Aylık arşivler: Temmuz 2023

Yahyalı'dan Dünya'nın bir çok bölgesine kiraz ihracatı yapılıyor

Yahyalı Kaymakamı Mehmet Kaya ve Yahyalı Belediye Başkanı Esat Öztürk ilçede başlayan kiraz hasatına katıldılar.

İlçenin Mustafabeyli Mahallesi’nde Bahadır Güçlü ’nün bahçesine giden Kaymakam ve Belediye Başkanı kiraz bahçesi, kiraz üretimi ve kiraz hasatı konusunda bilgiler aldılar.
Yaklaşık 100 ton Kirazı Hong Kong ve Avrupa ülkelerine ihraç ettiklerini ifade üretici Bahadır Güçlü, ilçede kiraz üretiminin yıldan yıla artış gösterdiğini söyledi.

İhraç edilecek ürün yetiştirmenin önemine vurgu yapan Yahyalı Belediye Başkan Esat Öztürk açıklamasında; “45 dönümlük bir Kiraz bahçesindeyiz. Burada yetiştirilen Kirazlar tamamen ihracata yönelik. Bu bahçedeki ürünlerin organik olması bizler için önemli. Biz üretimi yapılan her türlü meyve ve sebzenin kaliteli bir şekilde olmasını istiyoruz. Üreticimiz yaklaşık 100 ton Kiraz ihracatı yaptığını belirtti.  İlçemizde 1000 tonu geçen Kiraz üretimimiz var. Bunun önümüzdeki yıllarda giderek artacağını düşünüyorum. Kiraz üretecek çitçilerimizin bu bahçeyi mutlaka incelemelerini istiyorum. Artık ilçe olarak ihracat yapılacak kalitede ürünler yetiştirmemiz gerekiyor. Üreticilerimize ve çalışanlara kolaylıklar diliyorum.” diye konuştu.

Yahyalı Kaymakamı Mehmet Kaya’da konuşmasında; “İlçemizin en modern bahçelerinden birinde Kiraz hasatına katıldık. Bahçede çalışan emekçilerimize kolaylıklar diliyorum. Tarımsal üretim anlamında zengin bir ilçeyiz. Tabi ilk sırayı 100 bin ton üretim ile elma alıyor. Ardından ikinci olarak Kiraz geliyor. Kiraz bahçelerinde son yıllarda artış gözlemliyoruz. Bu Kiraz bahçesinin diğer üreticilerimiz tarafından örnek alınması istiyorum.” İfadelerini kullandı.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

AEM-Technologies Atommash, Çin'deki Xudapu NGS' İçin Yeni Ekipmanların Üretimini Tamamladı

Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom’un makine mühendisliği bölümü Atomenergomash A.Ş. bünyesindeki AEM-Technologies’in üretim tesisi Atommash, Çin’de inşaatı devam eden Xudapu Nükleer Güç Santrali’nin (NGS) 3’üncü Güç Ünitesi için nükleer reaktör ve dört buhar jeneratöründen oluşan bir dizi ekipman üretti.  

Toplam ağırlığı 1700 ton olan ekipman karma bir yöntemle sevk edilecek. Kargoyu özel santral terminaline ulaştırmak için motorlu sevkiyat yapılacak. Ekipman bir mavnaya taşındıktan sonra deniz yoluyla Saint Petersburg Limanı’na götürülecek ve daha sonra yine deniz yoluyla Çin’e ulaştırılacak. 

Atomenergomash A.Ş Genel Müdürü Igor Kotov konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Çin’de dört güç ünitesi için ekipman üretimi, Rusya ve Çin’in enerji sektöründeki stratejik ortaklığının gelişmesinin önemli projelerinden birini teşkil ediyor. Süreç, Rosatom Genel Müdürü Aleksey Likhachev tarafından bizzat takip ediliyor. Bu yıl Nisan ayında Tianwan NGS’nin 7’nci Güç Ünitesi için reaktör ve dört buhar jeneratörünün dahil olduğu ilk ekipman setini ülkeye sevk etmiştik.  Şimdi de Xudapu NGS’nin 3’üncü Güç Ünitesi için ekipman setinin sevkiyatını yaptık. 2024 yılında, bu santrallerin diğer iki güç ünitesi için de ekipman sevkiyatı gerçekleştirilecek. Hızımız yüksek. Atomenergomash, ürünlerin kalitesi ve güvenliğini en üst seviyede tutarak bunu sağlıyor” dedi.  

Reaktör, içinde reaktör çekirdeği ve iç parçaların bulunduğu eliptik tabanlı dikey silindirik bir kap olma özelliği taşıyor. Reaktörün üst kısmı, makinelerin tahrikleri ile düzenleyici ve koruma cihazlarının, kabloların çıkışı için nozulların ve çekirdek içi cihaz sisteminin sensörlerinin üzerine monte edildiği bir kapakla sıkıca kapatılıyor. Reaktör kabı yaklaşık 13 metre uzunluğa, 4,5 metre çapa ve 320 ton ağırlığa sahip.

Üretim döngüsünün tüm aşamalarında, üretim kalitesine ve sonraki operasyon sürecinde güvenlik konularına öncelik veriliyor. Kapsamlı kalite yönetimi, metalürjik bir ham metalin üretiminin başlangıcından bitmiş bir ürünün müşteriye sevk edildiği tarihe kadar uygulanıyor. Tüm dövülmüş ham metaller, görsel inceleme, ölçümler ve beraberindeki belgelerin kontrolünün yanı sıra temel metalin %100 kapsamında ultrasonik testini de kapsayan genel malzeme muayenesine tabi tutuluyor.

Görsel ve boyutsal incelemenin haricinde her bir kaynak bağlantısı çeşitli tahribatsız incelemelerden geçiriliyor. Boyayla çatlak kontrolü, ultrasonik teste tabi tutuluyor. Reaktörün çevresindeki tüm kaynaklar da radyografik testten geçiriliyor. Her işlemden sonra, metaldeki yapısal değişiklikleri etkileyen çeşitli testler yapılıyor. Bu tür testler, mekanik özelliklerin düzenleyici belgelerin gerekliliklerine uygunluğunu doğrulamak için gerçekleştiriliyor. 

14 metre uzunluğa, 4 metreden fazla çapa ve 35 ton ağırlığa sahip buhar jeneratörü, reaktör ünitesinde yer alan bir ısı değiştirme cihazı olma özelliği taşıyor. Bir NGS ünitesi için ekipman seti dört buhar jeneratöründen oluşuyor. 

Dost ülkelerle iş birliğine önem veren Rusya, uluslararası ticaret ve ekonomik ilişkilerini sürekli olarak geliştiriyor. Dış kısıtlamalara rağmen, ülke ekonomisi ihracat potansiyelini yükseltiyor, tüm dünyaya mal, hizmet ve hammadde sağlıyor. Atomenergomash A.Ş. de bu tür faaliyetlerde aktif olarak yer alıyor.

Xudapu NGS, Çin Halk Cumhuriyeti’nin Liaoning eyaletinde bulunuyor. NGS’nin, 3’üncü ve 4’üncü Güç Üniteleri, NGS-2006 projesi kapsamında inşa ediliyor ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun (IAEA) güvenlik gereksinimlerini karşılıyor. Tesisin tasarımı ve inşasını Rosatom’un Makine Mühendisliği Bölümü yapıyor. Atommash, Xudapu NGS’nin 4’üncü Ünitesi için reaktör kabı, iç parçalar, kapak ve üst ünite ile bir dizi buhar jeneratörü üretimine devam ediyor. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yanlış fırçalama diş eti çekilmesine sebep olabilir

İdeal ağız bakımının asıl unsurlarından birinin diş fırçalamak olduğunu belirten uzmanlar, diş fırçalamanın yanlış yapılması durumunda diş eti iltihabı ve diş eti çekilmesi gibi sorunlara yol açabileceğine dikkat çekiyor. Doğru diş fırçalamanın diş etinden dişe doğru yapılması gerektiğini söyleyen Periodontoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Nihal Bahar, her bir dişe 5-10 fırça darbesinin değmesi gerektiğinin altını çiziyor. Sadece fırçalamanın yeterli olmadığını da dile getiren Bahar, maksimum hijyen için, diş ipi ve gargara kullanılmasını öneriyor.

Üsküdar Diş Hastanesi Periodontoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Nihal Bahar, ideal diş fırçalama ve diş temizliğinin nasıl yapılması gerektiği hakkında bilgi verdi.

 

Doğru teknikle yapılmadığında fırçalama etkili değil

İdeal ağız bakımının asıl unsurlarından birinin diş fırçalamak olduğunu belirten Periodontoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Nihal Bahar, “Diş fırçalama, aslında hepimizin bildiğini sandığımız bir şey. Ancak gerçek ve doğru tekniği ile ve doğru zamanlamayla yapılmadığında çok etkili bir fırçalama sağlamamış oluyoruz. Bu da diş etinin iltihaplanması akabinde diş eti çekilmelerine ve kemik çekilmelerine sebep olabiliyor.” dedi.

 

Sağ-sol hareketi ile fırçalamak dişlere zarar veriyor

Doğru diş fırçalamanın mutlaka diş etinden dişe doğru yapılması gerektiğine dikkat çeken Bahar, “Pembeden beyaza doğru yapılması gereken bir hareket vardır. Sağ sol hareketi yaparsanız eğer bu hareket diş eti çekilmesine ve minede aşınmalara sebep olacağından hiçbir şekilde tavsiye etmediğimiz bir harekettir. Yapacağınız asıl hareket, titreşim vererek   45 derecelik açı ile diş etinden dişe doğru dişlerinizi fırçalamanızdır. Diş fırçanızın mutlaka her dişinize en az 5 ila 10 darbesinin değmesi gerekiyor ki oradaki plağı gerekli bir şekilde ortadan kaldırabilsin. Dış kısımları fırçaladıktan sonra mutlaka iç kısımları da fırçalamalısınız. Dil ve yanak taraflarını da unutmamalısınız. Her bir dişinize en az 5 defa darbe değecek şekilde dişlerinizi fırçaladığınızda bu 2,5 ila 3 dakika sürecektir ki bu fırçalama için ideal bir süredir.” açıklamasını yaptı.

 

Doğru bakım ile dişlerinizi uzun süre koruyabilirsiniz

“Dişlerinizi ne kadar fırçalarsanız fırçalayın hiçbir zaman fırçalama yeterli olmayacaktır.” diyen Periodontoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Nihal Bahar, bunun sebebini de fırçanın diş aralarındaki gıda birikintilerini uzaklaştıramaması olarak açıkladı.

Diş aralarındaki birikintileri temizleyebilmek için arayüz fırçaları ve diş ipi olduğunu belirten Bahar sözlerini şöyle tamamladı:

“Eğer dişlerin arasında mesafe varsa bunları arayüz fırçasıyla temizleyebilirsiniz. Ancak dişleriniz daha sıkışıksa o zaman diş ipi kullanabilirsiniz. Diş ipini iki parmağınızın ortasına dolayarak diğer iki parmağınızla destek olmalısınız. Diş etini tahriş etmemeye çalışarak C şeklinde dişe yaslayıp çıkarmalısınız. Belirttiğim şekilde diş fırçalama ile arayüz fırçası veya diş ipi kullanarak doğru bir ağız bakımı yapmış olursunuz. Bunların yanında dil kazıyıcılar veya ağız duşunu da kullanarak optimum bir hijyen sağlamış olursunuz. Böylece uzun süreli kendi dişlerinizi ağzınızda tutabilirsiniz.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Nilsu Berfin Aktaş “Mustafa Mert Koç ile uyum yakaladık”

Oyunculuk akademisindeyken okula gelen bir haberle “Geleceğin Starı” programına katılan ve izleyenlerin beğenisini kazanarak adını kitlelere duyuran Nilsu Berfin Aktaş MAG Temmuz sayısına konuk oldu. 

Heyecanlarını, hislerini ve hakkında merak edilenleri MAG Okurlarıyla paylaşan güzel oyuncu, Fox TV’de yayımlanacak olan “Yaz Şarkısı” dizisi hakkında da bilgi verdi. “Nazar değmesin, çok güzel gidiyor. Herkesin enerjisi çok güzel, gerçekten. Laf olsun diye demiyorum, herkes çok komik ve aşırı eğlenceli.” açıklamasında bulunan güzel oyuncu  “Koşa koşa, hevesle gidiyorum sete, isterse sabah 6’da olsun. Karakterimi de sevdim, oynarken eğleniyorum. Partner olarak şanslıyım, uyum yakaladık ve umarım bu uyum ekrana da yansır, seyirci bizi çok sever. Biz çok sevdik çünkü.” dedi.

Oyunculuk serüvenine başlayış hikayesini de anlatan Aktaş “Çok küçüktüm; izlediğim filmlerden, dizilerden dolayı, niye bilmiyorum ama hep bir merakım vardı. Role girmeyi, ayna karşısında taklitler yapmayı, aileme küçük gösteriler hazırlamayı çok severdim. Okulun tiyatro kulübüne üyeydim, sahne alırdım sürekli. Çok istiyordum ama sebebini bilmiyorum. “Büyüyünce oyuncu olacağım.” derdim. “Olamazsan ne olacaksın?” derlerdi. “Olacağım,” derdim. Başka meslek düşünmedim bile ve çok şükür ki hayallerimin peşinden azimle koştum” diye konuştu.

“Göz önünde olmak biraz zor. Her hareketine, her yaptığına ekstra dikkat etmek zorundasın.” açıklamasında da bulunan Aktaş sözlerine şunları ekledi: “Ben şakalaşmayı, içimden geldiği gibi davranmayı seviyorum. Kendi çevrem bunu yanlış anlamıyor, hatta eğlenceli buluyorlar beni ama hiç tanımayanlar, ekranda veya röportajlarımdan bilenler, çok yüksek buluyor. Bazen göze batıyor, iç enerjim dışıma çok yansıyor. Sete ziyarete gelen insanları görünce “Hoş geldinizzzzz!” diye yüksek bir şekilde yanlarına gidince, önce biraz garipsiyorlar.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İnci Vakfı Gezici Kütüphanesi yaz sonuna kadar deprem bölgesindeki faaliyetlere destek sağlayacak

İnci Vakfı Gezici Kütüphanesi, Hayata Destek Derneği ile yapılan iş birliği kapsamında, yaz sonuna kadar deprem bölgesindeki kadın ve çocuklara yönelik faaliyetlere destek sağlayacak. Gezici Kütüphane, 4 Temmuz- 2 Eylül tarihleri arasında, iki ay boyunca Adıyaman’da depremden etkilenen bireylere hizmet verecek.    

Depremin ardından kısa süre içerisinde depremden birinci derecede etkilenen gençler için “Gençlere Gelecek Kampanyası’nı” hayata geçiren İnci Vakfı, şimdi de Hayata Destek Derneği ile yaptığı iş birliği doğrultusunda; Gezici Kütüphane ’siyle iki ay boyunca deprem bölgesindeki faaliyetlere destek oluyor. 

İnci Vakfı ve Hayata Destek Derneği, Adıyaman’ın ilçelerinde, öncelikle kadınlara ve çocuklara yönelik olmak üzere depremden etkilenen bireylere psiko-sosyal destek sağlayacaklar, çocuklar için oyun atölyeleri kuracaklar ve bireysel danışmanlık hizmeti verecekler. Ayrıca insani yardımların yerine ulaşmasına da katkı sunacaklar. 

Gezici Kütüphanelerini iki ay boyunca Hayata Destek Derneği’ne tahsis ettiklerini belirten İnci Vakfı Güç Kaynağı Ece Elbirlik Ürkmez, “Depremin yaşandığı ilk günden itibaren özel sektör, sivil toplum ve kamu kuruluşlarıyla birlikte destek çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İlk adımda başlattığımız Gençlere Gelecek Kampanyamız sayesinde 217 üniversite öğrencisine tek seferlik burs desteği sağladık ve 41 üniversite öğrencisinin de 1 yıllık bursunu karşılayacak kaynağa ulaştık. Tüm bağışçılarımıza Vakfımıza olan güvenleri ve katkıları için teşekkür ederiz. Bunların yanı sıra uzun zamandır bölgedeki ihtiyaçları da gözlemledik ve aktif olarak destek sağlayabileceğimiz bir projenin içinde yer almak istedik.  Hayata Destek Derneği depremin yaşandığı ilk günden bu yana bölgede aktif olarak çalışmalar sürdürüyor. Umarız gezici aracımız ihtiyaç duyan bireylere güvenli bir alan sağlayacak. Bu iki aylık iş birliğimiz süresince hem gezici aracımızı en verimli şekilde değerlendireceğimize hem de bölgedeki ihtiyaçları daha iyi anlayabileceğimize inanıyoruz. Böylece önümüzdeki dönemde depremden etkilenen vatandaşlarımız için çalışmalarımızı daha doğru planlayabileceğiz. Biliyoruz ki depremin etkileri uzun süre devam edecek, bizler de uzun soluklu çalışmaya hazır olmalıyız.” diye konuştu.

Cevdet İnci Eğitim Vakfı Gezici Kütüphanesi, okuma alışkanlığında dünya standartlarına yaklaşabilmenin küçük yaşlarda sağlanan imkanlarla ilgili olduğu bilinciyle, Nisan 2015’te hayata geçirildi. Proje, Anadolu Isuzu’nun tahsis ettiği araç ve Bornova İlçe Halk Kütüphanesi’nin kitap desteğiyle faaliyete başladı. 2022-2023 eğitim öğretim döneminde ise Karabağlar Kaymakamlığı, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Karabağlar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Karabağlar İlçe Halk Kütüphanesi’nin desteğiyle, Karabağlar bölgesindeki 13 okula hizmet götürdü. Aylık ortalama 2 bin 500’ün üzerinde kitap değişimi sağlayan kütüphanede öğrenciler aynı zamanda kendileri için kütüphane kartı çıkartabiliyor

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Saray Belediyesi'nden Saray Spor'a destek konseri

Saray Belediyesi, dün akşam ‘70 yıla vefa her şey ona feda’ Saray Spor 1953’e destek için Pazar Yeri’nde halk konseri düzenledi. Konserde sahne alan ünlü şarkıcı Sevtuğ, birbirinden güzel şarkıları ve dans performansıyla büyük beğeni topladı.

 

BAŞKAN ERKİŞ: “MÜZİK YOKSUL, ORTA DÜZEYLİ HALKLARIN EN BÜYÜK LÜKSÜDÜR”
 

Saray Belediyesi, Salı akşamı ’70 yıla vefa her şey ona feda’ Saray Spor 1953’e destek olmak için Pazar Yeri’nde Atatürk Kültür Merkezi önünde konser düzenledi. Konserin açılış konuşmasını yapan Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş, “Son sezonun Süper Lig Şampiyonu Galatasaray’ın her yerde kutlamaları yapılıyor. Saray Spor’un efsanevi başkanlara arasına çoktan girmiş bulunan Aygün Serin’in de doğum günüymüş. O zaman Saray Spor’la birlikte analım, Galatasaray kutlanıyorsa Türkiye’nin her yerinde Saray meydanında üst üste 2 yıl Süper Amatör Lig şampiyonu olup bu yıl Bölgesel Amatör Lig’de yarışmaya hak kazanan Saray Spor niye kutlanmasın dedik. Saray Spor kutlamasını burada bildiğimiz usullerle yapalım dedik. Her hafta Saray’ın bir köşesinde bir halk konseri var. Müzik yoksul, orta düzeyli halkların en büyük lüksüdür. Biz bu lüksü görüntüsüyle, sesiyle, fiziğiyle ve Saraylı oluşuyla ve Saray Spor taraftarı oluşuyla her yerde gurur duyan ve bize de haklı bir gurur yaşatan Sevtuğ kardeşim ve saygıdeğer ekibiyle paylaşmak istedik bütün yaz boyunca. Ne mutlu bizlere. Artık herkes Saray’da bu haftanın konseri nerde diye soruyorsa konser mahiyetinde müzik, düğün kültürünün ötesine taşan müzik, Saray’ın her köşesinde çınlıyorsa, bir sonraki durağımız en düşük nüfuslu Bahçedere’mizde neden olmasın. Bahçedere meydanında niçin konser vermeyelim?
 

BAŞKAN ERKİŞ EMEĞİ GEÇEN HERKESE TEŞEKKÜR ETTİ
Müzik herkesin, her yerde evrensel bir hakkıdır diyebiliyorsak çok yol almışız demektir. Ben burada bu yol alışımızda emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Saray halkına şükranlarımı sunuyorum. Saray Spor’a malzemecisinden hocasına, oyuncularından taraftarına emeği geçen herkese sizlerin huzurunda teşekkürlerimi sunuyorum. Yeni başarılar bekliyoruz kendilerinden. Hayırlı, uğurlu olsun” diye konuştu.

 

SEVTUĞ SARAY’I COŞTURDU
Başkan Erkiş’ten sonra sahne alan ünlü şarkıcı Sevtuğ, güzel sesi ve muhteşem dans performansıyla Saraylıları coşturdu. Sahne performansının yanı sıra samimi tavırlarıyla da izleyicilerden tam not alan Sevtuğ, büyük beğeni topladı. Sevtuğ’un hareketli şarkıları ile yerinde duramayan gençlere Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş de eşlik etti. Saray Spor’a destekleri için teşekkür eden Saray Spor 1953 Yönetim Kurulu Başkanı Aygün Serin, Sevtuğ’a Saray Spor Forması hediye etti.

 

ÇİÇEK TAKDİM EDİLDİ
Konser sonunda Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş ve Saray Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Arif Naci Öngören, Sevtuğ’a teşekkür ederek çiçek takdim etti.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İstanbul Diyalog Müzesi, Uluslararası Müzeler Konseyi (ICOM) üyesi oldu

İstanbul Diyalog Müzesi, Uluslararası Müzeler Konseyi (ICOM) üyesi oldu. Bu üyelik, müzenin kültürel mirasın korunması ve dünya çapında tanıtılması için uluslararası bir platformda aktif rol almasını sağlayacak.

İstanbul Diyalog Müzesi, ziyaretçilere önyargıları sorgulama, empati kurma, görme ve işitme engelli deneyimi yaşama, engelli bireylerin yaşamlarını ve bakış açılarını daha derinlemesine anlama fırsatı sunmak için “Karanlıkta Diyalog” ve “Sessizlikte Diyalog” deneyim sergilerine ev sahipliği yapmaktadır.

Müzecik alanında öncü bir kuruluş olarak tanınan ICOM, farklı ülkelerden ve disiplinlerden profesyonelleri bir araya getirerek mükemmellik standartları belirler, mesleki gelişimi teşvik eder ve uluslararası işbirliğini destekler. İstanbul Diyalog Müzesi’nin ICOM üyesi olması, müzenin sektördeki ilerlemeye, erişilebilirliğe ve kapsayıcılık konularında küresel bir diyaloga katkı sağlama taahhüdünü pekiştirmektedir.

ICOM üyeliği, İstanbul Diyalog Müzesi’ne çok sayıda değerli kaynak, ağ ve mesleki gelişim fırsatı sunmanın yanı sıra müze sektörünün geleceğini şekillendirmede aktif bir katılımcı konumuna yerleştirecektir. ICOM ve diğer üyelerle yapılacak işbirlikleri, bilgi paylaşımını, en iyi uygulamaların yayılmasını ve müzenin kapsayıcılığı, farkındalığı ve kültürel çeşitliliği destekleme misyonunun ilerlemesini kolaylaştıracaktır.

Bu sene kuruluşunun 10.yılını kutlayan İstanbul Diyalog Müzesi, kapsayıcılığa, erişilebilirliğe, diyaloga ve sosyal etkiye olan bağlılığıyla uluslararası müze sahnesinde aktif bir katılımcı olarak önemli bir rol oynamaya hızla devam ediyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Dans Pistine Yeni Bir Soluk Getiren Roosevelt 16 Aralık'ta Zorlu PSM'de!

Indie rock’ı elektronik müzikle harmanlayarak synth pop’un en sevilen isimlerinden biri haline gelen, Billboard Elektronik Müzik Listesi’nde ilk 10’a girmeyi başaran, ‘Montreal’, ‘Moving On’, ‘Fever’ gibi kültleşmiş şarkılarının yanı sıra 2023’te başarılı bir çıkış yakaladığı ‘Ordinary Love’ı sevenleriyle buluşturan, Almanya’nın müzik sahnesine son dönemdeki en büyük hediyesi Roosevelt, 16 Aralık’ta %100 Müzik katkılarıyla Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’ne geliyor.

 

2010’ların başında Pitchfork  tarafından ‘En İyi Çıkış Yapan Şarkı’ ödülüne hak kazanan “Elliot” isimli EP’si ile müzik sektörüne başarılı bir giriş yapan Alman şarkıcı, söz yazarı ve prodüktör Roosevelt Zorlu PSM’yi dans pistine dönüştürmeye hazırlanıyor.

CHVRCHES, Glass Animals ve Charlotte Gainsbourg gibi isimlerin parçalarını yeniden miksleyerek Billboard Elektronik Müzik Listesi’nde ilk 10’a giren, indie pop’tan techno’ya uzana ritmleri melankolik şarkı sözleriyle birleştirerek herkesi dans ettirmeyi başaran Marius Lauber yani bilinen adıyla Roosevelt, %100 Müzik katkılarıyla 16 Aralık 2023’te Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde unutulmaz bir konsere imza atacak. 

İkinci albümü ‘Young Romance’in başarısından sonra, dünya çapında 100’den fazla canlı performans sergileyen Roosevelt, Primavera Sound, Sziget, Montreaux Caz Festivali ve Governors Ball gibi dünyanın en ünlü festivallerinde sahne alarak, Hot Chip, Totally Enormous Extinct Dinasours, Crystal Fighters gibi isimlerin de bulunduğu bir dünya turnesine çıktı. Son single’ı ‘Ordinary Love’ı sevenleriyle buluşturmanın heyecanını yaşayan Roosevelt, 16 Aralık 2023’te Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde.

Roosevelt presented by %100 Müzik konserinin biletleri passo.com.tr’de!

Bilet Fiyatları :

Ön Satış – Ayakta : 275,00₺

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmir Şehir Tiyatroları sezonu kapalı gişe tamamladı

İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları (İzBBŞT), ikinci tiyatro sezonunu kapalı gişe tamamladı. 28 bin 500 seyirciyle buluşan İzBBŞT, repertuvarındaki oyun sayısını da 8’e çıkardı.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in, İzmir’i bir kültür sanat başkenti haline getirme vizyonu doğrultusunda kurulan İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları ikinci sezonunu tamamladı. “Benim Naçiz Vücudum”, “Bahar Noktası”, “3 Nalla 1 At” oyunlarının yanı sıra “Soytarılar Okulu” adlı çocuk oyununu seyirciyle buluşturan İzmir Şehir Tiyatroları, repertuvarındaki oyun sayısını 8’e çıkardı. Sezon boyunca 85 kez perdelerini açan İzBBŞT, tüm oyunlarını kapalı gişe oynayarak 28 bin 500 seyirciyle buluştu.

 

“Ne mutlu bize…”

İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Kurucu Genel Sanat Yönetmeni Yücel Erten, İzBBŞT’nin kurumsal yapısını pekiştirmek adına yol aldıklarını belirterek, toplumun sorunlarına, seyircinin isteklerine duyarlı bir sanat politikası sürdürmek, sanatsal düzeyi giderek yükseltmek için çaba gösterdiklerinin altını çizdi. İzmir Şehir Tiyatroları’nın, İzmirlinin gönlünde sarsılmaz bir yer tutmasını sağlamayı amaçladıklarını belirten Erten, “Ve işte bunun gerçekleşme yolunda olduğunun kanıtı; ikinci sezonumuzda eksiksiz bütün temsillerimizi kapalı gişe oynadık. Ne mutlu bize! Sanat, icazet ve vesayetle bağlı olunca; garantili diye var olanın taklidinden öteye gidemiyor bazen. Ama işte İzmir modelinde, devinen, gelişen bir sanat hareketi var. Sanatsal özerklik çatısı altında, sanatsal üretim adına bir özgürlük alanı oluşuyor ve buradan yükselebilen her özgün ses, toplumda yankı buluyor” dedi.

 

Sezonu dolu dolu geçirdi

Tiyatroseverlerin hiçbir temsilde yalnız bırakmadığı İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, oyunların yanı sıra farklı etkinliklerle de sanatseverlerle buluştu. Adana Şehir Tiyatroları Festivali ve Kıbrıs Tiyatro Festivali kapsamında turneye çıkan İzBBŞT, düzenlediği “Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Buluşması” etkinliği kapsamında da dokuz farklı şehir tiyatrosunu İzmir’de ağırladı.

İzmir Şehir Tiyatroları, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde kadınlar, 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü’nde ise gaziler için sahne aldı. İzBBŞT, 6 Şubat’ta meydana gelen ve 11 ili etkileyen deprem felaketinden sonra da oluşturduğu “İnisiyatif Grubu” ile depremzede çocuklara özel etkinlikler hazırladı. İzmir Şehir Tiyatroları ayrıca 11. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri’nden dört, Özdemir Nutku Tiyatro Ödülleri’nden de altı dalda ödül kazandı.

İzBBŞT, Türkiye’deki şehir tiyatrolarının yasal statülerini güçlendirmek ve sorunlarına çözüm bulmak amacıyla gerçekleştirilen “1. Büyükşehir Belediyeleri Şehir Tiyatroları Çalıştayına” da ev sahipliği yaptı.

 

Azizname’ye veda edildi

İzmir Şehir Tiyatroları’nın tiyatroseverlerle buluşturduğu ilk oyun olan “Azizname” de sezon sonu itibariyle İzmir’e veda etti. 23 Haziran’da İzmir Şehir Tiyatroları İsmet İnönü Sahnesi’nde son kez izleyici karşısına çıkan oyun, iki sezon boyunca kapalı gişe oynayarak 67 kez sahnelendi ve 15 binden fazla kişi tarafından seyredildi. Oyunla İzmir Şehir Tiyatroları, Yeni Tiyatro Dergisi Uluslararası Emek ve Başarı Ödülleri’nde Yılın Tiyatro Ekibi Ödülü’ne layık görüldü. Azizname ile İzBBŞT, ilk defa repertuvarındaki bir oyuna veda etmiş oldu.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İş Sanat, Zeki Faik İzer'in “Paris, İstanbul, Nice” Sergisi'ni Ankara'ya Taşıyor

1988 yılında kaybettiğimiz sanatçı Zeki Faik İzer’in “Paris, İstanbul, Nice” başlıklı sergisi, İş Sanat Kibele Sanat Galerisi’nin ardından Ankaralı sanatseverlerle buluşuyor. Ankara’nın tarihiyle ve mimari üslubuyla sayılı binaları arasında yer alan Türkiye İş Bankası İktisadi Bağımsızlık Müzesi’nin 3.katında bulunan İş Sanat Ankara Sanat Galerisi’ndeki sergi 12 Temmuz’da açıldı.

Apaçık düzensizliğine müzikalite ve ritim vermeyi çok iyi bilen Zeki Faik İzer’in eserleri hep coşku doludur. Resimlerinde içten gelen doğal bir kendiliğindenlik, neşe, dinamizm ve enerji hissedilir. Tuvallerindeki renkler, kıvrak fırça kullanımı ile oluşturulan lekeler ve dokular üst üste gelerek, resimde ifade edilmeye çalışılan düşünceyi ve duyguyu en üst seviyeye taşıyarak izleyene yansıtır. 

İzer; Picasso, Cezanne, Matisse, Ingres, Poussin, Velázquez, Rembrandt gibi sanatçılardan esinlense de, hiçbir zaman tamamen çekimlerine kapılmamış, doğu, batı, çağdaş, klasik ayırt etmeksizin çizerek, boyayarak, etüt ederek tüm yaşamına yayılan bir çalışkanlıkla öğrenmeye çalışmıştır. Othon Friesz’in Henri Matisse’vari resimlerinde ve Delacroix’nın resimlerinde kullandığı renkle ışığın ilişkisi onda yeni ufuklar açmış, önceleri dört renkle çalıştığı eserlerine yenilerini ekleyerek herkesin ürktüğü canlı ve parlak renkleri eserlerine yansıtmıştır. Özellikle İstanbul, Paris, Nice üçgeni içindeki yaşamı, İzer’in sanatındaki farklı eğilimlerin ve farklı disiplinlerin ortaya çıkmasına vesile olmuştur.

 

Sanatçı hakkında:

15 Nisan 1905’te İstanbul’da dünyaya gelen Zeki Faik İzer, ilköğrenimini Beykoz Ahmet Mithat Efendi Mektebi’nde tamamladı. İlk resim eğitimini aynı yıllarda Agâh Efendi’den aldı. 13 yaşında şiir yazmaya başladı, şiirleri İnsan ve Akbaba dergilerinde yayımlandı. Vefa Lisesi’ni bitirdikten sonra resim sanatına olan ilgisinin etkisiyle Sanayi-i Nefise Mektebi’ne (Güzel Sanatlar Akademisi) kayıt oldu. 1923-1928 yılları arasında Hikmet Onat ile İbrahim Çallı’nın öğrencisi oldu. 1928’de Avrupa öğrenimi için açılan sınavı kazanarak Paris’te André Lhote Atölyesi’nde “teknik ve estetik bağlamda” dersler aldı. Dünyaca ünlü oryantalist ressam olan Achille-Émile Othon Friesz’in atölyesinde gelişimini sürdürdü. Paris Güzel Sanatlar Yüksekokulu’nda seramik ve fresk konusunda çalıştı; kendisini en başta bir ressam olarak gören Amerikalı fotoğraf sanatçısı Man Ray’in yanında artistik rötuş ve solarizasyon yöntemini öğrendi. Fotoğrafa olan yoğun ilgisi onun duygu ve düşüncelerini kamera aracılığıyla iletmesine yardımcı oldu; pek çok, insan odaklı fotoğraf çekti ve sergiledi. İstanbul’a döndüğünde Ankara Gazi Terbiye Enstitüsü Resim İş Bölümü’ne öğretmen olarak atandı. 

1933’te kendisi gibi yurtdışında eğitim gören genç sanatçı arkadaşlarından Elif Naci, Nurullah Berk ve Zühtü Müritoğlu gibi isimlerle birlikte sanatlarını toplumla paylaşmak amacıyla “D Grubu”nu kurdu, ancak fikir ayrılıkları nedeniyle 1947 yılında gruptan ayrıldı. Yaşamı boyunca sayısız sergi açan, yurtta ve uluslararası ödüllerle sanatını taçlandıran İzer, 1984 yılında İstanbul’a döndü, 4 yıl sonra ise hayatını kaybetti. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı