Etiket arşivi: altın

Barok Diamond’ın düzenlediği 24’üncü Altın ve Mücevherat Fırsat Günleri Başlıyor

Altın, mücevherat ve takı sektörünün öncü markalarından olan Barok Diamond, geleneksel hale gelen “Altın ve Mücevher Fırsat Günleri”nin 24’üncüsünü düzenliyor. Barok Diamond’dan Corç Akdoğan, Altın ve Mücevher Fırsat Günlerinde sunulan ayrıcalıklara ve avantajlara dair pek çok konu hakkında, merak edilenleri cevapladı.

Barok Diamond’ın her yıl düzenlediği Altın ve Mücevherat Fırsat Günlerine yine yoğun ilgi ile karşılanıyor. Bu yıl 24’üncüsü düzenlenecek olan Altın ve Mücevherat Fırsat Günleri hakkında Barok Diamond’dan Corç Akdoğan ile bir röportaj gerçekleştirdik. 13 Ekim – 22 Ekim tarihleri arasında Titanic Otel Bakırköy’de gerçekleşecek olan Altın ve Mücevher Fırsat Günleri hakkında, halkın ve sektörün merak ettiği tüm detaylarla alakalı Corç Akdoğan’a sorularımızı yönelttik.

 Soru: Altın ve Mücevher Fırsat Günleri’nde %50’ye varan “Gerçek İndirim” sunuyorsunuz. Ancak, birçok kişinin aklında bu indirimin altın ve pırlanta gibi değerli metallerde uygulanıp uygulanmadığı sorusu var. Siz bu konu hakkında neler söylemek istersiniz?

Corç Akdoğan; “Bu harika sorunuz için teşekkür ederim. Evet, Altın ve Mücevher Fırsat Günlerimizde sunduğumuz %50’ye varan “Gerçek İndirim” konusu oldukça önemli. Doğal olarak, birçok insanın ilk düşüncesi altın veya pırlantada gerçekten indirim olup olmadığıdır.

Altın ve pırlantanın ham maddesi üzerinde indirim yapmak mümkün değildir, çünkü bu değerli metallerin fiyatları uluslararası piyasalarda belirlenir ve değişkenlik gösterir. Ancak, sunduğumuz indirimler, işlenmiş altın veya pırlanta ürünlerinin üzerindeki işçilik maliyetlerinden kaynaklanır. Her bir ürün, üretim sürecinde %30 veya %50 gibi işçilik maliyetine sahiptir. Etkinlik kampanyamızda, firmamız bu işçilik maliyetinden fedakârlık yaparak sizlere bu cazip fiyatları sunar.

Ayrıca, etkinlik alanımızda bir ürün satın alan müşterilerimiz, mağaza satış fiyatlarımızın %20 altında bir fiyatla ürüne sahip olurlar. Dolayısıyla, etkinliğimize katılan her müşteri, gerçekten de %50’ye varan bir indirimle ürün sahibi olur. Bu, işte “Gerçek İndirim” dediğimiz şeydir”

Soru: Yakın zamanda gerçekleşecek olan 24. Altın ve Mücevher Fırsat Günleri’ne gittiğimizde bizi hangi fırsatlar ve kampanyalar bekliyor olacak?

Corç Akdoğan; “Altın ve Mücevher Fırsat Günleri’nde sizi bekleyen fırsatlar ve kampanyalar oldukça çekici! Sadece %50 indirim kampanyamızla sınırlı değiliz. Aynı kampanya kapsamında, kullanmadığınız altın veya pırlantalarınızı getirebilirsiniz, marka veya satın aldığınız yerin hiçbir önemi yok. Bu takıları, en iyi fiyatlarla değerlendirip, yeni trend ürünlerle değiştirmenize olanak sağlıyoruz. Ayrıca, tüm pırlanta alışverişlerinizde sizi sevindirecek bir hediye var. Size bir mücevher seyahat çantası hediye ediyoruz, böylece mücevherlerinizi güvenle taşıyabilirsiniz. Son olarak, bu etkinlikte elmas ürünlerimizin tamamını maliyetine sunuyoruz, bu da size aşağı yukarı %70’e varan indirimlerle geliyor demek oluyor. Yani, bir elmas ürünün üzerinde %70’e yakın bir işçilik değeri bulunurken, bu işçiliği sizden almıyoruz. Altın ve elmasın fiyatını alıyoruz”

Soru: Altın ve Mücevher Fırsat Günleri etkinliğinizde sergileyeceğiniz ürünler hakkında bizlere daha detaylı bilgi verebilir misiniz?

Corç Akdoğan; “Etkinlik alanımızda, pırlanta, altın ve elmas ürünlerine yoğunlaşıyoruz ve sınırsız bir ürün stoğuna sahibiz. Ayrıca, bu ürünlerin yanı sıra yeni trendleri yansıtan ürünlerimizi de etkinlik alanımızda görmek mümkün olacak. Ürünlerimiz hakkında bilgi verirken, öncelikle belirtmek istediğim önemli bir nokta var. Tüm ürünlerimizin yaklaşık %80’i kendi üretim tesislerimizde üretiliyor. Ayrıca, yurt dışında mağazalarımızın olması ve yurtdışı fuarlarına katılmamız, ürünlerimizin uluslararası standartlarda işçilik ve kalite ile üretilmesini sağlıyor. Her bir ürünümüz, taş temizliği ve sunduğumuz garanti gibi konularda Avrupa standartlarına uygun olmak zorundadır. Müşterilerimize yüksek kaliteli ve güvenilir ürünler sunmak, işimizin temelidir. Bu nedenle ürünlerimizin kalitesi, işçiliği ve Avrupa standartlarına uygunluğu konusunda büyük bir özen gösteriyoruz”

 

Soru: Bu etkinlikte ürün yelpazenizde hangi türde ürünler bulunuyor ve çeşitlilik konusunda neler sunmaktadır?

Corç Akdoğan; “Etkinliğimizde sunulan ürün yelpazesi oldukça geniş ve çeşitli. Binlerce ürün, alanında uzmanlaşmış ekibimiz tarafından özenle seçilmiş ve sınırsız stokla sizleri bekliyor. Bu ürünler arasında 14 ayar, 18 ayar ve 22 ayar altın takılar, muhteşem pırlanta işlemeli takılar ve elmas bulunuyor. Ürün çeşitliliği konusunda sınırlamalarımız yok, bu nedenle her zevke ve bütçeye uygun seçenekler sunuyoruz. Ayrıca, etkinlik alanımızda en son trendlere ayak uyduran ve son moda tasarımlarla donatılmış yeni koleksiyonumuzu da bulabilirsiniz. Bu koleksiyon, tarzınıza ve ihtiyaçlarınıza uygun harika seçenekler sunuyor. Sizleri bu etkinliğimize davet ediyoruz ve ürünlerimizi yakından görmek için bekliyoruz. Geniş ürün yelpazemiz ve çeşitliliğimiz ile alışveriş deneyiminizi unutulmaz kılmak için buradayız”

Soru: Altın ve Mücevherata ilgili olan insanlar, GİA ve HRD gibi önde gelen sertifikasyon kurumlarının onayını almış ürünler bulunuyor mu?

Corç Akdoğan; “Evet, etkinlik alanımızda özellikle tektaş ve beştaş yüzüklerimizde HRD ve GİA laboratuvarları tarafından verilen uluslararası sertifikaları taşıyan ürünlerimiz bulunmaktadır. Bu sertifikalar, ürünlerimizin kalitesi ve değeri konusunda kesin bir güvence sağlar.

Ayrıca, diğer ürünlerimiz için İstanbul Kuyumcular Odası tarafından onaylanmış güvence etiketine sahibiz. Bu etiket, tüm ürünlerimizin kontrol altında olduğunu ve %100 garantili olduğunu gösterir. Ayrıca, her satın aldığınız ürünle birlikte, firmamızın onayladığı ve her yerde geçerli ürün sertifikasına sahip olacaksınız. Müşterilerimize kaliteli ve güvence dolu alışveriş deneyimleri sunmak bizim önceliğimizdir. Bu nedenle ürünlerimizin sertifikasyonları ve güvence etiketleriyle ilgili her türlü ayrıntıyı düşündük”

 

Soru: 24. Altın Ve Mücevher Fırsat Günleri Etkinliğine Nerede ve Ne Zaman katılım sağlayabiliriz?

Corç Akdoğan; “Etkinliğimiz, 13 Ekim – 22 Ekim tarihleri arasında Titanic Otel Bakırköy’de gerçekleşecek. Etkinlik saatleri 09.30 – 20.00 arasında olacak ve tüm ziyaretçilere ücretsiz olarak açık olacak. Bu özel etkinliğimizde, 120 metrekarelik VIP Mağaza’da özgün tasarımlar ve yeni koleksiyonlar sizleri bekliyor olacak. Ayrıca, 400 metrekarelik etkinlik alanında da titizlikle uygulanan güvenlik önlemleri ile konuklarımızı ağırlayacağız. Sizleri, Altın ve Mücevher Fırsat Günleri etkinliğimize davet ediyoruz. Kaliteli ürünleri görme fırsatını kaçırmamak, özel tasarımları incelemek ve cazip fırsatları değerlendirmek için bu tarihleri not almayı unutmayın” ifadelerini kullandı.

 

 

 

1969’DAN GÜNÜMÜZE BAROK DİAMOND; Corç Akdoğan anlatıyor.

Barok Diamond nasıl ortaya çıktı?

Akdoğan: Barok Diamond, 1969 yılında kurulmuş köklü ve başarılı bir aile şirketidir. Akdoğan ailesi tarafından kurulan Barok Diamond, kuruluşundan günümüze kadar süregelen bir gelişim süreci yaşamıştır. 1980’li yıllarda, Akdoğan ailesinin çıraklık döneminden başlayarak, ustalık seviyesine kadar çeşitli evrelerden geçerek günümüze gelmiştir.

2. Nesil olarak sizler çalışmalarınıza devam ediyorsunuz. Barok Diamond’a ne gibi değişiklikler kattınız?

Akdoğan: 2. Nesil olarak, ailemizin yeniliklere açık yapısı sayesinde sektördeki gelişmeleri ve müşteri taleplerini dikkate alarak Barok Diamond’a çeşitli değişiklikler ve yenilikler getirdik. Başlangıçta şövalye işinden başlayarak, altın işlemeye yönelik çalışmalara giriştik. Bilezik, yüzük ve kolye gibi takıların üretimine başladık. Ayrıca, kendi tasarımlarımızı mücevherat alanında üretmeye ve satışını yapmaya başladık. Sadece üretim ve satış odaklı değil, mağaza düzenlemelerinden yurtdışı satışlarına

Barok Diamond’u bu konuma getirene kadarki süreçte yaşadıklarınızı bizimle paylaşır mısınız?

Akdoğan: Barok Diamond, ailemizin bir serüveni gibidir. Dikran abimiz bize mesleği o kadar çok sevdirdi ki beş kardeş olarak başka bir sektörde yer almayı veya meslek değiştirmeyi hiç düşünmedik. Dikran abiden aldığımız vizyon ve aldığımız eğitimlerle, bir bölgenin esnafı olmaktan çıkarak dünya çapında tanınan bir yapıya dönüştük. Bu süreçte finans, atölye ve mağaza yönetimi, fuar organizasyonları gibi alanlarda görev dağılımı yaptık. Zorluklarla dolu geçmişe rağmen, planlı ve disiplinli çalışma anlayışıyla tasarım ve kaliteli işçilikle güvenilir müşteri memnuniyetini ön planda tutarak bugünlere geldik.

Tasarımlarınızı düzenlerken ilham kaynağınız ne oluyor? Nelere dikkat ediyorsunuz?

Akdoğan: Takılarımızı sadece takı olarak değil, insanların kültürel özelliklerini ve kişisel karakteristik yapısını ele alarak tasarlıyoruz. Benzersiz tasarımlar için çalışmalar yapıyoruz ve mücevheratta kaliteyi her zaman ön planda tutuyoruz. Ürünlerimizi sadece satış için değil, müşterilerin duygusal bağlarını korumak için de tasarlıyoruz. Müşterilerimizin yıllar sonra bile takılarımızı kullanmaktan mutlu olmaları ve güven duymaları bizim için önemli.

Bu yıl 24.’sü düzenlenecek olan Altın ve Mücevher Fırsat Günleri’nin fikir babası sizsiniz. Altın ve Mücevher Fırsat Günleri nasıl hayata geçti?

Akdoğan: Altın ve Mücevher Fırsat Günleri, fuarlara katılış deneyimlerimiz ve müşteri geri bildirimleri sonucunda ortaya çıktı. Bir fuarda 20 farklı firma ile bir etkinlik düzenlemiş ve olumlu sonuçlar almıştık. Müşteriler, diğer firmaların kalite ve hizmetine kıyasla bizim ürünlerimize daha fazla ilgi gösteriyordu. Bu durum bize, “Altın ve Mücevher Fırsat Günleri” etkinliğimizi organize etme fikrini verdi. Planlamalarımızı yaparak, mağazalarımızı kapatarak ve ürünlerimizi etkinlik alanında sergileyerek müşterilere indirimli fırsatlar sunmaya başladık. Bu fikir ve çalışmalarımız başarılı oldu ve her yıl devam eden geleneksel bir etkinlik haline geldi.

Altın ve Mücevher’de Sadece İndirim Değil, Fırsat Sunuyoruz;

Barok Diamond, Türkiye’nin köklü ve güvenilir mücevher firmalarından biri olarak müşterilerine sunduğu kaliteli ürünler ve özel fırsatlarla adından söz ettiriyor. Corç Akdoğan, Barok Diamond’ın Genel Müdürü olarak, yılda en az 3 defa düzenlenen Altın ve Mücevher Fırsat Günleri hakkında bize daha detaylı bilgi verebilir misiniz?

2023 yılının Ekim ayının ilk haftalarında gerçekleşecek olan ve 24.’sünü gerçekleştireceğimiz, 24. Altın ve Mücevher Fırsat Günleri, etkinliği 10 gün boyunca mücevherseverleri büyüleyici bir alışveriş deneyimiyle buluşturacak olan bu özel etkinlik için yurtiçi ve yurtdışındaki mağazalarımızın toplanan seçkin ürünleri, etkinlik alanında müşterilerin beğenisine sunacağız.

Fırsat günleri boyunca % 40’a varan işçilik indirimleriyle mücevherseverlere büyük avantajlar ve kaliteli tasarımlar sunacağız. Avrupa standartlarında işçilik ve zengin ürün çeşitliliği, müşterilere istedikleri ürünlere daha uygun fiyatlarla sahip olma şansı tanıyacak.

 

“Tüketicilerimizin Bilmesi Gereken Önemli Bir Husus Var: Altın ve Mücevherde Sadece İndirim Değil, Fırsat Sunuyoruz”

Akdoğan, altın ve mücevher alışverişinde tüketicilerin dikkat etmesi gereken önemli bir konu hakkında açıklamalarda bulundu.

Altın ve mücevherin ham maddesinde kesinlikle indirim olmadığını vurgulayarak, bunun doğru bilinen bir yanılgı olduğunu ifade etti. Altın ve mücevherin hammaddesinin üzerine ustalık ve işçilik eklenerek ürünlerin oluşturulduğunu belirten  Akdoğan, farklı karat değerlerine göre işçilik maliyetinin değiştiğini açıkladı.

22 ayar dışındaki ürünlerde işçilik maliyetinin yüzde 15-20 arasında olduğunu söyleyen Akdoğan, fantezi tarzında ürünlerde ise bu oranın yüzde 40-50 arasında olduğunu belirtti. Mağaza satış fiyatına ek olarak yüzde 10-25 arasında bir masraf yükümlülüğü olduğunu, ve 14-18 ayar işlenmiş altının üzerinde ise yüzde 50-60 civarında bir işçilik maliyetinin bulunduğunu açıkladı. Pırlantada ise daha farklı ve daha fazla bir işçilik maliyetinin olduğunu sözlerine ekledi.

Barok Diamond olarak ihraç ettikleri Avrupa standartlarındaki ürünlerde işçilik maliyetinin daha da arttığını belirten Akdoğan, bu nedenle indirimlerin altın ve mücevherin hammaddesi üzerinden değil, işçilik ve hizmet kâr oranlarından uygulandığını vurguladı.

Akdoğan, altın ve mücevher üzerine düzenledikleri fırsat günlerinin aslında sadece indirim günleri olmadığını, aynı zamanda müşterilere farklı fırsatlar sunduklarını belirterek, deneyimleri, kaliteli tasarımları ve müşteri güvenini önemsediklerini ifade etti. Herkesin bu fırsatlardan yararlanabileceğini ve Barok Diamond kalitesine ulaşabileceğini sözlerine ekledi.

Barok Diamond, müşteri memnuniyetine verdiği önem ve özgün tasarımlarıyla fark yaratıyor. Mücevherleri sadece takı olarak değil, aynı zamanda müşterilerin kişisel özelliklerini ve karakterlerini yansıtan özel parçalar olarak tasarlıyor.

Altın ve Mücevher Fırsat Günleri’nde, Barok Diamond’ın kaliteli ve şık mücevherlerine uygun fiyatlarla sahip olma fırsatını kaçırmayın! Etkinlik  süresince sizleri bekleyen eşsiz ürünleri keşfederek, özel ve anlamlı bir alışveriş deneyimi yaşayabilirsiniz. Barok Diamond, sektördeki deneyimi ve müşterilere sunduğu güvenilir hizmet anlayışıyla mücevherat dünyasında daima fark yaratmaya devam ediyor ve edecektir.

 

Altın Zirve Ödül Töreni’nin melekleri sahiplerini buldu

Ünlü sanatçı Tuğba Özay ve Gökay Kalaycıoğlu’nun sunumuyla Alia Media –  Enes Furkan Bilgiçli ve Ebru Özkan’ın organizatörlüğünde gerçekleştirilen tören’e Türkiye’nin önde gelen firma ve işadamlarının yanı sıra magazin, sanat, medya, cemiyet  dünyasından birçok seçkin kişi ve kurumların katılımları ile keyifli anlar yaşandı. Pandemi kurallarına  uygun olarak gerçekleştirilen törene katılan tüm konuklar girişte HES kodu ile tek tek kontrol edildiler. “ÇOCUK İÇİN DEĞER” sloganıyla düzenlenen  tören yoğun ilgi  görürken, maske, mesafe ve hijyen kurallarına azami dikkat çekildi.
Törene Yılmaz Morgül Damgası
Canlı yayın olarak gerçekleşen ödül töreninde Yılmaz Morgül, gözleri ve ağzı bantlı olarak çocuk gelinler, kimsesiz çocuklar, şiddet görmüş ve tacize uğramış çocuklar adına sahneye çıkarak farkındalık yaratmak için sahnede birde pankart açtı.
Töreninin sunucusu Tuğba Özay’ın elinden ödülünü alan Morgül daha önce birlikte katıldıkları Survivor günlerini yad ederek bir anısını anlattı. Aslında ben o yarışmaya kesinlikle katılmayacaktım ama Acun Medyayla defalarca toplantı yaptım ve beni ikna ettiler. Benim adıma tam 28 tane değişik amaçlarla kurulmuş derneğe yüklü miktarda bağış yapacaklarını söylediler işte o zaman gitmeye karar verdim. Ama orada öyle şeyler yaşadık ki sözleşme gereği burada anlatamıyorum açlıktan öleceğimi sandığım ve fenalaştığım bir anda Tuğba arslanlar gibi ortalığı kaldırarak benim tedavi edilip tekrar salığıma kavuşmamı sağladı. Ona binlerce kez teşekkür ederim, dedi. Çocukluğunda büyük yokluklar içinde büyüdüğünü dile getiren Morgül nerede yardım edilmesi gereken biri varsa ben kendi gücüm yettiğince her yere yetişmeye çalışıyorum. Diyince salonu dolduran konuklar tarafından uzun uzun alkışlandı.
Murat Övüç Sahneyi Coşturdu
Yaşam Boyu Onur Ödülü – Ahmet Selçuk İlkan’a gitti, pandemi stresi yaşayan İlkan’ın ödül sırası gecikince gerildi fakat onun gönlünü almakta Tuğba Özay’a kaldı, ödülünü alan Ahmet Selçuk İlkan bu pandemide bile çocuk için değer dedik koşa koşa geldik, dedi.  Yılın Şarkısı ödülü Dalga Dalga ile Murat Övüç’ün oldu, Övünç sahne performası sırasında sahne arkasındaki çalışanlar coşunca, sahneye dolarak oyunlar oynadılar. Akıllarda Kalan En Hit Parça ödülü ise Haram Geceler şarkısı ile Fatih Bulut’a gitti. Yıldızı Parlayan Kadın Sanatçısı ödülü ise Tuğba Ünal ‘a verildi. Sahnede şarkısı İzler Durur’u seslendiren Ünal salonu dolduran konuklardan uzun alkış aldı. En İyi Rap Düeti Ödülü – Safir Ft Yener Çevik’in olurken En İyi Etnik Müzik Sanatçısı’da Yasin Aydın oldu. Yiğit Taşcılar Yılın En İyi Çıkış Yapan Şarkıcısı ödülünü alırken Murat Benzer de Yılın En İyi Erkek Dj’I seçildi
Yılın En İyi Magazin Yazarı Ödülü ‘‘Önce Vatan Gazetesi ve BHA Ajansı Yazarına’’
Gecede magazin dünyasıda bir çok ödül aldı, Türkiye’nin En İyi Magazin Portalı ödülü, duayen gazeteci Nurcan Sabur’un yönetimine yayın yapan Magazinkolik sitesine giderken, Yılın En Çok Okunan Cemiyet Dergisi Ödülü de Muammer Kapucu’nun yönettiği Klass Magazin’nin oldu. Yılın En İyi Magazin Yazarı Ödülü ise Önce Vatan Gazetesi’nin yazarlarından ve Beyaz Haber Ajansı (BHA) Magazin yazarı Yaşar Şenyüz’ün oldu. Şenyüz sahnede ödülünü alırken Tuğba Özay bir anılarını anlatarak; Yaşar Abi 1994 yılında benim katıldığım ve dünyanın en iyi ikinici mankeni olduğum dünya mankenlik yarışmasının jürisindeydi o zamandan beri benim abim gibidir, bu ödülü ona vermekten mutluluk duyuyorum diyince, ünlü gazeteci Tuğba Özay’a o yarışma sanırım beş yıl önceydi dimi diyerek Özay’ın güzelliğine iltifat etti.
Hababam Sınıfı Vokal Grubu Salonu Coşturdu.
Yeşilçamın unutulmaz klasiği olan, rahmetli Rıfat Ilgaz’ın ünlü eseri Hababam Sınıfı oyuncularına 4 ödül birden gitti. Geçtiğimiz yıllarda Hababam sınıfının oyuncularından yakışıklı genç; Teoman Ayık, ‘Bacaksız’ gülen çocuğu; Tuncay Akça ve Hayta İsmail; Ahmet Arman’ın kurmuş olduğu Hababam Vokal Grubu’na Türk Sinemasının En Unutlmazları Ödülü verildi. Üç oyuncuya tek tek ödülleri takdim edildikten sonra bir ödül de tüm Hababam oyunuları adına verildi. Şarkıları ile salonu coşturan Hababam vokal grubu, şarkının bitiminde Bacaksız Tuncay Akça tarafından, Tuğba Özay ve Hababam oyuncularına sahnede tek ayak üzerinde durma cezası verilince bütün salon kahkahalara boğuldu.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

İYİ Parti, Genel Başkan Akşener’in katılımıyla, siyanürlü altın aramayı protesto etti

İYİ Parti Nevşehir İl Başkanlığı, Avanos İlçesindeki siyanürlü altın arama faaliyetini protesto etmek için bölgeye gitti. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, eyleme telekonferans ile katılarak destek verdi. Türkiye’de sürekli gündeme gelen Kanadalı altın arama şirketleri bu sefer Nevşehir’in Avanos İlçesine bağlı Özkonak kasabasında altın arama çalışmalarına başladı. Şirketin çalışma yaptığı alanda çok fazla ağacın kesildiği ve derin kuyuların açıldığı tespit edildi. Konuyla ilgili bölgeye giden İYİ Parti Nevşehir İl Başkanlığı, çalışmayı protesto etti. MERAL AKŞENER, TELEKONFERANS İLE BAĞLANDI İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de telekonferans yöntemiyle katılığı eylemde, “Sizlerin şahsında bu basın açıklamasında bir araya geldiğiniz bütün arkadaşlarıma çok teşekkür ederim. Hem İlçe Başkanımız hem siz her şeyi söylediniz. Bana düşen sizin söylediğiniz, kamuoyu ile paylaştığınız her cümlenin her kelimenin arkasına imza atmaktır. Ben de bu mücadelenizde yanınızdayım. Çok teşekkür ediyorum. Beni de kattınız bu eyleme. Çok teşekkür ediyorum. Başarılar diliyorum. Allah’a emanet olun” dedi. İL BAŞKANI AY BASIN AÇIKLAMASI YAPTI Altın arama çalışmalarına müsaade edilmemesi gerektiğini dile getiren İYİ Parti Nevşehir İl Başkanı Ömer Ay, “Ziyaret Dağı, köylülerimizin yıllardır ziyaret ettiği, kurbanlar kestiği, birkaç tane de türbenin olduğu, başka yakın bir yerde de klişenin olduğu, köyümüze de Özkonak kasabamıza da çok yakın. Buranın ekim ve dikim alanını, orman alanını teşkil ediyor. Gerçekten çok önemli bir yer. Burada maden aranması bizleri üzmüştür. Maden aramasına müsaade etmeyeceğiz. Topraklarımızın siyanürle, zehirlenmesine müsaade etmek istemiyoruz. Burası aynı zamanda ekim, dikim alanı. Buna müsaade etmememiz gerekiyor. Abdürrahim Karakoç, rahmetli Karakoç, ‘Ellerin yurdunda çiçek açarken, bizim ile kar geliyor, kar geliyor, kardeşim’ demişti. Gerçekten Katar, Katar Türkiye’nin Tank- Palet Fabrikası, Finansbank’ı, Dijitürk’ü, İstanbul Havalimanı’nın yanındaki arsalar Katarlılara satılırken, yer altı madenlerimiz de Kanadalılara ve yabancılara satılıyor. Buna müsaade etmememiz lazım” dedi. NEVŞEHİR – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Altın çağ yaşatan imparator Ekber Şah

VakıfBank Kültür Yayınları “Ekber Şah” isimli kitabı yayımlıyor. Bu güncel biyografi çalışmasında, Asya İslam tarihinin en önemli liderlerinden Ekber Şah tüm yönleriyle inceleniyor. Babür İmparatorluğu’na altın çağ yaşatan hükümdar, tahta çıkışından iktidar mücadelelerine dek kapsamlı olarak anlatılıyor.
VakıfBank Kültür Yayınları’nın (VBKY) okurla buluşturduğu “Ekber Şah”, Asya İslam tarihine yön veren imparatoru ve bölge tarihini iç içe geçirerek anlatıyor. Wisconsin Üniversitesi öğretim üyesi André Wink tarafından kaleme alınan kitapta, 14 yaşında tahta çıkan ve Babür İmparatorluğu’na neredeyse yarım yüzyıl boyunca altın çağ yaşatan Ekber Şah’ın tüm ayrıntılarıyla biyografisi sunuluyor.
Türkçe çevirisini Uğur Gezen’in yaptığı kitap, tarihin seyrine yön veren hükümdarı yakından tanımak isteyen ve dünya tarihine ilgi duyan herkese hitap ediyor.
14 yaşında tahta çıktı
1542 ile 1605 yılları arasında yaşayan Celâleddin Ekber, Hindistan’daki Bâbürlü hanedanının üçüncü hükümdarıydı. Onun döneminde Babürlüler görkemli bir yükseliş devri yaşadı. Ekber çok küçük yaşlardan itibaren iyi eğitim gördü; askeri dersler aldı, topçulukta uzmanlaştı. Dokuz yaşında hanedanlığın yönetiminde aktif rol üstlenen Ekber, ilk seferine çıktığında 13, tahta çıktığında ise 14 yaşındaydı. Wink kitapta, “10 Mart 1556 tarihinde başkent Lahor’a bağlı Kalanaur kasabasında Bâbürlü tahtına çıkması, Hint-Müslüman tarihinde birçok yönden emsalsiz ya da en azından hiç alışılmamış bir hükümdarlığın başlangıcıydı” diyor.
Savaş meselelerinde en önde
Ekber, hükümdarlığı süresince örnek davranışlar sergileyerek tüm büyük Bâbürlü kurumlarının asıl mimarı oldu. Gösterişsiz giyinir, dünyevi olana aldırış etmezdi. Hanlar ve savaş meydanlarında askerler arasında tebdil-i kıyafet dolaşan Ekber için Wink, “Savaş meselelerinde en önde gelirdi, hükümet meselelerinde pek marifetliydi, tüm kanunları anlar ve tartışırdı. Tüm mekanik maharetlerden keyif alır ve sık sık elleriyle uğraşırdı. Bazen işçilerin yanında taş ocağında çalışırdı. Ekber her işte marifetliydi, dantela yapıcılar gibi kurdele yapardı, törpü yapardı, biçerdi, çok çalışırdı…” sözlerini kaydediyor.
Fiziksel özellikleri
Wink kitapta, Ekber Şah’ın fiziksel özelliklerini de aktarıyor: Dönemin standartlarına göre orta boylu olduğunu belirtirken, Ekber’in, geniş göğsü ve omuzları, biniciliğe uygun geniş ve eğri bacakları ile uzun kolları hakkında ayrıntı paylaşıyor. Wink, şöyle devam ediyor: “Yapılıydı, çok zayıf ya da şişman değildi, güçlü kuvvetli, zinde ve sıhhatliydi. Fiziksel olarak zinde ve gayretli bir sporcu olan Ekber, fevkalâde gücü ve cesaretiyle meşhurdu… Çehresinin saltanat itibarını yansıttığı ve hükümdarlığını ilk bakışta belli ettiği hususunda tüm kaynaklar hemfikirdir. Yüz ifadesi dingin ve açıktı, yine de öfkelendiğinde dehşet verici bir heybet doluydu.”
Zalimliğe karşı ve adil
Ekber Şah, işlenmiş tarlaların, civardan geçen imparatorluk askerleri tarafından çiğnenmemesi için görevliler tarafından korunmasını emretti. Dahası, verilen zararın karşılanması kuralını getirdi.Wink, onun örnek ve adil davranışlar sergileyen bir lider olduğunu söylüyor ve şunları anlatıyor: “Ekber bazen örnek teşkil ederek, bazen düzenleme yaparak ya da gerekli olduğunda en sert askeri disiplini uygulayarak her türden zalimce davranışı engellemeyi hedefledi. ‘Avlanmaya aşırı düşkünlüğü’, ‘aralıksız oyun oynamayı’, ‘gece gündüz sarhoşluğu’ ve ‘sürekli kadınlarla münasebette olmayı’ da önlemeye çalışacaktı. Laubaliliğin ve öfkenin ‘aklın kısıtlaması altında’ olması gerektiğinde ısrarcıydı.”
Bir tarihsel serüven
Wink kitapta, Ekber Şah’ın içine doğduğu dünyayı ustalıkla tasvir ederken bölgesel gelişmeleri sıralıyor, yaşanan taht mücadeleleri ve savaşlarla Babür İmparatorluğu’nun tarihsel serüvenini aydınlatıyor. Kapsamlı Ekber Şah biyografisi sunan kitap, hükümdarın çocukluğunu, davranışlarını, ilişkilerini, amaçlarını ve hayat görüşünü detaylı anlatımıyla ön plana çıkıyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Ordu’da siyanürlü altın madenine, vatandaş kitap okuyarak tepki gösterdi

 
Ordu’da, bir araya gelen vatandaşlar, şehirde yürütülen zararlı madencilik faaliyetlerine karşı, “Sessiz Çığlık Kitap Okuma Eylemi”ni gerçekleştirdi. Eyleme Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ordu İl Başkanı Atila Şahin de destek verdi.
Ordulu vatandaşlar Fatsa altın madeni ve Ordu’da yapılması planlanan maden arama çalışmalarına tepkilerini göstermek için barışçıl bir eylem düzenledi. CHP Ordu İl Başkanı Atila Şahin’in de destek verdiği eylemde vatandaşlar şehrin merkezinde bir araya gelerek kitap okudu. “Sessiz Çığlık Kitap Okuma Eylemi” adıyla bir araya gelen Ordulular, “Toprağın üstü altından değerlidir” mesajı verdiler. Yaklaşık 30 dakika süren eylemle pankartlara ünlü Kızılderili sözü, “Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde; beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak.” yazıldı.
“ÇEVREYE ZEHİR SAÇIYORLAR”
CHP Ordu İl Başkanı Atila Şahin eylemin ardından bir açıklama yaptı. Tüm vatandaşları doğayı korumak konusunda duyarlı olmaya çağıran Şahin, “Bizler gerçekleştirdiğimiz kitap okuma eylemimizle dikkat çekmek istiyoruz. Yeşil Ordu’muz, yurtdışından gelen, doğa için hiçbir endişeleri olmayan kimseler tarafından rant için yok ediliyor. Geleceğe bırakabileceğimiz en güzel mirasımız olan ormanlarımızı kaybediyoruz. Bizler şimdi bu işe dur diyemezsek, yarın başka şirketler başka alanlarda yine maden araması yapmaya başlayacak. Bu aramaları ve çıkarmaları yaparken on binlerce dönüm orman arazisini yok edecekler. Kullandıkları siyanürlerle çevreye zehir saçacaklar. Kaz Dağlarında dağıtılan yüzlerce arama ruhsatı bugün Ordu’da da dağıtılıyor. Yakında içme sularımıza karışan ağır metaller yüzünden susuz kalacağız. Ordu’muz coğrafi olarak küçük bir şehir ve bu kadar yükü kaldıramaz. Gelin bu talana birlikte dur diyelim. CHP olarak her zaman doğa için mücadele edeceğiz” dedi.
ORDU – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Başrollerini Nesrin Cavadzade ve Hatice Aslan’ın paylaştığı ‘Bir annenin sonatı’ Dünya prömiyerini Altın Portakal’da gerçekleştirdi

Yönetmenliğini Fehmi Öztürk’ün yaptığı ve başrollerini Nesrin Cavadzade ile Hatice Aslan’a emanet ettiği “Bir Annenin Sonatı”, Dünya prömiyerini dün akşam 57. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde yaptı.
Yönetmenliğini yaptığı ilk kısa filmi “Free Fun” ile mart ayında Washington’ın en eski bağımsız film festivali olan D.C. Independent Film Festivali’nde yarışan Fehmi Öztürk, ikinci kısa metraj filmi Bir Annenin Sonatı ile dün akşam Antalyalı sinemaseverlerle buluştu. Dünya prömiyerini gerçekleştiren filmin gösterimine seyirci büyük ilgi gösterdi. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in ev sahipliğinde düzenlenen festivalin Ulusal Kısa Metraj Film Yarışması’ndaki 12 film arasında kendine yer bulan Bir Annenin Sonatı’nın gösterimi dün akşam Yıldızların Altında 3’te (AKM, Amfi Tiyatro) gerçekleşti.
Filminde bir anne ve kızının hikâyesini işleyen Fehmi Öztürk, filminin esinlenme kaynağının Ingmar Bergman’ın unutulmaz filmleri arasında yer alan Güz Sonatı olduğunu söylüyor. “Güz Sonatı’ndaki anne ve kız arasındaki problemli ilişkisi her zaman ilgimi çekmişti” diyen Öztürk, Güz Sonat’ındaki Eva karakterinin annesinden öç almasını hayal ederek çıktığı yolda, anne çocuk ilişkisinin tuhaflığını atmosferin tuhaflığıyla vermeye çalışan bir iş yapmak isteğiyle filmi çekmeye karar verdiğini belirtiyor. Öztürk, anne-çocuk ilişkisinin her devirde evrensel bir ilişki olduğunu söyleyen yönetmen, filmi çekme amacını da “Bergman 1978’de Güz Sonatı filmini çekerken bilim kurgu türünde çekseydi nasıl çekerdi?” sorusuyla açıklıyor.
Festivalde yarışan kısa filmler, 20.000 TL tutarındaki En İyi Kısa Film Ödülü ve 10.000 TL’lik Jüri Özel Ödülü için yarışacak. Kazanan filmler ise yarın akşam düzenlenecek Kapanış ve Ödül Töreni’nde belli olacak.
Filmin Hikâyesi:
Nesrin ve annesi Hatice her günkü gibi sıradan ama problemli bir gün daha geçirir. Her akşam düzenli olarak yüzleştikleri konuları o akşam yine konuşurlar fakat ertesi gün bu sefer sıradan başlamayacaktır.
Film Ekibi:
Yazan Yöneten: Fehmi Öztürk
Yapımcı: Serdar Gözelekli
Müzik: İnal Bilsel
Görüntü Yönetmeni: Bünyamin Karair
Oyuncular: Nesrin Cavadzade, Hatice Aslan
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Mersin’in Altın Çilekleri Sahiplerini Buldu

Mersin Altın Çilek Ödülleri, düzenlenen muhteşem bir organizasyonla sahiplerini buldu. Mersin’de gerçekleşen ödül gecesi Organizatör Saygın KURT (Saygın Medya) tarafından hazırlandı, Divan Mersin ana sponsorluğunda gerçekleşen geceye yoğun bir ilgi gösterildi.
 
Bir Zamanlar Çukurova dizisi geceye damga vurdu
Çekimleri Adana’da devam eden ATV’nin iddialı dizisi BİR ZAMANLAR ÇUKUROVA, kelimenin tam anlamıyla 1. Mersin Altın Çilek Ödülleri Törenine damga vurdu. Gecede En İyi Başrol, En İyi Yardımcı Erkek ve Kadın Oyuncu, En İyi Çıkış Yapan Oyuncu, En İyi Yönetmen ve Yılın Dizisi ödülleri olmak üzere toplam 6 ödül BİR ZAMANLAR ÇUKUROVA dizisine gitti.
 
Bergen’e vefatından 31 yıl sonra ödül.
Kemal SUNAL’ın da unutulmadığı geceye eşi Gül SUNAL gönderdiği video ile katılırken; ödül töreninin en anlamlı ödülü kuşkusuz Mersinli olan ve 31 yıl önce trajik bir şekilde hayatını kaybeden sahne ve ses sanatçısı BERGEN’e verilen ödüldü. Bergen’in ödülünü ablası Mukadder TERİM şarkıcı Doğuş’un elinden aldı.
 
Birer gün ara ile ödülleştiler.
Gecenin en ilginç anı şüphesiz ödül alan Tuba ÖZAY ile gecenin sunucusu Didem DELEN arasındaki ödül alışverişiydi. Tuba ÖZAY Mersin’de katıldığı ve ödül aldığı törenden bir gün önce İstanbul’daki bir ödül töreninin sunucusuydu ve o gecede Didem DELEN, en iyi sunucu ödülünü kazanmıştı. Mersin’de bulunan Didem DELEN’in ödülünü bir gece önce Tuba ÖZAY almış ve bir gün sonra ödülü Mersin’e getirmişti. Didem DELEN sunduğu Mersin Altın Çilek Ödülleri gecesinde Tuba ÖZAY’ın ödülünü teslim ederken; aynı anda İstanbul’dan gelen ödülünü Tuba ÖZAY’ın elinden aldı.
 
Yılın En Başarılı Magazin Gazetecisi
Beyaz Haber Ajansı Genel Koordinatörü Yaşar Şenyüz’de Yılın Magazin Gazetecisi ödülüne layık görüldü. Şenyüz sağlık problemleri nedeni ile geceye katılamayınca ödülünün daha sonraki günlerde elden teslim edileceği öğrenildi.
ALTIN ÇİLEKLER KİMLERE GİTTİ;
MÜZİK BAŞARI VE ONUR ÖDÜLÜ – BERGEN (ÖDÜLÜ ALAN ABLASI MUKADDER TERİM)
SİNEMA EMEK VE BAŞARI ÖDÜLÜ – KEMAL SUNAL
YILIN YARDIMCI ERKEK OYUNCUSU – BÜLENT POLAT (BİR ZAMANLAR ÇUKUROVA)
YILIN YARDIMCI KADIN OYUNCUSU – SELİN YENİNCİ (BİR ZAMANLAR ÇUKUROVA)
YILIN ÇIKIŞ YAPAN OYUNCUSU – ARAS ŞENOL (BİR ZAMANLAR ÇUKUROVA)
YILIN ERKEK OYUNCUSU – MURAT ÜNALMIŞ (BİR ZAMANLAR ÇUKUROVA)
YILIN YÖNETMENİ – MURAT SARAÇOĞLU (BİR ZAMANLAR ÇUKUROVA)
YILIN DİZİSİ – BİR ZAMANLAR ÇUKUROVA
MÜZİK YAŞAM BOYU BAŞARI VE ONUR ÖDÜLÜ – AHMET SELÇUK İLKAN
YILIN YAZARI (ERKEK) – EGE (KEDİCE BİR SEVDA)
YILIN POP MÜZİK SANATÇISI – DOĞUŞ
YILIN MAGAZİN VE CEMİYET DERGİSİ – KLASS MAGAZİN
TİYATRO YAŞAM BOYU BAŞARI VE ONUR ÖDÜLÜ – DENİZ ORAL
YAŞAM BOYU BAŞARI VE ONUR ÖDÜLÜ – TUBA ÖZAY
SİYASET YAŞAM BOYU BAŞARI VE ONUR ÖDÜLÜ – GÜRSEL TEKİN (CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ)
YILIN YAZARI (KADIN) – TUĞÇE IŞINSU (HİÇLİKTEN GELEN GÜÇ)
YILIN UMUT VAAD EDEN OYUNCUSU – YAĞMUR ÖZTÜRK (SEVDİM SENİ BİR KERE)
YILIN TELEVİZYON PROGRAMI – VAHE KILIÇARSLAN (VAHE İLE EVDEKİ MUTLULUK – STAR TV)
YILIN BAŞARILI MAGAZİN GAZETECİSİ – BHA VE ÖNCE VATAN YAZARI YAŞAR ŞENYÜZ
YILIN KOMEDİ OYUNCUSU – ÇETİN ALTAY
YILIN BELGESELİ – BALIK DEDEKTİFİ (DERYA YOLYAPAN – TV8,5)
YILIN BLOGGER’I – BENAN ÖZTÜRK
YILIN ÇIKIŞ YAPAN ROCK SANATÇISI – ASUDE CEMRE (UNUTULURMUŞ – KARA FIRTINA)
YILIN ÇIKIŞ YAPAN OYUNCUSU- DİLHAN ARAS (YÜZLEŞME – KANAL D)
YAŞAM BOYU BAŞARI VE ONUR ÖDÜLÜ – EVA MAYA
YILIN EĞİTİM MARKASI – FİDOL OKULLARI

Hamilelikte egzersiz yapmanın sağladığı 7 altın fayda

Egzersiz, sağlıklı yaşamın önemli bir parçasıdır ve gebelikte de belli kurallara uyularak uygulanabilir. Anne adaylarının birçoğu, bebeğine zarar vereceği kaygısyla gebelik döneminde egzersizden uzak durmayı tercih ediyor, hatta mümkün olduğunca az hareket ediyor. Ancak uygun sürede, sıklıkta ve şiddette yapılan egzersizlerin, anne adaylarına ve fetüs sağlığına çok fazla olumlu etkileri var. Gebelik öncesinde aktif yaşayan kadınlar, egzersiz şiddet ve süresini gebeliğin seyrine uygun şekilde düzenlemek koşuluyla hayat tarzlarını sürdürebiliyor.
Hamilelik sürecinde hareketsiz yaşamdan kaçınılması kadar her anne adayının kendine özel bir egzersiz planı uygulaması rahat bir doğum şansı veriyor. Egzersizlerin hamilelik üzerinde olumlu, olumsuz etkilerine dair çalışmalar yıllardır devam etmektedir. Özellikle son yıllardaki çalışmaların sonuçları genel olarak egzersizin olumlu etkileri olduğunu göstermektedir.” diyen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç Dr. Emre Pabuçcu, hamilelikte yapılan egzersizler hakkındaki 7 önemli soruyu yanıtladı.
Her anne adayı egzersiz yapabilir mi?
Gebelikte uygulanabilecek egzersiz türleri ve günlük uygulama miktarı her anne adayı için farklıdır. Profesyonel veya düzenli spor yapmaya alışkın olan anne adayları, gelişigüzel spor yapan anne adayları, hiçbir şekilde spora vakit ayırmayan anne adayları ve yüksek risk faktörleri taşıyan anne adayları için yapılacak egzersizler önemli farklılıklar gösterir. Genel olarak söylemek gerekirse belli kurallara uyulduğunda her anne adayına uygun olan egzersizler olduğunu söyleyebiliriz.
Gebelikte egzersiz yaparken nelere dikkat edilmelidir?
Öncelikle egzersiz yapmayı düşünen bir anne adayı, bunu mutlaka doktoruna iletmeli ve doktorunun muhtemel kısıtlamalarına uymalıdır. Egzersiz yapan bir anne adayı beslenmesine dikkat etmelidir. Düzenli egzersizde doğal olarak günlük kalori ve sıvı ihtiyacı artar. Günlük alınması gereken sıvı miktarı mevsimsel ve iklimsel özelliklere göre değişmekle beraber günde 8-12 su bardağı sıvı alınmalıdır. Özellikle de gebeliğin ikinci yarısından itibaren sırtüstü pozisyondayken tansiyonunuzun aniden düşebileceğini unutmamalı, bu dönemden itibaren sırtüstü pozisyonda yapılan egzersizlerin süresini mümkün olduğunca kısıtlmamalısınız. Rahim büyüdükçe vena cava inferior adı verilen ve vücudun alt kısımlarından kalbe dönen kanı toplayan ana toplardamara basınç özellikle de sırtüstü pozisyonda problemlere yolaçabilir.
Doğumu Kolaylaştırır mı?
Hamilelikte egzersizin faydalarından biri de doğumu kolaylaştıracak olmasıdır. Hamileyken egzersiz yapan annelerin doğumları genellikle daha kısa sürmekte ve doğum sırasında müdahale gerekmesi ihtimali daha düşük olmaktadır. Yürüme veya yüzme gibi hafif kardiyolar, doğum sırasında ihtiyaç duyacağınız dayanıklılığı yaratmaya yardımcı olur. Ayrıca egzersiz, bir taraftan anne adayının kendine olan güvenini artırırken diğer yandan psikolojisini de düzenleyerek doğumu kolaylaştırıyor.
Uykuyu düzenlemeye yardımcı olur mu?
Kaliteli uykunun anahtarıdır diyebiliriz. Hamilelikte birçok kadın uykuya dalmak konusunda sıkıntılar yaşar. Uykuya daldıktan sonra bu uykuyu kesintisiz bir şekilde devam ettirmek de oldukça zordur. Düzenli olarak egzersiz yapan anne bir adayı çoğunlukla daha iyi uyur ve daha zinde uyanır.
Bel ve sırt ağrılarını azaltır mı?
Gebeliğe bağlı anatomik adaptasyonlar nedeniyle bu süreçte sıklıkla bel, sırt ve kalça ağrıları görülür. Egzersiz varlığı kas-iskelet yakınmalarını azaltabilmekte; düzenli egzersiz yapan kadınlarda bel ağrısı sıklığı azalmaktadır. Egzersiz sayesinde güçlenen karın ve sırt kasları, birçok anne adayının yaşadığı bu ağrılara karşı en iyi silahıdır. Düzenli olarak esnemek, gerginliğin biriktiği noktaları bulmaya ve ağrılı kasları rahatlatmaya yardımcı olur.
Bebeğin daha zeki olmasını sağlar mı?
Gebelik dönemlerinde egzersiz yapan anne adaylarının bebeklerinin beyin gelişimlerinin daha “iyi” olduğuna dair yayınlar olmakla birlikte bu yayınların sayısı ve incelenen olgu sayısı bu konuda bir yorum getirebilmek için elimizde yeterli veri yoktur.
Doğum sonrası dönemde (Postpartum dönem) egzersiz yapılmalı mıdır?
Postpartum dönemde egzersiz,fazla kiloların verilmesi, kaygının giderilmesi, depresyonun önlenmesi ve kardiyovasküler (yüksek kalp ritminde tekrarlayan hareketlerle yapılan) egzersiz düzeyinin arttırılması açısından yararlıdır. Komplikasyonsuz bir gebelik ve doğum sonrasında yürüyüş, pelvik taban kaslarını kuvvetlendirme ve esnetme hareketlerinden oluşan bir egzersiz programına doğum sonrası hemen başlanabilir.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)