Aylık arşivler: Haziran 2021

Yaz Aylarında Bu Enfeksiyonlara Dikkat!

Yaz sıcaklarının gelmesi ve normalleşme sürecinin başlamasıyla, tatil planları da yapılmaya başlandı. Koronavirüsün denizden veya havuzlardan bulaşmayacağını uzmanlar açıkladı. Ancak havuzlardan kapabileceğimiz başka enfeksiyonlar mevcut! İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Nail Özgüneş, açıkladı.

Havuz ve denizler koronavirüs bakımından taşımıyor!

Denizden yararlanılacak bir tatil bölgesine gidiyorsak; bulunduğumuz ortam neresi olursa olsun, plajlar dahil insanlara belirli bir mesafede (bildiğimiz gibi bu iki metreye kadar olabilir) uzak durmak durumundayız. Olağanüstü büyük olan deniz suyu, virüsler için bir depo olamaz. Bu bakımdan deniz suyundan, hatta havuz sularından; koronavirüsün insanlara ulaşması mümkün değildir. Esasen bu gibi virüsler; aşırı nem ve ıslaklığa karşı duyarlıdırlar ve onlar için bir avantaj değildir, aksine bu bizim için avantajdır. Bu bakımdan denizlerden yararlanmanız için bir engel yoktur. Tatilimizi geçirdiğimiz sürede; sağlığımızı bozacak davranışlardan kaçınır, sosyal mesafe kuralına uyar, iyi beslenir ve kendimize iyi bakarsak bu zorlu virüse karşı her zaman, daha avantajlı durumda olacağımız bir gerçektir.

Yaz aylarında sık karşılaşılan bu enfeksiyonlara dikkat!

  • Göz enfeksiyonları

Yüzme havuzları, sıcak ve nemin etkisiyle bazı enfeksiyonların yayılımını kolaylaştırır. Havuz suyunun dezenfeksiyonunda yararlanılan klor bazlı maddelerin uygunsuz kullanımı tahrişlere, kornea yüzey bozukluklarına ve gözün bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olur. Belirtileri çapaklanma, kızarıklık, bulanık görme, kaşıntı, yanma ve batmasıdır. Gözlerinde enfeksiyon olan kişiler, diğer havuz kullananların sağlığını düşünerek bulguları düzelinceye kadar havuz kullanmamalıdır. Lens kullananların ise havuza lensleriyle girmemeleri uygun olur. Havuza lensleriyle giren kişilerde, şiddetli göz ağrılarının olması çeşitli enfeksiyonlardan dolayı olabilir. Bu nedenle havuza ya da denize girerken havuz gözlüğü kullanımı önemlidir.

  • Sindirim sistemi enfeksiyonları

Havuzlardan bulaşan enfeksiyonların en başında, sindirim sistemi enfeksiyonları gelmekte ve bu durum kendini bulantı ve/veya ishal ile kendini göstermektedir. Rotavirüs, Hepatit A, Salmonella, Shigella, E. Coli (Turist İshali) olmak üzere çok çeşitli virüs ve bakteriler su sirkülasyonu ve klorlamanın yetersiz olduğu havuzlarda uzun süre canlılığını koruyabildiği için bu mikropları içinde barındıran havuz suyunun yutulması ile ortaya çıkar. 

  • Genital bölge ve idrar yolu enfeksiyonları

Daha çok uygunsuz koşullara sahip havuzlardan kaynaklanan, idrar yolu enfeksiyonları ve kadınlarda görülen vajinit de sık rastlanan ve rahatsız edici enfeksiyonlar olarak karşımıza çıkar. Bu enfeksiyonlar idrar yaparken yanma, sık idrara çıkma, bel ve kasık ağrısı, genital bölgede ağrı, kaşıntı ve akıntı gibi belirtilerle kendini göstermektedir. Genital siğiller (HPV) de, havuzlardan bulaşabilmektedir.

  • Deri enfeksiyonları ve mantarlar

Bazı deri enfeksiyonları ve mantarlar havuz yolu ile bulaşabiliyor. Bunların başında, genital siğiller ve ‘molluskum kontagiozum’ gelmektedir. Sıcak ile artan terlemenin, yaz aylarında mantar üremesini kolaylaştırdığı biliniyor. Aşırı miktarda klor kullanılan havuz suları, duyarlı bazı kişilerde ciltte tahrişe neden olabiliyor. Hijyenik olmayan ortamlardan ya da temiz olmayan havlulardan da uyuz, impetigo gibi deri hastalıkları bulaşabiliyor.

  • Dış kulak yolu enfeksiyonları ve sinüzit

Dış kulak yolu enfeksiyonu, sulu ortamı seven bakteriler ve bazen de mantarların sebep olduğu bir durumdur. Şiddetli kulak ağrısı, kulakta akıntı ve işitme azlığı, kaşıntı ve ileri durumlarda kulakta şişme ve kızarıklığa neden olur. Uzun süre suda kalma ya da kulağa su kaçması sonucunda risk artar. Aynı zamanda suya dalma esnasında eğer varsa sudaki bakteriler burun yoluyla sinüslere kadar ulaşabilir ve sinüzite neden olabilir.

Peki bu enfeksiyonlardan korunmak için neler yapmalıyız?

  • Klorlamanın ve su sirkülasyonunun yeterli olmadığını düşündüğünüz havuzlara girmeyin.
  • Havuzda kesinlikle su yutmamaya özen gösterin. Özellikle sakız çiğnerken, su yutulabileceği için yüzerken sakız çiğnemeyin.
  • Çocuk havuzu ve yetişkin havuzlarının ayrı olduğu tesisleri tercih edin.
  • Islak mayo ile uzun süre oturmayın, mutlaka kurulanın.
  • Havuzun bulunduğu kısma girmeden ayakların antiseptik solüsyonlar ile yıkandığı, havuza girmeden duş almanın ve bone kullanımının zorunlu olduğu tesisleri tercih edin.
  • Havuzdan çıktıktan sonra hemen duş alarak üzerinizdeki olası mikrop ve fazla klordan temizlenin ve temiz çamaşırlar giyin.
  • Havuzdan çıkar çıkmaz kurulanın. Çünkü bazı bakterilerin, uyuz ve mantar gibi enfeksiyonların gelişiminde nem, çok önem taşıyor.
  • Havuza girerken mutlaka kulak tıkacı kullanın.
  • Aktif bir kulak enfeksiyonunuz varsa ya da kulağınıza tüp takıldı ise havuza girmekten kaçının.
  • Sinüzitten korunmak için havuza dalarken ya da suya atlarken burun tıkacı kullanın ya da burnunuzu elinizle kapatın.
  • Göz enfeksiyonları açısından, havuz suyuyla teması en aza indirmek ve bu amaçla yüzücü gözlüğü kullanmak yararlı olur.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Hürriyet Bizimle her çarşamba yeni konuklarını ağırlıyor!

Fulya Soybaş’ın moderatörlüğünde Hürriyet YouTube kanalında yayınlanan Hürriyet Bizimle programı her çarşamba gündemdeki konuklarını ağırlamaya devam ediyor. 

Soybaş’ın 2 Haziran’daki program konuğu ‘Hesap Lütfen!’ adlı kitabıyla hayata dair tecrübe ve fikirlerini okuyucularıyla buluşturan Vedat Milor.

 

‘Türkiye Bunu Konuşuyor’ diyerek gündeme dair sıcak manşetleri köşesine taşıyan Fulya Soybaş’ın moderatörlüğünde hazırlanan ‘Hürriyet Bizimle’, güncel içerikleriyle keyifli söyleşi dizilerine devam ediyor. Her hafta çarşamba günlerinde Hürriyet Youtube kanalında yayınlanan‘Hürriyet Bizimle’de konuklar gündeme dair en sıcak konuları kendi perspektiflerinden masaya yatırıyor, gündemin manşetini atıyor. Renkli konu ve konuklarıyla Hürriyet Bizimle, izleyicinin hem bilgilenmesini hem de keyifli vakit geçirmesini sağlıyor. 

 

02 Haziran Çarşamba günü yayınlanacak programda ‘Hesap Lütfen!’ adlı kitabıyla gündemde olan Vedat Milor yer alacak. Milor, kitabında da yer verdiği yaşam deneyimlerini Hürriyet Bizimle izleyicileriyle paylaşacak. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

TOYP(Türkiye'nin on başarılı genci) Talks ilham veren başarıları izleyici ile buluşturuyor

Genç Liderler ve Girişimciler Derneği’nin (JCI) dünya çapında 1981 yılından bu yana düzenlediği, “Ten Outstanding Young Persons of the World”ün Türkiye ayağı olan TOYP- “Türkiye’nin 10 Başarılı Genci” projesi çalışmalarını dijitale taşıdı.

TOYP, başarılı gençlerin çalışmalarını görünür kılmayı, onları daha duyarlı ve aktif vatandaş olmaları yönünde teşvik etmeyi amaçlıyor. Bu kapsamda “Türkiye’nin 10 Başarılı Genci Projesi”, alanında uzman jüri komitesi tarafından kategorisinde birinciliğe layık görülen gençleri ağırlayacakları TOYP Talks serisini başlattı.

Hikayeleriyle ilham olan birincilerinin TOYP serüvenlerini ve çalışmalarını anlattığı “TOYP Talks” serisinin ilkini 29 Mayıs saat 20’de JCI Türkiye Youtube kanalından canlı olarak gerçekleştirdi. 

2011 JCI Türkiye TOYP Ödülleri'nde, İnsanlığa ve Gönüllü Kuruluşlara Hizmet kategorisi birinciliğine layık görülen ve otizmli bireylerin yeteneklerini sporla keşfetmelerini sağlayarak toplumda var olmalarına destek olan Sporben Otizm Aileleri Gençlik ve Spor Kulübü Kurucusu Bener Erkorur TOYP Talks serisinin ilk konuğu oldu.

Bener Erkorur “Sporben olarak  Türkiye’de 872 otizmli birey ve ailelerinde yarattığımz farklar ile beraber 15 Otizm ve Spor Kulünü kurulmasına vesile olduk. 2009'da Antalya'da gerçekleştirilen Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonu Türkiye Şampiyonası'na 4 sporcumuz katıldı.” dedi. Farklı branşlarda şampiyonluklar elde eden Sportizm programlarına devam eden otizmli sporcuların, Türkiye Özel Sporcular Fedarasyonu'nun organize ettiği başka turnuvalara da katılmasına destek veren Erkorur, izleyiciden yoğun ilgi gördü ve gelen soruları da canlı yayında yanıtladı. 

Otizm konusunda ki çalışmalarıyla fark yaratan Bener Erkorur TOYP sürecinde uluslararası platformlarda yer almanın uluslararası yatırımcılarla tanışabilmek adına elverişli bir ortam sağladığını ve projesini destekleyecek sponsorlar bulma aşamasında TOYP birinciliğinin çok etkili olduğunun altını çizdi.

Açılışta yer alan JCI Türkiye Başkanı Altuğ Türkdalı ve JCI İstanbul Başkanı Tolga Kayasu TOYP’un ulusal ve uluslararası önemini vurgularken, programın moderatörlüğünü gerçekleştiren TOYP 2021 Direktörü Sevinç Yazılıtaş “TOYP 26 yıllık bir miras, bu proje ile başarılı gençlerimizi desteklemeye devam edeceğiz. TOYP Talks serimiz ile bu başarıları ölümsüzleştirebileceğimiz bir dijital hafıza yaratmayı planlıyoruz” dedi.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Sabancı Vakfı “Fark Yaratanlar” Programının on ikinci sezon fark yaratanları açıklandı

Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar Programı’nın 12. Sezon Fark Yaratanları tanıtıldı. 2009 yılından bu yana toplumsal gelişmeye katkıda bulunan kişilerin hikâyelerini görünür kılmak ve topluma ilham vermek için çalışan Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar Programı “Fark Yarat Hayatlar Değişsin” sloganıyla yoluna devam ediyor. Bu sene 200 Fark Yaratana ulaşan programın yeni seçilen 5 Fark Yaratanı, Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı’nın katılımı ile Cüneyt Özdemir’in YouTube hesabında gerçekleşen yayında tüm Türkiye ile paylaşıldı. 

 

Programın, bireyleri fark yaratmaları için teşvik ettiğini ve topluma ilham kaynağı olduğunu belirten Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı“Bu seneyle birlikte Türkiye’nin 81 ilinden 8.000’e yakın başvuru aldık. Eğitim, sağlık, çevre gibi farklı alanlarda çalışan Fark Yaratanların ilham veren hikayelerini paylaştığımız videolar, Türkiye ve yurt dışında 35 milyonu aşkın izlenme rakamına ulaştı. Her yıl titizlik ve özen ile seçtiğimiz, büyük bir iradeye ve mücadele ruhuna sahip insanların başarılarını anlatan videoları izledikçe, topluma faydalı işler yapan, ülkemin bu güzel insanlarını tanıdıkça müthiş bir mutluluk duyuyor ve gelecek için umut doluyorum. Bu program vasıtasıyla özellikle gençlere tavsiyem şu; tabi ki istediğiniz ve başarılı olacağınız bir işiniz olmasını temenni ederim ama hayat sadece bundan ibaret değil. Hayatın önemli bir kısmı da insan sevmek ve faydalı olmaktır. Toplumsal faydaya katkıda bulunan insan mutlu ve huzurlu olur. Faydalı insan olabilmek bir şanstır. Hepsinin bu şansa sahip olmasını dilerim” dedi.

 

Güler Sabancı, Sabancı Vakfı’nın 5 yeni Fark Yaratanına çalışmalarını geliştirebilmeleri için ihtiyaç duydukları alanlarda eğitim, atölye ve mentörlük desteği sağlandığını belirtti. Güler Sabancı, “Böylesi bir pandemi sürecinde 4 bine yakın müracaat aldık. Onun için diyorum ki, Türkiye’de çok iyi, çok fedakâr insanlar var. Fayda yaratmak için çaba gösteren, mücadele eden insanlar var ve bu insanları tanımak insanlık adına bana büyük umut ve şevk veriyor. Fark Yaratanlar Programı’nın 12. sezonunda İstanbul’dan Adana’ya ve Denizli’ye uzanan hikayelerde, engelli bireylerin sanata özgürce katılabilmesi için çalışan bir tiyatro sanatçısını; Türkiye’nin ilk dijital astronomi kütüphanesini kuran, astronomi bilimini erişilebilir hale getirmeyi hedefleyen genç bir bilim insanını; Denizli’nin Eziler köyünde sporla tüm köyün hayatını değiştiren bir beden eğitimi öğretmenini; engelli bireylerin eğitim, sağlık, istihdam ve sosyal hayata katılımındaki zorlukları ortadan kaldırmak için çalışan bir sosyal girişimi ve kent yaşamı içinde diyalog kurulabilen kamusal alanlar yaratmayı hedefleyen gençleri daha yakından tanıyacağız. Sabancı Vakfı olarak Fark Yaratanlar Programı’nın 12. yılında Bu Köyde Herkes Sporcu, Erişilebilir Her Şey, Onaranlar Kulübü, Stellar Lab ve Türkiye Engelsizler Kültür, Sanat ve Eğitim Merkezi, projelerini desteklemekten mutluluk duyuyoruz” dedi.

