Aylık arşivler: Aralık 2022

Kocaeli Büyükşehir'le 17 bin kişi zumba yaptı

Anne Şehir Sağlıklı Yaşam Programı kapsamında sunulan hizmetlere 2022 yılında da binlerce Kocaelili ulaştı

Kocaeli’nin 12 ilçesinde faaliyetlerini sürdüren Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin Anne Şehir Sağlıklı Yaşam Programı, 2022 yılında da vatandaşların yaşam kalitesini yükseltmek amacıyla faaliyetler gerçekleştirdi. Her hafta çevrimiçi ya da tesislerde yüz yüze gerçekleşen etkinliklerde; fiziksel aktivite, diyetisyen, fizyoterapist, psikolog hizmetleri ücretsiz olarak sunuldu.

BİNLERCE KİŞİYE HİZMET

Bu kapsamda 2022 yılı içerisinde sağlık alanında 210 kişiye psikolojik danışmanlık, bireysel ve aile danışmanlığı hizmeti, 644 kişiye fizyoterapi ve 3 bin 947 kişiye de sağlıklı beslenme ve diyetisyen desteği sağlandı. Sosyal kültürel etkinliklerde ise 38 bin 883 kişi hizmet alırken, okul öncesi eğitim sınıflarımızda eğitim alan 2 bin 416 çocuk ve 2 bin 14 ebeveyn; Ailem Kocaeli buluşmaları, sağlıklı yaşam okulu, anne-baba okulu alanında hizmetlerden faydalandı.

ÇEVRİMİÇİ VE YÜZYÜZE ETKİNLİKLER

Ramazan şenlikleri, eğlenceli atletizm oyunları, çık dışarıya oynayalım çocuk şenlikleri, köy okullarında ve hastanelerde yapılan etkinlik alanlarında ise 26204 kişi katılım gösterdi. Anne Şehir projesi kapsamında katılımcıların el becerilerini ve yeteneklerini açığa çıkaracağı, aile ekonomisine de katkı sağlayabilecekleri atölye çalışmalarına bin 26 kişi katılım sağladı. Ailelerin çocukları ile birlikte zaman geçirebilecekleri hafta sonu etkinliklerine ise 3 bin 144 katılımcı ile devam etti. 2022 yılı içerisinde çevrimiçi ve tesislerde yapılan step-aerobik, zumba ve pilates derslerine katılan katılımcı sayısı 17 bin kişiye ulaştı.

DETAYLI BİLGİ İÇİN

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Anne Şehir Sağlıklı Yaşam Programına dâhil olmak isteyen vatandaşlar için 0262 318 27 25 numaralı telefonu ya da Büyükşehir 153 Çağrı Merkezi’ni arayarak bilgi alabilirler.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

2023'te Fiber İnternet Her Eve Ulaşacak mı?

Ülkemizdeki internet altyapısı en çok konuşulan gündemlerin başında geliyor. Uzun süredir, fiber şebeke üzerinden sunulan internet, hizmetlerin kalitesi ve hızını olumlu yönde etkileyecek düzenlemeler konusundaki yavaş ilerlemeler, Türk Telekom tarafından mevcut bakır kablo altyapısının fibere dönüştürülmesi konusunda yaşanan belirsizlikler ve fiber altyapı kurmak ve altyapısını genişletmek isteyen alternatif işletmecilerin karşılaştığı engeller ile bunların son kullanıcıya etkileri gibi konular, 2023 yılında haberleşme hizmetlerinde, vatandaşı doğrudan etkileyecek konular olarak karşımıza çıkıyor. 

TELKODER (Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği), son dönemde gündemde olan ve 2023 yılında yoğunlaşması beklenen Türk Telekom’un bakır kablolarını Fibere Dönüştürme uygulaması ile BTK’nın 2023 yılında daha da önem kazanması beklenen SAYE / VULA düzenlemesini hayata geçirmesi gerektiğine dair taleplerini ve önerilerini paylaştı. Vatandaşların kaliteli, hızlı ve uygun maliyetli internet hizmetleri alabilmesi ve söz konusu dönüşüm sonucunda sıkıntı yaşamamaları için önlem alınması gerektiğine dikkat çekti.

İnternet hizmetlerinin kalitesi yeni teknolojilerle artabilir

Önümüzdeki yıl ismini daha fazla duyacağımız SAYE teknolojisi/hizmeti, basit tabiriyle Türk Telekom’un şebekesindeki mevcut fiber kabloların aynı kalitede ve hızda diğer işletmeciler tarafından ücreti karşılığı kiralanarak, bu şebeke üzerinden kendi hizmetlerini tüketiciye sunabilmeleri olarak ifade ediliyor. 

Biraz daha farklı bir ifadeyle, SAYE uygulamasının devreye alınması ile internet hizmeti sunan alternatif firmalar, Türk Telekom’un fiber altyapısı üzerinden daha etkin ve bağımsız olarak internet hizmeti verebilecek ve bu sayede de sundukları hizmetin kalitesini ve maliyetlerini kontrol edebilecek. 

Uzun süre boyunca önemli bir gelişme yaşanmayan, 2020 yılında yeniden gündeme geldikten sonra pandemi sebebiyle bir kez daha bekleme sürecine giren SAYE uygulaması, Türk Telekom Fiber Dönüşüm teklifi ile beraber tekrar gündeme geldi ve fiber dönüşüm sürecinde oluşabilecek tüketici mağduriyetlerinin de engelenebilmesine olanak sağlayacak. SAYE uygulamasının hem vatandaşlar hem de Türk Telekom dışındaki alternatif firmalar açısından önemi bir kez daha ortaya çıktı. TELKODER, yeni mevzuatın alternatif işletmecileri desteklemesinin hem sektörün gelişmesi adına hem de internet kullanıcılarının memnuniyeti adına değerli bir yaklaşım olacağına vurgu yapıyor.

İnternet için bakır kablolar fibere dönüyor

TELKODER, Türk Telekom’un bakır kablolarının fiber kablolara dönüştürülmesine yönelik fiber dönüşüm sürecini başlatmayı planlamasını, yüksek hızlı geniş bant kullanımının teşvik edilmesi açısından takdirle karşılıyor. Ancak, henüz SAYE uygulaması hayata geçmemişken,  Türk Telekom tarafından sunulan fiber dönüşüm teklifinin de yeterince detay içermemesinin tereddütlere sebep olduğunu, bu nedenle hem vatandaşların hem de alternatif internet hizmeti sunan firmaların bu süreçten olumsuz olarak etkilenmemesi için sektör paydaşlarının katkılarıyla kapsamlı bir planlamaya ihtiyaç duyduğu belirtiliyor.

TELKODER’in sorunsuz ve akılcı fiber dönüşüm için talepleri

  • Fiber dönüşümün yaratabileceği olumsuzlukların önlenebilmesi için SAYE uygulamasının vakit geçirmeden ve uygun şartlarda sunulmaya başlanması gerekiyor. SAYE uygulaması ile birlikte, kendi sundukları hizmetler üzerinde daha fazla kontrole sahip olabilecek ve bu sayede de fiber dönüşüm sürecinde tüketicilerin yaşayabileceği hizmet kesintisi, yüksek ücretler gibi olumsuz durumlar önlenecektir.
  • Fiber dönüşümün uygulanacağı sahaların ve uygulama takviminin önceden belirlenmesi.
  • Bakır şebekenin kapatılacağı tarihten en az 1 (bir) yıl önce bildirimin yapılması.
  • Tüketicilerin, bakır hatların kaldırılarak fibere dönüştürülmesi esnasında, fiber ürünlerini tercih etmesini sağlamak için alternatif firmalara uygulanan toptan ücretler ve tüketicinin kullanacağı cihazlar (örn; modem) üzerinde teşvik mekanizması oluşturulması.
  • Tüketicilerin fiber ürünlere geçiş yapmayı talep ve/veya kabul etmemesi halinde izlenecek uzlaşma süreci hususunda hem vatandaşın hem de alternatif firmaların mağduriyetinin önlenmesi için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından gerekli kural, esas ve şartların önceden ortaya konması.
  • Fiber dönüşüm yapılacak bölgelerde hizmet kesintisine sebep olunmaması esas kabul edilmeli, olası bir hizmet kesintisi sebebi ile oluşabilecek zarar ve kayıpların Türk Telekom tarafından karşılanacağı yönünde bir yükümlülük tanımlanması.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Vodafone'dan 5G Yolunda Yeni Hız Denemesi

5G ile birlikte artan veri ihtiyaçlarını daha hızlı ve kolay bir şekilde karşılamak üzere çalışmalarına devam eden Vodafone, Türkiye’de birden fazla tedarikçili ve çok katmanlı 400 gigabit hız denemesi yapan ilk operatör oldu. Vodafone bu yeni teknolojiyle müşterilerine daha hızlı ve güvenilir hizmet sunarken, karbon ayak izini azaltarak iklim değişikliğiyle mücadeleye de destek olacak.

Türkiye’nin dijitalleşmesine liderlik etme vizyonuyla faaliyet gösteren Vodafone, 5G hazırlık çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. 5G ile birlikte artan veri ihtiyaçlarını daha hızlı ve kolay bir şekilde karşılamayı hedefleyen Vodafone, Türkiye’de birden fazla tedarikçili ve çok katmanlı 400 Gigabit hız denemesi yapan ilk operatör oldu. Acacia Bright 400ZR+ modülleri ve Cisco yönlendiricileri kullanılarak gerçekleştirilen denemede, Vodafone’un Tuzla ve Esenyurt’taki veri merkezleri arasında fiber şebeke ve IP yönlendiriciler üzerinden optik yönlendirme yapılarak 400 Gigabit hıza ulaşıldı. Vodafone, bu yeni teknoloji sayesinde, kurumsal ve bireysel müşterilerine daha hızlı ve yüksek düzeyde güvenilir hizmetler sunacak. Ayrıca, enerji verimliliğini artırıp karbon ayak izini azaltarak küresel ısınma ve iklim değişikliğine yönelik mücadeleye destek olacak.

Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Adem Özdemir, şunları söyledi:

“Bir teknoloji iletişim şirketi olarak dijitalleşme sürecinde en yeni ve faydalı teknolojilere odaklanarak şebeke altyapımızı yeni nesil teknolojilerle geliştirmeye devam ediyoruz. Mobil şebekemizi 5G’ye hazırlarken ve artan veri trafiğini en hızlı şekilde taşımak için altyapı yatırımlarımızı sürdürürken, IP ve optiğin uyumlu bir şekilde birlikte çalıştığı en yeni teknolojileri de müşterilerimizin kullanımına sunuyoruz. Yaptığımız son testte, Acacia Bright 400ZR+ modülleri ve Cisco yönlendiricilerini kullanarak 400 Gigabit hızında datayı Tuzla ve Esenyurt veri merkezlerimiz arasındaki IP yönlendiriciler üzerinden başarıyla taşıdık. Bu çözüm sayesinde müşterilerimize daha hızlı ve güvenilir hizmet sunabileceğiz. Diğer yandan da enerji verimliliğimizi artırarak ve karbon ayak izimizi azaltarak, küresel ısınma ve iklim değişikliğiyle verdiğimiz mücadeleyi desteklemeyi hedefliyoruz.”

5G son kullanıcı açısından daha erişilebilir olacak

Vodafone Türkiye, altyapısına kazandırdığı yeni teknoloji sayesinde, Mobil IP/Optik şebeke SDN mimarisinin parçası olan tüm katmanlarda ortak yazılımları kullanarak otomatik kapasite artırma, optik aktif yedeklilik ve otonom veri önceliklendirme yeteneklerine sahip olacak. Ayrıca, fiziksel katmanların bir araya gelmesi, Vodafone’un daha güvenilir ağ altyapısı oluşturmasına olanak tanırken, yeni hizmetleri başlatmak ve dağıtmak için gereken pazara sunma süresini de kısaltacak. Vodafone, bu yeni teknolojiyle birlikte fiber şebekesini daha etkin ve verimli kullanarak 5G teknolojisinin son kullanıcılar açısından daha erişilebilir olmasını sağlayacak. Vodafone müşterileri, aldıkları hizmetleri ihtiyaçlarına göre yönetebilecek.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bağcılar Belediyesi'nin desteğiyle El Halil Belediyesi mobil uygulaması hayata geçti

Bağcılar Belediyesi’nin bilgi teknolojileri konusunda siber güvenlik eğitimi, teknik ve mali destek verdiği El Halil Belediyesi’nin mobil uygulaması hayata geçti. Filistinli yetkililer, katkılarından dolayı başta Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir olmak üzere ekibine teşekkürlerini iletti.

Filistin’in El-Halil Belediyesi’nin mobil uygulamaya geçmesi dolayısıyla bir lansman düzenlendi. El Halil şehrinde düzenlenen programa Bağcılar Belediyesi Başkan Yardımcıları Ertuğrul Selçuk Güldüler, Mehmet Şirin, Strateji Geliştirme Müdürü Serbay Öztürk ve Dış İlişkiler Başkan Danışmanı Mustafa Araç katıldı. Yeni uygulamanın hayırlı olması temennilerinde bulunan El Halil Belediye Başkanı Teysir Ebu Sinine, “Filistin halkına olan desteklerinizden dolayı Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir’e belediye meclis üyelerine ve Bağcılar halkına en derin teşekkürlerimi ve şükranlarımı sunmak isterim. Katkı sağlamış olduğunuz mobil uygulama sisteminin başlatılmasının mutluluğunu yaşıyoruz” dedi. Protokol konuşmalarının ardından El Halil Belediyesi mobil uygulamasının tanıtımı yapıldı.

Bilgi Teknolojileri konusunda eğitim verildi

Mobil uygulama için Bağcılar Belediyesi Bilgi İşlem Müdürlüğü tarafından El Halil Belediyesi’ne “Bilgi Teknolojileri” adı altında uzman isimlerce “Uygulama kaynak kodları”, “Danışmanlık desteği”, “Siber güvenlik”, “EYBS Eğitim ve Analiz çalışmaları” ve “Ağ bilişimi” konularında eğitim verilmişti.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

İnegöl Belediyesi İmar İşlemlerinde Online Dönem Başlıyor

İnegöl Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nde yıllık ortalama 5 bin dolayında yapılan “İmar Durumu Belgeleme” işlemi, 02 Ocak 2023 tarihinden itibaren online olarak yapılabilecek.

Dijitalleşmeye verdiği önemle bu alanda ciddi mesafe kateden İnegöl Belediyesi, tüm birimlerde dijital değişim ve dönüşüm atağını sürdürüyor. Bu kapsamda İmar ve Şehircilik Müdürlüğü işlemlerinde de yeni bir dönem başlıyor. İnegöl Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğünde “İmar Durumu Belgeleme” işlemi artık online olarak yapılacak. Yılda 5 bin dolayında işlemin yapıldığı birimde atılan bu adımla binlerce vatandaş iş ve işlemini daha kolay halledecek.

Konuya ilişkin açıklama yapan Belediye Başkanı Alper Taban, vatandaşların iş ve işlemlerini kolaylaştıracak, bürokrasiyi en aza indirecek her türlü çalışmayı hayata geçirmek üzere çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi. Tüm birimlerde bu alanda önemli bir değişim ve dönüşüm yaşandığını kaydeden Başkan Taban, “İmar ve Şehircilik Müdürlüğümüz de “İmar Durumu Birimi” vatandaşlarımızın sık kullandığı birimlerden biri. İşlemlerin fazla ve yoğun olduğu bu alanda hızımızı arttırmak adına yeni yeni yöntemleri geliştirmeye devam ediyoruz. Bu kapsamda ilk olarak 2 yıl önce yola çıktık ve İmar Durumu Belgeleme işlemini online olarak yapmak istedik. Ancak yönetmelikler nedeniyle o gün için bunu gerçekleştirememiştik. Geride kalan zaman içerisinde gerekliliklerin sağlanmasıyla birlikte 02 Ocak 2023 tarihinden itibaren artık vatandaşlarımız imar durumu belgeleme işlemini online olarak yapabilecek. İmar durum başvuruları https://opak.inegol.bel.tr adresinden veri girişi yapılarak işleme alınacak. Veri girişinde teknik destek ihtiyacı duyulması durumunda ise vatandaşlarımız 0312 428 28 90 nolu destek hattından destek alabilirler” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

50. yılını kutlayan Bircom, 9. kez Türkiye'nin en hızlı büyüyen teknoloji şirketleri arasında

Bircom, Deloitte’un Türkiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji şirketlerini belirlemek amacıyla yürüttüğü Deloitte Teknoloji Fast 50 Türkiye 2022 listesinde yer aldı.  2006 yılından bu yana düzenlenen Deloitte Teknoloji Fast 50 Türkiye Programı’nda 9. kez yer alan Bircom, 50 yıllık deneyimi ile ürün ve hizmeti birlikte sunarken, güçlü organizasyon yapısıyla; net, çözüm odaklı ve verimli şirket kültürünü merkezine koyuyor.

Deloitte Teknoloji Fast 50 Türkiye 2022 Programı’nın sonuçları açıklandı. Türkiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji şirketlerinin yarıştığı programda Bircom 9. kez Türkiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji şirketleri arasında girmeyi başardı. 

Program, Türkiye’nin dijital ekosisteminin gelişmesinde öncü rol üstlenen kurumların bilinirliğinin artmasını sağlarken, kurumların sektördeki iletişim ağını da kuvvetlendirmeyi amaçlıyor. Deloitte Teknoloji Fast 50 Türkiye Programı’nda yer alan şirketler; teknoloji, medya ve telekomünikasyon sektörlerindeki son 3 yıldaki faaliyet gelirleri baz alınarak belirleniyor.

Bircom, 50. yılında 9. kez listede yer almayı başardı

Deloitte Teknoloji Fast 50 2022 Programı’nda, Türkiye’nin En Hızlı Büyüyen Teknoloji Kuruluşları arasına giren Bircom, 2007-2012 arasında üst üste 5 kez olmak üzere, toplam 9 kez programda yer almayı başardı. 

Bircom CEO’su Can İlkhan, “Deloitte Teknoloji Fast 50 Türkiye Programı’nda, 50. yılımızda 9. kez yer almak bizler için gurur verici. Kurumumuz, yine Deloitte tarafından hazırlanan, Avrupa Ortadoğu ve Afrika bölgesinde ‘En Hızlı Büyüyen Teknoloji Firmaları’ listelerine de 2007, 2009 ve 2012 yıllarında girerek ülkemizi başarıyla temsil etmişti” dedi.

Bircom olarak değişmeye, gelişmeye devam edeceğiz

Her zaman yüksek hedefleri olan ve Türkiye’yi yenilikler ile buluşturan bir şirket olduklarının altını çizen İlkhan, “Kurulduğumuz günden beri şirketimizin kökenlerinde yer alan dinamik, öncü ve yenilikçi yapımızı her geçen gün daha da güçlendiriyoruz. Sürekli ifade ettiğimiz gibi, telekomünikasyon ve tüketici elektroniği sektörü teknolojik gelişmeler paralelinde dijitalleşmenin merkezinde yer alan yapısıyla son derece dinamik ve değişken bir yapıda. Bircom olarak global trendleri yakından takip etmekteyiz, faaliyet gösterdiğimiz alandaki tüm yenilikleri operasyonlarımıza entegre etmek yaptığımız işin büyük bir parçasını oluşturuyor. Hızlı değişime ayak uyduran genç, dinamik ve enerjik ekibimizle değişmeye, gelişmeye devam ediyoruz” şeklinde sözlerini sürdürdü. 

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

CNR Avrasya Boat Show, kendi ziyaretçi rekorunu kırdı

Dünyaca ünlü markaların en yeni modelleri ile yer aldığı, Türkiye’nin en prestijli organizasyonu CNR Avrasya Boat Show yerli ve yabancı ziyaretçi rekoru kırdı. Bu yıl 16’ıncı kez düzenlenen Uluslararası Deniz Araçları Ekipmanları ve Aksesuarları Fuarı – CNR Avrasya Boat Show’u, 2.796’sı yabancı olmak üzere toplam 88.314 kişi ziyaret etti.

CNR Avrasya Boat Show’da, denizcilik sektörünün önde gelen 300 markasına ait 3.500’ün üzerinde deniz aracı, yerli deniz severlerin yanı Almanya, Rusya, Bulgaristan, Fransa, Yunanistan, İran, İsviçre, Libya, ABD, Mısır, İsrail, İngiltere, Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin da aralarında bulunduğu 91 ülkeden ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.

Deniz tutkunlarının her yıl ilgi ile beklediği, dünyanın en büyük ikinci tekne ve yat fuarı CNR Avrasya Boat Show (Uluslararası Deniz Araçları, Ekipmanları ve Aksesuarları Fuarı) yerli ve yabancı ziyaretçi rekoru kırdı. Bu yıl 16’ıncı kez düzenlenen CNR Avrasya Boat Show’u 2.796’sı yabancı olmak üzere toplam 88.314 kişi ziyaret etti.

CNR Avrasya Boat Show’da, denizcilik sektörünün önde gelen 300 markası, 3.500’ün üzerinde deniz aracı, yerli deniz severlerin yanı sıra Almanya, Rusya, Bulgaristan, Fransa, Yunanistan, İran, İsviçre, Libya, ABD, Mısır, İsrail, İngiltere, Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin da aralarında bulunduğu 91 ülkeden ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Yat, motor yat, yarış tekneleri, gezi tekneleri, sürat tekneleri, sürat motorları, jetskiler, ribler, flyboard, kano, şişme bot, ekipmanlar, aksesuarlar, su sporları ve balıkçılığa dair her şeyin bulunduğu fuar, 85 bin metrekare alanda gerçekleşti.

Dünyanın en büyük markalarının lansmanları yapıldı

Dünyanın dört bir yanından alıcıların ağırlandığı fuarda, Princess, Prestige, Numarine, Yamaha, Locuston, Fantom Yat, VRG NX Boat, Yamaha, Honda, Rancraft Yacht, Kawasaki gibi dünya denizcilik sektörünün önde gelen çok sayıda markası en yeni ürünleri ile yer aldı. Çok sayıda teknenin Türkiye lansmanının da gerçekleştiği fuar, 7’den 70’e her yaştan ziyaretçinin büyük ilgisi ile karşılandı. 

CNR Holding kuruluşlarından Pozitif Fuarcılık tarafından organize edilen CNR Avrasya Boat Show, Türk denizcilik sektörünün dünyaya açılımına büyük katkılar sunuyor. Sektörün ticaret hacmini ciddi oranda artıran fuar, denizcilik sektörünün kendini ifade ettiği platform olma özelliğiyle de önem taşıyor.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Gençlerin hayali, finansın geleceğini yazacak

VakıfBank “Hack to the Future” başlıyor

Bankacılık sektöründe inovatif adımları ile geleceğe yön veren VakıfBank, dördüncü “Hack to the Future” organizasyonu ile genç yazılımcı ve tasarımcıları bir araya getiriyor. Günümüz bankacılığıyla yetinmeyen ve dijital gelecekte hep daha ilerisini düşleyen gençler, 3-5 Şubat tarihlerinde dijitalleşme, sürdürülebilirlik ve yeni nesil müşteri deneyimi gibi pek çok alanda projeler üretecekler. 

Dijitalleşme alanındaki yatırımları ile yenilikçi teknolojileri müşterileriyle buluşturan VakfBank, bankacılığın geleceğini gençlerle şekillendirmek için, bu yıl dördüncü defa “Hack to the Future” etkinliğine hazırlanıyor. 

“Dijital kolaylaştırır” yaklaşımıyla bankacılık sektöründe öncü bir rol üstlenen VakıfBank, sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlikten dijital bankacılık kullanım deneyimi ve tasarımına, yeni nesil müşteri iletişiminden yenilikçi ürün ve hizmetlere yönelik çözüm önerilerine dek pek çok alanda, genç yazılımcıları ve tasarımcıları bir araya getiriyor. 

Yarışmaya katılacak ekipler, yenilikçi ürün ve hizmetler, dijital bankacılık kullanıcı deneyimi ve tasarımı, yeni nesil müşteri iletişimi, sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlik başlıklarında, inovatif fikirler üreterek projelendirecekler. 

“Finans dünyasının geleceğini yazmak isteyenleri bekliyoruz”

Sektördeki yeniliklere hızlı adapte olmak ve müşterilerin dijitalleşmeyle değişen beklentilerini karşılayabilmek için yeni teknolojileri kullanma kabiliyetinin önemine değinen VakıfBank Genel Müdürü Abdi Serdar Üstünsalih, etkinlikle ilgili şunları söyledi: “Açık bankacılık, dijital para birimleri, yapay zekâ, IoT ve büyük veri vb. teknolojiler başta olmak üzere, sektörümüzde uzun zamandır büyük bir dönüşümden söz ediyoruz. VakıfBank olarak, Ar-Ge Merkezimizde tasarladığımız ürün ve hizmetlerimizle dijitalleşme alanında rekabeti üst seviyelere taşırken gençlerle birlikte yeni projeler üretmeye ve geleceğin finans dünyasında öncü olmaya devam edeceğiz. Bu yıl dördüncü defa düzenlediğimiz ‘Hack to the Future’ etkinliğimiz de bunun en açık kanıtı. Finans dünyasının geleceğini yazmak isteyen gençleri hackathon etkinliğimize davet ediyoruz.” 

Geleceğin bankacılığını kurgulayacak fikirleri olan ve sürdürülebilirlik bakış açısıyla ortaya koydukları yaratıcılıklarını, projeye dönüştürmek isteyen adaylar 19 Ocak’a kadar hacktothefuture adresinden başvuruda bulunabilecekler. İlk defa VakıfBank hackathon organizasyonunda hayata geçirilen dijital finans çözümleri, 3-5 Şubat tarihlerinde alanlarında uzman bir jüri tarafından değerlendirilecek ve toplam 170 bin TL tutarında ödül dağıtılacak. 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen: 'Sigortalanmak Lüks Değil, İhtiyaç'

Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen, sigorta sektörüne ilişkin açıklama ve değerlendirmelerde bulundu. Sigortacılık sektörünün sahip olduğu aktif büyüklük ile ülke ekonomisine ve uzun vadeli finansman ihtiyacına önemli bir katkı sağladığına değinen Gülen, sigortalanmanın bir lüks değil ihtiyaç olduğunu belirterek, sektör olarak öncelikli hedeflerinin, toplumsal sigorta bilincinin hızla artırılmasını sağlamak olduğunun altını çizdi.

Türkiye’deki sigortacılık sektörünün en önemli aktörlerinden olan Aksigorta’nın Genel Müdürü Uğur Gülen, sektöre ilişkin yıl sonu değerlendirmelerini ve gelecek yıla ilişkin beklentileri paylaştı. Türkiye’deki sigortacılık sektörünün sahip olduğu aktif büyüklük ile ülke ekonomisine ve uzun vadeli finansman ihtiyacına önemli bir katkı sağladığını buna rağmen toplumdaki sigorta algısının halen bir ‘lüks’ olduğunun altını çizen Uğur Gülen, “Ülkemizde sigortacılıkta penetrasyon oranı her yıl artsa da daha iyi yerlere gelebilmesi elbette mümkün. 85 milyon vatandaşımıza sigorta güvencesini daha iyi anlatmayı, sigortalanmayı ve sigorta okuryazarlığını hızla artırmayı hedefliyoruz. Penetrasyon oranı dünya genelinde %7,4 iken ülkemizde bu oran %2,2 civarında. Bu oranı yükseltmek amacıyla, ‘Vizyon 2024’ projesiyle yol haritamızı belirledik. Bu proje ile sektörümüzün potansiyelini gerçekleştirmesinin önündeki yapısal zorluk ve bariyerlere işaret ederek, atılması gereken adımları belirledik. Türkiye’nin ihtiyaçlarını, en iyi uygulamaları ve dünyadaki örnekleri analiz ederek reform fikirlerini oluşturduk. Detaylı hesaplar yaparak ilgili branşların 2024 prim üretimleri ve poliçe adetlerine ilişkin beklentilerimizi ortaya koyduk. Buna göre planlanan reformların da hayata geçirilmesiyle 2024’e kadar brüt prim üretimini 299 milyar TL’ye ulaştırmayı; penetrasyon oranını %3,5’e çıkarmayı hedefliyoruz’’ dedi.

Sigorta sektöründe maliyetler yükseliyor

Sigortalanmanın önündeki en büyük engellerden birinin enflasyon olduğunu görmezden gelemeyeceklerini de belirten Gülen, şunları söyledi: “Enflasyondaki artış hepimizin malumu. Örneğin, sağlık sigortalarında muayene ücretleri, ilaç fiyatları ve tıbbi malzeme fiyatları gibi pek çok kalemdeki artış nedeniyle maliyetler oldukça yükseldi. Bu tablo sigorta sektörünü birçok açıdan etkiliyor. Bu etkileri hepimiz bir şekilde hissediyoruz. Ancak burada mesele bugün hissettiklerimiz değil, daha çok yarın ne olacağının öngörülmesi. Makro ekonomideki mevcut tablonun devam etmesi halinde küresel olarak sektörün yaşayacağı gelişmeleri analiz etmek ve şimdiden pozisyon almak gerekiyor.’’

‘Enflasyon ekonomisini yöneterek büyüyebiliriz’

Yüksek enflasyonun daha uzun yıllar devam edeceği düşünülen bir ortamda enflasyonun sektördeki etkisinin ağırlıklı olarak kaza hasar branşlarında ortaya çıkacağı ve zorunlu trafik sigortalarının mevcut durumdan en hızlı etkilenen sigorta türü olacağını söyleyen Gülen, sözlerini şöyle sürdürdü; “Swiss Re’nin Sigma raporunda yayınladığı global verileri sigortanın zorlu dönemlerde de büyüyen bir sektör olduğunu ortaya koyuyor. Bu yıl ve önümüzdeki dönemde sektöre dair beklentiler ise olumlu. 2023 yılında ticari primlerde yüzde 3,1’lik bir artış öngörülüyor. Hayat dışı sektörde 2023’te reel olarak pozitif büyümeye dönüş beklentisi var. Her ne kadar artan faizler yatırım ortamında durgunluğa neden olsa da daha sağlam yatırım kararlarını da beraberinde getirecek. Bu durum kârlılıkları olumlu etkileyecek. 2022’de hayat sigortacıları için daha iyi yatırım getirileri olabilir. Dünya virüsle yaşamaya uyum sağladığı için gelecek yıl pandemi önlemleri azalacak. Bu da yaşam sektörü kârlılığını destekleyebilir. Swiss Re’nin sektörle ilgili beklentileri enflasyona ve bunun küresel ekonomi üzerindeki olası etkilerine rağmen olumlu. Bence, Türkiye sigorta sektörü olarak biz de olumlu beklentiler içinde olabiliriz. Enflasyon ekonomisini yöneterek büyüyebiliriz.’’

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Metal işleme sektörünün köklü şirketi Kaymet'ten 5 yıl içinde 10 milyon dolarlık yatırım planı

Kayseri eski sanayi bölgesinde 1974 yılında 100 m2lik bir alanda sac ticareti yapmak üzere kurulan bugün 30 bin metrekarelik uçtan uca entegre metal işleme tesisinden 40 ülkeye ihracat gerçekleştiren Kaymet, yatırımlarına hız verdi.  

 

2022 yılında GES yatırımıyla toplam 3 milyon dolarlık yatırım gerçekleştirdiklerini belirten Kaymet Grubu Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Emin Sönmez, robotik teknoloji ve makina alanında 5 yıl içinde 10 milyon dolarlık yatırım planladıklarını belirtti. 

 

Medikalden savunma sanayine, makineden ziraat aletlerine ve mobilyaya kadar birçok sektöre mamul ve yarı mamul ürün tedariği sağlayan Kayseri kökenli Kaymet Grubu sürdürülebilir büyüme hedefiyle yatırımlarına devam ediyor. 

Türkiye’de uçtan uca entegre ender metal işleme tesislerinden birine sahip olduklarını vurgulayan lazer ve robotik teknolojiye sahip makine parkuruyla metalin tüm potansiyelini ortaya çıkardıklarını belirten Kaymet Grubu Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Emin Sönmez, “Önümüzdeki dönemde yurtdışında yeni pazarlar, yüksek teknoloji ve insan kaynağı alanlarında dönüşüme odaklandık” dedi.   Son üç yılda satışlarını 2,7 kat artırarak 395 milyon TL’ye ulaştıran, sürdürülebilirlik çerçevesinde karbonsuz üretim için 1 milyon dolarlık çatı üstü GES projesini hayata geçiren şirket, orta vadede ihracatın satışlardaki payını da yüzde 50’ye çıkarmayı hedefliyor.  

2022 yılında 3 milyon dolarlık yatırım

Şirketin yenilenebilir enerji yatırımlarına değinen Emin Sönmez şu bilgileri paylaştı: “2022 yılında GES ile beraber yaklaşık 3 milyon dolarlık bugünün değeriyle 50 milyon TL’lik yatırım yaptık. İhracat odaklı büyümeyi hedeflemekteyiz. Bu hedefle 2022 yılında makine parkuruna 2 milyon dolarlık bir yatırım yaptık. Aynı zamanda üretim verimliliğini artırmak ve önümüzdeki yıllarda özellikle çelik sektörünün gündemini oluşturacak karbonsuz üretim şartlarına hazırlanmak için 1 milyon dolarlık çatı üstü GES projesi yatırımına başladık. Bu yatırımlara büküm, kaplama, ebatlama ve doğrultma makinalarıyla devam etme planımız var. Sürdürülebilirlik ve yenilenebilir enerji, pek çok sektörde olduğu gibi çelik sektörünün de gündeminde olacak. Biz de grup olarak önümüzdeki yıllarda tesislerimizde artacak enerji ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla bu yıl aldığımız 65 dönümlük arazi üzerinde kademeli olarak GES projelerimize devam etmeyi planlıyoruz.”

3 kıtada 40 ülkeye ihracat gerçekleştirdik

Radarımıza katma değerli ürün tercih eden yeni pazarları aldık

5 yıllık büyüme planlarını aktaran ve bunu üç başlıkta ele aldıklarını ifade eden Emin Sönmez, “İhracat pazarlarını artırmak, yeni kaplama-kaynak- metal işleme makinaları ile yeni teknolojiyi kullanarak üretim kapasitesi ve üretim kabiliyetini daha da geliştirip insan kaynağına yatırım yaparak büyümeyi hedefliyoruz. Şu anda İsveç İspanya, Almanya, Fransa, Fas, ABD gibi ülkelere yönelik ihracat faaliyetlerimiz bulunuyor. Konjonktürel durumlardan etkilenmemek ve daha katma değerli ürün tercih eden şirketlerle çalışmak amacıyla farklı bölgelerden ülkeleri de radarımıza aldık. İhracata başladığımız dönemden bugüne 3 kıtada 40 farklı ülkeye ihracat yaptık. Uzun vadede global markaların metal işleme konusundaki en büyük partneri olmayı ve orta vadede ihracat payımızı yüzde 50’ye çıkarmayı hedefliyoruz” diye konuştu. 

5 yıl içinde 10 milyon dolarlık yatırım hedefliyoruz

Emin Sönmez, şirketin 2024 yılında 50 yılı devireceğini vurgulayarak, “Dijitalleşmeye büyük önem veriyoruz. 2 yıldır ciddi bir dönüşüm sürecindeyiz. Bu süreç önümüzdeki yıl da devam edecek. Önümüzdeki 5 sene içinde ise 10 milyon dolarlık yatırım planımız var. Daha çok üretime yönelik robotik sistemlere ve makina yatırımı gerçekleştireceğiz. Bu dönüşümlerin bir yansıması da markalaşma alanında olacak” dedi. 

İspanyollara paella ocağı ihraç ediyor

Kaymet bünyesinde pek çok niş alana yönelik üretim gerçekleştirdiklerini belirten Emin Sönmez şunları söyledi: “Örneğin, İspanyolların meşhur paella ocağını üretiyoruz. Geçmişte annelerimizin evindeki davul fırın neyse, İspanyollar için de paella ocağı aynı. Dünyada sadece beş üreticisi var bu ocağın. Son gelen proje portatif motosiklet tekerleği değiştirme aparatıydı. Bu da yüzde 100 ihracat odaklı ilerliyor. Ankara merkezli Kentes adlı şirketimizde kent aydınlatma sistemleri yapıyoruz. Sınır güvenliği ile ilgili çalışmalarımız da bulunuyor. Üçüncüsü İzmir merkezli Futon şirketimizde de metal iskeletli mobilyalar yapıyoruz. Bunların hemen hepsi niş pazarlara hitap ediyor. İstanbul İkitelli’de yer alan Metalist adlı şirketimiz de Kaymet’in ticaretini yaptığı ürünlerin Marmara Bölgesi’nde dağıtımı gerçekleştiriyor.”

Metali uçtan uca işleyen entegre bir yapı 

Türkiye’de uçtan uca entegre metali işleyebilen ender tesislerden birine sahip olduklarını lazer ve robotik teknolojili makine parkuru sayesinde metalin tüm potansiyelini ortaya çıkardıklarını belirten Emin Sönmez, uzun vadede yurtdışındaki global markaların metal işleme konusundaki en büyük partneri olmayı hedeflediklerini belirtti. 

224 kişiye istihdam sağlıyor 

1974’te 100 metrekarelik bir alanda kurulan Kaymet bugün 30.000 metrekare alana sahip tesislerde hizmet veriyor. 224 kişiye istihdam sağlayan Kaymet’in 2 bağlı ortağı ve 1 iştiraki bulunuyor. Beyaz yaka çalışanlarının yüzde 57’sinin kadınlardan oluştuğu Kaymet Grubu, medikal, savunma sanayi, makine, dekorasyon, büro mobilyaları, mağaza ve depo-raf gibi sektörlere mamul ve yarı mamul ürün tedariği sağlıyor. 

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı