Aylık arşivler: Aralık 2020

Canlı yayında aşı olsunlar biz de oluruz

Oksimoron TV sokak röportajlarında bu hafta vatandaşlara ‘Covid-19 aşısı yaptırmayı düşünüyor musunuz?’ sorusu soruldu. İstanbul Üsküdar ve Kadıköy ilçelerinde gerçekleşen röportajlarda ilginç cevaplar verildi.
Vatandaş: “Çin’den gelen virüse Çin aşısından şüpheleniyorum”
Bir vatandaş “Cumhurbaşkanı, meclistekiler hepsi yaptırsınlar gözümüzün önünde yani canlı yayında biz de yaptırırız. Çin’den çıkmış bir virüse yine Çin’den medet umuyorsak ben bundan şüpheleniyorum.” dedi.
İSTANBUL – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Muğla’nın Çöpü Elektrik ve Geri Dönüşümle Kazandırıyor

Muğla Büyükşehir Belediyesi çöpten bugüne kadar 61 Milyon 128 bin kilowatt elektrik üreterek yaklaşık 245 bin hanenin bir aylık elektrik tüketimini çöpten elde etti.
Muğla Büyükşehir Belediyesi Fethiye, Ortaca, Marmaris, Menteşe ve Milas Katı Atık Düzenli Depolama tesislerine kurduğu toplam 15 megawatt kurulu güce sahip Biyokütle Enerji Tesisleri’nde 2018 kasım ayından bugüne kadar yaklaşık 61 Milyon 128 bin 801 kilowatt elektrik üretimi gerçekleştirdi. Ortalama 4 kişilik bir hanenin aylık elektrik enerjisi tüketimi 250 kilowatt olarak ele alındığında bu güne kadar yaklaşık 245 bin hanenin bir aylık elektrik tüketimini sağlayacak elektrik enerjisi çöpten elde edilmiş oldu.
 
Katı Atık Düzenli Depolama Tesisleri’nde ayrıca oluşan 29 milyon 818 bin 541 metreküp metan gazı elektrik üretiminde kullanılarak atmosfere salınımı engellendi. Böylece fosil yakıtla çalışan enerji üretim tesislerinin (termik santrallerin) yüklerini azaltarak atmosfere salacağı sera gazı emisyonu azaltıldığı gibi, atmosfere karışacak olan metan gazının elektrik üretiminde kullanılması ile iklim değişikliğini azaltıma katkıda bulunuldu.
Muğla Büyükşehir Belediyesi Katı Atık Düzenli Depolama tesislerinin elektrik üretimi de Menteşe Biyokütle Enerji Tesisinden 10 Milyon 819 bin 498 kilowatt, Marmaris Biyokütle Enerji Tesisinden 19 Milyon 875 bin 543 kilowatt, Fethiye Biyokütle Enerji Tesisinden 19 Milyon 618 bin 811 kilowatt, Ortaca Biyokütle Enerji Tesisinden 7 Milyon 160 bin 680 kilowatt, Milas Biyokütle Enerji Tesisinden 3 Milyon 654 bin 269 kilowatt olarak oluştu.
Ön işlem Tesisi ile Atıkların Geri Dönüşümü Sağlanıyor   
Muğla Büyükşehir Belediyesi Katı Atık Düzenli Depolama tesislerine yıllık ortalama 400 bin ton evsel atık geliyor. Düzenli depolama tesislerine gelen karışık atık içerisinde ki geri dönüştürülebilir atıklar Fethiye, Marmaris ve Menteşe Ön İşlem Tesisleri’nde ayrıştırılarak geri dönüşüme katkı sağlanıyor. 2019 yılından bu yana Fethiye, Marmaris ve Menteşe Ön İşlem Tesisleri’ne gelen karışık atık içerisinden 115 bin ton atık ayrıştırılarak geri dönüşüme katkı sağlandı.
 Başkan Gürün; “Yeşile, maviye, çevreye, geleceğe yatırım yapıyoruz”
Dünya’nın ve Türkiye’nin en özel coğrafyasında yaşadıklarını söyleyen Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün Muğla’nın güzelliklerini, zenginliklerini geleceğe miras bırakmak için koruyan, bu şehre değer katan hizmetleri hayata geçirmenin mutluluğunu, vatandaşlara da verdikleri sözleri tutmanın gururunu yaşadıklarını belirtti.
Başkan Gürün; “Doğal ve eşsiz güzellikleri ile Muğlamız bir şehirden fazlası. 2014 yılında Büyükşehir olan Muğlamızın doğasını, yeşilini, mavisini korumak için kolları sıvadık. Menteşe’de 4 ilçemize hizmet veren Katı Atık Düzenli depolama tesisini, Milas ilçemize hizmet verecek Katı Atık Düzenli depolama tesisini ve Fethiyemizde var olan tesisin 2.lotunu kısa sürede hayata geçirdik. Bu tesislerde çöpten elektrik üretecek, geri dönüşümü sağlayacak altyapıyı oluşturduk ve Muğlamızın çöpünden elektrik üretilmesini sağladık. Ayrıca ön işlem tesislerimizle çöpün geri dönüşümünü yaparak şehrimizin ve ülkemizin ekonomisine katkı sağlıyoruz.
Vatandaşlarımız akşam çöplerini çıkardıklarında bilsinler ki o çöpler düzenli bir şekilde bertaraf edilerek hem şehrimiz korunuyor hem de o çöplerden elektrik ve geri dönüşüm sağlanıyor. Muğlamız bu hizmetlerle daha temiz, yaşanır ve örnek bir şehir olmaya devam edecek.” dedi.
MUĞLA – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Ankara’da ‘Bergama’ toplantısı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Ak Parti Hükümeti’nin, bakanların, Milletvekillerinin desteğini alan Bergama’nın projeleri bir bir masaya yatıyor
Kadim kent Bergama’da dev projelerin yaşama geçmesi için büyük bir çaba sarf eden Bergama Belediye Başkanı Hakan Koştu, ilçeye değer katacak ve esnafı sevindirecek yeni projeler için Ankara’da. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un başkanlığında bakanlıkta düzenlenen toplantıya katılan Başkan Koştu, 2021 yılının Bergama açısından yatırım yılı olacağı müjdesini verdi.
Genel Başkan Yardımcısı İzmir Milletvekili Hamza Dağ, İzmir Milletvekilleri Ceyda Bölünmez Çankırı, Necip Nasır, Atilla Kaya, Cemal Bekle ve Yaşar Kırkpınar’ın katılımıyla birlikte Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum başkanlığında gerçekleştirilen toplantıda, üç bin yıllık tarihi geçmişiyle bir dünya markası olan, UNESCO Dünya Mirası Bergama’nın projeleri tek tek görüşüldü. Toplantıda Kınık Belediye Başkanı Sadık Doğruer ve Bayındır Belediye Başkanı Uğur Demirezen’de yer aldı.
BAŞKAN KOŞTU; “BERGAMA ŞAHLANACAK, KUZEY EGE KAZANACAK”
Bergama’nın bugüne kadar konuşulmaktan öteye gitmeyen dev projeleri için gece gündüz demeden çalışmaya devam ettiklerine dikkat çeken Belediye Başkanı Hakan Koştu, “İlçemizi şahlandıracak Selinos Antik Kanal Projemiz, Millet Bahçesi Projemiz, Doğalgaz Çalışmalarımız, Çevre Yolu Çalışmalarımız, şehir içi yollarımızın asfaltlanması çalışmaları başta olmak üzere 2021 yılı kadim kentimiz Bergama açısından tam bir yatırım yılı olacak. Esnafımız için Ankara’dan yeni müjdelerle döneceğiz” dedi.
BAŞKAN KOŞTU; “CUMHURBAŞKANIMIZ SAYIN ERDOĞAN BAŞTA OLMAK ÜZERE PROJELERİMİZİ DESTEKLEYEN HERKESE TEŞEKKÜRLERİMİ SUNUYORUM”
Kuzey Ege’nin parlayan yıldızı Bergama’nın makus talihini değiştirmek üzere hazırlanan dev projelere destek veren herkese yaptığı açıklamasında teşekkür eden Başkan Koştu, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın desteği ile bütün zorlukları tek tek aşıp hemşehrilerimize sözünü verdiğimiz vizyon projeleri gerçekleştirecek olmanın sevincini yaşıyoruz. Bergamamız bu projelerle Kuzey Ege’nin parlayan yıldızı olacak. Projelerimizin gerçekleşmesinde bize desteklerini esirgemeyen başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Ak Parti İzmir Milletvekilimiz, Genel Başkan Yardımcımız Sayın Hamza Dağ, bölge milletvekillerimiz, Ak Parti İzmir İl Başkanımız Sayın Kerem Ali Sürekli, Çevre ve Şehircilik Bakanımız Sayın Murat Kurum, Tarım ve Orman Bakanımız Sayın Dr. Bekir Pakdemirli ve emekleri için bürokratların her birine ayrı ayrı teşekkür ederim” dedi.
ANKARA – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Güçlü bağışıklık her zamankinden önemli!

Hızla yaygınlaşan Covid-19 enfeksiyonuna kış aylarının vazgeçilmez hastalığı grip de eklenince bağışıklık sistemimizin her zamankinden çok daha güçlü olması şart. Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Nur Ecem Baydı Ozman “Şunu unutmamalıyız ki bağışıklık sistemimiz bizi koruyan ve diğer birçok sistemle entegre halde çalışan bir sistem. Hele de bugünlerde bu kompleks sistemi ayakta tutabilmenin en önemli yollarından biri sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek. Dengeli beslenmenin yanı sıra egzersiz ve kaliteli uyku sağlıklı bir yaşamın yapı taşlarını oluşturmakta” diyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Nur Ecem Baydı Ozman, pandemi sürecinde bağışıklığımızı güçlendirmek için beslenmenin 9 kuralını anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
 
Çeşitli beslenin
Bağışıklık sisteminin güçlenmesinde vitamin ve mineraller büyük önem taşıyor. Ancak tek bir vitamin ve mineralle bu faydayı sağlamak mümkün değil. O nedenle vitamin ve minerallerin hepsinden faydalanabilmek için mutlaka çeşitli beslenmeye özen gösterin. Örneğin bağışıklık sistemi üzerinde olumlu etkileri bulunan çinko; buğday, badem, et, yumurta, süt gibi ürünlerde bulunurken; C vitamini daha çok taze meyve ve sebzelerde bulunuyor. Yine bağışıklık sisteminin güçlenmesi üzerine etkisi bulunan E vitamini ise ceviz, fındık, badem ve balık türlerinde bulunuyor.
 
Yeterli protein tüketin
Diyette protein eksikliğinin bağışıklığı baskıladığı ve enfeksiyonlara maruziyeti arttırdığı bilimsel çalışmalarda gösterilmiştir. Özellikle vegan veya vejetaryen kişilerde temel olarak eksikliği görülen makro besin grubu proteinlerdir. Yine et grubu besinlerden haz etmeyen ve sık et tüketemeyen kişilerin tahıl ve bakliyatları kombinleyerek tüketmesi yaklaşık et kalitesinde protein ortaya çıkaracaktır. Nohut ve bulgur pilavı, peynir ve tahıllı ekmek gibi kombinasyonlar kaliteli protein kombinasyonlarıdır. Bu besinlerden birinde var olup diğerinde var olmayan protein yapı taşları birleştiğinde neredeyse tüm protein yapı taşlarını bünyesinde barındıran et kalitesine yaklaşmış olur.
 
Hekiminiz öneriyorsa takviye alın
Özellikle diyet sürecinde kalori kısıtlaması yaparken ne yazık ki alınması gereken bazı besin ögelerinin de eksik alımı söz konusu oluyor. Bu durumda kişi günlük tüketmesi gerekenin oldukça altında vitamin-mineral alıyor olabilir. Bu anlamda bu eksiklikleri telafi etmek için hekiminize veya diyetisyeninize danışarak multivitamin takviyeleri alabilirsiniz.
 
B grubu vitaminlerini ihmal etmeyin
B grubu vitaminleri doğru immün yanıt oluşumunda oldukça önemlidir. Ayrıca B grubu vitaminleri suda eriyen vitaminlerdir, vücutta depolanmadıklarından günlük olarak düzenli şekilde alınmaları gerekir. B kompleks grubuna dahil olan B1, B2, B3, B5, B6, B9, B12 vitaminlerinden her biri tahıl, et, süt, yeşil sebzeler gibi çok farklı kaynaklarda çeşitli miktarlarda bulunduğundan bu vitaminleri yeteri kadar almak ancak beslenme tarzını çeşitlendirmek ile mümkün olacaktır. Bu nedenle tek tip beslenmekten kaçının.
 
Sigarayı bırakın
Beslenme ve Diyet Uzmanı Nur Ecem Baydı Ozman “Yapılan bilimsel çalışmalar; sigaranın sağlığa zararlarını tartışmasız ortaya koyuyor. Bağışıklık sistemi zayıfladığında enfeksiyonlara yatkınlık artıyor. Bağışıklık sistemini olumsuz etkileyebilecek her faktör bu dönemde özellikle dikkate alınmalı. Sigara bağışıklığı zayıflatmasının yanı sıra kandaki C vitamini seviyesini de düşürüyor. Sigarayı bırakmak çok önemli.” diyor.
 
Diyet yapıyorsanız Akdeniz diyetini tercih edin
Kilo vermek için her geçen gün yeni bir diyet akımı ortaya çıkmakta. Ancak birçoğu çok kısıtlı kalori içeren ve birçok besin ögesi bakımından yetersiz beslenme önerileri içerebiliyor. Bilimsel literatürde adı sıklıkla geçen ve bireylerin sağlığını sürdürmesinde en olumlu etkileri bulunan beslenme modeli Akdeniz diyeti olarak görülüyor. Akdeniz diyeti kırmızı eti çok daha düşük oranda içerirken, meyve, sebze, yağlı tohumlar, tam tahıllar ve balık tüketimini teşvik ediyor.
 
Besin hazırlama aşamalarında dikkatli olun
Bağışıklık sistemini destekleyen ve taze meyve, sebzelerde bulunan C vitamini; bakır, demir özellikle paslanmış demir gibi yüzeylerle ve uzun süre hava ile temas ettiğinde C vitamini oksidasyonu meydana gelir. Bu nedenle C vitamini kayıplarından korunmak için C vitamini içeren sebze ve meyveler hava ile teması önlemek adına çok küçük parçalara bölünmemeli, besin hazırlama aşamasında sadece paslanmaz çelik ve güvenilir plastikler kullanılmalı. Paslanmaz çelikten yapılmayan metal meyve sıkacaklarında da benzer vitamin kayıpları söz konusudur. Ayrıca çok hızlı dönerek meyveleri sıkan aletlerde meydana gelen ısı ile birlikte de C vitamini kaybı meydana gelmektedir.
 
Meyve sebzeleri bekletmeden tüketin
C vitamini suda eriyen bir vitamin olduğu için pişirme suyuna geçer, hava ile temasta ise oksitlenerek aktivitesi azalır. Bu anlamda meyve ve sebzeleri hava ile uzun süre temasına izin vermeden tüketin. Örneğin mandalinayı, portakalı soyar soymaz bekletmeden tüketin.
 
Kahvaltı yapmayı ihmal etmeyin
Beslenme ve Diyet Uzmanı Nur Ecem Baydı Ozman “Sabahları mutlaka kahvaltınızı yapın. Ancak kahvaltıda poğaça, börek, salam, sosis gibi bağışıklığı azaltıcı yiyecekler yerine yumurta, peynir, zeytin, salatalık, yeşillik gibi bağışıklığınızı kuvvetlendirici besinler tüketin. Bakteri, virüs ve patojenik mikroorganizmaların neden olduğu enfeksiyonlara karşı koruyucu etkisinin olduğu çalışmalarda gösterilen Beta-glukan alımı için; haftada bir iki kez; kahvaltıda yulaf meyve karışımları ya da omletinize ekleyerek mantar tüketebilirsiniz. Beta-glukan; yulaf unu, yulaf ezmesi, tam tahıl ürünler ve mantarda bulunan; hücresel bağışıklığı uyaran güçlü bir aktivatördür.” diyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Yeni Ford Kuga Kampanyası 3.5 Kat Daha Fazla İlgi Gördü

Video içeriğini üst düzey yayıncı platformlarında hedef kitleye ulaştıran Ford Kuga, medya satın alma yatırımlarından en az 3.5 kat daha fazla CTR elde etmeyi başardı
Avrupa’nın en çok satan SUV modeli Ford Kuga’nın Türkiye dijital tanıtım kampanyası, önceki kampanyalara kıyasla çok daha verimli çalışmalara imza attı. Medya planlama ajansı Ingage, global medya platformu Teads ve Ford Türkiye pazarlama ekibinin ortaya çıkardığı kampanya sürecinde maliyetler düşürülürken, tıklama oranları artırıldı.
Ford Kuga’nın lansmanı olan aynı zamanda marka bilinirliğinin artırılmasının hedeflendiği kampanyada Teads’in inRead çözümü, kaliteli trafik ve yüksek CTR sağladı. Hazırlanan etkileşimli kreatif sayesinde kullanıcıların otomobili tercih edebilecekleri 4 ayrı rengi kendilerinin belirleyebilmesi ile etkileşim elde edildi. Medya satın alımlarına kıyasla ortalama 3.5 kat ila 7 kat daha fazla tıklama oranı elde edilirken, CTR oranı yüzde 1.93 olarak belirlendi. Türkiye’deki kampanya ortalama görünürlük oranı %65 olurken, Teads InRead çözümünde kampanya boyunca ortalama görünürlük %87 olarak gerçekleşti.
Kampanya süreci hakkında bilgi veren Ingage Group Account Director Erkan Şatır, “COVID nedeniyle bir süre ertelenen kampanyada ağırlıklı olarak bilinirlik hedefiyle yola çıktık. Küreselden gelen otomobilin lansman rengini kampanya döneminde kullanırken, ‘başkasının gözünden’ ismini verdiğimiz ayrı bir kreatif seri hazırlandı. Bu kreatifin Teads üzerinde tüketici tercihlerine göre kullanılabilmesiyle etkileşim rakamları beklentimizin çok üzerinde gerçekleşti. Yeni başlayan iş birliği kapsamında Teads inRead çözümü ile Ford Kuga kampanyasında elde ettiğimiz sonuçlar ilerleyen dönemdeki projeler için de harekete geçmemizi ve yakın iş birliğine olanak tanıdı” dedi.
A/B testleri ile en iyi performans göstergelerini takip ettiklerini belirten Teads Türkiye Satış Direktörü Taylan Yüce, “Elde ettiğimiz rakamlarla, performans beklentisi yüksek kampanyaların dahi ötesine geçerek, bilinirlik kampanyası içerisinde ortalamaların çok üzerinde yer almayı başardık. Teads InRead çözümü; kampanya kreatiflerini düzenleyerek kaliteli yayınlarda marka güvenliği, ölçeklenme ve etkileşimi garanti ederek görünürlüğünü artırıyor. Standart hedeflemelerin dışında içerik bazlı hedefleme yapılması, doğrudan otomobil ile ilgilendiğinden emin olunan kişilere ulaşılmasını sağlıyor. Böylece doğru zamanda doğru mecrada doğru içerikle tüketicilerin karşısına çıkmak verimliliği artırıyor” şekilde konuştu.
 Daha fazla erişim, daha fazla izleme
Teads inRead sayesinde, markaların iletişim amaçlarına (KPI) ve kullanıcıların içerik tüketme/okuma deneyimlerini rahatsız etmeden gösterimini sağlayabilecekleri, IAB standartlarında benzersiz bir ürün olarak tasarlandı.
Teads’in inRead ürünleri, mevcut iletişimlerin erişim alanlarını genişletiyor ve markalar, Premium bir yayıncı ortamında kullanıcı, marka ve yayıncı dostu bir reklam ekosistemi sunuyor. Ayrıca markaların etkileşimi yüksek kreatif ihtiyaçlarını da karşılayan Teads, 2020 yılında ortalama 3,5 gün içinde KPI’lara hizmet edecek kreatif üretimi gerçekleştirmeyi başardı.
MarketingLand raporlarına göre, outstream reklam çalışmalarındaki CTR oranları ortalama instream CTR oranlarına kıyasla 2.5 kat daha fazla. Teads’in kendi bulgularına göre ise
outstream videoların izlemeleri ortalama %25 daha uzun. Bununla birlikte yüzde 10 daha fazla bilinirliğe katkıda bulunuyor. Teads inRead, marka güvenliği, etkileşimi ve premium reklam deneyimini profesyonel olarak üretilen içeriklerin içerisinde yaşatıyor. Yaklaşık 1.5 milyar tüketicinin her ay ne okuduğunu anlamak için 100 milyondan fazla makaleyi tarıyor. Böylece Nielsen verilerine göre %30 daha fazla erişim fırsatı sunuyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

“Kendimi yalnızca kendimle kıyaslıyorum”

Her hafta Zorlu PSM %100 Studio sahnesinde Türkiye ve gündeme dair konuları ve farklı ilgi alanlarından ağırladığı sürpriz konuk sanatçıları ile PSM Online’dan seyirci karşısına çıkan Signal White Now’ın sunduğu “İbrahim Selim ile Bu Gece”nin bu haftaki konuğu, güzel oyuncu Melisa Sözen oldu. 
Her hafta Zorlu PSM %100 Studio sahnesinde Türkiye ve gündeme dair konuları ve farklı ilgi alanlarından ağırladığı sürpriz konuk sanatçıları ile PSM Online üzerinden seyirci karşısına çıkan Signal White Now’ın sunduğu İbrahim Selim’in sevilen şovu “İbrahim Selim ile Bu Gece”nin bu haftaki konuğu, sevilen oyuncu Melisa Sözen oldu.
Müzikten, stand-up’a, mizahtan güncel konulara; kültürün her alanına dokunan eğlence dolu dakikalar yaşanan programda Melisa Sözen’in samimi açıklamaları ve içten tavrı da geceye damgasını vurdu.
Neşeli haliyle dikkat çeken yetenekli oyuncu,  programın sevilen bölümü “Gözlerimin İçine Bak”ta kendisine yöneltilen sorulara verdiği dürüst cevaplarla da stüdyoda bulunan herkese kahkaha dolu anlar yaşattı. Kendisine yöneltilen “Gelen bir telefonu açmayıp daha sonra ‘Aradın mı? Hiç görmemişim.’ Dediğin oldu mu?” sorusu karşısında “Telefondan ve telefonla konuşmaktan hiç haz etmiyorum.” İtirafında bulundu.
Programın Instagram canlı yayın bölümünde seyircilerden gelen “Oyuncu olmasaydı, ne olurdu?” sorununa verdiği “Küçükken izlediğim her filmdeki karakteri olmayı hayal ettim. Psikiyatrist, bodyguard, astronot olmak istedim.” Cevabı ile herkesi güldüren güzel oyuncu, son zamanlarda sıkça yaşanılan siber zorbalık konusundaki fikirlerini de “Sistem bize başkalarıyla kıyaslanarak mükemmel olmayı dayatıyor. Ben 35 yaşımdan sonra şunu keşfettim ki kendimi yalnızca kendimle kıyaslayacağım. Kendimin en iyi versiyonu olmaya çalışacağım.” Cümlesiyle açıkladı.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Türk Deri ürünleri e-ticaretle dünyaya ulaşacak

Deri ihracatçıları e-ticareti sevdi. Pandemi döneminde 1-4 Haziran 2020 tarihlerinde Türkiye’nin ilk sanal fuarı Shoedex2020 Ayakkabı ve Saraciye Fuarı’nı düzenleyerek Türk ihracatçısının dijital pazarlama yolculuğunda yeni bir dönemi başlatan Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği, şimdi de “Deri Sektöründe E-Ticaret Yönetimi” isimli eğitim programını başlatıyor.
“Deri Sektöründe E-Ticaret Yönetimi Eğitim Programı”yla deri sektörünün dijitalleşmesinde yeni bir adım atmayı hedeflediklerini dillendiren Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Zandar, 8 ayrı başlıkta eğitim programı planladıklarını, online yapılacak eğitimlerle deri sektörüne özel terzi işi bir eğitim programı planladıklarını kaydetti.
Shoedex Fuarları sürecinde deri sektörünün dijitalleşme konusunda büyük bir gelişim gösterdiğini anlatan Zandar, “Pandemi sonrasında Mart-Nisan-Mayıs aylarında deri sektörünün ihracat rakamlarında yüzde 60-70’lere varan düşüşler yaşadık. Haziran ve Ekim aylarında gerçekleştirdiğimiz Shoedex Sanal Fuarları sayesinde bugüne kadar ihracat yapamadığımız yeni pazarlara giriş yaptık. Bazı ihraç pazarlarımızda büyük artışlar yakaladık. Kasım ayı sonunda ihracattaki düşüşü yüzde 14 seviyesine kadar indirdik ve 117,5 milyon dolar ihracat rakamına ulaştık” diye konuştu.
Gündoğdu: “Konteynırla ihracat dönemi bitiyor”
E-ticaretin son yıllarda büyük gelişim gösterdiğini, pandemiyle birlikte e-ticaretteki artışın başdöndürücü bir hıza ulaştığını ifade eden Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Halil Gündoğdu, tüketicinin e-ticaret konforuna alıştığını telefondan, bilgisayardan kısa sürede alışverişini yaptığını, üretici ihracatçı firmaların ayakta kalabilmek için bu değişime uyum sağlamaları gerektiğini vurguladı. Gündoğdu, “Konteynerlerle ayakkabı, çanta, deri ceket satma devri bitiyor, dünya genelinde tüketiciye tek tek ürün satabilecek konuma gelmemiz gerekiyor. Bu eğitim programı sonunda ihracatçı firmalarımızın internetten dünyanın dört bir tarafına e-ticaret aracılığıyla ihracat yapabilecek donanıma kavuşmasını hedefliyoruz” dedi.
Onay: “2022 yılında e-ticaret 6.5 trilyon dolara ulaşacak”
Tüketici tercihlerinin e-ticarete yatırım yapmayı zorunlu hale getirdiğini vurgulayan Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Erhan Onay ise; “Tüketici bizleri e-ticaret konusunda donanımlarımızı güçlendirmeye zorluyor. Dünya genelinde e-ticaret 2022 yılında 6.5 trilyon dolarlık büyüklüğe ulaşacak. Bizim bu gelişmeye sırtımızı dönme lüksümüz yok. “Deri Sektöründe E-Ticaret Yönetimi” başlıklı eğitim programımızda, “E-Ticarete Giriş, Deri Sektörüne Uygun Pazaryerlerinde Satış, E-Ticarette Lojistik ve Tedarik Yönetimi, Deri Sektöründe Dijital Pazarlama ve Satış, Deri Sektöründe Müşteri Hizmetleri Yönetimi, E-Ticaret Sitesinin Kurulumu, E-İhracat Temel Bilgiler ve E-Ticaret Girişimciliği- Başarı Hikayesi” başlıklarında 8 gün süren eğitimlerimiz olacak. Eğitim sonrasında firmalarımızda e-ticaret konusunda donanımlı insan kaynağı oluşacak” şeklinde konuştu.
“Deri Sektöründe E-Ticaret Yönetimi” isimli eğitim programında Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Halil Gündoğdu ve Yönetim Kurulu Üyesi Erhan Onay tecrübelerini eğitime katılacak isimlerle paylaşacak.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Toprak Okulu’nda çamurla oynayarak ders yapacaklar!

Dünya’nın bir çok ülkesinde de benzer örnekleri bulunan Çatısız duvarsız sınıflarda, doğanın içinde eğitim, yakında Toprak Okulları Ekolojik Eğitim Atölyeleri adı ile Türkiye’de de başlayacak. 19 yıllık eğitim işletmecisi Esin Tutgun tarafından hazırlanan proje için tüm çalışmalar tamamlanmak üzere. Pandemi sonrasında başlayacak olan eğitim atölyeleri için Çekmeköy Nişantepe Orman Park içinde bulunan Çocuk Köyünün içine kuruldu. Okulun dersleri doğa ve orman içinde, toprakla ve çamurla oynayarak gerçekleştirilecek.
Doğaya Dönüş Başladı
Pandemi nin başlaması ile birlikte doğanın değerini bir kez daha yeniden keşfeden insanoğlu bütün dünya da doğaya daha çok ulaşmanın yollarını ararken, 19 yıllık eğitimci Esin Tutgun Türkiye’de Toprak Okulları Ekolojik Atölyeleri açmak için bütün hazırlıklarını tamamladı. Pandemi yasaklarının kalkması ile birlikte hemen derslere başlayacaklarını belirten Esin Tutgun; Bu tip ekolojik eğitim atölyelerinin dünya’da ki gelişmiş bir çok ülkede gerçekleştirildiğini kendilerinin de Türkiye’de bu atölyeleri başlatmaktan çok mutlu olduğunu söyledi. Pilot eğitimlere yılbaşının ardından hemen başlayacaklarını söyleyenTutgun; En büyük hayalimizse, doğa içinde çatısız duvarsız sınıflarda yapılan bu ders programlarının milli eğitim müfredatlarına da girerek kolejlerde de okutulması olduğunu söyledi.
Çocuk Köyünün İçine Toprak Okulu Yaptılar.
Çekmeköy çıkışnda bulunan 480 dönümlük Nişantepe Orman Park içine kurulan çocuk köyünün içinde hazırlanan Toprak Okulu’nda Çocukların doğanın içinde çamurla, toprakla, ağaçla oynayarak hem eğleneceklerini hemde öğreneceklerini anlatan Tutgun; Çocuklar şarkı söyleyerek de, dans ederek de öğrenebiliyorlar ve bu öğrendiklerini deneyerek öğrendikleri için asla unutmuyorlar. Buradaki deneyimleri sayesinde kendi becerilerini keşfetmek, kendilerine daha çok güvenmek, arkadaşları ile takım çalışmasındaki ekip ruhunu yakalamak gibi bir çok deneyimi bir arada yaşıyorlar. dedi
Eski Bir Reklamcının İmzası Var
Toprak Okulları isminin fikir babası ve tüm reklam tanıtım işlerini ise B&H reklam ajansının kurucusu aynı zamanda magazin gazeteciside olan grafik ve fotoğraf sanatçısı Yaşar Şenyüz yürütüyor. Toprak Okullarının kurucu ortağı da olan Şenyüz bundan sonra en büyük hayalim Toprak Okullarını bütün ülkeye tanıtıp ülkenin her köşesine ve Kıbrısa yayabilmek olacaktır. Bu benim için jubile projem olacak diyebilirim, çünkü bütün çocuklar bilgisayarları ve telefonlarını bir kenara bırakarak böyle bir eğitim almayı hak ediyorlar. Dedi. Toprak Okulları için birde çocuk marşı yazıp besteleyen Şenyüz yakında bu marşın klibini de çekip dijital platformlarda paylaşacaklarını söyledi.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Türk-Katar koleji kuruluyor

Özel Antalya Koleji, Katar’da Türk – Katar Koleji’ni kurmak üzere çalışmalarına başladı. 2021 yılının sonunda açılması hedeflenen kolejin danışmanlığını ise Katarlı ve Türk yatırımcılarının karşılıklı yatırımlarında önemli görevler üstlenen Touba Trade şirketi yapıyor. Değişim programları yapılacak Türk-Katar Koleji’nin Türkiye’deki okullarla öğrenci değişimi programları uygulayacağına dikkat çeken Antalya Koleji Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Sezgin Koca, “Öğrenci ve aileleri için Türkiye’de özel programlar da hazırlanıyor. Öte yandan seyahat acentaları ve oteller ile özel anlaşmalar yapılacak. Kolej eğitimde yüksek kaliteyi hedeflerken öğrenci ve velilerine birçok imkân da sunacak” dedi. ‘Eğitim ve kültür köprüsü’ Touba Trade Yönetici Ortağı Mehmet Çelikay ise “İki ülke arasında her sektörde artan işbirliğini eğitimde de yükseltmek istedik. Türk-Katar Koleji’yle eğitim ve kültür köprüsü kurulacak” diye konuştu. Yurt dışında deneyimli Uluslar arası eğitim programları konusunda deneyimli olan Antalya Koleji, Dışişleri Bakanlığı’nın Yurtdışı Okulları Merkezi (ZfA), Goethe Enstitüsü, Alman Akademik Değişim Servisi (DAAD) ve Eğitim Bakanları Konferansı Pedagojik Değişim Servisi (PAD) ile ortaklaşa gerçekleştirdiği bir girişimi olan ve Geleceğin Ortakları (Schulen: Partner der Zukunft)” anlamına gelen PASCH Okulu olarak kabul ediliyor. Ayrıca kolej, Cambrdige Lisansı ile eğitim veriyor. Türkiye’de örnek okul Özel Antalya Koleji, Konyaaltı, Manavgat ve Lara’da 3 ayrı kampüsü ile eğitim ve öğretim hayatına devam ediyor. Lara merkez kampüsünde 26.500 m2 kapalı, 50.000 m2 açık, Konyaaltı kampüsünde 19.000 m2 kapalı, 23.000 m2 açık ve Manavgat kampüsünde 12.500 m2 kapalı, 7.000 m2 açık alanda son sistem eğitim teknolojileriyle donatılmış dersliklerinde, laboratuvar ve atölyelerinde eğitim ve öğretim veriliyor. Kapalı yüzme havuzlarının yanında açık ve kapalı spor komplekslerinde, alanında uzman, sertifikalı öğretmen ve antrenörler denetiminde spor yapma olanağı bulan öğrenciler, her biri Akdeniz’e özgü bitki ve ağaçlarla donatılmış yemyeşil bahçelerde dinlenerek derslere hazırlanıyorlar. BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Şanlıurfa’da yaşanan yoğunluğun önüne mobil araçlarla geçiliyor!

PTT AŞ Genel Müdürü Hakan Gülten: “İş yerlerimizde yaşanan yoğunluğu azaltmak amacıyla, ihtiyaç duyulduğu takdirde mobil araçlarımızı vatandaşlarımızın hizmetine sunuyoruz. Çözüm odaklı yaklaşımlarımızla vatandaşlarımızın hayatını kolaylaştırıyoruz.”
PTT AŞ, Şanlıurfa’daki bazı iş yerlerinde yaşanan yoğunluğu azaltmak amacıyla il genelinde 5 adet Mobil Araçla hizmet vermeye başladı.  
Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi (PTT AŞ) koronavirüs önlemleri kapsamında, Şanlıurfa’daki bazı PTT iş yerlerinin önünde yaşanan yoğunluğun azaltılması amacıyla 5 adet Mobil Aracı hizmete sundu. Mobil hizmet noktalarında vatandaşlar, posta, kargo ve bankacılık alanındaki tüm işlemlerini kolaylıkla gerçekleştirebiliyor.
ÇALIŞANLARIMIZ GÖREVİNİ ÖZVERİYLE YERİNE GETİRİYOR
Şanlıurfa’daki hizmetleri yerinde inceleyen PTT AŞ Genel Müdürü Hakan Gülten, ilk olarak PTT iş yerlerini ziyaret etti. Ardından Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin’i makamında ziyaret eden Gülten, il genelindeki PTT hizmetleri hakkında Erin’e bilgi verdi. Çözüm odaklı hizmet anlayışıyla çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden Gülten, “Pandemi döneminde PTT olarak vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılamak için mesai mefhumu gözetmeksizin çalışıyoruz. Posta dağıtıcılarımızdan gişe görevlilerimize kadar her bir çalışanımız özveriyle görevini yerine getiriyor. İş yerlerimizde yaşanan yoğunluğu azaltmak amacıyla, ihtiyaç duyulduğu takdirde mobil araçlarımızı vatandaşlarımızın hizmetine sunuyoruz. Vatandaşlarımızın sorunlarına çözüm bulmak amacıyla hizmetlerimize devam edeceğiz” dedi.
PTT HİZMETLERİ VATANDAŞIN AYAĞINA GÖTÜRÜLÜYOR
Hizmetlerin etkin ve hızlı bir şekilde sunulabilmesi amacıyla PTT şubelerinin olmadığı yerlerde kullanılmak üzere tasarlanan Mobil Araçlar, pandemi döneminde de vatandaşa hizmet vermeyi sürdürüyor. Vatandaşların PTT hizmetleri ile ilgili ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla hayata geçirilen mobil araçlar vasıtasıyla kargo gönderimi, fatura tahsilatı, para alıp gönderme ve sosyal destek ödemeleri gibi işlemler yapılabiliyor.
KORONAVİRÜS TEDBİRLERİ TİTİZLİKLE SÜRDÜRÜLÜYOR
Pandeminin ilk gününden bu yana iş yerlerinde gerekli olan her tedbiri alan PTT AŞ, gerek vatandaşların, gerek çalışanlarının sağlığının korunmasına büyük önem veriyor. Dağıtım araçlarını, iş yerlerini, servis araçlarını ve müşterilerin temas edebileceği alanları büyük bir özenle dezenfekte ediyor. Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı tedbir kararları çerçevesinde sosyal mesafe kurallarını da büyük bir hassasiyetle uygulayarak, hizmetlerini tedbir kurallarına uygun şekilde veriyor. Bu süreçte, iş yerlerimizin yanı sıra, Türkiye’nin dört bir yanında bulunan ve düzenli olarak dezenfekte edilen PTT ATM’leri ve kamu bankası ATM’lerinden, internet bankacılığı ve mobil uygulamaları üzerinden de 7 gün 24 saat işlemler kolayca gerçekleştirebiliyor.
ŞANLIURFA – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)