Kategori arşivi: Kültür & Sanat

​“Bir Roman Hikayesi” Fotoğraf Sergisi Taksim Sanat Galerisi’nde

İstanbul Büyük Şehir Belediyesi(İBB) Kültür Daire Başkanlığı’nın destekleriyle Özge Ergin’in kişisel fotoğraf sergisi “Bir Roman Hikayesi” Taksim Sanat Galerisi’nde açıldı.
Yaklaşık 10 yıl boyunca İstanbul’da Roman vatandaşların yaşamlarını görüntüleyen Özge Ergin’in fotoğraflarından oluşan serginin danışmanlığını Hacer Foggo, küratörlüğünü ise Işıl Çelik üstlendi.
İstanbul’un binlerce yıllık tarihinin ve kültürün temel aktörlerinden biri olan Romanların yaşamlarını belgeleyen sergi 28 Kasım 2020 tarihine kadar Beyoğlu Metro’da yer alan Taksim Sanat Galerisi’nde gezilebilecek.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Dünya Sinemasının Ölümsüz Yıldızları Kasım’da FilmBox Arthouse Ekranlarında

Uluslararası medya kuruluşu SPI International bünyesinde yayın yapan FilmBox Arthouse, 7. Sanat sinemanın unutulmaz eserlerini, efsane isimleri ve kült yapımları ekranlarımıza getirmeye devam ediyor.
Dünya sinemasının farklı dönemlerine damga vurmuş, ölümsüz yıldızların, sürükleyici öykülerde parladığı 3 klasik film, 16, 17 ve 22 Kasım’da FilmBox Arthouse ekranlarında olacak.
İki Kadın (Two Women) – 16 Kasım Pazartesi– Saat 00:35
16 Kasım Pazar’ı Pazartesi’ye bağlayan gece yarısından sonra ekrana gelecek film, aslen bir anne – kız öyküsü. Alberto Moravia’nın aynı isimli romanından uyarlama bu etkileyici drama, II. Dünya Savaşı zamanı İtalya’sında dağların arkasına sığınmak için Roma’dan yola çıkan bir anne ve kızın öyküsünü konu alıyor. Filmdeki “iki kadından” anneyi, bir dönem tüm dünyanın aşık olduğu, 70 yıla dayanan sinema kariyeri hala devam eden Sophia Loren canlandırıyor. Filmin diğer başrolünü ise Fransız sinemasının ölümsüz jönü Jean Paul Belmondo üstleniyor.
Othello – 17 Kasım Salı – Saat 20:15
17 Kasım Salı gecesi ekranlara gelecek ve Shakespeare’in ölümsüz eserinden uyarlanan bu klasiğin başrolünde bir ölümsüz yıldız, Orson Welles yer alıyor. Filmin öyküsü, bir komplo sonucu yeni karısı Desdemona’nın Teğmen Michael Cassio ile bir ilişkisi olduğunu düşünmeye itilen Mağribi asıllı Roma General, Othello’nun trajedisini anlatıyor.
Tristana– 22 Kasım Pazar – Saat 22:15
22 Kasım Pazar gecesi ekranlara gelecek filmin başrolünde, Fransız sinemasının en güzel aktrislerinden Catherine Deneuve yer alıyor. Film, annesi öldüğünde velayeti toplumun saygın üyesi, yaşlı Don Lope’a verilen Genç Tristina’nın öyküsüne odaklanıyor. Don Lope ticaret ve din üzerine olan sosyalist fikirlerine rağmen onurlu karakteriyle sevilen ve sayılan biridir.
Filmbox Arthouse yayınlarına, seçkin TV platformları TV+ Kanal 33, KabloTV Kanal 344 ve Vodafone TV üzerinden ulaşılabiliyor. Filmbox Arthouse içeriklerine ayrıca, FilmBox Live websitesi ve uygulaması kullanılarak bilgisayar, tablet ve mobil telefon ekranlarından da ulaşılabiliyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

GALERİ MAVIST Sevinç Lüleci, Küratòr Fisun Peynircioğlu’nun Atatürk Haftası etkinliği

29 Ekim Cumhuriyet Bayramında Istanbul Green Park’ta Keyifli Sahne de mükemmel bir sergi etkinliği gerçekleşti. Galeri Mavist in Sahibi Sevinç Lüleci ve serginin Ķüratörlüğünü yapan Fisun Peynircioğlu mükemmel bir sergi organizasyonuna Ev sahipliği yaptılar.
Sergide eserler Göz kamaştırdı.
Bedri Rahmi Eyüpoğlu’nun Kalamış baskı eseri ,ünlü dekan ve profesör hocaların yanı sıra Balmumu üzerinde Turkiyede tek olan Abdullah Tezemir ve Atatürk resimlerinin dehası olan Rüzgâr Fidan Hocanın 140×80 ebadındaki Atatürk resmî çok büyük dikkat çekti. Ayrıca dünyada tek olan Sultan IV.Murat zamanındaki ünlü hattatlardan Celâleddîn-i Rûmî’nin birebir kayın ağacı üzerine işlenen sanatçı İsmail BOZBEY tarafından yapılan 115×85 e el takımı ve yongaçlar kullanılarak yapılan ahşap oyma tablosu çok büyük ilgi gördü.
Ünlü Profesör ve dekanlardan Prof. Melihat Tüzün, Prof.Zuhal Arda ,Prof.Julianna Illes Majör, Prof.Tolga Akalın, Prof.Ismet Çavuşoğlu, Prof.Arif Ziya Tunç tabloları da sergide yer alıyor.
Listede en önemli üniversitelerin akademisyenleri Ve Genç kuşak ressamlarının temsilcilerinden oluşan farklı anlayışlardan ve kendine özgü tarzlarıyla oluşan sergi 15 Kasım Green Park Keyifli Sahne de sanatseverlerle açık.
İnanılmaz güzel bir organizasyon gerçekleştiren Modelist ve Sanatçı Sevinç Lüleci, Yazar & Ķürator, Kültür ve sanat eğitimeni Fisun Peynircioğlu gecenin sonunda Istanbul Sanat Grubundan Cumhuriyet Bayramının en başarılı ve en iyi sergisi olarak seçildiği için iki sanatçıya başarılarından dolayı plaket verilerek geceyi sonlandırdılar. Sergi Atatürk haftası dahil 20 gün boyunca açık kalarak bütün Sanatseverlerin ziyaretini bekliyor.
Ayrıca iki sanatçı yakın zamanda Istanbul Tv camiasında Vizyon Sanat adlı açık oturum tarzında bir sanat programına başlayacaklar.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

“Kapan” film ekibi seyircisinin sorularını yanıtladı

Yönetmenliğini ilk uzun metrajına imza atan Seyid Çolak’ın yaptığı Kapan filminin ekip katılımlı gösterimi Kadıköy Sineması’nda gerçekleşti.
Yönetmenliğini Seyid Çolak’ın üstlendiği, başrollerinde Onur Dilber, Sami Aksu, Münibe Millet ve Serkan Altıntaş’ın yer aldığı TRT ortak yapımı “Kapan” filmi vizyon macerasında Kadıköy Sineması seyircisiyle buluştu. Bir adada balıkçılıkla hayatlarını idame ettiren beş arkadaşın, aralarından birinin kaybolması ve vahşi bir kurdun ortaya çıkmasıyla yaşadıklarını anlatan filmin ekip katılımlı söyleşisine yönetmeni Seyid Çolak, senaristi Güven Adıgüzel, oyuncuları Yüksel Akça, Münibe Millet ve Serkan Altıntaş ile sanat yönetmeni Alper Eraydın katıldı. Soru cevap bölümünün moderatörlüğünü Ali Demirtaş yaptı.
Soru cevap etkinliğinde ilk olarak filmin çıkış noktasından bahseden Seyid Çolak, Kapan’ın kendisinin ilk uzun metrajı olduğu için hikayesinin de özel olmasını istediğini ve bunun için de biçimsel, hikaye ve karakter bazlı bir özgünlük peşinde olarak bu filmi yarattığını belirtti. “Mada Adası’yla tanışmamla birlikte sanırım aradığımı bulmuştum. Adaya hikaye yazıp karakterler kurguladım. Hikaye ilerledikçe Mada bir karaktere dönüştü” diyen Çolak, hikayeyi herhangi bir taşra kasabasında çekseydi bu kadar etkili olamayacağını ifade etti. Filminin ana mekanı olarak seçtiği adayı bir dergide gördüğünü ve oranın yerel halkıyla yapılan röportajı okuduğunda ise buranın çekeceği filmi için son derece doğru bir mekan olduğunu vurgulayan yönetmen, ada metaforu üzerinden hikayenin biçimlendiğini söyledi.
Soru cevap etkinliğinde “Filmin senaryosunun yazım süreci iki kişiyle nasıl gerçekleşti?” sorusuna da filmin bir diğer senaristi olan Güven Adıgüzel cevapladı. Yönetmen Seyid Çolak ile farklı yerlerde yaşadığı için senaryo yazım sürecini online ortamda yaptıklarını açıklayan Adıgüzel, filmin çıkış noktasının “İnsanın karmaşık bir yapısı olduğuna inanıyoruz. Mutlak iyi ve mutlak kötü yoktur” anlayışından oluştuğunu belirtti. Filmin çok katmanlı bir yapısı olduğunu ve bu nedenle muğlak yerlerin de olduğunu ifade eden Adıgüzel, bu durumun kendileri açısından bilinçli bir tercih olduğunun altını çizdi.
Soru cevap kısmında seyircilerden gelen “Oyuncu yönetimi konusunda nasıl ilerlediniz?” sorusuna cevap veren Seyid Çolak, oyuncu kadrosundaki bazı isimleri çok uzun zaman önce keşfedip projeye dahil ettiğini ve Turan karakterine hayat veren Serkan Altıntaş’ın senaryonun dışına çıkarak ve özümseyerek oyunculuğunu sergilediği bir sahneyi ise senaryodan bağımsız olarak çektiklerine dikkat çekti.
Filmin farklı mevsimlerde zor koşullarda çekildiğine dair gelen soruya cevap veren oyunculardan Serkan Altıntaş ise, arkadaşı Sami Aksu’nun hipotermi, kendisinin de bel fıtığı olduğunu söyleyerek çekim sürecinin zorluğuna dikkat çekti ve “Geriye dönüp baktığımızda her şeyin değdiğini görüyoruz” dedi.
Yapımcılığını Zürafa Film ve Seyid Çolak’ın üstlendiği Kapan, 13 Kasım’da gösterime girdi.
Filmin Konusu:
Bir adada yaşam süren beş balıkçı arkadaşın tek düze giden hayatları aralarından birisinin nedeni bilinmeyen bir şekilde ortadan kaybolmasıyla değişime uğrar. Üstelik nereden geldiği bilinmeyen vahşi kurdun adada yavrulayıp, kendine yaşam alanı açmaya çabalaması da arkadaşlar arasında gittikçe yükselen bir gerilime neden olur.
Film Bilgileri:
Yönetmen: Seyid Çolak
Senaryo: Güven Adıgüzel – Seyid Çolak
Yapımcı: Zürafa Film – Seyid Çolak
Ortak Yapımcı: Sinan Sertel
Görüntü Yönetmeni: İlker Berke
Yardımcı Yönetmen: Özge Eren
Kurgu: Naim Kanat
Müzik: Ali Saran
Yürütücü Yapımcı: Can Tanrıverdi
Sanat Yönetmeni: Alper Eraydın
Ses Tasarımı & Final Mix: Soner Koç
Renk Düzenleme: Yücel Kurtul
Oyuncular: Onur Dilber, Münibe Millet, Serkan Altıntaş, Yasemin Girgin, Sami Aksu, Güliz Oktar, Yüksel Akça, Furkan Öztürk, Hasan Koç, Fatih Gühan, Birol Cürgül, Mustafa Toprak , Halil İbrahim Uzun, Tolga Günhan
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Çellist Poyraz Baltacıgil İş Sanat’ta

Genç çellist Poyraz Baltacıgil, piyanist Barış Büyükyıldırım eşliğinde İş Sanat’ta bir resital vermeye hazırlanıyor. Covid-19 pandemisi tedbirleri gereği İş Kuleleri Salonu’nda seyircisiz olarak kaydedilen konser, Johannes Brahms’tan, Charlie Chaplin’e uzanan zengin bir repertuvarla 17 Kasım Salı akşamı 20.30’da İş Sanat’ın sosyal medya hesapları üzerinden yayınlanacak. Konser sezon sonuna kadar ücretsiz izlenebilecek.
İş Sanat’ın kasım ayındaki diğer etkinlikleri zengin bir seçkiyle dijital platformlar üzerinden izleyicilerle buluşmaya devam edecek. İş Sanat Masal Tiyatrosu’nun sahneleyeceği “Prenses ve Bezelye Tanesi”, “Hansel ve Gretel” ile “Alaaddin” 15, 22 ve 29 Kasım’da, piyanist Barış Büyükyıldırım eşliğinde çellist Poyraz Baltacıgil’in resitali 17 Kasım’da, W. Shakespeare’in “12. Gece” eserinden bir bölümün seslendirileceği Okuma Tiyatrosu 25 Kasım’da, Coşkun Karademir ile Buray 20 Kasım’da ve Ozan Musluoğlu’nun yeni caz projesi Genedos 24 Kasım’da sanatseverlerle buluşacak. Tüm konser ve dinletiler 20.30’da, çocuk etkinlikleri ise 15.00’te yayında olacak.
Program:
♫ C. Saint – Saens Kuğu
♫ J. Brahms – Piyano ve Viyolonsel Sonatı No.1
♫ C. Chaplin – Smile
♫ B. Büyükyıldırım – Latino Lover
İş Sanat’ta Kasım Ayı
15 Kasım 2020 Pazar saat: 15.00
İş Sanat Masal Tiyatrosu “Prenses ve Bezelye Tanesi”
Lerzan Pamir – yönetmen
Aslı Tandoğan – oyuncu
Anıl Altınöz – oyuncu
Mert Aydın – oyuncu
17 Kasım 2020 Salı saat: 20.30
Poyraz Baltacıgil – çello
Barış Büyükyıldırım – piyano
20 Kasım 2020 Cuma saat: 20.30
Coşkun Karademir & Buray
22 Kasım 2020 Pazar saat: 15.00
İş Sanat Masal Tiyatrosu “Hansel ve Gretel”
Lerzan Pamir – yönetmen
Aslı Tandoğan – oyuncu
Anıl Altınöz – oyuncu
Mert Aydın – oyuncu
24 Kasım 2020 Salı saat: 20.30
Genedos
Ozan Musluoğlu – kontrbas
Serdar Barçın – saksafon ve flüt
Eylül Ergül – piyano ve vokal
Çağla Karaali – davul ve vokal
25 Kasım 2020 saat: 20.30
Okuma Tiyatrosu “12. Gece”
29 Kasım 2020 saat: 15.00
İş Sanat Masal Tiyatrosu “Alaaddin”
Lerzan Pamir – yönetmen
Aslı Tandoğan – oyuncu
Anıl Altınöz – oyuncu
Mert Aydın – oyuncu
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

İlber Ortaylı ile “Bi’ Sorum Var!” Youtube programı başlıyor!

Prof. Dr. İlber Ortaylı, Tuhaf’ın Youtube kanalının ilk yapımı olan “Bi’ Sorum Var!” programının yüzü oldu. Ünlü tarihçi “Bi’ Sorum Var!” için çocuklarla bir araya gelecek ve çocukların en çok merak ettiği sorulara birlikte cevap arayacaklar.
Nurhak Kaya imzası taşıyan ve çekimleri Zorlu PSM ev sahipliğinde sevilen caz kulübü touché’de mesafe kuralları gözetilerek gerçekleştirilen programın ilk bölümü bu akşam (9 Kasım) youtube.com/tuhaf adresinden yayınlanacak.
Ortaylı, yeni projesini kişisel Instagram hesabından şu sözlerle duyurdu: “Bu ülkenin çocuklarına güveniyorum ve onlarla bir yolculuğa çıkıyoruz… Çocuklar hayatlarındaki en çok merak ettikleri soruları soracak, cevaplarını hep birlikte arayacağız.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

TLC 5 yaşında

Türkiye’nin en sıra dışı eğlence kanalı TLC, yayın hayatına başladığı günden itibaren çok konuşularak televizyon dünyasının vazgeçilmez kanalları arasında yerini aldı. TLC’nin unutulmaz içeriklerini, gelin hep birlikte hatırlayalım.
Yayın hayatına 5 Kasım 2015’te başlayan TLC, Türk izleyicisini dünyanın dört bir yanından gerçek yaşam hikayeleriyle buluşturdu. Yayınlandığı her ülkede 1 numaralı gerçeğe dayalı eğlence kanalı olan TLC, pintilerden temizlik avcılarına, ağır yaşamlardan hayalimizdeki evlere, sıra dışı içerikleri ve karakterleriyle çok konuşularak Türk televizyonunda da içerik anlayışını etkiledi. Bazen güldürdü, bazen hüzünlendirdi; ama en çok da şaşırttı ve ilham verdi. Galatasaray Üniversitesi En Ödül Töreni’nde 3 yıl üst üste En İyi TV Kanalı Ödülü’ne layık görülen TLC, sosyal medyada da toplamda 2,5 milyon takipçiye sahip durumda.
Dr. Nowzaradan ve kurtarmaya çalıştığı aşırı kilolu insanları konu alan Ağır Yaşamlar, Evliliğe 90 Gün’de damat Mürsel ile Nebraskalı Anna’nın aşkı, en iyi dostu çamaşır suyu olanların programı Temizlik Avcıları, Alaska’nın ormanlarından Kuşadası’nın plajlarına dünyanın dört bir yanından evleri ekrana taşıyan Emlak Avcıları, inanılmaz ev değişimleriyle Hayalimdeki Ev ve Rüya Gibi Evler, gözümüzün önünde büyüyen beşizleri ile Kalabalık Aile, aile boyu aynı duşta yıkanan Aşırı Pintiler, TLC’nin son 5 yıl içinde en çok konuşulan içeriklerinden sadece birkaçı…
Yıllar içinde yüzlerce gelinin hayalinin gerçekleştiği Gelinliğe Evet De, dünyanın en sıra dışı pastalarını yapan Pastacılar Kralı, Dr. Bülent Cihantimur’un değiştirdiği hayatlarla Bu Ben Miyim, dünyanın en zor cilt rahatsızlıklarına çözüm sunan Doktor Çıbanım ve gerçek vakaları ekrana taşıyan suç ve araştırma programları da TLC’nin alamet-i farikası, unutulmazlar arasında yer alıyor.
Önümüzdeki yıllarda da sıra dışı yepyeni içerikler ve yerel yapımlarla izleyicileri şaşırtmaya ve eğlendirmeye devam edecek TLC, hayatın kendisi.
TLC Kanal Bilgileri; Digiturk 30, D-Smart 36, Kablo TV 34, Tivibu 53, TV+ 30, Vodafone TV 30.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Zorlu PSM’nin sevilen programı “İbrahim Selim ile Bu Gece”nin bu haftaki sürpriz konuğu yetenekli oyuncu Seda Bakan oldu!

Her hafta Zorlu PSM %100 Studio sahnesinde Türkiye ve gündeme dair konuları ve farklı ilgi alanlarından ağırladığı sürpriz konuk sanatçıları ile seyirci karşısına çıkan İbrahim Selim’in sevilen şovu “İbrahim Selim ile Bu Gece”nin bu haftaki konuğu, uzun bir aradan yeniden televizyon ekranlarına dönen yetenekli oyuncu Seda Bakan oldu.
Müzikten, stand-up’a, mizahtan güncel konulara; kültürün her alanına dokunan eğlence dolu dakikalar yaşanan programda sevilen oyuncunun kendisiyle ilgili samimi itirafları geceye damga vurdu.
Sorulan sorulara verdiği içten tavrıyla da seyircinin sempatisini kazanan güzel oyuncu, çocukken çok yaramaz olduğunu ve başını yaramazlıklarıyla sık sık belaya da soktuğunu itiraf etti. Tiyatro sahnesine çıkmak konusunda da planları olduğunu anlatan Bakan, oyunculuk kariyeri ile ilgili olarak da çocukken de oyun kurmayı seven, nasıl oyun oynayacağını düşünen bir çocuk olduğu için bu mesleği seçmiş olabileceğini ifade etti.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Altın çağ yaşatan imparator Ekber Şah

VakıfBank Kültür Yayınları “Ekber Şah” isimli kitabı yayımlıyor. Bu güncel biyografi çalışmasında, Asya İslam tarihinin en önemli liderlerinden Ekber Şah tüm yönleriyle inceleniyor. Babür İmparatorluğu’na altın çağ yaşatan hükümdar, tahta çıkışından iktidar mücadelelerine dek kapsamlı olarak anlatılıyor.
VakıfBank Kültür Yayınları’nın (VBKY) okurla buluşturduğu “Ekber Şah”, Asya İslam tarihine yön veren imparatoru ve bölge tarihini iç içe geçirerek anlatıyor. Wisconsin Üniversitesi öğretim üyesi André Wink tarafından kaleme alınan kitapta, 14 yaşında tahta çıkan ve Babür İmparatorluğu’na neredeyse yarım yüzyıl boyunca altın çağ yaşatan Ekber Şah’ın tüm ayrıntılarıyla biyografisi sunuluyor.
Türkçe çevirisini Uğur Gezen’in yaptığı kitap, tarihin seyrine yön veren hükümdarı yakından tanımak isteyen ve dünya tarihine ilgi duyan herkese hitap ediyor.
14 yaşında tahta çıktı
1542 ile 1605 yılları arasında yaşayan Celâleddin Ekber, Hindistan’daki Bâbürlü hanedanının üçüncü hükümdarıydı. Onun döneminde Babürlüler görkemli bir yükseliş devri yaşadı. Ekber çok küçük yaşlardan itibaren iyi eğitim gördü; askeri dersler aldı, topçulukta uzmanlaştı. Dokuz yaşında hanedanlığın yönetiminde aktif rol üstlenen Ekber, ilk seferine çıktığında 13, tahta çıktığında ise 14 yaşındaydı. Wink kitapta, “10 Mart 1556 tarihinde başkent Lahor’a bağlı Kalanaur kasabasında Bâbürlü tahtına çıkması, Hint-Müslüman tarihinde birçok yönden emsalsiz ya da en azından hiç alışılmamış bir hükümdarlığın başlangıcıydı” diyor.
Savaş meselelerinde en önde
Ekber, hükümdarlığı süresince örnek davranışlar sergileyerek tüm büyük Bâbürlü kurumlarının asıl mimarı oldu. Gösterişsiz giyinir, dünyevi olana aldırış etmezdi. Hanlar ve savaş meydanlarında askerler arasında tebdil-i kıyafet dolaşan Ekber için Wink, “Savaş meselelerinde en önde gelirdi, hükümet meselelerinde pek marifetliydi, tüm kanunları anlar ve tartışırdı. Tüm mekanik maharetlerden keyif alır ve sık sık elleriyle uğraşırdı. Bazen işçilerin yanında taş ocağında çalışırdı. Ekber her işte marifetliydi, dantela yapıcılar gibi kurdele yapardı, törpü yapardı, biçerdi, çok çalışırdı…” sözlerini kaydediyor.
Fiziksel özellikleri
Wink kitapta, Ekber Şah’ın fiziksel özelliklerini de aktarıyor: Dönemin standartlarına göre orta boylu olduğunu belirtirken, Ekber’in, geniş göğsü ve omuzları, biniciliğe uygun geniş ve eğri bacakları ile uzun kolları hakkında ayrıntı paylaşıyor. Wink, şöyle devam ediyor: “Yapılıydı, çok zayıf ya da şişman değildi, güçlü kuvvetli, zinde ve sıhhatliydi. Fiziksel olarak zinde ve gayretli bir sporcu olan Ekber, fevkalâde gücü ve cesaretiyle meşhurdu… Çehresinin saltanat itibarını yansıttığı ve hükümdarlığını ilk bakışta belli ettiği hususunda tüm kaynaklar hemfikirdir. Yüz ifadesi dingin ve açıktı, yine de öfkelendiğinde dehşet verici bir heybet doluydu.”
Zalimliğe karşı ve adil
Ekber Şah, işlenmiş tarlaların, civardan geçen imparatorluk askerleri tarafından çiğnenmemesi için görevliler tarafından korunmasını emretti. Dahası, verilen zararın karşılanması kuralını getirdi.Wink, onun örnek ve adil davranışlar sergileyen bir lider olduğunu söylüyor ve şunları anlatıyor: “Ekber bazen örnek teşkil ederek, bazen düzenleme yaparak ya da gerekli olduğunda en sert askeri disiplini uygulayarak her türden zalimce davranışı engellemeyi hedefledi. ‘Avlanmaya aşırı düşkünlüğü’, ‘aralıksız oyun oynamayı’, ‘gece gündüz sarhoşluğu’ ve ‘sürekli kadınlarla münasebette olmayı’ da önlemeye çalışacaktı. Laubaliliğin ve öfkenin ‘aklın kısıtlaması altında’ olması gerektiğinde ısrarcıydı.”
Bir tarihsel serüven
Wink kitapta, Ekber Şah’ın içine doğduğu dünyayı ustalıkla tasvir ederken bölgesel gelişmeleri sıralıyor, yaşanan taht mücadeleleri ve savaşlarla Babür İmparatorluğu’nun tarihsel serüvenini aydınlatıyor. Kapsamlı Ekber Şah biyografisi sunan kitap, hükümdarın çocukluğunu, davranışlarını, ilişkilerini, amaçlarını ve hayat görüşünü detaylı anlatımıyla ön plana çıkıyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

‘Tuna Kıvrımı’ 6 Kasım Cuma Trump Sahne’de prömiyer yapacak

Macar Yazar Ferenc Karainthy’nin kaleme aldığı Fatma Çiğdem Aydın’ın Türkçeye çevirerek repertuara kazandırdığı ‘Tuna Kıvrımı’ tiyatro oyunu, 6 Kasım Cuma günü saat 20:30’da Trump Sahne’de prömiyer yapacak.
Rejisörlüğünü Gökçer Genç’in yaptığı ‘Tuna Kıvrımı’nın oyuncu kadrosunda Fatih Al ve Emel Çölgeçen yer alıyor.
Prodüksiyonlarıyla yurt içi ve yurt dışında birçok kez turne yapmış Kuzgun Yapım’ın yeni oyunu ‘Tuna Kıvrımı’, Demir Perde döneminde Macaristan’ın Tuna Nehri üzerinde bir kafeteryada çalışan garson bir kadın ile mesai bitiminin son dakikalarında içeri giren erkek bir müşteri arasında geçen komik, sıcak, sempatik ve ilginç bir hikayeyi konu alıyor.
Trump Sahne, kontrollü sosyal hayata geçiş kapsamında COVİD-19’a karşı tüm önlem ve tedbirlerini almış olarak kapılarını açıyor. Yüzde 100 taze hava ile iklimlendirilen 500 kişilik Trump Sahne’de seyirciler, birer sıra atlayıp üçer koltuk boş bırakarak oyunu izleyecekler. Girerken ateşleri ölçülecek olan izleyiciler, sürekli dezenfekte edilen salonda oyunu maskeli olarak izleyecek.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)