23 yıldır sahnede, konserleri hep tıklım tıklım oluyor, onu sahnede izleyip de eğlenmeyecek kimsenin olmadığını söylüyor. Kendini müzikte belli bir kalıbın içine sokmuyor, “Bana hangi şarkıyı verirseniz en iyi şekilde söylemeye çalışırım” diyor. Yeni şarkısı ‘Dert Faslı’yla gündemde olan Berkay: “Ben sahnedeyken kızlar bağırsın çağırsın, çığlıklar atsın gibi beklentilerim hiç olmadı.”
Güne erken başlayanlardan… Sabah kahvesini koyuyor, sohbete başlıyoruz. Söyleşi sırasında yerinde sabit duramıyor. Evin içinde turlamaya başlıyor ama buna şaşırmamak lazımmış çünkü “Acayip hiperaktifim, asla oturduğum yerde durmam” diye anlatıyor. Son dönemde basında sık sık çıkan arabası, kolyesi ve saatlerine dair haberlerle yanlış anlaşıldığını düşünüyor: “Lüks tutkunu değilim.” Berkay Şahin’le müzikten geçmişte yaşadığı maddi zorluklara, aşktan ailesine sohbete dalıyoruz.
Harbiye Açıkhava’da her sene en az iki-üç konserin oluyor. Orada senden daha az konser veren bazı isimlerin başına ‘popstar’ gibi sıfatlar konmasını haksızlık olarak görüyor musun?
Hayır, insan kendini konumlandırdığı yer kadar var. Ben kendimi ‘popstar’, ‘hiperstar’ olarak konumlandırmıyorum.
Nasıl konumlandırıyorsun?
Ben, müzikte sınırları olmayan bir şarkıcıyım. Her geçen gün daha iyi olmak için uğraşan bir müzisyenim. Benim, kızlar ben sahnedeyken bağırsın çağırsın, çığlıklar atsın gibi beklentilerim hiç olmadı. Tek isteğim şarkımı söylerken, sustuğum noktada dinleyicinin o şarkıları tamamlamasıydı ve buna da kavuştum. Bir tarza da bağlı kalmadım. Bana hangi şarkıyı verirseniz en iyi şekilde söylemeye çalışırım. Ama bir konuda iddialı olduğumu söyleyebilirim. Beni izlemeye gelip eğlenemeyecek kimse yok.
Bunun sırrı ne?
Şarkı söylemeye başladığım an o kadar yaşıyorum ki… Söylediğim şarkıyı en iyi şekilde söylemeye çalışıp kalbime o duyguları yaşatıp hissettiğim gibi karşımdakine geçiriyorum.
Sahne şarkıcısı mı albüm şarkıcısı mısın?
Sahne ama insanlar albüm yapmama da alıştı. Her şeyin dijitale döndüğü bu dönemde 10 bin bile basılı albüm satmak zorken, sadece kendi keyfim için yaptığım ‘Arabest’ albümü 80 binden fazla sattı. Dijitalde de şarkılarım çıktığında, ilk sıralara 24 saat geçmeden oturuyor.
Bu meslekte ensende kimin nefesini hissediyorsun?
Herhangi birine rakip olabilecek bir adam değilim. Kendimi ayrı bir yerde konumlandırıyorum. İki çocuğum, ailem, kendi orkestram ve kendi sahnemle yaşayan bir adamım.
23 yıldır sahnedesin. Bu sektörde var olmak zor mu?
Çok ünlü veya çok göz önünde olmak zor değil aslında. Çıktığın yerde kalmayı başarmak zor. Ben bunu uzun bir yol, bir maraton olarak görüyorum. Her geçen gün ürettiğim müziğin üzerine biraz daha koymam gerekiyor diye düşünüyor ve ona göre hareket ediyorum.
Bu iş için nelerden vazgeçtin?
Özel hayatımdan vazgeçtim. Gerçekten mutsuz olduğun bir ruh halindeysen bile hep pozitif olman gerekiyor. Dolayısıyla kendi hayatınla alakalı çok ödün veriyorsun.
Bu yolculukta zorluklar yaşadın mı?
Çok. İlk albüm çıkmadan önceydi. Her hafta içi İzmir’de çalışıp, para biriktirip hafta sonları bir bağlantı bulmak için İstanbul’a gidiyor ve dönüyordum. Bu tam dört yıl sürdü. Ama hiç pes etmedim. Dört yıl sonunda bir firmayla anlaştım. İki yıl bekledim. Olmadı. Başka firmaya geçtim. Daha sonra ben de elimden geldiğince yeni isimlere destek olabileyim diye ‘Hiperaktif’ isimli bir prodüksiyon şirketi kurdum.
Hiperaktif misin?
Sorma! Acayip hiperaktifim, oturduğum yerde durmam. Kızlarım Zeynep’le Arya çok hareketli oldukları için onların işine geliyor.
‘Dert Faslı’ nasıl ortaya çıktı?
Üç yıl önce Ezgi Ceren Anar’ın yaptığı, benim de üzerinde düzeltmeler yaptığım şarkıydı. “Bunu kullanacağım” dedim, “Tamam Beko” dedi. Üzerinde oynadıkça, dinleyenin böbreğini, dalağını dağıtır bir biçim aldı şarkı.
Yakın arkadaşların sana kendi aranızda ‘Beko’ mu der?
‘Dede’ derler.
Neden?
Ben çok kullanırım bu kelimeyi. Yaptığı işte sağlam olan kişilere, iyi müzisyenlere bu tabir kullanılır.
Müzik dünyasında seni rahatsız eden şeyler neler?
Ben müzikte küçük bir damlayım, eleştirmen değilim ama kendime ait fikirlerim de var. Her geçen gün müzik kötüye gidiyor.
Neden?
Kötü şarkılar bir şekilde insanların beğenisine sunuluyor ve başka yollardan insanlara diretiliyor. Onno Tunç ve Uzay Heparı 10 yıl daha yaşasaydı şu an bambaşka müzikler yapılıyor olurdu.
Niye böyle oldu?
Deneme, tüketme çılgınlığı dönemindeyiz. Bir de üstüne, son dönemde bu işe niyet edenler iyi eğitilmiyor ve kolay yolları tercih ediyorlar. Önemli olan bireysel olarak insanın kendini eğitmesi.
Evlilik dendiğinde aklına ilk ne geliyor?
Huzur. Evlilik doğru insanla dünyanın en güzel şeyi, yanlış insanla zulüm. Ben dünyanın en mutlu ve huzurlu adamıyım.
Özlem Hanım’la nasıl tanıştınız, anlatır mısın?
Nihat Odabaşı bana bir klip çekecekti. Özlem de onun cast görüşmesine gelen modellerdendi. O gün onu ilk kez gördüm, annesiyle gelmişti. Çok etkilendim ve aramızda bir iş diyaloğu olsun istemedim. “İletişim numaralarını alalım ama bu kız olmaz klipte” dedim (gülüyor).
Sonra…
Aradım. Zar zor bir kahve içmeye ikna ettim. Dışarıya çıkmayan bir kızdı. Annesinden iki saat izin aldı. Sonra da ara ara konuşmaya devam ettik. Zaten beş ay içinde evleneceğimi anladım.
