Etiket arşivi: Pandemide

​İleri yaştaki kişilerin yalnızlığı pandemide arttı

Türkiye’de pandemi sürecinin yaşlı bireylerin yalnızlık ve yaşam doyumu üzerine etkisini belirlemek amacıyla Üsküdar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü tarafından “Pandemi Döneminde Yaşlılık ve Yalnızlık” başlıklı geniş katılımlı bir anket çalışması gerçekleştirildi. Türkiye’nin farklı illerinden 60 yaş ve üzerinde 872 kadın, 726 erkek olmak üzere 1598 katılımcıyla yürütülen çalışma sonucuna göre yalnızlığın çağrıştırdığı duygulara dair verilen yanıtlardan en yüksek oranlara sahip olanlar sırasıyla “mutsuzluk”, “üzüntü”, “çaresizlik”, “ölüm” ve “hüzün” oldu.
Üsküdar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı önderliğinde yürütülen çalışmada Üsküdar Üniversitesi öğretim görevlisi İdil Arasan Doğan, sosyoloji Bölümü lisans öğrencilerinden Ayşe Yaman, Sinem Doğangönül ve Zühal Sarı Arslan aktif olarak görev aldı.
20 Kasım-30 Kasım 2020 tarihleri arasında çevrimiçi anket yoluyla Türkiye’nin farklı illerinden 60 yaş ve üzeri bin 598 katılımcıyla gerçekleştirilen çalışmada oldukça ilginç bulgular ortaya çıktı. Toplam 30 sorudan oluşan ankette sosyodemografik bilgi içeren sorularla; katılımcıların yalnızlık duygusu, katılımcılara yalnızlığın çağrıştırdığı duygular, katılımcıların yalnız hissettiklerinde yöneldikleri aktiviteler, mutluluk düzeyleri, sağlık durumları, Covid-19 virüsüne yakalanma oranları ve Pandemi sürecinin yaşlı bireylerin sosyo-kültürel durumlarına etkisi üzerine sorular yer aldı.
872 kadın ve 726 erkek katıldı
Katılımcıların %54.5’ini (872) kadın, %45.5’ini (726) de erkek katılımcılar oluşturdu. Katılımcıların %43.9’u (701) 60-65  yaş arasında, %56.1’i (897) de 65+ yaş ve üzeridir. Katılımcıların %3,4’ü bekar, %67,4’ü evli, %4,0’ı boşanmış, %25,1’i dul olduğunu belirtti. “İkamet ettiğiniz yerleşim yeri hangisidir?” sorusuna katılımcıların %50,6’sı il merkezi, %32,8’i ilçe merkezi, %3,0’ı kasaba/belde, %4,1’i merkez/köy, %9,6’sı ilçe/köy olduğunu belirtti.
Dul ve boşanmış olanlar daha fazla yalnızlık hissediyor
“Kendinizi ne sıklıkta yalnız hissedersiniz?” sorusuna katılımcıların %22,2’si “hiçbir zaman”, %37,7’si “ara sıra”, %22,8’i “nadiren”, %11,4’ü “çok sık”, %5,6’sı “her zaman” şeklinde cevapladı. Bu sorunun cevaplarına çeşitli sosyodemografik değişkenlere göre değerlendirildiğinde kadın ve erkek katılımcılar arasında anlamlı bir fark göze çarpmazken dul (%36,1)ve boşanmış (%20.9)yaşlı bireylerin evlilere göre kendilerini daha yalnız hissettikleri görüldü.
Bu süreçte yalnızlık duygusunun yüksek olduğu katılımcının %68,7’si Pandemi sürecinde yakınlarıyla görüşememesinin bir sonucu olarak kendini yalnız hissettiklerini dile getirdi.
Yalnız hissettiğinizde ne yaparsınız?
“Yalnız hissettiğinizde ne yaparsınız?” sorusunu katılımcıların %39,4’ü “ibadete yönelirim”, %27,3’ü “televizyon veya telefona yönelirim”, %14,5’i “dışarı çıkarım”, %7,9’u “uyurum”, %10,9’u “başka bir aktivitede bulunurum” şeklinde cevapladı.
İbadetten sonra en çok televizyon ve telefona yöneldiler
“Yalnız hissettiğinizde ne yaparsınız?” sorusuna kadın katılımcıların %46,9’u ibadete, %26,5’i televizyon veya telefona yöneldiğini, %9,2’si dışarı çıktığını, %7,1’i uyuduğunu, %10,1’i başka bir aktivitede bulunduğunu belirtirken; erkek katılımcıların %30,1’i ibadete, %28,4’ü televizyon veya telefona yöneldiğini, %20,8’i dışarı çıktığını, %8,7’si uyuduğunu ve %11,8’i başka bir aktivitede bulunduğunu belirtti.
