Aylık arşivler: Mayıs 2025

Ege’de “1.Uluslararası Sağlık Yaşam ve Beslenme Öğrenci Kongresi” düzenlendi

Ege Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü öğrencileri tarafından “1.Uluslararası Sağlık Yaşam ve Beslenme Öğrenci Kongresi” düzenlendi. Ege Üniversitesi Kültür Sanat Evinde yapılan etkinliğe Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Aysun Ekşioğlu, Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Doç. Dr. Reci Meseri, Bölüm Başkan Yardımcıları Doç. Dr. Özge Küçükerdönmez ve Dr. Öğr. Üyesi Murat Urhan, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Açılışta konuşan Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Aysun Ekşioğlu,  “Bugün burada, I. Uluslararası Sağlıklı Yaşam ve Beslenme Öğrenci Kongresi vesilesiyle bir araya gelmekten büyük bir mutluluk duyuyorum. Bu kongre, yalnızca bir bilimsel etkinlik değil; aynı zamanda siz gençlerin ve geleceğin diyetisyenlerinin bilgi, vizyon ve özgüvenle hazırladığı çok kıymetli bir buluşmadır. İki gün sürecek programda; anne sütünden preeklampsiye, sürdürülebilir beslenmeden yapay zekâya, obeziteden menstrüel döngüye, kafeinden sızdıran bağırsak sendromuna kadar geniş bir yelpazede, güncel ve çarpıcı konulara ışık tutulacak. Bu içerikler, bizlere hem beslenme bilimindeki gelişmeleri yakından izleme hem de interdisipliner bakış açısı kazanma fırsatı sunacak. Bu kongre, yalnızca sunumlarınızla değil, aynı zamanda merakınızla, sorgulayıcı bakışınızla ve öğrenmeye olan tutkunuzla anlam kazanacak. Bugün burada atacağınız her adım, mesleki yolculuğunuz açısından önemli olacak. Bu kongre sadece mesleki öğrenmenizin değil, akademik gelişiminizin de bir yansımasıdır. Kongremizi büyük bir özveriyle hazırlayan düzenleme kurulu üyelerine, katkı sunan tüm akademisyenlerimize ve siz değerli katılımcılara teşekkür ederim. Kongremizin ilham verici, bilgi dolu ve bol etkileşimli geçmesini diliyor, hepinize başarılar diliyorum” dedi.

“Kongre, öğrencilerimizin mesleki gelişimlerine katkı sunacak”

Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Doç. Dr. Reci Meseri, “Bu kongreyi öğrencilerimizin mesleki gelişimlerine katkı sunmak, bilimsel paylaşım ve tartışma kültürünü desteklemek amacıyla hayata geçirdik. Bugün burada bir araya gelerek sağlıklı yaşam ve beslenme alanına dair güncel ve çok yönlü bakış açılarını hep birlikte değerlendireceğiz. Kongrede emeği geçen fakülte ve bölüm çalışanlarına teşekkür ederim” diye konuştu.

Anne sütü bebek için en ideal besindir”

“Mucizevi Besin Anne Sütü” başlıklı ilk sunumu Doç. Dr. Reci Meseri ve Arş. Gör. Dr. Rana Nagihan Akder eşliğinde Elif Şen gerçekleştirdi. Beslenme ve Diyetetik Bölümü öğrencisi Elif Şen, “Anne sütü, yenidoğan bebeğin optimum büyüme ve gelişme için gerekli olan, enerji ve besin öğelerini içeren, yararlığı yüksek, ilk altı ay tek başına yeterli olan bebek için en ideal besindir” diye konuştu.

“Büyüyen Problem: Çocukluk Çağında Obezite” başlıklı sunumu gerçekleştiren Beslenme ve Diyetetik Bölümü öğrencisi Zeynep Yıldız, “Çocukluk çağından obezite önce ergenlikte daha sonra ise yetişkinlikte çeşitli sağlık sorunlarına yol açar. Bu durumun yaşanmaması için ebeveynlerin ve çocukların bilinçlendirilip eğitilmesi çok önemlidir” dedi.

Beslenme ve Diyetetik Bölümü öğrencileri Fatma Bahar Özdemir ve Sıla Yürekli ise   “Küresel Beslenme Sorunları: Malnütrisyon” başlıklı sunumu yaptı.

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

“Tüp Bebekte Başarı İçin Ön Değerlendirme ve Genetik Tarama Şart”

Tüp bebek tedavisinde başarılı sonuçlara ulaşabilmede kadın yaşının önemli bir faktör olduğunu vurgulayan Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Erkut Attar, ”35 yaş üstü kadınlarda gebelik başarısı ciddi oranda azalıyor. Bu noktada, genetik testler ve akraba evliliklerinde Preimplantasyon Genetik Tanı (PGT) başarılı sonuçlara ulaşmada önem taşıyor” diye konuştu.

Tüp bebek tedavisine başlamadan önce hastanın kromozom analizlerinin yapılmasının kritik olduğunu vurgulayan Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erkut Attar, bu noktada iyi bir genetik ünitesinin hastayı doğru hazırlamanın anahtarı olduğunu söyledi. Prof. Attar, sözlerine şöyle devam etti: 

“Özellikle, ülkemizde hala yüksek oranda bulunan, akraba evliliği yapmış çiftlerde, genetik testler daha gebelik başlamadan yapılmalı. Gebelik düşünen çiftlerde SMA taraması da günümüzde önemli hale geldi.   Embriyo oluştuktan sonra genetik sorgulama teknolojik olarak mümkün, ancak ideal olan bu sürecin gebelik başlamadan önce yürütülmesidir.  Gebelik döneminde embriyo üzerinde yapılan genetik testler de bizi yönlendiriyor ve uygun olgularda başarıyı artırmamızı sağlıyor.”

“KADIN HER AÇIDAN AYRINTILI İNCELENMELİ”

Tüp bebek tedavisinde başarı oranlarının tüm dünyanda ortalama yaklaşık yüzde 50-60 olduğunun altını çizen Prof. Dr. Attar, “Dolayısıyla, bir tüp bebek tedavisi başarısız olduğunda bu durumun verilen oran içinde gerçekleşebildiği bilinmeli. Ancak hastaların bu sonuçta hemen umutsuzluğa düşmemeleri önemli” dedi. Başarısız sonuçların hastaların yeterince incelenmemesinden kaynaklanabildiğini de işaret eden Prof. Dr. Attar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Örneğin, polikistik over sendromu veya endometriozis (çikolata kisti) gibi hastalıklarda mutlaka ön araştırma yapılmalı. Bu hastalıklar, infertiliteye yol açan ciddi sorunlardır. Bu tür sorunlar önceden saptanıp tedavi edilmezse, tüp bebek tedavisi başarısız olabilir. Tüp Bebek olgularında hormonal durumlar da değerlendirilmeli; endometriozis hastalarında hastalığın derecesi belirlenmeli ve tüp bebek tedavisine geçmeden önce bu konular üzerinde titizlikle çalışılmalı. Eğer hasta gelir gelmez tüp bebeğe başlanırsa, başarısızlık riski artabilir. Bunun yanında embriyonun rahme tutunması için zamanlama da oldukça önemli. Her şey yolunda olsa bile bu durum başarısızlığa yol açabilir. Bu nedenle bir veya iki başarısızlık, büyük bir başarısızlık olarak görülmemeli ve moraller bozulmamalı.”

“BAŞARI İÇİN ÖN DEĞERLENDİRME ŞART”

Tüp bebek tedavisinde sonucu etkileyen iki ana faktörün rahmin gebeliğe hazır olması ve embriyo kalitesi olduğunu ifade eden Prof. Dr. Attar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Başarısızlıkları değerlendirirken genellikle embriyonun kalitesi ön plandadır. Embriyonun kalitesinden kaynaklanan sorunlar başarısızlığın yüzde 80-90’ını oluşturur. Rahimin hazır olmama oranı ise yüzde 10-20 civarındadır. Dolayısıyla hasta geldiğinde ön değerlendirme ve genetik araştırma büyük önem taşıyor. Bu adımlar atılmazsa başarı şansı düşebilir. Örneğin, sağlıklı bir kadına tüp bebek işlemi esnasında elde edilen 10 embriyonun yaklaşık yarısında genetik soruna rastlanmaktadır. Bu sorun sadece genetik testlerle saptanabilir.” 

“Bu testler her hastada rutin olarak yapılmamalı, ancak uygun olgularda kullanmak gerekir” diyen Prof. Dr. Attar, sözlerine şöyle devam etti: “Biz bu uygulamaları yapıyoruz ve devlet de buna önem veriyor. Bazı genetik testler SGK kapsamında karşılanıyor. Böylece tüp bebek tedavisine başlamadan önce başarı şansını artırmak mümkün olabiliyor.” 

‘AKRABA EVLİLİKLERİNDE GENETİK TARAMA ŞART’

 Akraba evliliklerinde genetik hastalık riskinin arttığını belirterek bu konuya özellikle dikkat çeken Prof. Dr. Attar, “Akraba evliliklerinde Preimplantasyon Genetik Tanı (PGT) doğrudan uygulanmalı. Hastalar bu konuda artık daha bilinçli. Akraba evliliklerinde mutlaka karyotip analizi gibi yöntemlerle başlanmalı. Bu sayede tüp bebek tedavisine bilinçli bir şekilde ilerlenir ve tekrarlayan başarısızlıklar ve sorunu gebelikler büyük ölçüde önlenir” dedi.

“35 YAŞ ÜSTÜ KADINLARDA DİKKAT!

Yaş faktörünün tüp bebek başarısını ciddi şekilde etkilediğini vurgulayan Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Kadın Doğum, Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Erkut Attar, “35 yaş üstü kadınlarda gebelik şansı azalıyor. Kariyer veya sosyal nedenlerle gebeliği ertelemek başarıyı zorlaştırabilir. Bu grupta tekrarlayan düşükler, Down sendromu veya diğer genetik anomalilerin riski artıyor. Genetik testler bu hastalarda özellikle faydalı. Bu grupta ön genetik çalışmalar çok yarar sağlıyor. Yaş, çevresel faktörler ve stres, başarıyı ciddi şekilde etkiliyor. Hastalara stres yapmamalarını öneriyorum. Bir veya iki deneme başarısız olabilir, bu tedavinin doğasında var. Ancak ek bir hastalık varsa ve hekim bunu teşhis etmiş veya şüpheleniyorsa, hastanın hormonal, genetik ve diğer açılardan iyi hazırlanması başarı şansını artırır” dedi. 

“EMBRİYO KALİTESİ ve RAHİMİN GEBELİĞE HAZIR OLMASI GİBİ FAKTÖRLER ÖNEMLİ”

Prof. Dr. Attar, endometriumun (rahim iç zarı) önemine de değindi: “Rahimdeki yapısal sorunlar film, ultrason veya histeroskopi ile tespit edilebilir. Embriyonun doğru zamanda transfer edilmesi başarı açısından oldukça  kritik bir durıımdur. Kaliteli embriyolar transfer edilmesine rağmen başarısızlık yaşanıyorsa, sorun rahimden kaynaklanabilir. Bu durumda biyopsi veya daha özel yöntemlerle rahmi değerlendiriyoruz.”

“TEDAVİNİN OLMAZSA OLMASI HASTA-HEKİM İLETİŞİMİ”

Prof. Dr. Attar, hasta-hekim iletişiminin başarıyı artırdığını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı: “Hastalar sabırlı olmalı ve hekimleriyle aynı dili konuşmalı. Yaş faktörü önemli olsa da, doğru hazırlık ve genetik testlerle başarı oranı önemli ölçüde artırılabilir. Kaliteli laboratuvar ve deneyimli embriyologlar bu süreçte büyük rol oynuyor.”

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

19 Mayıs coşkusu Bayraklı sahilde yaşanacak

Bayraklı Belediyesi, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı, Bayraklı Sahili’nde düzenlenecek birbirinden renkli etkinliklerle kutlayacak. 17 Mayıs Cumartesi gerçekleşecek ve gün boyu sürecek kutlamalar kapsamında; spor şenliklerinden sahne gösterilerine, uçurtma şenliğinden DJ performansına kadar birçok etkinlik katılımcılarla buluşacak. Kutlamaların finalinde ise sevilen rap sanatçısı Anıl Piyancı sahne alacak. Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün gençliğe armağan ettiği bu anlamlı günde, 7’den 70’e tüm İzmirlileri Bayraklı sagilimizde düzenleyeceğimiz 19 Mayıs kutlamalarına davet ediyorum. Gelin, bayram coşkusunu hep birlikte yaşayalım” dedi.

ANIL PİYANCI BAYRAKLI’DA SAHNE ALACAK
Bayraklı Belediyesi tarafından organize edilen 19 Mayıs kutlamaları, 17 Mayıs Cumartesi günü Bayraklı sahilinde sabah 10.00’da başlayacak. Etkinlikler kapsamında; survivor parkuru, çuval ve halat çekme yarışları, penaltı ve basketbol atışları, voleybol, hentbol ve badminton turnuvaları, zumba, tekvando, karate, jimnastik ve bale gösterileri, sokak basketbolu turnuvası, parkur akrobasi ve extreme rampa show, break dans performansları ve uçurtma şenliği gibi birçok etkinlik katılımcılarla buluşacak. Gün sonunda DJ performansının ardından, saat 20.00’da ünlü sanatçı Anıl Piyancı sahneye çıkacak. Etkinlik programının tüm detaylarına Bayraklı Belediyesinin sosyal medya hesaplarından ulaşılabilecek.

BAYRAM COŞKUSUNU BİRLİKTE YAŞAYALIM
Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün gençliğe armağan ettiği bu anlamlı günü, gençlerimizle sahilde kutlayacağız. Sporun, sanatın, müziğin ve dayanışmanın bir arada olacağı bu özel günde; gençlerimizin enerjisini ve coşkusunu hep birlikte yaşayacağız. 7’den 70’e tüm İzmirlileri Bayraklı sahilimizde düzenleyeceğimiz 19 Mayıs festivalimize bekliyoruz. Gelin, bayramımızı hep birlikte coşkuyla kutlayalım” dedi.

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

ASAT’tan su seviyesindeki değişime karşı etkili müdahale

 

Antalya Büyükşehir Belediyesi ASAT Genel Müdürlüğü su kaynaklarının korunması ve vatandaşların susuz kalmaması için çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Bu kapsamda Antalya’nın önemli içme suyu kaynaklarından Duraliler’de su seviyelerinde yaşanan değişime karşı ASAT ekipleri hızlıca harekete geçti. 6 yeni kuyu açıldı, 45 kuyu rehabilite edildi.

Antalya’nın su ihtiyacını karşılayan en önemli bölgelerden biri olan Duraliler’de, ASAT’ın düzenli ölçüm verilerine göre son bir yılda bazı noktalarda yeraltısuyu seviyelerinde azalma yaşandı. Ancak bu durum karşısında ASAT ekipleri vatandaşın su ihtiyacını güvence altına almak için hızlı ve etkili adımlar attı. Yapılan çalışmalar kapsamında bölgede 6 yeni içme suyu sondaj kuyusu açıldı, 45 mevcut kuyu rehabilite edilerek güçlendirildi.

HER DAMLA İÇİN GECE GÜNDÜZ ÇALIŞMA

ASAT yetkilileri, “Antalya’nın her bir damla suyunu önemsiyoruz. Tüm kaynaklarımızı korumak ve sürdürülebilir şekilde yönetmek için gece gündüz çalışıyoruz,” açıklamasında bulundu. Ayrıca vatandaşların bilinçli su kullanımı konusunda bilgilendirilmesi için yeni çalışmaların da yakında hayata geçirileceği bildirildi.

 

 
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Sürat Lojistik, WORLDEF İstanbul 2025’te Küresel Lojistik Vizyonunu Paylaştı

Küresel ticaretin dijitalleşme sürecinde lojistik altyapının rolü her geçen gün artarken, Sürat Lojistik, WORLDEF İstanbul 2025’te sektöre yön veren çözümleriyle öne çıktı. 80’den fazla ülkeden 30 bini aşkın ziyaretçiyi ağırlayan fuarda, şirketin teknoloji odaklı yaklaşımı ve uçtan uca entegre hizmet kabiliyeti, uluslararası katılımcılar tarafından büyük ilgi gördü.

Lojistik çözümlerini global vizyonla şekillendiren Sürat Lojistik, özellikle e-ihracata sunduğu esnek altyapılar, mikro ihracat destekleri ve dijital lojistik uygulamalarıyla dikkat çekti.  Sürat Lojistik, sektörde yalnızca hız ve teslimat başarısıyla değil; aynı zamanda veri odaklı yönetim sistemleri, sürdürülebilirlik vizyonu ve KOBİ’lere sunduğu büyüme desteğiyle de fark yaratıyor.

“Teknolojiyi odağımıza alıyoruz…”

Sürat Lojistik Genel Müdürü Tarkan Türkel, fuar katılımına ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi: “WORLDEF gibi uluslararası ölçekte ses getiren platformlarda yer almak, sadece markamız adına değil, sektörün dijital dönüşüm yolculuğu açısından da büyük önem taşıyor. Lojistik sektörü, artık yalnızca fiziksel taşımayı değil; veriyi, hızı ve güveni de uçtan uca yöneten bir sistem bütünlüğünü ifade ediyor. Sürat Lojistik olarak, teknolojiye entegre olmuş bir hizmet anlayışıyla, e-ticaretin büyüme hızına ayak uydurmanın ötesine geçiyor; bu büyümeyi mümkün kılan altyapıyı oluşturuyoruz. Teknolojiyi odağına alan operasyonlarımız, dijital takip sistemlerimiz ve esnek mikro ihracat çözümlerimizle hem Türkiye’nin rekabet gücünü artırıyor hem de KOBİ’leri uluslararası pazarlara entegre ediyoruz. Lojistiğin stratejik değerini yalnızca bugünün ihtiyaçlarıyla değil, geleceğin ticaret modelleriyle birlikte ele alıyor; yeni nesil çözümlerimizle sektöre yön vermeye devam ediyoruz.”

Fuarda yapay zekâ odaklı markalar, etkileşimli stantlar ve uzman konuşmacılar ile e-ticaretin geleceği masaya yatırılırken, Sürat Lojistik de dijitalleşme, müşteri odaklılık ve operasyonel çeviklik alanlarında yaptığı yatırımları aktardı. Şirketin sunduğu çözümler özellikle KOBİ’lerin dijital ticaret yolculuğuna sağladığı katkılar açısından öne çıktı.

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Büyükşehir Aile Haftası’nı dolu dolu etkinliklerle kutlayacak

Antalya Büyükşehir Belediyesi, Dünya Aile Haftası kapsamında dolu dolu bir etkinlik programı hazırladı. 17 Mayıs Cumartesi günü gerçekleştirilecek etkinliklerde Konyaaltı Sahili Olbia Meydanı’ndaki söyleşi programları, çocuklara yönelik spor ve oyun alanları, bando gösterileri, zumba gösterileri ile sıfır atık atölyeleri yer alacak.

Antalyalılar, Dünya Aile Haftası’nı Konyaaltı Sahilinde renkli etkinliklerle kutlayacak. Antalya Büyükşehir Belediyesi, Dünya Aile Haftası kapsamında 17 Mayıs Cumartesi Konyaaltı Olbia Meydanında gün boyu etkinlikler düzenleyecek. Etkinliklerde ailelerin güzel vakit geçirebilmeleri için birbirinden eğlenceli programlar planladı. Aileler için çiçek dikim atölyesi, yaratıcı drama atölyesi, keçe atölyesi, mandala atölyesi ve kokulu taş atölyesinin yanı sıra çocukları ile de eğlenebilecekleri spor alanları, yüz boyama etkinlikleri, izcilik etkinlikleri yer alacak.

AİLELERE ÖZEL SÖYLEŞİ PROGRAMI

Ailelerin bilinçlenmesine katkı sağlayacak özel söyleşi programlarında yer alacağı etkinliklerde, uzman konuşmacıların katılımıyla gerçekleşecek “Aile İçi İletişim” söyleşi yapılacak.  Söyleşilerde aile bireyleri arasında sağlıklı iletişim kurmanın yolları ve empati temelli ilişkiler, “Teknoloji Bağımlılığı” söyleşisinde çocuklar ve gençlerde dijital bağımlılığın etkileri ve ebeveynlerin alabileceği önlemler, “Ailede Sevgi Dili” söyleşisinde aile içinde sevgi, saygı ve anlayış temelli bir dilin nasıl kurulabileceği uzman görüşleriyle anlatılacak. Ayrıca “Psikanalitik ve Gelişimsel Açıdan Oyun” söyleşisinde de oyunun çocuğun gelişimindeki rolü, anne-baba etkileşiminde oyun temelli yaklaşımlar paylaşılacak. “Özel Gereksinimli Çocukların Aileleri Olmak” konulu söyleşide ise bu özel süreci yaşayan ailelere yönelik psikososyal destek ve dayanışma yolları ele alınacak söyleşiler gün boyu devam edecek.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Doç. Dr. Sinem Ünaldılar, “Türkiye, arabulucu kimliğiyle yeniden pozisyon alıyor”

Ege Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Sinem Ünaldılar, dış politikanın sıcak gündemi Rusya–Ukrayna–Türkiye ilişkileri konusunda değerlendirmelerde bulundu.  Doç. Dr. Ünaldılar, Türkiye’nin uluslararası sistemdeki stratejik rolüne dikkat çekti.

Türkiye’nin, Rusya- Ukrayna sorununda iki tarafla da konuşabilen nadir aktörlerden biri olduğunu dile getiren Doç. Dr. Ünaldılar, “Türkiye, savaşın ilk günlerinden bu yana Rusya-Ukrayna krizinde aktif bir arabuluculuk rolü üstleniyor. Bu çaba, Türkiye’nin uzun süredir uluslararası düzeyde emek verdiği bir pozisyon. 2022’deki Antalya Diplomasi Forumu’nda Lavrov ve Zelenski’yi bir araya getiren bir görüşme gerçekleşmişti. İstanbul’da gerçekleşecek olan barış görüşmeleri ve tahıl koridoru girişimiyle Türkiye, diplomatik kapasitesini bir kez daha gösterdi. Barış yönünde atılacak önemli bir adımda Türkiye’nin buna dahil olması çok anlamlı olacaktır. Başından beri müzakerelerde yer alma isteğini ortaya koyan Türkiye, bu pozisyonunu yeniden güçlendirme fırsatına sahip olacak” dedi.

Rusya-Ukrayna Savaşının transatlantik ilişkilerin doğasına doğrudan etki ettiğini dile getiren Doç. Dr. Ünaldılar, “Savaşın ilk yıllarında Biden yönetimi ile Avrupa Birliği arasındaki yakın iş birliği, transatlantik ittifakını yeniden canlandırdı. NATO’nun Madrid Stratejisi’ne de yansıyan bu iş birliği, Avrupa ve Amerika’nın ortak tehdit algısıyla şekillendi. Ancak Trump’ın yeniden iktidara gelmesiyle bu birliktelik sorgulanmaya başladı.  Trump’ın Amerika’nın Ukrayna’ya desteği çekebileceği yönündeki açıklamaları, Avrupa ile arasındaki dayanışma duygusunu zayıflattı. Avrupa Birliği bu duruma karşı kendi savunma kapasitesini artırmaya yöneldi. Army Europe ve European Readiness 2030 gibi girişimler, Avrupa’nın savunma özerkliğini güçlendirme arayışının bir parçası. Bu da Türkiye’yi Avrupa için yeniden stratejik bir ortak haline getiriyor” dedi.

“Türkiye Avrupa savunmasında daha değerli bir aktöre dönüşebilir”
          Doç. Dr. Ünaldılar, “Avrupa Birliği ile ilişkilerinde sorunlar yaşamış bir ülke olarak Türkiye, güvenlik ve savunma konularındaki yetkinliği sayesinde yeniden önemli bir aktör olarak gündeme geldi. Türkiye’nin NATO içindeki ikinci büyük orduya sahip olması ve savunma sanayindeki ilerlemeleri, AB’nin Türkiye’yi yanına alma ihtiyacını artırabilir” diye konuştu.

       “Barış sürecine yaklaşıyoruz”

Rusya-Ukrayna savaşının geleceğine dair öngörülerini paylaşan Doç. Dr. Ünaldılar, “Taraflar ekonomik ve siyasi olarak yıprandı. Tarafların kendi halklarına bir zafer sunma mecburiyeti, barış sürecini zorlaştırsa da tarafsızlık, Kırım ve doğu bölgelerinin statüsü gibi başlıklar üzerinden müzakereler yürütülebilir. Trump’ın baskıları ve Batı’nın desteğinde yaşanan yorgunluk, süreci hızlandırabilir. Barış müzakerelerinin ne kadar süreceği belirsiz olsa da, kısa vadede kanın durması yönünde gelişmeler beklenebilir” diyerek sözlerini noktaladı.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi, Nisan 2025

 

Tarım ürünleri üretici fiyat endeksi (Tarım-ÜFE) yıllık %27,50 arttı, aylık %0,45 azaldı

Tarım-ÜFE’de (2020=100), 2025 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre %0,45 azalış, bir önceki yılın Aralık ayına göre %12,31 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre %27,50 artış ve on iki aylık ortalamalara göre %37,52 artış gerçekleşti.

Sektörlerde bir önceki aya göre, tarım ve avcılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde %0,86 azalış, ormancılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde %3,71 artış ve balık ve diğer balıkçılık ürünleri; su ürünleri; balıkçılık için destekleyici hizmetlerde %8,79 artış gerçekleşti. Ana gruplarda bir önceki aya göre, tek yıllık (uzun ömürlü olmayan) bitkisel ürünlerde %8,33 azalış, çok yıllık (uzun ömürlü) bitkisel ürünlerde %13,20 artış ve canlı hayvanlar ve hayvansal ürünlerde %1,54 artış gerçekleşti.

Sektör ve ana gruplara göre Tarım-ÜFE ve değişim oranları(%), Nisan 2025

Endeks Bir önceki aya göre değişim oranı (%) Bir önceki yılın Aralık ayına göre değişim oranı (%) Bir önceki yılın aynı ayına göre değişim oranı (%) On iki aylık ortalamalara göre değişim oranı (%)
Tarım-ÜFE 843,10 -0,45 12,31 27,50 37,52
Tarım ve avcılık ürünleri ve ilgili hizmetler 834,76 -0,86 11,64 27,17 37,69
Tek yıllık (uzun ömürlü olmayan) bitkisel ürünler 764,52 -8,33 1,23 22,84 28,52
Çok yıllık (uzun ömürlü) bitkisel ürünler 906,74 13,20 29,44 44,60 52,04
Canlı hayvanlar ve hayvansal ürünler 884,23 1,54 14,66 24,42 40,37
Orman ürünleri ve ilgili hizmetler 1 041,61 3,71 27,30 18,43 23,03
Balık ve diğer balıkçılık ürünleri; su ürünleri; balıkçılık için destekleyici hizmetler 948,33 8,79 19,61 51,48 50,27

Tarım-ÜFE yıllık değişim oranı (%), Nisan 2025

Yıllık değişimin en yüksek olduğu alt grup %121,05 artış ile turunçgiller, aylık değişimin en yüksek olduğu alt grup %29,16 artış ile turunçgiller oldu.
 

Alt gruplara göre Tarım-ÜFE yıllık değişim oranları (%), Nisan 2025Alt gruplara göre Tarım-ÜFE aylık değişim oranları (%), Nisan 2025

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İnşaat Üretim Endeksi, Mart 2025

 

İnşaat üretimi yıllık %10,5 arttı

İnşaatın alt sektörleri (2021=100 referans yıllı) incelendiğinde, 2025 yılı Mart ayında bina inşaatı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre %12,9 arttı, bina dışı yapıların inşaatı sektörü endeksi %5,8 arttı ve özel inşaat faaliyetleri sektörü endeksi %6,0 arttı.

İnşaat üretim endeksi yıllık değişimleri(%), Mart 2025İnşaat üretimi aylık %2,5 azaldı

İnşaatın alt sektörleri incelendiğinde, 2025 yılı Mart ayında bina inşaatı sektörü endeksi bir önceki aya göre %3,2 azaldı, bina dışı yapıların inşaatı sektörü endeksi %0,5 azaldı ve özel inşaat faaliyetleri sektörü endeksi %1,2 azaldı.

İnşaat üretim endeksi aylık değişimleri(%), Mart 2025

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

“2.Türk-Selanik Peritoneal Metastazda HİPEK ve PİPAK Workshopu” gerçekleştirilecek

 Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi (EÜTF), EÜ Girişimsel Anatomi ve Plastinasyon Uygulama Araştırma Merkezi (EGEGAPUM), Avrupa Interbalkan Tıp Merkezi ve Mide Özofagus Cerrahisi Derneği iş birliğinde “2.Türk-Selanik Peritoneal Metastazda HİPEK ve PİPAK Workshop”u düzenlenecek. 22-24 Mayıs tarihlerinde EÜ Tıp Fakültesi Muhittin Erel Amfisinde düzenlenecek etkinlikte Türkiye’den ve Yunanistan’dan hekimler uzman oldukları konularda katılımcılar bilgilendirecek.

Sempozyumun başkanlığını üstlenen EÜ Tıp Fakültesi Cerrahi Tıp Bölümü Genel Cerrahi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Taylan Özgür Sezer, “Bu Workshop’da; Genel Cerrahi, Jinekolojik Onkoloji, Anestezioloji ve Tıbbi Onkoloji uzmanları için kanser hücresinin peritoneal metastaz mekanizmalarından ileri tedavi yöntemlerine kadarki basamaklar tartışılacak. Ayrıca kursiyerler ameliyathanede canlı PİPAK uygulaması ve mentörler eşliğinde Taze Donmuş Kadavrada Sitoredüktif Cerrahi – HİPEK pratiği yapma şansı bulacak. Türkiye’nin üçüncü büyük kenti olan İzmir’de düzenlenecek etkinliğimizde peritoneal metastatik hastalıkların geleceğine yön vermeyi sabırsızlıkla bekliyoruz” diye konuştu.

Üç gün sürecek etkinlik boyunca; Peritoneal Fiyzo-Patoloji, Hasta Yönetimi, Organ Spesifik CRS+HİPEK, Cerrahi Teknikler, PİPAK Teknolojisi, CRS ve HİPEK’te Taze Dondurulmuş Kadavra Uygulaması gibi konular işlenecek. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı