Aylık arşivler: Ekim 2020

Doğuş’tan dobra açıklamalar

Her bölümü YouTube’da Trend Videolar listesinde yer alan, son dönemin en popüler programlarından Katarsis’in bu haftaki konuğu; çarpıcı açıklamaları ve sıradışı yaşamı ile Doğuş oldu.
Gökhan Çınar’ın hazırlayıp sunduğu programa dobra cevaplarıyla damgasını vuran Doğuş, çocukluğundan sokaklara, sokaklardan sahnelere kadar hayatının bilinmeyen yönlerini anlattı.
Dört yaşındayken karnım aç diye börek çaldım!
Gökhan Çınar’ın çocukluğuna indiği Doğuş, o dönemleri şu şekilde anlattı; ‘’Canı sıkılınca annemi döven bir babam vardı. Annemi ve beni döverdi. Problemli bir babaydı. Sonra annem ile babam ayrıldı. Almanya’dan Türkiye’ye geldik. Ben henüz daha dört yaşındayken beni babama verdiler. Babam benimle ilgilenmiyordu. Bir gün baktım açım, ilk hırsızlığımı da öyle yaptım. Mahalle mahalle dolaştım, bir parkta bir kadın börek veriyordu. Benim de karnım açtı, kaptım elinden böreği ve bir heyecanla koşmaya başladım. Hırsız var diye bağırmaya başladı. Börek o heyecanla kaçarken yere düştü, o böreği yerden alıp kumlu kumlu yedim. Daha sonra beni önce babaannemlere götürdüler, sonra yurda verdiler. Yedi yaşındayken yurttan kaçtım. Beni tekrar babaannemler aldı, annen baban öldü dediler. Dokuz yaşına kadar sakin bir çocuktum. Sevgisiz büyüdüm. Beni babam hiç sevmedi. Yaşadığım acıları unutmama imkan yok. Böyle bir çocukluk geçirdim.’’
Usturayla kolumu kesen oldu!
Yetiştirme yurdunda verildiği dönemleri çarpıcı bir dille aktaran Doğuş, kimsesiz kaldığı o günleri şu sözlerle dile getirdi; ‘’Yurtta çok kötü hissederdim. Yatağa işedim diye sırf bir gün beni çok kötü dövdüler. Yemek yemeye gidemiyordum, tanınmaz haldeydim. Bir seferinde de usturayla kolumu kesen oldu. Benim zamanımda yurtlar çok kötü haldeydi. Gördüğümüz işkencenin haddi hesabı yoktu. Hademelerden biri benim yaşlarımda bir çocuğu banyoya götürüp cinsel istismarda bulunmuştu. Sırf böyle şeyler yaşadığım için bir gün birini öldürme teşebbüsüm bile vardı. O dönem bir park bekçisi bizim ufacık kardeşimize tecavüz etmişti. Ölsün diye o adama vurdum ama ölmedi. Keşke ölseydi. Bu konulara karşı kin ve nefret doluyum. Cinsel istismar kadar kötü bir şey yok bu hayatta. Mesela ben kemer takmazdım, sırf kimse pantolonumu açmasın diye atletimi pantolonuma düğümlerdim. Böyle bir yurt dönemim oldu. Orada güvensiz şekilde büyüdük, birisi gelsin beni evlatlık alsın diye hep dua ederdim. Hatta o dönemlerin ünlü isimlerinden biri beni evlatlık almak istedi ama ben bunu yapamadım. O esnada annemin beni almasını bekliyordum. Artık bu tacizlerin sırası bana da gelecekler diye düşündüm sonraki senelerde yurttan kaçtım.’’
Annemin öldüğünü söylediler ama ben onu hep aradım!
Ailesi ile ilgili çok özel açıklamalarda bulunan Doğuş, annesi ile ilgili şunları belirtti; ‘’Babaannemlerin annemin öldüğünü söylemelerine rağmen annemden bana hediye geliyordu. Onu bulmak için çok uğraştım. Dokuz yaşında havalimanlarına tren garlarına gittim annemi bulmak için. İlk defa on bir yaşında gördüm onu ama hiç kendisini anne gibi hissedemedim. Büyüdükçe ve hatalar yaptıkça beni neden yanına almadı diye ona çok öfkelendim. Böylece onu hayatımdan çıkarttım. Bu dönem babam da yoktu hayatımda. Kendisi kayıp, sokaklarda yaşıyordu. Aile olabilmeyi yıllar sonra başarabildik. Seneler ilerledikçe babamı buldum, onu affettim. Annemi buldum ona hak verdim. Beni dokuz ay karnında taşıdı, hala borcumu ona ödeyemem. Bu meseleleri yıllar sonra aştık.’’
Cezaevinde kalbimden şişlendim!
Yetiştirme yurdundan kaçıp sokaklarda yaşamaya başladığı dönemlerdeki pişmanlıklarını çarpıcı bir şekilde aktaran Doğuş, o dönemleri şu şekilde aktardı; ‘’Ailemde bulamadığım sevgiyi sokaklarda bulduğumu sanıyordum. Sokaklardaki arkadaşlarımı kardeşim sandım ama çok geçmeden bunun bir hata olduğunu anladım. Bu yıllar sokaklarda çok kötü şeyler yaşadım. Hırsızlık yaparak para kazanmaya çalışıyorduk. Çorap çaldığımız için on dört yaşında cezaevine girdim. O yıl yine bana orada taciz etmesinler diye cezaevinde kalbimden şişlendim. Benim için kırılma anı diye bahsedeceğim şey şu olur. Bir gün yine arkadaşlar market soyacaklardı, yapamamışlar, kepenkten sigara ve kalem çalabilmişler. Bana da bir sürü kalem verdiler. Ev diye belirlediğimiz eski bir fabrikaya gidecektik. Tam oraya giderken bir araba yaklaştı ve gençler nereye gidiyorsunuz diye sordu. Ben de eve gidiyoruz amca dedim. Tam o adam arabanın kapısını açarken tekme attım. O esnada hepimiz kaçıştık, ben de kaçarken biri benim peşime düştü, sonra o hızla koşarken kolumda bir acı hissettim, beni vurmuş. Kurşun sıyırmış kolumdan. O acıyla kendimi bir binaya attım. Binanın terasına doğru çıkıp Allah’a dua etmeye başladım. İlk defa orada inandım Allah’a. Cebimden kalemleri attım, bir köşede beklemeye başladım. Polis telsizlerini duyuyorum, polis bulunduğun kata kadar çıktı ve bakındı. O an Allah’ı hissettim kalbimde ve inanmaya başladım. Polis bir şey yapmadan gitti ve kurtuldum. Tövbe ettim o gün, bir daha bir şey çalmayacağıma söz verdim. Sonra şarkılar yazmaya başladım.’’
Reha Muhtar’a ahım var, öbür dünyada ondan alacaklıyım!
Bir dönem bir kıza taciz ettiği gerekçesiyle gündeme gelen Doğuş, bu konunun aslını anlattı; ‘’Hakkımda iddia edilen konu çok çarpıtıldı. O dönemler benim yatacak yerim yok, Kuştepe’deyim. Daha 15 yaşındayım ve bir kız bana evlenelim dedi. Ben de ne güzel fikir dedim içimden. En kötü bir konfeksiyona girer gül gibi yaşarız diye düşünüyordum. Her şey artık tamamdı biz evleneceğiz, kızın ailesi vazgeçti. Bir de üstüne beni dövdüler, hiç anlamadım. O dönem üç ay yatıp çıktım. Sizce ona tecavüz etmiş olsaydım üç ayda cezaevinden çıkabilir miydim? Reha Muhtar’ın hediyesidir bu bana, ona çok kızgınım, ahım var, öbür dünyada alacaklıyım. Yazdığı yazılarda beni suçlu gibi lanse etti. Yatacak yerim yok diye evlenmek istedim. Hepsi bu, hatta bütün Kuştepe şahittir. Ben iyi bir insanım, kimseye kötü bir şey yapmadım. Bu yazıları gördükçe çok kırılıyorum.’’
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Şişli Cumhuriyet Bayramı’nı Atası’nın Evi’nde Kutladı

Şişli Belediyesi’nin düzenlemiş olduğu, Cumhuriyet Bayramı etkinliklerinin ikinci gününde Atatürk Evi önünde, ses ve ışık gösterimi gerçekleştirildi.
Şişli Belediyesi, Cumhuriyet’in ilanının 97’inci yılı kutlamalarını; Atatürk’ün Milli Mücadele planlarını yaptığı, daha sonra müzeye çevrilen ‘Atatürk Evi’ önünde sürdürdü. ‘Benim Cumhuriyetim’ başlıklı ve Cumhuriyet değerlerine atıf yapan video, ışık ve ses enstalasyonunda Mustafa Kemal Atatürk’ün görüntüleri binaya yansıtıldı. Müze binasına yansıtılan video görüntüsünde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, kendi sesinden 10. Yıl Söylev’i de dinletildi.
Törene; Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin eşi Hülya Keskin, CHP İstanbul Milletvekili M. Sezgin Tanrıkulu, CHP Şişli İlçe Başkanı Oya Akman, CHP Kadın Kolları Başkanı Canan Şahin ve CHP Şişli Gençlik Kolları Başkanı Ferhat Öz, Şişli Belediyesi Meclis Üyeleri ve muhtarlar katıldı.
“Fikirlerimizde ve ruhlarımızda yan yana”
Tören, Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin’in açılış konuşması ile başladı.
Keskin, “Bu yıl pandemi nedeniyle ne yazık ki geçmiş yıllarda olduğu gibi kalabalık kutlamalar yapamadık. Ancak bu istisnai duruma rağmen Cumhuriyet Bayramımızı coşkuyla, ‘Cumhuriyet benim’ anlayışıyla ortak bir ruh ve heyecanla kutluyoruz. Bugün burada, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 101 yıl önce bir ulusun bağımsızlık ve özgürlüğüne giden yolda ilk adımları attığı yerde duruyoruz. Dünü ve bugünü birleştiren bu noktada, Cumhuriyetimizin fikirlerimizde ve ruhlarımızda yarattığı güvenlik duygusunu hissediyor, yaşıyoruz. Bizler bu güven duygusu ile ‘benim Cumhuriyetim’ diyoruz.
Çünkü ‘Benim Cumhuriyetim’ demek ailemiz, mahallemiz demek. Bir arada olmak demek. ‘Benim Cumhuriyetim’ demek emek ve adalet, demek. Bağımsızlık, özgürlük, demokrasi demek. ‘Benim Cumhuriyetim’ demek eğitim demek. Cumhuriyet bizim, Cumhuriyet hepimizin. Her zaman, ‘Cumhuriyet bizim’ demeye, yan yana durmaya, özgürlük ve demokrasimizi, bizi bir arada tutan güven duygusunu yaşatmaya devam edeceğiz. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun” dedi.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

GYODER’den eski Başbakan Mesut Yılmaz’ın vefatı ile ilgili taziye mesajı

GYODER (Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği), eski Başbakan Mesut Yılmaz’ın vefatı ile ilgili başsağlığı mesajı yayınladı:
“Türkiye’nin yetiştirdiği değerli devlet insanı eski Başbakanımız Mesut Yılmaz’ın vefatını büyük bir üzüntü ile öğrendik. Kendisine Allah’tan rahmet, değerli ailesine, sevenlerine ve Türk milletine başsağlığı dileriz.” GYODER
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Ortalığı karıştıran açıklama!

Oluşturulma Tarihi: Ekim 30, 2020 11:59

Her perşembe olduğu gibi magazin gündeminin nabzını Ferit Ömeroğlu’nun yorumlarıyla Hürriyet podcastinde paylaşıyoruz.

Haberin Devamı

Yaşanan gelişmeler, çok konuşulan olaylar, son dakika haberleri ve magazin dünyasının enleri masaya yatırılıyor. İşte bu haftanın gündemi…

Kaynak : Hürriyet

“Mucize 2: Aşk” Sinemalardan Sonra İlk Kez beIN CONNECT’te!

Gişede çok büyük bir başarı yakalayan Mahsun Kırmızıgül’ün “Mucize” filminin devamı “Mucize 2: Aşk” 31 Ekim Cumartesi günü televizyonda ilk kez beIN MOVIES TURK ve beIN CONNECT ekranlarında.
Türkiye’nin lider yayın platformu Digiturk, en kaliteli içerikleri izleyicileriyle buluşturmaya devam ediyor. Vizyona girdiği tarihten itibaren geniş kitlelerin beğenisini kazanan, hikayesi ile gönülleri fetheden “Mucize” filminin devamı olan “Mucize 2: Aşk” Digiturk farkıyla televizyonda ilk kez 31 Ekim Cumartesi saat 22.00’da beIN MOVIES TURK ekranlarında izleyiciyle buluşuyor . Diledikleri zaman diledikleri yerden izlemek isteyen sinemaseverler ise yine aynı günden itibaren filmi beIN CONNECT’ten izleyebilecek.
Başarılı bir müzik kariyerinin yanı sıra sinemacı kimliği ile de oldukça dikkat çeken Mahsun Kırmızıgül’ün yönetmenliğini yaptığı son uzun metraj filmi “Mucize 2: Aşk”ın başrollerini Mahsun Kırmızıgül, Damla Biran Yılmaz, Erdal Özyağcılar ve Mert Turak paylaşıyor.
“Mucize 2: Aşk”ın konusu şöyle: Engelli bir adam olan Aziz ile görücü usulü evlendiği karısı Mızgin, köyde yaşadıkları sorunlardan iyice bıkar. Kendilerine yeni bir hayat kurmak isteyen çift, Batı’da bir kasabaya gider. Ancak gittikleri kasabada da türlü sorunlarla karşılaşırlar. Çift, ne olursa olsun insanların önyargılarını aşıp, hayata tutunmak için çabalar. Mızgin’e âşık olan Aziz, karısı için engellerinden kurtulmaya karar verir ve bu uğurda zorlu bir mücadeleye girişir. Aziz, Mahir öğretmen ve sinemacı Bahattin’in de desteği ile eşi için birçok mucizeyi gerçekleştirir.
Serinin ilk filmi “Mucize” de beIN CONNECT’te!
Mahsun Kırmızıgül’ün senaristliğini ve yönetmenliğini yaptığı serinin ilk filmi “Mucize”yi de izleyiciler diledikleri zaman beIN CONNECT üzerinden izleyebiliyor.
Ege’nin cennet gibi bir köşesinden Anadolu’nun uzak bir köyüne sürgün yiyen bir öğretmenin (Talat Bulut) hikayesini anlatan “Mucize”, yokluk içerisinde okulu, okumayı, eğitimi dört gözle bekleyen çocukları da konu ediniyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

‘Bütün Çılgınlar Sever Beni’ 1 Kasım PazarTrump Sahne’de

Bulgar yazar Stefan Tsanev’in en ünlü oyunlarından ‘Bütün Çılgınlar Sever Beni’,1 Kasım Pazar günü saat 18:00’de Trump Sahne’de tiyatro severlerle buluşuyor.
Kontrolden çıkmış bir kıskançlığın etrafında şekillenen hikâyede, Mert Fırat ile Öznur Serçeler evli bir çifti, Çağlar Yalçınkaya ise kendini bu evliliğin içinde bulan yakın arkadaşı canlandırıyor.
Yazdığı oyunlarda birey ile iktidar arasındaki ilişkideki toplumsal dengeleri sorgulayan ve bunları muzipçe hicveden Tsanev’in; Bulgar Yazarlar Birliği ve Bulgar Oyuncular Birliği tarafından ödüllendirilen, Avrupa dillerinin neredeyse hepsine çevrilerek dünyanın birçok ülkesinde sahnelenen oyunları arasından en çok ön plana çıkanlarından biri olan ‘Bütün Çılgınlar Sever Beni’, yazarın kendine özgü tarzının değerli bir örneğini oluşturuyor. Oyunda insan ilişkilerini basit ama çarpıcı bir dille anlatılıyor.
Trump Sahne, kontrollü sosyal hayata geçiş kapsamında COVİD-19’a karşı tüm önlem ve tedbirlerini almış olarak kapılarını açıyor. Yüzde 100 taze hava ile iklimlendirilen 500 kişilik Trump Sahne’de seyirciler, birer sıra atlayıp üçer koltuk boş bırakarak oyunu izleyecekler. Girerken ateşleri ölçülecek olan izleyiciler, sürekli dezenfekte edilen salonda oyunu maskeli olarak izleyecek.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Kadıköy’de 19:23’te İstiklal Marşı coşkusu

Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında, Kadıköylüler saatler 19.23’ü gösterdiğinde hep bir ağızdan İstiklal Marşı’nı okudu.
Her yıl geleneksel olarak düzenlenen Cumhuriyet Yürüyüşü pandemi nedeniyle bu yıl kol kola, omuza düzenlenemedi. Ancak pandemi önlemlerini gözeten Kadıköy Belediyesi, yürüyüş yerine Cumhuriyet Tırı öncülüğünde oluşan araç konvoyu ile Cumhuriyet Bayramını her yıl olduğu gibi bu yıl da coşkuyla kutladı. “Daima Cumhuriyet” sloganıyla ilerleyen Cumhuriyet Tırından marşlar ve şarkılar çalındı. Tıra uzun bir araç konvoyu eşlik etti. Saat 19.00’da Suadiye’den hareket eden Cumhuriyet Tırından saatler 19.23’ü gösterdiğinde İstiklal Marşı yükseldi. Bağdat Caddesinde bulunan yurttaşlar hep bir ağızdan İstiklal Marşı’na eşlik etti. Cumhuriyet sevdalıları evlerinin pencerelerinden, balkonlarından salladıkları Türk Bayrakları ile Cumhuriyet coşkusuna katıldı.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

İstanbul’da Cumhuriyet Bayramı Coşkuyla Kutlandı

Cumhuriyet Bayramı İstanbul’un Anadolu yakasında coşkuyla kutlandı. Vatandaşlar otobüslerle yapılan anonslara ve marşlara fiziki mesafe kurallarını dikkate alarak eşlik etti.
Vatandaş Kımızı Otobüsle Kutladı
Oksimoron TV Siyasi Sorular “Kırmızı Hafıza” programı sunucusu Kazım Bilgen’e ait otobüsten yapılan anonslar ve marşlarla halkın bayrama fiziki mesafe koşulları dahilinde katılımı sağlandı. Özellikle İstanbul Çekmeköy ve Sancaktepe ilçelerindeki kortej ve şenliklere halk, alkışlarla eşlik etti.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Gölbaşı Belediyesi, 29 Ekim Coşkusunu Sokaklara Taşıdı…

Türkiye Motosiklet Federasyonu (TMF) ile düzenlenen “29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Korteji” Gölbaşı sokaklarında Cumhuriyet Bayramı coşkusu yaşattı. Başkan Ramazan Şimşek’in de motor direksiyonuna geçtiği özel güne yaklaşık olarak 375 motosikletli eşlik etti. Saat 11.00’de Gölbaşı Belediye Başkanlık Binası Önü Atatürk Sahil Parkı’nda başlayarak bayraklar ve marşlar eşliğinde hareket eden konvoy, Gölbaşılı vatandaşlar tarafından da büyük ilgi gördü. Başkan Şimşek’e verilen evcil doğa yılanı eğlenceli anların yaşanmasına neden oldu. Konvoy, İncek istikametine doğru gittikten sonra tekrar başlangıç noktasına dönerek sonlandı.Gölbaşı Belediyesi, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı 97.yılında büyük bir coşku ile kutladı.
97. Yıl coşkusunu sosyal mesafe kurallarına uygun bir şekilde yaşadıklarını aktaran Gölbaşı Belediye Başkanı Ramazan Şimşek “Cumhuriyet iyi ki ilan edildi, iyi ki ilan edildi, iyi ki ilan edildi. Bu ilanı bizde inşallah tüm Türkiye vatandaşları olarak burada taşımaya yemin ediyoruz ve taşıyacağımıza söz veriyoruz. Salgın sebebiyle Bayramlarımızı coşku ile meydanlarda kutlayamasakta biliyoruz ki bu günler geçecek ve biz yeniden kucaklaşacağız. Federasyon başkanımıza teşekkür ederim. Mogan Gölü kenarındaki 150 dönümlük bir arazimize federasyon başkanımız ile güzel bir proje hayata geçireceğiz. Karavan parkı yaparak, model uçak pisti, motosiklet eğitim merkezleri yapmayı planlıyoruz. Bütün vatandaşlarımızın, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı tekrardan tebrik ediyor, en içten sevgi ve şükranlarımı sunuyorum ” dedi.
Türkiye Motosiklet Federasyonu Eğitim Kurulu Başkanı Mehmet Güngör ise böyle bir organizasyonda yer almaktan dolayı duydukları memnuniyeti dile getirerek “Gölbaşı Belediye Başkanlığımız ve Federasyonumuz iş birliği ile gerçekleştirilen Motosiklet Cumhuriyet sürüşü etikliğimize katılan herkese teşekkür ederim. Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun. Güzel bir organizasyon oldu. Sayın Başkanımız Ramazan Şimşek’e ev sahipliğinden dolayı teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.
ANKARA – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Zorlu PSM’nin sevilen programı “İbrahim Selim ile Bu Gece”nin bu haftaki sürpriz konuğu Norm Ender oldu!

Yeni sezona güçlü bir başlangıç yapan ve her hafta hem Zorlu PSM %100 Studio sahnesinden hem de Zorlu PSM YouTube kanalından Türkiye’nin pek çok yerindeki milyonlarca izleyiciye ulaşmayı başaran “İbrahim Selim ile Bu Gece”nin bu haftaki sürpriz konuğu sevilen rapçi Norm Ender oldu.
Her hafta Zorlu PSM %100 Studio sahnesinde Türkiye ve gündeme dair konuları ve farklı ilgi alanlarından ağırladığı sürpriz konuk sanatçıları ile seyirci karşısına çıkan İbrahim Selim’in sevilen şovu “İbrahim Selim ile Bu Gece”nin bu haftaki konuğu, yakın zamanda çıkardığı ‘İhtiyacım Yok’ parçası ile sosyal medyada rekorlar kıran rapçi Norm Ender oldu.
Müzikten, stand-up’a, mizahtan güncel konulara; kültürün her alanına dokunan eğlence dolu dakikalar yaşanan programda sevilen rapçi Norm Ender’in kendisiyle ilgili samimi itirafları ve mütevazı tavrı seyircinin beğenisini topladı.
Sorulan sorulara verdiği içten tavrıyla da seyircinin ilgisini çeken rapçi, yaramaz bir çocuk olmamasına rağmen zaman zaman yaptığı yaramazlıkların suçunu kız kardeşinin üzerine attığını itiraf etti. Aslen İzmirli olduğunu belirten ünlü rapçi, İzmir’de gerçekleştirdiği bir organizasyonda kapıdaki insanların kendisini tanımaması sebebiyle içeri alınmadığını, görevlileri ikna etmek için posterlerde yer alan resmini bile gösterdiğini ancak kimseyi ikna edemeyince en sonunda kendi organizasyonuna para vererek katılmak zorunda kaldığını anlatması seyircileri kahkahaya boğdu.
Geçtiğimiz yıllarda hem sanat camiası hem de özel şirketlerce büyük bir ilgiyle karşılanan fidan bağışlama kampanyası “Fidan Challenge”ı başlatan kişi olan rapçi, kampanyanın bu kadar büyük bir ilgiyle karşılanmasının kendisinde şaşkınlık yarattığını, Tema Vakfı’nın bile konudan daha sonra haberdar olduğunu anlattı.
Eğlencenin bir an olsun eksik olmadığı “İbrahim Selim ile Bu Gece”de programın en sevilen bölümlerinden olan “fondip” bölümünde seyircilerden birinin mırıldanarak söylediği ve çeşitli platformların dünya listelerinde kendine yer edinen “Mekanın Sahibi” şarkısını Norm Ender’in de bilememesi sahnede eğlenceli anlar yaşanmasına sebep oldu.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)