Piyanist, besteci ve söz yazarı kimliğiyle ön plana çıkan başarılı sanatçı Erkin Arslan, yeni teklisi Bilinmez’i müzikseverlerin beğenisine sunuyor.
Dizi, film ve reklam müziklerindeki iddiasını kendi solo kariyerine de yansıtan başarılı sanatçı, ortaya koyduğu bu çalışma ile dikkatleri üzerine çekiyor.
Sözü, müziği ve düzenlemesi Erkin Arslan’a ait olan şarkının mix’i Sarp Özdemiroğlu, mastering’i Çağlar Türkmen imzası taşıyor. Yaylılarda İstanbul Strings’in dokunuşlarıyla olağanüstü bir hal alan şarkının vokallerinde ise sanatçıya Ceynur eşlik ediyor.
Şarkıyı Çeşme’den İstanbul’a döndüğü bir vakitte yazan Erkin Arslan, şarkısında yeni biriyle tanışmanın bilinmezliğini anlatıyor. Bu yolculuğu dinleyiciyle bütünleştiren sanatçı, hikayesinde sevenlerini heyecanlı bir sorguya sürüklüyor.
Erkin Arslan’ın yepyeni teklisi ‘’Bilinmez’’ Jinglehouse etiketiyle 11 Eylül itibariyle tüm dijital platformlarda yerini aldı!
Diğer taraftan başrollerinde Özcan Deniz ve Aslı Enver gibi isimlerin yer aldığı İstanbullu Gelin dizisinde, Göbeklitepe için yazdığı Mesopotamia adlı şarkısıyla büyük yankı uyandıran Erkin Arslan, Rompo Happa adlı şarkısıyla da Karakomik Filmler 2’ye damgasını vurdu. Deli filminin müziklerine imzasını atan Erkin Arslan, Cem Yılmaz ve Özkan Uğur gibi usta sanatçılarla aynı klipte oynadı.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Kategori arşivi: Magazin

‘Yeni normal’ hayatımızda olmaya devam edecek
Recai GÜLER/Hürriyet Bursa
Oluşturulma Tarihi: Eylül 14, 2020 16:00
COVID-19 Virüsü dünyada etkisini azaltarak sürdürüyor. Hepimizin endişeli olduğu bu dönemi, tamamen atlatabilmemiz için uyarılara kulak vermemiz gerekiyor. Alınan korunma tedbirlerine özenle uyalım. Hürriyet Bursa olarak, ‘Yeni Normal’ süreci hakkında iş ve cemiyet hayatının tanınmış isimleriyle bir yazı dizisi hazırladık. Bu süreçten nasıl çıkacağımız çok önemli. Birlikte başarmak dileğiyle.
LALE YILDIZ: GIDA MÜHENDİSİ/ İŞ İNSANI
Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
1973 yılı Almanya doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi Bursa’da tamladım. 1995 yılında ODTÜ Gıda Mühendisliği Bölümünden mezun oldum. 25 yıldır aktif olarak iş hayatının içindeyim. Akaryakıt, tekstil, sigortacılık ve gıda olmak üzere dört farklı alanda faaliyet gösteren grup şirketimizin yönetimindeyim. 2016-2020 yılları arasında iki dönem TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı olarak görev yaptım. Aynı zamanda Bursa Uludağ Üniversitesi Tarım Ekonomisi Bölümü’nde yüksek lisans yapmaktayım.
‘Yeni Normal’ sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz? Birey olarak gerekli özeni gösteriyor muyuz?
Bu dönem kendi içimize döndüğümüz ve çoğu işimizi evin içinde bir şekilde çözdüğümüz bir süreç oldu. Düşünün, kişisel bakımımızdan, spora, toplantılardan, eğitime, yemek pişirmeye kadar evin içinde çok sık yapmadığımız birçok şey yeni normallerimiz haline geldi. Yaşam, tüketim ve iş yapış alışkanlıklarımızın yeniden belirlendiği ve yeni bir iletişim ve davranış şekilleri bütünün oluşmaya başladığı bir süreç yeni normal.EN ETKİLİ YÖNTEMLERGörünen o ki pandemi süreci ile başlayan alışkanlıkların büyük bir kısmı yeni normalde hayatlarımızda olmaya devam edecek. Bulaşmayı önlemek için şimdilik bildiğimiz en etkili yöntemler maske takmak, elleri sıkça yıkamak ve sosyal mesafeyi korumak
Pandemi süreci, sizi özelinizde nasıl etkiledi? Hayatınızda neler değişti?
Aslına bakarsanız öğretici oldu bu süreç. Bizi biz yapan değerlerimizle tekrar bağlantıya geçme fırsatı yarattı. Hayatımızdan neler yok olursa, kendimizi kötü hissederiz, zorlanırız? sorularının yanıtlarını bulmak, öte yandan başarı, toplumsal kabul veya statü adına yaptıklarımızla yüzleşmek iyi geldi bence hepimize. Kendi adıma hayatımda büyük değişiklikler olduğunu söyleyemem. Tabi biraz daha fazla kaygı duymaya itti bu süreç. Bireysel olarak daha fazla önlem almaya itti.
Sizce kadınların iş hayatındaki yerini arttırmak amacıyla neler yapılabilir?
Nüfusumuzun yarısını oluşturan kadınların ekonomik hayata katılımı elbette çok önemli. Kadınlar eş, anne, evlat olma rollerinin yanında ev işlerinin çoğunu da üstlendiği için iş hayatındaki rolleri ile diğer sosyal rolleri çakışıyor. Ve iş gücü piyasasına evlilik ve çocuk doğurmak gibi sebeplerle ya hiç katılamıyor ya da geç katılıyor. Oysa iş hayatı hem erkeklere hem kadınlara ihtiyaç duyuyor. İş ve aile yaşamının uyumlaştırılması, çalışma koşullarının ve çalışma saatlerinin esnek hale getirilmesi (evden çalışma imkanı, annelere esnek çalışma saati uygulaması gibi..) kadın istihdamını arttırmada mesafe alınmasını sağlayacaktır.
GÜVENİLİR, SAĞLIKLI VE KALİTELİ
Gıda mühendisinin diğer mühendislerden farkı nedir? Gıda mühendisliği alanında temel ilke nedir?
Mühendisler, toplumun sorunlarına bilimsel ve teknik çözümler getiren kişilerdir. Çözüm getirdikleri alana göre de farklı mühendislik disiplinleri doğmuştur. Gıda Mühendisliği, temel mühendislik, gıda biyokimyası ve gıda mikrobiyolojisinin sentezlenerek kaliteli ve güvenilir gıdaların işlenmesi ve korunmasını amaçlayan disiplinlerarası bir programdır. Yaşamımızın vazgeçilemez, ertelenemez, ikame edilemez ihtiyacı olan gıdanın, güvenilir bir şekilde üretimi ancak gıda mühendisleri sayesinde olmaktadır. Gıda mühendisliği disiplininin temel ilkesi meslek etiğine bağlı kalarak tüketiciye, güvenilir, sağlıklı, kaliteli ve yeterli miktarda gıdayı sunmaktır.
ONAYLI AMBALAJLI GIDALARIN TERCİHİ AKILCI BİR DAVRANIŞ OLACAKTIR
Gıda mühendisi olarak. Tüketiciler, yaptıkları alışverişlerde nelere dikkat etmeli?
Ailemizle bile teması kestiğimiz bu günlerde, gıdamıza “el sürdürmemenin” ne kadar önemli olduğunu, güvenilir gıdanın ve gıda teknolojisinin değerini daha iyi anladık. Üretim şartlarını ve kaynağını bilmediğiniz açıkta satılan(ambalajsız) gıdalar, hazırlama, taşıma ve pazarlama aşamasında dış etkenlere tümüyle açıktır. Dolayısı ile enfekte insanların bu gıdalara öksürme, hapşırma veya dokunma yolu ile virüs bulaştırma olasılığı vardır. Bu nedenle, özellikle de böyle salgın dönemlerinde açıkta satılan gıdalardan olabildiğince sakınılması ve Tarım ve Orman Bakanlığı’nca onaylı ambalajlı gıdaların tercih edilmesi akılcı bir davranış olacaktır.
Gıda mühendisleri nerelerde çalışabilir?
Gıda mühendislerinin çalışma alanı Kamuda ve özel sektörde oldukça geniştir. Tarım ve Orman Bakanlığı başta olmak üzere ilgili diğer Bakanlıklarda, üniversitelerde, TSE, TKDK gibi kurumlarda, gıda üretim tesislerinin kalite kontrol, araştırma- geliştirme (AR-GE) departmanlarında, satış ve pazarlamada, planlama departmanlarında, özel laboratuarlarda, otellerde çalışabilirler.
DAHA ÇOK KADIN ÖĞRENCİLERİN TERCİH EDİYOR
Gıda mühendisliğini daha çok kadınlar mı tercih ediyor yoksa erkekler mi?
Gıda mühendisliği bölümünü daha çok kadın öğrencilerin tercih ettiği doğrudur. Ancak bu durum gıda sektöründeki tercih ile paralel değildir.
ÖNEMLİ BİR ARTIŞ GÖSTERDİ
İnternet üzerinden yapılan canlı yayınlarla ilgili neler söylemek istersiniz?
Koronavirüs endişesiyle sosyal ve çalışma hayatlarımız ev sınırlarına indi, bu da dijital dünyanın önem kazanmasına sebep oldu. Çünkü salgın nedeniyle eve kapanınca, bilgi almak, işlerimizi sürdürmek ve sosyalleşmek için sosyal medyayı daha yoğun kullanmaya başladık. Bu platformlardaki canlı yayınlar da önemli bir artış gösterdi. Bunun faydalı olduğunu düşünüyorum. Bu sayede hepimiz ilgimizi çeken farklı farklı alanlarda, pek çok farklı bilgiye, konunun uzmanlarından kolayca ulaşabilir olduk.
Koronavirüsten sonra teknolojik ve ekonomik gelişmelerle yeni bir dünyaya adım atacağımız çokça konuşuluyor. Sizin düşünceleriniz?
Nereden bakarsanız bakın yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını, ekonomik ve sosyal alanlarda tam anlamıyla bir küresel kilitlenmeye yol açtı. Başta toplumların sağlığını tehdit eden küresel bir sorun olarak ortaya çıkmış olsa da gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki yaşam biçimlerini, siyasi ve ekonomik düzenleri, toplumların sosyalleşme ve mobilite eğilimlerini derinden sarstı.UYUM SAĞLAMAK KAÇINILMLAZ Diğer yandan, insanlar arasında yüz yüze iletişime dayanan eğitim, haberleşme, bankacılık, perakende alışveriş, turizm, yeme-içme, eğlence gibi hizmet sektörlerinde işlerin birden kesintiye uğraması, mümkün olan her alanda çevrimiçi çözümler geliştirilmesini ve dijitalleşme süreçlerinin hızlandırılmasını tetikledi. Bu süreçte özellikle dijitalde aktif olan şirketlerin piyasa değerlerinin ne denli arttığını görmüş olduk. Önümüzdeki yıllarda da benzeri biyolojik tehditlerin hep var olacağını ve bu durumun insan hareketliliğini ve uluslararası seyahatleri kısıtlamaya devam edeceğini düşünüyorum. Dolayısıyla teknolojiyi her alanda kullanmak ve dijitale uyum sağlamak artık kaçınılmaz.
Son olarak. Yaz tatili planlarınızda virüs nedeniyle değişiklik yaptınız mı?
Salgın döneminde acil olmayan bazı işlerimi erteledim . Yaz tatili planımı ise virüs sebebiyle tamamen iptal ettim. Endişelerden uzak bir şekilde tatil yapacağımız günlerin çok uzak olmamasını temenni ediyorum.
Okan Bayülgen: “Tiyatro hayattır, tiyatro iyi hissettirir”
Okan Bayülgen, Cumartesi akşamı Trump Alışveriş Merkezi’nde objektiflere yansıdı.
Okan Bayülgen; yazdığı, yönettiği ve oynadığı ‘Harem Kabare’ adlı oyundan saatler önce Trump Alışveriş Merkezi’ne geldi.
Trump Sahne’de prova yaptıktan sonra dinlenmek için AVM’nin teras katında yer alan Trump Cadde’de kahve içen Okan Bayülgen, AVM’yi turladıktan sonra oyuna hazırlanmak üzere kulise geçerken “İzleyicilerimiz teveccüh gösteriyor, tiyatro hayattır, tiyatro iyidir, tiyatro iyi hissettir” dedi.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Kerem Alışık, yeni Paraf reklam kampanyası için kamera karşısına geçti
Halkbank ve Kerem Alışık işbirliğinin ikinci filmi yayına girdi. Yenilenen Paraf Kart için çekilen filmde Kerem Alışık ve Halkbank’ta yeni işe başlayan Ömer’in hikâyesi kaldığı yerden devam ediyor. Genç bankacı Ömer, bu kez Kerem Alışık’ın meydan okumasını kabul edip hem kredi hem banka kartı yeni Paraf’ı “tek kelime” ile anlatmaya çalışıyor. Yenilenen Paraf’ı kullanan ve memnun kalanlar “tek kelimelik” isabetli tanımlamalarıyla Ömer’i bu yarışta geride bırakıyor. 2020’de 8. yaşını dolduran Paraf ailesinin hem kredi hem banka kartı özelliği, “tek kelime” ile teknolojik, avantajlı ve pratik olarak tanımlanıyor.
Reklam filmini, yeni Paraf’ın banka ve kredi kartının özelliklerini tek kartta toplamasını tek kelime ile anlatma üzerine kurduklarını vurgulayan Halkbank Kurumsal İletişim Daire Başkanı Dr. Hasan Zeybek şunları ifade etti:
“Paraf ile müşterilerine sağladığımız kullanım kolaylığını yalın bir mesajla aktarmak istedik. Bir ürünü, bir hizmeti en iyi tanımlayacak kişi, ondan yararlanan kişidir. Filmde, yeni Paraf’ı kullanan ve hayatına kattığı kolaylıktan memnun kalan müşterilerimizin kendi perspektiflerinden tek kelime ile nasıl en doğru tanımlamayı yaptıklarını görüyoruz. Müşterilerimizin kartın özelliklerini genç bankacı Ömer’den daha iyi anlatması, yeni Paraf’ın kendi kendini anlatan bir ürün olduğu mesajını da taşıyor.”
Halkbank ve Kerem Alışık yine liderliğe oynuyor
Halkbank’ın Kerem Alışık ile çalıştığı ilk filmin büyük beğeni topladığını ve yayına girdiği dönemde haftalarca hem tüm kategorilerde hem de finans kategorisinde liderliğini koruduğunu belirten Zeybek şöyle konuştu:
“İlk filmdeki ‘Önce Halk, Sonra Bankayız’ sloganı, bankacılığa yaklaşımımızı ve müşterilerimizle aramızdaki bağı çok iyi tanımladı. Kerem Alışık da bankamızın duruşuyla uyumlu, enerjisi ve iyi niyeti halka geçen çok başarılı bir seçim oldu. Yeni Paraf kampanyamız için çekilen reklam filminde de iletişim dilimizdeki samimiyetimizi sürdürüyoruz. Yeni filmimizin de izlenme, beğeni ve hatırlanma oranları ile uzun süre zirvede kalmasını bekliyoruz.”
Türkiye’nin en güzel turizm rotalarını Paraf’lıyor
Paraf iletişiminde reklam filminin yanı sıra saha aktivitelerini de kullanarak tüketiciyle birebir iletişim kurulması hedefleniyor. Paraf’ın Youtube kanalından yayımlanan, Cengiz Ferhat Altay’ın sunduğu“Paraflı Rotalar” projesi kapsamında Türkiye’nin en güzel doğal, tarihi ve coğrafi güzelliklerini gezen ekip, ziyaret ettikleri lokasyonlar hakkında bilgiler vermenin yanı sıra, bu lokasyonlarda rastladıkları diğer ziyaretçiler ve yerel halkla keyifli sohbetler de gerçekleştiriyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Genç oyuncuya Hollywood kapıları açıldı
Yapımcılığını Mehmet Ali Arslan ve Darryl D. Jhonson’un birlikte yapacağı yönetmenliğini de Darryl D. Jjonson’un üstleneceği çekimlerine bu yılın son günlerinde başlanacak olan Amerikalı rapçilerin Türkiye’de yaşadığı maceraları anlatan film için yapımcı ve yönetmen Jhonson’un anlaştığı ilk Türk oyuncu Erdal Ayna oldu.
Geçtiğimiz yıl İsmail Hacıoğlu ile birlikte başrollerini paylaştıkları “Şuursuz Aşk” filmi ile sinemaseverlerden ve eleştirmenlerden tam not alan Erdal Ayna pandemi dönemi sonrasında böyle bir film teklifi almaktan çok büyük mutluluk duyduğunu ve filmde dengesiz bir mafya babasını canlandıracağını ifade etti.
Yönetmen Jhonson’un dünya genelinde bir çok ünlü sanatçıya klip çektiği ve rap müzik ile profesyonel olarak ilgilendiği ve 8 yıldır ülkemizde yaşadığı öğrenilirken Jhonson sosyal medya hesabından Erdal Ayna hakkında övgü dolu paylaşımlarda bulundu.
Yönetmenliğini yapacağı filmde Erdal Ayna’nın haricinde Turth Huts ve Ezekiel Aiagbe gibi Hollywood’un tanınmış oyuncularının yer alacağını ve filmin sadece Türkiye’de değil başta Amerika olmak üzere Avrupa’nın bir çok ülkesinde vizyona girmesini hedeflediğini söyleyen Jhonson çekeceği filmin büyük ses getireceğine emin olduğunu söyledi. Erdal Ayna kimdir?
Erdal Ayna 1989 yılında Diyarbakır’da dünyaya geldi, 15 yaşından itibaren bir çok tiyatro oyununda oyunculuk ile başlayan kariyerinde daha sonra bir çok tiyatro oyununu yöneterek devam ettirirken Şuursuz Aşk, Mavi Ring, Karımı Gördünüz mü?, gibi filmlerde oyuncu olarak rol alırken Bir Deli Rüzgar, Savaşçı, Komşu Komşu, Bahtiyar Ölmez, Şevkat Yerimdar, Hıçkırık ,Bizim Hikaye gibi dizilerde de rol almıştır. BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Şimal, Hepsi 90’larda sahnesi ile Everest Park sahnesinde Eskimeyen Eskiler ile sizlerle
Adana’nın en gözde mekanları arasında olan Everest Park Restaurant sahnesinde, nostalji rüzgârına kapılıp anılarınızı hatırlayacağınız “Karışık Kaset” listesi yapıp, doldurttuğunuz şarkıları canlı olarak seslendiren Şimal, kasetten şarkıların dinlendiği son zaman dilimi olan 90’lı yılların gönüllerde iz bırakan Pop ve Arabesk şarkılarını da mekana dinlemeye gelen müzikseverler ile birlikte seslendiriyor.
İçten ve renkli kişiliği ile gelen müzikseverleri çok eğlendiren Şimal, sesi ve performansı ile herkesin beğenisini kazanıyor
15 Eylül Salı akşamı Şimal ile çocukluk anılarınız, ilk aşkınız, büyüdüğünüz yer, hayalleriniz, oyuncaklarınız, kasetler.. Hepsi 90’larda içinizde bir yerde…
Gizem Güneş:” Feride karakteri benim için çok değerli”
Show TV ekranlarında yayınlanan Kuzey Yıldızı İlk Aşk dizisinde Feride karakterine hayat veren Gizem Güneş kariyer hedeflerini ve gelecek hayallerini MAG okurları için anlattı.
Kariyerine Binbir Gece dizisi ile başlayan genç ve yetenekli güzel, Kuzey Yıldızı İlk Aşk dizisinde canlandırdığı Feride’nin kendisi için çok değerli olduğunu belirtti. İlk dönüm noktasını Binbir Gece dizis ile yaşadığını belirten Güneş, Show TV’nin reyting rekorları kıran dizisinde başarılı performansı ile isminden söz ettiriyor. Dijital platformlarda oynadıkları işlerin reklamını yapıp daha geniş kitlelere hitap edebildiklerini belirten Gizem Güneş, “ Sosyal medya sayesinde insanlar, takip ettikleri oyuncuların yeni projelerinden de haberdar olabiliyorlar. Bunun yanında televizyonda tanıdıkları karakterlerden farklı olan gerçek bizi görebiliyorlar” dedi.
RÖPORTAJ: DİLARA YURTSEVEN FOTOĞRAFLAR: ENES KAHRAMAN
Sizi biraz yakından tanıyabilir miyiz?
Kasım 1995 doğumluyum. İstanbul’da doğdum ve büyüdüm. Yabancı dillere büyük bir ilgim var. Bu nedenle lisede İngilizce eğitimi aldım, üniversitede de Fransızca eğitimi almayı tercih ettim. Kış çocuğuyum ama tamamen bir yaz insanıyım. Güneşi, neşeyi, dans etmeyi çok seviyorum. Küçüklüğümden beri oyunculuk ve dansa büyük bir ilgim vardı. Ailem de, sağ olsunlar, hep bana destek oldular. Kendimi bildim bileli babam kamerasıyla benim her anımı kayda alırdı. Bu yüzden ben de hep kamera karşısında yeteneklerimi gösterme hayaliyle büyüdüm. Şimdi de hayallerimi gerçekleştiriyorum.
Marmara Üniversitesi Fransızca Öğretmenliği Bölümü mezunusunuz… Nasıl başladı oyunculuk maceranız?
Dediğim gibi yabancı dillere büyük bir ilgim var. Yeni diller, yeni kültürler öğrenmeyi çok seviyorum. Oyunculuk benim hep hayalimdi. Ailem ben daha çok küçükken beni bir cast ajansına yazdırmıştı. İlk reklam filmim beş yaşındayken çekildi. İlk dizim de on iki yaşında “Binbir Gece” oldu. Ben de hem dans hem de oyunculuk adına eğitimler almaya başladım. Dört yıl bale eğitimi aldım, sonrasında iki yıl dans ve müzikal oyunculuğu eğitimleri ile devam ettim. Üniversite okurken de aynı zamanda oyunculuk eğitimimi sürdürdüm.
Show TV ekranlarında yayınlanan Kuzey Yıldızı İlk Aşk dizisinde, Feride Mollaoğlu karakteri ile izleyiciler sizi çok sevdi. Nasıl gidiyor çekimler?
Feride karakteri benim için çok değerli. Çünkü, hayat verdiğim önceki karakterlerden tamamen farklı. Seyircilerin beni Feride Mollaoğlu olarak sevmeleri, beni çok mutlu ediyor.
İkinci sezon çekimlerine başladık. Verdiğimiz ara boyunca seti çok özlediğimi fark ettim. Setimiz eğlenceli geçiyor, hem çalışıp hem eğlenebiliyoruz. Bildiğiniz gibi diziyi Ordu’da çekiyoruz. Şehrin verdiği keyif de bizim çalışma şeklimizi olumlu yönde etkiliyor.
Sinema mı, dizi oyunculuğu mu?
Karşılaştırma yapmam pek doğru olmaz. Çünkü ikisini oynaması da izlemesi de bana ayrı keyif veriyor.
Kendinizi üç kelime ile anlatacak olsanız nasıl anlatırdınız?
İlk görüşte soğuk bir insan gibi görünürüm ama beni tanıdığınızda samimiyetimi kesinlikle anlarsınız. Neşeli olmayı, insanları eğlendirmeyi seviyorum. O gün mutsuz da olsam, enerjilerini düşürmemek için çevreme bunu belli etmem. Herkes mutluysa ben de mutluyum. Gergin ortamlardan da bu yüzden uzak durmaya çalışırım.
Hayatınız için dönüm noktaları desek…
Binbir Gece dizisi ilk dönüm noktam diyebiliriz. Çünkü küçük yaşta bir televizyon dizisinde oynamak, hayallerime giden yolda ilk adımımdı. Kanatsız Kuşlar dizisi de öyledir mesela. Hayatımda kararsızlık yaşadığım bir dönemde karşıma çıktı. Ve hayallerimden vazgeçmemem gerektiğini o zaman anladım.
Seyrettiğiniz filmlerde ve dizilerde canlandırmayı en çok hayal ettiğiniz karakter hangisi oldu?
Fantastik ve aksiyon filmlerini izlerken çok heyecanlanıyorum. Kendimi içerisinde hayal ediyorum… Savaşçı, güçlü bir kadını ya da süper güçleri olan bir kadını canlandırmayı çok isterdim.
Sektörünüz açısından dijital platformlar hakkında neler düşünüyorsunuz?
Bildiğimiz gibi, çağımızda artık her şey dijital. Biz de dijital platformlarda, oynadığımız işlerin reklamını yapıp daha geniş bir kitleye hitap edebiliyoruz. Sosyal medya sayesinde insanlar, takip ettikleri oyuncuların yeni projelerinden de haberdar olabiliyorlar. Bunun yanında televizyonda tanıdıkları karakterlerden farklı olan gerçek bizi görebiliyorlar.
Gelecek hedeflerinizden bahseder misiniz?
Küçük Gizem’in hayallerini gerçekleştirmek en büyük hedefim. Yani işimi hak ettiği şekilde yapabilmek, her zaman ve sürekli kendimi geliştirebilmek, hep daha iyisi olabilmek…
Son olarak aşkı nasıl tanımlarsınız?
Bence aşk, engel tanımamaktır. Bu herhangi bir kişiye veya yapılan işe duyulan aşk olabilir. Engelleri aşmak için sürekli mücadele etmek, sürekli istemek, tutkulu olmaktır aşk…
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
PUMA, ünlü yıldız Neymar Jr. ile uzun dönemli sponsorluk anlaşması imzaladı
Brezilyalı futbol yıldızı PUMA’nın efsane krampon modeli KING ile sahalara çıkacak
Global spor markası PUMA, kendi jenerasyonunun en başarılı sporcularından biri kabul edilen Brezilyalı futbol yıldızı Neymar Jr. ile uzun dönemli bir sponsorluk anlaşması imzaladı. Neymar Jr., bundan böyle PUMA’nın efsane krampon modeli KING ile sahalara çıkacak.
Neymar yeşil sahalarda efsane yaratan PUMA KING modelinin yanı sıra, saha dışında da marka elçisi olarak görev üstlenecek. PUMA’nın en önemli günlük giyim, antrenman giyimi, spor ayakkabı ve spor tekstil modellerinin tanıtımına da katkıda bulunacak.
PUMA CEO’su Bjørn Gulden şu yorumlarda bulundu: “Neymar Jr. PUMA ailesine katıldığı için çok mutluyuz. Kendisi dünyadaki en iyi futbolculardan biri. Üstelik futbol kültürü ve gençlik kültürü içinde çok önemli bir yere sahip. Çok heyecanlıyız ve kendisiyle hem sahada, hem de saha dışında beraber çalışmak için sabırsızlanıyoruz.”
Sosyal medya hesapları üzerinden “Kral Geri Döndü” başlığıyla bir mesaj yayınlayan Neymar Jr., Pelé ve Maradona gibi efsane futbol yıldızlarının kendi hayatını nasıl etkilediğini, ve onların ayak izinden gitmek adına PUMA ile işbirliği yapma kararı aldığını anlattı.
Neymar Jr. şu ifadeleri kullandı: “Pelé, Cruyff, Eusebio ve Maradona gibi futbol yıldızlarının videolarını izleyerek büyüdüm. Sahanın kralları onlardı, bu efsane sporcuların sahada yarattığı mirası geri getirmek istiyorum. Hepsinin ortak noktası PUMA giyiyor olmalarıydı ve hepsinin ayağında efsane KING modeli vardı.
“Kendi KING kramponlarımı her bağladığımda şunu hatırlayacağım: Kendimi ve benden önce KING giyen bütün efsaneleri onurlandırmak ve hayallerime ulaşmak için elimden gelen her şeyi yapacağım. Benim PUMA mirasım bu olacak. KING geri döndü, KRAL geri döndü!”
Brezilya, İspanya ve Fransa’da pek çok kupa kaldıran Neymar, unutulmaz Şampiyonlar Ligi ve Copa Libertadores zaferlerine da sahip. Ünlü yıldız 2016 yılında Brezilya Milli Takımı ile beraber olimpiyatlarda Altın Madalya’ya uzanmıştı. Brezilya Milli Takımı için sahaya çıktığı 101 maçta 61 gol kaydeden Neymar, takımında en çok gol atan üçüncü isim olma özelliğini taşıyor.
Şu anda Paris Saint-Germain (PSG) takımıyla sahaya çıkan Neymar Jr., Fransa liginde üç kez şampiyonluk, iki kez Coupe de France ve iki kez Coupe de la Ligue zaferi tattı. Kulübün 2020 yılında ilk kez Şampiyonlar Ligi Finali’ne yükselme hikayesinde önemli bir rol oynadı.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Genç yıldız Alper Erözer’den 3 dilde yeni şarkı ‘Göz Göze’
Türkiye’nin en genç yıldızı Alper Erözer, yeni şarkısı “Göz Göze” yi Erözer Prodüksiyon etiketiyle yayınladı. Yeni projesinde, yaptığı şarkılarla yurt dışında dinlenme rekorları kıran İlkay Şencan ile çalışan Erözer, şarkının sözlerini Vesvas ve Luca Luisa Lonela ile birlikte yazdı.
Oda Dans ekibiyle uzun süre hazırlandığı dans şovu ile kamera karşısına geçen Erözer’in klip yönetmenliğini Silvyo Behmoaras üstlendi.
Şarkının içinde Türkçe, İspanyolca ve İngilizce sözlerin olmasının yanısıra Alper Erözer, önümüzdeki dönemde yurt dışına açılacağının da sinyallerini yeni projesiyle verdi.
Hayranlarının yoğun ilgisine karşılık, kendi tasarladığı ve “Alper Erözer” markasıyla t-shirt ve sweatshirtleri alışveriş sitelerinde ve uygulamalarında satışa çıkarılacak.
“GÖZ GÖZE”
Söz : Alper Erözer, Vesvas (Eray Can Bozkurt) , Luca Luisa Ionela
Müzik : İlkay Şencan, Luca Luisa Ionela, Alexandru Cotoi, Sebestian Barac, Marcel Botezan
Düzenleme: İlkay Şencan, Alexandru Cotoi
Yönetmen : Silvyo Behmoaras
Dans – Koreografi : Oda Dans
ALPER ERÖZER KİMDİR?
İstanbul’da 9 Temmuz 2004 tarihinde doğmuştur. Şu an da öğrenim hayatına İstanbul’da Özel Moda Mimar Sinan Güzel Sanatlar Lisesi’nde devam etmektedir. Tam bir futbol tutkunu da olan Alper Erözer, uzun süre profesyonel olarak futbol eğitimi almıştır.
Çocuk yaşlardan itibaren müzik ve sanat alanına büyük ilgi duyan Alper Erözer, şu ana kadar 4 reklam filminde ve bir markanın katalog çekimlerinde yer almıştır. Reklam çekimlerinin yanısıra Fox TV ekranlarında yayınlanan ‘’Komşular ‘’ dizinde ‘’Güçlü’’ karakterini canlandırmıştır.
Küçük yaşlardan itibaren müziğe olan ilgisini interaktif ortamda duyuran Alper Erözer, müzik adamı Suat Aydoğan’ın onu keşfetmesi üzerine şarkıcılık kariyeri adına profesyonel ilk adımını atmıştır. Sözlerini de kendisinin yazdığı “I Think You Love Me Now’’ isimli İngilizce projesini 2017 yılında yayınlayan Erözer, hem Türk hem yurt dışı basınının dikkatini çekmiştir. Gelen olumlu tepkiler üzerine hem İngilizce hem Türkçe şarkılardan oluşan 9 şarkılık ilk albümü olan “Hey World World” adlı ilk albümünü yayınlamıştır.
Albümde yer alan şarkıları çoğunlukla babası Cenk Erözer ile birlikte yazan Alper Erözer, “Enerji” şarkısıyla dikkat çekerek, dönemin en çok dinlenen isimlerinden biri oldu. Ödül törenlerinde “En İyi Çıkış Yapan Şarkıcı” “Umut Vadeden Sanatçı” “Yükselen Yıldız” kategorilerinde ödüllere layık görüldü.
Birçok televizyon programına katılan ve gazetelere röportaj veren Alper Erözer, “Türkiye’nin en genç starı” denildi. Büyük bir hayran kitlesine ulaşan ve önemli konser alanlarında sahne alan Erözer, kısa bir aranın ardından;
‘’Yaz Geldi’’ adlı teklisini yayınladı. Müzik yazarları tarafından yeni şarkısı ve hamlesi oldukça merak edilen Erözer, Soner Sarıkabadayı ile bir proje için işbirliği yapacağını duyurarak, müzik dünyasında yankı uyandırdı.
2019 yılının ilk aylarında Soner Sarıkabadayı imzası taşıyan ‘’Tek Bir Yeminle’’ şarkısını yayınladı. Dinleyicilerden tam not alan Erözer, radyolarda en çok çalınan isimlerden biri oldu.
Kariyerinde farklı soundlar ve arayışlar içinde olduğunu ifade eden genç yıldız Alper Erözer, hayranlarını şaşırtarak rap bir şarkı olan “Alışırlar” ile dinleyicileri karşıladı.
Müzik çalışmalarına uzun aralar vermeyerek devam etme kararı alan Erözer, 3 Ocak 2020 tarihinde hareketli bir dans şarkısı “Hâla” ile tüm dijital platformlarda yerini aldı. O dönemde Tiktok uygulamasında en çok paylaşım yapılan şarkıların başında geldi.
Hemen ardından kendi stüdyosunda şarkılar üretmeye devam Alper Erözer, art arda “Hayır Olmaz” ve “Burası İlk Basamak” adlı rap & trap sounduyla hazırlanan şarkılarını yayınladı. “Burası İlk Basamak” şarkısına çekilen klip ile büyük beğeni toplayan Erözer’e hayranları tarafından sosyal medyada “Yılın klibi Burası İlk Basamak” yorumları yapıldı.
Yeni projesinde yaptığı şarkılarla dinlenme rekorları kıran başarılı DJ, aranjör İlkay Şencan ile çalışan Alper Erözer’in “Göz Göze” adlı teklisi 11 Eylül 2020 tarihinde tüm dijital platformlarda yerini aldı.
Şu anda düzenli bir şekilde piyano, şan ve dans dersleri alan Alper Erözer, liseyi bitirdikten sonra yurt dışında eğitim alarak müzik kariyerinde ilerlemeyi planlamaktadır.
Alper Erözer’in Aldığı Ödüller :
İstanbul Üniversitesi Adıgüzel Eğitim Kurumları | En İyi Çıkış Yapan Sanatçı | 2018
II. Datça Altın Badem Ödülleri | Yılın Umut Vadeden Sanatçısı | 2018
Magazinci.com Yılın En İyileri Ödülleri | Yılın Gelecek Vadeden Yorumcusu | 2019
5. Altın 61 Ödülleri | Yılın Yıldızı Parlayan Sanatçısı | 2018
Kelebek Çocuklar Derneği 1. Kelebek Ödülü 2018
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Gazeteci Mustafa Özen: Keşke Yönetmen olsam!
Tuğba Yurt’un doğum gününde çektiği ‘Geliyo Geliyo’ adlı Şarkının klibini izleyip sevenler Sosyal Medyada paylaşım yaparken, Tuğba Yurt’un klip çekimini yapan Yönetmen Mustafa Özen yerine Yeniçağrı Gazetesi yazarı Mustafa Özen’i etiketleyince olanlar oldu.
Başarılı gazeteci Mustafa Özen, esprili bir şekilde “O Mustafa Özen ben değilim, keşke yönetmen olsam dedi” . Gelişen bu ilginç olay üzerine haberi Gazeteci Sedat Sarıkaya haberi sosyal medyada Tuğba Yurt ve Yönetmen Mustafa Özen’i storyde etiketleyip paylaştı, bu storyden alıntı yapan ünlü Yönetmen Mustafa Özen “Bende keşke gazeteci olsam dediğim zamanlar oldu” dedi.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)