O tam bir Türk dostu ve Türkiye aşığı. Yapmış olduğu yardımlarla insanların gönlünde taht kurmuş biri… Ülkemiz için büyük bir önem taşıyan bir Hollywood filmi projesi için kolları sıvamış… Osmanlı-İrlanda dostluğu üzerine kurulu derin bir bağı anlatacak olan filmin bütçesi 25 milyon dolar… Dünyaca ünlü hayırsever Prof.Dr. Henry Abdo çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi.
Faaliyetleriyle ilgili açıklamalarda bulunan Prof.Dr. Henry Abdo; “Tamamen bilgili olduğum en son eğitim faaliyetlerimizden biri Amerikan Avrupa Üniversitesi. En son Amerikan Eğitim tarzını uygulayan küresel bir kalite eğitim kurumudur. Liberal eğitimi takip eden öğrenci odaklı bir tesistir. AUE’DE faaliyetlerimizi eğitimin kurumsallaştırılmasına dayandırdık ve bu sayede üniversitenin politikalarını çok uluslu şirketlerin ve kurumsal gelişmekte olan ve gelişen ihtiyaçlara dayalı olarak uyarlamayı kastediyoruz… İnsan davranışını, bilgisini ve becerilerini işyerinin ihtiyaç ve isteklerine uyacak şekilde geliştirmeye çalışıyoruz.” ifadelerine yer verdi.
Eğitimle ilgili bakış açısı sorulduğunda ise “Tabii ki, liberal eğitim, özgür (Latince: liber) bir insanın yetiştirilmesine uygun bir sistem veya eğitim yönü olarak özetlenebilir. Bireyleri geniş bilgi ve aktarılabilir becerilere sahip kılan 21. yüzyıl eğitim felsefesine dayanmaktadır. Aynı zamanda öğrenciyi daha güçlü bir değer, etik ve sivil katılım duygusu ile donatır … Bu felsefeye göre öğretim, önemli konularla zorlu karşılaşmalar ve Amerikan Kolejleri ve Üniversiteleri Birliği tarafından belirli bir ders veya çalışma alanından daha fazla çalışma şekli ile karakterizedir. Genellikle küresel ve çoğulcu olarak, en az bir akademik alanda derinlemesine çalışmaya ek olarak, birden fazla disipline ve öğrenme stratejisine geniş bir maruz kalma sağlayan genel bir eğitim müfredatı içerebilir. Üniversitedeki müfredatımız bu ilkenin açık bir örneğidir.” ifadelerine yer veren Prof.Dr. Henry Abdo, AUE içerisinde hangi yön ve vizyonu takip ettiği sorusuna da “Vizyonumuz, bilgelik ve insanlığa hizmet etmek için bilgiyi sürekli olarak koruyan ve ileten en yüksek özenle hazırlanmış öğrenme ortamını korurken ilerlemeyi hızlandırmaktır. Misyona gelince, Aue yirmi birinci yüzyıl Liberal ve küresel bir eğitim tesisidir, çeşitli küresel katılımcılarına BM 2030 gündemine göre eleştirel düşünme, uyarlanabilirlik, çeşitlilik ve sürdürülebilirliğin kutsandığı ilerici ve yetenekli bir zihniyet sağlar.” ifadeleriyle yanıt verdi.
Prof.Dr. Henry Abdo AUE içerisinde küreselleşme ve çeşitlilik konusunda ise; “21.yüzyılda küresel eğitim politikaları ve uygulamaları var ve bir ülkenin makro yapıları tarafından değil, ulusal üstü bir megastructure tarafından dikte ediliyor. Küresel süreçler günümüzde eğitimi etkilemektedir ve herhangi bir profesyonel kurum, rekabete ve toplumların, pazarların ve hatta insan ihtiyaçlarının sürekli değişen taleplerine ayak uydurmak için yenilikler ve güncellemeler için megastructure’u sürekli olarak taramalıdır. Daha fazla göstermek için, bu güçlerin bazıları kısıtlayıcı olmayan dünya çapında hareketi ve beşeri sermayenin durumunu ve beyin dolaşımını, ekonomik kalkınmayı, çokkültürlülüğü, hükümetler arası örgütleri, sivil toplum örgütlerini, teknolojik değişimi vb. içerebilir. Çeşitliliğe gelince, küreselleşme tarafından yaratılan ve dikte edilen değişen etnoscape’i takip etmeliyiz. Etnik, dini, cinsiyet, yaş, ırk, fiziksel ve zihinsel farklılıkları, yetenekleri, ekonomik arka planı vb.yönetmeliyiz. AUE’DE herkes eşit ve eşit muamele görür. Dikkatimizi, öğrencilerin pazarda eşit fırsatlara sahip olmalarını ve çeşitliliğe saygı duymalarını ve değer vermelerini ve değerini takdir etmelerini sağlamaya odaklıyoruz. Öğrenmenin merkez üssü olan AUE, önemli küresel zorlukların ele alınmasında ve 2030 yılına kadar Sdg’lere ulaşmada kritik bir rol oynamaktadır. Üniversite, programlar, bireysel ders müfredatı ve eğitimciler, öğrencilerimizi dünyanın karşı karşıya olduğu küresel zorlukları ve bunların üstesinden gelme becerilerini anlamak için bilgi ile donatmaktan sorumludur. Gelecek nesiller için daha iyi bir dünya sağlamak için diğer özel eğitim kurumları arasında koruma ve yer almadaki rolümüzü kabul ediyoruz.” ifadeleriyle açıklamalarda bulundu.
Misyon ifadesiyle ilgili de açıklamalarda bulunan Prof.Dr. Henry Abdo; “Eğitimde eleştirel düşünme genellikle öğrencilerin ve katılımcıların muhakeme, değerlendirme ve problem çözme becerilerini geliştirmeye götürür. Öğrenciler, pazarın sürekli değişen senaryolarıyla yüzleşmeye hazırlıklı olmalıdır. Geleneksel mekanik öğrenme sistemlerine ve yöntemlerine karşı merakı, mantığı, muhakemeyi ve öz değerlendirmeyi artırmaya çalışıyoruz. 21. yüzyılda uyum, mesleki ve profesyonel alanların parolası haline geldi. Bunun anlamı, bir insan olarak, adapte olmak için eğitilmiş ve donanımlı olmanız gerektiğidir. AUE öğrencilerini, her sabah uyandıklarında hayatın onlara attığı her şeyi zihinsel olarak hazırlamamız gerektiğine inanıyoruz… Esnek insanlar değişen koşullarda daha iyi ve daha uzun yollara giderler, aynı zamanda takımlarda da üstündürler; homojenden çok işlevliye. Uyum sağlamayı başaramayan insanlar çok katıdırlar ve sonunda bozuk ve modası geçmiş değişime direnerek ve meydan okuyarak sonuçlanırlar. Eğitimde, yönetimde, kampüs hayatında ve hatta öğrenim ve para-eğitim ücretlerinde, onlara verdiğimiz söz kalitedir… Öğrenim ve ücretler söz konusu olduğunda, çok çeşitli öğrenci mali yardım programları tasarlanır ve öğrencilerimize hizmete sunulur. Öğrenim ücretlerimiz de kalitenin maliyete en yüksek oranını sağlamak için hesaplanır.” ifadeleriyle konuşmasını sürdürdü.
AUE ile ilgili son olarakta “Prestijli Miami Üniversitesi ile yakın işbirliğimizden bahsetmek isterim. İşbirliğinin en yüksek seviyeye getirildiği ve öğrencilerin AUE’den Miami’ye ve tam tersi hareketliliğin tadını çıkarabilecekleri yer. Ayrıca pandemi konusunda, güvenlik bir zirvede ele alınır ve korunur. Öğrenciler teorik oturumları çevrimiçi olarak takip edecek ve geçerlilik ve ciddiyet için pratik çalışmalar ve sınavlar sosyal mesafenin karşılanacağı kampüste yapılacaktır. Bu küresel sağlık krizinin çözüleceğini ve öğrencilerin akademik yolculuğunu keyifli kılan ve bol miktarda unutulmaz hoş anılarla zenginleşen geleneksel kampüs yaşamının kalıcı olmasını umuyoruz.” şeklinde konuştu.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Etiket arşivi: tam
Bosch: Dünyanın motosikletlere yönelik, ilk tam entegre bölünmüş ekranı yollarda
Daha fazla güvenlik ve kolaylık için tamamen ağa bağlı ekran Sürücünün dikkatini dağıtmadan, hem araçla ilgili bilgileri hem de akıllı telefonlardan navigasyon gibi sürüş içeriğini gösteren 10.25 inç TFT bölünmüş ekran. Sürücülerin yüzde 90’ı, seyahate hazırlık veya seyahat sırasında takip amacıyla akıllı telefonlarını kullanıyor. Akıllı telefon entegrasyon çözümü mySPIN, sürüşü daha güvenli ve konforlu hale getiriyor. Ducati ve Kawasaki, motosikletlerinde sürüş uygulamaları sunmak üzere mySPIN kullanacak.
Yokohama, Japonya – Araç bilgilerini ve akıllı telefondaki uygulama içeriğini eşzamanlı olarak gösteren, serbest bir şekilde programlanabilen bölünmüş ekran, bir zamanlar sadece birinci sınıf otomobillerde kullanılıyordu. Bosch’un yeni entegre bağlanabilirlik gösterge paneli, bu özelliği motosikletler için 10.25 inç TFT ekran biçiminde kullanıma sunuyor. Buna ek olarak, akıllı telefon entegrasyon çözümü mySPIN, bağlı telefonun içeriğini de motosikletin ekranına taşıyor. Bosch’un, 2600 motosiklet sürücüsü arasında yaptığı anket, her on sürücüden sekizinin bu işlevi memnuniyetle kullanacağı sonucuna ulaştı. Bosch İki Tekerlekli ve Motor Sporları Biriminin Başkanı Geoff Liersch, “MySPIN ile birlikte kullanılan gösterge panellerimiz, motosiklet sürücülerine daha fazla güvenlik ve kolaylık sağlayan yeni bir sürüş deneyimi sunuyor. Bu, bizim için motosikletlerde bağlanabilirlik açısından bir sonraki adım” dedi.
Hızlı bir şekilde bilgilendiriyor
Yeni 10.25 inçlik TFT ekran, bu yıl BMW motosikletlerinde görücüye çıkıyor. Ekranın yeni boyutları, sürücünün dikkatini dağıtmadan ilgili tüm bilgileri bir bakışta gösteriyor. Kullanıcılar ekranda görmek istedikleri içeriğe karar veriyor ve bunların tümünü gidon ile kontrol edilebiliyor. Örneğin, bir akıllı telefon uygulamasının içeriği, motosiklet ekranının boyutuna uygun bir şekilde ilgili bilgileri göstermek için mySPIN ile otomatik olarak uyarlanıyor. Bölünmüş ekran, hız ve uyarılar gibi temel bilgileri göstermeye devam ediyor.
Güvenli bir şekilde ağa bağlanıyor
Bosch anketine göre, sürücülerin yaklaşık yüzde 90’ı seyahate hazırlık veya seyahat sırasında takip amacıyla akıllı telefonlarını kullanıyor. Sürücülerin üçte biri, sürüş esnasında bile akıllı telefonlarını kullanarak kendilerini büyük tehlikeye sokuyor. Bosch, akıllı telefon içeriklerinin kullanımını daha güvenli ve konforlu hale getirmek için akıllı telefon entegrasyon çözümü mySPIN’i geliştirdi. Arazi araçları veya kişisel deniz araçları dahil olmak üzere 2018’den bu yana motor sporları segmentinde yer alan BRP araçlarında kullanılan mySPIN, ilk kez motosiklet segmentinde kullanılacak. Ducati, bunu Bosch’un bölünmüş ekran seçeneği bulunmayan yeni 6.5 inç bağlanabilirlik ekranıyla birlikte tanıtacak. Ducati Araştırma ve Geliştirme Yöneticisi Vincenzo De Silvio, “Motosiklet sürücülerinin, motosikletlerine binerken akıllı telefon içeriğine entegre ve kolay bir şekilde erişebilmesini istiyoruz. mySPIN platformu ve entegre bağlanabilirlik gösterge paneli sayesinde bunu yapmanın doğru bir yolunu bulduk” dedi. Çözüm, 2021’den itibaren Kawasaki tarafından da tanıtılacak.
Sürücü, motosiklete özel çeşitli uygulamalar aracılığıyla zengin bir hizmet yelpazesine erişiyor. Heyecan verici güzergahları indirmek, takip etmek ve benzer düşünce yapısına sahip sürücülerle paylaşmak için REVER; yakınlardaki otellere veya restoranlara giden yolu bulmak için Genius Maps ve Sygic ve ücretsiz premium dijital radyo için Dash Radio[1] gibi iş ortakları ile mySPIN, gelişmiş bir sürüş deneyimi sunuyor. Uygulama portföyü, global bir şekilde sürekli olarak genişletiliyor.
Kapsamlı bir şekilde çözüme ulaştırıyor
Motosiklet emniyet sistemlerinin lider tedarikçisi olarak Bosch’un yıllar boyunca en önemli önceliği motosiklet sürüşünü daha güvenli hale getirmek oldu. Ancak şirket, sürücülere daha rahat ve heyecan verici bir deneyim de sunmak istiyor. Sürücü, motosiklet ve çevresi arasındaki bağlanabilirlik, bunda çok önemli bir rol oynuyor. Help Connect buna bir örnek olarak gösterilebilir. Motosikletlere yönelik dijital ağa bağlı acil durum çağrı sistemi, bir kaza durumunda kurtarma ekiplerinin hızlı ve otomatik olarak gönderilmesini sağlayarak yol güvenliğini artırıyor. Bu, Bosch’un motorlu iki tekerlekli araçları geleceğin mobilite gereksinimlerine nasıl uygun hale getirdiğini gösteren bir başka kanıttır.
[1] Bölgesel App/Play Store kullanılabilirliğine bağlıdır.
Mobilite Çözümleri, Bosch Grubu’nun en büyük iş sektörüdür ve 2019 yılında 46,8 milyar Euro’luk satış gerçekleştirilmiştir. Bu rakam, grubun toplam satışlarının yüzde 60’ına denk gelmektedir ve Bosch Grubu’nu önde gelen otomotiv tedarikçilerinden biri yapmaktadır. Mobilite Çözümleri iş sektörü, mümkün olduğunca kazasız, emisyonsuz ve stressiz mobilite vizyonuna sahiptir ve Grubun uzmanlığını otonom, elektrifikasyon ve bağlanabilirlik olmak üzere üç mobilite alanında bir araya getirmektedir. Müşterileri için bu çaba, entegre mobilite çözümleri sağlamaktadır. İş sektörünün ana faaliyet alanları arasında; içten yanmalı motorlar için enjeksiyon teknolojisi ve güç aktarma sistemleri, çevre birimleri, güç aktarım mekanizması elektrifikasyonu için çeşitli çözümler, araç güvenlik sistemleri, sürücü destek ve otonom işlevler, kullanıcı dostu eğlendirici bilgilendirme sistemi ve ayrıca araçtan araca ve araçtan altyapıya iletişim teknolojisi, tamir atölyesi konseptleri ve otomotiv satış sonrası pazarına yönelik teknoloji ve servis bulunmaktadır. Bosch, aralarında elektronik motor yönetimi, ESP® elektronik denge kontrol sistemi ve sabit basınçlı dizel püskürtme teknolojisinin de bulunduğu önemli otomotiv inovasyonları da sunmaktadır.
Bosch Grubu, dünyanın önde gelen teknoloji ve servis tedarikçilerinden biridir ve dünya genelinde yaklaşık 400.000 çalışana sahiptir. Şirket, 2019 yılında 77,7 milyar Euro’luk satış gerçekleştirmiştir. Bosch’un faaliyetleri dört sektöre ayrılmaktadır: Mobilite Çözümleri, Sanayi Teknolojileri, Tüketim Malları ile Enerji ve Bina Teknolojisi. Dünyanın önde gelen IoT şirketlerinden biri olarak Bosch; akıllı evler, akıllı şehirler, ağa bağlı mobilite ve endüstri için yenilikçi çözümler sunmaktadır. Şirket; sensör teknolojisi, yazılım ve hizmet alanlarındaki tecrübesi ve kendi IoT bulutunu kullanarak müşterilerine; ağa bağlı, farklı alanları bir arada bulunduran ve tek bir kaynaktan elde edilen çözümler sunabiliyor. Bosch Grubu’nun stratejik hedefi, ağa bağlı yaşam için inovasyonlar sağlamaktır. Bosch, yenilikçi olan ve büyük bir ilgi gören ürünler ve servislerle dünya genelinde yaşam kalitesini iyileştirmektedir. Kısacası Bosch, ‘Yaşam için teknoloji’ oluşturmaktadır. Bosch Grubu, Robert Bosch GmbH ve 60 ülkedeki 440 bağlı kuruluşu ve bölge şirketinden oluşmaktadır. Satış ve servis ortakları dahil edildiğinde, Bosch’un küresel üretim, mühendislik ve satış ağı neredeyse dünyadaki tüm ülkeleri kapsamaktadır. Şirketin gelecekteki büyümesinin temeli, yenilikçi gücüdür. Bosch, dünya genelinde yaklaşık 125 lokasyonda araştırma ve geliştirme alanında yaklaşık 72.600 çalışana sahiptir.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Lüleburgaz’da tam saha denetim
Lüleburgaz Kaymakamı Salih Yüce ve Lüleburgaz Belediye Başkanı Murat Gerenli, kent genelinde gerçekleştirilen koronavirüs denetimlerine katıldı. Yeni Sanayi’de denetimlere katılan Yüce ve Gerenli esnafı maske, mesafe ve hijyen konusunda uyardı.
Lüleburgaz’da koronavirüse karşı mücadele tüm hızıyla sürüyor. Yurt genelinde olduğu gibi havaların soğumasıyla birlikte vaka artışının yaşandığı kentlerden biri olan Lüleburgaz’da denetimler her gün artarak devam ediyor. Lüleburgaz Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri gün boyu virüs denetimlerine etkin bir şekilde devam ederken, bugün kent genelinde geniş kapsamlı bir denetim gerçekleştirildi. Denetime Lüleburgaz Kaymakamı Salih Yüce, Lüleburgaz Belediye Başkanı Murat Gerenli, Lüleburgaz İlçe Sağlık Müdürü Önder Porsuk ve çok sayıda ekip katıldı.
SANAYİ ESNAFINA TAM NOT
Bu kez Yeni Sanayi’de gerçekleşen denetimde Yüce ve Gerenli, beraberindeki heyetle birlikte sanayi esnafını ziyaret etti. Esnafın koronavirüse karşı alınan maske, mesafe ve temizlik konusunda duyarlı olduğu görülürken, esnafa tam not verildi. Tedbirler konusunda eksiklikler tespit edilen esnaf ise önlemleri almaları yönünde uyarıldı.
DÖRT BİR YANDA DENETİM
Belediye, emniyet ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarından çok sayıda kişinin katıldığı denetimlere il merkezinden de ekipler takviye edildi. Sabah saatlerinde görev dağılımını yapan ekipler, kentin dört bir yanındaki kafe, market, oto tamircisi gibi işletmelerin yanı sıra vatandaşın yoğun olarak bulunduğu şehir içi toplu ulaşım ve Lüleburgaz Şehirlerarası Otobüs Terminali’ni denetledi. Denetimler kapsamında vatandaşların bulundukları işyerlerinde aldıkları önlemin yanı sıra maske, mesafe ve hijyen kurallarına uyup uymadığı incelendi. Kurallara uymayanlara kişilere işlem yapıldı.Lüleburgaz’da gerçekleştirilen denetimler her geçen gün artarak devam edecek.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Konak’tan diyabetle mücadeleye tam destek
Çağın hastalığı diyabetle mücadeleye büyük önem veren Konak Belediyesi, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü’nü özel bir etkinlikle kutladı. Diyabetin bulaşıcı bir hastalık gibi yayıldığını söyleyen Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, “Bu gidişata bir dur demeliyiz” şeklinde konuştu.
Konak Belediyesi, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü’nü, Ege Diyabetliler Derneği ve Diyabetle Yaşam Derneği İzmir Şubesi’yle birlikte, Selahattin Akçiçek Kültür Merkezi’nde düzenlediği özel bir etkinlikle kutladı. Pandemi döneminin maske ve mesafe kuralına uygun olarak düzenlenen etkinlik büyük ilgi gördü. “Diyabet ve Sağlık” temasıyla düzenlenen etkinliğe Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Ege Diyabetliler Derneği Başkanı Gamze Bakkallar, Diyabetle Yaşam Derneği İzmir Şube Başkanı İlker Saçbüken’in yanı sıra Konak Belediyesi Meclisi üyeleri Barış Özgen, Nesrin İlkutlav, Hamit Mumcu, Birol Özkardeşler, CHP Konak İlçe Başkanı Çağrı Gruşçu, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve vatandaşlar da katıldı. Dünya genelinde hızla yayılan hastalığa yönelik farkındalığı ve bilinci artırmak için “Sağlıklı Beslen, Sağlıklı Yaşa” sloganıyla düzenlenen etkinlik, kısa film gösterimleriyle başladı.
Diyabet hemşiresi fark yaratır
Diyabetle yaşama dikkat çeken filmlerin ilki, Ege Diyabetliler Derneği Başkanı Gamze Bakkallar’ın gerçek yaşam öyküsü oldu. 12 yaşında diyabet hastası olan Bakkallar, diyabetle 31 yıldır süren mücadelesini, “Mavi Gölgem” isimli filmde anlattı. Daha sonra Konak Belediyesi’nin hazırladığı ve Başkan Batur’un da yer aldığı film gösterildi. Filmin ardından sahneye çıkan Gamze Bakkallar, her yıl Dünya Diyabet Günü için diyabet ile ilgili bir konuya odaklanan Uluslararası Diyabet Federasyonunun bu yıl “Diyabet ve Hemşire” temasını seçtiğini söyledi. Derneğin diyabet eğitim hemşiresi Mine Uymaz’ı da sahneye davet eden Bakkallar, Mine hemşireye dernek adına teşekkür etti. Bakkallar’dan sonra söz alan Diyabetle Yaşam Derneği İzmir Şube Başkanı İlker Saçbüken diyabetle geçen yıllarını ve kendi mücadelesini anlattı. diyabetli bireylerin karşı karşıya kaldıkları sorunlara da dikkat çekti.
Mavi halkanın anlamı: Umut ve dayanışma
Konak Belediye Başkanı Abdül Batur ise konuşmasına Dünya Diyabet Günü’nün simgesinin mavi halka olduğunu vurgulayarak başladı. Mavi rengin sağlıklı bir yaşam umudunu, halkanın ise hastalığa karşı kurulan küresel dayanışmayı temsil etiğini vurgulayan Batur, “Bugün bu umuda, neredeyse bir bulaşıcı hastalık gibi yayılan bu hastalığa karşı birlik olmaya her zamankinden daha çok ihtiyacımız var” dedi. Uluslararası Diyabet Federasyonu’nun tahminlerine göre, dünyada yirmi yıl sonra 642 milyon kişinin diyabetli olacağına dikkat çeken Batur, “Yani bu, 2040 yılında her 10 yetişkinden biri diyabetli olacak demek! Ülkemizde de görülme sıklığı giderek artan diyabet, yetişkinlere ve çocuklara yönelik tehdidini her geçen gün büyütüyor” diye konuştu.
“Bu gidişata dur demeliyiz!”
Diyabetin çocukluk çağının en sık görülen kronik hastalıklarından biri haline geldiğine işaret eden Batur, “Bu gidişata hep birlikte dur demeliyiz! Diyabeti önlemenin ilk yolu da onu kontrol altına almak. Konak Belediyesi olarak halkımızı bilinçlendirmek, toplumda bu hastalığa karşı farkındalık oluşturmak için gerekli tüm çalışmaları yapmaya hazırız. Rehberliğe ihtiyacı olan anne babalarımızın da yanında olmak isteriz. Başta çocuklarımız olmak üzere halkımızı diyabetten korumalıyız” dedi.
Batur’a destek rozeti
Etkinlik, Endokrin ve Metobolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Demir, Diyetisyen Esra Akcan ile Spor Eğitmeni Oğulcan Damar’ın konuşmacı olarak katıldıkları, “Diyabetle Yaşam” paneliyle devam etti. Panelin ardından Bornova Halkoyunları Gençlik ve Spor Kulübü Derneği’nin (BORDER) halkoyunları gösterisi yapıldı.
Etkinliğin sonunda Başkan Abdül Batur’a, hastalıkla mücadeleye verdiği destekten ötürü Ege Diyabetliler Derneği’nin rozeti takıldı.
İnsülini bulan Banting’in anısına
“Dünya Diyabet Günü”, 160’tan fazla ülkede, 1 milyarı aşan destekçisiyle en büyük farkındalık etkinliklerinden biri olarak kabul ediliyor. 1921 yılında insülini bularak, diyabet hastası milyonlarca hastanın tedavisini mümkün kılan Frederick Banting’in doğum yıldönümü anısına, her yıl 14 Kasım’da çeşitli etkinlikler düzenlenerek hastalığa karşı bilinç ve farkındalık düzeyinin yükseltilmesi hedefleniyor. Uluslararası Diyabet Federasyonu, Dünya Diyabet Günü’nün bu yılki temasını “Hemşire ve Diyabet” olarak belirledi.
İZMİR – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)