Aylık arşivler: Mart 2025

Nilüfer’de “Bursa’nın İpek Kadınları” sergisi açıldı

Nilüfer’de “Bursa’nın İpek Kadınları” sergisi açıldı

Kadınların eşit hak mücadelesinin izlerini taşıyan “Kadınların Mürekkebiyle Yazılan Tarih: Bursa’nın İpek Kadınları” sergisi, Nilüfer’de sanatseverlerle buluştu.

 

Nilüfer Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında, kadınların eşit çalışma ve oy hakkı mücadelesini konu alan “Kadınların Mürekkebiyle Yazılan Tarih: Bursa’nın İpek Kadınları” sergisini sanatseverlerle buluşturdu.

Pancar Deposu’nda açılan sergi, farklı coğrafyalarda kadın işçilerin hak mücadelesine ışık tutuyor. Kopenhag, Londra, New York ve Bursa’da gerçekleşen kadın grevleri ile oy hakkı hareketlerini konu alan fotoğraflar, katılımcılara tarihi bir yolculuk sunuyor.

Serginin açılışına Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir’in eşi Nuray Özdemir, Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Şirin Arıbaş ve çok sayıda kadın katıldı.

Sergi, 1910 yılında Kopenhag’da düzenlenen Uluslararası Emekçi Kadınlar Konferansı’nda Clara Zetkin ve arkadaşlarının Dünya Kadınlar Günü fikrini ortaya attığı dönemde, Bursa’da ipek işçisi kadınların grevde olduğu gerçeğini hatırlatarak, kadın emeğinin tarihsel mücadelesine dikkat çekiyor.

“Kadınların Mürekkebiyle Yazılan Tarih: Bursa’nın İpek Kadınları” sergisi, 13 Nisan’a kadar ziyarete açık olacak.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Keçiören’de ramazan denetimi

Keçiören’de ramazan denetimi

Ramazan öncesi ilçe genelindeki denetimleri sıklaştıran Keçiören Belediyesi Zabıta Müdürlüğüne bağlı ekipler, Ramazan ayında da ilçedeki semt pazarları, fırın ve kasap ile marketler başta olmak üzere denetimlerine ara vermeden devam ediyor. Ekipler işletmelerde fiyat, kalite, hijyen ve iş yeri açma yeterliliğine ilişkin denetimler yaparken semt pazarlarında da etiketlerin anlaşılır olmasından tezgahların temizlik ve düzenine kadar birçok başlıkta denetimlere hız verdi. İşletme sahiplerine ve pazarcı esnafına uymaları gereken kuralların hatırlatıldığı denetimlerde etiketi bulunmayan ve kurallara uymayan esnafa cezai işlem uygulanıyor.

Şikayetleri dikkate alıyoruz

Vatandaşın yoğun olarak alışveriş yaptığı market, kasap, fırın ve semt pazarlarında sağlıklı ve güvenli alışveriş ortamını sağladıklarını kaydeden Keçiören Belediye Başkanı Dr. Mesut Özarslan, “Fiyatta tutarsızlığın, olumsuz hijyen ve saklama koşullarının, kalitesiz ve hileli ürün satışının önüne geçmek için zabıta ekiplerimiz hız kesmeden denetimlerine devam ediyor. Vatandaşlarımızdan da gelen istek ve şikayetleri dikkate alarak ilçemizde huzurlu alışveriş ortamını tesis ettik. Ramazan ayı boyunca denetimlerimiz aralıksız devam edecek. Amacımız ceza kesmek değil fakat vatandaşlarımızın hakkı ve sağlığı her şeyden önce gelir” dedi.  

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Mide Kanserinde yeni tedavi yöntemi yaşam süresini uzatıyor

12 ülkeden 200’ü aşkın uzman İstanbul’da buluştu

Mide kanseri ‘Güncellenen’ tedavi yaklaşımlarıyla ele alındı!

Mide kanserinde yaşam süresini ve kalitesini artıran 

yeni yöntemler gelişiyor!

İmmünoterapi, cerrahi kadar etkili mi?… Tedavide radyoterapi oranı düşecek mi?… Erken evrede endoskopik yöntemler mi kullanılacak?

 

Mide Kanserinde yeni tedavi yöntemi yaşam süresini uzatıyor

Son yıllarda hızla yaygınlaşan mide kanseri, ülkemizde en sık görülen kanserler arasında 5’inci sırada yer alıyor. Ancak erken teşhis için tarama yöntemi olmadığından çoğunlukla ileri evrede tanı konulan bu sinsi hastalık, ülkemizde kansere bağlı ölümlerde 3. Sıraya gelmiş durumda.  İşte bu önemli hastalığın tanı ve tedavisi alanında çalışan farklı tıp alanlarından 200’ü aşkın uzman, 28 Şubat-1 Mart 2025 tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştirilen uluslararası sempozyuma katıldılar ve mide kanserinde immünoterapiden genetik testlere, radyoterapinin rolünden endoskopik işlemlere kadar hem yaşam süresini uzatan hem de kalitesini artıran yeni tedavi yöntemlerini tartıştılar.

Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Gastrointestinal Onkoloji Ünitesi’nin öncülüğünde düzenlenen sempozyumda konuşan Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Erman Aytaç mide kanserinin tedavisinde son yıllarda çok önemli gelişmeler yaşandığını belirterek, özellikle cerrahi, ilaç tedavileri, immünoterapi ve radyoterapi alanında hastalar için daha etkili ve konforlu yöntemlerin kullanılmaya başlandığını söyledi. Mide kanserinde yeni tedavi yaklaşımlarının ele alındığı sempozyumun konuşmacıları arasında bu alanda yaptıkları çalışmalarla bilinen Avrupa Medikal Onkoloji Derneği’nin (ESMO) Sindirim Sistemi Kanserleri Araştırma Başkanı, Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Sara De Dosso da vardı. Prof. Dr. Sara De Dosso da konuşmasında, mide kanseri tedavisinde çığır açan gelişmelerden birinin immünoterapi olduğunu vurguladı.  

 

 

Ülkemizde ve dünya genelinde son yıllarda hızla yaygınlaşarak en sık görülen kanserler arasında 5’inci sırada yer alan mide kanseri, erken teşhis için etkin bir tarama yöntemi olmadığından genellikle ileri evrede tespit ediliyor. Bu durum hastalığın tedavi sürecini zorlaştırırken, yaşam kaybı riskini de artırıyor. Ülkemizde en çok ölüme yol açan 3’ncü kanser türü olan mide kanserinin giderek artan görülme sıklığına dikkat çekmek, hastalığa karşı daha etkin bir mücadele planı oluşturmak ve tedavide güncellenen yaklaşımları tartışmak amacıyla Acıbadem Üniversitesi Gastrointestinal Onkoloji Ünitesi öncülüğünde Acıbadem Üniversitesi’nde 28 Şubat-1 Mart 2025 tarihleri arasında, 12 ülkeden 200’ü aşkın uzmanın katılımıyla “Gastroözofageal Bileşke Kanserinde Güncel Yaklaşımlar: Multidisipliner Perspektifler ile Tedavi ve Gelecek Vizyonu Sempozyumu” gerçekleştirildi. 

Sempozyum Düzenleme Komitesi Üyesi, Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Erman Aytaç, 2024 yılında mide kanseriyle ilgili ortaya çıkan önemli bilimsel verilerin, tedavi yaklaşımlarının yeniden değerlendirilmesini gerekli kıldığını belirterek, Acıbadem Üniversitesi Gastrointestinal Onkoloji Ünitesi’nin öncülüğünde gerçekleştirdikleri toplantı ile hem bilim dünyasına hem de toplum sağlığına önemli katkılar sunmayı hedeflediklerini belirtti. 

 

Kolorektal kanserlere göre daha az görülüyor ama!

Mide kanserinin kolorektal (bağırsak) kanserlere kıyasla daha az görülse de, erken teşhis için etkin bir tarama yönteminin bulunmaması nedeniyle genellikle ileri evrede tespit edildiğini ve daha ölümcül seyredebildiğini vurgulayan Prof. Dr. Erman Aytaç sözlerine şöyle devam etti: “Mide kanserinde son yıllarda hem cerrahi hem de onkolojik tedavide önemli gelişmeler kaydedilmesi, bu alana daha fazla dikkat çekilmesini gerekli kılıyor. Bu doğrultuda 2024 yılında rektum kanserinin ardından bu yıl da mide kanseri üzerinde önemli çalışmalara imza atan uzmanların katılımıyla, mide kanseri tedavisindeki güncel yaklaşımları ele aldık. Özellikle kemoterapi, radyoterapi, immünoterapi ve cerrahi tedaviler konusunda, hem erken evre hem de metastatik mide kanserine yönelik en yeni yaklaşımları tartıştık. Ayrıca vaka bazlı sunumlarla tartışmalı konuları ele alarak ortak bir görüşe ulaşmayı hedefledik.”

 

Tedavide çok önemli gelişmeler yaşanıyor!

Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Erman Aytaç, mide kanserinin tedavisinde son yıllarda çok önemli gelişmeler yaşandığını, özellikle cerrahi, ilaç tedavileri, immünoterapi ve radyoterapi alanında hastalar için daha etkili ve konforlu yöntemlerin kullanılmaya başlandığını söyledi. Mide kanseri cerrahisinde artık daha minimal invaziv yöntemlerin tercih edildiğini vurgulayan Prof. Dr. Aytaç “Robotik cerrahi sayesinde açık ameliyatlara göre daha hızlı iyileşme sağlanabiliyor. Büyük kesiler yapmadan operasyonları gerçekleştirme imkanımız var ve bu yöntemi giderek daha fazla rutin pratiğimizde kullanıyoruz. Ayrıca çok erken evre mide kanserlerinde endoskopik yöntemlerle organın tamamını ya da bir kısmını çıkarmadan hem tanı koymak hem de tedavi etmek mümkün. Bu konuyu toplantımızda ayrıca ele aldık” diye konuştu.

 

“İmmünoterapi, Cerrahi kadar etkili olabiliyor!”

Mide kanseri tedavisindeki bir diğer büyük adımın da ilaç tedavisi olduğunu belirten Prof. Dr. Erman Aytaç, belirli genetik özelliklere sahip mide kanserlerinde kemoterapiden daha etkili olan immünoterapinin öne çıktığını vurgulayarak şöyle konuştu: “İmmünoterapi, vücudun bağışıklık sistemini harekete geçirerek tümör tedavisini daha az yan etkiyle ve daha başarılı şekilde yapmamızı sağlıyor. Özellikle genetik yatkınlığı olan hastalarda, immünoterapinin cerrahi tedaviye yakın bir oranda hastalığı ortadan kaldırma şansı sunduğunu biliyoruz. Cerrahi tedavi şu an için mide kanserinde en etkili yöntem olsa da, immünoterapi bazı hastalarda cerrahiye yakın oranda tamamen iyileşme sağlayabiliyor. Ancak bu yöntem halen deneysel bir yaklaşım olarak kabul ediliyor.”

 

Radyoterapi kullanımı yeniden değerlendiriliyor

Mide ve yemek borusunun birleştiği bölgedeki kanserlerin tedavisinde de yeni yaklaşımlar olduğunu vurgulayan Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Aytaç, daha önce bu hastalarda kemoterapi ve radyoterapinin birlikte uygulandığını, ancak yeni çalışmaların radyoterapi olmadan güçlü bir kemoterapi ve cerrahinin benzer sonuçlar verdiğini gösterdiğini belirtti. Prof. Dr. Aytaç “Bu sayede hastaları radyoterapinin yan etkilerine maruz bırakmadan etkili bir tedavi sunabiliyoruz. Ancak bazı hasta gruplarında radyoterapinin gerekli olup olmadığı henüz netleşmiş değil. Bu toplantıda hangi hasta gruplarında radyoterapiye ihtiyaç duyulduğunu tartışarak ortak bir yaklaşım belirlemeye çalıştık” dedi. 

 

Erken teşhis ve Genetik Testler hayati önem taşıyor!

Mide kanseri tedavisindeki gelişmelerin yaşam beklentisini artırdığını ancak en önemli faktörün erken teşhis olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Erman Aytaç sözlerine şöyle devam etti: “Ne yazık ki ülkemizde mide kanseri için tarama programı bulunmuyor. Bunun hayata geçirilmesi gerekiyor. Ayrıca genetik yatkınlık mide kanseri ortaya çıkmadan önce belirlenebiliyor. Özellikle 40 yaşından önce mide kanserine yakalanmış bireylerin aile bireyleri –anne, baba, kardeşler ve çocuklar- mutlaka genetik testlerden geçirilmeli. Böylece mide kanseri riski taşıyan kişiler erkenden tespit edilerek koruyucu önlemler alınabilir. 40 yaş öncesi bir yaşta mide kanseri tanısı almış yakınınız varsa o kişinin baba kardeş ve evlatlarının mutlaka genetik açıdan taranması gerekir.”

 

Prof. Dr. Sara De Dosso: “Bilimsel çalışmalar çok hızlı ilerliyor”

Avrupa Medikal Onkoloji Derneği’nin (ESMO) Sindirim Sistemi Kanserleri Araştırma Başkanı, Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Sara De Dosso da “Bu önemli sempozyumda Türk meslektaşlarımla bir arada olmak ve gastrointestinal tümörlerin tedavisindeki son gelişmeleri tartışmak benim için çok büyük bir mutluluk” derken, mide kanserinin tedavisinde çığır açan gelişmeler yaşandığını vurguladı. Son yıllarda ezber bozan en önemli tedavilerden birinin immünoterapi yöntemi olduğunu belirten Prof. Dr. Sara De Dosso şöyle konuştu: “Bu alanda çığır açan, adeta ezber bozan en önemli tedavilerden biri immünoterapi yöntemi. İmmünoterapi artık gastrointestinal sistemi ilgilendiren ileri evre kanserlerde kullanıma girdi. Ancak burada immünoterapiden fayda görebilecek, bağışıklık sistemi tümörü baskılayabilecek, doğru hastayı seçmek çok önemli. Sadece ileri evre kanser hastalarında değil, hastalığı erken evrede olan hastalara da immünoterapi uygulamak istiyoruz. Bununla ilgili önemli çalışmalar yürütüyoruz. Amacımız; kanser ilerlemeden, kanseri erken evrede immünoterapi yöntemiyle yok edip, hastayı iyileştirmek.” İmmünoterapinin bazı hastalarda tek başına kullanılabilirken, bazı hastalarda ise kemoterapi, radyoterapi ve cerrahi ile bir arada da kullanılabildiğini belirten Prof. Dr. Sara De Dosso “İster tek başına, ister diğer tedavi yöntemleriyle kombine bir şekilde olsun, amaç hastalarımızın yaşam kalitesini yükseltmek ve tamamen iyileşmelerini sağlamak. Her hastaya immünoterapi uygun olmayabilir, tedavinin başarılı olması için burada hekimin doğru hastayı seçmesi çok önemli. Bu hastalar immünoterapiden yarar görebilirler. Bilimsel çalışmalar çok hızlı ilerliyor. Gelecek özellikle de medikal onkologlar ve ilaç tedavileri açısından harika görünüyor.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Doku Clinic ile Sağlıklı ve Doğal Güzelliğe Adım Atın

Doku Clinic kurucusu Melda Aygın’a göre; ‘Günümüz dünyasında, sağlık ve estetiğin birlikteliği artık yalnızca bir ihtiyaç değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi.’ Güvenilirlik, kalite, inovasyon ve uzmanlık, doğru bir sağlık merkezi seçerken dikkate alınması gereken en önemli kriter.

İşte tam da bu noktada Doku Clinic, global çapta adını duyurmuş bir sağlık kuruluşu olarak öne çıkıyor.

Kalite: Her Detayda Fark Yaratmak

Doku Clinic’in hizmet anlayışının temelinde kalite yer alıyor. Klinik, yalnızca sonuç odaklı değil, süreç odaklı bir yaklaşımla hareket ediyor. Her hastaya, benzersiz bir deneyim yaşatmak adına tüm süreçler özenle planlanıyor. Bu hedef doğrultusunda, estetik uygulamalarında kullanılan her malzeme, en güvenilir ve etkili ürünler arasından uzmanlık ve özenle seçiliyor.

Sağlık ve Estetikte Güven Her Şeyin Başlangıcı

Sağlık ve estetik alanında güven, sadece kullanılan teknolojilerden değil, aynı zamanda hasta-doktor ilişkisi için de çok önemli bir rol oynuyor. Doku Clinic’in uzman doktor kadrosu, yalnızca deneyimleriyle değil, aynı zamanda hasta odaklı yaklaşımlarıyla da fark yaratıyor. Hastalarına tamamen şeffaf bir süreç sunan klinik, bireylerin ihtiyaçlarını dikkatle analiz ediyor ve kişiye özel çözümler geliştiriyor. Estetik operasyonlardan medikal cilt bakımına kadar her işlem, bilimsel ve etik değerler ışığında gerçekleştiriliyor. Bu yaklaşım, hastaların kendilerini güvende hissetmesini sağlarken, klinik ile aralarında güçlü bir bağ kurulmasına olanak tanıyor.

Teknoloji: Geleceğin Yöntemleri Bugün Doku Clinic’te

Doku Clinic’in fark yaratan özelliklerinden biri de yenilikçi teknolojileri uygulamalarına entegre etmesi. Özellikle Fotona SP Dynamis Nx Line lazer cihazı, cilt gençleştirme ve leke tedavisinde sağladığı yüksek başarı oranıyla dikkat çekiyor. Bunun yanı sıra, ödüllü teknoloji ve tasarımıyla dikkat çeken Doku Studio Arc, hem yenilikçi çözümleriyle hem de kullanıcı dostu detaylarıyla tedavi süreçlerine farklı bir boyut kazandırıyor. Teknolojiye yapılan bu yatırımlar, hastaların konforunu artırırken tedavi süreçlerini daha güvenli ve etkili hale getiriyor.

Global Çapta Güven Veren Bir Dokunuş

Klinik sadece Türkiye ile sınırlı kalmıyor ve Amerika’dan Avrupa’ya, Orta Doğu’dan Asya’ya kadar dünyanın dört bir yanından hastalara hizmet veriyor. Tedavi süreçleri hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyenler için en değerli kaynaklardan biri, klinikte tedavi gören hastaların değerlendirmeleri. Bu yorumlar, yeni hastalar için hem bir referans hem de bir güven kaynağı olarak öne çıkıyor.

Uzman Kadro: Sağlık ve Estetikte Güven ve Deneyim

Her biri kendi alanında uzman doktorlardan oluşan ekip, sağlık ve estetik alanında geniş bir hizmet yelpazesi sunuyor. Plastik cerrahiden dermatolojiye, diş hekimliğinden medikal estetiğe kadar farklı branşlarda deneyimli uzmanlar, hastaların ihtiyaçlarına özel yaklaşımlar geliştiriyor. Bir tedavinin sadece sonucunun değil, sürecinin de hasta memnuniyeti açısından büyük önem taşıdığı unutulmuyor. Bu anlayış, hasta odaklı bir yaklaşımı temel alıyor ve her bireyin ihtiyaçlarına uygun, güvenilir ve özenli bir tedavi deneyimi sunmayı hedefliyor.

Sanat ve Sürdürülebilirlik: Estetik Anlayışın Ötesinde

Klinik sadece sağlık ve estetik alanında değil, sanat ve sürdürülebilirlik konularında da fark yaratıyor. Modern ve zarif tasarımıyla dikkat çeken mekânlarında, özenle seçilmiş sanat eserleri yer alıyor. Bu sanat eserleri, estetiği yalnızca bir tedavi değil, bir yaşam biçimi olarak gören bir anlayışı yansıtıyor. Aynı zamanda sürdürülebilirlik ilkesiyle hareket eden klinik, çevreye duyarlı çözümler ve bilinçli uygulamalarla geleceğe katkıda bulunmayı hedefliyor. Bu bütüncül yaklaşım, sağlık, estetik ve yaşamın diğer alanlarında denge ve uyumu bir araya getiriyor.

Güzellik Yolculuğunuzda Güvende Hissetmek Önemlidir

Güzellik ve sağlıkla ilgili bir yolculuğa çıkarken kendinizi güvende hissetmek, alacağınız sonuçlar kadar önemlidir. Bu nedenle, tedavi sürecine dair detayları öğrenmek, uzmanların deneyimlerini incelemek ve başkalarının değerlendirmelerini okumak bilinçli bir seçim yapmanızda büyük bir rol oynar. Unutmayın, güzellik yolculuğunuzda kendinizi sevme ve doğal güzelliğinizi koruma her zaman en önemli adımdır. Kişiye özel etkili uygulamaları keşfetmek ve kliniği daha yakından tanımak için dokuclinic.com adresinden 360° sanal tur ile Doku Clinic’i kolaylıkla ziyaret edebilirsiniz, ya da 0555 140 04 04 iletişim numarasından hemen ücretsiz tespit hizmetinizi oluşturabilirsiniz.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Merkez Bankası yılın ikinci faiz kararını açıkladı

Merkez Bankası, piyasa beklentilerine paralel politika faizinde 250 baz puan indirime giderek faizi yüzde 42.5 seviyesine çekti. TCMB aralık ve ocak ayının ardından mart toplantısında da faiz indirimine devam ederek, 3 ayda toplam 750 baz puanlık indirim gerçekleştirmiş oldu. Enuygunfinans.com İş Geliştirme Müdürü Erkam Adıyaman yılın ikinci faiz kararıyla ilgili olarak değerlendirmelerde bulundu. 

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), mart ayı faiz kararını 6 Mart 2025 günü gerçekleştirdiği toplantı sonrasında açıkladı. Buna göre TCMB, politika faizini (bir hafta vadeli repo ihale faizi) 250 baz puan indirerek, yüzde 42,5 seviyesine çekti. 

 

3 Ay Faiz İndirimi Yapıldı 

2024 yılı mart ile kasım ayları arasında, kasım ayı dahil olmak üzere, politika faiz oranı yüzde 50 seviyesinde kaldı. Politika faizi, 2024’te 9 ay boyunca yüzde 50’de kaldıktan sonra, yılın son toplantısında 250 baz puanlık bir indirimle yüzde 47,5’e çekildi. Merkez Bankası, geçtiğimiz ocak ayında gerçekleştirdiği toplantının ardından bir kez daha 250 baz puanlık bir indirim yaparak politika faizini yüzde 45 seviyesine indirdi. Mart ayında alınan 250 baz puanlık indirimle birlikte, aralık, ocak ve mart aylarının toplamında 750 baz puanlık bir indirim yapılmış oldu.

TCMB’nin bir sonraki toplantısı 17 Nisan 2025 tarihinde gerçekleştirilecek.

Yılın ikinci faiz kararıyla ilgili olarak değerlendirmelerde bulunan Enuygunfinans.com İş Geliştirme Müdürü Erkam Adıyaman şunları söyledi:“Geçtiğimiz aylarda da gördüğümüz üzere, Merkez Bankası faiz indirim politikasına devam ediyor. Piyasaların durumunu da göz önüne alarak kontrollü olarak yapılan faiz indirimlerinin 2025 yılı içerisinde de bu kapsamda devam etmesi bekleniyor.

 Bu kararla beraber, hem krediler hem de mevduat kanadında bankaların tüketicilere sunduğu ürünlerde de faiz indirimlerini bekliyoruz. Kredilere olan talep pozitif yönde artarken, Türk Lirası ve mevduat ürünlerine olan talebin de yatırım araçlarını genel olarak değerlendirdiğimizde yüksek kalmasını bekliyoruz. Enuygunfinans.com olarak, bankacılık ürünlerini sunmaya, kullanıcılarımıza bu ürünleri karşılaştırma imkânı tanımaya ve en uygun seçeneklere başvuru yapmalarını sağlamaya devam edeceğiz.”

ENUYGUN Finans Hakkında: ENUYGUN Finans, bankaların finans ürünleriyle ilgili teklifleri tek bir ekranda karşılaştırma olanağı sunar. ENUYGUN Finans ile onlarca bankanın kredi, mevduat ve kredi kartı seçeneklerini kolayca karşılaştırabilir, altın fiyatları ve döviz kurlarını anlık olarak takip edebilirsiniz. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

MediaMarkt Türkiye’nin Ramazan Kampanyası devam ediyor!

MediaMarkt Türkiye, Ramazan ayına özel düzenlediği kampanyalara devam ediyor. 10 Mart’a kadar sürecek Ramazan Kampanyası kapsamında OLED TV’den çay makinesine, Gamepad’den torbasız süpürgeye, binlerce son teknoloji ürün MediaMarkt mağazaları, mediamarkt.com.tr ve MediaMarkt mobil uygulamasında tüketicilerle buluşuyor.

Geniş ürün yelpazesiyle tüketicilere konforlu alışveriş keyfi sunan MediaMarkt Türkiye, Ramazan ayında teknoloji ihtiyaçlarına yönelik fırsatlarla dolu kampanyasına devam ediyor. 10 Mart’a kadar devam edecek Ramazan Kampanyası ile hayatı kolaylaştıran binlerce teknoloji ürünü kaçırılmayacak fırsatlarla tüketicilerle buluşuyor.

MediaMarkt’ın Ramazan Kampanyası kapsamında; 

  • GRUNDIG 65 GHO 9900 B 65 inç 165 Ekran Uydu Alıcılı Google TV Smart 4K Ultra HD OLED TV – 54.999 TL,
  • ASUS Tuf F16 FX607VU-RL073W/ Core 5-210H İşlemci/ 16GB RAM/ 512GB SSD/ RTX 4050 Ekran Kartı/ 16”/ W11 Gaming Laptop – 48.199 TL,
  • FAKIR Ceremony 1800 W Cam Çay Makinesi – 2.599 TL,
  • KOENIC KVC 804224 Torbasız Süpürge – 3.499 TL,
  • LOGITECH G F710 Çift Titreşimli Geri Beslemeli Kablosuz Gamepad – 1.349 TL’den satışa sunuluyor.

MediaMarkt Türkiye’nin Ramazan Kampanyası, 10 Mart’a kadar MediaMarkt’ın Türkiye genelindeki 102 mağazasında, online alışveriş sitesi mediamarkt.com.tr’de ve MediaMarkt mobil uygulamasında geçerli olacak.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Beyin cinsiyete göre değil, deneyime göre gelişiyor!

Beyin cinsiyete göre değil, deneyime göre gelişiyor!

Kadın ve erkek beyinleri arasında bazı farklar olduğunu belirten uzmanlar ancak bu farkların sanıldığı kadar büyük olmadığını söylüyor.

Cinsiyetten çok bireysel farklılıkların belirleyici olduğunu dile getiren Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, “Dil ve sosyal becerilerde kadınların, mekânsal algı ve motor yeteneklerde ise erkeklerin daha güçlü olabileceği belirtilse de, bu durum her birey için geçerli bir kural değil.” dedi. Hormonların etkisiyle kadınların bilişsel ve duygusal süreçlerinde bazı değişiklikler yaşanabildiğine dikkat çeken Zeynep Betül Alp, kadınların toplumsal olarak yönlendirildiği alanların, beyinlerinin nasıl geliştiğini etkileyebildiğini söyledi ve “Beyin, deneyimlerle şekillenen bir organ olduğu için kadınlara eşit fırsatlar sunulduğunda her alanda erkeklerle aynı seviyede veya daha başarılı olabildikleri görülüyor.” vurgusunu yaptı.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, kadın beyni hakkındaki yaygın mitleri ele alarak, bilimsel gerçeklerle açıklamalarda bulundu.

Kadınlar dil ve sosyal becerilerde daha güçlü olabilir…

Beyin yapısı ve işleyişi açısından kadın ve erkek beyinleri arasında bazı farklar olduğunu dile getiren Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, “Ancak bu farklar genellikle bireysel farklılıkların yanında çok küçük kalıyor. Erkeklerin beyni ortalama olarak biraz daha büyük ama bu bilişsel bir avantaj sağlamıyor. Kadınların ise iki beyin yarım küresi arasında daha güçlü bağlantılar olduğu gösterilmiş, bu da özellikle dil becerileri ve duygusal işlemleme süreçlerinde etkili olabilir.” dedi.

Bazı çalışmaların, kadınların dil ve sosyal becerilerde daha güçlü olduğunu, erkeklerin ise mekânsal algı ve motor becerilerde daha iyi performans gösterebildiğini aktaran Zeynep Betül Alp, “Bu durum, her kadın ve erkek için geçerli bir kural değil. Kadın beyni, daha fazla bağlantısallık gösterdiği için bilgi işleme süreçlerinde daha esnek olabilir. Öte yandan, erkek beyninde belirli bölgeler arası bağlantılar daha yoğun olabilir, bu da görev odaklı bilişsel süreçleri destekleyebilir. Ama bu farklar bireyler arasında büyük ölçüde değişiyor. Yani ‘kadınlar böyle, erkekler şöyle’ diye kesin çizgiler çekmek bilimsel olarak doğru olmaz.” açıklamasını yaptı.

Hormonal değişimler kadın beynini etkileyebiliyor!

Kadın beyninin hormonlardan doğrudan etkilendiğini ifade eden Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, “Östrojen ve progesteron gibi hormonlar, nörotransmitter sistemleriyle etkileşime girerek bilişsel ve duygusal süreçleri değiştirebilir.” dedi.

Zeynep Betül Alp, hormonal dalgalanmaların yaşandığı dönemlerde kadınlarda görülebilecek değişiklikleri şöyle açıkladı:

“Adet döngüsünün farklı aşamalarında dikkat, hafıza ve duygusal yanıtlar değişebilir. Örneğin, östrojenin yüksek olduğu dönemde (folliküler faz) bilişsel beceriler genellikle daha iyi olabilir. Luteal fazda ise bazı kişilerde duygusal dalgalanmalar görülebilir. Hamilelikte beynin özellikle sosyal biliş ve empati ile ilgili alanları gibi bazı bölgelerinde yapısal değişiklikler olduğu görülmüştür. Bazı kadınlar hamilelikte unutkanlıktan şikâyet edebilir ama bu uzun vadeli bir bozulma değil, daha çok geçici bir adaptasyon sürecidir. Menopoz döneminde ise östrojen seviyeleri düştüğü için hafıza, dikkat ve bilişsel esneklik biraz etkilenebilir. Ancak bu, her kadında aynı şiddette yaşanmaz ve beyin plastisitesi sayesinde birçok kadın bu değişikliklere adapte olabilir.”

Kadınların bilişsel esneklik konusunda avantajlı olabilir!

Kadınların çoklu görev yapma becerisinin erkeklere göre daha iyi olduğu konusunda kesin bir kanıt bulunmadığına vurgu yapan Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, “Ancak bazı araştırmalar, kadınların bilişsel esneklik konusunda avantajlı olabileceğini gösteriyor. Yani bir görevden diğerine geçerken daha hızlı adapte olabilirler.” dedi.

Çoklu görevlerin genel olarak verimi düşüren bir durum olduğuna da değinen Zeynep Betül Alp, “Birden fazla işi aynı anda yapmaya çalışmak, hem kadınlarda hem erkeklerde dikkat dağınıklığına neden olabilir. Ama kadınlar genellikle sosyal roller ve yaşam deneyimleri nedeniyle çoklu görev yapmaya daha fazla alışkın olabilirler. Yani biyolojik bir üstünlükten çok, hayatın getirdiği bir alışkanlık olabilir.” şeklinde konuştu.

Beyin, deneyimlerle şekillenen bir organ…

Toplumsal cinsiyet rollerinin bir yandan kadın beyninin potansiyelini sınırladığını bir yandan da şekillendirdiğini aktaran Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, şunları söyledi:

“Kadınların toplumsal olarak yönlendirildiği alanlar, beyinlerinin nasıl geliştiğini etkileyebiliyor. Örneğin, kız çocukları daha fazla dil ve iletişim odaklı oyunlara teşvik edilirken, erkek çocukları daha çok mekânsal becerileri geliştiren oyunlara yönlendirilebiliyor. Bu da beyin plastisitesi sayesinde uzun vadede bazı yeteneklerde fark oluşturabiliyor.

Ama bu, kadınların belli alanlarda doğal olarak daha kötü ya da iyi olduğu anlamına gelmiyor. Beyin, deneyimlerle şekillenen bir organ ve kadınlara eşit fırsatlar verildiğinde birçok alanda erkeklerle aynı seviyede veya daha iyi performans gösterebildiklerini görüyoruz.”

Kadın beyni üzerine mitler ve gerçekler… 

Kadın beyni hakkındaki yanlış inanışları değerlendiren Uzman Klinik Psikolog Zeynep Betül Alp, bu mitleri şöyle sıraladı:

‘Kadınlar daha duygusaldır, erkekler daha mantıklıdır.’

Beyindeki duygusal işlemleme merkezleri (limbik sistem) hem kadınlarda hem erkeklerde aktif. Kadınlar sosyal olarak duygularını daha fazla ifade etmeye teşvik ediliyor olabilir ama bu, mantıklı düşünemedikleri anlamına gelmiyor.

‘Kadınlar bilim ve matematikte başarısızdır.’

Matematik ve bilim becerileri cinsiyetle değil, eğitim ve teşvikle ilgilidir. Kadınların mühendislik veya bilimde az temsil edilmesi, biyolojik değil toplumsal bir durumdur.

‘Kadınlar çok konuşur, çünkü beyinleri öyle çalışır.’

Kadınların dil merkezleri daha aktif olabilir ama bu, bütün kadınların çok konuştuğu anlamına gelmez. Konuşkanlık, bireysel ve kültürel faktörlere daha çok bağlıdır.

‘Kadın ve erkek beyinleri tamamen farklıdır.’

Aslında büyük ölçüde benzerler ve bireysel farklılıklar cinsiyet farklarından daha belirgindir. Yani bir kadının beyni, başka bir kadının beyninden bile daha farklı olabilir. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Manisa’da 8 Mart’a Özel Etkinlikler

Manisa Büyükşehir Belediyesi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kapsamında anlamlı etkinliklere ev sahipliği yapıyor. 8 Mart günü; “Sanatta, Siyasette, İşte, Hayatta: Kadınların Yolculuğu” paneli, “Hikayesinde Senden Bahsetti” isimli tiyatro oyunu,  sergiler, kadın dayanışmasının sokağa taşınacağı “Kadınlar yürüyor gece aydınlanıyor” temalı gece yürüyüşü düzenlenecek.

Kadın Oyunları Festivali kapsamında 8 Mart akşamı, Manisa Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Uğur Mumcu Sahnesi’nde bir kadının sanat ve edebiyat aracılığıyla kendini keşfetme yolculuğunu konu alan “Hikayesinde Senden Bahsetti” adlı tiyatro oyunu sahnelenecek. Kadınlık deneyimi, toplumsal roller ve bireysel özgürlük üzerine düşündürücü bir anlatım sunan oyun, izleyicileri derin bir iç yolculuğa davet edecek. Kültür Merkezi’ndeki, “Hayatın İçinde Kadın” Fotoğraf Sergisi ve “Kadının Rengi” Resim Sergisi ziyaretçilerini ağırlayacak.

 

“Sanatta, Siyasette, İşte, Hayatta: Kadınların Yolculuğu”

8 Mart Cumartesi saat 20.30’da Kültür Merkezi Lale Salonu’nda; kadınların sanat, siyaset, iş hayatı ve toplumsal mücadelelerindeki yerini vurgulayan “Sanatta, Siyasette, İşte, Hayatta: Kadınların Yolculuğu” paneli gerçekleştirilecek. Gazeteci Seda Selek’in moderatörlüğündeki panelde, CHP Kadın Kolları Genel Başkanı ve Milletvekili Asu Kaya, CHP Manisa İl Başkanı İlksen Özalper, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Gazeteci Ayşen Şahin konuşmacı olarak yer alacak. Panel sonrası, saat 22.00’de Kültür Merkezi önünden başlayıp 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda sona erecek “Kadınlar Yürüyor, Gece Aydınlanıyor” gece yürüyüşü ile kadınlar, eşitlik ve özgürlük taleplerini güçlü bir şekilde dile getirecek.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Atatürk’ün Antalya ziyaretinin yıldönümünde Haluk Levent coşkusu

Antalya Büyükşehir Belediyesi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Antalya’ya gelişinin 95’inci yıldönümünde ünlü sanatçı Haluk Levent’i Antalyalılarla buluşturdu. Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleşen coşku dolu konserde binlerce kişi, Atatürk’ün Antalya ziyaretini Haluk Levent’in şarkılarıyla kutladı. Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, “Ata’mızın bize emanet ettiği bu güzel şehre sahip çıkmaya devam edeceğiz” dedi.

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk‘ün 6 Mart 1930 tarihinde Antalya ziyaretinin 95’inci yıldönümü Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Haluk Levent konseriyle kutlandı. Ünlü sanatçı Haluk Levent, Cumhuriyet Meydanı’nı dolduran binlerce Antalyalıya unutulmaz anlar yaşattı. Konseri, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Antalyalılarla birlikte coşku içinde izledi. Türk bayrakları ve telefon ışıklarıyla aydınlatılan meydan, Haluk Levent’in şarkılarıyla inledi.

ANTALTA ATATÜRK SEVGİSİNDEN ÖDÜN VERMEYECEKTİR

Konser öncesinde konuşan Başkan Muhittin Böcek, “Bugün Antalya’mız için çok özel bir gün” diyerek başladığı sözlerini şöyle sürdürdü: “Antalya’mız özgürlüğünden, Cumhuriyetinden ve Atatürk sevgisinden ödün vermemiştir ve vermeyecektir. Ata’mızın Antalya ziyaretinde Cumhuriyetimizin aydınlık yarınlarına duyulan büyük umutlar ve inanç vardı. Falezlerin üzerinden Erenkuş’tan karla kaplı Beydağları’nı, Torosları, sahilleri uzun uzun seyrederek ‘Hiç şüphesiz ki Antalya dünyanın en güzel yeridir’ tarihi sözüyle Ata’mızın bize emanet ettiği bu güzel şehre sahip çıkmaya devam edeceğiz. 95 yıl önce mavi gözlü dev adamı karşıladığımız bu güzel günde bu meydandan hep birlikte haykırıyoruz. Sana söz Ata’m biz Cumhuriyetin bekçileriyiz. Biz ebedi başkomutanımızın Mustafa Kemal’in izindeyiz. Biz Mustafa Kemal’in askerleriyiz.”

BAŞKAN BÖCEK PLAKET TAKDİM ETTİ

Başkan Böcek’in konuşmasının ardından sahneye çıkan Haluk Levent sevilen şarkılarını Antalyalılar ile birlikte seslendirdi. Ünlü sanatçı şarkıları kadar sahne performansı ve esprileriyle de geceye renk kattı. Konseri Antalyalılar ile birlikte izleyen Başkan Muhittin ünlü sanatçı Haluk Levent’e bu anlamlı güne renk kattığı için teşekkür ederek, konser anısına üzerinde plaket takdim etti. Başkan Böcek, üzerinde Türk bayrağı işli plaketi “Yolu sevgiden, yolu Cumhuriyet’ten, yolu Mustafa Kemal’in askeri olanlar adına bu al bayrağımızı Türkiye Cumhuriyeti için veriyorum” dedi. Başkan Böcek ve Haluk Levent gecenin anısına Antalyalıların telefon ışıkları ve Türk bayraklarıyla oluşturduğu fonda öz çekim yaptı.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Giray Altınok ve Ezgi Mola’yı başrollerinde buluşturan ‘Başka Bir Sen’ şimdi Disney+’ta yayında!

Başrollerinde Giray Altınok ve Ezgi Mola’nın yer aldığı, merakla beklenen yeni film ‘Başka Bir Sen’ Disney+’ta bugün yayına girdi. İlgi çekici hikayesi ve tanıtımlarıyla merakla beklenen film izleyicilere bol kahkahalı ve eğlence dolu 2 saat vadediyor.  

The Walt Disney Company’nin tüm dünyada milyonlarca üyeye sahip dijital yayın platformu Disney+’ın yeni orijinal içerikleri hız kesmeden yayına girmeye devam ediyor. Başrollerinde Giray Altınok ile Ezgi Mola’nın buluştuğu, MGX Film’in yapımcılığını üstlendiği, Ömer Faruk Sorak’ın yönetmen koltuğunda yer aldığı ve senaryosunu Giray Altınok ile Kerem Özdoğan’ın kaleme aldığı ‘Başka Bir Sen’ filmi bugün Disney+’ta izleyicilerle buluşmaya başladı.

Geçtiğimiz akşam özel gösteriminde izleyenlerin beğeni yağmuruna tuttuğu film, Türkiye ile birlikte dünyanın birçok ülkesinde aynı anda seyirci ile buluşuyor. Filmde, yaşadıkları talihsiz bir kazanın ardından her gün başka bir yerde ve başka bir bedende uyanan Mümtaz ve Derya, izleyicilere aile olabilmenin zorlu ama muhteşem yanlarını eğlenceli bir dille anlatıp bir yandan da sonsuz aşkın mümkün olma ihtimalini sorgulatacak.

Her yaştan izleyicinin keyif alarak izleyebileceği filmin güçlü oyuncu kadrosunda Giray Altınok ve Ezgi Mola’nın yanı sıra Kerem Özdoğan, Şükran Ovalı, Nevra Serezli, Hüseyin Avni Danyal, Deniz Cengiz, Ömer Faruk Çavuş, Cihat Tamer, Nergis Çorakçı, Mine Teber ve Osman Alkaş gibi genç ve usta isimler bir arada yer alıyor.

Farklı ve eğlence dolu hikayesiyle orijinal film ‘Başka Bir Sen’ şimdi sadece Disney+’ta!

Disney+ Türkiye’nin 12 Şubat’ta hayata geçirdiği yeni reklam özelliği ile, platforma özel orijinal yapımlar, gişe rekorları kıran filmler, ödüllü ve eleştirmenlerce beğenilen dizilerin yer aldığı herkese hitap eden içerik kütüphanesi sürekli büyüyerek izleyicilerle buluşmaya devam ederken, hem üyelere hem de reklamverenlere yeni fırsatlar sunuluyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı