Etiket arşivi:

PUBG Mobile Royale Pass Sezon 16, Metro Exodus iş birliğiyle geliyor!

Royale Pass Sezon 16: Metro Royale, Metro Exodus temalı karakter kıyafetleriyle başladı.
Ayrıca Siber Hafta etkinliği için de yepyeni detaylar açıklandı.
PUBG MOBILE kısa bir süre önce Dmirty Glukhovsky’nin romanlarından ilham alan ve felaket sonrası Rusya’da geçen oyun serisi Metro’nun son oyunu Metro Exodus ile yaptığı ortak çalışmanın yer aldığı 1.1 güncellemesini duyurdu. Yeni başlayan Royale Pass Sezon 16’da yer alacak olan “Metro Royale” temalı içerikleriyle birlikte PUBG MOBILE, ilk özel marka içerikli Royale Pass’e kavuşmuş oldu. Metro temalı karakterler için yeni kıyafetler, özel maceralar ve ödüller yeni sezonda oyuncuları bekliyor.
Royale Pass Sezon 16 içerik güncellemesi, Metro Exodus oyunundan tanınmış karakter görünümleri ve diğer içerikleri barındırıyor. Royale Pass Sezon 16 üyeliği aktifleştirildiğinde, oyuncular Metro karakterleri Artyom veya Anna’nın 1. seviye görünümlerine sahip oluyorlar. Bunun dışında Colonel Miller veya Casual Miller görünümü de Royale Pass’e özel Metro Adventure etkinliğindeki görevleri tamamlayarak edinilebiliyor. Oyuncular etkinlikte Metro Rozetleri’ni kullanarak maceralarına başlayabilir, çeşitli mühimmatlar edinmek için istasyonlara ulaşabilir ve bunları kıyafet ve silah görünümleri için kullanabilirler.
Royale Pass’in seviyesini yükselten oyuncular ise içerisinde 50. seviye’de Siber Cellat Seti, 100. seviyede ise Gece Korkusu Seti bulunan özel görünümlere erişebilecekler. Ayrıca yeni RP Takım özelliği sayesinde Royale Pass seviyelerini de yükseltme şansına sahipler. Bir RP takımına katıldıklarında, tüm ekip üyeleri seviyeleri belli bir sayıya eriştiğinde özel hediyeleri açabiliyorlar.
Yeni Royale Pass güncellemesinin yanında oyuncuların ve topluluk üyelerinin desteğine teşekkür amaçlı olarak PUBG MOBILE ekibi, Siber Hafta etkinlikleri düzenliyor. 6 Aralık tarihine kadar oyuna giren tüm oyuncular 2500 dolar ödül, hafta boyu harcanan UC’lerin iadesi, bir adet OnePlus 8T akıllı telefon gibi hediyelerin bulunduğu bir çekilişe katılmış olacak. Dört oyuncunun kazanacağı bu etkinlik dışında 23 Kasım – 6 Aralık tarihleri arasında özel günlük görevleri tamamlayan oyunculara da Siber Hafta İndirim Kuponları dağıtılacak. Bu kuponlar ise sürpriz Emoji Hediye Paketleri gibi ödülleri açmak için kullanılabilecek. Ayrıca bu süre zarfında en iyi 100 oyuncu, özel Siber Hafta 2020 unvanına da sahip olacak.
Diğer Siber Hafta aktivitelerinden de daha fazla indirim ve ödül kazanılırken, yeni görünüm ve silahlarda %70’ten %90’a, klasik görünümlerde %30’dan %70’e ve UC satın alım ve harcamalarında ek UC hediyesi de bu hafta sunulanlar arasında.
Bu yeni güncelleme, PUBG MOBILE’ın 1.1 sürümünde oyunculara sunuluyor. Yeni sürüm, Android cihaz kullanan oyuncular için de yeni bir az yer kaplayan yükleme özelliğini getiriyor. Artık PUBG MOBILE aynı oyun deneyimini, %70 daha az dosya boyutuyla sunuyor. Oyunu oynamak için sadece 610 MB boyutunda bir dosya indirmek yeterliyken, diğer oyun içerikleri ise sonradan yüklenebiliyor. Bu yeni az yer kaplayan yükleme özelliği, oyuncuların kendi oyunlarını özelleştirmelerini, tercihlerine göre bölümleri ekleyip çıkarmalarını da mümkün kılıyor. Kaynak yönetim teknolojisini baz alan sistem, temizlik önerileri ve en uygun indirilebilir güncellemeleri de sağlıyor. Bunların yanında bir maçta %10 daha az gecikmeyle birlikte tüm performans da iyileştirilerek daha akıcı bir oynanışı oyunculara sunmuş durumda.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

İş Kazası Riskini Sıfıra İndirecek ‘Let-X İSG’ Sahaya İniyor

İş sağlığı ve güvenliğinde “endüstri 4.0” dönemi başlıyor. İleri teknoloji uygulamalarıyla ulusal ve uluslararası sektör devlerine yeni nesil çözümler sunan GFDS ile, mesleki ve teknik eğitim uygulamalarının öncüsü Coşkunöz Eğitim Vakfı (CEV) ortaklığıyla, iş sağlığı ve güvenliğinde ilk kez online eğitim ve sanal gerçeklik (VR) uygulamaları bir dijital eğitim platformunda birleştirildi. İş dünyasının yeni nesil eğitim ve deneyim platformu olarak tanımlanan ‘Let-X’ in ilk ürünü ise ‘Let-X İSG Eğitimi’ oldu.
E-Learning ve VR Deneyim Modülleri ile İSG eğitiminin boyutunu değiştiren platform, iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinde verimlilik oranını yüzde 95’e kadar yükseltiyor. Eğitim, uygulama modülü sayesinde de iş esnasında hata payının sıfıra indirilmesine katkı sağlıyor. Tamamı Türk mühendislerinin üretimi olan yeni nesil eğitimin yurt dışına ihraç edilmesi hedefleniyor.
HEM MALİYETLERİ HEM DE KAZA RİSKİNİ AZALTACAK
Ofislerde veya fabrikalarda mavi yakalı çalışanlardan beyaz yakalı yöneticilere kadar herkesin rahatlıkla kullanabileceği Let-X İSG Eğitimi, alanında uzman A sınıfı İSG uzmanları tarafından, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na uygun olarak geliştirildi. “Akıllı Eğitim, Güvenli Deneyim” sloganıyla yola çıkan Let-X İSG Eğitimi, hem uzaktan eğitim imkânıyla şirketlere zaman ve maliyet tasarrufu sağlayacak, hem de üstün teknolojisiyle iş kazası riskini sıfıra indirecek.
İş sağlığı ve güvenliği alanında yeni bir dönem başlatacak olan Let-X İSG Eğitimi’nin lansmanı ODTÜ Teknokent’te yapıldı. Pandemi önlemleri çerçevesinde gerçekleştirilen ve basın mensuplarının Let-X İSG Eğitimi’ni deneme fırsatı bulduğu lansmanda konuşan GFDS Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Mert Levent Oğuzata, uygulamanın en önemli amacının çalışanlarda en hızlı ve etkili şekilde iş sağlığı ve güvenliği kültürünü oluşturmak olduğunu belirtti. Oğuzata; “İş kazalarının en önemli nedenlerinden biri iş sağlığı ve güvenliği kültürünün tam anlamıyla oluşmamış olması. ‘İş Dünyasının Yeni Nesil Eğitim ve Deneyim Platformu’ olarak tanımladığımız Let-X ile, iş dünyasında İSG bilincinin yerleşmesine katkı sağlayacağız. Teorik bilgiyi sahada güvenli adımlara dönüştürecek olan Let- X İSG Eğitimi, hem çalışana hem de eğitici konumundaki işverene bir çok avantaj sağlıyor. Pandemi ile mücadele ettiğimiz bu dönemde dijital ortamda bire bir İSG eğitimi almak maliyetleri azaltırken, çalışanlara da toplu eğitim ortamlarından uzak daha güvenli bir platform sunmuş olacak. Eğitim aynı zamanda, toplu eğitim organizasyonlarının yarattığı (eğitim salonu, ikram, taşıma vb) maliyetleri doğrudan azaltacak ve bu organizasyonlar için bir üretim hattının tamamen durdurulmasını da önleyecek. Çalışanların dönüşümlü eğitim almalarının önünü açacak. Doğru davranışı, risk almadan sanal gerçeklik teknolojisini kullanarak öğretecek ve olası iş kazaları riskini de düşürecek. Bu sistemle online eğitim ve sanal gerçeklik (VR) deneyimleri ilk kez bir araya getiriliyor. Endüstri 4.0döneminin iş güvenliği eğitimlerine de bu yakışır diye düşünüyoruz” dedi.
YÜZDE 95’E KADAR VERİMLİLİK
Let-X İSG Eğitimi’nin yaşayan, canlı bir ürün olduğunun altını çizen Oğuzata şöyle konuştu: “Let-X İSG eğitimi çalışanda önemli değişimler sağlayacak. Teorik eğitimi kullanıcı deneyimiyle buluşturan Let-X, bilgiyi davranışa ve deneyime dönüştürmeye katkı sağlarken iş dünyasında uzmanlaşmayı hızlandıracak ve iş kalitesini artıracak. Çalışan, VR ile gerçekçi ve güvenli bir ortamda tehlikeli veya çok tehlikeli durumları deneyimleyerek, gerçek yaşamda benzer durumlarla karşılaştığında hızlı ve doğru aksiyon alabilecek. VR Deneyim Modülü ile öğrenilen bilgiler, gerçekçi çalışma ortamında gerçekçi senaryolarla uygulanabilecek. Uygulama modülleri, iş yaşamında hata payının sıfıra indirilmesinde önemli rol oynayacak. Eğitimler bu platform sayesinde yüzde 95’e kadar daha verimli geçecek, çalışanların dijitalleşmeye yönelik önyargıları da yıkılacak. Ayrıca VR teknolojisini kullanırken hareket etmeye bağlı olarak sıklıkla görülen baş dönmesi sorunu, kullandığımız yeni teknoloji sayesinde olmayacak.Güvenli ve ekonomik bir yolla, kanayan bir yara olan iş kazalarını minimize etmek istiyoruz.”
“YURTDIŞI PAZARLARINA DA GİRMEYİ HEDEFLİYORUZ”
GFDS ve Coşkunöz olarak tamamen Türk mühendislerinin geliştirdiği Let-X İSG Eğitimi’nin sadece ulusal pazarda değil yurtdışı pazarında da başarı elde edeceğini düşündüklerini kaydeden Oğuzata, 5 yıllık hedeflerini ise şöyle aktardı: “Uluslararası sektörün ihtiyaçlarını tespit ederek eğitimi ihtiyaca göre şekillendireceğiz. Birinci yıl ulusal alanda Let-X İSG kullanımını yaygınlaştırmayı, ikinci yıldan itibaren de Rusya, Hollanda, Almanya, Amerika ve İngiltere pazarlarına giriş yapmayı hedefliyoruz. Üçüncü yıl içinde ise, farklı alanlarda özel eğitimler oluşturmayı planlamaktayız. Tümüyle yerli ve milli kaynaklarla, Coşkunöz Eğitim Vakfı’nın 32 yıllık eğitim tecrübesi ve sektöründe fark yaratan GFDS’nin içerik geliştirme ve teknoloji yetkinliğiyle oluşturulan bu İSG Eğitimi ile, Türkiye’nin teknoloji geliştirme potansiyelini uluslararası platformlarda da en iyi şekilde temsil etmeye hazırlanıyoruz. Çünkü eğitim sisteminin tüm dünyada kaliteli ve doğru teknolojiler sayesinde dönüşeceğini öngörüyor, bu kaliteli ve yenilikçi eğitim sistemleri ile geleceğin de güzelleşeceğine inanıyoruz. Let-X’i bu inançla oluşturduk. Dönüşüme çalışma yaşamından başlamanın verimine inandık. Bu sebeple de çalışmalarımıza iş dünyası eğitimleri içinde en yaşamsal eğitim olan İSG Eğitimi ile başladık. Biz eğitim ve teknolojiyi buluşturarak bu alanda verilebilecek en etkili eğitimi hazırladık. GFDS olarak bizim görevimiz teknoloji için teknoloji geliştirmek değil insanlık için dengeli şekilde teknoloji geliştirmektir. Bizim çalışma prensibimiz bu şekildedir. Eğer dünya gelecekte insanlık ile teknoloji arasındaki dengeyi düzgün şekilde kurabilirse gerçekten aydınlık bir gelecekbizleri bekliyor.”
Lansmanda söz alan Coşkunöz Eğitim Vakfı Genel Müdürü Bige Tınmazsoy Susuzlu da, vakıf olarak kuruluşlarından bu yana sanayi ve üretiminin yanı sıra Türkiye’nin geleceği olan gençlerin hayatına değer katmak için çalıştıklarını belirterek şunları söyledi:
“Tümüyle yerli ve milli kaynaklarla, Coşkunöz Eğitim Vakfı’nın 32 yıllık eğitim tecrübesi ve sektöründe fark yaratan GFDS’nin içerik geliştirme ve teknoloji tutkusuyla Türkiye sanayisine kazandırdığı Let-X İSG Eğitimi, Türkiye’nin uluslararası platformlarda da vizyon ve teknolojik yetkinliğini en iyi şekilde temsil edecek. Mesleki ve teknik eğitim uygulamalarının öncüsü olma vizyonumuzla sektöre sunduğumuz bu ürün, ileri teknolojilerle kaliteli görsel içerikleri buluşturarak ulusal ve uluslararası sektör devlerine yeni nesil bir eğitim deneyimi sunacak.Yerli ve milli kaynaklarla, “Akıllı Eğitim, Güvenli Deneyim” sloganıyla sunulan Let-X İSG Eğitimi ile çalışanların dijital okur-yazarlığının artırılması, şirketlerin dijital dönüşümünün hızlandırılması ve iş kazalarının azaltılmasını hedefliyoruz.
LET-X İSG İLE ÖĞRENCİLERE DESTEK
Bu projenin bizim için en önemli noktalarından biri ise, ürünün satışından elde edilecek vakıf gelirlerinin tamamını eğitim ve burs fonlarına aktaracak olmamız. Yani müşterilerimizle çalışanlarımızı güvenli ve dijital ortamda eğiterek aynı zamanda bir iyilik ekosisteminin parçası olacağız. Çalışanlarımızı güvende tutarken geleceğin işgücüne de eğitim ve burs desteği sağlayacağız. Bu iş modeli büyük fark yaratacak. Bu sayede Let-X İSG Eğitimi’ni kullanan şirketler de sosyal sorumluluk projesinin bir parçası olacaklar.”
GFDS’nın Kurucu Ortağı, aynı zamanda da Kontrat ve Finans Direktörü olan Selda Oğuzata Kurman ise eğitimin en önemli özelliklerinden birinin alışılagelmiş İSG eğitimlerine yeni bir soluk ve bakış açısı getirmek olduğunu söyledi. Kurman, “Let-X İSG sıradan salon derslerine pratik, eğlenceli ve verimli bir yeni alternatif getirerek öğrenme verimliliğini artırıyor, iş kazası riskini minimum seviyeye indirmeye yardımcı oluyor. Sektörde yer alan firmalarla ürün özelinde bugüne kadar yapmış olduğumuz görüşmeler sonrasında bu tip eğitimlerin pazarda net bir ihtiyaç olduğunu gördük. Görüşmelerimiz sonrası son derece olumlu geri bildirimler aldığımızı söyleyebilirim. Daha şimdiden birçok değerli kuruluş ve firma ile el sıkışmış durumdayız.Yakın zamanda bunları da Let-X web sitemizden de duyuracağız” ifadelerini kullandı.
GFDS Yazılım Takım Lideri Ozan Şen ise, eğitim paketinin çalışma prensiplerini anlattı. Şen, “E-Learning modülü toplamda yaklaşık 4 saatlik video ve soru cevap eğitiminden oluşuyor. Videoları sanki bir çalışan bloknota ders notlarını yazıyormuş gibi tasarladık. Burada çalışanın aslında kolay ve şematik anlatımlarla konuları iyi anlamasını hedefledik. VR deneyim modülünde ise 10 farklı senaryo var. Tüm senaryolar gerçekçi fabrika ortamında geçiyor. Çalışan VR gözlüğü takıp eline kontrol cihazlarını aldığı zaman sanal gerçeklik alanına ışınlanmaya başlayarak senaryo içindeki aşamaları tamamlıyor. Senaryolar hep doğru seçimi yapmaya yönlendiriyor. Video sonrası sorularla seviye tespit yapılabiliyor. Her seviyede çalışanın kolay kullanabilmesi için oldukça yalın ama etkili bir anlatım kullandık. Eğitimler bulut tabanlı olduğu için uzaktan güncellemeye açık. Güncellemeler olduğunda anında merkezden yönlendiriyoruz aynı anda tüm kullanıcılar da güncellenmiş eğitime kavuşuyor. Kısacası güncellenip, geliştirilebilir kolay kullanılabilir bir yapımız var” diye konuştu.
ZORUNLU İSG EĞİTİMLERİ ARTIK ÇOK DAHA EĞLENCELİ
Bulut tabanlı uzaktan eğitim sunan bu eğitim paketi ile, iş sağlığı ve güvenliği başka bir boyuta taşınıyor. Dinamik bir eğitim içeriğine sahip Let-X İSG Eğitimi’nde İSG mevzuatında herhangi bir değişiklik olması durumunda kullanıcıların müfredatları da aynı doğrultuda anında güncellenecek. Eğitim ile pratik, eğlenceli ve akılda kalıcı eğitimlerle, klasikleşen alışılagelmiş İSG eğitimlerine yeni bir soluk ve bakış açısı getirilmesi amaçlanıyor. Eğitimin ölçümlendirme özelliği ile kullanıcıların başarısı kayıt altına alınıyor ve elde edilen veriler analizlerde kullanılıyor.
LET-X İSG EĞİTİMİ TÜM SEKTÖRLERDE KULLANILABİLİR
E-öğrenme modülleri tüm sektörler için uygulanabilirken, VR modülleri kimyasal maddelerle çalışma, vinç kullanımı ve güvenlik, kaynak ve ortam güvenliği, forklift kullanımı ve güvenlik, ofis ve ortam güvenliği, kapalı alanda çalışma, 5s genel temizlik ve güvenlik, yüksekte çalışma, yangın ve acil durum gibi bir çok alanda kullanılabilecek. VR deneyim modülleri ilk etapta otomotiv sektörü, metal makine yan sanayii ve endüstri sektörü ile, üretim ve imalat yapan firmaların kullanımına uygun olarak geliştirildi.
HER YIL BİNLERCE İNSAN İŞ KAZASINDA HAYATINI KAYBEDİYOR
Kişisel koruyucuları kullanmamak, işi bilinçsiz yapmak, dalgınlık ve dikkatsizlik gibi bir çok nedenden dolayı her yıl binlerce çalışan iş kazasına maruz kalıyor. Çalışanlar bu kazalarda yaralanıyor ya da hayatını kaybediyor. İş kazalarının temel nedenleri arasında ise ilk olarak insan faktörü gösteriliyor. Türkiye’de iş kazaları 2012 yılına göre yüzde 475 oranında artış gösterdi. Türkiye iş kazaları açısından Avrupa ülkeleri arasında birinci sırada, dünyada ise üçüncü sırada yer alıyor. İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) verilerine göre, 2019 yılında bin 736 kişi iş kazasında hayatını kaybetti. Bu yılın Eylül ayında 177 işçi iş kazası nedeniyle yaşamını yitirirken, 2020 yılının ilk 9 ayının toplamında hayatını kaybedenlerin sayısı da bin 493’e ulaştı.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

TİM’den 5 Kıtada bin 600 iş görüşmesi

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Covid-19’un ihracattaki etkilerini azaltmak hedefiyle oluşturduğu Sanal Ticaret Heyeti programlarına 16-30 Kasım tarihleri arasında Endonezya ile devam ediyor. TİM Başkanı İsmail Gülle, “Bugüne kadar 5 kıtadan 12 farklı ülkeyle sanal ticaret heyeti buluşmaları gerçekleştirdik. Endonezya sanal ticaret heyetimizle birlikte, 227 ihracatçı firmamız sanal heyetlerimize katılım sağladı. Tamamlanan heyetlerimize, 664 alıcı firma katılırken; bin 600’ü aşkın ikili iş görüşmesi gerçekleştirildi. Endonezya’ya Savunma ve Havacılık Sanayii ihracatımız, bu yılın ilk on ayında geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre 70 kat artarak 27,1 milyon dolara yükseldi” dedi.
61 ihracatçı birliği, 27 sektörü ile 95 bin ihracatçının Türkiye’deki tek çatı kuruluşu olan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Sanal Ticaret Heyeti Programlarına devam ediyor. Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda TİM organizasyonuyla 16-30 Kasım tarihleri arasında Endonezya’ya gerçekleştirilecek Sanal Ticaret Heyeti programının açılışını Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Cakarta Büyükelçisi Mahmut Erol Kılıç ve TİM Başkanı İsmail Gülle gerçekleştirdi. Programda pek çok ürün Endonezyalı ihracatçılara tanıtılıyor.
Koronavirüs pandemisinin başlangıcından bu yana 5 kıtadan 12 farklı ülkeyle sanal ticaret heyeti programı düzenlediklerini ifade eden İsmail Gülle, “Sanal ticaret heyetlerimiz beklentilerimizin üstünde bir teveccüh gördü. Bugün açılışını gerçekleştirdiğimiz Endonezya sanal ticaret heyetimizle birlikte, 227 ihracatçı firmamız sanal heyetlerimize katılım sağladı. Heyetlerimize, 664 alıcı firma katılırken; bin 600’ü aşkın ikili iş görüşmesi gerçekleştirildi” dedi. Sanal Ticaret heyetlerinin düzenlenmesi için Ticaret Bakanlığının verdiği desteklerden dolayı teşekkür eden Gülle, Meksika’dan, Kolombiya’ya Kazakistan’dan, Şili’ye kadar uzanan sanal ticaret heyetlerinin önümüzdeki dönemde, farklı ülke ve bölgelerle devam edeceğini belirtti.
“Kapsamlı Ekonomik Ortaklık Anlaşması imzalanmalı”
İsmail Gülle Endonezya pazarı hakkında şu bilgileri verdi: “Endonezya, 267 milyonluk nüfusu ve 1,1 Trilyon Dolar GSYİH ile Güneydoğu Asya’daki 1.ve dünyanın 16. en büyük ekonomisi. 2030’da ise dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmesi bekleniyor.Endonezya’nın dinamik nüfusu, büyüyen orta gelir sınıfı ve güçlü ekonomik potansiyeli, ticari ilişkilerimizin daha da geliştirilmesi için uygun bir zemin teşkil ediyor. 2001 yılında 235 milyon dolar olan ikili ticaret hacmimiz, Düzenli bir artış ivmesiyle 6 katına çıkarak, 2019 yılında 1.5 milyar Dolar seviyesine ulaştı. Ülkemiz 2019 yılında, Endonezya’ya 277 milyon dolar ihracat gerçekleştirirken; Endonezya’dan 1,22 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirdi. 2019 yılında ülkemizin Endonezya’ya ihracatında, 53 milyon dolarla Kimyevi Maddeler, 33 milyon dolarla Tütün, 28 milyon dolarla Tekstil ve Makine sektörleri öne çıktı. Endonezya’ya ihraç ettiğimiz temel ürünler, Tütün mamulleri, buğday unu, bor mineralleri, halı-kilim, mermer, bazı makinalar olurken; Endonezya’dan ithal ettiğimiz temel ürünler arasında, Sentetik iplik, sentetik dokuma kumaş, doğal kauçuk, palm yağı, kağıt ve kağıt hamuru, ayakkabı öne çıkıyor. Ancak, tarihi ve kültürel bağlarımızın bu kadar derin olduğu Endonezya ile ticari ilişkilerimiz hak ettiği seviyeden uzak. Serbest Ticaret Anlaşması niteliğinde olan Kapsamlı Ekonomik Ortaklık Anlaşması müzakerelerinde ortaya konan, İki ülke arasındaki ticareti 2023 yılında 10 milyar dolara çıkartma hedefine emin adımlarla ilerliyoruz. İnanıyoruz ki, heyet kapsamında yapılacak ikili görüşmeler sonrasında da birçok yeni işbirliği kurulacak ve 10 milyar dolar ticaret hacmi hedefi doğrultusunda bölgeye ihracatımız hak ettiği seviyelere ulaşacaktır.”
“Endonezya’ya Savunma ve Havacılık Sanayii ihracatımız 70 kat arttı”
“Bu yılın ilk on ayında Endonezya’ya ihracatımız, 183 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti.” diyen Gülle şöyle devam etti: “Ocak-Ekim döneminde birçok sektörümüzün Endonezya’ya ihracatını, kayda değer oranda artırdığını görüyoruz. 2019 yılının ilk on aylık döneminde, 377 bin dolar seviyesinde olan Savunma ve Havacılık Sanayii ihracatımız, 2020 yılının aynı dönemde 27,1 milyon dolara yükseldi. Bu artış 70 kata tekabül ediyor. Diğer yandan, aynı dönemde, Endonezya’ya Çelik ihracatımız yüzde 101, Demir ve Demir Dışı Metal ihracatımız yüzde 30 artış sağladı. Sanal Ticaret Heyetimizin, Türkiye ve Endonezya’nın; Tarihi ve kültürel bağlarının ışığında, Diplomatik bağlarımızın gücüyle İktisadi yapılarının uyumlu potansiyeli ile Önce 10 milyar dolarlık ticaret hacmine ve sonra daha büyük hedeflere birlikte ulaşmasına vesile olmasını diliyorum. Müzakereleri devam eden Kapsamlı Ekonomik Ortaklık Anlaşması’nın bir an evvel imzalanmasını temenni ediyorum.”
“Türkiye’ye büyük teveccühleri var”
Türkiye’nin Cakarta Büyükelçisi Mahmut Erol Kılıç ise şunları söyledi: “Bizim Endonezya ile olan bağlarımız çok köklü bağlar. Bize karşı çok fazla teveccühleri olan bir ülke. Ülkenin kuzeyine doğru çıktıkça bu sevgi katsayısı daha da artıyor. Halkın Türkiye’ye bakışı ve Türkleri sevmesi aynı zamanda bizim hem eğitimde hem de turizmde bizlere önemli motivasyon sağlıyor. Burada da en büyük yatırımcımızın bir fabrikası var ve bin kadar işçi istihdam etmektedir. Turizmde de Endonezyalılar özellikle Kapadokya’yı çok merak ediyorlar ve kar hayatlarında görmedikleri içinde kış aylarında tercihen Türkiye’ye gelmeyi düşünüyorlar”
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Çellist Poyraz Baltacıgil İş Sanat’ta

Genç çellist Poyraz Baltacıgil, piyanist Barış Büyükyıldırım eşliğinde İş Sanat’ta bir resital vermeye hazırlanıyor. Covid-19 pandemisi tedbirleri gereği İş Kuleleri Salonu’nda seyircisiz olarak kaydedilen konser, Johannes Brahms’tan, Charlie Chaplin’e uzanan zengin bir repertuvarla 17 Kasım Salı akşamı 20.30’da İş Sanat’ın sosyal medya hesapları üzerinden yayınlanacak. Konser sezon sonuna kadar ücretsiz izlenebilecek.
İş Sanat’ın kasım ayındaki diğer etkinlikleri zengin bir seçkiyle dijital platformlar üzerinden izleyicilerle buluşmaya devam edecek. İş Sanat Masal Tiyatrosu’nun sahneleyeceği “Prenses ve Bezelye Tanesi”, “Hansel ve Gretel” ile “Alaaddin” 15, 22 ve 29 Kasım’da, piyanist Barış Büyükyıldırım eşliğinde çellist Poyraz Baltacıgil’in resitali 17 Kasım’da, W. Shakespeare’in “12. Gece” eserinden bir bölümün seslendirileceği Okuma Tiyatrosu 25 Kasım’da, Coşkun Karademir ile Buray 20 Kasım’da ve Ozan Musluoğlu’nun yeni caz projesi Genedos 24 Kasım’da sanatseverlerle buluşacak. Tüm konser ve dinletiler 20.30’da, çocuk etkinlikleri ise 15.00’te yayında olacak.
Program:
♫ C. Saint – Saens Kuğu
♫ J. Brahms – Piyano ve Viyolonsel Sonatı No.1
♫ C. Chaplin – Smile
♫ B. Büyükyıldırım – Latino Lover
İş Sanat’ta Kasım Ayı
15 Kasım 2020 Pazar saat: 15.00
İş Sanat Masal Tiyatrosu “Prenses ve Bezelye Tanesi”
Lerzan Pamir – yönetmen
Aslı Tandoğan – oyuncu
Anıl Altınöz – oyuncu
Mert Aydın – oyuncu
17 Kasım 2020 Salı saat: 20.30
Poyraz Baltacıgil – çello
Barış Büyükyıldırım – piyano
20 Kasım 2020 Cuma saat: 20.30
Coşkun Karademir & Buray
22 Kasım 2020 Pazar saat: 15.00
İş Sanat Masal Tiyatrosu “Hansel ve Gretel”
Lerzan Pamir – yönetmen
Aslı Tandoğan – oyuncu
Anıl Altınöz – oyuncu
Mert Aydın – oyuncu
24 Kasım 2020 Salı saat: 20.30
Genedos
Ozan Musluoğlu – kontrbas
Serdar Barçın – saksafon ve flüt
Eylül Ergül – piyano ve vokal
Çağla Karaali – davul ve vokal
25 Kasım 2020 saat: 20.30
Okuma Tiyatrosu “12. Gece”
29 Kasım 2020 saat: 15.00
İş Sanat Masal Tiyatrosu “Alaaddin”
Lerzan Pamir – yönetmen
Aslı Tandoğan – oyuncu
Anıl Altınöz – oyuncu
Mert Aydın – oyuncu
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Maho G’den geri adım atmayan, sözünü sakınmayan yeni bir şarkı, heyecan verici bir iş birliği: Tuzak ft. Zen-G.

‘Boş’ şarkısı ile kariyerinde yeni standartlara çıkan Maho G ve bu sene yayınladığı single’lar ile Türkçe rap sahnesinde güçlü bir yer edinen Zen-G, yepyeni bir hit için güç birliği yapıyor. Prodüktörlüğü Oğuz Mermer tarafından yapılan ‘Tuzak’ ilhamını, kendisine inanan kimse kalmasa bile insanın tuzak dolu bir yolda ilerlemeye devam etmesi fikrinden alıyor.
Maho G: “Şarkının çıkış noktası yaşadığımız olaylar oldu. İnsanın güvenecek kimsenin kalmaması, yolunda tek başına ilerlemek zorunda kalması fikri sözleri etkileyen temalar oldular. Sözler de dediğini gibi ‘insanın artık gölgesinden bile korkması’ gerekmesi… Ama ana fikrimiz insanın yolu böyle olsa bile, o yolda tuzaklar olsa bile korkmadan ilerlemesi.”
Zen-G, Maho G’nin uzun zamandır beraber çalışmak istediği isimlerden birisiydi ve ikisini biraraya getirecek sihir Tuzak’ta ortaya çıktı.
Maho G: “Zen-G her zaman birlikte çalışmak istediğim sanatçılardan biriydi. Düşüncelerimiz ve tarzımız birbirine çok benzer… İlk kayıtları yaptıktan sonra bu şarkıya en tarzın Zen-G’de olduğuna karar verdim. O da bu projede olmaya sıcak baktı. Ben İzmir’de Yeşil Oda’nın stüdyosunda, Zen-G İstanbul’da Kadim Tekin’in stüdyosunda koordine bir şekilde şarkının üstünde çalıştık ve ortaya ‘Tuzak’ çıktı.”
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

LinkPlus, Silikon Vadisi’nin BT altyapı ve Kubernetes uzmanı Diamanti’nin iş ortağı oldu

Türkiye’nin katma değerli BT ürünleri distribütörü LinkPlus, ABD merkezli BT altyapı cihazları üreticisi ve kurumsal Kubernetes platform sağlayıcısı Diamanti ile iş ortağı olmak üzere anlaşma imzaladı.
Kurumsal teknolojiler alanında öncü şirketlerin Türkiye distribütörü LinkPlus, San Jose, Kaliforniya merkezli Diamanti BT ürünleri şirketiyle yaptığı iş ortaklığı anlaşması sonrasında, Diamanti çözümlerini katma değerli ürünleri arasına ekleyecek.
LinkPlus Genel Müdürü Cem Borhan anlaşmayı şöyle değerlendirdi: “Diamanti ile çalışmalarımızı iş birliği noktasına getirmekten dolayı son derece mutluyuz. LinkPlus olarak katma değerli distribütör anlayışımızla, son derece beğenilen bir markayla çalışacağız ve tüm markalarımızda olduğu gibi ürün ve çözümlerini geniş kanal ağımız sayesinde tüm Türkiye’ye sunacağız. Ürün portföyümüz, kurumların maliyetlerini ve buluta geçiş teknolojilerin kurulumunu kontrol etmelerini hızlandıran Diamanti ürün portföyüyle farklılaşmasını sürdürecek ve bu iş birliği, Kubernetes’teki uygulamaların geleceği için de ayrıca faydalı olacak.”
Diamanti EMEA Başkan Yardımcısı Erikjan Franssenise, “LinkPlus ile çalışmalarımızı başlatmaktan son derece memnunuz. LinkPlus’ın yetkinliği ve bölgesel kapsamı, Türkiye ile ilgili hedef ve beklentilerimizle birebir örtüşüyor. Oyun değiştiren platformumuz sadece IO performansını artırmakla kalmıyor, kolaylık, verimlilik ve organizasyonların ihtiyaç duyduğu kurumsal özellikleri de sunuyor. Halihazırda çok sayıda müşterimiz ve potansiyel müşterilerimiz Diamanti’nin gelişmiş Kubernetes platformunun yanı sıra, LinkPlus’ın bölgesel uzmanlığından ve yetkinliğinden de faydalanabilecek” dedi.
Diamanti çözümü, ‘offload’ özellikleri sayesinde, ağda ve depolama birimlerinde yaratılan verileri donanıma aktararak performansı iyileştiriyor. Standart bir şekilde sisteme eklenen donanım performans sunucularını hızlandırırken, hacker saldırılarını önemli ölçüde engelleyerek güvenliğe de katkı sağlıyor. Ayrıca, beklenmeyen bir siber saldırı ya da sistem çökmesi durumunda da veri ulaşılabilirliğini garanti ediyor.
Diamanti’nin uygulaması, kurumların altyapı ayak izini küçültürken durumsal (stateful) uygulamalarına benzersiz bir hız sağlayan 1.000.000 IOPS’lik konteynerlerdeki yazılım uygulamalarını hazırlayıp dağıtmalarını kolaylaştırıyor. Ayrıca, Red Hat’in Kubernetes için konteyner geliştirme aracını ve platformunu azami performans ve ölçeklenebilirlikte, etkin biçimde operasyonel olarak konuşlandırılabilmesini sağlıyor. Bu yenilikçi çözüm ile Kubernetes kullanıcılarına birkaç saat içerisinde bir altyapı sunularak, inovasyonları hızlı gerçekleştirme ve rekabetçi avantajlar elde etme olanağı veriliyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Beylikdüzü Belediyesi toplu iş sözleşmesine imza attı

Beylikdüzü Belediyesi ile KESK’e bağlı TÜM BEL-SEN Sendikası arasında imzalanan Toplu İş Sözleşmesinin imza töreni, emekçi personelin katılımı ile Belediye Başkanlık binası önünde gerçekleşti. Törende konuşma yapan Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, “Beylikdüzü Belediyesi olarak emeğin hakkının korunduğu, emekçinin de mutlu ve huzurlu çalıştığı bir ortam oluşturmak istiyoruz. Benim birinci önceliğim alın terinizin karşılığının verilmesi” ifadelerini kullandı.
Emekçinin her zaman yanında olan ve haklarını öncelikli tutan Beylikdüzü Belediyesi, KESK’e bağlı TÜM- BEL-SEN Sendikası ile Toplu İş Sözleşmesine imza attı. Belediye binası önünde gerçekleşen törene Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık ve Tüm BEL-SEN Genel Başkanı Erdal Bozkurt’un yanı sıra Belediye Başkan Yardımcıları, Belediye Birim Müdürleri ve emekçi belediye personelleri de katıldı. Törende günün anlam ve önemine ilişkin konuşma yapan Genel Başkan Bozkurt, “Cesaretli, yüreği emekten yana akan yöneticiler işin başına geldiği zaman hayat değişip güzelleşebiliyormuş onu gördük. Pandemi koşullarına rağmen başta Belediye Başkanımız Mehmet Murat Çalık olmak üzere bizi bir araya getirip emeği geçen herkese çok teşekkürler. Gerçekten çok önemli ve değerli bir iş yapıyoruz. Bugün belki çok fark edilmeyecek ama gelecekte tarihe not olarak düşülecek işlerden biridir” şeklinde konuştu.
Başkan Çalık: Hem Beylikdüzü’ne hem de emeğe yakışan bir görüşme oldu
“Beylikdüzü Belediyesi olarak emeğin hakkının korunduğu, emekçinin de mutlu ve huzurlu çalıştığı bir ortam oluşturmak istiyoruz” diyen Beylikdüzü Belediye Başkanı Çalık ise yaptığı konuşmada, “Ekip çalışmasına ve ortak çabaya çok önem veren bir belediye başkanıyım. Çalışanlarımızın hayat koşullarını
iyileştirmeye çalışırken bir taraftan da bu kente hizmet ediyoruz. Benim birinci önceliğim alın terinizin
karşılığının verilmesi. 2014 yılından itibaren kamu personeliyle yaptığımız sosyal ve mali tarafları da
kapsayan Toplu İş Sözleşmesini bu seviyeye getirmenin çabası ve gayreti içerisindeyiz. Gerçekten hem
Beylikdüzü’ne hem de emeğe ve alın terine yakışan bir görüşme oldu. Masanın her iki tarafının da mutlu
olacağı bir sözleşmeye imza atıyoruz. Hem çalışanlarımızın kendilerine hem de çocuklarının eğitimlerine
dair yaptığımız katkılar, engelli ama bütün engelleri aşan benim güzel çalışma arkadaşlarıma hem maddi
hem de sağlık katkıları ve aile içi şiddetin önlenmesine dönük yapmış olduğumuz çalışmalar sözleşmemizde yer aldı. Emeğin hakkının alındığı, çalışanların özgürce örgütlenebildiği ve alın terinin karşılandığı bu süreçte vereceğiniz emekler için şimdiden teşekkür ediyorum. Toplu İş Sözleşmesinin çalışanlarımıza, belediyemize, ilçemize hayırlı olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı.
İSTANBUL – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

​Trendyol, Danla Bilic iş birliğinde Türkiye’yi ilk kez fenomen kanalında yapılan Instagram Shopping ile tanıştırdı

Trendyol, ünlü fenomen Danla Bilic iş birliğinde Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek influencer shopable post kullanımına başladı.
Türkiye’nin Trendyol’u ülkemizde bireysel kullanıma henüz açılmayan Shopping özelliğini ilk kez Danla Bilic iş birliğinde kullandı. Shopable post ile ünlü fenomen’in seçtiği ürünlere hızlıca ulaşılabiliyor.
Teknoloji, eğitim, pazarlama ve finansman gücüyle iş ortaklarının işlerini büyüten Trendyol, pazarlama ve iletişim gücünü farklı kanallarla artırmaya devam ediyor. Yeniliklere hızla adapte olan Trendyol, milyonlarca müşterisine de en iyi alışveriş deneyimini sunuyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

MX Anywhere 3 İş Akışını ve Çalışma Alanını Geliştiriyor

Logitech, ihtiyaç duydukları her yerde üstün performans ve rahatlık arayan mobil çalışan iş insanları, uzman yazılımcılar ve içerik geliştiricileri için tasarladığı MX Anywhere 3’ü duyurdu. Neredeyse bütün işletim sistemleri (Windows, Mac, iPad, Chrome ve Linux) ile uyumlu, kolay taşınabilir mouse, cam dahil olmak üzere hemen hemen her yüzeyde çalışılabilecek şekilde tasarlandı. Yeni nesil Manyetik Hızlanmalı (MagSpeed) kaydırma tekerleğine sahip MX Anywhere 3, saniyede 1000 satır kaydıracak kadar hızlı ve sessizdir. Hassas ve süper hızlı kaydırma modları arasında otomatik geçiş yaparak kompakt bir mouse’un sunabileceği en yüksek hassasiyeti sunar.
Logitech Türkiye Pazarlama Müdürü Birol Sülük, “Dünyanın en iyisi olma ünvanına sahip seçkin MX ürün ailesinin en son üyesi olan MX Anywhere 3, profesyonellerin ihtiyaç duyduğu her şeye hakim olabilmeleri için özel olarak tasarlandı. Küçük el boyutları için de ideal bir konfor sağlayan MX Anywhere 3, özellikle tasarım ve yazılım alanında yoğun olarak kullanılan MAC’lerle de tam uyumlu. MX Anywhere 3 ile kafe, havaalanı, otel odası ya da bahçede kısacası her yerde verimliliği artırmak mümkün.’’ dedi.
USB-C hızlı şarj özelliği sayesinde, tam şarjla 70 güne kadar kullanılabilen, bir dakikalık hızlı şarjla üç saat kullanım süresi sağlayan dahili bataryaya sahip MX Anywhere 3, 10 metreye kadar güçlü, kablosuz bağlantı imkanı sunuyor. MX Anywhere 3 ile birlikte gelen Logitech Unifying Alıcı veya Bluetooth® kablosuz teknoloji sayesinde, aynı anda 3 adede kadar cihazla eşleştirme sağlanırken, tek bir tuşa dokunarak bu cihazlar arasında kolayca geçiş yapılıyor.
MX Anywhere 3, özelleştirilerek, spesifik iş akışı için her eylemi yapılandırmayı ve önceden tanımlanmış yapılandırmalar sayesinde daha hızlı çalışmayı sağlıyor. Uygulamalara özel atanabilen komutlar sayesinde ise üretkenliği maksimize ediyor. Logitech MX Anywhere 3 ve MX Keys seti, Windows, Mac, iPad, Chrome ve en popüler Linux versiyonlarıyla da tam uyum içinde çalışıyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Nissan, Afrika, Orta Doğu ve Hindistan bölgesi için dört yıllık iş planını açıkladı

‘Rasyonalizasyon’ ve ‘önceliklendirme & odaklanma’ yoluyla sürdürülebilir ve karlı büyüme sağlamayı Ürün portföyünü optimize etmeyi ve 8 yeni modelin lansmanını yapmayı Elektrikli ürünlerin ve bağlantılı teknolojilerin tanıtılmasını İhracat dahil bölgesel üretim ayak izinden tam olarak yararlanmayı Ortak platformlar, paylaşımlı hizmetler ve dağıtım dahil ortak sinerjiyi en üst düzeye taşımak için Alliance iş birliği modelini uygulamayı hedefliyor
Nissan Afrika, Orta Doğu ve Hindistan (AMI) bugün, şirketin Global Dönüşüm Planı kapsamında dört yıllık kapsamlı stratejisini açıkladı.
AMI iş planı, dünya otomotiv pazarının yaklaşık %10’unu oluşturan bu bölgeye temel modelleri ve teknolojileri getirmek için Nissan’ın ‘rasyonalizasyon’, ‘önceliklendirme ve odaklanma’ olarak belirlediği global hedefine uyum göstermektedir.
Şirket, Alliance ortaklarıyla sinerjiyi en üst düzeye çıkararak ve Güney Afrika, Mısır, Hindistan ve Nijerya’da geniş ve rekabetçi bir üretim varlığından yararlanarak, Nissan’ın kilit pazarlarda devam eden büyümesi ve marka değeri dahil, bölgedeki mevcut güçlü yönlerini geliştirmeyi sürdürecek.
Nissan COO’su Ashwani Gupta: “Afrika, Orta Doğu ve Hindistan, SUV dahil mevcut güçlü yönlerimize yatırım yapmayı hedeflediğimiz ve pazara sekiz yeni model getireceğimiz önemli bir bölge. Alliance aracılığıyla verimliliği artırıp temel yetkinliklere odaklanarak, özellikle Körfez, Güney Afrika ve Mısır gibi önemli pazarlarda bölgenin karlılığını daha da artıracağız.” dedi.
Afrika, Orta Doğu ve Hindistan Bölgesi Başkanı Guillaume Cartier, “AMI bölgesi dünyanın en dinamik ve çeşitli otomotiv pazarlarına sahip olması açısından büyük bir potansiyele sahip” yorumunu yaparak sözlerine şöyle devam etti: “Nissan halihazırda, yüksek marka değeri, DNA’sı ve kültürünün derinden gömülü mirası ve perakende ve üretim alanında uzun bir geçmişe ve deneyime sahip iş ortaklıkları ile sürdürülebilir büyüme için güçlü bir temele sahip. Orta vadede, bölge genelindeki müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılayarak işimiz için değer yaratmaya devam edeceğiz.”
AMI bölgesi, Nissan CEO’su Makoto Uchida’nın geçtiğimiz ay açıkladığı, 2023 mali yılı sonuna kadar sürdürülebilir büyüme, finansal istikrar ve karlılık sağlamayı hedefleyen global dönüşüm stratejisini takip edecek.
Nissan’ın global planına uygun olarak AMI stratejisi, ‘rasyonalizasyon’ ve ‘önceliklendirme ve odaklanma’ olmak üzere iki stratejik alan çerçevesinde geliştirildi.
1) Rasyonalizasyon: bölgesel maliyet ve verimliliği artırma aksiyonları: Bölgesel ürün yelpazesini %20 oranında optimize etmek Yerel tesislerin maliyet rekabetçiliğini daha da artırmak AMI tesislerinden ihracat fırsatları yaratmak ve geliştirmek Sabit maliyetleri azaltmak için ek fırsatlardan yararlanmak
2) Önceliklendirme & Odaklanma: modellerde, pazarlarda ve teknolojide önemli güçlü yönler üzerine inşa edilecek aksiyonlar:
Model: 8 yeni model tanıtımı SUV ve erişilebilir fiyatlı sedan modellerini (B-sedan segmenti) bölgesel olarak önceliklendirmek Körfez İş birliği Ülkeleri, Suudi Arabistan ve Mısır dahil kilit pazarlarda mevcut güçlü yönlere odaklanmaya devam etmek Güney Afrika’da Navara ve Hindistan’da B-SUV dahil olmak üzere yerel modellerin lansmanını yapmak
Belirlenen pazara göre, en karlı yatırımı yapmak için temel modellere ve segmentlere odaklanmak
Pazar:
Yüksek potansiyelli pazarlar olarak Afrika ve Türkiye’deki fırsatları tam olarak değerlendirmek
Teknoloji: E-POWER, EV ve bağlantılı teknolojiler dahil olmak üzere Nissan Intelligent Mobility’yi bölgesel ve aşamalı olarak yaygınlaştırmak Dijitalleşmeyi ve Müşteri Deneyimini geliştirmek
AMI bölgesi, tüm ortakların (Groupe Renault, Nissan Motor Co., Ltd. ve Mitsubishi Motors Corporation) rekabet gücünü ve kârlılığını desteklemek üzere sinerjilerini derinleştireceği yeni Alliance global iş birliği modelinden yararlanacak.
Alliance ‘lider-takipçi’ yaklaşımı AMI bölgesinde, ortak platformlar ve ileri teknoloji dahil modellerdeki ve teknolojilerdeki verimliliği ve rekabetçiliği artırırken, IS/IT ve dağıtım gibi paylaşılan tedarik hizmetleri yoluyla bölgeye ek avantajlar getirecek.
Global ‘referans bölgesi’ şeması da diğer üyeler için bir referans görevi görecek ve temel bölgelere odaklanarak Alliance ortaklarıyla uygulanacak. Bölgede, Orta Doğu, Güney Afrika ve Mısır’da Nissan; Türkiye ve Kuzey Afrika’da (Mısır hariç) ise Renault referans şirket olacak; Hindistan’da ise ortak statü geçerli olacak.
Cartier şöyle ekledi: “AMI günümüzde, kayda değer büyüme fırsatlarına sahip bir bölge. Önümüzdeki dört yıl boyunca işimiz, ortaklarımız ve müşterilerimiz için uzun ömürlü, pozitif bir değişim sağlamak üzere doğru modelleri, hizmetleri ve teknolojileri sağlayarak fırsatları gerçeğe dönüştüreceğiz.”
 
İstanbul / BHA