Yıllık arşivler: 2025

Osmangazi Belediyesi’nden Anneler Günü konseri

Osmangazi Belediyesi, Anneler Günü’nü özel bir konserle kutladı. Emine Gülen Türk Müziği Topluluğu’nun sahne aldığı konserde, dinleyiciler hem keyifli vakit geçirdi hem de bu özel günün tadını doyasıya çıkardı.

Osmangazi Belediyesi tarafından ‘Anneler Günü Konseri’ düzenlendi. Ördekli Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen konser, tüm annelere ithaf edildi. Osmangazililerin yoğun ilgi gösterdiği konserde, Emine Gülen Türk Müziği Topluluğu, anneler için birbirinden özel ve güzel eserler seslendirdi. Şef Emine Gülen yönetiminde koro ve solo parçalar seslendiren topluluk üyeleri, annelere unutulmaz bir gece yaşattı. Konser sırasında, Anneler Günü’nün anlam ve önemi vurgulandı. Konser sonunda, sahneden Anneler Günü mesajları verildi ve tüm annelerin Anneler Günü kutlandı. Bir Kitap Biletin Olsun Topluluğu’nun destekleriyle gerçekleşen konsere girişler, bilet yerine kitap bağışı ile yapıldı.

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Başkan Çerçioğlu’nun Başlattığı Yaratıcı Drama Atölyesi’nin Minik Öğrencilerinden Muhteşem Gösteri

Aydın Büyükşehir Belediyesi her yaştan vatandaşı kültür ve sanat etkinlikleri ile buluşturmaya devam ediyor.
 
Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun öncülüğünde Aydınlı çocukların gelişimine destek olmak için başlatılan ‘Yaratıcı Drama Atölyesi’ öğrencileri yıl sonu gösterilerini gerçekleştirdi.
 
Dönem boyunca aldıkları eğitimler ile sahne sanatlarını öğrenen minik öğrenciler eserlerini Aydınlılar için sergiledi. Aydın Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın usta oyuncularından aldıkları eğitimler ile hazırladıkları gösterilerini Şükran Güngör-Yıldız Kenter Kültür Merkezi ve Tiyatro Salonu’nda sergileyen minik oyuncuları yüzlerce Aydınlı izledi. Tiyatroseverler, minik oyuncuların gösterisini ayakta alkışladı.
 
Yaratıcı Drama Atölyesi’nde gerçekleştirilen eğitimler ile çocuklarının iletişim becerilerinin geliştiğini, kendilerini ifade etmeyi öğrendiklerini belirten veliler Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na teşekkür etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’ndan etkileyici bir sezon kapanışı: Yüzyılın Yankıları Konseri

Carlo Tenan yönetimindeki Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası (BİFO), 15 Mayıs 2025 tarihinde 2024/25 sezonunun kapanış konseri “Yüzyılın Yankıları” ile müzikseverlerle bir araya geliyor. BİFO, henüz 17 yaşındayken Viyana Filarmoni Orkestrası eşliğinde Musikverein’daki ilk performansında dikkatleri üzerine çeken ve birçok prestijli toplulukla konserler veren keman virtüözü Ziyu He’yi ağırlayacak. Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası, bu konserde Wagnere, Mahler, Walton ve Britten eserleriyle coşkudan lirizme, kahramanlıktan hüzne uzanan etkileyici bir program sunuyor.

YÜZYILIN YANKILARI
 15 Mayıs 2025 Perşembe, 20.00

Zorlu PSM Turkcell Sahnesi

BORUSAN İSTANBUL FİLARMONİ ORKESTRASI

CARLO TENAN şef

ZIYU HE keman

ALİ PINAR & SİBİL ARSENYAN ile konser öncesi söyleşi

19.00-19.30, Meydan Fuaye / Zorlu PSM

WALTON Johannesburg Festival Uvertürü

BRITTEN Keman Konçertosu, Re minör, op.15

WAGNER Tannhäuser Uvertürü WWV 70

MAHLER Senfoni no.10, Fa diyez Majör, I. Adagio

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Emiralem Çilek Festivali rekor kırdı: milyonu geçti!

Menemen’in en önemli tarımsal ürünlerinden olan ve bu yıl yaklaşık 7 bin tonluk üretimle, İzmir’deki çilek üretiminin yüzde 55’ini karşılayan Emiralem Çileği için düzenlenen 15. Emiralem Çilek Festivali, renkli anlar ve unutulmaz anılarla birlikte sona erdi. İki günlük festival maratonunda, Emiralem girişinden itibaren yaşanan yoğunluk ve festival atmosferinde hem çocuklar hem de büyükler, Emiralem’in dillere destan çileğini tatma ve keyifli anlar geçirme fırsatı buldu. Çocuklar için oluşturulan yüz boyama alanı ve atölyeler, ailelerin tercih ettiği alanların başında gelirken, Türk Sanat Müziği dinletisi ve gün boyunca sokak müzisyenlerinin ezgileri, festival alanında büyük ilgi gördü.

En lezzetli yarışmalar kıyasıya rekabetle geçti

Emiralem Çilek Festivali’nin ikinci gününde gündüz saatlerine yarışmalar damga vurdu. Farklı kategorilerde çilek yetiştiricileri, ‘en lezzetli çileği yetiştiren’ olma unvanı için çileklerini jüri üyelerine sunarken, pasta yarışmasında da hem görselliği hem de lezzetiyle güne damga vuran çilekli pastaların sahipleri, birincilik için mücadele etti. Ayrıca Emiralem Gençlik Merkezi’nde düzenlenen Playstation, masa tenisi ve bilardo turnuvaları da gençlerin rekabet alanı oldu. Yarışmalarda derece alan isimler, konser alanındaki sahnede ödüllerini Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan ve protokol üyelerinden aldı.

“Ziyaretçi sayımız milyonu aştı”

Festivalin her geçen yıl da ziyaretçi sayısını artırdığına dikkat çeken Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, “Her sene rekor kırıyoruz, bu yıl milyonu aştık.” dedi. Başkan Pehlivan, “Emiralem’de düzenlediğimiz festivalimiz, her yıl Türkiye’nin en lezzetli çileğinin etrafında artan bir ivmeyle yüz binleri kenetliyordu. Bu yıl bu sayı milyonu geçti. Bu da demek oluyor ki Türkiye, bu çileği çok seviyor. Emiralem Çilek Festivali, bizlere bir kez daha birlik olduğumuzda, birlikte olduğumuzda ne kadar güzel gülümsediğimizi gösterdi. Festival alanında üreticimizi, esnafımızı, ziyaretçilerimizi, evlatlarımızı ve büyüklerimizi bir arada ve mutlu gördükçe, biz de çok mutlu oluyoruz. Milyonu aşkın ziyaretçisiyle, hiçbir sıkıntı yaşanmadan keyifli bir festivali geride bıraktığımız için güvenlik güçlerimizden belediye ailemize, Emiralemlilerden tüm misafirlerimize kadar herkese teşekkür ediyorum. Gelecek yıl aynı coşkuyu, kaldığı yerden daha da öteye taşımak için şimdiden sabırsızlanıyoruz.” dedi.

Derya Uluğ sahnesiyle coşturdu

Emiralem Çilek Festivali’nin ilk gününde gerçekleşen Mustafa Ceceli ve Oğuz Görceğiz konserlerinden sonra final gününün sahne alan ismiyse, şarkılarını milyonlara ezberleten Derya Uluğ oldu. Başarılı sanatçı, en güzel şarkılarını konser alanını dolduran on binlerce müziksever ile birlikte seslendirdi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Başkan Yıldız, muhtarlarla buluştu

Çiğli Belediye Başkanı Onur Emrah Yıldız, ilçede görev yapan 26 mahalle muhtarıyla kahvaltıda bir araya geldi. Samimi bir atmosferde geçen buluşmada muhtarların önerilerine büyük önem verdiklerini vurgulayan Yıldız, belediye olarak her zaman iş birliği içinde olacaklarının altını çizdi.

Pelikan Kafe’de düzenlenen buluşmada muhtarlarla tek tek görüşen Başkan Yıldız, mahallelerden gelen talep ve önerileri dinledi. Muhtarlar,  alt yapıdan,  temizliğe, park ve yeşil alan ihtiyaçlarından sosyal destek taleplerine kadar pek çok konuyu Başkan Yıldız’a iletti. Ayrıca vatandaşlardan gelen istekleri de aktaran muhtarlara, Yıldız, her konu ile yakından ilgileneceğinin sözünü verdi.

Başkan Yıldız: “Talepleri çözmek için hızlı adımlar atacağız”

Başkan Yıldız, muhtarlardan gelen her konuyu büyük bir titizlikle tek tek not alarak, ilgili birimlerle hızla paylaşacaklarını belirtti. Taleplerin en kısa sürede çözüme kavuşması adına gerekli adımları ivedilikle atacaklarını vurgulayan Yıldız, halkın taleplerine duyarlılıkla yaklaştıklarını ve etkin bir çözüm mekanizması oluşturduklarını ifade etti.

“Muhtarlarla birlikte daha etkili hizmet sunacağız”

Başkan Yıldız, yerel yönetim hizmetlerinin mahalle ölçeğinde daha etkin bir şekilde yürütülebilmesi adına muhtarlarla güçlü ve sürekli bir iletişim içinde olacaklarını vurgulayarak, muhtarların, mahalle sakinlerinin ihtiyaçlarını ve taleplerini en iyi şekilde temsil eden kişiler olduğunu belirti ve yönetim olarak bu süreçte onlara büyük önem verdiklerini kaydetti. Yıldız, “Vatandaşlarımızın taleplerine hızlı ve kalıcı çözümler üretmek için muhtarlarımızla sürekli temas halinde olacağız. Mahallelerin ihtiyaçlarını daha kolay öğrenmek, çözüm süreçlerini hızlandırmak ve katılımcı yönetim anlayışını daha da güçlendirmek adına düzenli toplantılarımıza devam edeceğiz. Mahalle sakinlerimizin refahını artırmak, yaşadıkları sıkıntıları gidermek ve hizmetleri daha etkin hale getirmek için tüm gücümüzle çalışıyoruz” diye konuştu. 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bu yürüyüşte doğa ve değerler buluştu

Büyükşehir Belediyesi’nin yeni geliştirdiği projelerden biri olan “Adım Adım Kocaeli Kulübü” ilk etkinliğini Ormanya Doğal Yaşam Parkı’nda gerçekleştirdi. Kocaeli’nin doğal ve kültürel mirasını eğitimle birleştiren etkinlikte katılımcılar, hem doğa yürüyüşüyle fiziksel aktivite yapmanın hem de değerler eğitimiyle içsel gelişim sağlamanın mutluluğunu yaşadı.

ÇOCUKLARA DEĞERLER EĞİTİMİ SEMİNERİ

Kentin her noktasında binlerce kişiyle temas kurup çeşitli aktiviteler gerçekleştirmeyi amaçlayan  “Adım Adım Kocaeli Kulübü” ilk etkinliğini düzenledi. Kulübün yürütücülüğünü üstlendiği Adım Adım Anne-Çocuk Yürüyüşü, Ormanya Doğal Yaşam Parkı’nda yapıldı. Yürüyüşün sonunda Orman Kütüphanesi’nde gerçekleşen özel oturumda Öğretim Üyesi Doç. Dr. Saniye Bencik Kangal, anne ve çocuklara yönelik “değerler eğitimi” konulu bir seminer verdi. Katılımcılar, hem doğa yürüyüşüyle fiziksel aktivite yapmanın hem de değerler eğitimiyle içsel gelişim sağlamanın mutluluğunu yaşadı.

DOĞANIN İÇİNDE EĞİTİM ODAKLI YÜRÜYÜŞ

Kocaeli’nin doğal ve kültürel mirasını eğitimle birleştiren “Adım Adım Kocaeli Kulübü” çok sayıda katılımcıyla ilk etkinliğini gerçekleştirdi. Ormanya giriş alanında başlayan yürüyüş, yaklaşık 3 kilometrelik parkur boyunca doğayla iç içe eğitim odaklı bir deneyim sundu. Katılımcılar, doğanın içinde gerçekleştirilen tematik duraklarda evrensel değerler hakkında bilgilendirildi, kültürel mirasa sahip çıkma konusunda farkındalık kazandı.

“ÇOCUKLAR SİZİ İZLER, SİZİN GİBİ BÜYÜR”

Oldukça keyifli bir ortamda gerçekleşen etkinlikte konuşan Doç. Dr. Saniye Bencik Kangal, “En güçlü öğrenme yöntemi, model almaktır. Hepimiz zaman zaman “Ben annem gibi olmayacağım” deriz. Ancak bir gün fark ederiz ki, kendimizi tam da annemizin yapma dediği şeyi yaparken buluruz. Çünkü bizim ilk ve en etkili modelimiz annemizdir. Unutmayın, çocuklar sizin gibi büyür. Onlara sunduğunuz çevre, onların karakterini ve davranışlarını şekillendirir. Bu nedenle mutlu çocuklar yetiştirmenin ilk ve en önemli yolu, önce kendi mutluluğumuzu sağlamaktır. Biz mutlu olursak, çocuklarımız da mutlu olur” dedi.

KO-MEK KURSİYERLERİNİN ÜRÜNLERİNE HAYRAN KALDI

Adım Adım Anne-Çocuk Yürüyüşü etkinliği kapsamında Ormanya Store’yi de ziyaret eden Kangal, KO-MEK kursiyerlerinin el emeğiyle ürettiği birbirinden güzel ürünlere hayranlığını dile getirdi. Kadınların üretim yoluyla hayata katılmalarından ve bu ürünlerden gelir elde etmelerinden etkilendiğini belirten Kangal, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin bu sürece verdiği desteği de takdirle karşıladığını söyledi. “Kadın çok güçlü bir varlık; dolayısıyla içindeki gücü asla unutmaması lazım” diyen Kangal, “Buradaki kadınlar da el emeğiyle örerek, dikerek, yoğurarak çok değerli işler ortaya çıkarmış. Hepsini ayrı ayrı tebrik ediyorum” şeklinde konuştu.

ADIM ADIM YÜRÜYÜŞLER DEVAM EDECEK

Adım Adım Kocaeli Kulübü, bu ilk etkinlikle birlikte katılımcılarına bütünsel bir öğrenme deneyimi sunarken, Kocaeli’nin doğal güzelliklerine de dikkat çekti. Programın ilerleyen dönemlerde farklı rotalar ve temalarla devam etmesi planlanıyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Avcılar’da Anneler Günü Sevgiyle Kutlandı

Avcılar Belediyesi, Anneler Günü’nü birbirinden renkli ve anlamlı etkinliklerle kutladı. Firuzköy Atatürk Stadyumu’nda düzenlenen futbol maçı ve Mareşal Caddesi’ndeki müzikli kutlamalarla anneler hem sahada hem sokakta unutulmaz bir gün yaşadı. Avcılar Belediye Başkanı Utku Caner Çaykara, “Sizler bu hayatın gerçek kahramanlarısınız,” diyerek tüm annelere yürek dolusu sevgilerini iletti.

Anneler Sahada, Evlatlar Tribünde

Anneler Günü etkinliklerinin ilk durağı Firuzköy Atatürk Stadyumu oldu. “Hayatın Gerçek Şampiyonları Sahada” sloganıyla düzenlenen özel futbol maçında anneler sahaya çıkarak centilmence bir mücadele sergiledi. Tribünlerde ise onların çocukları coşkulu tezahüratlarla destek verdi. Maçın hakemliğini Avcılar Belediye Başkanı Utku Caner Çaykara’nın eşi Asiye Çaykara üstlendi. Beraberlikle sonuçlanan maçın sonunda, Başkan Çaykara her iki takıma da Anneler Günü kupasını takdim ederek tüm annelerin gününü kutladı.

Mareşal Caddesi’nde Neşeli Konser

Etkinliklerin ikinci adresi Avcılar’ın gözde noktalarından Mareşal Caddesi oldu. Burada düzenlenen “Gülen Yüzler Neşeli Anneler Konseri” vatandaşlardan yoğun ilgi gördü. Avcılar Belediyesi Erbane Topluluğu ve Mustafa Kemal Paşa Halk Korosu’nun sahne aldığı etkinlikte şarkılar söylendi, neşeli anlar yaşandı. Avcılar Belediye Başkanı Utku Caner Çaykara da kutlamalara katılarak vatandaşların coşkusuna ortak oldu ve tüm annelerin Anneler Günü’nü kutladı.

“Sizler Bu Hayatı Gerçek Kahramanlarısınız”

Annelerle etkinliklerde buluşan Başkan Çaykara; “Bugün bir çocuğu yetiştirme şekliyle toplumun kaderini belirleyen annelerimizin günüdür. Tıpkı Zübeyde Hanım’ın Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Atatürk’ü yetiştirdiği gibi, bir annenin tüm yurdun kaderini değiştirecek olan evladını dünyaya getirdiği gibi. Bugün sizlerin günü, bugün Anneler Günü. Korkunca sarıldığımız, üzülünce sığındığımız, acıkınca çağırdığımız annelerimizin günüdür. Kıymetli annelerimiz ve değerli anne adaylarımız, sizler bu hayatın gerçek kahramanlarısınız. Yılın sadece bir günü değil her günü yüreğimizdesiniz, başımızın tacısınız. Başta ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kıymetli annesi Zübeyde Hanımın, evladını bu vatanı savunmak için şehit veren değerli şehit annelerimizin ve beni yetiştirip bugüne getiren kıymetli annemin. Evlendiğimiz andan itibaren artık anne odayı olmaya talip olan kıymetli eşimin ve sadece doğurarak anne olunmadığını gösteren değerli hayvan dostu annelerimizin, yani Avcılarımızın tüm annelerinin Anneler Günü’nü kutluyorum, hepinize yürek dolusu sevgilerimi iletiyorum.” dedi.

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Gıda, anında politize edilebilecek bir konu!

Üsküdar Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi ve Kimyagerler Derneği iş birliği, Tarım ve Orman Bakanlığı desteğiyle bu yıl “Gıda Üretiminde Sürdürülebilirlik” temasıyla düzenlenen “4. Uluslararası Gıda Kimyası Kongresi”, 8-11 Mayıs 2025 tarihleri arasında Antalya/Kemer’deki Juju Premier Palace Hotel’de gerçekleştirildi.

Kongre kapsamında gerçekleştirilen özel oturumda ana konuşmacı olarak yer alan Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Deniz Ülke Kaynak “Krizler Yüzyılında Gıda Arzında Riskler ve Fırsatlar” konulu konuşma yaptı.

“Ne anlatırsak anlatalım, konuyu getiriyoruz kendi alanımıza, siyaset alanına.” diyerek sözlerine başlayan Prof. Dr. Kaynak, siyasetin her şeyle bağlantılı olduğunu ve dünya siyasetinin herkes için izlemeye değer ve önemli bir faktör haline geldiğini belirtti.

21. yüzyıl bir “krizler yüzyılı” 

21. yüzyılın bir “krizler yüzyılı” olduğunu ifade eden Prof. Dr. Kaynak 21. yüzyıla girerken “Y2K sendromu” olarak bilinen bilgisayar sistemlerinin çökebileceği endişesinin yaşandığını ancak bunun gerçekleşmediğini belirterek, Birleşmiş Milletler zirvesinde çizilen iyimser tablonun, 11 Eylül saldırılarıyla kısa sürede dağıldığını vurguladı.

Bu saldırının, küresel güvenlik algılarında ciddi bir kaymaya yol açtığını ve devletlerin kaynaklarını askeri harcamalara yönlendirdiğini ifade eden Prof. Dr. Kaynak, savunma harcamalarının 750 milyar dolardan 2,5 trilyon dolara çıktığını, petrol fiyatlarının rekor seviyelere ulaştığını ve bir korku atmosferinin oluştuğunu, aynı zamanda, İslam dünyasının “öteki” olarak konumlandırıldığını ve bunun bir düşman ihtiyacını karşıladığını kaydetti.

İkinci büyük krizin 2008-2009 ekonomik krizi olduğunu ve bu krizle birlikte devletin yeniden bir iktisadi aktör olarak sisteme dahil olduğunu belirten Prof. Dr. Kaynak, şirket CEO’larının devletler tarafından atanabilir hale geldiğini, üçüncü krizin ise pandemi olarak ortaya çıkan sağlık krizi olduğunu ve bu krizin devletin bireyler üzerindeki biyopolitik iktidarını sağlamlaştırdığını, aşı zorunluluğu, seyahat kısıtlamaları gibi uygulamalarla bireylerin yaşamlarının kontrol altına alındığını vurguladı.

Mental hastalıklar için harcanan para 2024 itibarıyla 5 trilyon dolara ulaştı

Prof. Dr. Kaynak, bu üç küresel krizin, korku, kaygı ve aşırı güvenlikleştirme ortamı yaratarak 21. yüzyıl dünyasını şekillendirdiğini belirterek, savunma harcamalarının yanı sıra mental hastalıklar için harcanan paranın 2024 itibarıyla 5 trilyon dolara ulaştığını ve 2030’da bu rakamın 16 trilyon dolara çıkmasının beklendiğini ifade etti. Prof. Dr. Kaynak, “Bu bizlerle ilgili birtakım projelerin olduğu, bizlere bir şey yapılacağını da gösteren bir faktör. Korkularımız mı artacak, kaygılarımız mı artacak? Artık önümüzdeki dönemlerde göreceğiz.” dedi.

Küresel bir siber saldırı ciddi sonuçlar doğurabilir

Prof. Dr. Kaynak, 21. yüzyılın ilk 25 yılında üç büyük küresel krizle karşılaşıldığını belirterek, dördüncü bir krizin nereden geleceğinin belirsiz olduğunu ancak siber alanın potansiyel bir kaynak olabileceğini söyledi. Kripto para piyasalarına ve bulut sistemlerine bağlı dijital varlıklara yönelik küresel bir siber saldırının ciddi sonuçlar doğurabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Kaynak, bu tür bir saldırının, tarımsal üretimden lojistiğe, imalattan perakendeye kadar gıda sektörünün her aşamasını felç edebileceğini ifade etti.

İspanya ve Portekiz’deki kısa süreli elektrik kesintilerinin bile trilyonlarca dolarlık zararlara yol açtığını hatırlatan Prof. Dr. Kaynak, kripto para piyasalarındaki büyük değerin de siber saldırılara karşı güvensiz bir ortamda bulunduğu söyledi.

Bir diğer potansiyel kriz alanının ise sosyal medya ortamında yaratılabilecek kaygılar, endişeler ve büyük kitle hareketlenmeleri olduğunu ifade eden Prof. Dr. Kaynak, Arap Baharı’nın bir “Twitter devrimi” olduğunu hatırlatarak, X gibi platformların siyasi amaçlarla kullanılabildiği, bot hesaplar ve sahte haberlerle kitlelerin yönlendirilebildiğini vurguladı.

Gıdanın politize edilmesi ve ticari yaptırımlar

Gıda meselesinin hayati önem taşıdığını ve anında politize edilebilecek bir konu olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Kaynak, ülkeler arası ilişkiler bozulduğunda gıda ürünlerinin bir yaptırım aracı olarak kullanılabildiğini belirtti.

Prof. Dr. Kaynak, “Senin domatesini almıyorum diyor mesela. Rusya’yla problem yaşıyorsun, ‘almıyorum’ diyor. ‘İçinde pestisit vardı’ gibi bir şey uyduruyor mesela.” diyerek, bu tür durumların temel sebebinin genellikle gerçekten bir sağlık riski değil, siyasi baskı oluşturma amacında olduğunu, desteklenmek istenen ülkeden zararlı da olsa ürün alınırken, karşı çıkılan bir ülkenin ürünlerinin alınmayarak ekonomik zarar verilmeye çalışıldığını kaydetti.

Bir başka önemli kriz alanı olarak iklim krizi…

Bir başka önemli kriz alanı olarak iklim krizine dikkat çeken Prof. Dr. Kaynak, tarihteki büyük gıda krizlerinin iklimsel değişimlerle bağlantılı olduğunu hatırlattı. 1600-1750 yılları arasındaki Avrupa’daki iklimsel soğuma döneminin büyük kıtlıklara yol açtığını kaydeden Prof. Dr. Kaynak, günümüzde de belli bölgelerin sular altında kalması, bazı ürünlerin iklim değişikliği nedeniyle yetiştirilememesi, toprağın zehirlenmesi, kirlenmesi ve kuraklık gibi sorunların ciddi gıda krizlerine yol açabileceğini söyledi.

Küresel iklim krizinin sadece gıda şokları yaratmakla kalmayıp, uluslararası göçleri tetikleyebileceğini, su krizlerine yol açabileceğini ve büyük nüfus hareketlerine neden olabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Kaynak, “Türkiye de iklim krizinden en çok etkilenecek olan toprak alanlarının başında geliyor.” diye konuştu.

Grönland’ın altı ciddi doğal kaynaklarla dolu 

İklim krizinin bir diğer etkisinin ise yeni ticaret yollarının ortaya çıkması olduğunu ifade eden Prof. Dr. Kaynak, dünyanın gözünün Arktik bölgesinde olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:

“Grönland, yüzölçümü açısından Türkiye’nin yaklaşık 2,5 katı büyüklüğünde devasa bir bölge. Peki neden bu kadar önemli? Çünkü günümüzde dünyanın en büyük enerji rezervleri artık bu bölgelerde yer alıyor. Grönland’ın altı ciddi doğal kaynaklarla dolu. Üstelik iklim krizi nedeniyle buzullar hızla eriyor ve bugüne kadar kimyasal görmemiş, tertemiz, tarıma elverişli alanlar açığa çıkıyor. Örneğin, Sibirya artık ekip-biçilecek hale gelmeye başladı. Kuzey Denizi ise lojistik açıdan büyük bir avantaja sahip olmaya başladı. Çünkü dünyanın kutup bölgesi, yapısı gereği dar bir alan; bu da kuzeyden yapılan seyahatleri ve taşımacılığı çok daha kısa sürede ve ekonomik hale getiriyor. Şu anda kullandığımız tüm büyük ticaret yolları güneyde ve daha uzun mesafelere yayılmış durumda. Ancak kuzeye yöneldikçe, bu mesafeler kısalıyor ve büyük bir lojistik kapasite ortaya çıkıyor. İklim krizi, sadece çevresel etkilerle değil, aynı zamanda enerji kaynakları ve küresel ticaret yolları üzerinde de büyük bir değişim yaratacak gibi görünüyor.”

Günümüzdeki çatışmaların büyük bir kısmı ticari koridorların yeniden şekillenmesiyle ilişkili

Gıda konusunda bir diğer önemli meselenin ticari koridorlar ve bunlar arasındaki rekabet olduğunu belirten Prof. Dr. Kaynak, günümüzdeki çatışmaların büyük bir kısmının ticari koridorların yeniden şekillenmesiyle yakından ilişkili olduğunu ifade etti.

Günümüzde ortaya çıkan ticari koridorların ambargolara karşı yeni alanlar açma amacı taşıdığını belirten Prof. Dr. Kaynak, 2023 yılında anlaşması yapılan AYMEK (Hindistan-Orta Doğu-Avrupa Ekonomik Koridoru) koridorunun oyun değiştirici bir faktör olduğunu, bu koridorun Mumbai’den başlayıp Dubai üzerinden Arap Yarımadası’nı geçerek İsrail’deki Hayfa Limanı’ndan Pire’ye kadar uzanacağını anlattı. Prof. Dr. Kaynak, yol üzerinde Kıbrıs’ın bulunduğunu ve bu durumun Türkiye için riskler barındırdığını ifade etti.

AYMEK koridorunun dışında, güney koridoru olarak bilinen ve Çin’den, Hindistan’dan gelen ticari ürünleri Kızıldeniz ve Süveyş Kanalı üzerinden taşıyan bir başka önemli güzergahın da Gazze açıklarından geçtiğine işaret eden Prof. Dr. Kaynak, bölgedeki jeopolitik gelişmelerin gıda arzı üzerindeki etkilerine dikkat çekti.

Gazze bölgesi uluslararası bir limana dönüştürülmek isteniyor

Küresel gıda arzının güvenliğinin, günümüz dünyasındaki jeopolitik gelişmelerin ve ticari koridorlar üzerindeki rekabetin merkezinde yer aldığını vurgulayan Prof. Dr. Kaynak, Gazze meselesinin uluslararası bir sorun haline gelmesinin altında, bölgenin uluslararası bir limana dönüştürülme isteğinin yattığını belirtti.

Donald Trump’ın dünyaya emlak piyasası gibi baktığını ve Gazze’yi “çok güzel bir gayrimenkul” olarak gördüğünü ifade eden Prof. Dr. Kaynak, Amerika’nın Alaska ve Louisiana’yı satın almasını örnek göstererek, Batı’nın toprağa özel mülkiyet ve parasal bir değer olarak baktığını söyledi.

Gazze’nin İsrail’e bırakılmayan ancak uluslararası bir yönetimle açık bir liman haline getirilmeye çalışıldığını ve bölgedeki nüfusun seyreltilerek farklı bir yapı oluşturulmak istendiğini anlatan Prof. Dr. Kaynak, “Temel mesele ticari koridor açılması. Kimse insanlarla falan çok fazla ilgilenmiyor.” Diye konuştu.

PKK terör örgütünün silah bırakma ihtimaline değinen Prof. Dr. Kaynak, bu durumun Ortadoğu’daki yeni düzen arayışlarıyla bağlantılı olabileceğini söyledi. Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın öldürülmesinin ardından Netanyahu’nun “Bu bir yeni düzen harekatı” açıklamasını hatırlatan Prof. Dr. Kaynak, bölgede devlet dışı aktörlerin rolünün azaldığı, devletten devlete ilişkilerin ön plana çıktığı bir döneme girildiğini belirtti.

Türkiye’nin Zengezur koridorunu açması

Türkiye’nin de Zengezur koridorunu açarak orta koridor stratejisini hayata geçirmeye çalıştığını belirten Prof. Dr. Kaynak, bu yolla Azerbaycan ve Türk Cumhuriyetlerinden gelen ticaretin Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaştırılmasının hedeflendiğini dile getirdi.

Prof. Dr. Kaynak, Azerbaycan ile İsrail arasındaki ilişkilerin Türkiye’yi Gazze konusunda zor bir dengeye soktuğunu ifade etti.

2022’de yapılan tahıl koridoru anlaşması…

Bütün ticari koridorların gıda güvenliği ve gıda arzının güvenliği açısından hayati öneme sahip olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Kaynak, Karadeniz’in dünyanın en önemli tahıl ambarlarından biri olduğunu ve Türkiye’nin bu bölgeden gelen tahıl için bir geçiş alanı oluşturduğunu, 2022’de yapılan tahıl koridoru anlaşmasının dünya açısından çok önemli olduğunu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı uluslararası alanda ön plana çıkardığını ifade etti.

Gıda arzındaki küresel dengesizlikler ve potansiyel riskler

Amerika’nın dünyanın önemli tahıl ambarlarından biri olduğunu ve rahatlıkla üretim yapıp satabildiğini belirten Prof. Dr. Kaynak, Afrika’da ise işlenemeyen kaynakların bulunduğunu, Sudan gibi ülkelerin aslında en verimli tahıl kuşakları arasında yer alabileceğini ancak paylaşım savaşları nedeniyle bu potansiyelin kullanılamadığını ifade etti.

Gıda güvenliği açısından önemli bir risk olarak “agroterörizm” kavramına dikkat çeken Prof. Dr. Kaynak, tarımsal alanlara yönelik terör saldırılarının mümkün olduğunu söyledi.

Dünyada 344 milyon insan açlık tehdidiyle yaşıyor

İnsanların gıdaya ulaşımlarını engellemenin, Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinin en temel basamağı olan fiziksel ihtiyaçlara yönelik bir saldırı olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Kaynak, bu durumun güvenlik ihtiyacını da ortadan kaldırarak insan olmanın gerektirdiği bütün güvenlik damarlarını kestiğini ifade etti.

Prof. Dr. Kaynak, “Dünyada 344 milyon insan açlık tehdidiyle yaşıyor, yaklaşık 2 milyon insan açlıktan ölmek üzere ve önemli bir bölümü Gazze’de bulunuyor. Türkiye’de bile yetersiz beslenme ciddi bir problem. Devlet okullarındaki çocukların yaklaşık yüzde 60’ı kahvaltı etmiyormuş, yüzde 10’a yakın bir bölümü akşam yemeği yemeden yatıyormuş. Türkiye’de de artık derin yoksulluk dediğimiz bir şey var. Açlıkla terbiye ediliyor insanlar. Bu nedenle gıda meselesini ön plana çıkarmamız kaçınılmaz.” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin kendisini diğer ülkelerden farklı bir şekilde koruma altına alması…

Uluslararası ilişkilerdeki güç dengelerine de değinen Prof. Dr. Kaynak, “Amerikan kartalına güven olmaz. Rus ayısıyla dansa kalkılmaz ama Çin ejderhasına çok yaklaşırsak da elimiz yanar.” diyerek Türkiye’nin dikkatli bir denge politikası izlemesi gerektiğini vurguladı.

Prof. Dr. Kaynak, “Türkiye’nin kendisini diğerlerinden ayrı bir biçimde korumaya alması, bizim çocukluğumuzdaki gibi kendi kendine yeten, kendi gıda güvenliğini kendisi güvenceye alan bir ülke olmaya başlaması aynı zamanda stratejik bir güvenlik tercihidir.” diyerek sözlerini tamamladı. 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Büyükşehir’den Dünya Çölyak Günü’ne Özel Farkındalık Şenliği

Manisa Büyükşehir Belediyesi, Dünya Çölyak Günü kapsamında Kent Park’ta Çölyak Farkındalık Şenliği düzenledi. Etkinlikte çocuklar doyasıya eğlenirken, çölyak hastalarına özel glütensiz ürünler hazırlanıp ikram edildi.

Manisa Büyükşehir Belediyesi, çölyak hastalığına dikkat çekmek ve farkındalık oluşturmak için şenlik düzenledi. Kent Park’taki şenlikte, çocuklar, kendileri için hazırlanan oyun alanları, yüz boyama etkinliği, sihirbazlık gösterileri ve çeşitli atölyelerle hem sosyalleşti hem de keyifli bir gün geçirdi. Etkinlik boyunca hazırlanan glütensiz makarna, kek ve kurabiyeler katılımcılara ikram edildi. Nurcan Zeyrek’in de yer aldığı etkinliğe, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ulaş Aydın, Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanı Volkan Sert, Dış İlişkiler Dairesi Başkanı Ural Sevener, Veteriner İşleri Dairesi Sağlık İşleri Koordinatörü Derya Hüner, Mutlu Beslen Kadın Kooperatifi Başkanı Özlem Şivecan, Manisa Çölyak ve Organik Beslenme Derneği Başkanı Halil Şivecan, dernek üyeleri ile çok sayıda vatandaş katıldı.

“Her Zaman Yanlarındayız”

Sağlık İşleri Koordinatörü Derya Hüner, “Öncelikle tüm annelerin Anneler Günü’nü kutluyorum. Bugün çok özel bir günde bir aradayız. Fenilketonüri ve çölyak hastaları, glütensiz ve düşük proteinli ürünlerle beslenmek zorunda. Biz de Büyükşehir Belediyesi olarak bu bireylere iki ayda bir gıda kolisi desteği veriyoruz. Bu tür etkinlikler, hasta yakınlarının yaşadığı zorlukları anlamak, toplumda farkındalık yaratmak açısından çok önemli. Her zaman yanlarında olmaya devam edeceğiz” dedi.

“Çocuklar Sosyalleşme İmkanı Buldu”

Manisa Çölyak ve Organik Beslenme Derneği Başkanı Halil Şivecan, “Dernek olarak amacımız, çölyak farkındalığı oluşturarak çölyak hastası çocukların hayatlarına dokunmak. Manisa Büyükşehir Belediyesi, sosyal belediyecilik anlayışıyla yanımızda oldu. Bu bizim için çok kıymetli. Çölyak hastası çocuklar bu kalabalığın içinde sosyalleşebiliyor, diğer bireylerle bir arada etkinliklere katılabiliyor. Bu da farkındalık açısından çok önemli. Destek veren herkese teşekkür ederiz” diye konuştu.

“İlk Defa Bu Kadar Kapsamlı Bir Organizasyon Gördük”

Mutlu Beslen Kadın Kooperatifi Başkanı Özlem Şivecan, “Bugün Dünya Çölyak Günü için bir aradayız hem de Anneler Günü. Çocuklarımızla birlikte glütensiz makarna, kek ve kurabiye yapıyoruz. Bu iki anlamlı günü bir arada kutlamak paha biçilemez. Bugün çocuklarla birlikte özgürleştik, sosyalleştik. Daha önce bu kadar kapsamlı bir organizasyon görmemiştik” dedi.

“Gönüllü Olarak Elimden Geldiğince Yanlarında Olacağım”

Büyükşehir Belediyesi’nin fenilketonüri ve çölyak hastaları için yaptığı çalışmalarda gönüllü olarak yer alan Nurcan Zeyrek de “Bugün Çölyak Haftası için düzenlenen etkinlikte bir aradayız. Aynı zamanda Anneler Günü olması nedeniyle de çok mutluyum. Manisa Büyükşehir Belediyesi çölyak konusunda büyük hassasiyet gösteriyor. Ben de gönüllü olarak elimden geldiğince yanlarında olmaya çalışıyorum. Çünkü çölyak annesi olmak çok zor; her market alışverişinde ürün etiketlerini kontrol etmek zorundalar. Çocuklarını sağlıklı besleyebilmek ve koruyabilmek için büyük çaba sarf ediyorlar. Bu anlamda çok emekçi anneler var. Onların yanındayım. Mutlu Beslen Kadın Kooperatifi de çölyak üzerine çalışıyor. Emeği geçen herkese, özellikle Manisa Büyükşehir Belediyesi’ne ve eşim Ferdi Zeyrek’e teşekkür ediyorum. Her zaman yanlarında olacağım” diye konuştu.

“Kula’ya Bir El Uzandı”

Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından Kula’dan alınarak etkinliğe katılması sağlanan görme engelli anne Miyase Karakaya, “Anneler Günü ve Çölyak Günü’nde böyle bir etkinlik olması çok güzel. Görme engelli bir anneyim. Zor bir yaşam mücadelesi verirken bize böyle bir güzellik yaşattıkları için Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür ediyorum. Sanki dertlerim hafifledi, hayatıma ışık tutuldu. Hayat zor, ama kıymetli. Yaşamayı seviyorum. İki saatlik yoldan geldiler, bizi aldılar. Kula’ya bir el uzandı. Şimdiye kadar böyle bir hizmet görmemiştim. Kaf Dağı’nın arkasında bir Başkan varmış. Bana dokunmayan, ilgilenmeyen Başkan’ın anlamı yok. Beni ilgilendiren, bana hizmet edendir. Başkan’ımızın gönlümdeki yeri büyük, kendisine çok teşekkür ederim” şeklinde konuştu.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Manisa’da Hıdırellez Coşkusu

Manisa Büyükşehir Belediyesi ve Yunusemre Belediyesi’nin ev sahipliğinde Süreyya Piknik Alanı’nda Hıdırellez Şenliği düzenlendi. Şenlik kapsamında, sevilen sanatçı Gökhan Namlı da sahne alarak konser verdi. Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek ve Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban da etkinliğe katılarak Hıdırellez coşkusuna ortak oldu.

“Yüzleriniz gülsün diye çalışıyoruz”

Süreyya Piknik Alanı’nda vatandaşlarla bir araya gelen Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, yoğun ilgi ve sevgiyle karşılandı. Konser öncesinde konuşan Başkan Zeyrek, “Yüzünden gülücükler, üzerinden neşesi eksik olmayan çok sevdiğim kardeşlerim, hepiniz hoş geldiniz, hepinizin Hıdırellez’i kutlu olsun. Hıdırellez doğanın müjdecisi, kardeşliğin, birlik, beraberliğin günüdür. Dileklerin tutulduğu bu Hıdırellez’de tuttuğumuz dilekler inşallah kabul olur. En büyük dileğimiz; artık adaletin, hukukun herkese eşit uygulanması. Güzel ülkemde yeni doğan her çocuğun eşit haklara sahip olduğu ve yüzlerin güldüğü, sağlıklı huzur dolu günlerde hep birlikte yaşamayı diliyoruz. Bizim Hıdırellez’den dileğimiz budur. Günümüz hep böyle güzel olsun. Yüzlerimiz hep böyle gülsün. Yüzleriniz gülsün diye sabah, akşam çalışıyoruz, çalışmaya devam edeceğiz. İyi ki varsınız. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü bu güzel ülkeme getiren Zübeyde annemizin, sonra kendi annemin, sonra tüm annelerin ellerinden öperim, onların önünde saygıyla eğiliyorum. Anneler Günü kutlu olsun” dedi.

Balaban’dan Hizmet ve Dayanışma Mesajı

Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban da “Süreyya Parkı’nda Hıdırellez’i kutluyoruz. İyi ki varsınız iyi ki bizlerlesiniz. Ferdi Başkan’ın takım kaptanlığında uyum içinde çok güzel hizmetler yapıyoruz. Ferdi Başkan’ımıza yaptığı hizmetlerden dolayı teşekkür ediyorum. Bugün Anneler Günü, başta karım olmak üzere tüm annelerin Anneler Günü’nü kutluyorum, engelli çocukların annelerini iki kez kutluyorum” diye konuştu.

Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek ve Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, sanatçı Gökhan Namlı’ya çiçek vererek teşekkür etti.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı