Aylık arşivler: Şubat 2025

Osmangazi Belediyesi’nden minyatür sanatıyla Yaşar Kemal sergisi

Osmangazi Belediyesi’nin ev sahipliği yaptığı ‘İnsan Dünyadır Minyatürlerle Yaşar Kemal’in Bütün Kitapları’ adlı minyatür sergisi, düzenlenen törenle sanatseverlerin ziyaretine açıldı.

 

Osmangazi Belediyesi, Türk Edebiyatının çınarı Yaşar Kemal’in 57 eserini dört sene içerisinde minyatür sanatına yansıtan Dr. Figen Gürsoy’un ‘İnsan Dünyadır Minyatürlerle Yaşar Kemal’in Bütün Kitapları’ adlı minyatür sergisini, Bursalılar ile buluşturdu. Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi’nde ziyarete açılan sergi, Anadolu’yu; insanını, kültürünü, folklorunu, doğasını, iklimini, bitkisini, duygusunu, tavrını iyi yazmış yazarlardan biri olan Yaşar Kemal’in kitaplarının minyatürlerinden oluşuyor. Yaşar Kemal’in eserlerinden ilham alınarak hazırlanan sergi, sanatseverlere ünlü yazarın dünyasını minyatür sanatıyla keşfetme fırsatı sundu. 

 

Serginin açılışına Osmangazi Belediye Başkan Yardımcısı Mutlu Esendemir, Yaşar Kemal Vakfı Başkanı ve Yaşar Kemal’in eşi Ayşe Semiha Baban, Dr. Figen Gürsoy ve Osmangazili sanatseverler katıldı. 

 

“Bu sergi Yaşar Kemal’in mirasına bir saygıdır”

 

Osmangazi Belediye Başkan Yardımcısı Mutlu Esendemir, ‘İnsan Dünyadır Minyatürlerle Yaşar Kemal’in Bütün Kitapları’ adlı serginin açılında yaptığı konuşmada, “Bugün, Anadolu’nun derinliklerinden gelen usta bir kalem ve aydın olan Yaşar Kemal’in tüm kitaplarının minyatür sanatıyla resimlendiği bu eşsiz sergiye ev sahipliği yapmaktan onur ve gurur duyuyoruz. Yaşar Kemal, yazarlığıyla bir dönemin tanığı olmanın ötesine geçmiş, halkın duygularına, umutlarına ve direnişe ses getirmiştir. Bu sergi, yalnızca bir sanat ekinliği değil, aynı zamanda Yaşar Kemal’in mirasına bir saygıdır. Yaşar Kemal’in eserlerindeki karakterlerin yaşadığı dramlar ve içsel yolculuklar, bugün bile hepimizin yüreğinde yankı bulmaktadır. Yaşar Kemal, dağa, taşa ve suya yazdığı destanlarda, derin insan sevgisini ve haksızlığa karşı verdiği mücadeleyi anlatmıştır. Yaşar Kemal’in eserlerindeki karakterler, cesaretin, halkın ve adalet için verilen amansız mücadelenin bir sembolüdür. Bugün bu sembole çok ihtiyacımız vardır. Açılışını yaptığımız sergi ile birlikte minyatür sanatı ve edebiyatını birleştiren eşsiz bir çalışmaya tanıklık edeceğiz” dedi.

 

“Yaşar Kemal sevgisinde buluştuk”

 

Yaşar Kemal’in eserlerini minyatür sanatıyla buluşturan Dr. Figen Gürsoy ise, “Bu sergi vesilesiyle, yüzlerce insan ile Yaşar Kemal sevgisinde buluştuk. Yaşar Kemal hakkında konuştuk ve Yaşar Kemal ile tanışıklığı güçlendirdik. Henüz Yaşar Kemal ile tanışmamış olanlar, bu sergi ile usta edebiyatçıyı öğrendi. Yaşar Kemal ile güçlendik. Yaşar Kemal, barış adına gündüzü karartanlara karşı geceyi ağartanlardan olmuştur. Sevgiyi azaltanlara karşı, çoğaltanlardan; umudu aşındıranlara karşı yeşertenlerden olmuştur. Bu büyük ustanın yaşamı boyunca yazdığı 57 kitabın her birini bir minyatür resme döndürerek bir seri hazırladım. Bu serinin hedef kitlesi her yaş gurubu olmakla birlikte asıl hedef kitle öğrenciler ve gençlerdir. Genç zihinlerde ve yüreklerde, Yaşar Kemal’e, sanata, resme, minyatür resme ve edebiyata dair bir tohum yerleştirirsek, bu tohum gelecekte eminim ki çok güzel şeylere evrilecektir. Serginin ithafı, Yaşar Kemal’in 102’inci yaşına, Türkiye Cumhuriyeti’nin 102’inci yaşına ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk’edir” diye konuştu.

 

“Yaşar Kemal en karanlık yerde dahi etrafına ışık saçardı”

 

Yaşar Kemal Vakfı Başkanı ve Yaşar Kemal’in eşi Ayşe Semiha Baban da yaptığı konuşmada, “Yaşar Kemal, edebi yönünün dışında o kadar sevgi dolu bir kişiliğe sahipti ki, çok karanlık ve kasvetli bir yere bile girse etrafa aydınlık saçardı. Bunu yönünü çok ama çok özlüyorum. Bir gün doktor bir hanım, ışık yumağı gibi karşıma çıkarak ben Yaşar Kemal eserlerinin minyatür resmini yapacağım dedi. Yaşar Kemal’in eserlerinde aslında betimleme yoktur. Her bir insan ve her bir doğa unsuru ayrı bir kişiliktir. Bu unsurlar tek başına durur ve o doku içerisinde kendine has bir yeri vardır. Bu tek düzlemi de minyatürden başka ne anlatabilir ki. Dört yıl süren çalışmanın ardından Dr. Figen Gürsoy’un yaptığı çalışmaları görünce bu iş gerçekten böyle yapılırmış dedim. Bugün, burada olmaktan dolayı onur duyduğum bu serginin açılışı vesilesiyle bir kez daha Dr. Figen Gürsoy’a teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerini kullandı. 

 

“Yaşar Kemal sevgi dolu, uzun bir yürüyüştür”

 

Yaşar Kemal Sevdalısı Prof. Dr. Kenan Mortan da yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Abidin Dino, Yaşar Kemal için ‘Yaşar Kemal sevgi dolu, uzun bir yürüyüştür’ diyor. Bizler, bu uzun yürüyüşün bugün Bursa ayağındayız. Açılışını gerçekleştirdimiz bu sergi, bizleri Yaşar Kemal’in umuda ve güzelliğe olan yolculuğuna çıkartıyor. Bu güzel yolculukta ‘Bu kara gökyüzü ışıyacak başka yolu yok diyen’ Yaşar Kemal’i bir kez daha anıyoruz. O’nun barış türküsünü çağırmaya Bursa ayağından merhaba derken, bu serginin oluşmasında ve burada olmasında emeği geçenlere de teşekkürlerimi sunuyorum.” 

 

‘İnsan Dünyadır Minyatürlerle Yaşar Kemal’in Bütün Kitapları’ adlı minyatür sergisi 07 Şubat tarihine kadar Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi’nde ziyaret edilebilecek. Sanatseverler, bu süre boyunca Gürsoy’un eserlerini inceleyerek Yaşar Kemal’in edebi dünyasına minyatürlerle tanıklık edebilecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Müziğin birleştirici gücünde kenetlendiler

Nilüfer Belediyesi, 6 Şubat Depreminin 2’nci yıl dönümüne sayılı günler kala anlamlı bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Nazım Hikmet Kültürevi’nde gerçekleştirilen “Korolar Buluşuyor 2” isimli moral konserinde, Nilüfer, Hatay ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nindeki (KKTC) çocuk ve gençlerden oluşan korolar izleyicilere unutulmaz bir gece yaşattı.

Nilüfer Çocuk Korosu ve Nilüfer Gençlik Korosu, KKTC’nin Gazimağusa şehrinden Ada Işığı Çocuk Korusu, Ada Işığı Gençlik Vokal Topluluğu, Hatay’dan 6 Şubat depremlerinde bazı üyelerini de kaybeden Antakya Polifonik Korolar Derneği (APKORD) Çocuk Korosu ile birlikte Nazım Hikmet Kültürevi’nde sahne aldı. Kahramanmaraş merkezli ve 11 ili etkileyen 6 Şubat Depremlerinin 2’nci yıl dönümüne yaklaşırken, farklı şehirlerden gelen çocuk ve gençler, “Korolar Buluşuyor 2” isimli moral ve dayanışma konseri verdi.

Nilüfer Belediye Başkanı Okan Şahin yaptığı konuşmada, gençleri ve çocukları Nilüfer’de ağırlamaktan gurur ve mutluluk duyduklarını söyledi. Okan Şahin, “Bizler kültürle sanatla bir nebze yaralarımızı sarmak istiyoruz. Bir yandan da depremin gerçek olduğunu ve depreme dirençli kentler yaratmamız gerektiğini atlamamalıyız” dedi.

Nilüfer Çocuk ve Nilüfer Gençlik Korosu Şefi Suat Şahin de, organizasyonun KKTC’nin ardından ikincisini Nilüfer’de gerçekleştirdiklerini söyledi. Suat Şahin, “Depremi yaşayan çocuk ve gençlere moral vermek üzere sanatla müzikle katkı sunmaya çalışıyoruz” dedi.

“ÇOK MUTLU OLDUK”
APKORD Koro Şefi Sezgin Suna, depremde koro üyelerinden 5’ini kaybettiklerini dile getirerek, 2 yıldır internet üzerinden bir araya gelerek çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi. Öğrencilerinin çeşitli şehirlere dağıldığını dile getiren Suna, “Yaklaşık 35 çocuğumuz var. Bu buluşmaya 12 çocuk ile gelebildik. Buluşmanın ikincisi burada olunca çok mutlu olduk. Çünkü bizim tek çalışabildiğimiz ve bir araya gelebildiğimiz ortamlar bu tür ortamlar. O yüzden meslektaşım Suat Şahin ve emeği geçenlere teşekkür ederim” dedi.
Ada Işığı Çocuk Korosu ile Gençlik Vokal Topluluğu Şefi Erkan Dağlı, Gazimağusa’da okulundaki ‘Şampiyon Melekler’ olarak bilinen 35 öğrencisini Adıyaman’da kaybettiğini belirtti. Dağlı, sanatla ayakta kalarak, iyileşmeye çalıştıklarını ifade etti.

“YAĞMUR’UN ŞARKISI” SESLENDİRİLDİ
Korolar tek tek performanslarını sergilerken, hep birlikte de ortak şarkılar seslendirdiler. Konserde, 6 Şubat depreminde yaşamını yitiren APKORD Çocuk Korosu koristlerinden Yağmur Rifaioğlu’nun depremden önce yazdığı ve Koro Şefi Sezgin Suna’ya gönderdiği şarkıya da yer verildi. Suna’nın bestelediği ve “Yağmurun Şarkısı” ismi verilen eser, korolar tarafından birlikte seslendirildi. Yoğun ilgi gören konser sonunda seyirciler, koroları ayakta alkışladı. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Manisa Büyükşehir, personeline ‘Öfke Kontrolü Eğitimi’ Düzenledi

Manisa Büyükşehir Belediyesi, vatandaşlara daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla personele yönelik eğitimlerine devam ediyor. Bu kapsamda İnsan Kaynakları ve Eğitim Dairesi Başkanlığı ile Ege Belediyeler Birliğinin işbirliğiyle Manisa Büyükşehir Belediyesi, Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) Genel Müdürlüğü ile İlçe Belediye çalışanlarına yönelik ‘Öfke Kontrolü Eğitimi’ düzenledi.

 

Manisa Büyükşehir Belediyesi, vatandaşlara hizmet kalitesini arttırabilmek için personeline yönelik eğitim programlarına ara vermeden devam ediyor. Bu kapsamda, İnsan Kaynakları ve Eğitim Dairesi Başkanlığı ile Ege Belediyeler Birliğinin işbirliğiyle belediye çalışanlarına yönelik ‘Öfke Kontrolü Eğitimi’ düzenledi. Manisa Büyükşehir Belediyesi, Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) Genel Müdürlüğü ile İlçe Belediye çalışanlarının katılım sağladığı eğitim, MASKİ Genel Müdürlüğü Hizmet Binası Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Eğitmen Ömür Köylü tarafından verilen eğitimde, öfke kontrolünün önemi, stres yönetimi ve vatandaşlarla etkili iletişim konularına değinildi.

 

Manisa Büyükşehir Belediyesi, personelin mesleki gelişimine katkı sağlayan bu tür eğitimlerle, hizmet kalitesini artırmayı ve vatandaşlara daha etkili bir kamu hizmeti sunmayı hedefliyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Karşıyaka Belediyesi’nden 14 bin kişiye sağlık hizmeti

Sosyal belediyecilik anlayışıyla toplumun yaşam kalitesini yükseltmeyi amaçlayan Karşıyaka Belediyesi, son bir yılda 14 binden fazla vatandaşa ücretsiz sağlık hizmeti sundu. Evde sağlık desteği, hasta nakil ve poliklinik hizmeti gibi çeşitli uygulamalarla, halk sağlığının korunmasına katkı sunmayı hedeflediklerini söyleyen Başkan Yıldız Ünsal “Daha sağlıklı ve bilinçli bir toplum için çalışmaya devam edeceğiz” dedi. 

 

Karşıyaka Belediyesi, donanımlı merkezleri ve uzman kadrosuyla, vatandaşlara sağlık alanında çok yönlü hizmetler sunuyor. Belediye Sağlık İşleri Müdürlüğü bünyesinde yürütülen çalışmalar kapsamında; Evde Sağlık Destek Merkezi (ESDEM) tarafından talepte bulunan vatandaşlara evlerinde ücretsiz sağlık danışmanlığı ve hasta bakım eğitimleri veriliyor. Gündüz Yaşam Merkezi’nde de Alzheimer hastaları için destekleyici hizmetler sunulurken, hasta yakınlarına yönelik olarak da bilinçlendirici eğitim ve seminerler düzenleniyor. Karşıyaka Belediyesi’nin ana hizmet binasında ve 1743 Sokak’taki (Çamlık) merkezde ise iki hekim ile poliklinik hizmetleri yürütülüyor.

 

HEDEF SAĞLIKLI VE BİLİNÇLİ TOPLUM

Bülent Ecevit Kültür Merkezi içerisinde bulunan Çocuk Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi’nde, 6-13 yaş arasına yönelik koruyucu hekimlik ve eğitim hizmetleri sunuluyor. İki diş hekiminin görev yaptığı merkez, Karşıyaka Belediyesi’nin kreş ve anaokullarında ağız ve diş sağlığı taraması da gerçekleştiriyor. Randevulu olarak çalışan hasta nakil ambulansıyla da ev ile hastane arasında ulaşım gereksinimi olan Karşıyakalılara destek sağlanıyor. Düzenli olarak açılan sertifikalı temel ilk yardım ve temel yaşam desteği eğitimlerinin yanı sıra hastalıklardan korunma ve başa çıkma yollarına ilişkin seminerler düzenleniyor. Tüm bu ve benzeri uygulamalarıyla son bir yılda 14 binden fazla yurttaşa hizmet veren Karşıyaka Belediyesi, çalışmalarını yoğun şekilde sürdürüyor. 

 

ÇOCUKLARDAN BÜYÜKLERE ÇOK YÖNLÜ HİZMET

Karşıyaka Belediye Başkanı Yıldız Ünsal “Her alanda olduğu gibi sağlıkta da ihtiyaçlara yanıt vermek ve hizmetlere erişimi kolaylaştırmak için tüm gücümüzle çalışıyoruz. Çok yönlü uygulamalarla; ileri yaşlı büyüklerimizden çocuklarımıza kadar, her yaştan ve her kesimden vatandaşlarımıza destek sağlıyoruz. Uzman kadromuz, donanımlı tesislerimiz ve tüm imkanlarımızla sağlıklı, bilinçli ve güçlü toplum için örnek hizmetler üretmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Anadolu rock müziğinin efsane isimlerinden Barış Manço vefatının 26’ncı yıl dönümünde Kadıköy’de anıldı

Anadolu rock müziğinin efsane ismi, şarkıcı, besteci, söz yazarı ve televizyon programcısı Barış Manço vefatının 26.yıl dönümünde Kadıköy Belediyesi’nin düzenlediği “Barış Manço’yu Sevgiyle Anıyoruz” programıyla Kadıköy Belediyesi Caddebostan Kültür Merkezi’nde (CKM) anıldı. 1 Şubat Cumartesi akşamı gerçekleşen anma programında Ahmet Baran Orkestrası Barış Manço’nun en sevilen eserlerini orkestral bir yorumla seslendirdi, Samsun Bilim ve Sanat Merkezi Çocuk Korosu da genç yetenekleriyle geceye renk kattı. Anma programına katılanlar arasında Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağı, Barış Manço’nun eşi Lale Manço Ahıskalı ile oğlu Doğukan Manço da vardı.

 

“PAZAR OLSA DA 7’DEN 77’Yİ, ADAM OLACAK ÇOCUK’U İZLESEK”

Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağı, “40 yaşındayım. Biz sabah kalktığımızda Pazar günü olsa da 7’den 77’yi, Adam Olacak Çocuk’u izlesek diye büyüdük. Bizim neslin çizgi film dışında izlediği programların başında geliyordu. O bizim dönemimiz için bir şanstı, o döneme denk geldiğim için çok mutluyum, gururluyum.” dedi. Ölümünün ardından 26 yıl geçmesine rağmen, Barış Manço’yu anma konserinde CKM Büyük Salon’un en arka koltuğuna kadar dolu olduğunu vurgulayan Kösedağı, “Geldiğiniz için çok teşekkür ediyorum, Lale Manço ile Doğukan Manço’ya çok teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız. Barış Manço iyi ki Kadıköylü bir sanatçımızdı.” dedi

 

Kadıköy’ün 20 yıldan fazladır Barış Abi’sini andığını söyleyen Barış Manço’nun eşi Lale Manço Ahıskalı, “Birçoğunuzla beraber yaşlandık, beraber çocuklarımızı büyüttük. Ayağınıza sağlık, sizlersiz olmazmış.” dedi.

 

BARIŞ MANÇO’YU SEVEN YENİ NESİLLER GELİYOR

Barış Manço’nun oğlu Doğukan Manço, “Anma etkinliğinden ziyade, bir aileyle beraber buluşmaya gelmiş gibi hissettik. Buradaki çok fazla yüzle tanışıyoruz. Hatta ergenliğini bildiğim kardeşim büyümüş, karnı burnunda gelmiş. Yeni Barış Manço severler getiriyorlar. İyi ki varsınız iyi ki geldiniz hoş geldiniz.” diye konuştu. Babası Barış Manço’nun 1991 model Honda Prelude arabasının restorasyon çalışmalarının tamamlandığını kaydeden Manço, yakında Müze Evi’nde sergilenmesine çok az kaldığını söyledi.

 

BARIŞ MANÇO EVİ ZİYARETÇİ AKININA UĞRADI

Kadıköy Belediyesi’nin Manço ailesi ile birlikte ve Halkbank’ın desteğiyle müze haline getirdiği Barış Manço’nun Moda’daki evi,  her yıl olduğu gibi bu yıl da ziyaretçi akınına uğradı. 31 Ocak günü saat 24.00’e kadar ziyaretçilere açık olan evi,  31 Ocak-1 Şubat tarihlerinde yaklaşık 2 bin 500 kişi tarafından ücretsiz gezildi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

“Ustalara Saygı” konseri mest etti

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, “Ustalara Saygı Metin Özülkü” konseri düzenleyerek sanatseverlere muhteşem bir gece sundu. Cem Karaca, Özkan Uğur ve Kayahan şarkılarının seslendirildiği konserde, vefat yıldönümü nedeniyle Barış Manço için özel bir bölüm ayrıldı.

 

TÜRK MÜZİĞİNİN EFSANELERİ ANISINA

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Anadolu’nun eşsiz müziği ve derin kültürüyle tanınan Barış Manço’nun vefatının yıl dönümünde, 1 Şubat Cumartesi akşamı anlam dolu bir konser düzenledi. Bu özel gecede sahneye çıkan sevilen sanatçı Metin Özülkü; Barış Manço, Cem Karaca, Özkan Uğur ve Kayahan şarkılarını seslendirdi. Ustalarıyla olan anılarını seyirci ile paylaşan Özülkü, “Barış Manço, Cem Karaca, Özkan Uğur ve Kayahan, sadece müziğiyle değil, aynı zamanda duruşları, insanlıkları ve topluma kattıklarıyla da unutulmaz izler bıraktılar. Onlar, müzikle toplumu birleştiren, kültürümüze ölümsüz eserler kazandıran gerçek ozanlardır. Bugün de onların şarkılarını söylemek, bu mirası yaşatmak, bizlere hem bir sorumluluk hem de tarifsiz bir mutluluk veriyor” dedi. Konserin müzik yönetmenliğini ise Büyükşehir Belediye Konservatuvarı mezunu olan ve birçok ünlü sanatçının müzik yönetmenliğini yapan Alkın Toy gerçekleştirdi.

 

İLGİ NEDENİYLE SALON TIKLIM TIKLIM DOLDU

“Ustalara Saygı Metin Özülkü Konseri” cumartesi akşamı Kocaeli Kongre Merkezi Akçakoca Salon’da gerçekleştirildi. Vatandaşların yoğun ilgisi nedeniyle salon tıklım tıklım doldu. Konseri vatandaşlarla birlikte Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Berna Abiş ve Kocaeli Valisi İlhami Aktaş’ın eşi Songül Aktaş da izledi. Büyükşehir Belediyesi Oda Orkestrası şefi Engin Şen moderatörlüğündeki konserde, sanatçı Metin Özülkü ile müzikli sohbet programı gerçekleştirildi. Sohbet aralarında Özülkü; Barış Manço, Cem Karaca, Özkan Uğur ve Kayahan şarkılarını seslendirdi. Bu anlamlı konserin sonunda Başkan Vekili Berna Abiş, sanatçı Metin Özülkü ve deneyimli müzik yönetmeni Alkın Toy’a çiçek takdim etti. 

 

BARIŞ MANÇO VEFAT GÜNÜNDE UNUTULMADI

Öte yandan konserde Barış Manço’ya ayrı bir parantez açıldı. Bilindiği gibi şarkıları ve sevilen karakteri ile Türk halkının yüreğinde özel bir yeri olan sanatçı, 1 Şubat 1999 tarihinde geçirdiği kalp krizi sonucu vefat etmişti. Sanatçının ani ölümü derin bir iz bırakırken, şarkıları yıllarca dillerden düşmeyerek seslendirilmeye devam edildi. “Ustalara Saygı ‘Metin Özülkü” konserinin 1 Şubat gününe denk gelmesi nedeniyle Barış Manço için özel bir bölüm oluşturuldu. Sanatçı Metin Özülkü, genç bir konservatuvar öğrencisi iken Barış Manço ile tanışmasını ve kendisiyle sokakta müzik yaptığı günü anlattı. 

 

BÜYÜKŞEHİR KONSERVATUARINDAN MEZUN

Bu arada konserin müzik yönetmenliğini birçok ünlü ses sanatçısı ile çalışan Alkın Toy yaptı. Başarılı müzik adamı için söz konusu konser daha da anlam taşıdı. Zira Toy, müzik kariyerine Büyükşehir Belediyesi ile adım attı. Yıllar önce yetenek sınavını kazanarak, konservatuvar öğrencisi olmaya hak kazanan Alkın Toy, başarılı öğrenciliğini mezuniyet ile taçlandırdı. Toy, gecede Büyükşehir Belediye Konservatuvarı mezunu olmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Polisan Holding’ten Üniversiteli ve Yeni Mezun Gençlere Uzun Dönem Staj İmkânı

PoliGenç ile genç yetenekler, teorik bilgilerini uygulamaya dönüştürerek gerçek projelerde deneyim kazanırken Polisan Holding şirket kültürünü yakından tanıyor ve kariyer yolculuklarına sağlam birer adım atıyor. 

 

Polisan Holding PoliGenç Uzun Dönem Staj Programı, başarılı ve yüksek potansiyelli gençlerin önceden saptanarak ve geliştirilerek, geleceğin yetenek ihtiyacı havuzunun oluşturulmasınıhedefliyor. Üniversite öğrencilerine ve yeni mezunlara kariyer yolculuklarında fırsat sunan Polisan Holding, Uzun Dönem Staj Programı kapsamında üniversite öğrencilerine gelişimlerine yönelik projelerde rol vererek gençlerimizin teorik eğitimde öğrendiklerini, şirket kültürü ve işletme dinamikleri içerisinde deneyimlemelerine olanak sağlıyor.

Program kapsamında İstanbul genel müdürlüğünde 3, Dilovası fabrika tesislerinde 8 olmak üzere toplamda 11 genci uzun dönem staja başlatan Polisan Holding, İstanbul’daki üniversite öğrencilerinin yanı sıra Kocaeli bölgesindeki öğrencileri de programa dahil ediyor.

Uzun Dönem Stajda İstanbul ve Kocaeli Öncelikli

Polisan Holding’in PoliGenç Uzun Dönem Staj Programı ile başlıca hedeflerini anlatan Polisan Holding Grup İnsan Kaynakları Direktörü Mahmut Temiz; “Uzun dönem staj programı sürecinde stajyer alımlarında İstanbul ve Kocaeli bölgesindeki gençlerin programa dahil edilmesini, bölgesel iş olanaklarının artırılmasını ve ekonomik kalkınmaya doğrudan katkı sunmayı amaçlıyoruz” dedi. 

Mahmut Temiz,staj programının ayrıca genç yeteneklerin profesyonel iş yaşamına hazırlanmalarına destek olarak nitelikli iş gücü oluşturulmasına fayda sunacağını, verilen teknik ve kişisel gelişim eğitimlerinin gençlerin bireysel ve toplumsal kalkınmalarına da katkı sağlayacağını belirtti.

Adaylar Kariyer.net’te açılan ilanlarla başvuru yapabiliyor

PoliGenç Uzun Dönem Staj Programının aday seçim sürecini de tanımlayan Polisan Holding Grup İnsan Kaynakları Direktörü Mahmut Temiz; “Kariyer.net üzerinden açtığımız ‘PoliGenç Uzun Dönem Staj Programı’ ilanlarına gelen başvuruları değerlendirdikten sonra IK mülakatlarını gerçekleştiriyoruz. Mülakatı aşan gençlerimize İngilizce, Genel Yetenek ve Kişilik Envanteri testleri uyguladıktan sonra değerlendirme sürecinin ardından doğru birimlere yerleşmelerini sağlıyoruz” diye konuştu. 

Hedef, Altı ayda Mesleki Açıdan donanımlı gençler yetiştirmek

Polisan Holding’in altı aylık bir süreci kapsayan PoliGenç Uzun Dönem Staj Programı, Endüstri, Kimya, Çevre, Makine, Metalurji ve Malzeme Mühendislikleri ile Üniversitelerin Kimya, İşletme, İktisat, Uluslararası ilişkiler, Uluslararası Ticaret, Dış Ticaret, Denizcilik ve Lojistik gibi bölümlerdeki gençleri hedefliyor. 

Zamanla daha fazla genç yeteneğe ulaşılacak

Polisan Holding Grup İnsan Kaynakları Direktörü Mahmut Temiz, “Yeni başladığımız Polisan Holding PoliGenç Uzun Dönem Staj Programı ile gelecek yıllarda da üniversite öğrencilerine ve yeni mezunlara kariyer yolculuklarında eşsiz bir deneyim sunmayı hedefliyoruz. Gençlere kimya üretim süreçleri, satış pazarlama, proje yönetimi, tedarik zinciri ve finans gibi birçok fonksiyonda projelerimizde yer vererek teorik ve pratik gelişim süreçlerine katkı sağlamak ve daha fazla genç yeteneğe ulaşmak en önemli önceliğimiz” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Travmatik yas sürecinde, sosyal destek önemli

Travmatik yas süreci ile başa çıkmak için yardım aramaktan çekinmemek gerekiyor. Travma sonrasında sosyal desteğin önemli olduğunu belirten Atlas Üniversitesi Hastanesi Başhekimi, İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı, Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hülya Ensari, sorunlar için yardım isteyen, sorunlarını başkalarıyla paylaşan ve sosyal desteği yüksek olanların daha çabuk iyileştiğini, sosyal desteği az olan, duygularını ifade etmeyen ve sorunlarını paylaşmayanlarda depresyonun daha sık görülebildiğine dikkat çekti. Ensari, travmatik yas sürecinde uzman desteği almanın önemini de vurguladı. 

Atlas Üniversitesi Hastanesi Başhekimi, İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı, Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hülya Ensari, travmalar ve   Travma Sonrası Stres Bozukluğu hakkında değerlendirmede bulundu.

Kişiyi aşırı korkutan, dehşet içinde bırakan, çaresizlik yaratan beklenmedik olağandışı olayların yol açtığı etkilerin “ruhsal travma” olarak adlandırıldığını belirten Ensari, “Yaşanan beklenmedik olay korku,  dehşet veya çaresizlik hissi yaratmışsa, olayda kişinin kendisinin veya yakınının ölüm veya yaralanma tehlikesi varsa ruhsal travma olarak adlandırılır” dedi.

Hangi olaylar ruhsal travmaya yol açar?

Ruhsal sorunlara yol açtığı bilinen travmaya neden olan olaylara dikkat çeken Ensari, “Bunlar yangın, deprem, sel gibi doğal afetler; savaş, işkence, tecavüz gibi insan eliyle yapılan travmalar; iş ve trafik kazaları; beklenmedik ölümler ve ciddi ölümcül hastalıklara yakalanma şeklinde sıralanabilir” dedi.

En önemli belirtiler: Uykusuzluk, kabuslar, rahatsız edici hatırlamalar…

Ruhsal travmalardan sonra en sık karşılaşılan hastalıklar arasında Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB)  ve depresyonun yer aldığını ifade eden Ensari, “Travma Sonrası Stres Bozukluğu belirtileri arasında uykusuzluk, kabuslar, olayla ilgili anıların rahatsız edici biçimde sık sık hatırlanması, sürekli olarak olayın tekrarlanacağı korkusu ve bu nedenle diken üstünde hissetme, kolay irkilme, çabuk sinirlenme, gelecekle ilgili plan yapamama, olayı hatırlatan durumlarda huzursuz olma ve bu durumlardan kaçınma görülür” uyarısında bulundu.

Bir olayın travma yaratma derecesi değişkenlik gösterebilir

Bolu Kartalkaya’da yaşanan yangın faciasının daha çok insan eliyle gerçekleşen travma türü arasında yer aldığını, bu yüzden etkisinin daha yüksek olduğunu belirten Ensari, “Yangında hayatını kaybedenlerin yakınları, yaralanarak veya yaralanmadan yangın olayını bizzat yaşayanlar ve yakınları, yangın olayına canlı veya ekran başında tanık olanlarda da ruhsal travma etkisi yaratmıştır. Bir olayın ruhsal travma yaratma derecesi bireysel, çevresel ve sosyal etkenlere bağlı olarak değişkenlik gösterebilir” dedi.

Yas süreçleri daha uzun ve zor yaşanabilir

Prof. Dr. Hülya Ensari, özellikle yaşanan yangın faciası özelinde çok kısa sürede, beklenmedik bir zamanda, beklenmedik yerde, beklenmedik şekilde ani, çok can kaybının yaşanması ve buna tanık olunmasının olağan yas süreçlerinin de daha uzun ve zor yaşanmasına neden olduğunu söyledi. 

Genellikle 6 ay içerisinde hafiflemeye başlar

Prof. Dr. Hülya Ensari, “Çoğu insan için, yasa bağlı gelişen yoğun keder duyguları zamanla yavaş yavaş azalır ve genellikle 6 ay içinde hafiflemeye başlar. Ancak karmaşık veya travmatik yas sürecinde bu zorlayıcı duygular ve etkileri aylar hatta yıllar boyunca devam edebilir, kişide belirgin sıkıntıya ve işlev kaybına yol açabilir, ruhsal tedaviye gerek duyulabilir” dedi.

Travmatik yas sürecinde ne yapılmalıdır?

Travmatik yas süreci ile başa çıkmak için yardım aramaktan çekinmemek gerektiğini vurgulayan Ensari, şunları söyledi: “Bu travmatik yas süreci ile de başa çıkmak için yardım aramaktan çekinmemek gerekir. Acı, üzüntü, öfke ve diğer duyguların yaşanmasına izin vermek, duyguları ifade etmenin yollarını bulmak; güvenilir insanlarla yaşanan olumsuz duyguları paylaşmak, dertleşmek, yazıya dökmek, günlük tutmak iyi olabilir. İyi beslenmeye, egzersiz yapmaya ve yeterince uyumaya çalışmak, iyileşmek için değişen hayatı kabul etmek zaman alabilir. Kıyaslama, karşılaştırma yapmaktan kaçınmak, bu dönemde aile, arkadaş, komşulardan sosyal destek almak, mümkün olan en kısa zamanda rutin hayata devam etmek; bu süreç zorlayıcı olduğunda da ruh sağlığı uzmanından gecikmeden destek almak çok önemlidir. Travma ile başetme yöntemi olarak alkol almaktan, başka uyuşturucu etkisi olan madde ya da reçetesiz ilaç kullanmaktan kaçınmanın da çok çok önemli olduğunu vurgulamak gerekir.”

Sosyal destek iyileştiriyor

Travma sonrasında sosyal desteğin önemli olduğunu vurgulayan Ensari, “Travma sonrasında kişinin olayın etkileriyle başa çıkmak için kullandığı yöntemlerin de sonuçları etkileyebileceği düşünülmektedir. Örneğin sorunlar için yardım arayan, sorunlarını başkalarıyla paylaşanlar, sosyal desteği yüksek olanlar daha çabuk iyileşirken; sosyal desteği az olan, duygularını ifade etmeyen, sorunlarını paylaşmayanlarda depresyon daha sık görülebilmektedir” dedi.

TSSB ile birlikte en sık depresyon görülüyor

Travma Sonrası Stres Bozukluğu görülen pek çok kişide aynı anda başka ruhsal rahatsızlıkların da görüldüğünü kaydeden Ensari, “TSSB ile birlikte en sık görülen hastalık depresyondur. Depresyon dışında çeşitli anksiyete (bunaltı) bozuklukları, aşırı alkol veya madde kullanımı da görülebilir. Daha önceden ruhsal hastalık geçirmiş kişilerde travma sonrasında o hastalıkların yeniden ortaya çıkma riski fazladır. Travma Sonrası Stres Bozukluğu uzun yıllar sürebilen ve ciddi işgücü kaybına yol açabilen bir hastalıktır. TSSB ve depresyon tedavi edilebilir durumlar olup; gecikmeden ruh sağlığı uzmanından destek almak gerekir” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bıçak Altına Yatmadan Böbrek Taşı Tedavisi

Türkiye’de her 7 kişiden birinde görülen böbrek taşları, günümüzde ameliyatsız yöntemlerle tedavi edilebiliyor.  Holmium lazer teknolojisi ile böbrek içindeki taşlar tespit edilerek güvenli ve etkili bir şekilde parçalanıyor.

TOBB ETÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Şükrü Ali Altan, Türkiye’de böbrek taşı görülme sıklığının bölgeden bölgeye değişse de yaklaşık yüzde 15 olduğunu belirterek, 13 milyon kişinin hayatlarının bir döneminde böbrek taşı rahatsızlığından şikayetçi olduğunu söyledi. Op.Dr. Altan, “Günlük pratiğimizde bu kadar sık gördüğümüz böbrek taşları tedavisinde, en sert taşları bile rahatlıkla kırabilen Holmiyum lazer sistemi gibi bir alternatifimiz var. Holmiyum lazerle taşı toz haline getirebildiğimiz gibi, uygun hastalarda taşları daha küçük parçalar halinde vücuttan çıkartabiliyoruz’’ dedi.

F-URS ile Böbrek Taşlarından Hızla Kurtulun

Böbrek taşlarının tedavisinde son yıllarda en çok tercih edilen yöntemlerden biri olan Fleksible Üreterorenoskopi (F-URS) teknoloji hakkında açıklama yapan Op.Dr. Altan, “F-URS yöntemi, vücudun doğal kanallarını kullanarak taşlara ulaşmayı sağlıyor” dedi. F-URS’un ince ve bükülebilir bir endoskop olduğunu, vücudun doğal yolları kullanılarak böbreğin en küçük havuzlarına bile ulaşılabildiği bilgisini verdi. 

Hastalar Aynı Gün Taburcu Oluyor

F-URS yönteminin cerrahi kesi gerektirmediğini ve hasta konforunu ön planda tuttuğunu belirten Op.Dr. Altan, işlemin 1-2 saat içinde tamamlandığını ve hastaların çoğunlukla aynı gün taburcu edildiğini söyledi.

Kanama Riski Taşımıyor

F-URS   yönteminin özellikle kan sulandırı ilaç kullanan hastalar için güvenli bir alternatif oluşturduğunu ifade eden Altan, taşın boyutu ya da yeri fark etmeksizin yüksek başarı oranı sağlandığını vurguladı. F-URS yönteminin kilolu hastalarda ve doğuştan gelen diğer tedavi yöntemlerine göre daha etkili olduğunu vurgulayan Altan, “ESWL gibi dışarıdan taş kırma yöntemlerinin başarı oranı kilolu hastalarda düşükken, F-URS yöntemi daha başarılı sonuçlar veriyor ayrıca bu yöntemi doğuştan böbrek anomalisi olan hastalarda da güvenle kullanıyoruz” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ege İhracatçı Birlikleri 1 milyar 261 milyon TL devlet yardımını ihracatçılara ulaştırdı

Türkiye, 2024 yılında 262 milyar dolar ihracata imza atarken, Ticaret Bakanlığı, ihracatçılarımızın rekabetçiliğini artırmak amacıyla 15 kategoride 17,6 milyar liralık devlet yardımını ihracatçılara ve iş birliği kuruluşlarına ulaştırdı. Hizmet ihracatına verilen devlet destekleri ilave edildiğinde Ticaret Bakanlığı 2024 yılında ihracata 24,7 milyar TL’lik destek sağlamış oldu.

 

 

Ticaret Bakanlığı bütçesinde 2025 yılı için ihracatçılara 33 milyar TL’lik devlet yardımı yapılması için kaynak ayrıldı.

 

 

Ege İhracatçı Birlikleri, Ticaret Bakanlığı’nın verdiği devlet yardımlarının 1 milyar 261 milyon TL’lik diliminin ihracatçı firmalara ve iş birliği kuruluşlarına ulaşmasında aracılık etti.

 

 

2024 yılında Türkiye’de yüksek enflasyon rakamları nedeniyle girdi maliyetlerinin dünyadaki rakiplerinden çok daha fazla arttığını, döviz kurlarındaki artışın enflasyon rakamlarının çok gerisinde kaldığını hatırlatan Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, bu süreçte devlet yardımlarının ihracatçılara can suyu olduğunu dile getirdi.

 

 

2023 yılında 764 milyon 800 bin TL devlet yardımlarının ihracatçı firmalara ve iş birliği kuruluşlarına ulaşmasını sağladıklarını paylaşan Eskinazi, “2024 yılında işlemlerini sonuçlandırdığımız devlet yardımları yüzde 65 artışla 1 milyar 261 milyon TL oldu. Yurt dışı fuar katılımı 461,6 milyon TL’lik destekle ilk sırada yer alırken, TURQUALITY Projeleri 313,5 milyon TL ile ikinci, birim kira desteği 107,6 milyon TL ile en çok devlet desteği verilen üçüncü başlık oldu. Pazara giriş belgeleri, tarım destekleri, küresel tedarik zinciri, yurt içi fuar katılım, e-ihracat, yurt dışı Pazar araştırması, sektörel heyetler/sanal heyetler, yurt dışı/yurt içi fuar organizatör, tasarım desteği, tanıtım desteği, yurt dışı marka tescil desteği, UR-GE proje desteği Ticaret Bakanlığı’nın destek verdiği diğer başlıklar. 2025 yılından itibaren AB Yeşil Mutabakat Uyum Projesi desteği Responsible destek programı hayata geçmiş olacak” diye konuştu.

 

 

Türkiye’nin 2025 yılında 280 milyar dolar ihracat hedefi olduğunun altını çizen EİB Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, döviz kurlarının enflasyonun gerisinde kaldığı süreçte devlet yardımlarının artması gerektiğini, 280 milyar dolar dövizi Türkiye’ye kazandıracak ihracatçılar olarak bu tutarın yüzde 1’i tutarında 2,8 milyar dolar devlet desteği talep ettiklerini sözlerine ekledi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı