Kanser tanı ve tedavisinde her geçen yıl önemli gelişmeler kaydediliyor. Moleküler patoloji alanındaki gelişmeler sayesinde artık kansere hızlı tanı konmasının yanı sıra aynı zamanda hangi ilacın, hangi tedavinin hastada etkili olacağı konusunda da bilgi sahibi olunduğunu söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi Patoloji Uzmanı Prof. Dr. Zafer Küçükodacı, “Patolojinin kanser hastasının tedavi yönetimine önemli katkıda bulunduğu bir diğer alan ise ameliyat sırasında uygulanan frozen yöntemidir. Bu yöntem sayesinde ameliyat sırasında hastadan alınan doku, hızlıca dondurulduktan sonra kesit alınıp mikroskop altında incelenerek 10-15 dakika gibi kısa bir sürede tanı konuyor ve ameliyatı yapan doktora bilgi verilebiliyor. Böylece ameliyatı yapan cerrah tarafından ameliyatın gidişatı da bu bilgiye göre belirlenebiliyor” açıklamasında bulundu.

Patolojinin sadece kanser tanısının konduğu değil, hastalığın tedavisine ve nasıl seyredeceğine yönelik de pek çok testin yapıldığı bir branş olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Patoloji Uzmanı Prof. Dr. Zafer Küçükodacı, “Günümüzde kanserde kullanılan, hedefe yönelik tedavi yöntemlerinin her geçen gün artması patolojinin kanser tedavisindeki yerini ve önemini de artırdı. Akıllı ilaçların, sadece bu ilaçlardan fayda görecek kanser hastalarında kullanılması gerekiyor. Bu hastalar ise patolojide yapılan birtakım moleküler testler ile belirlenebiliyor” dedi. 

Ameliyat sırasında 15 dakikada tanı

Normalde bir dokunun mikroskop altında incelenebilecek hale gelmesi için hastadan alınan dokuların, “doku takibi” denen bir işlemden geçmesi gerektiğini vurgulayan Patoloji Uzmanı Prof. Dr. Zafer Küçükodacı, “Bu işlem yaklaşık 12-16 saatlik bir süreç gerektiriyor. Normalde hastadan doku alındıktan 12-16 saatlik bir süre sonra ilk mikroskobik incelemeyi yapabiliyoruz. Frozen yönteminde ise 15 dakikalık bir süre içerisinde doku donduruluyor, kesit alınıyor, boyanıyor ve değerlendirilip tanı konuyor. Nadir durumlarda bu süre biraz daha uzuyor ama genellikle 15 dakika içerisinde işlemi tamamlamış, tanı koymuş ve cerraha ameliyatın nasıl devam edeceğiyle ilgili karar vermesinde konsültan olarak yardımcı olmuş oluyoruz” diye konuştu.

Vakaların yüzde 90’ına 24-36 saat içerisinde tanı konuluyor

Uluslararası standartlara göre patoloji raporu için kabul edilen ideal sürenin bir hafta ile 10 gün arasında olduğunun altını çizen Patoloji Uzmanı Prof. Dr. Zafer Küçükodacı, “Sonrasında yapılacak moleküler testler için de benzer bir süre öngörülüyor. Ancak biz vakalarımızın yüzde 90’dan fazlasına 24-36 saat içerisinde tanı koyuyoruz, ki bunların önemli bir kısmı kanser tanısı. Özellikle kanser hastalarında patoloji raporunun kısa sürede sonuçlanması, tedavinin de kısa sürede başlamasını sağladığı için önemli. Kanser tanısı koyduktan sonra ise, doğru ve etkin tedaviyi belirlemek için gerekli olan moleküler testleri de bir gün ile en fazla bir hafta gibi kısa bir süre içerisinde sonuçlandırıyoruz” şeklinde konuştu.

Frozen, ameliyat sırasında uygulanan bir tanı yöntemidir

Frozen veya “Frozen Kesit” yönteminin ameliyat sırasında gerçekleştirilen bir tanı yöntemi olduğunu söyleyen Prof. Dr. Zafer Küçükodacı, “Patoloji pratiğinde yer alan en zor ve özellikli işlemlerdendir. Ameliyat esnasında tümör dokusundan alınan örnek, patolog tarafından mikroskobik olarak değerlendirilip 15 dakika gibi kısa bir sürede ameliyatı yapan cerraha sonuç bildirilir. Ameliyatı yapan cerrah ile birebir görüşerek, cerrahın yapacağı ameliyatı bizim vereceğimiz cevabın nasıl değiştireceğini, tümörün hangi özelliğinin önemli olduğunu öğrenip, bize verilen numune üzerinde kısa sürede bu değerlendirmeleri yapıp, sonucu kendileri ile paylaşıyoruz ve bu cevaba göre ameliyatın şekli belirleniyor. Bu nedenle, frozen işlemi tümör ameliyatlarında ameliyatın şeklini belirlemek için cerrah ile patolog arasında gerçekleştirilen bir fikir alışverişi, bir konsültasyondur” dedi.

Ameliyat sırasında konulan tanı ile ameliyatın seyri değişebiliyor

Tümör ameliyatlarında en önemli noktalardan birinin tümörün güvenli bir cerrahi sınır ile çıkarılması olduğuna dikkat çeken Patoloji Uzmanı Prof. Dr. Zafer Küçükodacı, “Bu tümörün daha sonra lokal nüks riski, tümör bölgesinde tekrarlaması açısından önemlidir. Geride tümör dokusu kalmadığından emin olmak için frozen ile cerrahi sınırların değerlendirilmesi yapılır. Kanser ameliyatlarında bir diğer önemli nokta da tümöral kitlenin çıkarılmasına, lenf nodlarının da ameliyatla alınmasının eklenip eklenmeyeceğidir. Kanser ameliyatlarında tümör dokusu ile bölgesel lenf nodlarının da çıkarılması gerekebilir. Örneğin, meme kanseri ameliyatlarında, koltuk altı lenf nodlarının çıkarılması kararı genellikle ameliyat sırasında yapılan frozen ile verilir. Kanserin ilk yayıldığı lenf nodu olan sentinel lenf nodunda metastaz olmadığı görülürse diğer lenf nodları çıkarılmaz. Bu durum, hastanın sonraki yaşam kalitesi ve konforu açısından önemlidir. Ameliyat öncesi kesin tanısı konamamış hastalarda, ameliyat sırasında kısa sürede vereceğimiz tanı ile ameliyatın şekli ve büyüklüğü tamamen değişebilir. İyi huylu bir tümörde sadece bu tümöral kitlenin çıkarılması yeterli olmakta iken, kanser olduğunu söylediğimizde çok daha kapsamlı bir ameliyat yapılabilir. Ameliyat sırasında bazen, tümörün neden olduğu beklenmedik bir tablo ile karşılaşılabilir. İşte böyle durumlarda da ameliyatın şekline frozen tanı ile yön verilir” dedi.

Bir hafta içerisinde tümörlerin moleküler özellikleri analiz edilip uygun tedavi belirlenebiliyor

Hızlı tanı konmasında kullanılan cihazların modern olması kadar çalışan ekibin bilgi ve deneyiminin de önemli olduğunun altını çizen Patoloji Uzmanı Prof. Dr. Zafer Küçükodacı, “Kanser hastalarında yaptığımız moleküler testler için kullandığımız yeni nesil sekanslama (NGS) ile bir hafta gibi kısa bir sürede çok sayıda gen bölgesindeki mutasyonların analizi yapılabiliyor. Kanserlerin moleküler özelliklerinin tespit edilmesi, bu moleküler değişikliklere yönelik akıllı ilaçlar olarak bilinen hedefe yönelik ilaçların kullanılmasını da beraberinde getirmiştir. Bu ilaçların etkin ve uygun hastalarda kullanılması patolojide yapılan bu moleküler testler sayesinde olmaktadır” şeklinde konuştu.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Ülkece yaşanılan büyük deprem felaketleri sonrasında Aksigorta, tüm müşterilerine ücretsiz olacak şekilde online psikolojik danışmanlık hizmeti sağlayacak.

Aksigorta Mobil uygulaması üzerinden verilecek hizmet, Aksigortalıların travma sonrası stres bozukluğuna yönelik psikolojik destek alabilmelerine yardımcı olacak.

Ürün ve hizmetlerini müşterilerinin ihtiyaç ve beklentilerine yönelik olarak geliştirmeye devam eden Aksigorta, son dönemde yaşanılan deprem felaketlerinin ardından ortaya çıkan stres bozukluğuna karşı psikolojik destek imkanı sağlıyor.

Moneta iş birliği ile hayata geçecek olan bu hizmet, tüm Aksigorta müşterilerine hangi ürüne sahip olduğu fark etmeksizin ücretsiz olarak psikolojik destek alabilme fırsatı sunuyor.

30 Haziran’a dek geçerli olacak olan, toplumsal faydaya dayalı bu hizmetle, Aksigorta Mobil üzerinden oluşturulacak olan randevuyla online ya da telefon görüşmesi aracılığıyla tüm müşterilere sağlanacak. 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

TikTok ve diğer sosyal medya devlerinin kullanıcılarla ilgili topladığı kişisel bilgilerin büyüklüğü dikkat çekici boyutlara ulaştı. TikTok, 2022 yılında ABD ve tüm ülkelerde en çok indirilen kısa video uygulaması oldu. Toplanan kullanıcı verisinin çokluğu ve bu bilgilerin Çin hükumetiyle paylaşılma iddiaları, çocuklar ve onların mental sağlığına vereceği zararlar, kişisel verilerin sızdırılması gibi birçok gizlilik ve siber güvenlik sorunuyla ilgili tartışmalar başladı.  

Hindistan, 2020 yılında uygulamayı ülke çapında yasakladı. Birçok ülke TikTok’un resmi cihazlarda kullanımını yasaklarken ABD bir adım daha ilerleyerek uygulamayı tamamen yasaklamayı düşünüyor. Tartışmalar ve elde edilen kanıtların odağını, son günlerde Avustralyalı bir siber güvenlik şirketi olan Internet 2.0’daki araştırmacıların bulguları oluşturuyor. Şirketin Temmuz 2022 tarihli raporuna göre TikTok, kapsamlı cihaz izinleri istiyor ve çalışması için gerekenden çok daha fazla veri topluyor. 

TikTok kullanırken gizliliğinizi nasıl koruyabilirsiniz? 

ESET Türkiye Ürün ve Pazarlama Müdürü Can Erginkurban uygulamayı kullanmaktan tamamen vazgeçmeden bilgilerinizin gizliliğinin en azından bir kısmını  nasıl koruyabileceğiniz ile ilgili olarak  şu  bilgileri paylaştı. 

1. Mümkün olan en az veriyle TikTok’taki içeriklere erişim sağlamak istiyorsanız, bir web tarayıcısında resmi TikTok web sitesini kullanın. TikTok’un tarayıcı çerezlerini ve diğer kullanıcılar yoluyla bazı bilgileri toplamaya devam edebileceğini unutmayın. 

2. Tiktok’ta hesap açmadan video göndermek, yorum eklemek veya herhangi bir videoyu beğenmek mümkün değil. Aktif bir hesap sahibi olmak istiyorsanız, ayarlardan bazı verilerin paylaşımını kısıtlayın.  

3. TikTok gizlilik politikasında izniniz olmadan verilerinizi üçüncü taraf uygulamalardan toplayabileceğini açıkça belirtiyor. TikTok’a ilk kez kayıt yaparken başka bir sosyal ağ platformuyla ilişkili bir hesap yerine, başka hiçbir yerde kullanmadığınız bir telefon veya e-posta adresi verebilirsiniz. 

4. Daha fazla koruma için TikTok’un telefonda kayıtlı kişileri veya Facebook arkadaşlarını senkronize etmesine izin vermeyin ve reklam kişiselleştirmesini sınırlandırın.  

5.Proxy hizmetleri ve konumunuzu gizlemek için bir VPN ile birlikte IP adresinizi maskeleyebilirsiniz.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

E-ticaretin kolaylığını yaşamın her alanında yaşamak isteyenler, birkaç güvenlik unsuruna dikkat ederek sigorta ihtiyaçlarını rahatlıkla online olarak karşılayabiliyor. Türkiye’nin lider insurtech markası olan ve 23 yıllık tecrübesiyle yaklaşık 9 milyon müşteriye temas eden Sigortam.net, internetten güvenli bir şekilde poliçe almak için dikkat edilmesi gereken noktaların altını çiziyor.

Kurulduğu günden bu yana, 23 yıldır 9 milyona yakın müşteriye temas eden, Türkiye’nin ilk ve lider insurtech şirketi Sigortam.net, müşterilerinin sigorta ihtiyaçlarını en kolay, hızlı ve uygun maliyetlerle karşılamalarını sağlıyor. 

E-ticaretin daha da ivmelendiği günümüzde internetten poliçe alırken dikkat edilmesi gereken birkaç önemli unsur şöyle sıralanıyor: 

• Ticaret Bakanlığı tarafından tek yetkili kurum olarak belirlenen Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, gerekli şartları sağlayan internet sitelerini Güven Damgası ile tescil ediyor. Güven Damgası’nın alınması ve korunması için siteler her yıl bağımsız kuruluşlar tarafından güvenlik ve çeşitli sızma testlerinden geçiyor. Sigorta ürünlerinin de bu tescile sahip sitelerden alınması güvenlik endişelerini ortadan kaldırmayı sağlıyor.
• Kişisel bilgilerin ve ödeme bilgilerinin kötü niyetli kişilerin eline geçmesinin önlenmesi için internet üzerinde veri aktarımlarının en üst düzeyde şifreleme ile korunması gerekiyor. Bu konuda tüm dünyanın kabul ettiği SSL güvenlik protokolüne sahip bir site üzerinden işlem yapmak, verilerin güvenliğini sağlamak için kritik bir unsur. Bunu kontrol etmek için öncelikle işlem yapılacak web sitesinin isminin başında “https” yazdığından ve sol tarafta sitenin güvenli olduğunu belirten kilit ikonunun bulunduğundan emin olmak gerekiyor. Kilit ikonuna tıklandığında “Sertifika (Geçerli)” yazısı bulunması, sitenin güvenli olduğuna işaret ediyor.
• Satın alma aşamasında ödeme bilgilerinin üçüncü kişilerin eline geçmesini önlemek açısından sitenin 3D Secure altyapısına sahip olması önem taşıyor. Bir yandan müşterinin bankasına ait şifre giriş ekranı açılırken diğer yandan tek kullanımlık şifre SMS’i iletiliyor. Şifre doğru girildiğinde ödeme işlemine devam ediliyor. Böylece asıl kart sahibinin onayı olmadan poliçe alım işlemi yapılmasının önüne geçiliyor.
• Müşteri kaydı oluşturma ya da sisteme yeni telefon numarası ekleme durumunda tek kullanımlık şifre (OTP-One Time Password) uygulaması, teklif isteyen kişinin gerçekten ilgili kişi olduğunun teyit edilmesi açısından gerekli bir adım. Böylece sisteme yanlış bir telefon numarası girilmesi ya da poliçe PDF’i ve kişisel veri içeren SMS’lerin yanlış kişilere gitmesi engelleniyor.
• Sigorta alım işlemlerinde pek çok kişisel veri paylaşımı gerekebiliyor. Bu verilerin yasalara uygun olarak korunduğundan ve işlendiğinden emin olmak için, ilgili sitede Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) onayının sorgulanması önem taşıyor.
• Bunların yanında sahte web sitesi, güvenilir markaların isminde küçük değişiklikler içeren alan adları kullanabiliyor. Örneğin “Sigortam.net” yerine “Siqortam.net” ya da “Sigortamm” gibi gözden kaçabilecek değişiklikler yapılabiliyor. Bu yüzden herhangi bir işlem yapmadan önce adres çubuğundaki ismin doğruluğunu kontrol etmek gerekiyor. Site içerisinde çok fazla yazım hatası, reklam ya da info bölümünün bulunması da sitenin güvenilirliği konusunda soru işaretleri yaratıyor.

Sigortam CEO’su Bora Uludüz, konuya ilişkin değerlendirmesinde, “Günümüzde tüketiciler tüm ihtiyaçlarını en hızlı ve kolay şekilde karşılayabildikleri e-ticarete giderek daha fazla ilgi gösteriyor. Market alışverişinden seyahat ihtiyaçlarına kadar geniş bir yelpazeyi kapsayan bu trend, sigorta sektöründe de yansımasını gösteriyor. Online sigorta poliçesi alımının rahatlığından faydalanmak isteyenlerin sadece birkaç güvenlik unsuruna dikkat etmesi gerekiyor. Sigortam.net, dijital sigortacılığın öncüsü olarak 2000 yılında kurulduğundan bu yana sunduğu hizmet kalitesi ile ismini güvenle özdeşleştirmiş bir platform. Bu sayede TOBB tarafından verilen 2020 yılında Güven Damgası’na sahip sigorta sektöründeki ilk şirket olduk. Bu tescilden de anlaşılacağı üzere ödeme bilgilerini sadece ödeme işleminde kullanıyor, işlem sonrasında kesinlikle kayıtlarımızdan çıkarıyoruz. Ayrıca kişiye özel sigorta teklifi için paylaşılan kişisel bilgiler ve daha sonra satın alma adımında paylaşılan ödeme bilgileri, global olarak kabul gören SSL protokolümüz ile korunuyor. 3D Secure ödeme altyapımız, müşteri kaydı oluşturulmasında tek kullanımlık şifre uygulamamız, KVKK onay süreçlerimizin de katkısıyla müşterilerimizin bilgilerinin, Sigortam.net’e ulaştığı andan ödemenin sonuna kadar en yüksek güvenlikle korunduğundan emin oluyoruz” diye konuştu. 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bölgesel Amatör Ligi’nin 23.Haftasında deplasmanda Yunus Emre Belediye Spor’un konuğu olan Aliağaspor FK, sahadan 1-0’lık galibiyetle ayrılarak 3 puanı hanesine yazdırdı.

10.Grupta puanını 54’e yükselten Aliağa temsilcisi, bitime 3 hafta kala en yakın takipçisi Yunus Emre Belediye Spor ile arasındaki farkı da 4’e çıkardı. Aldığı galibiyetle taraftarını sevince boğan sarı siyahlı takımın tek golünü 8.dakikada İlhan Aslanoğlu kaydetti.

Manisa Muradiye Futbol Sahası’nda oynanan karşılaşmayı Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar, Aliağaspor FK Başkanı Kamil Önal, İMEAK Deniz Ticaret Odası Aliağa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Adem Şimşek, Aliağa Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Serdar Berk Aliağalı taraftarlarla birlikte izledi.

Aliağalı taraftarlar şampiyonluk yarışında kritik öneme sahip karşılaşmada takımlarını yalnız bırakmadı. Aliağalı taraftarlar 90 dakika boyunca yaptıkları tezahüratlarla galibiyette önemli bir pay sahibi oldular.

Mücadele ev sahibi takımın başlama vuruşuyla başladı. Orta alan mücadelesi şeklinde başlayan karşılaşmada konuk ekip ilk dakikalardan itibaren üstünlüğünü hissettirmeye başladı. Karşılaşmanın 8.dakikasında sol taraftan ceza alanı içerisine yapılan ortada önünde kalan topu filelere gönderen İlhan Aslanoğlu, Aliağaspor FK’yı 1-0 öne geçirdi.

Bu gol ilk yarının da skorunu belirledi. Karşılaşmanın ikinci yarısında her iki takım da girdikleri pozisyonları gole çeviremeyince mücadele Aliağaspor FK’nın 1-0’lık üstünlüğü ile tamamlandı.

Aldığı kritik galibiyetle ligin bitimine 3 hafta kala şampiyonluğa bir adım daha yaklaşan Aliağaspor FK, 5 Nisan 2023 Çarşamba günü Aliağa Atatürk Stadı’nda Gazi Mahallesi’ni konuk edecek. Mücadele saat 15.00’te başlayacak.  

Yunus Emre Belediye Spor 0 – 1 Aliağaspor FK

Stat: Muradiye Futbol Sahası

Hakemler:  Alper Cesur, Gülşah Nur Şen, Cihat Sevi

Yunus Emre Belediye Spor: Engin Tuna, Ali Akyan Keskin (69 Yavuz Selim Şentürk), Şevket Güngör, Cengizhan Kasap, Gökhan Dinçer, Şerif Ali Eğilmez, Serhan Karahan (76 Mustafa Kaya), Muhammed Sak (76 Bartu Umut), Semih Baştan, Batuhan Dinçer Yokuş

Aliağaspor FK: Ahmet Pekgöz, Tahir Kurtuluş, Vedat Çıkın, Ömer Yanık, İskender Can, Muhammet Fatih Öztekin, Yasin Tosun, Mithat Yaşar (72 Bahri Yıldırım), Enes Bakkal (90 Alper Sürücü), İlhan Aslanoğlu (66 Muhammed Ali Aydın), Mesut Uzun (66 Halil Çelik)

Gol: Dk. 8 İlhan Aslanoğlu (Aliağaspor FK)

Kırmızı Kart: Ahmet Furkan Özdemir (Aliağaspor FK)

Sarı Kartlar: Kerem Dönertaş, Serhan Karahan, Semih Baştan (Yunus Emre), Mithat Yaşar, Ömer Yanık, Ahmet Pekgöz, Yasin Tosun (Aliağaspor FK)

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Letonya merkezli hava yolu şirketi airBaltic, İGA İstanbul Havalimanı ile Riga Uluslararası Havalimanı arası karşılıklı direkt uçuşlarına 2 Nisan Pazar günü başladı.

Uçuşların, İstanbul-Riga arası haftada dört sefer olmak üzere Airbus A220-300 tipi uçaklarla gerçekleştirileceği vurgulandı.

airBaltic tarafından gerçekleştirilen ilk uçuşa istinaden İGA İstanbul Havalimanı’nda etkinlik düzenlendi. İlk uçuş etkinliğine airBaltic Satış Müdürü Jevgenij Kozyrev şirketi temsilen katıldı.

İGA İstanbul Havalimanı ile Riga Uluslararası Havalimanı arası direkt uçuşların ortalama üç saat sürmesi bekleniyor. Merkez ofisi Riga Uluslararası Havalimanı’nda bulunan airBaltic; Riga, Tallinn, Vilnius ve Tampere’den 70’ten fazla noktaya uçuş gerçekleştirerek hava yolunun Avrupa, İskandinavya, Bağımsız Devletler Topluluğu ve Orta Doğu’daki rota ağında yer alan çok çeşitli noktalara bağlantılar sunuyor.

airBaltic Başkanı ve CEO’su Martin Gauss, “Bu yıl yaz sezonumuzu resmi olarak açmaktan ve güzel İstanbul’u Letonya’nın Riga kentindeki ana üssümüze bağlayan direkt uçuşları başlatmaktan mutluluk duyuyoruz.

Yeni bağlantının, Türkiye’deki yerel gezginlerin Baltık’taki evimizi ziyaret etmelerine ve Riga’nın sunduğu zengin tarihi, canlı sanatı ve çok yönlü deneyimleri keşfetmelerine olanak sağlayacağını umuyoruz” ifadelerini kullandı.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Marine Saloon Trade Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı, Türkiye’nin dünyaca ünlü yat tasarımcıları Turhan Soyaslan ve Tanju Kalaycıoğlu’nu ağırladı.

 Hollywood yıldızlarından iş insanlarına kadar birçok ünlü isim için tasarladıkları tekneler dünyanın dört bir yanındaki denizlerde olan ve çok sayıda uluslararası ödüle sahip tasarımcılar, MAST İzmir Fuarı’nda, denizseverler ve geleceğin yat tasarımcıları ile buluştu. 

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde, İZFAŞ ve ED Fuarcılık ortaklığı ile düzenlenen MAST- Marine Saloon Trade, Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı, dünyaca ünlü yat tasarımcıları Turhan Soyaslan ve Tanju Kalaycıoğlu’nun konuşmacı olduğu söyleşiye ev sahipliği yaptı. Fuarizmir B Seminer Salonu’ndaki söyleşiye, denizseverler, fuar ziyaretçileri ve öğrenciler büyük ilgi gösterdi.

Türkiye’de denizcilik ve yat tasarımının geçmişi ve geleceği üzerine konuşan Soyaslan ve Kalaycıoğlu, bu alanda tasarımcı olarak çalışmak isteyen gençlere de tavsiyelerde bulundu. 

Kısa süre önce uluslararası bir ödül kazandıklarını da belirten Turhan Soyaslan, Türkiye’nin bugün yat üretiminde ve tasarımında dünyada en üst sıralarda olan bir ülke olduğunu vurguladı. Soyaslan, ”Gemi inşacı, denizci, tasarımcı her alanında bu işte varız. Dünyada hem gemi inşayı bilen hem de tasarlayan çok fazla insan topluluğu yok. Tasarım bir kültür, yaşadığımız çevreye ait bir kültür hazinesi.

Kültürün milliyeti var, ama kültür, bilimle ve toplumum bütün potansiyeli ile birleşince eyleme dönüşebiliyor. Bölgesel olarak bakarsanız bu alanda çok büyük bir kültürel hazinemiz var. Bu alanda çalışan çok nitelikli bir insan topluluğuna sahibiz.

Çok başarılı projelere imza atıyoruz. Almanya’da Hollanda’da da baktığınızda bütün işçiler bizimkiler. Buraların bu alanda da bereketli topraklar olmasından kaynaklı, dünyanın en iyileri bizden, bu alanda. Her birimiz kalifiye bireyleriz. Bu kültürü ve sektörü yüceltmek için bu başarının sürdürülebilmesi için desteğe ihtiyaç var. Devletin sektörü desteklemesine ihtiyaç var” dedi. 

Bugüne kadar birçok uluslararası ödül kazanan Tanju Kalaycıoğlu da denizin ve tasarımın kendisi için bir tutku olduğunu vurguladı. İngiltere’de Southampton ve Newcastle üniversitelerinden gemi inşa yüksek mühendisi olarak mezun olduktan sonra bir süre tersanelerde çalıştığını belirten Kalaycıoğlu, tasarımcılık serüveninin ise 1984 yılında Yelken Dünyası dergisine yazı yazmaya başlaması sürecine kadar gittiğini söyledi. Tanju Kalaycıoğlu, Türkiye’nin, kendisinin de tasarımlarında esin kaynağı olan Ege’den Karadeniz’e kadar kendi özgün teknelerine sahip olduğunu hatırlatarak, “Bodrum guleti, Trabzon takası, Ege tırhandili gibi teknelerimiz var. Tarihte gemi inşanın anavatanı burası olduğu için çok tecrübeliyiz. Asya’nın Avrupa’ya açılan deniz kapısı burası. Bizde bu tecrübe var, genlerimizde var”  diyerek sektörün gelişmesi için planlama ve desteğe ihtiyaç duyulduğunu ifade etti. 

Turhan Soyaslan ve Tanju Kalaycıoğlu, tasarımcı adayı öğrencilere de tavsiyelerde bulunarak, “Yat tasarımında çalışacağım” diyen birinin, tüm dinamiklere hakim olmak için denizcilikle uğraşmasının, denizin içinde olmasının şart olduğunu söyledi.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı