Aylık arşivler: Mart 2024

Şirketlerin Formula 1'den Öğreneceği 5 Siber Güvenlik Dersi

Formula 1’in ve siber güvenliğin hızlı tempolu dünyasında başarı hıza, çevikliğe ve inovasyonun gücüne bağlıdır. F1 takımlarının stratejilerini ve araçlarını en yüksek performansa göre ayarlaması gibi, şirketlerin siber güvenlik ekipleri de dijital ortamlarını korumak için uyum sağlamalı, yenilik yapmalı ve iş birliği içinde olmalıdır. Ferrari takımının sponsoru global siber güvenlik lideri Bitdefender Antivirüs’ün Türkiye distribütörü Laykon Bilişim Operasyon Direktörü Alev Akkoyunlu, şirketlerin F1’den öğreneceği 5 siber güvenlik dersini sıralıyor.

Bir işletmeyi kendi sektöründe ön sıralara taşımak, yalnızca yenilikçi düşünmeyi değil aynı zamanda en beklenmedik alanlardan içgörüler elde etme becerisini de gerektirir. Bu durum özellikle; hızlı aksiyon almanın, hassasiyetin ve gelişmiş stratejilerin uygulandığı zamanlarda, işletmeleri rakiplerinden ayıran siber güvenlik alanında geçerli oluyor. Ferrari takımının sponsoru, global siber güvenlik lideri Bitdefender Antivirüs’ün Türkiye distribütörü Laykon Bilişim Operasyon Direktörü Alev Akkoyunlu, Formula 1 (F1) yarışlarının yüksek hızlı dünyasıyla benzerlikler gösteren ve şirketlerin dijital ortamdaki en zorlu yarış pistlerinde ustalıkla gezinmeleri için uygulayabilecekleri 5 önemli siber güvenlik dersini sıralıyor. F1’in adrenalin yüklü taktikleriyle siber güvenlik yaklaşımınızı güçlendirerek, kuruluşunuzu başarı ve güvenlikte yeni boyutlara taşıyabilirsiniz.

1. Hız ve görünürlük başarıyı belirler. Yarış pistinde ve siber güvenlik dünyasında hız, tartışmasız dikkate alınması gereken en önemli niteliklerden biridir. Ancak bir yarış sadece arabanın ne kadar hızlı olduğuyla değil, ne kadar çabuk adapte olabileceğinizle de kazanılır. Herhangi bir yarışta pist, araç ve hatta hava koşulları, işlerin nasıl ele alınması gerektiğini değiştirebilir. Bir sürücü bu değişikliklere ne kadar hızlı uyum sağlayabilirse, tüm yarış boyunca o kadar iyi donanıma sahip olacak ve bu da onlara rakiplerine karşı avantaj sağlayacak. Ortalama olarak, F1 araçlarının 0’dan 100 km/saat hıza 3 saniyeden daha kısa bir sürede hızlandığı ve 350 km/saatin üzerindeki maksimum hızlara ulaşabildiği bilinmektedir. Sonuç olarak, en iyi F1 sürücülerinin en yüksek tepki süresi 0,2 saniyedir. Bu reaksiyon hızı sadece sürüş için değil, yarış sırasında değişebilecek sayısız ayrıntı için de geçerlidir. Çok fazla değişken olduğundan görünürlük son derece önemlidir; bu nedenle bir F1 aracı 500’den fazla IoT sensörüyle donatılmıştır.

Kuruluşların ayrıca hızlı yanıt vermenin yanı sıra ortamları üzerinde maksimum görünürlüğe sahip olmaya da öncelik vermeleri gerekir. Tehdit ortamları ve saldırı yüzeyleri değiştikçe, bir departmanın güvenlik açığına ne kadar hızlı tepki verebileceği, bir tehdit aktörünün verebileceği zararı belirleyecektir. Bir siber güvenlik lideri stratejisini geliştirirken, yeni araçlar ve teknoloji satın almak isterken ve yeni siber güvenlik ortakları edinirken hız ve görünürlük ihtiyacı en önemli husus olmalıdır.

2. Müdahale yetenekleri fark yaratır. F1 yarışları tek bir yarışta 44 ila 78 tur arasında değişir; bu da anında müdahale ve dikkat gerektiren hatalara, sorunlara ve kazalara çok fazla yer olduğu anlamına gelir. Bir pistte veya otomobilin durumundaki küçük veya hafif değişiklikler bile sürücünün başarı şansını en üst düzeye çıkarmak için hızlı adaptasyon gerektirir.

Aynı şekilde, bir kuruluşun bilinen bir tehdide, güvenlik olayına ve hatta keşfedilen bir güvenlik açığına tepki verme süresi, yıkıcı bir uzlaşma veya kontrol altına alınan bir sorun arasındaki farkı yaratabilir. Genişletilmiş algılama ve yanıt (XDR) çözümüne ve gelişmiş yanıt yeteneklerine sahip bir kuruluş, kurtarma sürelerini kısaltabilir. Siber güvenlik liderleri, tehditlere karşı hızlı yanıt veren bir departman kurmayı önemseyen bir siber güvenlik stratejisi oluşturmalıdır. Hızlı hareket etme yeteneğiniz siber güvenlik departmanınızın yeteneklerine dahil edilmelidir. Ne kadar hızlı tepki verirseniz kuruluşunuzun maruz kaldığı risk o kadar az olur.

3. İnovasyon alışılmışın dışında düşünmeyi gerektirir. F1 yarışları büyük ölçüde teknolojik yeniliğe dayanır. F1 takımları; rekabet avantajı elde etmek amacıyla temel ölçümleri takip etmenin yeni ve daha verimli yollarını bulmak için Ar-Ge’ye yatırım yapıyor. Otomobilin performansını, dayanıklılığını artıran bu geliştirmeler, bir yarış sırasında milyonlarca veri noktasını gerçek zamanlı olarak analiz edebilen gelişmiş bilgisayar sistemlerinin yanı sıra performansı ve yakıt verimliliğini artıran mühendislik ilerlemelerini (tüketici araçlarına aktarılan teknoloji) içeriyor.

Aynı şekilde siber güvenlik departmanlarının da inovasyon söz konusu olduğunda kalıpların dışında düşünmesi gerekiyor. Teknolojik ilerlemeler yeni tehditlere karşı savunmayı iyileştirmeye devam ediyor. Bu çerçevde siber güvenlik sektörü doğrudan korumanın ötesinde gelişim gösterdi. Bu gelişimi bünyesine adapte etmek isteyen siber güvenlik departmanları, yalnızca önlemeye odaklanan çözümlerin ötesine geçmeli. Yapay zeka destekli analizler, gelişmiş tespit ve tanımlama yazılımları ve özellikle bulut tabanlı olmak üzere karmaşık ortamlara tam görünürlük sağlamak üzere tasarlanmış platformları da içeren yeni teknolojik yeniliklerden yararlanmalıdır.

4. Başarı etkin ekip çalışması ve iş birliğine bağlıdırF1 takımları çok sayıda kişiden oluşur ve hepsinin tek hedefi sürücünün ve aracın yeteneklerinin en iyi şekilde performans göstermesini sağlamaktır. Siber güvenlik ekipleri ise bunu iş birliği, iletişim ve hız yoluyla yapabilir. Ancak optimum performans için bu ekip çalışması ve iş birliği kültürünün, bir kuruluşun siber güvenlik departmanının ötesine geçmesi gerekir. Tıpkı tek bir araca ve yarışçıya atfedilen birden fazla rol ve sorumluluğun olması gibi, herhangi bir güvenlik olayından, tehlikeden veya veri ihlalinden etkilenen birden fazla paydaş ve departman da vardır.

Bu, güvenliğin ihlal edildiği tüm departmanların yanı sıra ilk savunma hattı olan BT ve siber güvenliğe ek olarak geçerlidir. Bu ekipler ve paydaşlar, bir sorun karşısında ne kadar yakın ve hızlı harekete geçebilirlerse, sorunu kontrol altına almak için o kadar hızlı çalışacaklar ve nispeten sorunsuz bir iyileşmeyi sağlayacaklardır. Bu nedenle etkili bir siber güvenlik lideri, kendi departmanının ötesinde bir güvenlik kültürü oluşturmaya çalışmalı ve bir güvenlik olayının meydana gelmesi durumunda paydaşların rollerini ve sorumluluklarını bilmelerini sağlamak için paydaşlarla birlikte çalışmalıdır.

5. Bir ekibin iyi çalışması için güven gereklidirBir takımdaki tüm tarafların F1 yarışlarında hareket etme hızı göz önüne alındığında, güven inanılmaz derecede önemlidir. Herhangi bir ikinci tahmin veya tereddüt, değerli saniyelerin kaybedilmesine neden olabileceği ve yarışın kazanılması veya kaybedilmesi arasındaki farkı yaratabileceği için sürücülerin takımlarına güvenmesi gerekir.

Aynı şekilde siber güvenlik liderlerinin de çözümlerine, süreçlerine, kontrollerine, teknolojilerine ve ekiplerine güvenmeleri gerekiyor. Ancak hem siber güvenlik hem de F1 takımları açısından bu güvenin kör olmaması gerekiyor. Şirketler, bu önlemlerin amaçlandığı gibi çalıştığından emin olmak için testler gerçekleştirmeli, performansta herhangi bir boşluk olup olmadığını veya herhangi bir ekibin en iyi şekilde performans sergilemek için gerekli kaynaklara sahip olup olmadığını görmek için yıllık değerlendirmeler yapmalı, sürekli senaryo planlaması ve testler yapmalıdır.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yeni favori falcınız: Spotify'dan Şarkı Falı

Dört yılda bir gerçekleşen, doğum günü 29 Şubat olanların iple çektiği, bir yılda 365 yerine 366 gün yaşadığımız “Artık Gün”de bizi meraklandıran gizemli bir şeyler olabilir mi? Astrolojik bir etkisi, hatta manevi bir önemi olabilir mi? Sonsuz seçenek ve olayın sebep olduğu, sınırsız sayıda sorunun kafaları kurcaladığı bir dünyada, cevapları merak etmeden durmak çok da mümkün değil! 

Spotify, kullanıcılarına sunduğu yepyeni özelliği Şarkı Falı ile, hayatın tüm yakıcı sorularını müzik aracılığıyla yanıtlamaya yardımcı olacak, yıldızlardan esinlenen bir deneyimi hayata geçiriyor. 

Şarkı Falı nasıl çalışıyor? 

  • Mobil cihazınız üzerinden Spotify.com/SarkiFali adresine gidin. 

  • Bir kategori seçin. Karşınıza çıkan 9 konu başlığı arasından bir seçim yapın: Okul, Arkadaşlar ve Aile, Aşk, Kariyer, Hayatın En Büyük Gizemleri, Geleceğim, Ben, Tarz ve Öğle Yemeği. 

  • Sorunuzu sorun. “Bu randevuya gideyim mi?”, “Tatil rezervasyonu yapayım mı?” ve hatta “Öğle yemeğinde ne yiyeyim?” gibi önceden hazırlanmış çeşitli sorular arasından seçim yapabilirsiniz. 

  • Geleceği bekleyin. Siz bir soru seçtikten sonra derin düşüncelere dalan Şarkı Falı, kısa bir süre sonra sorunuza yanıt verecek o mükemmel şarkıyı arayıp bulacak. 

  • Dinleyin ve paylaşın. Ekranınızda sorunuzun cevabı belirdiğinde, şarkıyı Spotify’da dinleyebilir, başka bir soru sormak için deneyimi baştan başlatabilir veya sonucu sosyal medya üzerinden paylaşabilirsiniz! 

Kariyer, aşk veya para… Müzik severler, konu geleceğe dair yanıtları aramak olduğunda, sadece yıldızlara yönelmekle kalmıyor. Fal ve müziğin de iyi bir ikili olduğu aşikâr çünkü Spotify’da halihazırda ‘psişik’ ve ‘tarot’ anahtar kelimeleriyle oluşturulmuş, tüm dünyada 250 binin üzerinde çalma listesi bulunurken, Türkiye’de ise bu temalarla oluşturulmuş neredeyse 2.400 çalma listesi mevcut. Bu listelere en çok eklenen şarkılar ise aşağıdaki sanatçılardan: 

  • Sezen Aksu

  • Dolu Kadehi Ters Tut

  • Teoman

  • Kalben

  • Duman

Hiç vakit kaybetmeden bu müzikal gizemin içine dalış yapıp Spotify’ın aklınızdaki sorulara hangi şarkılarla cevap verdiğini deneyimleyebilirsiniz. Daha fazla bilgi için Spotify’ın For the Record blog’una göz atabilirsiniz.  

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Akbanklılar, 1e1 Bankacılık ile Ayrıcalıklar Dünyasının Kapısını Aralıyor

Akbank, müşterilerine özel deneyim ve ayrıcalıklar sunan 1e1 Bankacılık hizmetlerini Serenay Sarıkaya’nın yer aldığı reklam filmi ile tanıttı. Yenilenen 1e1 Bankacılık dünyasının kapılarını aralayan Akbanklılar, kişiye özel 1e1 Bankacılık Yöneticisi’nin sunduğu geniş kapsamlı finansal danışmanlık ve Akbank’ın zengin ürün çeşitliliğinden yararlanıyor

Akbank, 1e1 Bankacılık ile müşterilerinin finansal ve finans dışı ihtiyaçlarına özel çözümler sunuyor.  Akbank 1e1 Bankacılık müşterileri, kişiye özel 1e1 Bankacılık Yöneticisi yardımıyla öncelikli hizmet ile birikim ve varlıklarına yönelik finansal danışmanlıktan yararlanıyor. Ayrıca bankanın, seyahatten günlük yaşama, hayatın birçok alanında özel ayrıcalıklar sunan kredi kartı Wings ile Mil Puan, ücretsiz lounge ve indirim imkânlarından da faydalanıyor.

Yenilenen 1e1 Bankacılık programı kapsamında güven, öncelik ve avantajlı hizmet anlayışıyla müşterilerinin tüm finansal ihtiyaçlarında yanlarında yer aldıklarını belirten Akbank Bireysel Bankacılık ve Dijital Çözümler Genel Müdür Yardımcısı Burcu Civelek Yüce: “Müşterilerimize hayatlarının her noktasında Akbank güvencesiyle hizmetler sunuyoruz. Bütüncül bir bakış açısıyla yenilediğimiz 1e1 Bankacılık programımız ile bu hizmetlerimizi bir adım daha ileriye taşıyoruz. Sunduğumuz bankacılık ve bankacılık dışı çözümlerle 1e1 müşterilerimizin finansal ve gündelik hayatlarında kendilerini daima öncelikli hissetmelerini hedefliyoruz. 1e1 Bankacılık müşterilerimiz, varlıklarını Akbank’ın 76 yıllık üstün bankacılık deneyimi ile değerlendirirken birçok ayrıcalıktan da faydalanabiliyor” dedi.

Akbank 1e1 Bankacılık müşterilerinin kişiye özel temsilciden yatırım ve birikimlerine yönelik geniş ürün yelpazesine, finansal işlem ayrıcalıklarından yaşam tarzı faydalarına kadar hayatın her alanında ayrıcalıklarla dolu bir dünyaya adım attıklarını belirten Akbank Bireysel Bankacılık ve Dijital Pazarlama Bölüm Başkanı Emre Çift: “Yenilenen 1e1 Bankacılık’ı, müşterilerimize bankacılık ve bankacılık dışı birçok alanda ayrıcalıklı hizmet sunan bir program olarak tasarladık. Müşterilerimiz, kişiye özel, alanında uzman 1e1 Bankacılık Yöneticisi ile bankacılık hizmetlerimizden öncelikli olarak yararlanırken; değer yaratma odaklı yatırım çözümleri ile varlıklarını etkili şekilde yönetebiliyor. 1e1 Bankacılık müşterilerimize işlem limiti, kredi, mevduat ve yatırım ürünleri gibi birçok bankacılık ürününde sunduğumuz ayrıcalıkların yanı sıra yeni nesil çözümlerle de kendilerine özel bir bankacılık deneyimi yaşatmayı hedefliyoruz. Akbank uzmanlığı ve desteğiyle varlıklarını yöneten 1e1 Bankacılık müşterilerimize, bankacılık dışı ihtiyaçlarında da fark yaratan imlanlar ve hizmetler sunuyoruz. Müşterilerimiz yapacakları araç ve tekne kiralama, özel şoför, araç bakım, tamir ve muayene, kuru temizleme, konser ve etkinlik bilet alımları, asistan/concierge hizmetleri ve dijital platform ödemeleri gibi birçok alanda %50’ye varan indirimlerden faydalanıyor. Kendilerini dilediği havayoluyla uçuran kredi kartımız Wings’i tercih eden müşterilerimiz de sıra dışı ayrıcalıklardan yararlanıyor. Dünyadaki tüm restoranlarda yılda 18.000 TL’ye varan indirim, sağlık alanında özel teklifler, havalimanında hızlı geçiş ve ücretsiz lounge imkânı gibi hayata değer katan hizmetlerle daima öncelikli hissediyorlar. Yenilikçi çözümler ve hizmetlerle en iyi ve en özel deneyimi sunmaya devam edeceğiz” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

EÜ Konservatuvarı Çalgı Yapımı ve Onarımı Bölümü öğrencilerine üretim uygulamalarıyla öğrenme imkânı sunuyor

Ege Üniversitesi (EÜ) Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı Çalgı Yapımı ve Onarımı Bölümü öğrencileri, sanatçılığın yanı sıra entelektüel birikime sahip bilim insanları olarak yetişiyor.