Yalnızlık en çok mutsuzluğu çağrıştırıyor…
“Yalnızlık size hangi duyguları çağrıştırıyor?” sorusuna katılımcılardan en sık alınan cevap %20,8 ile mutsuzluk olmuştur. Katılımcıların %16,6’sı üzüntü yanıtını verirken %10,0’ı çaresizliği, %9,8’i ölümü, %8,3’üne hüznü çağrıştırdığını belirtti.
Yaşlıların mutluluk düzeyi
Ankette yer alan “genel olarak tüm yaşamınızı düşündüğünüzde kendinizi nasıl tanımlarsınız?” sorusuna katılımcıların %58,3 “orta düzeyde mutluyum”, %27,7’si “çoğunlukla mutluyum”, %10,6’ı ise “çoğunlukla mutlu değilim”, %3,4’i“hiç mutlu değilim” yanıtını verdi.
Erkekler kadınlara göre daha mutlu hissediyor
Bu sorunun cevaplarına çeşitli sosyodemografik değişkenlere göre değerlendirildiğinde kadın katılımcıların %3,9’u “hiç mutlu değilim” %10,9’u “çoğunlukla mutlu değilim”, %58,4’ü “orta düzeyde mutluyum”, %26,6’sı ise “çoğunlukla mutluyum” cevabını verirken erkek katılımcıların %2,6’sı “hiç mutlu değilim”, %10,2’si “çoğunlukla mutlu değilim”, %58’i “orta düzeyde mutluyum”, %29,1’i ise “çoğunlukla mutluyum” cevabını verdi.
En çok orta düzeyde mutluluk hissediliyor
“Genel olarak tüm yaşamınızı düşündüğünüzde kendinizi nasıl tanımlarsınız?” sorusuna bekar katılımcıların %11,1’i “hiç mutlu değilim”, %24’ü “çoğunlukla mutlu değilim” %38,8’i “orta düzeyde mutluyum”, %25,9’u “çoğunlukla mutluyum” cevabını verirken; evli katılımcıların %2,5’i “hiç mutlu değilim”, %8,9’u “çoğunlukla mutlu değilim”, %57,5’i “orta düzeyde mutluyum”, %30,9’u ise “çoğunlukla mutluyum yanıtını işaretledi. Aynı soruya boşanmış olan katılımcılarımızın %4,7’si “hiç mutlu değilim”, %14,2’si “çoğunlukla mutlu değilim” %60,3’ü “orta düzeyde mutluyum” %20,6’sı çoğunlukla mutluyum” cevabını verdi. Eşi ölmüş, dul katılımcıların ise %4,2’si hiç mutlu olmadığını, %12,7’si çoğunlukla mutlu olmadığını, %62,3’ü orta düzeyde mutlu olduğunu, %20,6’sı ise çoğunlukla mutlu olduğunu ifade etti.
Erkekler daha sağlıklı olduklarını hissediyor
“Sağlık durumunuzu nasıl değerlendirirsiniz?” sorusuna kadın katılımcıların %50,9’u “pandemi öncesinde sağlıklı hissediyordum, hala sağlıklı hissediyorum”, %22,4’ü “pandemi öncesinde sağlıklı hissediyordum ama artık öyle hissetmiyorum”, %24,7’si “pandemi öncesinde sağlıksız hissediyordum, hala sağlıksız hissediyorum”, %1,7’si “pandemi öncesinde sağlıksız hissediyordum, artık sağlıklı hissediyorum” şeklinde cevapladı. Aynı soruyu erkek katılımcıların %60,6’sı “pandemi öncesi sağlıklı hissediyordum, hala sağlıklı hissediyorum”, %21,2’si “pandemi öncesinde sağlıklı hissediyorum ama artık öyle hissetmiyorum”, %16,3’ü “pandemi öncesi sağlıksız hissediyordum, hala sağlıksız hissediyorum”, %1,6’sı “pandemi öncesi sağlıksız hissediyordum artık sağlıklı hissediyorum” yanıtlarıyla değerlendirdi.
COVID-19’a yakalanma oranı
“Covid-19 virüsüne yakalandınız mı?” katılımcıların %9,6’ı “evet”, % 90,4’i “hayır” yanıtını verdi.
Bekar katılımcıların %5,5’i, evli katılımcıların %9,3’ü, boşanmış katılımcıların %12,6’sı, eşi ölmüş (dul) katılımcıların ise %10,2’si Covid-19 virüsüne yakalanmışken; yine bekar katılımcıların %94,4’ü, evli katılımcıların %90,6’sı, boşanmış katılımcıların %87,3’ü, eşi ölmüş (dul) katılımcıların ise %89,7’si virüse yakalanmadığı belirlendi. Buradan hareketle virüse yakalanmamış kişiler arasındaki en yüksek oranın bekarlara ait olduğu söylenebilir.
Pandemi süreci günlük rutinleri değiştirdi
Katılımcıların %69,6’sı COVİD 19 süreciyle ilgili yeterince bilgilendirildiğini düşünüyorken, %30,4’ü bilgilendirilmediğini düşündüğü ortaya çıktı.
Katılımcıların %63,1’i salgın sürecinin genel sağlık sorunlarıyla ilgili takip ve tedavisini aksattığını, katılımcıların %57,6’sı pandemi sürecinde ekonomik sıkıntı yaşadıklarını %61,8’i pandemi sürecinde yeme sıklığında bir artış gözlemlendiğini,%55,2’si pandemi sürecinde ailesiyle bağlarını kopmuş hissettiğini belirtirken, katılımcıların %66,6’sı pandemi sürecinde günlük rutinlerinin değiştiğini ifade etti.
Yakınlarla görüşememe yalnızlık duygusunu yoğun şekilde hissettirdi
Üsküdar Üniversitesi’nde ikincisini bu yıl düzenledikleri ‘Uluslararası Yalnızlık Sempozyumu’ nda yalnızlığı bir çok yönüyle ele aldıklarına dikkat çeken Üsküdar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı, araştırma sonuçlarıyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:
“Araştırma sonuçlarına göre yalnızlık duygusu bakımından öne çıkan özelliğin medeni durum olduğu göze çarptı. Boşanmış veya eşini kaybetmiş yaşlı bireylerin evli katılımcılara nazaran kendilerini daha yalnız hissettikleri tespit edildi. Pandemi boyunca yakınlarıyla görüşememe yaşlı bireylerin “yalnızlık” duygusunu daha yoğun bir şekilde hissetmesinde etkili faktörlerden biri olduğu ortaya çıkmıştır.
Yalnızlık duygusunu aşmada sosyalleşme önemli
Yalnızlığın çağrıştırdığı duygulara dair verilen yanıtlardan en yüksek oranlara sahip olanlar sırasıyla “mutsuzluk”, “üzüntü”, “çaresizlik”, “ölüm” ve “hüzün” oldu. Dolayısıyla, yakın çevresiyle görüşme imkânı kısıtlanmış olan yaşlı bireylerin yalnızlığı en olumsuz anlamlarıyla hissedip tecrübe ediyor olmaları muhtemel görünmektedir. Katılımcıların yalnızlık hissettiklerinde en çok ibadete, televizyon ve telefona ve dışarı çıkmaya yöneldikleri görülmüştür. Bu sonuç, yalnızlık hissini aşmaya yönelik ruhsallığın ve sosyalleşmenin önem taşıdığını göstermektedir. Yalnızlıktan kaynaklanan olumsuz ruh hallerinin teselli, yakınlık ve bağ kurma gibi duygusal ihtiyaçlar ortaya çıkarıyor oluşu önemli bir nokta.
Salgına yakalanma oranlarında “hayır” cevabı %90,4 gibi büyük bir orana sahiptir ve katılımcıların çoğunun sağlık düzeyleri bakımından genellikle sağlıklı hissettikleri yönünde yanıt vermiş oluşu da bu oranla uyumlu görünmektedir. Virüse yakalanmayan katılımcılar arasında bekarların oranı ise beklenebileceği üzere daha yüksektir.
Pandemi sosyo kültürel durumları doğrudan etkiledi
Katılımcıların çoğu, Pandemi boyunca gündelik rutinlerinin değiştiğini, genel sağlık sorunlarını takip etmede zorlandıklarını, birtakım ekonomik zorluklar yaşadıklarını, yeme sıklığında artış gözlemlediklerini ve aile bağlarında kopma hissettiklerini ifade etmişlerdir. Bu bakımdan, Pandeminin sosyo-kültürel durumlarına doğrudan etki ettiği açıktır.
Katılımcıların büyük çoğunluğu virüse yakalanmadığı halde, diğer sağlık sorunlarını yeterince düzenli takip edemedikleri ve tedavileri aksadığı için sağlık açısından kırılganlık göstermeye devam etmektedirler. Ekonomik sıkıntıların varlığı, sosyalleşme eksikliği, artan yalnızlık duygusu ve yakınlık özlemi çekmek psikolojik iyi oluş açısından da güçlük çektiklerinin göstergesidir. Pandemi sonrasında da 65 yaş üzeri nüfusun hem fiziksel hem ruhsal sağlık problemler bakımından daha kırılgan ve olumsuz etkilenen kesim olması gözden kaçırılmaması gereken bir ihtimaldir.”
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Pandemide sanata ortak nefes: Pandemi Orkestrası

Pandemi sürecinde hiçbir sabit geliri olmayan ve ekonomik olarak zor bir süreçten geçen müzisyenlerin yer alacağı bir senfonik orkestra kuruldu. Klasik müziğin Türkiye’deki en önemli icracıları arasında yer alan Gürer Aykal, Gülsin Onay, Cihat Aşkın, İdil Biret gibi isimlerin de şef ve solist olarak yer alacağı konserler Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası’nda gerçekleştirilecek.
Kadıköy Belediyesi’nin destek verdiği projede şef, solist ve orkestracı olarak aynı meslek grubundan birçok sanatçı da karşılık beklemeden yer alıyor. “Kadıköy Belediyesi Pandemi Orkestrası” adıyla beş konser verecek orkestraya, Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası ev sahipliği yapacak. Pandemi orkestrasının ilk konseri 7 Aralık 2020 Pazartesi şef Rengim Gökmen ve İdil Biret’in katılımıyla; ikinci konser 4 Ocak 2021’de şef Oğuzhan Balcı ve Gökhan Aybulus’un katılımıyla; üçüncü konser 8 Şubat 2021’de şef Gürer Aykal ve Bülent Yazıcı’nın katılımıyla; dördüncü konser 8 Mart 2021’de şef İbrahim Yazıcı ve Gülsin Onay’ın katılımıyla; beşinci konser ise 29 Mart 2021’de şef Hakan Şensoy ve Cihat Aşkın katılımıyla gerçekleşecek. Biletler Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası gişesi ve internetten satışa sunulacak.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Pandemide şirketlerin ilacı bulut tabanlı yazılımlar!

Pandemi döneminde de en çok tercih edilen yazılımlarının başında YSMcloud ve PİRcloud yazılımları geliyor. YSM Yazılım da, talep doğrultusunda, YSMCloud ve PirCloud’u kullanmak isteyen şirketlere destek olmak amacıyla “2020 Teknoloji Destek Paketi”ni devreye aldı. Bu paket ile, Türkiye’nin online, bulut tabanlı, kurumsal iş yazılım platformlarının önde gelenlerinden biri olan YSM Bulut platformu içindeki CHARK, PİR ve JobAnalytics ürünleri avantajlı bir paket ile sunuldu.
YSM Yazılım Kurucusu Bilgisayar Yüksek Mühendisi Sedat Yazıcı, “ Pandemi ile birlikte özellikle de son yaşadığımız deprem felaketi ve dalgalı kur hareketleri sonrası firmalara verilmesi gereken teknoloji desteğinin önemi arttı. Türkiye’nin ilk bulut yazılım marketlerinden biri olan YSM Bulut’ta sunduğumuz CHARK, PİR ve JobAnalytics çözümlerimizden pandemi döneminde faydalanmak isteyen firmalara yardımcı olmak adına indirim ve teşvik paketleri düzenledik. “2020 Teknoloji Destek Paketi” hazırladık. 5 farklı destek ve teşvik paketi ile yazılımlara ulaşmak şimdi çok daha avantajlı ve kolay oldu. Farklı yüzde oranlarında indirimler şöyle belirledik; firmalar, +1, +2, +3 ay ek kullanım süreleri, +1, +2 ücretsiz Ek kullanıcı, vade farksız her kredi kartına peşin fiyatına 12 taksit, tamamı peşin ödenmek suretiyle artı yüzde 5 ekstra nakit indirimi imkanı ile PİR, CHark, TOY, TAY, MES yazılım ürünlerini ve ayrıca JobAnalytics Yazılımı’nı çok daha avantajlı bir şekilde satın alabilirler” dedi.
“YAZILIM’A AYRILAN BÜTÇE İKİYE KATLANDI”
YSM Yazılım kurucusu ve CEO’su Sedat Yazıcı, “Evden çalışmanın, ofisten çok sahalara müşterilere gidememenin sonucu olarak dijitalleşme ivmelenmesi arttı. Biz sektörün öngörüsü olarak bu ivmelenmenin daha da artacağını düşünüyoruz. Pandemi döneminde kolay ve online yönetimin, uzaktan kontrol ve denetimin önemi daha da öne çıktı. Pandemi ile birlikte uzaktan çalışma oranı yüzde 60 arttı. İnşaat sahalarına gidemeyen mühendisler, sahada müşteri ziyaretine gidemeyen satışçılar, ofise gidemeyen muhasebeciler, vb. her kesim için teknolojinin nimetlerinden faydalanarak iş süreçlerini sorunsuz bir şekilde sürdürmeye çalışıyorlar. Firmalar ve şirketlerin kurumsal yazılım çözümlerine en çok ihtiyaç duyduğu bir dönemdeyiz. Yıllara yayarak zamanla yapılacak işler, aylık hatta haftalık planlamalara indirilerek yapıldı bazı şirketlerde. Bu hızlı operasyonun baş kahramanı ise yazılım çözümleri oldu. Yazılıma ayrılan bütçe pandemi döneminde ikiye katlandı” diye konuştu.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)