Aylık arşivler: Ekim 2020

Film izlerken her sahnede detayları hissetmek isteyenlerin televizyonu!

Samsung Electronics’in 50’’, 55″, 65″,ve 85″ seçenekleri ile tüketicilerle buluşturduğu Q80T QLED 4K UHD Smart TV modeli, film izleyenleri aksiyonun içine çeken özellikleri ile dikkatleri üzerine çekiyor.
Samsung marka TV’ler sahip oldukları teknolojiler ile film izlemeyi sevenler için üstün bir izleme deneyimi sunarak sektörde farklılaşıyor. Eğer siz de televizyonda film izlerken kendinizi sahnedeki aksiyonlara kaptırmak istiyorsanız Samsung Q80T QLED 4K UHD Smart TV; Direct Full Array, Quantum İşlemci 4K, OTS (Nesneleri Takip Eden Aktif Ses) ve Quantum HDR 12X özellikleri ile bu deneyimi evinize taşıyan bir TV olarak öne çıkıyor.
Ayrıntılar olağanüstü bir kontrastla sunuluyor
Samsung’un Q80T QLED 4K UHD Smart TV modelinde yer alan Direct Full Array özelliği sayesinde film izlerken ayrıntıları olağanüstü bir kontrastla yakalayabiliyorsunuz. TV’de yer alan hassas kontrollü arka ışıklar, daha zengin siyah renk elde etmek için akıllıca ayarlanıyor ve böylelikle film izlerken üstün bir kontrastla net ayrıntıları da deneyimleyebiliyorsunuz.Ayrıca, Arka Işık Bölge Kontrolü, filmlerde en doğru siyah tonlarıyla görüntülerde inanılmaz bir derinlik sunuyor.
Görüntüleri en iyi izleme deneyimi için optimize eden güçlü zekâ
TV’de kullanılan Samsung’un güçlü işlemcisi Quantum İşlemci 4K ile görüntü kalitesi başarılı izleme koşullarına göre optimize ediliyor. Ayrıca 4K AI Görüntü Yükseltme teknolojisi ile görüntü parazitleri azaltılıyor, kayıp ayrıntıları düzeltiliyor. Bu sayede kaynağından bağımsız olarak 4K çözünürlüğe sahip görüntüler ve sesler elde edilebiliyor. Bu TV’nin bir diğer çarpıcı özelliği ise parlaklığı otomatik olarak ayarlayarak izleme ortamına aktif bir şekilde uyum sağlaması. Böylelikle, günün hangi saatinde ya da hangi içeriği izlediğinizden bağımsız olarak mükemmel bir görüntü deneyimi yaşayabiliyorsunuz.
Ses tüm sahnelerde yankılanıyor
OTS yani “Nesneleri Takip Eden Aktif Ses” özelliği sayesinde ise her hareketi takip eden ses ile tüm sahnelerde yankılanan ince ayrıntıları deneyimleyebiliyorsunuz. Yukarıya ve aşağıya doğru ses vermesi için yerleştirilmiş hoparlörleriyle sizi içine çeken son derece gerçekçi 3 boyutlu ses deneyimi sunuluyor.
Gerçekçi görüntüler odanızda
Q80T QLED 4K UHD Smart TV’de bulunan Quantum HDR 12X özelliği ise kontrastların daha derin olmasını sağlıyor ve parlaklık, çok karanlık veya aydınlık alanlarda gizli ayrıntıları ortaya çıkarmak için destek sağlıyor. HDR10+’ın dinamik ton eşlemesi ile filmlerdeki renk ve kontrast sahneye göre ayarlanabiliyor.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Nissan yeni bölgesel yapılanmasını açıkladı

Nissan küresel dönüşüm planı Nissan NEXT’e hız vermek amacıyla dünya genelinde 7 olan bölge sayısını 4’e indirdi. 140 farklı pazarın bulunduğu Rusya dahil Avrupa, Afrika, Orta Doğu, Hindistan ve Okyanusya bölgeleri birleştirilerek AMIEO adında tek ve yeni bir bölge oluşturuldu.
Nissan, Nissan NEXT küresel dönüşüm planının bir parçası olarak küresel bölge yapılanmasını yeniden düzenlediğini duyurdu. Yeni yapıda, önceden yedi olan coğrafi bölge sayısı, Japonya ve ASEAN, Çin, Kuzey-Güney Amerika ve son olarak da Afrika, Orta Doğu, Hindistan, Rusya dahil Avrupa ve Okyanusya’yı buluşturan AMIEO olmak üzere dört bölgede toplandı.
AMIEO bölgesinde nüfusu yaklaşık 3,8 milyar olan 140 pazar yer alıyor. Bu bölgenin satış portföyünde Nissan’ın ikonik ürünü Nissan Patrol SUV’dan tamamen elektrikli otomobili Nissan LEAF’e kadar farklı 45 Nissan ürünü bulunuyor.Nissan, bu yeni bölgesel yapılanma ile karar verme sürecini hızlandırmayı ve elektrikli modellere geçmeye planladığı birçok pazarda daha esnek çalışma modelleri oluşturmayı hedefliyor.
Nissan Europe Chairman Gianluca de Ficchy’nin görevi AMIEO MC Chairman olarak genişletildi. Halen AMI Bölgesi Başkanı olan Guillaume Cartier ise AMI bölgesi Başkanlığına ek olarak yeni bölgede satış ve pazarlamadan sorumlu Vice-Chairman olacak.
AMIEO bölge yapılanması ve yönetim ekibi görevlendirmeleri 1 Ekim’den itibaren geçerli olacak, tamamen devreye alınması ise Avrupa’daki çalışan temsilcileriyle görüşmeler sonrası gerçekleşecek.
Konuyla ilgili konuşan De Ficchy şunları aktardı: “Bu düzenleme ve yeniden yapılanma, daha rekabetçi olmamıza, operasyonlarımızın kalitesini ve hızını artırmamıza ve en son teknolojileri daha hızlı ve düzenli şekilde müşterilerimize ulaştırmamıza imkan verecek.”
“Yeni bölgenin ölçeği ve kapsamıyla otomotiv sektörünün olağan zorluklarının üstesinden daha kolay geleceğiz. Faaliyet şeklimizde ve küresel iş birliklerimizde olumlu bir değişim olan bu düzenleme işimizin geleceğini de sağlama alıyor. “
Nissan ürün ve hizmetlerinin tüm pazarlardaki müşterilere en optimum şekilde ulaşabilmesi için Üretim, Ar-Ge, Planlama, Yönetim ve Finans fonksiyonlarının yönetimi 1 Ekim’den itibaren Avrupa, Afrika, Orta Doğu, Hindistan ve Okyanusya’yı kapsayacak şekilde düzenlendi. Satış ve Pazarlama ekipleri ise belirli coğrafyalara odaklanmaya devam edecek.
Cartier ise şunları ekledi: “Nissan NEXT ile şirketi daha yalın, daha çevik ve daha kâr odaklı bir organizasyona dönüştürüyoruz. Her zaman olduğu gibi, gelecekteki başarımızın arkasındaki itici gücümüz çalışanlarımız olacak. Genişleyen yapımızda, farklı özellikte ve yetenekteki kişilerin bir araya gelmesini dört gözle bekliyorum. Yeni bölgesel yapılanmanın ölçeği ve kapsamı araçlarımızda yenilikleri daha hızlı şekilde hayata geçirip müşterilerimize sunmamızı, farklı segmentlerdeki güçlü yönlerimizin sinerjisiyle performansımızı artırmamızı sağlayacak.”
AMIEO Bölgesinin üst yönetim kadrosunda yer alan diğer kişiler:
– Kevin Fitzpatrick, Senior Vice President for Manufacturing and Supply Chain Management
– David Moss, Senior Vice President for R&D
– George Leondis, Senior Vice President for Administration and Finance
– François Bailly, Senior Vice President, Chief Planning Officer
– Jordi Vila, Divisional Vice President for Marketing and Sales Operations, Europe
– Joni Paiva, Divisional Vice President for Marketing and Sales Operations, Africa, Middle East, India, and Oceania
RAKAMLARLA AMIEO 140’tan fazla pazarı kapsayan Afrika, Orta Doğu, Hindistan, Avrupa (Rusya dahil) ve Okyanusya’nın coğrafi kapsamı Yaklaşık 3,8 milyarlık nüfus 2019’da 29 milyon adetlik Pazar büyüklüğü. Bu rakam küresel araç satışlarının %30’undan fazlasına denk geliyor 2019’da 820.000 adet Nissan, Datsun ve Infiniti satışı 3 kıtaya dağılmış fabrikalar Öne çıkan Nissan modelleri Qashqai, Navara, Patrol ve LEAF
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

GOKO! Universal Müzik Türkiye Ailesine Katıldı!

20 yaşındaki KKTC doğumlu sanatçı GOKO!, besteleri ve müzik prodüksiyonu yeteneğiyle dikkat çeken, yakın gelecekte ismini çok daha sık duyacağımız bir isim.
Sanatçı, Universal Müzik Türkiye etiketiyle yayımlayacağı projelerinin çalışmalarına devam ediyor.
GOKO! Hakkında
Gökberk Çırakoğlu, 24 Şubat 2000 tarihinde Kıbrıs’ın Gazi Mağusa şehrinde doğdu. Müzik hayatı 7 yaşında keman ile başlayıp sonrasında gitarla orkestraların içerisinde devam etti. Okul orkestrasında katıldığı ve derece aldığı yarışmalardan sonra çoğu enstrümana sahip olup öğrenme isteği geldiğinde bu arada ayni zamanda elektronik müziği keşfedip annesinin bilgisayarında prodüksiyona başladı. 14-15 yaşlarında başladığı bu yolculukta ciddi olarak bu işi yapabileceğini farkettiği zaman 17 yaşındaydı ve bu yıllarda ilk şarkılarını bestelemeye de başladı. Şu anda Londra’da Point Blank Music School’da Müzik Prodüksiyon & Ses Mühendisliği eğitimi gören GOKO!, 2021’de mezun olacak. 2018’de İngiltere’ye gittiğinden bu yana prodüksiyon alanında kendini geliştiren GOKO!, başarılı projelere imza atma şansı buldu. Şu an da global olarak prodüksiyonlarına devam ettiği sırada kendi bestelerini de Universal Müzik Türkiye aracılığıyla yayımlayacak.
Universal Müzik Türkiye Hakkında
Müzik yapım, yayın, merchandising ve marka iş birlikleri gibi alanlarda altmıştan fazla ülkede faaliyet gösteren Universal Music Group çatısı altında bulunan şirket; Universal Music Group’un tüm markalarını, sanatçılarını ve iş kollarını UMG’nin bağlı şirketi olarak Türkiye’de temsil etmektedir. Universal Müzik Türkiye, Universal Music Group’un çatısı altındaki Ariana Grande, Billie Eilish, Demi Lovato, Drake, Eminem, Imagine Dragons, Katy Perry, Lady Gaga, Lana Del Rey, Rihanna, Selena Gomez ve Taylor Swift gibi yabancı sanatçıların yanı sıra Erol Evgin, İlhan İrem ve Gökhan Kırdar gibi usta yerli sanatçılar ve Anıl Piyancı, Lil Zey, Jabbar, Can Kazaz, Hey! Douglas, Can Gox gibi popüler yerli sanatçıları da temsil etmektedir.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

​XPG’den 5000MHz Hızında DDR4 RGB Bellek SPECTRIX D50 Xtreme

Cesur geometrik hatlarıyla dikkat çeken SPECTRIX D50 Xtreme, 5000MHz’e kadar saat hızlarına ulaşabiliyor.
Oyuncular, esporcular ve teknoloji meraklıları için hazır sistemler, bileşenler ve çevre birimleri üreten XPG, SPECTRIX D50 Xtreme DDR 4 RGB bellek modelini duyurdu. Tüm gövdesini kaplayan bir metal soğutucusu ve geometrik şekillerden oluşan RGB aydınlatması olan D50 Xtreme, 5000MHz gibi son derece yüksek saat hızlarında kusursuz bir performans sergileyebiliyor.
Bir dizi sıkı testten geçerek üretim hattına giren en yüksek kalitedeki yongalar ve PCB devreler kullanılarak üretilen SPECTRIX D50 Xtreme, yalnızca güvenilirlik ve istikrarlı çalışma konusunda değil yüksek performans sunmada da son derece iddialı. En yeni Intel ve AMD platformlarını destekleyen ürün, 5000MHz’e kadar saat hızlarında çalışabiliyor.
Ürünün tüm gövdesini kaplayan metal soğutucusunun üst kısmında üçgen şeklinde RGB aydınlatmalı bir alanla tamamlanan sade bir tasarımı bulunuyor. D50 Xtreme, 2x8GB’lık set halinde ve 4800MHz ile 5000MHz olmak üzere iki hız seçeneğiyle geliyor.
Kullanıcılar D50 Xtreme’in RGB aydınlatmasını XPG RGB Sync yazılımı veya önde gelen anakart üreticilerinin kendi RGB yazılımlarını kullanarak ayarlayabilecekler. Aydınlatma efekti tarafında Statik, Soluk Alan ve Kuyruklu Yıldız adında üç farklı aydınlatma efekti yanında çalan müziğin temposuna göre aydınlatma efektini değiştiren Müzik modları arasında seçim yapmak mümkün.
Kullanıcıları karmaşık ve riskli BIOS ayarlarıyla uğraşmaktan kurtaran XMP 2.0 teknolojisini destekleyen SPECTRIX D50 Xtreme, böylelikle kolay ve güvenli hız aşırtma (overclock) yapma imkânı da sunuyor. Ürünün piyasaya çıkış tarihi ve fiyat bilgisi ise ileri bir tarihte duyurulacak.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

QASHQAI UEFA Champions League Edition yollara çıkmaya hazır

2020 UEFA Champions League resmi sponsoru Nissan, QASHQAI UEFA Champions League Edition modelini tanıttı. Tasarımında UEFA Champions League (UCL) ruhunu yansıtan dokunuşlar bulunan model, aracını kişiselleştirmek ve kendini özel hissetmek isteyen sürücülerin beğenisine sunuluyor. Hayatına yenilik ve heyecan katmak isteyenler için özel olarak tasarlanan model, sınırlı sayıda satışa sunulacak.
Nissan, heyecan mühendisliğini müşteri odaklılık misyonu ile birleştiriyor
Heyecanlandıran yenilikler vaadiyle hayata geçirdiği LEAF ve ARIYA gibi geleceğe yön veren modelleriyle Nissan, Intelligent Mobility vizyonu ve ileri teknolojileriyle premium tasarımlar sunmaya devam ediyor.
Dünyanın en özel futbol organizasyonlarından biri olan UEFA Champions League’de yarışan takım oyuncularının, mühendislik gerektiren ileri oyunculuk teknikleriyle Nissan’ın “heyecan mühendisliği” kavramının kesiştiğini belirten Nissan Türkiye, Kuzey Afrika ve BDT Genel Müdürü Emre Doğueri, “Dünyanın en büyük futbol etkinliklerinden biri olan UEFA Champions League’e sponsor olmaktan gurur duyuyoruz. Futbolun çeviklik, hassasiyet ve hız gibi özellikleri, Nissan özellikleriyle de birebir özdeşleşiyor. Nissan araçlarındaki akıllı çarpışma önleme, akıllı çevre görüş, hareketli nesne algılama, kör nokta uyarı, şerit takip uyarı sistemi gibi Nissan Intelligent Mobility özellikleri, futbol müsabakalarında ortaya çıkan pozisyonlara çok benzer durumda.” açıklamasında bulundu.
QASHQAI UEFA Champions League Edition, sınırlı sayıda müşteriyle buluşacak
Sınırlı sayıda satışa sunulacak özel seride, Platinum Premium versiyonda iç ve dış mekanlarda olmak üzere önemli ayrıntılar yer alıyor. İç mekânda ilave olarak aydınlatmalı kapı eşiği ve UEFA Champions League logolu ön konsol uygulaması yer alacak. Dış mekânda ise parlak siyah arka cam altı, arka tampon, yan kapı ve ön tampon alt çıtaları ile bagaj kapağı, yan çıtalar ve ön kapılarda UEFA Champions League logo uygulaması olacak. Ayrıca 19” IBISCUS parlak siyah jantlar ve ambiyans aydınlatmaları da bu versiyonda tüketici ile buluşacak.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Nurset Gökçe, haftaya damga vurdu

Oluşturulma Tarihi: Ekim 02, 2020 09:53

Her perşembe haftanın öne çıkan magazin olayları Ferit Ömeroğlu’nun yorumlarıyla Hürriyet podcastinde dinleyicilerle buluşuyor.

Haberin Devamı

Bu haftanın magazin olayları da bir hayli yoğun… En çok konuşulan magazin olaylarını sizler için derledik.

Kaynak : Hürriyet

​Panjurlarınız bile sizi kısır bırakabilir!

Hormonların bozulmasına neden olan ftalatlar, plastik ve ev eşyalarından kişisel bakım ürünlerine kadar her şeyde bulunabilir. Araştırmalar, ftalatların kadınların üreme sistemlerine de zararlı olabileceğini gösteriyor. Ftalatlar, doğurganlığı azaltabiliyor ve bu kimyasala maruz kalmayı engellemek maalesef zor!
Ftalatların iyi bilinen hormon bozucu kimyasallar olduğunu belirten Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Betül Kalay, ftalatlar ve üreme sağlığı hakkında şu bilgileri verdi:
İDRAR, KAN, TER, ANNE SÜTÜ, MENİ VE YUMURTALIK SIVILARINDA BULUNUYOR
“Ftalatlar, esnek, dayanıklı ve hoş kokulu olmalarını sağlamak için plastik, ev eşyası, ilaç, temizlik ve kişisel bakım ürününe eklenmektedir. Ftalatlar, bu ürünlerde buhar veya partikül olarak kolayca emilir ve günümüzde hemen hemen herkesin idrarında, bundan başka kan, ter, anne sütü, meni ve yumurtalık sıvılarında da bulunmaktadır.
Yiyecek ve içecek işleme ve paketleme malzemelerinden içeriye sızan ve ilaçlarda bulunan ftalatları tüketiriz. Cildimiz bu bileşikleri losyonlar, makyaj malzemeleri ve şampuanlar yoluyla emer ve hatta panjurlardan, duş perdelerinden ve linolyum döşemelerden çıkan gazı bile soluruz.
DOĞURGANLIĞI BOZUYORLAR
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalarda, ftalatlar gibi hormonları bozabilen kimyasalların, rahimde üreme organlarının gelişimini değiştirdiğini, bir ömür boyunca ve hatta nesiller boyunca zararlı etkileri aktardığını gösteriyor. Bilim adamları, ftalatlara ve diğer toksik maddelere doğum öncesi maruz kalmanın PKOS (Polikistik Over Sendromu) gibi jinekolojik rahatsızlıklara zemin hazırlayabileceğini ve kadınları doğurganlığı bozan diğer kimyasallara daha duyarlı hale getirebileceğini düşünüyor.
Yağ hücrelerinde biriken bazı toksiklerin aksine, ftalatlar hızla vücuda geçer. Ancak, plastik ve kişisel bakım ürünlerimizde sürekli olarak diğer ftalatlar ile değiştirildikleri için, bilim adamları bunları “sözde-kalıcı” olarak adlandırıyor. Araştırmalar, parfüm, saç spreyi ve kozmetik gibi ürünleri kullanan kadınların erkeklere göre daha yüksek ftalat seviyelerine sahip olduğunu gösteriyor.
FTALATLARA MARUZ KALMAYI ÖNLEMEK İÇİN EN ÖNEMLİ İPUÇLARI NELERDİR?
Etiket okuyucusu olun: ‘Koku’ veya ‘parfüm’ içeren kişisel bakım ürünleri satın almaktan kaçının. Ftalat içermeyen oje seçin ve ftalat içermeyen bir seçenek sunulmuyorsa kuaföre giderken kendi ojenizi götürün.
Gıda hazırlarken ve saklarken plastiklerden kaçının: PVC plastiklerden yapılan gıda kapları, vinil plastik pişirme kapları, plastik gıda saklama kapları ve plastik gıda ambalajları ftalatlar içerir.
Sıcak yiyecekleri saklamak ve hazırlamak için cam, seramik veya metal kullanın.
Plastik ambalajlı sıcak yiyeceklerden kaçının. Mikrodalgaya cam veya seramik ürün koyun, asla plastik kap koymayın.
Paket yiyecekleri azaltın: Eviniz dışında hazırlanan yiyeceklerden daha fazla tüketirseniz, ftalatlara daha fazla maruz kalırsınız.
Eviniz için doğal malzemeler seçin: Vinil duş perdeleri, vinil zeminler, plastik pencere uygulamaları ve vinil pencerelerden kaçının.
Kokulardan ve oda spreylerinden kaçının: Ftalatlar, kokunun kalıcı olmasını sağlamak için genellikle kokuya eklenmektedir. Sonuç olarak, kokular, parfümler ve kokulu losyonlar, sabunlar ve diğer ürünler ftalat içerebilir. Bu nedenle parfüm kullanımınızı sınırlayın.
Fişe takılabilen kokular, oda spreyleri veya yapay kokulu mumları kullanmaktan kaçının. Evinizi ferahlatmak için doğal kokulu mumlar ve taze çiçek kullanın veya bir pencere açın.”
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

DEVA Partisi Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Mustafa Yeneroğlu Basın Toplantısı Açıklaması

DEVA Partisi Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Mustafa Yeneroğlu’nun “Yeni Yasama Yılının Açılışı, TBMM’nin Formaliteye İndirgenmesi, Yargıya Yapılan Müdahaleler, Enis Berberoğlu, HDP Operasyonları ve Gündeme İlişkin” Basın Toplantısı Metni (01.10.2020- TBMM)
Çok değerli basın mensupları;
Hepinizi saygıyla ve muhabbetle selamlıyorum.
Malumunuz, yeni yasama yılı bugün itibariyle başlıyor. Demokrasi ilkeleri gereğince katılımcı, şeffaf ve etkin bir yasama yılı geçirmemizi temenni ederdim.
Ancak ülkemizin gerçeklerine gözümüzü kapatamayız.
Ülkemiz hukuki, ekonomik ve toplumsal açıdan gittikçe derinleşen sorunlar ile karşı karşıya. Bu yeni dönemde de TBMM, vatandaşlarımızın daha fazla fakirleşmeleri, daha fazla işsiz kalmaları, daha fazla adaletsizliklere maruz kalmaları karşısında hiçbir şey yapamayacaktır.
İktidarın ülkeye hizmet etmek yerine, ülkeyi günbegün daha büyük sorunlarla karşı karşıya bıraktığı açıktır. Demokrasi, hukuk devleti ve kuvvetler ayrılığına yönelik tüm kazanımlarımız kaybedilmektedir. Fakirleşmemizin, Türk lirasının değer kaybetmesinin temel nedeni, tüm kuvvetleri tek bir elde toplayan ne zaman ne yapacağı öngörülemez, bu keyfi ve kötü yönetimdir.
Kıymetli Arkadaşlar,
Kuvvetler ayrılığı; yürütmenin, hukuka bağlı olmasının ve yasama ile yargının kendi sınırları içinde görevlerini yerine getirebilmesinin tek yoludur. Çoğulculuğun, toplumsal barışın ve huzurun, temel hak ve özgürlükleri güvence altına almanın da koruyucusudur.
Bugün, yasama ve yargı organları kuvvetler ayrılığına dayanan demokratik bir hukuk devletinde kendilerinden beklenen işlevi yerine getirememektedir. Bu durum, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adı altında sistemsizliğin yürürlüğe girmesiyle beraber daha ileri boyutlara ulaşmıştır. Asıl sorunumuz bu sistemsizliktir.
Günümüze kadarki uygulamasına bakıldığında Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri, iddia edildiği gibi hızlı ve etkin değildir. Aksine hesapsız ve işlevsiz bir niteliktedir. Çıkarılan toplam 67 kararnamenin 42’sinin daha önce çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde değişiklik yapılmasına dair oluşu bile başlı başına nasıl üstün körü hazırlandıklarını ve öngörüsüzlüğü ortaya koymaktadır. Öte yandan içerik itibariyle eksiklikleri ile yeni sorunlara yol açan kararnamelerin pek çoğu açıkça anayasaya aykırı hükümler içermektedir.
Saygıdeğer basın mensupları,
Bugün yargı, bağımsız ve tarafsız değildir. Yargıya güven ve toplumsal huzur yargının iktidarın yönlendirmesine tabi olması nedeniyle zedelenmiştir. Vatandaşlarımız adliyelerde ulaşamadıkları adaleti sosyal medyada aramaktadır. Siyasi gücün el değiştirmesiyle yargının intikam alma aracı olarak kullanılma geleneği de maalesef sürdürülmektedir.
En yüksek yargı organı olan Anayasa Mahkemesi’nin kararlarının değil, doğrudan kurumsal yapısının ve varlığının hedef alınması, hukuk devletiyle bağdaştırılabilir bir durum değildir. Temel hakların ve anayasanın koruyucusu anayasa yargısını terörize etmeye çalışan bu koalisyondan hukuk devletine ve demokrasiye saygı göstermesini beklemek mümkün değildir.
Değerli arkadaşlar,
TBMM artık toplumsal sorunların tartışıldığı, en doğru olanın arandığı, uzlaşma kültürünün egemen olduğu müzakereci bir işlev görmekten çok uzaktadır. 27. Yasama Döneminde TBMM tarafından 53’ü uluslararası antlaşmalara yönelik toplam 109 kanun çıkarılmıştır. Listenin büyük bir kısmını torba kanunlar oluşturmaktadır.
Meclisin asli yetkisi olan yasama yetkisi fiiliyatta Cumhurbaşkanının elindedir. Külliye’de hazırlanan kanun teklifleri, komisyonlarda ve Genel Kurul’da sağlıklı bir müzakere sürecine imkân vermeden emri vaki olarak geçirilmektedir. Kanunların, yürütmenin tekelinde olmaksızın, ortak akılla yapılması demokrasinin zorunluluğudur. Bu seviyeye, meclisi anayasanın ruhuna uygun olarak çalıştırarak ve komisyonların görevlerini ifa etmesini sağlayarak ulaşabiliriz. Yasamayı bizzat meclis ve milletvekilleri tarafından formaliteye indirgeyerek yok saymak, kanunların yalnızca niteliksiz yapmıyor, demokrasiyi de gün geçtikçe tahrip ediyor.
Meclisin korona döneminde gündeme aldığı YÖK, Avukatlık ya da Sosyal Medya ile ilgili kanunlar toplumsal ihtiyaçları karşılamak yerine siyasi ya da toplumsal hesaplaşmanın bir aracı olarak çıkarılmış değişikliklerdir. Bir parlamentonun hesaplaşmalar için araçsallaştırılması hepimiz adına utanç vericidir.
Kıymetli Arkadaşlar,
Halen içerisinde olduğumuz korona süreci, yürütme organının Meclisin faaliyet alanına saygı duymadığını ve kendi sınırlarını aşarak yasama yetkisini gasp etmekte beis görmediğini bir kez daha göstermiştir. Bu dönemde temel hak ve hürriyetler herhangi bir kanuna ihtiyaç duyulmaksızın kısıtlanmış, süreç çoğu zaman ulaşılamayan genelgelerle bazen de basın açıklamaları ve talimatlar ile yürütülmüştür.
Birçok denge ve denetleme mekanizması fiilen ortadan kaldırılmış ve meclisin rolü bilinçli olarak zayıflatılmıştır.
Değerli Arkadaşlar,
Malumunuz Anayasa Mahkemesi, geçtiğimiz haftalarda gerekçesi henüz açıklanmasa da Enis Berberoğlu’nun seçilme ve siyasi faaliyette bulunma ile kişi hürriyeti ve güvenliği haklarının ihlal edildiğine ilişkin çok önemli bir karar vermiştir. Enis Berberoğlu hakkında verilen bu karar ve öncesinde yaşananlar, Anayasanın nasıl yok sayıldığının açık bir yansımasıdır. Umuyorum Mahkemenin gerekçeli kararının açıklanmasının hemen ardından Başkanlık Divanı bu hatadan döner ve Sayın Berberoğlu’nun iadeyi itibarını tesis eder.
Değerli Basın Mensupları,
Son olarak, geçtiğimiz hafta HDP’li milletvekillerine ve Belediye Başkanlarına 6 yıl önceki 6-7 Ekim olayları nedeniyle açılan soruşturmalardan yeni bir operasyon düzenlendi. Bu gözaltıları hukuki değil siyasi olarak değerlendirdiğimize ilişkin açıklamalarımızı yaptık. Genel Başkanımız HDP Eş Genel Başkanı Sayın Mithat Sancar ile görüşüp geçmiş olsun dileklerini iletti. Bu gözaltılar iktidarın, kamu gücünü adeta bir sopa gibi kullanarak; zor ve baskı ile siyasete yön verme çabasıdır.
Bu sabah Kars’ta gerçekleştirilen sözde terör operasyonu da iktidarın niyetini açıkça ortaya koymaktadır. Ayhan Bilgen’in istifasıyla belediye meclisi içinden bir Belediye Başkanı seçilemesin diye apar topar operasyon yapılmış, zamanında üzerine gidilmeyen dosyalar gündeme sokulmuştur. Olanları hukuk devleti anlayışıyla izah etmek imkansızdır. İktidar bu uygulamalarıyla demokrasinin içini boşaltmakta, terör kavramını da herkese uygulanabilecek şekilde boşa çıkarmaktadır. Bu anlayışla terörle mücadele edilemeyeceği gibi, tam tersi gerçekleştirilmekte, illegalite teşvik edilmektedir.
Kıymetli basın mensupları,
Ne yazık ki Meclisin 100. yılında 1. Büyük Millet Meclisinin ilk döneminde sağlanabilen farklı fikirlerin serbestçe temsil edildiği, toplumsal uzlaşının merkezi olan ve Millî Mücadele gibi tarihimizin en zorlu döneminde dahi başarıyla görevini yerine getiren bir Meclis idealinden çok uzaktayız.
Bu karanlık tablo gelecek adına oldukça kaygı vericidir. Umuyorum ki, aklıselim tüm vekiller ile kuvvetler ayrılığı, hukuk devleti ve demokrasiye sahip çıkarak bu kaygı verici durumdan çıkacağız. Vatandaşlarımızın barışa, huzura ve ekonomik refaha olan ihtiyaçlarının ancak bu değerlere sahip çıkmaktan geçtiğini tekrar hatırlatmak isterim.
Hepinizi saygıyla selamlar, iyi günler dilerim.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

İzmir’de Eylül Ayı Boyunca 748 Trafik Kazası Meydana Geldi!

Radyo Trafik İzmir haber merkezine ulaşan bilgilere göre, İzmir’de ana yollarda Eylül ayı içerisinde 748 trafik kazası meydana geldi. Bu kazalardan 640’ı hasarlı, 95’i yaralanmalıydı. 13 kaza ise ölümlü olarak kayıtlara geçti.
İzmir’de kaza sayılarında artış gözlendi. Eylül ayı içerisinde ortalamanın üzerinde trafik kazası meydana geldi. Pandemi döneminde trafiğe 125 bin aracın dahil olması da sayının artmasını sağladı. Meydana gelen toplam 748 kazadan 13’ünde hayatını kaybedenler oldu.
EN ÇOK KAZA ÇEVRE YOLU’NDA
Ana yollar üzerinde en çok kazanın meydana geldiği bölge çevre yolları oldu. Koyundere Kavşağı ile Güzelbahçe Kavşağı arasında kalan bölümde Eylül ayı içerisinde 128 kaza rapor edildi. Bu bölümde en çok kazanın meydana geldiği bölüm ise Bayraklı Tünelleri ile Işıkkent Kavşağı arası oldu. Kemalpaşa Çevre Yolu, Aydın Otoyolu ve Çeşme Otoyolu’nda ise 3’er kaza meydana geldi.
ARTERLERDEKİ KAZALAR
İzmir’in metropol ilçelerini birbirine bağlayan arterlerde de birçok kaza meydana geldi. 49 kaza ile Ankara Caddesi başı çekti. Özellikle EGEMAK Köprüsü kara noktalardan biri olarak dikkati çekti. Yeşildere Caddesi de 45 kaza ile kaza yaşanan bölgelerdendi. Yeşildere Caddesi’ni 37’şer kaza ile Anadolu Caddesi ve Mürselpaşa Bulvarı takip etti. Akçay Caddesi’nde 35 kaza meydana gelirken, Yeşillik Caddesi’nde 32 trafik kazası oldu. 25 kaza ile Mustafa Kemal Sahil Bulvarı, 21 kaza ile de Altınyol diğer arterleri takip etti. Radyo Trafik İzmir haber merkezine ulaşan bilgilere göre Çanakkale Asfaltı, Ankara Asfaltı, İnönü Caddesi, Mithatpaşa Caddesi gibi diğer ana yollarda 327 trafik kazası oldu.
95 YARALANMALI, 13 ÖLÜMLÜ KAZA
Eylül ayı içerisinde İzmir’de meydana gelen kazaların çoğu trafiğin yoğun olduğu sabah ve akşam saatlerinde meydana gelirken çoğu maddi hasarlıydı. 748 kazadan 640’ının hasarlı olması takip mesafesinin önemini bir kez daha ortaya çıkardı. 95 kazada yaralananlar olurken, 13 kaza ise ölümlü olarak raporlara geçti.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Emlakjet, Bursaspor’a sponsor oldu

Yeni nesil emlak sitesi Emlakjet, TFF 1. Lig ekiplerinden Bursaspor ile sponsorluk anlaşması imzaladı.
Bursaspor Yönetim Kurulu Üyesi Mesut Günal ve Emlakjet CEO’su Tolga İdikat tarafından imzalanan sponsorluk anlaşması, şapkada logo kullanım hakkının yanı sıra Timsah Arena ve Özlüce tesislerinde de çeşitli tanıtım haklarını içeriyor.
İmza töreninde konuşan Bursaspor Yönetim Kurulu Üyesi Mesut Günal “2020-2021  sezonu forma setlerimiz için iş birliklerimiz gerçekleşti. Emlakjet firması ile de forma reklamlarımız kadar değerli bir alanda logolarımızı buluşturduk, güçlerimizi birleştirdik. Futbolcularımızın kullanacağı şapkalar için bir anlaşma gerçekleştirdik. Bursaspor logosu gibi yeşil beyaz renklere sahip olan Emlakjet firması ile ‘Yeşil Beyaz’a gönül verenler’ diyerek çıktığımız bu yolun iki taraf için de hayırlı olmasını dileyerek kendilerine kulübümüze göstermiş oldukları ilgiden ve destekten dolayı teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.
Emlakjet CEO’su Tolga İdikat da iddialı bir ekibe sponsor olduklarını belirterek, “Emlak sektörünün olduğu gibi Türk futbolunun da nabzını tutmak istedik. Bu nedenle tüm desteğimizle şampiyonluk yolunda büyük şansı olduğuna inandığımız Bursaspor’un yanında yer alıyoruz. Bu zirve yolculuğunda, Timsahlar’a eşlik etmekten son derece mutluyuz. Yeşil-beyaz renklere gönül vermiş iki markanın sinerji yaratarak bu yıl hedeflerini gerçekleştirmek için büyük güç kazanacağını düşünüyoruz” diye konuştu.
Emlakjet sağlam adımlarla zirveye ilerliyor
Emlakjet’in son dönemde yenilikçi ürün ve hizmet geliştirmeye ağırlık verdiğini vurgulayarak şunları söyledi: “Çatısı altında faaliyet gösterdiğimiz iLab Holding’in gücü ve güvenini arkamıza alarak, 10.000’e yakın üye emlak ofisimizdeki 20.000 üye emlak danışmanımızın uzmanlığıyla emlak sektörünün nabzını tutuyoruz. Kurulduğumuz günden bu yana geçen 14 yılda 500 bin ilan, aylık 7,5 milyon ziyaretçi ve ayda 40 milyon sayfa görüntülenme sayısı, Emlakjet olarak sektörde yarattığımız farkın da en önemli göstergesi. Pandemi döneminde kullanıcılarımıza daha iyi hizmet verebilmek için kendimizi sürekli geliştirmeye odaklandık. Üyelerimizle yalnızca çözüm ortağı değil, büyük bir aile olduk. Şunu net bir şekilde söyleyebilirim ki; hep birlikte sağlam adımlarla zirveye ilerliyoruz…”
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)