Etiket arşivi: Şekilde

HIV Pozitif Hastalar İlaçlarını Düzenli Bir Şekilde Kullanırsa Normal Yaşam Süresine Ulaşabilir

Sağlık Bakanlığı 2019 verilerine göre Türkiye’de yaklaşık 17 bin HIV ile enfekte kişi bulunuyor. Önümüzdeki 10 yıl içinde HIV ile enfekte birey sayısının hızlı bir şekilde artması beklendiğine dikkat çeken DoktorTakvimi.com uzmanlarından Uzm. Dr. Şafak Göktaş, 1 Aralık Dünya AIDS Günü vesilesiyle HIV konusunda çok önemli bilgiler veriyor.
Son dönemde HIV vakaları ABD, Avrupa, Asya gibi kıtalarda düşüşe geçmişken Türkiye’de ciddi anlamda bir artış eğilimi gösteriyor. Türkiye, dünyada Belarus ve Ukrayna’dan sonra en fazla artış saptanan üçüncü ülke konumunda yer alıyor.Sağlık Bakanlığı 2019 verilerine göre yaklaşık 17 bin HIV ile enfekte kişi bulunuyor. DoktorTakvimi.com uzmanlarından Uzm. Dr. Şafak Göktaş, ülkemizde yapılan değerli bir çalışmaya göre bu rakamın 75 bin civarında olduğunu belirtiyor. Buz dağının altında ise bundan çok daha büyük bir rakam yattığını söyleyen Uzm. Dr. Göktaş, “HIV pozitif olduğunu bilmeyen ve bunu korunmasız ilişki ve ya başka şekilde, istemeyerek de olsa enfekte olmayan kişilere bulaştırmakta olan bireyler var. Bu nedenle önümüzdeki 10 yıl içinde tespit edilemeyen HIV vakalarının tespit edilmesiyle beraber HIV ile enfekte birey sayısının hızlı bir şekilde artması bekleniyor” diyor.
HIV bir virüs, AIDS ise hastalığın son evresidir
HIV ve AIDS’in aynı anlama gelmediğinin altını çizen DoktorTakvimi.com uzmanlarından Uzm. Dr. Şafak Göktaş, HIV’nin insan bağışıklık yetmezliğine sebep olan bir virüs iken, AIDS’in ise HIV virüsü kapan kişinin hiçbir tedavi almaması durumunda 6-10 yıl sonra varacağı son hastalık evresi olduğuna dikkat çekiyor. Günümüzde, erken tanı sayesinde HIV pozitif vakaların AIDS evresine gelmeden tespit edilerek tedaviye başlandığını anlatan Uzm. Dr. Göktaş, şöyle devam ediyor: “Bu durum, bazı ülkelerde farklı şekilde uygulanıyor. HIV virüsünün ilerlemesi ve vücuda hasar vermesi, buna bağlı olarak bağışıklık sistemi hücrelerinin azalması ile hastalığın daha ciddi bir konuma gelmesi durumunda tedavi başlanıyor. Bunun nedeni ise tamamen ekonomik…”
HIV pozitif kişiler umutsuzluğa kapılmamalı
Kişinin HIV pozitif olduğunu öğrendiğinde derin bir üzüntü yaşayabileceğini ve hatta geleceğe dair umutsuzluğa kapılabileceğini belirten Uzm. Dr. Göktaş, “Fakat HIV/AIDS Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından ölümcül hastalıklar listesinden çıkartılıp kronik hastalıklar listesine alındı. HIV ilaçlarını düzenli bir şekilde, zamanında kullanan hastalar normal yaşam süresine ulaşabiliyor. Bu yüzden, HIV pozitif olduğunu saptanan kişiler hiçbir şekilde umutsuzluğa kapılmamalılar. Tıpkı diyabet ve hipertansiyon hastalığında olduğu gibi günde 1-2 adet ilaç kullanarak normal yaşam ömrünü sürebilirler. Ayrıca HIV tedavisinde umut verici gelişmeler yaşanıyor. Uzun süre etkisini gösteren enjeksiyon tedavisi ile ilgili ümit vadeden çalışmalar var. Önümüzdeki yıllarda, hastaya 1 doz enjeksiyon yapılarak 2-3 ay boyunca ilaç almadan tedavisinin devamı mümkün olacak” diyor.
İlaç tedavisinin ardından hastada virüs saptanmazsa bulaşıcılık da yoktur
DoktorTakvimi.com uzmanlarından Uzm. Dr. Şafak Göktaş, yakın gelecekte HIV ile enfekte olan insan sayısının artacağı beklendiğinin altını çiziyor. Bu durumda HIV pozitif olan bireylerin toplumda dışlanmaması, tam tersi ABD, İngiltere, Almanya gibi gelişmiş ülkelerde olduğu gibi topluma kazandırılması gerektirdiğini ifade eden Uzm. Dr. Göktaş, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Yeni çalışmalarda elde edilen sonuçlara göre, HIV pozitif olan bir hastada HIV ilaç tedavisi ile vücutta olan virüs sayısı testlerde tespit edilemez durumda ise bu hastada artık bulaştırıcılık söz konusu değildir. Yani HIV RNA PCR denilen testte virüs saptanmaz ise bulaştırıcılık yoktur diyebiliriz. Tabii bu durum, hastanın testlerinin en az 6 ay boyunca negatif sonuçlanması ve tek partner ile ilişkisi olması durumunda söz konusudur. Bundan yaklaşık 15 sene önce, HIV pozitif olan bir kişi 9-10 ilaç kullanmak zorundayken, şu an günümüzde bu sayı sadece 1-2’dir. Önümüzdeki yıllarda bu durum, 2-3 ayda bir enjeksiyon yaptırmaya kadar gidecektir. Bu doğrultuda, HIV pozitif tanısı konulan hastaların hiçbir şekilde karamsarlığa düşmemesi ve geleceğe umutla bakması gerekir. Bizim toplum olarak görevimiz, HIV pozitif tanısı konulan kişileri dışlamadan, damgalamadan kucaklamak ve toplumdan soyutlamamaktır.”
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Çocuğunuz Bu Şekilde Yürüyorsa Dikkat!​

Yürümeye yeni başlayan çocuklarda parmak ucu yürüyüşü oldukça yaygın bir şekilde karşımıza çıkıyor. Fakat, bu durumun uzun süre devam etmesi birçok sağlık sorununa davetiye çıkarıyor. En geç iki yaşına kadar çocuğun normal yürüyüş düzenine geçmesi gerektiğinin altını çizen Romatem Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi Çocuk Fizyoterapisti Şehnaz Yüce, “Parmak ucu yürüyüş düzgün vücut duruşunu bozar, bazı kaslarda sertleşme ve kısalma bazılarında ise uzama ve güçsüzleşmeye yol açar. Vücudun bütün ağırlığını ayağın ön bölgesi taşıdığı için bu bölge genişler, eklem yapıları bozulur. Ayak, ayak bileği, diz, kalça ve omurgada oluşan bu problemler nedeniyle zaman içinde de ağrılar oluşmaya başlar. Bu yüzden ailenin çocuğu iyi gözlemlemesi sonucu erken müdahale büyük önem taşıyor” ifadelerini kullandı.
Her anne baba, çocuklarının yürümesini büyük bir heyecanla beklerken bazı noktaları göz ardı edebiliyor. Çoğu çocuk 12 ila 14 aylıkken ayakları yerde düz olarak yürümeye başlarken bazı bebekler ise ayak tabanını ve topuğu yerle temas ettirmeden sadece parmakları yere temas ettirerek yürüyüş gerçekleştirerek ilk adımlarını atıyor. Parmak ucunda yürüme normalde yürümeyi öğrendikten sonraki üç ile altı ay içinde kaybolması gerekirken uzun sürmesi haline bir uzmana başvurmak gerekiyor.
Parmak Ucu Yürüyüş Nedeni Mutlaka Araştırılmalı
Parmak ucu yürüyüş şeklinin normal doğan ve hiçbir probleme sahip olmayan çocukların yaklaşık yüzde 10’unda da görülme olasılığı olduğuna dikkat çeken Romatem Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi Çocuk Fizyoterapisti Şehnaz Yüce, “Eğer çocuk parmak ucunda yürüyorsa nedeni araştırılmalıdır. Hamilelik döneminde bebeğin pozisyonuna bağlı kaslarda kısalık oluşabilir, genetik bir problem dolayısıyla hamilelikte kaslarda kısalık meydana gelmiş olabilir. Erken doğum nedeniyle ya da sonrasında nörolojik bir problem oluştuysa parmak ucu basmasına neden olabilir. Yürüme aşamasına gelmeden ya da yürüme aşamasında çocuğun yürüteççe konulması da parmak ucu yürüyüşünü tetikleyebilir. Aynı zamanda otizm ve mental problemler de bu durumu geliştirebilir” dedi.
Erken Müdahale Büyük Önem Taşıyor
Yüce, sözlerini şöyle devam etti: “Problemin oluş nedeni bulunduktan sonra teşhise bağlı olarak tedavi programı oluşturulur. Pozisyonlama, germe egzersizleri, ayakkabılar, ortezler kullanılabilir. Bu tedavi yöntemleri yeterli kalmadıysa cerrahi olarak çözüm düşünülerek kas uzatma ameliyatları da yapılabilir. Eğer problem nörolojik ise cerrahi girişimlerden önce botoks uygulamaları da olabilir. Erken teşhis büyük önem taşıyor. Aileler genellikle bu sorunu geçici olarak düşünebiliyor.”
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Twitter, Markaların Twitter’ı En Etkili Şekilde Kullanmaları İçin 7 Stratejiyi Açıkladı

Twitter, markalara, nerede olurlarsa olsunlar Twitter’ın markaların hedef kitlelerini bulmalarına yardımcı olabileceği yolları gösteriyor. “Conversation Book-İletişim Kitabı” aracılığıyla Twitter, şirketlere Twitter’ı en etkili şekilde nasıl kullanabilecekleri konusunda rehberlik ediyor.
Twitter, son dönemde analiz ettiği yüzlerce kampanya arasından 7 stratejiyi belirledi. Son aylarda Twitter tarafından yapılan bir grup araştırmada kilit noktalar olarak; dinleyerek liderlik etmek, amaç ile liderlik etmek, örnek olmak, yeni bir şeyle liderlik etmek, bağlantı kurarak liderlik etmek, çeviklikle liderlik etmek ve pozitiflik ile liderlik, öne çıkıyor
İşte, markalar için 7 strateji:
1- Dinleyerek liderlik edin
Sohbete öncülük eden markaların müşterilerinden aldıkları tavsiyeleri dinleyen markalar olduğunu görüyoruz. Müşteriler, markalarının güvenilir, iletişim kurulabilir olmasını ve kriz sırasında iletişimi desteklemelerini istiyorlar. Tüm bunlar markaların, platformda uygun konumda kalarak başarılarını garantiye alacaktır.
2- Amaç ile liderlik etmek
Buradaki ana fikir, insanlar markalarının amaca yönelik olmasını istiyorlar, bu artık markalar için bir seçenek değil zorunluluk haline geldi. Twitter kullanıcıları, markaların dünya üzerindeki kendi olumsuz etkilerini azaltmak için nasıl harekete geçtiklerini göstermelerinin önemli olduğunu söylüyor. İnsanlar, markaların amaca yönelik kampanyalar ile liderlik etmelerini bekliyorlar. Twitter’da, markaların amaçlarını netleştirmelerine yardımcı olan ve üç anahtar noktadan oluşan bir yapı var. Bunlar; Amaç, İnsanlar ve Taahhüt. Işte Türkiye’den bir örnek; Getir.
3- Örnek olmak
Açıklık ve şeffaflık son derece önemli. Yapılan araştırmaya dayanarak, pek çok insanın belirsizlik zamanlarında en çok ilgilendikleri konularla ilgili şeffaflığın yanı sıra cevaplar ve tavsiye aradıklarını belirledik. İletişim liderleri zorlu iş ortamında bile daha fazlasını vermenin yollarını buluyor. İşte markanızın nasıl örnek olabileceğinin yolları:
Yapılması gerekenler; İnsanların belirsizlikle başa çıkmalarına ve sakin kalmalarına yardımcı olacak faydalı bilgiler sağlayın. Müşterilerin, gündeme getirdiği sorunları ele alan bütün girişimlerinizi yayınlayın.
Yapılmaması gerekenler; Tutamayacağınız sözler vermeyin, talihsizliği bir pazarlama fırsatı olarak görmeyin, hüsrana uğramış müşterilerle etkileşimi göz ardı etmeyin.
4- Yeni bir şeyle liderlik etmek
Kriz sırasında, birçok lansman planı ertelendi, geriye çekildi ya da geçici olarak durduruldu. Böyle şeyler meydana geldiğinde birçok insanın planlamayı geriye çekmeye eğilimli olduğunu biliyoruz. Sıkıntılı bir dönem olduğu zaman bunu dikkate almak ve pazar payını korumak özellikle önemlidir. İletişim liderlerinin en iyi beş uygulamasını takip etmeniz şartıyla, kriz sırasında yeni markaları tanıtmak, mesajlar vermek ve yeni ürünleri başarılı bir şekilde piyasaya sürmek hala mümkündür. Bir örnek BiTaksi’den.
5- Bağlantı kurarak liderlik etmek
Bu, markaların bu süre zarfında nasıl konu ile ilgili kalabilecekleriyle ilgilidir. Sosyal mesafe, gerçek dünyada birbirimizden ayrı durmayı gerektirirken; teknoloji, sanal dünyada bizi bir araya getirmeye yardımcı oluyor. Twitter, bu süreç için çok önemli bir konumda. Lider markalar ilgi düzeyini üç şekilde sürdürebilirler: bu, hatasız bir şekilde yapılması en zor olanlardan biri ancak aynı zamanda hatasız yapıldığında en çok anlamı olanlardan. Herkes, canlı etkinlikleri sanal etkinliklere taşıyor ve Twitter’da, birçok kişinin sanal etkinliklerle daha olumlu bir ilişki içinde olduklarını söylediği görülüyor.
6 – Çeviklikle liderlik etmek
İçerik stratejinizi geliştirmek gerçekten çok önemlidir. Bunu yapmanın kolay bir yolu, eski niteliklerinizi yeni niteliklere dönüştürmektir. İçeriğinizi uyarlamanın yolları hakkında yaratıcı bir şekilde düşünün. Zor zamanlarda, kaynakların kullanımını optimize etmek için, Twitter hizmetlerini kendi yararınıza kullanma olanağına sahipsiniz.
7 – Pozitiflik ile liderlik
İnsanlar gerçekten olumlu sohbetleri artıracak markalar arıyor. Plarformdaki insanların üçte ikisinden fazlası; pozitif hikayeler, negatif bulutların arasındaki parlak alanlar ve dünyada olup biten şeyleri arıyor. Pozitif hikayeler paylaşmak hiç bu kadar önemli olmamıştı. Bir örnek Çiçeksepeti’nden.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)