 

 

Bu Sezonun İlham Veren 5 Fark Yaratan Öyküsü

Erişilebilir Her Şey: Ayşe Seben Dayı, Serim Berke Yarar ve Hale Yıldız’ın kurduğu Erişilebilir Her Şey platformu engelli bireylerin eğitim, sağlık, istihdam ve sosyal hayata katılımındaki zorlukları ortadan kaldırmak için mekanları, etkinlikleri ve kurumları erişilebilir hale getiriyor. Erişilebilirliği sadece fiziksel değil, içerik ve iletişim boyutunda da ele alan ekip, bu konudaki toplumsal bilinci artırmaya yönelik çalışıyor. 

Gamze Elibol – Türkiye Engelsizler Kültür, Sanat ve Eğitim Merkezi: 1,5 yaşında geçirdiği çocuk felci sebebiyle tekerlekli sandalye kullanıcısı olan Gamze Elibol, fiziksel farklılığı sebebiyle Güzel Sanatlar Fakültesi Tiyatro Bölümüne kabul edilmediğini öğrenince 2002 yılında Türkiye Engelsizler Kültür, Sanat ve Eğitim Merkezi (TEKSEM)’i kurdu. TEKSEM, engelli bireylere özgürce sanata dahil olabilecekleri bir ortam sağlıyor. Elibol, aynı zamanda Engelsiz Amazonlar adlı sosyal girişimi ile 120’den fazla kız çocuğunun eğitim ve medikal ihtiyaçlarını karşılarken aynı zamanda 35 engelli çocuğu olan kadına da iş imkanı sunuyor.  

Halil Bağış – Stellar Lab: Şanlıurfalı astronom Halil Bağış tarafından kurulan Stellar Lab, Türkiye’nin ilk dijital astronomi kütüphanesi olma özelliğini taşıyor. Farklı yaş gruplarına uygun olarak hazırlanan eğitim, atölye ve içeriklerle astronomi bilimini erişilebilir hale getirmeyi hedefleyen Stellar Lab, şimdiye kadar 80 lisede bilim kulübü kurulmasına aracılık etti. Stellar Lab aynı zamanda öğretmenler ve veliler için de materyaller tasarlıyor.

Onaranlar Kulübü: Onarım, paylaşım ve üretim kültürünün demokratikleşmesi için yola çıkan Ufuk Emin Akengin; arkadaşları Doğukan Güngör ve Furkan Bakır ile Onaranlar Kulübü’nü kurdu. 2015’ten beri sokaklarda, mahallelerde ve kamusal alanlarda kolektif üretim yöntemleri ile onarımlarını sürdürmeye devam eden ekip aynı zamanda eğitim ve atölyeler düzenleyerek üretim yöntemlerini paylaşıyor. Sokakları sahiplenerek, yaşadığımız çevreyi güzelleştirme ve iyileştirme hedefi ile yola çıkan sosyal girişim “onarmak, üretmek ve paylaşmak” mottosu ile bugüne kadar 1.000’den fazla g&oum
l;nüllü ile Türkiye’nin farklı şehirlerinde 60 sokağı onardı. 
 

Suat Arı – Bu Köyde Herkes Sporcu: 2016’da Denizli’nin Eziler Köyü’ne beden eğitimi öğretmeni olarak atanan Suat Arı, başta çim hokeyi olmak üzere Türkiye’de pek yaygın olmayan 14 farklı branşta öğrencilerine spor eğitimi vermeye başladı. Gösterdiği çaba sayesinde ailelerin de desteğini kazanan Suat Arı, okuldaki öğrencilerinin tamamını lisanslı aktif birer sporcu haline getirmeyi ve Türkiye dereceleri kazandırmayı başardı. Suat Arı’nın hedefi ise Köy Olimpiyatları düzenleyerek civar köyleri spor ile tanıştırmak ve köylerin kaderini değiştirmek.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

15. eTürkiye Ödülleri, sahiplerini buldu

 

TÜSİAD ve Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) tarafından, Enocta sponsorluğunda düzenlenen “15. eTürkiye (eTR) Ödülleri”, 1 Haziran 2021 Salı günü, çevrim içi törenle sahiplerini buldu.

eTR ödülleri ile devlette örnek uygulamalara dikkat çekilmesi, yenilikçi girişimlerin kamuoyuna tanıtılması, başarılı girişimlerin desteklenip özendirilmesi ve bu yöndeki uygulamaların yaygınlaşması hedefleniyor.  

Törenin açılışında konuşan Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı, yarışmaya katılan tüm kamu kuruluşlarına, belediyelere, bu zor zamanlarda başta sağlık, güvenlik olmak üzere her türlü devlet hizmetini kesintisiz yerine getirmek için e-servisler ve dijital teknolojileri de etkin kullanarak var güçleri ile çalışmalarını sürdürdükleri için minnet ve teşekkürlerini ileterek  “e-Devlet yaklaşımından dijital devlet yaklaşımına geçmek için kamu sektörü verilerinin etkin kullanımı gerekmektedir. Verilerin güvenli ve yasal bir şekilde paylaşımının sağlanması, çalışma ortamları ve standartlarının oluşturulması ile mümkün olacaktır” dedi.  

TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski konuşmasında, ‟Covid 19 salgını ile mücadele ettiğimiz bu zorlu dönem tüm ekonomilerde olduğu gibi ülkemizde de önemli dönüşüm gerekliliklerini ortaya çıkardı. Dinamik nüfus yapımız, bilişim teknolojilerinin kullanımındaki artış ve mobil uygulamaların gelişimi itibarıyla dijital dönüşüm sürecinde güçlü bir mesafe kat etme potansiyelimiz var. Dijitalleşen ekonomi içerisinde dijital devletin varlığı büyük önem taşıyor. Gelirler, harcama ve istihdam hacmi dikkate alındığında “kamu” ekonomideki önemli aktörlerden birisi. Toplumsal ve iş yaşamında dijitalleşmenin gelişmesiyle, bireylerin ve iş dünyasının dijital devlet yönünde beklentilerini yükseltmesi de kaçınılmaz. Bu beklentiyi karşılamanın, kamu yönetimi anlayışının ve performansının güçlendirilmesinde önemli bir aşama olduğuna inanıyoruz” dedi.

Enocta CEO su Ahmet Hançer ‘de “Kamudaki başarılı dijital dönüşüm uygulamaları, herkes için ilham ve rol model olacaktır. Türkiye’nin dijitalleşmesi, ülke kaynaklarının etkin kullanımı ve vatandaşa daha iyi, daha hızlı hizmet vermenin çok ötesinde bir öneme sahiptir. Bu örnekler, vatandaşımızın, özellikle gençlerin ve girişimcilerin teknolojiyle neler mümkün olabileceğine dair hayal güçlerini genişletecek, ülkemizi ve dünyamızı değiştirecek yeni fikirlere, yeni inovasyonlara itici güç ve motivasyon kaynağı olacaktır. Kamunun dijital dönüşümde itici gücü, bu alanda yatırımların, beceri gelişiminin önünü açacaktır” diye konuştu. 
 

Ödüller:

Kamudan Vatandaşa e-Hizmetler, Kamudan İş Dünyasına e-Hizmetler, Kamudan Kamuya e-Hizmetler, Küçük Ölçekli Belediye, Orta Ölçekli Belediye ve Büyük Ölçekli Belediye kategorilerinde çok sayıda projenin başvurduğu “eTR Ödülleri”nde 23 proje, uzmanlar tarafından yapılan değerlendirme sonucunda finale kalmaya hak kazandı. Finale kalan projeler akademi, STK ve sektörün önde gelen isimlerinden oluşturulan 9 kişilik jüri tarafından oylanarak her kategorinin kazananı belirlendi. 

  • Kamudan İş dünyasına eHizmetler Kategorisi      

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı-TSE 360 Projesi  

  • Kamudan Vatandaşa eHizmetler Kategorisi        

Sağlık Bakanlığı-Hayat Eve Sığar (HES)  

  • Kamudan Kamuya eHizmetler Kategorisi  

İçişleri Bakanlığı-Afet Yönetimi ve Karar Destek Sistemi (AYDES)       

  • Küçük Ölçekli Belediye Kategorisi  

Artvin Belediyesi-Biz Burdayız (SMARTviN)      

  • Orta Ölçekli Belediye Kategorisi    

Kadıköy Belediyesi-Zamandan ve Mekandan Tasarruf Yönetimi ile Eksper ve Bilirkişi Dijital Arşiv Elektronik Paylaşım Uygulaması      

  • Büyük Ölçekli Belediye Kategorisi

İstanbul Büyükşehir Belediyesi-Askıda Fatura  

Ayrıca, önceki yıllarda eTR ödülü almış olan projelerin gelişimlerinin takip edilmesi ve projelerin kazanımlarının değerlendirilmesi sonucunda TÜSİAD-TBV eTR Yürütme Kurulu tarafından “En İyi Gelişim Gösteren Proje” Ödülü, Orman Bakanlığı’nın Tarım ve Orman Bakanlığı- Orman Yangılarını Havadan İzleme, Değerlendirme ve Yönetme Platformu Projesi’ne (ORDEP) verildi. 

15. eTR ödülleri Yürütme Kurulu Özel Ödülü’ne ise bir buçuk yılı aşkın süredir hayatımızı derinden etkileyen pandemi süresince olağan üstü beceri ve başarı ile çalışmalarını sürdüren Sağlık Bakanlığı’nın projelerinden “Filyasyon ve İzolasyon Takip Sistemi (FİTAS)” layık görüldü.

 

HES ve FİTAS projeleri ile 2 ayrı ödüle layık görülen Sağlık Bakanlığı adına ödülü alan Bakan Yardımcısı Dr. Şuayip Birinci, bu zor dönemde sağlık bakanlığının dijital çağın yakın takipçisi olmasının desteği ile geliştirdikleri projelerin sağladığı katkıdan söz ederek, bu çalışmaların içinde vatandaş kişisel verilerinin korunmasına gösterilen önemden bahsetti.  Ödül alan projelerin teknolojisini hazırlayan ekipler kadar sahada insan üstü güç ve emekle çalışan tüm sağlık çalışanlarına minnet ve teşekkürlerini iletti.

 

ÖDÜL KAZANAN PROJELER HAKKINDA BİLGİ

TSE 360:

TSE'nin belgelendirme ve sertifikalandırma hizmetlerinin elektronik ortamda sunulmasıyla; müşteriler açısından daha az bürokrasi ve daha kısa süreçler sayesinde hızlı başvuru sonuçlandırarak memnuniyetin arttırıldığı, kaynakların etkin kullanıldığı, dinamik raporlarla müşteri ve iş süreçlerinin izlenebildiği, kaliteli ve müşteri odaklı hizmet veren bir sistemin hedeflendiği projede kapsamında şu ana kadar 2658620 adet belge/rapor/sertifika üretilmiştir.

Hayat Eve Sığar:

Hayat Eve Sığar (HES) Mobil Uygulaması, T.C. Sağlık Bakanlığı tarafından vatandaşlarımızı COVID-19 konusunda bilgilendirmek, yönlendirmek ve yaşanabilecek salgın hastalık ile ilgili riskleri en az seviyeye indirmek ve yayılmasını önlemek amacıyla geliştirilen mobil uygulamadır. Hayat Eve Sığar mobil uygulaması 2020 Nisan ayında (iOS ve Android) App Store ve Google Play uygulama marketlerinde yayınlanarak aktif kullanıma açılmıştır. Uygulama indirme sayısı ise 69.037.223’tür. Uygulama üzerinden 134 milyonun üzerinde HES Kodu oluşturulmuş ve 5.535.794.358 HES Kodu sorgulaması yapılmıştır.

Afet Yönetimi ve Karar Destek Sistemi (AYDES):                                                                         

Afet yönetimine inovatif bakış açısı getirerek, süreçleri etkin ve hızlı yönetmek amacıyla yenilikçi bilişim altyapısı desteği sunmayı hedefleyen sistem, Afet Yönetimi süreçlerinde görev ve sorumluluğu olan tüm kurum ve kuruluşların kullanımına açık bulunuyor ve 5 yıldır aktif olarak kullanılıyor. 

Biz Buradayız:

 

Alzheimer ve demans hastalarının, evde tek başına yaşayan yaşlıların ihtiyaç duymaları durumunda 7/24 hizmet için yanında olmayı hedefleyen proje, 14 aydır aktif olarak hizmet veriyor. Evde bakım hizmeti alan ve günlük ihtiyaçlarını tek başına karşılayamayan yaşlılar, ihtiyaç halinde cihaz üzerinde bulunan panik butonunu kullanarak ailelerine ve daha önceden belirlenen ilgili telefon numaralarına arama ikazı yapabiliyorlar. Aileler, sistem üzerinden hasta ve yaşlılar için bir alan belirleyebiliyor ve güvenli alan dışına çıktığında bildirim alabiliyor. 

 

Zamandan ve Mekandan Tasarruf Yönetimi ile Eksper ve Bilirkişi Dijital Arşiv e-Paylaşım Uygulaması:

 

Kadıköy Belediyesi’nin hedef kitle olarak; gayrimenkul değerleme uzmanları, bilirkişiler, mahkemeler ve vatandaşları belirlediği bu uygulama ile, sağlan anlık verilerle vatandaş, banka, eksper, bilirkişi, mahkeme vb. paydaşların işlerinin kolaylaştırılması, vatandaş ve hizmet alan odaklı yönetim anlayışını kalıcı hale getiren, hizmet kalitesini sürekli arttırmaya yönelik, daha şeffaf, ölçülebilir ve denetlenebilir bir sistemle elektronik hizmetler sunulması amaçlanıyor. 

 

Askıda Fatura:

 

İhtiyaç sahibi vatandaşlar ile hayırsever vatandaşlar arasında dayanışma sağlanmasını ve pandemi sürecinde zor durumda olan vatandaşlara yardımcı olunmasını amaçlayan proje, 4M’dan fazla kişinin yaklaşık 12M erişimi ile yaklaşık 400K vatandaşımıza dokunmuş bulunuyor. Diğer destek paketleri ile birlikte su ve gaz faturalarını ödemekte, evinin geçimini sağlamakta, bebeğine bez ve mama almakta ve eğitim ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan vatandaşlarımıza yönelik olan Askıda Fatura Projesi tüm İstanbul’u kapsıyor. 

 

Orman Yangınlarını Havadan İzleme, Değerlendirme ve Yönetme Platformu:

 

Yangın çıkmasını en aza indirmeyi, çıkan yangınları en hızlı sürede ve en az maliyetle kontrol altına almayı hedefleyen ve 2014 yılında helikopter ile başlayan projede bugün İHA’lar görev yapıyor. 2020 yılında projenin uygulandığı İzmir bölgesinde yeni başlayan 234 yangın tespit edilirken, ayrıca ülke genelinde 20 büyük yangının 15’inde kullanıldı. 

 

Filyasyon ve İzolasyon Takip Sistemi (FİTAS):

 

Pozitif vakaların temasta bulunduğu kişilere ait sağlık verilerinin düzenli olarak takip edilmesini sağlayan FİTAS uygulaması, koruyucu sağlık hizmetleri kapsamında temaslı takibi ile bulaş kaynağını tespit etmek ve yerinde koruyucu sağlık hizmeti vermenin anlık sisteme girilmesi ile hasta takibini dijital ortamda daha verimli bir hale getirmeyi hedefliyor. Filyasyon ekipleri FİTAS uygulamasını kullanarak kendi konumlarına en yakın noktadaki pozitif vakaları ve temaslı vakaları görev olarak alıyorlar.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Plastik Sektörü İSO 500’e Damgasını Vurdu!

İstanbul Sanayi Odası tarafından yayınlanan 2020 yılı Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu raporunu değerlendiren Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Karadeniz: “Raporu incelediğimizde gördüğümüz en belirgin husus plastik sektörü ve etkileşimde olduğu diğer çevreci endüstrilerin listeye damgasını vurduğudur” dedi.

Listede yer alan plastik işletmelerinin büyüme oranının diğer sektörlerin ortalamasının çok üzerinde olduğunun altını çizen Ömer Karadeniz, “İSO 500 listesinde yer alan firmaların ciroları 15,3 oranında artış gösterirken, listede yer alan plastik mamul üreticilerinin cirosunun 28,9 artmış olduğunu görüyoruz. Tabii plastik sektörünün gerçek etkisini bu rakamlarda tam olarak anlatamıyor. Bildiğiniz üzere listede en üst sıralarda yer alan otomotiv ve beyaz eşya sektörlerinde plastik sektörünün büyük bir katkısı söz konusu. Örneğin ortalama bir araçta 200 kg'a yakın plastik kullanılıyor ve bu yakıt sarfiyatını had safhada azaltarak karbon ayak izimizi azaltıyor. Gene listede büyük bir yekün oluşturan gıda sanayine de ambalaj üretimimizle destek olmaya devam ediyoruz” dedi.

Tüm İmalat Sanayi Açısından Stratejik Öneme Sahip

Plastik sektörünün tüm imalat sanayi açısından stratejik önemi haiz olduğunu söyleyen Ömer Karadeniz, “Plastik sektörü 30’dan fazla sektöre ara girdi sağlıyor o kapsamda sektörümüzde meydana gelen gelişmeler de adeta bir domino etkisi ile tüm imalat sanayimizi etkiler nitelikte. Örneğin 2020 yılının son çeyreğinden bu yana yaşamakta olduğumuz yüksek fiyat düzeyi sadece plastik mamul üreticilerimizin değil tüm sanayi kollarının girdi maliyetlerinin artmasına sebep olmuştur. Bu sebeple kamunun plastik sektörüne gereken önemi vererek bu alanda yatırımları özendirmesi ve sektörün yıllardır devam eden, artık kökleşmiş olan hammaddede ithalat bağımlılığını ortadan kaldıracak adımları atması önem arz etmektedir. Bilhassa Adana’nın Yumurtalık bölgesinde hayata geçirilecek olan petrokimya yatırımına yenilerinin eklenmesi, sektörün küresel arz şoklarına karşı daha dirençli hale gelmesi açısından kritik bir hamle olacaktır” dedi.

Geleceğin Sektörü Plastik

Plastiklerin esnek yapıları sayesinde çok farklı alanlarda kullanıldığını belirten Karadeniz: “Özellikle mühendislik plastikleri alanında yaşanan gelişmeler sayesinde plastikler hızla geleneksel malzemelerin yerini almaktadır. Bunun bir neticesi olarak hızlı büyüme trendini devam ettiren plastik sektörünün 2050 yılına gelindiğinde üretimini yaklaşık 3 katına çıkaracağı öngörülmektedir. Bu artışın başlıca itici gücü ise son yıllarda daha sık duymaya başladığımız döngüsel ekonomi kavramının hedeflerine en uygun malzemenin plastikler olmasıdır. Hemen her plastik türü alternatif malzemelere kıyasla daha kolay geri dönüştürülebilmekte olduğu gibi kimyasal geri dönüşüm alanında yaşanan teknolojik atılımlar sayesinde elde edilen ürünler birincil ürün kalitesinde olmaktadır. Önümüzdeki süreçte plastikler pazar payını arttırırken en hızlı büyüme alanı geri dönüşüm sektöründe olacaktır” dedi.

Sektörün Listedeki Ağırlığı Artmaya Devam Edecek!

Otomotiv, beyaz eşya, ambalaj, tarım, elektrik-elektronik ve inşaat başta olmak üzere 30’dan fazla sektöre ara girdi sağlayan ve bu yapısı sebebiyle en stratejik sektörlerden olan plastik sanayinin gelecek dönemde de ortalamanın üzerinde büyüyeceğine olan inancını dile getiren Ömer Karadeniz, “Ülkemiz plastik sektörünün tüm yapısal sorunlarına ve noksanlarına rağmen diğer imalat sanayilerine kıyasla ortalamanın üzerinde büyüyeceğini öngörüyoruz. Zira insanlığın önündeki en önemli sorunlardan bir tanesi küresel ısınma ve bu sorunun önüne geçmek için mutlak suretle karbon ayak izimizi azaltmamız gerekiyor. Karbon salımımızın yaklaşık 20’sinin ulaştırma ve taşımacılık kaynaklı olduğunu göz önünde bulundurursak gerek taşıt üretiminde gerek ambalajda daha hafif malzemelere ihtiyaç duyulacağı aşikardır. İşte bu noktada plastiklerin en büyük potansiyeli barındırması sebebiyle gelecek yıllarda da hem dünyada hem ülkemizde hızlı büyümelerini sürdüreceklerini ve bunun bir neticesi olarak İSO 500 içerisinde de sektörün ağırlığını arttırmaya devam edeceğini öngörebiliriz” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

İnşaat Sektörü İlk Çeyrekte Büyüdü

İlk çeyrek büyüme rakamlarına göre inşaat ve gayrimenkul sektörlerindeki faaliyetlerde artış gözlemlendi.

TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu), Türkiye ekonomisinin bu yılın birinci çeyreğine ilişkin büyüme rakamlarını açıkladı. Türkiye ilk çeyrekte yüzde 7 oranında büyüme kaydederken, inşaat faaliyetleri yüzde 2,8, gayrimenkul faaliyetleri de yüzde 2,4 artış gösterdi.

İlk çeyrek rakamlarının Türkiye ekonomisi ve inşaat sektörü için yılsonu hedeflerine yönelik olumlu sinyaller verdiğine vurgu yapan, inşaat sektörünün online pazaryeri ve kariyer platformu Workindo’nun CEO’su Erhan Kocabaş, “TÜİK tarafından açıklanan büyüme rakamları gerek ülke ekonomisi gerekse de inşaat sektörü açısından geleceğe yönelik umutlarımızı daha da artırıyor. Tüm dünya ekonomisinin zorlu bir sınav verdiği pandemi döneminin olumsuz etkilerinin, aşılama ile birlikte yılsonuna kadar hafifleyeceğini umuyorum. İlk çeyrek büyüme rakamları, geçtiğimiz yıl pandemi krizinden direkt etkilenen inşaat sektörünün biraz nefes aldığını gösteriyor. Genel olarak yaşanan canlanmanın inşaat sektörüne ve dolayısıyla da gayrimenkul faaliyetlerine pozitif bir ivme kazandırdığını söyleyebiliriz. Ayrıca sektörde yaşanan hareketlilik Workindo verilerine baktığımızda istihdama da olumlu yansıyor.    

Diğer taraftan pandemi sürecinde dijital kanallar daha da önem kazandı. Bu doğrultuda geleneksel olan inşaat sektörü faaliyetlerinin de dijital ortama taşınması sektör açısından büyük bir gelişme oldu. Sitemizdeki hizmet alım-satım, malzeme tedariki rakamlarına baktığımızda da bu alanlarda sektörün online tarafa yeşil ışık yaktığını görüyoruz. Sektördeki büyümenin inşaat ile ilgili birçok alt kategoriyi de canlandırdığını bu verilerden görmek mümkün.  

Tedavi ve aşı süreçlerinde belirli bir ilerleme kaydedilse de pandemi krizinin etkileri devam ediyor. Buna rağmen inşaat sektörü faaliyetlerindeki artış, önümüzdeki dönem için var olan pozitif beklentilerimizi daha da güçlendirdi.” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Rolls-Royce sınıfının en büyük tesisini açtı

Rolls-Royce, Testbed 80 tesisinde günümüzün en verimli uçak motorlarının ve geleceğin daha da sürdürülebilir tahrik sistemlerinin test edileceğini duyurdu.

Rolls-Royce, İngiltere’nin Derby kentinde bulunan dünyanın en büyük ve en akıllı kapalı alan havacılık test tesisi olan Testbed 80'in açılışını İş, Enerji ve Endüstriyel Strateji’den Sorumlu Devlet Bakanı Kwasi Alfred Addo Kwarteng’in de katılımıyla düzenlenen bir törenle resmi olarak gerçekleştirdi.

Yetkililer tarafından yapılan açıklamalarda, 90 milyon poundluk bir yatırım ve yaklaşık üç yıl süren inşaat sürecinin ardından tamamlanan projenin havacılık sektörü için önemli bir dönüm noktasi niteliğinde olduğu belirtildi. 7 bin 500 m2'lik kapalı alanıyla bir futbol sahasından daha büyük bir yüzölçümüne sahip olan Testbed 80’in, Rolls-Royce’un diğer tüm test tesislerinden daha üstün kabiliyetli, özgün teknoloji ve sistemlerle tasarlandığı ifade edildi. İngiltere’nin Derby kentinde bulunan tesisindeki ilk testin, bu yılın ilk aylarında Rolls-Royce’un yeni Trent XWB motoru üzerinde gerçekleştirildiği duyuruldu.

Yeni tesisin havacılık sektörü için büyük öneme sahip olduğunu vurgulayan Rolls-Royce CEO’su Warren East, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Testbed 80, kendi sınıfında dünyanın en büyük tesisi konumunda. Bunun da ötesinde, sadece büyük değil, aynı zamanda akıllı bir tesis ve şimdiye kadar kullandığımız en ileri test teknolojisine sahip. Test kabiliyetimizin yeni küresel merkezi olacak olan bu tesisimiz, 2022 yılında ilk gösterici yer testine başladığımızda UltraFan programımızın bir sonraki aşamasını da destekleyecek. Bu olağanüstü altyapı, 1960'ların sonlarında RB211 motorumuzu geliştirmesi sürecinde Derby bölgesiyle kurduğumuz bağların sürdüğünün bir kanıtı. Açılışını yaptığımız bu tesis sayesinde Derby bölgesi, büyük motor geliştirmesine ev sahipliği yapma geleneğini gelecekte de sürdürecek.”

Testbed 80’in bölgeye büyük katkıda bulunacağını belirten İş, Enerji ve Endüstriyel Strateji Devlet Bakanı Kwasi Kwarteng ise şunları söyledi: “Derby'deki bu test tesisi, Birleşik Krallık'ın uçak motoru teknolojisinde küresel bir lider olmaya devam ettiğinin kanıtı niteliğinde. Bu kapsamda, Rolls-Royce'un yüksek verimli UltraFan motorunu geliştirmesini ve gelecekte Birleşik Krallık için yüksek vasıflı iş fırsatları yaratacak bu çevreci ve son teknoloji havacılık teknolojisi yatırımını destekliyor olmaktan gurur duyuyorum. Sivil havacılık sektöründe başlayan toparlanma ile birlikte, Rolls-Royce gibi büyük İngiliz şirketlerinin ve tüm havacılık sektörünün yaptığı inovasyonların, Birleşik Krallık’ın pandemiden daha güçlü bir şekilde çıkmasına ve 2050 yılına kadar iklim değişikliğiyle mücadeleye katkıda bulunma planlarını gerçekleştirmesine büyük katkı sağlayacağına inanıyorum.”

Rolls-Royce tarafından yapılan açıklamada Testbed 80’in, şirketin sürdürülebilirlik stratejilerinin üç temel direğini destekleyeceği belirtildi. Bu stratejilerden ilki olan ‘gaz türbinlerinin verimliliğini artırmayı sürdürmek’ kapsamında tesisin, Trent XWB ve Trent 1000 de dâhil olmak üzere güncel motorları test etmek için tasarlandığı ifade edildi. Testbed 80’in aynı zamanda yeni nesil Rolls-Royce motor prototipi olan UltraFan® göstericisini test etme kapasitesine de sahip olacağı vurgulandı. İlk nesil Trent motoruna kıyasla yüzde 25 verimlilik sağlayacak UltraFan’ın tesisteki yer testlerine ise 2022 yılında başlanacağı duyuruldu.

Rolls-Royce, Testbed 80’in stratejinin ikinci kısmı olan ‘Sürdürülebilir Havacılık Yakıtları`nın (SAF) kullanımını teşvik etme’ ayağında da uyumlu olarak tasarlandığını bildirdi. Bu kapsamda Testbed 80’in, şirketin mevcut motorlarında hâlihazırda "ikame” (drop-in) yakıt olarak kullanılabilen SAF de dâhil olmak üzere farklı yakıt türleri için toplam 140 bin litrelik yakıt deposuna sahip olduğu belirtildi. Şirket, UltraFan göstericisinin önümüzdeki yıl yapılacak ilk testinde de yüzde 100 SAF kullanılmasının planladığını açıkladı.

Stratejinin son ayağı kapsamında ise, şirketin daha sürdürülebilir teknolojilere öncülük etme hedefleri doğrultusunda inşa edilen Testbed 80 tesisinin, geleceğin hibrit veya tamamen elektrikli uçuş sistemlerinin test edilebileceği şekilde tasarlandığı duyuruldu.

Geliştirici ekip tarafından yapılan açıklamada, Testbed 80’e yönelik geliştirilen teknolojilerinin bir kısmının, ATI’nin PACE projesi kapsamında özellikle UltraFan için tasarlandığı ifade edildi.

Rolls-Royce, tesisin tasarım ve inşa sürecinin Kanada merkezli MDS Aero Test Corporation ortaklığı ile hayata geçirildiğini belirtti.

Testbed 80'in yüksek çözünürlüklü görüntüleri için aşağıdaki linki ziyaret edebilirsiniz: https://www.flickr.com/photos/rolls-royceplc

Rolls-Royce Holdings plc hakkında

1. Rolls-Royce, toplumları birbirine bağlayan, güçlendiren ve koruyan güç ve çözümlere öncülük etmektedir. Faaliyetlerinde (ürün testleri hariç olmak üzere) 2030 yılına kadar net sıfır sera gazı emisyonu elde etmeyi hedefleyen Rolls-Royce, 2020 yılında BM Race to Zero kampanyasına katılarak faaliyet gösterdiği sektörlerin de 2050 yılına kadar net sıfır karbon hedefine ulaşmalarını sağlamak için öncü bir rol oynayacağını ortaya koymuştur. 

2. Rolls-Royce 150’den fazla ülkede faaliyet gösteren 400’den fazla havayolu ve kiralama müşterisi, 160 silahlı kuvvetler ve donanma ve 5.000’den fazla enerji ve nükleer enerji müşterisinden oluşan bir müşteri portföyüne sahiptir.

3. Rolls-Royce 2020 yılında 11.76 milyar sterlin gelir elde etmiş ve araştırma ve geliştirmeye 1.25 milyar sterlin yatırım yapmıştır. Rolls-Royce ayrıca, mühendislerini bilimsel araştırmanın ön saflarında konumlandıran 28 Üniversite Teknoloji Merkezi’nden oluşan küresel bir ağı da desteklemektedir. 

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kadın Girişimci Destek Programı başvuruları başladı!

Kadın girişimciler, toplumda sürdürülebilir bir kalkınma için hayati önem taşıyor. Türkiye’nin finans teknolojileri lideri iyzico, iş ortakları Google, Good4Trust, IdeaSoft, Paraşüt ve Mükellef ile birlikte hayata geçirdiği iyzico Kadın Girişimci Destek Programı ile kadın girişimcilerin gücünü “iyiden iyiye” artırmayı hedefliyor.

Kadınların üretkenliğini destekleyen, gelişimini teşvik eden ve finansal desteğe erişimde fırsat eşitliği sunan programların düzenlenmesi, toplumsal kalkınma için atılması gereken adımların başında geliyor. Türkiyenin öncü fintek şirketi iyzico, “İyiden İyiye” çatısı altında topluma değer katacak çalışmalarına bir yenisini daha ekledi ve iş ortakları Google, Good4Trust, IdeaSoft, Paraşüt ve Mükellef ile birlikte iyzico Kadın Girişimci Destek Programı’nı hayata geçirdi. Program başvuruları, iyzico web sitesi üzerinden gerçekleştiriliyor.

Komisyon, eğitim ve tanıtım desteği

Dijital Finansal Kapsayıcılık Raporu ile kadın-erkek istihdam eşitsizliğinin altını çizen iyzico, #KadınGirişimcininYanındayız sloganıyla hayallerinin peşinden gitmek isteyen binlerce kadın girişimciye destek oluyor. Başvuruları bugün başlayan iyzico Kadın Girişimci Destek Programı, kadın girişimciler için finanstan eğitime kadar birçok avantajı içerisinde barındırıyor. iyzico, program dahilinde ilk 6 ay 0 komisyon desteği sunuyor. Programa dahil olan kadın girişimcilere sosyal medya tanıtım desteği sunarak yeni takipçi ve satış kazandırıyor. iyzico iş ortakları Google, Good4Trust, IdeaSoft, Paraşüt ve Mükellef sunduğu özel indirimlerle kadın girişimcileri her alanda destekliyor. Katılımcılara dijital pazarlama ve online satış alanlarında ücretsiz eğitimler de veriliyor. Program dâhilindeki tüm kadın girişimciler, iyziconun e-ticaret dünyasında fırsatlar yaratan iyzico ile Öde ürünüyle müşterilerine farklı ödeme alternatifleri sunma şansı yakalıyor.

“İş dünyasında eşitlik sağlanana kadar kadın girişimcilerin yanındayız”

iyzico-PayU Türkiye CEOsu Barbaros Özbugutu, kadın girişimcileri desteklemekten onur duyduklarını söyledi ve sözlerine şöyle devam etti: Finansal hizmetleri demokratikleştirme amacıyla çıktığımız bu yolda, “İyiden İyiye” çatısı altında topluma, çevreye ve kültüre değer katacak projelere sürdürülebilir bir destek veriyoruz. Kadın girişimcilerimizin iş hayatında daha kalıcı olabilmesini sağlamak adına tasarladığımız iyzico Kadın Girişimci Destek Programı da bu vizyonumuzun bir parçası. Üreten kadınlar her alanda varlar ve tüm koşullara rağmen var güçleriyle üretmeye devam ediyorlar. Bu üretimi iyiden iyiye büyütmek adına, iş ortaklarımızla birlikte kadın girişimcilerimizin yanında olmaya ve onlara çok yönlü bir destek sunmaya devam edeceğiz.”

“Eşitsizlikleri giderme yolunda önemli bir adım”

Proje ortaklarından Good4Trust.org’un kurucu ve kışkırtıcısı Dr. Uygar Özesmi, “Türetim ekonomisini dünyada yaygınlaştırmaya çalıştığımız bu dönemde iyzico ile güçlü bir ivme kazanan Good4Trust.org kadın girişimcilerin de her daim destekçisi olacaktır. Girişimcilerin önemli bir destekçisi olan iyzico’nun özellikle kadın girişimcilere bu boyutlu bir destek vermesi iş dünyasındaki eşitsizlikleri giderme yolunda önemli bir adım olacağına inanıyoruz” dedi.

“Kadın girişimcileri desteklemeyi sürdüreceğiz”

IdeaSoft CEO’su ve TOBB E-ticaret Meclis Üyesi Seyhun Özkara, “Şimdiye kadar işini online kanallara taşıyan ve e-ticarete girmek isteyen binlerce kadın girişimciye, daha fazla üretmeleri ve başarılı olmaları için birçok farklı eğitim verdik. 2019 yılında IdeaSoft olarak gerçekleştirdiğimiz “E-ticaret Kadınları” Projesi ile iş hayatına dönmek isteyen pek çok kadın girişimciye destek olduk. Şimdi de “iyzico Kadın Girişimci Destek Programı” kapsamında uzun yıllardır birlikte başarıyla çalıştığımız iyzico ile kadın girişimcilere tüm gücümüzle destek olmaktan mutluluk duyuyoruz. İsteyen herkesin e-ticarette başarılı olabileceği konusunda farkındalık sağlamak ve özellikle kadınların kendi ekonomik bağımsızlığını kazanması için destek olmaya devam edeceğiz”. Kadın girişimcilerin, e-ticaret ile yapabileceklerinin bir sınırı yok, yeter ki istesinler. Biz elimizden gelen her şeyi yapmaya hazırız.” dedi. 

“Hayallerinin peşinden koşan kadınların yanındayız”

İş hayatında üreten, azim ve kararlılıkla hayallerinin peşinden koşan kadınların yanında olduklarını belirten Paraşüt Kurucu Ortağı ve CEO’su Sean X Yu, "Kadınların iş hayatına katılımının ekonomik ve toplumsal gelişim için büyük önem taşıdığına inanan bir şirket olarak bu projede yer almaktan mutluluk duyuyoruz. Bu kapsamda satıştan faturalamaya kadar birçok alandaki ön muhasebe çözümlerimizi, kadın girişimcilere bu program kapsamında yüzde 50 indirimli sunuyoruz. Ayrıca işletmelerin dijital dönüşüm süreçlerinde önemli bir yere sahip olan e-faturaya geçiş süreçlerini de ücretsiz olarak sağlıyoruz. Böylelikle kadın girişimcilerin işe giriş maliyetlerini azaltmalarına ve zamanlarını daha verimli kullanmalarına katkı vermeyi amaçlıyoruz." dedi.

“Girişimcinin hayatını kolaylaştırmak için çalışıyoruz"

Bireysel girişimcilerin, yeni iş fikirlerini kolay, hızlı ve güvenilir bir şekilde hayata geçirmek için şirket kuruluşundan finansal süreçlerin yönetimine kadar tüm ihtiyaçlarına cevap veren bir online platform olduklarını vurgulayan Mükellef Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Okan Şafak, “Hayallerinin peşinden gitmek isteyen binlerce kadın girişimciye yönelik iyzico’nun başlattığı destek programının bir parçası olmaktan mutluyuz. Mükellef’in girişimcilerin her ihtiyacında yanında olma hedefiyle doğrudan örtüşen bir program. Biz de bu kapsamda; Mükellef üzerinden işletme kuracak kadın girişimcilere, tüm hizmetlerimizde 12 ay boyunca yüzde 10 indirim uygulayacağız. Böylece bireysel pakette toplamda 360 TL, kurumsal paketteyse 1.750 TL’ye kadar destek sağlamış oluyoruz. Ayrıca marka tescil araştırması ve 5.000 TL değerindeki KOSGEB’in şirket kuruluş desteğinden faydalanmak isteyenlere ücretsiz eğitim veriyoruz. Bireysel girişimciliğin ülke ekonomimize büyük katkısı olduğunun bilinciyle girişimcinin hayatını kolaylaştırmak için çalışıyoruz” dedi.

Kaynak: (BH
A) – Beyaz Haber Ajansı

Aydem Perakende, Kategorisinde Ege Bölgesi’nin En İyi İşvereni Olmanın Gururu Yaşıyor!

Ege Bölgesi’nin görevli elektrik tedarik şirketi Aydem Perakende, çalışan markası alanında hayata geçirdiği projeler, insan kaynağına ve yenilikçi kurumsal uygulamalarına yaptığı yatırımlarla, Great Place to Work® Türkiye’nin En İyi İşverenleri Özel, Sektör ve Bölge Ödülleri’nde “Ege’nin En İyi İşverenleri’’ kategorisinde 250 ve üstü çalışanı olan şirketler arasında birincilik ödülünü kazandı.

 

İş yeri kültürü ve çalışan memnuniyeti konusunda 60’tan fazla ülkede hizmet veren Great Place to Work® Enstitüsü’nün yürüttüğü programa katılarak, Şubat 2021’de “Harika Bir İş Yeri” olarak sertifikalandırılan Aydem Perakende;  Nisan 2021’de Great Place to Work® Türkiye’nin En İyi İşverenleri 2021 Listesi’nde yer alarak başarısını taçlandırmıştı. Aydem Perakende şimdi ise “Ege’nin En İyi İşverenleri’’ kategorisinde 250 ve üstü çalışanı olan şirketler arasında birincilik ödülünü kazanarak Ege Bölgesi’nin en iyi işvereni seçildi.

 

Great Place to Work® Enstitüsü’nün 30 yıla dayanan tecrübesiyle gerçekleştirdiği araştırmalar sonucunda hazırlanan listelerde,  kurum içerisinde güven kültürünü sağlamlaştırmış, şeffaflık, takım ruhu ve güven kültürünü içselleştiren ve çalışanları tarafından başarılı bulunan şirketler yer alıyor. 

 

Çağdaş Demirağ: Her bir çalışanımız için mükemmel bir iş yeri yaratabilmek amacıyla insan kaynağı yatırımlarımızı sürdüreceğiz! 

 

250 ve üstü çalışan kategorisinde Ege Bölgesi’nin En İyi İşvereni Ödülü’nü kazanan Aydem Perakende’nin Genel Müdürü Çağdaş Demirağ şunları söyledi: “Çalışma arkadaşlarımız için aldığımız her karar, yaptığımız her bir yeni uygulama bizlere sürdürülebilir bir büyüme ve başarı olarak geri dönüyor. Bağımsız ve saygın bir kurum olan Great Place To Work® Enstitüsü tarafından yapılan anket ve araştırmalar sonucunda sırasıyla aldığımız başarılar, doğru yolda olduğumuzu net olarak gösteriyor. 

 

Sektörümüzde ve Ege Bölgesi’nde öncü konumda olmamızı sağlayan ve her defasında yükselen bir ivmeyle devam eden başarılarımızın asıl kaynağı; yarattığımız güçlü kurum kültürümüzün ve yenilikçi çalışma politikalarımızın değerli çalışma arkadaşlarımız tarafından özveriyle benimsenerek sahiplenilmesi.  

 

Tüm dünyayı etkisi altına alan ve iş yaşamında yepyeni bir vizyona geçmemizi sağlayan küresel salgına rağmen, ‘’Ege Bölgesi’nin En İyi İşvereni’’ unvanını kazanmaktan dolayı hem mutlu hem de gururluyum. Başarılarımızı sürdürülebilir kılarak; her bir çalışanımız için mükemmel bir iş yeri yaratma çabamızı daha da büyük bir istekle devam ettireceğiz. Önümüzdeki dönemde Ege Bölgesi başta olmak üzere tüm Türkiye genelinde nitelikli insan kaynağı yatırımlarımızı sürdürerek sektörümüze ve ülkemize katma değer sağlamaya devam edeceğiz”. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı