Aylık arşivler: Mayıs 2025

Köklü dostların buluşmasına “yolcu taşımacılığında sürdürülebilirlik” damga vurdu

Türkiye’nin seyahat sektörünün lider markası Kâmil Koç, güçlü iş birliği içinde bulunduğu ağır ticari araçların küresel, öncü markası MAN’a, üst düzey bir ziyaret gerçekleştirildi. Kâmil Koç Genel Müdürü Çağatay Kepek ile İcra Kurulu Üyesi ve Operasyon Direktörü Mehmet Türkyılmaz, MAN’ın Ankara’daki üretim tesislerini ziyaret etti. MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. Otobüs Satış Direktörü Can Cansu’nun ev sahipliği yaptığı ziyarette, Kâmil Koç heyeti, MAN’ın son teknolojiye sahip 2025 model seyahat otobüslerini ve bu otobüslerde geliştirilen yeni özellikleri yerinde inceledi.

Avrupa’nın ilk elektrikli seyahat otobüsünü Ankara’da üretmeye hazırlanan, öncülüğünü sürdürülebilir taşımacılığa yansıtan MAN, Ankara’daki tesislerinde önemli bir ziyarete ev sahipliği yaptı. Türkiye’nin en çok tercih edilen lider seyahat markası Kâmil Koç’un Genel Müdürü Çağatay Kepek, İcra Kurulu Üyesi ve Operasyon Direktörü Mehmet Türkyılmaz’ın yanı sıra firma bölge müdürlerinin de yer aldığı misafir heyet, MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş.’nin Ankara’daki üretim tesisi ve test merkezini ziyaret etti. Yeni iş birliklerinin de konuşulduğu ziyarette Kâmil Koç heyetini, MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. adına Otobüs Satış Direktörü Can Cansu’nun yanı sıra Bölge Satış Yöneticileri Emrah Albustanoğlu ve Ufuk Demirer karşıladı.

Yolcu konforu için teknoloji ve yenilikleri yakından takip eden, filosunu bu doğrultuda sürekli geliştirerek güçlendiren Kâmil Koç, global iş ortağı FlixBus’ın sürdürülebilirlik vizyonuyla da uyumlu olarak MAN’ın yeni nesil otobüsleri ile yakından ilgilendi. Çağatay Kepek ve beraberindeki heyet, ziyaret kapsamında MAN’ın son teknoloji ürünlerini ve 2025 model seyahat otobüslerinde yer alan yeni özellikleri yakından inceleme fırsatı buldu. 

İki köklü ve öncü markanın yöneticileri, öğle yemeğinde 2025 yaz sezonuna yönelik sektör değerlendirmeleri yaparak, karşılıklı görüş alışverişinde bulundu. Yemeğin ardından ise heyet, MAN Otobüs Test ve Geliştirme Merkezi’ni ziyaret etti.

“Bizim açımızdan çok verimli ve faydalı bir ziyaret gerçekleştirdik”

Kâmil Koç Genel Müdürü Çağatay Kepek, test merkezi ziyaretinin ardından yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Yeni nesil otobüslerde hem sürücü hem yolcu konforunu artıran teknolojiler dikkat çekici. Sürdürülebilirliğe katkı sağlayacak bu araçların gelecekte yolcu taşımacılığı sektöründe önemli pay sahibi olacağına eminim.”

“Bu buluşmalar sektördeki sürdürülebilir dönüşümde önemli bir sinerji yaratıyor”

MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. Otobüs Satış Direktörü Can Cansu ise ziyaret ile ilgili şu açıklamalarda bulundu:

“Kâmil Koç gibi köklü ve vizyoner bir markayı ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduk. Çok değerli fikir alışverişlerinde bulunduk. Bu tür buluşmalar, sektördeki sürdürülebilir dönüşümde de önemli bir sinerji yaratıyor.

Kâmil Koç, Türkiye’nin en köklü ve en büyük seyahat markalarından biri. Dolayısıyla kendilerinin ürettiğimiz otobüslerle ilgili geri bildirimleri bizim için çok kıymetli. Yalnızca Türkiye’de değil, global ölçekte de başarısını kanıtlamış bu iki önemli markanın iş birliğini son derece değerli buluyoruz. Karşılıklı iş birlikleri ile aynı zamanda hep birlikte sektörü daha ileri taşımak için önemli adımlar atacağımıza inanıyoruz.”

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. M. Zeki Durak, Ege Üniversitesine konuk oldu

Ege Üniversitesine konuk olan Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. M. Zeki Durak, düzenlenen etkinlikte, akademisyen ve öğrencilerle bir araya geldi. EÜ Fen Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleştirilen etkinliğe EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, üniversite üst yönetimi, senato üyeleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Konferans öncesi Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Prof. Dr. M. Zeki Durak’ı makamında ağırladı.

Ege Üniversitesi ev sahipliğinde Türk Patent ve Marka Kurumu koordinasyonunda “Patent-Faydalı Model Belge Takdim Töreni” gerçekleştirildi. Programda, patent ve faydalı model tescili alan akademisyenlere teşekkür belgeleri, Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. M. Zeki Durak ve Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak tarafından takdim edildi.

Etkinliğin açılışında konuşan Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Bugün burada, Türk Patent ve Marka Kurumu Koordinasyonunda Tam Akredite Öğrenci Odaklı Sağlık Temalı Araştırma Üniversitemizin ev sahipliğinde düzenlenen Patent-Faydalı Model Belge Takdim Töreni nedeniyle bir aradayız. Üniversiteler artık yalnızca eğitim ve araştırma faaliyetleriyle değil; aynı zamanda teknolojik gelişmelerin, ekonomik kalkınmanın ve toplumsal refahın öncüsü olmakla da yükümlüdür. Bu bağlamda patentler ve faydalı modeller, üniversitelerimizin bilgi birikimini koruma altına alan ve aynı zamanda katma değere dönüştüren çok kıymetli araçlardır. Ege Üniversitesi olarak, son yıllarda Ar-Ge ve inovasyon alanında büyük bir atılım içerisindeyiz. Bilim Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezimiz (EBİLTEM), bu sürecin hem rehberi hem de destekçisi olarak çok önemli bir rol oynamaktadır. Bugün ulaştığımız başarılar, sistematik bir stratejinin ve kurum içi uyumun bir göstergesidir” diye konuştu.

“Bilimsel bilgiyi ekonomik değere dönüştürüyoruz”

Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Türk Patent ve Marka Kurumu’nun 2010-2024 yıllarını kapsayan raporuna göre üniversitemiz, devlet üniversiteleri arasında 495 patent başvurusu ile üçüncü sırada yer almakta, 109 tescil belgesiyle ise dördüncü sıradadır. Bu tablo, araştırma üniversitesi kimliğimizin fikri mülkiyet performansına güçlü şekilde yansıdığını göstermektedir. 2017 yılından bu yana gerçekleştirdiğimiz 263 patent ve faydalı model başvurusunun 124’ünün tescillenmesi, bizlere sadece bir sayıdan ibaret bir başarıyı değil, aynı zamanda bilgi üretiminin ticarileşmeye doğru giden yolculuğundaki kararlılığımızı göstermektedir. Üniversitemiz bu süreçte sadece bilimsel çıktılar üretmekle kalmamakta, aynı zamanda bunların ekonomik değere dönüştürülmesi yönünde de somut adımlar atmaktadır. Gerçekleştirdiğimiz 19 lisanslama ve devir sözleşmesiyle tüm üniversiteler arasında ticarileşme sözleşme sayısında ikinci sıraya yükselmiş bulunmaktayız” dedi.

Ege Üniversitesinin sadece ulusal alanda değil uluslararası platformlarda da başarısını ileriye taşıdığını ifade eden Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Ulusal başarılarımızın yanı sıra, PCT, EPO ve US Patent gibi uluslararası platformlarda da sesimizi duyurmuş olmamız; bilgi üretimimizin evrensel ölçekte karşılık bulduğunu göstermektedir. Bugün itibarıyla üniversitemizin ulusal ve uluslararası tescile sahip, lisanslanmış ve ticarileşmiş 31 patenti mevcuttur. Üniversite-sanayi iş birliği kapsamında geliştirilen 8 patent ise bu sinerjinin ne kadar etkili olduğunun bir başka göstergesidir. Akademisyenlerimizin ortaya koyduğu yaratıcı düşünceler, geleceğin teknolojilerinin temelini oluşturmaktadır. Ege Üniversitesi olarak bu çabanın arkasında durmaya, bilgi üretimini küresel rekabet gücüne dönüştürmeye ve ülkemizin stratejik kalkınma hedeflerine katkı sunmaya devam edeceğiz. Bugün burada, ödül ve belgelerini alacak tüm akademisyenlerimizi gönülden kutluyor, hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum” diye konuştu.

“Topluma katkı sağlama sorumluluğu taşıdığına inanıyorum”

Törende yaptığı sunumda, patent ve faydalı model başvurularının akademik bilgiyi ekonomik değere dönüştürmedeki rolüne vurgu yapan Prof. Dr. M. Zeki Durak, “Üniversitelerin, bilimsel üretimden yenilikçi düşünceye kadar birçok alanda topluma katkı sağlama sorumluluğu taşıdığına inanıyorum. Türk Patent ve Marka Kurumu olarak, bu sorumluluğu üstlenmiş akademik dünyamızla birlikte, fikirlerin tescillenmesi ve korunması noktasında iş birliğimizi her zaman güçlendirmeyi amaçlıyoruz” diye konuştu.

         Prof. Dr. M. Zeki Durak, “Araştırmaların, yalnızca akademik çevrelerde kalması yeterli değildir. Bir buluş ya da keşif, doğru bir şekilde tescil edilip patentle korunmadığı sürece, zaman içinde kaybolabilir ya da başkaları tarafından kullanılabilir. Patent, bilimsel keşiflerin fikri mülkiyetini korur, aynı zamanda bu keşiflerin toplum için daha geniş bir etki alanı yaratmasını sağlar. Türk Patent ve Marka Kurumu olarak, bilim insanlarımızın buluşlarının korunması ve araştırmalarının kalıcı hale gelmesi için yanlarında olmaya devam ediyoruz. Bilimsel çalışmalardan elde edilen bulguların patentle tescillenmesi, yalnızca akademik dünyada değil, toplumda da farkındalık oluşturur ve bilimsel ilerlemeye katkı sağlar” dedi.

EÜ ile TÜRKSMD arasında iş birliği protokolü imzalandı

Program kapsamında Ege Üniversitesi ile TÜRKPATENT iştiraki TÜRKSMD – Türk Sınai Mülkiyet Değerleme Mühendislik ve Danışmanlık Hizmetleri A.Ş. arasında, sınai mülkiyet hakları başta olmak üzere; patent, marka ve faydalı model gibi birçok alanda hayata geçirilecek uygulamalara ilişkin iş birliği protokolünü imzalandı. Protokol, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak,  Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. M. Zeki Durak, EÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlkin Şengün, TÜRKSMD Genel Müdürü Sacide Kasapoğlu’nun katılımıyla gerçekleştirildi. İmza töreninde kısa bir konuşma yapan Rektör Prof. Dr. Budak, “Üniversite-Sanayi İş Birliği modelimiz kapsamında; TÜRKSMD hizmetleriyle projelerimizin fikri ve sınai mülkiyet haklarının korunması, doğru şekilde tescillenmesi ve bu haklardan doğan değerlerin etkin biçimde yönetilmesi süreçlerinde, üniversitemizin akademik birikimiyle ülkemizin fikri mülkiyet ekosistemine katkı sunacağız. İmzalanan iş birliği protokolünün hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Vodafone’dan Faturalı Müşterilerine Ücretsiz Yurt Dışı Kullanımı

Tarifenin ötesinde bir dünya sunan Vodafone Red, yenilikçi ürün ve hizmetleriyle müşterilerinin hayatını ekonomik ve sosyal yönden kolaylaştırmaya devam ediyor. Vodafone Red’in 2025 yaz dönemine özel sunduğu ayrıcalıklar arasında avantajlı roaming (uluslararası dolaşım) paketleri dikkat çekiyor. Buna göre, Vodafone Red’liler 20 Mayıs – 20 Temmuz tarihleri arasında ücretsiz Yurt Dışı 3 GB ve 1 GB paketlerinden yararlanabilecek. Sadece internet değil dakika ve SMS de içeren ücretsiz yurt dışı paketlerden yararlanmak isteyen Red’liler, halihazırda kullandıkları Yanımda uygulaması üzerinden tek tıkla kendilerine en uygun yurt dışı paketini seçebilecek. Vodafone Red, fatura aşımını engellemek için yurt dışı internet hakkı bittiğinde internet kullanımını durduran ücretsiz yurt dışı internet durma özelliği sunarken, yurt dışında yardıma ihtiyaç duyan müşterilerine ise Kırmızı Servis ile destek olacak. 

Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin, şunları söyledi: 

“Vodafone Red, sadece tarifelerden oluşan bir dünya değil. Müşterilerimizin uçtan uca iletişim ihtiyaçlarını karşılarken, onlara seyahatten ulaşıma, eğlenceden yeme içmeye kadar pek çok alanda birçok ayrıcalık sunuyoruz. Araştırmalarımıza göre, roaming yapan müşterilerimizin %65’ini Red’li müşterilerimiz oluşturuyor. Ayrıca, 2,5 milyon müşterimiz ücretsiz sunduğumuz Yurt Dışına Hoş Geldin paketini kullandı. Vodafone Red olarak, müşterilerimize yurt dışında iletişim kurmanın en kolay, güvenilir  ve uygun yolunu sunuyoruz. Onları yurt dışına çıktıklarında ilk kullanımlarında koruyoruz. Yeni kampanyamızla da 2 ay boyunca tüm seyahatlerinde Yurt Dışı 3 GB ve 1 GB paketlerini ücretsiz sunuyoruz. Ayrıca, ücretsiz yurt dışı internet durma özelliği ile aşım endişesinin önüne geçiyoruz. Bu yaz yurt dışı seyahati planlayan tüm Red’li müşterilerimizi avantajlı roaming hizmetlerimizden yararlanmaya davet ediyoruz. Yurt dışı avantajlarından tüm faturalı müşterilerimiz faydalanabilecek. Ayrıca, Her Şey Dahil Pasaport hizmetimizle yurt içindeki tarifesini yurt dışında da doyasıya kullanabilecek.”

Ücretsiz yurt dışı paketler 30 gün geçerli

Vodafone Red’in sunduğu ücretsiz Yurt Dışı 3 GB ve 1GB paketler, 20 Mayıs – 20 Temmuz tarihleri arasında yapılan tüm seyahatler için geçerli olacak. Normal şartlarda 469 TL’ye sunulan Yurt Dışı 3 GB pakettte 3 GB internet, 30 dakika arama-aranma ve 15 SMS hakkı; normal şartlarda 169 TL’ye sunulan Yurt Dışı 1 GB pakette ise 1 GB internet, 15 dakika arama-aranma ve 10 SMS hakkı yer alıyor. Her iki paket de yurt dışında 200 ülkede kullanılabiliyor. Red’li müşterilerin ücretsiz yurt dışı paketlerden yararlanabilmek için Yanımda uygulamasına girip Ek Paketler bölümünden tıklayarak aktif hale getirmeleri gerekiyor. 30 gün boyunca geçerli olan paketler, ilgili tarihler arasında maksimum 3 kere alınabiliyor.

İlk iniş anı için “Yurt Dışına Hoş Geldin Hediyesi” 

Vodafone Red, 2 ay boyunca ücretsiz olan yurt dışı paketler haricinde, tüm faturalı müşterilerine otomatik olarak yüklenen ve yurt dışına ilk iniş anındaki acil iletişim ihtiyaçlarını karşılamaya yeten “Yurt Dışına Hoş Geldin Hediyesi” paketi de sunuyor. Her fatura döneminde aylık olarak yenilenen ve 200 ülkede 30 gün geçerli olan bu ücretsiz paket, 50 MB internet, 5 dakika arama-aranma ve 2 SMS hakkı içeriyor. 50 MB internet, yaklaşık 1 saatlik WhatsApp konuşması ve 40 dakikalık görüntülü konuşmaya denk geliyor.

“Her Şey Dahil Pasaport” ile mevcut tarifeyi kullanma imkânı

Ücretsiz yurt dışı paketleri haricinde alternatif arayanlar için Vodafone’un sunduğu ve tarifedeki GB, dakika ve SMS haklarını yurt dışındayken Türkiye’deymiş gibi kullanma imkânı veren “Her Şey Dahil Pasaport” da 200 ülkede kullanılabiliyor ve günlük 399 TL’den ücretlendiriliyor. 

Uzman müşteri temsilcisi desteği

Vodafone Red, yurt dışındayken yardıma ihtiyaç duyan müşterilerinin yanında olmak ve sorununu çözmek amacıyla 200 ülkede geçerli ücretsiz Kırmızı Servis desteği sunuyor. Kırmızı Servis ile müşteriler KIRMIZI yazıp SMS attığında uzman müşteri temsilcisi kısa sürede ücretsiz arayarak müşterinin sorununu çözüyor.

Vodafone Red’in ayrıcalıklar dünyasını keşfetmek için Red’li olan veya olmayan herkes vftr.co/red adresini ziyaret edebiliyor. 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Zamanın Kapıları’nın Karakter Posterleri Yayınlandı!

Yeni sezonuyla çok yakında TOD ekranlarında izleyiciyle buluşmaya hazırlanan Zamanın Kapıları dizisinden çok konuşulacak karakter posterleri yayınlandı. İddialı oyuncu kadrosunun yer aldığı posterler, ikinci sezonda izleyiciyi bekleyen sürprizlerin ve derinleşen hikayelerin ipuçlarını taşıyor.

Her karakterin kendi dünyasını yansıtan etkileyici görseller, dizinin atmosferine dair merakı daha da artırırken; ikinci sezon için beklentileri de bir üst seviyeye taşıdı.

Birkan Sokullu, Esra Bilgiç, Şükrü Özyıldız, Meral Çetinkaya, İbrahim Selim, Elçin Afacan, Elif Aksu, Enes Külahçı, Mehmet Bilge Aslan, Kaan Turgut, Çiçek Acar ve Mehmet Kurtuluş’un yer aldığı çok güçlü kadrosuyla ekranlara gelecek olan, yapımcılığını Medyapım‘ın üstlendiği TOD STUDIOS imzalı dizinin yönetmen koltuğunda Yunus Ozan Korkut otururken, senaryosunu Ozan Yurdakul ve Sinan Yurdakul kaleme alıyor. 

Türkiye’nin yanı sıra Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde de eş zamanlı olarak yayınlanacak olan dizinin yeni sezonunun konusu ise şöyle; Sinan (Birkan Sokullu), geçmişin en karanlık gölgesi Ahmet’le (Mehmet Kurtuluş) yeniden yüzleşirken, Nevra’yla (Esra Bilgiç) kurduğu hayat bir kez daha altüst olur. Nevra ailesinin mirasını ayağa kaldırmaya çalışırken, destekçisinin aslında düşmanı olduğunu bilmez: Mert (Şükrü Özyıldız).

Bu sırada Sinan’ın hayatına giren Sena (Elif Aksu), masumiyetiyle güven duygusunu sarsar. Geçmişin yüküyle bugün arasında sıkışan kahramanlarımız; ihanet, yüzleşme ve tutkuyla örülü bir sezonun içinde hem birbirleriyle hem de kendi karanlıklarıyla savaşmak zorunda kalacak. 

İkinci sezonuyla daha karanlık, daha derin ve çok daha sarsıcı bir hikâyeye kapı aralayacak olan Zamanın Kapıları, çok yakında TOD’da.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yapı İzin İstatistikleri, I. Çeyrek: Ocak-Mart 2025

Yapı ruhsatı verilen binaların yüzölçümü %24,7 azaldı

Bir önceki yılın aynı çeyreğine göre, 2025 yılı I. çeyreğinde belediyeler tarafından yapı ruhsatı verilen bina sayısı %21,3, daire sayısı %18,7 ve yüzölçüm %24,7 azaldı.

Yapı ruhsatı verilen binaların daire sayısı ve yüzölçümü, I. Çeyrek 2025

Yapı ruhsatı istatistikleri, 2023-2025

Toplam yüzölçümün %54,7’si konut alanı olarak gerçekleşti

Belediyeler tarafından 2025 yılı I. çeyreğinde yapı ruhsatı verilen binaların toplam yüzölçümü 27,0 milyon m² iken; bunun 14,8 milyon m²’si konut, 6,6 milyon m²’si konut dışı ve 5,7 milyon m²’si ise ortak kullanım alanı olarak gerçekleşti.

Yapı ruhsatına göre konut, konut dışı ve ortak alanların yüzölçüm payları, I. Çeyrek, 2023-2025

En yüksek yüzölçüm payı %69,9 ile iki ve daha fazla daireli binaların oldu

Belediyeler tarafından 2025 yılı I. çeyreğinde yapı ruhsatı verilen binaların kullanma amacına göre en yüksek yüzölçüm payına 18,9 milyon m² ile iki ve daha fazla daireli ikamet amaçlı binalar sahip oldu. Bunu 2,1 milyon m² ile sanayi binaları ve depolar izledi.
 

Yapı ruhsatı verilen binaların kullanma amaçlarına göre yüzölçümü payları, I. Çeyrek 2025

Yapı kullanma izin belgesi verilen binaların yüzölçümü %31,0 azaldı

Bir önceki yılın aynı çeyreğine göre, 2025 yılı I. çeyreğinde belediyeler tarafından yapı kullanma izin belgesi verilen bina sayısı %28,0, daire sayısı %25,8 ve yüzölçüm %31,0 azaldı.

Yapı kullanma izin belgesi verilen binaların daire sayısı ve yüzölçümü, I. Çeyrek 2025

Yapı kullanma izin belgesi istatistikleri, 2023-2025

Toplam yüzölçümün %56,1’i konut alanı olarak gerçekleşti
 

Belediyeler tarafından 2025 yılı I. çeyreğinde yapı kullanma izin belgesi verilen binaların toplam yüzölçümü 25,2 milyon m² iken; bunun 14,1 milyon m²’si konut, 5,9 milyon m²’si konut dışı ve 5,1 milyon m²’si ise ortak kullanım alanı olarak gerçekleşti.
 

Yapı kullanma izin belgesine göre konut, konut dışı ve ortak alanların yüzölçümü payları, I. Çeyrek, 2023-2025

En yüksek yüzölçüm payı %71,8 ile iki ve daha fazla daireli binaların oldu

Belediyeler tarafından 2025 yılı I. çeyreğinde yapı kullanma izin belgesi verilen binaların kullanma amacına göre en yüksek yüzölçüm payına 18,1 milyon m² ile iki ve daha fazla daireli ikamet amaçlı binalar sahip oldu. Bunu 1,9 milyon m² ile sanayi binaları ve depolar izledi.
 

Yapı kullanma izin belgesi verilen binaların kullanma amacına göre yüzölçümü payları, I. Çeyrek 2025

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bitkisel Üretim 1.Tahmini, 2025

Bitkisel üretimin bir önceki yıla göre azalacağı tahmin edildi

Üretim miktarlarının, 2025 yılı ilk tahmininde bir önceki yıla göre tarla ürünleri olan tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde (yem bitkileri hariç) %5,3, sebzelerde %1,7, meyveler, içecek ve baharat bitkilerinde %24,4 oranında azalacağı tahmin edildi. Buna göre, yaklaşık üretim miktarlarının tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde 71,4 milyon ton, sebzelerde 33 milyon ton, meyveler, içecek ve baharat bitkilerinde ise 21,4 milyon ton olarak gerçekleşeceği öngörüldü.

Bitkisel üretim, 2024, 2025

Tahıl üretiminin 2025 yılında bir önceki yıla göre azalacağı tahmin edildi

Tahıl ürünleri üretim miktarlarının 2025 yılında bir önceki yıla göre %4,1 oranında azalarak yaklaşık 37,4 milyon ton olacağı tahmin edildi.

Bir önceki yıla göre, buğday üretiminin %5,8 oranında azalarak 19,6 milyon ton, arpa üretiminin %8,0 oranında azalarak yaklaşık olarak 7,5 milyon ton, çavdar üretiminin %5,5 oranında azalarak 243 bin ton, yulaf üretiminin %23,1 oranında azalarak 300 bin ton, mısır üretiminin ise %4,9 artarak 8,5 milyon ton olacağı öngörüldü.

Kuru baklagiller grubunda nohut, kuru fasulye ve kırmızı mercimek üretiminin sırasıyla 605 bin ton, 283 bin ton ve 340 bin ton olacağı tahmin edildi. Yumru bitkilerden patatesin ise bir önceki yıla göre %13,0 oranında azalarak 6 milyon ton üretileceği tahmin edildi.

Yağlı tohumlardan soya üretiminin %11,1 oranında azalarak 160 bin ton, ayçiçeği üretiminin ise %4,8 oranında artışla 2,3 milyon ton olacağı öngörüldü.

Şeker pancarı üretiminin %6,5 oranında azalarak 21,5 milyon ton olarak gerçekleşeceği tahmin edildi.

Sebze üretiminin 2025 yılında bir önceki yıla göre azalacağı tahmin edildi

Sebze ürünleri üretim miktarının 2025 yılında bir önceki yıla göre %1,7 azalarak yaklaşık 33 milyon ton olacağı tahmin edildi.

Sebzeler grubu ürünlerinden karpuzda %3,5,  kuru soğanda %2,6, patlıcanda %3,3 oranında üretim artışı; domateste %5,7, salçalık kapya biberde %3,7, taze fasulyede %4,5 oranında üretim azalışı olacağı tahmin edildi.

Meyve üretiminin 2025 yılında bir önceki yıla göre azalacağı tahmin edildi

Meyveler, içecek ve baharat bitkileri üretim miktarının 2025 yılında bir önceki yıla göre %24,4 oranında azalarak yaklaşık 21,4 milyon ton olacağı tahmin edildi.

Meyveler grubunda, bir önceki yıla göre elmada %38,7, çilekte %4,0, şeftalide %32,1 nektarinde %35,5, kirazda %55,7, üzümde %18,6 üretim azalışı öngörüldü.

Turunçgil meyvelerinden mandalinada %0,6 oranında üretim artışı beklenirken, portakalda %12,4, limonda %20,9 oranında üretim azalışı öngörüldü. Sert kabuklu meyvelerden fındıkta %27,5, cevizde %27,7, Antep fıstığında %54,6 oranında üretim azalışı olacağı tahmin edildi.

Muz üretimi geçen yıla göre önemli bir değişiklik göstermezken, zeytin üretiminin %40,0 azalacağı öngörüldü.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ayakkabı seçiminde dikkat edilmesi gereken 6 nokta

Dijitalleşme çağının negatif getirilerinden hareketsiz yaşam tarzı, sağlıksız beslenme alışkanları ve stres diyabetin giderek yaygınlaşmasına yol açarak halk sağlığını tehdit ediyor. Uluslararası Diyabet Federasyonu, Türkiye’deki diyabetli hasta sayısının 2050’de yaklaşık bir buçuk kat artarak 14,1 milyona ulaşacağını öngörüyor. Vücudun pek çok alanına zarar veren hastalığın özellikle de ayaklarda ciddi yaralara yol açtığına değinen Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Rıza Aytaç Çetinkaya, “Diyabet, sinir hasarı veya kan dolaşımı bozuklukları gibi sorunlara yol açabileceğinden doğru ayakkabı seçimi hastalıkla mücadelede kritik bir role sahip” dedi.

Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Rıza Aytaç Çetinkaya, ayak sağlığını korumak ve diyabete bağlı olası yaraların önlenmesi için doğru ayakkabı seçimi konusunda dikkat edilmesi gereken 6 noktayı sıraladı.

Yumuşak ve esnek olmalı 

Ayakkabılar, ayakları sıkmamalı ve baskı yapmamalı. Ayakkabının özellikle üst kısmı, ayakları rahatsız etmeyen, yumuşak ve esnek malzemelerden yapılmış olmalı. Yumuşak kumaşlar veya deri ayakkabılar sürtünmeyle oluşabilecek ayak yaraları riskini azaltabilir.

Destekli bir iç tabanı olmalı

Diyabetik hastaların ayaklarında genellikle duyusal kayıplar vardır bu nedenle de ayakkabının iç kısmının yeterince yastıklı ve destekleyici olması önemli. İyi bir iç taban, ayakları şoklardan koruyarak basınç noktalarının zarar görmesini engeller. Bu noktada ayakkabının içine yerleştirilecek ayrı bir ortopedik tabanlık veya ped de tercih edilebilir.

Burnu büyük ve geniş olmalı

Tercih edilecek ayakkabının burun kısmı geniş ve büyük olmalı böylece parmaklara baskı yapmamalı ve parmaklar rahatça hareket edebilmeli. Dar ayakkabılar, parmakların birbirine sürtünmesine veya sıkışmasına yol açarak; nasır, açık yara veya diğer ayak problemleri riskini artırabilir. 

Tabanı yüksek olmalı

Diyabetik hastalara genellikle kapalı ayakkabılar önerilir. Bunun sebebi; açık ayakkabıların dış etkenlere karşı korunmasız olmasıdır. Ayrıca ayakların düzgün bir şekilde desteklenmesini sağlayacağı ve basıncı dağıtarak potansiyel yaraların önüne geçeceği için yüksek taban da oldukça kritiktir.

Dikişleri yumuşak olmalı

Ayakkabının iç kısmında hiçbir sert unsur olmamalı. Özellikle dikiş yerleri, ayakla temas ettiğinde sürtünme yaparak yaralar açabileceği için yumuşak malzemeden olmasına dikkat edilmeli. Rahat bir kullanım için ayakkabının iç kısmının düz ve pürüzsüz olması kıymetli.

Hava geçirgenliği olmalı

Diyabetik hastalar ayaklarının nemini ve ısısını kontrol altında tutabilmek için nefes alabilen ayakkabılar tercih etmeli. Kapalı olsa da hava alabilen materyaller, ayakların terlemesini önleyerek mantar enfeksiyonları gibi komplikasyonların önüne geçebilir. 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmir ve Finlandiya arasında dostluk köprüsü

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Finlandiya Büyükelçiliği’nin resepsiyonuna katıldı. Başkan Tugay, İzmir’in bu tür etkinliklere ev sahipliği yapmasının önemine değinerek “İzmir asla kapalı kutu olmaması gereken bir şehir. Zaten genlerinde uluslararası olma özelliği var” dedi. Finlandiya Büyükelçisi Pirkko Hämäläinen ise İzmir’e geldiğinde mutlu insanların şehrine konuk olduğunu hissettiğini belirterek “Gelecekte iş birliği yapabileceğimiz çok fazla ortak konu bulabileceğimizi düşünüyorum” diye konuştu. 

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay eşi Öznur Tugay ile Finlandiya Büyükelçiliği tarafından düzenlenen resepsiyona katıldı. Bornova Mattheys Köşkü’ndeki gecede Finlandiya Büyükelçisi Pirkko Hämäläinen, Finlandiya’nın İzmir Fahri Konsolosu Haluk Özyavuz, iş dünyasının temsilcileri ve davetliler yer aldı. Başkan Dr. Cemil Tugay, İzmir’in bu tür etkinliklere ev sahipliği yapmasının önemine değinerek “İzmir asla kapalı kutu olmaması gereken bir şehir. Zaten genlerinde uluslararası olma özelliği var. Çok kültürlü bir yaşamı var. Ama bunu yansıtacak şekilde şehir dinamiği olmalı. Bize misafir olan insanları doğru ağırlamamız, doğru iletişim kurmamız lazım. Bu akşam burada olmak benim için hem keyif hem de bir görev. Finlandiya ile ilgili hep mutlu insanların ülkesi, huzur ülkesi diye bahsedilirdi. Bunu duyarak büyüdük. Finlandiya aynı zamanda bizim için özel bir dost. Finlerle Türkler arasında genetik bir benzerlik olduğu da söylenir. Aramızdaki dostluğun gelişmesine katkı sağlayan herkese çok teşekkür ediyorum. Bizim için paradan önce dostluk geliyor. Zaten ekonomik ilişkiler de sağlam dostluklar üzerine kuruluyor. Güven oluşmadan ilişki kurulamıyor. Finlandiya yüzde 100 güven duyduğumuz, yakın olmak istediğimiz ülkelerden birisi. Daha sık görüşmeyi diliyorum” dedi. 

“İş birliklerini devam ettirmek için oldukça hevesliyim”
İzmir’e ilk resmi ziyaretini gerçekleştirdiğini aktaran Büyükelçi Pirkko Hämäläinen, İzmir’e geldiğinde mutlu insanların şehrine konuk olduğunu hissettiğini belirterek “Bu akşam burada olmak harika. Bizleri yani İzmir ve Finlandiya’yı birbirine bağlayan farklı konular olduğunu fark etmek çok güzel. Gelecekte iş birliği yapabileceğimiz çok fazla ortak konu bulabileceğimizi düşünüyorum. Bu ilk resmi ziyaretim, gelecekte farklı seviyelerdeki iş birlikleri için de bir şeyler öğrenmemi sağladı. Bunu devam ettirmek için oldukça hevesliyim” diye konuştu. 

“Kültürel bağları büyütmek için bir aradayız”
Finlandiya’nın İzmir Fahri Konsolosu Haluk Özyavuz ise “Sizi bu akşam bu özel resepsiyonda ağırlamak bizler için bir zevk ve onurdur. Demokrasinin kalbi olarak değerlendirilen ve 80 yıldır dünyanın en mutlu ülkesi olarak tanınan bir ülkenin parçası olmak çok güzel bir şey. Bu akşam arkadaşlığımızı geliştirmek, ortak değerlerimizi paylaşmak ve topluluklarımız arasındaki kültürel bağları büyütmek için bir aradayız” ifadelerini kullandı.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Menemen yemeği artık resmen Menemen’e ait!

Menemen’in değerlerini korumak ve geleceğe taşımak için sokak sağlıklaştırma projesinden, kent arşivi ve müzesine kadar birçok çalışma yürüten Menemen Belediyesi, ilçenin adıyla anılan ve ünü Türkiye sınırlarını aşan Menemen yemeğinin coğrafi işaretini aldı. Menemen Menemeni’nin tescillenmesini değerlendiren Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, “Sofralarda her öğün tüketilebilen ve ilçemizle anılan Menemen yemeğimiz, artık resmiyette de Menemen’in ve Menemenlilerindir. İlçemize, İzmir’imize, ülkemize hayırlı olsun” dedi.

Menemen Belediyesi, Başkan Aydın Pehlivan öncülüğünde ilçenin değerlerini koruyup, gelecek kuşaklara aktarmayı sürdürüyor. İki hafta önce bir milyonu aşkın kişiyi Emiralem Çilek Festivali yoluyla Emiralem Çileği ile buluşturan ve yörenin çileğinin tanıtılması için kapsamlı bir etkinliğe imza atan Menemen Belediyesi, şimdi de sofraların geleneksel ve değişmez yemeklerinden olan Menemen yemeğinin coğrafi ismini aldı.

“Kültürümüze, tarımsal ürünlerimize, tarihimize, soframıza ve geleceğimize sahip çıkıyoruz”

İlçeyle aynı isimle anılan Menemen Menemeni için yürütülen hummalı çalışmalar neticesinde Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından verilen coğrafi işaretin çok kıymetli olduğunu dile getiren Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, “Kültürümüze, tarımımıza, tarihimize, geleceğimize ve soframızdaki yemeğime sahip çıkarak Menemen’in değerlerini gelecek nesillere taşımayı, vazgeçilmez bir sorumluluk olarak görüyoruz. Gerek sokak sağlıklaştırma ve kent arşivi ve müzesi projemizle tarihimize, gerekse de festivallerimizle çileğimize, incirimize, çömleğimize sahip çıkıyoruz. Antik çağlardan beri binlerce yıllık geçmişi olan bu topraklarda oluşan zenginliği çocuklarımıza ve yarınlarımıza aktarmayı çok önemsiyoruz. Menemen Menemeni için aldığımız bu coğrafi işaret de çalışmalarımızın hem bir nişanesi hem de meyvesi olmuştur. Artık gururla söyleyebiliriz ki sofralarda her öğün tüketilebilen ve ilçemizle anılan Menemen yemeğimiz, artık resmiyette de Menemen’in ve Menemenlilerindir.” dedi.

Ürünün Tanımı ve Ayırt Edici Özellikleri:

Menemen Menemeni zeytinyağı, domates, soğan, biber, yumurta, tuz ve karabiber kullanılarak Menemen’de üretilen menemendir. Domateslerin yarısı rendelenerek, yarısı küçük doğranarak kullanıldığından bol sulu olur. Yumurtaların beyaz kısımları sosun içinde karışıp pişirilirken sarısı sulu bırakılır. Menemen Menemeni, etli ve domatesli olan bir çeşit güveç yemeğinde et yerine yumurta konularak değiştirilmesi suretiyle ortaya çıkmıştır.
 

Menemen Menemeni’nin Menemen ilçesinde köklü bir geçmişi vardır. Menemen ilçesinin mutfak kültüründe önemli bir yere sahiptir. Bu sebeplerle coğrafi sınır ile ün bağı bulunur.

2 kişilik Menemen Menemeni için gerekli bileşenler:

30 ml zeytinyağı
350 g domates
200 g soğan
50 g biber
2 yumurta (m-orta sınıf)
2-3 g tuz
1 g karabiber

Menemen Menemeni geleneksel olarak coğrafi sınırda yetişen zeytinlerden elde edilen soğuk sıkım zeytinyağı ile yapılır. Yağ tavada iki dakika ısıtıldıktan sonra küçük doğranmış soğanlar tavaya eklenerek orta kısık ateşte pembeleşip iyice yumuşayıncaya kadar yaklaşık 15 dakika sote edilir. Soğanlar yumuşayınca halka şeklinde doğranan ince biberler eklenir. Domatesin yarısı küçük doğranır, yarısı da rendelenerek tavaya eklenir. Bol sulu, yumuşak etli domatesler tercih edilmelidir. Domatesler sos kıvamına gelinceye kadar yaklaşık 5 dakika kısık ateşte pişirilir. Bu aşamada ateş kontrolü suyun buharlaşmaması açısından önemlidir. Domatesler piştikten sonra tuz eklenir. Karıştırdıktan sonra tavanın ortasına açılan boşluğa 2 adet yumurta kırılır. Yumurtalar fazla dağıtılmadan 2 dakika daha kısık ateşte pişirmeye devam edilir. Yumurtaların beyazı pişmeli sarı kısmı sulu kalmalıdır.

Menemen Menemeninin servisi, üzerine karabiber serpildikten sonra yapılır. Yemeğin sulu olmasına özen gösterilir.

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Corendon Airlines 20. Yılını Görkemli Bir Gala Gecesi’yle Kutladı

Corendon Airlines, “Tatil Havayolu” mottosuyla 2005 yılında başladığı gökyüzü yolculuğunda birçok yeniliğe imza atarak milyonlarca misafirine konforlu ve ilham verici bir seyahat deneyimi sundu. Sektördeki yenilikçi yaklaşımı ve güçlü iş birlikleriyle fark oluşturan hava yolu şirketi, 20 yıllık başarı hikâyesini kutlamak için görkemli bir gece düzenledi.

Katılımcılar yoğun ilgi gösterdi

Sanatın, eğlencenin ve teknolojinin iç içe geçtiği Antalya Cosmos Theatre’da 22 Mayıs Perşembe akşamı düzenlenen Gala Gecesi’ne, Corendon Airlines Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Karaer ve Corendon Turizm Grubu’nun Kurucu Ortağı Atılay Uslu ev sahipliği yaptı. Yoğun ilgi gösterilen gecede; Türkiye, Almanya, Hollanda, Belçika, Mısır, İngiltere, Avusturya gibi pek çok ülkeden iş ortakları, kamu kurumlarından, havacılık ve turizm sektörlerinden, iş, spor, siyaset ve medya dünyasından çok sayıda davetli yer aldı.

Bir hava yolu şirketinden fazlası…

Gala Gecesi’nin açılış konuşmasını yapan Yıldıray Karaer, Corendon Airlines’ın gökyüzündeki serüvenine değinerek şu ifadeleri kullandı: “Yirmi yıl önce, ortağım Atılay ile birlikte Brüksel’den Amsterdam’a yaptığımız bir araba yolculuğunda Corendon Airlines’i kurma kararı aldık. Amacımız yalnızca bir havayolu şirketi kurmak değil, insanları güvenli, konforlu ve gönülden hizmetle buluşturan bir tatil havayolu olmaktı. Bugün geldiğimiz noktada, bu hayalin milyonlarca yolcuyla paylaşılan büyük bir başarıya dönüştüğünü görmek büyük bir gurur.”

“35 uçaklı bir filomuzla, yılda 10 milyon yolcuya dokunan ve turizm sektörüne önemli gelirler yaratan bir aile olduk”

Yenilikçi, dinamik ve güvenli bir marka yaratmak için uğraştıklarını dile getiren Yıldıray Karaer, sözlerine şöyle devam etti: “Geride bıraktığımız 20 yılda, Corendon büyüyen bir hava yolu markası olmakla birlikte; güçlü bir ekip, güvenilir iş ortakları ve sadık yolcularla kurulan bir topluluk haline geldi. 35 uçaklı bir filomuzla, yılda 10 milyon yolcuya dokunan ve turizm sektörüne önemli gelirler yaratan bir aile olduk. Başarılarımızdan gurur duyuyoruz, ancak yolculuğumuz bitmedi. Hâlâ gelişmek, kaliteli hizmet sunmak ve birlikte daha nice yıllar gökyüzünde buluşmak istiyoruz.”

Konuşmasında değerli iş ortaklarına, “şirketin kalbi” olarak nitelendirdiği çalışanlara ve Corendon’u tercih eden milyonlarca yolcuya teşekkür eden Karaer, “20. yılımızı kutladığımız bu çok özel geceyi sizlerle paylaşmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Birlikte geleceğe doğru uçmaya devam edelim” dedi. 

Yıldızlarla dolu bir gece

Gala Gecesi, unutulmaz performanslarla taçlandı. Sahne, Corendon Airlines’ın uçtuğu destinasyonları temsil eden, yaşadıkları şehirlerin ruhunu taşıyan sanatçılara emanet edildi. Ünlü İspanyol şarkıcı Nalaya Brown, başarılı perküsyon sanatçısı Yusuf Özer ve All Star Ekibi, Fransız-Lübnanlı şarkıcı ve dansçı Carolina Karam, etkileyici sahneleriyle The Big Band, Hunkar Dans Show ve enerjik sahne performansıyla Ivi Adamou, izleyenlere görsel ve işitsel bir şölen sundu. Gece, Juni Juliet’in after party performansıyla son buldu.

Corendon rotasındaki lezzet şöleni

Gecenin sahne konsepti yemek menüsüne yansıdı. Misafirlere sunulan akşam yemeğinde, Corendon Airlines’ın rotasındaki destinasyonların özgün lezzetleri bir araya geldi. Konukları adeta dünya lezzetleri turuna çıkaran yemekte her tabakta farklı bir destinasyonun tadı, her lokmada başka bir kültürün izleri vardı.

Corendon Airlines, 20. yılını kutladığı bu özel gecede, geçmişten geleceğe uzanan başarı hikâyesini paylaşırken, sektördeki öncü rolünü ve yolcularına sunduğu eşsiz deneyimi bir kez daha gözler önüne serdi.

20. yılı taçlandıran harika fırsatlar

Corendon Airlines 20. yılını kutlarken, yolcularını mutlu edecek harika fırsatlar sunuyor. Seyahat severler için 20.000 koltukta yüzde 20’ye varan indirim sunulan kampanya, 25 Mayıs 2025 – 31 Temmuz 2025 tarihleri arasındaki uçuşlarda geçerli olacak. Kampanyanın kapsadığı uçuşlar ve detaylar, www.corendonairlines.com internet sitesinde yer alıyor.

Corendon ayrıca, tüm otel rezervasyonlarında yüzde 20 indirim imkânı sunuyor. Hotel.corendonairlines.com üzerinden 20 Mayıs 2025 – 8 Haziran 2025 tarihleri arasında yapılan otel rezervasyonlarında misafirlere indirim kuponu hediye ediliyor. CORENDON20 indirim kodu kullanılarak elde edilecek bu önemli fırsat, 2025 sonuna kadar olan tüm otel rezervasyonlarında geçerli olacak.

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı