Kategori arşivi: Magazin

Sevdiklerimizle aramıza mesafeler koyduk

Oluşturulma Tarihi: Eylül 16, 2020 15:25

COVID-19 Virüsü dünyada etkisini azaltarak sürdürüyor. Hepimizin endişeli olduğu bu dönemi, tamamen atlatabilmemiz için uyarılara kulak vermemiz gerekiyor. Alınan korunma tedbirlerine özenle uyalım. Hürriyet Bursa olarak, ‘Yeni Normal’ süreci hakkında iş ve cemiyet hayatının tanınmış isimleriyle bir yazı dizisi hazırladık. Bu süreçten nasıl çıkacağımız çok önemli. Birlikte başarmak dileğiyle.

Haberin Devamı

HATİCE KOPARAN: HMAC GLOBAL MAKİNA METAL SANAYİ KURUCUSU

Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
Aslen Bursalıyım. Bursa’da doğdum büyüdüm. Lisans eğitimimi Uludağ Üniversitesi Kimya Bölümü’nde, yüksek lisans eğitimimi İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde MBA eğitimi alarak tamamladım. Profesyonel iş hayatına, Tofaş ve Oyak Renault stajlarıyla başlayıp, otomotiv sektöründe kalite, üretim, proje, arge ve satınalma birimlerinde görev alarak devam ettim. 2017 yılında BTSO tarafından düzenlenen “Bir Fikrim Var” yarışmasında finalist olarak plaket aldım.
TEK KADIN OLARAK YER ALDIM
2018 yılının ilk çeyreğinde girişimci olma kararıyla son çalıştığım yabancı sermayeli Valeo Otomotiv A.Ş.’deki profesyonel iş hayatıma son verip, KOPARAN Makina’da babam Ahmet Koparan’ın yanında işveren olmayı deneyimleyerek makina sektörüne girdim. 26 Haziran 2019’da HMAC Global Makina Metal Sanayi Tic. Ltd. Şti’ni kurdum. 2019 Eylül ayında KOSGEB-ILO ortaklı Avrupa Birliği Projeleri yarışmasında kazananlar arasında tek Türk ve tek kadın olarak yer aldım. 2011 yılından bu yana üyesi olmaktan büyük onur duyduğum BUİKAD sivil toplum kuruluşunda görev alıyorum.
SOSYAL YAŞANTIMIZ DEĞİŞTİ
Pandemi süreci, sizi özelinizde nasıl etkiledi? Hayatınızda neler değişti?
Koronavirüsün hızla yayılımı ve yarattığı ciddi sağlık riskleriyle ilgili bilgi edindikçe, kısa sürede hayatımızı, gündelik alışkanlıklarımızı değiştirmeye başladık. Önce selamlaşma ve sevgi gösterme biçimimizi değiştirdik. Sonra hijyen ve temizlik kurallarının daha sıkı takipçisi olduk. Çarşı, pazar, alışveriş merkezi gibi kalabalık alanlardan uzak durmayı öğrendik. Sevdiklerimizle aramıza mesafeler koyduk. Sosyal yaşantımız değişti, evde vakit geçirmeye özen gösterdik.

Haberin Devamı

Yeni Normal’ sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz? Birey olarak gerekli özeni gösteriyor muyuz?
Covid-19 salgını nedeniyle sosyal hayatımız, iş yapış şekillerimiz aniden değişmeye başladı. Sosyal mesafe kavramının hayatımıza girmesiyle yüzyüze görüşmeler yerini online toplantılara, ofis ortamı yerini home office çalışma düzenine bıraktı. Salgın kontrol altına alınana kadar, hem insani hem de vatandaşlık görevi olarak, maske, sosyal mesafe ve hijyen kurallarını eksiksiz yerine getirmeye gayret gösteriyorum.

Haberin Devamı

Koronavirüsten sonra teknolojik ve ekonomik gelişmelerle yeni bir dünyaya adım atacağımız çokça konuşuluyor. Sizin düşünceleriniz?
Salgın sonrası teknolojik gelişmeler hızla hayata geçmeye başladı. Son gelişme, kablosuz beyin- makine arayüzlerinin pratik uygulamalarıyla insan zekasının yapay zeka ile rekabet edebilirliğini sağlamak üzere Neuralink tarafından geliştirilen çip oldu. Bugün Asya kıtasını tehdit eden SARS, Covid-19 gibi salgınlar, dünyada üretimin ve hammadde tedariğinin ne kadar kırılgan olduğunu gösterdi. Fiziksel ürünlere olan ihtiyaç e-ticaret talebini yeni seviyelere çıkardı. E-ticarette 4 yılda alınabilecek yol 4 haftada alındı.
Pandemiden direk etkilenen iş grupları eğitim, yazılım, donanım ve verimliliğini ölçmek gerekliliği oldu. Eğlence platformları (TV programları) ve içerik üretme konulu işler , e-ticaret ve lojistik konulu işler, şirket hukuku ile ilgili konular direk etkilenen sektörler oldu. İleri veri analitiği, yapay zeka, dijital dönüşüm danışmanlığı, siber güvenlik , freelance çalışma, ilaç endüstrisi, uzay çalışmaları, tarım mühendisliği, hayvancılık önem kazanan meslek grupları haline geldi.

Haberin Devamı

GELENEKSEL KALIPLAR

Sizce kadınların iş hayatındaki yerini arttırmak amacıyla neler yapılabilir?
Kadınların çalışma hayatına katılımı çoğu zaman, geleneksel kalıplar ve değerler engeli ile karşılaşabilmektedir. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin, kadınların çalışma hayatına katılmasına engel oluşturduğu söylenebilir. Kadınların çalışma hayatına katılımının sağlanması için gerek hukuki düzenlemeler gerekse toplumsal düzenlemeler yerine getirilmeye çalışılmaktadır.
2006 TÜİK Aile Yapısı Araştırması’na göre kadınların çalışmalarına ilişkin bireylerin tutum ve görüşleri :
1-Kadının asli görevi çocuk bakımı ve ev işleridir.
2- Gelenek göreneklerimize aykırı
3-Çalışma ortamları kadın için güvenli değil
4- Çalışan kadının çocukları mağdur olur
5- Ücretli bir işte çalışmak kadını yıpratır.
Toplumun kadınlara yönelik ayrımcı ideolojileri bu çalışma ile somut bir biçimde ortaya çıkmış bulunmaktadır. Türkiye’de çalışma hayatına ilişkin veriler bize göstermektedir ki, kadınların çalışma hayatında daha fazla yer alarak istihdam oranlarının artış göstermesi yıllar itibariyle istenilen düzeyde olmamıştır. Kadınların çalışma hayatına katılmasına ilişkin politikalar yeniden düzenlenmeli ve çalışma hayatına katılan kadınların ve istihdam edilen erkeklerin istatistiksel oranlardaki görünümü eşit bir düzeye gelmesi sağlanmalıdır.

Haberin Devamı

PATENT ÇALIŞMALARINI HIZLANDIRDIK

Şirket olarak dış pazara da satış yapıyorsunuz. Sınırların kapandığı dönemde alternatif olarak neler yaptınız?
Henüz 1,5 yıllık firma olmamızın ve heyecanımızın büyük olmasının avantajını yeni projelerde arge faaliyetlerine önem vererek yaşadık. Ekibimizle mevcut tasarımlarımızı gözden geçirdik, patent çalışmalarını hızlandırdık. Yeni hedeflerimiz doğrultusunda tasarım faaliyetlerine başladık. Herkesin duruş yaşadığı bir dönemde biz durmadan çalıştık.

DESTEĞİNİ HİSSETMEKLE BAŞLIYOR

 Erkeklerin egemen olduğu bir sektörde, başarıyı yakalamanızın sırrı nedir?

Ekonomide ve sosyal yaşamda sürdürülebilir kalkınmanın sağlanabilmesi, nüfusun yarısını oluşturan kadınların , yaşamın tüm alanlarına aktif bir şekilde katılımı ile mümkün. Bu alanların içinde kuşkusuz en önemlisi iş hayatına katılım. Ülkemizde kadının iş hayatına katılımı maalesef halen arzu edilenin çok gerisinde. Başarıyı yakalamak önce ailenin desteğini hissetmekle başlıyor. Makine sektöründen gelen role model olan bir baba ve kızının her daim arkasında duran kıymetli bir anne sayesinde bugünlere geldim.

Haberin Devamı

Şirketinizde ara personel bulmakta zorlanıyor musunuz? İş insanı olarak konuyla ilgili neler yapılmalı?
Geçmişte usta-çırak ilişkisinin ne kadar önemli olduğunu ve her ustanın yanında çırak yetiştirmek ve mesleği öğretmek üzere programlandığını biliyoruz. Eğitim sisteminin değişmesiyle ortada fakülte diplomasını her kapıyı açan bir anahtar olarak gören, iş dünyasın hakkında en ufak bir fikre sahip olmayan on binlerce genç var. Bu gençler kendilerini yetiştirmek için maalesef fazla bir çaba göstermiyor. Eğitim hayatı süresince, stajlara önem vermeyen, yaz tatillerini boşa geçiren, kurslara katılıp sertifika almayan bu gençleri alıp yetiştirmek yaş aldıkça daha da zor oluyor.

YOL GÖSTERECEK ÇALIŞMALAR

Meslek okulları ve kurslarının eğitimlerini alan gençler de, işleri ile ilgili bir öğrenme ve uzmanlaşma hedefine sahip olamamış. Bu böyle devam ettikçe genç nüfustaki işsizlik sorunu küresel rekabetin artışı, bilgi çağına geçiş ve öğretim sürecinde ezbere ağırlık verilmesi nedeniyle gelecek yıllarda daha da ağırlaşacaktır. Eğitim kurumlarının ve iş dünyası arasında öğrencilerin ekonomik kalkınmaya somut katkılar sağlayacağı, özel eğitim ve oryantasyon kursları alacağı projeler geliştirilmelidir. Bu süreç içerisinde işveren ve öğrenci devlet katkısıyla desteklenmeli, gençlere yön ve yol gösterecek çalışmalar yapılmalıdır.

ÇALIŞANLARLA BİRLİKTE BÜYÜYORUZ

Şirketinizde uzun vadeli kariyer imkanları nelerdir? Çalışanların profesyonel gelişimlerini nasıl destekliyorsunuz?
HMAC Global henüz yeni emekleye başlayan bir şirket. Çalışanlarla birlikte büyüyoruz. Çalışanlar kendi şirketi gibi sahipleniyor, gelişim ve büyüme için özverili bir biçimde çalışıyorlar. Bu benim için çok kıymetli. Destek ihtiyacı olan herkesin yanındayım.

İnternet üzerinden yapılan canlı yayınlarla ilgili neler söylemek istersiniz?
Verimli olan her programa katılmaya özen gösteririm. Pandemi sürecinin ilk aylarında herkeste bir şaşkınlık hakimdi. Konusunda uzman olan kişilerin görüşlerini dinlemek önemliydi. Bundan sonra ne olacak sorusu kafalarda yer etmişti. Yeni dünya düzenine alışmaya başladıkça bu merak da yavaş yavaş yerini değişime ayak uydurmaya bıraktı. Astrologlar harici canlı yayın yapan fazla kimse kalmadı.

Biraz hayallerinizden bahsedelim. Kendinizle ilgili hayalleriniz nelerdir?
Hayalim ve hedefim mutlu, sağlıklı bir hayat yaşamak ve doğru işler yapmak. Güven kavramı benim hayatımda çok önemlidir. Güven duyduğum ilişkiler kurmak ve adımın güven kelimesini çağrıştırdığı bir yaşam sürmek istiyorum.

Herkesin yakındığı ‘zamanım yok kavramı’ hakkında düşünceleriniz?
Geçtiğimiz günlerde Amerika’da bir üniversitede para mı kıymetli, zaman mı konulu bir araştırma yapılmış. İlk sonuçlar birbirine yakınken, aradan birkaç yıl geçtikten sonra, aynı deneklerle yapılan araştırmada, zamanın daha kıymetli olduğu yönündeki oylarda artış gözlenmiş. Zamanımızı ufak kum tanecikleri ile doldurup, büyük temel taşlara yer bırakmaz hale gelmiştik. Pandemi süreci sayesinde zamanımızı nasıl kıymetli hale getireceğimizi öğrendik.

Son olarak. Yaz tatili planlarınızda virüs nedeniyle değişiklik yaptınız mı?
En vazgeçemediğim tutkum olan seyahat etmek ve görmediğim yerleri keşfetmeye bir müddet ara verdim. Bu benim için gerçekten zor oldu. Umuyorum sağlıklı günlere yakın zamanda kavuşuruz. Kaldığım yerden devam edebilmeyi sabırsızlıkla bekliyorum.

Kaynak : Hürriyet

Türkülerin Kraliçesi Ünzile popçu mu oldu?

Herkes Telefonundan Şarkımı Açsın ve Oynasın 
Türk Halk müziğinin sevilen ismi Ünzile “İKİ GÜN” isimli 6 şarkıdan oluşan albümünde yer alan “oynayın” adlı eserine, Erkan Nas yönetmenliğinde klip çekti.. Ünzile, bugüne kadar yapmış olduğu albümlerin aksine, pop-fantazi ve arabesk formundaki albüm içeriği ile dikkatleri üzerine çekti.. Ünzile  “OYNAYIN”şarkısının gerek aranjesi, gerekse klibindeki, giyim, kuşam ve dans figürleriyle, müzik tarzınımı değiştirdi sorularına; “Pandeminin ruhumuzda yarattığı buhranda, toplum olarak biraz eğlenceli ve keyifli şarkılara ihtiyacımız var. Düğünlerde, kulüplerde oynayamıyoruz, herkes telefonundan şarkımı açsın ve oynasın istedim. Türkülerden asla vazgeçmem ve her zaman da yorumlamaya devam edeceğim”dedi..
 
İki Üniversite Bitirdi Ama O Sahneleri Seçti.
1982 Tokat’ın Artova doğumlu genç sanatçı Ünzile önce Halkla İlişkiler daha sonra işletme fakültesini bitirdi.. İstanbul başta olmak üzere Yurtiçi ve Yurtdışında birçok değişik ülkede müzikle ilgili sahne çalışmalarını uzun yıllar devam ettirdi. 2009 Yılında bestesi Serkan Kaya’ya ait ‘’Zararlı Çıktın’’ adlı eseri ve aynı isimli 10 şarkılık ilk albümünü çıkardı… Albümündeki FALCI adlı eseri ve kendisine eser sahibi Hakkı Bulut’da düet yaptığı ilk klibiyle ekranlara merhaba dedi. Daha sonraki yıllarda çıkardığı karadeniz türküsü ‘’Kale Türküsü ‘’ ve kürtçe seslendirdiği ‘’ Zu Were ‘’ isimli tekli çalışmalarıyla farklı dil ve lehçelerdeki yeteneğini de ortaya koyarak her kesimden dinleyicinin beğenisini kazandı… Sahne çalışmaları devam ederken bir yandan da diksiyon ve oyunculuk eğitimini tamamladı…
BHA; Yaşar ŞENYÜZ
 

Mühendislikten ekranlara uzanan bir macera

“ Televizyonculuğu başarıyla yapmamı sağlayacak yeteneklerim olduğunu kendime yönelip ne yapmak istediğimi sorduğumda keşfettim”
“Programcılık “miş” gibi davranmadığım, kendimi en iyi şekilde ifade edip gerçek Cansu olabildiğim bir platformdu”
BJK TV’de başlayan sunuculuk kariyerine, Habertürk ve TV8 ekranlarında devam eden genç ve güzel sunucu Cansu Canan Özgen, MAG okurları için özel açıklamalar yaptı.
Maden mühendisliği eğitimi aldıktan sonra ekranlarda yıldızı parlayan başarılı isim Cansu Canan Özgen, kariyer yolculuğunu ve kendisi ile ilgili merak edilenleri yanıtladı. Çağımızın en büyük probleminin insanların birbirini dinlememesi ve bir konu hakkında bilgi sahibi olmadan konuşması olarak nitelendiren güzel sunucu, “Ben dinlemeyi, öğrenmeyi seviyorum. Gerçekten öğrenmek istiyorum ve içimdeki merak duygusu, yayınları hazırlarken ekstra bir efor sarf ediyormuşum gibi değil de hobimi gerçekleştiriyormuşum gibi severek yaptığım bir aktivite haline dönüşüyor” dedi.
Aynı zamanda kitapları da bulunan Özgen, kitaplarından youtube kanalında gerçekleştirmek istediklerine kadar merak edilenleri keyifli röportajında anlatıyor. Kariyerinde en unutulmaz deneyiminin Soma’da gerçekleşen maden faciasının olduğunu belirten başarılı sunucu, “Oradaki insanların az çok anlıyordum. Çünkü ben de Maden Mühendisliği okuduğum dönemde yerin metrelerce altında 30-40 gün kadar kalmıştım” diye belirtti.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Molped’in yeni marka yüzü Elçin Sangu, reklam filminde ‘Kız Sözü’ veriyor

Kendisini genç kızların en yakın arkadaşı olarak konumlayan Molped, Elçin Sangu ile 2 yıllık iş birliğine imza attı. Kampanyanın mottosu “Kız Sözü” ile Elçin Sangu, her yaştan tüm kadınları, başarıya olan inanca, kendini keşfetmeye, içindeki gücü fark etmeye davet ediyor.
Dijital bir lansman ile basın mensuplarının karşısına çıkan Hayat Kimya Hijyenik Ped Kategorisi Global Pazarlama Direktörü Gülhan Eğilmez ve marka yüzü Elçin Sangu, kampanyanın ilk reklam filmini izledi ve marka iş birliği, ‘Kız Sözü’ sloganı üzerine keyifli bir sohbet gerçekleştirdi.
Elçin Sangu lansmanda “Senaryoyu okuduğu anda ‘içinde yer almalıyım’ dediğini” belirterek, şunları söyledi: “Bu işin bir hikâyesi ve bu hikâyenin ürünle bir bağlantısı var. Biz kadınlar eğer inanırsak, kendi gücümüzün farkına varırsak başaramayacağımız hiçbir şey yok. Ben istiyorum ki ‘Kız Sözü’ kadınların her an zihninde olsun. Her başarıda daha iyisini başarmaya sözü olsun, bir takım engeller onu durduğunda yeniden devam edebileceğine inandığı sözü olsun, kendisini ve arkadaşlarını motive ettiği bir söz olsun.”
Bugüne kadar başardığı ‘kız sözlerine’ değinen Elçin Sangu şöyle devam etti:
“Konservatuara girmek istiyordum ve bunun için söz vermiştim kendime. Başardım! Ardından oyunculukla ilgili yapmak istediklerimi gerçekleştirdim. Şimdi ise hukuk okumak istiyorum. Her yaştan tüm kadınların kendilerine inanmalarını ve istediklerinde pek çok şeyi başarabileceklerini bilerek yaşamalarını istiyorum. Biz kadınlar kendimize inanırsak ve üstelik birbirimize destek olursak gerçekten başaramayacağımız bir şey yok! Bundan sonra da kadını destekleyen projelerin içinde biraz daha fazla yer almak istiyorum. Molped ile yol arkadaşlığımızın bunun başlangıcı olacağına inanıyorum”.
Hayat Kimya Hijyenik Ped Kategorisi Global Pazarlama Direktörü Gülhan Eğilmez ise, Molped’in 20 yıldır en yakın arkadaş olmak için adımlar attığını, en yakın arkadaş olmanın sorumluluk istediğini, destek istediğini, emek istediğini belirterek “Kız Sözü” kampanyası ile beraber kızlara destek için bir koçluk programını hayata geçirdiklerini ifade etti. Eğilmez, şu sözleri ekledi; “Önümüzdeki ay itibariyle 100 günde 100 kıza hedeflerine ulaşmaları için profesyonel koçluk verme taahhüdümüz var. Genç kızların hedeflerini ve isteklerini netleştirmesi, ‘Kız Sözü’ vermesi ve bu sözü tutabilmeleri için onları engelleyen düşüncelerden özgürleşmelerini hedefliyoruz. Daha önce belirlediği idealler ve amaçlar varsa bunlara ulaşmasını engelleyen noktaları görmesini sağlamak da bu projenin bir parçası. Tüm bunlara ek olarak bu projemiz, onların kendini daha iyi tanımasına, kendine güvenmesine, yeteneklerini geliştirmesine, yeni beceriler kazanmasına, yeni fırsatlar oluşturmalarına yardımcı olacaktır.”
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Heyecanlı Bir ‘Bilinmez’!

Piyanist, besteci ve söz yazarı kimliğiyle ön plana çıkan başarılı sanatçı Erkin Arslan, yeni teklisi Bilinmez’i müzikseverlerin beğenisine sunuyor.
Dizi, film ve reklam müziklerindeki iddiasını kendi solo kariyerine de yansıtan başarılı sanatçı, ortaya koyduğu bu çalışma ile dikkatleri üzerine çekiyor.
Sözü, müziği ve düzenlemesi Erkin Arslan’a ait olan şarkının mix’i Sarp Özdemiroğlu, mastering’i Çağlar Türkmen imzası taşıyor. Yaylılarda İstanbul Strings’in dokunuşlarıyla olağanüstü bir hal alan şarkının vokallerinde ise sanatçıya Ceynur eşlik ediyor.
Şarkıyı Çeşme’den İstanbul’a döndüğü bir vakitte yazan Erkin Arslan, şarkısında yeni biriyle tanışmanın bilinmezliğini anlatıyor. Bu yolculuğu dinleyiciyle bütünleştiren sanatçı, hikayesinde sevenlerini heyecanlı bir sorguya sürüklüyor.
Erkin Arslan’ın yepyeni teklisi ‘’Bilinmez’’ Jinglehouse etiketiyle 11 Eylül itibariyle tüm dijital platformlarda yerini aldı!
Diğer taraftan başrollerinde Özcan Deniz ve Aslı Enver gibi isimlerin yer aldığı İstanbullu Gelin dizisinde, Göbeklitepe için yazdığı Mesopotamia adlı şarkısıyla büyük yankı uyandıran Erkin Arslan, Rompo Happa adlı şarkısıyla da Karakomik Filmler 2’ye damgasını vurdu. Deli filminin müziklerine imzasını atan Erkin Arslan, Cem Yılmaz ve Özkan Uğur gibi usta sanatçılarla aynı klipte oynadı.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

‘Yeni normal’ hayatımızda olmaya devam edecek

Oluşturulma Tarihi: Eylül 14, 2020 16:00

COVID-19 Virüsü dünyada etkisini azaltarak sürdürüyor. Hepimizin endişeli olduğu bu dönemi, tamamen atlatabilmemiz için uyarılara kulak vermemiz gerekiyor. Alınan korunma tedbirlerine özenle uyalım. Hürriyet Bursa olarak, ‘Yeni Normal’ süreci hakkında iş ve cemiyet hayatının tanınmış isimleriyle bir yazı dizisi hazırladık. Bu süreçten nasıl çıkacağımız çok önemli. Birlikte başarmak dileğiyle.

Haberin Devamı

LALE YILDIZ: GIDA MÜHENDİSİ/ İŞ İNSANI 

Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

1973 yılı Almanya doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi Bursa’da tamladım. 1995 yılında ODTÜ Gıda Mühendisliği Bölümünden mezun oldum. 25 yıldır aktif olarak iş hayatının içindeyim. Akaryakıt, tekstil, sigortacılık ve gıda olmak üzere dört farklı alanda faaliyet gösteren grup şirketimizin yönetimindeyim. 2016-2020 yılları arasında iki dönem TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı olarak görev yaptım. Aynı zamanda Bursa Uludağ Üniversitesi Tarım Ekonomisi Bölümü’nde yüksek lisans yapmaktayım.

‘Yeni Normal’ sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz? Birey olarak gerekli özeni gösteriyor muyuz?

Haberin Devamı

Bu dönem kendi içimize döndüğümüz ve çoğu işimizi evin içinde bir şekilde çözdüğümüz bir süreç oldu. Düşünün, kişisel bakımımızdan, spora, toplantılardan, eğitime, yemek pişirmeye kadar evin içinde çok sık yapmadığımız birçok şey yeni normallerimiz haline geldi. Yaşam, tüketim ve iş yapış alışkanlıklarımızın yeniden belirlendiği ve yeni bir iletişim ve davranış şekilleri bütünün oluşmaya başladığı bir süreç yeni normal.EN  ETKİLİ YÖNTEMLERGörünen o ki pandemi süreci ile başlayan alışkanlıkların büyük bir kısmı yeni normalde hayatlarımızda olmaya devam edecek. Bulaşmayı önlemek için şimdilik bildiğimiz en etkili yöntemler maske takmak, elleri sıkça yıkamak ve sosyal mesafeyi korumak 
Pandemi süreci, sizi özelinizde nasıl etkiledi? Hayatınızda neler değişti?

Aslına bakarsanız öğretici oldu bu süreç. Bizi biz yapan değerlerimizle tekrar bağlantıya geçme fırsatı yarattı. Hayatımızdan neler yok olursa, kendimizi kötü hissederiz, zorlanırız? sorularının yanıtlarını bulmak, öte yandan başarı, toplumsal kabul veya statü adına yaptıklarımızla yüzleşmek iyi geldi bence hepimize. Kendi adıma hayatımda büyük değişiklikler olduğunu söyleyemem. Tabi biraz daha fazla kaygı duymaya itti bu süreç. Bireysel olarak daha fazla önlem almaya itti.
Sizce kadınların iş hayatındaki yerini arttırmak amacıyla neler yapılabilir?

Haberin Devamı

Nüfusumuzun yarısını oluşturan kadınların ekonomik hayata katılımı elbette çok önemli. Kadınlar eş, anne, evlat olma rollerinin yanında ev işlerinin çoğunu da üstlendiği için iş hayatındaki rolleri ile diğer sosyal rolleri çakışıyor. Ve iş gücü piyasasına evlilik ve çocuk doğurmak gibi sebeplerle ya hiç katılamıyor ya da geç katılıyor. Oysa iş hayatı hem erkeklere hem kadınlara ihtiyaç duyuyor. İş ve aile yaşamının uyumlaştırılması, çalışma koşullarının ve çalışma saatlerinin esnek hale getirilmesi (evden çalışma imkanı, annelere esnek çalışma saati uygulaması gibi..)  kadın istihdamını arttırmada mesafe alınmasını sağlayacaktır.

GÜVENİLİR, SAĞLIKLI VE KALİTELİ 

Haberin Devamı

Gıda mühendisinin diğer mühendislerden farkı nedir? Gıda mühendisliği alanında temel ilke nedir?

Mühendisler, toplumun sorunlarına bilimsel ve teknik çözümler getiren kişilerdir. Çözüm getirdikleri alana göre de farklı mühendislik disiplinleri doğmuştur. Gıda Mühendisliği, temel mühendislik, gıda biyokimyası ve gıda mikrobiyolojisinin sentezlenerek kaliteli ve güvenilir gıdaların işlenmesi ve korunmasını amaçlayan disiplinlerarası bir programdır. Yaşamımızın vazgeçilemez, ertelenemez, ikame edilemez ihtiyacı olan gıdanın, güvenilir bir şekilde üretimi ancak gıda mühendisleri sayesinde olmaktadır. Gıda mühendisliği disiplininin temel ilkesi meslek etiğine bağlı kalarak tüketiciye, güvenilir, sağlıklı, kaliteli ve yeterli miktarda gıdayı sunmaktır.

Haberin Devamı

 ONAYLI AMBALAJLI GIDALARIN TERCİHİ AKILCI BİR DAVRANIŞ OLACAKTIR

Gıda mühendisi olarak. Tüketiciler, yaptıkları alışverişlerde nelere dikkat etmeli?

Ailemizle bile teması kestiğimiz bu günlerde, gıdamıza “el sürdürmemenin” ne kadar önemli olduğunu, güvenilir gıdanın ve gıda teknolojisinin değerini daha iyi anladık. Üretim şartlarını ve kaynağını bilmediğiniz açıkta satılan(ambalajsız) gıdalar, hazırlama, taşıma ve  pazarlama  aşamasında dış etkenlere  tümüyle açıktır.  Dolayısı ile enfekte insanların bu gıdalara öksürme, hapşırma veya dokunma yolu ile virüs bulaştırma olasılığı vardır. Bu nedenle, özellikle de böyle salgın dönemlerinde açıkta satılan gıdalardan olabildiğince sakınılması ve Tarım ve Orman Bakanlığı’nca onaylı ambalajlı gıdaların tercih edilmesi akılcı bir davranış olacaktır.

Haberin Devamı

Gıda mühendisleri nerelerde çalışabilir?

 Gıda mühendislerinin çalışma alanı Kamuda ve özel sektörde oldukça geniştir. Tarım ve Orman Bakanlığı başta olmak üzere ilgili diğer Bakanlıklarda, üniversitelerde, TSE, TKDK gibi kurumlarda, gıda üretim tesislerinin kalite kontrol, araştırma- geliştirme (AR-GE) departmanlarında, satış ve pazarlamada, planlama departmanlarında, özel laboratuarlarda, otellerde çalışabilirler. 

DAHA ÇOK KADIN ÖĞRENCİLERİN TERCİH EDİYOR

Gıda mühendisliğini daha çok kadınlar mı tercih ediyor yoksa erkekler mi?

Gıda mühendisliği bölümünü daha çok kadın öğrencilerin tercih ettiği doğrudur.  Ancak bu durum gıda sektöründeki tercih ile paralel değildir. 

ÖNEMLİ BİR ARTIŞ GÖSTERDİ 

İnternet üzerinden yapılan canlı yayınlarla ilgili neler söylemek istersiniz?

Koronavirüs endişesiyle sosyal ve çalışma hayatlarımız ev sınırlarına indi, bu da dijital dünyanın önem kazanmasına sebep oldu. Çünkü salgın nedeniyle eve kapanınca, bilgi almak, işlerimizi sürdürmek ve sosyalleşmek için sosyal medyayı daha yoğun kullanmaya başladık. Bu platformlardaki canlı yayınlar da önemli bir artış gösterdi. Bunun faydalı olduğunu düşünüyorum. Bu sayede hepimiz ilgimizi çeken farklı farklı alanlarda, pek çok farklı bilgiye, konunun uzmanlarından kolayca ulaşabilir olduk.

Koronavirüsten sonra teknolojik ve ekonomik gelişmelerle yeni bir dünyaya adım atacağımız çokça konuşuluyor. Sizin düşünceleriniz?

Nereden bakarsanız bakın yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını, ekonomik ve sosyal alanlarda tam anlamıyla bir küresel kilitlenmeye yol açtı. Başta toplumların sağlığını tehdit eden küresel bir sorun olarak ortaya çıkmış olsa da gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki yaşam biçimlerini, siyasi ve ekonomik düzenleri, toplumların sosyalleşme ve mobilite eğilimlerini derinden sarstı.UYUM SAĞLAMAK KAÇINILMLAZ   Diğer yandan, insanlar arasında yüz yüze iletişime dayanan eğitim, haberleşme, bankacılık, perakende alışveriş, turizm, yeme-içme, eğlence gibi hizmet sektörlerinde işlerin birden kesintiye uğraması, mümkün olan her alanda çevrimiçi çözümler geliştirilmesini ve dijitalleşme süreçlerinin hızlandırılmasını tetikledi. Bu süreçte özellikle dijitalde aktif olan şirketlerin piyasa değerlerinin ne denli arttığını görmüş olduk. Önümüzdeki yıllarda da benzeri biyolojik tehditlerin hep var olacağını ve bu durumun insan hareketliliğini ve uluslararası seyahatleri kısıtlamaya devam edeceğini düşünüyorum. Dolayısıyla teknolojiyi her alanda kullanmak ve dijitale uyum sağlamak artık kaçınılmaz.  

Son olarak. Yaz tatili planlarınızda virüs nedeniyle değişiklik yaptınız mı?

Salgın döneminde acil olmayan bazı işlerimi erteledim . Yaz tatili planımı ise virüs sebebiyle tamamen iptal ettim. Endişelerden uzak bir şekilde tatil yapacağımız günlerin çok uzak olmamasını temenni ediyorum.

Kaynak : Hürriyet

Okan Bayülgen: “Tiyatro hayattır, tiyatro iyi hissettirir”

Okan Bayülgen, Cumartesi akşamı Trump Alışveriş Merkezi’nde objektiflere yansıdı.
Okan Bayülgen; yazdığı, yönettiği ve oynadığı ‘Harem Kabare’ adlı oyundan saatler önce Trump Alışveriş Merkezi’ne geldi.
Trump Sahne’de prova yaptıktan sonra dinlenmek için AVM’nin teras katında yer alan Trump Cadde’de kahve içen Okan Bayülgen, AVM’yi turladıktan sonra oyuna hazırlanmak üzere kulise geçerken “İzleyicilerimiz teveccüh gösteriyor, tiyatro hayattır, tiyatro iyidir, tiyatro iyi hissettir” dedi.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Kerem Alışık, yeni Paraf reklam kampanyası için kamera karşısına geçti

Halkbank ve Kerem Alışık işbirliğinin ikinci filmi yayına girdi. Yenilenen Paraf Kart için çekilen filmde Kerem Alışık ve Halkbank’ta yeni işe başlayan Ömer’in hikâyesi kaldığı yerden devam ediyor. Genç bankacı Ömer, bu kez Kerem Alışık’ın meydan okumasını kabul edip hem kredi hem banka kartı yeni Paraf’ı “tek kelime” ile anlatmaya çalışıyor. Yenilenen Paraf’ı kullanan ve memnun kalanlar “tek kelimelik” isabetli tanımlamalarıyla Ömer’i bu yarışta geride bırakıyor. 2020’de 8. yaşını dolduran Paraf ailesinin hem kredi hem banka kartı özelliği, “tek kelime” ile teknolojik, avantajlı ve pratik olarak tanımlanıyor.
Reklam filmini, yeni Paraf’ın banka ve kredi kartının özelliklerini tek kartta toplamasını tek kelime ile anlatma üzerine kurduklarını vurgulayan Halkbank Kurumsal İletişim Daire Başkanı Dr. Hasan Zeybek şunları ifade etti:
“Paraf ile müşterilerine sağladığımız kullanım kolaylığını yalın bir mesajla aktarmak istedik. Bir ürünü, bir hizmeti en iyi tanımlayacak kişi, ondan yararlanan kişidir. Filmde, yeni Paraf’ı kullanan ve hayatına kattığı kolaylıktan memnun kalan müşterilerimizin kendi perspektiflerinden tek kelime ile nasıl en doğru tanımlamayı yaptıklarını görüyoruz. Müşterilerimizin kartın özelliklerini genç bankacı Ömer’den daha iyi anlatması, yeni Paraf’ın kendi kendini anlatan bir ürün olduğu mesajını da taşıyor.”
Halkbank ve Kerem Alışık yine liderliğe oynuyor
Halkbank’ın Kerem Alışık ile çalıştığı ilk filmin büyük beğeni topladığını ve yayına girdiği dönemde haftalarca hem tüm kategorilerde hem de finans kategorisinde liderliğini koruduğunu belirten Zeybek şöyle konuştu:
“İlk filmdeki ‘Önce Halk, Sonra Bankayız’ sloganı, bankacılığa yaklaşımımızı ve müşterilerimizle aramızdaki bağı çok iyi tanımladı. Kerem Alışık da bankamızın duruşuyla uyumlu, enerjisi ve iyi niyeti halka geçen çok başarılı bir seçim oldu. Yeni Paraf kampanyamız için çekilen reklam filminde de iletişim dilimizdeki samimiyetimizi sürdürüyoruz. Yeni filmimizin de izlenme, beğeni ve hatırlanma oranları ile uzun süre zirvede kalmasını bekliyoruz.”
Türkiye’nin en güzel turizm rotalarını Paraf’lıyor
Paraf iletişiminde reklam filminin yanı sıra saha aktivitelerini de kullanarak tüketiciyle birebir iletişim kurulması hedefleniyor. Paraf’ın Youtube kanalından yayımlanan, Cengiz Ferhat Altay’ın sunduğu“Paraflı Rotalar” projesi kapsamında Türkiye’nin en güzel doğal, tarihi ve coğrafi güzelliklerini gezen ekip, ziyaret ettikleri lokasyonlar hakkında bilgiler vermenin yanı sıra, bu lokasyonlarda rastladıkları diğer ziyaretçiler ve yerel halkla keyifli sohbetler de gerçekleştiriyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Genç oyuncuya Hollywood kapıları açıldı

Yapımcılığını Mehmet Ali Arslan ve Darryl D. Jhonson’un birlikte yapacağı yönetmenliğini de Darryl D. Jjonson’un üstleneceği çekimlerine bu yılın son günlerinde başlanacak olan Amerikalı rapçilerin Türkiye’de yaşadığı maceraları anlatan film için yapımcı ve yönetmen Jhonson’un anlaştığı ilk Türk oyuncu Erdal Ayna oldu.
Geçtiğimiz yıl İsmail Hacıoğlu ile birlikte başrollerini paylaştıkları “Şuursuz Aşk” filmi ile sinemaseverlerden ve eleştirmenlerden tam not alan Erdal Ayna pandemi dönemi sonrasında böyle bir film teklifi almaktan çok büyük mutluluk duyduğunu ve filmde dengesiz bir mafya babasını canlandıracağını ifade etti.
Yönetmen Jhonson’un dünya genelinde bir çok ünlü sanatçıya klip çektiği ve rap müzik ile profesyonel olarak ilgilendiği ve 8 yıldır ülkemizde yaşadığı öğrenilirken Jhonson sosyal medya hesabından Erdal Ayna hakkında övgü dolu paylaşımlarda bulundu.
Yönetmenliğini yapacağı filmde Erdal Ayna’nın haricinde Turth Huts ve Ezekiel Aiagbe gibi Hollywood’un tanınmış oyuncularının yer alacağını ve filmin sadece Türkiye’de değil başta Amerika olmak üzere Avrupa’nın bir çok ülkesinde vizyona girmesini hedeflediğini söyleyen Jhonson çekeceği filmin büyük ses getireceğine emin olduğunu söyledi. Erdal Ayna kimdir?
Erdal Ayna 1989 yılında Diyarbakır’da dünyaya geldi, 15 yaşından itibaren bir çok tiyatro oyununda oyunculuk ile başlayan kariyerinde daha sonra bir çok tiyatro oyununu yöneterek devam ettirirken Şuursuz Aşk, Mavi Ring, Karımı Gördünüz mü?, gibi filmlerde oyuncu olarak rol alırken Bir Deli Rüzgar, Savaşçı, Komşu Komşu, Bahtiyar Ölmez, Şevkat Yerimdar, Hıçkırık ,Bizim Hikaye gibi dizilerde de rol almıştır. BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Şimal, Hepsi 90’larda sahnesi ile Everest Park sahnesinde Eskimeyen Eskiler ile sizlerle

Adana’nın en gözde mekanları arasında olan Everest Park Restaurant sahnesinde, nostalji rüzgârına kapılıp anılarınızı hatırlayacağınız “Karışık Kaset” listesi yapıp, doldurttuğunuz şarkıları canlı olarak seslendiren Şimal, kasetten şarkıların dinlendiği son zaman dilimi olan 90’lı yılların gönüllerde iz bırakan Pop ve Arabesk şarkılarını da mekana dinlemeye gelen müzikseverler ile birlikte seslendiriyor.
İçten ve renkli kişiliği ile gelen müzikseverleri çok eğlendiren Şimal, sesi ve performansı ile herkesin beğenisini kazanıyor
15 Eylül Salı akşamı Şimal ile çocukluk anılarınız, ilk aşkınız, büyüdüğünüz yer, hayalleriniz, oyuncaklarınız, kasetler.. Hepsi 90’larda içinizde bir yerde…