Yazar arşivleri: admin

Seferihisar, 24. kez Mandalina Şenliği’nde binleri ağırladı.

“Turuncu Bayram” olarak akıllara kazınan ve büyük ilgi gören festival, birbirinden renkli görüntülere sahne oldu.

 

Seferihisar Kapalı Pazar Yeri’nde gerçekleşen şenlik öncesinde mandalinalı yiyecek yarışması, mandalinalı tatlı yarışması, mandalinalı hediyelik eşya yarışması, en iyi mandalina yarışması adaylarından kazananlar ödüllerine kavuştu. 

 

Seferihisar Atatürk Halk Eğitim Merkezi önünden şenlik alanına kadar devam eden kortejde binlerce kişi de coşkuyla yer aldı. 

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanvekili Erhan Erdil, Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin, Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa Günay, Hopa Belediye Başkanı Utku Cihan, Seferihisar Belediye Başkan Yardımcıları Gökhan Pehlivan, İnanç Karabulut, Nuriye Hepterlikçi, Necdet Yurttaş, İlçe Parti Temsilcileri ve STK üyelerinin de içinde bulunduğu yürüyüş Seferihisar Meydanı’nı da festival alanına çevirdi.

“TOPRAĞINI SEVEN VE İŞLEYEN İNSAN, HER ZAMAN GÜÇLÜDÜR”

 

Mandalinanın Seferihisar’a bahşedilmiş en kıymetli nimetlerden biri olduğunu söyleyen Başkan Yetişkin, “Mandalina Şenliği neredeyse tüm Seferihisarlıların hayatında en az bir kere geldiği, eğlendiği, anılar biriktirdiği bir gelenek. Mandalina Şenliği yıllarca Seferihisarlıların bayramı oldu. Eminim burada bulunan bir çok kişinin çocukluk anılarında burada geçirdiği günler var. Herkesin albümlerinde, neşe dolu bir şenlik fotoğrafı vardır. Şimdi hepimiz için önemi çok daha fazla. Her gün aramıza yeni komşularımız katılıyor. Ailemiz büyüyor. Her Mandalina Şenliği’nde işte bu kocaman, geniş ailenin bir araya gelişini kutluyoruz. Birlikte gülüyoruz, birlikte eğleniyoruz” şeklinde konuştu.

 

“TURUNCU GELENEK İLE BİNLERCESİ EĞLENDİ”

Gelenekselleşmiş Kral ve Kraliçe yarışması, En iyi Mandalina Üreticisi yarışması ile finale yaklaşan festivalde, ödüller sahiplerini bulurken vatandaşlar da renkli dans gösterileri, birbirinden güzel gören şenlik stantları, dj performans ve Grup Sembol’ün sahne performansının ardından Devrim Seyrek konseri ile müziğe ve eğlenceye doydu. 

 

“ÖDÜLLER SAHİPLERİNİ BULDU”

Turuncu Festivalde pek çok dalda yarışmanın yer almasıyla jüriler tarafından seçilen kazananlar ödüllerini teslim aldı. En iyi mandalinalı yemek yarışması’nda birinci Medine Akgün olurken en iyi mandalinalı tatlı yarışmasının kazananı Zeynep Gülçin Yalman oldu. En iyi mandalinalı hediyelik eşya ödülünü tasarım yarışmasında birinci olan Zöhre Mert, En iyi Mandalina Yarışması ödülünü ise Yücel Demiralay aldı. 

 

“TURUNCU BAYRAMIN KRALI VE KRALİÇESİ BELLİ OLDU”

 

Yıllardır süregelen Seferihisar’ın gözde yarışması da seyircilere merak dolu ve keyifli anlar yaşattı. Bu senenin mandalina kralı Ege Tombalak olurken Mandalina Kraliçesi de Tülin Çakır oldu. Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin ödüllerini kazanan yarışmacılara sahnede teslim etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Oyuncu-yazar Nilüfer Açıkalın, Osmangazili edebiyatseverlerle buluştu

Osmangazi’de ünlü yazarlar ile edebiyat söyleşileri

 

Osmangazi Belediyesi tarafından düzenlenen ‘1 Kitap 1 Yazar’ buluşmalarının son konuğu oyuncu-yazar Nilüfer Açıkalın oldu. Osmangazili kitapseverler ile güzel bir söyleşiye imza atan Açıkalın, etkinlik sonunda ‘Beklediğim Odalarda’ adlı kitabı için imza günü düzenledi. 

 

Hasan Ali Yücel Dünya Klasikleri Kütüphanesi’nde gerçekleşen programda oyuncu-yazar Nilüfer Açıkalın, katılımcılara geçtiğimiz günlerde yayımlanan ‘Beklediğim Odalarda’ adlı kitabından bahsetti. Bugüne kadar sanatın birçok dalında yer aldığını söyleyen Açıkalın, yazarlığında tüm bunlardan beslenerek, ‘Bıçak Sırtı’, ‘Yıkık Aşklar Diyarı’, ‘Yoldan Çıkmış Öyküler’, ‘Hüzün Süpüren’ ve ‘Karanlıkta Çok Güzelim’ gibi kitapları hayata geçirdiğini belirtti.

 

Edebiyat hayatının 25’nci yılında yeni bir öykü kitabı olan Beklediğim Odalarda’yı kaleme aldığını dile getiren Açıkalın, “Öncelikle, Osmangazi Belediyesi’nin kültür hazinelerinden İsmail Hakkı Tonguç Bağış ve Şiir Kütüphanesi’nin açılışında bulunmaktan büyük keyif aldım. Beklediğim Odalarda, benim 13’ncü öykü kitabım ve ilk şehir dışı söyleşimi burada gerçekleştiriyor olmak benim için çok kıymetli. Kitabın yolculuğunu çok keyifli bir şekilde izledim. Beklediğim Odalarda kitabımda, kendi yaşamımdan da hikayeler var. Bu kitapta düşmenin de güzel olabileceğine, başka bir anne-babalığa, merhamete, ağlamaya ve beklemenin tahammül kıran duraklarına uğruyoruz. Böylesine güzel bir organizasyonda okuyucularla beni buluşturan Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın’a teşekkür ediyorum” dedi.

 

Program sonunda ödüllü oyuncu ve yazar Nilüfer Açıkalın, kitaplarını Osmangazili edebiyatseverler için imzaladı. Programa katılan Osmangazi Belediye Başkan Yardımcısı Mutlu Esendemir, yazar Açıkalın’a teşekkür çiçeği takdim etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

UN Global Compact Türkiye, COP29’da iş dünyası liderlerini iklim eylemi için bir araya getirdi.

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin 29. Taraflar Konferansı (COP29), 11-22 Kasım 2024 tarihleri arasında Azerbaycan’ın Bakü kentinde gerçekleşiyor.  UN Global Compact Türkiye iş dünyasının iklim liderliğini güçlendirmek ve iklim değişikliğiyle mücadelede özel sektörün katkısını hızlandırmak amacıyla, hedef belirleme, raporlama, iklim finansmanı, yeşil enerjiye geçiş ve kapsam 3 emisyonları başta olmak üzere birçok farklı konuda  düzenlediği oturumlarla iş dünyası liderlerini biraraya getirdi.

Küresel iklim krizine çözüm bulmak amacıyla 1995 yılından beri gerçekleştirilen COP toplantılarının 29.’uncusu iklim finansmanı, enerji, kayıp ve zararların tazmini, insan kaynağı, gençlik, sağlık, eğitim, gıda, tarım ve su, kentleşme, ulaşım ve turizm, teknoloji, inovasyon ve dijitalleşme, toplumsal cinsiyet eşitliği, doğa ve biyoçeşitlilik ile okyanuslar başlıklarına odaklandı. 

UN Global Compact Türkiye, COP29 kapsamında düzenlediği oturumlarda sürdürülebilir finans, hedef belirleme ve raporlama, yeşil enerjiye geçiş, karbonsuzlaştırma ve yenilenebilir enerji konularında iş dünyası liderlerini ve uzmanları biraraya getirdi. Söz konusu oturumlarda Türkiye iş dünyasının iklim değişikliği ile mücadele perspektifi ve iyi uygulama örnekleri paylaşıldı.

14 Kasım Perşembe günü UN Global Compact Gürcistan, Türkiye, Ukrayna ve Azerbaycan ülke ağları ortak iş birliği ile iki panel gerçekleşti.“Doğu Avrupa’da Sürdürülebilir Finans ve Yatırımlar” panelinde  TSKB Enerji ve Kaynaklar Araştırmaları Ekip Lideri Can Hakyemez;  “Sürdürülebilir Finans: Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik” panelinde ise Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası CEO’su ve Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Öztop konuşmacı olarak yer aldılar.

UN Global Compact Türkiye’nin 14 Kasım’da düzenlediği “Kurumsal İklim Liderliğinin İtici Güçleri: Hedef Belirleme ve Raporlama” başlıklı panelin açılış konuşmasını UN Global Compact Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Dördüncü yaptı. UN Global Compact Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi Fezal Okur Eskil’in moderasyonunda gerçekleşen panelde Borusan Cat CEO’su Özgür Günaydın ile birlikte Arup Group Küresel Sürdürülebilirlik Lideri Jo Da Silva ve 3M Kamu İşleri ve Sürdürülebilirlik Kıdemli Direktörü Maxime Bureau konuşmacı olarak yer aldı. 

COP29 gündemine dair değerlendirmelerinde bulunan Ahmet Dördüncü, “COP29’un küresel ölçekte iklim finansmanına ve uzun vadeli iklim stratejilerine verdiği önem doğrultusunda Türkiye de 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi kapsamında uzun dönemli iklim stratejisini açıkladı. Bu strateji, yalnızca çevresel değil, ekonomik ve toplumsal dönüşüm açısından da kritik bir yol haritası sunuyor. Ancak, bu hedeflere ulaşmak için tüm paydaşların üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerekiyor.

Ekosistemlerimizde, ekonomilerimizde ve toplumlarımızda benzeri görülmemiş değişikliklere tanık olduğumuz bu dönemde, kurumsal liderler olarak harekete geçmek bizim sorumluluğumuzda. UN Global Compact Türkiye olarak, şirketleri bu dönüşümde desteklemeye devam ediyor; yenilikçi çözümleri teşvik ediyor ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları ile uyumlu adımlar atmalarını sağlıyoruz. İklim değişikliğinden giderek daha fazla etkilenen bir dünyada, şirketler yalnızca karbon ayak izlerini azaltmakla kalmamalı; aynı zamanda toplumsal ve çevresel sürdürülebilirlik için liderlik göstermelidir. Türkiye’nin 2053 hedeflerini gerçekleştirmek için hep birlikte daha hızlı ve kararlı adımlar atmalıyız.” dedi. 

15 Kasım Cuma günü, Türkiye Pavilyonu’nda TÜSİAD’ın düzenlediği panele UN Global Compact Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Dördüncü konuşmacı olarak katıldı. “Temiz Enerji Geçişini Hızlandırmak” başlıklı panelde Dördüncü, yeşil enerjiye adil geçişin sağlanması için iş dünyasının atabileceği adımları paylaştı.

16 Kasım Cumartesi günü, UN Global Compact Portekiz, Türkiye ve Hollanda Ülke Ağları’nın ortaklığında düzenlenen “Etkili Bir Enerji Dönüşümünü Güvence Altına Almak İçin Temel Kaynaklardan Yararlanma” panelinde Fiba Enerji İSG, Çevre ve Sürdürülebilirlik Direktörü Levent Kavuncu konuşmacı olarak katıldı.

Aynı gün UN Global Compact Gürcistan, Türkiye, İsveç, Fransa, Danimarka, Portekiz ve Çin Ülke Ağları’nın işbirliği ile gerçekleşen “Yenilenebilir Enerjiye Geçişte İlerleme: Avrupa’da Ulaşılması Gereken Kilometre Taşları” başlıklı panelde Smart Güneş Teknolojileri İcra Kurulu Üyesi ve Sürdürülebilirlik ve Kurumsal İlişkiler Direktörü Filiz Avşar Aktaş konuşmacı olarak yer aldı.

16 Kasım’da gerçekleşen UN Global Compact Portekiz, Türkiye ve Hollanda Ülke Ağları’nın ortaklaşa düzenlediği “Kapsam 3 Zorluğu: Endüstriler Arası Karbonsuzlaştırma” başlıklı panele Brisa Sürdürülebilirlik ve İş Geliştirme Direktörü Aylin Erdil Alpsan konuşmacı olarak katıldı.

UN Global Compact Türkiye, COP29’da düzenlediği bu oturumlarla, Türkiye iş dünyasının deneyimlerini, iyi uygulama örneklerini ve sürdürülebilirlik konusundaki stratejik hedeflerini küresel bir platformda paylaşarak, bölgesel ve uluslararası iş birliklerini güçlendirmeye yönelik önemli bir adım attı. İklim değişikliğiyle mücadelede somut çözümler sunan bu diyalog ortamı, sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada sürdürülebilir kalkınma ve yeşil dönüşüm yolunda iş dünyasının etkisini ve sorumluluğunu artırmayı hedefliyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Minik oyuncuların performansı beğeni topladı.

Nevşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nun minik oyuncuları tarafından sahnelenen ‘Kırmızı Başlıklı Kız ve Orman’ adlı tiyatro oyunu beğeni topladı.

Nevşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Şehir Tiyatrosu, ‘Kırmızı Başlıklı Kız ve Orman’ adlı tiyatro oyununu Kapadokya Kültür ve Sanat Merkezi’nde sahneledi. Şehir Tiyatrosu’nun çocuk oyuncularının sahne aldığı oyuna ilgi yoğun oldu.

Yönetmenliğini Müşerref Seyhan’ın yaptığı oyunda sahne performansları beğeni toplayan çocuk oyuncular oyun sonrasında salonu dolduran aileleri ve çocuklar tarafından alkışlarla kutlandı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bornovalı çocuklara eğitici ve eğlenceli kukla gösterisi “Şeker Turunç ve Çiçeğin Piknik Maceraları”

Bornova Belediyesi, ara tatilde minikler için özel bir etkinliğe daha imza attı. İzmir Kültür Sanat ve Eğitim Derneği işbirliğiyle düzenlenen “Şeker Turunç ve Çiçeğin Piknik Maceraları” adlı kukla oyunu, Bornovalı çocuklarla buluştu. Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki, çocukların eğitimi ve sosyal gelişimi için düzenlenen etkinliklere büyük önem verdiklerini söyledi. Bornova Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü tarafından düzenlenen etkinlik çerçevesinde üç gün boyunca altı kez sahnelenen oyun, sağlıklı beslenme ve ağaçlandırmanın önemini eğlenceli bir dille anlattı.

 

“Çocuklarımızın geleceği için yatırım yapıyoruz”

Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki, çocukların eğitimi ve sosyal gelişimi için düzenlenen bu tür etkinliklere büyük önem verdiklerini vurguladı. “Sağlıklı beslenme ve çevre bilinci gibi konuları çocuklarımıza küçük yaşlardan itibaren aşılamak, onların geleceğini şekillendirmek için çok önemli. Bu etkinlikler sayesinde hem onları eğlendiriyor hem de farkındalık kazanmalarını sağlıyoruz. Çocuklarımızın gülen yüzü, bizim için en büyük mutluluk kaynağı” dedi.

 

Büyük İlgi Gösterilen Eğitici Bir Macera

Fatih Ay’ın yönettiği, Gözde Dizdar ve Volkan Fesçi’nin oynadığı oyun, çocuklar ve aileleri tarafından büyük bir ilgiyle izlendi. Sağlıklı yaşamın ve doğa sevgisinin önemini vurgulayan hikaye, minik izleyicilere unutulmaz bir deneyim sundu. Gösteri sonrası birçok aile, Bornova Belediyesi’ne bu anlamlı etkinlik için teşekkürlerini iletti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye-Çin iş birliği derinleşiyor

Dünya’nın en büyük ithalat fuarı ve Çin’in en prestijli fuarlarından biri olan Çin Uluslararası İthalat Fuarı (CIIE), 2024 yılında da önemli iş bağlantılarına sahne oldu. 

 

Türkiye Milli Katılım organizasyonu, Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) liderliğinde gerçekleştirilirken, Türkiye’den 15 firma fuara katılım sağladı. 

 

Bu firmaların 13’ü gıda sektöründe faaliyet gösterirken, diğer iki firma farklı sektörlerde Türkiye’yi temsil etti. 

 

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “Çin Uluslararası İthalat Fuarı, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping tarafından bizzat planlanan, önerilen ve teşvik edilen önemli bir etkinlik. Fuarın açılışı Çin Halk Cumhuriyeti Başbakanı Li Qiang’ın katılımı ile gerçekleştirildi. 129 ülkeden 3.496 katılımcı fuarda yer aldı. Türkiye’den Çin’e yapılan ihracat 2024 yılının Ocak – Ekim döneminde yüzde 4,8 artışla 2 milyar 598 milyon dolara yükseldi. Çin’e ihracatımızı uzun vadede 12 milyar dolara çıkarmak istiyoruz. Yüksek Katma Değerli Tarım Ürünleri Ticaretinin Kolaylaştırılması konulu bir toplantıya da katıldık. Bu toplantı, Çin ile tarım ürünleri ticaretinde yeni fırsatların kapısını aralamak adına büyük önem taşıyor. Önümüzdeki yıl milli katılım ile fuara katılan firmalarımızın sayısının artması için devlet desteğinin artırılması, sektör özelinde tanıtımlar yapılması planlarımız var. Kozmetik sektörü bunlardan biri.” dedi.   

 

Nanjing Belediye Başkanı ile Yiwu Belediye Başkanı ziyareti

 

Fuarda standımızı Nanjing Belediye Başkanı ile Yiwu Belediye Başkan Yardımcısının ziyaret ettiğini ifade eden Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği Başkanı Yalçın Ertan “Daha önce İzmir’I ziyaret eden ve çok iyi izlenimlerle ayrıldığını belirten Nanjing Belediye Başkanı ile önümüzdeki aylarda İzmir ile kardeş şehir protokolünün imzalanması için bir ziyaret gerçekleştireceğimizi ilettik. Ayrıca Yiwu Belediye Başkan Yardımcısı, İzmir’I ve Ege Bölgesi’ni çok merak ettiklerini Yiwuli vatandaşlara buralara turistik seyahat düzenlemeleri için teşvik edeceğini belirtti.” diye konuştu.  

 

Export Bahrain ile işbirliği protokolü

 

Fuar sırasında bir çok kurumla görüşmeler gerçekleştirildiğini, Export Bahrain kurumu ile “Mutabakat Zaptı” imzalandığını açıklayan Başkan Ertan sözlerine şöyle devam etti: “Bahreyn Sanayi ve Ticaret Bakanlığına bağlı olarak 2018 yılında kurulmuş, Bahreynli işletmelerin ticaretini geliştirmeyi amaçlayan Export Bahrain kurumunun üyeleri ile EİB üyeleri arasında ticaret hacminin geliştirmesinin hedeflendiği “Mutabakat Zaptı” ile firmalarımızın Bahreyn’e olan ihracatının artırılmasını hedefliyoruz” dedi.

 

Canlı yayınlar 1 milyon kişi tarafından takip edildi 

 

Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Zandar, “Fortune 500 listesinde yer alan 297 firmanın fuarda stantı vardı. CIIE  2024 katılımcıları tarafından, bir önceki yıla göre %2 artışla, toplamda 80,1 milyar dolar değerinde iş bağlantısı gerçekleştirildi. Fuar süresince wechat hesabımızdan katılımcı firmalarımız ve fuar sırasında gerçekleştirdiğimiz etkinliklerimiz ile ilgili paylaşımlar yaptık. 7 Kasım ve 8 Kasım’da yaptığımız canlı yayınlar 1 milyon kişi tarafından takip edildi. Yil boyunca EIB sosyal medya hesaplarımız üzerinden firmalarımızın Çin pazarında tanıtımlarını yapmaya devam edeceğiz. WeChat , LittleRedBook , TikTok hesaplarımız üzerinden, ekibimiz ve anlaşmalı influencerlarımız   ile hazırlayacağımız içerikler ile Türk markalarının değerini Çinli alıcılar ile buluşturmayı hedefliyoruz.” diye konuştu.  

 

Türkiye’nin gastronomi zenginliği ön plana çıktı

 

Ege İhracatçı Birlikleri Sürdürülebilirlik ve Organik Ürünler Koordinatörü ve Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık, Çin’in gıda ihracatçıları için büyük fırsatlar sunduğunu ifade ederek fuar boyunca, kuru meyve, zeytin, zeytinyağı, fındık ve antep fıstığı gibi Türk lezzetleri ziyaretçilerin tadım etkinlikleri yapıldığını belirterek “Tadım yaptırdığımız ürünlerle hazırlanan özel atıştırmalıklar, düzenlenen tadım etkinliklerinde büyük ilgi gördü.” Diye konuştu. 

 

Ticaret Müşavirliği tadım etkinliği

 

Ege Hububat Bakliyat ve Yağlı Tohumlar İhracatçıları Birliği Başkanı Muhammet Öztürk, Ticaret Müşavirliğimizin ev sahipliğinde, Çin’li influencerlar, gazeteciler, ithalatçıların katılımıyla özel bir tadım etkinliği gerçekleştirildiğini ifade ederek “Fuar öncesinde “Turkish Tastes” Turquality projemiz kapsamında daha önce ABD’de organize ettiğimiz Türk yemekleri tadım etkinliğinin bir benzerini Çin’de Başkonsolosumuz ve Ticaret Müşavirlerimizin desteği ile gerçekleştirdik” diye konuştu.

 

Fuarın destek tutarı artırılmalı

 

Fuarda 77 ülkeden milli katılım organizasyonunun yer aldığını ifade eden Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı İbrahim Alimoğlu, “ülkemizden katılan firma sayısını artırıp, ülke pavyonumuzu daha görkemli bir hale getirmemiz gerekiyor. Diğer 76 ülke karşısında öne çıkmak istiyorsak mutlaka katılımı azami seviyeye çıkarmalıyız. Bunun yolu da firmalarımıza Ticaret Bakanlığınca sağlanan desteği artırmaktan geçiyor. “ şeklinde konuştu. 

 

Şanghay Konsolosluğunda düzenlenen 10 Kasım Atatürk’ü Anma Etkinliğine de katılım sağlandı. 

 

Fuar kapsamında Şanghay’da bulunun heyetimiz, Başkonsolosluğumuzda düzenlenen, Yüce Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü anma etkinliğine katıldı. 

 

Fuara Birliklerimizi temsilen Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Demir ve Demir dışı Metaller İhracatçıları Birliği Yalçın Ertan, Ege İhracatçı Birlikleri Sürdürülebilirlik ve Organik Ürünler Koordinatörü ve Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanımız Mehmet Ali Işık, Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı İbrahim Alimoğlu, Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Muhammet Öztürk, Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Zandar, Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyeleri Keskin Keskinoğlu, Mehmet Şahin Çakan ile Mesut Ergül katıldı. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Karadeniz: Finansmana erişimde zorlanan Türk sanayicisi enerji kaybediyor.

Finansman sorunları ve artan maliyetler, Türk sanayisini zorlamaya devam ediyor. Üretici, projeyi gerçekleştirecek finansman kaynağına, tüketici de ürünü alacak krediye ulaşmakta zorlanıyor. PLASFED Başkanı Ömer Karadeniz, Türk iş dünyasının son dönemde en büyük sorunu olan finansmana erişimde henüz bir rahatlama olmadığını söyleyerek, finansman, enflasyon, nakit akışı, değişen regülasyonlar derken, Türk sanayicisinin enerji kaybettiğini belirtti. Sanayicinin finansmana erişim noktasında yeterli desteği bulmakta zorlandığını bildiren Karadeniz, şirketlerin üretimi azaltacak hale geldiğini kaydetti. 

 

 

Türkiye’de finansmana ulaşım her geçen gün zorlaşırken, finansman maliyetlerinin artması da şirketler tarafından kaygıyla izleniyor. Özellikle sanayi sektöründe bu durumun çok daha yoğun yaşandığı görülüyor. Sanayici, artan hammadde ve enerji maliyetleri dolayısıyla finansmana erişim konusunda zorluklarla başa çıkmanın yollarını arıyor. 

Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Karadeniz, Türk sanayicisinin finansmana erişim noktasında yeterli desteği bulmakta zorlandığını söyledi. Sermaye sıkıntısı yaşayan Türk sanayicisinin üretimi azaltacak hale geldiğini belirten Karadeniz, sıkıntının devam etmesi halinde sanayideki üretim tehlikesinin artacağına dikkat çekti. Kar marjı hızla eriyen işletmelerin, sermaye ihtiyaçlarını karşılamak ve üretime devam etmek için kredi desteği beklediğini vurgulayan Karadeniz, “Başta plastik sektörü olmak üzere, hammaddede dışa bağımlı olan, üretim ve istihdamı devam ettirmek isteyen sanayimiz, finansmana erişim konusunda destek bekliyor. Bugün birçok sanayicimiz, finansmana erişim konusunda zorluk yaşadıklarını, üretim yapamaz hale geldiklerini söylüyor” dedi.  

 

Finansmana erişimdeki zorluk

sektörlerin küçülmesine sebep oluyor

Yüksek enflasyon ve yüksek faiz ortamında şirketlerin varlıklarını sürdürmede zorlandığına dikkat çeken çatı kuruluş PLASFED Başkanı, üretici ve tüketicinin finansmana ulaşamamasının birçok sektörde küçülmeye neden olduğunu vurguladı. Şirketlerin karlılıktan ve yatırımlardan fedakarlık ederek ayakta kalmaya çalıştıklarını kaydeden Karadeniz, sanayici için şu ana kadar oluşan faturanın oldukça ağır olduğunu ifade etti.

 

Büyüme ve yatırım planları erteleniyor

Finansmana erişimde zorlanan şirketlerin büyüme ve yatırım planlarını bir süredir ertelemek zorunda kaldığına işaret eden Karadeniz, “Şirketler mevcut kaynaklarını koruma ve maliyetleri minimize edebilmek için yatırım ve büyüme planlarını rafa kaldırıyor. Ne yazık ki şirketler, en karsız dönemlerinden birisini yaşıyor. Katıldığım tüm toplantılarda herkesin söylediği ilk cümle finansmana erişim oluyor. Şirketlerin önündeki en önemli sorun bu dönemde nakit akışını yönetmek ve işletme sermayesini fonlamak. Eğer bunları yapamazsak şirketleri zor duruma sokarız” diye konuştu. 

İş dünyasının finansmana erişim, enflasyon, nakit akışı, değişen regülasyonlar derken global temayı kaçırdığına dikkat çeken Karadeniz, Türkiye ekonomisini ve global ticaretin yeniden şekillendiği bu dönemde şirketlerimizin finansman sorununun çözümünün ne kadar kritik olduğuna dikkat çekti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Diyabet yönetiminde yüzde 5’lik kilo kaybı bile kan şekeri kontrolünü sağlıyor

İstanbul Atlas Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ve Beslenme Atlası Kulübü tarafından düzenlenen 14 Kasım Diyabet Günü Diyabet ve Esenlik İçin Yaşam Tarzı Değişikliği Paneli’nde konuşan Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. M. Emel Alphan, diyabet yönetimi ve kan şekeri kontrolünde beslenmenin ve yaşam tarzı değişikliğinin önemini anlattı. Diyabet tedavisinde ağırlık kaybının önemini vurgulayan Alphan, “Kilo kaybı tedavinin ilk seçeneğidir. Sadece yüzde 5’lik bir ağırlık kaybının bile son derece olumlu etkileri olduğunu söyleyebiliriz. Yüzde 10’luk ağırlık kaybı ise diyabetle ilgili ölümleri azaltır, Hemoglobin A1 C’yi düşürür. Kan şekerini ve kan yağlarını düşürür. İnsülin kullanan diyabetlilerde insüline olan ihtiyacı azaltır” dedi.

İstanbul Atlas Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ile Beslenme Atlası Kulübü tarafından düzenlenen 14 Kasım Diyabet Günü Diyabet ve Esenlik İçin Yaşam Tarzı Değişikliği Paneli’nde diyabet, diyabet kontrolünde beslenme tedavisinin yeri, spor ve yaşam şekli arasındaki ilişkiye dikkat çekildi, diyabetli bireylerin yaşam kalitesinin yükseltilmesine ilişkin önerilerde bulunuldu.

Prof. Dr. M. Emel Alphan: “Diyabet bakımının merkezine refahı koyalım”

İstanbul Atlas Üniversitesi Dr. Ralph A. DeFronzo Oditoryumu’nda düzenlenen panelde açılış konuşması yapan Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. M. Emel Alphan, Dünya Diyabet Günü 2024-26 temasının “Diyabet ve Esenlik” olduğunu söyledi. 

Uluslararası Diyabet Federasyonu’nun diyabet eğitimine son derece önem verdiğini belirten Alphan, milyonlarca diyabetlinin evde, işte ve okulda günlük öz yönetimlerini sağlamada zorluklarla karşı karşıya olduğunu belirterek “Dayanıklı ve organize olmaları ve sorumluluk almaları, hem fiziksel hem de ruhsal iyilik hallerini etkileyecektir. Diyabet bakımı genellikle kan şekerine odaklanır ve gün içinde sürekli kan şekerine bakmak zorunda kalmaları, onları bunaltır. Uluslararası Diyabet Federasyonu’nun önerisi ile Dünya Diyabet Günü’nde diyabet bakımının merkezine refahı koyalım ve diyabetlilerin daha iyi yaşamaları için değişimi başlatalım” dedi.

Prof. Dr. Süleyman Hilmi İpekçi: “Diyabetten korunmada geride kalıyoruz”

İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Hilmi İpekçi, diyabet, diyabet türleri, diyabetin teşhisi ve tedavisine ilişkin bilgiler verdiği sunumunda diyabetin önemli bir sağlık sorunu olduğunu belirterek tüm dünyada hızla artış gösterdiğini söyledi. 2009’da 2030 yılı için 438 milyon diyabet hastasının tahmin edildiğini belirten İpekçi, “Dünya Diyabet Federasyonu (IDF) Diyabet Atlası verilerine göre, 438 milyonu 2019 yılında geçtik. Dünya olarak diyabetten korunmada olduğu gibi diyabetin artış hızını tahmin etmede de geride kalıyoruz, bugün 500 milyonu aşkın diyabetli var” dedi. IDF Diyabet Atlası verilerine göre Türkiye’nin Avrupa’da bayrağı üst sıralarda dalgalandırdığını belirten İpekçi, 2021 verilerine göre Türkiye’de diyabetli bireylerin oranının yüzde 14,5’e çıktığını söyledi. İpekçi, Türkiye’deki diyabetli sayısının da 10 milyonu aştığını söyledi. 

Diyabet tanısının konmasının önemini de vurgulayan İpekçi, “Hastalık tanısı konursa hastalığı yönetmek ve hastayı eğitmek kolaylaşır. Hastalığın tedavisi konusunda hastaya dokunmuş oluruz. Ülkemizdeki tüm diyabetliler içerisinde diyabet tanısı konulmamış hasta oranının yüzde 50’lere yakın oluğunu görüyoruz. Yani, neredeyse iki diyabetliden biri diyabetli olduğunu bilmiyor ve tedaviye ulaşamıyor demek” dedi. 

Prof. Dr. Süleyman Hilmi İpekçi: “Sigara diyabet geliştirme riskini üç kat artırıyor”

Tip 2 diyabetteki risk faktörlerine değinen İpekçi, “Obezite, kötü beslenme alışkanlıkları, egzersiz – hareket eksikliği ve sigara kullanımı  önemli risk faktörleri arasında yer alıyor. Sigara kullanımı maalesef çok yaygın. Tek yumurta ikizi iki kişiden biri sigara içiyor, diğeri içmiyor. Kilo, beslenme ve egzersizleri aynı. Sigara içen ikiz kardeş diğerine göre üç kat daha fazla diyabet geliştirme riski taşıyor. Tek başına sigaranın diyabet geliştirme riski çok yüksek” diye konuştu. 

Prof. Dr. M. Emel Alphan: “Beslenme tedavisi ve egzersizden asla vazgeçilemez”

İstanbul Atlas Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. M. Emel Alphan da “Diyabette Tıbbi Beslenme Tedavisi” başlıklı sunumunda diyabet yönetimi ve kan şekeri kontrolünde beslenmenin ve yaşam tarzı değişikliğinin önemini anlattı. Eğitim, beslenme tedavisi ve egzersizin diyabet tedavisinin temel taşları olduğunu vurgulayan Alphan, “Diyabet tedavisinde ilaç ve/veya insülin kullanılsa bile beslenme tedavisi ve egzersizden asla vazgeçilemez” dedi.

Prof. Dr. M. Emel Alphan: “Kilo kaybı tedavinin ilk seçeneğidir”

Diyabet tedavisinde ağırlık kaybının önemini vurgulayan Alphan, “Kilo kaybı tedavinin ilk seçeneğidir. Sadece yüzde 5’lik bir ağırlık kaybının bile son derece olumlu etkileri olduğunu söyleyebiliriz. 6-12 aylık bir sürede yüzde 7-10 civarındaki ağırlık kaybı için sağlıklı beslenmeye fiziksel aktiviteyi de ilave ederek enerji açığı sağlanabilir. Enerji alımı kısıtlanacak, fiziksel aktivite artırılacak ve davranış değişikliği yaratılacak. Bu ağırlık kaybıyla metabolik risk faktörlerinin hepsi azaltılabilir. Özellikle abdominal obezite yani elma tipi diğer adıyla erkek tipi şişmanlık metabolik olarak risklidir. Bu kişilerde sağlanan yüzde 7-10’luk ağırlık kaybı metabolik bozukluk riskini azaltır.  Yüzde 10’luk ağırlık kaybı diyabetle ilgili ölümleri azaltır, Hemoglobin A1 C’yi düşürür, kan şekerini, kan yağlarını, kan basıncını düşürür, insülin kullanan diyabetlilerde insülin gereksinimini azaltır. Diyabetlilerde minimum insülinle maksimum yara sağlanır” dedi.

Ketojenik diyet ve aralıklı oruç gibi son dönemlerde popüler olan diyetlerin diyabetlilerde sakıncalı olabileceğini belirten Alphan, beslenme programında enerjinin karbonhidrattan gelen oranının yüzde 40’ın altına düşürülmesini önermediklerini söyledi. 

Dr. Öğretim Üyesi Hikmet Uçgun, spor ve egzersizle ilgili tavsiyede bulundu

İstanbul Atlas Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Hikmet Uçgun da “Diyabette Fiziksel Aktivite ve Egzersiz” başlıklı sunumunda diyabetin kontrolünde fiziksel aktivite ve egzersizin önemini vurguladı. Egzersiz ve aktivite sırasında kan glukoz düzeyinin kontrolü, yeterli sıvı alımı, ayak bakımının önemli olduğunu ifade eden Uçgun, “Spora uygun bir ayakkabı tercih edilmelidir. Vücut hijyenine dikkat edilmelidir. Aşırı yorgunluk, baş dönmesi, göğüste sıkıntı, ağrı ve ağırlık hissi, nefes darlığı ve bulantı gibi durumlarda egzersiz sonlandırılmalıdır. Ayrıca egzersiz sırasında kan şekeri 100-250 mg/dl arasında olmalı, bunun altında (hipoglisemi riski) ya da üzerinde (ketozis riski) olması durumunda egzersiz sonlandırılmalıdır. Egzersiz sırasında bireyler, yanlarında 15 gram karbonhidrat içeren meyve suyu, glikoz vb. basit karbonhidrat kaynaklarını bulundurmaları, insülin kullananların ise egzersiz yapabilmek için enjeksiyondan sonra 1-2 saat beklemeleri ve insülin uygulanan bölgeyi (ekstremiteyi) çalıştırmamayı tercih etmeleri gerekir” tavsiyesinde bulundu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Gümüldür Mandalina Festivali başladı

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Menderes’in Geleneksel Gümüldür Özdere Mandalina Festivali’nin açılışını yaptı. Birbirinden renkli etkinliklerin düzenlendiği iki günlük festivalin açılışında konuşan Başkan Tugay, “Devlet, bütün Türkiye’deki çiftçilerin hesabına 250 milyon lira para yatırmış. Biz Büyükşehir olarak yılda 250 milyon lira çiftçimize destek oluyoruz. Siz ne zaman bu ülkenin çiftçisinin kıymetini bileceksiniz? Ama bu halkı sevmeyi öğreneceksiniz. İzmir’i sevmeyi öğreneceksiniz. Siz öğrenmezseniz, biz öğreteceğiz” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Menderes Belediyesi tarafından organize edilen Geleneksel Gümüldür Özdere Mandalina Festivali’nin açılış törenine katıldı. 16-17 Kasım tarihlerini kapsayan festivale Başkan Dr. Cemil Tugay’ın yanı sıra Menderes Belediye Başkanı İlkay Çiçek, Gaziemir Belediye Başkanı Ünal Işık, siyasi parti temsilcileri, meclis üyeleri, muhtarlar, kooperatif ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve çok sayıda Menderesli katıldı.
Festival, geleneksel çocuk koşusuyla başladı. Çocuk koşusunun ardından davetliler bando ve mandalina kostümlü animasyon ekibi eşliğinde köy meydanına doğru kortejle harekete geçti. Yürüyüş süresince Menderesliler ile hatıra fotoğrafı çektiren Başkan Tugay, mandalina üreticileriyle sohbet etti.

“Son nefesime kadar hizmet etmeye devam edeceğim”
Festivalin açılış konuşmasını yapan Başkan Tugay, “Sizlerle birlikte burada olmak benim için büyük bir onur ve mutluluk. Gümüldür’ü gerçekten çok severim. Çocukluğumun çok güzel anıları var burada. Burası sadece İzmir için değil, Türkiye için, dünya için cennet köşelerden bir tanesi” dedi.
Her şeyin birlik olunca güzel olduğuna değinen Başkan Tugay, “Bu birlikteliklerle biz de mutlu oluyoruz, enerji doluyoruz, daha çok çalışmak istiyoruz. Ben her zaman eşi benzeri olmayan değerlere sahip olduğumuza inandım. Zorluklar içinde yaşadık ama yüzümüzden o gülümseme hiç eksik olmadı. Çünkü bu güzel şehir, güzel insanlar her zaman bize sahip çıktı. Okuduk, büyüdük, meslek sahibi olduk. O yüzden benim memleketime, milletime, ülkeme minnetim hiçbir zaman bitmez. Son nefesime kadar hizmet etmeye devam edeceğim” diye konuştu.  

“Türkiye tarımın desteklenmediği bir ülke oldu”
Gümüldür mandalinası başta olmak üzere tarım ürünlerine sahip çıkılması gerektiğini söyleyen Başkan Tugay, “Onun için bu festivaller daha güçlü yapılmalı. Türkiye tarımda kendine yeten bir ülkeydi. Bununla çocukluğumuzda övünürdük. Ama nasıl olduysa başka şeylerin ülkesi olmaya başladı. Tarımın yeterince desteklenmediği bir ülke haline döndü” ifadelerini kullandı.

“Bizimki vatan millet sevdası”
Menderes için gereken ne varsa yapacaklarını belirten Başkan Tugay, “İlkay Başkanımızla beraber çalışacağız. İnşallah bu dönemde bize güvenen insanları mahcup etmeden hizmetlerimizi hem Menderes’e hem de İzmir’in 30 ilçesine yapacağız. Bu bizim için onur olacak. Biz bu görevlere onuru için talip olduk. Koltuk meraklısı değiliz. Konfor peşinde, lüks peşinde asla olmadık, olmayacağız. Bizimki tamamen vatan, millet sevdası; tamamen insanlarımıza duyduğumuz sevgi ve saygıdır” diye konuştu.

“Ne zaman çiftçinin kıymetini bileceksiniz”
Merkezi yönetimin tarım politikalarını eleştiren Başkan Tugay, bir zamanlar bu ülkede Yerli Malı Haftası’nın kutlandığını hatırlattı. Tugay, şimdi ise ithalat yoluna gidildiğini belirterek “Devlet, bütün Türkiye’deki çiftçilerin hesabına 250 milyon lira para yatırmış. Biz İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak yılda 250 milyon lira çiftçimize destek oluyoruz. Ne yapıyorsunuz siz? Siz ne zaman bu ülkenin çiftçisinin, üreticisinin, işçisinin kıymetini bileceksiniz? Okullara temizlik hizmeti vermiyorsunuz. Siz ne zaman çocuklara değer vermeyi öğreneceksiniz? Siz İzmir’i sevmeyi öğreneceksiniz. Siz bu halkı sevmeyi öğreneceksiniz. İnsanlara sahip çıkmayı öğreneceksiniz. Siz öğrenmezseniz biz öğreteceğiz. Sahip çıkarak yapacağız bunu emin olun” ifadelerini kullandı.

Başkan Çiçek: Menderes’e İzmir’e en iyi hizmeti vermek için beraber çalışacağız
Menderes Belediye Başkanı İlkay Çiçek, konuşmasından önce belediye hizmetlerinin anlatıldığı bir filmi izlettirerek, “Cemil Başkanım bu videonun mimarı sizlersiniz. Bizler sizin gölgenizde duran askerleriz. Her zaman beraberiz. Menderes’e, İzmir’e en iyi hizmeti vermek için beraber çalışacağız. Allah sizleri başımızdan eksik etmesin. Göreve geldiğimizde Menderes’in Ege’nin parlayan yıldızı olması için bir vizyon sunduk. Bu sürede yaptıklarımız ortada. Her mahallemize eşit hizmet anlayışımızla çalışmaya devam edeceğiz. Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır. Satsuma mandalinamızı da geniş kitlelere ulaştırmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi.

Atatürk’ün narenciye ile dev fotoğrafı hediye edildi
Konuşmaların ardından Başkan Çiçek, Başkan Tugay’a mandalina ürünlerinin olduğu özel bir sepet hediye etti. Festivalin sunucusu Dj Ersin ise Başkanlara Mustafa Kemal Atatürk’ün narenciye ile olan dev fotoğrafını armağan etti. Ardından davetliler festival alanında kurulan gastronomi standı ve üretici stantlarını gezdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Soner Sarıkabadayı yeni hit şarkısı ‘Mevzu Derin’ ile dinleyenleriyle buluştu

Müzik sektöründeki en uzun soluklu hit parçaların altında imzası bulunan Soner Sarıkabadayı, geçtiğimiz yıllarda yayınladığı “Kendileri” ve “Seviyo muyuz?” hitleri ve bu yıl yayınladığı ”Neresi?” ve ”Yangın Yangın” dan sonra “Mevzu Derin” ile yeniden dinleyenleriyle buluştu.

Türkçe müziğin benzersiz sesi Soner Sarıkabadayı, yeni teklisi “Mevzu Derin” için bütün hazırlıklarını tamamladı.

Sözleri ve Müzikleri Soner Sarıkabadayı’ya ait olan “Mevzu Derin” in düzenlemesi Efe Can tarafından, mastering çalışması ise Ludwig Maier tarafından gerçekleştirildi. Şarkının klibi için yönetmen koltuğunda her zaman olduğu gibi Onur Oğuz oturuyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı