Aylık arşivler: Aralık 2020

Garanti BBVA, ileri vadeli döviz işlemleriyle şirketlerin döviz risklerini azaltıyor.

Garanti BBVA, Kurumsal İnternet Şubesinde yer alan Forward ürünüyle müşterilerine ileri vadeli döviz işlemleri hizmeti veriyor. İthalat ihracat yapan tüzel müşterilerinin yoğun olarak tercih ettiği Forward ürünü, döviz kurunda meydana gelebilecek değişikliklere karşı öngörülebilir bir nakit akışı oluşturulmasına katkıda bulunuyor. Müşterinin belirlediği ileri bir tarih için, talimat verilen günden sabitlenen kur üzerinden döviz alım-satımına olanak sağlayan ürün, bu sayede döviz kurunun değişiminden kaynaklı riskleri azaltıyor. Gelirleri ve giderleri aynı kur cinsinden olmayan şirketler, döviz kurunun dalgalanmalarına karşı ileri vadeli fiyat sabitleme özelliğiyle nakit akışlarını kontrol altında tutabiliyor. Daha güvenli ticaret yapmak isteyen şirketler, öngörülebilir, stabil ve sürdürülebilir nakit akışıyla, işletmelerinin finansal refahını da arttırıyor.
Garanti BBVA, Kurumsal İnternet Şubesinde yer alan Forward sayfası üzerinden belirli vadelere anlık fiyat göstererek müşterileri için referans kaynağı oluyor. Böylece, Forward ürünüyle müşterilerinin ticari hayatlarında karşılaştıkları finansal riskleri azaltmaya veya ortadan kaldırmaya destek oluyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Pandemi Döneminin Ebeveyn Açmazı: Ders Mi? Oyun Mu?

Pandemi nedeniyle eve taşınan çevrimiçi dersler, ödevler ve farklılaşan yaşam rutini ebeveynlerle çocukları adeta bir çıkmaza soktu. Sosyal ortamlarından uzaklaşan çocukların kaygı ve kaygıya bağlı duygu durumları hızla değişmeye başladı. Yetişkinlerin üzerindeki baskı arttı. Peki, anne ve babalar bu süreci nasıl yönetmeli? Evde, oyun – okul dengesini kurarak barış ortamı sağlamak nasıl mümkün olur? Klinik Psikolog ve DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Kurucu Başkanı Emre Konuk anlatıyor…
2020 herkes için zor bir sene oldu. Pandemi, iş yaşamından eğitime kadar pek çok alandaki ezberlerimizi bozdu. Yetişkinler için bu yeni COVID-19 sistemine alışmak kolay değil. Peki ya çocuklar?
Eve kapanan, arkadaşlarından uzaklaşan ve okulun tüm renklerini dijital ekrana sığdırmak durumunda kalan çocuklarda kaygı ve kaygıya bağlı diğer duygu durumları gitgide artıyor.
Dünya Sağlık Örgütü pandeminin çocukların psikolojisi üzerindeki etkisini şu şekilde tanımlıyor: “Tüm çocuklar değişimi algılasa da küçük çocuklar meydana gelen değişiklikleri anlamakta güçlük çekebilir. Kendilerini öfke ile ifade edebilirler. Ebeveynlerine daha yakın olmak isteyebilirler. Anne ve babadan daha fazla talepte bulunabileceklerini fark ettiklerinde ise ebeveynler kendilerini aşırı baskı altında hissederler.”
Peki, şu günlerde Türkiye’deki milyonlarca hanede yaşanan ve artık aşina olduğumuz bu tanımdaki gibi durumlarla nasıl başa çıkacağız? Pandemi sürecinde ebeveynler çocuklarının COVID-19 krizinin stresini ve endişesini nasıl yönetmeli? Çocuğun okul sorumlulukları ve oyun dünyası arasındaki denge nasıl kurulmalı?
Klinik Psikolog ve DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Kurucu Başkanı Emre Konuk, sürecin her iki taraf için de zor olduğuna dikkat çekiyor. Konuk; “Çocukları okul ve ödevler için bilgisayar başına oturtmaya çalışırken oyun ile ilgili sınırlandırma getirmek, evde ders – oyun dengesini sağlamak gerçekten zor. Eğer bu durum ve gerekçeleri çocuğa iyice izah edilmezse, özellikle küçük yaş grubundaki çocuklar uyum sağlamakta güçlük çekebilir. Çocuk ve ebeveynler arasında ciddi çatışmalar yaşanabilir. İlişki kötüleşirse, çocuk inadına anne-babanın istediği ya da önem verdiği şeyi yapmamaya başlar. Bu nedenle süreci onlara iyi açıklamalıyız. Bunun ‘evden eğitim’ olduğunu, virüs salgını nedeniyle eğitimin okuldan eve taşındığını, her gün derslere katılmak zorunda olduğunu net ve kararlı şekilde izah etmeliyiz. Bu konuda anne – baba aynı dili kullanmalı ve uygulamada da bu sözlerin arkasında durmalıdır. Ebeveynler takibi elden bırakmamalı, çocuk derslere katılmadığında yaptırımda bulunmalı, serbest zamanlarında ise eğlence için onların sevdikleri şeylere zaman tanımalı” diyor.
Çocuklara nasıl destek olmalı?
“Net, kararlı, sağlam ve tutarlı bir duruş şart” diyen Konuk; “Açıkça belirlenmiş ve esnetmenin çok mümkün olmadığı sınırları görünce çocuklar daha da kabul edici olacaklar ve uyumlarını arttıracaklardır. Çocuklara bilgi vermek şart. Verilecek bilgi çocuğun yaşına, gelişim düzeyine göre ayarlanmalı. Kişisel kaygılar çocuğa yansıtılmamalı. Neden evde olduğumuz, bu durumun neden hala devam ettiği, tedbir amaçlı neler yapmamız gerektiği çocuklara açıkça anlatılmalı. Yeni gelişmeler oldukça onlara tekrar bilgi vereceğimiz de söylenmeli. O zaman çocuklar çok daha rahat ve güvende hissederler. ‘Evimizdeyiz, güvenli yerimizde… Tüm bunları beraber atlatacağız, yeniden dışarı çıkacağız, sen arkadaşlarınla okulda buluşacaksın…’ gibi destekleyen ve umut verici sözlerimizi de eksik etmemeliyiz” diyor.
“Sosyal gelişim olumsuz etkilendi…”
Çocukların sosyalleşme konusunda yaşadığı sorunlara da dikkat çeken Konuk, “Süreç ile birlikte sosyalleşme, mecburen sadece online ortamda devam edecek. Bu durum elbette onların sosyal gelişimlerini bir oranda olumsuz etkileyecek. Uzaktan da olsa arkadaşlarından kopmamaları için onları desteklemek önemli. Arkadaşlarıyla telefondan ve bilgisayardan konuşmalarına, grupça oynadıkları online oyunlara belli ölçüde izin verilmeli. Ev ortamında sohbet zamanları yaratılmalı; onların da kendi duygu ve düşüncelerini açıklamalarına fırsat verecek, önemsenmiş hissedecekleri, keyifli zamanlar oluşturulması ihmal edilmemeli” dedi.
İlkokul 1. sınıflar ve sınava hazırlananlar en zorlu grup…
Dönemin ilkokula yeni başlayan öğrencilerle sınava hazırlanan grup için daha kritik olduğunu aktaran Konuk, “Bu süreçten belki de en olumsuz etkilenen öğrenci grubu onlar oldu. Tüm hayatımız boyunca eğitim-öğretim yaşamımızda ilk deneyimlerimizin yeri hayati bir öneme sahiptir. Bu ilk zamanlarda, öğrenmenin keyifli bir şey olduğu algısını çocuklara verebilmek çok kıymetlidir. O nedenle onlara baskı kurmadan, öğrendiği her yeni şeyden sonra güzel sözlerle ve neşeyle onu takdir ederek onların yolculuğuna ortak olmak gerekir. ‘Her geçen gün yeni şeyler öğreniyorsun, büyüyorsun, merak ediyorsun, sorular soruyorsun. Seni böyle görmek beni çok mutlu ediyor. Gurur duyuyorum seninle.’ gibi ifadelerle onları desteklemeliyiz. Elbette tüm dünyada her anlamda büyük bir belirsizliğin hâkim olduğu bu yıl, sınava hazırlanan öğrencilerin kaygıları daha da arttı. Maalesef öğrencilerin motivasyonu oldukça olumsuz etkilendi ve etkilenmeye devam ediyor. Yetişkinler olarak korkularımızı çocuklara yansıtmamaya çalışmalıyız” dedi.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

DEVA’nın kongre tarihi kesinleşti

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) 1. Olağan Büyük Kongresi’nin yapılacağı tarih ve yer belli oldu.
Genel Başkan Ali Babacan başkanlığında yapılan Genel Merkez Yönetim Kurulu (GMYK) toplantısında, kongrenin 29 Aralık 2020 tarihinde Ankara Atatürk Spor Salonu’nda yapılması kararı alındı.
Pandemi tedbirlerine uyularak yapılacak kongre saat 10:00’da başlayacak.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Samsung’un internet tarayıcısı yepyeni özelliklerle güncellendi!

Kullanıcılar, Samsung İnternet 13.0 tarayıcısına gelen yeni gizlilik ve güvenlik özellikleri sayesinde internette gönül rahatlığıyla gezinebilecek.
Samsung Electronics; ağ tarayıcısı Samsung İnternet’i güncellediğini duyurdu. Samsung İnternet 13.0, kullanıcılara kullanıcı dostu ve güvenli tarayıcı deneyimini sunmak üzere tasarlanmış bir dizi yeni özelliği ve geliştirmeyi içeriyor.
Samsung Electronics Mobil İletişim İşi Başkan Yardımcısı ve Web Ar-Ge Grubu Başkanı Du Kim, konuyla ilgili şunları söyledi: “Samsung olarak ürün ve hizmetlerimizi, kullanıcılarımıza en iyi deneyimi sunmak amacıyla sürekli olarak iyileştiriyoruz. Kullanıcıların hayatları daha fazla çevrimiçi hale gelirken bilgiye ulaşmalarını ve bağlantıda kalmalarını sağlamak için çalışıyoruz. Herkesin güvenlik konusunda bize güvenerek, gönül rahatlığıyla internetin sunduğu en iyi olanaklara daha kolay bir şekilde ulaşmasını istiyoruz.”
Sizi meraklı gözlerden koruyor
Bu günlerde, hangi web sitesine güvenilebileceğinizi kestirmeniz zor. Güvenilir olmayan web sitelerinden gelebilecek istenmeyen bildirimleri önlemek amacıyla Samsung İnternet 13.0, herhangi bir web sitesinin kullanıcıyı bildirimleri açma konusunda yanıltmaya çalışması halinde uyarı veren yeni bir özelliğe sahip. Ayrıca Samsung, kullanıcılar için gizliliğin ne kadar önemli olduğunun farkında olarak sekmelerin kapatılır kapatılmaz tarama geçmişinin otomatik olarak silinmesini sağlayan Gizli Mod için de bir ekleme yaptı. Artık kullanıcıların bilmeleri gereken her şeyi öğrenebilecekleri Gizli Mod Hakkında başlığı altında yeni bir bilgilendirme bulunuyor. Ayrıca adres çubuğunun yanına eklenen yeni Gizli Mod simgesi sayesinde Gizli Modun açık olup olmadığı kolayca anlaşılabiliyor.
Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sunuyor
Samsung İnternet’i daha da kullanıcı dostu hale getirmek için bir dizi yeni özellik ve geliştirme eklendi. Bunlardan bazıları:
Samsung İnternet 13.0, yer imleri, kaydedilen sayfalar, geçmiş, indirilenler, reklam engelleyici, eklentiler ve ayarlar için genişletilebilir bir uygulama çubuğu içeriyor.
Durum çubuğunu gizleyerek daha geniş ekran alanı elde edebilirsiniz.
Video Yardımcısı kullanarak bir videoyu tam ekranda izlerken dilediğiniz zaman ekranın ortasına çift dokunarak videoyu duraklatabilirsiniz.
Yer işaretlerinizin başlığını, daha kolay aranabilecek şekilde düzenleyebilirsiniz.
Artık yazı tiplerini ve diğer bileşenleri daha da öne çıkarmak için Koyu Mod açıkken Yüksek Kontrast modunu kullanabilirsiniz
Kullandığınız uygulamalardan hangilerinin Samsung İnternet’i açabildiğini tam olarak görebilir ve ilgili izinlerde dilediğiniz zaman değişiklik yapabilirsiniz.
Geliştiriciler ve web motoru güncellemeleri için API genişletmesi
Samsung Internet 13.0 ile birlikte artık Yeni Uygulama Programlama Arayüzü (API) modülleri de mevcut: WebRequest, Proxy, Çerezler, Türler, Geçmiş, Alarmlar, Gizlilik, Bildirimler, İzinler, Boşta Kal ve Yönetim. Geliştiriciler, eklentiler oluşturmak için bu API’leri kullanabilir ve uzantılarını doğrulamak, onaylamak ve Samsung İnternet tarayıcısına eklemek için Samsung İnternet ekibiyle iletişime geçebilir.
Bunların yanı sıra Samsung İnternet web tarayıcısı, açık kaynak yazılım olan Chromium projesi temelli ve yeni güvenlik ve gizlilik özellikleri sunan ve kullanıcılara verileri üzerinde daha fazla denetim sunan M83 sürümüne de yükseltildi.
Samsung İnternet 13.0 hangi ülkelerde kullanılabilir?
Samsung İnternet 13.0, Kasım ayı itibarıyla Android akıllı telefon ve tabletlerde dünyanın her yerinde kullanılabiliyor. Mevcut kullanıcıysanız, Samsung İnternet’e girdiğiniz an yeni bir sürümün mevcut olduğuna dair bir bildirim alacaksınız. Tek yapmanız gereken “Güncelle” seçeneğini tıklamak. Samsung’un en son sürümünü Google Play Store veya Galaxy Store’dan da indirebilirsiniz.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Covid-19 aşısı anketinden dikkat çeken sonuçlar

‘Covid-19 aşısı’ anketini değerlendiren Prof. Dr. Sıla Akhan, “Ankete katılanların yüzde 40’ının üniversite mezunu olduğunu ve onların yüzde 27’sinin “hayır” yanıtı verdiğini görüyoruz. Bu yüzden her eğitim düzeyine aşının yararları anlatılmalıdır” dedi.
Doktorsitesi tarafından yapılan “Covid-19 aşısı” anketi, aşıya olumsuz bakan ve aşı konusunda kararsız olan kişilerin fazla olduğunu ortaya koydu. Ankete göre Covid-19 aşısı yaptırmak istemeyen ve kararsız olanların oranı, ankete katılanların yüzde 57’sini oluşturuyor. Ankete katılanların sadece yüzde 15’i aşı yaptırmak istediğini söyledi. Anketi yorumlayan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Sıla Akhan, bir salgına ancak aşının kesin bir çözüm olabileceğini belirterek, “Her eğitim düzeyine aşının yararları anlatılmalıdır. Hastalığı geçiren kişilerin, hayatlarını kaybedenler dışında ne tür sorunlarla karşılaştıkları; yoğun bakımda tedavi olmanın ne kadar meşakkatli bir durum olduğu gösterilmelidir.” dedi.
Doktorsitesi tarafından Aralik ayında Covid-19 aşısına ilişkin bir anket yapıldı. “Covid-19 Aşısı Kullanıcı Görüşleri Anketi- 2020” adlı ankette katılımcılara “Ülkemizde Covid-19 aşısı uygulanmaya başlandığında yaptırmayı düşünüyor musunuz?” sorusu soruldu. Buna göre, katılımcı 2 bin 40 kişiden 569’u (%28) Covid-19 aşısı yaptırmak istemediğini belirtti. Ankete katılan 307 kişi aşı yaptırmak istediğini; 560 kişi endişeleri olduğunu; 604 kişi de kararsız olduğunu söyledi. Buna göre, ankete katılanların sadece yüzde 15’i aşı yaptırmak istiyor. Katılımcıların yüzde 29’u kararsız, yüzde 28’i de ‘hayır’ diyor. Böylece ankete katılanların yüzde 57’si aşı konusunda kararsız ya da olumsuz düşünüyor.
“25-35 yaş grubu, bilgi kirliliğinden en fazla etkilenen grup”
Anketi yorumlayan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Sıla Akhan, ankete katılımda kadın-erkek oranı dağılımının birbirine eşit kabul edilebileceğini söyledi. Aşıyı “kesinlikle yaptırırım” diyenler arasında kadınların oranının yüzde 10’un altında çok düşük kaldığını; erkeklerde beşte bir oranında daha makul bir seviyede görüldüğünü belirten Akhan, “’Kararsızım’ ve ‘hayır’ diyenlerin toplamı erkeklerde yarısından az; ama kadınlarda ise üçte ikiyi kapsıyor. Endişeleri olanlar arasında kadın ve erkekte çok fark göze çarpmıyor.” ifadelerini kullandı.
Ankette yaşa göre dağılıma bakıldığında katılımcıların yüzde 30’unun 35-45 yaş arası olduğunu; bunlar arasında yüzde 30’unun kararsız kaldığını; yüzde 33’ünün ise ‘hayır’ cevabı verdiğini belirten Akhan, şu ifadeleri kullandı; “Bu yaş grubu belki en çok aşı ile ilgili bilgilendirilmesi gereken grup. Çünkü bu grup, aynı zamanda çocuk sahibi olup yetiştiren grup. Bu yüzden yetişecek olan nesiller açısından da önemli bir veri niteliği taşıyor. Endişelerin yaşla azalması beklenirken 45-55 yaş grubu da benzer bir profil sergilemiş. Daha ileri yaşlarda kararsızlar ve ‘hayır aşı olmayı düşünmüyorum’ diyenlerin sayısı beklendiği gibi azalmış. 25-35 yaş grubu yüzde 40 gibi yüksek oranda ‘hayır’ cevabı vermiş. Bu çok dikkat çekici bulgudan hareketle bu yaş grubunun bilimsel yazılardan çok fazla, hızlı ve bir dayanağı olamayan bilgi kirliliğinden en fazla etkilenen grup olduğunu söyleyebiliriz.”
“Kadınlarda infeksiyonlara ve aşılara karşı daha güçlü bir immun sistem var”
Dünyada Covid-19 hastalığına yakalanmada kadın-erkek oranının eşit seviyelerde olduğunu kaydeden Prof. Dr. Akhan, şu ifadeleri kullandı; “Yaş, cinsiyet ve komorbidite açısından veriler tam olmasa da erkeklerde daha ağır seyirler, yoğun bakım ihtiyacı ve ölümler görülüyor. Kadınlarda infeksiyonlara ve aşılara karşı daha güçlü bir immun sistem var gibi düşünülüyor. Bunun sebebi östrojenin T ve B hücre lenfosit oluşumunu baskılaması; fakat B hücre fonksiyonunu aktive etmesi olarak kabul ediliyor. Östrojen; humoral cevabı yani B hücre farklılaşmasını ve immünglobulin yapımını yükseltir. X kromozomunda kodlanan immün düzenleyici genler virüs yükünü ve inflamasyonu azaltır. Bu da kadınların 2X kromozomunun olması sebebi ile virüslerle savaşta daha kuvvetli olmasını sağladığı öne sürülüyor.”
“Her eğitim düzeyine aşının yararları anlatılmalıdır”
Ankette Covid-19 tanısı almış katılımcıların sayısının yüzde 10 gibi çok az bir oranda olduğunu; ama cevaplarda tanı almayanlarla benzer oranlar görüldüğünü belirten Prof. Dr. Sıla Akhan, “Toplumda hastalığın aniden çıkmasının ve bütün hayatımızı etkilemesinin aşı gibi çok bilinen konularda bile kararsızlık ve moralsizlik oluşturduğunu düşünüyorum.” dedi. Prof. Dr. Akhan, şöyle devam etti; “Aşı ile korunulabilir hastalıklardan ölüm oranları dünyada çok azaldı. Buna karşın aşıların nörolojik bir takım hastalıklara yol açabileceği endişesi aşı karşıtlığını ortaya çıkarıyor. Bununla ilgili yapılmış birçok çalışma olmasına ve aralarında bir ilişki saptanamamış olmasına rağmen halen aşının getirdiği yararlar tam olarak anlatılamıyor.”
Prof. Dr. Akhan, ankette, aşıların pandemi gibi bütün dünyayı etkileyen ve insanların hayatını kaybetmesine yol açan bir durumda bile tartışılır halde olmasının eğitim düzeyi ile ilgili olup olmadığının da irdelendiğini kaydederek, “Ankete katılanların yüzde 40’ının üniversite mezunu olduğunu ve onların yüzde 27’sinin ‘hayır’ yanıtı verdiğini görüyoruz. Bu yüzden her eğitim düzeyine aşının yararları anlatılmalıdır. Hastalığı geçiren kişilerin, hayatlarını kaybedenler dışında ne tür sorunlarla karşılaştıkları, yoğun bakımda tedavi olmanın ne kadar meşakkatli bir durum olduğu gösterilmelidir. Hafif geçirenlere ise, sorunu hafife almamak gerekliliği ve virüsü yakınlarına bulaştırmalarının nelere yol açabileceğinin net bir şekilde anlatılmalıdır.” ifadelerini vurguladı.
“Virüsle savaş ancak toplumsal bir birliktelik ve bilinçle olabilir”
Koronavirüsün bireysel olarak geçirilip biten bir hastalık olmadığına; kimde, hangi aşamada biteceğinin bilinemediğine dikkat çeken Akhan, şu değerlendirmelerde bulundu; “Hepimizin öncelikle hastalanmamaya ve bir başkasına bulaştırmamaya azami dikkati göstermemiz gereken bir dönemdeyiz. Virüsle savaş ancak toplumsal bir birliktelik ve bilinçle olabilir. Bir salgının bitişi bütün önlemlerin ve tedavilerin yanı sıra ancak aşı gibi kesin bir çözüm ile olabilir. Her eğitim grubunda kararsızları yaklaşık 3’te 1 gibi yüksek sayılabilecek bir oranda görüyoruz. Bu da bu konuda bilgi açlığı olduğunu ve sonuçların çok da iyi anlatılamamış olduğu izlenimi veriyor.”
Akhan, sözlerini şöyle tamamladı; “Unutulmamalıdır ki hayattaki çoğu hastalık için yüzde 100 bir tedavi olsun, hiçbir yan etkisi olmasın, her genetik yapıdaki kişiyi sorunsuz iyileştirsin gibi mükemmel bir durum ne yazık ki bulunmuyor. Böylesine konak değiştirmiş hayvanlardan insana geçmiş ve yeni özellikleri olan bir virüs için aşı gibi kitleler üzerinde etkili olarak salgını durdurabilme şansı olan bir duruma ulaşmışken, artıların fazla olduğu yöne doğru bir karar vermemiz gerekir diye düşünüyorum. Kararsızlık da toplumu çok yanlış yönlere götürebilir; ama aynı zamanda düzeltilebilir olasılığını barındırması açısından önemlidir. Bilimin bize gösterdiği açıdan uzaklaştığımız anda sonuçtan da uzaklaşırız!”
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Mahmut Görgen PowerApp’te yeni setini yayınladığını duyurdu

Ünlü DJ Mahmut Görgen, son dönemlerde Power FM bünyesinde yer alan PowerApp üzerinden canlı performanslarını paylaşarak müzikseverlerle buluşuyor. Geçtiğimiz günlerde yeni bir paylaşım yapan Görgen, yeni Türkçe Deep House setini paylaştığını duyurdu.
Son dönemlerde çok sık bir şekilde magazin basınında yer alan Mahmut Görgen en son 29 Ekim için özel olarak “Ne Mutlu Türk’üm Diyene” adlı teklisini müzikseverlerle buluşturmuş ve yaklaşık olarak bir hafta sonrasında albüm tanıtımı yaptığı esnada Covid-19’a yakalanmıştı. DJ Mahmut Görgen virüsü atlattıktan hemen sonra çalışmalarına kaldığı yerden devam etmeye başladı ve müzikseverler için üretmeye devam ediyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Özgür Güneri: “Bitcoin’in Piyasa Değeri 350 milyar dolar”

BtcTurk CEO’su Özgür Güneri, Yatırımcı İlişkileri Derneği’nin (TÜYİD) düzenlediği TÜYİD Zirve 2020 konferansına konuk oldu. Güneri, ‘CEO Gözüyle Ezber Bozan Değişimi Yönetmek’ başlıklı oturumda, Bitcoin’in piyasa değerinin 350 milyar dolar’a ulaştığını açıkladı.
Bitcoin’in ve kriptoparaların finans ve gündelik hayatta önemli değişimlerin habercisi olduğuna dikkat çekerek sözlerine başlayan BtcTurk CEO’su Özgür Güneri şunları söyledi: “2009’dan bu yana Bitcoin’in piyasa değeri 350 milyar dolar seviyesine geldi. Cüzdan ve aktif kullanıcı sayısının yanı sıra kurumsal yatırımcıların ve bireysel yatırımcıların da ilgisini düşündüğümüzde bu teknolojinin hızla değerlendiğini görüyoruz. BtcTurk olarak şeffaflık, hesap verilebilirlik ve kurumsallık ilkelerimizle yeni nesil teknolojileri herkes için güvenle kullanılabilir hale getirmeyi amaçlıyoruz.”
“7 kıtada 1,2 milyondan fazla kullanıcıyı yeni nesil teknolojiyle buluşturuyoruz”
BtcTurk’ün 1 Temmuz 2013’te ilk Türk lirası işlemini gerçekleştirdikten sonra Türkiye’nin ilk dünyanın da 4. Bitcoin alım satım platformu olduklarını vurgulayan Güneri sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün globalde 1,2 milyondan fazla kayıtlı kullanıcımız var. Türkiye’de de 1 milyonu aşkın kullanıcımızın yeni nesil teknolojiye erişimini sağlıyoruz. 140 kişiyi aşkın ekibimiz sayesinde hem kullanıcı sayısı hem de işlem hacminde ilerleme kaydettik; son 3 yılda 3 kat büyüdük.”
Bitcoin Birçok Ezberi Bozuyor!
Bitcoin’in ezberleri bozduğunu belirten Güneri, “Merkezi bir otoriteye güvenmeniz ve herhangi iki cüzdan arasında transfer yapmak için kimseden izin almanız gerekmiyor. Örneğin, Amerikan Merkez Bankası’nın bir Bitcoin cüzdanı içerisindeki milyarlarca doları ile içinde 10 liralık Bitcoin olan cüzdanın arasında Bitcoin’in altyapısındaki önem derecesi bakımından hiçbir fark yok. Bu yönüyle, dijitalleşme ürün ve hizmetlerin küresel özgürleşmesini sağladı” dedi.
Bitcoin’in değer saklama aracı olarak sadece bireyler için değil kurumlar ve kurumsal yatırımcılar için de bir fırsat olduğunu belirten Özgür Güneri, “Blokzincir, güven gerektiren her türlü yapıda merkezi yapıları ortadan kaldırarak bu güveni çok daha şeffaf bir şekilde sağlayabilmesi açısından lojistikten finansal teknolojilere, telekomünikasyondan perakende ve sağlık sektörüne kadar birçok alanda kullanılmaya devam edilecek” diyerek sözlerini tamamladı.
Zirvede, ‘CEO Gözüyle Ezber Bozan Değişimi Yönetmek’ başlıklı oturumun moderatörlüğünü Yönetim Kurulu Üyeleri Derneği (YUD) Başkanı ve Pretium Danışmanlık Kurucu Ortağı Mehmet Sami yaparken, Kordsa CEO’su Ali Çalışkan ve Anadolu Efes CEO’su Can Çaka da konuk olarak yer aldı.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Ukrayna’da Bedava Tatil Yap, Dönerken Playstation Kap!

Korona virüs salgınıyla uğraşan dünya izole oldu ve evlere kapandı. Zaruri şartlar dışında neredeyse kimse evden dışarı çıkmıyor. İnsanlar evlerine kapanınca film izlemek ve konsol oyunları oynamak kaçınılmaz oluyor. Zaten hali hazırda büyük bir hayran kitlesi olan oyun konsollarının pandemi döneminde hayran sayısı da ciddi oranda artış gösterdi.
Oyun konsolları arasında en çok rağbet edilen Playstation yeni çıkardığı Ps5 ile yine akılları baştan almayı başardı.
Dijital Projeler Girişimcisi Adem Atbaş, Ukrayna’ya gidip Ps5 almak ile ilgili ilginç bir öneri ile yüzbinlerce kişinin beyninde şimşekler çakmasına neden oldu.
UKRAYNA’DA BEDAVA TATİL YAPARAK PS5 NASIL ALINIR?
Dijital Projeler Girişimcisi Adem Atbaş “oyun konsolları ve diğer teknolojik ürünler ülkemizde yüksek fiyatlara satılıyor. Yüksek fiyatları nedeniyle satın alamayan kişiler farklı alternatif yolları üretmeye başladılar. Ben de yurtdışında satılan Ps5’lerin fiyatları ile tatil fiyatlarını analiz edince, Türkiye’de satılan Ps5 fiyatına Ukrayna’da 4-5 gün tatil yapıp dönerken de Ps5 alınabileceğini fark ettim. Bu fikir kısa sürede ilgi gördü” ifadelerini kullandı.
Ukrayna’ya gidip Ps5 alabilmek için ne yapılması gerektiğini anlatan Adem Atbaş şu açıklamalarda bulundu;
“Playstation 5’in Türkiye’deki satış fiyatı 8 bin 300 TL’dir. Aynı Ps5, Ukrayna’da 3 bin 500 TL’ye satılıyor. Aradaki fiyat farkı son derece uçuk olunca yeni fikirler üretmeye başlıyorsunuz.
Ukrayna’da 1 kişinin konaklama, yemek, alışveriş gibi ihtiyaçlarını içeren bir tur fiyatı ise yaklaşık olarak 4 bin 500 TL civarındadır.
Yani kaba taslak hesapla Ukrayna’da 4 bin 500 TL’ye 4-5 gün tatil yapıp dönerken de 3 bin 500 TL’ye Ps5 alıp dönerseniz toplamda 8 bin TL’ye hem tatil yapıp hem de çok ucuz bir şekilde Ps5 sahibi olabiliyorsunuz” dedi.
UKRAYNA’DAN PS5 ALMAK MANTIKLI MI?
“Ukrayna’dan Ps5 almak mantıklı mı?” sorusuna cevap veren Adem Atbaş “ gayet mantıklı, çünkü Ukrayna ile Türkiye arasında yapılan anlaşmayla iki ülkenin vatandaşları sadece kimlikle seyahat edebiliyor. Pasaport veya vize gibi işlerle uğraşmıyorlar. Ps5’in Türkiye fiyatından daha ucuza Ukrayna’da tatil yapıp ülkenize dönerken de bir Ps5 sahibi olabiliyorsunuz.” İfadelerini kullandı.
“VERGİ KONUSUNA DİKKAT”
Ukrayna’dan alınacak Ps5 için vergi uyarısında bulunan Dijital Projeler Girişimcisi Adem Atbaş “ Ukrayna’dan 1 adet Ps5 alırsanız vergi ödemezsiniz ancak 1’den fazla alırsanız ülkenize girdiğinizde 1’i hariç her bir Ps5 için vergi ödersiniz” ifadelerini kullandı.
Adem Atbaş’ın bu fikrine birçok insan “gayet akıllıca bir çözüm” yorumlarında bulundular.
 
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Lüleburgaz Belediyesi’nin haftalık pandemi raporu

Lüleburgaz Belediyesi’nin haftalık pandemi raporuna göre 07-11 Aralık tarihleri arasında 20 aileye daha nakdi destekte bulunuldu. Bunun yanı sıra korona virüs tedbirleri kapsamında 322 işyeri denetlenirken toplam 165 litre dezenfektan kullanıldı.
Korona virüs salgının başladığı günden bu yana vatandaşına desteğini her geçen gün artıran Lüleburgaz Belediyesi çalışmalarına tüm hızıyla devam ediyor. Şeffaflık ilkesi doğrultusunda her hafta, “Haftalık Pandemi Raporu” yayınlayan Lüleburgaz Belediyesi’nin bu haftaki raporu açıklandı.
 
Ailelerin yanında olmaya devam
Kurulduğu ilk günden bu yana yoğun bir şekilde çalışan Lüleburgaz Belediyesi Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü, ihtiyaç sahibi ailelerin yüzünü bir nebze de olsa güldürmeye devam ediyor. Müdürlük, geçtiğimiz hafta 20 aileye daha nakdi destekte bulunurken, aynı süre içerisinde 13 bin 700 adet maske, 3 bin 904 adet eldiven ve 120 litre dezenfektan kullandı.
2 bin 445 konteyner temizlendi
Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü’nün yanı sıra Temizlik ve Çevre Müdürlüğü ekipleri de korona virüs kapsamında çalışmalarına aralıksız devam ediyor. Ekipler geçtiğimiz hafta her hafta olduğu gibi kent genelindeki 2 bin 445 adet çöp konteynerini deterjanlı suyla temizledi. Bununla  birlikte çarşı bölgesinde, Kapalı Pazar Yeri ve diğer semt pazarlarında toplam 45 litre el dezenfektanı kullanıldı.
322 işyerine denetim
Tüm bunların yanı sıra Zabıta Müdürlüğü ekipleri de geçtiğimiz hafta korona virüs denetimlerine devam etti. Vatandaşları sürekli olarak maske, mesafe ve temizlik konusunda uyaran zabıta ekipleri, 1 haftalık süreç içerisinde 322 işyerinin denetimini gerçekleştirdi.
KIRKLARELİ – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Airbus, Avrupa’nın radar uyduları için ilk beş metrelik konuşlandırılabilir reflektörünü başarıyla sundu

Airbus, Avrupa’nın ilk beş metrelik konuşlandırılabilir anten reflektörünü başarıyla sundu. 70 kilogramlık açılabilir reflektör, dünya gözlemi için bir radar cihazından daha yüksek çözünürlük sağlanmasına yardımcı olacak. Olağanüstü hafif tasarımı, kuvvetliliği ve sağlamlığı ile yarı sert reflektör teknolojisi, klasik örgü reflektörlere kıyasla önemli avantajlar sunuyor.
Reflektör, geniş çapı ile herhangi bir roket kaportasına sığmadığından kompakt bir şekilde istiflenmesi gerekiyor. Kaporta serbest bırakıldıktan sonra, reflektör 1,6 ila 5 metre aralığında bir çiçek gibi açılıyor. Çözülemez parabolik reflektör konsepti, uygun maliyetli ve küçük radar görevleri veya takımyıldızlarını etkinleştirerek Airbus’un pazara girmesini sağlıyor.
Yoğun konuşlanma ve çevresel testlerin başarıyla tamamlanmasının ardından, kalifikasyon modeli, uydu sistemi seviyesinde daha ileri testler için müşteriye teslim edildi. 2021’de uçuş biriminin teslim edilmesi planırken 2022’de ihracat müşterisi için piyasaya sürülmesi planlanıyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)