Bir insan bunu nasıl anlar?
Hissediyorsun. Aşırı anlayışlıydı. Sessiz, sakindi. İlişkimizin yedinci ayında Amerika seyahatine benimle geldi. 17 gün kimseyle konuşmadan tamamen onunla zaman geçirdim. O zaman bu işin çok doğru olacağına emin oldum. 2016’da Harbiye konseri sonrası sahne arkasında verilen partide sürpriz evlenme teklifi ettim.
Evlilik neleri değiştirdi?
Çok şey. Özellikle kızlarım dünyaya geldikten sonra daha anlayışlı, sakin, ılımlı ve vicdanlı biri oldum.
Nasıl bir babasın?
Evlat sahibi olmak dünyanın en güzel şeyi. Kız çocuğu sahibi olmaksa çok daha harika. Etrafımdakiler ve eşime sorarsanız çok iyi bir babayım ama ben hâlâ yetersiz olduğumu düşünüyorum zaman zaman… Çünkü evlatlarıma her şeyi vermek istiyorum. Mesela konser bittiğinde hemen havaalanına gidiyor, kızlarımın kalktığı saate yetişmeye çalışıyorum.
Maço musun?
Benim maçoluk yaşayacağım bir ilişkim yok.
O nasıl oluyor?
İlişkimizde birbirimize saygı duyuyoruz ve sevmediğimiz, diğerinin rahatsız olacağı şeyleri zaten yapmıyoruz.
Lüks tutkum yok, sadece keyif aldığım şeyler var
Lüks tutkun var mı?
Hayır, lüks tutkum yok. Sadece keyif aldığım şeyler var. Yoksa şu an üzerimde gördüğün beyaz tişört 60 lira ve bununla da çok mutluyum.
Hep varlıklı mıydın?
Annem ev hanımı, babam tekstilci. Kendi yağıyla kavrulan bir aileydik. Asla varlıklı değildik.
Maddi zorluklar yaşadın mı?
Üniversitede okurken üç arkadaş şimdinin parasıyla 1400 liralık bir evde oturuyorduk. Ev kirasını asla ay başında ödeyemezdik. Bir restorana gidip yemek yemek bile lükstü.
Üniversiteyi bitirebildin mi?
Konservatuvarı önce Ankara’da özel bir üniversitede burslu kazandım. Param yoktu, çalışmak zorundaydım. Devam edemedim. Diğer bir okulum İzmir’deydi. O zaman Ayvalık’ta yazın çalışıyordum. Yine para kazanmam gerekiyordu. Beceremedim. Ama okulumu bitiremesem de kendimi eğitebilmek için deli gibi çalıştım.
Şimdiye kadar en yanlış anlaşıldığın konu neydi?
Son dönemde sürekli arabası, kolyesi, saati gibi haberlerle aşırı yanlış anlaşıldığımı düşünüyorum. Evet, magazin dünyasında tercih edilen haber çeşitlerinden biri de içinde bol sıfırlı rakamların geçtiği ‘lüks’ haberleri. Ama benim hayatım rakamlarla anlamlanan bir hayat değil. Bir araban veya evin vardır. Çalışırsın, kazanırsın ve daha iyisini alırsın. Ben de yıllardır alnımın teriyle çalışıyorum. Canımın istediği bir saati ya da kolyeyi takmanın keyfini de yaşamalıyım. Allah herkese de bin katını nasip etsin.
Gerçekten binlerce dolar verip kolyeler alıyor musun?
Tabii ki yazıldığı gibi 200 bin dolarlık kolyeler takmıyorum. Bence zaten okuyucuların da çoğu bu rakamların köpürtüldüğünün farkında. Beni üzen kısmı, benim ağzımdanmış gibi yansıtılması. Benim anlayışıma göre insanlar sahip olduklarını söylemez, onlarla övünmezler. Ben de sadece kendi hayatımı yaşıyorum, zorunda bırakılmadıkça da kimseye bir bilgi vermiyorum. Bunların yazılması da beni rahatsız ediyor.
Milyon dolarlar kazanıyor musun?
Yok abi. Dokuz aydır iş yapmıyoruz. Yine de halimize hamdolsun.
Mekânların kapalı olmasıyla ilgili ne düşünüyorsun?
Bu süreç geçene kadar beklemek zorundayız. Ama otellerin restoranları, barları açıkken, yılbaşı programı yapılabiliyorken aynı güvenlik standartlarını sağlayan yerlerin kapanması bana garip geliyor.
Tarzın, kıyafetlerin, özellikle sık sık ayağında gördüğümüz terliklerin eleştiriliyor…
Ben şort-terlik gezen biriyim. Biri eleştirecek diye mutlu olduğum şeyden vazgeçemem. Mayısta terliğimi giyerim, kasım ayına kadar giymeye devam ederim. Hep böyleydi. Böyle huzurluyum.
Moda yazarları kısa paça pantolonlarına takık. “Neden boyunu kısa gösteriyor?” diyorlar.
Seviyorum, kendime yakıştırıyorum. Yarın başka bir şey yakıştırırım, onunla görürler beni.
Bir diğer eleştiri de neden dışarıda maske takmadığın hakkında?
Hakan iki çocuğum var, ben buna dikkat etmez miyim hiç? Bu da abartılıyor. Maske takmak çok önemli. İnsanlarla yakın olduğum ve diyaloğa girdiğim yerlerde mutlaka maske takıyorum. Ama arabamda kendi kendimeyken veya sadece yanımda eşim, menajerim varsa takmıyorum. Mesela AVM’den çıkıyorum, içeride maskeliyim. Tam arabama binerken çekiyorlar, o yayımlanınca yanlış anlaşılıyorum herhalde.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Aylık arşivler: Kasım 2020
Kadir Doğulu “Nitelikli Eğitim” için koştu
Oyuncu Kadir Doğulu, TikTok’un, 17 Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları konusunda farkındalık oluşturduğu konulardan biri olan “Nitelikli Eğitim” için 17 dakika 17 saniye koştu.
Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları konusunda farkındalık oluşturmak için İstanbul Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü ve İBB İştirak Şirketi Spor İstanbul ile bir araya gelerek 17 amaca dikkat çekmek amaçlı yapılan koşunun ilki 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde gerçekleştirildi. Oyuncu Kadir Doğulu, paralimpik sporcu Burak Abacıoğlu ve milli atlet Büşra Nur Koku ile “Nitelikli Eğitim” için 17 dakika 17 saniye koşarak farkındalığa katkı sağladı.
“Amacımız İhtiyacı Olanların da Sesi Olabilmek”
Koşuya başlamadan önce projeye dair görüşlerini paylaşan Kadir Doğulu, farkındalık yaratmak için koşmanın yanı sıra ihtiyacı olanların sesi olabilmek için de bu koşuda yer almayı kabul ettiğini söyledi. İnsani temel haklardan birinin eğitim olduğuna vurgu yapan ve eğitimde eşitlik ile nitelikli eğitimin herkesin hakkı olduğunu belirten oyuncu, “Bugün burada bunun hareketi olsun diye koşacağız” dedi ve bir amaçlarının da insanları harekete geçirmek olduğunu ifade etti.
“Gelecek Kuşaklara Bırakılacak En Önemli Hazine Bilgidir”
Koşu sırasında yapılan sohbette eğitim konusuna dair görüşlerini de paylaşan Doğulu, günümüzde Türkiye de dahil olmak üzere herkesin eğitime eşit olarak ulaşamadığına degindi ve ekledi: “Eğitim demek gelecek demek. Gelecek de çocukların ta kendisi. Çocukları iyi bir içerik ve doğru bir müfredatla eğitmezsek her gelen global ve yerel krizde zor anlar yaşarız. Bunun önüne geçebilmenin de en önemli basamaklarından bir tanesi çocukları ve gençleri doğru eğitmek”. Eğitimde içeriğin ve niteliğin önemine de vurgu yapan oyuncu, gelecek kuşaklara bırakılacak en önemli mirasın bilgi olduğunun altını çizdi.
Kullanıcılar bu kampanya kapsamında #DeğişimİçinHareketeGeç etiketi ve kampanyaya özel interaktif çıkartmalarla sürdürülebilir kalkınma amaçları doğrultusunda destek verebilecek.
Kullanıcılar bu kampanya kapsamında #DeğişimİçinHareketeGeç etiketi ve kampanyaya özel interaktif çıkartmalarla sürdürülebilir kalkınma amaçları doğrultusunda destek verebilecek
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Demet Akalın “Kahır” ile Zirve ‘de!
Her albümüyle dinlenme ve satış rekorları kıran Pop Müziğin kraliçesi Demet Akalın yeni bir Sıla şarkısı ile iTunes En çok satanlarda 1 numaradan giriş yaptı!
Kariyerinde yaptığı 10 albüm, 4 single, 2 maxi single ile milyonların kalbini kazanan ve dinlenme ve satış rekorları kıran Pop Müziğin kraliçesi Demet Akalın’ın yeni şarkısının ismi “Kahır”…
2019 yılında çıkardığı ‘Ateş’ adlı albümünde de Sıla imzalı ‘Bizi Buluyor’ adlı şarkısında da birlikte çalışan Demet Akalın ve Sıla ikinci kez bir araya geldi. Sözü Sıla ve Ali Enis Eyüpoğlu, müziği Murat Yeter imzası taşıyan ‘Kahır’ isimli yeni single çalışması ile Sosyal Medya’nın gündemine otururken çıktığı an itibariyle Dijital Müzik Platform listelerine ilk sıradan giriş yapan Demet Akalın gelen güzel yorumlardan çok mutlu olduğunu dile getirdi…
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Giyilebilir Sanat Ankara’da
Ünlü ressam Ergin İnan’ın resimlerinin Hatice Gökçe’nin tasarımlarıyla hayata geçen koleksiyonu Ankara’da sanat severler ile buluşuyor.
Canvas Art Gallery Ankara’da sergilenecek özel koleksiyonda 30’dan fazla tasarım bulunuyor. Ünlü ressam Ergin İnan’ın resmettiği Hatice Gökçe’nin ipek kumaşa yansıttığı koleksiyon moda ve sanatın eşsiz birleşimini yansıtıyor. Resimlerin, erkek ve kadınlar için kumaşa yansıtıldığı giyilebilir sergi sofistike moda zevkini yansıtıyor. Renklerin ahengi ve teması ile de dikkat çeken ürünler aynı zamanda sanat zevkini yansıtan çizgileri ile de dikkat çekiyor.
Yusufçuk, İpek Kumaş İle Hayat Buluyor
Ünlü ressamların ellerinden çıkan sanat eserleri terzi inceliği ile tuvalden sonra giyilebilir hali ile tekrar hayat buluyor. Ressam Ergin İnan ve moda tasarımcısı Hatice Gökçe, Canvas Art Fashion koleksiyonunda tuvalde biriken bir sanat deneyimini, bedeni kaplayan kalıplara sığdırıyor. İnan’ın tablolarını referans alan Gökçe, 60’lardan beri süregiden “giyilebilir sanat” kavramına “buralı” bir karşılık verirken resim çerçevesine bu sefer kendi kumaşını geriyor. Ergin İnan’ın eserlerinde bulunan yusufçuk imgesi Hatice Gökçe’nin ipek kumaşlarında hayat buluyor. Ergin İnan’ın Mevlana’nın Mesnevisi’nden esinlenerek tuvaline yansıttığı eski yazı alıntıları Hatice Gökçe’nin kumaşında sanat ve modayı harmanlıyor.
İnternet Üzerinden Erişim Mümkün
Pandemi dolayısıyla ziyaret edemeyen sanat tutkunlarının da düşünüldüğü sergide koleksiyon hikayesi ile birlikte paylaşılıyor. Yeni yıl öncesi hediye alışverişlerinde kalıcı ve hikayesi olan armağanlar tercih etmek isteyenleri buluşturacak olan sergi her giysinden 10 adet üretilmiş olması nedeni ile de anlam taşıyor. Sanatçı Ergin İnan’ın ıslak imzası ile sınırlı sayıda üretilen her bir ürün sertifikalı şekilde teslim ediliyor.
ANKARA – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Sevk Sonrası Reeskont Kredisi ile ihracatçılarımıza rahat nefes
Türk Eximbank Ege Bölge Müdürü Gülom Timurhan, Ege İhracatçı Birlikleri’nin düzenlediği online video konferansta sevk sonrası reeskont kredileriyle ilgili ihracatçıları bilgilendirdi.
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “Küresel ekonomik belirsizliklerin içinde ülke olarak geldiğimiz şu noktada, hedef pazarları iyi analiz ederek, pazar dinamiklerine uygun hazırlık yaparak uzun vadeli bir ihracat stratejisi belirlemeliyiz. İhracatçılarımızın elini rahatlatacak, finansman imkanlarına kolay erişimlerini sağlayacak, teminat mektubu ve kredi sorunlarını çözecek yeni formüllere ihtiyacımız var. Bu yüzden Sevk Sonrası Reeskont Kredilerine yönelik önlemlerin alınması son derece önemli.” dedi.
Kredi koşulları cazip olursa, sigorta yaptıran ihracatçı sayısı ve sigortalı ihracatın artacağını söyleyen Eskinazi şöyle devam etti:
“Sigortalı ihracat arttıkça da sigorta poliçesinin teminat verilebilmesi imkanı sağlayan Sevk Sonrası Reeskont Kredi Programına olan talep artar ve teminat mektubuna ihtiyaç azalır. Bu yüzden Sevk Sonrası Reeskont Kredi limitlerinin artırılmasını, limit geri dönüşlerinin de daha hızlı olmasını talep ediyoruz. Türk Eximbank’ın ihracatçılarımızın yeni pazarlara girişini teşvik edeceğine, bu pazarlarda aktif ve güçlü kalabilmesi için daha fazla destek vermeye yoğunlaşacağına hiç şüphemiz yok. Süreçteki belirsizliği ancak dayanışma ile daha da güçlenerek, rahat bir şekilde atlatabiliriz.”
Sevk Sonrası Reeskont Kredileriyle ilgili öne çıkan başlıklar;
-Vadeli ihracat alacaklarının temlik almak suretiyle kredilendirilmesi işlemidir.
-Azami vade 360 gündür.
-Kredilendirilme oranları aşağıdaki gibidir;
Yurtiçi banka garantisi – %100
Kısa vadeli ihracat sigortası – %85
-İmalatçı firmalar, ihracatçı firmalar, imalatçı-ihracatçı firmalar kredi programından faydalanabilmektedir.
Süreç; vadeli mal satışının yapılması, sevk sonrası reeskont kredi talebinin Eximbank’a iletilmesi, Eximbank tarafından gerekli kontrollerin yapılarak işleme uygunluk vermesi, temlikname ve poliçenin düzenlenmesi, temlik ihbarı / kabulü, TCMB tarafından işleme uygunluk alınması, sevkiyatın yüzde 85’ininkredilendirilmesi,kredinin vadesinde geri ödenmesi, yüzde 15’lik kısmın iadesi şeklinde işlemektedir.
Başvuru belgeleri; Kredi talep formu, İngilizce fatura, gümrük beyannamesi, taşıma belgesi, satış sözleşmesi/proformafatura (Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan, Gürcistan, Rusya, Ukrayna, Belarus, Moldava ülkelerine yapılan ihracat işlemlerinde satış sözleşmesi zorunlu olarak alınmaktadır.), Akreditif metni MT700 (ve varsa değişiklik mesajı MT707), Römiz mektubu, Vade-Tutar Teyit Swift Mesajı.
Akreditif metni (MT700)
-Başvuruya konu akreditif Draft ve Sanction Clause (Yaptırım şartı) içermemelidir.
-Akreditif Irrevocable (Geri dönülemez) ve ödeme türü de Deferred Payment (Vadeli) olmalıdır.
Yurtiçi Banka Ödeme Teyidi (MT752/754/756)
-Teyitli akreditif işlemlerinde teyit bankasının ödemeyi vadesinde Türk Eximbank hesaplarına yapacağını taahhüt etmesi gerekmektedir.
Kredi kullandırım süreci
-Kredilendirme oranına göre iskonto faizi ve EFT masrafı kesilerek kredi tutarı kullandırım günü TCMB tarafından11.00’da açıklanan Döviz Alış Kuru üzerinden TL’ye çevrilerek firma hesabına aktarılır.
Geri ödeme işlemleri
Kredi ve Temlik Kapatma
-Alıcı firmalar ödemeleri fatura vadesinde Türk Eximbank hesaplarına yapmaktadır.
-Kredilendirme oranına göre kredi ve temlik kapatmaları yapılır.
-Kredilendirilmeyen yüzde 15 tutarlar döviz olarak ihracatçı firmaya iade edilir.
Kredilendirilmeyen faturalar
-Global temlik kapsamında kredilendirilmeyen fatura tutarı ihracatçı firmaya iade edilmektedir.
Faturaların vadesinde ödenmemesi durumunda;
-Söz konusu alıcıya yapılan yeni sevkiyatlara ilişkin başvurular işleme alınamamaktadır.
Kredi vadesine kadar alıcıdan ödeme olmaması durumunda;
-Kullandırım günü libor/euribor +3 faiz oranıyla gecikme cezası uygulanmaktadır.
Kredinin Kredi vadesini takip eden 30 gün içerisinde ödenmemesi durumunda;
-Dosya Sigorta Tazminat Müdürlüğü’ne devredilerek kredi riski kapatılmaktadır.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Doğanlar Yatırım Holding’den Dev Hamle!
Doğanlar Yatırım Holding şirketlerinden Biotrend, Ezine’de kuracağı yepyeni tesisiyle bölgeye değer katarken, istihdamı da artırmaya devam ediyor.
70’li yılların başında Biga’da küçük bir işletmeden doğarak, istikrarlı büyümeyle bugün uluslararası arenada faaliyet gösteren bir şirketler topluluğuna dönüşen Doğanlar Yatırım Holding, alternatif enerji üretimi konusunda hizmet veren şirketi Biotrend ile Ezine’de yepyeni bir tesisin temellerini atıyor. Ekonomiye katma değeri yüksek projeler hayata geçirmek fikriyle yatırımlarına güçlü bir şekilde devam eden Doğanlar Yatırım Holding, doğduğu topraklara değer katmaya ve istihdama destek olmaya devam ediyor.
Türkiye’nin önde gelen yenilenebilir enerji üretim şirketlerinden biri olan Biotrend, kurulduğu 2012 yılından beri; biyokütle, evsel katı atık ayrıştırma, gazlaştırma – yakma ve ATY Üretimi, biyometanizasyon, atık sahası işletimi, biyokütle yakma tesisi ve atık ısı tesisleriyle ilgili yatırımlarıyla kendinden söz ettiriyor.
Biotrend’den yepyeni yatırımlarla istihdam desteği
Biotrend, Malatya, Sivas, İskenderun, İnegöl, İzmir-Harmandalı, Balıkesir ve Uşak lokasyonlarındaki 7 aktif tesisine ek olarak açmayı planladığı 10 yeni tesisle birlikte toplam 17 noktada yatırıma ve istihdama değer katmaya devam etmeyi planlıyor. Biotrend, yeni tesislerini Ezine’nin yanı sıra; Malatya-Kapıkaya, İzmir-Menderes, İzmir-Bergama, İnegöl, Giresun, Aksaray, Aydın veÇan’da açmayı planlıyor.
Ezine Tesisi, 54.237 m2 alana kurularak elektrik üretecek.
Doğanlar Yatırım Holding Enerji Grubu Başkanı İlhan Doğan, konuyla ilgili yaptığı açıklamada Türkiye’nin iklimi ve coğrafi konumu açısından alternatif enerji alanında önemli bir potansiyele sahip olduğunu belirtirken, Biotrend’in Ezine projesi kapsamında; hammadde olarak kullanılması ve yakılarak enerji elde edilmesi planlanan biyokütle miktarının -tamamı orman atıkları olmak üzere-
toplam 271.000 ton/yıl olduğu, yakıt depolama alanının da 40.000 ton kapasiteli planlandığı bilgisini verdi. Depolamanın düzenli yığma şeklinde yapılacağını, planlanan depolama alanı büyüklüğünün 13.000 m2 olduğunu sözlerine ekleyen Doğan, kazanda üretilen buharın, türbine yollanarak güç üretimi sağlayacağının, her türbinin en fazla elektrik üretiminin 15 MWe civarında olacağının altını çizdi.
İlk yatırım tutarı olarak 200 milyon TL, devamında ise 600 milyon TL’lik bir yatırım öngörülen Ezine tesisinde, Türkiye Enterkonnekte sistemine her bir ünite ile 15 MWe sağlanması planlanıyor. Santralin 7.500 saat/yıl çalışmasıyla 208.500 kWh (31 MWe için üretim miktarı) üretim bekleniyor. 1 MW lık tesis, 30.06.2021 tarihinde devreye girecek. 15 MW lık ilk tesisin 30.12.2021 tarihinde tamamlanması öngörülürken, tesisin 200 kişilik bir istihdam yaratması söz konusu olacak.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
EGİAD Covid-19 krizini e-ticaret ve dış ticaret ile aşacak
Dünyayı etkisi altına alan, binlerce kişinin ölümüne yol açan koronavirüs salgınıyla ilgili bakanlıklar, yerel yönetimler ve siyasi partiler mücadelelerine hız kesmeden devam ederken bir adım da Ege Genç İş İnsanları Derneği – EGİAD’dan geldi. Tüm dünyayı etkisi altına alan ve Türkiye’de de hızla yayılan korona virüs salgınına ilişkin EGİAD yine bir ilke imza atarak, üyelerinin ihtiyaç duyabileceği her türlü destek için harekete geçti. Başta gıda olmak üzere pandemi sebebiyle gelir kaybına uğrayan üye şirketlerine ihracat, e ticaret, ürün alımı, alış-veriş olmak üzere birçok başlık altında destek olma kararı aldı.
Pandeminin ilk günlerinde Yönetim Kurulu Üyeleri ve çalışanlarından oluşan EGİAD Kriz Masası oluşturan STK, üyelerinin Covid 19 kapsamında ihtiyaç duyabileceği sosyo ekonomik süreçlere ilişkin destek ve yönlendirici grup olarak faaliyet göstermeye devam ediyor. Bu kapsamda STK tarafından kurulan ilk kriz masası olarak faaliyetlerini sürdüren EGİAD Pandemi Kriz Masası, ihtiyaçları belirlemek üzere üyeleriyle bir araya geldi.
İŞ DÜNYASI KİRA DESTEĞİ VE TEŞVİK BEKLEMEKTE
Toplantıda devlet desteği ve teşvikin önemine dikkat çekilirken, aylardır kapılarına kilit vuran gıda ve hizmet sektörleri ile buna bağlı işletmelere kira yardımı yapılmasının önemi vurgulanarak hükümete açık çağrıda bulunuldu. Toplantıda konuşan EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Aslan, Mart itibariyle başlayan sürecin ağırlaşarak devam ettiğini hatırlatarak, “Önümüzde 6 aylık zorlu bir süreç daha bizi beklemekte. İş dünyası kredi borçlarının ertelenmesini ve çarkların dönmesi için teşvik yapılmasını talep etmekte. Özellikle gıda, hizmet ve bu sektörle çalışan işletmeler durma noktasına gelmiştir. Kapılarına kilit vurmak zorunda kalan, günün belli saatlerinde çalışmak durumunda olan işletmelere kira desteği şart olmuştur” dedi.
Ülke olarak hatta küresel açıdan daha önce tecrübe edilmemiş, sonuçları ve hasarları kestirilemeyen bir süreçle topyekûn mücadele edildiğini kaydeden Aslan, “Ortaya çıkan sağlık sorunları ve yaşadığımız kaygıların dışında ekonomik ve toplumsal sıkıntılarla da mücadele etmemiz gereken zor bir dönemden geçiyoruz. EGİAD olarak üyelerimizin yanındayız ve üyelerimizin bu süreci en az hasarla atlatması noktasında önemli sorumluluklar üstlendik ve üstlenmeye devam edeceğiz. İlk vakanın tespit edilmesi ile başlayan süreç ile birlikte kurduğumuz Covid 19 Kriz Masası ile üyelerimizin görüş ve önerilerini alıyor, sektörlerimizin ihtiyaç duydukları destek paketlerine ilişkin raporları ilgili mercilere iletiyoruz” şeklinde konuştu.
KRİZİN ÇIKIŞ KAPISI E-TİCARET
E ticaret ve dış ticaret eğitimleri için de butona basan EGİAD, süreci üyelerinin e ticaretini geliştirerek ve dış ticaret eğitimleri ile destekleyerek daha az hasarla atlatmayı da planlamakta. Aralık ayı itibariyle üyeleri için bir dizi online eğitim başlatacak olan STK, bu şekilde online kazanç kapısını da üyeleri için aralamış olacak.
PANDEMİDE 100’E YAKIN ETKİNLİK ONLİNE GERÇEKLEŞTİ
İnsan sağlığının her şeyden önemli olduğuna da vurgu yapan Aslan, son gelişmeler ışığında dernek olarak önlemler aldıklarına dikkat çekerek; “Biz de bu konuda hassasiyet göstererek ilk andan itibaren derneğimizin fiziki faaliyetlerini askıya aldık ve idari kadromuza evden çalışma imkânı tanıdık. Bu doğrultuda bir ilki daha mecburen de olsa gerçekleştirdik” dedi. Aslan, tüm toplantılarını dijital platforma taşıyan STK’nın hiç aralıksız çalıştığını vurgulayarak, “Dernek toplantılarımızın tamamını dijital ortamlara taşıdık. Ancak yine de bu süreçte 100’e yakın etkinlik gerçekleştirmeyi başardık” dedi.
EGİAD KRİZ MASASI’NIN TAKİP BAŞLIKLARI
-Kriz sebebiyle düzenli olarak güncellenen devlet desteklerini ve finansal destekleri takip etmek,
-Üyelerimizden gelecek geri bildirimlere istinaden krizde sektörel zararları hafifletecek teşvik ve desteklerin lobicilik faaliyetlerini yapmak,
-Münferit talebi olan üyelerimizin sıkıntılarını gündemine taşımak,
-Dış paydaşlara destek olabilmek için yardım kampanyaları düzenlemek
-Bu sürecin sonunda olabildiğince farkındalığı artmış, yeni düzene hazırlanmış üye ve dış paydaş profili oluşturmaya çalışmak
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
NCR Türkiye’ye Yeni Genel Müdür
NCR Türkiye’nin başarılı yöneticilerinden Murat Kulaksızoğlu, uzun yıllardan beri çeşitli pozisyonlarda çalıştığı NCR Türkiye’deki görevine şirketin yeni genel müdürü olarak devam edecek.
1988 yılında NCR Türkiye ailesine katılan ve son olarak özel bankalardan sorumlu ülke müdürü olarak görevine devam eden Murat Kulaksızoğlu, Ekim 2020 itibariyle şirketin genel müdürü olarak atandı.
Üniversite eğitimini takiben girdiği NCR Türkiye bünyesinde yıllar içinde hem yerel hem de bölgesel pozisyonlarda görev alan Kulaksızoğlu, daha önce finansal çözümler alanında satış ve pazarlama müdürü olarak çalışmıştı.
NCR Türkiye’deki kariyerine self servis çözümleri alanında başlayan Kulaksızoğlu yıllar içinde bu alanda farklı görevler almakla kalmayıp, bir dönem NCR Orta ve Doğu Avrupa bölgesi program yöneticisi olarak da hizmet verdi.
Avusturya Lisesi ve Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun olan Kulaksızoğlu, İngilizce ve Almanca dillerini bilmektedir.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
İkizler Burcundaki Ay Tutulması Burçları Nasıl Etkileyecek?
Bu hafta İkizler burcunda bir Ay tutulması meydana geliyor. Ay tutulmalarının bitişler, tamamlamalar, bir şeylerin nihayete ermesi ve olgunluğa erişmesi demek olduğunu söyleyen Astrolog Kenan Yasin Bölükbaşı, 30 Kasım haftasında burçları nelerin beklediğini açıkladı. İşte, burcunun nasıl bir hafta geçirebileceğini merak edenler için 30 Kasım haftası burç yorumları.
Tutulmalar bildiğiniz gibi Yeniay ve Dolunay’ın 10 katı gücündeki bir etkiyi barındırırlar. Ay tutulmaları bitişler demektir. Yeni aylarda ise yeni başlangıçlardan söz edeceğiz. Tutulmalar hemen oldu-bitti demek değildir. Bu tutulma 8 derece İkizler’de gerçekleşiyor. Bu açıya ilk gelecek kişisel gezegenler, o zaman diliminde sizi fazlasıyla etkileyecek demektir. Mars 7 Ocak’tan sonra Boğa’ya geçiyor. 15 Mart gibi de İkizler’e geçiyor olacak. 30 Kasım’da gerçekleşecek tutulmanın etkilerini biz Mart ayında daha fazla ön plana çıkaracağız. Minimum 6 aylık bir tesiri var.
Bu bir Ay Tutulması. Ay Tutulması, kökleri anlatır. Mahremiyeti anlatır. Anneyle ilgili bağları, kadınlığı, kadınlık değerlerini anlatır. Yani kadınlarla ilgili en şiddetli yaptırımlar, sıkıntılar ve zorlukları fazlasıyla göreceğiz.Denizler, deniz tabanlı işler ve suyla ilgili de zorlu mücadeleler çıkacağını düşünüyorum. Aslında çıkmazda olan durumları yeniden toparlama amaçlı bir tutulma serisi olarak gözüküyor. “Uzun zamandır bir şeyi yapmaya çalışıyorum ama olmuyor”, “Artık yeni yaptırımlar ve uygulamanın vakti geldi”, “Bundan sonra, yeni başlangıçlar yeni serüvenler, yeni süreçler denemem gerekiyor.” dedirtecek bu tutulma.
Ülkemizle ilgili sular, yiyecek ve içecekler önemli. Mart ayına kadar sıkıntılı ve zorlu süreçler söz konusu olabilir. Ay tutulmaları daha içrek olanı ön plana çıkarır. Aile düzeni, kurulu düzen gibi. Kendi içimize dönüp mahremiyetimizi düzeltmek önemli olacak.
Hava grubu burçları çok güzel etkilenecekler. ‘İkizler’, ‘Kova’ ve ‘Terazi’ burçları bu tutulmadan güzel bir destek alabilirler ya da bir şeyleri temelli bitirmeleri gerekiyorsa bitirebilirler. Ateş burçları da keza destekli ilerleyecekler. ‘Yay’, ‘Koç’ ve ‘Aslan’ burçları daha iyi hissedecekler. Toprak ve Su burçlarına biraz zorlu gelebilir. ‘Akrep’, ‘Yengeç’ ve ‘Balık’ burçları biraz kadersel etkilerle zorlanacaklardır. ‘Başak’, ‘Oğlak’ ve ‘Boğa’ burçları da biraz zorlanacaklar gibi görünüyor. Nereden ne geleceğini sezinleyemedikleri deneyimlerle karşılaşabilirler.
Yükselen Koç Burçları
Koçlar tutulmayı 3.evlerinden yaşayacaklar. Mart ayına dikkat edin! Mart ayında önemli olaylar ortaya çıkmaya başlayacak. 3.ev; yakın arkadaşlarınız, kardeşleriniz, komşularınız, yakın çevreniz ve kendinizi ifade ettiğiniz alanlardır.Bu konular üzerinde yeni süreçler elde etmeniz gerekiyor. Araba değiştirebilirsiniz, arabayla ilgili yeni yatırımlar yapabilirsiniz. Kendinizi geliştirebileceğiniz alanlarda yeni eğitimler alabilirsiniz. Minimum 6 aylık bir serüveni var üzerinizde. Dikkatli olmanızda fayda var. Daha çok kime, neye, nasıl hizmet ettiğinizi düşünün. Çünkü sizin attığınız adım zaten bir başka kişiyi cesaretlendirecektir. Bu cesareti iyi değerlendirmeye çalışmalısınız.
Yükselen Boğa Burçları
Boğalar tutulmayı 2. evlerinden deneyimleyecekler. Maddi kaynaklarınız, banka hesaplarınız, kendinizi güvende hissettiğiniz alanlar, paraya çevirebileceğiniz değerler… Bu konularla ilgili de al sat işlerine girmek, elde ettiklerinizi kullanmak değerlendirmek, ziynet eşyalarını saklamak gibi türlü türlü çeşitli durumlar var önünüzde. Bazı para kazanç fırsatları yakalayabilirsiniz önümüzdeki bu 6 aylık süreçte. Aşk ve ilişkiden ziyade biraz daha bu konunun üzerine yoğunlaşacağınız bir dönem. Biraz sabredin, kendi sabrınızı aşka, aile ve arkadaşlık ilişkilerinizde ve güvence alanlarınızda bol bol iletişime geçeceksiniz. Ay Boğa burcunda yücelir. Sizin hayatınızda yücelttiğiniz etkiler her ne ise bunlar sizin hayatınızda karşı karşıya bırakacak sizi. Neyi yüceltiyorsanız o konuyla ilgili köprüler kurmanız gerekecek.
Yükselen İkizler Burçları
Bu tutulma, ikizlerin kendi evinde gerçekleşiyor. Bu ev sizin dış görüşü görünüşünüz, imajınız. Kendinizi ön plana çıkarma ihtimalleriniz, hayatınızı düzene ve nizama sokmak, yeni yollar keşfetmek, yeni süreçler içerisine girmek, denemediğiniz bir şeyleri denemek istemek söz konusu olabilir. Tutulma, uzun süredir tamamlamak istediğiniz şeyleri tamamlatacağı için burada bunları ön plana çıkartmak için çabalarınız olacak. Mars’ın sizin yükselen burcunuza geçmesi Mart ayını bulacak. Mart ayına kadar bilgi toplamak, neyin nasıl ne şekilde yapacağını belirlemek, aşk, ilişki, arkadaşlık kısa seyahatler gibi hareketler gelecektir. Hayatınızı ve Mart’a kadar kendinizi frenleyip biraz daha sabrı düşünmeniz gerekiyor.
Yükselen Yengeç Burçları
Yengeçler biraz zorlu yaşayacaklar bu tutulmayı. Bilhassa rüyalarınız, kurgu işleri sahne sanatları gibi alanlarda değişim, dar yaptırımlar olabilir. Uzun zamandır yapmak istediğiniz ama zaman ayırıp yapamadığınız süreçlerle ilgili gizli destekler alabilirsiniz. Bunu fark edeceğiniz zamanlar sonrasında gelecek. Bu dönem beslenmenize ve sağlığınıza dikkat etmeniz gereken bir zaman. Bunları ön plana çıkartırsanız daha dirençli olacaksınız. Bilhassa mart ayına kadar. Kendi hayatınızda idrak ön plana çıkıyor; güvensizlikler, arkadan dönen işler ve dedikodulara açık olacağınız bir zaman. Bunlara da dikkat etmeniz gerekiyor. Bütün evren bizim iyiliğimize çalışıyor, neyin ne olduğunu keşfetmemiz için çalışıyor. Bundan sonra artık üzülmek yok. Çünkü temmuz ayında sizin döngünüz tamamlandı. Bundan sonra neler yapabilirim, kimlerle birlikte kendi hayatımı düzeltebilirimin üzerine düşünmenizi tavsiye ediyorum.
Yükselen Aslan Burçları
Sizler tutulmayı 11. evinizde yaşayacaksınız. Arkadaşlık ilişkileri, sosyal ilişkiler, çevreler daha fazla ön plana çıkacak. Yeni projelerin, yeni yaptırımların içerisine girebilirsiniz. Teknolojik aletlerle kendi hayatınızı süsleyebilirsiniz. Uzun zamandır almak istediğiniz ya da değiştirmek istediğiniz teknolojik süreçler varsa yenileyebilir, tazeleyebilirsiniz. Hayatınızda daha fazla iletişime geçeceğiniz daha fazla sosyal medya kanalları ortaya çıkacağı bir zaman olabilir. Tabii ki pandemi süreci olduğu için dışarı çok fazla çıkmama taraftarıyız ama kahvenizi alıp, karşılıklı kamera eşliğinde konuşabileceğiniz insanlarla bir arada bulabileceğinizi düşünüyorum. Bol bol arkadaş çevresi edineceğiniz bir zaman. Yeni insanlarla tanışmaya gönüllü olmalısınız. Bilhassa mart ayından sonra bunların verimlerini almaya başlayacaksınız. Onun için ilişkiniz ve hayatınız bunlarla ilgili. Grup aktiviteleri içerisine girin. Kendinizi daha çok göstermeye daha çok ön plana çıkarmaya çalışın.
Yükselen Başak Burçları
Başaklar 10. evinde deneyimleyeceksiniz. Teklifler gelebilir, iş süreçleriniz, iş anlaşmalarınızda beklediğiniz süreçlerde bir tamamlanma olabilir. Bazı Başaklar işlerini terk edecekler, başka alanlara yönelecekler. Yeni yollar keşfedecekler. İşle ilgili farklı, sıra dışı yollar keşfetme potansiyeliniz var. En nihayetinde Ay tutulması olduğu için yepyeni bir şey beklemememiz gerekiyor. Maddi olarak biraz sabretmeniz gerekli. Aile ve iş konusunda biraz zorlanabilirsiniz ama kendinize biraz daha vakit verdikten sonra bilhassa mart ayı ve sonrasında çok hızlı bir yükseliş var. Onun için biraz daha fazla sabırlı olmakta fayda olabilir.
Yükselen Terazi Burçları
Sevgili teraziler sizler, 9. evinizden yaşayacaksınız. Sizi besleyecek güzel bir etki ile geliyor bu tutulma. Yapmanız gereken şey inançlarınızı yükseltmek. Adalet, hak, hukuk sistemleriyle ilgili zorluklar, yargılarınız vb. sıkıntılar varsa bunları düzenlemek ve revize etmekle ilgili olduğunuz süreçler yaşayabilirsiniz. Keşfedeceğiniz yeni alanlar olacak yeni eğitimlere başlayabilirsiniz. Biraz uzaklaşmak, kaçmak istediğiniz bir döneme denk geliyor ama o koyu koyu tartışmaların içerisine girmemeye özen göstermelisiniz. Kendi ufkunuzu geniş tutarsanız, hayatta deneyimleyecek daha fazla şey var derseniz. Bu 6 aylık serüvenin çok daha hızlı atlatacağınıza eminim. İşin içinde tutkunun da dahil olduğu bildiğiniz bir süreç geliyor. Bu süreç de daha çok mart ayında ortaya çıkacak ve daha iyi tetiklenecek. Mart ayına kadar kendinizi biraz daha düzeltmeniz gerekiyor. “Neyi nasıl yapabilirim, neler çıkartabilirim ortaya?”. Bunlarla ilgili biraz sorun soruşturun.
Yükselen Akrep Burçları
Akrepler 8. evinde yaşayacaklar bu tutulmayı. Borçlar harçlar, krediler ödenekler, ortak kazançlar estetik operasyonlar, ameliyatlar… Bütün bu konuları baz alan 8.evdir. 6 aylık bir serüven ve sizin gezegeniniz Mars, mart ayında bu etkileri daha fazla tetikleyecek. Sağlığınıza, harcamalarınıza ödemelerinize biraz daha dikkat ederek düzelmenizi önereceğim. Başkalarıyla ortak kazançlar yaratma durumlarında daha iyi hissedeceğiniz bir dönem gelecek. Birlikten kuvvet doğar mantığıyla ilerlemeniz gerekiyor. 2021 yılında Akrep’lerle ilgili daha güzel şeylerden bahsedeceğiz. Evren, artık bir düzene girmeye başlayacak. Bu süreçte bu tutulma biraz zorlu gelebilir. İkili iletişiminize ilişkilerinize dikkat edin sevgili Akrep’ler.
Yükselen Yay Burçları
Yaylar, sizler 7.evinizden yaşayacaksınız. İlişkiler, vekalet verdiğiniz insanlar, açık düşmanlarınız, çok yakın arkadaşlarınız, taşınmalar… Bu süreçlerin hepsi gerçekleşebilir. Teklifler gelebilir, birilerinden destek gelebilir. Bilhassa köstekleri de göreceğiniz bir zaman. İkizler çift etkiler getirir, sizin hayatınıza kararsızlığa doğru iki uca çekileceğiniz bir dönem yaşayacaksınız. Başkalarının hep burnunu soktuğu bir döneme denk gelebilirsiniz. Kendi hayatınızda biraz daha dikkatli olmak gerekiyor. Ama başkalarının söylediklerini de tamamen kulak ardı etmemek gerekiyor. Özellikle mart ayı ve sonrasında bu tutulmanın etkilerini göreceğiniz bir döneme denk geleceksiniz. Mart’a kadar bir soluk alın diyorum.
Yükselen Oğlak Burçları
Oğlaklar sizler evcil hayvan evinizden (6.ev) yaşayacaksınız bu tutulmayı evcil hayvan sahibi olabilirsiniz. Hastalıkla ilgili dikkat etmeniz gereken zamanlar. Uzun süredir teşhisini koyamadığınız sorunlar varsa bunların tamamlanma durumu söz konusu olabilir. Evinize gelen gidenlerle ilgili kadın çalışanlarla ilgili biraz sıkıntılar ve zorluklar yaşayabilirsiniz. Fakat bunlar atlatılacak, işinizi pratik fayda anlamında kurtaracak yeni insanlarla tanışabilirsiniz aile içinde ve ev içinde sorumluluklarınız biraz daha artabilir. Çünkü ay ev demek, sorumluluklar demek. Motivasyonunuzu bu konuda biraz kaybedebilirsiniz Onun için daha çok sevgiye, bağlılığa ihtiyaç duyacaksınız. Aldanmalar aldatmalar arkadan dönen işlerle ilgili sıkıntılar yaşayacaksınız. Boşanma davaları ile ilgili sonuçlanmalar olabilir. Bilhassa Mart ayı çok tehlikeli olabilir. Çünkü bu etkiler ve tesirler ortaya çıkacak. İkili ilişkilerinizi biraz daha dikkatli yürütmenizi öneririm.
Yükselen Kova Burçları
Sevgili Kovalar, sizler 5.evinizden yaşayacaksınız bu tutulmayı. Aşk, çocuk, yuva, spor, kumar… Bunların hepsi 5.evle ilgilidir. Çocuklarla ilgili ikili iletişimde evinizi ilgilendiren durumlar ortaya çıkacak. Yeni hobiler elde edebilirsiniz ve akranlarla ilgili de gelişmeler yaşayabilirsiniz. Uzun zamandır beklemekte olduğunuz süreçlerle ilgili tamamlanmalar olabilir. Sporla ilgili başlangıçlar yapabilirsiniz. Artık kendi adınıza, evinize, mahremimize, hayat alanlarınızın içerisine alabilirsiniz. Burada biraz daha kendinizi iyi hissetmeniz gerekiyor. Size en azından destekleyici açılar verecek. Hiç tahmin etmediğiniz insanlar, sürpriz bir şekilde gelebilir. Aşk ilişkisi bakımından iki kişi arasında kalabilirsiniz. Aklınızın karıştığı zamanlar söz konusu olabilir. Daha çok soru sormak ve sabretmeyi öğrenmek bu tutulmada da çok etkili olacak.
Yükselen Balık Burçları
Sizler 4.evinizden yaşayacaksınız bu tutulmayı. 4.ev de aile, yuva hanesidir. Ailenizle, kendi güvenceniz mahrem alanlarınızla birlikte sorumluluklarınızın arttığı bir dönem olabilir ama yakın kişilerden de destek alacağınız süreçler gelebilir. Bilhassa kendinizi uzun süredir bu konularda yıprattıysanız buraya bir hareket gelecek. Uzun süredir kendinizi kapalı ve hapis gibi hissettiğiniz alanlarda artık açılmalar ve daha farklı düşünceler meydana gelecek. Hayatınızı bir bilgi havuzuna dönüştürebilirsiniz bu tutulmayla birlikte yeni okuma kitapları, rüya defteri tutma gibi. Özellikle mart ayında bu etkiler ortaya çıkacağı için marta kadar kendinize bir müddet vermelisiniz. Evinizde biraz zorluklar ve sıkıntılar varsa çözümü için B planları yaratabilirsiniz. Mahrem dünyanızla, kendi iç dünyanızda ilgili bir şeyler yapabilirsiniz. Kendinizi daha iyi hissedeceğiniz mart ayına kadar bir süreç var. Bunu tamamladıktan sonra belki taşınırsınız, belki yeni alanlara yönelirsiniz, belki evinizi yenilersiniz. Bir yenilenme durumu da söz konusu olacak.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)
Beykoz 2020 Sempozyumu Sona Erdi
İstanbul’un en köklü ilçelerinden Beykoz’un geçmişi, bugünü ve geleceğinin alanında uzman 128 bilim adamının katılımıyla derinlemesine masaya yatırıldığı, ilçenin geleceğine ışık tutan “Beykoz 2020 Sempozyumu” (27- 29 Kasım) sona erdi.
Beykoz Belediyesi tarafından ilçenin zengin tarihi ve kültürel birikimine, sosyo-ekonomik ve manevi hayatına bilimsel ve derinlikli bir bakış sunmak, coğrafi ve stratejik avantajlarına dikkat çekmek amacıyla bu yıl ikincisi düzenlenen sempozyumda ilçeye dair bilinmeyenler gün yüzüne çıktı.
“Beykoz 2020 Sempozyumu” her alanda ilçenin dinamiklerini harekete geçirmenin yanı sıra bilimsel çalışmalar ve akademik deneyimin öncülüğünde geleceğine yön vermeyi de amaçladı.
128 Bilim Adamı, 17 Oturum, 67 Tebliğ
Tarihten edebiyata, mimariden coğrafyaya kadar farklı disiplinlerden 128 bilim adamının, 17 oturum ve 67 tebliğiyle katıldığı buluşma bu yıl “coğrafya, beşeri coğrafya, jeoloji, sosyoloji, tarım” alanlarına odaklandı.
Salgın koşulları dolayısıyla fiziksel ortamdan sanal ortama taşınan sempozyumda yer alan tüm oturumlar kurumun sosyal medya hesaplarından canlı yayınlandı. “Beykoz 2020 Sempozyumu” bu açıdan Türkiye’de gerçekleşen en büyük çevrimiçi organizasyon oldu.
Sempozyum Tertip Heyeti Başkanı Prof. Dr. İsmail Coşkun: “Ayrıntıya İnen Spesifik Çalışmalar Gerçekleştirdik”
Beykoz’a dair hazine değerinde bilgilerin sunulduğu kapanışında Sempozyum Tertip Heyeti Başkanı Prof. Dr. İsmail Coşkun: “ Bir ilk olan 2019 Sempozyumu, Beykoz’un tarihine ve toplumsal yapısına ilişkin, kurumsal, ilçedeki politikalara ışık tutmak üzere bir yüzey araştırmasıydı. Bu yıl biraz daha spesifik, derinleşen, akademik etki katsayısını artıran çalışmalar gerçekleştirdik. Kapsamındaki zenginliğin derine inmesini amaçladık. Beykoz’un jeolojikyapısından, risk alanlarına nüfus yerleşmelerine, sularına, demografik yapıdan coğrafi yerleşme tarihine sosyolojiye kadar bir çok konuya odaklandık.Salt bir çağrıya çıkılarak bir sempozyuma davetle çalışılmadı, en başından beri belli noktalara odaklanıldı. Aralık ayı itibariyle sempozyum sonuçlarını paylaşmayı istiyoruz.Bu vesileyle organizaysonun gerçekleşmesinde emeği geçen Beykoz Belediye Başkanımız Murat Aydın olmak üzere, tüm bilim insanlarımıza teşekkür diyorum” dedi.
Beykoz Belediye Başkanı Başkan Murat Aydın: “Bilgiye Ulaşmak İçin Düzenledik”
Beykoz Sempozyum Başkanı ve Beykoz Belediye Başkanı Murat Aydın: “Biz Beykoz’a dair bilgiye ulaşmak istiyoruz. İnsanlar gibi kentlerin de hafızası vardır ve geçmişteki yaşanmışlıkların mutlaka geleceğe aktarılması gerekir. O yaşanmışlıklar kültür birikimi geleceğe aktarılırsa toplum nereye gideceğini bilir. İşte biz Beykoz’da bunu yapmak bunun istiyoruz ki gelecek nesiller bu topraklarda daha mutlu şekilde yaşasınlar. Sempozyumun gerçekleşmesi için bize yetki veren baştakıymetli hemşehrilerim olmak üzere, tüm bilim kurulu ve tertip kurulu üyeleri ile emeği geçen çalışma arkadaşlarıma tek tek teşekkür ediyor, ülkemize, şehrimize ve ilçemize tüm insanlığa hayırlar getirmesini diliyorum.”şeklinde konuştu.
Beykoz 2020 Sempozyumu’nda sunulan tüm bilimsel tebliğler, geçen yılki buluşma sonrasında olduğu gibi, ilçeye dair projelerin hazırlanmasında rehberlik etmek üzere bir kitapta toplanarak kayıt altına alınacak.
Beykoz Belediyesi, daha iyi bir geleceğin kurulmasını amaçladığı sempozyumlar serisine gelecek yıl yeni bir organizasyonla devam edecek.
İSTANBUL – BEYAZ HABER AJANSI (BHA)