Video içeriğini üst düzey yayıncı platformlarında hedef kitleye ulaştıran Ford Kuga, medya satın alma yatırımlarından en az 3.5 kat daha fazla CTR elde etmeyi başardı
Avrupa’nın en çok satan SUV modeli Ford Kuga’nın Türkiye dijital tanıtım kampanyası, önceki kampanyalara kıyasla çok daha verimli çalışmalara imza attı. Medya planlama ajansı Ingage, global medya platformu Teads ve Ford Türkiye pazarlama ekibinin ortaya çıkardığı kampanya sürecinde maliyetler düşürülürken, tıklama oranları artırıldı.
Ford Kuga’nın lansmanı olan aynı zamanda marka bilinirliğinin artırılmasının hedeflendiği kampanyada Teads’in inRead çözümü, kaliteli trafik ve yüksek CTR sağladı. Hazırlanan etkileşimli kreatif sayesinde kullanıcıların otomobili tercih edebilecekleri 4 ayrı rengi kendilerinin belirleyebilmesi ile etkileşim elde edildi. Medya satın alımlarına kıyasla ortalama 3.5 kat ila 7 kat daha fazla tıklama oranı elde edilirken, CTR oranı yüzde 1.93 olarak belirlendi. Türkiye’deki kampanya ortalama görünürlük oranı %65 olurken, Teads InRead çözümünde kampanya boyunca ortalama görünürlük %87 olarak gerçekleşti.
Kampanya süreci hakkında bilgi veren Ingage Group Account Director Erkan Şatır, “COVID nedeniyle bir süre ertelenen kampanyada ağırlıklı olarak bilinirlik hedefiyle yola çıktık. Küreselden gelen otomobilin lansman rengini kampanya döneminde kullanırken, ‘başkasının gözünden’ ismini verdiğimiz ayrı bir kreatif seri hazırlandı. Bu kreatifin Teads üzerinde tüketici tercihlerine göre kullanılabilmesiyle etkileşim rakamları beklentimizin çok üzerinde gerçekleşti. Yeni başlayan iş birliği kapsamında Teads inRead çözümü ile Ford Kuga kampanyasında elde ettiğimiz sonuçlar ilerleyen dönemdeki projeler için de harekete geçmemizi ve yakın iş birliğine olanak tanıdı” dedi.
A/B testleri ile en iyi performans göstergelerini takip ettiklerini belirten Teads Türkiye Satış Direktörü Taylan Yüce, “Elde ettiğimiz rakamlarla, performans beklentisi yüksek kampanyaların dahi ötesine geçerek, bilinirlik kampanyası içerisinde ortalamaların çok üzerinde yer almayı başardık. Teads InRead çözümü; kampanya kreatiflerini düzenleyerek kaliteli yayınlarda marka güvenliği, ölçeklenme ve etkileşimi garanti ederek görünürlüğünü artırıyor. Standart hedeflemelerin dışında içerik bazlı hedefleme yapılması, doğrudan otomobil ile ilgilendiğinden emin olunan kişilere ulaşılmasını sağlıyor. Böylece doğru zamanda doğru mecrada doğru içerikle tüketicilerin karşısına çıkmak verimliliği artırıyor” şekilde konuştu.
Daha fazla erişim, daha fazla izleme
Teads inRead sayesinde, markaların iletişim amaçlarına (KPI) ve kullanıcıların içerik tüketme/okuma deneyimlerini rahatsız etmeden gösterimini sağlayabilecekleri, IAB standartlarında benzersiz bir ürün olarak tasarlandı.
Teads’in inRead ürünleri, mevcut iletişimlerin erişim alanlarını genişletiyor ve markalar, Premium bir yayıncı ortamında kullanıcı, marka ve yayıncı dostu bir reklam ekosistemi sunuyor. Ayrıca markaların etkileşimi yüksek kreatif ihtiyaçlarını da karşılayan Teads, 2020 yılında ortalama 3,5 gün içinde KPI’lara hizmet edecek kreatif üretimi gerçekleştirmeyi başardı.
MarketingLand raporlarına göre, outstream reklam çalışmalarındaki CTR oranları ortalama instream CTR oranlarına kıyasla 2.5 kat daha fazla. Teads’in kendi bulgularına göre ise
outstream videoların izlemeleri ortalama %25 daha uzun. Bununla birlikte yüzde 10 daha fazla bilinirliğe katkıda bulunuyor. Teads inRead, marka güvenliği, etkileşimi ve premium reklam deneyimini profesyonel olarak üretilen içeriklerin içerisinde yaşatıyor. Yaklaşık 1.5 milyar tüketicinin her ay ne okuduğunu anlamak için 100 milyondan fazla makaleyi tarıyor. Böylece Nielsen verilerine göre %30 daha fazla erişim fırsatı sunuyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Etiket arşivi: ilgi
4. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi katılımcılardan yoğun ilgi gördü
KADEM ile T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın birlikte düzenlediği ve ‘Dijital Çağda İnsan Kalmak’ temasıyla online olarak düzenlenen 4. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi sona erdi. Ana sponsorluğunu Ziraat Katılım, iletişim sponsorluğunu ise Turkcell’in yaptığı ve 30’un üzerinde konuşmacının katıldığı zirve yoğun ilgi gördü. Zirvenin son gününde ise dijital çağın bilgiye ve finans sektörüne etkileri üzerinde duruldu.
Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM)’in T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile birlikte düzenlediği 4’üncü Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi, ‘Dijital Çağda İnsan Kalmak’ temasıyla online olarak yapıldı.
Üç gün süren, yurt içi ve yurt dışından 30’un üzerinde konuşmacının yer aldığı zirve katılımcılardan yoğun ilgi gördü.
Ana sponsorluğunu Ziraat Katılım, iletişim sponsorluğunu ise Turkcell’in yaptığı ve dijitalin hayata etkilerinin paylaşıldığı zirvenin son gününde ise dijital çağın bilgiye ve finans sektörüne etkileri konuşuldu.
GELECEK SENARYOLARI
Zirvenin son günündeki ilk konuşmacı olan ve siber çağda varoluşun sürekliliği sorunundan bahseden İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi, yazar Prof. Dr. Ayhan Bıçak eşitsizlik, işsizlik, iklim değişikliği gibi çağımızın problemlerini anlatarak konuşmasına başladı. Dünya genelinde DNA ve insanımsılarla ilgili araştırmaların yapıldığını söyleyen Bıçak, 2050’lerde dünyada neler olabileceğiyle ilgili üç kurguyu şöyle ifade etti:
“Küresel güçler kendi aralarında anlaşarak dünya devleti şeklinde teşkilatlanabilirler. İnsanımsıları birinci sınıf vatandaş olarak konumlayabilirler. Bir başka senaryo iklim değişikliği beklendiği gibi güçlü olursa dünya kıtlık nedeniyle sarsılıp, küresel düzen bozulur. Böyle bir durumda nüfus, yüzbinlere inecektir. Üçüncü senaryo ise bir dünya devleti kurulması. Hiçbir ülke tek başına insanlık ve toplumların sorununu diğer ülkelerden bağımsız şekilde çözemiyor.
Devletler BM çerçevesinde barış anlaşması yapabilirler. Ama bu zayıf bir ihtimal. Ahlaklılık bu noktada önemli. İnsanlığın birbirine denkliğini ancak bu şekilde kabul edebiliriz.” Dedi.
VERİNİN DOĞRULUĞU
Dublin Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Ray Walshe ise bilginin dijitalleştiği bir dünyada hakikate ulaşmak için hangi yollara başvurulması gerektiğini anlattı.
Önümüzdeki neslin robotik ve yapay zekayla iç içe olacağını söyleyen Walshe, verinin hızla büyüdüğünü, bunun kontrollü ortamda yapılmasının öneminin altını çizdi. Walshe şöyle konuştu:
“5G, nesnelerin interneti, yapay zeka konuşuluyor. Akıllı bir toplum karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla yapay zeka ile sahip olduğumuz bağlı olma durumuyla akıllı bir toplum oluşturabiliyoruz. Veri en önemli kaynak ve verinin kaliteli yönetilmesi de önemli. Ben bu noktada verinin doğruluğu konusunda standartların oluşturulmasının çok önemli olduğunu düşünüyorum.”
FİNTECH EKOSİSTEMİNİN GELECEĞİ
‘Dijital ödeme sistemleri ve fintech ekosistemi’ panelinin konuşmacılarından biri olan Ziraat Katılım Bankası Bilgi Teknolojileri ve Operasyon Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Said Gül, Ziraat Katılım olarak açık kaynaklı yazılımları ve teknolojileri nasıl kullandıklarını anlattı.
Fintechlerle ortaklık yaparak siber güvenlikten kimlik yönetimine kadar pek çok konuda çalışmalar yürüttüklerini dile getiren Gül, fintehcleri desteklemeyi sürdüreceklerinin de altını çizdi.
Türkiye’de dijital ödeme sistemleri alanında yaşanan gelişmelerden bahseden Türkiye Ödeme ve Elektronik Para Kuruluşları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Burhan Eliaçık ise finansal teknolojilerin kompleksleştiğine vurgu yaptı.
TEKNOLOJİ VE KADIN
Panelin hemen ardından ‘Kadın ve dijital dünya’ konulu bir konuşma yapan T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Kadının Statüsü Genel Müdürü Gülser Ustaoğlu, kadınların kodlama, yazılım gibi alanlardaki mesleki eğitim ve becerilerinin geliştirilmesi, kadınların e-ticaret alanında güçlenmesini sağlayacak eğitim ve seminerler yapılması gibi hedeflerin 11. Kalkınma Planı’nda yer aldığını ifade etti. Bu konuda yapılan çalışmalardan örnekler veren Ustaoğlu, kadınların internet kullanımının erkekler seviyesinde olmasa da giderek arttığından bahsetti.
Kadın girişimciliğinin ekonomik büyümenin önemli bir bileşeni olacağının altını çizen Ustaoğlu, kadın girişimlerinin oranının daha da arttırılması konusunda önemli çalışmalar yapıldığını da aktardı.
Kadın lider sayısının artırılması için cam tavanların önüne geçecek çözümler oluşturulmasının şart olduğuna vurgu yapan Ustaoğlu, özellikle teknoloji alanında yeni kadın liderlerin oluşması için çalışmalar yapılması gerektiğini de belirtti.
MEDYA VE DİNDARLIK
Türkiye’de medya ve dindarlık konusunda konuşan Necmettin Erbakan Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Akgül ise din ve medya arasında vazgeçilmez tartışmalara medya dindarlığının da eklendiğini aktardı.
“Dini meseleler ve konular raflarda sergilenen ürünler gibi bireyin önünde. Hiçbir değerler skalası olmaksızın sosyal medyadan istediği düşünceyi satın alıyor, doğru olsun olmasın fikrini aktarıyor” diyen Akgül, bunun dijital dünyada dinlerin hakikat iddiasının izafileşmesini de beraberinde getirdiğinin altını çizdi.
Akgül, otorite olmadan dinin aslını muhafaza etmenin mümkün olmadığına da vurgu yaptı.
BİLGİ VE MANİPÜLASON
Zirvedeki Bilgi ve Manipülasyon panelinde söz alan İstanbul Medeniyet Üniversitesi öğretim üyesi Dr. İsmail Çağlar, yabancı devletler, medya kuruluşları ve Türkiye ile ilgili dezenformasyon politikalarını anlattı.
Aynı panelde konuşan Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Dr. Ali Taha Koç devletlerin dijital dünyaya yaklaşımını aktardı. Farklı kurumlarda ayrı ayrı sürdürülen e-devlet ve siber güvenlik çalışmalarının 2018’de tek çatı altında toplandığını dile getiren Koç, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi’nin dijital dönüşümün yol haritalarından da sorumlu olduğundan bahsetti. Veri konusunu önemine vurgu yapan Koç, ‘Veriniz kömür olsa bile doğru sınıflandırılarak işlendiğinde elmasa dönüştürülebilir” dedi ve amaçlarının kamunun verilerini elmasa çevirmek olduğunun altını çizdi. Yapay zekanın geleceğin manipülasyon aracı olduğunu sözlerine ekleyen Koç, verinin tekelleştirilmesi konusunun önemine de vurgu yaptı.
Panelde ‘Misenformasyonda söylem analizi: İslam karşıtlığı’ başlıklı bir konuşma yapan SETA Brüksel araştırmacılarından Zeliha Eliaçık, İslamofobinin arkasında irrasyonel bir hikaye olduğunu söyledi.
Farkındalığı yüksek, bilinçli nesillere ihtiyaç olduğunu ve bunu öncelikle kadınların benimsemesi gerektiğini ifade eden İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nilüfer Pembecioğlu, kadınların sürekli gelişmesi gerektiğini ifade etti. Dijitalleşmenin değerlerimizden, hatıralarımızdan, geleneklerimizden vazgeçmek olmadığını belirten Pembecioğlu, ancak dijital dünyada doğru bilgiye ulaşmanın zor olduğunu ve bunun için herkesin dijital okur yazarlık eğitimi almasının şart olduğunun altını çizdi.
ERKEKLER İŞ VE EĞİTİMDEN GERİ ÇEKİLİYOR
Zirvenin son konuşmasını ise Psikiyatr-Yazar Prof. Dr. Erol Göka yaptı. Tekno-Dijital dünyada gençler ile yüzleşmek başlıklı bir konuşma yapan Göka, küresel salgınla birlikte yetişkinlerin de dijitalin yerlileri haline geldiğine vurgu yaptı. Küresel salgın öncesi yaptığı gençlerle ilgili tespitlerini paylaşan Göka, şu bilgileri verdi:
“App Kuşağı, helikopter ebeveyne sahip. Hayattan ve somut insan ilişkilerinden öğrenmekten uzaklaşıyorlar. Anketlerde bencil ve mutlu görünmelerine rağmen ürkek ve çekingenler. Başka kültürü öğrenmek istiyorlar ve marka tutkunular. Tarih boyunca göremeyeceğimiz bir erkek nesli geliyor. Erkek işlerini teknoloji üstlendi. Artık erkekler de çalışmak istemiyor, dahası erkek öğrencilerin okul başarıları da giderek düşüyor. Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre genç erkeklerin babasından daha az eğitim aldığı görülüyor.”
Başkasına bağımlı olmayı bir toplumsal başarısızlık değil, bir başarı olarak gören erkek kitlesinin olduğunu ifade eden Göka, dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu ve obezitenin yeni nesil erkeklerin en büyük sorunları olduğunu söyledi.
“Dijital Çağda İnsan Kalmak” temalı 4. Kadın ve Adalet Zirvesi, Şirin Pancaroğlu & Bora Uymaz Topluluğu’nun verdiği kapanış konseriyle son buldu.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Alper Erözer’e yurtdışından ilgi!
Üç dilde seslendirdiği son şarkısı “Göz Göze”i çok başarılı bulan, birçok dünya starlarının da yer aldığı önemli müzik şirketi Global Records bu şarkının İngilizce versiyonu için Alper Erözer ile anlaştı.
“I Like It” adlı İngilizce şarkısının, yurt dışında yayınlayacağı ilk proje olduğu için oldukça mutlu olduğunu ve 2021 yılında yeni projeleriyle hayranlarını şaşırtacağının sinyallerini verdi.
“I Like It”
Söz : Luca Luisa lonela
Müzik : İlkay Şencan & Luca Luisa
lonela & Alexandru Cotoi & Sebestian
Barac & Marcel Botezan
Düzenleme: İlkay Şencan & Alexandru Cotoi
Mix & Mastering : İlkay Şencan
PR&MANAGER: SELMA ŞENTÜRK
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Aris’e yoğun ilgi
Dünyaca ünlü Romanyalı şarkıcı Aris, yeni çıkardığı Lies adlı şarkısıyla büyük ilgi görmeye devam ediyor.
Süperkulüpmagazin’den Tarık SAYIN’ a konuşan güzel şarkıcı pandemi sonrası Türkiye’ye gelerek ünlü menajer Ümit Demir’le birçok proje yapacaklarınıda ekledi, Türkiye de ki fanları için yeni yıl mesajıda gönderen güzel şarkıcı sağlıklı yıllar diledi
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Rosatom’un düzenlediği ‘Küresel Atom Testi’ne ilgi büyük!
Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom 10 Kasım Dünya Bilim Günü’nde tek günlük düzenlediği eğitim projesi Küresel Atom Testi (Global Atomic Quiz) büyük ilgi gördü. Antarktika hariç dünyanın tüm kıtalarını kapsayan 70’den fazla ülkede 12 binin üzerinde katılımcıyı bir araya getiren ve 11 farklı dilde yapılan küresel test, gördüğü yoğun ilgi nedeniyle 14- 15 Kasım tarihlerinde yeniden düzenlenecek. Çevrimiçi test, 14– 15 Kasım tarihlerinde http://quiz.myfuture.energy/ adresinde açık olacak.
Şu ana kadar teste katılanlar ise, nükleer fiziğin temellerinden atom teknolojisi alanında dünyadaki en son gelişmelere kadar pek çok alanda zorluk seviyeleri farklı olan 25 soruyu yanıtladı. Test sonrasında katılan herkese dijital sertifika verilirken, katılımcılar doğru cevap sayılarına göre değişen nükleer uzmanlık unvanları da aldı.
Testin sonunda ise, bilim insanları ve uluslararası kuruluşların temsilcilerinden oluşan ve dünyanın farklı yerlerinden etkinliğe katılan 11 uzmanın videosu yer aldı. Videoda bu testin yapıldığı 11 farklı dil için hazırlanan sorular ve cevaplar uzmanlar tarafından kendi dillerinde okundu. Rusya’da Ulusal Nükleer Araştırmalar Üniversitesi MEPhI’den Öğretim Görevlisi ve Mühendis Doç. Dr. Egor Zadeba, Rusça konuşan katılımcılara cevapların açıklanmasında yardımcı olurken, İngilizce sorulan sorularda uzman olarak, Dünya Nükleer Birliği’nde (WNA) görev yapan Nükleer Enerji Uzmanı John Lindberg, Mısır İskenderiye Üniversitesi’nde enerji ve çevre konularında araştırmacı olan Asmaa Zadeba ve Finlandiya Helsinki Şehir Konseyi üyesi Nükleer Fizik Doktoru Petrus Pennanen yer aldılar.
Testin Türkçe konuşan katılımcıları ise cevapların ayrıntılı açıklamalarını İstanbul Teknik Üniversitesi Enerji Enstitüsü Öğretim Üyesi Dr. Senem Şentürk Lüle’den dinleme fırsatı buldu. Nükleer uygulamalar ve reaktör teknolojisi konusunda yetkin isimlerden biri olan Lüle, Dünya Bilim Günü’nde düzenlenen bu önemli etkinlik ile ilgili düşüncelerini şu sözlerle anlattı:
“Günümüzde pek çok şehir efsanesi mevcut. Asimetrik bilgi, öğrenmeyi arzulayan insanların gerçeklere ulaşmasına engel oluyor. Tüm dünyadan katılımcı bulan Küresel Atom Testi nükleer enerji ile ilgili bilimsel gerçeklerin eğlenerek öğrenilmesine olanak sağlayan bir platform sunuyor.Ben de nükleer alanda çalışan bir uzman olarak bu projenin bir parçası olabildiğim için çok memnunum.”
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Vodafone Red’lilerden sınırsız uygulamalara büyük ilgi
Vodafone Red’in yeni sınırsız tarifelerine ilgi artıyor. WhatsApp, Facebook, Instagram, YouTube, Twitter, Spotify ve Facebook Messenger gibi popüler uygulamaların internetinden yemediği yeni Red tarifelerini tercih eden müşterilerin veri kullanımında %67’ye varan artışlar yaşandı.
Türkiye’nin dijitalleşmesine liderlik etme vizyonuyla faaliyet gösteren Vodafone’un, WhatsApp, Facebook, Instagram, YouTube, Twitter, Spotify ve Facebook Messenger gibi popüler uygulamaları sınırsız sunduğu yeni Red portföyüne ilgi her geçen gün artıyor. Sınırsız Red tarifelerini tercih eden müşterilerin veri kullanımında %67’ye varan artışlar yaşandı. Yeni Red portföyüyle müşterilerine WhatsApp ve Facebook Messenger üzerinden sesli ve görüntülü aramalarını sınırsız yapma imkânı sunan Vodafone, Instagram’da canlı yayın yapma ve izlemenin yanı sıra Instagram, YouTube, Facebook ve WhatsApp’ta video izlemeyi de sınırsız hale getirdi. Müşterilere popüler uygulamaları internetinden yemeden ve hız düşüklüğü olmadan kullanma imkânı veren yeni Red tarifeleri ayda 59 TL’den başlayan fiyatlarla sunuluyor.
Vodafone Red’in sadece tarifelerden oluşan bir dünya olmadığını belirten Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin Aksoy, şunları söyledi:
“Müşterilerimizin uçtan uca iletişim ihtiyaçlarını karşılarken, onlara seyahatten ulaşıma, eğlenceden yeme içmeye kadar pek çok alanda ayrıcalıklar sunuyoruz. Salgınla birlikte değişen yaşam tarzlarını da göz önüne olarak müşterilerimizin hayatını kolaylaştırmak üzere Red dünyasını sınırsız uygulamalarla genişlettik. ‘Red yaparsa sınırsız yapar’ diyerek adım attığımız yeni dönemde müşterilemize önce WhatsApp ve Facebook Messenger üzerinden sesli ve görüntülü aramalarını sınırsız gerçekleştirme imkânı sunduk. Sonra bir adım daha atarak, Instagram’da canlı yayın yapmayı ve izlemeyi, ayrıca Instagram, YouTube, Facebook ve WhatsApp’ta video izlemeyi de Red’liler için sınırsız hale getirdik. Müşterilerimiz bu uygulamaları sınırsız kullanırken herhangi bir hız düşüklüğü yaşamıyor. Vodafone olarak, Red müşterilerimizin hayatını kolaylaştıracak ayrıcalıklar sunmaya devam edeceğiz.”
Aras Bulut İynemli anlatıyor
Vodafone’un yeni Red tarifeleri için hazırladığı reklam filminde markanın yeni yüzü Aras Bulut İynemli oynuyor. Filmde Instagram, YouTube, Facebook ve WhatsApp’ta sınırsız video izleme ayrıcalığı yaşayan Vodafone Red’lilerin hikâyeleri anlatılıyor.
“Vodafone Red’le Mücbir Sebepler” başladı
Vodafone Red, ünlü isimler Bartu Küçükçağlayan ve Melikşah Altuntaş’ın sevilen Instagram canlı yayını “Mücbir Sebepler”e de sponsor oldu. İkinci sezonunda “Vodafone Red’le Mücbir Sebepler” adıyla yayınlanacak olan programın ilk bölümü 13 Kasım Cuma gecesi gerçekleşti. Sınırsız sosyal medya keyfi konusunun ele alındığı programı Vodafone Red’liler internetinden yemeden izledi.
2 ay sürecek
“Vodafone Red’le Mücbir Sebepler”, gündemi kendine has diliyle yorumluyor. Programda Vodafone Red’e özel içerik ve entegrasyonlar da yer alıyor. Her geçen gün daha fazla takipçiye ulaşan program, içeriği ile büyük beğeni topluyor. Birçok ünlü ismin konuk olduğu “Vodafone Red’le Mücbir Sebepler” 2 ay sürecek.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Pandemi yasakları nedeniyle ”Kamp Tatillerine Büyük İlgi”
Bütün dünyayı etkisine alan Covit 19 virüsü nedeni ile evlerine tıkılıp kalan doğa sever tatilcilerin yeni trenti Kamp Tatili oldu. Pandeminin etkilerinden uzakta doğa ile başbaşa Çadır kampı, Bungalov ve Karavan tatillerini tercih eden doğa severlerin en büyük tutkusu yaktıkları kocaman ateş ile yıldızların altında müzik dinleyip dans etmek.
Geçtiğimiz yılın sonunda Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan Covit 19 virüsü sonrasında bütün dünyaya yayılmaya başladı. Mart ayının ortalarında Türkiye’de de yayılmaya başlayan pandemi sonrasında yasaklar başlarken herkesi de korku sardı. Pandeminin etkilerinden korkan doğa sever tatilciler evden dışarı kaçmanın yolunu bulmuş gözüküyorlar. Bazı kişiler çadır malzemelerini alıp kendi araçları ile programlı kamp etkinliklerine katılırken, kimileride aynı etkinliklere karavanları ile katılıp doğada zaman geçiriyor. Uzun yıllardır kamp programları yaparak bu konuda büyük bir deneyime sahip olan Star’s Camping Time adlı markanın organizatörü Esin Tutgun; Biz İstanbul Şile de yıllardır Çadır, Karavan ve Bungalov evlerde doğa tatilleri gerçekleştiriyoruz, pandemiden sıkılan herkese bu tip tatilleri tavsiye ediyoruz ve bekliyoruz. dedi.
Yıldızların Altında Kamp Ateşi, Dans, Müzik.
Kamp programları hakkında bilgi veren Esin hanım şu şekilde sürdürdü; Programlarımızı genelde hafta sonları gerçekleştiriyoruz, Baba çocuk, Anne çocuk, Aile, Gençlik, gibi farklı farklı programlarımız oluyor. Her programın kendi içinde farklılıklar gösterebiliyor. Mesela bir baba oğlu yada kızı ile birlikte katıldığı baba çocuk kampında bir birlerininin çok farklı yönlerini keşfederken, başka bir gençlik programına katılan iki sevgili genç çift, gece kumsaldaki sıçak ateşin başında romantik bir şekilde yıldızları seyredip gitar eşliğinde dans ederek bir birlerine daha fazla aşık olabiliyorlar.
Z Kuşağına büyük bir ilgi
Kuşak Araştırmacısı Evrim Kuran’ın, büyük ses getiren son kitabı “Z: Bir Kuşağı Anlamak” kısa sürede 6. baskıya ulaştı.
Türkiye’de yaptığı kuşak araştırmalarıyla dikkat çeken ve bu konuda ilklere imza atan Evrim Kuran, ikinci kitabı olan “Z: Bir Kuşağı Anlamak”ta Türkiye’nin bilinen ve bilinmeyen Z kuşağını, etkileyici ve akıcı bir anlatımla gözler önüne seriyor. Z: Bir Kuşağı Anlamak, kitapseverlerin yoğun ilgisiyle karşılaştı ve 6. baskısıyla raflarda.
Z: Bir Kuşağı Anlamak, geniş bir sahada gerçekleştirilen titiz bir araştırmanın sonuçlarından yola çıkarak hazırlandı. Birbirinden çok farklı şartlarda ama aynı küresel köyde yaşayan Z kuşağı bireylerin gerçekleri, mücadele alanları, zenginlikleri ve giderek sevgisizleşen dünya için yaratabilecekleri farklılıklarını anlatan kitap Evrim Kuran’ın akıcı diliyle, kendine has tarzıyla bir solukta okunuyor.
Yazar Evrim Kuran, kitaba olan ilgiden memnuniyet duyduğunu belirterek; “Öncelikle verdiğimiz emeğin karşılığını almanın beni son derece mutlu ettiğini söylemeliyim. Z kuşağını anlamaya çalışanların ve bizzat bu kuşağın kendisinin ilgisi beni bir sonraki kitap için oldukça motive ediyor. Elbette ki Türkiye’nin farklı kentlerinde postacıların veya sayaç okuyucuların bile gitmekten imtina edebildiği mahallelere yüz yüze görüşmeler yapmak için girmek çok kolay bir karar değildi. Fakat bu kitabı yazarken sadece şanslı çocukların olduğu semtlerden ve mahallelerden yola çıkamazdık. Ben bu kuşağı bir birey, bir araştırmacı, bir anne olarak merakla bekledim. Bugüne baktığımızda da bu çalışmayla ne kadar doğru bir adım attığımı görüyorum.” dedi.
Z kuşağıyla yaşayan ebeveynlere, eğitimcilere, şirketlere önerilerin yanı sıra Z Kuşağının kendisine de önerilerin olduğu Z: Bir Kuşağı Anlamak, Türkiye’nin geleceğine ışık tutuyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
TürkTraktör’ün ilgi gören staj programı ‘Test Drive’, bu yıl dijital ortama taşındı
TürkTraktör, Test Drive staj programına, geleceğin profesyonellerini iş hayatına hazırlamak üzere üniversitelerin 3. ve 4. sınıflarında öğrenimlerini sürdüren öğrencileri davet etti. Sürekli gelişim hedefiyle hayata geçirilen ve TürkTraktör’ün öğrencilere kısa ve uzun dönemli staj imkanı sunduğu “2020 Test Drive Online 2.0 Programı” için başvurular 15-16 Haziran 2020 tarihlerinde Dijital Koç Kariyer Fuarı’nda alındı.Program kapsamında başvuru, sınav ve mülakat süreçlerinin tümü dijital ortamda gerçekleşti.
Programda yer almaya hak kazanan öğrenciler ise stajlarını yine dijital ortamlar üzerinden yapılacak olan çalışmalarla tamamlayacaklar.
Dijital ortamda gerçekleşen başvurulara ilgi yüksekti
Toplanan başvuruların ardından öğrenciler yabancı dil sınavına ve mülakatlara katıldılar. Tüm aşamaları başarıyla tamamlayanlar uygun fonksiyon ve projeler ile eşleştirilerek “2020 Test Drive Online 2.0 Programı”nın bir parçası oldular.
TürkTraktör İnsan Kaynakları Direktörü Osman Özdemir, geleceğin profesyonellerine henüz iş hayatına adım atmadan gerçek ‘bir test sürüşü imkanı’ tanıdıklarını söyledi: “Mart ayından bu yana tüm dünya ile birlikte ülkemizde de yaşanan pandemiyle beraber, diğer iş süreçlerimizi olduğu gibi, genç yeteneklere yönelik programlarımızı da dijital ortamlara taşıdık. Uzun yıllardır hayata geçirdiğimiz ve gençlere profesyonel iş hayatının farklı yönlerini deneyimleme imkanı sunduğumuz staj programımıza ilgi bu yıl da yüksek oldu. Toplam 750 öğrencimiz başvururken yapılan değerlendirmeler sonucunda 52 öğrenci 2020 Test Drive Online 2.0 Programı’nda yer almaya hak kazandı.”
Test Drive ile genç yeteneklerin iş hayatında gerçek bir ‘test sürüşü’ yapmaları sağlanıyor
2020 Test Drive Online 2.0 Programı kapsamında, bu sene en çok başvuruyu üretim ve ilgili endüstriyel fonksiyonlar için aldıklarını da sözlerine ekleyen Osman Özdemir; “Online staj programımız 18.08.2020 ile 15.09.2020 tarihleri arasında gerçekleştiriliyor. Stajyerlerimiz Ürün ve Ar-Ge, İnsan Kaynakları, Kalite, Kurum İçi Girişimcilik, Pazarlama, Satınalma, Satış Sonrası ve Üretim fonksiyonları tarafından belirlenen projelerde yer alacaklar. Bunların yanı sıra, projesini yürüttükleri fonksiyonun genel işleyişini öğrenecek, farklı fonksiyonlar hakkında bilgi sahibi olacak, çevrimiçi panellere katılacak ve kişisel gelişimlerini destekleyecek keyifli ve öğretici etkinliklere de dahil olacaklar.” diye açıkladı.
Özdemir, her konuda olduğu gibi gençlerin kariyerlerine yön verme konusunda da onlara bir katma değer sağlama yaklaşımıyla hareket ettiklerini ifade ederek ‘TürkTraktör çatısı altında yaptıkları stajları sırasında gençlerimiz hem çeşitli projelere dahil oluyor hem de farklı fonksiyonları görme ve izleme fırsatını yakalıyorlar. Programlarımızla genç yeteneklerin gelecekteki kariyerlerine yön verebilmek adına bilgi birikimi yapmalarına da katkı sağlamak bizler için çok önemli ve değerli” sözleriyle açıklamalarını tamamladı.
TürkTraktör’ün uzun dönem staj programları, üniversitelerin belirleyeceği akademik takvime göre başlayacak.
TürkTraktör Hakkında
Türkiye otomotiv sanayinin halen faaliyette olan ilk üreticisi olarak 1954 yılında kurulan TürkTraktör, bugün Avrupa’nın en büyük traktör üreticileri arasında yer almaktadır. Türkiye’de kesintisiz 13 yıldır pazar lideri olan TürkTraktör, 130’un üzerinde ülkeye ihracat yapmaktadır. Koç Holding A.Ş. ile dünyanın en büyük traktör üreticilerinden CNH Industrial’in ortak olduğu şirketin hisselerinin yüzde 25’i BIST’de işlem görmektedir. TürkTraktör; New Holland, Case IH ve Steyr marka traktör üretimi ile zirai ekipman distribütörlüğü yapmanın yanı sıra; New Holland TD serisi ve Case IH JX seri traktörlerin dünyadaki tek tasarım ve ana üretim merkezi, Utility Light seri traktör ve transmisyonların dünyadaki tek üretim merkezi, TD serisi transmisyonlar için dünyadaki tek mühendislik ve üretim merkezi, S8000 seri motorların ana üretim merkezidir. Ankara ve Erenler’de bulunan TürkTraktör tesislerinde 2 bini aşkın kişi çalışmaktadır. Traktör pazarının lideri TürkTraktör, 2013 yılından beri Türkiye distribütörlüğünü yaptığı CASE ve New Holland marka iş makinelerinin de Türkiye’de üretimine 2020 yılında başlamıştır. “Bugün ve gelecekte modern tarıma yön veren şirket olmak” ilkesiyle hareket eden TürkTraktör, ülkemizin tarım ekonomisinde verimliliğin en büyük destekçisi ve 65 yıldır kırsal nüfusumuzun refahını artıran gerçek bir dosttur.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Adnan Başkan’ın “Değişen Hayatlar” kitabına yoğun ilgi
Pandemi döneminde kamuoyunda iş ve işverenlerin hakları konusundaki bilgilendirmeleri ile gündem olan Avukat Adnan Başkan’ın yazdığı “Değişen Hayatlar” adlı romanı kitapseverler tarafından büyük bir ilgiyle karşılandı.
2018 yılında yaptığı bir Bosna-Hersek ziyaretinde karşılaşarak tanıştığı bir kadının dilinden dinlediği, dünyanın en büyük utançlarından biri olan 1995 yılında gerçekleşen Srebrenista katliamını dinledikten sonra tüylerinin diken diken olması üzerine savaşın insanların hayatını nasıl etkilediğini anlatan “Değişen Hayatlar” adlı kitabını kaleme alarak 2020 yılında yayınladı.
Adnan Başkan “Değişen Hayatlar” adlı kitabı hakkında “Srebsrenista katliamını yaşayan insanların hayatlarını anlatmaktaki amacım insanların bu katliamda neler yaşadığını ve savaşın var olan yıkıcı yüzleri olduğunu göstermekti. Aynı zamanda kitabımda anlattığım gerçek hayatlardan gerçek kesitler sunarak birçok insanın görmediği, televizyonlardan, gazetelerden ve sosyal medyadan takip ettiği yıkımların, aslında gerçekçi bir yaşamda nasıl bir etkisi olduğunu göstermek ve insanoğlunun savaş gibi büyük yıkımla nasıl yok olup, başka bir karaktere döndüğünü göstermek amacıyla kitabımı yazdım” diyerek ifade etti.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)