İYİ Parti Edirne İl Başkanı Ekrem Demir, “Ülkenin büyüyüp büyümediğini herkes kendine bakarak karar versin evet büyüyenler var beş müteahhit büyüdü,bakan çocuklarının deniz filoları büyüdü. Bir şey daha büyüdü,arttı” dedi.
 
TÜİK verilerine göre, Türkiye ekonomisi 2021 yılının ilk çeyreğinde yüzde 7 oranında büyüdü. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Türkiye ekonomisi için 2021 yılı ilk çeyrek büyüme verilerini açıkladı. Buna göre, Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) 2021 yılı ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7,0 büyüdü.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Lüleburgaz Belediyesi, kentteki bütün kamu kurumlarına tasarruflu musluk takmaya başladı. İlk olarak eğitim ve öğretim kurumlarında çalışmalara başlayan belediye ekipleri toplam 750 adet tasarruflu musluğun montajını en kısa sürede tamamlayacak. Tasarruflu musluklarla yüzde 30 ile yüzde 50 arasında su tasarrufu sağlanıyor. 

Küresel iklim değişikliği nedeniyle her geçen gün artan kuraklık ve olumsuz iklim şartları nedeniyle Lüleburgaz Belediyesi harekete geçti. Her geçen su kaynaklarının azalması ve yok olması nedeniyle kolları sıvayan Lüleburgaz Belediyesi Su ve Kanalizasyon Müdürlüğü ekipleri kent genelindeki bütün kamu kurumlarına tasarruflu musluk montajı yapmaya başladı. 

“Yüzde 30 ile 50 arasında tasarruf”

Çalışmayla ilgili açıklamalarda bulunan Su ve Kanalizasyon Müdürlüğü personeli Taner Kılıç, tasarruflu musluklar sayesinde yüzde 30 ile 50 arasında su tasarrufunun sağlandığını söyledi. Kılıç, “Ülkemiz genelinde son zamanlarda yağışların azalması, yeraltı kaynaklarının yani sularımızın azalmasından dolayı Lüleburgaz Belediyesi Su ve Kanalizasyon Müdürlüğü’nün başlattığı yüzde 30 ile 50 arasında su tasarrufu sağlamak için perlatörlü yani tasarruflu musluk montajı yapıyoruz” dedi. 

750 adet musluk değiştirilecek

Kılıç, bu kapsamda Lüleburgaz Belediyesi’nin tesislerinin yanı sıra kentteki tüm kamu kurumlarına tasarruflu musluk montajı gerçekleştireceklerini söyledi. Kılıç, “Lüleburgaz genelinde daha önceden yapmış olduğumuz keşif ve araştırmalar sonucunda resmi kurumlarımız ve kentimiz tesislerimiz olmak üzere 750 adet tasarruflu musluk montajı sağlayacağız” diye konuştu. 

“Tasarruflu musluğu tercih edin”

Vatandaşlara da uyarılarda bulunan Kılıç, her geçen su kaynaklarının azaldığını ve ileride dünyada büyük bir susuzluk krizinin baş göstereceğini hatırlatarak, “Vatandaşlarımız su kullanımıyla ilgili evlerde perlatörlü (tasarruflu) musluk montajlarını yapsınlar. Normal musluklarını perlatörlü musluğa çevirsinler. Son zamanlarda yağışlarımız az oluyor. İleriye dönük büyük su sıkıntısı yaşayabiliriz” dedi.  

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

SecureX platformunda daha ileri düzeyde Genişletilmiş Algılama ve Müdahale (XDR) özellikleriyle Cisco, cihazlar, ağlar, uygulamalar ve veriler için güvenliği büyük ölçüde basitleştiren inovasyonları görücüye çıkarıyor. Ayrıca bulut ortamında daha gelişmiş tehdit korumasıyla Güvenli Erişim Hizmeti Uç Noktası (SASE) vizyonunu gerçekleştiriyor. Ağ güvenliğini yeniden tanımlayan Cisco, dinamik ortamlar için sektörün ilk entegre güvenlik duvarı ve uygulama iş yükü korumasını kullanıma sunuyor. 

İŞLETMELER için güvenlik çözümlerinin lider kuruluşu Cisco kullanıcılar, cihazlar, ağlar, uygulamalar ve veriler arasında uçtan uca güvenliği önemli ölçüde basitleştirme yolculuğunu daha da ilerletecek yeni güvenlik hizmetlerini tanıttı. Genişletilmiş Algılama ve Müdahale (XDR) özellikleri, şirket ağları, uç noktalar ve bulut arasında daha fazla görünürlük sağlayacak biçimde geliştiriliyor. Bu yeni inovasyonlarla Cisco, Güvenli Erişim Hizmeti Uç Noktası (SASE) vizyonunu bulutta gelişmiş tehdit algılama kabiliyetiyle büyütüyor ve ağ güvenliğini basitleştiriyor. Cisco, müşterilerin güvenliğini, ağ ve BT operasyonlarını basitleştirmeyi sürdürerek işletmelerin dijital dönüşüme güvenli bir şekilde başlamasına destek oluyor.

Pandemi süreci sonucunda iş hayatında hibrid çalışma kalıcı olacak gibi görünüyor. Kullanıcılar istediği yerden ve istediği cihazdan ağa bağlanmak istemeye başlıyor. Ancak güvenlik yönetimi aynı karmaşık, çok parçalı ve zaman alan çözümler üzerine kurulu olduğu için güvenliği yeniden ele almak gerekiyor. Cisco Orta Doğu ve Afrika Bölgesi Siber Güvenlik Direktörü Fady Younes: "İçinde yaşadığımız yeni dünyada her şeyin temelinde güvenlik yatıyor. Güvenliğin sade, kapsamlı ve zekayı temel alan bir platform yaklaşımıyla sağlanması gerektiğini düşünüyoruz. Artık işletmelerin güvenliğinde dış çeper kavramı ortadan kalkmış durumda. Uç noktalar, kullanıcılar ve uygulamalar genelinde görünürlüğe ve sürekli parolasız kimlik doğrulama ile kritik kontrol noktalarının güvenliğini sağlamaya ihtiyacımız var."

Görünürlüğü Arttırmak   

Ağ çeperinin ortadan kalkması ve her yerden çalışma sistemine geçilmesi, uç nokta cihazlarının saldırılara, kullanıcı ve uygulamaların da gelişmiş tehditlere hiç olmadığı kadar açık hale gelmesine yol açtı. Cisco Güvenlik Sonuçları Araştırması “Uç Noktalar” çalışmasına göre şirketler uç noktalarının görünürlüğünü ve korumasını arttırmakla mücadele etmeyi sürdürürken, dünya genelindeki şirketlerin yüzde 40'ından fazlası geçtiğimiz iki yılda büyük bir güvenlik vakası bildirdi. Entegre çözümlere öncelik vermeyen şirketlerin büyük bir güvenlik vakasıyla karşılaşma olasılığının neredeyse iki kat daha fazla olduğu tespit edildi. Buna karşılık Cisco, müşterilerin algılama ve müdahale süresini kısaltmak için birden fazla güvenlik kontrol noktasını bir araya getirip analiz ve otomasyondan faydalanarak XDR olanaklarını artırmaya devam ediyor. Cisco'nun son derece efektif yeni çözümleri:

• Kenna Security ile Sektörde Öncü Güvenlik Açığı Yönetimi: Kenna Security'yi bünyesine katma planını açıklayan Cisco, SecureX platformunun bir parçası olarak tehdit ve risk temelli güvenlik açığı yönetimi özelliklerini bir araya getirecek. Bu entegrasyon kapsamında müşteriler, güvenlik açıklarını önceliklendirebilecek, özelleştirilmiş bilgilerle karar verme süreçlerini hızlandırıp otomatikleştirebilecek ve müdahale süresini kısaltarak siber güvenliğe hazır hale gelecek.
• SecureX Cihaz Bilgileri: Müşteriler artık SecureX platformu içerisinde birden fazla kaynaktan gelen cihaz envanterlerini hızlıca bir araya getirerek, BT operasyonları (ITOps) ve güvenlik operasyonlarının (SecOps) rakipsiz bir görünürlük ve bağlamın yanı sıra, tehditlere karşı otomatik müdahale ve zenginleştirme sağlayabilecek
• EDR'den XDR'ye Geçişin Basitleştirilmesi: Bütünleşik bir platforma sahip teki uç nokta güvenlik çözümü olan SecureX, 30'u aşkın dahili iş akışı, 40 kullanıma hazır entegrasyon ve yeni yönetim özellikleriyle, müşterilerin Uç Nokta Algılama ve Müdahaleden (EDR) Genişletilmiş Algılama ve Müdahaleye (XDR) geçişini basitleştirmesine yardımcı olmayı sürdürüyor. Bunun yanında, kullanıcı, bulut ve uç nokta korumasını kapsayan tek çözümümüz olan Cisco Secure Client, aracı yorgunluğunu azaltırken daha hızlı XDR kabiliyetleri sunuyor.
• Daha Geniş Soruşturma ve Daha Hızlı Müdahale: Cisco Secure Endpoint'in gelişmiş arama teknolojisi artık XDR değerini destekleyerek, kullanıma hazır 200 uç nokta sorgusu ile destek soruşturmaları, tehdit avı ve uç noktalarla ilişkili yapıların takibi gibi BT Operasyonu kullanım vakaları için gerçek zamanlı bilgiler sağlıyor.

Gelişmiş Bulut Güvenliğiyle SASE Vizyonunu Gerçekleştirmek 

Günümüzün dağıtık ve hibrid iş gücü, çalışanların internet veya bulut uygulamalarına eriştiği her yerde koruma ve performans sağlanmasını gerekli kılıyor. Cisco'nun SASE mimarisi birden çok güvenlik ve ağ işlevini tek bir güvenli bağlantı ürününde bir araya getiriyor. Bu da güvenliği önemli ölçüde basitleştirirken, daha önce dağıtım, yapılandırma ve entegrasyon için gereken masraf, zaman ve kaynak ihtiyacını azaltıyor. SASE vizyonunu gerçekleştirmeye devam eden Cisco, bugün şunları duyurdu:

• SD-WAN genelinde Bulut Güvenliğinin Hızlı Dağıtımı: Cisco Umbrella ile Meraki destekli Cisco SD-WAN arasındaki yeni entegrasyon, SD-WAN altyapısını tek tuşla bulut ortamına genişletirken, bulut uygulamalarına bağlanan müşterilere güvenli erişim ve en iyi kullanıcı deneyimlerini sunmak için akıllı yol seçimi içeriyor.
• Bulutta sağlanan güvenlik duvarında Yetkisiz Giriş Önleme Sistemi (IPS): Umbrella'nın bulutta sağlanan güvenlik duvarı artık dünyanın en büyük ticari tehdit istihbarat ekiplerinden biri olan Cisco Talos destekli Snort 3 IPS hizmetiyle bir koruma katmanı daha içeriyor.
• En İyi Koruma ve Değer için Yeni Paketler: Umbrella'nın yeni Güvenli İnternet Ağ Geçidi (SIG) Avantaj paketi, tek bir abonelikte eksiksiz güvenlik özellikleri sunarak nokta çözümleri satın alma ve bir araya getirme karmaşıklığını azaltıyor.

Ağ Güvenliğini Yeniden Tanımlamak ve Basitleştirmek 

Sürekli değişen uygulama ortamları, ağ güvenliğini daha karmaşık hale getiriyor. Günümüzün sürekli entegrasyon ve sürekli sağlama (CI/CD) uygulamaları, uygulama ortamları ve iş yüklerinin güvenli, güvenlik duvarlarının uygun bir şekilde yapılandırılmış ve güvenlik ilkelerinin entegre edilmiş olmasını sağlamak için geliştiriciler, güvenlik ve ağ ekipleri arasında daha sıkı bir koordinasyonu gerekli kılıyor. Aksi takdirde, sürekli değişen bu ortamlardaki güvenlik açıkları ve hatalı yapılandırmalar, potansiyel tehdit aktörleri için açık kapı bırakıyor. Ağ güvenliğini yeniden tanımlayan ve basitleştiren Cisco'nun bugün duyurduğu yenilikler şunlar oldu:

• Sektörün İlk Entegre Ağ ve İş Yükü Güvenliği Çözümü Cisco Secure Workload, uygulamalar nerede olursa olsun gerekli politika değişikliklerini Cisco Secure Firewall'a dinamik bir şekilde bildiriyor ve kapsamlı bir görünürlük ve kontrol sağlıyor.
• Geliştirilmiş Threat Defense: Secure Firewall Threat Defense 7.0, yeni nesil yetkisiz giriş önleme sistemlerini (NGIPS) tanımlayan, dünyanın öncü tehdit koruma platformu Snort 3 IPS ile daha yüksek verimlilik sunuyor. Snort artık 800.000'den fazla Cisco cihazında kullanılırken, açık kaynaklı Snort altyapısı 750.000'i aşkın kullanıcıyla 8 milyondan fazla kez indirildi. Sabit IP adreslerinin olmadığı dinamik ortamlarda sağlam politikalar oluşturma esnekliği sunan Snort, çoğu ortamda yüzde 30'a kadar performans artışı sağlıyor. (Snort 3 artık Meraki ve Umbrella destekli Cisco SD-WAN bünyesinde yer alıyor.)  Güvenlik Duvarı Güvenli Yönetim Merkezine SecureX şeridinin eklenmesi de algılama ve müdahale süreçlerini basitleştiriyor.
• Cisco'dan Buluta Özel Güvenlik Duvarı: Kubernetes ortamları için özel geliştirilmiş Cisco Buluta Özel Güvenlik Duvarı, geliştirici dostu bir hizmet ve Cisco'nun bugüne dek geliştirdiği en esnek güvenlik duvarı olma özelliğini taşıyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kaspersky, kullanıcıların dijital stres ve endişeyle başa çıkmalarına yardımcı olmayı amaçlayan çeşitli çevrimiçi rahatlama tekniklerini uygulayabilecekleri benzersiz bir dijital alan olan Cyber Spa'yı yarattı.

Günümüzde ders yapmaktan çalışmaya, çevrimiçi alışverişten ilişkilere kadar hayatımızın önemli bir bölümünü çevrimiçi topluluklarda geçiriyoruz. Bununla birlikte kişisel verilerimizi koruma konusunda sistemlere ve cihazlara daha iyi güvenebilmek, potansiyel endişe veya tükenmişliği önlemek için teknolojiyle olan ilişkimizde hala bazı şeyleri öğrenmeye ihtiyacımız var. Kaspersky, dijital refahın, özellikle yaşadığımız bu zorlu zamanda herkesin önceliği olması gerektiğine inanıyor. Sunduğu Cyber Spa platformuyla kullanıcıların daha az dijital stres yaşarken daha güçlü hissetmesini ve teknolojiden keyif almalarını sağlamayı amaçlıyor.

Blanquerna (Ramon Llull Üniversitesi) Psikoloji, Eğitim ve Spor Bilimleri Fakültesi Psikoloji Doçenti Berta Vall, şunları ifade ediyor: "Küresel salgın, insanların ruh sağlığı üzerinde büyük bir strese neden oldu ve kırılganlığımızı artırdı. Bu, Maslow'un piramidinde belirtildiği gibi temel olarak insani güvenlik ihtiyacımızın tehdit altında olmasından kaynaklanıyor. Dahası, sosyal faaliyetlerin azalması ve birçok insanın uzaktan çalışmaya geçmesi nedeniyle, daha az boş zamana ve işten kaynaklanan stresi azaltmak için daha az kaynağa sahip olduğumuz anlamına geliyor. Bu da tele sağlığın ve dijital araçların ruh sağlığımızı iyileştirmedeki rolünü artırıyor.”

Cyber Spa platformunda kullanıcılara bazı rahatlama seansları sunuluyor:

• "Sonsuz huzur" (bir dizi görsel-işitsel meditasyon)
• "Ses terapisi" (fütüristik ses ile ses rahatlaması)
• "Fitness selfie" (stres belirtilerini ve olumsuz duyguları gidermeyi amaçlayan bir dizi yüz egzersizi)
• “Dijital stres topları” (dokunsal anti-stres meditasyonu)

Cyber Spa ziyaretçileri, ana sayfaya girdiklerinde o an kendilerine en çok fayda sağlayacağını düşündükleri aracı seçebiliyor veya genel stres seviyelerini bulmak için bir test uygulayabiliyor. Testin ardından platform en uygun sırayla bir dizi gevşeme tekniği sunuyor.

Tüm prosedürler, kanıtlanmış kendi kendine gevşeme tekniklerine dayanıyor ve etkileri tekrarlanarak artırılabiliyor. Bunlara ek olarak; Jüpiter tekno, kara deliğin sonsuzluğu ve dost canlısı bir cyborg'un fısıltısı gibi bir dizi özel ses, Cyber Spa’nın "ses terapisi" tedavisi için özel olarak hazırlandı.

Dr. Berta Vall şunları ekliyor: “Dünya Sağlık Örgütü, pandemi sırasında ankete katılan ülkelerin 70'inin ruh sağlığı ve psikososyal destek için teletıp veya teleterapiden yardım aldığını belirtti. Bu yeni dijital sağlık çözümleri, bireylerin refahını geliştirmede aktif bir rol oynamalarına yardımcı oluyor. Dahası, kuruluşların bu dijital araçlara erişimlerine izin vererek çalışanlarının ruh sağlığını geliştirmelerine olanak sağlıyor. "

Kaspersky Marka İletişimi Grup Müdürü Kristina Branchugova, şunları ekliyor: "Herkes için zorlu bir yılı geride bıraktık. Küresel salgın ve uzaktan çalışmaya geçiş yalnızca iş süreçlerini değil, aynı zamanda dünyanın dört bir yanındaki insanların psikolojik durumunu da etkiledi. Yeni koşullara hızla uyum sağlayabilmek ve etkili kalabilmek için çok fazla fiziksel ve zihinsel güce ihtiyacınız var. Artan stres ve kaygı gibi sorunların ortaya çıkması son derece olası. Örneğin son araştırmamız, yüksek iş yükleri nedeniyle BT'de çalışanlar için yüksek bir tükenmişlik riski olduğunu ve insanların mola verip rahatlamasının önemli olduğunu gösteriyor. Kaspersky'de teknolojinin insanların hayatlarını iyileştirebileceğine, yeni dijital araçların insanların stresle başa çıkmasına ve iç huzurunu bulmasına yardımcı olabileceğine inanıyoruz. Cyber Spa platformunun insanların yoğun bir çalışma gününün sonunda rahatlamalarına ve doğru dengeyi bulmalarına yardımcı olacağını umuyoruz.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

OPPO Reno5 Lite modeli geliştirilirken dikkate alınan noktalardan biri rahatlık ve kullanılabilirlik açısından ürünün modanın tasarım standartlarıyla uyumlu olmasıydı. En çok satın alınan blucinler üzerinde yapılan bir araştırmaya göre, 160.1 x 73.2 x 7.8 mm ölçülerindeki OPPO Reno5 Lite herhangi bir kot pantolonun cebine rahatlıkla sığıyor.

Akıllı telefonlar hayatımıza girmeden önce kullandığımız telefonlar, bugün sahip olduklarımıza kıyasla çok daha küçüktü. 2007 yılı sonrasında dokunmatik ekranlı telefonların geniş bir tüketici kitlesine ulaşmaya başlamasıyla akıllı telefonlar da raflarda yerini aldı. 2008 yılında 3 inçlik ekran, 12 mm kalınlık ve 100 gramın altında ağırlıktan, 2012 yılında 4 inçlik ekran, 10 mm kalınlık ve 125 gram ağırlığa gelindi. 2020 yılında ise 6 inçten büyük ekran, 8 mm kalınlık ve 170 gram ağırlık noktasına ulaşıldı. Dünyanın önde gelen lider akıllı ürün markası OPPO'nun vizyoner tasarımının ilk örneklerinden biri 2013 yılında kullanıcılara sunulan OPPO Find 5 oldu. Ekran çapı 5 inç, kalınlığı 9 mm olan ve ekranın gövdeye oranı 70'in üzerinde olan akıllı telefon, rekabette bir adım daha öndeydi.

Tüketicilerin kararını ne etkiliyor?

Ortalama bir akıllı telefon için ekran büyüklüğü sabitlenmiş ve ince çerçeveli telefonlar daha uzun bir süre daha bizimle olacakmış gibi görünüyor. Peki, akıllı telefon için mükemmel tasarımı seçme konusunda tüketicinin kararını etkileyen ana etken nedir? Ekran çapının telefonun uzunluğu ve kalınlığı üzerinde önemli bir etkisi olmakla birlikte akıllı telefon tasarımlarında rahatlık için odaklanılması gereken iki etken var: Kalınlık ve ağırlık. Tüketicilerin daha büyük ekranlara ihtiyacı kalmamış olabilir fakat daha fazla özellik talebi devam ediyor ve bu da telefonun içinde daha fazla parça olması anlamına geliyor. 

OPPO Reno5 Lite modeli geliştirilirken dikkate alınan noktalardan biri rahatlık ve kullanılabilirlik açısından ürünün modanın tasarım standartlarıyla uyumlu olmasıydı. En çok satın alınan blucinler üzerinde yapılan bir araştırmaya göre, 160.1 x 73.2 x 7.8 mm ölçülerindeki OPPO Reno5 Lite herhangi bir kot pantolonun cebine rahatlıkla sığıyor. Kadınlar için de en yaygın kabul edilen senaryo akıllı telefonu bir çantada taşımaları. Araştırmalar İngiltere'de kadınların her gün yanlarında 17 parça bulundurduklarını ve 3 kilodan fazla ağırlık taşıdıklarını gösteriyor. Bu nedenle ağırlık ve ölçüyü optimize etmek, tasarımda inovasyonlar yaparak kalıcılığı sağlamak büyük önem taşıyor.

OPPO, Reno5 Lite'ı tasarlarken akıllı telefonun ağırlığını 172 grama indirdi. Bu üç şekilde yapıldı; Öncelikle kaliteden taviz vermeden gövdeye gömülü çelik çerçeve küçültüldü. İkinci olarak cihazın genel gücünü azaltmadan yapı optimize edildi; basitliği sağlamak ve ağırlığı azaltmak için fazla plastikler kesildi. Son olarak nihai ağırlığı azaltmak için ısı iletimi daha iyi ve yoğunluğu düşük olan alüminyum alaşımı kullanıldı. 

OPPO Reno5 Lite'ın ana kartı da uzunluğu açısından sektörde lider konumda bulunuyor. Bu esas olarak arka kamera ve çip gibi bileşenlerin düzenlenmesi ve ürünün küçültülmesiyle gerçekleştirildi. Belirli optimizasyon önlemlerinin alındığı Reno5 Lite modelinde dört kameranın ana gövdesi yatay yerleştirildi ve böylece ana kartın kullanım oranı arttı. Ana kartın uzunluğunun azaltılması ve cihazın küçültülmesi sayesinde pil uzunluğu için daha fazla yer açıldı. 

Estetiğin mükemmel birleşimi 

Kalitatif tüketici araştırmalarına göre akıllı telefonlarda mor-mavi gölgesi özellikle beğeniliyor ve insanları şeffaf kılıf kullanmaya daha istekli kılıyor. Bir başka sonuç ise arka kapağı parlayan ürünün güzel, estetik açıdan hoş ve teşvik edici bulunması. OPPO Reno5 Lite da renkleri ve kullandığı kaliteli malzemeleri ile öne çıkan bir model olarak tüketicilerle buluşuyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Ar-Ge faaliyetlerine Teknopark İstanbul’da başlayan, kuluçka merkezi Cube Incubation’un mezun girişimlerinden Optiyol 810 bin dolarlık yeni bir yatırıma imza attı. Bulut tabanlı yeni nesil rota optimizasyonu çözümü olan Optiyol’un yatırım turunda; Ford Otosan’ın kurumsal girişim sermaye şirketi Driventure, Fark Holding, Dinçer Lojistik, Coşkunöz Holding ve Arya Kadın Yatırım Platformu yer aldı. Yerli girişimin bugüne kadar aldığı yatırım miktarı 1.1 milyon dolara ulaştı. Şirket, aldığı yeni yatırımla önümüzdeki dönemde Amerika, Avrupa ve Orta Doğu pazarında teknoloji iş ortaklıkları ile satış gücünü artırmaya yönelik faaliyetlerini sürdürecek.

Tuba Gözbaşı ve Ozan Gözbaşı tarafından kurulan Optiyol, hızlı tüketim ürünlerinden perakendeye, e-ticaretten taşımacılığa, lojistik operasyonları yürüten pek çok sektöre eşsiz bir SaaS rotalama çözümü sağlıyor. İşletmelerin tedarik zinciri ihtiyaçlarına yönelik özel tasarlanmış algoritmaları ile müşterileri için hem mikro dağıtım hem de makro dağıtım operasyonlarını dijitalleştiriyor.

Aldığı yatırımın 460 bin dolarını Arya Kadın Yatırım Platformu’nda yer alan Özer Hıncal, Emin Ataç, Mustafa Dinçer, Utku Aytemur, Umut Kartal, Hakan Çevikoğlu ve Ahu Serter’den alan Optiyol; Arya Yatırım platformunun son 6 ayda kapattığı 6. Teknoloji yatırımı oldu.

Yerli girişim, daha önce TİKAD, StartersHub ve Seedstars’ın da bulunduğu yatırımcılardan 290 bin dolar yatırım almıştı; böylece aldığı yatırım miktarı 1.1 milyon dolara ulaşmış oldu.

SaaS olarak sunduğu dinamik rota optimizasyonu ile sevkiyatların zamanında ve en az maliyetle taşınmasını sağlayan Optiyol; yakıt maliyetlerinde 15-25, sefer sayılarında 5-10 oranlarında azalma sağlarken, zamanında teslimat oranlarını da 20-30 oranında artırıyor. Mobil sürücü uygulaması ile hem araçların hem de siparişlerin gerçek zamanlı olarak izlenebilmesini; gönderici, taşıyıcı ve alıcıların uçtan uca tüm nakliye süreci hakkında anlık bilgilenmesini sağlıyor.

Türkiye pazarında hakimiyetini artıran Optiyol’un müşterileri arasında kendi dağıtım operasyonunu hayata geçiren Beymen, büyük kargo ve e-ihracat alanında hızla büyüyen Horoz Lojistik, 80’den fazla ülkeye ihracat yapan Eczacıbaşı Tüketim Ürünleri, Türkiye’nin lider paketli kuruyemiş markası Tadım, Türkiye’nin en büyük yumuşak şeker üreticisi Kervan Gıda ve lider teknoloji ürünleri dağıtıcısı Arena Bilgisayar bulunuyor. 

Optiyol, California’da Bay Area, Los Angeles ve Sacramento’da online market hizmeti veren Buffalo Market ile çalışıyor. Şirket, geçtiğimiz aylarda, Texas merkezli Truckl ile de iş ortaklığı yaptı. Truckl, gelişmiş blockchain teknolojisi sayesinde değerli ürünlerin taşınmasında araçların rota takibini sağlayan bir teknoloji firması olarak öne çıkıyor.

Optiyol yurtdışına açılıyor

Şirket, aldığı yeni yatırımla önümüzdeki dönemde Amerika, Avrupa ve Orta Doğu pazarında teknoloji iş ortaklıkları ile satış gücünü artırmaya yönelik faaliyetlerini sürdüreceğini açıklıyor.

Bugün e-ticaret hacminin tüm dünyada 4 trilyon doların üzerine çıkması ve şehir içi son kilometre operasyonlarının karmaşıklığı Optiyol gibi yeni nesil yaklaşımlara ihtiyacı artırıyor. Optiyol’un Kurucu Ortağı Dr. Ozan Gözbaşı, son yıllarda rota optimizasyonu çözümlerine yönelik talebin katlanarak arttığını vurgulayarak şunları ifade ediyor: “Dünya genelinde taşıma kapasitesi, e-ticaret hacmindeki artışı karşılayamadığı için eldeki kaynakların en verimli şekilde kullanılması önem arz ediyor. Müşteriler hızlı, ücretsiz ve söz verilen zamanda teslimat beklediğinden; firmaların hem lojistik maliyetlerini en aza indirmeleri hem de süreçlerini dijitalleştirmeleri gerekiyor. Optiyol’un geleneksel çözümlerden en önemli farkı, saha tecrübesini geniş bir veri seti ile matematiksel olarak algoritmalara aktararak hem ekonomik hem de uygulanabilir planlar sunması. Alanında ülkemizin ve dünyanın en iyi kurumlarında yetişmiş uzmanların yer aldığı ekibimizle global ölçekte iddialı bir çözüm geliştirdik. Yeni yatırımla birlikte hem yatırımcılarımızla önemli stratejik işbirliklerine imza atacağız hem de yurt dışında hızla büyüyeceğiz.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Geçtiğimiz yıllarda, pek çok araç ve takımın katıldığı Uluslararası Efficiency Challenge Elektrikli Araç Yarışları, bu sene lise takımlarının da katılımıyla renklenecek. Teknofest 2021 kapsamında yapılacak olan yarışların 31 Ağustos-5 Eylül tarihleri arasında İstanbul Park F1 pistinde gerçekleştirilmesi planlanıyor. Bu çerçevede çalışmalarına başlayan takımlar büyük bir heyecanla hazırlıklarını tamamlamaya devam ediyor.

Yarışa katılacak takımlar arasında, Ankara Atatürk Anadolu Lisesi’nin Efficiency Challenge takımı “AAATLAS” da yer alıyor. Geçtiğimiz günlerde yeni nesil teknoloji şirketi Cerebrum Tech ile sponsorluk anlaşması imzalayan takım kaptanı 10. sınıf öğrencisi Ata Efe Karakaya, “Çıktığımız bu yolculuk umut dolu ve heyecan verici, bir o kadar da zor. Heyecanımızı, umudumuzu ve sevincimizi paylaşıyoruz. Karşımıza çıkan zorluklara karşı ise bir bütün olarak duruyoruz. İstanbul Park F1 pistine kadar ulaşacak olan maceramızın eğlenceli ve son ana kadar büyük bir heyecan içinde geçeceğini düşünüyorum. Bu yolculukta takım ruhumuz, okulumuzun, öğretmenlerimizin ve Cerebrum Tech'in takımımıza karşı sağlamış olduğu ilgi ve destek bize önemli bir motivasyon sağlıyor. Ancak en büyük motivasyonumuz arabamız piste çıktığında neler başardığımızı görecek olmamız” derken, takımı pistte temsil edecek araç pilotu 10. Sınıf öğrencisi, Ayşe Ece Kandemir ise, “Takım olarak arabamızı yapmak için elimizden gelenin en iyisini yapıyoruz ama tabii ki pistte sorumluluk bende olacak. Pist üstüne bile bu iş yine ekip işi. Sürekli iletişim halinde olmak ve birbirimizi anlamamız çok önemli. Kazansak da kaybetsek de her şeyi takım olarak yapmış olacağız. Tabii ki en verimli arabayı yapacağımıza ve başarılı olacağımıza inanıyorum. Ekip ruhumuz ve uyumumuz bize her şeyi başarabileceğimizi kanıtlar nitelikte. Ben bu konuda takımıma sonuna kadar güveniyorum” dedi.

Bu zorlu ve heyecanlı yolculukta takımın ana sponsoru olan Cerebrum Tech şirketinin Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Dr. R. Erdem Erkul, “Öncelikle Teknofest’i gençlere ilham vermesi ve yeteneklerini keşfetmeyi sağlaması anlamında önemli bir fırsat olarak görüyor ve oldukça da başarılı buluyorum. Umarım ilerleyen zamanlarda ülkemizde Teknofest gibi imza teknoloji etkinliklerinin sayısını artırabiliriz. Genç arkadaşlarımız böyle bir takım ile bize geldiklerinde, biz de en az onlar kadar heyecanlandık. Projelerine güveniyorlar, hal böyle olunca biz de onlara güveniyoruz. Biz Cerebrum Tech’i kurarken ‘gençlere ilham verebilen bir teknoloji şirketi’ olmayı kendimize şiar edindik. Çünkü, ülkemizdeki genç nüfusun toplam nüfusa oranı 15,6 ve bu oran ile 28 AB ülkesi arasında birinci sıradayız. Gençler bizler için çok önemli çünkü dijital dönüşümün içinde olan, teknolojiyi en iyi bilen onlar. İşte bundan dolayı ülkemizin dijital dönüşüm yolculuğunda onların varlığı ve büyük teknoloji ekosistemimize dahil olmaları son derece önemli. Bu yüzden teknoloji yolculuklarında gençlerimize elimizden geldiğince destek vermeye devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Türkiye'de sporun en büyük destekçisi Digiturk, Türk futbol tarihinin en uzun soluklu sezonunu sporseverlerle en iyi şekilde buluşturmanın gururunu yaşıyor. Son düdüğe kadar süren şampiyonluk yarışıyla unutulmazlar arasında yer alan bu tarihi sezonda oynanan 420 maçın tamamı beIN SPORTS tarafından canlı yayınlandı. Pandemiye rağmen rekor kırarak gerçekleştirilen bu operasyon, Türkiye'de daha önce eşi benzeri görülmemiş ve örnek gösterilecek bir yayıncılık olarak da tarihe geçti. Tüm bunların yanında beIN SPORTS, Türk futbolunun en çekişmeli sezonunda birlik ve beraberlik ruhunu canlandırmak için beUNITED isimli özel bir röportaj serisi hazırladı.

beIN SPORTS; güçlü uluslararası ağı ve özellikle İstanbul, Paris, Miami ile Doha'daki yorumcularıyla birlikte Süper Lig'in tüm dünyada tanınmasına çok önemli bir katkıda bulundu ve ligin son maçına kadar büyük çekişmeye sahne olan şampiyonluk yarışını canlı olarak Türkiye ve dünyadaki milyonlarca futbolsevere ulaştırdı

Pandemi Şartlarında 3141 Maç Sporseverler ile Buluştu

Digiturk, tüm dünyayı etkileyen pandemiye rağmen bütün sezon boyunca, başta Süper Lig’de oynanan 420 maç olmak üzere, toplam 3141 karşılaşmayı canlı yayınlarla ekranlara getirerek yayıncılık adına önemli bir başarıya daha imza attı. beIN SPORTS, şampiyonluk yarışı ve küme düşmeme mücadelesi sebebiyle Süper Lig’in son üç haftasında aynı gün oynatılan karşılaşmaları toplam 160 kamera ve 10 OB VAN (canlı yayın aracı) ile kesintisiz şekilde sporseverlere ulaştırarak pandemi nedeniyle takım sayısı artırılan ve sıkıştırılmış bir fikstür ile oynanmak durumunda kalınan bu unutulmaz sezonda çok önemli bir yayıncılık başarısına imza attı.

100’den Fazla Ülkede Süper Lig Heyecanına Ortak Oldu

beIN MEDIA’nın global gücüyle ve Türkiye Süper Ligi’nin kendi marka değerini artırma planlamaları doğrultusunda bu sezon 100’den fazla ülke nefes kesen Süper Lig mücadelesini takip etme fırsatı yakaladı. Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerinin yanı sıra Fransa, Amerika, Kanada, Avrupa, Balkan ve Sahra ülkeleri de Süper Lig heyecanına ortak oldu. Süper Lig’in uluslararası yayıncıları arasında FOX TV ve SN1 gibi önemli isimlerde yer aldı.

Digiturk Spordan Sorumlu Grup Başkanı Rashed Al-Marri geride kalan sezonla ilgili olarak, "Tarihin en zorlu sezonlarından birini yaşadık. Geride kalan futbol takvimi aynı zamanda Süper Lig’in en çekişmeli sezonuna sahne oldu. Pandemiye rağmen 2020-2021 sezonu, Türkiye'de spora nasıl yatırım yaptığımızın ve Türk sporunu tüm dünyaya nasıl tanıttığımızın bir başka örneği oldu. 26 gün kesintisiz olarak gerçekleştirilen yayın süresine denk gelen 420 Süper Lig maçının tamamını 100’den fazla ülkede canlı yayınladık. OB Van'larımız (yayın araçlarımız) sezon boyunca dünyayı 19 kere dolaşmaya yetecek bir uzunluğa eşdeğer olan tam 763.748 kilometre yol kat etti.. Tüm sezon boyunca toplam 3141 maç yayınladık. Yayınlarımızı uç uca eklersek bu, aralıksız olarak gerçekleştirilen 196 günlük bir yayın demek oluyor. Digiturk olarak kurulduğumuz günden bu yana pek çok spor branşına fon sağlarken yaptığımız yatırımlarla binlerce kişiye de istihdam olanağı yaratılmasına katkı sağlıyoruz. Türk futbolunun marka değerini artırmak ve Türkiye’nin ekonomik büyümesine katkıda bulunmak için bugüne kadar ki yatırımlarımıza ve çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi. 

beIN CONNECT

Digiturk'ün zengin ve kaliteli içerik kütüphanesine (TV, web, cep telefonu, tablet) zaman ve mekandan bağımsız olarak erişebilen beIN CONNECT, üyelerini spora doyurdu. Tüm Süper Lig maçları, UEFA Şampiyonlar Ligi, UEFA Avrupa Ligi, Turkish Airlines EuroLeague, Serie A, Ligue 1 ile başta tenis ve hentbolda olmak üzere birçok dalda uluslararası turnuva, yer ve zaman farkı gözetilmeksizin beIN CONNECT üzerinden izlendi.

Kaylyn Kyle ve Florent Houzot  Süper Lig’i yakından takip ediyor

beIN SPORTS’un uluslararası yorumcuları da Süper Lig’in tarihi çekişmesini takipçileriyle paylaştı. beIN SPORTS AMERİKA & KANADA’nın olimpiyat madalyalı muhabiri Kaylyn Kyle’ın, Beşiktaş’ın şampiyonluğunun ardından yaptığı paylaşımlar binlerce takipçisine ulaştı ve büyük etkileşim aldı. beIN SPORTS Fransa Program ve Canlı Yayın Direktörü Florent Houzot da postlarıyla Süper Lig’in tanıtılmasına katkıda bulundu. 

Farklı Dillerde Yayınlar Dünya İle Buluştu

beIN Media sosyal medya hesaplarının yaptığı paylaşımlarla Süper Lig bu sezon da sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada heyecan yaratmayı başardı. Türk kulüplerinde forma giyen yabancı oyuncuları takip eden dış basın, hafta hafta değerlendirmeler yaparak programlarında Türkiye Süper Ligi’ne geniş yer ayırdı. beIN MEDIA’nın uluslararası ağı sayesinde röportajlar, transfer haberleri ve performanslar beIN SPORTS ekranlarının yanı sırası dünyanın önde gelen mecralarının haberlerinde yer buldu. Tüm dünyada takip edilen ve Arsene Wenger'in, Mesut Özil'in Ocak ayında Fenerbahçe'ye transferini değerlendirdiği beIN SPORTS röportajı da dahil olmak üzere beIN SPORTS Fransa şampiyonluk mücadelesinin son haftasını konferans yayını ile ekrana getirirken, beIN SPORTS AMERİKA & KANADA de hem İngilizce hem de İspanyolca olarak Süper Lig’i izleyicileriyle buluşturdu. beIN SPORTS AMERİKA & KANADA aynı zamanda gerçekleştirdiği röportajlar ile “haftanın en iyi üç golü” ve “en iyi kurtarışlar” gibi  yapımlarla seyircilerine Süper Lig’e özel içerikler hazırladı. 

Dev sosyal sorumluluk projesi: beINSPIRED

beIN MEDIA GROUP, genç sporculara ve hayranlara yeni kahramanlar -cinsiyet, ırk veya geçmişlerini bakmaksızın- bulma ve spora katılımları noktasında ilham verme konusunda yayıncıların gücüne ve sorumluluğuna inanmaktadır. beIN SPORTS Türkiye, bu misyon doğrultusunda 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde ekranlarını kadın spiker, yorumcu ve muhabirlerine teslim etti. beIN MEDIA GROUP, "Spordaki Kadınların Gücü" başlıklı tarihi bir fotoğraf sergisi gerçekleştirdi ve küratörlüğünü yaptı.

beIN SPORTS’un sevilen özel röportaj serisi: beUNITED 

Sporun birleştirici ve iyileştirici gücüne dikkat çekip, ihtiyaç duyulan birlik ve beraberlik ruhunu canlandırmak adına hazırlanan bu özel röportaj serisinde, futbol endüstrisinin nasıl gelişebileceğine dair fikirler, sorunları aşmak için kimlere, ne tür sorumluluklar düştüğüne ilişkin görüşler ve çözüm önerileri ekranlara taşındı. Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Nihat Özdemir, TFF Başkan Yardımcısı ve UEFA Yönetim Kurulu Üyesi Servet Yardımcı, A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Şenol Güneş, Kadın A Milli Futbol Takım Teknik Direktörü Necla Güngör Kırağası, Beşiktaş JK ve Kulüpler Birliği Başkanı Ahmet Nur Çebi, Trabzonspor Kulübü Başkanı Ahmet Ağaoğlu, Başakşehir FK Başkanı Göksel Gümüşdağ ve Karagümrük FK Başkanı Süleyman Hurma beUNITED'ın konukları oldu.

Rakamlarla 2020-2021 sezonu yayınları 

Süper Lig’de en fazla maçın yayınlandığı gün tam 27 maç seyircilerle buluşurken, en fazla maç yayınlanan ayda ise toplam 477 maç beIN SPORTS ekranlarından yayınlandı. Öne çıkan beIN SPORTS yayınlarında; Süper Lig Maç önü (147), beIN MANŞET (141), Süper Lig Maç Sonu (136) programları yer alırken tam 145 özel röportaja imza atıldı.  En fazla maçın yayınlandığı 2 Mart 2021’in haftasında ise ekranlarda toplam olarak 134 maç yayını yer aldı. 

Tam 3141 canlı maç yayını gerçekleştirildi

Başta Süper Lig (420) olmak üzere; TFF 1. Lig (311), UEFA Şampiyonlar Ligi (137), UEFA Avrupa Ligi (164) gibi futbol organizasyonlarının yanı sıra Turkish Airlines EuroLeague (335), Starligue (64), Tenis (456) gibi severek takip edilen karşılaşmaların yayıncılığını üstlenen beIN SPORTS, 2020-2021 sezonunda toplamda tam 3141 canlı maç yayını gerçekleştirdi.

beIN SPORTS teknik alt yapısı ile fark yarattı

Teknik alt yapısı ve tüm ekibiyle fark yaratan beIN SPORTS, şampiyonluk yarışı ve küme düşmeme mücadelesi sebebiyle Süper Lig’in son üç haftasında aynı gün oynatılan karşılaşmaları toplam 160 kamera ve 10 OB VAN (canlı yayın aracı) ile kesintisiz şekilde yayınlayarak, maçları sporseverlere adeta şölen havasında yaşattı.  

*Rakamlar 15 Mayıs 2021 tarihi itibarıyladır. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Yatak Uzmanı İşbir Yatak, Milli Takımlar Uyku Koçu olduğu Filenin Efelerini Türkiye Voleybol Federasyonu Başkent Voleybol Salonu’nda ziyaret etti.

Ziyarette, Türkiye Voleybol Federasyonu Başkanı Mehmet Akif Üstündağ, İşbir Yatak Genel Müdürü Ahmet Tokeri, İş Geliştirme Yöneticisi Hamdi Ünal Akmeşe ve ekibi ile birlikte Reklam ve Pazarlama Yöneticisi İpek Öztürk bir araya geldi. 

HER ZAMAN MİLLİLERİMİZİN YANINDA OLACAĞIZ

Avrupa şampiyonası öncesi Efelerin heyecanını paylaşan İşbir Yatak Genel Müdürü Ahmet Tokeri, “İşbir Yatak olarak, milli takımlarımızın ana sponsoru olmaktan duyduğumuz gururu ve mutluluğu tekrar belirtmek istiyoruz. Ülkemizin gururu olan takımlarımızın değerli oyuncuları, bizi her zaman onurlandırmıştır. Bu anlamda, Filenin Efeleri de bizi her fırsatta en az Filenin Sultanları kadar gururlandırmaya devam ediyor. Biz de, bu süreçte hem maddi hem manevi anlamda desteklerimizle millilerimizin yanında olmaktan son derece mutluluk duyuyoruz. Bu anlamda Millilerimizin, önümüzdeki şampiyonalarda ülkemizi en iyi şekilde temsil edeceklerine ve daha nice başarıları bizlere kazandıracaklarına şüphem yok.” dedi.

Her zaman millilerimizin yanında olacaklarını ifade eden Tokeri, ayrıca artık Millilerin uyku sağlığından sorumlu olduklarını ve bununla ilgili olarak da Millilerin daha iyi uyanmaları için ‘Milli Takımlar Uyku Koçu’ olarak tüm takıma yatak hediye ettiğini belirtti.

Antrenman sonrası yapılan ziyarette Efelerin enerjilerine enerji katmak için yapılan tatlı ikramının ardından Ahmet Tokeri ve Hamdi Ünal Akmeşe, TVF Başkanı Sayın Mehmet Akif Üstündağ ile istişarelerde bulundu. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Maltepe Belediyesi geleceğin yaratıcısı olan gençleri yalnız bırakmıyor onların kendilerini gerçekleştirmelerine destek oluyor. Tekvando ve Karate alanında çalışan Maltepe’li sporcular, elde ettikleri başarılarla olimpiyatlarda yarışmaya hazırlanıyorlar. Sporcunun yanında olan Maltepe Belediyesi 2014 yılından bu yana amatör spor kulüplerine 2 milyon 241 bin 749 lira destekte bulundu.

Dilara Arslan,  Sude Yaren Uzunçavdar,  Aleyna Akçay,  Emirhan Veysel Çataltaş,  Sıla Irmak Uzunçavdar, Eyüp Can Çalışkan, Beyza Nur Atik… Büyük önder Atatürk'ün ‘Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim’ sözlerini kendilerine yol haritası edinen Maltepe’li gençler.  Karate ve tekvando alanında  elde ettikleri başarılarla olimpiyat oyunlarında yarışma hakkı kazanan sporcular.

Belediyenin desteğiyle çalışmalarını sürdüren Uzunçavdar Tekvando Kulübü ve Pars Karate Kulübü sporcuları sadece Maltepe’nin değil Türkiye’nin de gurur kaynağı olacak nitelikte başarılar elde ediyorlar.

6 YILDA 17 MİLLİ SPORCU

Maltepe Belediyesi Spor İşleri Müdürlüğü bugüne kadar ilçedeki 24 spor kulübüne toplam 2 milyon 241 bin 749 lira destekte bulundu. Bu destekle birlikte tekvando dalında Maltepeli gençler olimpiyat vizesine hak kazandı. İlçenin olimpiyat sporcusu Dilara Arslan, aktif Avrupa Şampiyonu ve Dünya Kupası Şampiyonu Sude Yaren Uzunçavdar, Uluslararası ve Balkan Şampiyonu Aleyna Akçay, uluslararası alanda şampiyon Emirhan Veysel Çataltaş, uluslararası alanda üçüncü olan Sıla Irmak Uzunçavdar gibi sporcular ilçenin “altın çocukları” olarak ön plana çıktı. Bu gençlerin de aralarında bulunduğu 60’dan fazla sporcu tüm branşlarda Ümit Milli ve Milli Takım’a seçilme başarısını gösterdi.

Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, bölge gençlerinin başarısından duyduğu mutluluğu dile getirirken gençlere inandığını ve onlarının önünü açmaya devam edeceklerini söyledi. Yerel yönetim ve spor kulüplerinin işbirliğine oldukça önem veren Kılıç, Maltepe Belediyesi’nin gençleriyle dikkat çekeceğini söyledi. 

Maltepe'nin yüzünü güldüren spor kulüplerinden biri de Pars Karate. Son 6 yılda 17 milli sporcu yetiştirdiklerini vurgulayan başarılı antrenör Tahsin Çalışkan bu başarının arkasındaki en önemli güçlerden birinin Maltepe Belediyesi olduğunu belirtiyor.

KARATE’DEKİ BAŞARILAR

Belediyenin desteğiyle,  2017 Türkiye üçüncülüğü, 2018 Türkiye Şampiyonluğu ve Sırbistan’da Balkan Üçüncülüğü, 2019 Türkiye ikinciliği, 2020 Türkiye ikinciliğini alan gençler, Maltepe’nin de ülkenin de gurur kaynağı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı