Yaptığı astrolojik öngörülerle daha önce pek çok gelişmeyi gerçekleşmeden önce söyleyen Can Aydoğmuş, bugün hepimizi derinden etkileyen mutasyon haberini de geçtiğimiz mart ayında vermişti.
Yaptığı astrolojik harita incelemeleriyle Türkiye ve dünyada, virüs başta olmak üzere siyaset, sağlık, doğa olayları gibi başlıklarla kimi zaman iyi kimi zaman da bizi bekleyen tehlikeleri yazan Can Aydoğmuş, virüs ve mutasyonla ilgili tam tarih vererek herkesi şaşırtmıştı.
Hakkında yeni çağın Nostradamusu denilen Can Aydoğmuş, virüsün insanlığın bakış açısını ve yaşam tarzını değiştirmesi için de büyük bir fırsat olduğunu söylüyor. Bunu da şu sözlerle açıklıyor, “Astroloji haritaları, gezegenler ve konumlar üzerinden okunur. Bu konumlar ve gökyüzündeki hareketler bizlere belli bir tarihte neler olacağını gösterir. Ancak bazen bizler de astroloji haritamızdaki bazı olumsuzlukların etkisini hafifletecek, pozitif etkiler yaratan davranışlar geliştirerek adeta malumu değiştirebiliriz. Bugün virüsün mutasyona uğradığı haberi bana tek bir şey düşündürdü. İnsanlık olarak yaşam tarzımızı ve gündelik davranışlarımızı değiştirmeliyiz. Doğaya, tüm hayvanlara saygıyı ve sevgiyi içselleştirmeliyiz. Bunu yaşadığımız yerdeki sokak hayvanlarını gözeterek ya da doğa için küçük de olsa dikkatli davranışlarda bulunduğumuz basit ayarlamalarla yapabiliriz. Çöplerimizi ayrıştırmak, geri dönüşüme dikkat etmek, doğa dostu ürünlere yönelmek gibi… Bu küçük bireysel eylemler, kitleselleştiğinde ortaya çıkan güçle pek çok değişim yaratılabilir.”
Aydoğmuş virüsün mutasyon geçirmiş halinin hem mevcut aşıyla hem de geliştirilecek yeni aşılarla önünün alınacağını söylüyor ve bunun için de 2022 tarihini veriyor. Virüsün 2023 mayıs ayında hayatımızdan tamamen çıkarak tıpkı domuz gribi gibi tedavi protokolü tanımlanan sıradan hastalıklardan biri olacağını da müjdeliyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Etiket arşivi: Can
Babacan: ‘Esnaf can derdinde, Saray vergi peşinde’
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin 1. Olağan Eskişehir İl Kongresi’nde konuştu. Babacan’ın gündeminde partisinin gençlik politikaları ve ekonomik kriz vardı. Babacan şu ifadeleri kullandı:
Esnaftan stopaj vergisini hiç almayın
Kredi borçlarını pandemi döneminde ödemesiz ve sıfır faizli yeniden yapılandırmak lazım. Anladık kasayı boşalttınız, hibe vermiyorsunuz. Esnafı hiç olmazsa “vergi vergi” diye sıkboğaz etmeyin. Dükkan kapalı, siftah yok, esnafın cebine para girmiyor. Kirasını bile ödemekte zorluk çekiyor. Kira stopajını hiç almayın. Zamanı gelince mal sahibinden alırsınız.
Çiftçi desteklerine artış sıfır, Cumhurbaşkanlığı ödeneğine artış %28
Meclis’te gelecek yılın bütçesi görüşülüyor. Bakıyoruz, gelecek yıl için tarımsal destek ödeneği 22 Milyar TL. Bu yıl da zaten 22 milyar TL idi. Yani 2020’den 2021’e artış sıfır. Bir de Cumhurbaşkanlığı ödeneğine bakıyoruz; 2021 bütçesinde 2020’ye göre tam %28 artış var. Siz “itibardan tasarruf olmaz” diyerek, kendi harcamalarınızı her yıl enflasyonun çok üzerinde artırırken, çiftçimizin en çok ihtiyaç duyduğu bir zamanda gereken desteği vermeyeceğinizi ilan ediyorsunuz. Bu, ülkenin gerçeklerinden, tarımından, çiftçisinden habersiz olmak demektir.
Gençlerimizin özgürlüğü bir parmak şıklatmaya bakar
Gençler “Düşüncelerimi yazarsam gece yarısı polis kapımızı çalar, ileride bu yazdığımı önüme koyup iş vermezler” diye çekiniyor. “Silivri soğuktur şimdi” diye şakalaşıyor. İfade özgürlüğünün önündeki engeller kaldırılmadıkça demokrasimiz ilerlemeyecek. Tüm bu sorunların çözümü çok kolay, tek bir harekete bakar. İktidara geldiğimizde bir parmak şıklatacağız, “Gençler özgürsünüz” diyeceğiz.
YÖK’ü kaldıracağız
Üniversitelerimizi özgürleştireceğiz. Bunun yolunun Yüksek Öğretim Kurulu’nu kapatıp kaldırmaktan geçtiğine inanıyoruz. 12 Eylül darbesinin akademideki kalıntılarına son vereceğiz. Üniversitelerde itaatin değil, aklın ve bilimin önünü açacağız.
Yerli ve milli anlayış, gençleri kendi vatanlarından kaçırmak değildir
Gençlerimiz “Boşuna mı okuduk?” diyor. Gençlerin hayallerine vurulan prangaları teker teker söküp atacağız. Gençlerimiz kendi ayakları üstünde duracaklar. Kara kara düşünmeden yuvalarını kuracaklar, ailelerine muhtaç bir şekilde yaşlanmayacaklar. Her gün bize yerlilik ve millilik anlatanlara sesleniyorum: Gençlerimizi öyle bir noktaya getirdiniz ki, gençlerimiz yarınlarını kendi vatanlarında kurmak istemiyor. Bu mudur yerlilik? Bu mudur millilik? Bu mudur milliyetçilik?
İşe alımlarda mülakatı kaldıracağız
Kamuda işe alımlarda mülakat sistemine son vereceğiz. Mülakat olmuş particilik aracı, mülakat olmuş bazı toplum kesimlerini dışlama aracı, mülakat olmuş eş, dost, ahbap kayırma aracı. Onun adamı, şunun yakını, bu partiden demeyeceğiz. Liyakata ve bilgiye değer vereceğiz.
Limanlarla demiryollarının bağlantılarını kuracağız
Kanal İstanbul gibi çevre etkisini bile doğru düzgün ölçmedikleri rant projeleriyle yatıp kalkıyorlar. Zihniyet bu. Bunlardan önce yapmamız gereken çok iş var. Depreme hazırlık, tarımda sulama projeleri gibi. Ayrıca ülkemizin limanlarını büyütmemiz gerekiyor. Limanlarla demiryollarının bağlantılarının kurulması gerekiyor. Doğudan batıya, kuzeyden güneye yük taşımacılığını demiryollarıyla sağlayacağız.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
AKUT, enkaz altından 11 can kurtardı
Farklı enkaz noktalarında kurtarma çalışmaları gerçekleştiren AKUT, şu ana kadar 9 kişinin ve 2 hayvanın enkazlardan çıkarılmasına yardımcı oldu. Çalışmalar, AKUT’un 16 ekibi ve 211 gönüllüsü ile devam ediyor.
Recep Şalcı: “Müdahale kapasitesi ve kalitesi önemli elbette. Ama önlem kısmında daha hazırlıklı olmamız gerekiyordu. Arama kurtarma ekiplerimiz dünya standardında; hatta üzerinde gerçekten ama yapılarımız depreme karşı dayanıklı olsa, bu kadar başarılı arama kurtarma ekiplerine ihtiyacımız bile kalmayacak. Keşke arama kurtarma ekiplerimizin dünya standardı yerine, yapılarımızın deprem dayanıklılığı konusundaki dünya standardı ile gurur duysaydık.”
Ülkemizin en önemli afetlerinden 1999 Büyük Marmara Depremi’ndeki rolüyle ülke gündemine giren AKUT, 30 Ekim 2020 Cuma günü Saat 14:51’de gerçekleşen Ege Depremi’nin arama kurtarma çalışmalarına; 18 farklı ekip ve 242 gönüllü ile katıldı. Sahada bulunan 3 arama kurtarma köpeğinin gerekli anlarda enkazlara yönlendirdi.
Farklı enkaz noktalarında kurtarma çalışmaları gerçekleştiren AKUT, şu ana kadar 9 kişinin ve 2 hayvanın enkazlardan çıkarılmasına yardımcı oldu. Çalışmalar, AKUT’un 16 ekibi ve 211 gönüllüsü ile devam ediyor.
Yerin 16,54 kilometre derinliğinde ve en yakın yerleşim birimi olan İzmir-Seferihisar’a 17,26 km uzaklığında gerçekleşen; büyüklüğü 6.6 ile 6.9 arasında tahmin edilen ve 40 adedinin büyüklüğü 4’ün üzerinde olmak üzere; toplam 850 artçı sarsıntı yaşatan depremde, 51 kişinin hayatını kaybettiği ve 896 kişinin yaralandığı belirtildi. İzmir’de 8 binada çalışmaların devam ettiği bildirildi.
Altın saatlerde trafik kaosu hayati tehlike
Deprem gerçekleştiği andan itibaren AKUT’un bölgeye yakın ekiplerinin hızla deprem bölgesine ulaştıklarını belirten AKUT Başkanı Recep Şalcı, öncelikle, büyük kentlerde deprem hemen sonrası yaşanan kaos kaynaklı trafik sorununun ciddiyetine dikkat çekti.
Depremin ilk saatlerinde insanların, binaları hasar bile görmemiş olsa dahi, panik halinde kendilerini sokaklara attıklarını ve otomobilleriyle trafiği tamamen kilitlediklerinin altını çizen Şalcı; “Dün, Bodrum’dan 1,5 saatte İzmir’e ulaştık ama enkaz alanına ulaşmamız trafikten dolayı 2,5 saat sürdü.Bu 2,5 saat o kadar hayati öneme sahip ki… Biz bir İstanbul depremi bekliyoruz, başka depremler bekliyoruz, vatandaşlarımızın bu konuda çok daha dikkatli ve duyarlı olması gerekiyor ki biz canlara bir an önce ulaşalım. Sadece arama kurtarma ekiplerinin ulaşımı değil; afet anlarında ambulans, itfaiye araçlarının da olay yerlerine acilen ulaşması gerekiyor.” dedi.
Yapı stokları ve kentsel dönüşüm sorunu
Ülke olarak Büyük Marmara Depremi sonrası stratejik bir hata yaptıklarını, müdahale kısmına çok önem verdiklerini vurgulayan Recep Şalcı, sözlerine şöyle devam etti: “Müdahale kapasitesi ve kalitesi önemli elbette. Ama önlem kısmında daha hazırlıklı olmamız gerekiyordu. Arama kurtarma ekiplerimiz dünya standardında, hatta üzerinde gerçekten ama yapılarımız depreme karşı dayanıklı olsa bu kadar başarılı arama kurtarma ekiplerine ihtiyacımız bile kalmayacak. Keşke arama kurtarma ekiplerimizin dünya standardı yerine, yapılarımızın deprem dayanıklılığı konusundaki dünya standardı ile gurur duysaydık. Afette arama kurtarma ekipleri güçlüyse zaten, bir yerlerde eksiksiniz demektir. Bizim hala yapı stokları açısından, kentsel dönüşüm açısından hızla yapmamız gereken çok şey var.”
Pandemi afet anında görünmeyen tehlike
Pandemi süreci ve afet anlarıyla ilgili de düşüncelerini paylaşan AKUT Başkanı Recep Şalcı, sözlerini şöyle tamamladı: “Afet anlarında pandemi görünmeyen tehlikedir buna çok ama çok dikkat etmek gerekiyor. Dün depremin ilk saatlerinde vatandaşlarımız deprem paniğiyle, sosyal mesafe, maske kullanımı, hijyen kurallarını adeta yok saydı maalesef. Bu çok tehlikeli.”
AKUT hakkında: 1996 yılında kurulan AKUT Arama Kurtarma Derneği, dağ ve diğer doğa kazalarında, doğal afetlerde, yetkisi ve imkânı dahilinde tüm koşullarda, zor durumlarda kalmış, yardıma ihtiyacı olan, yardım talep eden herkesin yardımına koşan, bunu yaparken eğitimli, disiplinli, standartları yüksek ekip ve ekipmanlar kullanan, toplumu bilgilendiren, eğiten, siyaset ile uğraşmayan, tamamen gönüllülük esasına dayalı çalışan bir sivil toplum kuruluşudur.
İZMİR – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Alp Can Yolyapan’dan yeni sinema filmi ‘Gurbetçi Kardeşler’
Ünlü Yönetmen Alp Can YOLYAPAN yeni sürprizi ‘Gurbetçi Kardeşler’ sinema filmi için yoğun bir tempo ile gece gündüz çalışıyor.
Çektiği klip ve sinema filmleriyle isminden sıkça söz ettiren ünlü yönetmen Alp Can Yolyapan genç ve dinamik yeni kadrosuyla yeni sinema filmi Gurbetçi Kardeşlere imza atıyor. Aralarında Ufuk Meriç ve Doğa Konakoğlu gibi isimlerin de bulunduğu filmin yönetmen koltuğuna Alp Can Yolyapan oturuyor. Yeni ekip ve ekipmanlarıyla sektörde hizmet veren Yolyapan, ayrıca setlere kamera ve teknik ekipman desteğide sağlıyor.
BHA Yaşar ŞENYÜZ
Can Bonomo Yenikapı’da Rock and Roll fırtınası estirdi
Alternatif rock müziğin sevilen ismi Can Bonomo, KerkiSolfej’in düzenlediği TikTak’la Park Et Seyret etkinliği kapsamında Yenikapı’da sevenleriyle buluştu.
Yüzlerce kişiyle bir araya gelmenin mutluluğunu paylaşan sanatçıya takipçileri gece boyunca danslarıyla eşlik etti İstanbul Açıkhava Gösteri Merkezi – Yenikapı’da düzenlenen arabalı ve motosikletli konserler serisinde sahne alan Can Bonomo, unutulmaz bir akşama imza attı. Sahne ve seyirci arasında Team Bonomo bayrakları ile gezinen ve geceye özel hazırlanan motosiklet ekibinin şovu ise konsere damgasını vurdu.
Yeni şarkısı Güneş’i de seslendiren sanatçı büyük beğeni toplayarak yoğun istek üzerine şarkıyı iki kez seslendirdi. Bahr-i Hazer isimli şarkısına da repertuvarında yer veren Can Bonomo, sahnesinde Nazım Hikmet’i de andı. Covid-19 tedbirleri kapsamında sosyal mesafe kurallarına uygun bir şekilde gerçekleştirilen etkinlikte seyirciler, kendi park alanları içerisinde sandalyelerine oturarak müziğin tadını doyasıya yaşadı.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)