiriyor.

 

Zarar vermiyor

 

Şekil ve yapı olarak sivrisineklere çok benzeyen ve bu nedenle vatandaşlar tarafından sivrisinek zannedilen kronomidler zararsız özelliğiyle dikkat çekiyor. Sivrisinekler gibi delici bir iğnesi ve emici bir ağız yapısı olmadığı için kan yoluyla hastalık da taşıma ihtimali bulunmayan kronomidler bulut olarak etrafı sarmaları nedeniyle rahatsız edici bir özelliğe sahip bulunuyor. 

 

Uzmanlar uyarıyor

 

Geçtiğimiz yıl İstanbul’da kronomidler birçok noktayı sarmış ve uzmanlar kronomidlerle ilgili birtakım uyarılarda bulunmuştu. Gazetecilere açıklama yapan uzmanlar kronomidlerin hiçbir zararı olmadığını, yığınla uçtukları için insanları tedirgin ettiğini belirtmişti. Kronomidleri ışığın cezbettiğini söyleyen uzmanlar, “Işığın olduğu yere uçuyorlar. Hiçbir zararları yok. Sivrisinek gibi sokmuyorlar. Uçma dışında insana zarar vermiyorlar. Şikayetler bulut olarak etrafı sarmaları" demişti. 

 

Kronomid nedir? 

 

Kronomidler şekil ve yapı olarak sivrisineklere çok benzemektedirler. Kronomidler sulak alanda çoğalırlar. Suyun olduğu her alanda üreme potansiyeline sahiptirler. Erginleri havada uçuşarak insanlara sivrisinek korkusu verir fakat sivrisinekler gibi sokucu, delici bir iğnesi ve emici bir ağız yapısı yoktur. Bu yüzden kan yoluyla bir hastalık taşımazlar. 

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Dijital Dönüşüm Tehdit Değil Fırsat Olarak Görülmeli

Hayatımızın vazgeçilmez bir unsuru olan dijital dönüşümün insanlar için bir tehdit unsuru olmadığını ifade eden CLPA (CC-Link Partner Association) Türkiye Müdürü Tolga Bizel, bu dönüşüme bağlı olarak emek gücü yerine yaratıcılığın ön planda olacağı yepyeni iş modellerinin ortaya çıkacağına dikkat çekti. Dijital dönüşümün başarılı bir şekilde gerçekleşmesi ve insanların farklı alanlarda uzmanlaşması için özellikle fabrikalardaki makinelerin kesintisiz haberleşmesi gerektiğini söyleyen Bizel, CLPA’nın en yeni teknolojisi olarak bu noktada devreye giren CC-Link IE TSN’nin Zaman Duyarlı Ağ (TSN-Time Sensitive Network) teknolojisinden faydalanan dünyanın ilk endüstriyel açık ağı olarak öne çıktığını ve üretimde kesintisiz haberleşmeye olanak sağladığını belirtti.

 

Başta yapay zekâ, nesnelerin interneti, robotik otomasyon, 5G teknolojisi ve siber güvenlik olmak üzere yeni teknolojiler hayatımızın her alanında etkin bir rol oynuyor. Dijital dönüşümün yaşamı kolaylaştırmaya yardımcı olduğunu söyleyen CLPA (CC-Link Partner Association) Türkiye Müdürü Tolga Bizel, bu dönüşümün insanların işini elinden alacak bir tehdit unsuru olarak görülmemesi gerektiğinin altını çizdi. Aksine dijital dönüşümün bir fırsat olduğunu belirten Bizel, emek gücünün yerine insanların yaratıcı düşüncelerini ortaya koyabilecekleri yepyeni iş yapış modellerinin oluşacağını ifade etti. 

 

Sanayi 4.0'ın önceliği insan kaynağı

Günümüzde insanların dijital dönüşüme ayak uydurabilmesi için bir kültürün yaratılması gerektiğini söyleyen Bizel, “Dijital dönüşümü sadece teknolojik dönüşüm gibi algılamamak, kurum ve kuruluşların insan, iş süreçleri ve teknoloji unsurlarında gerçekleştirmesi gereken bütüncül bir dönüşüm olarak düşünmek gerekiyor. Bu noktada Sanayi 4.0’ın en öncelikli ve hassas unsurlarının başında insan kaynağı geliyor. Özellikle genç ve dinamik bir nüfusa sahip ülkemizde, geleceği inşa edecek gençlerimizi Sanayi 4.0’ın gereksinimleri doğrultusunda yetiştirmemiz son derece önem kazanıyor. Böylelikle yeni dünya düzeninin farklı ihtiyaçlarına cevap verebilecek iş gücüne sahip olma fırsatını değerlendirebilir ve oluşan yeni iş olanaklarıyla gençlerimize istihdam imkânı sunarak ekonomiye katma değer sağlayabiliriz” şeklinde konuştu.

 

Fabrikalarda kesintisiz iletişim sağlayan teknoloji

Dijital dönüşümün en temel unsurunun endüstriyel haberleşme olduğunu söyleyen Bizel, “Sanayi 4.0'ın gereklerini hayata geçirmek ve başarılı bir dijital dönüşüm gerçekleştirmek için fabrikalarda robotlar dahil tüm makine ve sistemlerin birbiriyle çok hızlı ve kesintisiz bir şekilde haberleşmesi kritik önem taşıyor. Dijital fabrikalarda pek çok veri, çok sayıda cihaz tarafından gerçek zamanlı olarak oluşturularak süreçlerin şeffaf bir şekilde görüntülenmesini sağlamak üzere paylaşılıyor. Bu sürecin başarısında endüstriyel haberleşme sistemlerinin bant genişliği büyük önem taşıyor.  CLPA’nın en yeni teknolojisi olarak bu noktada devreye giren CC-Link IE TSN, Zaman Duyarlı Ağ (TSN-Time Sensitive Network) teknolojisinden yararlanan dünyanın ilk endüstriyel açık ağı olarak öne çıkıyor. Zaman Duyarlı Ağ (TSN) teknolojisi aynı zamanda işletmelerin süreçlerinin iyileştirilmesine ve rekabet gücünün arttırılmasına katkıda bulunuyor. Farklı teknolojilerle birlikte kullanıldığında ise fiziksel ve sanal makinelerin performansına ilişkin yüksek kalitede gerçek bilgilerin aktarılması için verimli ve güvenilir bir ağ görevi görerek son derece doğru ve duyarlı bir gerçek zamanlı dijital ikiz oluşturma imkânı tanıyor” diyerek sözlerini tamamladı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Mobil POS ve Linkle Ödeme Çözümleri Fiziki POS’ların Yerini Alıyor

Türkiye’nin finansal teknoloji şirketi Sipay, müşterilerine dijital cüzdan, sanal POS, linkle ödeme gibi yeni nesil ödeme sistemleri sunuyor. Pandemi sonrası fintech ekosistemini değerlendiren Sipay Genel Müdürü Semih Muşabak, geçtiğimiz yıllarda linkle ödeme çözümlerinin kullanıcılar tarafından daha çok tercih edildiğini belirtirken bu yıl mobil POS’ların öne çıktığını belirtiyor. Aynı zamanda bu yıl dijital cüzdan çözümlerine de ilginin arttığını ve işletmelerin kendi cüzdan yapılarını ve sadakat programlarını oluşturarak müşterilerine hizmet vermeyi amaçladığını belirten Muşabak, önümüzdeki dönemlerde dijital cüzdan ve sanal POS ürünlerinin birbirlerini tamamladığı çözümlerin yaygınlaşacağını ifade ediyor.

 

Kullanıcıların ödeme alışkanlıklarını değiştirme stratejisiyle yola çıktıklarını belirten Sipay Genel Müdürü Semih Muşabak, “Nakitsiz topluma geçiş kapsamındaki hedeflerimizin orta vadede gerçekleşmesini bekliyorduk ancak pandeminin de etkisiyle birlikte bu süreç kendiliğinden doğal ve hızlı bir şekilde gerçekleşti. Pandemi dönemi içerisinde son kullanıcıların ödeme tercihlerinde büyük değişimler gerçekleşerek, finansal teknoloji alanında hızlı bir büyüme yaşandı ve büyük güç kazandı. İnsanlar fintech sektörünün hızlı büyüme döneminde ciddi bir dijital ödeme alışkanlığı kazandı. Bunun yanı sıra, artık inovatif çözümler bekleyen toplum kesimlerinin varlığından söz edebiliriz. Sipay olarak bu hızlı büyümeyi kontrollü bir şekilde gerçekleştirerek bazı stratejik kararlar aldık. Pandemi öncesinde müşterilerimizi bizler yönlendirirken, oluşan yeni ihtiyaçlar sonucu müşterilerimizin bizi yönlendirdiği bir döneme geçmiş bulunmaktayız. Sipay olarak gerçekleştireceğimiz inovasyonlarla birlikte hem müşterimizin bu alışkanlıklarını korumalarını sağlayacağız hem de yeni taleplere uygun çözümler geliştireceğiz. 2020 yılında üç kere hedeflerimizi revize ederek ekiplerimizi büyüttük” dedi.

 

2021 içerisinde iki yeni ürün hizmete sunulacak

 

Sipay Genel Müdürü Semih Muşabak gelecek hedeflerine dair ise şu sözleri ifade etti: “Bu yıl Sipay bünyesinde ufak bir danışmanlık ekibi kurduk. Potansiyel müşterilerimize, nasıl daha kolay ödeme alabileceklerine, hangi ürüne ihtiyaçlarının olduğuna, sistemlerinin nasıl çalışması gerektiğine ilişkin yönlendirmeler yapıyoruz. E-ticaret platformu olmayan müşteriler de Sipay’in avantajlarından faydalanabilmekte. Kısaca, işletmenin satacağı bir ürün ve hizmeti var ise, onlarla birlikte ürünlerini ve hizmetlerini daha fazla kişiye nasıl satabiliriz bu konuları konuşuyoruz. Hiçbir müşterimize bizim ürünlerimiz bu, bunu kullanabilirsiniz demeden, onların ihtiyaçlarına göre ürün yelpazemizi geliştirmeye çalışıyoruz. 2020’de kazandığımız ivmeyle 2021’e hızlı bir giriş yaptık diyebiliriz. İlk çeyrekte de hedeflerimizi aşarak 2021 hedeflerimizi tekrar revize ettik. İlk hedefimiz, müşterilerimize katma değerli hizmetler vermeye devam etmek ve onların satış adetleri artırmak. Çünkü biliyoruz ki onların büyümesiyle bizler de büyüyeceğiz. Bir diğer hedefimiz ise yenilikçi ürünlerle birlikte farklı sektörlere de hizmet verip müşteri sayımızı artırmak. Yurt dışında alacağımız lisanslar ve yeni çıkacak mevzuatlarla birlikte 2020’de başarmış olduklarımızı 2021’de devam ettirmeyi ve katlayarak büyümeyi hedefliyoruz. 2021’de iki yenilikçi ürünümüzü de müşterilerimizin hizmetine sunacağız.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı