Contemporary Istanbul’un 20. Edisyonu, Focus Amerika Kapsamında Sanatın Değişen Manzarasına Odaklanıyor

Türkiye’nin uluslararası çağdaş sanat fuarı Contemporary Istanbul, 24 – 28 Eylül 2025 tarihleri arasında Akbank ana sponsorluğunda 20. edisyonuna özel Amerika’daki çağdaş sanat alanına yön veren galerileri ve sanat profesyonellerini iki gün sürecek Focus America programı kapsamında sanatseverler ile bir araya getiriyor.  Bu yıl, Brooklyn Müzesi, Guggenheim Müzesi, MoMA ve Metropolitan Sanat Müzesi’nin yanı sıra New York, Seattle ve Kaliforniya’da bulunan çeşitli özel koleksiyonerler konuklar arasında yer alıyor. 

Focus America kapsamına ek olarak, Contemporary Istanbul aynı zamanda Ontario Sanat Galerisi, Toronto Sanat Bienali, Kanada Ulusal Galerisi, Montreal Güzel Sanatlar Müzesi ve MAC Montreal ile koleksiyonerler, küratörler ve sanat profesyonelleri için de yeni iş birliklerine ev sahipliği yapacak. 

Davetli galeriler arasında:

• Amanita (New York) 

• Heft Gallery (New York) 

• Revolver Galería (New York / Buenos Aires) 

• Madison Gallery (California) 

• Leila Heller Gallery (New York / Dubai) 

• Pontone / Friedrichs Pontone (New York / London) seçkin sanat kurumlarının müze direktörleri ve temsilcileri yer almaktadır.

Bu yıl Focus America kapsamı özelinde, New York merkezli Perulu-Amerikalı sanatçı Grimanesa Amorós tarafından gerçekleştirilen ve mekâna özgü bir ışık yerleştirmesi olan PASSAGE & MARITIME eserlerini Contemporary Istanbul’da sergileyecek. LED teknolojisini kullandığı büyük ölçekli heykelleriyle tanınan sanatçının Passage eseri, Çinili Han’ın geçiş salonu olan ve The Peninsula Hotel’in saat kulesi ile lobisi olarak hizmet veren alana yerleştirilecek. Amorós’un çalışması, İstanbul’un bir geçiş ve değişim mekânı olarak önem taşıdığı bir konumda yer alıyor. Kırmızı LED tüpler, özel aydınlatma dizileri ve yansıtıcı yüzeyler kullanan sanatçı, kentin şekillenmesinde rol oynayan duygu akışlarını, hafızayı ve zamanı çağrıştırmaktadır. 

PASSAGE, mimarinin hareketi ve dönüşümü nasıl özümsediğini yansıtırken, ayrılış ve varış, iç ve dış mekân, geçmiş ve şimdi arasındaki ikilikleri aydınlatıyor. Latince kökenli “denize ait” anlamındaki maritimus kelimesinden türeyen MARITIME ise denizlerin ve suların ritmik biçimdeki hareketliliğini yansıtırken aynı zamanda hafızayı, hareketi ve ışığı geniş coğrafyalara uzanan fiziksel, tarihsel ve duygusal araçlar olarak temsil etmektedir. Maritime insan ruhunun keşfetme arzusunu—sanatçının deyimiyle “bilinmeyene duyulan romantik ilgi”ye odaklanıyor.

CIF Dialogues 2025: Dağılan Koordinatlar

24–25 Eylül tarihlerinde Contemporary Istanbul Vakfı (CIF), her yıl düzenlenen konuşma programı CIF Dialogues 2025’e ev sahipliği yapacak. Bu yılın teması olan “Dağılan Koordinatlar: İstanbul ve Değişen Sanat Peyzajı”, kültürel aktörlerin jeopolitik, teknolojik ve toplumsal konulara nasıl yanıt verdiklerini ele alıyor.

Konuşmacılar arasında:

• Jennifer Stockman (Emeritus Başkanı, Guggenheim Museum) 

• Anne Pasternak (Direktör, Brooklyn Museum) 

• Ahu Antmen (Direktör, Sabancı Museum) 

• Jean Cooney (Direktör, Times Square Arts; VP of Arts and Culture, Times Square 

Alliance) 

• Thomas Girst (Global Kültürel İlişkiler Başkanı, BMW) 

• Pierre Sigg (Kurucu, Sigg Art Foundation),  

•  Ulrich Schruath (Direktör, UBS Digital Art Museum) yer almaktadır.

Panel tartışmalarında dijital sanatın değişen rolü, Batı kanonu dışındaki koleksiyoner pratikleri, mimari ve kültürel hafıza gibi konuların yanı sıra şehirlerin sanatsal ve toplumsal ihtiyaçlara nasıl yanıt verebileceği gibi sorular ele alınacak. Contemporary Istanbul 20. edisyonu, bir kez daha Tersane İstanbul’da gerçekleşerek iki on yıllık sanatsal etkileşimi düşünmeye davet ediyor. Doğu ile batının kesişim noktasında yer alan bu şehirde kök salan fuar, İstanbul’un kültürel bağlantıların kurulduğu ve dinamik dönüşümlerin yaşandığı büyüyen bir merkez olarak yeniden konumunda sanatseverler ile bir araya geliyor.

Contemporary Istanbul 20. Edisyon Tarihleri 

24 Eylül Preview | Ön İzleme 

25 – 28 Eylül General Admission | Genel Ziyaret 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Dikili’de Kültür Etkinlikleri Dolu Dolu Geçti

Dikili Belediyesi’nin her yaş grubuna hitap ederek  düzenlediği Kültür Etkinlikleri birbirinden renkli aktiviteler ve sahne performanslarıyla dolu dolu geçti.

75. Yıl Parkı’nda 3 gün süren etkinliklere  vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Yöresel ve modern dans gösterileri ile başlayan Kültür Etkinliklerinin ikinci gününde Dikili Belediyesi Tiyatro Topluluğu eşliğinde çocuklara yönelik  yarışma , yüz boyama, seramik atölyesi ve  dans etkinlikleri düzenlendi..

Dikili Belediyesi Kültür Etkinlikleri’nin son akşamında “Göster Kendini” başlıklı Gençlik Konseri’nde Dikilili gençler sahne alarak yeteneklerini sergilediler.

Yerel imkanlar dahilinde etkinlikleri gerçekleştirdiklerini  vurgulayan Dikili Belediye Başkanı Adil Kırgöz şu açıklamalarda bulundu. “ Belediyemizce düzenlediğimiz Kültür Etkinlikleri kapsamında 3 gün boyunca sanatla, dansla, müzikle dolu akşamlarda bir araya geldik. Çocuklarımızın neşesine, gençlerimizin ve kursiyerlerimizin heyecanına ortak olduk. Her birinin özgüvenleri, enerjileri, yetenekleri hepimizi gururlandırdı. Üç gün boyunca bizlerle olan tüm misafirlerimize, sanatın ve dayanışmanın gücüne inanan tüm hemşehrilerime gönülden teşekkür ediyorum. Dikili’de sanatı konuşmaya ve  çocuklarımızın, gençlerimizin yanında olmaya, birlikte üretmeye devam edeceğiz.”

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İZMAR Tarihi Kemeraltı Çarşısı’nda

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tanzim satış mağazaları İZMAR,  dokuzuncu şubesini Tarihi Kemeraltı Çarşısı’nda hizmete açtı. Açıldığı andan itibaren yurttaşların büyük ilgi gösterdiği market Balıkçılar Meydanı’nda hizmet veriyor. İZMAR’ın Gümüşpala ve Aliağa şubelerinin açılışı için hazırlıklar sürüyor.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın İzmirliye sözünü verdiği tanzim satış mağazaları İZMAR, dokuzuncu şubesini Konak Kemeraltı Balıkçılar Meydanı’nda hizmete açtı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraki İZTARIM AŞ tarafından hayata geçirilen İZMAR’lar açıldığı günden beri İzmirlinin gözdesi oldu. Türkiye’nin artan enflasyonunda halkı uygun fiyatlı ve güvenilir alışverişle buluşturan İZMAR’larda, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından tamamen yerli besiden hazırlanan et ürünleri, İzmirli üreticilerden alınıp işlenerek üretilen süt ürünleri, su ve Halk Ekmek ürünleri de tek çatı altında satışa sunuluyor. Alışverişin kalbi Kemeraltı’nda açılacak şubeyi dört gözle bekleyen İzmirliler, mağaza satışa başlar başlamaz markete akın etti.

“Hem fiyatlar hem ürünler çok güzel”

Kemeraltı mağazasının ilk müşterilerinden Ayşe Karadan, “Kemeraltı mağazası ne zaman açılacak diye merakla bekliyordum, tesadüfen bugün açıldığını gördüm ve alışveriş yaptım. Hakikaten fiyatları da çok uygun, ürünler çok güzel. Çok yoğun bir ilgi var. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’a çok teşekkür ediyorum; tebrik ediyorum. Bu marketlerin çoğalmasını diliyorum. Bizi diğer büyük marketlerden kurtarsınlar. Ben o yerlere çok gitmemeye çalışıyorum. Daha çok belediyenin yerlerini tercih ediyorum. Yoğurtlara baktım çok güzel. İzmirli üreticinin ürettiği ürünler” diye konuştu.

“Başka yerlerden artık satın almıyoruz”

Marketten alışveriş yapan emekli subay malul gazi Yavuz Taş, “Karabağlar’dan geliyorum. Burası bizim için çok güzel oldu. Başka yerlerden artık satın almıyoruz. Kıyma aldım. Başka yerde alsam çok daha pahalı. Burada fiyatlar uygun. Belediye başkanımız her konuda çok güzel hizmetler veriyor. Saygı ve sevgimiz onunla olsun, daima devam etsin” dedi. 

“Bundan sonra devamlı buradayım”

Mağazayı büyük bir keyifle karşılayan Mine Aytuna, “Çok beğendim. Zaten bekliyordum ne zaman açılacak diye. Ben Alsancak’ta oturuyorum. Kemeraltı’na ne zaman insem merak ediyordum. Çok beğendim. Fiyatlar çok iyi, ürünler çok taze. Güvenli gıdaya ulaşıma çok ihtiyacımız vardı. Burada İzmir balını görür görmez aldım. Ben çok memnunum herkese de tavsiye ederim. Güvenli bir yer olduğu için burayı tercih ediyorum. Bundan sonra devamlı buradayım” ifadelerini kullandı.

“Bence çok önemli, rekabet açısından da güzel”

Ayşegül Kayan ise, “Açılsın diye bekliyorduk. Bunlar eski TANSAŞ’lardan geliyor. Biz o zamanlar da vardık. Bence çok önemli, rekabet açısından da güzel. Rekabetin olması diğer esnafları da belki tetikler. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin desteklemesi çok güzel. İnşallah devam eder ve daha çok şube açılır. Ürün kalitesinden, etlerinden, sucuklarından çok memnunuz” şeklinde konuştu.

Sıradaki şubeler Gümüşpala ve Aliağa

İZMAR mağazaları kent genelinde 9 noktada hizmet veriyor. Vatandaşlar, pazar günleri dışında haftanın 6 günü saat 09.00 – 20.00 arasında İZMAR’ın Bayraklı’daki Özkanlar, Bornova’daki Çamdibi, Doğanlar ve Erzene, Karabağlar’daki Bozyaka, Karşıyaka’daki Girne, Konak’taki Kemeraltı, Menemen’deki Ulukent ve Gaziemir şubelerinden güvenli alışveriş yapabiliyor. İZMAR mağazalarının yeni şubelerinin ise yakın zamanda Bayraklı Gümüşpala ve Aliağa’da hizmete açılması planlanıyor.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yazın Göz Enfeksiyonlarına Karşı Önleminizi Alın

Yaz mevsiminde göz enfeksiyonlarında belirgin bir artış yaşanıyor. Özellikle havuz, deniz ve ortak kullanılan eşyalar hijyen açısından risk oluştururken; sıcak hava ve artan nem de bakterilerin çoğalmasını kolaylaştırıyor. Kızarıklık, yanma, batma ve sulanma gibi şikayetlerle başlayan göz enfeksiyonları tedavi edilmezse kalıcı görme hasarlarına yol açabiliyor. Bu nedenle özellikle yazın yüzerken gözlük kullanmak, kişisel eşyaları ortak kullanmamak gibi göz sağlığını koruyacak basit ama etkili önlemlere dikkat etmek gerekiyor. Memorial Ataşehir Hastanesi Göz Hastalıkları Bölümü’nden Prof. Dr. Dicle Hazırolan, yazın görülen göz enfeksiyonlarını anlattı ve bu enfeksiyonlardan korunmak için önerilerde bulundu.

Gözde bakteri ve virüslerin çoğalmasına yol açan nedenler

Yaz aylarında özellikle bakteriyel, viral ve alerjik konjonktivit daha sık görülmeye başlar. Bu dönemde göz enfeksiyonlarının artmasında birçok neden etkilidir. Yazın artan hava sıcaklığı ve nem, öncelikle bakteri ve virüslerin çoğalmasını kolaylaştırabilir. Ter ve nem, göz çevresinde hijyenin bozulmasına yol açabilir. Yaz döneminde açık havada etkinlikler, havuz ve denize girme sıklığı da daha fazla olur. Özellikle havuzun klorlu suyu, göz yüzeyindeki doğal koruyucu tabakayı bozabilir. Yeterince temizlenmeyen havuzlar maalesef bakteri ve virüslerin yayılması için uygun ortam sağlar. Denizde ise tuzlu su gözde kuruluk ve tahrişe neden olabilir. 

Enfeksiyon tedavi edilmezse görme kayıpları yaşanabilir

Yaz aylarında kontakt lenslerin uygun şekilde kullanılmaması ve temizlenmemesi de enfeksiyon riskini artırabilen etkenlerdendir. Lens ile havuza veya denize girilmesi gözde kornea tabakasının enfeksiyonuna yani keratite yol açabilir. Korneanın iltihaplanması olarak bilinen keratit başta kendini kızarmış gözler, ağrı, bulanık görme, ışığa duyarlılık, gözü açamama, gözde akıntı gibi belirtilerle gösterir. Tedavi edilmezse keratit belirtileri daha da kötüleşebilir. Keratit, ciddi bir enfeksiyondur ve tedavi edilmezse görme kayıpları hatta körlüğe bile neden olabilir.

Gözde kızarıklık ve kaşıntı sık görülüyor

Göz enfeksiyonlarını erkenden fark edip tedavi uygulamak ileride yaşanabilecek daha büyük sağlık problemlerini engeller. Gözde ortaya çıkan enfeksiyonların türüne ve şiddetine bağlı olarak belirtiler değişebilir. Ancak genel olarak en sık görülen belirtiler; kızarıklık, kaşıntı, yanma, hissi, gözde akıntı, çapaklanma ve çapaklanmada artış, göz kapağında şişlik, ışığa duyarlılık, ağrı ve bazen de görmede bulanıklıktır. Gözlerde şiddetli bir ağrı, kızarıklık, akıntı veya görmede bulanıklık varsa ve belirtiler 1-2 günden uzun sürüyorsa; lens kullanan kişilerde ani rahatsızlık hissi varsa göz doktoruna başvurulmalıdır. Bu belirtilerden bir ya da birkaçı varsa ve devam ediyorsa en kısa zamanda göz doktoruna gidilmelidir.

Yüzücü gözlüğünü ortak kullanmayın

Göz enfeksiyonları yaz aylarında artış gösterse de korunmak mümkündür. Basit hijyen kuralları ve bazı koruyucu önlemlerle bu risk en aza indirilebilir. Öncelikle göze temas etmeden önce eller mutlaka yıkanmalıdır. Sık el yıkama alışkanlığımızın olması gerekir. Gözlere sürülen kağıt ya da bez mendil gibi eşyaların tek kullanımlık olmasına dikkat edilmelidir. Havlu gibi kişisel eşyalar paylaşılmamalıdır. Ortak kullanılan eşyalar, özellikle virüslerin ve bakterilerin kolayca yayılmasına neden olur. Havuzda veya denizde yüzerken yüzücü gözlüğü kullanılmalı ve başkasına kullandırılmamalıdır. Kişi kontakt lens kullanıyorsa yüzerken çıkarmalıdır. Gözde enfeksiyon ya da başka bir şikayet varsa tedavi oluncaya kadar havuza ya da denize girilmemelidir.

Göz çevresi için özel içeriğe sahip kremler seçilmeli

Güneşin zararlı etkilerinden korunmak için koruyucu krem kullanmak oldukça önemlidir. Ancak göz çevresi, vücudun en hassas bölgelerinden biri olduğu için bu bölgeye uygulanacak kremin içeriği de özel olmalıdır. Göz çevresi için özel formüle edilmiş, anti-alerjik ve hassas ciltlere uygun güneş koruyucular tercih edilmelidir. Krem uygularken gözlerle temasından kaçınılmalı, kontrollü bir şekilde sürülmelidir. Bu nedenle sprey formdaki güneş kremleri yüz için önerilmez; çünkü göze kaçma riski vardır. Eğer güneş kremi göze temas ederse, hemen bol su ile yıkanmalı; yanma, kızarıklık gibi şikayetler oluşursa ve devam ederse mutlaka bir göz doktoruna başvurulmalıdır. Gözleri ovuşturmaktan da kaçınılmalıdır.

Klimalar da göz sağlığı için tehlikeli olabilir

Yaz aylarında artan sıcaklıklarla birlikte klima kullanımı da yaygınlaşır. Ancak klimalar, düzenli bakımları yapılmadığında göz sağlığı açısından risk oluşturabilir. Temizlenmeyen klimalar, havaya mikrop ve alerjen partiküller yayarak göz yüzeyine ulaşabilir. Bu durum göz enfeksiyonlarına neden olabilir. Göz sağlığını korumak için klimaların periyodik bakımlarının yapılması ve doğrudan göze hava üflenmesinden kaçınılması büyük önem taşır.

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Emzirme hakkında doğru sanılan yanlışlara dikkat!

Çiçeği burnunda anneler emzirme sürecinde çevreden iyi niyetle de olsa birçok yanlış nasihate maruz kalabiliyor. Doğru sanılan bu yanlış bilgiler annenin emzirmesini sekteye uğratabildiği gibi endişeye kapılarak tamamen sonlandırmasına neden olabiliyor. Acıbadem Kartal Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Memiş Ali Mutlu “Emzirme konusunda annelere verilen nasihatlerin birçoğu bilimsel gerçeklerle örtüşmüyor. Ancak doğru sanılan bu yanlış bilgiler annenin emzirmesini engelleyerek hem bebeğin sağlıklı beslenmesine ve anne sütünün mucizelerinden mahrum kalmasına hem de annenin emzirmenin fiziksel ve psikolojik avantajlarından faydalanamamasına neden oluyor. Oysa hem anne sütünün hem de emzirmenin bebeğe ve anneye sayısız faydaları bulunuyor” diyor. Dr. Mutlu, 1-7 Ağustos Dünya Emzirme Haftası kapsamında yaptığı açıklamada, emzirmeyi engelleyen 6 hurafeyi anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu. 

  • Hastaysan, emzirmemelisin: YANLIŞ!

DOĞRUSU: Dr. Memiş Ali Mutlu “Emzirme konusunda doğru sanılan yanlışların başında anne adayının hasta olduğunda emzirmesinin bebeğe zarar vereceğidir. Oysa emzirmenin kesilmesi gereken hastalık sayısı çok azdır. Hıv-hepatit enfeksiyonları dışında emzirmenin kesilmesi gerekmemektedir. Anne sütündeki antikorlar çoğu durumda, yeni doğanları koruyan antikorlar ürettiğinden emzirmeye devam etmek güvenlidir. Bir anneden emzirme yoluyla bebeğe geçen bir hastalığa rastlamak son derece nadirdir” diyor. 

  • Sarılık olan bebek emzirilmez: YANLIŞ!

DOĞRUSU: Sarılık olan bebeğin emzirilmemesi gerektiği konusundaki hurafenin, bebeği anne sütünün mucizelerinden mahrum bırakmak anlamına geldiğini vurgulayan Dr. Mutlu şöyle konuşuyor: “Aksine sarılık olan bebek sık sık emzirilmelidir. Yeterli anne sütü alan bebeklerin sarılık olma ihtimali büyük oranda azalmaktadır. Yenidoğan sarılığında ilk tedavi bebeğin beslenmesinin desteklenmesidir. İyi beslenen, anne sütü alan bebekler yenidoğan sarılığını hafif bulgularla atlatırlar.”

  • Emzirirken hiç ilaç içilmemelidir: YANLIŞ!

DOĞRUSU: Emzirirken ilaç içilmesinin sakıncaları  konusunda toplumda yaygın bir inanış olduğunu belirten Dr. Memiş Ali Mutlu “Oysa emzirirken ilaç içilmemesi gerektiği doğru sanılan yanlış bir bilgidir. Durum sanıldığı kadar katı değildir. Emziren anne doktoruna danışarak, emzirme kategorisi belli ilaçların fayda-zarar ilişkisi göz önünde bulundurulur ve anneye uygun tedavi rahatlıkla belirlenebilir. Ancak bitkisel ilaç ya da takviye olarak nitelendirilen, aktarlarda satılan ürünler için aynı şey sözkonusu değildir çünkü bu ürünleri kullanmak emzirme açısından risk oluşturabilir” diyor. 

  • Memede enfeksiyon varsa emzirilmemelidir: YANLIŞ!

DOĞRUSU: Emzirme döneminde memede süt birikmesine bağlı olarak ‘mastit’ denilen meme dokusunda enfeksiyon meydana gelebiliyor. Bu durum memede ağrı, ateş, kızarıklık ve şişlik yaratabiliyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Mutlu, mastitli memedeki sütün bebeğe verilebileceğini belirterek “Mastit tedavisindeki en etkin yöntem, memedeki sütün boşaltılmasıdır. Memede apse oluşması durumunda bebek meme başına tutulmaz ama sağılan süt bebeğe verilebilir” diyor. 

  • Gebelikte emzirme, bebeği zehirlersin: YANLIŞ!

DOĞRUSU: Gebeyken emzirildiğinde sütün bebeği zehirleyeceği inanışının da emzirme hurafelerinden biri olduğunu belirten Dr. Memiş Ali Mutlu şöyle konuşuyor: “Süt veren anne bu dönemde gebe kalırsa emzirmeye devam edebilir. Eskiden bilinenin aksine, süt veriyor olmak, düşüklere de yol açmıyor. Ancak anneye mutlaka doktor önerisiyle ek gıda takviyesi yapılması gerekiyor. Özellikle de kemik erimesi yönünden, D vitamini ve kalsiyum takviyesi yapılmalıdır. Anne süt vermeye doğumdan sonra da devam edebilir. Yine ek gıda almak kaydıyla, yaşları farklı her iki bebeğini de beraber emzirebilir.”

  • Emzirirken bir kez mama verirsen dönüşü olmaz: YANLIŞ!

DOĞRUSU: Lohusalığın ilk günlerinde anne sütü az olabiliyor ya da yorgunluk ve hastalık nedeniyle geçici olarak azalabiliyor. Bu nedenle bebeğin beslenmesi için destek olarak mama gerekebiliyor. Ancak çiçeği burnunda anneler çevreden ‘bir kez mama verirsen mamaya alışır, dönüşü olmaz’ şeklinde bilgilerle emzirmeyi sonlandırabiliyor. Dr. Mutlu “Bazı dönemlerde bebeğin beslenmesi için destek olarak mama gerekebilir ancak bu durum dünyanın sonu değildir. Kötü bir gece geçiriyorsanız, hasta ya da bitkinseniz veya dinlenmeniz için bebeğinize mama verdiyseniz, bu bir daha emziremeyeceğiniz anlamına gelmez. Artık sütünüzün gelmeyeceği düşüncesiyle emzirmeyi sonlandırmak gibi bir yanlışa düşülmemesi gerekir. Ancak emzirmenin sürekliliğinin sekteye uğraması süt miktarınızı azaltır” diyor.  

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Renault Group’un yeni CEO’su François Provost oldu

Daha önce Satın Alma, Ortaklıklar ve Kamu İlişkilerinden Sorumlu Başkan olarak görev yapan François Provost, Group bünyesinde 23 yıllık deneyimiyle tecrübeli bir yönetici olarak öne çıkıyor. François Provost’un operasyonel ve stratejik görevlerde edindiği uluslararası deneyim, sektörün karşı karşıya olduğu zorluklara dair bilgi birikimi ve stratejik vizyonu, Renault Group’un gelişimini hızlandırabilecek nitelikler arasında gösteriliyor. Önümüzdeki dönemde François Provost, Renault Group’un uluslararası alandaki büyümesini ve stratejik iş ortaklıklarının sürekliliğini destekleyerek, Group’un çevik yapısını daha da pekiştirecek adımlar atacak ve bunu Renault Group’un temel değerleriyle tam uyum içinde hayata geçirecek. 

“François Provost’un kararlılığı ve sorumluluk duygusu ilerlememizde avantaj sağlayacak”

Yönetim Kurulu toplantısının ardından açıklamada bulunan Yönetim Kurulu Başkanı Jean-Dominique Senard şu ifadeleri kullandı: “François Provost’un hem uygulama disiplinini hem de stratejik vizyonu ve yenilikçilik yetkinliğini gerektiren bu ortamda Group’u sağduyu ve kararlılıkla yöneteceğine inancım tam. Hızla değişen bu sektörde, onun kararlılığı ve sorumluluk duygusu, ekipleri yönlendirmede ve ilerlememizi sürdürmede önemli bir avantaj sağlayacak. Renault Group’ta duraklamaya yer yok. François Provost’un uzmanlığı ve şirket bilgisi sayesinde, mevcut stratejik planımızı tamamlayacak, bir sonraki planın koşullarını netleştirecek ve başarıyla hayata geçireceğiz. Kendisiyle çalışmayı dört gözle bekliyorum. Ayrıca geçici CEO olarak görev yapan Duncan Minto’ya da içten teşekkürlerimi sunuyorum.”

“Tüm enerjimi ve tutkumu, Renault Group’un gelişimine adamaya kararlıyım”

Atama sonrası açıklama yapan François Provost ise şu değerlendirmelerde bulundu: “Bu görevi üstlenmekten büyük bir gurur ve minnettarlık duyuyorum. Başkanımız Jean-Dominique Senard’a ve Yönetim Kuruluna bana duydukları güvenden ötürü içtenlikle teşekkür ediyorum. Bu 23 yıl boyunca bana destek olan tüm ekip arkadaşlarıma da özel bir teşekkürüm var. Tüm enerjimi ve tutkumu, 100.000 çalışanımız, bayi ağımız, tedarikçilerimiz ve iş ortaklarımızla birlikte Group’umuzun gelişimine adamaya kararlıyım. Renault Group, Fransa sanayisinin 127 yıllık amiral gemilerinden biri olarak güçlü temellere sahip: kendini adamış ekipler, olağanüstü bir ürün yelpazesi, güçlü markalar ve yenilikçi bir organizasyon modeli. Sektörümüz için giderek daha fazla talepkâr hale gelen bu ortamda dönüşümümüzü hızlandırırken tüm bu unsurlar en önemli güvencelerimiz olacak. Bu yolculukta bağlılığım ve kararlılığımla grubumuzun geleceğini birlikte yazacağımıza emin olabilirsiniz.”

Renault Group, 2025 yılı ilk yarı finansal sonuçlarını 31 Temmuz Perşembe günü açıklayacak.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı yüzde 8,6 seviyesinde gerçekleşti

Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçlarına göre; 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2025 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre 52 bin kişi artarak 3 milyon 47 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,2 puan artarak %8,6 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde %7,1 iken kadınlarda %11,4 olarak tahmin edildi.

Mevsim etkisinden arındırılmış istihdam oranı %48,9 oldu

İstihdam edilenlerin sayısı 2025 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre 18 bin kişi azalarak 32 milyon 452 bin kişi, istihdam oranı ise 0,1 puan azalarak %48,9 oldu. Bu oran erkeklerde %66,2 iken kadınlarda %31,9 olarak gerçekleşti.

Mevsim etkisinden arındırılmış işgücüne katılma oranı %53,5 olarak gerçekleşti

İşgücü, 2025 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre 33 bin kişi artarak 35 milyon 498 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise aynı seviyede kalarak %53,5 olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma oranı erkeklerde %71,3 iken kadınlarda %36,0 oldu.

Genç nüfusta mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı %16,2 oldu

15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki aya göre 0,6 puan artarak %16,2 oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranı; erkeklerde %12,3, kadınlarda ise %23,7 olarak tahmin edildi.

Mevsim etkisinden arındırılmış temel işgücü göstergeleri, 15+ yaş, Haziran 2025

Haziran 2025 Bir önceki ay Bir önceki aya göre fark
Toplam Erkek Kadın Toplam Erkek Kadın Toplam Erkek Kadın
(Bin kişi)
15 ve daha yukarı yaştaki nüfus 66 373 32 830 33 543 66 330 32 810 33 519 43 20 24
İşgücü 35 498 23 410 12 088 35 465 23 273 12 192 33 137 – 104
İstihdam 32 452 21 742 10 710 32 470 21 720 10 749 -18 22 -39
İşsiz 3 047 1 668 1 378 2 995 1 553 1 443 52 115 -65
İşgücüne dahil olmayanlar 30 874 9 419 21 455 30 864 9 537 21 327 10 – 118 128
(%)
İşgücüne katılma oranı 53,5 71,3 36,0 53,5 70,9 36,4 0,0 0,4 -0,4
İstihdam oranı 48,9 66,2 31,9 49,0 66,2 32,1 -0,1 0,0 -0,2
İşsizlik oranı 8,6 7,1 11,4 8,4 6,7 11,8 0,2 0,4 -0,4
Genç nüfusta işsizlik oranı
(15-24 yaş)
16,2 12,3 23,7 15,6 11,3 23,6 0,6 1,0 0,1

Tablodaki rakamlar yuvarlamadan dolayı toplamı vermeyebilir.
Mevsimsel etkilerden arındırma yöntemi gereği geçmiş aylara ilişkin tahminler revize edilerek yayımlanmaktadır.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi 41,5 saat oldu

İstihdam edilenlerden referans döneminde işbaşında olanların, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi 2025 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre 1,1 saat azalarak 41,5 saat olarak gerçekleşti.

Mevsim etkisinden arındırılmış atıl işgücü oranı %32,9 oldu

Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı 2025 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre 1,8 puan artarak %32,9 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı %23,0 iken işsiz ve potansiyel işgücünün bütünleşik oranı %20,3 olarak tahmin edildi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Aileler ve minikler için unutulmaz bir hikaye: Buzbuz Teddy artık sayfalarda

Ela Excellence Resort Belek’in minik misafirlerine armağan ettiği sevimli kahraman Teddy, şimdi Everland’in büyülü dünyasından çıkıp sayfalarda canlanıyor!

Ela Excellence Resort’un en tatlı simgelerinden biri haline gelen bu kocaman kalpli kutup dostumuzun hikâyesi, “Buzbuz Teddy Kuzey Kutbu’na Dönüş” adlı özel hikâye kitabıyla çocuklarla buluşuyor. Bu özel kitap, sadece bir masal değil; doğa sevgisi, dostluk ve keşfetmenin ne kadar değerli olduğunu anlatan sıcacık bir macera sunuyor. Teddy’nin kutuplardan Everland’e uzanan serüveni, çocukların hayal dünyasına yeni kapılar açarken ailecek keyifle okunabilecek anlar vadediyor.

Minik okuyucular, Teddy’nin gözünden bu eğlenceli yolculuğa katılırken, kendilerini hikâyenin tam ortasında hissedecek; otelde geçirdikleri güzel anıları her okuduklarında yeniden hatırlayacaklar.

Sade dili, yumuşacık çizimleri ve umut dolu mesajlarıyla “Buzbuz Teddy” hikâye kitabı, Ela Excellence Resort Belek’in çocuklara sunduğu unutulmaz tatil deneyimini bir adım öteye taşıyor.

Everland dünyasının kalbinden gelen bu özel hikâye, ailenizin kütüphanesinde sıcak bir yer bulacak; çocuklarınız için hem eğitici hem de kalıcı bir hatıra olacak.

Ela Excellence Resort Belek, her sayfasında sevgiyi, dostluğu ve keşfetmenin heyecanını hissettiren bu kitabı ailelerin beğenisine sunarak, miniklere ve ailelerine unutulmaz bir hatıra armağan ediyor.

Ela Excellence Resort Belek Hakkında: Ülke turizmine 15 yılı aşkın süredir hizmet eden Ela Excellence Resort Belek, Özak Global bünyesinde yer almaktadır.

Temelleri 1985 yılına dayanan Özak Global; turizm, inşaat, gayrimenkul yatırım ortaklığı ve tesis yönetimi gibi farklı sektörlerde varlık göstermektedir. Gücünü Özak Ailesi’nden alan Özak Global, 40 yılı aşkın tecrübesi ile faaliyet gösterdiği her sektörde, sahip olduğu çatı değerlerinin yanı sıra; nitelikli insan kaynağı, sağlam finansman yapısı, öngörü ve analiz yeteneği, strateji geliştirme becerisi ve inovasyona olan inancı ile Türkiye ekonomisinin itici güçlerinden biridir.

Türkiye’nin eşsiz turizm potansiyeli içinde hizmet sektöründeki deneyimi ve vizyonuyla Özak Global, 2007 yılında Ela Excellence Resort Belek ile turizm sektöründe faaliyet göstermeye başlamıştır. Kurulduğu günden bu yana kişiye özel tatil anlayışı ve uluslararası standartlardaki kalitesiyle hizmet vermeye devam eden Ela Excellence Resort Belek, Türkiye’de nitelikli çocuk ve aile konseptine sahip öncü otellerdendir.

Özak Global, kurumsal kültürünü ve kalite anlayışını turizm sektörüne taşıyarak Bodrum, Kemer ve Didim’de yenilikçi fikirler ve imza projelerle yeni tatil konseptlerini hayata geçirmek için çalışmalarını sürdürüyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ela Excellence Resort Belek’te çayın büyülü yolculuğu: Chado Tadım etkinliğiyle duyulara hitap eden bir deneyim

Ela Excellence Resort Belek, Japon Matcha’dan Güney Afrika Rooibos’una kadar, misafirlerini dünyayı bir fincan çayla dolaştırdı. Chado Tadım etkinliği ile duyusal keşiflerin ve kültürel derinliğin buluşma noktası oldu.

Ela Excellence Resort Belek, misafirlerini dünyanın dört bir yanından gelen seçkin çaylarla sıra dışı bir keşfe çıkardı. Chado Tea’nin Satış ve Pazarlama Direktörü, aynı zamanda Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Uzmanı Esra Barutçu’nun rehberliğinde düzenlenen özel çay tadım etkinliğinde, her yudum bir kültürün kapılarını araladı.

Katılımcılar; Çin’in zarif Silver Needle beyaz çayı, Japonya’nın tazeleyici Sencha’sı ve geleneksel Matcha seremonisi, Tayvan’dan süt notalarıyla öne çıkan Milk Oolong, Hindistan’ın baharat dolu Chai Masala’sı, Güney Afrika’nın antioksidan zengini Rooibos’u ve Chado’nun imza bitki karışımı Energy Boost çayıyla tanıştı.

“Her çayın arkasında bin yıllık bir kültür, bir şifa geleneği, bir seremoninin izleri var” diyen Esra Barutçu, tadım sırasında çayların tarihçesinden ideal demleme tekniklerine, şifalı etkilerinden kültürel bağlamına kadar birçok bilgi paylaştı.

Etkinliğe katılan misafirler tadım boyunca farklı coğrafyaların tatlarını deneyimlerken aynı zamanda çayın bir yaşam kültürü olarak nasıl şekillendiğini keşfetti. Geri bildirimlerde özellikle Matcha seremonisi ve Milk Oolong’un damakta bıraktığı sıra dışı iz öne çıktı.

Ela Excellence Belek’in kişiselleştirilmiş deneyim vizyonunu yansıtan bu etkinlik, katılımcılara sıradan bir tadımın ötesinde, zihinlerde yer eden bir kültürel yolculuk sundu.

Chado iş birliğiyle ilerleyen dönemde yeni tadım serileri de planlanıyor. Her etkinlikte farklı bitki profilleri, sürpriz uzman konuklar ve derinleşen deneyim katmanları ile çay tutkunlarını benzersiz yolculuklar bekliyor.

Ela Excellence Resort Belek Hakkında: Ülke turizmine 15 yılı aşkın süredir hizmet eden Ela Excellence Resort Belek, Özak Global bünyesinde yer almaktadır.

Temelleri 1985 yılına dayanan Özak Global; turizm, inşaat, gayrimenkul yatırım ortaklığı ve tesis yönetimi gibi farklı sektörlerde varlık göstermektedir. Gücünü Özak Ailesi’nden alan Özak Global, 40 yılı aşkın tecrübesi ile faaliyet gösterdiği her sektörde, sahip olduğu çatı değerlerinin yanı sıra; nitelikli insan kaynağı, sağlam finansman yapısı, öngörü ve analiz yeteneği, strateji geliştirme becerisi ve inovasyona olan inancı ile Türkiye ekonomisinin itici güçlerinden biridir.

Türkiye’nin eşsiz turizm potansiyeli içinde hizmet sektöründeki deneyimi ve vizyonuyla Özak Global, 2007 yılında Ela Excellence Resort Belek ile turizm sektöründe faaliyet göstermeye başlamıştır. Kurulduğu günden bu yana kişiye özel tatil anlayışı ve uluslararası standartlardaki kalitesiyle hizmet vermeye devam eden Ela Excellence Resort Belek, Türkiye’de nitelikli çocuk ve aile konseptine sahip öncü otellerdendir.

Özak Global, kurumsal kültürünü ve kalite anlayışını turizm sektörüne taşıyarak Bodrum, Kemer ve Didim’de yenilikçi fikirler ve imza projelerle yeni tatil konseptlerini hayata geçirmek için çalışmalarını sürdürüyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çocuklar Sanat Atölyelerinde Hem Eğleniyor Hem Öğreniyor

İnegöl Belediyesi yaz tatilinde düzenlediği ücretsiz Sanat Atölyesi etkinlikleriyle çocukların kaliteli ve tatil süreci geçirmesini sağlıyor. Minikler çocuk sanat atölyelerinde hem eğleniyor hem öğreniyor.

Yaz tatiliyle beraber çocuklara yönelik etkinliklerin de startını veren İnegöl Belediyesi, Temmuz ve Ağustos aylarında 2 ayrı dönem şeklinde Çocuk Sanat Atölyesi etkinlikleri düzenledi. Her dönemde 100 öğrenci olmak üzere yaz boyunca 200 öğrencinin faydalanacağı sanat atölyeleri, 8-13 yaş grubuna yönelik gerçekleştiriliyor. Sanat atölyelerinde çocuklar hem eğleniyor hem de yeteneklerini keşfediyorlar.

Farklı alanlarda yapılan çalışmaları Belediye Başkanı Alper Taban bugün beraberindeki heyetle birlikte ziyaret etti. Çocuk Sanat Atölyesi çalışmasının ilk dönemin son atölye çalışmasında miniklerin “Sıfırdan Sanata Geri Dönüşüm” etkinliğine katılan Başkan Taban, yapılan çalışmaları inceleyip çocuklara başarılar diledi.

Burada kısa bir konuşma da yapan Başkan Taban, “Çocuklarımızı kutluyorum ve teşekkür ediyorum vakitlerini faydalı şekilde kullandıkları için. Tabi ki tatil zamanı eğleneceksiniz, güzel vakitler geçireceksiniz, dinleneceksiniz ancak bir yandan da kurslarımızı tercih etmeniz bizleri mutlu etti. Kıymetli ekibime ve hocalarımıza da çok teşekkür ediyorum. Bir teşekkürü de velilerimize etmek istiyorum, bizlere güvenerek sizleri bu etkinliklerimize gönderdikleri için. Belediyemizin farklı organizasyonlarında da siz değerli evlatlarımızı görmek istiyoruz” ifadelerinde bulundu.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı