Etiket arşivi: Konusu

​Türk Kahvesi Sohbetlerinin Yeni Konusu: Sağlık ve Pandemi

500 yılı aşan geçmişi, bize özgü gelenekleri ile Türk Kahvesi kültürümüzde önemli bir yere sahip. Bu önemli değeri yaşatmayı ve tanıtmayı kurulduğu ilk günden itibaren kendine misyon edinen Kahve Dünyası, 5 Aralık Dünya Türk Kahvesi Günü vesilesiyle geleneksel olarak yaptırdığı araştırmalara bu yıl bir yenisini daha ekliyor. Değişen yaşam alışkanlıkları doğrultusunda Türk Kahvesinin kültürümüzdeki yerini analiz ve takip etmek hedefiyle 1.200 kişinin katılımıyla bu yıl gerçekleştirilen araştırma, pandemi ile birlikte daha çok Türk kahvesi içmeye başladığımızı ortaya koyuyor. Araştırmaya göre katılımcıların yüzde 92’si Türk Kahvesi tüketiyor. Türk Kahvesi ortalama 7 dakikada içilirken bu süre zarfında en çok Türkçe müzikler dinleniyor. Türk Kahvesi içerken yapılan sohbetlerin ana konusunu bu yıl sağlık ve pandemi oluşturuyor.
Asırlardır Türk kültüründe var olan Türk Kahvesi, sabahların daha canlı başlamasını sağlayan, sohbetleri neşelendiren, yorgunluğumuzu alan, kız isteme merasimlerinin ritüeli, buluşmalara en çok yakışan kültürel bir motif olarak karşımıza çıkıyor. Bir içecekten öte birleştirici gücü olduğu herkesçe kabul edilen Türk Kahvesi günümüzde dostluğun ve sohbet ortamlarının vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. UNESCO tarafından “İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası” olarak kabul edilen Türk Kahvesi için her yıl 5 Aralık Dünya Türk Kahvesi Günü olarak kutlanıyor. “Hepimizin Ortak Noktası” söylemiyle Türk Kahvesi ve diğer özgün lezzetlerini misafirlerinin beğenisine sunan Kahve Dünyası, çok değerli bir kültürel miras olan Türk Kahvesine sahip çıkmak amacıyla her yıl olduğu gibi bu yıl da 5 Aralık’a özel olarak bir araştırma gerçekleştirdi. Kahve Dünyası, her yıl düzenli olarak yapılan bu araştırmalarla tüketici alışkanlıklarını ve trendleri anlamak, analiz etmenin yanı sıra arşiv niteliğinde bir kayıt oluşturmayı da hedefliyor.
Türk Kahvesinin bu coğrafya için ayrı bir önemi olduğunu vurgulayan Kahve Dünyası Genel Müdürü Kaan Altınkılıç, “Bol köpüğü ve mis gibi kokusuyla Türk Kahvesi kültürümüzün vazgeçilmez bir parçası. Biz de Kahve Dünyası olarak bu mirasa sahip çıkıyor ve ürün gamımızı her geçen gün arttırsak da Türk Kahvesini daima odak noktamızda tutuyoruz. Türk Kahvesini, geleneksel sunumunu koruyarak yanında çikolata ve su ikramımızla servis ederek, Türk Kahvesi kültürünü sadece 5 Aralık’ta değil; her gün, her ikramda misafirlerimize hatırlatmaktan büyük gurur duyuyoruz. Ülkemizin önemli bir değeri olan Türk Kahvesine tutkuyla bağlı olan herkesin ve tüm kahve severlerin bu özel gününü kutluyoruz” dedi.
Türk Kahvesinin tüketimi ile ilgili çarpıcı sonuçlar
Bağımsız pazar araştırma şirketi İpsos tarafından yapılan, 5 Aralık Dünya Türk Kahvesi Günü kapsamında gerçekleştirilen araştırmada katılımcılara; Türk Kahvesi tüketim adedi, Türk Kahvesi tüketilirken sohbet edilen konular, dinlenilen müzikler, Türk Kahvesini en çok kiminle içmekten keyif aldıkları gibi sorular yöneltildi. Türkiye’nin farklı bölgelerinden 1.200 kişinin katıldığı araştırmada çarpıcı sonuçlar ortaya çıktı.
Türk Kahvesi ortalama 7 dakikada içiliyor
Araştırmaya göre katılımcıların yüzde 92’si Türk Kahvesi tüketiyor. Düzenli olarak Türk Kahvesi tüketenler ise her hafta ortalama 8 fincan Türk Kahvesi içiyor. Araştırmada öne çıkan bir diğer konu ise Türk Kahvesi tüketim süresi. Türk Kahvesi ortalama 7 dakikada içiliyor. Araştırmaya göre; bir kahve sever hayatı boyunca yaklaşık 3 bin saatini Türk Kahvesi içmeye ayırıyor. Türk Kahvesi en çok akşam saatlerinde ve orta şekerli olarak tüketiliyor.
Kadınlar Türk Kahvesini enerjik hissetmek, konsantrasyonu artırmak ve metabolizmayı hızlandırmak için tüketiyor
Türk Kahvesi tüketiminde cinsiyet ve yaş kırılımına bakıldığında; kadınlar erkeklere oranla ortalama olarak daha fazla Türk Kahvesi tüketiyor. Ayrıca, katılımcıların büyük çoğunluğu Türk Kahvesini lezzeti ve verdiği keyif için tüketiyor. Türk Kahvesini erkeklere göre daha fazla tüketen kadınların tercih nedenleri de çeşitlilik gösteriyor. Kadınlar Türk Kahvesini erkeklere kıyasla daha fazla sosyalleşmek, rahatlamak, enerjik hissetmek için ve metabolizmayı hızlandırdığı düşüncesiyle tüketiyor. Türk Kahvesi tüketiminin diğer bir sebebi ise konsantrasyonu artırmak.
Kadınların Türk Kahvesini genellikle evde ve arkadaş/komşu evinde içmeyi tercih ettikleri görülürken, erkeklerin ise genellikle iş yerinde içtiği ortaya çıktı. Araştırmaya göre 45-50 yaş grubundaki kişiler özellikle pandemi şartları nedeniyle daha çok evde Türk Kahvesi tüketirken; kafe gibi dış mekânlarda tüketimin ise 15-24 yaş grubunda daha fazla olduğu görüldü.
Kahve muhabbetlerinde konu artık sağlık ve pandemi
Pandemi döneminden önce Türk Kahvesi sohbetlerinde özellikle kadınlar için ev hayatı, eğitim, okul, dersler ve havadan sudan muhabbetler en popüler konular arasında iken erkekler arasında ise iş hayatı, para, siyaset ve spor gibi konular daha çok konuşuluyordu. Pandeminin hayatımıza girmesiyle birlikte ise Türk Kahvesi sohbetlerinin en önemli konusu sağlık ve pandemi oldu.
Türk Kahvesini en çok Ege ve Akdenizliler seviyor
Araştırma sonuçlarına göre Ege ve Akdeniz bölgelerindeki tüketiciler, günde 2-3 kez kahve içerek diğer bölgelere oranla daha fazla Türk Kahvesi tüketiyor. Karadeniz ve Doğu Anadolu bölgesindekiler ise Türk Kahvesini haftada ortalama 1 kez içiyor. Türk Kahvesinin yanında en çok tercih edilen lezzet ise çikolata oluyor.
Türkçe müzik ile iyi gidiyor
Katılımcılar Türk Kahvesi içerken daha çok Türkçe şarkılar dinlemeyi tercih ettiklerini belirtirken; erkekler nezdinde Türk sanat müziği ve halk müziği daha çok tercih ediliyor. Kadınlar ise Türk Kahvesinin keyfini Türkçe slow şarkılar ve Türkçe pop müziği eşliğinde çıkarıyor.
Tüketiciler, Türk Kahvesini beraber tükettikleri kişileri en çok sakin ve samimi olarak tanımlıyor. Kadınların Türk Kahvesini birlikte içmek istedikleri kişileri dışa dönük ve hoşsohbet olarak tanımlama oranı daha yüksek… Sıralama ise şu şekilde: Sakin ve samimi, neşeli ve hayattan keyif almasını bilen, güvenilir, dışa dönük ve hoşsohbet, geleneksel ve nostaljik. Ayrıca, kadınlar en çok arkadaşlarıyla, erkekler ise aileleriyle Türk Kahvesi içmeyi tercih ediyor.
 
Türk Kahvesinin En’leri
Araştırmada Türk Kahvesi ile ilgili ortaya çıkan “En’ler” ise şunlar oldu: Türk Kahvesini en çok seven yaş: 30 Türk Kahvesini en çok seven cinsiyet: Kadın En sevilen Türk Kahvesi türü: Orta şekerli En sevilen Türk Kahvesi eşlikçisi: Çikolata Türk Kahvesinin en sevildiği zaman: Akşam saatleri En çok kahve içtiğimiz kişiler: Kadınlar – en çok arkadaşlarıyla Erkekler – en çok aileleriyle.
Kahve Dünyası Hakkında
Yarım asırdır kahve – kakao ticareti yapan ve 30 yıla yaklaşan çikolata deneyimi bulunan Altınmarka Grubu’nun bir üyesi olan Kahve Dünyası, ilk mağazasını İstanbul’un Eminönü semtinde açtı. Misafirperverliği ve ikram kültürüyle kısa sürede sektörün öncü markalarından biri haline gelen Kahve Dünyası günümüz itibarıyla Türkiye’nin coğrafi penetrasyonu en yüksek kahve ve çikolata zinciridir. Yurt içinde 200’ü aşkın mağaza olmak üzere 500’e yakın satış noktası, yurt dışında ise 15 mağazası bulunan Kahve Dünyası, her gün 100 bini aşkın misafirine hizmet vermektedir. Tüm mağazalarının işletmesini üstlenerek kalitesini garanti altına alan Kahve Dünyası aynı zamanda, kahve, çikolata, dondurma, unlu mamul ve fit lezzetlerden oluşan bini aşkın lezzetinde, kendi üretimi olmayan hiçbir ürünü misafirlerine sunmayarak Türkiye’de bir benzeri olmayan kahve mağazacılığı anlayışı sergilemektedir.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri’nin 2021 Yılı Konusu Korona Sonrası Dünya ve Türkiye

Sabancı Üniversitesi Onursal Başkanı Sakıp Sabancı’nın vasiyeti üzerine Sabancı Üniversitesi tarafından her yıl verilen ve sosyal bilimler alanında Türkiye’deki ilk uluslararası ödül programı olan Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri’nin 2021 yılı konusu “Korona Sonrası Dünya ve Türkiye: Pandemilerin Sosyal, Psikolojik ve Siyasi Etkileri” olarak belirlendi. Ödüle 15 Ocak 2021 tarihine kadar başvuru yapılabilecek.
Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri kapsamında 2021 temasına önemli katkılarda bulunmuş bir kişiye Jüri Özel Ödülü verilecek. Makale Ödülü kategorisinde ise 45 yaşının altındaki araştırmacılar tarafından yazılmış makaleler ödüllendirilecek. Makale Ödülleri ve Jüri Özel Ödülü sahiplerini uluslararası ve bağımsız bir jüri belirleyecek.
Ödül Teması
Covid-19 pandemisiyle mücadelede dünyada hükümetlerin izlediği politikalar önemli farklılıklar göstermiştir. Bazı hükümetler olağanüstü hâl düzenlemeleriyle sosyal mesafe uygulaması yoluna gitmişken, diğerleri bu konuya bireysel tercih meselesi olarak yaklaşarak yurttaşlarını kendi kendilerini izole etmeye ikna etmeyi seçmiş ve bunda farklı oranlarda başarı elde etmişlerdir. Pandemiyle mücadelede hükümet politikalarının başarısı giderek daha fazla yurttaşların davranışlarına bağlı hâle gelmiştir. Sivil aktivizm, yurttaşların bir araya gelme, örgütlenme ve müdahil olma kabiliyetindeki düşüşle beraber kısıtlanmıştır. Yine de gıda ve maske gibi temel hizmetlerin sağlanması, doğru olmayan ve zararlı bilgilerin yayılmasının önlenmesi ve dezavantajlı ve marjinalleşmiş grupların korunmasına yönelik olarak yeni sivil toplum aktörleri ve yeni tip bir sivil aktivizm ortaya çıkmıştır.
Covid-19’un yayılmasıyla ilgili olarak algılanan tehdidin etkisini anlamamızda etkili olan sosyal ve psikolojik faktörler nelerdir? Pandemi; yaftalama, yabancı düşmanlığı, toplumsal tecrit, işini kaybetme korkusu, sağlık sistemine ve hükümetlere güvensizlik gibi potansiyel olarak uyumu bozan kolektif savunmacı davranışlar ile sosyal destek, yaratıcı kolektif eylemler ve yardımseverlik gibi uyumlu toplumsal davranışları artırmış mıdır?
Pandemi karşısında bu tür farklı hükümet politikaları benimsenmesinin ve yurttaş davranışının arkasında yatan faktörler nelerdir? Pandemi yeni hükümet politikaları ve yurttaş davranışını mı tetiklemiştir, yoksa hâlihazırdaki eğilimlere ve statükoya prim mi vermiştir? Pandemiye yaklaşımda, farklı toplumlarda bireysel ve/veya kolektif hayat tarzlarının yaygınlığı gibi toplumsal dayanakların etkileri nelerdir? Bireysel özerklik pandemi karşısında toplumların kolektif ihtiyaçları ile birlikte var olabilir mi? Türkiye’de hükümet ve yurttaşlar pandemiye nasıl yanıt vermişlerdir ve diğer ülkelerdekilere kıyasla bu yanıtlar nasıl değerlendirilebilir? Pandemiye verilen yanıtlar iklim değişikliği gibi diğer yakın tehditlerle daha iyi baş edebilmemize yardımcı olabilir mi?
Bu soruları ele alan ve farklı bağlam ve tarihi dönemleri kıyaslayan makaleler değerlendirmeye alınacak.
Ödüller
Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri kapsamında, uluslararası ve bağımsız bir jüri tarafından belirlenen bir araştırmacı 25.000 USD tutarında Jüri Özel Ödülü kazanacak. Makale kategorisinde ise yine aynı jüri tarafından yapılan başvurular arasından seçilen belirli sayıda makaleye 10.000 USD tutarında ödül verilecek.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)