Öğrencilere üretim uygulamalarıyla öğrenme imkânı sunulduğunu ifade eden  Ege Üniversitesi Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı Çalgı Yapımı ve Onarımı Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ali Maruf Alaskan, “Müdürümüz Prof. Dr. Özge Gülbey’in Konservatuvarımıza kazandırmış olduğu vizyoner bakış açısı ile bölümümüz, çalgı yapımı alanının geleceğini sürdürülebilir ve disiplinler arası yaklaşımlarla şekillendiriyor. Bölümde gerçekleştirilen araştırma projeleri, ses özellikleri üzerine odaklanarak çalgıların tasarımını ve üretimini geliştirmeyi hedefliyor. Toprak, kil ve diğer malzemelerin yapısal özelliklerinin ses üzerindeki etkileri titizlikle inceleniyor ve elde edilen bulgular bilimsel dergilerde yayınlanarak akademik dünyaya kazandırılıyor. Bölümdeki öğrenciler sadece çalgı yapımı süreçlerini öğrenmiyor; aynı zamanda müzik eğitimi alarak müzikal birikimlerini pratik becerilere dönüştürüyorlar. Öğrencilerin, geleneksel müziği öğrenme ve anlama süreci, çalgı yapımındaki gereksinimleri daha iyi anlamalarını sağlıyor. Öğrencilerimiz, makine atölyesinde bir şerit testeresini nasıl kullanacağını öğreniyor. Bölümümüzde çalgı yapımı ve müzik derslerimiz birlikte yürütülüyor. Bizim öğrencilerimiz neredeyse çift ana dal mezunu gibi mezun oluyor” dedi. 

Öğrencilerin çalgı yapımı süreçlerini öğrenirken aynı zamanda müzikal yeteneklerini geliştirerek sanatçılığın yanı sıra entelektüel bilgi birikimine sahip bilim insanları olarak yetiştiğini söyleyen Doç. Dr. Alaskan, “Bölümümüzde okuyan öğrencilerin vizyonu açılıyor, entelektüel bir birikime ulaşıyor. Burada matematik öğreniyorsunuz; fizik ve kimya öğreniyorsunuz, tarih, coğrafya öğreniyorsunuz, biyoloji öğreniyorsunuz, proje okumayı öğreniyorsunuz. Bugün bir mezunumuz herhangi bir çalgıya şöyle karşıdan baktığı zaman adeta üç boyutlu bu çalgının MR’ını çekebilecek bir bakış açısına sahip olarak mezun oluyor. Yani bir çalgının ön tarafına baktığı zaman arkasını görebilecek bir bakış derinliğine sahip oluyor ve sadece ön yüzüne bakarak bir fotoğraftan, bir görüntüden bir çalgıyı tasarlayabiliyor. Çalgı tasarlama becerisini nasıl kazanacağını öğreniyor. Dolayısıyla buna benzer pek çok beceriyle donanıyor” dedi. 

“Kadın elinin zarafetini çalgılarla buluşturuyoruz” 

Geleneksel olarak erkek egemen bir sektör olan çalgı yapımında kadınların da başarılı olduğunu kanıtlamanın, bölümün önemli hedefleri arasında yer aldığını dile getiren Doç. Dr. Alaskan, “Cinsiyet noktasında biz biraz pozitif ayrımcı yaklaşıyoruz. Mesela on beş kişilik kontenjanımızın içerisinde bu pozitif ayrımla kız öğrencileri de mutlaka bölümümüzde istihdam ederek, hem bu meslekte kadın elinin dokunuşunun zarafetini, estetiğini insanlara hatırlatmaya, anlatmaya çalışıyoruz, hem de kadınların da bu işi yapabileceğini ve bu işten para kazanabileceğini ispatlıyoruz” diye konuştu. 

Doç. Dr. Alaskan “Bölümümüz mezunları, sektörde önemli roller üstleniyor ve Türkiye’nin müzik endüstrisindeki yerini güçlendiriyor. Kadınların da bu alandaki katkıları, sektördeki cinsiyet eşitliği açısından önemli bir adım olarak öne çıkıyor. Bölümümüz, müziğin geleceğini sürdürülebilir ve yenilikçi bir bakış açısı ile şekillendirmeye devam ediyor. Disiplinler arası yaklaşımı ve öğrencilere sunduğu geniş perspektif, bölümümüzü çalgı yapımı ve müzik eğitimi alanında öncü bir konuma taşıyor” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Her Pakette Bol Bereket, Bu Ramazan'da da Yine Metro'da

Bir arada olmanın ve paylaşmanın huzurunu yaşatan Ramazan sofralarına bereket katan erzak paketleri, bu yıl da Metro Türkiye raflarında yerini aldı. İftar ve sahurda besleyici ve lezzetli sofralar kurabileceğiniz yağ, un, salça, tuz, çay, şeker, bakliyat, şarküteri gibi temel gıda ürünlerinden oluşan dört farklı erzak paketi, 391,90 TL’den başlayan fiyatlarla sizleri bekliyor. Metro Türkiye, kendi ihtiyaçlarına uygun özelleştirilmiş koliler için kurumlara “Kendi Erzak Paketini Oluştur” seçeneği de sunuyor.

Türk mutfağının değerlerini korumayı ve yaşatmayı misyon edinen Metro Türkiye, bu kültürün en önemli öğelerinden biri olan Ramazan sofraları için de hazırlıklarını tamamladı. Ramazan ayında yardımlaşma ve dayanışma ile artan bereketin sembolü haline gelen erzak paketleri, uygun fiyatla sunulan dört farklı özel seçenekle Metro Türkiye raflarında yerini aldı. En temel gıda ürünlerinden oluşan erzak paketleri ile Metro Türkiye, her pakette bol bereket sunarak paylaşmanın değerini sofralara taşıyor.  

Raflarında yer verdiği tüm ürünlerde gıda güvenliğini ve kaliteyi ön planda tutan Metro Türkiye, erzak paketlerini de ürünlerden numune alıp akredite laboratuvarlarda toplam 62 parametrede analiz ederek ve gerekli denetimleri gerçekleştirerek hazırladı. Bu sayede bereketi, besleyici ve lezzetli olduğu kadar güvenilir şekilde paylaşmayı mümkün kıldı.

Siz de “Her Pakette Bol Bereket” için ister “Çok Al Az Öde” ile toplu alım avantajı sunan ürünlerin de yer aldığı seçeneklerle kendi erzak paketinizi oluşturabilir isterseniz de dört farklı seçenekle sunulan Ramazan paketlerinden size uygun olanı seçebilirsiniz. İşte yağ, un, salça, tuz, şeker, çay, bakliyat ve şarküteri gibi temel gıda ürünlerinden oluşan Metro Türkiye Ramazan erzak paketleri: 

Ramazan Erzak Paketi 1

13 çeşit ürün içeren Ramazan erzak paketi; 1 litre Biryağ Ayçiçek Yağı, 1 kg Aro Un, 1 kg Doğuş Toz Şeker, 500 g Aro Spagetti Makarna, 500 g Aro Arpa Şehriye, 200 g Cem Sele Zeytin, 1 kg Aro Kırmızı Mercimek, 1 kg Aro Nohut, 1 kg Aro Pilavlık Bulgur, 750 g Aro İyotlu Sofra Tuzu, 500 g Efor Harman Çay, 830 g Zer Domates Salçası, 1 kg Aro İthal Pilavlık Pirinç ürünlerinden oluşuyor.

Fiyat: 391,90 TL (KDV dahil)

Ramazan Erzak Paketi 2 

22 çeşit ürün içeren Ramazan erzak paketi; 2 lt Biryağ Ayçiçek Yağı, 2 kg Söke Un, 1 kg Doğuş Toz Şeker (2 adet), 500 g Mutlu Kalem Makarna, 500 g Mutlu Burgu Makarna, 500 g Mutlu Arpa Şehriye, 500 g Mutlu Tel Şehriye, 400 g Onur Siyah Zeytin, 1 kg Tat Kırmızı Mercimek, 1 kg Tat Nohut, 1 kg Tat Pilavlık Bulgur, 750 g Aro İyotlu Sofra Tuzu, 500 g Efor Tiryaki Siyah Çay, 830 g Tamek Domates Salçası, 180 g Çokokrem Fındık Kreması, 2 kg Tat Pilavlık Pirinç, 750 g Doğuş Küp Şeker, 51 g Bizim Çorba – Şehriyeli Tavuk, 80 g Bizim Çorba – Ezogelin, 104 g Kent Boringer Kakaolu Puding, 104 g Kent Boringer Muzlu Puding, 380 g Koska Çilek Reçeli ürünlerinden oluşuyor. 

Fiyat: 789,90 TL (KDV dahil)

Ramazan Erzak Paketi 3

24 çeşit ürün içeren Ramazan erzak paketi; 2 lt Biryağ Ayçiçek Yağı, 1 lt Biryağ Ayçiçek Yağı, 2 kg Söke Un, 1 kg Doğuş Toz Şeker (2 adet), 500 gr Mutlu Kalem Makarna, 500 g Mutlu Burgu Makarna, 500 g Mutlu Arpa Şehriye, 500 g Mutlu Tel Şehriye, 500 g Marmarabirlik Zeytin, 1 kg Reis Kırmızı Mercimek, 1 kg Reis Nohut, 1 kg Reis Pilavlık Bulgur, 750 g Billur İyotlu Tuz, 500 g Efor Rize Çay, 830 g Tamek Domates Salçası, 2 kg Reis Osmancık Pirinç, 98 g Dr. Oetker Kakaolu Puding, 80 g Dr. Oetker Vanilyalı Puding, 750 g Doğuş Küp Şeker, 98 g Knorr Arpa Şehriyeli Domates Çorbası, 79 g Knorr Tahıllı Yoğurt Çorbası, 380 g Koska Çilek Reçeli, 180 g Çokokrem Fındık Kreması, 50 g Kuru Kahveci Mehmet Efendi Türk Kahvesi ürünlerinden oluşuyor. 

Fiyat: 989,90 TL (KDV dahil)

Ramazan Erzak Paketi 4 

7 çeşit ürün içeren Ramazan Erzak Paketi; 420 g Bahçıvan Dilimli Beyaz Peynir, 500 g Bahçıvan Süzme Peynir, 400 g Bahçıvan Tost Peyniri, 200 g Erşan Sucuk Vakum, 150 g Bahçıvan Tereyağı, 250 g Sana margarin, 350 g Seğmen Sade Tahin Helvası ürünlerinden oluşuyor. 

Fiyat: 550,00 TL (KDV dahil) 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye Finans'tan Afyonkarahisar'daki mimar ve mühendislere finansman desteği

Türkiye Finans Katılım Bankası ile TMMOB Mimarlar Odası Afyonkarahisar İl Temsilciliği ve TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Afyon Temsilciliği arasında protokol imzalandı. Türkiye Finans, imzalanan protokol ile bu odalara kayıtlı üyelere avantajlı bankacılık hizmetleri ve kurumsal finansman desteği sunacak.

Türkiye’nin üretimine ve ülke ekonomisine katkı sağlamak amacıyla bugüne kadar farklı meslek grupları ile iş birlikleri yapan Türkiye Finans şimdi de Ege Bölgesi’nin önemli meslek odalarından TMMOB Mimarlar Odası Afyonkarahisar İl Temsilciliği ve TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Afyon Temsilciliği ile protokol imzaladı. Gerçekleşen protokol törenine Türkiye Finans Afyon Şube Müdürü Hüseyin Şahin, Türkiye Finans Marmara Perakende Bölge Müdürü Ömer Faruk Sapan, TMMOB Mimarlar Odası Afyonkarahisar İl Temsilciliği Başkanı Ferhun Sümer ve TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Afyon Temsilciliği Başkanı Ahmet Neoldum katıldı. 

Üyelere sunulan özel avantajlar 

Protokol kapsamında, odalara üye işletmelere Türkiye Finans ile çalışmaları durumunda belirlenen ürün ve hizmetlerde indirimli işlem ücretlerinden yararlanma hakkı tanınıyor. Böylece üyeler, tüzel nitelikli müşterilere ticari kredilerde avantajlı kâr oranı, katılım hesaplarında özel havuz, POS talebinde ertesi gün komisyonu, gerçek kişi nitelikli müşterilere taşıt ve konut finansmanlarında avantajlı kâr oranına sahip olacak. Ayrıca tüzel hesapların dijitalden yapacağı havale ve EFT işlemlerinde ve tahsile verecekleri çeklerden ilk 6 ay masraf alınmayacak. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, Eftal Gülbudak'ın yazıp yönettiği “Masal (Sözsüz Oyun)" adlı çocuk oyununu seyirciyle buluşturuyor

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, Eftal Gülbudak’ın yazıp yönettiği “Masal (Sözsüz Oyun)” adlı çocuk oyununu seyirciyle buluşturuyor.  Oyun, 3 Mart 2024 Pazar günü 12.00’de Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi’nde ilk kez sahneleniyor.

Hakkından ve ihtiyacından fazla yiyeceği çalarak açlığa sebep olan yemek hırsızı ve işbirlikçisine karşı üç çocuk fantastik bir yolculuğa çıkar. Birçok engelin aşıldığı yolculuk sürecinde bireysellikten birlikte hareket etmeye, yardımlaşma ve adaletli paylaşıma kadar çocukların düşünce ve eylemleri değişir. Açlığın tüm çocuklar için yaşamsal bir sorun olduğunu fark eden çocuklar, açgözlü yemek hırsızı ve işbirlikçisine karşı mücadeleyi büyütür.

“Masal”ın yazarı ve yönetmeni Eftal Gülbudak oyunu şöyle anlatıyor:

“Tiyatromuza ve masalımıza hoş geldiniz. Bu kez masalımıza ‘’Bir varmış bir yokmuş…’’ sözleriyle başlamayacağız. Çünkü masalımızda hiç söz yok. Ama masalımızın sonunda siz çocuklara ve anne babalara söylemek istediklerimiz var.

Sizlere bu masalı hazırlayan yaratıcı, üretken ve çalışkan sanatçılarımız; müzik, dekor, kostüm, aksesuar, ses, ışık, gölge, hareket, dans ve çok özel becerileriyle;  “Sorunlar karşısında bencil olmadan, el ele vermenin, birlikte mücadele etmenin ve adaletli paylaşımın önemini anlatacaklar’’. Masalımızın sonunda eminim siz de bu düşüncenin bir parçası olacaksınız.

Şimdi gong çalsın, perde açılsın… Dünyanın en önemli bestecilerinin müzikleri eşliğinde masalımızın kahramanlarıyla hep beraber yola çıkalım.”

Dramaturgisini Ergün Özdemir’in, efekt tasarımını Emre Ören’in,   koreografisini Eftal Gülbudak’ın, dekor ve kostüm tasarımını Aysel Doğan’ın, ışık tasarımını Fatih Mehmet Haroğlu’nun yaptığı, fotoğraflarını Sadi Ayan’ın çektiği oyunda Ceren Hacımuratoğlu, Ercan Demirhan, Yeliz Şatıroğlu, Onur Şirin, Serkan Bozkurt rol alıyor.

Oyun, 3, 10, 17, 24 Mart 2024 tarihlerinde Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi’nde.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

UN Global Compact İklim Hedefi Hızlandırma Programı Başvuruları Başladı!

UN Global Compact Türkiye, şirketleri iklim nötr olma yolunda bilime dayalı hedeflerinde ilerleme kaydetmeleri ve net sıfıra geçiş stratejilerini oluşturabilmeleri için İklim Hedefi Hızlandırma Programı’na davet ediyor. 50’yi aşkın  ülkede uygulanacak Program, Mayıs ayında başlayacak ve 6 ay sürecek. 

Özel Sektör Gözüyle SKA Durum Değerlendirmesi Raporu ,   Paris Anlaşması ve 13. Sürdürülebilir Kalkınma Amacı olan İklim Eylemi hedeflerini yakalamaktan uzak olduğumuzu  ortaya koyuyor. 1.5 derece hedefini tutturabilmek için çabalar ölçeklendirilmeli ve bu alandaki çalışmalar hızlanmalı.   Şirketler, somut hedefler ve bu hedeflere götürecek yol haritalarını belirleyerek,;taahhütlerini ve ilerlemelerini kamuoyuna açık bir şekilde raporlayarak bu alandaki çabalara katkı sağlayabilir. 

Dünya genelinde 20.000’den fazla şirket imzacısı ile dünyanın en büyük sürdürülebilirlik platformu olan UN Global Compact, iklim değişikliği ile mücadele konusunda şirketleri somut adımlar atmak üzere destekleyecek araçlar, programlar ve uzmanlık sağlıyor. 

Üye şirketlerini net sıfır emisyon hedefine ulaştırmak ve bu hedefe giden yoldaki çabaları hızlandırmak amacıyla UN Global Compact tarafından hayata geçirilen “İklim Hedefi Hızlandırma Programı” (Climate Ambition Accelerator) farklı büyüklük ve sektördeki üye şirketlerin emisyon azaltımı için taahhütlerini yerine getirmelerine destek olmayı amaçlıyor.   Program, şirketlerin bilime dayalı hedeflerini belirlemeleri için ihtiyaç duyacakları bilgi ve rehberliği sağlayarak  şirketlere nereden ve nasıl başlamaları gerektiği konusunda bir yol haritası sunuyor.

Program boyunca katılımcı şirketler; küresel en iyi uygulamalara, akranlar arası öğrenme fırsatlarına, kapasite geliştirme oturumlarına ve çevrimiçi eğitimlere erişim sağlayacaklar. İklim nötr olma yolunda bilime dayalı emisyon hedeflerinde nasıl ilerleyeceklerini  ve net sıfıra geçiş stratejilerini nasıl belirleyeceklerini öğrenecekler. Program, Bilime Dayalı Hedefler Girişimi (SBTi) metodolojisine uygun içerikleri ile net sıfır kavramına, asgari gerekliliklerine, süreçlerine, faydalarına ve uygulama aşamalarına ilişkin şirketlerde kapasite geliştirilmesine destek olacak.  

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

MPS LH Derneği Basın Açıklaması 'Enzim tedavimizi geri istiyoruz!'

Nadir hastalıklar, genel popülasyona oranla daha az sayıda kişide görülen hastalıklar olarak tanımlanıyor. Hastalıklar tek tek değerlendirildiğinde az sayıda kişide görülmesine karşın bu hastalıklardan etkilenen kişiler toplamda önemli bir nüfus grubuna karşılık geldiğini belirten MPS LH Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ayfer Ergüzel, 29 Şubat Dünya Nadir Hastalıklar Günü dolayısıyla nadir hastalıklara ve nadir hastalara dikkat çekmek, farkındalık yaratmak üzere basın açıklaması yaptı.

Mukopolisakkaridoz ve Benzeri Lizozomal Depo Hastalıkları (MPS LH) Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ayfer Ergüzel yaptığı yazılı basın açıklamasında nadir hastaların beklentilerini ve yaşadıkları zorlukları şöyle ifade etti:



HER 20 KİŞİDEN 1′ İ NADİR HASTA

Dünyada 8 bini aşkın nadir hastalık tespit edilmiş ve yaklaşık 473 milyon kişi, bir diğer ifadeyle dünya nüfusun yüzde 5′ i, nadir hastalıkların bir türü ile mücadele etmektedir. Bu hastalıkların yüzde 80′ i genetik kaynaklı; çoğu da kronik ve yaşamı tehdit edicidir. Bu hastalıkların yaklaşık yarısı daha çocukluk döneminde ortaya çıkmaktadır.



ÜLKEMİZDE 5-6 MİLYON

Nadir hastalık, Avrupa ve gelişmiş ülkelerdeki tanımıyla; 1/2000 ya da daha az sıklıktaki, çoğu ilerleyici, metabolik, kronik ve bazıları ölümcül hastalıklardır. Derneğimize de adını veren Mukopolisakkaridoz (MPS) ve Benzeri Lizozomal Depo Hastalıkları da bu nadir hastalıklar şemsiyesi altında yer alır. Ebeveynlerden kusurlu birer genin aktarıldığı durumda hastalıkların ortaya çıkma ihtimali, yüzde 25 gibi yüksek bir orandır! Dünyada her yenidoğan 25.000 bebekten 1′ i, MPS hastalığının bir türüyle dünyaya gelmektedir. Birçok nadir hastalık kaydının sağlıklı bir şekilde tutulamamış olması ve ailelerin hastalığı gizlemesi nedeniyle kesin sayı bilinmemekle birlikte, ülkemizde yaklaşık 5-6 milyon nadir hasta olduğu tahmin edilmektedir.

Günümüzde Nadir hastalıklar, önemli bir halk sağlığı sorunudur. Çoğunluğu genetik kökenli ve kompleks özelliklere sahiptir. Teşhisi zor, tedavi seçenekleri sınırlı, kişide kalıcı zihinsel ve bedensel engellilik oluşturabilen bir hastalık grubudur. Bununla birlikte nadir hastalıklar yeterli bilimsel bilginin ve kesin verilerin bulunmadığı, tıp profesyonelleri de dahil olmak üzere sağlık personeli ve diğer sosyal destek profesyonellerince yeterli müdahale edilemeyebilen ve gerekli farkındalığın sağlanamadığı spesifik bir alan olarak dikkat çekmektedir.



HASTALIĞIMIZ NADİR, İLACIMIZ “YETİM”

Genelde nadir hastaların, özelde de MPS LH hastalarının en büyük sorunu, tanı gecikmesi, tedavi süreçleri ve ilaca erişim sayılabilir. Başkaca sorunlar da mevcuttur ancak bu üçlü hayatidir. Erken tanı alınamaması, tedavinin gecikmesine bu da çoğu zaman geri dönüşü imkansız organ hasarlarına neden olabilmektedir. Tedavi sürecinde yaşanan olumsuzluklar, ilaca erişimdeki sıkıntılar da benzer sonuçları doğurmaktadır.

Bu hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar, “yetim ilaç” olarak adlandırılmaktadır. Firmaların, sosyal sorumluluk bilinciyle yetim ilaç üretimine yöneldikleri bilinmektedir ancak bu çaba maalesef yeterli değildir. Ülkemizde kullanılan yetim ilaçların hemen hepsi yurtdışında üretilmektedir.

Uzun süren uğraşlardan sonra, MPS Tip 7 ilacı da SGK Geri Ödeme Listesine alındı ancak Niemann-Pick tanılı hastalar, hâlâ ilaçlarının ödeme listesine alınmasını bekliyor. Bu noktada bütün nadir hastaların muzdarip olduğu bir başka büyük sorun ise önceki yıl tedavi kriterlerinde yapılan değişiklik. Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) yer alan bu değişiklik, hastalarımızın hayallerine büyük darbe vurdu!



HAYAT ZOR BİZE DAHA DA ZOR

Nadir hastalar zaten toplumun dezavantajlı grubu içerisinde yer almaktadır. Ülkemizdeki hayat koşulları, sıradan insanlar için bile çok ağırken nadir hastaların yaşadıklarını görmek için biraz empati rica ediyoruz. Hastalar ilaca erişim, rapor süreleri ve Enzim Replasman (ERT) tedavisini belli merkezlerde almak durumunda kaldıkları için sıkıntı yaşıyor. MPS hastalarının ilaçları, geri ödeme listesine dahil edilmiş olsa da tedaviye başlama ve devam etme kriterlerinde yapılan değişiklik, hastalarımızın umutlarını da kırdı.



ENZİM TEDAVİMİZİ GERİ İSTİYORUZ!

Yaklaşık 2 yıl önce Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından Sağlık Uygulama Tebliği’nde (SUT) yapılan değişiklikle bazı lizozomal depo hastalıklarının, enzim tedavisine başlama, devam etme ve sonlandırma kriterlerinde değişiklik yapıldı; yapılan değişiklikler de 1 Haziran 2022 tarihli Resmi Gazete’ de yayınlanarak yürürlüğe girdi.

Yapılan bu değişiklikle MPS LH hastalarının, tedavilerine başlaması ve devam edilebilmesi yeni şartlara bağlandı. Tedaviye başlamak için ilerleyici hastalığı olmamak, ventilatöre bağımlı olmamak, ileri derecede zekâ geriliği bulunmamak ve 6 dakikalık yürüme testinin uygulanabilmesi gibi, tedaviye devam etmek için de yürüme testinde yüzde 10 ve üzerinde iyileşme; iyileşmenin de sabit kalması gibi bazı kriterler getirildi. Her ne kadar SUT kriterleri arasında yer almasa da “kilo fazlası” gerekçesiyle tedavisini yaptıramamış ve işini bırakmak zorunda kalan hastalarımız var.

Yapılan bu düzenleme ile yaklaşık 2 yıldır hastalarımızın birçoğu maalesef kendilerine umut olan, hayata tutunmalarını sağlayan enzim tedavisinden mahrum bırakılmış durumda. Yeni düzenlemenin yürürlüğe girdiği ilk günden beri, düzenlemenin tekrar gözden geçirilmesi ve geri çekilmesi için Dernek olarak var gücümüzle çalışıyoruz.

Son olarak geçtiğimiz Ekim ayında SGK Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü Yurt Dışı Sağlık Hizmetleri Dairesi yöneticileri ile Ankara’ da görüştük ancak henüz bir gelişme sağlanabilmiş değil. Zaman biz nadir hastalar için herkesten daha hızlı akıyor ve daralıyor. Konu hayati ve acil çözüm gerektiriyor. Buradan Sağlık Bakanımıza ve SGK yöneticilerine bir kez daha sesleniyoruz: ENZİM TEDAVİMİZİ GERİ İSTİYORUZ!



ÖNCELİKLİ AMACIMIZ HASTALARIMIZIN HAYATINA DOKUNMAK

MPS LH Derneği olarak, özelde Mukopolisakkaridoz, genelde de nadir hastalıklar konusunda farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz. Erken tanı ve tedavi süreçlerine hastaların yanında olmak, konunun uzmanı hekime ve doğru sağlık kuruluşuna erişimde yardımcı olmak yaptığımız çalışmalar arasında. Hasta ve hasta yakınlarına sosyal, kültürel, eğitim, sağlık ve hukuki alanlarda da destek sağlamak amacıyla da çalışmalar yürütüyoruz. Nihai amacımız ise nadir hastalıkların bir türü ile yaşamak durumunda olan bireylerin hayatlarında olumlu yönde değişimler sağlamak. Bir diğer hedefimiz de hastaların sesini topluma duyurmak, nadir hastalık bilincini artırmak. Uzun vadede Sağlık Bakanlığı bünyesinde, konunun uzmanlarının katılımıyla tanı ve tedavi merkezlerinin kurulmasını sağlamak.

• MPS LH tanısı almış hasta ve hasta yakınları: 0 534 896 77 73 – 0 506 645 21 70 numaralı telefonlardan ve sosyal medya hesaplarından MPS LH Derneği’ ne ulaşabilirler. Hastalık hakkında detaylı bilgiye de mpsturk.org web sitesinden erişmeleri mümkün.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Karateciler Kemer'e 2 altın madalya ile döndü

Kemer Belediyesi Karate Takımı, Ankara’da düzenlenen Büyükler Veteran ve Para Karate Türkiye Şampiyonası’nda 2 altın madalya kazandı.

Kemer Belediyesi Karate Antrenörü Emin Akar ve sporcular, kazandıkları madalya sevinçlerini, Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu ile paylaştı.

Başkan Topaloğlu, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, organizasyonda altın madalya alan sporcuları tebrik ettiğini belirterek, Kemer Belediyesi olarak spora ve sporcuya destek olmaya devam ettiklerini söyledi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı