Yıllık arşivler: 2025

‘Penguenlerin Gizemli Dünyası’ Art Arda 3 Bölümüyle 22 Nisan Salı Günü 20.00’de National Geographic WILD Ekranlarına Geliyor

National Geographic Kaşifi Bertie Gregory, iki yıl süren olağanüstü bir keşif yolculuğunda, daha önce hiç görüntülenmemiş penguenlerin gizli geleneklerini, şaşırtıcı zekâlarını ve birbirine sıkı sıkıya bağlı topluluklarını keşfediyor. Üç Bölümden oluşan bu etkileyici seri, onların cesur maceraperestlerden, güçlü dostluk bağlarına kadar bir çok yönüyle sandığımızdan çok daha insana benzediğini ortaya koyuyor. Dünyanın en zorlu bölgelerinde hayatta kalmak için yaratıcılık ve yenilikçilik kullanan bu sıra dışı penguenler, izleyicilere ilham veriyor. 

“Penguenlerin Gizemli Dünyası”, art arda yayınlanacak üç bölümüyle 22 Nisan Salı günü saat 20.00’de National Geographic WILD ekranlarında izleyicilerle buluşuyor.

Ödüllü yönetmenlerden nefes kesen belgeselleri, vahşi yaşamın gözler önüne serildiği kaliteli yapımları Türk izleyicisi ile buluşturan National Geographic WILD kanalını D-Smart, Digiturk ve TOD, KabloTV, S Sport Plus, Tivibu ve TV+ platformlarından izleyebilirsiniz.

 

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

EÜ Mağara Araştırma Topluluğu, yeraltı dünyasını keşfe çıkıyor

Ege Üniversitesi öğrencilerinden oluşan Mağara Araştırma Topluluğu, yeraltı dünyasının derinliklerini keşfetmek ve bu gizemli alanlara dair bilimsel farkındalık oluşturmak amacıyla önemli çalışmalar yürütüyor. Topluluk, yeraltı mağaralarının keşfi, haritalanması ve korunmasına yönelik projeler geliştirirken, aynı zamanda mağara ekosistemlerinin korunması konusunda da bilinçlendirici etkinlikler düzenliyor. Üyeleri, mağara gezileri ve araştırmalarla hem doğa sevgilerini pekiştiriyor hem de mağaracılıkla ilgili bilgi ve deneyimlerini artırarak bilimsel bir bakış açısı geliştiriyor. Ege Üniversitesi Mağara Araştırma Topluluğu, doğanın derinliklerine olan merakını, çevre bilinciyle birleştirerek hem bilim dünyasına katkı sağlıyor hem de geleceğe yönelik sürdürülebilir projeler üretiyor.

Topluluk öğrencileri ile bir araya gelen Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Mağara araştırmalarına olan ilginizi ve bu alandaki tutkunuzu görmek beni son derece mutlu ediyor. Ege Üniversitesi olarak, bilimsel keşiflere ve doğanın derinliklerini anlamaya yönelik her türlü çalışmanıza destek vermekten gurur duyuyoruz. Mağara araştırmaları, yalnızca fiziksel bir keşif değil, aynı zamanda çevresel sorumluluğumuzu artıran, ekosistemlerimizi korumamıza yardımcı olan önemli bir alan. Topluluğunuz, bu alandaki farkındalığı artırarak hem bilim dünyasına katkı sağlıyor hem de doğa sevgisini aşılıyor. Hep birlikte gerçekleştirdiğiniz bu projeler, sadece üniversitemiz için değil, tüm toplum için büyük bir değer taşımaktadır. Sizin gibi bilinçli, araştırmaya ve keşfe hevesli öğrencilerimizle gurur duyuyor ve her zaman yanınızda olacağımı belirtmek istiyorum” diye konuştu.

“Mağara bilimi alanındaki farkındalığı artırmayı hedefliyoruz”

Topluluk hakkında açıklamalarda bulunan Ege Üniversitesi Mağara Araştırma Yönetim Kurulu Başkanı Özge Yıldız, “Biz Ege Üniversitesi Mağara Araştırma Topluluğu olarak, yeraltı dünyasının sırlarını keşfetmek ve mağara bilimi alanındaki farkındalığı artırmak için birçok etkinlik ve araştırma yürütüyoruz. Topluluğumuzun faaliyetleri, üyelerimize sadece doğa sevgisi kazandırmakla kalmıyor, aynı zamanda liderlik, takım çalışması ve problem çözme becerileri gibi önemli yetkinlikler kazandırıyor. Mağara araştırmalarının, öğrenciler üzerinde büyük bir önemi var; çünkü bu tür etkinlikler, doğal kaynaklarımızın korunması ve çevre bilinci gelişimi açısından da farkındalık oluşturuyor. Aynı zamanda, yeraltı ekosistemlerini anlamak, bilimsel araştırma yapabilme yeteneğimizi pekiştiriyor ve öğrencilerimize pratikte bilim yapma fırsatı sunuyor. Topluluğumuz, üniversitemiz öğrencilerine, sadece akademik alanda değil, aynı zamanda kişisel gelişim ve çevre duyarlılığı konusunda da önemli katkılar sağlamaktadır” dedi.

         Ege Üniversitesi Mağara Araştırma Topluluğu Yönetiminde Özge Yıldız, Başar Yalçın, Ozan Cemal Gökoğlu, Mojtaba Nemati ve Yunus Dereli bulunuyor.

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Tera Yatırım’ın Desteklediği Seminerde, Sermaye Piyasalarının Geleceği Konuşuldu

Tera Yatırım’ın desteğiyle Çorlu Ticaret ve Sanayi Odası’nda 17 Nisan’da düzenlenen seminerde, Prof. Dr. Kerem Alkin sermaye piyasalarının sunduğu fırsatları ve yatırımın geleceğini değerlendirdi.

Çorlu Ticaret ve Sanayi Odası, ülkenin önde gelen ekonomistlerinin katılımıyla düzenlediği seminerlerle gündemi yakalamaya devam ediyor. 17 Nisan’da gerçekleştirilen “Sermaye Piyasalarında Fark Yaratmak” başlıklı seminerin destekçisi ise Tera Yatırım oldu. Prof. Dr. Kerem Alkin’in moderatörlüğündeki etkinlikte, Türkiye’de sermaye piyasalarının sunduğu fırsatlar, yatırımın geleceği ve finansal yapının dönüşümü ele alındı.

Prof. Dr. Alkin, büyümenin yalnızca banka kredileriyle değil, sermaye piyasaları ve halka arzlar yoluyla sağlanabileceğine dikkat çekti. Dünyada en etkin şekilde Amerika tarafından kullanılan bu modele, Türkiye’nin de hem bireysel hem de kurumsal yatırımcılar açısından daha fazla adapte olması gerektiğinin altını çizdi.

Tera Yatırım’ın desteklediği bu tür seminerler bilgi paylaşımıyla sınırlı kalmıyor; aynı zamanda sermaye piyasalarının etkin ve yaygın biçimde kullanımını teşvik eden güçlü platformlar sunuyor.

Tera Holding çatısı altında faaliyet gösteren, Sermaye Piyasası Kurulu tarafından onaylı ve geniş yetkili aracı kurum statüsünde yer alan Tera Yatırım, yatırım bankacılığı ve aracılık faaliyetleri alanında Türkiye’nin önde gelen kurumları arasında bulunuyor.

Tera Holding, bu yıl, teknoloji, enerji, savunma sanayi ve madencilik gibi öncelikli sektörlerde gerçekleştirdiği iş birlikleriyle öne çıkıyor. Küresel sermayeyi Türkiye’ye kazandırma yolunda önemli adımlar atan Tera, hem yurt içinde hem yurt dışında yaptığı anlaşmalarla uluslararası fonların Türkiye’ye yönelmesini sağlıyor ve ülke ekonomisine değer katmayı sürdürüyor.

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmirli çocuklar, kentin geleceğini şekillendiriyor

İzmirli çocuklar, kentte kendilerini ilgilendiren konularda söz sahibi olmanın mutluluğunu yaşıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde oluşturulan İzmir Çocuk Meclisi, aldığı kararları İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkililerine iletiyor. Fikirleri hakkında yetkililerden geri bildirim alan, bazı kararlarının proje olarak hayata geçirildiğini gören çocuklar “İzmir’de çocuk olmak çok güzel” diyor.

İzmir Büyükşehir Belediyesi, çocukları doğrudan ya da dolaylı olarak ilgilendiren hizmetlerde çocukların fikirlerine başvurmak amacıyla İzmir Çocuk Meclisi’ni oluşturdu. Kentte söz sahibi olan İzmirli çocuklar, meclis bünyesinde komisyonlar kurarak çeşitli alanlarda beyin fırtınası yaparak fikir üretiyor. Çocukların aldığı kararlar, İzmir Büyükşehir Belediyesi Çocuk Dostu Kent Koordinasyon Komisyonu aracılığıyla belediye yetkililerine iletiliyor. Kentte çocukları da ilgilendiren projelerin geri bildirimleri ise doğrudan çocuklara yapılıyor. Ürettikleri bazı fikirlerin proje olarak hayata geçirildiğini gören İzmirli çocuklar, kendilerini değerli ve mutlu hissettiklerini ifade ediyor.

Çocuklara doğrudan geri bildirimde bulunuluyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Çocuk Hakları Birimi Sorumlusu Deniz Kesimler Çakal, “Nisan ayında İzmir Çocuk Meclisi komisyon toplantılarının 6’ncısını gerçekleştiriyoruz. Komisyon toplantılarının bir bölümünde çocuklar, kente dair fikirlerini paylaşıp İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden beklentilerini dile getiriyor. Çocuk Çalışmaları ve Eğitim Destekleri Şube Müdürlüğü olarak çocukların fikirlerini arşivliyoruz. Ayrıca daire başkanlığımızın koordinesinde çocukların kararlarının hayata geçmesine yönelik olarak ortak bir çalışma yürütmek amacıyla İzmir Büyükşehir Belediyesi Çocuk Dostu Kent Koordinasyon Komisyonu kuruldu. Bu komisyonda, ilgili daire başkanlıklarına çocukların kararlarını iletiyoruz. Daire başkanlıkları da çocuklara doğrudan geri bildirimde bulunuyor. Böylece çocuklara aldıkları kararlar ile örtüşen hizmetlerle tanışma fırsatı veriyoruz” dedi.

“Çocuk katılımının çok önemli bir basamağı”

Çocukların bu geri bildirimler sebebiyle çok mutlu olduğunu belirten Deniz Kesimler Çakal, “Örneğin geçen günlerde açılan Konak Metro Kütüphanesi projesi, çocukların fikirlerinden biriydi. Bu proje ile çocukların fikirlerinin örtüşmesi bizi çok sevindirdi. Çocuklar, okulda beslenme ile ilgili akranlarının yaşadığı zorlukların farkında ve bununla ilgili de fikirleri vardı. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu konuda çalışma yaparken beslenme paketinin içinde ne olması gerektiğini meclis üyesi çocuklara sorduk. Bu geri bildirimleri çocuk katılımının çok önemli bir basamağı olarak görüyoruz. Çocuklarla yaptığımız sohbetlerde, kendilerini çok önemli ve değerli hissettiklerini ifade ediyorlar” diye konuştu.

“İzmir’de çocuk olmak çok güzel”

Meclis sözcülerinden 9 yaşındaki Nil Tarakçı da meclisin karar alma süreçleri ile ilgili “Burada fikirlerimizi öğretmenlerimize söylüyoruz ve onlar not alıyor. Bazı fikirlerimiz hayata geçiriliyor. Bunları duyduğumuzda mutlu oluyoruz. Beslenme paketlerinin içinde ne olması gerektiğini konuşmuştuk. Sonra bu paketleri öğrencilere dağıtmışlar. Onu duyduğumuzda çok mutlu oldum. İzmir’de çocuk olmak bence çok güzel bir şey. Meclisimiz var. Her ne kadar çocuklardan da oluşsa burası bir meclis. Herkes burada heyecanlanıyor. Toplantılarımız güzel geçiyor. İzmir’i çok seviyorum” sözlerine yer verdi.

“Sorunlarımız sorun olarak kalmıyor, çözüm bulunuyor”

Meclis üyesi 12 yaşındaki Zeynep Talay ise ilettikleri fikirler ile ilgili geri bildirimlerin kendilerini değerli hissettirdiğini belirterek “Hem çocukların hem şehrin hem doğanın belli başlı sorunları var. Bunları burada belirtiyoruz. Yapılabilir durumdaki fikirlerde geri bildirim alıyoruz. İzmir’de çocuk olmak çok güzel bir şey. Burada Çocuk Meclisi’nin olması güzel bir şey. Çünkü şehrimizdeki sorunları iletiyoruz. O konuda çalışmalar yapılıyor. Sorunlarımız sorun olarak kalmıyor, çözüm bulunuyor” ifadelerini kullandı.

“Bu ciddi bir iş”

Meclis üyesi 11 yaşındaki Bedirhan Bilal Aslan, İzmir’deki sorunlara çocuk gözünden bakıp fikirlerini aktardıklarını, bunların İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirebildiğini vurgulayarak “Bu durum insanı mutlu ediyor, heyecanlandırıyor. İşin hafif bir stresi de var. Bu ciddi bir iş çünkü burada bir tek kendimiz için karar vermiyoruz. Burada yaşayan başka bireyler de var. Onların da fikirleri önemli. İzmir’de çocuk olmak mutluluk hissiyatı veriyor” dedi.

Fikirleri ile örtüşen projeleri dinlediler

İzmir Çocuk Meclisi Doğa ve Ekoloji Komisyonu, nisan ayında toplantı yaptı. Komisyonun ürettiği fikirlerden biri de geri dönüşümle ilgili dijital oyunlar ve ambalaj atıklarının evlerde ayrılıştırılması ve geri dönüştürülmesiydi. Komisyon toplantısında, İzmir Büyükşehir Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanlığı’nda görevli personel, yaptıkları sunumlarla çocuklara fikir ve önerileriyle ilgili geri bildirimde bulundular. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin söz konusu fikirlerle örtüşen projeleri aktarıldı. Çocuklar ayrıca VR gözlükleri kullanarak iklim krizinin önüne geçmek için yapılması gerekenleri eğlenerek öğrendi.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ülkemizde her 4 kadından 1’inin sorunu!

Son yıllarda doğum sayısının azalması, anne olma yaşının 35’in üzerine çıkması, sağlıksız beslenme, sigara ve obezite gibi sorunlar nedeniyle kadınsal hastalıkların görülme sıklığı ülkemizde giderek artıyor. Bir yandan da pek çok kadın bu hastalıkların yol açtığı şikayetleri dile getirmeye utandığı için, erken tanı imkanı kaçırılabiliyor. Acıbadem Kartal Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Murat Yassa, “Ülkemizde ne yazık ki kadınsal hastalıklar ayıp kabul edilip, kadınlar da bu sorunlarını konuşmaktan çekindikleri için  kimseye anlatamıyor hatta hekime bile ifade edemiyorlar. Bu da toplumumuzda sıklığı artan idrar kaçırma, geçmek bilmeyen kanamalar, kasık ağrıları, cinsel ilişkide ağrılar, kronik kabızlık, vajinada genişlik, rahim ve/veya mesane sarkması hatta kanser gibi tehlikeli hastalıkların geç tanı almasına yol açabiliyor. Oysa kadınların bu sorunlarını hekimleri ile paylaşmaları hem daha iyi ve kaliteli bir yaşam sürmelerini hem de bazı tehlikeli hastalıklara karşı erken tanı ile tedavi şansına kavuşmalarını sağlar” diyor. Kadın Hastalıkları Ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Murat Yassa günümüzde en sık görülen 5 kadınsal hastalığı anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu. 

 

  • Rahim miyomları (Leiomyom)

Üreme çağındaki her 5 kadından birinde görülen ve genellikle iyi huylu tümörler olan miyomlar,  adet düzensizliklerinden aşırı kanama ve ağrıya dek birçok soruna yol açabiliyor. Miyomların rutin jinekolojik muayenelerle teşhis edilebildiğini ancak ülkemizde kadınların çoğunlukla düzenli muayene yaptırmadıkları için anormal büyüklük ve ağırlıklara ulaşabildiğini belirten Doç. Dr. Murat Yassa “Bu da kansızlık (anemi), kısırlık ve düşük riski ile idrar/dışkılama bozukluklarına neden olabiliyor” diyor.

Tedavisi: Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve aşırı östrojen maruziyetinden kaçınarak miyom gelişimini önlemek veya büyümesini yavaşlatmak mümkün. Hastalığın tedavisi ise yaşa, miyomun büyüklüğüne ve semptomlarına göre değişiyor. Hormonal tedavilerin ciddi yan etkileri nedeniyle terk edildiğini, günümüzde miyomun cerrahi olarak çıkarılması veya rahmin alınması gibi yöntemler uygulandığını belirten Doç. Dr. Yassa “ Küçük ve şikayet yaratmayan miyomlar takip edilebilir veya semptoma yönelik tedaviler belirli bir süre için denenebilir” diyor. 

  • Anormal kanamalar

Üreme çağındaki kadınlarda sık görülen anormal kanamalar; hormonal dengesizlikler, rahim polipleri, miyomlar, rahim duvarı kalınlaşması, polikistik over sendromu, enfeksiyonlar ve rahim kanseri gibi birçok nedene bağlı olabiliyor. Doğum kontrol yöntemleri veya bazı kan sulandırıcı ilaçlar da anormal kanama yapabiliyor. Özellikle menopoz sonrası veya uzun süren düzensiz kanamalarda acilen doktora başvurulması gerektiğini belirten Doç. Dr. Yassa “Aksi taktirde rahim kanseri gibi ciddi hastalıkların tanısında gecikme yaşanabilir” diyor. 

Tedavisi: Düzenli jinekolojik kontroller, sağlıklı beslenme, kilo kontrolü ve sigaradan uzak durarak riski azaltmak mümkün. Tedavide; altta yatan nedene bağlı olarak hormonal tedaviler, rahim içi girişimler (kürtaj vb), miyom veya poliplerin cerrahi olarak çıkarılması ve ileri vakalarda rahmin alınması gibi yöntemler uygulanabildiğini belirten Doç. Dr. Yassa “Rahmin alınması açık veya kapalı (laparoskopik) yöntemle yapılıyor. Günümüzde vNOTES denilen tam kapalı ve minimal invaziv cerrahi ise; tıbbi ve kozmetik avantajlarıyla öne çıkıyor” diyor.  

 

  • İdrar kaçırma

Ülkemizde her 4 kadından 1’inin sorunu olan idrar kaçırma özellikle menopoz sonrası ve doğum yapmış kadınlarda daha yaygın görülüyor. Pelvik taban kaslarının zayıflaması, vajinal doğumlar, menopoz, obezite, kronik kabızlık, idrar yolu enfeksiyonları, diyabet ve nörolojik hastalıklar idrar kaçırmaya yol açabiliyor. Stres tipi (hapşırma, öksürme ile), sıkışma tipi (ani idrar hissi ile) ve karma tip gibi farklı türleri olan idrar kaçırma, sosyal hayatı, iş yaşamını ve cinsel ilişkiyi olumsuz etkileyebilirken, özgüven kaybı, psikolojik stres ve hijyen sorunlarına neden olabiliyor. 

Tedavisi: Kegel egzersizleri ve kilo kontrolü ile idrar kaçırma riskinin azaltılabileceğini tedavide erken teşhisin önemli olduğunu, geç kalındığında cerrahi müdahale gerebildiğini belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Murat Yassa “Tedavisi için; pelvik taban güçlendirme egzersizleri, mesane eğitimi, ilaç tedavileri ve ileri vakalarda cerrahi yöntemler uygulanabilir. Geç kalındığında idrar kaçırma şiddetlenerek sürekli idrar sızıntısı, mesane enfeksiyonları, cilt tahrişi ve böbrek fonksiyon bozuklukları gibi sorunlara yol açabilir” diyor. 

  • Vajinal genişleme

Ülkemizde ‘utandıran sorunlar’ arasında yer alan ve bu nedenle kadınların doktora başvurmalarını engelleyen vajinal genişleme, genellikle doğum travmaları, yaşlanma, bağ dokularının zayıflaması ve östrojen seviyelerindeki düşüş nedeniyle ortaya çıkıyor. Özellikle çok sayıda doğum yapmış kadınlarda ve menopoz sonrası dönemde daha sık görülen bu sorunun erken dönemde kolaylıkla tedavi edilebildiğini belirten Doç. Dr. Yassa “Böylece yaşam kalitesini ciddi şekilde etkilemeden önce komplikasyonlar önlenebilir” diyor. 

Tedavisi: Düzenli fiziksel aktivite, pelvik taban kaslarını güçlendiren egzersizler ve sağlıklı beslenme ile vajinal dokuların sıkılığını korumak mümkün. Ani kilo alımından da kesinlikle kaçınılması gerekiyor. Doç. Dr. Murat Yassa tedaviye yönelik şöyle konuşuyor: “Hafif vakalarda pelvik taban egzersizleri ve terapileri, vajinal lazer uygulamaları, vajinal hyaluronik asit dolgu uygulamaları, ileri vakalarda ise vajinal sıkılaştırma ameliyatları (perineoplasti, vajinoplasti) uygulanabilir.”

  • Genital sarkma (Pelvik Organ Prolapsusu)

Ülkemizde yapılan çalışmalara göre, her 3 kadından 1’inin karşılaştığı bu sorunun tedavi edilmediğinde vajinal kanserlere de yol açabildiğini belirten Doç. Dr. Murat Yassa, genital sarkmanın  cinsel ilişkiden utanma/kaçınma, ilişkide ağrı/ kanama, idrar kaçırma veya bağırsak hareketlerinde zorluk gibi şikayetlerle günlük yaşam kalitesini çok olumsuz etkilediğini söylüyor.  Pelvik taban kaslarını güçlendiren egzersizler, düzenli fiziksel aktivite, sağlıklı kilo kontrolü, kronik kabızlık veya öksürük gibi durumların tedavisi ile risk azaltılabilirken, ileri evrelerde ise cerrahi müdahale kaçınılmaz olabiliyor. Bu nedenle, gecikmeden uzmana başvurmak gerekiyor. 

Tedavisi: Son yıllarda gerek teknolojideki gerekse tıp alanında gelişmeler sayesinde bu sorunun tedavisinde son derece önemli ilerlemeler kaydedildiğini vurgulayan Doç. Dr. Yassa, cerrahi müdahale gerekmesi durumunda günümüzde İzsiz Cerrahi olarak da bilinen vNOTES yönteminin öne çıktığını söylüyor. Bu tedavinin vajinal yoldan gerçekleştirilen minimal invaziv bir yöntem olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Murat Yassa “Günümüzde vNOTES denilen ‘tam kapalı’, izsiz ve minimal invaziv cerrahi yöntemi tıbbi ve kozmetik avantajlarıyla öne çıkıyor” diyor. 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İZKİTAP hafta sonunda binlerce kitapseveri ağırladı

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği İzmir Kitap Fuarı, üçüncü gününde de kitapseverlerin yoğun katılımına sahne oldu. İzmirliler hem kitap aldı hem de imza günleri ile yazar söyleşilerine katıldı. Her yaştan ziyaretçinin yer aldığı fuarda çocuklar ise sahne etkinliklerinde eğlencenin tadına vardı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde İZFAŞ ve TACT Fuarcılık iş birliği ile 18-27 Nisan tarihleri arasında “Çocuk ve Sanat” temasıyla Kültürpark’ta düzenlenen İZKİTAP-5. İzmir Kitap Fuarı, üçüncü gününde de dolup taştı. Sıcak havayı fırsat bilen kitapseverler, pazar gününü kitaplarla iç içe geçirdi. Çok sayıda yayınevi standı ve sahaflardan kitap alan yurttaşlar, onlarca yazarın imza günü etkinliği ve söyleşi programına da katılma imkânı buldu. Sahne etkinlikleri ise çocuklara keyifli anlar yaşattı. Çocuk tiyatrosu ve sihirbaz gösterilerinin yanı sıra İzmir Büyükşehir Belediyesi Kültür Orkestrası’nın konseri büyük ilgi gördü. Yazar söyleşileri kapsamında Orhan Beşikçi, Basmane ve çevresi üzerine İzmirlilerle sohbet etti.

“Basmane Garı otel olmamalı”

Menekşe Altı Etkinlik Alanı’nda söyleşiye katılan Beşikçi, “Sohbetlerle Basmane ve Çevresi” konusu üzerine konuştu. Basmane’nin pek çok arkeolojik değere ev sahipliği yaptığını vurgulayan Beşikçi, bölgede yer alan arkeolojik çalışmalar ve tarihi yapılar hakkında bilgi verdi. Basmane Garı’nda yıllardan bu yana restorasyon çalışması yapıldığını kaydeden Beşikçi, “Şu an gar üzerinde sarı bir renkle karşı karşıyayız. Basmane Garı’nda yaşanmışlıklar var. Üst kata otel yapılacağı endişemiz devam ediyor ama bizim için Basmane Garı hiçbir şekilde otel olmamalı. Basmane Garı Devlet Demiryollarının rahatlıkla bir müzesi haline getirilebilir” önerisinde bulundu.

“Büyükşehir’in çalışması Basmane’ye can suyu olacak”

Basmane bölgesindeki Altınpark kazılarının 2007 yılında gerçekleştirildiğini hatırlatan Beşikçi, “Orada bir Arkeopark yapılması düşünülüyordu. Projeleri hazırlandı, koruma kurularından izin de alındı ama Arkeopark maalesef gerçekleştirilmedi. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bu konuda çalışma içinde olduğunu biliyorum. Gaziler Caddesi üzerinde Bıçakçı Han ve Yıldız Sineması, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından satın alındı. Şu anda restorasyon hazırlanıyor. Bıçakçı Han ve Yıldız Sineması kent kültürüne çok önemli mekânlar olarak kazanılacak ve Basmane’ye can suyu olacak” dedi.

“Büyükşehir müjdeyi verdi”

Anafartalar Caddesi’nin antik dönemden günümüze medeniyetlerin bir geçidi olduğunu vurgulayan Beşikçi, sözlerini şöyle sürdürdü: “10 Eylül 1922 tarihinde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de geçmiş olduğu cadde, maalesef bugün hak ettiği yerde değil ama İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Anafartalar Caddesi’nin Çorakkapı ve Mezarlıkbaşı arasında bir restorasyon çalışmasının başlayacağı müjdelendi. Biz de sabırsızlıkla Anafartalar Caddesi’nin restore edilmesini ve oradaki tarihi yapıların ön plana çıkmasını istiyoruz.”

Tarihi yapılarla ilgili çalışmaları aktardı

Yeşildere üzerinde antik dönemden kalma tarihi köprü hakkında da konuşan Beşikçi, “O tarihi köprü yıllardan beri başka bir köprünün altında kaldığı için İzmirliler tarafından algılanamıyor. 2 bin yıldan beri var olan köprü bilinmiyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’a bu köprünün önemini ilettim. Başkan da çok ilgi gösterdi. Sanıyorum ilgili birimler tarihi Roma köprüsünü ortaya çıkarmak için bir çalışma başlattı. Halkapınar Gölü’müz kurumuş vaziyette. Bu göl yeniden hayata geçirilebilir. Bu konuda da Başkan Tugay irade gösterdi. Halkapınar Gölü’nün tekrar su tutması, gölden Arkeoloji Müzesi’ne taşınmış bazı eserlerin replikalarının oraya konması, Belçikalıların yaptığı su fabrikasının da restorasyonu ile birlikte Halkapınar’da yeniden birlikte olabileceğiz” diye konuştu.

Uray Çeşmesi restore edildi

Mirali Mahallesi’ndeki eski su deposunun su müzesi haline getirilmesi hakkında bilgi veren Beşikçi, “Bu konuda da Başkan Tugay’dan ricacı olmuştuk. O su deposu da restore edilip gezilip görülecek hale gelecek” sözlerine yer verdi. Roma dönemine kadar tarihi geçmişe sahip akar durumda olmayan çeşmelerin olduğunu belirten Beşikçi, “Bu çeşmeleri akar hale getirmek büyük bir kazanç olacak. Mirali Mahallesi’nde Cumhuriyet Halk Fırkası çeşmesi vardı. O restore edildi. Bir müjde daha vereyim; İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Gaziler Çeşmesi adı ile bilinen Uray Çeşmesi restore edildi” ifadelerini kullandı.

Kitap Fuarı 27 Nisan 2025 tarihine kadar edebiyat ve yazın dünyasının birbirinden değerli isimlerini ağırlayacak. İzmir Kitap Fuarı’nın detaylı programı https://www.kitapizmir.com/ adresi üzerinden görülebiliyor.

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

ZKS 21-27 Nisan Haftalık Etkinlik Takvimi

Bu hafta yine birçok etkinlik, Zeytinburnu Kültür Sanat’ta sanatseverleri bekliyor. Zeytinburnu Kültür Sanat; sinemadan tiyatroya, dinletiden panele önemli etkinlikleri sanatseverlerle buluşturmaya ve kıymetli konukları ağırlamaya devam ediyor. İşte bu haftanın kültür sanat takvimi:

 

SİNEMA: Düşler Fabrikası

Gösterim Tarihleri: 21, 22, 24 Nisan

Gösterim Saatleri: 13.30, 16.00, 19.00

Düşler Fabrikası, rüyalar dünyasında heyecan dolu bir maceraya atılan küçük bir kızın hikâyesini konu ediyor. 12 yaşında bir kız olan Minna’nın hayatı, babasının nişanlısı Helena ve kızı Jenny’nin evlerine taşınmasıyla altüst olur. Jenny’ye tahammül edemeyen Minna’nın en büyük isteği onun evden gitmesidir. Bir gece Minna, rüyaların kontrol edilebildiği bir dünya keşfeder. Bunun üzerine Minna, Jenny’yi değiştirebilmek için onun rüyalarını kontrol eder. Ancak Minna’nın insanların hayallerini kontrol etmenin korkunç sonuçları olduğundan haberi yoktur. Yaptıkları sonrasında Jenny’nin uyanmaması üzerine Minna, Jenny ve yeni ailesini kurtarmak için rüyalar dünyasına dalar.

 

PANEL: “Doğumunun 101. Yılında Bahaeddin Ögel” Paneli

Moderatör: Prof. Dr. Ahmet Taşağıl

Konuşmacılar: Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı

Dr. Ali Ahmetbeyoğlu

Prof. Dr. Üçler Bulduk

22 Nisan Salı // 19.30

Ünlü kültür tarihçilerimizden Bahaeddin Ögel, doğumunun 101. yılında Zeytinburnu Kültür Sanat’ta anılıyor. Türk kültür tarihi için önemli bir isim olan Bahaeddin Ögel’in yaşamının ve çalışmalarının konu edileceği panelde moderatörlüğü Prof. Dr. Ahmet Taşağıl üstlenirken Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı, Dr. Ali Ahmetbeyoğlu ve Prof. Dr. Üçler Bulduk konuşmacı olarak katkıda bulunacak.

 

SİNEMA: İstanbul Muhafızları: 100 Yılın Muhafızları

Gösterim Tarihleri: 25, 27, 28, 29, 30 Nisan

Gösterim Saatleri: 13.30, 16.00, 19.00

İstanbul Muhafızları: 100 Yılın Muhafızları, tarihin akışını değiştirmeye çalışan Gürgen ile Azmi’yi engellemeye çalışan İstanbul Muhafızları’nın hikâyesini konu ediyor. Zamanda yolculuk yapan Gürgen ile Azmi, 1920 senesine ışınlanır. Onların bu maceraya atılmalarının nedeni, 23 Nisan’da toplanacak Meclis’i engellemek ve tarihin akışını değiştirmektir. Gürgen ve Azmi’nin peşinden 1920 yılına ışınlanan İstanbul Muhafızları, ikilinin planlarını engellemek için zorlu bir mücadeleye girişir.

 

NAĞMEDÂR: Gülşen-i Tevhid

26 Nisan Cumartesi // 14.00

Yer: Merkezefendi Dârülkurrâsı

 

ÇOCUK TİYATROSU: Benim Oyuncağım

Gösterim Tarihi: 27 Nisan Pazar

Seans: 13.00, 15.00

Bahçeye oyun oynamaya çıkan iki kardeş, annelerinin sözünü dinlemez. Gelen müzik sesi dikkatlerini çeker ve merak ederler. Sese doğru giderek, gördükleri oyuncakların ve pastaların etkisine kapılıp evden uzaklaşırlar. Onları evine götüren Şeker Teyze, bir daha evden çıkamayacaklarını ve artık sadece onun için çalışacaklarını söyler. Orada kendileri gibi çalışan çirkin bir yaratık ile tanışırlar. Ancak onunla hep alay ederler. Hor gördükleri yaratık güzel bir peri kızına dönüşür. Onlara zorla pasta yaptıran Şeker Teyze’ye bir oyun oynarlar.

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Torbalı Belediyesi 17. Uçurtma Şenliği rengarenk geçti

Torbalı’da geleneksel hale gelen Uçurtma Şenliği dün Özbey Mahallesi’nde bulunan etkinlik alanında gerçekleşti. On binlerce kişinin katıldığı Uçurtma Şenliği’nde Torbalı Belediyesi, yüz boyama, şişme oyun alanları ve çeşitli etkinlikler düzenleyerek güne renk kattı

Torbalı’da gökyüzü rengarenk oldu

Torbalı Belediyesi 17. Uçurtma Şenliği rengarenk geçti

Torbalı’da geleneksel hale gelen Uçurtma Şenliği dün Özbey Mahallesi’nde bulunan etkinlik alanında gerçekleşti. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları kapsamında çocukları doğa ile buluşturan Torbalı Belediyesi, yüz boyama, şişme oyun alanları ve çeşitli etkinlikler düzenleyerek güne renk kattı. Çeşitli ikramların da dağıtıldığı şenlikte çocuklar doyasıya eğlendi. Bu yıl 17’ncisi düzenlenen şenliğe katılan aileler sabahın erken saatlerinden itibaren Özbey etkinlik alanını doldurdu. On binlerce kişinin katıldığı Uçurtma Şenliği’nde Torbalı Belediyesi, çocuklara 5 bin adet uçurtma dağıttı.

BAŞKAN DEMİR: “HER ŞEY ÇOCUKLARIMIZIN TEBESSÜM ETMESİ İÇİN”

Şenlikte yüzlerce uçurtma gökyüzünü süslerken, yapılan yarışmalar ise nefesleri kesti. Yaş kategorilerine göre düzenlenen yarışmalara, vatandaşlar kendi yapmış oldukları uçurtmalar ile katıldı. Yarışmalarda dereceye girenlere ise ödülleri yarışmaların sonunda takdim edildi.  Gerçekleşen şenlikte çocuklar ile yakından ilgilenen ve çocukların taleplerini geri çevirmeyen Torbalı Belediye Başkanı Övünç Demir, yaptığı açıklamada “Çocuklarımızın doyasıya eğlendiği, gülücüklerin havada uçuştuğu 17. Geleneksel Uçurtma Şenliğimizde bir araya geldik. Birbirinden keyifli etkinliklerle dolu, hem çocuklarımızın hem de ailelerinin unutulmaz anlar yaşadığı şenliğimiz bu yılda rengarenk geçti. Şenliğimize katılan ve emeği geçen herkese teşekkür ederim. Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımız için ne yapsak azdır. Her şey çocuklarımızın tebessüm etmesi için” ifadelerini kullandı.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Başkan Çerçioğlu çocukları Uçurtma Şenliği’nde buluşturdu

Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Uçurtma Şenliği, çocuklar ve aileleri için unutulmaz bir hafta sonu etkinliğine dönüştü. Yoğun katılımın olduğu şenlikte çocuklar uçurtmalarını gökyüzünde yüzdürürken renkli görüntüler eşliğinde doyasıya eğlendi.

Şenlik için özel olarak hazırlanan alanda Büyükşehir Belediyesi tarafından yüzlerce uçurtma çocuklara ücretsiz olarak dağıtıldı. Büyükşehir Belediyesi Kültür Merkezleri eğitmenlerinin rehberliğinde uçurtmalar gökyüzünde süzülürken, etkinlik alanı çocukların neşesiyle şenlendi. Aileler ve çocuklara çeşitli ikramlarda bulunulurken, gün boyu süren etkinlikte Aydın Büyükşehir Belediyesi Bando Takımı’nın müzikleriyle alan coşkuyla doldu.

Etkinlik kapsamında vatandaşlara ikramlarda bulunuldu. Büyükşehir Belediyesi tarafından alanda bulunan vatandaşlara şapka da dağıtıldı.

Hem eğlenceli hem de anlamlı anların yaşandığı şenlik, aileler için unutulmaz bir anı oldu. Aileler, memnuniyetlerini dile getirerek Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na teşekkür etti.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kahramankazan’ın Tarihi ve Kültürel Mirası gün yüzüne çıktı

Kahramankazan Belediyesi ev sahipliğinde Kahramankazan’ın tarihinde iz bırakan şahsiyetlerini gelecek nesillere aktarmak, miraslarına sahip çıkmak amacıyla ‘’Turasan Bey ve Kahramankazan’ın Tarihi Şahsiyetleri’’ konulu sempozyum düzenlendi.

Kahramankazan’ın Altın Çağ’dan günümüze kadar süregelen tarihsel sürekliliğinin ele alındığı ‘’Turasan Bey ve Kahramankazan’ın Tarihi Şahsiyetleri’’ sempozyumuna Kahramankazan Belediye Başkanı Selim Çırpanoğlu, AFAD Yönetim Hizmetleri Genel Müdürü Cengiz Gevrek, Türk Tarih Kurumu Eski Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdullah Şevki Duymaz, Kahramankazan Yönetici ve Bürokratlar Derneği Başkanı Mustafa Cantürk, siyasi parti temsilcileri, çeşitli üniversitelerde görev yapan profesörler ve akademisyenler, mahalle muhtarları ve vatandaşlar katıldı.

 

‘’KAHRAMANKAZAN’IN TARİHİNE VE KÜLTÜRÜNE SAHİP ÇIKACAĞIZ’’

Açılış konuşmaları ile başlayan programda Kahramankazan Belediye Başkanı Selim Çırpanoğlu, sempozyumun Kahramankazan’ın geçmişi ile bağ kurarak geleceğini daha sağlam temellerle inşa etmek için önemli bir yeri olduğunu belirtti. Sempozyumla beraber Kahramankazan’ın yer aldığı topraklara duydukları saygı ve sevgiyi kanıtladıklarına dikkat çeken Başkan Çırpanoğlu: ‘’ Turasan Bey 15. yüzyılda bu topraklarda adaletin, cesaretin ve liderliğin sembolü olmuş önemli bir hemşehrimizdir. Onun gibi nice isim Kahramankazan’ın tarihine nakış gibi işlenmiştir. ‘’Vatan yolunda can vermeye geldik Atam!’’ diyen Güvençli İbrahim Çavuş, Kahramankazan’ın insanının cesaretini göstermiştir. Satıkadın, ülkesine duyduğu saygıyı meclis kürsüsüne taşıyarak memleketine hizmet etme noktasında ilçemizi temsil etmiştir.’’ dedi.

Kahramankazan’ın sadece tarihsel anlamda değil kültürel açıdan da oldukça zengin olduğunun altını çizen Başkan Çırpanoğlu, Asar Kaya kalıntılarından Bitik Höyüğü’ne, Ankara Maymunu bulgularından Osmanlı ve Roma dönemlerinden kalma çeşmelere kadar Kahramankazan’ın adeta hazine değerinde bir açık hava müzesi özelliği taşıdığını söyledi. Belediye başkanı olarak Kahramankazan’ı modern bir yaşam alanına dönüştürerek cazibe merkezi haline getirmenin yanı sıra tarihine ve kültürüne sahip çıkan bir ilçe konumuna eriştirmek istediklerini de dile getiren Başkan Çırpanoğlu şu ifadelere yer verdi;

‘’ Bu sempozyum hedefimizin önemli bir adımıdır. Akademisyen ve araştırmacılarımızın sunacağı değerli bilgilerle gençlerimiz tarihle bağ kuracak, hepimiz bu toprakların ne kadar kıymetli olduğunu, bu toprakların ne kadar değerli insanlar yetiştirdiğini tarihimize tutulan ışıkla birlikte görmüş olacağız. Sözlerime son verirken bu bilgi şöleninin düzenlenmesinde Kahramankazan Yöneticiler ve Bürokratlar Derneği Başkanı ve üyelerine, ilçemizin çok değerli hazinelerini gün yüzüne çıkaran profesörlerimize, akademisyenlerimize ve araştırmacılarımıza özverili çalışmalarından dolayı çok teşekkür ediyorum.’’

 

‘’ECDADIYLA, TARİHİYLE, GEÇMİŞİYLE BAĞLARINI KOPARAN MİLLETLER YOK OLMAYA MAHKUMDUR’’

Kahramankazan’da yaşayan, tarihinde yer edinen şahsiyetleri anmak, anlamak ve gelecek nesillere aktarmak amacıyla bir araya geldiklerini belirten Kahramankazan Yönetici ve Bürokratlar Derneği Başkanı Mustafa Cantürk: ‘’ Bugün burada Kahramankazan tarihimizin önemli değerlerinden Turhasan Bey’i ve onun gibi tarihimizde iz bırakan kardeşi Fatma Sultan, yeğeni Yeğen Bey, Satıkadın, Güvençli İbrahim Çavuş, Ali Tunalı gibi tarihi şahsiyetlerimizi, yine Kahramankazan’ın belediye olmasında emeği geçen Remzi Çırpan, Ahmet Öztürk gibi belediye başkanlarımızı anmak, anlamak ve gelecek kuşaklara aktarabilmek için bir araya gelmiş bulunuyoruz. Geleceğe yön verebilmemiz için bizler tarihimizi iyi ve doğru bilmek durumundayız. Tarihini bilmeyen milletler gelecekte destanlar yazamazlar. Ancak geçmişini iyi bilen, tarihini doğru tahlil eden toplumlar geleceğe dair politikalarını ve stratejilerini en doğru şekilde oluşturabilirler. Nasıl ki köksüz bir bitki tutmazsa, ecdadıyla, tarihiyle, geçmişiyle bağlarını koparan milletlerde yok olmaya mahkumdurlar. Çünkü mazisiz gelecek olmaz. Geçmişini bilmeyen geleceğini de tahin edemez. Geleceğini de sürdüremez. ‘’ ifadeleriyle tarihsel anlamda bilgi sahibi olmanın önemine vurgu yaptı.

Bu toprakların; ecdadından devraldığı sancağı daima ileri götüren Dumanoğlu Turasan Bey gibi alperenlerin, göğsünde büyüttüğü çınarla dünyaya nizam ve adalet götürenlerin, kutlu bir dava için dirilişi heceleyenlerin yurdu olduğunu kaydeden Dernek Başkanı Cantürk: ‘’ Turasan Bey ve bu alperenler geleneğimizin önemli bir temsilcisi olarak Kahramankazan’ımızın topraklarını üfleyen manevi değerlerimizin başında gelmektedir. Sempozyum çalışmalarını yürütürken üzülerek öğrendim ki ne Ankara’da ne de Turasan Bey’in medfun bulunduğu bu topraklarda Dumanoğlu Turasan Bey’in adını taşıyan ne bir cadde ne bir sokak ne de bir okul bulunmamaktadır. Bu sempozyum inşallah Turasan Bey ve Kahramankazan’ın tarihi şahsiyetlerinin tanınması yönünden somut adımlar atılması için bir ilham kaynağı olacaktır diye düşünüyorum. Kahramankazan’ın değerli yöneticileri ve temsilcilerinin bu büyük eksikliğin farkına vararak kısa sürede beldemizin medarı iftiharı bu büyük alperenin adını cadde ve sokaklarda yaşatacağını ümit ve temenni ediyorum.’’ diyerek Kahramankazan Belediye Başkanı Selim Çırpanoğlu ve sempozyumda emeği geçen herkese katkılarından dolayı teşekkür etti.

Kahramankazan Belediyesi Nikah Salonu’nda 19-20 Nisan tarihleri arasında İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Müdürlüğü, Kahramankazan Belediyesi, Kahramankazan Yönetici ve Bürokratlar Derneği ve Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi ortaklığında gerçekleşen sempozyum, yapılan 5 oturumun ardından tamamlandı. Oturumlarda şu konular yer aldı;

 

  1. Oturum

Kahramankazan’da Tarihsel Süreklilik ve Kültürel Miras

  1. Oturum

Selçuklu ve Osmanlı Dönemlerinde Kahramankazan ve Tarihi Şahsiyetler

  1. Oturum

Tursan Bey ve Yeğen Bey

  1. Oturum

Cumhuriyet Dönemi’nde Kahramankazan ve Tarihi Şahsiyetler

  1. Oturum

Kahramankazan’da Yakın Dönemin Öncü İsimleri: Yerel Yönetimden Meclisi

 

Ele alınan konuların ardından değerlendirme ve kapanış konuşmaları yapıldı. Başkan Çırpanoğlu, Kahramankazan’a tarihi ve kültürel katkılarda bulunan tüm katılımcılara plaket ve içerisinde Turasan Şah Türbesi’nin yer aldığı bir resim hediye etti.

Sempozyumun son durağında Satıkadın Müze Evi ve ahilik ve vakıf kültürünün öncü isimlerinden olan Turasan Bey’in Tekke Mahallesi’nde bulunan türbesi yer aldı. Satıkadın Müze Evi’nin tarihi ambiyansına hayran kalan katılımcılar, müze ziyaretinin ardından Tekke Mahallesi’ne doğru yola çıktı. Turasan Şah Türbesi ziyaretinde katılımcılara, Tekke Mahallesi muhtarı ve köylüler eşlik etti. Ziyarette sempozyuma katkılarından dolayı mahalle muhtarı ve dernek üyelerine plaket takdim edildi.

Ziyaretçiler arasında öğrencilerde vardı. Turasan Şah Türbesi’ni resmederek tuvallerine yansıtan öğrenciler, ziyarete gelen sempozyum katılımcıları ve mahalle sakinlerine renkli anlar yaşattılar.

Kahramankazan’ın tarihine ve kültürel mirasına ışık tutacak bilgilerin verildiği ‘’Turasan Bey ve Kahramankazan’ın Tarihi Şahsiyetleri’’ konulu sempozyum, ilerleyen süreçte baskı haline getirilerek kamuoyunun bilgisine sunulacak.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı