Kategori arşivi: Yaşam

Aziz Kocaoğlu’nun başlattığı süt projesi 12 yıl aradan sonra Tire’de

Bundan tam 12 yıl önce Tire’nin göz bebeği Tire Süt Kooperatifi Başkanı Mahmut Eskiyörük tarafından sunulan, aynı zamanda kırsalda kalkınma projesi olan “OKULLARDA SÜT DAĞITALIM” önerisi, dönemin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu tarafından kabul edilmiş ve düzenli bir şekilde pastörize süt günlük olarak İzmir il merkezindeki ilköğretim okullarına dağıtımları başlanmıştı.
ATAKAN DURANIN TİRE ISRARI
Proje yıllardır İzmir’de başarılı bir şekilde devam ederken SÜT KUZUSU olarak isim değiştirilmiş okulların ardından evlere de dağıtımı başlamıştı.
Geçtiğimiz günlerde Tire Belediye Başkanı Salih Atakan Duran‘ın girişimleri ile Tire merkez de projeye dahil edilmesi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer‘e sunuldu ve proje Tunç başkan tarafından kabul edildi.
MAHMUT ESKİYÖRÜK İLE ÖZDEŞLEŞEN; İZMİR’İN ÇOCUKLARI SÜT ĪLE BÜYÜYOR SÜT ĪLE BÜYÜYEN ÇOCUKLAR DAHA ZEKİ OLUYOR BİZ DEMEKKİ İZMİR’DEN DAHA ÇOK MUSTAFA KEMAL’LER YETİŞTİRECEĞİZ SLOGANI Tire’ de başlıyor.
Girişimleri ile süt dağıtımını tireyi kapsayan bir öneri ile tunç başkanın önüne sunan Tire belediye başkanı Salih Atakan Duran’a teşekkürler…
Önemli not;
Proje ile 1 ila 5 yaş arası çocuklarımızın kendi kimlikleri anne ve baba kimlikleri ile bağlı bulundukları muhtarlıklara gitmeleri yeterli.
İZMİR – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Ortadoğu’lu yatırımcılar rotayı Antalya’ ya çevirdi..

Antalya Koleji’nin mimari özellikleriyle oteli andıran 3 kampüsü, yerli ve yabancı yatırımcıların ilgisini çekti. Kampüslerin inşaatına başladıklarından itibaren okulun otel, AVM, hastane, üniversite gibi farklı yapılara çevrilmesi için talep aldıklarını belirten Antalya Koleji Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Sezgin Koca, “3 kampüs 75 milyon dolara mal oldu. En çok Katar, Rusya ve Azerbaycan’dan istek geliyor” dedi.
Merkezi yerlerde
Kolejin Lara Kampüsü, 30 dönüm arazi üzerine 4 katlı 26 bin 500 metrekare kapalı alana, denize sıfır Konyaaltı Kampüsü 20 dönüm arazi üzerine 5 katlı 26 bin metrekare alana ve Manavgat Kampüsü de 10 dönüm arazi üzerine 5 katlı 19 bin 500 metrekare kapalı alana sahip. Kampüsler, geniş bahçesiyle öğrencilerin sosyal aktivitelerini gerçekleştirmesine katkı sağlıyor.
Ortaklık istiyorlar
3 kampüste otel mimari esintisi olduğunu, teknolojik alt yapının en üst düzeyde olduğunu anlatan Koca, şunları söyledi: “Tesislerimiz otel arazilerine kuruldu. Avrupa’da ilk önde gelen tesisleri arasında. Son dönemde çok sayıda yabancı yatırımcı okula yoğun ilgi gösteriyorlar. Yatırım yapmak istiyorlar. Ortaklık yapmak isteyenler de var. Arsalarımız çok merkezi bir yerde.”
Tüm sınıfların bahçeye açılan yapısıyla öğrenciler dersliklerini dışarı taşıyabiliyor.
ANTALYA – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

​Z kuşağı siyaseti etkileme gücünde mi?

Dijital dünyada yetişen genç neslin, her şeyin çok daha farkında ve sürekli sorgulayıcı davrandığına dikkat çeken Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, dünyanın gelişmesine olumlu katkı sağlayacağını düşündüğü gençlerin bilgelik rehberliğine ihtiyaçları olduğunu söyledi. Z Kuşağının günümüzde siyaseti etkileme gücünü elinde bulundurduğunun altını çizen Tarhan, hareketli, enerjik ama yalnız bu kuşaklarla aynı dili konuşmak gerektiğini vurguluyor.
Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Dünya Sağlık Örgütü’nün Dünya Ruh Sağlığı Günü teması olarak bu yıl “Değişen dünya ve gençlik” olarak seçmesinin manidar olduğunu belirterek, önemli değerlendirmelerde bulundu.
Z kuşağı Trump’ı sabote etti
Dünya Ruh Sağlığı Günü için bu sene ruh sağlığında değişen dünya ve gençlik konusunun seçildiğini vurgulayan Prof. Dr. Nevzat Tarhan sözlerine şöyle devam etti:
“Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nün vurguladığı gibi psikolojik sağlamlık ve dayanıklılık seçildi. Bunun seçilme nedenlerinden biri de Donald Trump. Trump, geçtiğimiz Haziran ayında pandemi sonrası için seçim kampanyası başlattı. Seçim kampanyasında büyük bilet satışı olmuş. Her taraf doluyor fakat stada bir geldiklerinde sadece 3’te 1’i kadar katılım olduğunu görmüşler. Katılımın az olmasının nedenleri araştırılınca Z kuşağı gençlerin Tiktok üzerinden bir grup kurdukları, insanlara gitmeyecekleri halde bilet aldırdıkları fark ediliyor. Müthiş bir ofsayt durumu söz konusu oldu ve bu olay basına yansıdı. Bir nevi Trump’ı sabote ettiler.”
Osmanlı’da da örneği var
Z Kuşağının dünyadaki bir çok ülkede etki gösterdiğine dikkat çeken Tarhan, “İnsan haklarıyla ilgili dini radikalizm ve dini faşizm gibi bütün korkutucu iklime rağmen coğrafyasında Nobel barış ödülü alan Zoomer kuşağı var… 22 yaşlarında insan hakları aktivisti Malala Yusufzay. O çok iyi bir zoomer, yani internet aktivisti. Dini radikalizm ve dini faşizmi gençlik alt üst etti. Her taraftan bunun gibi düşünen bir kuşak geliyor. Diğer taraftan ABD’de zoomer olarak bilinen Z kuşağı, Amerika’da seçimleri etkileyecek. Z Kuşağının siyaseti etkileme gücü var, bunu görüyoruz. Öyle ki bunu biz Osmanlı’nın son dönemlerinde de gördük, sürpriz bir şey değil. Sultan Abdülhamit birçok imar faaliyeti yaptı, insanları korudu hatta öyle ki birçok kişinin öksüz kalmamasını sağladı. Fakat onun yetiştirdiği kuşak onu indirdi, ikinci kuşak da Osmanlı’yı sonlandırdı. Abdülhamit gençleri yetiştirdi, korudu ama onlarla aynı dili konuşmayı başaramadı. Bu kuşak siyaseti etkileme gücüne sahip. Buradan çıkarılacak dersler var” dedi.
Gençlerle aynı dili konuşmak gerekiyor
Gençlerin anladığı dili yakalamak gerektiğine dikkat çeken Tarhan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şu andaki gençler insanlık tarihinde dijital ortamda doğan ilk nesil. Özellikleri nedeniyle sosyal medyada onlar yerli, biz göçmeniz. Televizyon kuşağı vardı, radyo kuşağı vardı, sosyal medya şu anda hayatımızın çok önemli bir gerçeği oldu. Bu sosyal medya kuşağı, insanların davranış kalıplarını değiştiriyor. Bu kuşağın ikinci bir özelliği ırk konusunda hiç tutucu değiller. Z kuşağı gençlere bakıyorsunuz siyah beyaz hiç ayrım yapmadan müthiş bir grup oluşturuyorlar. K-POP’a bakıyorsunuz cinsel kimliği bile yok sayıp reddediyorlar. Bunların üçüncü özellikleri ise her şeyi sorgulamaları. Sorgulamadan inanmıyorlar. Bu kuşakla irtibat kurmak istiyorsak onlarla aynı dili konuşmayı başarmamız gerekiyor. Onlara parmak sallayarak, kafa tutarak davranışlarını düzeltmek mümkün değil çünkü eski kuşaklar yokluk içinde psikolojik olgunluğa erişmeye çalıştı. Ama bu kuşak varlık içinde psikolojik olgunluğa yetişmek zorunda. Varlık içinde psikolojik olgunluğa erişmek için özel yöntem kullanılır. Bu kuşağa psikolojik olgunlaşmayı, sağlamlığı, dayanıklılığı öğretmek gerekiyor. Son derece konformist bir kuşak ve son derece de benmerkezci bir kuşak. Dünyayı kendi etrafında dönüyor gibi görüyorlar. Zekiler, duygusal olarak da zekiler ama dayanıklılık ve doyum erteleme becerilerinin geliştirilmesine ihtiyaçları var. Bunu yapamazsak Z kuşağı kayıp kuşak olacak.”
Gençler özgürlük, barış, eşitlik ve adalet istiyor
ABD’de maddi refahın yüksek olmasına karşın intihar vakalarının artış gösterdiğine de dikkat çeken Tarhan sözlerini şöyle sonlandırdı:
“İleri yaşlarda yalnızlık artmış, anti depresan tabletler ekmek peynir gibi satılıyor. Manevi ve ruhsal refah yok. Onun için ayrıca projeler yapılıyor. Teknoloji kime hizmet için var? İnsanlığın geneli için mi yoksa dünyaya hâkim olmak, güç odakları ve küresel sermayenin ayakta kalması için mi var? Dünya kaynaklarının yüzde 25’ini ABD kullanıyor. Bu sürdürülebilir değil, küresel adaleti getiremez, bir yerde patlak verecek. Gençler her şeyin daha çok farkında, sürekli sorguluyorlar. Gençlerin dünyanın gelişmesine olumlu katkı sağlayacaklarını düşünüyorum.Ama bu yolda onların bilgelik rehberliğine ihtiyaçları var. Onlar iyi niyetliler fakat önlerine seçenek sunulmazsa yanlışın içerisinde kaybolup giderler. Zalim ve acımasız yerine özgür olmak istiyorlar. Özgürlük, hürriyet, müsavat, adalet ve uhuvvet. Adalet ve barış istiyorlar. O yüzden Dünya Sağlık Örgütü’nün bu dönemdeki Dünya Ruh Sağlığı Günü’nün konusunu ‘Değişen dünya ve gençlik’ yapması çok manidar. 16-24 yaşındaki kuşak hareketli, enerjik ama yalnız. Dijital bağımlılığın esiri durumundalar. Bu gençlerle aynı dili konuşmamız gerekir.”
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

“Türkiye’den Yurtdışına Eğitim Talebi Arttı”

Son yıllarda yurtdışına eğitim olanaklarının artması ile Türkiye’den de talepler arttı. İngiltere’nin seçkin üniversiteleri Oxford, Cambridge gibi bir çok köklü üniversitede eğitim olanağı sunan EDCON Eğitim Danışmanlığı, online seminer ile İngiltere’de eğitim alma olanağı arayanları buluşturuyor.
EDCON Eğitim Danışmanlığı olarak öğrencilerin hedeflerine ve akademik özelliklerine göre yurtdışında eğitim alabilecekleri en uygun yerleri seçtiklerini belirten Atlas-EDCON- Orbis Şirketler Grubu Kurucu Ortağı ve Direktörü Rahmi Mesud Yılmaz, çalışma prensiplerini şöyle anlatıyor: “ Bizim amacımız çocukların akademik özelliklerine ve hedeflerine göre en uygun kararlarını almalarını sağlayarak rehberlik etmek. Öğrenciler için en uygun alternatiflerin de belirlendiği eğitim yolculuğunda başvuru süreçlerinin tamamlanmasından seyahat planlamalarına, güvenli bir şekilde gidecekleri yerlere yerleştirmekten mezun olana kadar tüm işlemlerini birlikte yürüterek rehberlik ediyoruz. Yurtiçinde ve Londra’da bulunan ofisimiz ile danışmanlık hizmetlerimizi yerine getiriyoruz”
İngiltere’nin uyguladığı 14 günlük karantina sürecinin eğitim olanaklarına ne şekilde yansıdığını da anlatan Yılmaz : “Öğrencilerin bir kısmı bu konuda tedirgin olsa da kendilerinden istenilen 14 gün boyunca tıpkı Türkiye’de olduğu gibi kişisel izolasyonlarını sağlamak. Konaklama alanlarında çıkmamaları önlem amaçlı tüm ülkelerde uygulanıyor. Bu geçici bir süreç bizler de öğrencilerimizin kendilerini yalnız hissetmemeleri için elimizden geleni yapıyoruz. Kurallara uymamaları halinde yüklü ciddi para cezası olduğu için öğrencilerimizde bu süreçte sosyalleşecekleri süreci evde biraz daha eğitim alanında kendilerini geliştirerek değerlendiriyor” dedi.
Son yıllarda İngiltere’ye eğitim imkanı için çok fazla başvuru aldıklarını da belirten Yılmaz , “ Pandemi süreci ile yüksek lisans planlayan öğrenciler büyük oranda beklemeyi tercih etse de lisans eğitimi için gidecek öğrencilerde herhangi bir erteleme gözlemlenmemekte. Genel itibariyle son 4-5 yıldır lisans eğitimi için yurt dışını tercih eden öğrenci sayısında ciddi artışlar yaşıyoruz. Ülke seçimleri çeşitlilik gösterse de en yaygın tercih İngilizce eğitim veren ülkeler tercih ediliyor. Bu yıl pandemi nedeni ile planlarını erteleyen öğrenciler oldu. Ancak bu erteleme eğitimlerini olduklarını yerde tamamlamak üzerine değil bir yıl bekleyerek yine arzu ettikleri şekilde yurtdışında eğitim almak üzerine ilerliyorlar” dedi.
Pandemi süreci ile bazı ülke ve üniversitelerin tamamen online eğitime geçtiklerini de belirten uzman eğitim danışmanı, “ Online eğitim süreci ülke bazında olduğu kadar üniversite bazında da farklılık gösteriyor. Bazı ülke ve üniversiteler tamamen online eğitime geçiş yaptı. Bazıları ise online eğitim imkanı sunarken öğrencilerine kampüse gelme seçeneği sunuyor. Bazı üniversiteler de ise yüz yüze eğitim yöntemleri ile online süreçlerimi birleştirdi. Bu uygulama şimdilik dönem bitimine kadar planlamış olup Ocak itibari ile tekrar değerlendirilecek” diye konuştu.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Yeni BMW R 18 Borusan Otomotiv Yetkili Satıcıları’nda Satışa Sunuldu

Borusan Otomotiv’in Türkiye distribütörü olduğu BMW Motorrad’ın heritage cruiser segmenti ilk modeli Yeni BMW R 18, 315.270 TL’lik fiyatıyla Borusan Otomotiv Yetkili Satıcıları’nda satışa sunuldu. BMW Motorrad’ın ürettiği ve dünyanın en yüksek hacimli boxer motoru olan Yeni BMW R 18’in 1802 cc’lik Big Boxer’ı, macera tutkunlarına heyecan verici bir sürüş deneyimi vadediyor.
BMW Motorrad tarihi için önemli bir kilometre taşı olması beklenen Yeni BMW R 18, Türkiye’de yollarla buluşuyor. Dünyada bugüne kadar üretilen en yüksek hacimli boxer motora sahip olmasıyla dikkat çeken ve 315.270 TL’lik fiyatla satışa sunulan Yeni BMW R18, tutkunlarını Borusan Otomotiv Yetkili Satıcıları’na bekliyor. Yeni BMW R 18’in tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de BMW Motorrad’ın en önemli modellerinden biri olacağını belirten Borusan Otomotiv İcra Kurulu Başkanı Hakan Tiftik, ‘’Tasarımı, yüksek hacimli motoru ve daha hissiyatlı sürüş dinamikleriyle Yeni BMW R18, BMW Motorrad’ın heritage cruiser segmentine iddialı ve güçlü bir şekilde girişini müjdeliyor.’’ dedi. R 18’in gelmesiyle birlikte yeni bir kitleye ulaşmayı hedeflediklerini belirten Hakan Tiftik, ‘’ Yeni BMW R 18 çok merak ediliyordu, biz de kısa zamanda yüksek talep gören bir model olacağını düşünüyoruz. Ekim ayı itibariyle hijyen kuralları çerçevesinde Borusan Otomotiv Yetkili Satıcıları’nda randevu usulüyle meraklılarıyla buluşturacağız” dedi.
First Edition Türkiye Paketine Özel Donanımlar
Sunduğu geniş donanım yelpazesiyle dikkat çeken Yeni BMW R 18, tutkunlarına eksiksiz bir kişiselleştirme imkanı sağlıyor. Ayrıca, Yeni BMW R 18 First Edition Türkiye Paketi’nde sunulan özellikler arasında geri vites, aydınlatma paketi, yolcu selesi, elcik ısıtmalar, yokuş destek asistanı ve LED sinyaller standart olarak yer alıyor. Bunların yanı sıra, BMW’nin usta el sanatçıları tarafından tasarlanan ve depo üzerine çizilen ‘’beyaz çift şerit’’, BMW’nin geçmişle olan bağının duygusal bir yansıması olarak göz kamaştırıyor.
Göz Alıcı Silüetine Yakışır Güçlü Big Boxer Motor
Tipik çalışma karakteriyle sürücülerine yüksek tork sağlayan Yeni BMW R 18, aynı zamanda kullanıcılarına son derece istikrarlı bir sürüş sunuyor. Uzun ve alçak duruşuyla büyüleyici bir siluet yaratan Yeni BMW R 18, çift motor beşikli şasisi sayesinde efsane Big Boxer motorunu güçlü bir şekilde sarmalıyor. Yeni BMW R 18’in 1802 cc’lik yüksek hacimli boxer motoru, sürücülerine 3000 dev/dak’da maksimum 158 Nm ve 2000’den 4000 dev/dak’ya kadarsa her zaman 150 Nm’nin üzerinde bir tork sağlayabiliyor. Ayrıca, 4750 dev/dak’da 91 beygir güç üreterek Big Boxer’ın sürüş keyfini modern teknolojiyle de bir araya getiriyor.
Detaylara Verilen Önem
Yeni BMW R 18’de kullanılan şasi tipi, yıllardır süregelen BMW Motorrad geleneğini devam ettiriyor. Üstün üretim kalitesi ve detaylara verilen önem, çelik borular ve dövme parçalar arasındaki kaynaklı bağlantılarda kendini gösteriyor. Ayrıca, efsanevi BMW R 5’le benzer bir tasarıma sahip olan arka salınım kolu, cıvatalı bağlantılar aracılığıyla arka aks şanzımanını otantik bir tarzda çevreliyor.
Daha Az Elektronik Daha Saf Sürüş Keyfi
Yeni BMW R 18, süspansiyon elemanlarında elektronik ayar seçenekleri olmadan tutkunlarına daha saf bir sürüş keyfi sunuyor. Elektronik ayar seçeneklerinin yerine kullanılan teleskopik çatal ile doğrudan monte edilmiş merkezi süspansiyon desteği, olağanüstü teker kontrolü ve süspansiyon konforu sağlıyor. Efsaneleşen BMW R 5’te olduğu gibi, teleskopik çatalın boruları çatal kovanlarıyla çevrelenirken, çatal borusu çapı 49 mm, süspansiyon hareketi ise önde 120 mm ve arkada 90 mm olarak dikkat çekiyor. Yeni BMW R 18’in fren sistemi, dört pistonlu sabit kaliperlerle birlikte önde çift diskli ve arkada tek diskli frenden oluşuyor.
Her Yol Koşuluna Uygun Sürüş Destek Sistemleri
Yeni BMW R 18’de sürücü tercihlerine uyum sağlayabilen “Rain”, “Roll” ve “Rock” isimli üç farklı standart sürüş modu yer alıyor. Ayrıca yüksek düzeyde sürüş güvenliği sağlayan ve isteğe göre devreden çıkarılabilen ASC (Otomatik Denge Kontrolü) ile Motor Tork Kontrolü (MSR) de Yeni BMW R 18’de standart olarak sunulan özellikler arasında yer alıyor. Sürüş deneyimine yardımcı bir diğer özellik olan Geri Vites desteği manevra yapabilmeyi kolaylaştırırken, Yokuş Kalkış Kontrolü ise yokuş yukarı kalkışları sürücüler için daha güvenli ve konforlu bir hale getiriyor.
Showroom sergileme tarihleri; 10-14 Ekim Borusan Oto İstinye 16-20 Ekim Borusan Oto Avcılar 22-26 Ekim Borusan Oto Ankara 28 Ekim-2 Kasım Borusan Oto Adana 5-9 Kasım Kosifler Oto Antalya 12-16 Kasım Özgörkey Otomotiv İzmir 18-21 Kasım Teknik Oto Bursa
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Ordu’da siyanürlü altın madenine, vatandaş kitap okuyarak tepki gösterdi

 
Ordu’da, bir araya gelen vatandaşlar, şehirde yürütülen zararlı madencilik faaliyetlerine karşı, “Sessiz Çığlık Kitap Okuma Eylemi”ni gerçekleştirdi. Eyleme Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ordu İl Başkanı Atila Şahin de destek verdi.
Ordulu vatandaşlar Fatsa altın madeni ve Ordu’da yapılması planlanan maden arama çalışmalarına tepkilerini göstermek için barışçıl bir eylem düzenledi. CHP Ordu İl Başkanı Atila Şahin’in de destek verdiği eylemde vatandaşlar şehrin merkezinde bir araya gelerek kitap okudu. “Sessiz Çığlık Kitap Okuma Eylemi” adıyla bir araya gelen Ordulular, “Toprağın üstü altından değerlidir” mesajı verdiler. Yaklaşık 30 dakika süren eylemle pankartlara ünlü Kızılderili sözü, “Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde; beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak.” yazıldı.
“ÇEVREYE ZEHİR SAÇIYORLAR”
CHP Ordu İl Başkanı Atila Şahin eylemin ardından bir açıklama yaptı. Tüm vatandaşları doğayı korumak konusunda duyarlı olmaya çağıran Şahin, “Bizler gerçekleştirdiğimiz kitap okuma eylemimizle dikkat çekmek istiyoruz. Yeşil Ordu’muz, yurtdışından gelen, doğa için hiçbir endişeleri olmayan kimseler tarafından rant için yok ediliyor. Geleceğe bırakabileceğimiz en güzel mirasımız olan ormanlarımızı kaybediyoruz. Bizler şimdi bu işe dur diyemezsek, yarın başka şirketler başka alanlarda yine maden araması yapmaya başlayacak. Bu aramaları ve çıkarmaları yaparken on binlerce dönüm orman arazisini yok edecekler. Kullandıkları siyanürlerle çevreye zehir saçacaklar. Kaz Dağlarında dağıtılan yüzlerce arama ruhsatı bugün Ordu’da da dağıtılıyor. Yakında içme sularımıza karışan ağır metaller yüzünden susuz kalacağız. Ordu’muz coğrafi olarak küçük bir şehir ve bu kadar yükü kaldıramaz. Gelin bu talana birlikte dur diyelim. CHP olarak her zaman doğa için mücadele edeceğiz” dedi.
ORDU – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

İki süper maç DMAX’te

10 Ekim Cumartesi, boksseverleri heyecanlı bir gece bekliyor! WBA-IBO hafif ağır sıklet dünya şampiyonluk maçında Dominic Boesel, Robin Kraşniqi ile karşılaşırken, ağır sıklette Peter Kadiru, Roman Gorst ile karşılaşacak. Bilgehan Demir’in anlatımı ile Almanya Magdeburg’dan ekrana gelecek müsabakalar, 10 Ekim Cumartesi 21:55’te DMAX’ten canlı yayınlanacak.
Bu Cumartesi boksseverleri birbirinden heyecanlı iki karşılaşma bekliyor. WBA-IBO’da haif ağır sıklet dünya şampiyonluk maçında Alman boksör Dominic Boesel, Kosovalı rakibi Robin Kraşniqi ile karşıya gelecek. Bu maçın hemen ardından, ağır sıkletin iki namağlup ismiPeter Kadiru ve Roman Gorst ile kozlarını paylaşacak.
Birbirinden heyecanlı iki müsabaka, Bilgehan Demir’in anlatımı ile 10 Ekim Cumartesi 21:55’te DMAX’ten canlı yayınlanacak.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Galatasaray-Beşiktaş Derbisi Tivibu’da

Maç coşkusu Türk Telekom’un dijital televizyon platformu Tivibu’da devam ediyor. ING Basketbol Süper Ligi’ndeki Galatasaray-Beşiktaş derbisi 10 Ekim’de Tivibu Spor 2’de yayınlanacak. LA Lakers ile Miami Heat arasındaki NBA final serisi maçları ve Fransa Açık Tenis Turnuvası finalleri de bu hafta sonu Tivibu’da.
Türk Telekom’un dijital televizyon platformu Tivibu futboldan basketbola, tenisten motor sporlarına kadar pek çok dalda izleyicilerine heyecan yaşatmaya devam ediyor. A Millî Takım’ın UEFA Uluslar Ligi’nde 11 Ekim’deki Rusya ve 14 Ekim’deki Sırbistan karşılaşmaları TRT aracılığıyla Tivibu’da yayınlanacak. Şükran Albayrak’ın moderatörlüğünde ünlü yorumcular Nihat Kahveci ve Erman Özgür ile ‘Orta Nokta Millî Maç Özel’ programı, Millî Takım’ın Rusya maçı öncesi 21.00’de ve sonrası 23.45’te canlı yayınla Tivibu Spor’da olacak. Ayrıca 10 Ekim’de UEFA Uluslar Ligi’nde oynanacak İspanya-İsviçre ve Ukrayna-Almanya karşılaşmaları da S Sport kanallarıyla Tivibu’da ekranlara gelecek.
Potadaki dev derbi Tivibu Spor’da
ING Basketbol Süper Ligi’ndeki Galatasaray-Beşiktaş derbisi 10 Ekim Cumartesi günü sadece Tivibu Spor 2’de yayınlanacak. Ayrıca Ormanspor-Anadolu Efes ve Büyükçekmece-Darüşşafaka karşılaşmaları şifresiz olarak Tivibu Spor ekranlarında yer alacak. 11 Ekim Pazar günü ise Herbalife Nutrition Kadınlar Basketbol Süper Ligi’ndeki ÇBK Mersin Yenişehir Bld-Beşiktaş ve Fenerbahçe Öznur Kablo-Nesine Aydın maçları da Tivibu Spor’dan şifresiz yayınlanacak.
Roland Garros heyecanı da Tivibu’da
9 Ekim’i 10 Ekim’e bağlayacak gece ise NBA final serisinin beşinci maçında LA Lakers ile Miami Heat karşılaşacak. Nefeslerin kesileceği bu maçı basketbol severler S Sport 73 no’lu kanalda Tivibu’da izleyebilecek. 12 Roland Garros zaferiyle toprak kortun zirvesine yerleşen Rafael Nadal, Roger Federer’in 20 grand slam kazanma rekorunu egale etmek için mücadeleyi bırakmıyor. Tenis tutkunları 10 Ekim Cumartesi günü Roland Garros’ta Kadınlar finalini, 11 Ekim Pazar günü de Erkekler finalini 71 no’lu kanalda Eurosport 1’de canlı izleyecek. Yarış tutkunları da Formula 1’in Almanya ve MotoGP’nin Fransa heyecanını hafta sonu S Sport kanalıyla Tivibu’da yaşayacak.
Tivibu’da spor dolu sezon
Avrupa’nın önde gelen futbol ligleri Hollanda Eredivisie, Belçika Jupiler Pro League ve İskoçya Premiership ligleri ile basketbolun en önemli organizasyonları FIBA Basketbol Şampiyonlar Ligi ve EuroCup tüm sezon sadece Tivibu Spor ekranlarında olacak. İngiltere Premier League, Almanya Bundesliga, Portekiz Premier Ligi, Formula 1, NBA ve NFL heyecanı da 73 ve 74 no’lu kanallarda S Sport ve S Sport 2 ile Tivibu’da yaşanıyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

İstanbul’da Sıfır Atık Belgesini almaya hak kazanan ilk iki otel Hilton Grubundan

Konaklama sektöründe İstanbul’da Sıfır Atık belgesine sahip olan ilk otel “Hilton İstanbul Bosphorus” ve “Conrad İstanbul Bosphorus” oldu
Kuruldukları günden bu yana çevreye saygılı çalışmalarıyla sektörünün öncü otelleri arasında yer alan Hilton İstanbul Bosphorus ve Conrad İstanbul Bosphorus, İstanbul’da Sıfır Atık Belgesi’ni almaya hak kazanan ilk iki otel oldu. Hilton grubu otellerinin İstanbul’daki iki önemli temsilcisi, Sıfır Atık sisteminin kurulmasına yönelik çalışmalarına 2019’un Mart ayında başlamıştı.
Hilton İstanbul Bosphorus ve Conrad İstanbul Bosphorus, İnteraktif Çevre firmasının danışmanlığında kurulan Sıfır Atık Sistemleri sayesinde konaklama sektöründe İstanbul’da Sıfır Atık belgesini almaya hak kazanan ilk iki otel oldu. Hilton Grubunun İstanbul’daki iki önemli temsilcisine belgeleri İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından verilirken; Hilton İstanbul Bosphorus ve Conrad İstanbul Bosphorus’ta kurulan Sıfır Atık Sistemi örnek uygulama modeli olarak gösterildi.
“Sıfır Atık Sistemi” otellerin tüm alanlarında uygulanıyor
Sıfır Atık sisteminin kurulmasına yönelik çalışmalarına 2019’un Mart ayında başlayan Hilton İstanbul Bosphorus ve Conrad İstanbul Bosphorus, detaylı analiz çalışmaları sonucunda otel içinde bulunan atık biriktirme ekipmanları ve geçici depolama alanlarında detaylı bir renovasyona gitti. Sürdürülebilir bir gelecek için Hilton markasının hedefleri ve yasal mevzuat gereklilikleri doğrultusunda kurulan Sıfır Atık Sistemi, her iki otelin de tüm alanlarında uygulanmaya başlandı.
Misafir odalarında yer alan çöp kovalarının yerine iki bölmeli Organik Atık ve Ambalaj Atığı kovaları yerleştiren ve geri dönüşemeyen diğer atıklar için banyo alanlarındaki kovalarda üçlü ayrıştırma sistemine geçen oteller, kat hizmetleri personelinin servis arabalarında ise Organik Atık, Ambalaj Atığı ve Diğer Atıkları ayrı ayrı toplamaya başladı. Mutfak atıklarında da Sıfır Atık Sitemini titizlikle uygulayan Hilton İstanbul Bosphorus ve Conrad İstanbul Bosphorus, toplantı salonları, ofisler, Spa & Wellness, fitness alanı, kuaför hizmetleri de dahil olmak üzere tüm alanlarında Sıfır Atık Yönetmeliğine uygun şekilde biriktirme yapıyor.
Otellerin teknik servis alanlarında ise Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nce onaylanmış Atık Yönetim Planı kapsamında tehlikeli ve tehlikesiz atıklar ayrı ayrı toplanıyor ve biriktirilen tüm atıklar çevreyle uyumlu şekilde lisanslı atık işleme tesislerine gönderiliyor. Hilton İstanbul Bosphorus ve Conrad İstanbul Bosphorus, İnteraktif Çevre desteğiyle tüm personeline düzenli olarak hem çevre bilinci hem de sıfır atık konusunda eğitimler veriyor.
Hilton Grubunun İstanbul’daki iki önemli oteli, COVID-19 salgını sebebiyle dünyadaki tüm Hilton otellerinde hayata geçen Hilton CleanStay programı kapsamında konuklarının ve çalışanlarının kişisel
hijyeni için kullandıkları maske ve eldiven gibi koruyucu ekipmanları da, yasal mevzuatın gerekliliklerine uygun olarak topluyor ve çevreyle uyumlu şekilde yönetimini sağlıyor.
İSTANBUL – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Karşıyaka Spor Kulübü#AdıÜstündeKarşıyakalı Sloganıyla Yeni Sezona Hazır

Karşıyaka Spor Kulübü, 2020-2021  sezonunda #AdıÜstündeKarşıyakalı konseptiyle hazırlanan yepyeni bir içerikle taraftarlarıyla buluştu.
Yeni sezonda kulübün yeşil-kırmızı renklerini ve geleneksel tasarımlarını ‘’Beyaz Forma ve Çubuklu Forma ’’ ile taraftarlarına sunan Karşıyaka Spor Kulübü, tarihinin en önemli anlarından birini de formalarının üzerine taşıdı. Üzerinde zeytin ağacı motiflerini içeren formalar, Karşıyaka Spor Kulübü’nün 1912 yılında zeytin ağacının altında kuruluşunu temsil ederken, aynı zamanda da Karşıyaka Kulübü’nün tarihsel geçmişiyle kutsallığını, altyapısıyla üretkenliğini, değişim ve çağdaşlığıyla bilgeliğini simgeliyor.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk tarafından onurlandırılan ve armasında Türk Bayrağı’nı taşıma şerefine sahip tek kulüp olan Karşıyaka Spor Kulübü sporcularının ve Karşıyaka taraftarlarının yer aldığı, “Karşıyaka’nın ve Karşıyakalıların hikayesi” sloganıyla hazırlanan #AdıÜstündeKarşıyakalı konseptli yeni reklam filmi de taraftarlarının beğenisine sunuldu. Yeni kampanyasıyla öncü bir sosyal sorumluluk hareketini de başlatan Karşıyaka Spor Kulübü’nün Sportive tarafından hazırlanan yeni sezon formalarını satın alacak taraftarlar, talep etmeleri halinde isimleriyle birlikte “Karşıyakalı ırkçılık yapmaz, dürüsttür”, “paylaşımcıdır”, “hak yemez”, “saygılıdır”, “trafik kurallarına uyar”, “farklı görüşlere açıktır”, “affedicidir ve kin tutma” ifadelerinden birini formalarına yazdırabilecek. Taraftarlar Türkiye’nin en büyük spor perakende markası Sportive imzalı formalara ve lisanslı ürünlere, MaviBahçe AVM’de hizmete giren KSK Store by Sportive’den ulaşabilecek.
Karşıyaka Spor Kulübü’nün vizyon ve misyonunu temel alarak hazırlanan formalar ve yeni kampanya, Medina Turgul DDB tarafından tasarlandı. Prodüksiyonu 12 Yapım tarafından gerçekleştirilen reklam filmi çekimi, Urla’da yer alan 300 yıllık bir zeytin ağacının altında iki günde tamamlandı.
Karşıyaka Spor Kulübü’nün, geçtiğimiz yıl “kaf kaf kaf sin sin sin kafsin kafsin kaf” tezahüratının ulaştığı ses dalgalarının ilhamıyla futbol, basketbol ve voleybol sporcuları için hazırladığı formaları, dünya spor tarihinde bir ilk olma özelliği taşıyordu. Üretimi Sportive’e, tasarımı ise Medina Turgul DDB’ye ait formalar taraftarlarının haklı beğenisini kazanmıştı.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)