Yıllık arşivler: 2025

Urla ve Bozcaada’dan Gastronomide Güç Birliği

Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, “Kardeş İlçelerde Gastronominin Yeri” panelinde yaptığı konuşmada kardeş şehir Bozcaada ile kültür alışverişi yaparak bağcılık ve gastronomi rotalarını birleştirmek istediklerini belirtti

 

11. Uluslararası Urla Enginar Festivali ve 1. Uluslararası Urla Sürdürülebilir Tarım Gastronomi Konferansı kapsamında, Urla ve Bozcaada arasında gastronomi ve tarımda güç birliği mesajları verildi. Eski Tamirhane Binası’nda Gökmen Sözen’in moderatörlüğünde düzenlenen “Gastronomi Turizmi ile Hizmet İhracatının Yeni Rotası” ve “Kardeş İlçelerde Gastronominin Yeri” panellerinde Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan ile Bozcaada Belediye Başkanı Yahya Göztepe önemli açıklamalarda bulundu.

TOPRAĞIMIZI KORUMAK ZORUNDAYIZ

Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, kardeş şehir Bozcaada ile kültür alışverişi yaparak bağcılık ve gastronomi rotalarını birleştirmek istediklerini belirtti. Balkan, “Kültür birlikteliği oluşturmak, rotalarımızı birleştirmek ve uluslararası turizm fuarlarında iş birliği yapmak istiyoruz. Bozcaada’daki kültürü Urla’ya, Urla’daki kültürü Bozcaada’ya taşıyacağız” dedi.

“Gastronomi Turizmi ile Hizmet İhracatının Yeni Rotası” panelinde konuşan Başkan Balkan, tarım alanlarının korunmasının önemine dikkat çekti: “Sürdürülebilir olmak için toprağımızı korumak zorundayız. Çeşme-İzmir otoyolunun güneyinde kalan tarım alanlarımızı gözümüz gibi koruyoruz. Urla, yeşil ve mavinin buluştuğu, ormanların denize kadar uzandığı Yarımada’da bu özelliğiyle eşsizdir. Bunu korumak boynumuzun borcudur.”

TÜM YEREL AKTÖRLERİ KAPSIYORUZ

Başkan Balkan ayrıca Urla’nın tarıma dayalı gastronomi kültürünü desteklemek için oluşturduğu festival zincirini anlatarak, “Mart Dokuzu Ot Festivali, Urla Enginar Festivali, Bağbozumu Festivali, Urla Bağyolu Hasat Şenlikleri (Bu yıl ilki düzenlenecek), Zeytin ve Sanat Festivali’ni Gastrofarmurla çatısı altında gastronomi ve sürdürülebilir tarımsal üretime dayalı bir kalkınma modeli olarak geliştiriyoruz. Festivallerimiz üreticiden esnafa, şeften sanatçıya tüm yerel aktörleri kapsıyor. Hedefimiz yerelde güçlü, sürdürülebilir bir ekonomi yaratmak” diye konuştu. Başkan Balkan ayrıca, Berlin Turizm Fuarı’nda Urla Bağ Yolu’nun “People’s Choice Green Destination” ödülü kazandığını da hatırlatarak, bu başarının bölgesel kalkınmanın bir örneği olduğunu vurguladı.

“URLA BİZİM AĞABEYİMİZ”

Bozcaada Belediye Başkanı Yahya Göztepe ise konuşmasında Bozcaada’nın bağcılık ve balıkçılık kimliğine sahip çıktıklarını belirterek, “Bozcaada dünyanın en güzel yerlerinden biri. Urla ile kardeşlik kurduk. Bağcılık konusunda Urla bizim ağabeyimizdir. Bağcılık konusunda bize destek verecekler. Onlar birçok şeyi başarmış durumdalar. Her yerde olduğu gibi Bozcaada’da bağcılık konusunda sorunlar yaşanıyor aynı zamanda iklim değişikliği konusunda sorunlar yaşanıyor. Bu konularla alakalı çalışmalar yapıyoruz. Belediye başkanı olmamın sebebi Bozcaada’da bağcılık ve balıkçılığı devam ettirebilmektir. Eylülün ilk haftası bağbozumu festivalimiz var. Bozcaada’ya herkesi bekleriz” dedi.

 

 

 

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Nilüfer’de sözlü kültürden dijitale anlatı konuşuldu

Nilüfer Belediyesi’nin Tematik Buluşmalar söyleşilerinin konuğu olan Doç. Dr. Muhammed Emir İlhan, sözlü kültürden yazılı kültüre ve dijital kültüre geçiş sürecinde yaşanan dönüşümleri ele aldı.

Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği Tematik Buluşmalar Kütüphanede Sosyal Bilimler ve Disiplinlerarası Söyleşiler etkinliğinin 3’üncüsü düzenlendi. Söyleşinin konuğu olan Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğr. Üyesi Doç. Dr. Muhammed Emir İlhan oldu. İlhan, Nâzım Hikmet Kültürevi’nde düzenlenen “Sözden Yazıya Pax Litera: Anlatılar ve Anlatıcılar” konulu söyleşide, anlatıdaki değişimin kültürel etkilerini değerlendirdi.

Sözden yazıya ve dijitale uzanan kültürel geçişin, çatışmanın yanında bir beraberliği ve barışı da mümkün kıldığını belirten İlhan, bu süreçte söz ve konuşmanın da yoksunlaştığını vurguladı. İlhan, kültürel geçişlerin bazı çatışmaları ortadan kaldırırken aslında her şeyi merkezileştirdiğinin altını çizdi.

Sözlü kültürün performans odaklı olduğunu belirten İlhan, “Sözlü kültürde söylenen bir şey anında anlaşılmak zorundadır. Eğer anlaşılamıyorsa, o sözün hiçbir hükmü yoktur. Bu yüzden sözlü kültürde performans, anlık durum temel belirleyici husustur ve anlatıcılık ister istemez profesyonelleşir” dedi. İlhan, sözlü kültürde bilginin, enformasyon ve anlatının ritim, tekrar ve bedensel etkileşimlerle bütünleştiğini belirtti.

Yazının bilgiyi zaman ve mekandan bağımsız kılarak, kalıcı hale getirdiğini ifade eden Doç. Dr. Muhammed Emir İlhan, “Bu sayede metinler tekrar tekrar incelenebilir, karşılaştırılabilir ve eleştirilebilir oldu. Yazı aynı zamanda listeler, formüller, tablolar gibi bilişsel araçlar sunarak, soyut düşünceyi, sınıflandırmayı ve bürokrasiyi de mümkün kıldı” dedi.

Dijital çağla birlikte gelen değişimin, hayatımızdaki son hikaye anlatıcısını götürdüğünü ve bizde yanılsamalar bıraktığını kaydeden İlhan, “Artık temsillerin gerçeklere gönderme yaptığı, bir dünyada yaşamıyoruz. Simülasyon çağındayız. Her şey simülasyon ve sahte” ifadelerini kullandı.

Konuşmasının sonunda katılımcıların sorularını da yanıtlayan Doç. Dr. İlhan, okurların kitaplarını da imzaladı.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Omurga cerrahisinin kalbi İstanbul’da attı…

Omurga cerrahisinde dünyanın önde gelen uzmanlarını bir araya getiren ‘İstanbul Spine Masters 2025’, Üsküdar Üniversitesi ve NPİSTANBUL Hastanesi ev sahipliğinde İstanbul’da gerçekleştirildi. 

25 farklı ülkeden 130 katılımcının yer aldığı kongrede, endoskopik cerrahiden robotik cerrahiye kadar en güncel teknikler ele alındı. Dört gün süren yoğun bilimsel programda vaka analizleri, video sunumları ve konsensus oturumları dikkat çekti. Katılımcılar, özel hazırlanmış maketler üzerinde diseksiyon ve fiksasyon tekniklerini uygulama imkânı buldu. Kongre, Türkiye’nin omurga cerrahisinde geldiği ileri noktayı uluslararası platformda bir kez daha gözler önüne serdi.

Omurga cerrahisinde dünyanın önde gelen uzmanlarını bir araya getiren ‘İstanbul Spine Masters 2025’, 24-27 Nisan 2025 tarihlerinde Üsküdar Üniversitesi ve NPİSTANBUL Hastanesi ev sahipliğinde WFNS ve Middle Spine Socienty’nin desteği ile İstanbul’da düzenlendi. 

Omurga cerrahisi alanında dünyanın en iyi uzmanlarını bir araya getiren ‘İstanbul Spine Masters 2025’ kongresine 25 farklı ülkeden toplam 130 katılımcı katkı sağladı. 

25 farklı ülkeden 130 katılımcı deneyim paylaşımı yaptı… 

Katılımcıların, anatomik yapıya oldukça uyumlu modeller üzerinde pratik yapma fırsatı bulduğunu dile getiren Kongre Başkan Yardımcısı ve NPİSTANBUL Hastanesi Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Onur Yaman, tamamlanan kongrenin ardından şunları söyledi:

“Bu toplantının önemi şu; 25 farklı ülkeden 130 katılımcı bu toplantıya iştirak etti. Omurga cerrahisi alanında öncü olan dünyanın her yerinden misafirlerimiz buraya geldi ve deneyimlerini artırmak isteyen uzmanlarla deneyimlerini paylaştılar. Özellikle vurgulamak gerekir ki, Türkiye omurga cerrahisinde dünyadaki ileri ülkelerle aynı seviyede, hatta birçok alanda öncü konumda.” dedi.

Omurga cerrahisinde en güncel yöntemler masaya yatırıldı 

Dört gün süren kongrede, omurga cerrahisindeki en güncel teknikler, vaka analizleri, video sunumları ve konsensus oturumlarıyla zenginleştirilmiş yoğun bir bilimsel program sunuldu. Endoskopik cerrahi, omurga deformiteleri, servikal hastalıklar, spinal tümörler ve robotik cerrahi gibi çeşitli konularda toplam 44 akademisyen sunum gerçekleştirdi. 

Program kapsamında ameliyathane ortamında uygulama yapılan ileri kurs verildi. NPİSTANBUL Hastanesi olanakları kullanılarak verilen kursta özel hazırlanmış maketler üzerinde omurga cerrahisi diseksiyon teknikleri ve fiksasyon teknikleri uygulandı.

Programda, Uluslararası Omurga Akademisi (IAS) Servikal Disk Hernisi Konsensus Toplantısı, Ortadoğu Omurga Derneği Temel Omurga Kursu 2. Modülü ve Upsurgeon tarafından gerçekleştirilen hands-on (pratik) atölye çalışmaları da yer aldı.

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Hızır 41, Kariyer Fuarı’nda afet hazırlıklarını tanıttı

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin olası afet durumlarında vatandaşlara hızlı ve etkin bir şekilde hizmet veren projelerinden Hızır 41 Mobil Afet Tırı, Marmara Kariyer Fuarı’nda katılımcılara olası afet hazırlıklarını tanıttı.

 

HIZIR 41 MOBİL AFET TIRI’NA YOĞUN İLGİ

Avrupa’nın en büyük kariyer fuarlarından biri olan Marmara Kariyer Fuarı, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi’nin koordinasyonunda, Kocaeli Üniversitesi’nin ev sahipliğinde, Kocaeli Valiliği ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesi iş birliği ile gerçekleşti. 28-29 Nisan tarihlerinde düzenlenen fuar, öğrenciler ve yeni mezunlar tarafından yoğun ilgiyle ziyaret edildi.

 

SADECE AFET DÖNEMİ İLE SINIRLI DEĞİL

Büyükşehir Belediyesi, fuara katılan öğrencilere Hızır 41 Mobil Afet Tırı ile destek sundu. Antikkapı bünyesinde yer alan mobil araç, fuar alanını ziyaret eden öğrencilere çorba ikramında bulundu. Bu uygulama, Hızır 41’in sunduğu hizmetin sadece afet dönemleriyle sınırlı olmadığını, aynı zamanda toplumun her kesimine yönelik bir yardım ve dayanışma anlayışını da yansıttığını gösteriyor.

 

BÜYÜKŞEHİR’İN SOSYAL SORUMLULUK ANLAYIŞI

Hızır 41’in bu hizmeti fuar katılımcılarına sıcak bir ikram sunarak, Büyükşehir’in toplum odaklı yaklaşımını bir kez daha gözler önüne seriyor. Hızır 41 sadece afetlere karşı değil, her zaman toplumun yanında yer alan bir hizmet olarak öne çıkıyor.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kırkyama Sanatının En Güzel Örnekleri İnegöl Kent Müzesi’nde Görücüye Çıktı

İnegöllü patchwork sanatçısı Ayfer Çakal’ın hazırladığı “Kırkyama Kırk Köprü” isimli sergi İnegöl Kent Müzesinde izlenime sunuldu. 04 Mayıs Pazar gününe kadar açık kalacak sergide kırkyama sanatının en özel örneklerini yansıtan 24 eser yer alıyor.

 

İnegöl Belediyesi, Kent Müzesinde özel bir sergiye ev sahipliği yapıyor. İnegöllü patchwork sanatçısı Ayfer Çakal’ın hazırladığı “Kırkyama Kırk Köprü” isimli kırkyama sanatı sergisi, Salı günü düzenlenen törenle görücüye çıktı. Sanatçının ilk kişisel sergisi olan Kırkyama Kırk Köprü isimli sergide kırkyama sanatını en iyi şekilde yansıtan 24 özel eser yer alıyor. 29 Nisan-04 Mayıs tarihleri arasında Kent Müzesinde açık olacak sergi ilk günden vatandaşların ilgi odağı oldu.

 

KIRKYAMA SANATI 3 FARKLI TEKNİKLE SUNULDU

Serginin açılış töreni Salı günü 14.00’da Belediye Başkanı Alper Taban, siyasi parti temsilcileri, sanatseverler ve davetlilerin yoğun katılımıyla gerçekleştirildi. Sergi açılışında bir selamlama konuşması yapan sanatçı Ayfer Çakal gelen herkese teşekkür ederek “Sergime Kırkyama Kırk Köprü adını vermemdeki amacım 40 sayısının kutsallığını yansıtmaktı. Hem İslam dininde hem de Şamanizmden tutun da günümüze kadar kırk sayısının önemi… Bu sergide 3 farklı teknik göreceksiniz. Bunlardan bir kısmı klasik patchwork, kırkyama dediğimiz bütün toplumlarda, eski Türklerden günümüze kadar gelen kumaş parçalarını değerlendirmek amacıyla yan yana getirmek, estetiği de yakalayarak dekoratif kullanıma sunan bir gelenek. Günümüzde bu sanata da dönüştü. Bir kısım da kumaşla resim sanatı. Bir de bunu ilk ben yaptım çini desenlerini ve çevre desenlerini kumaşa uyguladım. Bunu da Türkiye’de ilk yapan benim. Bir köşede de İnegöl’ün ayçiçeklerini göreceksiniz. Onlarla da çocukluğumuzun nostaljik ayçiçeği tarlalarını ve tarımın önemini vurgulamak istedim” dedi.

 

TARİHİ ÇOK ESKİLERE DAYANAN BİR SANAT

İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban ise İnegöl Kent Müzesinde çok özel bir sergiye ev sahipliği yaptıklarını söyledi. Sergiyi hazırlayan Ayfer Çakal ve İnegöl Belediyesi ekibine teşekkür eden Başkan Taban, “Kırkyama sanatı farklı renk ve desendeki kumaş parçalarının bir araya getirilerek yeni bir tekstil ürünü, yeni bir sanat eseri oluşturulması. Hem işlevsel hem estetik bir yönü var. Tarihi çok eskilere dayanan bir sanat. En eski örneğine Mısır’da rastlanıyor. Yine Antik Çin, Hindistan, Orta Asya gibi bölgelerde benzer tekniklerin izlerine rastlanmakta. Kumaşın pahalı ve zor bulunan bir malzeme olduğu dönemlerde kullanılmayan parçaların değerlendirilmesi hem ekonomik hem de yaratıcı bir çözüm olarak önümüze gelmiş oluyor. Türk kültüründe de kırkyama sanatı yüzyıllardır yaşayagelmiş” dedi.

 

KIRKYAMA SANATI GÜNÜMÜZDEKİ SIFIR ATIĞIN DA KARŞILIĞI

Kırkyama sanatının günümüzde sıfır atık uygulamasına da karşılık geldiğini ifade eden Başkan Taban, “İnovatif bakışla buna geri dönüşüm sanatı da denilebilir. Sürdürülebilir kavramı içerisine de eklenebilir. İnegöl’ümüzün yetiştirdiği ve 34 yıl Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği yapan sanatçımız Ayfer hanımın da bu sanatı yapıyor olması bizleri onurlandırdı. Bu eserleri de müzemizde sergilemek şehrimiz adına bir fırsat oldu. Ben bu vesileyle tüm vatandaşlarımızı sergiyi gezmeye davet ediyorum” diye konuştu.

 

İNEGÖL ULUSLARARASI BİR ETKİNLİĞE EV SAHİPLİĞİ YAPACAK

Sergide bulunan Singapurlu misafirlerden de söz eden Başkan Taban, “Bugün aramızda Singapur’dan özel misafirlerimiz var. Kıymetli ressamlarımız Barry Yeow ve Evangelina Ang aramızdalar. İnegöl’de bulunma sebepleri yine sanatsal anlamda özel bir çalışma hazırlığımız var. Duvar Boyama Günleri Festivali kapsamında uluslararası ressamların katılım göstereceği bir etkinliğe ev sahipliği yapmak istiyoruz. Ben bu vesileyle sergimizi hazırlayan değerli sanatçımıza, açılışa katılarak destek veren herkese teşekkür ediyorum” ifadelerinde bulundu.

 

Konuşmaların ardından kurdele kesimiyle serginin açılışı gerçekleştirildi. Daha sonra davetliler sergiyi gezerek eserleri inceledi.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türk Kültür Tarihinin Önemli İsmi ZKSM’de Düzenlenen Panelle Anıldı


Türk kültür tarihi için önemli bir isim olan Bahaeddin Ögel, doğumunun 101’inci yılında Zeytinburnu Kültür Sanat’ta anıldı. Panelin moderatörlüğünü Prof. Dr. Ahmet Taşağıl üstlenirken konuşmacı olarak Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı ve Prof. Dr. Üçler Bulduk katıldı. Panelde Bahaeddin Ögel’in yaşamı, kişilik özellikleri ve çalışmaları ele alındı. Ögel’in öğrencisi olan ve onu yakından tanıyan iki akademisyen Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı ve Prof. Dr. Üçler Bulduk ise Bahaeddin Ögel’e dair bilinmeyen birçok önemli ayrıntıyı paylaştılar.

 

PROF. DR. BULDUK: “BENİ DEDE KORKUT’A YÖNELTEN İSİM KENDİSİYDİ”
Prof. Dr. Üçler Bulduk, Bahaeddin Ögel’le olan hoca-öğrenci ilişkisinden söz ederek: “Bahaeddin Ögel’le lisans öğrenciliğinden başlayan bir münasebetim vardı. Eskiden beri onu takip ediyordum. Bitirme tezimi de ondan aldım. Beni Dede Korkut’a yönlendiren ilk hoca Bahaeddin Ögel’dir. ‘Dede Korkut’ta Din’ konulu bir tezi bana verdi. Bu olay Dede Korkut’a yönelişimin başlangıcı oldu.” dedi.

 

PROF. DR. YUVALI: “BAHAEDDİN ÖGEL, AİLEYE ÇOK ÖNEM VERİRDİ.”
Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı, Bahaeddin Ögel’in aile kavramını çok önemsediğini ifade ederel şunları söyledi: “Hocamız aileye önem verirdi. Türk kültüründe aile bireylerinin her birinin görevi, sorumluluğu vardır. Saat gibi işler. Bir obada kaç aile varsa ailelerin de o oba içinde görevleri vardır. Her obanın da boy içinde görevleri, sorumlulukları olur. Bir milletin içinde kaç boy varsa onların da ayrı ayrı görevleri vardır.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Old Spice ve Volkan Öge’den Bİ’ FERAHLIK GELİYOR!

Oyuncu, senarist ve müzisyen Volkan Öge ve dünyada erkek bakımının vazgeçilmez markası Old Spice, ‘Bi’ Ferahlık Geliyor!’ şarkısı için bir araya geldi. Hem sözleri hem de müziği Volkan Öge’ye ait, dinleyicilerine ferahlatıcı bir deneyim sunacak olan şarkı ve bir o kadar eğlenceli klibi şimdi YouTube’da yayında!

Parfüm kalitesinde kalıcı kokuları ve benzersiz ferahlık hissiyle erkek bakımının vazgeçilmez markası Old Spice, şimdi de müzik dünyasına ferahlık getiriyor! Oyuncu, senarist ve müzisyen Volkan Öge’nin imzasını taşıyan Bi’ Ferahlık Geliyor! şarkısıyla Old Spice, dinleyicilere eğlenceli ve ferahlatıcı bir deneyim sunacak.

Old Spice’ın 7/24 süren inanılmaz ferahlığından ilham alan bu enerjik şarkının söz ve müziğinde Volkan Öge’nin imzası bulunurken, başarılı isim klipte de izleyicilerle buluşuyor. Günlük hayatta herkesin karşılaşabileceği bunaltıcı anları yaşayan Volkan Öge’ye, ortamı ferahlatan Old Spice stick ve sprey deodorantlarıyla Cem eşlik ediyor.

 

Old Spice’ın Kahramanı ‘Cem’

Old Spice’ın kahramanı Cem, ter kokusuna karşı Old Spice stick ve sprey deodorantlarla ortamı ferahlatırken, mangal başında bunalanlardan toplu taşımada sıkışanlara, bankamatikte zorlanan teyzelerden serinlik arayan herkese tam bir Türk kahramanı gibi yetişiyor! Old Spice’ın ikonik beyaz atıyla sahneye çıkan Cem ile birlikte ortama Bi’ Ferahlık Geliyor!

İkonikleşen Old Spice figürleri ile dolu klibi şimdi YouTube’da izleyebilirsiniz!

 

Ferahlatıcı bir deneyim için hazır olun, Bi’ Ferahlık Geliyor!  

Bi’ Ferahlık Geliyor! YouTube: Old Spice ile #BiFerahlıkGeliyor 

 

 

 

Künye:
Reklamveren: P&G Old Spice

Marka Ekibi: Okan Narmanlı, Dilara Ağalday

PR ve Talent Yönetim Ajansı: Gravital İletişim Danışmanlığı

Reklam Ajansı: Senfonico

CEO: Tolga Esin

CSO: Aykut Keskin

CCO: Canmert Koral

COO: Serhat Arapoğlu

Kreatif Direktör: Dila Tapan

Kreatif Ekip: Ayşegül Eren, Duygu Dilara Durap, Hatice Yılmaz, Oğuzcan Ünver, Amaç Eroğlu

Strategy Director: Zeynep Özdoğan

Stratejist: Serra Demir, Beyza Rüya Çuha

Ajans Prodüktörleri: Beray Odabaşı, Begüm Kodaz

Müşteri İlişkileri Ekibi: Selen Keskin, Orçun Öncel, Özlem Mut

Sosyal Medya Direktörü: Yağmur Başkesik

Sosyal Medya Ekibi: Yağmur Koyuncu, Simay Masharaf, Selen Arslan

 

Yapım Şirketi: Miel Film

Prodüktör: Berna Öztürk Bingöl, Çağlar Öztürk

Yönetmen: Samet Eruzun & Ümit Şahin

Görüntü Yönetmeni: Mert Özercan

Yapım Sorumlusu: Ceyda Yeşilay

Sanat Yönetmeni: Ayşe Abayoğlu

Post Prodüksiyon: İmaj

Colorist: Ercan Küçük

 

Şarkı Adı: Bi’ Ferahlık Geliyor!

Sanatçı: Volkan Öge

Söz & Müzik: Volkan Öge

Prodüksiyon: Volkan Öge

Yapımcı: Onur Öztürk (3K1A Music)

Düzenleme: Volkan Öge, Serkan Çinioğlu

Mix & Mastering: Murat Kazak

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kapsül’ün Desteklediği Takımlar TEKNOFEST KKTC’de Finalde

Konya Büyükşehir Belediyesi bünyesinde hizmet veren Kapsül Teknoloji Platformu’nun desteklediği 10 takım ve 41 katılımcı 2025 TEKNOFEST KKTC’de finale kalmayı başardı.


Konya Büyükşehir Belediyesi KAPSÜL Teknoloji Platformu, yerli teknoloji ekosisteminin güçlenmesi için çalışmalarına kararlılıkla devam ediyor.

KAPSÜL Teknoloji Platformu, gençlerin teknolojiye olan ilgisini artırmak, yenilikçi projeleri desteklemek ve yerli-milli üretime katkı sağlamak amacıyla, “2025 TEKNOFEST Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC)” kapsamında çeşitli yarışmalara katılan takımlara rehberlik ve destek sağladı.

KAPSÜL, 2025 TEKNOFEST KKTC sürecinde desteklediği 10 takım ve 41 katılımcı ile finalist olarak önemli bir başarıya imza attı. KAPSÜL’ün KKTC’deki yarışma sürecinde; proje geliştirme, başvuru, raporlama ve sunum aşamalarında teknik danışmanlık ve mentorluk desteği sunarak yarışmalarda etkin bir şekilde yer almalarını sağladığı finalist takımlar şu şekilde: 

Sosyal İnovasyon Kategorisi’nde KAPSÜL Fusion Force,  Uçan Araba Simülasyonu Kategorisi’nde KTP Kılıçarslan Akıncıları, Robolig Mavi Vatan Kategorisi’nde KAPSÜL Çumra, KTP Kılıçarslan İzleyici, KAPSÜL KBSM_tech,  Teknofest Drone Şampiyonası’nda KAPSÜL FPV,  Uçan Araba Simülasyonu Kategorisi’nde KAPSÜL MSR Sanal Semazen,  Turizm Teknolojileri Kategorisi’nde NEXT, Uçan Araba Simülasyonu kategorilerinde de Feza-42 ve Türk Yıldızları.

2025 TEKNOFEST KKTC finalleri 1-4 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecek.

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Boeing 787 Dreamliner filosu 1 milyar yolcuya ulaştı

Boeing [NYSE: BA] bugün, 787 Dreamliner filosunun, hizmete girmesinden bu yana, tarihteki tüm geniş gövdeli ticari uçaklardan daha hızlı bir şekilde 1 milyar yolcu sayısını aştığını ve bu başarıya 14 yıldan kısa bir sürede ulaştığını paylaştı. 1175’ten fazla uçaktan oluşan küresel 787 filosu, şimdiye kadar 30 milyondan fazla uçuş saatini kapsayan yaklaşık 5 milyon uçuş gerçekleştirdi. 

 

Boeing 787 Programı Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Scott Stocker, “Bu dönüm noktasına, müşterilerimizin 787’ye duyduğu güven olmadan ulaşamazdık; hepsine ayrı ayrı minnettarız. 787 Dreamliner ailesi, insanları birbirine kavuşturmak ve mekanları birbirine bağlamak için tasarlandı. Bu kadar kısa zamanda 1 milyardan fazla yolcunun uçması, uçağın operasyonel çok yönlülük, verimlilik ve konfor ile hava yolculuğunu dönüştürmeye yönelik vaatlerini yerine getirdiğinin kanıtıdır. Bu başarı, aynı zamanda 787 ailesini hayata geçiren ekip arkadaşlarımızın ve ortaklarımızın özverisinin, yeteneğinin ve yenilikçiliğinin yansımasıdır. 787 Dreamliner ile uçan havayolları ve 1 milyar yolcumuzun her birine teşekkür ediyorum.” dedi.  

 

Dönüm Noktası videosunu izleyin

Boeing, 787 Dreamliner ailesinin bu başarısını mümkün kılan yolcuları, ortakları ve herkesi kutlamak için bir video yayınladı.

 

Kutlamaya siz de katılın

Boeing, havayolları, yolcular, tedarikçiler ve Boeing çalışanları da dahil olmak üzere 787 ile bağ kuran herkesi #Dreamliner etiketini kullanarak sosyal medyada anılarını paylaşmaya davet ediyor.

 

2011’de hizmete girdiği günden bu yana rakamlarla 787 Dreamliner: 

  • 1 milyardan fazla yolcu, 1175’ten fazla jet, yaklaşık 5 milyon uçuş, 30 milyonu aşan uçuş saatine erişti.
  • 89 müşteriden 2000’den fazla sipariş ile en çok satan geniş gövdeli yolcu uçağı oldu.
  • Dreamliner filosu, daha önce hiç hizmet verilmeyen noktalarda 425’ten fazla yeni aktarmasız rota da dahil olmak üzere 85’ten fazla ülkede 520’den fazla havalimanında faaliyet gösteriyor.
  • Günde 480.000’den fazla yolcu ve ayda yaklaşık 14,5 milyon kişi ile her gün 2100 uçuş gerçekleştiriyor.
  • Her 787, günde ortalama 12 saatten fazla havada kalarak güçlü küresel talebi ve güvenilirliğini kanıtlıyor.
  • 787 Dreamliner’ın en uzun aktarmasız rotası, Qantas Havayolları’nın operasyonunu gerçekleştirdiği Londra – Perth (7829 deniz mili) uçuşu olurken; en kısa aktarmasız rotası ise, TUI Havayolları’nın operasyonunu gerçekleştirdiği Aruba – Curaçao (65 deniz mili) uçuşu oldu.

 

787 ailesi, yerine geçtiği uçaklara göre; yeni motorlar, hafif kompozit malzemelerin daha geniş kullanımı, daha verimli sistem uygulamaları ve modern aerodinamik sayesinde %25 daha fazla yakıt tasarrufu sağlıyor.

 

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ulaş Gürdal’dan Antalya’da müzik dolu geceler!

Türk müziğinin sevilen ismi Ulaş Gürdal, Antalya’da eşsiz deniz manzarasıyla dikkat çeken Denizüstü Restaurant sahnesinde dinleyicileriyle buluşmaya devam ediyor. Cuma, cumartesi ve pazartesi akşamları sahne alan sanatçı, her performansında dinleyicilerine unutulmaz bir müzik deneyimi yaşatıyor.

Gerek repertuvarı gerekse sahnedeki güçlü duruşuyla dikkat çeken Ulaş Gürdal, müziğe olan tutkusunu profesyonel bir sahne disipliniyle birleştirerek, Denizüstü’nün seçkin atmosferinde sanatseverlerle buluşturuyor. Ulaş Gürdal’ın sesindeki yorum gücü ve sahne hakimiyeti, Antalya gecelerine yepyeni bir soluk getiriyor.

Her detayın özenle düşünüldüğü bu özel sahnede, Ulaş Gürdal; kendi bestelerinin yanı sıra dinleyicilerin hafızalarında yer etmiş eserleri de modern dokunuşlarla yorumlayarak müzikseverlere hem duygusal hem de ritmik bir yolculuk sunuyor. Denizüstü Restaurant’ın panoramik deniz manzarası ise bu özel gecelere ayrıcalıklı bir ambiyans katıyor.

Antalya’da müzikle iç içe, keyifli ve kaliteli bir akşam arayanlar için Ulaş Gürdal’ın sahnesi kaçırılmayacak bir deneyim sunuyor. Rezervasyonlar hızla dolarken, bu eşsiz müzik atmosferine tanıklık etmek isteyenler için erkenden plan yapmakta fayda var.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı