VakıfBank Kültür Yayınları “Bereketli İmparatorluk: Osmanlı Mutfağı Tarihi” isimli kitabı yayımlıyor. Türk mutfağı üzerine önemli çalışmalarıyla bilinen Priscilla Mary Işın’ın bu kitabı, Osmanlı İmparatorluğu’nun tarih boyunca kendini sürekli yenilemeyi başaran yemek kültürünü anlatırken görselleriyle de okura renkli bir dünya sunuyor.
VakıfBank Kültür Yayınları’nın (VBKY) okurla buluşturduğu “Bereketli İmparatorluk: Osmanlı Mutfağı Tarihi” kitabında, 600 yılı aşkın süre boyunca imparatorluğun değişen, gelişen ve zamana meydan okuyan yemek kültürü anlatılıyor. Türk mutfağı araştırmacısı Priscilla Mary Işın’ın kaleme aldığı kitap, Osmanlı mutfağını geniş bir açıdan değerlendiriyor.
Kitapta, Osmanlı mutfağını besleyen kökler, gıda yasaları, lokantalar ve görgü kuralları gibi konular da aktarılırken, yemek kültürü aracılığıyla çok kültürlü Osmanlı İmparatorluğu’ndaki yaşama ışık tutuluyor.
600’den fazla kaynaktan yararlandı
Işın anlatmaya, Osmanlı mutfağının temelini oluşturan değişik yeme-içme geleneklerine genel bir bakışla başlıyor. Konuyla ilgili zengin tarihi örnekleri sıralayan yazar, kitabın ilerleyen sayfalarında aşçılardan adabımuaşeret kurallarına kadar birçok detay veriyor. Işın’ın arşiv belgelerinden şiirlere kadar sayısı 600 fazla kaynaktan yararlanarak hazırladığı kitap, 120 görselle okura renkli bir dünya sunuyor. Işın’a göre, Osmanlıların yemek kültürüne verdiği önemden ötürü kutlama tasvirleri, mahkeme kayıtları, vakfiyeler, mutfak hesapları, fiyat listeleri, tıp kitapları, şiir, folklor ve minyatür gibi çeşitli kaynaklar yemekle ilgili bilgi açısından oldukça zengin.
Padişahın yükümlülüğü
Işın kitapta, Osmanlı İmparatorluğu’nun yemek kültürünün, farklı sınıflardan ve kökenlerden insanları birbirine bağladığını söylüyor. Işın, “Kimliklerinin bir parçası olmuş ve toplumsal, dini, siyasi ve askeri alanlarda simgesel işlevler görmüştür. Koruyucu rolüyle padişahın yükümlülüklerinden biri olarak görülen yiyecek tedariki ve düzeni, genişleyen imparatorluğun başarısını sağlayan önemli bir etkendi. Orta Asya Türk mutfağı ile Safevilerden, Abbasilerden ve Bizanslılardan miras alınan yemek kültürlerinin bir sentezi olarak ortaya çıkan Osmanlı mutfağı, 15. yüzyıldan itibaren kendine özgü, yenilikçi ve özgüvene sahip bir kimlik kazanmıştır. Zamanla Mısır’dan Balkanlar’a kadar uzanan geniş bir coğrafyanın mutfakları üzerinde kalıcı bir iz bırakmıştır” sözlerini kaydediyor.
Bu yöntem kebapçılarla sınırlı kaldı
Osmanlı yemeklerini pişirme konusunda pratik açıdan bazı zorlukların bulunduğunun bilgisini veren Işın, “Bugün şerbeti tatlandırmak için amber kullanmaya kimsenin maddi durumu el vermez ve menekşe reçeli yapmak için yeterli miktarda çiçek bulmak imkânsızdır. Yemeklerin tadında fark yaratan bakır tencereler, düzenli kalaylama gerektirdiği için artık pek kullanılmamaktadır. Modern mutfaklarda odun kömürü ateşinde yemek pişirmek olanaksızdır ve bu yöntem artık büyük ölçüde kebapçılar ve piknik mangallarıyla sınırlı kalmıştır” diyor. Işın ayrıca, Osmanlı yemekleri sunduğunu iddia eden restoranların nadiren hakiki Osmanlı yemeği sunduğunu ifade ediyor. Bazılarının Osmanlı mutfağına olan popüler talepten yararlanmaya çalıştığını dile getiren Işın, “Üzeri erimiş peynirli fırınlanmış patlıcan gibi bir yemeği ‘saray usulü’ olarak nitelemekten çekinmez…” diyor.
Dolma, mantı, peynirli baklava…
Gerçek Osmanlı tariflerinden faydalanan aşçıların bile nadiren aslına sadık kaldıklarını belirten Işın, şu satırları kaydediyor: “Çünkü günümüzde yaratıcılık katmak aşçılığın temel şartlarından biri olarak görülmektedir. Türlü, dolma, börek ve mantı gibi Osmanlı döneminden beri fazla değişmeyen geleneksel yemekleri, mütevazı yerel lokantalarda bulmak daha olasıdır. İstanbul’un muhallebicileri ve baklavacıları, Osmanlı dönemine ait sütlü tatlı, baklava ve diğer hamur işi tatlı çeşitlerini sunmaya devam etmektedir. Yine de Osmanlı yemek kitaplarında kayıtlı peynirli sıcak baklavayı tatmak için, bu tatlının evlerde varlığını sürdürdüğü Urfa’yı, Amasya’yı veya Yalvaç’ı ziyaret etmek gerekir. Eskiden sokak satıcıları tarafından yaygın bir biçimde satılan, geleneksel yöntemle yapılan horoz şekeri, bugün yalnızca Bursa ve Bergama’da bulunmaktadır; buna karşın döner kebap varlığını sürdürerek dünyanın en popüler hazır yemeklerinden biri olmuştur.”
Bereketli İmparatorluk: Osmanlı Mutfağı Tarihi”, farklı toplumsal kesimlerin birikimleriyle sosyal kimliğin inşasına nasıl katkı sağladıklarının bilgisini veren önemli bir başucu kaynağı.
Priscilla Mary Işın kimdir?
1973’te Türkiye’ye yerleşen Priscilla Mary Işın, İngiltere’deki York Üniversitesi Felsefe Bölümü mezunu. 1983’ten bu yana Osmanlı mutfak tarihi, kültürü ve Türk tatlıları hakkında araştırmalar yapıyor. Işın’ın bu konularda “Gülbeşeker” (2008), “Osmanlı Mutfak Sözlüğü” (2010) ve “Avcılıktan Gurmeliğe: Yemeğin Kültürel Tarihi” (2018) isimli kitapları bulunuyor. Işın ayrıca, Mahmud Nedim’in “Aşçıbaşı” ve Mehmed Reşad’ın “Fenn-i Tabâhat” başlıklı Osmanlı Türkçesi yemek kitaplarını, Ahmed Cavid’in “Tercüme-i Kenzü’l-İştihâ” başlıklı yemek konulu Farsça-Türkçe sözlüğünü ve Friedrich Unger’in 1837’de Almanca kaleme aldığı “Şark Şekerciliği” kitabını yayına hazırladı. “Bereketli İmparatorluk: Osmanlı Mutfağı”, yemek tarihi konusunda çok sayıda kongre bildirisi ve makalesi yayınlanan Işın’ın VBKY’den çıkan ilk kitabı.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Etiket arşivi: raflarda
Eker’in Kral Şakir’li ürünleri raflarda
Süt ve süt ürünleri sektöründe yeniliklerin öncü markası olan Eker, çocuklar tarafından en sevilen ve en çok takip edilen karakterlerden biri olan Kral Şakir’le buluştu. Çocukların kahramanı Kral Şakir, Eker’in lezzet ve sağlık dolu “Eker Çikolatalı Puding”, “Eker Muzlu Puding”, “Eker Çilekli Yoğurt” ve “Eker Şeftalili Kayısılı Yoğurt” ürünlerinin ambalajlarında yer alacak. Ayrıca Kral Şakir’in yaratıcısı Varol Yaşaroğlu ve Grafi 2000 ekibi tarafından çekilen, ürünlerin özelliklerini eğlenceli bir dille anlatan animasyon reklam filmi, televizyonlarda ve internette çocuklarla buluşmaya başladı.
Türkiye’yi 43 yıldır lezzet ve sağlıkla buluşturan Eker, bir ailenin her yaştan bireylerine hitap eden ürün koleksiyonunu, yeni lezzetlerle zenginleştirmeye devam ediyor. Eker, ailelerin çocuklarına güvenle yedirebileceği taze sütten yapılan, glukoz-fruktoz şurubu ve koruyucu katkı içermeyen ürünlerini, çocukların çok sevdiği çizgi film kahramanı Kral Şakir’in eğlenceli dünyasıyla renklendiriyor.
“Eker Çikolatalı Puding”, “Eker Muzlu Puding”, “Eker Çilekli Yoğurt” ve “Eker Şeftalili Kayısılı Yoğurt” ürünleri artık Kral Şakir’li ambalajları ile çocuklarla buluşuyor. 65g.’lık çocukların çok seveceği sıkma ambalajda satışa sunulan ürünlerde, Kral Şakir karakterleri sayesinde lezzet ve eğlence bir araya geliyor. Çocukların büyük bir keyifle tüketilebileceği, ailelere güven veren ürünler, okul gıdası etiketi almaya uygun sağlıklı atıştırmalıklar olarak dikkat çekiyor. Eker’in Kral Şakir’li ürünleri, tüm büyük marketlerde ve Eker’in online alışveriş sitesi market.eker.com’da bulunabiliyor.
“Kral Şakir: Muhtişim Lezzet Eker’de” reklam filmi yayında
Eker ile Kral Şakir’in bu heyecan verici birlikteliği için bir de reklam filmi hazırlandı. “Kral Şakir: Muhtişim Lezzet Eker’de” başlığını taşıyan reklam filminde Kral Şakir, Fil Necati ve arkadaşlarının taze sütten yapılan, glukoz-fruktoz şurubu ve koruyucu içermeyen lezzetlerin tadını çıkarması, çocukların dikkatini çeken eğlenceli bir dille anlatılıyor. Kral Şakir’in yaratıcısı Varol Yaşaroğlu ve Grafi 2000 ekibi tarafından, popüler bilgi yarışmalarından esinlenerek hazırlanan reklam filmi televizyonlarda ve internette çocuklarla buluşuyor.
Uluslararası çizgi film kanalı Cartoon Network’ün Türkiye’nin en çok izlenen çocuk animasyon dizisi olan Kral Şakir, eylül ayında 5’inci sezonuyla çocuklarla buluşuyor. Türkiye’nin dışında Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da 18 ülkede 8 ayrı lehçeyle yayınlanan çizgi filmde, Kral Şakir ve Fil Necati’nin yeni maceraları çocuklar tarafından merakla izleniyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)